içindekiler BAROBÜLTENİ sayı02 BAROBÜLTENİ i ç i n d e k i l e r

Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE NİN DEMOKRATİKLEŞME SINAVINI DERİNLEMESİNE TARTIŞTI!

Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

8. Kamu Yönetimi Sempozyumu

Sosyal Güvenlik Alanındaki Hukuki İhtilafların Azaltılması Çalıştayı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

Uluslararası İlişkiler ULUSLARARASI İLİŞKİLER

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

İ Ç İ N D E K İ L E R

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

(DEÜ Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Anayasa Hukuku Anabilim Dalı)

HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

Türkiye nin Yeni Anayasa Arayışı: TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tecrübesi

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Strateji Geliştirme Başkanı Sayın Alpaslan AZAPAĞASI konuşmalarında, günümüzde hukuk fakültesi öğrencilerinin meslek yaşamına girmeden uygulama ile ta

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

Biz yeni anayasa diyoruz

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

Sosyal Güvenlik Haftası Çeşitli Etkinlik ve Ziyaretlerle Kutlandı

2. ISRAIL VE YAHUDILIK KONFERANSI BANDIRMA DA GERÇEKLESTI

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı

ANAYASA CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 13.00

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

KARADAĞ SUNUMU Natalija FILIPOVIC

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

KURULUŞ: Madde 2. Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezi, Ankara Barosu Yönetim Kurulu kararı ile kurulur ve üyeleri atama yolu ile belirlenir.

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ VE STK LARIN DURUMUNU TARTIŞTI!

İçindekiler. Hakkımızda Misyon Vizyon TKYD Üyelik Ayrıcalıkları Faaliyetler

HUKUK VE ADALET DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI (Ortaokul 6, 7 veya 8. Sınıf)

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

Ankara Barosu Başkanı Av. Vedat Ahsen Coşar ın Açış Konuşması - Arabulucu.com

Ankara Barosu, üyesi ve 2200 stajyer avukat ile Türkiye nin ikinci büyük Barosu dur.

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ STRATEJİK PLANI

UNESCO MİLLÎ KOMİSYONLAR TÜZÜĞÜ

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

Cumhuriyet Halk Partisi

GENÇ ERKEK HENTBOL TAKIMIMIZ İL İKİNCİSİ OLDU

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... V İÇİNDEKİLER... XI I. BÖLÜM CHP NİN SON GENEL YÖNETİM KURULU

İÇİNDEKİLER. A. Bülent Gürel (Üsküdar Hakimi) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21

SGK Başkanı, Naci Şahin Konferans Salonu Açılışını Yaptı

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Cumhuriyet Halk Partisi

ŞUBAT 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

AĞUSTOS 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Yönetim Kurulu'nun Yemin Töreni'ne katılım gerçekleşti.

Özel okulların örgün eğitimindeki payını artıracağız

Diş Hekimliği Sempozyumu

Çarşamba İzmir Gündemi

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

yılı İzmir Barosu Asgari Ücret Tarifesi'nin belirlenmesi.

GEÇMİŞTEN BUGÜNE DOĞUŞ

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DE SOL GELENEĞİNİ VE SİYASİ LİDERLİĞİ TARTIŞTI

Faktoring sektörü 76 milyar TL işlem hacmi ve reel sektöre sağladığı 12,4 milyar TL ile Türk ekonomisine destek veriyor

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Demokratik Yönetişimde Vatandaş Şikayetinin Rolü. Fikret Toksöz May 12, 2015

Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler...

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

7. dönem çalışma raporu ÜYE TOPLANTILARI. EMO Kocaeli Şubesi

HUKUK İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARABULUCULUK DAİRE BAŞKANLIĞI

ANAYASA DERSĐ ( ) ( GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI

E-BÜLTEN. twiitter.com/edremitticaret ODAMIZ 5. MESLEK KOMİTE BAŞKANI MUSTAFA BARIŞ BAKIR IN MAĞAZA AÇILIŞI

Bilişim Teknolojileri Rehber

TÜRKİYE DE FİKRİ HAKLAR YÖNETİMİ KÜLTÜRÜ VE GELİŞİMİ

NİSAN AYI BÜLTENİ. Çağrı Merkezi:

İdari Yargının Geleceği

1: İNSAN VE TOPLUM...

Çocuklarınıza interneti yasaklamayın; yaptıklarını takip edin. 12 Ocak 2014 Pazar günü, İELEV Eğitim Kurumları Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

Transkript:

1

içindekiler i ç i n d e k i l e r 02 Ankara Barosu Yayınları 2009 Baro Bülteni üç ayda bir yayımlanır. sayı02 Sahibi Ankara Barosu adına Av. Vedat Ahsen COŞAR Ankara Barosu Başkanı 04 Haber & Etkinlikler Duyurular Yargıtay Kararları Danıştay Kararları Basın Bildirileri Basında Baromuz Yayınlarımız Yeni Katılanlar Kaybettiklerimiz Haberler&Etkinlikler 21 Duyurular 26 Basın Açıklamaları Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Av. Şevki Gürel YÜCEER Ankara Barosu Yayın Kurulu Başkanı Av. Barış Ozan VURAL Editör Av. Özgür ERALP Hazırlayan Deniz POLAT 29 T.B.M.M den Çıkan Kanunlar 30 34 Basında Baromuz Yeni Çıkan Yayınlar İletişim Adresi Ankara Barosu Başkanlığı Ankara Adalet Sarayı Kat:5 Sıhhiye / ANKARA Tel: 0.312 444 22 76 - Alo Baro Faks: 0.312 309 22 37 ankarabarosu@ankarabarosu.org.tr www.ankarabarosu.org.tr Dijital Dergi, Kapak ve Sayfa Tasarımı Teknoform Basım Yayım Hizmetleri Tel: 0.312 478 03 55 www.teknoform.web.tr 2 36 Ruhsat Alanlar 39 Kaybettiklerimiz 41 Fotoğraflar

