5510 sayılı Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından sigortalı sayılacak. Uygulama sırasında, ayrıca,



Benzer belgeler
UZUN VADELİ SİGORTALAR

EMEKLİLİK. İş kazası veya meslek hastalığı halinde sigortalıya veya sigortalının ölümü halinde hak sahiplerine yapılan sürekli ödemeye gelir denir.

Her yıl Ocak ayında yeni belirlenen asgari ücrete göre prime esas kazançların alt ve üst tutarları yeniden hesaplanıyor.

ÖLÜM SİGORTASINDAN SAĞLANAN YARDIMLARDA ZAMANAŞIMI

Sosyal Güvenlik Hukuku. Prof. Dr. Murat ŞEN Arş. Gör. Yusuf GÜLEŞCİ

ASGARİ ÜCRET yılında dönemler itibariyle uygulanacak asgari ücret tarifesi aşağıdaki gibidir.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

1 TEMMUZ 2013 TARİHİNDEN İTİBAREN UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

ÖLÜM SİGORTASINDAN YAPILAN YARDIMLAR

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Sirküler Rapor /29-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

EV HİZMETLERİNDE 10 GÜNDEN AZ VEYA FAZLA SÜRE İLE ÇALIŞANLAR

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM İKİNCİ KISIM BİRİNCİ BÖLÜM İKİNCİ BÖLÜM ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÖNSÖZ...5 İÇİNDEKİLER SAYILI KANUN UN GENEL GEREKÇESİ...

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

/3-1 ÖZET :

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü GENELGE

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Adres : Mithatpaşa Cad. No : 7 Sıhhiye/ANKARA Ayrıntılı Bilgi : A.ARAS Dai. Bşk. V.

Sirküler Rapor Mevzuat /13-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE GETİRİLEN YENİ İŞLEMLERİNE ETKİ EDECEK BAZI

SİRKÜLER RAPOR SGK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI

İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SONUCU ÖLEN SİGORTALININ HAK SAHİPLERİNE BAĞLANACAK AYLIK VE GELİRLERİN BİRLEŞMESİ


SGK TEFTİŞİNE İLİŞKİN İŞVEREN REHBERİ

KISA VADELİ SİGORTALAR

İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu

GENELGE NO: 14/108 İstanbul,

Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak. arasında geçen süredir.

ERCİYES Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş.

Esnaflarda Mamülen Emeklilik Şartları

SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ UYGULAMASINDA FARKLI YAKLAŞIMLARDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

SĐRKÜLER : KONU : Đsteğe Bağlı Sigorta Đşlemleri Hk. Tebliğ

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

A- 506 SAYILI KANUNA İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER

Kamu Görevlilerin Emekliliği

2018 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücret Üzerinden Hesaplanan Hadler Belirlenmiştir

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNUN KURUMSAL UYGULAMALARIMIZA GETİRDİĞİ DEĞİŞİKLİKLER

2018 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

Sigortası Kanununa göre kamu görevlileri ile bunların hak sahibi çocuklarının malullük işlemlerine ilişkin usul ve esasları kapsar.

RASYO YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

ASGARİ ÜCRET. Ancak, 5510 sayılı Yasanın 4/c maddesinde belirtilen kamu görevlileri için herhangi bir tavan bulunmamaktadır.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

KISMEN PRİME TABİ TUTULACAK KAZANÇLAR NEDİR VE KURUMA BİLDİRİMİ NASIL YAPILIR?

2017 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücrete Göre Hesaplanan Hadler ve Tutarlar

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Fihristi

657 SAYILI KANUN 4/B SÖZLEŞMELİ PERSONEL MAAŞ HESAPLAMA

MAKTU AYLIK ALAN SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİNE GÖRE ÇALIŞAN PERSONELE 4857 SAYILI İŞ KANUNU NUN 48 VE 49 UNCU MADDELERİNİN UYGULANMASI SORUNU

SOSYAL GÜVENLİK MEVZUATI AÇISINDAN KAYIT DIŞI İSTİHDAMIN İŞVERENLERE MALİYETİ

SİRKÜLER. Brüt AÜ Brüt AÜ Net AÜ İşverene Toplam Maliyeti (Aylık) (*)

Kanun No Kabul Tarihi :

SİRKÜLER. Asgari Ücret Ve Bu Ücret Esas Alınarak Belirlenen Diğer Had ve Tutarlar

2017 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

Bu kapsamda 5510 sayılı yasanın 81. Maddesine (j) fıkrası eklendi. Buna göre;

YARIM GÜN ÇALIŞMA İSMMMO SMMM DR GÜLSÜM ÖKSÜZÖMER YILMAZ İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMANI

SOSYAL SÝGORTALAR VE GENEL SAÐLIK SÝGORTASI KANUNU

9 Ekim 2008 tarih ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanmıştır

SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİM BORÇLARININ YAPILANDIRMA ŞARTLARI

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (2014 YILI )

DUYURU: /29

2019 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücrete Göre Hesaplanan Hadler Belirlenmiştir

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü

SİRKÜLER. Sayı: Mayıs

1. CENAZE ÖDENEĞĠ (ĠLK DEFA 2008/EKĠMDEN SONRA SĠGORTALI OLANLAR)

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU NDAKİ İDARİ PARA CEZALARI

5510 SAYILI KANUNA GÖRE 4 (a) 4 (b) ve 4 (c) SİGORTALILARININ MALULLÜK HALİ İLE MALULLÜK SİGORTASINDAN SAĞLANAN YARDIMLAR.

Özürlülerin. Sosyal Güvenlik. Özürlülerin Emeklilik

SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARINA TABİ OLARAK GEÇEN HİZMETLERİN BİRLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN

Sosyal Güvenlik Hukuku. Prof. Dr. Murat ŞEN Arş. Gör. Yusuf GÜLEŞCİ

SİRKÜLER NO: 2015 / 18

Sigortalı sayılmayanlar (5510 Sayılı Kanun) MADDE 6- Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları hükümlerinin uygulanmasında;

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı nın adresinden alınmıştır.

VERGĐDEN ĐSTĐSNA KIDEM TAZMĐNATI, ÇOCUK VE AĐLE YARDIMI ĐLE ÖZEL SĐGORTALILARA YAPILAN ÖDEMELERDE ĐSTĐSNA SINIRI

5510 SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (2013 YILI) Uygulanacak İdari Para Cezasının Nedeni

ESNAF, ÇİFTÇİ, SANAYİCİ, TÜCCAR VE ŞİRKET ORTAĞI GİBİ BAĞIMSIZ ÇALIŞANLARIN SGK DAN RAPOR PARASI ALMA HAKLARININ AÇIKLANMASI

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU

İZMİR SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

SİRKÜLER 2008/19. : İş ve SSK Kanunundaki Son Değişiklikler

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GEÇİŞ SÜRESİNİN TAMAMLANMASI VE KURUMLARIN SAĞLIK YARDIMLARININ SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVİR İŞLEMLERİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU NDAKİ İDARİ PARA CEZALARI

DERS SAATİ ÜCRETLİ OLARAK İSTİHDAM EDİLENLERİN SGK İŞLEMLERİ TOPLANTISI

TARIM ĠġÇĠLERĠ SOSYAL SĠGORTALAR KANUNU (1) BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK VE AİLE YARDIMI İLE ÖZEL SİGORTALILARA YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

SOSYAL SĠGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SĠGORTASI KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK ĠDARĠ PARA CEZALARI (2012 YILI)

KAYIT DIŞI İSTİHDAM VE SOSYAL GÜVENLİK

MALULİYET SIGORTASı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/24 TARİH: 09/02/ Yılında Uygulanacak SGK İdari Para Cezaları

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GEÇİŞ SÜRESİNİN TAMAMLANMASI VE KURUMLARIN SAĞLIK YARDIMLARININ SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVİR İŞLEMLERİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

İŞVERENİN VAZİFE MALULLÜĞÜNÜ BİLDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ 5510 S.K. MD. 47


T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

Transkript:

