Adana Halk Kültüründe Albasması - Alkarası *



Benzer belgeler
Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu.

DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

Yurda Oönen İşçi Çocukları için Açılan Uyum Kursları ve Düşündürdükleri

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ;

TÜRKİYE DE ÇALIŞAN KADINLAR: SORUNLARI, BEKLENTİLERİ VE SENDİKALARA KARŞI TUTUMLARI

DERS 1. Ben de Varım! Farklılıkları Gözetmek. DÜZEY: 3. Sınıf

HALK EĞİTİMİ MERKEZLERİ ETKİNLİKLERİNİN YÖNETİMİ *

Bakmak ve dokunmak suretiyle şehvetle gelen meniden dolayı da gusletmek gerekir.

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ SAĞLIK YATIRIMLARI

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ

23 Nisan Şiirleri. 23 Nisan. Sanki her tarafta var bir düğün. Çünkü, en şerefli en mutlu gün. Bugün yirmi üç nisan, Hep neşeyle doluyor insan.

TEKNOLOJİ VE TASARIM

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yusuf Yıldırım. Kategori: Türk Romanı Çarşamba, 28 Nisan :19 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4066

KARADENİZ BÖLGESİ NDE BEŞİK / BEŞİK YAPIMI

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

6663 SAYILI KANUNLA SOSYAL GÜVENLİK YASALARINDA YAPILAN DÜZELMELER. Değerli Meslek Mesubumuz,

ANNE. Seni Seviyorum. Ana sıcağından mahrum kalanları hayatları boyunca hiçbir güneş yeterince ısıtamaz. Ş. Hazırlayan: Selim Gündüzalp

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Cümlelerin mantıksal özellikleri

DİKKAT! SORU KİTAPÇIĞINIZIN TÜRÜNÜ "A" OLARAK CEVAP KÂĞIDINA İŞARETLEMEYİ UNUTMAYINIZ. SAYISAL BÖLÜM SAYISAL-2 TESTİ

Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı. ALES / Đlkbahar / Sayısal II / 22 Nisan Matematik Soruları ve Çözümleri

Kur an ın Bazı Hikmetleri

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ GEÇİN DEN ÖZEL AÇIKLAMALAR

BEŞİKTAŞ BELEDİYE BAŞKANLIĞI GÜNDÜZ ÇOCUK BAKIMEVİ ÇALIŞMA YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9


HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

MADDE 2 (1) Bu Yönetmelik, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında yer alan işyerlerini kapsar.

KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA İSTİHDAM EDİLEN İŞÇİLERİN KIDEM TAZMİNATLARININ

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

2015 OCAK ÖZEL SEKTÖR DI BORCU

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

Araştırma Notu 15/177

Walt Whitman. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Dil ve Oyun. Günlük İşlerinizi Yaparken Konuşma ve Oynama

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi!

İşte sınavla öğrenci alan liselerin kontenjanları

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015

Tekrar ve Düzeltmenin Erişiye Etkisi Fusun G. Alacapınar

TÜRKİYE DE HASTANEDE YATAN HASTALARIN AKILCI İLAÇ KULLANIMINA YÖNELİK BİLGİ VE DAVRANIŞLARINI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI

SELÇUK EZCA DEPOSU TİCARET VE SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ. 1 Ocak- 30 Eylül 2014 FAALİYET RAPORU

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

Bu doğrultuda ve 2104 sayılı Tebliğler dergisine göre Türkçe dersinde şu işlemlerin yapılması öğretmenden beklenir.

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015

SİRKÜLER 2009 / İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

AİLELERİN YAŞADIKLARININ BETİMLENMESİ

Karaisalı ve Çevresinde Doğum, Evlenme, Ölüm

Rekabet Kurumu Başkanlığından, REKABET KURULU KARARI

10. Performans yönetimi ve bütçeleme bağlantıları

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ ÇANAKKALE SOSYAL BİLİMLER MESLEK YÜKSEKOKULU MÜDÜRLÜĞÜ STAJ DOSYASI ÇANAKKALE

ek: eğitim izleme göstergeleri

Faliyet Raporları. Toplu İş Sözleşmesi Çalışanlarımızın özlük haklarını düzenleyen Toplu İş Sözleşmesinin geliştirilerek uygulanmasına devam edilecek.