Av. Vedat Ahsen COŞAR Ankara Barosu Başkanı önsöz ö n s ö z Sevgili Meslektaşlarım, Bu hizmet dönemimizin önemli yeniliklerinden olan e-bültenin/ elektronik bültenin Ocak-Şubat- Mart/2009 ayları Baromuz etkinliklerini kapsayan ikinci sayısı ile karşınızdayız. Baro yönetimi olarak her şeyin en iyisini yapmaya çalışmakla birlikte, ikinci sayısı çıkan bu hizmetin daha henüz başında olmamız nedeniyle kimi eksikliklerinin olması doğal ve kaçınılmazdır. Bu eksiklikler, sizlerin yapıcı eleştiri ve önerileriniz, yönetim olarak bizim öz eleştirimiz ve daha iyiyi yapmaya yönelik amacımız doğrultusunda ve zaman içersinde giderilecek ve Türkiye Baroları içersinde bir ilk ve henüz tek olan bu bülten giderek kurumsallaşacaktır. İletişim ve bilişim teknolojisinin inanılmaz ölçüde ilerlemesi sayesinde, gerek bireysel, gerekse kurumsal ölçekte veri biriktirme, biriktirilen verileri işleme ve aktarma kapasitesi olağanüstü düzeyde artmıştır. Bu niceliksel artışın getirdiği önemli sonuçların en başında biriktirilen, işlenen ve aktarılan çok sayıdaki veriyi nitelik bağlamında iyi ayırmak, bunları doğru anlamak, doğru yorumlamak ve doğru süzmek geliyor. İş yaşamının, siyasi yaşamın son derece karmaşık olduğu, çapraz ve hatta çarpık ilişkileri barındırdığı, bulanık gerçeklere, fikirlere, imgelere, önerilere, iktidar ve güç değişimini amaçlayan aldatmacalara dayandığı göz önüne alındığında, biriktirilen, işlenen ve aktarılan verileri iyi süzmenin, doğru anlamanın ve yorumlamanın ne kadar gerekli ve önemli olduğu kendiliğinden ortaya çıkar. Ankara Barosu olarak bütün bunların bilincinde ve ayırtında olduğumuz için gerek yazılı, gerekse elektronik ortamdaki tüm yayınlarımızda, haber ve yayın etiğine bağlı olmamızın gereği olarak, sizlere doğru verileri, doğru bilgileri, doğru enformasyonu aktarmayı ve bu suretle sizlerin bunları sağlıklı olarak anlayıp yorumlamanıza olanak sağlamayı ilke edindik. Elektronik bültenimizin bu ikinci sayısında da birincisinde olduğu gibi Baromuzun geride kalan Ocak- Şubat-Mart/2009 aylarındaki tüm etkinliklerinin yanı sıra gelir/gider durumu hakkında sizlerin bilgi sahibi olabilmenize olanak sağlayan hizmet odaklı ve saydam bir anlayışın ve sunumun takipçisi olduk. Şimdi geriye tek bir şey kalıyor, o da sizlere iyi okumalar dilemek. Biz de öyle yapıyor ve sizlere iyi okumalar diliyoruz. Saygılarımızla. Av.V.Ahsen Coşar Ankara Barosu Başkanı 3

haberler&etkinlikler h a b e r l e r & e t k i n l i k l e r BARODAN AVUKATLARA KREDİ DESTEĞİ Ankara Barosu ile Kredi Garanti Fonu A.Ş (KGF) arasında, Baroya üye Avukatlara 50 bin TL ye kadar kredi sağlanmasını öngören protokol imzalandı. Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar ile KGF Genel Müdürü Hikmet Kurnaz, Ankara Barosu Eğitim Merkezinde konuyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Ankara Barosu Başkanı Coşar, ülkenin ekonomik krizden geçtiğini ifade ederek, Kriz ortamında, meslektaşlarımıza 50 bin TL ye kadar kredi imkanı sağlanmasını önemli buluyoruz. Bu protokol, özellikle Avukatlığa yeni başlayan Meslektaşlarımızın kendi bürolarını açmalarına, tefriş etmelerine, mesleğin ilk yıllarında karşılaşacakları ekonomik sorunları çözmelerine ve meslekte tutunmalarına olanak sağlayacaktır diye konuştu. Diğer Barolara Örnek Olsun İlk kez bir Baronun KGF ile protokol imzaladığını kaydeden Coşar, diğer Barolara da şu sözlerle çağrıda bulundu: Küresel düzeyde yaşanan ve ülkemizi de önemli ölçüde etkileyen ekonomik kriz ortamında Baromuz üyesi Avukatlara bu olanağın sağlanmış olması son derece önemli ve anlamlıdır. Ülkemizde bir ilk olan ve bu aşamada sadece Ankara Barosu üyelerine sağlanan bu olanağın diğer Barolarımıza da örnek olması, Türkiye genelinde tüm Baroları ve Avukatları kapsayacak biçimde yaygınlaşması en büyük dileğimizdir. KGF Genel Müdürü Kurnaz da, şirketin, özellikle teminata ihtiyaç duyan KOBİ lere destek sağladığını ifade ederek, Ekonomik daralma sürecinde olunan bir ortamda, Ankara Barosu ile protokol imzalıyoruz. Ekonomik güven ve tüketimin tesisiyle, KOBİ lerin de önü açılacaktır diye konuştu. KGF nin Türkiye genelinde 17 şubesi bulunduğunu bildiren Kurnaz, kısa sürede şube sayısını 30 a çıkarmayı amaçladıklarını belirtti. Coşar ve Kurnaz, açıklamanın ardından protokole imza attılar. Kredi kullanmak isteyen Avukatlar, Ankara Barosu nun anlaşacağı bir banka aracılığıyla kredi başvurusunda bulunacaklar. KREDİ GARANTİ FONU VE BANKALAR İLE SAĞLANAN MUTABAKAT UYARINCA UYGULAMA AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE OLACAKTIR: 1- Kredi kullanmak isteyen Meslektaşımız ekli listede belirtilen bankalardan herhangi birisine kredi kullanma talebiyle başvuruda bulunacaktır, 2- Banka tarafından talep edilen belkgeleri tamamlayacaktır, 3- Talep edilen belgeler tamamlandıktan ve istihbarat çalışması yapıldıktan sonra kredi kullanımı için banka tarafından teminat istenilmesi durumunda kendisi tarafından gerekli teminat gösterilecektir, 4- meslektaşımız tarafından talep edilen teminatın gösterilmemesi durumunda, Kredi Garanti Fonu A.Ş. teminatından (ilgili masraflar banka tarafından KGF ye ödenmek üzere krediden kesilerek) faydalanmak üzere başvuruda bulunacaktır, 5- Teminat ile ilgili işlemler veya KGF tmeinat işlemleri tamamlandıktan sonra kredi Meslektaşımızın kullanımına açılacaktır. 4

