AKP Hükümetinin eðitim hedefleri hiç gerçekçi deðil!

SