ÖDP : Maraþ'ý unutmayacak unutulmasýna izin vermeyeceðiz



Benzer belgeler
TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

35 YKR. ABD li turistler Ýlicek Köyünde. Muhtar Özdoðan (Saðda) Turistlerle


Olmak ya da Olmamak. Cumhuriyetin temel niteliklerine

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri.

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1)


TAKIM KURMA. 4) Üyeler arasýnda yüksek derecede güven duygusu geliþmiþtir. 2. TAKIM ÝLE ÇALIÞMA GRUBU ARASINDAKÝ FARKLILIKLAR :

20 EKÝM DE ALANLARDAYIZ

Alevilik en tehlikeli dönemini yaþýyor

Cumhurbaþkaný Gül'e Davet

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

Eczacýlardan Artýk Yeter

EKONOMÝDE GELÝÞMELER

Türkler ve Kürtler þehitler için aðladý. Aleviler hem Þiiliðin hem þeriatýn kýskacýnda

Zorunlu din derslerine ilk dava açan Hacýbektaþlý bir Alevi

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

3. Eðitim - Öðrenim ve Saðlýk Kýrsal yörelerde (köylerde) eðitim ve saðlýk

1-Zihinsel kazanýmlar 2-Duyuþsal kazanýmlar 3-Bedensel kazanýmlar

Ek ders ücretleri Kurban Bayramýna kurban ediliyor!

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr.

Cumhurbaþkaný Gül, Hacýbektaþ'ta nasýl darbe yaptý?

11 EKÝM 2007 PERÞEMBE. Dosteli Baþkaný Tütek: Hediyeleþmek bizim geleneðimizde var


SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

Örgüt Kültürü. da öðrenmek isteyecektir.

4 DE 2 DE 7 DE 3 DE Devamý 2 DE 8 DE 3 DE 7 DE 7 DE 5 DE 6 DA

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

TOKÝ Zedeler isyan etti!

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

frekans araştırma

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Hüseyin Seyfi. Söyleþi. Devamý 5 DE

Balta: Tüm vatandaþlara

STRATEJÝK PLANI

EMO-Genç Yaz Eðitim Kampý Tamamlandý

35 YKR. Cumhuriyet Savcýsý ndan. ders gibi karar!

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR. Prof. Dr. Ýlter TURAN

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Çay Ýçmekten Baþka Birþey Yapýlmadý

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

ODADAN HABERLER ASANSÖR KONTROL MERKEZÝ ONAYLANMIÞ KURULUÞ GÖREVLENDÝRME SÖZLEÞMESÝ ÝMZA TÖRENÝ YAPILDI ODA'DAN HABERLER

haber TMMOB ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Türk Mühendis ve Mimar Odalarý Birliði Eskiþehir Ýl

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

Muhtar Özdoðan Küresel ýsýnma yaðýþlarý etkiliyor

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama Haftanýn Testi...25

Ýmece Evi. Ziyaret-2016

Tek Rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe

Tel: (0386)

GÜNEÞ ECZANESÝ Ecz. Tel: Ev Tel: Türker Alkan Zor iþ. Mustafa Andýç

Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Sertaç DANACI

============================================================================

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

mmo bülteni ekim 2005/sayý 89

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları.

Dün sabah saatlerinde Erzurum'dan Erzincan'a gelen Özel Yetkili Savcý Osman Þanal, Erzincan Terörle Mücadele Þube

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87

4 DE 2 DE Baykal: Made By AKP 2 DE 7 DE 12 Eylül darbesinin ardýndan tanýþtý. 3 DE 7 DE 5 DE 3 DE 8 DE

Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi

kaldýrmalýyýz iddiasýný dile getiren Zararsýz, Türkiye de son yýllarda saðlýk konusunda önemli deðiþimler... 2 DE


4 DE 2 DE 7 DE 6 DA 8 DE 7 DE

Halil Kurt'tan Esnafı Sevindirecek Talep

Cumhuriyet, AKP ve Aleviler

Tarihte, Günümüzde ve Devrimci Mücadelede Kadýnlar

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

AKP nin Türbanlý Anayasasý tamamlandý

AKP Hükümetinin eðitim hedefleri hiç gerçekçi deðil!

Haber: Aydýn Þimþek Fotoðrsf: Berk Yurtseven. Hacýbektaþ kavgasý, AKP'li vekilleri karþý karþýya getirdi

Hacýbektaþ Lisesi eðitim öðretim yýlý Öðrenci Meclisi Temsilcisi Kubilay ÖZDOÐAN olduðu seçim kurulunca açýklanmýþtýr.

Emekli Assubaylar-ArsivSite1. Kayýt Tarihi: Mar 2004Nerede: istanbul, kadiköy, Türkiye.Ýletiler: 6.220

ve AHLAK BÝLGÝSÝ TESTÝ

Küresel Finansal Kriz ve Türkiye ye Etkileri

ÝNÞAAT ÝÞKOLUNDA ENDÜSTRÝ ÝLÝÞKÝLERÝ **

*** TOSYA KENT REHBERİ ***


Kahraman: Pankobirlik doðru yönetilmiyor. Saðlýk-Sen iþyeri odasý açýldý. Osmancýk'a 'Tabiat Parký' projesi

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Ödemiþ Acýgöl Ýlçesini ziyaret etti

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

7 DE. Balkýz, burada yaptýðý konuþmasýnda Alevilerin yaklaþýk 50 yýldýr uðraþtýklarý problemlerin kent yaþamýyla birlikte baþladýðýný söyledi

Yazý dizisi 4 DE. Köþe yazýsý 7 DE

4 DE 2 DE 2 DE 3 DE 6 DA 5 DE 7 DE 8 DE

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK


Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý.

============================================================================

Yerelnet te belediyeler ve Hacýbektaþ Belediyesi

Aslanlý Çeþme ve Üçler. Çeþmesi su ile buluþtu. Özcan: Belediye baþkaný hak hukuk devletini savunuyor ama bunlarla ilgisi yok ÝNSANI ANLAMAK

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

ANAYASA MAHKEMESÝ KARARLARINDA SENDÝKA ÖZGÜRLÜÐÜ Dr.Mesut AYDIN*

ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1. Anlam Bilgisi. Yazým Bilgisi. Dil Bilgisi. SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15

A t t i l â Þ e n k o n

Transkript:

YIL:2 SAYI:546 35 YKR 26 ARALIK 2007 ÇARÞAMBA Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Veliyettin Ulusoy un AKP nin Alevilik Açýlýmý Üzerine Düþünceleri Kamuoyunda AKP nin Alevi açýlýmý olarak tartýþýlan olay AKP nin Alevi milletvekili Reha Çamuroðlu nun Baþbakan Tayip Erdoðan ýn Muharrem ayýnda iftar yemeðine katýlacaðýný açýklamasýyla baþladý. Öncelikle bu konu hakkýndaki görüþlerinizi açýklar mýsýnýz? Bizde iftar (adý iftar bile deðildir.) yani oruç açma bir ziyafet sofrasý niteliðinde deðildir. Matem ayýdýr, yas ayýdýr. Ýftar sofralarý ve davetler geleneðimizde yoktur. Sayýn Baþbakanýmýz gerçekten samimi bir Alevi- Bektaþi açýlýmý düþünüyorsa, 2 Temmuz da Sivas ta halkýmýzla birlikte yürümesini tavsiye ederim. Bu çok iyi bir baþlangýç olur. Hükümetin uygulamaya koymaya hazýrladýðý Alevi Açýlýmý biz Alevi-Bektaþilerin yýllardýr beklediði bir giriþimdir. Zamaný çoktan gelmiþ, hatta geçmiþ bir adýmdýr. Yýllardýr süren bir hatadan dönmenin belki de ilk adýmlarýdýr. Ancak bu açýlýmý yetersiz, çok cýlýz ve samimiyetten çok uzak buluyorum. Sayýn Baþbakanýmýz gerçekten samimi bir Alevi-Bektaþi açýlýmý düþünüyorsa, 2 Temmuz da Sivas ta halkýmýzla birlikte yürümesini tavsiye ederim. Ahmet Koçak ýn yaptýðý söyleþi:) 3 DE Sisli En Yüksek 0 C 2 En Düþük 0 C 7 Hacýbektaþlýlar projesi Radyo internet üzerinden tüm dünyaya sesleniyor Damýzlýk sýðýr yetiþtiricileri sýkýntýlý Nafiz Ünlüyurt nafizunluyurt@hotmail.com Alevi açýlýmý Alevi açýlýmý ile ilgili geliþmeler, Alevi ve Bektaþi toplumu içinde yeni bir tartýþmanýn habercisi gibi Projeye umutla yaklaþanlar. Bu bir tuzaktýr diyenler. Ne olursa olsun, biz, bu proje üzerinde çalýþýlmalý diyoruz. Ondan korkulmamalý. En azýndan, siyasi iktidarýn bu konuda, samimi olup olmadýðý test edilmeli diye düþünüyoruz. Sorun çok. Yara derin. Onun içinde, baþarýyý yakalama kolay deðil. 2 DE TEDAÞ'a borçlu 51 bin çiftçi çözüm bekliyor Yurt genelinde yaklaþýk 51 bin çiftçinin TEDAÞ'a tarýmsal sulamadan dolayý elektrik borcunun olduðu, çiftçilerin bu borcu ödeyecek durumlarýnýn olmadýðý bildirildi. 7 DE Niðde'de petrol sondajý baþlýyor Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüðü'nün petrol bulgusuna rastlayarak üretim için Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklýðýna (TPAO) devrettiði Niðde-Bor bölgesindeki petrol 7 DE ÖDP : Maraþ'ý unutmayacak unutulmasýna izin vermeyeceðiz ÖDP Nevþehir Ýl Baþkaný Mükremin Tokmak yapmýþ olduðu basýn açýklamasý ile Maraþ katliamýný unutmayacaklarýný ve unutturmayacaklarýný belirtti. ÖDP Nevþehir Ýl Baþkaný Tokmak 29 yýl önce Maraþ ta yaþanan katliamý tertipleyen zihniyetin bugün Kürt vatandaþlarý hedef seçerek Türkiye de bugünlerde yine benzer acýlar yaþatmak isteyenlerin, halklar arasýnda kin ve nefret tohumlarý ekerek iç savaþ provasý yaptýklarýna dikkatleri çekti. Alevilik bir yaþamsal olgudur. Bu yaþamsal olgu Aleviliði yani Alevi inanç ve kültürüne sahip olan insanýn içinde bulunduðu koþullara göre inancýný ve kültürünü düzenlemesi anlamýna gelmektedir. Alevi topluluklar, yüzyýllardýr siyasal ve sos yo-ekonomik nedenlerle kapalý bir cemaat yaþamý sürdüler, inançlarý nedeniyle çeþitli iftiralara maruz býrakýldýlar, merkezi iktidar ile iliþkileri sýnýrlý düzeyde kaldý. Ali Kenanoðlu* Kentleþme ve Alevilik (1) 4 DE >8 DE Kýrþehir'de son bir yýl içerisinde ilgi gören süt sýðýrcýlýðýnýn, üreticilerin devletten süt desteðini alamamasý nedeniyle tekrar gerilemeye baþladýðý ileri sürüldü. Damýzlýk sýðýr yetiþtiricilerinin hak ettikleri destekleri ve teþvikleri alamamalarý nedeniyle süt sýðýrcýlýðýnýn gerilediðine dikkat çeken.. >7 DE Filiz: Türkiye Araplaþýyor Televizyonda yaptýðý açýklamalar nedeniyle hakkýnda soruþturma açýlan Selçuk Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Þahin Filiz'den ilginç Türkiye yorumu.. Mahalle baskýsý kavramý yerine ortaya attýðý "mikrofaþizm" nitelemesiyle gündem yaratan Selçuk Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Þahin Filiz, Arap mikromilliyetçiliðinin ideolojisi olan Vahabiliðin ulus devleti parçalamayý amaçladýðýný belirterek Türkiye'yi bekleyen asýl tehlikenin dindarlaþma deðil, "Araplaþma" olduðunu vurguladý. Vahabi anlayýþýnýn dini temele dayanan siyasete de temel oluþturduðunu anlatan Filiz, sanata ve felsefeye karþý düþmanlýða varan karþý duruþun da Vahabiliðin dünyayý siyah-beyaz gören anlayýþýnýn sonucu olduðunu dile getirdi. 8 DE GÜNEÞ ECZANESÝ Ecz. Tel: 441 29 45 Ev Tel: 441 25 02

2 26 Aralýk 2007 Çarþamba Alevi açýlýmý ile ilgili geliþmeler, Alevi ve Bektaþi toplumu içinde yeni bir tartýþmanýn habercisi gibi Projeye umutla yaklaþanlar. Bu bir tuzaktýr diyenler. Ne olursa olsun, biz, bu proje üzerinde çalýþýlmalý diyoruz. Ondan korkulmamalý. En azýndan, siyasi iktidarýn bu konuda, samimi olup olmadýðý test edilmeli diye düþünüyoruz. Sorun çok. Yara derin. Onun içinde, baþarýyý yakalama kolay deðil. Bu nedenle, atýlacak ilk adýmý önemsiyoruz * * * Alevi açýlýmý konusundaki belirsizlik, devam etmekte bu süreçte, her kafadan çýkan, deðiþik ses Nafiz Ünlüyurt nafizunluyurt@hotmail.com Alevi açýlýmý kuruluþlarý ile, ayýrým yapmadan, hepsiyle diyaloð içinde olmalý. Hepsiyle, konuþup görüþmeli Hiç kimseyi görmezden gelmemeli. Ýlkeli bir duruþ sergilemeli Ýnancýna sahip çýkmalý Ýliþkiler ve de dostluklar sürmeli sürdürül-meli * * * Son geliþmeler ilçemizde de konuþulmalý.. Alevi ve Bektaþi toplumu için, Hacýbektaþ önemli bir merkez. Alevi ve Bektaþi inancý nýn baþkenti. Ne acýdýr, böylesi önemli bir merkezde, yýllardýr, güçlü ve de ses getiren bir Alevi Bektaþi kuruluþu olsun istenmedi, bu gün de istenmiyor. Akýl alacak gibi deðil. Örgütlü yaþamayý, bizlere unutturmuþlar Hacýbektaþ gibi bir merkezde,alevi ve Bektaþi kuruluþlarýna karþý körüklenen, akýl almaz düþmanlýk ve kin...ýnanýlýr deðil. Muðlak açýklamalar Çeliþkili söylemler Akýldaneler!.. Tarikat aðalarý!... Dede nin, Baba nýn sahteleri! Makam, düþkünleri!.. Neler, neler söylüyorlar Ýnternet siteleri bunun örnekleri ile dolu Bu kaos içinde baþarý, elbette kolay deðil. Oysa, doðru ve kararlý bir duruþ, Alevi toplumu için son derece önemli. Keþke, Alevi Bektaþi kuruluþlarý birlikte hareket edebilse. Keþke, ortak kurullar oluþturulabilse. Keþke, çalýþmalar tek elden yürütülüp, açýklamalar tek elden yapýlabilse Ýyi de,olmuyor iþte Hani hoþgörülüyüz, diyalogdan yanayýz, Hani, bir olalým, iri olalým diyoruz. Hani, Ýnananla inanmayaný bir görüyoruz. Hani, farklýlýklarýmýz zenginliðimiz Hani incinsek de incitmezdik Hani. Hani. Hani. Anlaþýlan hepsi laf * * * Alevi Bektaþi kuruluþlarý, kendilerine çeki düzen vermeli. Görüntü hoþ deðil. Bu kadar mý uzaðýz birbirimize Nedir, ayrýlýk gayrýlýk.. Ne demek, bizden, bizden deðil söylemleri Bu sözler, Bu topluma, kültürüne yakýþmýyor Býrakýn bencilliði Ben, ben, ben demeden kurtarýn kendinizi Ne olur, kucaklaþýn, bir olun Güçlü olun Alevilik, islam ýn içindedir ya da deðildir diyenler Aleviliði deðiþik þekilde yaþayanlar, Yorumlayanlar, birlik olabildiði gün, ülkede, çok þey deðiþecek Buna inanýn Sayýn, Ýzzettin Doðan, Turgut Öker, Turan Eser, Selahattin Özel, Kazým Genç ve çalýþma arkadaþlarý... Sizlere, Hacý Bektaþ Veli yurdundan, SERÇEÞMEDEN sesleniyoruz. Alevi ve Bektaþi lik hepimizin ortak kimliði. Bu güne dek,kimliðimizi gururla taþýdýk Baþýmýz dik Alnýmýz açýk Gizli kapaklý bir þeyimiz yok Herkes þunu iyice bilmeli. Hiçbir kazaným, kimliðimizden, kültürümüzden, inancýmýzdan, yaþam biçimimizden ve de, bir ve beraber oluþumuzdan daha önemli deðil. Alevi ve Bektaþi kuruluþlarýnýn, önderleri, Yüreði güzel milyonlarýn önünde, aydýnlýk bir gelecek için, sizleri, kucaklaþmaya, bir ve birlikte çalýþmaya çaðýrýyoruz Ýnanýn, Ülkenin bu birlikteliðe her zamankinden çok daha fazla gereksinimi var. * * * Reha Çamuroðlu nu tanýmam. Kitaplarýndan tanýyorum O nu. Alevilikle ilgili sorunlara kafa yoran, eser veren, bizden biri, Çamuroðlu. Bir Alevi aydýný o. Hacý Bektaþ Veli Barýþ Ödülünü hak etmiþ, bir düþünce insaný. Ve de, Hacýbektaþ dostu... Kendisini beðenir ya da beðenmezsiniz Tercihinin, yanlýþ olduðunu söylersiniz. Siyasi yaklaþýmýný, eleþtirirsiniz. Söylemlerine, katýlmazsýnýz. Kýrgýn ya da kýzgýn olabilirsiniz O na Ama, O bizden deðil diyemezsiniz. Ýncitici olamazsýnýz. Olursanýz, yanlýþ yaparsýnýz Reha Çamuroðlu zor bir görevle karþý karþýya. Üstlendiði görevden yüz aký ile çýkmasý, ülkeye çok þey kazandýrýr. Çamuroðlu da,alevi Bektaþi Koskoca Alevi dünyasýnda yalnýz baþýna bir Hacýbektaþ. Olacak þey mi?... Hep söylüyoruz, Ýnanç iþleri için koþuþturma, Belediye Baþkanlarýnýn iþi deðil. Belediye baþkaný, konum itibarý ile, bu iþlerin üzerinde bir kurum. Bu çalýþmalara destek verir, katký saðlar. Gelinen nokta, yýllardýr uygulanan yanlýþ politikalarýn kanýtý. Yoruma ne gerek Yanlýþta, inat niye?. Fazla söz etmenin, yararý da yok Zorla güzellik olmuyor iþte. Ama yine de yetkililere bir önerim olacak. Alevi açýlýmý ile ilgili geliþmeler ilçemizde de, oturulup konuþulsun. Bu açýlýmýn ilçemize yansýmasý tartýþýlsýn. Yararý olur diye düþünüyoruz. Duyurulur 15.12.2007

26 Aralýk 2007 Çarþamba Serçeþme dergisi adýna Ahmet Koçak ýn yaptýðý söyleþi: Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Veliyettin Ulusoy a AKP nin Alevilik Açýlýmý Üzerine Düþüncelerini Sorduk Zamaný Çoktan Gelmiþ, Hatta Geçmiþ Bir Adým, Ancak Bu Açýlýmý Yetersiz, Çok Cýlýz ve Samimiyetten Uzak Buluyorum. Kamuoyunda AKP nin Alevi açýlýmý olarak tartýþýlan olay AKP nin Alevi milletvekili Reha Çamuroðlu nun Baþbakan Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý diye bir devlet kuruluþubulun duðu müddetçe Anayasamýzýn tüm maddelerine laiklik kavramýyazýlmýþ olsa bile, laik bir ülke olduðumuza, kimseyi inandýramayýz Tayip Erdoðan ýn Muharrem ayýnda iftar yemeðine katýlacaðýný açýklamasýyla baþladý. Öncelikle bu konu hakkýndaki görüþlerinizi açýklar mýsýnýz? Bizde iftar (adý iftar bile deðildir.) yani oruç açma bir ziyafet sofrasý niteliðinde deðildir. Matem ayýdýr, yas ayýdýr. Ýftar sofralarý ve davetler geleneðimizde yoktur. Sayýn Baþbakanýmýz gerçekten samimi bir Alevi-Bektaþi açýlýmý düþünüyorsa, 2 Temmuz da Sivas ta halkýmýzla birlikte yürümesini tavsiye ederim. Bu çok iyi bir baþlangýç olur. Hükümetin uygulamaya koymaya hazýrladýðý Alevi Açýlýmý biz Alevi- Bektaþilerin yýllardýr beklediði bir giriþimdir. Zamaný çoktan gelmiþ, hatta geçmiþ bir adýmdýr. Yýllardýr süren bir hatadan dönmenin belki de ilk adýmlarýdýr. Ancak bu açýlýmý yetersiz, çok cýlýz ve samimiyetten çok uzak buluyorum. Alevi-Bektaþi lerin daha geniþ ve kapsamlý istemlerinin görmezden gelindiðini biliyoruz. Gönül isterdi ki bu deðiþiklik ve açýlýmlarýn, AKP hükümeti ya da Devletimizin kendi rýzasýyla yaptýðý bir deðiþiklik olsun. Türkiye AB ye girebilmek için sýnýrlý demokrasisinin sýnýrlarýný geniþletmek zorundadýr. Ayrýca AKP dini özgürlük adý altýnda baþta laiklik olmak üzere devlet örgütlenmesinde dinin önüne dikili engelleri temizlemek istemektedir. Ancak Alevi-Bektaþilere belirli haklar verilmeden, diðer Sünni ve Vehabi tarikat ve cemaatlerin önünü daha da açmak olanaksýzdýr. Alevi-Bektaþiler bu açýdan son yýllarda istemlerini dile getirmiþ en önemli muhalif Müslüman kesimdir. Hükümet Aleviliðin devlette temsili için bir Alevi Kurumu oluþturmayý planlýyor. Bu kurumun, Baþbakanlýða baðlý bir genel müdürlük biçiminde olmasý düþünülüyor. Sizce böyle bir kurum gerekli mi? Bizler Alevi-Bektaþi toplumu olarak laikliði benimseyen ve Nasýl Baþbakanlýða baðlý bir Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý yanlýþsa Aleviliðin devlettetemsili için Baþbakanlýða baðlý bir genel müdürlük deayný derecede savunan bir toplumuz. Buna göre ülkemizde Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý diye bir devlet kuruluþu bulunduðu müddetçe, tüm milletvekilleri laikliði savunacaklarýna þerefleri ve namuslarý üzerine yemin etseler bile ve Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Veliyettin Ulusoy un AKP nin Alevilik Açýlýmý Üzerine Düþünceleri Anayasamýzýn tüm maddelerine laiklik kavramý yazýlmýþ olsa bile, laik bir ülke olduðumuza, kimseyi inandýramayýz. Bize sadece gülüp geçerler. Ne zaman ki devlet dinden elini çeker ve Diyaneti Sayýn Bardakoðlu Cemevikanunla ibadet yeri olamaz demiþ. Çok haklý, camiler de kanunla ibadet yeri olamaz. Her cemaat kendi ibadet yerinin neresi ve nasýl olacaðýna kendi karar verir. kaldýrýrsa laiklik yönünde çok önemli bir adým atmýþ olur. Devletin dini olur mu? Ülkemizde Sünni Hanefi mezhebi dýþýnda farklý inançtan olan vatandaþ larýmýza ne diyeceðiz? Onlara mevcut diyaneti mizle nasýl bir hizmet götürebiliriz? Biz Alevi-Bektaþilere nasýl bir hizmet veriliyor? Devlet, devlet olsun hiçbir inanca karýþmasýn ve hiçbir inanca maddi manevi destek olmasýn. Her cemaat kendi inancýnýn gerek duyduðu gereksinmelerini kendileri finanse etsin. Aykýrýlýklara ve tehlikeli durumlara devlet olarak müdahale etsin. Devletin iþi din olmasýn. 14 Aralýk 2007 tarihli Hürriyet Gazetesinde, DÝB Ali Bardakoðlu Cemevi kanunla ibadet yeri olamaz demiþ. Sayýn Bardakoðlu çok haklý, camiler de kanunla ibadet yeri olamaz. Her cemaat kendi ibadet yerinin neresi ve nasýl olacaðýna kendi karar verir. Kanunla yasayla bunu sýnýrlandýrmak yanlýþ olur. Tehlikeli durumlarda devlet müdahale eder. Sonuç olarak: Çaðdaþ-laik-demokratik bir devlette, nasýl Sayýn Baþbakanýmýz gerçekten samimi bir Alevi-Bektaþi açýlýmý düþünüyorsa, 2 Temmuz da Sivas ta halkýmýzla birlikte yürümesini tavsiye ederim. Baþbakanlýða baðlý bir Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý yanlýþsa Aleviliðin devlette temsili için Baþbakanlýða baðlý bir genel müdürlük de ayný derecede yanlýþtýr. Ayrýca çok fazla asimilasyon kokuyor. Burada Sayýn Ýsmail Kaygusuz un çok doðru bulduðum þu tespitini söylemeden geçemeyeceðim: Çaðdaþ-laik-demokratik bir devletin öz sistemini belirleyen bilimsel (devlet) felsefesi vardýr, fakat asla resmi dini olmaz. Ama ülkemizde, laiklik kavramýnýn özüne ve anlamýna aykýrý Türkiye tipi bir laiklik, devletin yapýsý içinde inatla sürdürülmekte ve ýsrarla savunulmaktadýr. Kýsacasý çaðdaþ demokratik devletin olmazsa olmazý, sosyopolitik anlamda bir laiklik yoktur Türkiye de, çünkü devlet gizli bir resmi din uygulamasý içindedir; bu din Ortodoks Ýslam ýn, yani Sünniliðin Hanefi Mezhebi dir. Devlet, bu mezhebin inanç sistemi ve þer i ilkelerini, Ýslam dininin kendisiymiþ gibi anlatmakta ve (Ýlkokuldan Üniversiteye kadar) eðitiminin yapýlmasýna aracý olmaktýr. Diyanet Ýþleri, resmi bir devlet kurumu olarak, 75 yýlý aþkýn bir zamandýr büyüye büyüye devlet içinde, sýnýrsýz siyasete egemen olmuþtur; toplam nüfusun üçte birini oluþturan Ýslam Heterodoksizmine baðlý, yani Alevi toplumu nun inancýný,ortaçaðýn din devletleri anlayýþý çerçevesinde deðerlendirmektedir. Kendine özgü bir Tanrý anlayýþý ve ibadet kurumlarýyla bir Ýslami inanç ve felsefi sistem olan Aleviliði kabul etmemekte ve Hanefi mezhebinin bir tarikatý olarak tanýmlamakta, dolayýsýyla bu mezhebin ilkelerine uymayý dayatmaktadýr. Diðer yandan mevcut durumda sorunumuz, Ýslam içi meþruiyetimizin tescili ve baþbakanlý ða baðlý bir genel müdürlük veya Diyanette temsil deðil, kültürel ve bireysel düzeylerde eþitlik ve özgürlük elde etmektir. Diyanet ise laiklik ve demokrasi açýsýndan laðvedilip, inanç tercihlerinin inananlara býrakýlmasý gerekmek tedir. Oluþturulacak genel müdürlük için kadro sayýsýnýn üç bin, bütçenin ise iki milyon YTL. Olarak belirlendiði, bu bütçe ile kurum bünyesinde, ya da ayrý olarak kurulmasý planlanan Alevi Enstitüleri nde Alevi dede ve zâkirlerin eðitiminin yapýlacaðý, istihdam edileceði basýna yansýdý. Bu konuda neler düþünüyorsunuz? Unutulmamalýdýr ki þeriatçýlýða karþý devlettenmedet uman bir Alevilik kendi kimliðini ve kültürünü yitirmiþ Aleviliðin ve ilgili kavramlarýn içinin boþaltýlmasý yönündeki bir takým çalýþmalarýn yapýldýðýna þahit oluyoruz. Aleviliði- Bektaþiliði dinsel çerçevenin içine sýkýþtýrarak ulaþtýðý mevcut durumdan çok daha gerilere götürmeye çalýþýlmakta ve kendi inanç sistemlerine benzetilmeye çalýþýlmaktadýr. Unutulmamalýdýr ki þeriatçýlýða karþý devletten medet uman bir Alevilik kendi kimliðini ve Alevi Açýlýmý zamaný çoktangelmiþ, hatta geçmiþ biradýmdýr. Ancak bu açýlýmýyetersiz, çok cýlýz ve samimiyetten çok uzak buluyorum kültürünü yitirmiþ olacaktýr. Zaten istenen ve yapýlmaya çalýþýlan da budur. Amaç devletingüdümündeki Sünniliðin gölgesinde dinsel ve belki folklorik çok cýlýz bir motif olmaktan ileriye gitmeyecek ve zaman içerisinde tamamen unutulacaktýr. Ülkemizde Alevilik ve laikliðin güvencesi, tüm inançlar arasýnda tam bir eþitlikle, her türden ezme iliþkilerinin sona erdirilmesinde yatmaktadýr. Þüphesiz Alevilerden bir kesim devlet eliyle hazýrlanan bu imkânlardan yararlanmak isteyecek, çocuðunu dede veya zâkir yetiþtirmek ve devletten maaþ almak üzere buralara göndereceklerdir. Bu düþünce deki kimseler sadece dar bir alanda, Sünni-Hanefi inancýn etkisinde hizmet yapmaya çalýþacak ve onlar için önemli olan maaþlarýný alacaklardýr. Ancak, bunlar, Alevi- Bektaþi toplumu tarafýndan asla kabul görmeyecek- lerdir. Hazýrlanan taslakta Ankara ve Ýstanbul da iki cemevi açýlmasý ve Alevi toplumu ile hükümet arasýndaki iliþkileri yürütmek üzere kýrk kiþilik bir kurul oluþturulmasý da var. 22 Temmuz seçim öncesine kadar Alevileri gündemine almayan, cemevlerine Cümbüþ evi diyen zihniyetin bu açýlýmlarýný nasýl deðerlendiriyorsunuz? Bu ve benzeri iþler sadece göstermelik ve samimiyetten uzak ve hatta tiksindiricidir. Demokrasi deyip demokrasiyi, laiklik deyip laikliði çiðnemeleri gibi. Alevilik hizmetleri diye de Aleviliðin- Bektaþiliðin deðerlerinin de kuþa benzeyeceðinden emin olabilirsiniz. Býrakýn basit, göstermelik enstitü veya kýrk kiþilik kurullarý, Devletin üniversitelerinde bile Üniversite her düþüncenin özgürce anlatýldýðý yer olmalýdýr. kýlýfý altýnda, gerçekte bilim ve düþünce özgürlüðünü ortadan kaldýrmayý amaçlayan, geleceðimiz olan öðrencileri de, öðretim üyelerini de bölünmelere götürecek olan dinsel giyim sergileme yarýþýna yeþil ýþýk yakan bir zatý YÖK baþkaný yapýyor. Bunlarý yapanlar ve yaptýranlar bu tür giysilerin kadýn erkek eþitliðini reddeden, inançlar dâhil her görüþün özgürce irdelenmesi gereken üniversite çatýsý altýna bilim özgürlüðü nü deðil, bir inancýn kabulü mesajýný veren bir giyim olduðunu çok iyi biliyorlar. Böyle bir zihniyetin, Alevi-Bektaþi toplumuna enstitü açarak, cemevi yaparak, dede, zâkir yetiþtirerek hizmet etmek istemesi, çok düþündürücüdür. Bu düþüncesinin altýnda, çok daha farklý amaçlarýn bulunduðunu söylemek için kâhin olmaya gerek yoktur. Alevi-Bektaþi toplumunun demokratik talepleri sizce nelerdir? a) Bütçeden dine para ayýrma iþine son vermek ve Diyaneti feshetmek b) Tüm inançlarýn örgütlenmesi ve kurumlaþmasý önündeki engelleri kaldýrmak ve bu konuda her türlü yaptýrýmlardan vazgeçmek. c) Devletin tüm inançlar karþýsýnda tarafsýz ve eþit uzaklýkta olmasý ve dolayýsýyla zorunlu din derslerinin kaldýrýlmasý. d) Devlet olarak inanç guruplarýndan birisinin, diðerinin özgürlük alanýna müdahale ettiðinde, engel olmak. e) Belli inanca yönelik resmi okullarý kaldýrmak, cemaatlerin kendi inançlarýyla ilgili okullarý, laiklik ve diðer inançlara karþý eðitim vermemek kaydýyla kontrollü serbest býrakmak.

26 Aralýk 2007 Çarþamba Alevilik bir yaþamsal olgudur. Bu yaþamsal olgu Aleviliði yani Alevi inanç ve kültürüne sahip olan insanýn içinde bulunduðu koþullara göre inancýný ve kültürünü düzenlemesi anlamýna gelmektedir. Alevi topluluklar, yüzyýllardýr siyasal ve sos yo-ekonomik nedenlerle kapalý bir cemaat yaþamý sürdüler, inançlarý nedeniyle çeþitli iftiralara maruz býrakýldýlar, merkezi iktidar ile iliþkileri sýnýrlý düzeyde kaldý. Bu þekilde hem maddi hem manevi anlamda iktidarýn saðladýðý hizmetler ve olanaklardan mahrum kaldýlar. Bu mahrumiyet Alevilerin hem ekonomik hem siyasal kayýplarýný beraberinde getirmiþtir. Ali Kenanoðlu* Kentleþme ve Alevilik (1) sürekli içerisinde yaþayan Alevi insaný kimliðini gizlemiþ ve ortaya çýkmamasý için de gayret sarf etmeye hatta yüzüne karþý söylenen hakaretleri onaylamaya mecbur kalmýþtýr. Ramazan ayýnda komþusu Alevi olduðunu anlamasýn diye sahura kalkýlmýþ ve ýþýklar yakýlarak geri yatýlmýþtýr. Ýftarda sanki iftar yapýyormuþ gibi evlere çekilmiþtir. Ramazan bayramýnda ve Kurban bayramýnda komþularla birlikte mahallenin camisinde bayram namazlarý kýlýnmýþtýr. Alevilerin temel inançlarýndan birisi Anadolu da önemli bir nüfus oranýna sahip olmalarýna karþýn karar alýcý olan cem ibadeti olanca gizliliðiyle küçücük odalarda yapýlmaya çalýþýlmýþtýr. mekanizmalarda yer alamadýlar. Bu durum yüzyýllar boyunca sürdü ve kendilerine þüphe ile bakan ve Rafýzi (sapkýn) olarak görenlerce idare edildiler. Alevilerin bugün de yaþadýklarý sorunun en önemli kaynaklarýndan biri kýrsallýk olgusunun yüzyýllara yayýlan aðýrlýðýdýr. Kýrsallýk çemberinin kýrýlarak Alevilerin kentlerde veya karar alýcý mekanizmalarda varolmalarýnýn tarihi oldukça yenidir. Ýþte bu yeni durumdan dolayý çeþitli konular sýk sýk gündeme gelmekte, daha önce konuþulmasý olanaksýz bir çok tabu televizyonlarda, radyolarda, yazýlý basýnda ve halk arasýnda tartýþýlabilmektedir. Kapalý bir toplum olarak kýrsal kesimlerde yaþamýný sürdüren Alevi toplumu diðer taraftan inançsal ve yaþamsal kurallarýný da kendi içerisinde oluþturmaya baþladý. Eklentik bir inanç yapýsýna sahip olan Aleviliðin oluþan mevcut duruma karþý kendi kurallarýný oluþturmasý çok da zor olmadý. Bir taraftan zaten göçebe toplum yapýsýna uygun olan inançsal sistemini zaman içerisinde yeniden düzenleyen Alevilik diðer taraftan baskýcý müdahale yüzünden oluþan kapalý toplum düzenine göre de yaþamsal kurallarýný oluþturdu ve bu kurallarý inançsal temellerinin içerisine soktur. Avrupa daki kentlere göç Aleviler bakýmýndan birçok deðiþiklik ve yenilikleri ve sorunlarý da beraberinde getirdi. Kýrdaki büyük ölçüde tarýmsal ve ev ekonomisine dayalý yapýnýn kýrýlmasý, ekonomik açýdan birikim saðlayabilme, Daha önce olmayan bir düzeyde farklý inanç ve kültür topluluklarý ile karþýlaþma, her alanda alýþveriþte bulunma, Kentlerde eðitim alanýndan azami düzeyde yararlanmaya çalýþma, eðitim düzeyinde yükselme, 1960 lardan itibaren özellikle köy dernekleri ve Hacý Bektaþ Dernekleri þeklinde baþlayan dernekleþme ve Birlik Partisi ile baþlayan siyasete yönelik faaliyetlerde bulunma, Diðer geliþmelerle de baðlý olan basýn yayýn organlarý kurma, kitap yayýnlama þeklinde özetleyebileceðimiz yaþamsal yenilikler kentleþme süreciyle birlikte Alevilerin tanýþtýðý deðerlerdir. Kente göçen Alevi toplumu diðer topluluklara nazaran daha fakir bir þekilde kente gelmiþtir. Ýlk önceleri mevsimlik iþçi olarak çalýþýlmaya baþlanmýþ ve daha sonralarý aileler ile birlikte yerleþilmiþtir. Bu yerleþmeler zaten belirli bir birikime sahip olmayan Alevi toplumunun kentlerin taþra veya varoþ mahalleleri de diye adlandýrýlan ve göçlerle birlikte oluþan gecekondu mahallerine olmuþtur. Ýlk zamanlar bu gecekondu mahallerine yine kendi akrabalarý ve köylüleri ile birlikte koloni halinde göç edilmiþ, sonradan gelenlerde bunlarýn yanlarýna yerleþmiþlerdir. Ýlk defa deðiþik ve kendileri dýþýnda üstelik de kendilerini hakaret kabul edilen tariflerle tanýyan insanlarla birlikte yaþamda buralarda baþlamýþtýr. Kýrsal kesimden kente gelmenin getirdiði tüm sorunlarý yaþayan topluluklarýn haricinde Alevi toplumunun kendi özel yapýsýndan dolayý yaþadýðý sýkýntýlar da had safhalara ulaþmýþtýr. Kente göçle birlikte inancý ve kimliði reddedilen hatta hor görülen Alevi insaný bu hor gören toplulukla komþuluk etmeye ve çoðu zaman da bu insanlarýn sahibi ya da amiri olduðu iþletmelerde çalýþmaya baþlamýþtýr. O dönemlerde katliam korkusunu Alevi insanlarýnýn cenazeleri camilerde bekletilmiþ, o dönemde soðutmada kullanýlan dolaplarýn fiþleri çekilmiþtir. Cenazenin Alevi insanýna ait olduðunu anlayan görevli tarafýndan Alevi Cenazelerine hakaret kabul edilecek uygulamalar yapýlmýþtýr. 1980 öncesinin sol akýmý içerisinde aktif bir þekilde yer alan Alevi gençleri tarafýndan da Alevilik tanýnmadýðý için þovennistlik olarak deðerlendirilmiþ ve Alevi Dedeleri bizzat Alevi gençleri tarafýndan sömürücü ilan edilmiþlerdir. Okula giden Alevi çocuðu orada aldýðý Sünni ve þeriatçý eðitile birlikte ailesinden uzaklaþmýþ hatta annesinin dahi elini günah diye tutmamaya baþlamýþtýr. Kentlerde yaþanan bu olumsuz süreç 12 Eylül darbesinin silindir gibi üzerinden geçmesiyle ve Alevilere yönelik asimilasyon sürecinin hýzlanmasýyla yeni bir ivme kazanmýþtýr. 12 Eylül ve Sovyetler Birliðinin daðýlmasý sonucunda geliþen süreç ve yeni dengelerle birlikte bir Alevi bilinci oluþmaya baþlamýþtýr. 2 Temmuz sonrasýnda Kentlerdeki Alevi Devletin yargýlama sistemini kabul etmeyen Alevi toplumu kendi yargýlama sistemini getirdi, Gizlenme ihtiyacý nedeniyle ser verip sýr vermeme düsturunu geliþtirdi. Bu ve buna benzer uygulamalarla toplumsal varlýðýný merkezi otoriteden kopuk bir þekilde yürütebildi. örgütlenmeleri hýzlanmaya baþlamýþtýr. Ýlk önceleri Dernek Vakýf þeklinde örgütlenen Alevi kitlesi bulunduðu mahallelere cem evleri yapmaya ve buralarý bir Ýnanç ve Kültür Merkezleri haline getirmeye baþlamýþtýr. Bilindiði üzere yaþanan kýrdan göç olgusu, kýrda yaþayan her topluluðun Hacý Bektaþ Veli Anadolu Kültür Vakfý Ýstanbul Okmeydaný Þubesi olduðu gibi Alevilerin de 1950 ler Bilim ve Kültür Komisyonu adýna 1960 larda baþlayarak yurtiçindeki büyük Baþkan kentlere ve yurtdýþýndaki sanayi Ali KENANOÐLU merkezlerine göç etmelerine yol açtý. (Aleviler TR) Türkiye deki büyük kentlere ve devam edecek

26 Aralýk 2007 Çarþamba Rýza Aydýn* Ýnsanlýðýn belleði: Kitap ve Kütüphane Ýnsan soyu, Maðara Devri, Taþ Devri denilen ilkel dönemlerden bugünlere gelirken, yaþama çabasýnda edindiði tecrübelerini, unutulmamasý için genç kuþaklara aktardý. Belleðinde tutmasý gereken bilgiler çoðaldýkça, bunlarý guruplara ayýrýp sýnýflandýrdý ve uygun anlatým yollarý bulmaya çalýþtý. Avcýlýkta kazanýlan tecrübelerin topluluða öðretilmesi için, av sahnelerinin taklit edilerek gösterilmesi iþine yüzlerine keçi derisinden maskeler takarak topluluða anlatan insanlardan dolayý- keçi þarkýlarý 1 anlamýna gelen tiyatro; topladýðý buðdayýn toprakla karýþýnca yeniden yetiþtiðini anlayýp, bunu tesadüf yerine bilinçli olarak yapmayý ekin ekmek anlamýna gelen kültür etmek diye tanýmladý. Bilgiler çeþitlendikçe bunlarý hatýrlatacak bellilikler, birtakým iþaretler koymaya baþladý. Bu beceri, somut olan nesneleri soyut iþaretlerle ifade etmesine yol açtý. Elindeki her nesneyi bir iþaretle göstermeyi öðrendi. Örneðin, boðayý, baþýna benzeyen ters çevrilmiþ A ile gösterip 2, sahip olduðu yada gördüðü boða kadar bu iþareti koydu. Bu beceri zamanla iþaretleri birleþtirerek bütün bir kavramý anlama ve anlatma yeteneðini, yani iþaretleri seslendirerek okuyup yazmasýný saðladý. Yazýyý keþfetmesi, insanoðluna, doðal çevresini daha rahat yaþanacak bir hale getirme mücadelesinde edindiði bilgileri toparlayýp saklamada büyük bir rahatlýk saðladý. Bundan sonra kazandýðý her bilgiyi, toplumsal yaþamla ilgili düþünce ve düzenlemelerini, yaþadýðý serüvenleri, tabletlere, kitabelere ve sonunda kitaplara yazarak, bunlarý toplu halde koruyup gelecek kuþaklara ulaþtýracaðý; insanlýðýn bilgi deposu, belleði olan kütüphanelerin oluþmasýna yol açtý. Kitap ve kütüphane, bugünlere sancýsýz, kazasýz belasýz düz bir yol izleyerek gelmedi. Bilinçli insan eyleminin rehberi haline gelen kitap, egemen güçlerin gazabýna uðrayýp yasaklandý, yazarlarý zindanlara atýldý, yakýldý, asýldý ve insanlýðýn girdaplarla dolu yaþam sürecinde, onun vazgeçemeyeceði bir parçasý olarak bugünlere geldi. Günümüzde, medeniyet dediðimiz bilim ve teknoloji, sanatsal yaratýyý, düþünsel zenginliðimizi, insanlýðýn, yarattýðý bilgi birikimini toplayýp, koruyup bizlere sunmasýna yani kitaplara borçluyuz. Aslýnda okul ve eðitim, insanlýðýn bilgi birikimini kýsa yoldan öðrenip, onu geliþtirerek daha ileriye götürmek ve insanlýðýn yararýna sunmak için deðil midir? Eðitim ve öðrenim okulda baþlamadýðý gibi, orada da bitmez. Kiþi, insanlýðýn yaratmýþ olduðu kültür birikimini öðrenme çabasýný, serbest zamanlarýnda, kitap ve kütüphanelerden yararlanarak sürdürür. Kitap ve kütüphaneden yararlanmayan bir toplum, hafýzasýný kullanamayan, belleði olmayan insan gibidir. Günümüz kapitalist toplumlarýnda, üretimi yapan insanlar, üretim araçlarýna sahip olmadýklarýndan yapýlan üretime de sahip deðildirler. Bunlarý elinde bulunduran egemen sýnýflar, toplumun bütün üst yapý kurumlarýný olduðu gibi, eðitim ve öðretim kurumlarýný da elinde bulundurmakta ve bu kurumlarý kendi çýkarlarý doðrultusunda yönlendirmektedirler. Okulun ve eðitim kurumlarýnýn bu durumundan dolayý, buralarda, insanlýðýn üretmiþ olduðu bilgi birikimini öðrenecek, toplumun bütün yönlerini, iþleyiþini görüp kavrayacak, insanlýðýn yarattýðý bütün deðerleri, güzellikleri keyf alarak kullanýp geliþtirecek, çok yönlü insanlar yerine, kendisine verilen görevi makinenin bir parçasý gibi yapacak, bireyler olmalarýný hedefleyen bir eðitim verilmektedir. Bu da, bunalýmlý, ruhsal çöküntü içinde, psikolojik bir sürü sorunla uðraþmaktan, kendinden baþka bir þeyi düþünemeyen bir neslin yaratýlmasýna neden olmaktadýr. Oysa günümüz insanýnýn, toplumun yararlanacaðý nesnelerin üretilmesi için, ne iþ yaparsa yapsýn, iþteki çalýþma zamanýnýn dýþýnda, insanlýðýn çözmeye uðraþtýðý bütün sorunlarla ilgilenmesi, varolan bütün kültür birikiminden; tiyatrodan, sinemadan, müzikten, resimden, edebiyattan, felsefeden, politikadan zevk alýp yararlanabilmesi, bunun için de belli bir bilgi birikimine sahip olmasý gerekir. Bugün iþçi ve emekçi sýnýflarýmýz bunu ancak iþten arta kalan serbest zamanýnda, kendini eðiterek, kitap ve kütüphaneden yararlanarak yapabilir. Bunu yaptýkça çalýþma zamanýnýn kýsaltýlýp, serbest zamanýnýn daha da artýrýlmasý için örgütlenip mücadele etme gereðini duyacaktýr. Bu, emek üretkenliðini artýran teknolojik geliþmeyi, emekçi sýnýfýn yararýna çevirmenin de gereðidir. Adana Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Kitap güncesi Kitap güncesi Kitap güncesi Kitap güncesi Kitap güncesi Kitap güncesi 9944820356 Ýlknur Güntürkün Kalýpçý Epsilon Yayýnevi; Aralýk 2007, 1. Baský, 16x24, 320 sayfa, Türkçe, K. Kapak. ISBN No: Esprileri Ýle Ýçimizden Biri Atatürk Bence bugünler; Atatürk ün ölümünü deðil, ölümsüzlüðünün nedenlerini tartýþtýðýmýz günler olmalýdýr. Bence bugünler; Türkiye nin kurtuluþunu baþka ülkelerin baþka lider ve sistemlerinde arama gafletinde olanlara hatýrlatma günleri olmalýdýr. Bence bugünler; Atatürk ün sarý saçlý, mavi gözlü bir devdi þeklinde ezberletilen þekilciliði býrakýp, O nun ilkelerini, devrimlerini açýklayarak, anlayarak, benimseyerek sevdireceðimiz ve uygulatacaðýmýz bir hale nasýl getirebileceðimizi düþünme günleri olmalýdýr. Ve bugünler; Atatürk e kaç çiçek ektiðimizin veya kaç aðaç kestiðimizin, kaç kitap okuduðumuzun veya kaç yolsuzluk yaptýðýmýzýn, kaç fabrika açtýðýmýzýn veya kaç fabrika kapattýðýmýzýn hesabýný verdiðimiz günler olmalýdýr. BEYLER BU VATANA NASIL KIYDINIZ? Öner Yaðcý, Yirmi Dört Yayýnlarý, politika, 328 sayfa 'Beyler Bu Vatana Nasýl Kýydýnýz?', Öner Yaðcý'nýn güncel politikaya dair eleþtirel yazýlarýndan oluþuyor. Kitap esasýnda, Yaðcý'nýn muhtelif dergi ve gazetelerde yayýnlanmýþ yazýlarýndan oluþuyor. Emperyalizmin Türkiye'yi iþbirlikçileri aracýlýðýyla kuþatmaya devam ettiðini söyleyen Yaðcý'nýn yazýlarý, bu yaðmalama ve parçalamaya karþý çýkma kaygýsýyla kaleme alýnmýþ. Bu yazýlarda temel eleþtiri, özelleþtirme ve bu özelleþtirmeyle beraber Türkiye'nin temel kaynaklarýnýn yabancý sermayeye geçmesi þeklinde özetlenebilir. Özellikle IMF'den sonra, ülkenin AB ve ABD'ye baðýmlý hale gelmesi ve bunun da en büyük tehdidi oluþturmasý, Yaðcý'nýn dile getirdiði asýl kaygý.