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

SAMSUN AĞIZLARI. Mehmet Dursun ERDEM *

İçindekiler. 5 BİRİNCİ KISIM Araştırmanın Kavram sal ve Metodolojik Çerçevesi. 13 Çocuğun İyi Olma Hali


Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı

TORKIYE'DE MiSYONERLİK

Trans Terapi Toplantılarının On Beşincisi Gerçekleşti. SPoD LGBTİ, Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü yü Ziyaret Etti

Özet şeklinde bilgiler

İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ

Toktamış Ateş'i kaybettik

M i m e d ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları

Rekabet Kurumu Başkanlığından, REKABET KURULU KARARI

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ. ÇİFT ANADAL ve YANDAL PROGRAMI YÖNERGESİ

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

7/1974. ( 11/1975, 25/1984, 70/1989, 33/2002 ve 24/2013 sayılı Yasalarla değiştirilmiş ve birleştirilmiş şekliyle )

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder.

FELSEFE GRUBU ÖĞRETMENİ

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

Bunlar dışında kalan ve hizmet kolumuzu ilgilendiren konulardan;

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu

T.C. Resmî Gazete. Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünce Yayımlanır MİLLETLERARASI ANDLAŞMALAR

Transkript:

Adana Halk Kültüründe Albasması - Alkarası * Uzm. Ayşe BAŞÇETİNÇELİK Çukurova Üniversitesi Halk kültüründe birtakım olağanüstü halleriyle insanların yaşamında etkileri olduğuna inanılan esrarengiz yaratıkların varlığına inanılır. Olağan dışı kimi şartlar içinde onları gördüklerini öne sürenler vardır. Ancak, onlar hiçbir zaman iki kişi bir arada iken görünmemişlerdir. Cin, peri, mekir gibi adlarla anılan bu varlıkların bütün işlerini gece yaptıklarına, horoz sesi ya da sabah ezanı duyulur duyulmaz dağılıp konaklarına çekildiklerine; yaşadıkları yerlerin değirmenler, hamamlar, terk edilmiş, tekin olmayan yerler, örenler, mezarlıklar, hanlar olduğuna inanılır. 1 Eski Türklerden günümüze kadar Alkarası, Albastı, Albis, Almis adlarıyla loğusaya musallat olduğuna inanılan bu kötü ruh hakkında bütün Türk topluluklarında aynı inanmalar mevcuttur. Bunlara göre, yalnız kalan loğusanın yanına peri kızları gelerek, ciğerini alır giderlermiş ve bu suretle loğusayı al basarmış, bu ruh loğusanın ciğerini alıp suya bırakırsa loğusa ölürmüş. İnanışlarda; albasması tüfek sesinden, ocaklı adamlardan, demirden ve kırmızı renkten korkar. Bunun içindir ki, loğusa yatakta iken başına kırmızı kurdeleli altın takarlar, loğusaya kırmızı şeker götürürler. 2 Anadolu halk inanmalarında, alkarası ile ilgili tasarımlar ve korunma yöntemleri şöyledir: Gaziantep te kızıl saçlı iri yarı bir kadın olarak nitelenen al, pabucu alınır ve tövbeletilirse, bir daha o aileden kimseye dokunmaz. 3 Eskişehir de loğusanın odasına süpürge konur. 4 Posof ta gece dışarıdan gelenler annenin ve çocuğun yanına alınmaz. 5 Zile de ocaklardan bir eşya alınarak loğusanın yatağı veya yastığı altına konur. Bu daha çok ocaklının takkesi olur. Bacalar çalılarla örtülür, yatağın etrafı çullarla çevrilir, yastığa iğne sokulur. Çocuğun göbeğinin kesildiği bıçak veya makas yastığının altına konur. Albasan kadının yanına aygır getirilir, kırmızı bez yakıp burnuna tüttürülür. 6, 7 Murgul da yalnız yatmak *Ayşe BAŞÇETİNÇELİK, Adana Halk Kültüründe Doğum-Evlenme-Ölüm, Altın Koza Yayınları:50, Ulusoy Ofset, Aralık 2009, Adana. 1 Pertev Naili BORATAV, 100 Soruda Türk Folkloru, 100 Soruda Türk Folkloru, Gerçek Yayınevi, İstanbul, 1984. s.74-75. 2 Abdülkadir İNAN, Tarihte ve Bugün Şamanizm, AKDTYK, TTK Yayınları, VII. Dizi Sa: 24c, TTK Basımevi, 1995 Ankara, s.171. 3 C. Cahit GÜZELBEY, Gaziantep te Doğum ve Çocuğa İlişkin Eski Töre ve İnançlar, TFA, 1981, II, KTB, MİFAD Yay:35, AÜ Basımevi, Ankara, 1982, s.26-27. 4 Mukaddes BİÇER, Eskişehir İlinde Doğumla İlgili Adet ve İnançlar, Türk Halk Kültüründen Derlemeler, Ankara, 1991, s.11. 5 Gülali AYDINOĞLU, Posof ta Düğün Adetleri. Adetleri, TFA, 11.cilt, Kasım 1968, İstanbul, s.5108. 6 Cahit ÖZTELLİ, Zile de Doğum ve Adetleri, TFA, 2.cilt, Ekim 1952, Sa:39, s.618-619. 7 Cahit ÖZTELLİ, Albastı, Alkarısı Koruma ve Tedavisi, TFA, 10.cilt, Aralık 1966, No.209, s.4261-4265.

zorunda kalan loğusanın yastığı altına tabanca konur. Loğusaya kırmızı giydirilmez, siyah veya mavi giydirilir. Köz bir maşa ile, loğusa yatağı etrafında 3 kez dolaştırılır. 8 Kars/Tuzluca da al; çocuklara anası, teyzesi şeklinde veya yakın akrabası şeklinde görünür, onları alıp ıssız yerlere götürür. Bunu gâvur al yapar, Müslüman al, insan dara düşünce yardım eder. Alın en korktuğu şey erkek at, çelik ve mavi boncuktur. Al, kadının yiyeceğine kıl olarak karışır, onun içine dalar, ciğerini söker. 9 Mut ta al, tepeden gözlü, çirkin bir kocakarıdır. Daha çok ilk erkek doğuran yeni gelinlere musallat olur. Kırmızı renkten hoşlanmaz, erkek bulunan odaya girmez. 10 Elbistan da albasmasına uğrayan kadınlar Aloğlu soyadından birilerine giderek, bir iğne karşılığında; biraz tuz, ekmek ve kül alırlar. Albasan kadın ekmeğin bir kısmını yer, ağzına biraz kül ve tuz atar, geri kalan tuz ve külü eve saçar. Aloğlular dan aldığı bir çaputu da yastığının altına koyar. 11 Türkmenlerde nefseleri (loğusaları) al basmasın diye Ocaklı Ali Ağa nın başına giydiği terlik loğusanın yastığı altına konur. Evin kapısına bir orak veya yastığın altına bir çift demiri, odada bir sarı süpürge bulundurmak adettir. 12 Çukurova da bir alkarısı efsanesine göre; hanımı yeni doğum yapan adam, alkarısı karısının ciğerini sökerken onu yakalar, iğneyi göğsüne saplar. İnsan şekline dönüşen alkarısı, yedi yıl boyunca o aileye hizmet eder, evin bereketi artar. 13 Giresun, Kırşehir ve Bulgaristan/Varna Sancağı köylerinde de loğusa ve çocuğun yattığı yerde erkek eşyası bulundurulursa al ın korkacağı ve gelmeyeceği düşünülür. 14 Adana ve çevresinde alkarısı tasarımı ile ilgili inanmalardan bazıları şöyledir: Alkarısı, loğusanın ateşinin yükselmesiyle gördüğü kabustur. Kabusta çocuğunun öldürüldüğünü görür. K 74 Loğusa kırkından önce sokağa çıkarsa, eskiden al basacağına inanılırdı. Loğusalık en zayıf dönem olduğu için şeytan çarparmış. K 65 Albasması, cinlerden gibi bir şey. Loğusa yalnızken gelirse kadının üstüne çöker, kadın ya sakat kalır ya ölür. K 69 Loğusa akşamüzeri daldığı sırada beyaz sakallı bir adamın üstüne çöktüğünü hissetmiş. K 31 8 Şahver KAYA, Albasması, TFA, 11.cilt, Eylül 1968, No.230, s.5060. 9 Şükrü ELÇİN, Al-Karı, TFA, 9.cilt, Ağustos 1965, No.193, s.3813-3814. 10 Sıtkı SOYLU, Al Basması, Kırk Basması ve Kırktan Çıkma, TFA, 16.cilt, Mart 1975, No.308, s.7264-7266. 11 A. Ümit ALOĞLU, Elbistan da Alkarısı İnanması, TFA, 11.cilt, Aralık 1967, No.221, s.4614-4615. 12 Ali Rıza YALGIN, Cenupta Türkmen Oymakları I, Kültür Bakanlığı Yay:256, Ankara, 1993, s.27-28. 13 Esma ŞİMŞEK, Çukurova da Anlatılan Alkarısı Efsanelerinin Türk Efsaneleri İçerisindeki Yeri, I. Uluslararası Karacaoğlan ve Çukurova Kültürü Sempozyumu, 21-23 Kasım 1990, Bildiriler, Adana, 1990, s.536-545. 14 Ahmet TACEMEN, Bulgaristan Bulgaristan Türkleri İnanışları veya Türk Kimliği, Üçbilek Matbaası, Ankara, 1995, s.251. 2

Albasması, korkulu rüya görmektir. Anne ve çocuğa uykuda ağırlık ve sıkıntı gelir, hayatlarını kaybedebilirler. K 42 Anne ateşler içindeyken çocuğunun öldürüldüğünü görür. K 68 Cangoloz, goncalas; korkunç bir şey. Bağırıyorsun, sesin çıkmıyor. Eğer ayıltmazlarsa boğulursun. Yanında mutlaka biri olmalı. Onun için kocasını ayırmazlar. Kırk basması da, al basması da yeni gelinlikte ve loğusalıkta olur. K 61 Rüyada kedi, it şekline girmiş, loğusayı yemeye çalışmış, bağırıp çağırmış, korkarak uyanmış. K 63 Uykudayken bir kedinin üstüne gelişini hissediyor, kedi geliyor, bağıramıyor.k 129 Rüyada kötü şeyler görme, korkup da uyanamama haline alkarısı bastı derler. K 80 Albasması, kadının üzerine çöken bir ağırlık. Kadın veya erkek birinin gelerek çocuğu ve anneyi öldürmek istemesi. Bazen tanıdık birinin kılığında da gelebiliyor. Kadının biri Musluk Dedem geldi, beni öldürecekti diyor. Dedem albasmasını boğup öldürmüş, tövbe ettirmiş, Bir daha benim sülaleme uğramayacaksın. demiş. Aileden doğum yapan her kadının başına dedemin yağlığı konmuş. Yağlık elden ele geçmiş. K 62 Fukara bir çocuğu hayal olarak gördüm, içeri girdi, büyük adam oldu. Kavga etmeye başladım. Üstüme bir ağırlık çöktü. Cin çocuğumu alacak diye korktum. Kocam yanımdayken görmüyordum. O yokken gözümü kapıyorum, geliyor, kavga ediyorum. Onu tövbelet dediler. O bana vuruyor, ben ona vuruyorum. Sonunda tövbelettim. Bir daha gelmedi. Şimdi benim çamaşırımı giyene al basmıyor. K 44 Doğum yapmış kadınlara musallat olur, çocuğu veya kadını öldürmeye çalışır. K 108 Yeni doğum yapmış kadını ve çocuğunu öldürmeye çalışan, halk arasında alkarısı diye anılan bir ruhtur. K 108 İnsan şekline girerek çocuğu boğar. K 97 Şeytanın loğusanın ciğerini almasıdır, loğusa ölür. K 122 Boğazına bir hayal basıyor, bağırıyor, kimse duymuyor, ter içinde uyanıyor. K 15 Albasmasında boğazına çöküyorlar, bağırıyorsun, ama sesini kimse duymuyor. (Bir iki defa olmuş) K 55 Gizli bir güçtür. Loğusaya ağırlık basar, çocuğu ölürmüş. K 37 3

Yeni evli kadının, yeni doğum yapmış kadının korkmasıdır. Albasan kadın beyin özürlü olur. K 24 Loğusanın rüyasında korkmasıdır. Loğusa tedirgin olur. K 5, K 98 Kabus görmektir, anneyi ya da bebeği öldürür. K 18 Ağırlık yapar, cinler çarpar. K 22 Şeytani bir güçtür. Doğum yapan kadına ağırlık verir, yorgun, halsiz yapar, bazen öldürür. K 17 Yeni doğum yapan kadınların ateşli olarak sayıklamasıdır, bebek de ağlayarak uyanır. K 28 Albasması anne ve çocuğu korkutur. K 27 Albasması gece kâbusudur. K 26, K 104, K 39 Loğusayken korkup ateşlenme. Ateşli bir hastalıktır. K 103 Kadının rüyasında birini görüp uyanmamasıdır. K 106 Anne ve çocuğun sıkıntısı fark edilirse hemen uyandırılır, yalnız bırakılmaz. K 42 Tıbıkalı kadın loğusa ve bebeğin yanına gelirse al basar. K 88 Çocuğun ve annenin boğulmasıdır. K 115 Görünmeyen kötü güçlerin loğusayı rahatsız etmesi, göğsüne oturmasıdır. K 58 Uykuda tıbıkalı kişiler gelir, üstüne çırpınırmış, çocuğu yaşamazmış. K 35 Doğumdan sonra yalnız bırakılan loğusa uyuyakalmış, albasmış. Loğusa yalnızken uyutulmaz. Albasması, karı gibi sakallı, azgın biri, üstüne çöker. K 35 Albasması çocuğun üstüne örtülen bezin adı. K 99 Çocuk 15 günlüktü, hareketliydi, dipdiriydi. Süt değişiği (ineğin sütünden borç veren) kadın geldiydi, tıbıkalıymış. O gece çocuk ağlamış, inlemiş, uyuyakalmışız. Sabah uyandığımızda çocuk ölmüştü. Dipdiri çocuk tıbıkalı kadın yüzünden al basması oldu. K 88 Adana ve çevresinde albasmasından korunmak için uygulanan adet ve inanmalardan bazıları şunlardır: Çocuğun yattığı odaya elek konur. K 68 Çocuk yeni doğduğunda babasının ceketini üstüne atarsan al basmazmış. K 44 Loğusanın başucuna ayna, tarak, iğne batırılmış soğan, Kuran konur. K 44 4

Annenin ve çocuğun altına bıçak ve Kuran konur. K 98 Loğusanın başucuna Kuran, soğan, makas, iğne konur. K 115 Kuran, soğan, sarımsak odada bulundurulur. K 58 Anne ve çocuğa kırmızı bağlanır, kırmızı giydirilir. K 60 Yastığın altına iğne, Kuran konur. Bebeğe kırmızı örtülür. K 39, K 80 Çocuğun yastık altına Kuran, ayna, makas, iğne ve anne için süpürge konur. K 74 Yastık altına süpürge, nazar boncuğu ve kırmızı bir şeyler konur. K 72 Kapının arkasına satır, karyola altına süpürge, yastığın altına bıçak konur. K 69 Aynalar kırmızı bezle kapatılır, bebeğe kırmızı ve sarı yağlık örtülür. K 82 Evde yalnız bırakmazlar. K 33, K 5, K 28, K 106, K 108, K 115, K 39 Makas, süpürge, ayna, demir şeyler, kırmızı yağlık bulundurulur. K 61 Yatağın çevresi kıl iple çevrilir. K 118 Anne eve çocuğa kırmızı örtü örtülür. K 108, K 26, K 28, K 27, K 15, K 107, K 33, K 65 Yastığın altına Kuran, ekmek, makas K 65 Kuran, ayna, ekmek konur. K 97 Kuran, ayna, makas, kırmızı al K 103, K 104. Kuran okutulur. K 104, K 107 Kuran, süpürge, soğan, ekmek, makas, çocuğun yastığı altına konur. K 84 Kapıya al bağlanır. K 84 Kuran, bıçak, soğan, ayna, su, bebeğe al örtü K 55 Ocaklı diye bilinen erkeklerin gömleği odaya konur. K 18 Kuran, makas, iğne başucuna konur. K 22 Kadın kırmızı yazma bağlar, odadaki aynasını örter. K 24 Loğusa yatağın altına bıçak veya makas konur K 5, K 26 Loğusa odasına zakkum dalı, kurşun konur. K 122 Başına kırmızı bağlar, yastığın altına Kuran, iğne batırılmış soğan, bir ayna, bir parça ekmek konur. K 17 Makas, ayna, Kuran yatağın altına konur. K 27 Loğusanın başına iğne, ekmek, ayna, Kuran eşiğe süpürge konur. K 15 5

Yatağın altına su, soğan, iğne, makas konur. K 108 Kapıya dikenli çalı asılır ki o evde yeni bebek olduğu bilinsin. Kimse gelmesin diye. Gelenin çocuğu ölmüşse, buna da bulaşır, çocuğu albasar, ölürmüş. K 44 Odaya, makas, ayna, süpürge, çocuğun başı altına ekmek ufakları Kuran koymuşlar, bir daha gelmemiş. K 31 Dışarı çıkarken çocuğun yüzüne kırmızı örter, yanına aldığı bir çivi, tuz ve ekmeği torbaya koyar, çıkarsa al basmazmış. K 69 Loğusanın yanında kocası yatmalı. Yastık altına makas, bıçak veya ağ çiçeği (zakkum) dalı konur. K 42 Odaya bekçi olarak süpürge konur. İğneye batırılmış soğan-sarımsak yastığın altına konur. Ayrıca yedi çeşit ip (her biri okunmuş, okunduğu sayı kadar düğümlenmiş), Kuran, makas veya bıçak (demir bir şey olmalı) yatağın altına konur. Süpürge kırkı çıkıncaya kadar bekçidir, odada kimse yoksa bile çocuğu o bekler. K 62 Adana ve çevresinde albasması olduğuna inanılan kadını tedavi etmek için uygulanan adet ve inanmalardan bazıları şunlardır: Albasan kadın hocaya götürülür, üstüne dua okutulur. K 24, K 27, K 82, K 74, K 28, K 26, K 18 Hocaya muska yaptırılır. K 18, K 26, K 28 Ocağa götürülür, okutulur. K 17 Hocaya su okutulur. K 26. Hiçbir şey yapılmaz, çünkü albasan ölür. K 122 Adana halk kültüründe Alkarasından korunmak için, loğusa ve çocuğun bulunduğu odada Kuran, ayna, soğan, sarımsak, iğne, demir, ekmek gibi birtakım nesneler bulundurma davranışına Gölpazarı, Zile, Tire, Mut, Yozgat, Bulgaristan/Varna ve Kırcaali Sancağı köylerinde de rastlıyoruz. Anadolu nun her yerinde olduğu gibi Adana halk kültüründe de loğusaya musallat olan alkarasından söz edilmektedir. Adana da albasması, alkarısı, goncalas, cangoloz adlarıyla anılmaktadır. Alkarası; kabus, cin, korkunç bir şey, ağırlık, şeytan, ruh, gizli bir güç, ateşli bir hastalık, görünmeyen kötü güçlerden olarak tanımlanmaktadır. Loğusanın üzerine çöken, çocuğunu veya loğusayı boğmaya ya da öldürmeye çalışan kimi zaman tanıdık biri kılığında, kimi zaman iri bir adam, kimi zaman da kadın kılığında beyaz sakallı bir adam 6