Yaklaşık üç yıldır kamuoyunun gündeminde bulunan sosyal güvenlik reformunda önemli bir aşama daha kaydedildi. Daha açık bir ifade ile, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu nun Anayasa Mahkemesince iptal edilen maddeleri ve o maddelerle bağlantılı diğer maddelerinin yeniden düzenlenmesi ile ilgili tasarı, TBMM Genel Kurulu nda kabul edildi. Kanunla, sosyal güvenlik sistemimize norm ve standart birliği getirilmesi, sisteme sürdürülebilir bir finansman yapısı kazandırılması, tüm sigortalılar bakımından nimet-külfet dengesinin oluşturulması, sistemin kolay erişilebilir olması ve yoksulluğa karşı daha etkin koruma sağlaması hedefleniyor. Kanunda yer alan hükümler, emeklilik sigortasında 2070 yılına kadar, genel sağlık sigortasında da 2025 yılına kadar yapılan bir projeksiyonun sonuçlarından hareketle belirlendi. Sosyal güvenlik sistemimizi baştan sona yeniden düzenleyen ve bu sebeple de çok ayrıntılı hükümler içeren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu nun kamuoyunun büyük çoğunluğu tarafından merak edilen konulardaki hükümleri, aşağıda özetleniyor. A. EMEKLİLİK SİGORTASI Kimler yeni düzenleme kapsamında sigortalı sayılıyor? a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, b) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar, Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek odalarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olanlar, anonim şirketlerin kurucu ortakları ve/veya yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları ve tarımsal faaliyette bulunanlar, c) Kamu idarelerinde çalışanlar ile Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesi uyarınca açıktan vekil atananlar, 5510 sayılı Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından sigortalı sayılacak. Uygulama sırasında, ayrıca, a) İşçi sendikalarının yönetim kurullarına seçilenler, b) Bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan; film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları ile müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlardan, düşünürlerden ve yazarlardan hizmet akdi ile çalışanlar, c) Mütekabiliyet esasına dayalı olarak uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülke uyruğunda olanlar hariç olmak üzere, yabancı uyruklu kişilerden hizmet akdi ile çalışanlar, d) Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanuna göre çalıştırılanlar, e) Umumi Hıfzıssıhha Kanununda belirtilen umumî kadınlar, f) Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici olarak çalıştırılanlar, kamu idarelerinde ders ücreti karşılığı görev verilenler, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar grubunda kabul ediliyor. Yeni düzenleme kapsamında sigortalı sayılmayanlar kimler? 1

Kanunkoyucu, kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalı sayılması gerekenlerin yanı sıra, sigortalı sayılmayacakları da Kanunun 6 ncı maddesinde belirliyor. Buna göre, a) işverenin işyerinde ücretsiz çalışan eşi, b) aynı konutta birlikte yaşayan ve üçüncü derece dahil bu dereceye kadar hısımlar arasında ve aralarına dışardan başka kimse katılmaksızın, yaşadıkları konut içinde yapılan işlerde çalışanlar, c) ev hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç), d) askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri, e) yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Türkiye'ye bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tâbi olduğunu belgeleyen kişiler, f) Türkiye'de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tâbi olanlar, g) resmî meslek ve sanat okulları ile yetkili resmî makamların izniyle kurulan meslek veya sanat okullarında ve yüksek okullarda fiilen normal eğitim süreleri içinde yapılan, tatbikî mahiyetteki yapım ve üretim işlerinde çalışan öğrenciler, h) sağlık hizmet sunucuları tarafından işe alıştırılmakta olan veya rehabilite edilen, hasta veya malûller, ı) niteliği itibarıyla bir kişinin bir gün içinde yapabileceği işlerde, yevmiyeli olarak çalışanlar, i) kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlardan, aylık faaliyet gelirlerinden bu faaliyetine ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu belgeleyenler, 5510 sayılı Kanunun uygulamasında sigortalı sayılmıyor. Ücretli çalışanlarla kendi nam ve hesabına çalışanların sigortalılıklarının başlangıcı hangi tarih olacak? a) ücretli olarak çalışan sigortalılar çalışmaya, meslekî eğitime veya zorunlu staja başladıkları tarihten, b) gelir vergisi mükellefi olanlar ile şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortakları, vergi mükellefiyetlerinin başladıkları tarihten; c) sermaye şirketlerinden limited şirket ortakları ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, şirketin ticaret sicil memurluklarınca tescil edildikleri tarihten; d) anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, yönetim kuruluna seçildikleri tarihten; e) gelir vergisinden muaf olanlar, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı oldukları tarihten; f) tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için tarımsal faaliyetlerinin kanunla kurulu ilgili meslek kuruluşlarınca veya kendilerince, bir yıl içinde bildirilmesi halinde kaydedildiği tarihten, bu süre içinde bildirilmemesi halinde ise bildirimin Kuruma yapıldığı tarihten; g) köy ve mahalle muhtarları için seçildikleri tarihten itibaren sigortalı sayılacaklar. İşverenlerin çalıştırdıkları sigortalıları bildirme yükümlülüğü ile ilgili kurallar? İşverenler, hizmet akdi ile çalıştırdıkları kişileri, çalıştırmaya başlamadan önce sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirmekle yükümlü bulunuyor. Genel kural bu olmakla birlikte, sigortalı işe giriş bildirgesinin, a) İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için, en geç çalışmaya başlatıldığı gün, 2

b)yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçlarına sefer esnasında alınarak çalıştırılanlar ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilecek işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren bir ay içinde çalışmaya başlayan sigortalılar için, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç söz konusu bir aylık sürenin dolduğu tarihe kadar, c) Kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, işten ayrılmış olsalar dahi, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren üç ay içinde, Kuruma verilmesi halinde de, sigortalılık başlangıcından önce verilmiş sayılacak. Sigortalıların bildirim yükümlülüğü ile ilgili kurallar? Sigortalılar, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç bir ay içinde, sigortalı olarak çalışmaya başladıklarını Kuruma bildirecekler. Ancak, sigortalının kendini bildirmemesi, sigortalı aleyhine delil teşkil etmeyecek. Bankaların kişilerin sigortalılıkları ile ilgili bildirim yükümlülükleri neler? Kamu idareleri ile bankalar, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sağlanacak elektronik altyapıdan yararlanmak suretiyle, Kurumca belirlenecek işlemlerde, işlem yaptığı kişilerin sigortalılık bakımından tescilli olup olmadığını kontrol etmek ve sigortasız olduğunu tespit ettiği kişileri, Kuruma bildirmekle yükümlü tutulacaklar. Bu yükümlülüklerini yerine getirmeyen ilgililer hakkında idarî para cezası uygulanacak. Meslek odalarının, kayıt ve tescil kuruluşlarının ve vergi dairelerinin kişilerin sigortalılıkları ile ilgili bildirim yükümlülükleri neler? Ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar, Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek odalarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olanlar ve anonim şirketlerin kurucu ortakları ve/veya yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları için sigortalılık başlangıcından itibaren (15) gün içinde, tarımsal faaliyette bulunanlar için ise kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt tarihinden itibaren bir ay içinde, kendi mevzuatına göre kayıt veya tescili yapan ilgili kurum, kuruluş ve birlikler, vergi daireleri ve esnaf sicil memurluğu, sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek Kuruma vermekle yükümlü kılınmıştır. İşverenleri tarafından geçici süreyle yurt dışına gönderilen sigortalılarla ilgili kurallar? Hizmet akdi ile ücretli çalışan sigortalıların işverenleri tarafından geçici görevle yurt dışına gönderilmeleri, kamu görevlisi sigortalıların mevzuatlarında belirtilen usûle uygun olarak yurt dışına gönderilmeleri veya kendi nam ve hesabına çalışan sigortalıların sigortalılığa esas çalışması nedeniyle yurt dışında bulunmaları halinde, bu görevleri yaptıkları sürece, sigortalıların ve işverenlerin sosyal sigortaya ilişkin hak ve yükümlülükleri devam edecek. İşyerinin Sosyal Güvenlik Kurumu na bildirilmesi ile ilgili kurallar? İşveren, örneği Kurumca hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte Sosyal Güvenlik Kurumu na verecektir. Şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini, ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimleri Kuruma yapılmış sayılacak, Ticaret sicili memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimi en geç on gün içinde Kuruma bildirecekler. 3

Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tâbi şirketlerin nev i değiştirmesi, birleşmesi veya diğer bir şirkete katılması durumunda, bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilân tarihini; adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması durumunda ise en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden on gün içinde, işyeri bildirgesi ile Kuruma bildirilmesi zorunlu bulunuyor. Öte yandan, a) işyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi, b) sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya intikal etmesi halinde, işyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden on gün içinde ; c) işyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, işyeri bildirgesini Sosyal Güvenlik Kurumu na vermekle yükümlü bulunuyor. İşyerinin aynı il sınırları içinde Kurumun diğer bir ünitesinin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde ise adres değişikliğinin yazı ile bildirilmesi yeterli. Sigortalılığın sona erdiği haller? Kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık; a) Hizmet akdi ile ücretli olarak çalışan sigortalıların, hizmet akdinin sona erdiği tarihten, b) kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılardan Gelir vergisi mükellefi olanlar için, mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihten, Gelir vergisinden muaf olanlar için, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek odalarındaki üye kayıtlarının silinmesi gereken veya günlük kazancının günlük asgari ücret tutarının altına düştüğü tarihten, c) şahıs şirketlerinden kollektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi mükellefiyetierinin sona erdiği tarihten, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil memurluğundan kaydının silindiği tarihten, limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten, iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten, d) Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya günlük kazancının günlük asgari ücret tutarının altına düştüğü tarihten, e) Köy ve mahalle muhtarlarının, muhtarlık görevlerinin sona erdiği tarihten, f) Herhangi bir yabancı ülkede ikamet eden ve o ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladığı veya ikamet esasına bağlı olarak, o ülke sosyal güvenlik sistemine dahil olduğu tarihten, g) İflâsına karar verilmiş olan veya tasfiye halindeki özel işletmeler ile şirketlerin ortaklarından hizmet akdi ile çalışanların, çalışmaya başladığı tarihten, h) Köy ve mahalle muhtarlarından; kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmasından dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar hariç, aynı zamanda hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten, ı) Gelir vergisinden muaf olan, ancak esnaf ve sanatkârlar sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşlarındaki kayıtlara istinaden bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan, bu sigortalılıklarının devamı sırasında, hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten, itibaren sona erecek. Sigorta prim matrahına dahil edilecek ödemeler neler? 4

