Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kıyı Balıkçılığının Yönetimi Projesi



Benzer belgeler
EĞİRDİR VE BEYŞEHİR GÖLLERİNİN UYDU VERİLERİ VE TOPOĞRAFİK HARİTA YARDIMIYLA KIYI ÇİZGİSİ DEĞİŞİMLERİ

ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KINIK SONUÇ RAPORU

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

PDF created with pdffactory trial version

Almanya dan Bir Örnek WESER-EMS UNION

POMPA ve KOMPRESÖRLER

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

ÇUKUROVA'DA OKALİPTÜS YETİŞTİRİCİLİĞİ VE İDARE SÜRELERİNİN HESAPLANMASI

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

YAPILARDA DERZLER VE SIZDIRMAZLIK MALZEMELERİ

KURUYEMİŞ SEKTÖR RAPORU

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (YAŞLANDIRMA) DENEYİ

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü-Fizik Bölümü

II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI

AYDINLATMA DEVRELERİNDE KOMPANZASYON

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz?

GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ ÇOCUK DIŞ GİYSİLERİ DİKİMİ (CEKET- MONT- MANTO) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

BÖLÜM 3 : SONUÇ VE DEĞERLENDİRME BÖLÜM

GT = K 1 V. Burada V geminin tüm kapalı alanlarının m 3 olarak hacmi ve. K 1 = log 10 V

Dr. Erdener ILDIZ Yönetim Kurulu Başkanı ILDIZ DONATIM SAN. ve TİC. A.Ş.

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

EMİRDAĞ İLÇESİ BAĞLICA KÖYÜ ALABALIK YETİŞTİRİCİLİĞİ VE SOSYAL TESİS PROJE VE FİZİBİLİTE RAPORU

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

Şekil 5.12 Eski beton yüzeydeki kırıntıların su jetiyle uzaklaştırılması

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ

BÜRO YÖNETİMİ VE SEKRETERLİK ALANI HIZLI KLAVYE KULLANIMI (F KLAVYE) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı Giriş Yöntem Sonuçlar ve Tartışma Kaynakça... 7


YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Ölçme Bilgisi Ders Notları

KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS. GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

KİŞİSEL GELİŞİM VE EĞİTİM İŞ GÜVENLİĞİ VE İŞÇİ SAĞLIĞI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

MESLEKİ UYGULAMA ESASLARI YÖNETMELİĞİ DEĞİŞİKLİK KARŞILAŞTIRMA ÇİZELGESİ. Geçerli yönetmelik tarihi : MEVCUT MADDE ÖNERİLEN GEREKÇE

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU

LABORATUVAR TEKNİKERİ /TARIMSAL LABORATUVAR TEKNİKERİ

TESİSAT TEKNOLOJİSİ VE İKLİMLENDİRME ÇELİK BORU TESİSATÇISI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

SU KİRLİLİĞİ KONTROLU YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ

SİRKÜLER 2009 / İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

İNŞAAT PROJELERİNİN YAPIM SÜRECİNDE KEŞİF VE METRAJ. Ülkemizde yaygın olarak kullanılan yöntemdir.

SORU: Bölgeye katkı sağlayacak özel bir proje sahibi iktisadi kalkınma programında %50 hibeden fazlasını karşılayamıyorsa bir destek var mı?

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ HAZIR GİYİM MODEL MAKİNECİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı

2. Söz konusu koruma amaçlı imar planı üst ölçek plana aykırı hususlar içermektedir.

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

STANDARD ŞUBAT 2010 DOĞA. Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar. Bakanlar Kurulu Kararı -BKK. Tarih: 15 Nisan Salı. Resmi Gazete Sayısı: 26848

BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ÜÇ BOYUTLU GRAFİK ANİMASYON (3DS MAX) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU

Ç13 2Ç13 3Ç13 4Ç13 1Ç14 2Ç14

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland.

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

5. ÜNİTE KUMANDA DEVRE ŞEMALARI ÇİZİMİ

T.C. NUH NACİ YAZGAN ÜNİVERSİTESİ YAZILIM KULÜBÜ TÜZÜĞÜ. BİRİNCİ BÖLÜM Kuruluş Gerekçesi, Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 1.HAFTA

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

DEMİRYOLUNUN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN YENİ YAPILANMA SERBESTLEŞME TÜRKİYE DEMİRYOLU ALTYAPISI VE ARAÇLARI ZİRVESİ EKİM 2013 İSTANBUL TÜRKİYE

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

SU YAPILARI. Su Alma Yapıları. 5.Hafta. Doç.Dr.N.Nur ÖZYURT

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ SAĞLIK YATIRIMLARI

İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ KURULUŞ, ÖRGÜTLEME ve İŞLEYİŞ YÖNETMELİĞİ

3201 Debagatte Kullanılan Bitkisel Menşeli Hülasalar Ve Türevleri Debagatte Kullanılan Sentetik Organik, Anorganik Maddeler Müstahzarlar

TEŞVİK SİSTEMİNDE TARIM YATIRIMLARI VE KONYA

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

TEBLİĞ İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2013/19)

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği

BOYAR MADDELERDE AKTİF KARBONUN ADSORPLANMA ÖZELLİĞİNE HİDROJEN PEROKSİTİN ETKİSİ

MEYVE SULARI. Hazırlayan Nilüfer YILMAZ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

MTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURUMSAL DANIŞMANLIK ÇALIŞMALARI

TOHUMCULUK ÜRETİM. Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

T.C. KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ STAJ YÖNERGESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ STAJ KURALLARI

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

Geleceğe Açılan Teknolojik Kapı, TAGEM

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu

ELEKTRİK MÜHENDİSİ TANIM

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

a) Birim sorumluları: Merkez çalışmalarının programlanmasından ve uygulanmasından sorumlu öğretim elemanlarını,

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

TEMA Vakfı, İstanbul Projeleri Raporu nu Açıkladı

Saplama ark kaynağı (Stud welding) yöntemi 1920'li yıllardan beri bilinmesine rağmen, özellikle son yıllarda yaygın olarak kullanılmaktadır.

Transkript:

KKTC TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI HAYVANCILIK DAİRESİ T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ SU ÜRÜNLERİ FAKÜLTESİ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kıyı Balıkçılığının Yönetimi Projesi Raporu Hazırlayanlar Prof.Dr.Hikmet HOŞSUCU, Prof.Dr.Baha BÜYÜKIŞIK, Doç.Dr.Adnan TOKAÇ, Prof.Dr.Atilla ALPBAZ, Prof.Dr.İsmet ÖZEL, Doç.Dr.Osman ÖZDEN, Doç.Dr.H.Tuncay KINACIGİL,Yrd.Doç.Dr.Mustafa ALTUNÇ, Araş.Gör.Akın Türker İLKYAZ Bornova İZMİR 1998

Proje Yürütücüleri Prof.Dr. Hikmet HOŞSUCU Prof.Dr. Baha BÜYÜKIŞIK Doç.Dr. Adnan TOKAÇ Prof.Dr. Atilla ALPBAZ Prof.Dr. İsmet ÖZEL Doç.Dr. Osman ÖZDEN Doç.Dr. H. Tuncay KINACIGİL Doç.Dr. Mustafa ALTUNÇ Araş.Gör. Akın Türker İLKYAZ Proje lideri Oseanografi, su kimyası Balıkçılık Yetiştiricilik Plankton Kafes kültürü Hidrografi, meteoroloji Meteoroloji Asistan

İÇİNDEKİLER 1.Projenin Tanımı ve Amacı...1 2.Su Kimyası Laboratuvarının Geliştirilmesi...7 3.Balıkçılık Alanlarının Oseanografik İncelenmesi...9 4.Balık Yetiştirme ve Uygun Alanların Belirlenmesi...25 4.1.Genel Tanımlama...25 4.2.İncelenen Uygun Alanlar...28 4.3.KKTC Kıyılarına Uygun Ağ Kafes Modelleri...88 4.4.Öncelikli Alanlar ve Meteorolojik Değerlendirme...115 5.KKTC Balıkçılığı...117 6.Sonuç ve Öneriler...122 Literatür...126 Ekler...130