olarak tasarlanmaktadır. Loğusa uykudayken alkarasının üstüne çökmesi, göğsüne oturmasıyla nefes alamamakta ya da bağırıp çağırmakta, ancak, sesini hiç kimseye duyuramamaktadır. Genelde ateşli bir hastalık ve kâbus görme ve ter içinde uyanma olarak anlatılmaktadır. Alkarasının amacının çocuğu veya anneyi öldürmek olduğu, bunun için de yalnız bırakılan loğusaya musallat olduğu söylenmektedir. Alkarasının loğusaya ve çocuğa zarar vermesini önlemek için birtakım tedbirler alınır. Bunların başında loğusayı yalnız bırakmamak gelir. Ardından kötü bir ruh olduğuna inandıkları alkarasının gelmesini önlemek için loğusanın ve çocuğun bulunduğu odada Kuran, ayna, süpürge, makas veya satır, bıçak veya demir, ekmek, iğne, soğan, sarımsak, elek, nazar boncuğu, kırmızı bir şeyler ve su çocuğun ve annenin yastığı veya yatağı altına veya baş ucuna konmaktadır. Ayrıca, kapıya al bağlama veya dikenli çalı asma, ocaklının bir eşyasını odada bulundurma gibi davranışlar uygulanır. Böylece, o odaya veya eve giremeyeceğine inanılır. Albasmasına yakalanan kadın ya ölmekte ya da sakatlanmaktadır. Albasmasına uğrayan kadını tedavi etmek için uygulanan pratiklerin başında hocaya götürmek, üstüne dualar veya Kuran okutmak, muska yazdırmak ya da hocanın okuduğu suyu kadına içirmek gelmektedir. Kadını ocağa götürmek de görülen davranış şekillerindendir. Halk kültüründe süpürge; uğurlu ve koruyucu olarak görülen eşyalar arasındadır. Süpürge, temizlikte kullanıldığı için temizleyici ve koruyucu bir niteliği olduğuna inanılmış, ve ev içinde temizlik nedeniyle bulundurulmasıyla, evi himaye eden bir varlık olarak düşünülmüştür. 15 Loğusa ve çocuğun bulunduğu odada bulundurulan süpürge temizliği, ayna aydınlığı ve parlaklığı, makas/satır/bıçak/demir/iğne gibi aletler gücü, nazar boncuğu kötü gözleri önlemeyi amaçlamaktadır. Odadaki kırmızı renklerle, ilgi rengin parlaklığı üzerine çekilmekte, anne ve çocuk kötü gözlerden korunmaktadır. Süpürgenin temizliği ve koruyuculuğu ile alkarasının girmesi önlenecek, aynanın aydınlığı ile kötü ruhlar uzaklaştırılacak, demir veya çelikten yapılmış aletlerle anne ve çocuk kötü güçlere karşı güçlü olacaktır. Kuran İslami bir öğe olarak kötülüklerin uzaklaştırılmasında araç olarak kullanılmaktadır. Kapıya bağlanan al veya dikenli çalı ile, o evde henüz hassas ve zayıf durumda birilerinin bulunduğuna dikkat çekilmekte ve gelecek kişiler uyarılmaktadır. Eski Türklerden günümüze kadar bin yılı aşan bir süredir bütün Türk topluluklarında görülen alkarası inanması bugün dini öğelerle zenginleştirilmiştir. Gerek korunmada gerekse tedavide dualardan ve Kuran dan yararlanılmaktadır. 15 Selçuk AYTAR, Halk İnanmalarında Süpürge, TFA, 16.cilt, Eylül 1975, No.34, s.7418 7