Sigortalıya ödenen ücretler ile prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak, sigorta primine tabi olacak. Saatlik, günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmış olmayıp da komisyon ücreti ve kâra katılma gibi belirsiz zaman ve tutar üzerinden ücret alan sigortalıların prim ve ödeneklerinin hesabında esas tutulacak günlük kazanç ise günlük brüt asgari ücret tutarı kadar olacak. Sigorta prim matrahına dahil edilmeyecek ödemeler neler? Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgarî ücretin % 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca dahil edilmeyecek. Buna göre, işverenlerin çalışanları adına ödedikleri özel sağlık sigortası primleri ile bireysel emeklilik katkı paylarının toplamının 191,61 YTL ye kadar olan kısmı (2008 yılı için), çalışanın sigorta prim matrahına dahil edilmeyecek. 5510 sayılı Kanun un 80 inci maddesinde yer alan bu hükümlerle, işverenlerce çalışanları adına ödenen sağlık sigortası primleri ile bireysel emeklilik katkı paylarının sosyal sigorta prim matrahına dahil edilip edilmeyeceği ile ilgili olarak uzunca bir süredir var olan tereddütler de giderilmiş olmaktadır. Prime esas kazanç üst sınırını aşan ücret dışı ödemeler üzerinden prim hesaplanacak mı? Ücretler hak edildikleri aya mal edilmek suretiyle prime tabi tutulacak. Diğer ödemeler ise öncelikle ödendiği ayın kazancına dahil edilecek ve ücret dışındaki bu ödemelerin yapıldığı ayda üst sınırın aşılması nedeniyle prime tabi tutulamayan kısmı, ödemenin yapıldığı ayı takip eden aydan başlanarak iki ayı geçmemek üzere üst sınırın altında kalan sonraki ayların prime esas kazançlarına ilâve edilecek. Aynı zamanda işveren olan sigortalıların beyan edecekleri kazançlar ile ilgili sınırlama nedir? Sigortalı aynı zamanda işveren ise beyan edeceği aylık kazancı, çalıştırdığı sigortalıların kazancının en yükseğinden az olamayacak. Beyanda bulunmayan veya beyan ettiği kazancın çalıştırdığı sigortalının otuz günlük prime esas kazancından düşük olduğu tespit edilen sigortalıların aylık prime esas kazançları, tespit edilen kazanç düzeyine çıkartılarak beyan edilen kazançla arasındaki farkın primi gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmak suretiyle tahsil edilecek. Tasarının görüşmelerinin son gününde verilen bir önergenin kabulü ile, birden fazla şirkete ortaklığı söz konusu olan sigortalıların tek beyanda bulunmaları sağlandı. Ücretli olarak çalışan sigortalıların prime esas kazançları ile ilgili alt ve üst sınırlar nasıl belirlendi? Ücretli olarak çalışan sigortalılardan alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırı, asgarî ücretin otuzda biri, üst sınırı ise günlük kazanç alt sınırının 6,5 katı olarak belirlendi. Buna göre, 2008 yılında prime esas günlük kazanç alt sınırı 21,29 YTL, üst sınırı ise 138,39 YTL olacak. Günlük kazançları yukarıdaki fıkrada belirtilen alt sınırın altında olan sigortalılar ile ücretsiz çalışan sigortalıların günlük kazançları alt sınır üzerinden, günlük kazançları üst sınırdan fazla olan sigortalıların günlük kazançları da üst sınır üzerinden hesaplanacak. Sigortalının kazancının alt sınırın altında olduğu durumlarda, bu kazanç ile alt sınır arasındaki farka ait sigorta primleri ile ücretsiz çalışan sigortalılara ait sigorta primlerinin tümü işveren tarafından ödenecek. 5

Birden fazla işte çalışanların ödedikleri primlerin iadesinin koşulları nasıl belirlendi? Birden fazla işte ücretli olarak çalışan sigortalıların ödedikleri primler toplamının, bu sigortalılık hali için belirlenen prime esas kazanç üst sınırı üzerinden hesaplanacak miktarı aşması halinde, aşan kısmın tamamı, sigortalının talebi üzerine en geç talep tarihini takip eden ay içinde hissesi oranında sigortalıya defaten geri ödenecek. Ancak, geri verilen primler için ayrıca gecikme cezası ve gecikme zammı ile faiz ödenmeyecek. İşverenlerin, çalışanlarının hak ettikleri ancak ödenmeyen ücretleri ile ilgili prim yükümlülükleri? İşveren, fiilen ödememiş olsa da, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların hak ettikleri primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını ücretlerinden keserek ve kendisine ait prim tutarlarını da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma ödemek zorundadır. Kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılarda prime esas kazançlar? Kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılarda aylık prime esas kazanç, günlük asgari ücretin brüt tutarı ile o tutarın 6,5 katı arasında kalmak koşulu ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katı olacak. Bu sigortalılar tarafından Kurumca belirlenen sürelerde aylık prime esas kazanç beyan edilecek. Ancak beyan edilen kazançta bir değişiklik olması durumunda, sigortalının yeniden beyan ettiği kazanç üzerinden hesaplanan prim tahsil edilecek. Emeklilik ve genel sağlık sigortası için ödenecek primlerin oranları nasıl belirlendi? Yeni sistemde, sigortalının ödeyeceği primin oranı, emeklilik sigortası için % 20, genel sağlık sigortası için % 12,5 olacak. Ücretli çalışanların emeklilik sigortası priminin % 9 luk kısmı, genel sağlık sigortası priminin de % 5 lik kısmı çalışan sigortalı tarafından, kalan kısım ise sigortalıyı çalıştıran işveren tarafından ödenecek. Sigortalılara iş kazası ve meslek hastalığı durumlarında geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi ile ilgili hükümler neler? Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; a) İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için, b) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar ile hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular, 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler, harp malûlleri ile Terörle Mücadele Kanunu, Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre aylıkları hesaplanarak ödenen veya asayiş ve güvenliğin sağlanması ile ilgili kanunlara göre vazife malûllüğü aylığı bağlanmış olanlar, sosyal güvenlik destek primi ödeyenler, Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler, İşsizlik Sigortası Kanunu gereğince işsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerden hastalık sigortasına tabi olanların hastalık sebebiyle iş göremezliğe uğraması halinde, iş göremezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde en az doksan gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olması şartıyla geçici iş göremezliğin üçüncü gününden başlamak üzere her gün için, c) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, köy ve mahalle muhtarları ile ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olan, Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek odalarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olan, tarımsal faaliyetle uğraşan sigortalı kadının analığı halinde, doğumdan önceki bir yıl içinde en az doksan gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olması şartıyla, doğumdan önceki ve sonraki sekizer haftalık sürede, çoğul gebelik halinde ise doğumdan önceki sekiz haftalık süreye iki haftalık süre ilâve edilerek çalışmadığı her gün için, d) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, köy ve mahalle muhtarları ile ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olan, Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve 6

sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek odalarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olan, tarımsal faaliyetle uğraşan sigortalı kadının isteği ve hekimin onayı ile doğuma üç hafta kalıncaya kadar çalışılması halinde, doğum sonrası istirahat süresine eklenen süreler için, geçici iş göremezlik ödeneği verilecek. İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve sigortalı kadının analığı halinde verilecek geçici iş göremezlik ödeneği, yatarak tedavilerde sigorta primine esas günlük kazancının yarısı, ayaktan tedavilerde ise üçte ikisi olacak. Geçici iş göremezlik ödeneği, hakkın doğduğu tarihten itibaren beş yıl içinde istenmezse düşecek. Sigortalılar malullük sigortasından hangi koşullarla yararlanabilecekler? Çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı, malûl sayılacak. Malullük sigortasından yararlanabilmek için, en az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malül olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması gerekiyor. Üçüncü bir kişinin kastı nedeniyle malûl kalan sigortalıya bağlanacak aylığın başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı için Kurumca zarara sebep olan üçüncü kişilere rücû edilecek. Malullük aylığı nasıl hesaplanacak? Malûllük aylığı; prim gün sayısı 9000 günden az olan sigortalılar için 9000 gün üzerinden, 9000 gün ve daha fazla olanlar için ise toplam prim ödeme gün sayısı üzerinden hesaplanacak. Sigortalı başka birinin sürekli bakımına muhtaç ise tespit edilen aylık bağlama oranı 10 puan artırılacak. Ancak, hizmet akdi ile ücretli olarak çalışan sigortalılar için 9000 prim gün sayısı 7200 gün olarak uygulanacak. Malullük aylığı, sigortalının belirlenecek üzerinden prim ödenmiş ortalama aylık kazancı ile aylık bağlama oranının çarpılması suretiyle hesaplanacak. Malullük aylığının ödenmesine ne zaman başlanacak? Malûllük aylığının ödenmesine, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar ve köy ve mahalle muhtarları, hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar ile kamu görevinden ayrılmış ve daha sonra başka bir sigortalılık haline tabi olarak çalışmamış olanların; a) Malûl sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden önce ise yazılı istek tarihini, b) MalüI sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden sonra ise rapor tarihini, c) Kamu görevlisi olarak çalışmakta olanların ise, maluliyetleri sebebiyle görevlerinden ayrıldıkları tarihi, takip eden ay başından itibaren başlanacak. Malullük aylığı almakta iken çalışmaya başlayan sigortalılarla ilgili kurallar neler? Malullük aylığı almakta iken 5510 sayılı Kanuna göre veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlayanların malullük aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesilecek ve bu Kanuna tabi olarak çalıştıkları süre zarfında belirlenen prime esas kazançları üzerinden kısa ve uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortasına ait prim alınacak. 7