VADE FAİZ ORANI (*) BANKA MASRAFI(**) MAX.KREDİ KGF İLE KGF SİZ KGF İLE KGF SİZ TUTARI EK TALEP TEMİNAT TEB 60 AYA KADAR 1,65% 1,65% 100.TL 100.TL 50.000.TL FERDİ KAZA SİGORTASI KGF TEMİNATI KULLANIMI DURUMUNDA EK TEMİNAT TALEBİ YOKTUR. HALK BANKASI 36 AYA KADAR 1,65% 1,75% 100.TL 100.TL 50.000.TL ÜÇ ADET OTOMATİK ÖDEME TALİMATI VERİLMESİ VE KREDİ KARTI ALINMASI KGF TEMİNATI KULLANIMI DURMUNDA EK TEMİNAT İSTENEBİLİR. GARANTİ BANKASI 60 AYA KADAR 1,65% 1,98% 100.TL KREDİNİN %4 (MİN.225. TL-MAX.525. TL) 50.000.TL BİLDİRİLMİŞ EK TALEBİ MEVCUT DEĞİLDİR EK TEMİNAT TALEP EDİLECEĞİNE İLİŞKİN BİR BİLDİRİMDE BULUNMAMIŞTIR FİNANS BANK 60 AYA KADAR 1,69% 1,69% 100.TL 100.TL 50.000.TL BİLDİRİLMİŞ EK TALEBİ MEVCUT DEĞİLDİR EK TEMİNAT TALEP EDİLECEĞİNE İLİŞKİN BİR BİLDİRİMDE BULUNMAMIŞTIR YAPI KREDİ BANKASI 36 AYA KADAR 1,75% - KREDİNİN %1 İ (MİN.300. TL) - 50.000.TL BİLDİRİLMİŞ EK TALEBİ MEVCUT DEĞİLDİR KGF TEMİNATI KULLANIMI DURUMUNDA EK TEMİNAT TALEBİ YOKTUR. AKBANK 36 AYA KADAR - 1,59% - MİN.129.TL- MAX.449.TL 15.000.TL BİLDİRİLMİŞ EK TALEBİ MEVCUT DEĞİLDİR KGF TEMİNATI İLE KREDİ KULLANDIRIL- MAMAKTADIR. (*) Tabloda ilgili bankanın maksimum süreye 50.000.TL karşılığında verdiği aylık faiz oranı girilmiştir. (**) Bankaların çeşitli adlar altında talep ettikleri her türlü masraf, komisyon v.s. banka masrafı adı altında gösterilmiştir. NOT: İşbu tabloda yer alan tüm veriler bilgilendirme amaçlı olup, Ankara Barosu Başkanlığı, Kredi Garanti Fonu A.Ş. ve ilgili bakayı bağlayıcı nitelikte değildir. Bankalar tarafından kredi kullanım koşullarında değişiklik yapılması durumunda tabloda yer alan bilgilerde değişiklik yapma hakkı saklıdır. 5