1.PROJENİN TANIMI ve AMACI: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı ile T.C. Ege Üniversitesi arasında başlatılan teknik ve bilimsel işbirliği kapsamında yürütülmüş bulunan uygulamalı projede öncelikle K.K.T.C. deniz alanlarında, su ürünleri yetiştiriciliği ve (off-shore kafes kültürü) uygun alanların belirlenmesi, hidrografik ve meteorolojik değerlerin ortaya konulması ve balıkçılık av araç ve gereçlerinin ıslahı konuları üzerinde kısa dönem çalışılmış ve ilk veriler değerlendirilerek ön sonuçlar ortaya konulmuştur. Akdeniz'in Kuzeydoğusunda yer alan Kıbrıs Adası 32-34 doğu meridyenleri ve 34-35 kuzey paralelleri arasında Türkiye'den 60 km uzaklıkta güneyde yer alır. Kıbrıs Adası nın toplam yüzölçümü 9251 km 2 ve bunun kuzeyinde yer alan K.K.T.C. 3298 km 2 kara alanına sahip bulunmaktadır. Ülke nüfusu 97 verilerine göre 200.587 olup bu nüfusun %59.6 sı kırsal alanda yerleşmiş durumdadır. Çalışan nüfusun %21.5 i tarım sektöründe istihdam edilmiş durumdadır. Elde edilen GSYİH nin %11.3 ü bu sektörden karşılanmaktadır (1996). KKTC yıllık ihracatının %44 üne yakın bir bölümü tarım ürünlerinden oluşmakta ve bu rakam sektörün ülke içindeki önem ve büyüklüğünü ortaya koymaktadır. KKTC de tarım sektörü bitkisel üretim, hayvansal üretim, ormancılık ve su ürünleri olmak üzere dört alt sektörden oluşmaktadır. Ülke kara sınırlarının %67'sini deniz kıyı şeridi oluşturur (Harita 1). K.K.T.C. deniz kıyıları uzunluğu 396 km ile adanın toplam kıyılarının %50.6'sını kapsamaktadır. K.K.T.C.'nin sadece karasuları alanı dikkate alındığında bu deniz ortamında 4395 km 2 'lik bir kıyı balıkçılığı ve balık yetiştirme alanına sahip bulunduğu görülmektedir. Bunun yanında 6 mil dışındaki Akdeniz in açık sularını da dikkate almak gerekir. K.K.T.C. Devleti kurulmadan önce Türk Toplumunun iç bölgelerde yaşamaya zorlanması nedeniyle kıyı ve denizle ilişkiler azalmış ve buna bağlı olarak balıkçılık sektörü arzu edilen düzeyde gelişememiştir. K.K.T.C. İstatistik Dairesi'nin verdiği verilere göre son on yıllık dönem içinde toplam 279 adet 1

Harita 1.KKTC kıyı şeridi (GEBCO, 97).

kayıtlı gemi ve 291 kişilik balıkçı grubu sektörde faaliyet yapmaktadır (Çizelge 1). Bu gemilerden çoğunluğu küçük tonajlı balıkçı tekneleri olup, sadece 5 adet trol ve gırgır balıkçılığı yapan büyük tekne mevcuttur. Açık deniz balıkçılığı ile ilgili bir gemi ve ekipmana sahip bulunmadığı görülmektedir. Sözkonusu imkanlar içinde K.K.T.C.'nin yıllık balıkçılık üretimi 450 ton düzeyinde yer almıştır. K.K.T.C. nüfusunun 200 bin dolayında olduğunu dikkate alırsak bu üretim üzerinden kişi başına yıllık üretimin 2 kg. düzeyinde bulunduğu görülmektedir. Diğer yandan KKTC istatistik kayıtlarına göre yıllık kişi başına tüketim değerinin 4.63 kg. olarak bildirildiği göz önüne alınırsa, üretimden daha fazla miktarda su ürününün dışarıdan ithal edildiği ortaya çıkmaktadır (Grafik 1, Grafik 2). Buna rağmen KKTC de artan talebe karşılık su ürünleri tüketimi düşük kalmaktadır. Rum kesiminde yıllık üretimin 2500-3000 ton/yıl düzeyine ulaştığı bildirilmektedir. Türkiye de ise kişi başına 7-8 kg/yıl su ürünleri tüketiminin olduğunu biliyoruz. Komşu ülke Yunanistan ı incelersek bu değer 12-13 kg/yıl düzeyine ulaşmıştır. Bütün bunlar göz önünde bulundurarak iyi planlama ve gerçekçi uygulamalarla KKTC su ürünleri üretim düzeyi kısa vadede 2000 ton/yıl düzeyine, orta uzun vade de 4000 ton/yıl düzeyine ulaştırılmalıdır. K.K.T.C. Su Ürünleri tüketiminin elde edilmesinde etkin mevcut faktörleri 5 grupta toplayabiliriz; 1-İthalat, 2-Kıyı uzatma avcılığı, 3-Sualtı dalma ve zıpkınla avcılık, 4-Trol balıkçılığı, 5-Su ürünleri yetiştirme (Akuakültür). KKTC yi çevreleyen Akdeniz in genel yapısı itibari ile mevsimsel ısı farklarının az olması ve denize açılan akarsuların yetersizliği nedeni ile besleyici element açısından fakirdir. Bu nedenle Türkiye denizlerine oranla tür sayısı fazla olmasına rağmen stok, deniz suyu besin tuzları ve plankton açısından fakirdir. Buna karşılık turbiditenin yok denecek ölçüde az olması itibariyle Mavi Deniz olarak anılmaktadır. Dip yapısı zengin çeşitlilik taşımaz. Deniz taban çamurunda 3

Çizelge 1. KKTC Su Ürünleri Sektörünün Yapısı (1996). Kişi Başına Tüketim Balık Üretimi Kayıtlı Balıkçı Teknesi Çalışan Balıkçı Teknesi Trol Gırgır Balıkçı Adedi Su Ürünleri Yetiştiriciliği 4,63 kg/yıl 450 ton/yıl 279 adet 127 adet 4 adet 1 adet 291 adet Planlanma aşamasında Çizelge 2. KKTC Su Ürünleri İtalatı (ton/yıl) (1996). Taze Balık 48 Donmuş Balık 159 Konserve Balık 260 Toplam Su Ürünleri İthalatı 467 32,44 4,63 10,55 Sığır Kuzu Oğlak Piliç Balık 4,88 17,09 Grafik 1. KKTC kişi başına düşen et tüketimi (kg). 4

organizmalar tür ve miktar bakımından azdır. Bu nedenlerden ötürü balıkçılık verimi nispeten düşüktür. Ancak, balık yetiştiriciliği açısından uygun potansiyel kıyılara sahip Akdenizin akuakültür açısından değerlendirilmesine ağırlık verilmesi yararlı olacaktır. 5611 450 1554 Sığır Koyun Keçi Piliç Balık 897 3133 Grafik 2. KKTC et üretim miktarı (ton). Üç tarafı denizlerle çevrili bulunan K.K.T.C.'nin bu sektör açısından büyük bir potansiyele sahip bulunduğu ve günümüz teknolojisinin kullanılarak mevcut üretim düzeyinin 5 katına çıkarılması kısa-orta vadeli hedefler içinde yer alabilir. K.K.T.C.'nin diğer alanlarda olduğu gibi su ürünleri sektöründe de planlı gelişme dönemini başlatabilmesi ve ülkenin sahip bulunduğu potansiyelden günümüz teknolojik olanakları kullanılarak arzu edilen üretim düzeyine ulaşması ve çevre sorunları yaratmadan diğer sektörler ile barış içinde geliştirilmesi amaçları ile "K.K.T.C. Kıyı Balıkçılığının Yönetimi" projesi ortaya konularak -Su Kimyası Laboratuvarının Geliştirilmesi -Balıkçılık Alanlarının Oseonografik İncelenmesi 5

-Balık Yetiştirme ve Uygun Alanların Belirlenmesi -Balıkçılık Av Araç ve Gereçlerinin Etüt Edilmesi ve Islahı -Balıkçılık Alanlarının İncelenmesi ve Av Yasaklarının Düzenlenmesi konuları kapsamında arazi ve laboratuvar çalışmaları sürdürülmüş ve ön değerlendirme raporu hazırlanmıştır. 6

2.SU KİMYASI LABORATUVARININ GELİŞTİRİLMESİ: 2.1.Amaç: Fizikokimyasal özelliklerden suya ışık geçişinin bir ölçümü olan seki disk ölçüleri, salinite ve sıcaklık, kimyasal özelliklerden çözünmüş oksijen (DO), ph ve tatlı sularda sertlik tayinlerinin yapılabileceği bir laboratuvarın kurulması projenin amaçlarından birini oluşturmaktadır. 2.2.Gerekçe: Yakın gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kıyılarında su ürünleri sektöründe üreticilerin artışıyla beraber deniz suyu kalitesi ve çevre sorunları ön plana gelecektir. Bu sektörün sağlıklı bir şekilde gelişmesi ülke ekonomisinide olumlu yönde etkileyecektir. Ekosistemin bozulmadan korunabilmesi ve kontrol altında tutulabilmesi ve dolayısıyla problemlere çözüm bulabilmesi için öncelikle deniz suyunun kimyasal, fiziksel ve biyolojik ölçülerinin bilinmesi gereklidir. Gelecekte enstrumantal analize geçildiğinde bu temel analiz yöntemleri enstrumanların kalibrasyonunda kullanılacaktır. 2.3.Yöntem: Seki disk ölçümleri suda ışığın geçişi ile ilgili ortalama ışık absorbsiyon katsayısının bulunması ve bundan yararlanarak denizdeki tek hücreli bitkilerin fotosentez yapabildiği maksimum derinliğin, euphotic zon derinliğinin, belirlenmesi için kullanılacaktır. 1.Salinite tayini için Harvey yöntemi (volümetrik) 2.Sıcaklık tayini için civalı termometre. 3.Çözünmüş oksijen (DO) tayini için Winkler titrasyonu (volümetrik) 4.pH için phep elektronik paper. 7