Bunlardan işten ayrılarak yeniden malullük aylığı bağlanması için yazılı istekte bulunan ya da emekliye ayrılan veya sevk edilenlere; kontrol muayenesine tabi tutulmak ve ilk aylığına esas malullüğünün devam ettiği anlaşılmak kaydıyla, kamu görevlisi sigortalılara görevinden ayrıldığı tarihi, diğer sigortalılara ise istek tarihlerini takip eden ödeme döneminden itibaren yeniden malullük aylığı hesaplanarak bağlanacak. Malullük aylığı almakta iken çalışmaya başlayanların aylıkları, malullüklerinin devam ettiğinin belgelenmesi koşuluyla, kesilmeyecek Vazife malullüğü aylığından yararlanma koşulları nasıl belirlendi? Vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde meydana gelen kazadan doğan ve çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen kamu görevlisi sigortalılar, vazife malûlü sayılacak. Ancak, keyif verici içki ve her çeşit maddeler kullanmaktan, Kanun, tüzük ve emir dışında hareket etmiş olmaktan, Yasak fiilleri yapmaktan, İntihara teşebbüsten, Her ne suretle olursa olsun kendisine veya başkalarına menfaat sağlama veya zarar verme amacından doğmuş olan malullükler, vazife malullüğü kapsamında bulunmuyor. Vazife malullerine, sigortalının mesleğinde kazanma gücü kaybının oranına göre sürekli iş göremezlik ödeneği verilecek. Bu ödeneğin hesaplanmasında kullanılacak ortalama aylık kazanç, sigortalının iş göremezliğinin başladığı tarihten önceki oniki ayın son üç ayındaki prime esas kazanç ortalaması olacak. Bu şekilde hesaplanan ortalama aylık kazancın % 70 i sürekli tam iş göremezlikte, iş göremezlik ödeneği olarak verilecek. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olan vazife malulleri için aylık bağlama oranı % 100 olacak. Sigortalılara verilecek emzirme ödeneği ile ilgili kurallar neler? Analık sigortasından sigortalı kadına veya sigortalı olmayan karısının doğum yapması nedeniyle sigortalı erkeğe, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar ile köy ve mahalle muhtarları, hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık alan kadına ya da gelir veya aylık alan erkeğin sigortalı olmayan eşine, her çocuk için yaşaması şartıyla doğum tarihinde geçerli olan ve Kurum Yönetim Kurulunca belirlenip Bakan tarafından onaylanan tarife üzerinden emzirme ödeneği verilecek. Emzirme ödeneğinin verilebilmesi için, doğumdan önceki bir yıl içinde en az (120) gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olması ve genel sağlık sigortası primi dahil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması gerekiyor. Halen, SSK lı sigortalılara, doğum sebebiyle, bir defaya mahsus olmak üzere 50 YTL, Emekli Sandığı na bağlı sigortalılara da yine bir defaya mahsus olmak üzere 123 YTL emzirme/doğum yardımı ödeniyor. Bağ-Kur sigortalılarına ise böyle bir yardım yapılmıyor. Yeni düzenleme ile bu yardımın tutarı tüm sigortalılar için ( Bağ-Kur lular da dahil) yapılması öngörülüyor. Sigortalılara yapılacak evlenme yardımı ile ilgili kurallar neler? Evlenmeleri nedeniyle bağlanan gelir veya aylıkları kesilmesi gereken kız çocuklara, evlenmeleri ve talepte bulunmaları halinde almakta oldukları aylık veya gelirlerinin iki yıllık tutarı bir defaya mahsus olmak üzere evlenme ödeneği adı altında peşin ödenecek. Evlenme ödeneği alan hak sahibinin aylığının kesildiği tarihten itibaren iki yıl içerisinde yeniden hak sahibi olması halinde, iki yıllık sürenin sonuna kadar gelir veya aylık bağlanmayacak, bu durumda olanlar 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılacaklar. 8

Evlenme ödeneği verilmesi halinde, diğer hak sahiplerinin aylık veya gelirleri evlenme ödeneği verilen sürenin bitimini takip eden ödeme döneminden itibaren yeniden belirlenecek. 5510 sayılı Kanunun ilk şeklinde, sigortalının eşine de evlenme yardımı yapılması hükme bağlanmıştı ancak tasarının TBMM Genel Kurulu ndaki görüşmeler sırasında bu hüküm Kanundan çıkarıldı. Sigortalılara yapılacak cenaze yardımı ile ilgili kurallar neler? İş kazası veya meslek hastalığı sonucu veya sürekli iş göremezlik geliri, malûllük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya kendisi için en az 360 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş olup da ölen sigortalının hak sahiplerine Kurum Yönetim Kurulunca belirlenip Bakan tarafından onaylanan tarife üzerinden cenaze ödeneği ödenecek. Cenaze ödeneği, sırasıyla sigortalının eşine, yoksa çocuklarına, o da yoksa ana babasına, o da yoksa kardeşlerine verilecek. Cenaze ödeneğinin yukarıda sayılanlara ödenememesi ve sigortalının cenazesinin gerçek veya tüzel kişiler tarafından kaldırılması durumunda, üçüncü fıkrada belirtilen tutarı geçmemek üzere belgelere dayanan masraflar, masrafı yapan gerçek veya tüzel kişilere ödenecek. Halen SSK lı sigortalılarda 243 YTL, Bağ-Kur lu sigortalılarda 235 YTL ve Emekli Sandığına tabi sigortalılara da 918 YTL olan cenaze yardımı ödeniyor. 5510 sayılı Kanunla, bu yardımın tutarı tüm sigortalılar için eşitleniyor. Emeklilik yaşı konusunda 5510 sayılı Kanunla getirilen kurallar neler? Emeklilik sigortası, insanların yaşlanmaları nedeniyle çalışma güçlerini kısmen veya tamamen kaybetmeleri sonucunda meydana gelebilecek gelir kaybını telafi eden bir sigorta türüdür. Şüphesiz ki, aslolan, yaşlanma nedeniyle yaşlılık aylığı alan kişinin artık çalışmamasıdır. Oysa ülkemizde bir taraftan emekli aylığına hak kazanılan yaşta insanların henüz çalışma güçlerini kaybetmemiş olmaları diğer taraftan da alınan emekli aylığının yetersizliği, kişileri emekli olup çalışmaya devam etme konusunda adeta teşvik etmektedir. Çünkü emekli olduktan sonra aynı işte veya başka bir işte çalışmak ve bu suretle hem emekli aylığını hem de çalışma ücretini almak mümkün olmaktadır. Böylece sosyal güvenlik kurumları hem emekli aylığı ödemek suretiyle bir gider artışı ile karşılaşmakta hem de emekli aylığı ödediği kişilerin sigorta primi ödemeksizin çalışması durumunda sigorta prim gelirinden mahrum olmaktadır. Yapılan düzenleme ile, halen erkekler için 60, kadın sigortalılar için 58 olan emeklilik yaşı, 2036 yılından itibaren her iki yılda bir birer yaş artırılmak suretiyle 2048 yılı başından itibaren erkek ve kadınlar için (65) e çıkarılıyor. Başka bir ifade ile emeklilik yaşında 2035 yılı sonuna kadar herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Asgari prim ödeme koşulunu 2035 yılı sonuna kadar sağlayan sigortalılar için emeklilik yaşı, erkek ise 60, kadın ise 58 olarak uygulanacak. Örneğin, 2008 yılında, Kanun yürürlüğe girdikten sonra, (20) yaşında ilk defa sigortalı olan bir kişi 7200 gün prim koşulunu 2028 yılında sağladığında (40) yaşına gelmiş olacak. Bu kişi, erkek ise 2048 yılında, kadın ise 2046 yılında emekli aylığı almaya başlayacak. Emeklilikte yaş sınırları, asgari prim ödeme koşulunu 2036 yılında sağlayan sigortalılar için 59 ve 61, 2040 yılında sağlayan sigortalılar için 61 ve 63, 2048 yılında sağlayan sigortalılar için 65 olacak. Sosyal güvenlik sistemimizde bugün yaşadığımız sorunların temelinde yatan gerekçelerin başında, 1950 li yıllarda kadınerkekte asgari 60 olan emeklilik yaşının 1960 lı yılların sonunda kadınlar için 38 e, erkekler için 43 e indirilmesi geliyor. Emeklilik yaşı, bugün, İtalya da 65, İrlanda da 66, Almanya da 65, Fransa da 60, İngiltere de 65, Polonya da 60-65, İsviçre de 64-65, Yunanistan da 65, Macaristan da 62, Bulgaristan da 60-63, Yeni Zelanda da 65, Slovenya da 61-63, Letonya da 62, Estonya da 63 ve Norveç te 67. Asgari prim ödeme gün sayısı konusunda 5510 sayılı Kanunla getirilen kurallar neler? 9