haberler&etkinlikler h a b e r l e r & e t k i n l i k l e r 6 I. ULUSLARARASI SPOR HUKUK KURULTAYI Dünyada bir ilk olan 1.Uluslararası Spor Hukuku Kurultayı, Ankara Barosu Spor Hukuku Komisyonu tarafından 12-14 Ocak 2009 tarihleri arasında Ankara Barosu Eğitim Merkezinde gerçekleştirildi. Kurultayın açılışı Yargıtay Başkanı Hasan GERÇEKER ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Murat BAŞESGİOĞLU ile eski bakanlardan Refaiddin ŞAHİN ve Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur ERDENER ile bir çok spor adamının katılımı ile gerçekleşti. Katılımcılar arasında konusunda uzman çok sayıda yerli ve yabancı akademisyenin yanısıra konuyla ilgili hukukçuların yer alması dikkati çekti. Kurultay süresince Spor Hukuku gerek kuramsal, gerekse uygulama boyutuyla incelenip tartışıldı. Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, kurultayı açış konuşmasında sporun,son yıllarda önemli gelişme kaydeden bir hukuki disiplin olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü. Uluslararası Spor Mahkemeleri ve Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi yetkili ve görevli olan mahkemeler tarafından verilmiş yüz binlerce karar vardır. O nedenle spor, avukatıyla, yargıcıyla, savcısıyla, akademisyeniyle, biz hukukçuların ilgisiz ve kayıtsız kalamayacağı bir alandır. Bu kurultay aracılığıyla Spor Hukuku konusunda kendimizi geliştirmenin yanı sıra ülkemizi uluslararası alanda tanıtmayı amaçladık. Coşar ın ardından kürsüye gelen Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Başesgioğlu. Spor hukuku, spor emekçilerinin, spor camiasının sorunlarını çözmeye yönelik elimizdeki en önemli araç ve platformlardan birisidir dedi. Aktiviteleri, ekonomik boyutu ve topluma yapmış olduğu diğer dinamiklerle sporun göz ardı edilemeyecek bir olgu olduğunu ifade eden Başesgioğlu, şunları kaydetti: Parlamentoda spor ile ilgili çok önemli yasalar var. Bunların başında Türkiye Futbol Federasyonu nun kuruluş ve işleyişine ilişkin yasa gelmektedir. Hepinizin bildiği üzere FIFA ulusal federasyonlara futbol yönetiminin kendi ana statüsü ile yönetilmesi, bunun bir yasa ile düzenlenmemesi gerektiğini birçok kez ifade etmiştir. Biz de FIFA nın bu çağrısına uyarak Türkiye de futbolun yönetimini çok kısa çerçeveli yasayla sınırlandırarak kalan bölümünü kendi ana statüsüne bırakmak suretiyle düzenleme yapma ihtiyacı duyduk. Şu anda Milli Eğitim Gençlik ve Spor Komisyonu nda bulunan konu ile ilgili yasa en kısa zamanda T.B.M.M Genel Kurulu nun gündemine gelecektir. Başesgioğlu, sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesi, Türkiye de doping ajansının kurulması ve kulüpler yasası tasarısının da komisyonlarda olduğunu söyledi. Kurultayın açılışında konuşan Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker de Spor ile ilgili pek çok yasa var. Bu yasaların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Fakat yine de yeni yasalara ihtiyaç var. Ulusal ve uluslararası düzeyde sporcuların haklarını savunabilecek donanıma sahip spor hukukçularını hep birlikte yetiştirmemiz gerekir. Üniversitelerin Hukuk Fakültelerinde Spor Hukuku ile ilgili bölümlerin açılmasına ihtiyaç var. diye konuştu. Dünyada ilk olarak Ankara Barosu tarafından düzenlenen kurultay, konusunda uzaman yerli ve yabancı birçok konuşmacıya ev sahipliği yapmasının yanısıra farklı ülkelerin Spor Hukuku alanındaki gelişmelerin Türkiye de uygulanan sistemle karşılaştırılmasına imkan sağladı. Üç gün süren kurultayda yaklaşık 30 saat süre ile Spor Hukukunun uygulanmasından doğan sorunlar geniş bir yelpaze içinde tartışıldı. Ankara Barosu Spor Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Gurur Gaye GÜNAL, geleneksel hale getirmeyi planladıkları kurultayın önümüzdeki yıllarda daha büyük ve geniş katılımlı olarak düzenlenmesini hedeflediklerini belirtti.

SEÇMEN LİSTELERİ TARTIŞILDI Seçmen listelerinin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi baz alınarak oluşturulması ile birlikte birçok şaibe ve iddia ortaya atıldı. Boş tarlalara kayıt olmuş kişilere, bazı il, ilçe ve beldede görülen nüfus değişimlerine ilişkin iddialar sonrasında Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sorgulanmaya başladı. Konunun uzmanı olan bilişimciler ile siyasileri bir araya getirerek konunun ve iddiaların tartışılmasını amaçlayan; İnternet Teknolojileri Derneği, Türkiye Bilişim Derneği ve Ankara Barosu tarafından organize edilen Seçmen Kütükleri: Teknik Ve Hukuki Değerlendirme ve Olası Çözüm Arayışları Paneli Ankara Barosu Eğitim Merkezi nde gerçekleştirildi. Oturum Başkanlığı nı İnternet Teknolojileri Derneği Başkanı Mustafa Akgül ün yaptığı panelde, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etüdleri Enstitüsü nden Yrd. Doç. Dr. A. Sinan Türkyılmaz, Yüksek Seçim Kurulu Önceki Başkanvekili Sabri Coşkun, Araştırmacı- Yazar Tarhan Erdem, Türkiye Bilişim Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Türker Gülüm, CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, MHP Grup Başkanvekili Faruk Bal, DSP 21. Dönem Milletvekili Şadan Şimşek ve DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan konuşmacı olarak yer aldı. 2000 yılından bugüne Türkiye deki seçmen sayılarındaki değişime dikkat çeken konuşmacılar, daha önce yargının elinde bulunan seçime ilişkin bilgilerin ve sistemin 5749 sayılı Yasa sonrasında iktidarın eline geçtiğini ve bu durumun suistimale açık olduğunu ileri sürdüler. Panelde konuşan DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, seçmen kütükleriyle ilgili tartışmaların temelinde yürütmenin yargının işine müdahale etmesi olduğunu söyledi. Seçmen kütüklerinin düzenlenmesine ilişkin yapılan yasa değişikliğinin genel seçimlerde daha çok tartışma yaratacağını öne süren Kaplan, yurt dışındaki vatandaşlar için oluşturulacak seçmen kütüklerinin mevcut yasalara göre hazırlanması halinde sınır kapısında kullanılacak oyların hukuki geçerliğinin bulunmayacağını savundu. CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, tartışmalı seçmen kütüklerinin olduğu bir ortamda yapılan seçimin sonuçlarına halkın iradesinin tecellisi denilemeyeceğini ifade ederek, şöyle konuştu: Bilinçli bir kargaşa ortamı yaratılıyor. Renkli devrimlerin olduğu yerlerde, ABD li mühendislerin yol göstermesiyle karışıklıklar ortaya çıkmış ve renkli devrimler olmuştur. Türkiye nin yakın tarihine yüklenen bir misyon var. Türkiye bilinçli olarak mı bu ortama sürüklendi? Sanırız öyle oldu. Tüm dünyaya yazılım geliştirenler ve üretenler bu işin uzmanlarıdır. Bunlar kimdir? Turuncu, mavi devrime zemin hazırlayanlardır. Soros devrimcileridir. Türkiye nin, seçimlerini bağımsız yargıya bırakan demokratik ülkelerden biri olduğunu vurgulayan MHP Grup Başkan Vekili Bal, Ancak seçmen kütükleri yargı değil, yürütmenin gözetiminde oluşturulmuştur. Seçmen veri tabanı AKP nin siyasi sorumluluğunu üstlendiği birimlerce oluşturulmuştur. Bizim seçmen sistemimizde arıza var. Sistemimiz demokratik toplum gereğine uyan şekilde değil dedi. Eski YSK Başkan Vekili Sabri Coşkun da MERNİS sisteminin yıllardır YSK ya empoze edilmeye çalışıldığını savunarak, görevde olduğu dönemde dahi bu dayatmanın olduğunu, ancak seçmen yazım sistemine devam edildiğini söyledi. Araştırmacı-yazar Tarhan Erdem de konuşmasında, yurt dışında yaşayan vatandaşlara yönelik seçmen kütüklerinin oluşturulmasına değinerek, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Yasa yı değiştiren 5749 sayılı Yasa nın yurt dışı seçmen kütüklerine ilişkin maddesi de genel seçimlerde tartışma yaratacak. O zaman ne kadar büyük felaketle karşı karşıya kalacağımızı hep birlikte görüp yaşayacağız dedi. Erdem, 5749 sayılı Yasa nın tümden yürürlükten kaldırılması gerektiğini savunarak, yasaya göre Ankara da oluşturulacak ilçe seçim kurulunca yurt dışında oturanların seçmen kütüklerinin oluşturulacağını, bunun çok yanlış olduğunu söyledi. 7