(volümetrik) 5.Tatlı sularda sertlik tayini için standart HCI çözeltisi ile titrasyon yöntemleri kullanılacaktır. 2.4.Sonuç: Proje bütçesinden alınan techizat ve kimyasal malzemeler Hayvancılık Dairesinde ayrılan bir laboratuvara yerleştirilerek, cihazlar çalıştırılmış ve personele eğitim ve uygulama föyü verilmiştir. Bir tekne ile Sıpahi Deresi önlerinde su numunesi alınarak sıcaklık dışındaki diğer tüm parametrelerin laboratuvarda ölçümü yapılmıştır. Proje çerçevesinde Nisan ve Haziran aylarında su örnekleri ekipmanı ile dip ve yüzey suyu örnekleri geçilen 15 istasyondan alındı. Örneklerin sıcaklık ve çözünmüş oksijen konsantrasyonları hazırlanan bu labarotuvarlarda ölçüldü. Kurulan deniz kimyası laboratuvarında nutrient analizlerinin uygulanabilmesi için gerekli ekipmanın yüksek maliyeti nedeni ile çevredeki kurumlarda bu analizlerin yapılmasının daha uygun olacağı sonucuna varıldı. Nutrient analiz yöntemleri ile ilgili bir föy kursa katılan personele verildi. Çevresel açıdan kabul edilebilir kıyısal akuakültür çiftlikleri için GESAMP (1991) in önerdiği sandartlardan Kıyısal akuakültür alanlarının çevresel etkilerinin izlenmesi kapsamında kurulmuş bulunan deniz kimyası laboratuvarı önemli bir rol üstlenmiştir. 8

3.BALIKÇILIK ALANLARININ OSEONOGRAFİK İNCELENMESİ: Akdeniz 50 km genişliğinde 300 m derinliğinde Cebelitarık geçidiyle (Gibraltar) Atlantik Okyanusuna bağlanan kapalı bir denizdir. 3*.10 6 km 2 lik bir alan kaplar ve toplam okyanus alanının %0.8 idir. Hacmı ise 4.25.*10 15 m 3 olup toplamın %0.3 ünü oluşturur. Ortalama derinlik 1430 m dir. Doğu bazeni ise Sicilya boğazı ile batı bazeninden ayrılır ve 2229.*10 3 km 3 dür (Miller & Stanley,1965). İyon bazeninden Levantin bazenine uzanan Orta Akdeniz sırtı 2500m civarındadır (Mid Mediterranean ridge). Herodotus Abissal düzlüğü 3000m derinlikte girit pasajının güneyinden başlayarak Hecateus ve Eratostenes deniz dağları arasına kadar uzanır. Helenik çöküntü, Pliny ve Strabo çöküntüleri (trench) Kuzey Girit pasajını çevreler. Levantin bazeninin küçük skala batimetrik özellikleri Lattakia (1000-1500m), Kilikya (1000m), Antalya (2000-3000m), Rodos (4300m), bazenleri ve Anaximander (1500m) ve Eratostenes (1000m) deniz dağlarıdır. Lattakia bazeni ile kilikya bazeni sığ bir geçitle birbirine bağlanır. Girit Denizinin (Cretean Sea) doğu geçitleri olarak bilinen Karpathos, Kasos ve Rodos adalarının oluşturduğu geçitler Girit Denizini ve Levanten Denizini Ege denizinden ayırır. Asya Minörün ana karasından Rodosun kuzey bölgesini 16 km lik dar bir geçit ayırır. Rodos geçidi olarak bilinen bu pasajın maksimum derinliği 350 m dir. Karpathos geçidi 40 km genişliğinde, 700 m derinliğindedir. Rodos un doğu eğimi çok diktir ve 4000 m derinliğe kadar ulaşır. Bu alan siklonik Rodos girdabının bulunduğu alandır. Batı sınırı Yunanistan dan Afrikaya uzanan bir sırtla ayrılır (Şekil 1.). Akdenize yağmurla gelen tatlı sulara ilave olarak Ebro, Rhone ve Po gibi üç ana nehirden 3810m 3 /s tatlısu girişi mevcuttur. Nil 1965 öncesi 2670m 3 /s suyu Akdenize boşaltmaktaydı. Nil üzerine baraj yapılmasıyla günümüzde barajdan taşan sınırlı miktarda su boşaltılmaktadır. Yoğun buharlaşma özellikle doğu bazeninde toplam tatlısu girişini geçer ve Atlantikten Cebelitarık Boğazı yoluyla su girişine neden olur. Su Afrika kıyıları boyunca sirküle olur. Doğuya doğru 9

buharlaşmanın artışı yüzey suyu tuzluluğunun da doğuya doğru artışına neden olur. Doğu bazeninde daha tuzlu sular kış aylarında ara derinliklere batar, Avrupa kıyıları boyunca batıya doğru sirküle olur.bu ara tabaka Cebelitarık Boğazından dışarı akar. Yoğun buharlaşma doğu bazeninde Akdeniz sirkülasyonunun ana sürücü kuvvetlerinden biridir. Şekil 1. Doğu Akdeniz in 500m aralıklarla derinlik konturları ve fizyografik sınırlar ( Emery ve ark. 1966 ve Gebco,97 den yararlanılmıştır). Üst tabakaların kışın soğuması nedeniyle mevsimsel vertikal karışma 150-200 m lerde olur. Derin sular daha yavaş karışır. Bu sınırlı karışma nutrientlerin termoklin altında akümüle olmasına yol açar ve üst suların düşük prodüktivitesine bir açıklama getirir. 10

Batı rüzgarlarının yolu boyunca kış fırtına dalgalarını üreten 2200 km uzun eksene sahip Akdenizde 5 metre yüksekliğinde dalga yükseklikleri yaygındır. Doğu Akdenizin kuzey kısımlarında ikinci bir dalga piki oluşmaktadır. Doğu Akdeniz Levanten Bazeninde belirlenen su tipleri; LSW (Levanten surface water), NAW (Kuzey Atlantik suyu), LIW (Levanten ara suyu) ve EMDW (Doğu Akdeniz derin suyu) dır. Cebelitarık Boğazı ndan Akdenize giren NAW Kuzey Afrika kıyıları boyunca doğuya doğru hareket eder ve buharlaşmanın yağıştan fazla olması nedeniyle tuzluluğu ve sıcaklığı artar. Doğu Akdeniz bazenine girince Kuzey Afrika kıyılarını terk ederek doğuya doğru orta okyanus akıntısı olarak (Mid Mediterranean Jet) devam eder. Kıbrısın güneybatısında çatallanır. Bir kısmı kuzeye döner ve Asya Minör Akıntısını oluşturur. Bu akıntının etkisiyle batı Kıbrıs siklonik girdabı veya Kıbrıs bazeni siklonik girdabı (Eddy), oluşur ve kalıcıdır (Robinson ve ark.1991). LIW oluşum bölgelerinden birini oluşturur (Zodiatis,1998). Kıbrısın güneyinden geçen Orta Akdeniz jeti (Mid Mediterranean jet, MMJ) güneye yönelir, bazan kuzeye de çatallanarak Kilikya akıntısını oluşturur (Özsoy ve ark. 1993). Bu akıntı MAW, LIW ve DW nin bir kısmını kilikya bazenine taşır (kış ve ilkbahar). Kıbrısın doğusunda Lattakia bazeninde 10-15 km çaplı Lattakia siklonik girdabı meydana gelir (Krivosheya ve ark. 1998). Kuzeyinde Kilikya bazeninde kuvvetli bir antisiklon MAW nin sonbaharda kuzeye taşınımını engeller. Kışın piknoklin üstü ve altında sirkülasyon zıt yönlerdedir. Karışma nedeniyle NAW ın salinitesi doğuya doğru artarak devam eder. Kuzey Levanten de salinite %o38.7-38.9 dur. Bu tabakanın tabanı 80-100 metreye ulaşır. Kuzey Levantende Asya Minör akıntısı olarak batıya doğru devam eder (Şekil 2). Toroslardan geçerek kuvvetlenip gelen kuzey rüzgarları (poyraz) soğuk ve kuru oldukları için suyun hızlı buharlaşmasına ve çabuk soğumasına neden olur ve Rodosun güneydoğusundaki alanın Akdenizin en önemli su tiplerinde birinin oluşum zonu olduğuna inanılır (LIW) (Ovchinikov,1984). Yeni oluşan sular Rodos girdabının sınırında yoğunluğu nedeniyle batar.mersa-matruh, Shikmona, Antalya, Anaximander, antisiklonik girdaplarında da LIW oluşumu gösterilmiştir (Özsoy ve ark.,1993; Nittis & 11

Lascaratos,1998). Kışın su kütlelerinin konvektif olarak alt üst olmasıyla özellikle kuzey Levantin bazeninde meydana geldiği öne sürülmüştür. LIW nin oluşumundan sonra Doğu Akdeniz in bazeni içinde ara derinliklerde dağılır (Perissoratos ve ark., 1996). Sicilya Boğazını geçerek Batı Akdeniz bazenine ulaşır. Nihayet Cebelitarık Boğazından geçerek Kuzey Atlantiğe boşalır. Rodos girdabı kalıcıdır fakat büyüklüğü, şiddeti ve şeklinde değişimlere uğrar, bazen Kıbrıs ın batı kıyılarına kadar uzanır. Girdabın güney uzantısı genellikle Mısır ın kuzeybatı alanında dominant olan Marsa-Matruh antisiklonik girdabı ile sınırlıdır. Şekil 2. Doğu akdenizde yüzey akıntıları, okyanus jeti ve girdaplar (Robinson ve ark. 1992) den alınmıştır. 12