Emekli aylığına hak kazanabilmek için aranan asgari prim ödeme gün sayısı da 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra ilk defa sigortalı olacak, bir veya birden fazla işveren yanında hizmet akdi ile ücretli çalışanlar için 7200, diğerleri için 9000 gün olarak belirlendi. Ücretli çalışanlar için getirilen 7200 gün prim ödeme koşulunun uygulanmasına Kanunun yürürlüğe girmesi ile birlikte hemen başlanırken, 9000 gün prim ödeme koşulunun uygulamasına ise kademeli olarak geçilecek. Yukarıda belirtilen koşullar, Kanunun yürürlüğe gireceği tarihten sonra ilk defa sigortalı olacaklar için getirilmiş koşullar olup belirtilen tarih itibarıyla sigortalı bulunanlar, halen yürürlükte olan mevzuatta kendileri için belirlenen koşullara tabi olacaklar. Örneğin, 2003 yılında ilk defa sigortalı bir işe giren için asgari prim ödeme gün sayısı 7000 olaralk uygulanmaya devam edilecek. Emekli aylığına hak kazanmada özel durumlar neler? Emekli aylığına hak kazanılabilmesi için belirlenen genel kural yukarıda belirtildiği gibi olmakla birlikte, Kanunkoyucu, bu genel kuralın istisnaları olarak, 5400 gün prim ödeyen ve kendisi için belirlenen yaş haddini üç yıl geçmiş ( 65 yaşını aşmamak kaydıyla) olan sigortalılara ( 5400 günlük süre koşulu, 30.04.2008-31.12.2008 tarihleri arasında ilk defa sigortalı sayılanlar için 4600 gün olarak uygulanacak ; 4600 günlük süre, 5400 ü geçmemek üzere, 01.01.2009 tarihinden itibaren her yıl için 100 er artırılacak), yaş dışındaki diğer koşulları taşımaları kaydıyla, erken yaşlanmış olduğu tespit edilen ve 55 yaşını doldurmuş sigortalılara, en az 15 yıldan beri sigortalı olmak ve en az 3960 gün prim ödemiş olmak koşuluyla, ilk defa sigortalı oldukları tarihten önce malul sayılmalarını gerektirecek derecede hastalık veya özürü bulunan sigortalılara ( 3960 günlük süre koşulu, 30.04.2008-31.12.2008 tarihleri arasında ilk defa sigortalı sayılanlar için 3700 gün olarak uygulanacak ; 3700 günlük süre, 3960 ı geçmemek üzere, 01.01.2009 tarihinden itibaren her yıl için 100 er artırılacak), ve, Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurullarınca usûlüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu, Kurum Sağlık Kurulunca çalışma gücündeki kayıp oranının % 50 ilâ % 59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılara, en az 16 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4320 gün ( 4320 günlük süre koşulu, 30.04.2008-31.12.2008 tarihleri arasında ilk defa sigortalı sayılanlar için 3700 gün olarak uygulanacak ; 3700 günlük süre, 4320 yi geçmemek üzere, 01.01.2009 tarihinden itibaren her yıl için 100 er artırılacak) ; % 40 ilâ % 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılara da, en az 18 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4680 gün ( 4680 günlük süre koşulu, 30.04.2008-31.12.2008 tarihleri arasında ilk defa sigortalı sayılanlar için 4100 gün olarak uygulanacak ; 4100 günlük süre, 4680 i geçmemek üzere, 01.01.2009 tarihinden itibaren her yıl için 100 er artırılacak), malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaş koşulu aranmaksızın, Emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanlara, 01 Ekim 2008 tarihinden sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte birinin, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenmesi ve eklenen bu sürelerin emeklilik yaş hadlerinden de indirilmesi suretiyle, emekli aylığı bağlanabilmesine olanak sağlanıyor. Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılara yaşlılık aylığı bağlanabilmesi içini, yazılı talepte bulunduğu tarih itibarıyla genel sağlık sigortası primi dahil kendi sigortalılığı nedeniyle prim ve prime ilişkin her türlü borcunun olmaması zorunluluğu bulunuyor. 30 Nisan 2008 tarihinden önce ilk defa sigortalı olmuş, ücretli olarak veya kendi nam ve hesabına çalışan sigortalıların emeklilikleri ile ilgili özel düzenlemeler? 10

Bir veya birden fazla işveren yanında ücretli olarak çalışan sigortalılardan 8/9/1999-30/04/2008 tarihleri arasında ilk defa sigortalı sayılanlar; kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmak ve 7000 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla veya kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmak ve 25 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 4500 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanabilecekler. Kendi nam ve hesabına çalışan sigortalılardan 8/9/1999 tarihinden 30/4/2008 tarihine kadar ilk defa sigortalı sayılanlar ise, kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş ve 25 tam yıl sigorta primi ödemiş olması veya kadın ise 60, erkek ise 62 yaşını doldurması ve en az 15 tam yıl malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemesi şartıyla kısmi yaşlılık aylığından yararlanabilecekler. Emekli aylığı bağlama oranı ne oldu? Ülkemizde aylık bağlama oranının yüksekliği diğer faktörlerle birlikte sosyal güvenlik sistemimizin bugün içinde bulunduğu finansman krizinin önemli sebeplerinden biridir. Halen ülkemizde ortalama % 2,75 olan bu oran, OECD ortalamasının oldukça üzerinde bulunmaktadır. Aylık bağlama oranı, Avusturya da % 2, Belçika da % 1,5, İngiltere de % 0,5, Fransa da % 2, Almanya da % 1,08, Kanada da % 2, Avustralya da % 1,65, Yunanistan da % 1,7, İzlanda da % 1,9, Lüksemburg da % 1,67 ve Portekiz de de % 2 dir. 5510 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerle, emekli aylığı bağlama oranı, Kanun yürürlüğe girdikten sonra ilk defa sigortalı olacaklar için prim ödenmiş her yıl için % 2, Kanun un yürürlüğe girdiği tarihte çalışmakta olanlar için ise ilk (10) yıl % 3, izleyen yıllar için % 2 olarak yeniden belirlenmektedir. Örneğin, 2005 yılında ilk defa sigortalı olan bir kişinin emekli aylığının hesabında, prim ödediği ilk on yıllık çalışma süresi için yıllık % 3 oranında aylık bağlama oranı kullanılacak. Çalışma süresinin bundan sonraki her bir yılı için ise % 2 oranı kullanılarak hesaplama yapılacak. Bu, Kanun yürürlüğe girmeden bir gün önce sigortalı olan birinin aylık bağlama oranının, Kanunun yürürlüğe girdiği gün ilk defa sigortalı olan birinin aylık bağlama oranına göre % 10 daha fazla olması anlamına geliyor. Öte yandan, Kanun Tasarısının Genel Kuruldaki görüşmeleri sırasında verilen bir önergenin kabulü ile, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 3600 prim gün sayısını doldurmamış olan sigortalıların yaşlılık aylığı bağlama oranının hesabında, sigortalının Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen ve Kanunun yürürlük tarihinden önceki prim gün sayısını 3600 güne tamamlayan hizmet sürelerinin her 360 günü için %3 oranı esas alınması hükme bağlandı. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte on yıl ve daha fazla süredir çalışmakta olan bir sigortalının, bu tarihten sonra geçecek çalışma süreleri için aylık bağlama oranı her yıl için % 2 olacak. Yukarıdaki ifadelerden de anlaşıldığı üzere, emekli aylığı bağlama oranında yapılan değişiklik, sadece Kanun un yürürlüğe gireceği tarihten sonra ilk defa sigortalı olacakları değil, bu tarih itibarıyla çalışmakta olanları da etkiliyor. Daha açık bir ifade ile, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte çalışmakta olanlar, bu tarihten sonra geçecek çalışma süreleri için yeni aylık bağlama oranına tabi olacaklar. Örneğin, mevcut mevzuata göre 2015 yılında emeklilik hakkını kazanacak olan bir sigortalının emekli aylığı bağlanırken, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten 2015 yılına kadar geçen çalışma süresi için yıllık % 2 aylık bağlama oranı kullanılacak. Aylık bağlama oranında 0,1 puanlık bir azalmanın, sosyal güvenlik sistemi açığının GSMH ye oranını uzun vadede yıllık % 0.125 düzeyinde iyileştireceği tahmin ediliyor. Emekli aylığı bağlama oranında üst sınır nasıl belirlendi? Halen (25) yıllık sigortalılık süresi için brüt ücret/maaş üzerinden SSK ve Bağ-Kur da % 65, Emekli Sandığı nda % 75 olan aylık bağlama oranları, anılan kurumlarda, sırasıyla, yıllık bazda ortalama % 2,6, % 2,6 ve % 3. İlave çalışılan her yıl için ise aylık bağlama oranı, SSK ve Bağ-Kur da % 1,5, Emekli Sandığı nda ise % 1 olarak uygulanıyor. Yeni sistemde, aylık bağlama oranı, hiç bir şekilde % 90 ı aşamayacak. 11

En düşük emekli aylığı ne olacak? Kanuna göre bağlanacak aylıklarda (Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri gereğince bağlanan kısmî aylıklar hariç) alt sınır, prime esas ortalama aylık kazancın % 35 i, bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocuğu bulunan sigortalılar için de % 40 ı olarak belirlendi. Yaşlılık aylığı bağlananın ölümü halinde, geride kalanlara bağlanacak aylık, hak sahibinin bir kişi olması durumunda bu oran kullanılarak hesaplanan aylığın % 80 ini, birden fazla kişi olması halinde ise % 90 ını aşamayacak. Fiili hizmet zammı uygulamasından kimler yararlanacak? Fiili hizmet zammı uygulamasından, 5510 sayılı Kanunun 40 ncı maddesinde yer alan tabloda gösterilen ve insan hayatı ve sağlığı için tehlike arz eden işlerde çalışanlar yararlanabilecek. Cevherlerin çıkarılmasına ilişkin maden ocağı işlerinde çalışanlar, kurşunlu madenlerden yahut içinde kurşun bulunan kül, maden köpüğü ve benzeri maddelerden kurşun üretiminde çalışanlar, elementer civa bulunan ocaklarda görülen işlerde çalışanlar, ilkel maddeleri kırma, ufalama, ezme, eleme ve karıştırma işlerinde çalışanlar, su altında basınçlı hava içinde çalışanlar, subay, yedek subay, astsubay ve uzman erbaşlar, emniyet mensupları ve itfaiyeciler vb. Fiili hizmet zammı uygulaması sigortalılara ne getiriyor? Hesaplanan fiilî hizmet süresi zammı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet teşkilatında çalışanlar için sekiz, diğer sigortalılar için beş yılı geçmemek üzere uzun vadeli sigorta kolları uygulamasında prim ödeme gün sayısına eklenecek. Bu sürelerin, üç yılı geçmemek üzere yarısı emeklilik yaş hadlerinden indirilecek. Fiili hizmet zammı uygulamasından hangi koşullarla yararlanılabilecek? Fiili hizmet zammı uygulamasından yararlanabilmek için, ölüm ve maluliyet halleri hariç, yer altı işlerinde çalışan sigortalıların en az 1800 gün, diğer sigortalıların ise en az 3600 gün belirtilen işyeri ve işlerde çalışmış olmaları koşulu getirildi. Fiili hizmet zammından yararlandırılan sigortalı için ödenecek sigorta priminin oranı nedir? Fiilî hizmet zammı uygulanan işlerde çalışan sigortalılar için uygulanacak malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, % 20 oranına; yılda 60 fiilî hizmet gün sayısı eklenecek işlerde 1 puan, yılda 90 fiilî hizmet gün sayısı eklenecek işlerde 1,5 puan, yılda 180 fiilî hizmet gün sayısı eklenecek işlerde 3 puan eklenmek suretiyle belirlenecek. Örneğin, yılda 90 gün fiili hizmet zammı uygulanacak bir işte çalışan sigortalının ücreti üzerinden % 21,5 oranında sigorta primi hesaplanıp ödenecek. Bu oranın % 9 luk kısmı çalışan tarafından geri kalan % 12,5 lik kısmı ise işveren tarafından ödenecek. Sigortalının yakınları ölüm aylığından hangi koşullarla yararlanabilecekler? Ölüm sigortasından sağlanan haklardan biri de ölen sigortalının yakınlarına ölüm aylığı bağlanmasıdır. Sigortalının hak sahiplerine ölüm aylığı ödenebilmesi için, a) En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya ücretli çalışan sigortalılar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş, b) 47 nci maddede yazılı sebeplerle kazaya uğramış, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanmış olup henüz işlemi tamamlanmamış, 12

c) Bağlanmış bulunan malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı, sigortalı olarak çalışmaya başlamaları sebebiyle kesilmiş, durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanır. Ancak, köy ve mahalle muhtarları ile kendi nam ve hesabına çalışan sigortalıların hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil kendi sigortalılığından dolayı prim ve prime ilişkin her türlü borcunun olmaması veya ödenmesi şarttır. Sigortalının yakınlarına ödenecek ölüm aylığı nasıl hesaplanacak? Ölüm aylığının hesaplanmasında, a) Sigortalının almakta olduğu veya bağlanmasına hak kazandığı malûllük veya yaşlılık aylığı, b) Malûllük veya yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra sigortalı olarak çalışmaya başlaması sebebiyle aylığı kesilen sigortalının ölüm tarihi esas alınarak 27 nci veya 29 uncu maddelere göre tespit edilecek aylığı, c) malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olan sigortalının prim ödeme gün sayısı, 9000 günden az ise 9000 gün üzerinden, 9000 gün ve daha fazla ise toplam prim ödeme gün sayısı üzerinden hesaplanan aylığı, esas alınacak. Üçüncü bir kişinin kastı nedeniyle ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanacak aylığın başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı için Kurumca zarara sebep olan üçüncü kişilere rücû edilecek. Ölüm aylığı, sigortalının yakınlarına nasıl paylaştırılacak? Hesaplanacak ölüm aylığının ; a) Dul eşine % 50'si; aylık bağlanmış çocuğu bulunmayan dul eşine ise ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılma, Meslekî Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim görme ve Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılma halleri hariç 5510 sayılı Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaması veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması halinde % 75'i, b) ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılma, Meslekî Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim görme ve Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılma halleri hariç 5510 sayılı Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklardan; 1) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanların veya, 2) Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malûl olduğu anlaşılanların veya, 3) Yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarının her birine % 25'i, c) bir önceki bentte belirtilen çocuklardan sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle, ana ve babaları arasında evlilik bağı bulunmayan veya sigortalının ölümü tarihinde evlilik bağı bulunmakla beraber ana veya babaları sonradan evlenenler ile kendisinden başka aylık alan hak sahibi bulunmayanların her birine % 50'si, d) Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya 13

aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam % 25'i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25'i, ödenecek. Ölüm aylığından, sigortalı tarafından evlât edinilmiş, tanınmış veya soy bağı düzeltilmiş veya babalığı hükme bağlanmış çocukları ile sigortalının ölümünden sonra doğan çocukları da yararlanabilecek. Ölüm halinde bağlanması gereken aylığın, hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmı, müracaat etmemenin haklı bir sebebe dayandığı haller hariç olmak üzere, zamanaşımına uğrayacak. Bu durumda olanların gelir ve aylıkları, beş yıl geçtikten sonra, yazılı istek tarihini takip eden ay başından itibaren başlayacak. Ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin koşulların gerçekleşmemesi durumunda ne yapılacak? Koşulların gerçekleşmemesi sebebiyle ölen sigortalının hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanamaması durumunda hak sahiplerine toptan ödeme yapılacak. Yeni sistemde, isteğe bağlı sigortalılık uygulamasında kimler yararlanabilecekler? Kişilerin isteğine bağlı olarak prim ödemek suretiyle uzun vadeli sigorta kollarına ve genel sağlık sigortasına tâbi olmalarını sağlayan isteğe bağlı sigortalılıktan, Türkiye'de ikamet edenler ile Türkiye de ikamet etmekte iken sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerdeki Türk vatandaşlarından, a) Bu Kanuna tâbi zorunlu sigortalı olmayı gerektirecek şekilde çalışmayan veya sigortalı olarak çalışmakla birlikte, ay içerisinde 30 günden az çalışan ya da tam gün çalışmayanlar, b) Kendi sigortalılığı nedeniyle aylık bağlanmamış olanlar, c) 18 yaşını doldurmuş olanlar, d) İsteğe bağlı sigorta talep dilekçesiyle Kuruma başvuruda bulunanlar yararlanabilecekler. Yeni sistemde, isteğe bağlı sigortalılık uygulamasında hangi değişiklikler yapıldı? Yeni uygulamada, isteğe bağlı sigortalılığın kapsamına sağlık sigortası da alındı. İsteğe bağlı sigortalı olanlar, bakmakla yükümlü olunan kişi olsalar bile genel sağlık sigortalısı sayılacaklar ve genel sağlık sigortası primini de ödemekle yükümlü olacaklar. İsteğe bağlı sigortalıların zorunlu sigortalılık nedeniyle prim borcunun bulunması halinde, isteğe bağlı sigortaya tâbi ödenen primler öncelikle zorunlu sigortalılık nedeniyle Kuruma olan borçlarına mahsup edilecek. Aynı ay içinde hem kısmi çalışma yaparak sigorta primi ödeyen ve hem de isteğe bağlı sigorta primi ödeyen sigortalının ödediği primlerin gün sayıları, (30) günü geçmemek üzere toplanabilecek. Bu süreler sigortalılık süresinden sayılacak. İsteğe bağlı sigortalılık, müracaatın Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihi takip eden günden itibaren başlayacak. İsteğe bağlı sigortalı olarak prim ödenen tarihlerde, sigortalı olmayı gerektirecek çalışması bulunduğu tespit edilenlerin, zorunlu sigortalılıkla çakışan isteğe bağlı prim ödenen süreleri iptal edilerek, bu süreye ilişkin ödedikleri primler ilgililere iade edilecek. 14