haberler&etkinlikler h a b e r l e r & e t k i n l i k l e r 8 ELEKTRONİK İMZALI MOBİL İMZA UYGULAMALARI SEMİNERİ 2004 yılından bu yana UYAP Avukat portalıyla ilgili seminer çalışmalarını sürdüren Avukat Özgür Eralp, Avukat Hayri Çağatay Cengiz, Elektronik İmzalı Mobil İmza Uygulamalarıyla ilgili talep üzerine 06.01.2009 tarihinde yeniden genç avukatlar için seminer düzenledi. Birçok kişinin kullanımda şüphe duyduğu elektronik imzanın güvenilirliği konusunda Türkiye nin birçok Avrupa ülkesinden daha önde olduğunu vurgulayan avukat Çağatay Cengiz, avukatların elektronik imza kullanırken dikkat etmesi gereken noktaları şöyle anlattı: 5070 sayılı Kanunda, üzerinde kayıtlı elektronik imza oluşturma verilerinin araç dışına çıkmasını engelleyeceksin. Bunun için de bunu kopyalamaya karşı koruyacaksın diyor. Yani bunun içerisindeki bilgiyi bir yere kopyalamaya kalktığınız an, içindeki veriyi siliyor. Sildiği gibi karşı tarafa da kopyalamıyor ve bunu da bozuyor. Milyon dolarlar civarında bir yatırımla bu işlem yapılıyor. Mesela, Dış Ticaret Müsteşarlığında manuel işlem yok, tamamıyla elektronik imzayla bu işlem yapılıyor. Böyle bir piyasada güvensiz bir cihazın da bulunması mümkün değil. Çok önemli bir nokta, imzalanacak verinin imza sahibi dışında değiştirilmemesi ve bu verinin imza sahibi tarafından imzanın oluşturulmasından önce görülebilmesini sağlayacaksın diyor. Yani bu bağlamda boşa imza yok, nasıl ki bizim kanunlarımız beyaza imzayı caiz kılıyor, ama elektronik ortamda beyaza imza diye bir şey yok. Beyaza imza yaparsanız, size gelen bir dokümanda oynama yaptığınız an, şifre ortadan kalkıyor, sadece ortada word dosyası veya işte PDF dosyası oluyor. Bu çok önemli bir özellik, yapılan dokümanı mutlaka görmeniz lazım; yani neye imza attığınızı bileceksiniz. 5070 sayılı Kanuna göre oluşturulmuş elektronik imzaların kanunen uygulayanı bağlayacak imzalar olduğunu söyleyen Cengiz, elektronik imzayla evlilik akdinin, tapu işlemlerinin, vasiyetname hazırlamanın yapılamayacağını da belirtti. Cengiz, konuşmasında kredi kartı şifrelerine olduğu kadar, elektronik imzaların PIN numarasına sahip çıkın, kartınızın üzerine yazmayın diyerek genç meslektaşlarını da uyardı. Avukat Özgür Eralp, bu sunumun ardından elektronik imzayla avukat portalına girip, bazı işlemleri uygulamalı olarak anlattı. DOĞAN CÜCELOĞLU İLE ÖFKE KONTROLÜ Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi nin konuğu olan Prof.Dr. Doğan Cüceloğlu, avukatlara öfke kontrolünün nasıl sağlanacağını anlattı. Ankara Barosu Eğitim Merkezi Konferans salonunda düzenlenen söyleşinin konuğu 45 yılını psikoloji eğitimine veren Cüceloğlu, giderek öfkeli bir topluma dönüştüğümüzü fiziksel şiddete başvuranların sayısının hızla arttığını vurgularken, öfkenin nasıl yenilebileceğini keyifli bir sohbetle salondakilerle paylaştı. Türkiye de öfkeli görünenlerin çoğu öfkeli değil, öfke maskemiz var ve bu adamla tanıştığın zaman şeker gibi bir insan olduğunu görebilirsin. Esasında o anda öfkeli değil, ama adam kendini korumak zorunda ondan dolayı takmış maskeyi diyerek söze başlayan Cüceloğlu, önce insan olmalıyız sözleriyle sürdürdü konuşması. Ben birisini insan olarak görebilirim, ama o beni erkek olarak gördüğü sürece, kadın-erkek ilişkisi içinde kalırız, insan-insan ilişkisine geçemeyiz ve ben maalesef henüz daha Türk toplumunu insan insan ilişkisine geçebildiğini görmüyorum. Cüceloğlu, öfke ve şiddetin çocukluk yıllarında başladığına da dikkat çekerek, anne babaları uyardı. Kaç ana-baba burada çocuğuna haftada bir-iki kere ve yahut da ayda bir olsun evladım, bugün doya doya oynadın mı? diye soruyor. Neden? Çünkü çocukluğunu doya doya yaşayamamış bir insanın mutlu olması çok zordur. Çocuğunuz istediğiniz mesleği kazanabilir, çok da para kazanabilir, ama mutlu bir hayatı olamaz. Çocuklarla konuşurken bazen o duygumuzun çerçevesinde öfkeyle konuşuyoruz, böylelikle neyse enerjimiz tam anlamıyla çocuğa gidiyor. Sanıyoruz ki böylelikle eğitiyoruz. Ama öfkeli olarak konuştuğunuz zaman karşıdaki alıcılığını kapıyor, sadece onda kalan şu: Bana kızdı, bundan neyi öğrenmem konusunda bir