ÖDP : Maraþ'ý unutmayacak unutulmasýna izin vermeyeceðiz 26 Aralýk 2007 Çarþamba Alevi Dedelerinden imza kampanyasý yakýlmýþ binlerce Maraþlý kenti terk etmek zorunda býrakýlmýþtýr. Maraþ katliamý büyük acýlara neden olmuþtur. En az bunun kadar önemli bir diðer nokta da katliamla baþlayan sürecin Türkiye yi 12 Eylül açýk faþizmine taþýyan sürecin baþlangýcý olmasýdýr. Katliam Türkiye de iç savaþý derinleþtirmiþ, 13 ilde sýkýyönetim ilan edilmesine sebebiyet vermiþtir. Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Veliyettin Ulusoy baþta olmak üzere, Dertli Divani, Hüseyin Gazi Metin, Hüseyin Yalçýn gibi Alevi inanç önderleri AKP nin Alevi açýlýmý ile ilgili olarak bir imza kampanyasý baþlattýlar. Demokrasinin ve laikliðin içini boþaltanlar, þimdi Alevilik hizmetleri diyerek bizim deðerlerimizi de kuþa çevirmeye hazýrlanýyor. Alevilikle ilgili kavramlarýn ve deðerlerin içi, siyasi þovlar için boþaltýlýyor diyen Alevi inanç önderlerinin bu giriþiminin Alevi Bektaþi Federasyonu ve Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu tarafýndan desteklendiði açýklandý. Ýmza kampanyasý için þu telefonlardan geniþ bilgi alýnabilir: ABF: (Ankara) 0312-480 15 55 AABK (Köln) 0049-221-9498560 Öte yandan konu ile ilgili olarak YOL tv tarafýndan yapýlan açýklama da Hacý Bektaþ Veli Dergâhý Postniþini Veliyettin Ulusoy un, 25 Aralýk Salý günü saat 21:00 deki Farklý Çizgi programýnda geniþ açýklamalar yapacaðý da belirtildi. alevi haber ajansý Sulucakarahöyük/NEVÞEHÝR ÖDP Nevþehir Ýl Baþkaný Mükremin Tokmak yapmýþ olduðu basýn açýklamasý ile Maraþ katliamýný unutmayacaklarýný ve unutturmayacaklarýný belirtti. ÖDP Nevþehir Ýl Baþkaný Tokmak 29 yýl önce Maraþ ta yaþanan katliamý tertipleyen zihniyetin bugün Kürt vatandaþlarý hedef seçerek Türkiye de bugünlerde yine benzer acýlar yaþatmak isteyenlerin, halklar arasýnda kin ve nefret tohumlarý ekerek iç savaþ provasý yaptýklarýna dikkatleri çekti. Tokmak; Týpký Maraþ ta Alevi olduklarý için saldýrýya uðradýklarý gibi, bu kez de Kürt olduklarý için, insanlarýn kapýlarý iþaretlenmekte, iþ yerleri yaðmalanmakta, Kürtlerden alýþveriþ yapmayýn kampanyalarý düzenlenmektedir. dedi ÖDP Nevþehir Ýl Baþkaný Mükremin Tokmak basýn açýklamasýnda þu görüþlere yer verdi: Ülkemiz siyasal - toplumsal tarihine kara bir gün olarak geçen Kahramanmaraþ katliamýnýn yýldönümündeyiz... Tam 29 yýl önce Maraþ'ta faþist-gerici çeteler tarafýndan gerçekleþtirilen katliamda yüzü aþkýn insan öldürülmüþ, yüzlercesi yaralanmýþ, Alevi, solcu, ilerici insanlara ait iþyerleri, evler yaðmalanmýþ, Unutulmamasý gereken bir diðer nokta ülkemizin farklý etnik, mezhepsel yapýsýnýn provokasyonlara açýk olduðudur. 1970 li yýllarda Maraþ ta, Sivas ta, Malatya da, Çorum da iç savaþ Alevi-Sünni ayrýlýðý temelinde kýþkýrtmalarla derinleþtirilmiþtir. 1970 li yýllar acý derslerle doludur; Maraþ acý bir derstir Bir daha yaþanmamasý için unutulmamasý gerekmektedir. Türkiye de bugünlerde yine benzer acýlar yaþatmak isteyenler, halklar arasýnda kin ve nefret tohumlarý ekerek iç savaþ provasý yapmaktadýr. Týpký Maraþ ta Alevi olduklarý için saldýrýya uðradýklarý gibi, bu kez de Kürt olduklarý için, insanlarýn kapýlarý iþaretlenmekte, iþ yerleri yaðmalanmakta, Kürtlerden alýþveriþ yapmayýn kampanyalarý düzenlenmektedir. Maraþ, Çorum, Sivas bu ülke tarihinin utanç tablolarýdýr. Türkiye tarihinde yaþanan bu katliamlarla hesaplaþmadan ülkenin gerçek anlamda demokratikleþmesi mümkün deðildir. Bugün Maraþ ý hatýrlamak, ülkemizin sürüklendiði karanlýða karþý durmak, yeni Maraþlar yaratmak isteyenlere karþý, barýþ, kardeþlik ve bir arada yaþamý savunmaktýr. Bugün halklar arasýna kin ve nefret tohumlarý ekenler dün Maraþ ý yaratanlardýr. Maraþ ý unutmayacaðýz, unutulmasýna izin vermeyeceðiz. Ýmza kampanyasýnýn 5 Ocak 2008 e kadar süreceði ve arkasýndan da 6 Ocak 2008 de geniþ katýlýmlý bir Basýn Toplantýsý düzenleneceði söyleniyor. Bektaþi fýkralarý* ONLAR GÝBÝ GÝDÝYORSAM BANADA YUH Bektaþinin biri musallayla mezar arasýnda bir dükkan çalýþtýrýrmýþ. Musalla da duasý edilip mezarlýða doðru yol almaya baþlayan salýn arkasýndan bakar Sana da yuh dermiþ. Gel zaman git zaman derken vakit tamam olup bizim Baba- erenler de hakkýn rahmetine kavuþmuþ. Bu defa bizim Baba Erenlerin musalla da duasý edilip Salý mezarlýða doðru yol almaya baþlayýnca, bu defa komþu esnaflar toplanýp, o bizim sevdiklerimizin arkasýndan yuh çekmiþti gelin bizde bunun arkasýndan yuh çekelim deyip baþlamýþlar hep bir aðýzdan, YUH diye baðýrmaya. Bunun üzerine baba erenler eliyle tabutu kaldýrýp kafasýný uzatmýþ, kendine yuh çeken topluluða eðer bende onlar gibi gidiyorsam bana da yuh demiþ. *Rýza Aydýn GEREKLÝ TELEFONLAR Kaymakam 441 30 09 Kaymakamlýk Yazý Ýþ. 441 34 10 Sos. Yar. ve Day. 441 39 77 Özel Ýdare 441 31 01 Nüfus 441 31 02 Belediye Baþkanlýðý 441 37 44 Milli Eðitim Müd. 441 30 16 Halk Eðitim Müd. 441 30 48 Askerlik Þubesi 441 30 10 Kapalý Spor Salonu 441 35 20 Devlet Hastanesi 441 30 15 Ýlçe Saðlýk Grup Bþk. 441 36 32 Tapu Sicil 441 32 49 C.Savcýlýðý 441 30 18 Adliye 441 35 38 Adliye 441 30 18 Kütüphane 441 30 19 H.B.V Kültür Merkezi 441 33 94 Müze 441 30 22 Turizm Danýþma 441 36 87 Emniyet Amirliði 441 26 97 Karakol Amirliði 441 36 66 Jandarma 441 30 52 Ýlçe Tarým 441 30 20 Lise 441 37 74 Kýz Meslek Lisesi 441 31 08 Mal Müdürlüðü 441 30 56 Kadastro 441 35 37 Karaburna Belediye 453 51 30 Kýzýlaðýl Belediye 455 61 29 PTT. 441 35 55 T.M.O. 441 30 11 Türkiye Ýþ Bankasý 441 35 07 Ziraat Bankasý 441 33 26 Þoförler Cemiyeti 441 30 74 Esnaf Odasý 441 37 42 Tarým Kredi Koop. 441 32 76 TEDAÞ 441 31 42 Çiftci M.K.Baþkanlýðý 441 36 80 Rýfat Kartal Huzurevi 4413338 Sulucakarahöyük Gzts 441 39 47 Taþýyýcýlar koop 441 2006 Nevþehir Seyahat 441 30 43 Þanal Seyahat 441 33 59 Mermerler Seyehat 441 21 73 Dergah Taksi Duraðý 441 25 25

26 Aralýk 2007 Çarþamba 7 Turist Göreme'yi seviyor TEDAÞ'a borçlu 51 bin çiftçi çözüm bekliyor Sulucakarahöyük/KAPADOKYA Kapadokya bölgesinde, peribacalarý ve bunlarýn içindeki dinsel ve evsel mekanlarýn yoðunlukla bulunduðu merkezlerin baþýnda gelen Göreme Açýk Hava Müzesi'ni 19 yýllýk dönemde 7.8 milyon turist ziyaret etti. Nevþehir Müze Müdürlüðü, son 3 yýlda Türkiye genelinde en çok ziyaretçi çeken 3 müze arasýnda yer alan Göreme Açýk Hava Müzesi'ni 1989-2006 yýllarý arasýnda, 50'yi aþkýn ülkeden 432 bin 845 yabancý turistin ziyaret ettiðini bildirdi. Sulucakarahöyük/KIRÞEHÝR Kýrþehir'de son bir yýl içerisinde ilgi gören süt sýðýrcýlýðýnýn, üreticilerin devletten süt desteðini alamamasý nedeniyle tekrar gerilemeye baþladýðý ileri sürüldü. Damýzlýk sýðýr yetiþtiricilerinin hak ettikleri destekleri ve teþvikleri alamamalarý nedeniyle süt sýðýrcýlýðýnýn gerilediðine dikkat çeken Kýrþehir Damýzlýk Sýðýr Yetiþtiricileri Birliði Baþkaný (KDSYB) Habib Soytek, bankalarýn çiftçiye kredi verirken aþýrý prosedür uyguladýðýný ve çiftçilerin kredi çekmek yerine damýzlýk ineðini kurbana verdiðini kaydederek, "Süt sýðýrcýlýðý yapan üreticilerin sýkýntýsý önceden beri var. Hükümetimizin bu konuda önerisi oldu. Yapýlan yazý bildiride, üreticilerin devletten hak ettikleri alacaklarýný bankalara temlik göstererek kredi çekebileceði söylendi. Ama, Ziraat Bankasýndan çekilecek krediler faizli Müzeyi, ayný dönemlerde 2 milyon 418 bin 57 yerli turist gezdi. Müzenin ziyaretçi sayýsý, 2007 yýlý konuklarý ile birlikte 7 milyon 850 bin 902'ye ulaþtý. Kapadokya'daki güzellikleri içinde barýndýran ve Erken ve Geç Bizans döneminin kayadan oyma 6 kilisesi, Kýzlar ve Erkekler Manastýrý ile 2 þapele sahip Göreme Açýk Hava Müzesi'nde dünyanýn en önemli ve en iyi korunan kiliselerinden biri olarak da deðerlendiren Karanlýk Kilise de bulunuyor.cnn Türk Damýzlýk sýðýr yetiþtiricileri sýkýntýlý ve bankanýn uyguladýðý aþýrý prosedür nedeniyle çiftçilerimiz krediye müracaat etmek istemiyor. Kendi alacaklarý paralar için faiz ödemek zorunda kalýyorlar. Çiftçi, sýkýntýsýný çözmek için birinci sýnýf damýzlýk ineðini yada buzaðýný kurban bayramýnda satmak zorunda kalýyor. Süt sýðýrcýlýðý noktasýnda çok iyi duruma gelmiþtik. Ama sýkýntý var ve yaþanan olumsuz geliþmeler nedeniyle süt sýðýrcýlýðý tekrar gerilemeye baþladý" dedi. Süt sýðýrcýlýðý yapmak isteyen üreticilerin sayýsýnda büyük artýþ olduðunu ve Avrupa'ya tohum ihracatý yapýlmaya baþlandýðýný kaydeden Soytek, "Bir takým tedbirlerin alýnmasý ve üreticiye hak ettiði desteðin verilmesi gerekiyor. Zaten Türkiye'de damýzlýk sýðýr yetiþtiriciliði noktasýnda ciddi manada atýlým var ve bundan dolayý Avrupa rahatsýz oldu. Þu anda Avrupa'ya tohum ihracatý yapýlýyor ve ülkemizde damýzlýk sýðýr yetiþtiriciliði geliþince birileri rahatsýz oldu" dedi. Özellikle teþviklerin ve hak ediþlerin üreticiye verilmesi gerektiðine dikkat çeken Soytek, "Üretici yaklaþýk 13 aydan beri teþvik alamýyor. Çiftçilik yapan insanlarýmýz daha önce besicilik yapmaktaydý. Ama son bir yýldýr ciddi oranda damýzlýk iþine yöneldiler. Üretim yaptýklarýnýn farkýna vardýlar ve üyelerimiz her geçen gün artýyor. Köylerimizde süt sýðýrcýlýðý arttý ve devam etmesi için acilen desteklerin verilmesi gerekiyor" dedi. knthbr Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Yurt genelinde yaklaþýk 51 bin çiftçinin TEDAÞ'a tarýmsal sulamadan dolayý elektrik borcunun olduðu, çiftçilerin bu borcu ödeyecek durumlarýnýn olmadýðý bildirildi. Nevþehir Ziraat Odasý Baþkaný Recep Tunç, ne çiftçinin elektrik borcunu ödeyebilecek durumda olduðunu ne de devletin bu borcu tahsil edebileceðini söyledi. Sadece Nevþehir'de çiftçilerin tarýmsal sulamadan kaynaklanan elektrik borcunun yaklaþýk 200 milyon YTL olduðunu bildiren Tunç, sorunun çözümü için yaptýklarý giriþimlerden bugüne kadar bir sonuç alamadýklarýný kaydetti. "Türkiye genelinde yaklaþýk 51 bin çiftçinin tarýmsal sulama borcu Sulucakarahöyük/NÝÐDE Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüðü'nün petrol bulgusuna rastlayarak üretim için Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklýðýna (TPAO) devrettiði Niðde-Bor bölgesindeki petrol aramalarýna iliþkin sondaj çalýþmalarýnýn, 2008 yýlý ilk çeyreðinde baþlatýlmasý planlanýyor. TPAO Genel Müdürlüðü, yeni yýlýn ilk aylarýnda, MTA tarafýndan daha önce ön etütleri yapýlarak petrol bulgusuna rastlanýlan alanlarda 3 ile 4 bin metre derinliðe inerek petrol arayacak. MTA TPAO tarafýndan Niðde bölgesinde gerçekleþtireceði sondaj çalýþmalarýnýn yaklaþýk 5 ay sürmesi planlanýyor. Bu süre sonunda, istenilen düzey ve kalitede petrole rastlanýlmasýnýn ardýndan TPAO Genel Müdürlüðü petrol üretimine iliþkin üretim çalýþmalarýný baþlatacak. var" diyen Tunç, bayramdan sonra her ilin Ziraat Odasý yöneticilerinin, kendi illerinin milletvekilleri ile bir araya gelip soruna çözüm arayacaklarýný belirterek, þöyle devam etti: "Üreticinin ve borçlarýnýn durumuna baktýðýmýz zaman bu borçlarýn devlet tarafýndan tahsil edilebileceðini hiç kimse aklýndan geçirmesin. Çünkü bu borcu, rakamlar çok yüksek olduðundan dolayý ne devlet tahsil edebilir ne de çiftçi bunu ödeyebilir. Tek çözüm yeniden yapýlandýrmadýr. Bu yapýlandýrma da borcu olan çiftçinin üretim yaptýðý ilin sorunlarýnýn temeline inerek, ilin sorunlarý göz önünde bulundurularak yapýlmalýdýr."birgün Niðde'de petrol sondajý baþlýyor 1950'de Raman'dan sonra önemli düzeyde petrol emaresi bulunarak ilan edilen Niðde-Bor bölgesinde MTA'nýn daha önce yaptýðý araþtýrmalarda kaliteli ve yüksek rezervlerde petrol bulgusuna rastlanýlmýþ, bu sahalar TPAO'ya tahsis edilmiþti.(birgün-kenthbr) SATILIK TARLA 250 dekar 8 parça tarla Müracat: satýlýktýr. Hasan Danacý Tel: 0384 441 31 62 HACIBEKTAÞ

Filiz: Türkiye Araplaþýyor Alevilerden Ndr'ye Protesto din haline gelmesini saðlamýþtýr. Kabileci ve Araplaþmýþ dindarlýk tarzý Dinci kuruluþlar, partiler, cemaatler, bu kombinezonun en iyi örnekleridir. Vahabilik, Türkiye'de kabileci ve Araplaþmýþ bir dindarlýk tarzýný perçinlemiþtir. Vicdan ve ahlak zenginliði olan dini biçimselleþtirmiþtir ve þekil, simge paganizmine boðmuþtur. Ýslam medeniyetinin ahlak, sanat ve estetiðini öldürmüþtür. Atatürk ilke ve devrimleri ile Türk ulusunun laiklik ve demokrasi anlayýþý sayesinde, Vahabilik Ortadoðu ve Kafkaslar'da yaptýðýný Türkiye'de henüz gerçekleþtirememiþtir. Alman Ndr Televizyonunda Yayýnlanan "Wem Ehre Gebührt" (Namusuma Layýk Olmak) Filmi Alevi Toplumunu Kýzdýrdý. Filmin gösterilmeden önce Hamburg'da Ancak burada da belirli kesimlerce inancýmýz yüzünden dýþlanýyoruz. Bu tür film ya da senaryolar, önyargýlarý da körüklüyor" dedi. Hakkýnda soruþturma açýlan ilahiyatçý Doç. Dr. Þahin Filiz'den ilginç Türkiye yorumu. Televizyonda yaptýðý açýklamalar nedeniyle hakkýnda soruþturma açýlan Selçuk Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Þahin Filiz'den ilginç Türkiye yorumu.. Mahalle baskýsý kavramý yerine ortaya attýðý "mikrofaþizm" nitelemesiyle gündem yaratan Selçuk Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Þahin Filiz, Arap mikromilliyetçiliðinin ideolojisi olan Vahabiliðin ulus devleti parçalamayý amaçladýðýný belirterek Türkiye'yi bekleyen asýl tehlikenin dindarlaþma deðil, "Araplaþma" olduðunu vurguladý. Vahabi anlayýþýnýn dini temele dayanan siyasete de temel - Bu yansýmalardan örnekler verebilir misiniz? - Örneðin bölücü teröre karþý çok büyük bir mücadele var. Ancak askere gönderme törenlerinde geçmiþte yaþanan heyecan gittikçe sönmekte, buna karþýn hacca gidenler için daha coþkulu, kalabalýk uðurlamalar yapýlmaktadýr. Þekillere tapan bir toplumsal yapýnýn ortaya çýkmasýnda bu iyi bir örnektir. Bizim þehit verdiðimiz günlerde bile þekilci dincilik daha fazla öne çýkmakta, bu yönde gösteriler, yürüyüþler yapýlmaktadýr. Ramazan ayýnda her yerin kapalý olmasý bir baþka örnektir. Hz. Muhammed döneminde bile rastlanmayan bir uygulama, büyükþehirlerde bile hýzla yaygýnlaþmaktadýr. Hedef ulus devlet - Bu anlayýþýn Türkiye'de temel hedefi nedir? NDR binasý önünde protesto gösterisi yapan 300 kadar Hamburg Alevi Kültür Merkezi (HAKM) yetkilisi, üyeleri ve vatandaþlar, filmin gösterimden kaldýrýlmasýný istedi. NDR'nin güvenlik görevlileri grubu yatýþtýrmakta zorluk çekerken, uzun bekleyiþten sonra alevi dernek temsilcileri, NDR televizyonu film bölümü temsilcisi Thomas Schreiber, NDR idari temsilcisi Dieter Hütterot ve filmin redaktörü Doris Heinze ile görüþtü. Alevi toplumunun tepkilerini ciddiye aldýklarýný belirten yetkililer, "Biz kimseyi rencide etmek istemedik. Amacýmýz bir inancý yargýlamak deðil, dünyanýn her yerinde yaþanabilecek bir olayý gündeme getirmekti. Önyargýlarý körükleyebileceðimizi düþünmedik" açýklamasýnda bulundu. Yetkililer, Aleviler'le yapýlan uzun pazarlýk sonucu filmi yayýndan Filmin çok aðýr bir suçlama içerdiðini dile getiren Toprak, "Alevileri ve inancýmýzý rencide eden bu suçlamaya sessiz kalmayacaðýz. Hakkýmýzý hukuk yoluyla arayacaðýz" þeklinde konuþtu. Filmin içerikten yoksun, kalitesiz bir polisiye dizi olduðunu belirten HAKM Baþkaný Cengiz Orhan ise, "Film gerçekleri yansýtmýyor. Baþtan sona içeriksiz ve bilinçsizce yazýlmýþ bir senaryo. Her ne kadar kasýt olduðunu düþünmüyorsak da insanlar inanca saygýlý ve dikkatli olmalýdýr. Olaya çok üzülen gençlerimiz de NDR'i fax ve e- postalarla protesto edeceklerdir" diye konuþtu. HAKM eski baþkaný Murat Arslan ise yapýlanýn yanlýþ olduðunu ifade ederek, "Yabancýlarý, özellikle Türkleri kötülemek için her fýrsat deðerlendiriliyor. Aleviler olarak zaten önyargýlara maruzuz. Köylerde cahil kesimden gördüðümüz tepkileri burada oluþturduðunu anlatan Filiz, sanata ve felsefeye karþý düþmanlýða varan karþý duruþun da Vahabiliðin dünyayý siyah-beyaz gören anlayýþýnýn sonucu olduðunu dile getirdi. Cumhuriyet 'e yaptýðý mikro faþizm tanýmýyla kamuoyunun dikkatini çeken Doç. Dr. Þahin Filiz ile, Vahabilik ve Türkiye'deki yansýmalarýný konuþtuk... - Vahabiliðin kökenleri hakkýnda bilgi verir misiniz? - Kesinlikle ulus devlettir... Vahabilik, Arap mikromilliyetçiliðinin ideolojisi olduðu için ulusal yapýyý, cemaat ve tarikatlara bölerek atomize etmektedir. Çünkü mikromilliyetçilikler ulus devletin en büyük düþmanýdýr. Her cemaat ve grubun, tarikatýn kendilerine göre bir türban, sarýk, cüppe, cilbat gibi biçime yönelik simgeler taþýmasý da Vahabiliðin mikro düzeyde ne kadar böldüðünü, parçaladýðýný gösteriyor. Þekilci uygulamalar kaldýrmayacaklarý ama film öncesi, "Alevi inancý örgütlerini zedelemek istemedik" ön yazýsý geçecekleri sözü verdi. Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) Genel Sekreter Yardýmcýsý Ali Ertan Toprak söz konusu filmin Alevilik inancýný aþaðýladýðýný ve önyargýlarý körüklediðini belirterek, "Sanat ve basýn özgürlüðünden yanayýz. Ama bizi yanlýþ yansýtmasýnlar. Avrupa'nýn göbeðinde, Avrupalýlar tarafýndan görmek bizi üzdü" dedi. "Wem Ehre gebührt" filminde babasýnýn tecavüzüyle hamile kalarak Sünni eniþtesine sýðýnan ve onun etkisiyle kapanan, ardýndan intihara teþebbüs eden Alevi bir genç kýzýn dramý konu ediliyor. ÝHA - 24 Aralýk 2007 - Vahabilik bireysel planda inançlý inançsýz ayrýmý yapan, bu ayrýmý keskinleþtiren 19. yüzyýldada Osmanlýlara karþý çýkan, tamamen mikromilliyetçi bir Bedevi harekettir. Mýsýr'daki Müslüman Kardeþler hareketiyle ortaya çýkan hareket de, bu ayrýmý toplamsal düzeyde yapmaktadýr. Vahabilik Türkiye'de din adýna kabileci Arap kültürünün hegemonyasýný kurmaya çalýþmaktadýr. Mevlana, Hacý Bektaþ, Pir Sultan gibi Türk büyüklerinin, Türk ulusal kimliðini besleyen, ulusal din yorumu, Vahabiliðin en büyük hedefidir. Bugün için Türkiye'de bir dindarlaþma deðil, Araplaþma sürecinin yaþandýðýný, kabileye dönüþme sürecinin neler? - Bu hareketin Türkiye'deki yansýmalarý hýzlandýðýný rahatlýkla söyleyebiliriz. Türkiye'nin karþýsýndaki en büyük tehdit de budur. Ýnananlar, Türkiyeli Müslümanlar, türbanlý hanýmlar gibi - Bu iki anlayýþýn birleþmesiyle oluþan kombinasyon Türkiye'de siyasetin alternatif bir ayýrýcý kavramlar, vahabi dinciliðin Türkiye'deki izdüþümleridir. Çarþaf ve türban söylemi de Vahabiliðin dine biçtiði þekilci uygulamalardýr.