Şekil 3. Su kütlesi oluşum prosesleri, dispersiyon ve transformasyonlar (Robinson ve ark. 1992 den modifiye edilerek alınmıştır. (Malonotte-Rizzoli ve ark. 1998) Asya Minör akıntısı Türkiye kıyıları ile Rodos girdabı arasında Türkiyenin güney kıyıları boyunca batıya hareket eder. Bu kuvvetli akıntı büyük miktarda ısı ve tuzu batıya taşır (Nittis ve ark. 1990). Yazın Asya Minör akıntısı Rodos geçidinden Egeye girer ve kuzeye doğru Ege boyunca devam eder. Rodos geçidinden geçiş geçidin içinde batıya doğru çok kuvvetli hareket eden akıntıya neden olur ortalama hızı 40 cm/s ye erişir. Kışın Rodos geçidinden geçen akıntı zayıflar çünkü Asya minör akıntısının yalnızca bir kısmı geçitten geçer. Rodosa eriştikten sonra bu akıntının büyük bir kısmı güneybatıya döner Rodosun doğu kıyısı boyunca hareket eder, Karpathos' n doğusundan geçer ve sonra Ege ye Kasos Adası geçidinden girer, sonra kuzeye döner. Karpathos a eriştiğinde ikiye bölünür biri Egenin doğu kıyısı boyunca kuzeye hareket eder, diğeri batıya çatallanır ve Girit Denizi nin çevresinde bir kemer oluşturur. Kışın derin Ege suyu Caso ve Scarpantho geçidlerinden dışarı çıkar ve Doğu Akdenizde 1200 13

Şekil 4. Ağustos-Eylül 1991 inde 29.05 kg/m3 isopiknal ufkunda salinite dağılımı Malanotte-Rizzoli ve ark., 1998 den alınmıştır. Şekil 5. Ekim 1991 de 29.10 kg/m 3 isopiknal ufkunda salinite dağılımı. Malanotte-Rizzoli ve ark., 1998 den alınmıştır. 14

metre derinlere batar. Güney Egede Scarpantho nun kuzeyinde gözlenmiştir (Bruce & Charnock, 1963). Derin su oluşumu başlıca Adriatik denizinde 100-200 metrelerde meydana gelir ve Doğu Akdeniz Dip Suyunu (EMDW) oluşturur. Çok soğuk ve kuru fırtınalar derinlere kadar ulaşan konveksiyona neden olur. Yeni oluşan EMDW Adriyatiği Otranto geçidinde dibe dalarak terk eder. Derinde İyon bazeninin batı sınırı boyunca uzaklaşır. Tek bir vertikal termohalin hücre tüm doğu Akdeniz için mevcuttur (Şekil 3). İyon ve Levantin bazeni arasında yükselme hareketinin büyüklüğü bilinmemektedir. Aynı zamanda LIW ve EMDW sularının karışma oranıda bilinmemektedir. Sicilya geçidinden akan (Şekil 4) LIW nin tabanında bulunan EMDW nin karışmış olan miktarı hakkındada bir bilgiye henüz sahip değiliz (Robinson et. al.,1992). Sigma t 29.10 kg/m3 isopiknal ufkunda (yüzeyinde) ve daha derinlerde LIW Sicilya Boğazı ndan çıkamamaktadır ve antisiklonik olarak sirküle olmaktadır (Şekil 5). Bazenin konvektif motoru 1987 lerde güney Adriyatikten 1991-1995 de Egeye kaymıştır (Malanotte- Rizzoli ve ark., 1998). Doğu Akdenizde major katyonların kloriniteye oranları Ca/Cl%o : 0.529-0.544, Mg/Cl%o : 2.722-2.749, Na/Cl%o : 24.861-25.047, K/Cl%o : 0.516-0.536 arasında değişmektedir (Kress ve ark.,1985). Culkin & Cox (1966) ise oranları sırasıyla 0.532, 2.750, 24.161, 0.527 olarak bulmuştur. Toplam alkalinite 2.52 ile 2.64 meq/kg arasında değişim göstermektedir. Sonbahar ve ilkbaharda ph ın maksimal değeri, total alkalinitenin minimal değeri ile çözünmüş oksijenin maksimal değeri aynı örnekleme noktalarında gözlenmiştir. ph 8.2 ile 8.5 arasında değişmektedir (Kress ve ark. 1985). Yüzey sularında çözünmüş oksijen 7.04 mg/l (0.22 mmol/l) 7.68 mg/l (0.24 mmol/l) iken 60 metrede bir maksimuma erişir (8.64 mg/l). Bu değer %120 saturasyona eşdeğerdir. (Kress ve ark., 1985) ve (Miller ve ark., 1970) tarafından da rapor edilmiştir. Bu maksimum düşük saliniteli Atlantik suyuna 15

ve/veya (Weiss, 1970) fiziksel süreçlerle atfedilmiştir (Shulenberger & Reid 1981). bağlantılı olarak fotosenteze Nutrient konsantrasyonları yüzeyde çok düşük olup 150 metreden sonra artmaya başlar. Atlantik suyu nutrienti tükenmiş bir sudur. Artış 600 metreye kadar sürer sonra tekrar kararlı hale gelir (Kress ve ark. 1985). Nutrient konsantrasyon aralığı fosfat için 0.05-0.45µgatP/l, silikat için 0.5-11µgatSi/l, nitrat için 0.1-10 µgatn/l ve nitrit için 0-0.4µgatN/l olarak rapor edilmiştir (in ibid). Akdeniz nutrientlerce fakir bir oligotrofik denizdir. Nutrientçe fakir Atlantik yüzey suyunu alır ve diğer taraftan yoğun ve bağıl olarak yüksek nutrient içeren derin Akdeniz suyu Cebelitarık Boğazından geçer. Sürekli nutrient çıkışı vardır. İlaveten doğu kısmı hemen hemen nehir girişi içermemektedir. Böylece nutrient konsantrasyonları önemli nehir boşaltımı olmadığı için artmaz. Seki disk ölçümleri öfotik zonun 60 metreye kadar çıkabildiğini göstermektedir. Nitekim çözünmüş oksijen konsantrasyonlarında gözlenen pik klorofil piklerine ( biyolojik süreçlere) yada fiziksel süreçlere mal edilmektedir. Krom ve ark., 1991 tarafından Nutrient oranları (N/P) Kıbrıs girdabında 27.5±4, güneybatı Levanten bazeninde ise 28.1±3 olarak bulunmuş ve her iki oranın da 16:1 lik Redfield oranından önemli ölçüde büyük olduğu belirtilmiştir. Benzer yüksek değerlere Batı Akdeniz de yüzey altı sularında da rastlanmıştır. Buna, nutriente aç fitoplankton tarafından fosfatın tercihli lux alımı ile açıklama getirilmiştir. Doğal mikrobiyal populasyonlarda biyolojik aktivitenin NO3+PO4 ve PO4 ilavesiyle arttığı fakat sadece nitrat ilavesiyle artmadığı tespit edilmiştir (Bonin ve ark., 1989; Berland ve ark.,1987). Kıbrıs girdabında kışın nutrientlerin üst tabakalara karışma yoluyla sağlanması sonucu oluşan fitoplankton çoğalmasını takiben fosfatın ortamdan tamamen uzaklaştığını fakat nitratın 0.3-0.7 µgat/l gibi ölçülebilen seviyelerde kaldığını, termal tabakalanmayla nitratın da ölçüm limitlerine indiğini Krom ve ark. 1991 ortaya koymuştur. Lepple, 1975 Sahra üzerinden gelen tozun doğal ve antropojenik materyalin karışımı olduğu ve bu tozda toplam fosforun %8 inin denizde serbest kaldığını öne sürmüş, halbuki Narragansette de Graham & Duce 1979 tarafından 16

atmosferik tozun toplam fosfor içeriğinin %36 sının 12 saatte serbest kaldığı ortaya konmuştur. Krom ve ark., 1991 Doğu Akdenizde fosforun denizden adsorbsiyonla uzaklaşmasının derin sularda olduğu ve Doğu Akdenizde önemli bir proses olabileceğini ortaya atmışlardır. Doğu Akdeniz sedimentlerinde organik karbon içeriği Doğu Atlantie göre daha azdır. Org.C:tot.P oranı Levanten bazeni sedimentlerinde 106:4.8 (Calvert 1983) iken doğu atlantikte 106:0.8-1.4 (Hartman et. al. 1976) tür. Buda organik maddenin su kolonunda önemli ölçüde bozunduğunu ortaya koymaktadır. Neritik bölgede Nanoplankton sonbahar ve kış başlarında %30-%50 Potansiyel PP(primer prodüktivite) değerlerine sahiptir. Kış sonu ilkbahar aylarında %70 e çıkmaktadır. Picoplankton PPP si ise yaz sonbahar ve kış başlarında %70 den % 50 civarına düşmektedir. Kış sonu ve bahar aylarında %10-30 arasında değişim göstermektedir. Mikroplanktonun PPP ye katkısı genelde %10 ile %30 arasında olup bazan kış sonlarında %70 e kadar çıkabilmektedir (Berman ve ark. 1984). Pelajik bölgede diatom ve dinoflagellat ardıllığı periyodik olarak değişmesine karşılık neritik bölgede diatomların daha baskın olduğu belirtilmekte ve aşırı çoğalma gösteren türler Coscinodiscus spp., Rhizosolenia spp. ve Peridinium spp. olarak belirlenmiştir (in ibid). Derindeki klorofil maksimumu pico plankton ve nano planktondan oluşmakta olup %1 ışık derinliğine karşılık gelmektedir. Picoplanktonun düşük ışık şiddetlerine olan gereksinimi Carr & Wyman (1986) tarafından da rapor edilmiştir. Materyal & Metod: Kıbrısın kuzey kıyılarında 10 Haziran 1998 tarihinde doğu kıyılarında 5 istasyonda yüzey ve dip suyu örnekleri Ruttner standart deniz suyu örnekleyicisi ile toplanmıştır. Sıcaklık yerinde ±0.05 C hassasiyetle ölçülmüştür. PH ph metre ile ±0.01 ph hassasiyetle ölçülmüştür. Çözünmüş oksijen konsantrasyonları Winkler metodu kullanılarak titrimetrik olarak tayin edilmiştir. Tuzluluk Harvey metodu kullanılarak AgNO3 çözeltisi ile titrasyon ile tayin edilmiştir. Nutrient 17