fikir oluşmuyor. Onun için gerçekten eğitim vermek istiyorsanız öfkeliyken yapmayın bunu. Cüceloğlu, salondaki izleyicilerin de katıldığı keyifli söyleşisinde, öfkenin nasıl kontrol edilebileceğini şöyle özetledi; Öfke hadisesi içinizde, sizin kendinizi tanımanıza çok güzel bir fırsat.ben şahsen önem veriyorum, çünkü şunu biliyorum ki, hayatımdaki en önemli insan kendimim. Benim gelişimim oldukça hayatımdaki diğer insanlara da gelişmiş bir insan olarak yaklaşacağım. Bundan dolayı benim kendimin farkına varması, hem sağlığım yönünden, hem de ilişkiler içinde olduğum zaman hakikaten çok hayırlı bir şey. O zaman bakıyorum, eskiden çok öfkelendiğim şeyleri şimdi hiç öfkelenmeden dinleyebiliyorum. Diyorlar hocam, yahu ne kadar sakinsin? Öyle miyim? diyorum, yani farkında bile değilim. Çünkü, ben beklentilerimin kaynağını keşfettim. SÖMÜRÜYE HUKUKÇU TEPKİSİ Adalet Haftası etkinlikleri kapsamında Ankara Barosu, Türkiye Barolar Birliği ve Türk Hukuk Kurumu nun ortaklaşa düzenlediği Sömürüye Karşı Hukuk konulu açıkoturumda Türkiye nin özelleştirme süreci tartışıldı. Oturum Başkanlığını Avukat Barış Ozan Vural ın yaptığı açıkoturumda konuşan Türk Hukuk Kurumu Başkanı Tuncay Alemdaroğlu, günümüzde sömürünün yöntem değiştirerek profesyonelleşen yeni isimlerle IMF, Dünya Bankası, çok uluslu şirketler yoluyla yapıldığına dikkat çekerken, Türkiye nin kaynaklarının özelleştirilmesine karşı çıktı. Yöntem olarak da önceden özelleştirme sonradan satılma yöntemi dayatıldı, bunu da maalesef bizim yöneticilerimiz benimsedi. Bu kapsamda cumhuriyetin, özvarlığıyla kurduğu tüm kuruluşları yabancıların eline geçti. Türkiye de özelleştirmelerin en yoğun yaşandığı dönemi de maalesef 2002 de başlayan ve halen de devam eden AKP Hükümeti döneminde yaşadık. Bununla da yetinilmedi, ulusal birliğimizin ve üniter devlet yapımızın demokratikleşme, yerinden yönetim safsatalarıyla tahrip edilmesi gündeme geldi ve kısmen de edildi. Daha bitmedi, sırada ülke topraklarının satışı var; Anayasa Mahkemesinden döndü, ama tekrar çıkarıldı. Hak ve hukuk siyasi iktidarların insaflarına terk edildiklerinde hukuk, hak daima sömürü ve haksızlık karşısında yenilmiştir. Buna sahip çıkacak tek güç toplumdur diyerek eleştirilerini sürdüren Alemdaroğlu, çözümü şu sözlerle özetledi. Bu görevin bugün somutlaşmış şekli de emperyalizme sömürünün her türüne karşı hukukun üstünlüğüne inanan Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, Türkiye Cumhuriyetinin gerçekten demokratik, sosyal hukuk devleti olmasına çaba harcayacak siyasi bir iktidarı kurmaktır. Bunu halen yapabilecek güç ve olanaklara sahibiz. Bu güç ve olanaklar bugünkü gidişin sonunda elimizden gidebilir. İş o noktaya gelmeden sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmeliyiz, unutmamalıyız ki; 1919 da Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatanlar bizden daha iyi koşulda değillerdi. Alemdaroğlu nun bu eleştirilerine panelin diğer konuşmacısı Avukat Reşat Yalın dan destek geldi. Yalın; sömürünün en tehlikelisinin kamu gücünü kullanarak topluma ait değerleri sömürmek olduğunu belirtirken, kamuoyunda tartışılan konulara da değindi. Kamu gücünün sahibi siyasi otoritedir. Bunların bu otoriteyi kullanarak yaptıkları sömürü, soygun günümüzün en yaygın uygulamalarıdır. Bunun içerisinde yine yasaların da tanımladığı örneğin, Ceza Yasasındaki tanımlardan inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle yapılanlar vardır. Örneğin, Deniz Feneri olayı. Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle yapılanlar Niçin siyasiler bunu bu kadar rahat yapabiliyor? Kamu gücü kullandığı için, artı dokunulmadığı için. Yalın, yerel yönetimlerin vatandaşları nasıl sömürdüğünü su ve doğalgaz faturasını örnek göstererek açıklarken, sözlerini çarpıcı bir alıntıyla noktaladı. Sözlerimi Nazi Almanya sından hepinizin bildiği, ama tekrar tekrar etmekte hep fayda gördüğüm; Papaz Martin Muller in günlüğünden satırlarını okuyarak bitireceğim. Nazilerin en baskın, en şiddetli döneminde papaz günlüğüne yazmaya başlıyor; önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü ben sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü ben Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler, benim için sesini 9