Sözlü Bilgi Kaynakları K5: Nazmiye Karabulut, 55 yaş, Adana, okumamış, ev hanımı, Adana K 15 :Şemsi Özbay,40 yaş, Tufanbeyli, ilkokul, ev hanımı, Adana K 16 : Gülbeyaz.Yağlı, İmamoğlu, okumamış, ev hanımı, Adana K 17 : Emine Polat, 40 yaş, Kadirli/ Köseli, ilkokul, ev hanımı, Adana K 18 : Menekşe Kazgan, 42 yaş, Yumurtalık, ilkokul, ev hanımı, Adana K 22 :Remziye Kurt, 34 yaş, Hacıali, ilkokul, ev hanımı, Adana/ Yeni Hacıali Köyü K 24 : Pakize Coşman, 34 yaş, Adana, ilkokul, ev hanımı, Adana K 26 : Ayşe Şimşek, 76 yaş, Karaisalı, okumamış, ev hanımı, Adana K 27 : Halime Bilen, 42 yaş, Ceyhan, lise, usta öğretici, Adana K 28 : Sevim Güllü, 57 yaş, Adana/Karaömerli, ilkokul, ev hanımı, Adana/ Karaömerli K 31. Ayşe Demirci, 25 yaş, Kozan, lise, memur, Adana, 1997 K 33 : Münevver Adaş, 44 yaş, Kadirli, yüksekokul, öğretmen, Adana K 35 :Gülfidan Bolat, 50 yaş, Karaisalı/Aktaş, okumamış, ev hanımı, Karaisalı K 37 : Hayırlı Özkan, 40 yaş, Karataş/ Tuzla, lise, emekli, Adana K 39 : Ayşe Topal, 33 yaş, Kadirli/ Armağanlı, lise, memur, Adana K 42 : Ayla Uncu, 51 yaş, Adana, yüksekokul, öğretmen, Adana K 44 : Yüksel Bozdoğan, 59 yaş, Karataş/ Sırınsı, okumamış, ev hanımı, Adana K 55 :Yüksel Erzin,26 yaş, Ceyhan, ilkokul, ev hanımı, Adana K 58 : Elif Çağımlar, 50 yaş, Adana, lise, ev hanımı, Adana K 60 : Fatma Dönmez, 66 yaş, İmamoğlu, okumamış, emekli, Adana K 61 : Hanife Uzun,54 yaş, Karaisalı, ilkokul, ev hanımı, Karaisalı K 62 : Fatma Süzer, 46 yaş,osmaniye/endel (Koçyurdu), lise, memur, Adana, K 63 : Elif Değirmenci, 32 yaş, Kozan/ Kuyubeli, ilkokul, ev hizmetlisi, Adana K 64 : A. Oğuz Çapanoğlu, 43 yaş, Tufanbeyli/ Kayarcık, Üniversite, öğretmen, Adana K 65 :Fevziye Akyüz,71 yaş, Adana, ilkokul, ev hanımı, Adana K 68 : Hatice Demir,86 yaş, Kozan, okumamış, ev hanımı, Adana K 69 : Ayşe Kuzucu, 66 yaş, Adana (Selanik göçmeni), ilkokul, ev hanımı, Adana K 72 : Şerife Süngü, 77 yaş, Tufanbeyli/Akpınar, okumamış, ev hanımı, Adana K 74 : Hatice İlek, 70 yaş, Kozan/ Akçalıuşağı,okumamış, ev hanımı, Adana K 80 : Cennet Şengül, 73 yaş, Bostakta, ilkokul, ebe, Adana K 82 : Semiha Zöhre, 56 yaş, Adana, ilkokul, ev hanımı, Adana K 84 : Adviye Sivriselvi, 59 yaş, Niğde, okumamış, ev hanımı, Adana K 88 : Halime Bozyiğit, 42 yaş, Adana/ Karlık, okumamış, işçi, Adana K 97 : Leyla Yetenek, 37 yaş, Misis (Yakapınar), ilkokul, ev hanımı, Adana K 98 : Meryem Cildan, 38 yaş, Karataş, ilkokul, ev hanımı, Adana K 99 : Zekiye Sayın, 33 yaş, Niğde, okumamış, ev hanımı, Adana K 103 : Meryem Kazan, 46 yaş, Adana, ortaokul, ev hanımı, Adana K 104 : Emine Sürücü, 30 yaş, Kozan, okumamış, ev hanımı, Adana K 106 : Saadet Kırtan, 32 yaş, Saimbeyli, ilkokul, ev hanımı, Adana K 107 :Songül But, 34 yaş, Mersin, ilkokul, ev hanımı, Adana K 108 : Müzeyyen Durmuş, 42 yaş, Malatya/ Darende, ilkokul, ev hanımı, Adana K 115 : Muhittin Topak, 38 yaş, Ceyhan, Yüksekokul, memur, Adana K 118 : Fazilet Çopuroğlu, 40 yaş, Karaisalı/ Başgıf, ilkokul, ev hanımı, Karaisalı K 122 :Esra Seyirci, 29 yaş, Karataş, ilkokul, ev hanımı, Adana/ Adalı 8