analizleri Strickland ölçülmüştür. & Parsons (1972) a göre spektrofotometrik yöntemle Fitoplankton örnekleri 4.5 lt lik plastik kaplara alınan suların lugor çözeltisi ile fix edilip laboratuvarda 3 gün çöktürüldükten sonra sifonla 3 ml ye indirgenerek elde edilmiştir. Laboratuvarda BH2 Olympus araştırma mikroskobu ile faz kontrast ataçman kullanılarak tür tayinleri yapılmıştır. Örneklemede göz açıklığı 200 µm olan Unesco WP-2 model zooplankton kepçesi kullanılmıştır. Çapı 57 cm olan pirinçten yapılmış bir çember içeren ağız kısmı ile silindir- konik şekilli, 2.61 m uzunluğunda ve 200 µm göz açıklığı olan nytal naylon bezden yapılmış torba kısmından ibarettir. Ayrıca torba kısmının sonunda süzülen planktonun içinde toplandığı ve aynı göz açıklığı içeren parçalarla kapatılmış iki açıklığı olan PVC den yapılmış kollektör bulunur. Toplanan plankton örnekleri, % 4 lük formaldehit solüsyonunda tespit edilerek zooplankterlerin bozulmadan korunması sağlanmıştır. Kuzey ve Doğu Kıbrıs Kıyılarında Ölçülen Fiziko-Kimyasal Parametreler ve Planktonun Değerlendirilmesi : Kıyısal bölgede seçilen istasyonlarda yüzey ve dip sularında yapılan ölçümler Tablo 1 de verilmiştir. Adanın kuzey sahillerinde Kayalar Köyü mevkiinde en yüksek salinite değerlerine rastlanmış olup (%39.0) doğuya ve batıya doğru gidildikçe azalmaktadır. Yeşilırmak mevkiinde deniz içinde tatlısuyun çıkışı belirgindir. 15 metreye kadar olan derinliklerde salinite açıklara göre bağıl olarak düşüktür. Ölçülen en düşük salinite değeri %o 36.9 olup kuzeydoğu kıyılarında rastlanmaktadır. Bu değer MAW nin (Modified Atlantic Water) ve LIW nin değerlerinden çok düşüktür ve adanın zemininden sızan tatlı sulardan kaynaklanması muhtemeldir. 18

Seki Disk berraklığı kuzey kesiminde 22 metre olup 60 metre öfotik zon derinliğine tekabül eder. Doğu kıyılarında ise (32 metre seki Disk derinliği) 86 metre öfotik zon derinliği doğu bölgesi sularının daha berrak olduğunu gösterir. Çözünmüş oksijen konsantrasyonları kuzey sahillerinde 7 mg/l nin üzerinde iken doğu sahillerinde 6 mg/l civarındadır. Kuzey kıyılarındaki değerler Stanley (1969), Kress ve ark. (1985) ve Miller (1970) ile uyumludur. Doğudaki bağıl olarak düşük değerler seki disk berraklığındaki artışla beraber fotosentez aktivitesinin düşüklüğünden kaynaklanması muhtemel görünmektedir. 60 metrede bulunan çözünmüş oksijen maksimasına Shulenberger & Reid (1981) benzer şekilde açıklama getirmişlerdir. Diğer bir izah tarzı ise Kıbrısın doğu kıyısı açıklarında mevcut Lattakia siklonik girdabının neden olduğu oksijence fakir derin suyun yüzeye çıkışıdır. ph değerleri önceki araştırıcılar tarafından rapor edilenlerle uyumludur (in obcit). Silikatın genel olarak salinitesi yüksek bölgelerde çok düşük konsantrasyonlarda, salinitesi düşük bölgelerde ise yüksek konsantrasyonlarda olması nedeniyle karasal ve Akdeniz derinsuyu orjinli (EMDW) olduğunu söyleyebiliriz. Kuzey kıyılarında fosfat konsantrasyonları doğuya göre bağıl olarak düşüktür. Sahradan rüzgarlarla gelen demirce zengin tozların deniz içinde fosfatı adsorbe ederek ortamdan uzaklaştırmasının bir sonucu (Krom ve ark. 1985) olabilir. Doğudaki bağıl olarak yüksek değerler, bu bölgede oluşan Lattakia siklonik girdabının etkisiyle derin Akdeniz suyunun kıyı bölgelerinde yüzeye çıkışının (Lascaratos ve ark.,1992) ve karasal sızıntının bir sonucu olabilir. Karasal kaynaklardan ortama fosfatın girişinin doğu bölgesinde önemli olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü Doğu Akdeniz de derin sulardaki gözlenen değerlerden daha yüksektir. Tabii ki Mısır, İsrail, Lübnan ve Suriye nin atıklarını alan su İskenderun Körfezi civarında gözlenen antisiklonun etkisiyle Kıbrısa ulaştığında nutrientçe daha zengin hale geleceği aşikardır. Haziran 1998 de Kuzeydoğu Kıbrıs kıyılarında kıyıya paralel şehir ve hastane atıklarını içeren deniz suyu blokları gözlenmiştir. Doğu suları nitrat ve amonyum içeriği 19

bakımından kuzeyden daha fakirdir, fakat nitrit konsantrasyonları bakımından daha zengindir. Değerler Doğu Akdeniz konsantrasyonları aralığı içindedir. Kıyısal bölgede ölçülen nutrient konsantrasyonları ve fizikokimyasal parametreler bakımından incelenen istasyonlar akuakültür için uygun görünmektedir. Kuzey kıyılarında akuakültür ile oluşacak ötrofikasyon kuvvetli akıntıların varlığı ve Rodos dairesel akıntısında ve diğer antisiklonik girdaplarda LIW oluşumu ile Sicilya ve Cebelitarık Boğazlarından geçerek Atlantiğe ulaşacaktır. Fitoplankton örneklemeleri kantitatif yapılması nedeniyle tür listeleri Tufan Koray ile şahsi görüşmeden elde edilmiştir ( TabloII). Kantitatif örneklerden gözlenen dominant türler çoğunlukla diatomlardan oluşmakta olup sığ sularda silikatın bolluğundan kaynaklanmaktadır. Haziran ayı için Navicula distans, Navicula elegans, Navicula cuspida, Cylindroteca closterium, Leptocylindrus danicus, Amphora costata, Amphora rombica, Navicula sp., Prorocentrum micans, Grammatophora sp. dominant türlerdir. Picoplanktonun düşük ışık şiddeti gereksiniminden dolayı derinde akümüle olması nedeniyle örneklerde bol değildir. N.pungens, P.micans gibi toksik türlerin de mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Yetiştiricilik yapılacak bölgelerde bu türler izlenmeli ve gerekli tedbirler alınmalıdır. Zooplankton örneklemesinin kıyıya çok yakın bir alandan yapılması nedeni ile yeterli derinlik konturu sağlanamadığından örnek tespitleri tam olarak yapılamamıştır. Bu nedenle incelenen materyalden sağlıklı sonuçlar çıkartmak ve yorum yapmak mümkün olmamıştır. Ancak kıyıdan elde edilen örneklerdeki tür ve birey sayısı azlığı Kıbrıs sahillerinin zooplankton yönünden fakir olduğunu göstermektedir. 20