İsteğe bağlı sigortalılıkta prim oranları ne oldu? İsteğe bağlı sigorta priminin oranı da, % 20 si emeklilik % 12 si de genel sağlık sigortası primi olmak üzere % 32 ye çıkarıldı. İsteğe bağlı sigortalılar, prime esas kazanç alt ve üst sınırları arasında serbestçe belirledikleri kazanç tutarı üzerinden % 32 oranında prim ödeyecekler. 5510 sayılı Kanunun primlerin işverenlerce beyanına ilişkin hükümleri? İşverenler, hizmet akdi ile ücretli olarak çalıştırdıkları sigortalıların bir aylık sigorta primine esas kazançları toplamı üzerinden hesaplayacakları sigortalı hissesi prim tutarlarını ücretlerinden keserek ve kendisine ait prim tutarlarını da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma ödeyecekler. Hak edilen ancak, ödenmemiş olan ücretler üzerinden hesaplanacak primler hakkında da bu hükümler uygulanacak. Kuruma fiilen ödenmeyen prim tutarları, gelir vergisi ve kurumlar vergisi uygulamasında gider yazılamayacak. 5510 sayılı Kanun un Sosyal Güvenlik Kurumu nun prim alacaklarının tahsiline ilişkin hükümleri? Sosyal Güvenlik Kurumu, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen alacakları hariç olmak üzere her türlü alacağın teminatını teşkil etmek üzere Yeni Türk Lirası ve/veya yabancı para birimi üzerinden ticari işletme, taşınır ve/veya taşınmaz rehni dahil olmak üzere her türlü teminat almaya yetkili kılındı. Kurumun 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen prim ve diğer alacakları amme alacağı niteliğinde olup, imtiyazlı alacaktır. Kurumun taraf olduğu her türlü dava ve icra takiplerinin kısmen veya tamamen aleyhe neticelenmesi halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda yazılı tazminat ve cezalar Kurum hakkında uygulanmayacak. Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkili olacak ve yetkili iş mahkemesine başvurulması alacakların takip ve tahsilini durdurmayacak. İşyerinin devri veya birleşmesi halinde ödenmemiş sigorta primleri ile ilgili sorumluluk? Sigortalının çalıştırıldığı işyeri aktif veya pasifi ile birlikte devralınır veya intikal ederse ya da başka bir işyerine katılır veya birleşirse eski işverenin Kuruma olan prim ile gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan borçlarından, aynı zamanda yeni işveren de müştereken ve müteselsilen sorumlu olacak. Tarafların kendi aralarında yapacakları bu hükme aykırı sözleşme hükümleri Kuruma karşı geçersiz sayılacak. Kurumun prim alacaklarında zamanaşımı süresi nasıl belirlendi? Kurumun prim ve diğer alacakları ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak on yıllık zamanaşımına tâbidir. Kurumun prim ve diğer alacakları; mahkeme kararı sonucunda doğmuş ise mahkeme kararının kesinleşme tarihinden, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden doğmuş ise rapor tarihinden, kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden doğmuş ise bu soruşturma, denetim ve inceleme sonuçlarının Kuruma intikal ettiği tarihten veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden doğmuş ise bilgi ve belgenin Kuruma intikal ettiği tarihten itibaren, zamanaşımı on yıl olarak uygulanacak. Bu alacaklar için hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı, ödeme süresinin son gününü takip eden günden itibaren uygulanacak. Çalışması işvereni tarafından Kuruma bildirilmeyen sigortalıların başvuruları için zamanaşımı süresi nedir? Aylık prim ve hizmet belgesi işvereni tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu na verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine 15

başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınacak. İsteğe bağlı sigortalılık primlerinin ödenmemesinin sonuçları neler? İsteğe bağlı sigortalıların, ait olduğu aydan itibaren en geç (12) ay içinde primini, gecikme cezası ve gecikme zammıyla birlikte ödemedikleri süreler, sigortalılık süresinden sayılmayacak. Bu (12) aylık süreden sonra ödenen primler ise iade edilecek. İsteğe bağlı sigortalılık ne zaman sona ermiş sayılacak? İsteğe bağlı sigortalılık ; a) İsteğe bağlı sigortalılığını sona erdirme talebinde bulunanların, primi ödenmiş son günü takip eden günde, b) Aylık talebinde bulunanların, aylığa hak kazanmış olmak şartıyla talep tarihinde, c) Ölen sigortalının ölüm tarihinde, sona erecek. Sosyal Sigortalar Kanunu nun Geçici 20 nci maddesi kapsamında banka personeli için kurulmuş sandıkların durumu? 506 sayılı, Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların teşkil ettikleri birlikler personeli için kurulmuş bulunan sandıkların iştirakçileri ile aylık veya gelir bağlanmış olanlar ile bunların hak sahipleri herhangi bir işleme gerek kalmaksızın bu maddenin yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna devredilerek bu Kanun kapsamına alınacak. Üç yıllık süre Bakanlar Kurulu Kararı ile en fazla iki yıl daha uzatılabilecek. Devir tarihi itibarıyla sandık iştirakçileri bu Kanunun 4 üncü maddesinin (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacaklar. Devir işlemi tamamlandıktan sonra sandıklarca ödenen aylık ve gelirlerin, bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki süreler için 506 sayılı Kanun, yürürlük tarihinden sonraki süreler için bu Kanun hükümleri uygulanmak suretiyle hesaplanacak aylık ve gelirlerin üzerinde olması halinde söz konusu farklar, peşin değer hesabında dikkate alınacak ve Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgililere ödenmeye devam edilecek. Devir tarihinden sonra bu kişilerin gelir ve aylıklarının durum değişikliği nedeni ile artırılması, azaltılması, kesilmesi ve yeniden bağlanması işlemleri sırasında vakıf senetlerine göre yapılacak hesaplamalar ilgili sandıklar veya sandık iştirakçilerini istihdam eden kuruluşlar tarafından Kurum kontrolünde yapılacak. 30/4/2008 tarihinden itibaren, sandıklarca bağlanmış/bağlanacak olan gelir veya aylıklara yapılacak artışlar, 506 sayılı Kanuna göre bağlanan gelir veya aylıklara yapılan artışlardan fazla olamayacak. 5510 sayılı Kanun, sigortalılara hangi durumlarda ve hangi süreler için borçlanabilme olanağı sağlıyor? 5510 sayılı Kanun, sigortalıların, a) Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile ücretli çalışan sigortalı kadının, iki defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla talepte bulunulan sürelerini, b) Er veya erbaş olarak silâh altında veya yedek subay okulunda geçen sürelerini, c) aylıksız izin sürelerini (kamu görevlileri), 16