haberler&etkinlikler h a b e r l e r & e t k i n l i k l e r 10 çıkaracak hiç kimse kalmamıştı. Alemdaroğlu, panel bitiminde salondaki izleyicilerden birinin çözüm için somut olarak ne yapmalıyız sorusunu şöyle yanıtladı. Meşru hedefe meşru yollarla ulaşılır. O yol da seçimlerdir. Hepimizin yapacağı bu hakkımızı dikkatli kullanmak ve herkesin de bunu kullanmasını yönlendirmek. Yazılmış olanların gidip oy kullanmasını sağlamak ve dediğim gibi demokrat, hukuk devletine saygılı, hukukun üstünlüğüne inanan Türk ilke ve devrimlerinden taviz vermeden bunun takipçisi olacak kadroları yönetimlere taşımalıyız ve sadece taşıyarak da kalmayacak bu getirdiğimiz kadroların hem denetçisi hem destekleyicisi olmak. AHMET TELLİ ŞİİR GECESİ Edebiyat Akşamları nın 4. bölümüne konuk olan Şair Ahmet Telli, avukatlara şiir dinletisiyle keyifli anlar yaşattı. Ankara Barosu Eğitim Merkezi Konferans salonunda düzenlenen edebiyat akşamlarının konuğu Telli, 1960 sonrası toplumcu gerçekçi şiirimizin ikinci kuşağında yer alan özgün şairlerden. Romantik ve başkaldırıcı şiiriyle bir yandan da Attilâ İlhan a yakın durduğu söylenen ve 1980 yılında Toprak şiiri ödülü, 1982 yılında Yazko şiir özendirme ödülü alan Telli, moderatörlüğünü Selami Karabulut un yaptığı gecede avukatlara sevilen şiirlerini seslendirdi. COŞAR DAN ARABULUCULUK TASARISI MUHALİFLERİNE ELEŞTİRİ Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, arabuluculuk yasa tasarısına karşı olan meslektaşlarını Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmayın diyerek eleştirdi. Türkiye Barolar Birliği Konferans Salonunda 13 Mart 2009 günü Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Ankara Barosu desteği ve katkısıyla Türkiye de Ticari ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk konulu uluslararası konferans düzenlendi. Konuşmasına toplantıda sunum yapacak olan Hollanda Mahkeme Bağlantılı Arabuluculuk Ulusal Bürosu Direktörü ve Arnhem İstinaf Mahkemesi Başkan Yardımcısı yargıç Machteld Pel in Arabuluculuğa Yönlendirme isimli kitabının önsözüyle başlayan Ankara Barosu Başkanı Coşar, ABD de hukuki uyuşmazlıkların yüzde 90 ından fazlasının uzlaşma yoluyla çözüldüğüne dikkat çekti. Dünyadaki birçok ülkede arabuluculuk modelinin etkisine değinen Coşar, sözkonusu Türkiye olduğunda sisteme karşı olan meslektaşlarını eleştirdi. Ankara Barosu nda bir kısım Avukatlar halen Türkiye Büyük Millet Meclisi nin gündeminde olan Arabuluculuk Yasa Tasarısı Taslağına karşı. Bu konuda imza toplamaya ve bunu mevcut Baro yönetimine karşı bir yıpratma aracı olarak kullanmaya çalışıyorlar. Ankara Barosundaki avukatlardan arabuluculuk kurumuna karşı olanların çoğunu tanıyorum. Bu arkadaşların çoğunun arabuluculuk konusunda hiçbir şey okumadıklarını, bu konudaki yabancı literatürden haberleri olmadığını, esasen çok az olan Türkçe kaynakları dahi okumadıklarını, bu konudaki bütün bilgilerinin kulaktan duyma kırık dökük şeylerden ibaret olduğunu yakından biliyorum. Ama karşılar. Coşar, gazeteci Uğur Mumcu nun sözüyle sert çıkışını sürdürdü. Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak. Bu arkadaşların arabuluculuk konuşulduğunda söyledikleri de aynı mantık üzerine kurulu. Atatürk ü, Atatürkçülüğü kendi tekellerinde gören, kendi halkına güvenmeyen, aydın olmayı kendisini halkın terbiye edicisinden ibaret gören bu arkadaşlara şunu anımsatmak gerekir: 1926 da Türkiye İsviçre miydi de Büyük Atatürk İsviçre Medeni Yasası nı iktibas etti? Bizim halkımız Medeni Yasayı içselleştiremediği için mi bu yasa özüne sadık değişiklikleriyle birlikte 83 senedir başarıyla uygulanıyor. Arabuluculuk sisteminin yargının tıkanıklığını da gidereceğini söyleyen Coşar, herkesi ortak noktada uzlaşmaya çağırdı. Bırakalım saflaşmayı, kamplaşmayı, bir kenara, mevcut taslak üzerine kafa yoralım. Taslaktaki modelin mahkeme bağlantılı arabuluculuk modeli olmasının, tarafların mutlaka kendilerini avukat aracılığı ile temsil etmelerinin ve hukuk devletinin geleceği yönünden arabulucuların