Tablo 1. Kıbrısın kuzey ve doğu kıyılarında seçilen istasyonlarda ölçülen fizikokimyasal özellikler. FİZİKO KİMYASAL ÖZELLİKLER Yeşilırmak Kayalar köyü Sadrazam T Salinite DO ph + NH 4 C (%o) mg/l µgat/l - - -3 NO 2 NO 3 PO 4 Si µgat/l µgat/l µgat/l µgat/l 18.7 37.1 - - 1.05 0.02 0.855 0.23 2.26 19 37.4 - - 1.43 0.09 0.92 0.16 2.60 18.4 39.0 7.9 8.17 4.71 0.09 1.04 0.23 0.00 18.3 39.0 7.9 8.21 4.05 0.04 0.16 0.08 0.67 18.4 38.4 7.68 8.23 7.38 0.03 2.11 0.08 1.15 Köyü 18.3 38.0 7.52 8.23 5.29 0.04 1.95 0.00 1.05 Güzelyalı 18.6 38.4 7.34 8.23 6.05 0.05 4.14 0.08 2.41 18.7 38.6 7.54 8.24 0.62 0.28 7.14 0.00 7.98 Domuz kayası 19.1 36.9 7.1 8.20 0.6 0.05 1.42 0.16 1.06 18.9 37.2 7.2 8.20 1.24 0.03 2.94 0.08 0.63 Limanbaşı 19.3 36.9 7.3 8.21 0.86 0.03 0.00 0.16 0.43 burnu 18.8 37.2 7.4 8.21 3.09 0.05 0.15 0.00 14.77 Serin burnu 20.4 37.0 7.3 8.19 0.95 0.06 0.24 0.08 14.81 19.2 37.0 7.4 8.19 5.05 0.00 2.76 0.16 15.63 İncirli deresi 20.0 37.2 7.2 8.21 2.38 0.19 2.31 0.16 15.06 ağzı 20.1 36.9 7.48 8.21 1.05 0.02 0.39 0.16 15.58 Yeni erenköy - 37.4 6.5 8.74 3.07 0.37-1.87 0.70-37.3 6.1 8.74 2.69 0.21-2.94 0.40 Dip karpaz - 37.9 7.3 8.67 2.69 0.63 0.00 3.03 0.00 (taş ocağı) - 37.8 7.3 8.71 2.69 0.26 0.00 2.14 2.40 Mercan burnu - - - - 0.92 0.17 0.00 2.95 6.69 - - - - 1.01 0.36 1.19 1.19 5.21 Zafer burnu - - - - 1.56 0.26 0.17 0.55 4.90 - - - - - 0.09 1.60 - - Dip karpaz 26.0 37.4 6.4-1.01 0.04 0.0 1.47 0.23 güneyi 21.5 37.0 7.4 - - 0.09 0.29 - - Karakol tepesi - - - - 0.64 0.2 0.3 1.57 5.06 önü - - - - 0.51 0.11 0.0 2.31 3.27 Kumyalı 26.0 37.4 - - 0.6 0.07 0.11 1.38 5.84 24.5 37.4 - - 0.92 0.13 0.0 2.86 7.24 Boğaz 26.5 - - - - - - - 24 37.2 - - 0.83 0.22 0.0 2.03 9.57 21

Tablo 2. Kıbrıs ın kuzey ve doğu kıyılarında belirlenen zooplankton türleri. MEROPLANKTON Zoea Natantia Zoea Reptantia Gastropod larva Obelia sp. HOLOPLANKTON Cladocera Evadne spinifera Copepoda Calanus gracilis Calanus tenuicornis Nannocalanus minör Eucalanus sp. Mecynocera clausi Paracalanus parvus Paracalanus pygmaeus Calocalanus pavo Calocalanus styliremis Clausocalanus arcuicornis Clausocalanus furcatus Clausocalanus sp. Euaetideus giesbrechti Phaenna spinifera Xanthocalanus sp. Scolecithrix bradyi Diaixis pygmoea Temora stylifera Centropages violaceus Pleuromamma gracilis Lucicutia flavicornis Lucicutia ovalis Heterorhabdus papilliger Arietellus setosus Candacia bispinosa Candacia aethopica Pontella mediterrane Acartia negligens Oithona plumifera Oithona helgolandica Oithona setigera Microsetella norvegica Oncea mediterrenea Oncaea venusta Oncaea conifera Oncea sp. Lubbockia squllimana Sapphirina metallina Copilia mediterranea Corcaeus typicus Corycella rostrata Corycaeus furcifer Corycaeus clausi Corycaeus sp. Diğer Holoplanktonik Gruplar Siphonophora Ostracoda Hyperiidea, Amphipoda Polychaeta : Tomopteris sp. Vanadis sp. Appendikularia Chaetognatha Doliolida Bu nedenle aynı bölgede ve aynı dönemde 4 istasyonda 200 metre derinlikten yüzeye doğru çekilen plankton materyalleri incelenmeye alınmıştır. İncelenen örneklerde en fazla kopepodlardan Haloptilus longicornis e rastlanmış olup, bu türü Nannocalanus minör ve Corycaeus türleri takip etmektedir. Saptanan zooplanktonik gruplar ve bu gruplardan en önemlisi olan kopepodları oluşturan türler aşağıdaki şekildedir. 22

Tablo 3. Nisan ve Haziran ayları için Kıbrıs ı çevreleyen sularda belirlenen fitoplankton ve mikroplankton türleri ÖRNEKLEME TARİHİ NİSAN HAZİRAN ÖRNEKLEME EKİPMANI : 50 cm Hansen Net çapı, 55 µmmesh size. Horizontal : 50 cm Hansen Net çapı, 55 µmmesh size. Horizontal ÇEKİM ŞEKLİ. : FIKSATİF Preparasyon Tipi : Türleri Tayin Eden: CYANOPHYCEAE Oscillatoria sp. DINOPHYCEAE Amphisolenia bidentata Ceratium arietinum var. arietinum Ceratium biceps Ceratium candelabrum var. candelabrum Ceratium candelabrum var. depressum Ceratium carriense var. carriense Ceratium concilians Ceratium contortum var. karstenii Ceratium declinatum var. majus Ceratium euarcuatum Ceratium furca var. furca Ceratium fusus var. fusus Ceratium horridum var. denticulatum Ceratium inflatum Ceratium kofoidi Ceratium macroceros var. gallicum Ceratium massiliense var. massiliense Ceratium symetricum var. orthoceras Ceratium symmetricum var. symmetricum Ceratium trichoceros Ceratium tripos var. atlanticum Ceratium tripos var. pulchellum f. pulchellum Ceratium tripos var. pulchellum f. semipulchellum Ceratocorys horrida Dinophysis caudata Dinophysis rodundata Heteraulacus polyedricus Gonyaulax spinifera Formol (4 % nihai konsantrasyon). Sulu Preparat T. KORAY Mikroplankton Tür Listesi Formol (4 % nihai konsantrasyon). Sulu Preparat T. KORAY DINOPHYCEAE Amphisolenia bidentata Ceratium arietinum var. arietinum Ceratium biceps Ceratium candelabrum var. candelabrum Ceratium candelabrum var. depressum Ceratium carriense var. volans Ceratium concilians Ceratium contortum var. karstenii Ceratium contrarium Ceratium declinatum var. majus Ceratium euarcuatum Ceratium furca var. furca Ceratium fusus var. fusus Ceratium hexacanthum var. contorium Ceratium horridum var. horridum Ceratium inflatum Ceratium kofoidii Ceratium longirostrum Ceratium macroceros var. gallicum Ceratium massiliense var. massiliense Ceratium symmetricum var. orthoceros Ceratium trichoceros Ceratium tripos var. atlanticum Ceratium tripos var. pulchellum f. pulchellum Ceratium tripos var. pulchellum f. semipulchellum Dinophysis caudata Dinophysis rotundata Dinophysis doryphorum Heteraulacus polyedricus Gonyaulax monocantha Gonyaulax polygramma Oxytoxum sp. Prorocentrum micans Protoperidinium claudicans Oxytoxum scolopax Kofoidinium velelloides Ornithocercus quadratus Podolampas bipes Podolampas spinifera Prorocentrum cordatum Prorocentrum micans Protoperidinium conicum 23

Protoperidinium conicum Protoperidinium depressum Protoperidinium divergens Protoperidinium mediterraneum Protoperidinium oceanicum Pyrophacus steinii BACILLARIOPHYCEAE Asterionella grevillei Asterionella japonica Bacteriastrum delicatulum Cerataulina pelagica Chaetoceros affine var. willei Chaetoceros atlanticum Chaetoceros constrictum Chaetoceros costatum Chaetoceros danicum Chaetoceros decipiens Chaetoceros didymum Chaetoceros didymum var protuberans Chaetoceros gracile Chaetoceros lorenzianum Chaetoceros pseudocurvisetum Chaetoceros rostratum Chaetoceros tetrastichon Climacosphaenia moniligera Coscinodiscus sp. Dactyliosolen mediterraneum Eucampia zodiacus Guinarda flaccida Gyrosigma sp. Hemiaulus hauckii Leptocylindrus danicus Leptocylindrus minimus Licmophora abbreviata Lithodesmium undulatum Nitzschia longissima Nitzschia paradoxa Nitzschia pungens Nitzschia sigma Nitzschia sp. Pleurosigma elongatum Rhabdonema adriaticum Rhizosolenia alata f. gracillima Rhizosolenia alata f. indica Rhizosolenia calcar-avis Rhizosolenia imbricata var. shrubsolei Rhizosolenia robusta Rhizosolenia stolterfothii Rhizosolenia setigera Rhizosolenia styliformis Skeletonema costatum Thalassionema nitzschoides Thalassiothrix frauenfeldi Protoperidinium depressum Protoperidinium divergens Protoperidinium grande Protoperidinium mediterraneum Protoperidinium oceanicum Protoperidinium pyriforme Pyrophacus horologium BACILLARIOPHYCEAE Asterionella japonica Bacteriastrum delicatulum Chaetoceros atlanticum Chaetoceros decipiens Chaetoceros diversum Chaetoceros pseudocurvisetum Chaetoceros rostratum Chaetoceros tetrastichon Climacosphaenia moniligera Cylindrotheca closterium Guinardia flaccida Hemiaulus hauckii Leptocylindrus danicus Leplocylindrus minimus Nitzschia longissima Nitzschia pungens Odontella mobiliensis Rhabdonema adriaticum Rhizosolenia alata f. gracillima Rhizosolenia alata f. indica Rhizosolenia calcar-avis Rhizosolenia imbricata var. shrubsolei Rhizosolenia robusta Rhizosolenia stolterfothii Skelelonema costatum Thalassionema nitzschoides Thalassiothrix fraunfeldi CILIATA Metacylis joergenseni Rhabdonella spiralis Stenosemella ventricosa Tintinnopsis campanula 24