d) Sigortalı olmaksızın doktora öğrenimi veya tıpta uzmanlık için yurt içinde veya yurt dışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğrenim sürelerini, e) Sigortalı olmaksızın avukatlık stajını yapanların normal staj sürelerini, f) Sigortalı iken herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan bu suçtan dolayı beraat edenlerin tutuklulukta veya gözaltında geçen sürelerini, g) Grev ve lokavtta geçen sürelerini, h) Hekimlerin fahrî asistanlıkta geçen sürelerini, ı) Seçim kanunları gereğince görevlerinden istifa ettiklerinde, istifa ettikleri tarih ile seçimin yapıldığı tarihi takip eden ay başına kadar açıkta geçirdikleri sürelerini, yazılı talepte bulunmak ve prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, kendilerince belirlenecek günlük kazancın % 32'si üzerinden hesaplanacak primlerini borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödemek koşuluyla borçlanabilme olanağı sağlıyor. Borçlanma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülecek. Uygulama ile ilgili olarak bankalara ve diğer gerçek ve tüzel kişilere getirilen bilgi verme yükümlülüğünün esasları? 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler doğrudan, münferit olarak bilgi ve belge istenmesi hariç olmak üzere kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ise Kurumla yapılacak protokoller çerçevesinde, Devletin güvenliği ve temel dış yararlarına karşı ağır sonuçlar doğuracak hâller ile özel hayat ve aile hayatının gizliliği ve savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla özel kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler dikkate alınmaksızın gizli dahi olsa Kurum tarafından kişilerin sosyal güvenliğinin sağlanması, 6183 sayılı Kanuna göre Kurum alacaklarının takip ve tahsili ile bu Kanun kapsamında verilen diğer görevler ile sınırlı olmak üzere istenecek her türlü bilgi ve belgeyi sürekli ve/veya belli aralıklarla vermeye, bilgilerin elektronik ortamda görüntülenmesini sağlamaya, görüntülenen bu bilgilerin güvenliğini sağlamaya, muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü belge ile vermek zorunda oldukları bilgilere ilişkin mikrofiş, mikrofilm, manyetik teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara erişim veya kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm sistem ve şifreleri incelemek için ibraz etmeye zorunlu kılınıyor. Belge veya bilgileri internet, elektronik ve benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulan gerçek ve tüzel kişilerin, Kurumun bilgi işlem sistemlerinin herhangi bir nedenle hizmet dışı kalması sonucu belge ve bilgiyi, bu Kanunda öngörülen sürenin son gününde Kuruma gönderememesi ve muhteviyatı primleri de yasal süresi içinde ödeyememesi halinde, sorunların ortadan kalktığı tarihi takip eden beşinci işgününün sonuna kadar belge veya bilgiyi gönderecek. İşverenlerin uygulama ile ilgili defter, kayıt ve belgeleri saklama süresi? İşverenler, uygulama ile ilgili defter, kayıt ve belgeleri, ilgili olduğu yılı takip eden yıl başından başlamak üzere on yıl süreyle, tasfiye ve iflâs idaresi memurları ise görevleri süresince, saklamak ve Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilen memurlarınca istenilmesi halinde onbeş gün içinde ibraz etmek zorunda olacaklar. 5510 sayılı Kanunda öngörülen idari para cezaları neler? 5510 sayılı Kanunda, a) çalışan sigortalıyı Kuruma bildirmeyen veya bildirgeyi, bu Kanunda belirtilen süre içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usûle uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu hâlde anılan ortamda göndermeyenler hakkında her bir sigortalı için asgarî ücret tutarında, 17

b) işyeri bildirgesini Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde, anılan ortamda göndermeyenler veya bu Kanunda belirtilen süre içinde Kuruma vermeyenlere ( bilânço esasına göre defter tutmak zorunda olanlar için) asgarî ücretin üç katı tutarında, diğer defterleri tutmak zorunda olanlar için asgarî ücretin iki katı tutarında, c) aylık prim belgesini Kurumca belirlenen şekilde ve usulde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için, belgenin asıl olması halinde aylık asgarî ücretin iki katını geçmemek kaydıyla belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgarî ücretin beşte biri tutarında, belgenin ek olması halinde, aylık asgarî ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgarî ücretin sekizde biri tutarında, d) Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından veya serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirlerce düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgarî ücretin iki katı tutarında, e) defter, kayıt ve belgeleri saklama ve ibraz yükümlülüğüne Kurumca yapılan yazılı ihtara rağmen onbeş gün içinde mücbir sebep olmaksızın uymayanlara (Bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için ) aylık asgarî ücretin oniki katı tutarında, diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için, aylık asgarî ücretin altı katı tutarında, defter tutmakla yükümlü değil iseler, asgarî ücretin üç katı tutarında, f) Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının, Kanunun uygulanmasından doğan inceleme ve soruşturma görevlerini yerine getirmeleri sırasında işverenler, sigortalılar, işyeri sahipleri ve bu işle ilgili diğer kişiler görevlerini yapmasına engel olamazlar; engel olanlar hakkında eylemleri başka bir suç oluştursa dahi, asgarî ücretin beş katı tutarında, görevlerini yapmasını engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullanan işverenler, ayrıca asgari ücretin on katı tutarında, idari para cezası ile cezalandırılacak. B. GENEL SAĞLIK SİGORTASI Genel sağlık sigortası kapsamına kimler giriyor? İkametgahı Türkiye'de olan kişilerden, a) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının; 1) (a) ve (c) bentleri gereğince sigortalı sayılan kişiler, 2) (b) bendi gereğince sigortalı sayılan kişiler, b) İsteğe bağlı sigortalı olan kişiler, c) Yukarıdaki (a) ve (b) bentlerine göre sigortalı sayılmayanlardan; 1) Harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak, Kurumca belirlenecek test yöntemleri ve veriler kullanılarak tespit edilecek aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar, 2) Vatansızlar ve sığınmacılar, 18

3) 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, 4) İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre şeref aylığı alan kişiler, 5) Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, 6) Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, 7) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler, 8) Harp malûllüğü aylığı alanlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar, 9) Köy Kanununun 74 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre görevlendirilen kişiler ile aynı Kanunun ek 16 ncı maddesine göre aylık alan kişiler, 10) Dünya Olimpiyat ve Avrupa Şampiyonluğu Kazanmış Sporculara ve Bunların Ailelerine Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, d) Mütekabiliyet esası da dikkate alınmak şartıyla, oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler, e) 4447 sayılı Kanun gereğince işsizlik ödeneği ve ilgili kanunları gereğince kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler f) 5510 sayılı Kanun veya bu Kanundan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık alan kişiler, g) Yukarıdaki bentlerin dışında kalan ve başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar, Genel Sağlık Sigortalısı sayılacak. Genel sağlık sigortasının prim oranı ne olacak? Genel sağlık sigortası prim oranı, % 12,5 olarak belirlendi. Hizmet akdi işle ücretli olarak çalışanlar için bu oranın % 5 i çalışan tarafından % 7,5 i ise işvereni tarafından ödenecek. Sigortalının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ihtiyaç duydukları hangi sağlık hizmetlerinin finansmanı Genel Sağlık Sigortasından karşılanacak? 5510 sayılı Kanunda, genel sağlık sigortalısının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlıklı kalmalarını; hastalanmaları halinde sağlıklarını kazanmalarını; iş kazası ile meslek hastalığı, hastalık ve analık sonucu tıbben gerekli görülen sağlık hizmetlerinin karşılanmasını, iş göremezlik hallerinin ortadan kaldırılmasını veya azaltılmasını temin etmek amacıyla aşağıda belirtilen sağlık hizmetlerinin finansmanının Kurumca karşılanması hükme bağlanmıştır. a) Kişilerin hastalanmalarına bakılmaksızın kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri, b) Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, hasta takibi ve rehabilitasyon hizmetleri, organ, doku ve kök hücre nakline ve hücre tedavilerine yönelik sağlık hizmetleri, acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbî bakım ve tedaviler, c) Analık sebebiyle ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, doğum, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak 19

yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, hasta takibi, rahim tahliyesi, tıbbî sterilizasyon ve acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbî bakım ve tedaviler, d) Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; ağız ve diş muayenesi, diş hekiminin göreceği lüzum üzerine ağız ve diş hastalıklarının teşhisi için gereken klinik muayeneler, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, diş çekimi, konservatif diş tedavisi ve kanal tedavisi, hasta takibi, diş protez uygulamaları, ağız ve diş hastalıkları ile ilgili acil sağlık hizmetleri, 18 yaşını doldurmamış kişilerin ortodontik diş tedavilerinin 72 nci maddeye göre belirlenen tutarı, e) Evli olmakla birlikte çocuk sahibi olmayan genel sağlık sigortalısı kadın ise kendisinin, erkek ise karısının; 1) Yapılan tıbbî tedavileri sonrasında normal tıbbî yöntemlerle çocuk sahibi olamadığının ve ancak yardımcı üreme yöntemi ile çocuk sahibi olabileceğinin Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından tıbben mümkün görülmesi, 2) 23 yaşından büyük, 39 yaşından küçük olması, 3) Son üç yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamamış olduğunun Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından belgelenmesi, 4) Uygulamanın yapıldığı tıbbî merkezin Kurum ile sözleşme yapmış olması, 5) En az beş yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının olması, şartlarının birlikte gerçekleşmesi halinde en fazla iki deneme ile sınırlı olmak üzere yardımcı üreme yöntemi tedavileri ile bir hastalığın tedavisinin başka tıbbî bir yöntemle mümkün olmaması ve Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından tıbben zorunlu görülmesi halinde yardımcı üreme yöntemi tedavileri, f) Yukarıdaki bentler gereğince sağlanacak sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri, Sigortalılar ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler genel sağlık sigortasından hangi koşullarla yararlanabilecekler? Sigortalıların ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin, sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlanabilmeleri için, a) 5510 sayılı Kanun veya bu Kanundan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık bağlanmış olan kişiler dışındaki sigortalıların sağlık hizmeti sunucusuna başvurduğu tarihten önceki son bir yıl içinde toplam 30 gün genel sağlık sigortası prim ödeme gün sayısının olması, b) köy ve mahalle muhtarları ile kendi nam ve hesabına çalışanların ve başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan kişilerin, sağlık hizmeti sunucusuna başvurduğu tarihte 30 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması, c) İsteğe bağlı sigortalı olan kişiler ile Oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişilerin, yukarıdaki bentlerde sayılan şartla birlikte, sağlık hizmeti sunucusuna başvurduğu tarihte prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması, gerekiyor. Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin alacakları, hakkı doğuran olayın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrayacak, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren ise beş yıl sonunda düşecek. 20