mutlak olarak hukuk fakültesi mezunu olmalarının, Adalet Bakanlığı na eklenerek oluşturulacak Arabuluculuk Genel Müdürlüğü nde Türkiye Barolar Birliği nin, Adalet Bakanlığı nın ve Hukuk Fakültelerinin eşit ağırlıkta temsil edilmelerinin, arabuluculuk eğitiminin sadece bu genel müdürlük tarafından akredite edilecek Barolar ile Hukuk Fakülteleri tarafından verilmesinin uygun olacağını savunalım ve bu konuda parlamenterlerimizi ikna etmeye çalışalım. MESLEK USTALARINDAN ALİ FEHMİ ÖZÇELİK E SAYGI GÜNÜ Ankara Barosunun geleneksel hale getirdiği saygı etkinliklerinin onbirincisi 25 Mart 2009 günü mesleğin duayenlerinden Ali Fehmi Özçelik için düzenlendi. Mesleğe büyük emek veren ustaları hem onurlandırmak hem de gelecek nesillere tanıtmak amacıyla düzenlenen etkinliğe DP Lideri Hüsamettin Cindoruk un yanısıra, artık kırlaşmış saçlarıyla, bastonlarına dayanarak yürüyebilen lisedeki arkadaşlarının yalnız bırakmadığı Ali Fehmi Özçelik in eşi ve oğulları da onun en büyük destekçisiydi. Açış konuşmasını yapan Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Özçelik i baroya girdiği günden beri tanıdığını belirterek Onun hakkındaki izlenimlerini şu sözlerle aktardı; Fehmi Ağabeyi ilk tanıdığım, ilk gördüğüm günde de, hâlâ bugün de bende bıraktığı en önemli izlenim, bir avukat olarak, meslektaş olarak ciddiyeti; hem insani duruşu, hem mesleki duruşu. Fehmi Ağabey, mesafeli, ciddi ve disiplinli bir ağabey olarak, bir meslek büyüğü olarak ilk günde öyle gördüm, aradan geçen süre içerisinde de hep öyle gördüm, bugün de yine aynı şekilde görüyorum. Ankara Barosu adına Türkiye Barolar Birliği delegeliği, Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreterliği ve Sayman üyeliği de yapan Ali Fehmi Özçelik in mesleğine yaptığı hizmetleri anlatan Coşar ın konuşmasının ardından tanıtım filmi gösterildi. 1947-48 yılında Atatürk Lisesi nden arkadaşı olan Atila Sav, 50 yılı aşan dostluklarında Özçelik in kişiliğini bir anıyla özetledi. Kendisine davasını vermeyi düşünen bir iş sahibiyle görüşürken, iş sahibi, istediği ücreti çoğumsayarak pazarlık etmek istemiş ve bir taviz diye, Siz davayı kazanın yeter, ben sizi memnun ederim demiş. Fehmi nin yanıtı; Beyefendi, ben avukatım, garson değilim, bahşiş kabul etmem. Benim ücretim, avukatlık ücretidir. Kabul ederseniz, vekâletinizi kabul ederim. Bu da meslek ciddiyeti bakımından bana çok hoş gelen ve hiç unutmadığım bir anı Sav ın ardından söz alan Anayasa Mahkemesi Eski Başkanı Yekta Güngör Özden, Özçelik le 1951 yılında Hukuk Fakültesinin kantinin de tanıştığını söyleyerek bitmeyen dostluklarını şu sözlerle dile getirdi. Fakültede başlayan arkadaşlığımızın bizi çekip sürüklediği bir yazgı çizgisiydi. Bu arkadaşlığımız Baro çalışmalarına yansıdı. Bir rastlantı sonucu Fehmi ile ben, 1972-74 Baro başkanı seçimine aday olduk. Fehmi ile bizim aramızda o kadar güzel bir anlaşma vardı ki, bugün izlediğiniz çirkinliklerin, terbiyesizliklerin, nankörlüklerin, vefasızlıkların hiçbirisini biz yaşamadık. Sonuçta ben kazandım ve beni ilk kutlayanlardan birisi Fehmi Özçelik ti, bunu ben asla unutamam. Bu bakımdan, yalnızca cüppe giymek, eline çanta alıp duruşmalara girip çıkmak, dilekçe yazmakla insan avukat olmaz, avukat olsa bile hukukçu olmaz. Kişiliğini dokuyan niteliklerle bir insan hukukçudur, bir insan önce adamdır, ondan sonra avukattır. Mesleğin ustalarından Ali Fehmi Özçelik le ilgili duygularını anlatan dostlarından biri de 1948 yılında Atatürk Lisesi nin 10.sınıfında yolları kesişen DP lideri Hüsamettin Cindoruk tu Fehmi sadece benim bir arkadaşım, kardeşim değil, aynı zamanda öğretmenim olmuştur. Onun kadar Türkçe yi güzel kullanan, kelimeleri yerinde ifade eden pek az meslektaşımıza rastladım. Onun bundan sonraki hayatında yapacağı bir şey var; meslek anılarını, meslek kurallarını açıklayan düşüncelerini yazmasıdır. Onu yazar ve yayınlarsa, zannediyorum ki bu 55 yılı bulan süreçte yaşadıklarımızı hepimiz adına da nakletmiş olacaktır. Cindoruk, Ankara Barosu Başkanı Coşar ı saygı günü etkinliklerinden dolayı kutladı. Bir meslek ustasına bu kadar önemli bir ölçüde 11