4.BALIK YETİŞTİRME ve UYGUN ALANLARIN BELİRLENMESİ 4.1.Genel Tanımlama: Ağ kafes sistemi; genel anlamda ağ haznesini su yüzeyinde veya içinde taşıma görevi yapan ahşap, metal veya plastik gibi sentetik malzemelerden oluşmaktadır. Bağlantı elemanları olarak polimer halat, beton blok, pvc düzenleme balonu ile çeşitli yüzdürücü elemanlardan yararlanılır. Değişik boyutlarda hazırlanan ağ havuzlar, yüzdürücüler yardımıyla deniz, göl ve akarsuların belirli yerlerine yerleştirilmektedir. Ağ havuzlar çoğunlukla % 100 naylon (sentetik) iplerle hazırlanır ve yüzdürücü materyal olarak ağaç, plastik, pvc, çelik malzemelerden yararlanılır. Seçilecek kafes şekli de balık türüne göre değişiklik gösterir. Alabalıklar gibi yüzeye yakın yaşayan ve hızlı hareket eden türler için çokgen yada dairesel kafesler uygundur. Bu şekilde hareket kısıtlılığından ortaya çıkan stres faktörü en aza indirilmiş olur. Semipelajik balıklar için seklin fazla bir önemi yoktur. Bu tür balıklar için dikdörtgen yada kare kafesler kullanılarak kontrollü üniteler oluşturmada kolaylık sağlanmaktadır. Ağ kafese etki eden hidrodinamik güçler şu şekilde sıralanabilir Dalgaların uyarıcı etkisi Yoğunluk ve çarpma kuvveti Viskozite Kafes sistemlerinde önemli olan bir başka konu ise sabitleme sistemleridir. Yetiştiricilik ünitesinin akıntı, dalga ve rüzgar sebebiyle yer değiştirmesini yada zarar görmesini engellemek amacı ile kullanılır. Bu sistemler de en genel anlamda dipte yada karada bulunan çapa, tonoz vb. bir sabit parça, ara bağlantı elemanı ve şamandıra olarak tanımlanabilir. Çapalar küçük ölçekli sistemlerde kullanışlı olurken sistem büyüdükçe yetersiz kalmaktadırlar. Bu nedenle tonoz denilen ağır bloklar kullanılmaktadır. Bunların yanında dip yapısına bağlı olarak alternatif sabitleme elemanları da kullanılabilmektedir. 25

Kafes sistemlerinin sabitlenmesinde pek çok yöntem uygulanabilir. Sabitleme çok noktadan olabileceği gibi tek noktadan yapılabilir. Bu sistemden daha sık uygulanan ise çok noktadan sabitlemedir. Fransa Oruneval St. Join de Antifer Limanında yapılan bir çalışmada 15mx15m lik 6 tane yüzer kafes 14 adet çapa hattı ile sabitlenmiştir. Sabitlemede zincir naylon karışımı 300 m lik hat ve 3 tonluk tonozlar kullanılmıştır Ara bağlantı elemanı olarak çelik halat, zincir veya sentetik halat kullanılmaktadır. Çelik halat ve zincir küçük ölçekli çiftlikler için uygun değildir. Bunun sebebi gereken hat uzunluğunun fazla olması ve halat gerginliğinin dikey bileşeninin önemli oranda artmasıdır. Ara yüzdürücüler kullanılarak bu sakınca giderilmeye çalışılsada sonuçta sentetik halatın gösterdiği performans her koşulda daha iyi netice vermektedir. Ayrıca sentetik halat, zincir ve çelik halattan daha esnektir. Bu da daha düşük gerilme kuvveti elde edilmesi yönünden avantajdır. Ağlara etki eden en önemli olay fouling organizmaların ortaya çıkardığı tıkanmalardır. Yaz periyodunda 20-30 günde bir ağların tıkanma nedeniyle değiştirilmeleri gerekmektedir. Kış periyodunda ise bu süre 70-90 güne kadar çıkabilmektedir. Bu etkiyi en aza indirmek için antifouling boyalarla boyanan ağlar 12 ay süresince değiştirilmeden kullanılabilir. Ağlar su içerisinde bulunan tüm materyaller gibi fouling organizmalar tarafından kaplanır. Belli bir süre sonra ağ gözlerinin tıkandığı gözlenir. Bu da kafes içindeki suyun değişmesine engel olur. Ağ kafeslerde yoğun stoklama yapıldığı için yeterli su değişimi sağlanamadığında çözünmüş oksijen miktarının azalması tehlikeli sonuçlar ortaya koyabilir. Bu nedenle kafeslerdeki su değişiminin yeterli olması gerekir. Kafes ağında görülen bu olaya engel olmak amacıyla antifouling boyalar kullanılır. Ancak kullanım esnasında seçilecek boyanın kimyasal yapısı da önemlidir. Tri-N-Butyllin içeren antifouling boyalarla boyanmış ağlar nedeniyle salmonlarda kas dokusunda birikmeler ve ölümler görülmüştür. Bu havuzlar 25 m³ lük hacimden 17000 m³ hacime kadar yapılabilmektedir. Ağ havuz derinliği 2-15 metre sınırları arasındadır. Havuz 26

derinliği ve hacim ortam şartlarına, bakım besleme, finansmana bağlıdır. En düşük kafes hacmi 120 m³, ortalama hacim ise 500-800 m³ olması gereklidir. Seçilecek kafes büyüklüğünü etkileyen faktörlerden biri de yetiştirilecek türdür. Örneğin gökkuşağı alabalığı küçük kafeslerde daha iyi netice verirken Atlantik salmonu ve coho salmonu büyük kafeslere ihtiyaç duymaktadır. Kıyı ötesi alanlarda ağ kafeslerde balık yetiştiriciliği son 20 yılda dünyada önemli gelişme gösteren ve gelecekte büyük üretim potansiyeli olarak görülen bir üretim alanıdır. İlk önceleri Norveç fiyortlarında daha sonra İngiltere, İskoçya, Fransa, İtalya ve İspanya da ele alınan çalışmalar, bu yöntemin ileriki yıllar için gelişimi beklenen bir sektör olduğunu göstermektedir. Sistem kontrolü verimli bir çalışma için çok önemlidir. Genelde bu kontroller gözle ve manuel olarak yapılırken ileri teknik uygulanan sistemlerde ise yarı otomatik yada tam otomatik olarak yapılmaktadır. İtalya da Venedik San Marco da yapılan bir çalışmada bilgisayar destekli izleme ve kontrol sistemi denenmiştir. Sistem karada ve denizde olmak üzere iki ana bölümden oluşmaktadır. Denizdeki bölümde bilgi alışverişini sağlayan telemetre, veri değerlendirme ve kontrol sistemi, mevki araştırma modülü, meteo-oşinografi modülü, enerji üretim modülü, biomas izleme modülü, yapısal bileşim modülü, besin temini ve kontrol modülü, su kalitesi modülü bulunmaktadır. Karadaki bölümde ise yine bilgi alışverişini sağlayan telemetre, uzaktan kumanda modülü, tali sistemler modülü, iç kullanıcılar modülü, harici bilgi ağı, arşiv ve veri değerlendirme modülü bulunmaktadır. Yüksek kapasiteli ünitelerde sistemler, bakım ve kontrol, işletme ve yönetim binalarını da bünyesinde taşımaktadır. Büyük hacimli ağ kafes sistemlerine yem deposu ve yemleme otomatları eklenir. Bununla birlikte platform iskelesi, başlı başına bir üniteyi oluşturmaktadır. Kafes sistemleri, yetiştirilecek türün alışkanlıklarına yemleme ve yüksek stoklama şartlarına, stoklanacak balığın yaş ve büyüklüğüne uygun olarak düzenlenmeli, boylama, hasat vb. işlemlere uygun olmalıdır. 27

4.2.Incelenen Uygun Alanlar: 1.SAHA ÖZELLİKLERİ Yer/Bölge adı Kayalar Bölgesi Koordinat 35º15 55 N-32º58 85 E / 35º10 88 N-32º59 00 E 35º10 10 N-33º04 40 E / 35º05 10 N-33º04 20 E 1. Bölge Örnekleme * Önerilen ** Kıyıya olan uzaklık 300 m 1000-3000 m Su derinliği 8 m 25-60 m Örnekleme koordinatları 2.FİZİKİ KARAKTERİSTİKLER 2.a.Karasal Saha Topoğrafya Kıyı yapısı Kayalık+Makilik 35º20 35 N-33º04 36 E Kayalık-Meğilli, Küçük bir kumsal (plaj) mevcut * Verilerin alındığı istasyonun özellikleri. ** Balık yetiştiriciliğine uygun potansiyel saha. 28

2.b.Denizel Saha Deniz Dibinin Yapısı Dalga Durumu Hakim Rüzgarlar Maksimum Rüzgar Hızı Kumluk Dalga oluşumuna açık W (Batı), S (Güney), SW (Güneybatı) 23.4 m/sn İncelemenin yapıldığı tarihdeki (22.04.98) hava sıcaklığı 21ºC Rüzgar durumu : Orta ţiddette Rüzgar yönü : W (Batı) 3.SU KALİTESİ * Yüzey Dip Sıcaklık (T o C) 18.4 18.3 Tuzluluk (S ) 39 39 Oksijen (ppm) 7.9 7.9 Ph 8.17 8.21 Türbidite 8 (yok) 8 (yok) Nitrit ( NO N ;µg at N/l) 0.05 0.04 2 Nitrat ( NO N ;µg at N/l) 1.04 0.16 3 Fosfat ( PO 3 P ;µg at P/l) 0.23 0.08 4 Amonyum ( NH + N ;µg at N/l) 4.71 4.05 4 Silikat (Si; µg at N/l) 0.0 0.67 4.ALTYAPI DURUMU Ulaşım Yerleşim Yerine Uzaklık Enerji Durumu Stabilize yol mevcut. Kayalar köyüne, bölgenin çeşitli noktalarından 1-5 km arası mesafe Elektrik mevcut 5.OLASI POLLUSYON KAYNAĞI Termik Yok Endüstri - Kimyasal Yok Domestik (Evsel) Yok Biyolojik Yok * Bu ölçüler, incelemenin yapıldığı Nisan-Haziran 1998 aylarına ait değerlerdir. 29

6.SEKTÖREL İLİŞKİLER Endüstri Sanayileţme yok Turizm Balıkçılık Tarım Az sayıda küçük konaklama tesisi mevcut. Olumsuz ilişki yok. Balıkçıların barındığı doğal küçük bir barınak (koy) mevcut Kıyı zonunda hayvancılık dışında faaliyet yok 7.AKUAKÜLTÜRE UYGUNLUK Ürün Deniz balıkları Model Kapasite Açık deniz tipi 300 ton/yıl ve üzeri Açıklamalar: Kıyısal alanda 1 mil ve daha fazla uzakta kurulabilecek işletme modeli, 25 m ve üzeri derinliklerdeki sahaya yerleştirilebilir. Önerilen sistemde işletme yönetimi otomasyon teknolojisine sahip olmalı ve tesisler alarm kontrol sistemleri ile donatılarak birkaç gün kendi kendine çalışabilir düzeyde olmalıdır. Bu bölgede hakim rüzgar batı ve özellikle kış döneminde sekonder olarak güney (S) ve güneybatı (SW) dan da etkili olabilmektedir. Bu nedenle işletme kuruluşunda meteorolojik kriterlere özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir. 8.RESİMLER: Resim 1.Kayalar mevkiinin genel görünüţü. 30

Resim 2.Kayalar mevkiinde kumsalın denizden görünüşü. Resim 3.Kayalar mevkiinin batı kısmının görünümü. 31

Resim 4.Kayalar mevkiinin doğu kısmının görünümü. 32

1.SAHA ÖZELLİKLERİ Yer/Bölge adı Balina Doğusu Koordinat 35º10 30 N-33º08 20 E / 35º10 05 N-33º07 90 E 35º10 12 N-33º09 30 E / 35º05 40 N-33º09 32 E 2. Bölge Örnekleme * Önerilen ** Kıyıya olan uzaklık 400 m 800 3000 m Su derinliği 11-13 m 25-50 m Örnekleme koordinatları 2.FİZİKİ KARAKTERİSTİKLER 2.a.Karasal Saha Topoğrafya Kıyı yapısı 35º22 33 N-32º59 86 E Bitki örtüsü doğal maki alanıdır. Koy, önde hafif yarımada, koyun uç tarafları sarp, meyilli ortası kumluk, düz * Verilerin alındığı istasyonun özellikleri. ** Balık yetiştiriciliğine uygun potansiyel saha. 33

2.b.Denizel Saha Deniz Dibinin Yapısı Dalga Yüksekliği Hakim Rüzgarlar Maksimum Rüzgar Hızı Kumluk Dalga oluşumuna açık W (Batı), S (Güney), SW (Güneybatı) 23-25 m/sn Sahanın denizden tesbiti 22.04.98 tarihinde yapılmıştır. Hava sıcaklığı 21ºC Rüzgar durumu : Orta ţiddette Rüzgar yönü : W (batı) 3.SU KALİTESİ * Yüzey Dip Sıcaklık (T o C) 18.4 18.3 Tuzluluk (S ) 38.4 38 Oksijen (ppm) 7.68 7.52 Ph 8.23 8.23 Türbidite Nitrit ( NO N ;µg at N/l) 0.03 0.04 2 Nitrat ( NO N ;µg at N/l) 2.11 1.95 3 Fosfat ( PO 3 P ;µg at P/l) 0.08 0.00 4 Amonyum ( NH + N ;µg at N/l) 7.38 5.29 4 Silikat (Si; µg at N/l) 1.15 1.05 4.ALTYAPI DURUMU Ulaşım Yerleşim Yerine Uzaklık Enerji Durumu Mevcut, stabilize yol. Güzelyalı ve Karşıyaka yerleşim merkezlerine 1-2 km uzaklıkta Elektrik enerjisi. 5.OLASI POLLUSYON KAYNAĞI Termik Yok. Endüstri - Kimyasal Yok. Domestik (Evsel) Yok. Biyolojik Yok. * Bu ölçüler, incelemenin yapıldığı Nisan-Haziran 1998 aylarına ait değerlerdir. 34

6.SEKTÖREL İLİŞKİLER Endüstri Sanayileţme yok. Turizm Balıkçılık Tarım Potansiyel alan. Kıyı balıkçılığı faaliyeti mevcut. Dar kapsamda hayvancılık. 7.AKUAKÜLTÜRE UYGUNLUK Ürün Deniz Balıkları, Yumuşakçalar Model Kapasite Kıyı ötesi ağ kafes 100 ton/yıl ve üzeri Açıklamalar: Kıyıdan 500 m ve daha uzak alanlarda işletme kurulabilir. İşletme modeli, sahanın yerleşim yerine yakın olması ve karasal alandan kontrol noktaları ile gözlenebileceği dikkate alındığında yarı otomatik kıyı ötesi sistemler kullanılabilir. Özellikle batabilir ağ kafes modellerinin kullanımı, çok ender olarak esebilecek sert rüzgarlara önlem olabilir. 8.RESİMLER: Resim 5.Balina doğusunun genel görünüşü. 35

Resim 6.Balina doğusu genel görünüm. Resim 7.Balina doğusu genel görünüm. 36

1.SAHA ÖZELLİKLERİ Yer/Bölge adı Güzelyalı - Malazgirt Arası Koordinat 35º05 50 N-33º08 00 E / 35º05 20 N-33º08 00 E 35º05 53 N-33º11 00 E / 35º05 45 N-33º10 80 E 3. Bölge Örnekleme * Önerilen ** Kıyıya olan uzaklık 400 m 1000-3000 m Su derinliği 13 m 25-50 m Örnekleme koordinatları 2.FİZİKİ KARAKTERİSTİKLER 2.a.Karasal Saha Topoğrafya Kıyı yapısı Kayalık, yerleşim alanı var Kırıntılı, kayalık 1) 35º21 00 N-33º08 05 E / 35º21 20 N-33º10 10 E 2) 35º21 85 N-33º08 45 E / 35º21 72 N-33º08 98 E * Verilerin alındığı istasyonun özellikleri. ** Balık yetiştiriciliğine uygun potansiyel saha. 37

2.b.Denizel Saha Deniz Dibinin Yapısı Dalga Yüksekliği Hakim Rüzgarlar Maksimum Rüzgar Hızı Kumluk Dalga oluşumuna açık. W (batı) 20-25 m/sn Hakim rüzgar yönü olan W (Batı) haricinde, kış aylarında S (Güney), Mart ta ise SW (Güneybatı) yönleri sekonder yönlerdir. 3.SU KALİTESİ * Yüzey Dip Sıcaklık (T o C) 18.6 18.7 Tuzluluk (S ) 38.4 38.6 Oksijen (ppm) 7.34 7.54 Ph 8.23 8.24 Türbidite Yok Yok Nitrit ( NO N ;µg at N/l) 0.05 0.28 2 Nitrat ( NO N ;µg at N/l) 4.14 7.14 3 Fosfat ( PO 3 P ;µg at P/l) 0.08 0.00 4 Amonyum ( NH + N ;µg at N/l) 6.05 0.62 4 Silikat (Si; µg at N/l) 2.41 7.98 4.ALTYAPI DURUMU Ulaşım Yerleşim Yerine Uzaklık Enerji Durumu Mevcut (stabilize yol) Karşıyaka, Malazgirt ve Alsancak beldelerine yakın. Elektrik 5.OLASI POLLUSYON KAYNAĞI Termik Yok. Endüstri - Kimyasal Yok. Domestik (Evsel) Yok. Biyolojik Yok. * Bu ölçüler, incelemenin yapıldığı Nisan-Haziran 1998 aylarına ait değerlerdir. 38

6.SEKTÖREL İLİŞKİLER Endüstri Sanayileşme yok. Turizm Mevcut durumda bir olumsuzluk yok. Balıkçılık - Tarım - 7.AKUAKÜLTÜRE UYGUNLUK Ürün Deniz Balıkları Model Kapasite Kıyı ötesi (off-shore) 200 ton/yıl ve üzeri Açıklamalar: Batı rüzgarlarının hakim olduğu bölgede, çalkantılı deniz koşulları görülmektedir. Batabilir off-shore sistemleri kullanılabilir. Karasal alanda ulaşım ve enerji olanakları dikkate alındığında yarı-otomatik sistemler önceliklidir. Sert hava koşullarında sistemler su içinde yer alacağından fazla etkilenmeyecek tasarımda seçilmelidir. 8.RESİMLER: Resim 8.Bölgenin genel görünümü. 39

Resim 9.Bölgenin genel görünümü. 40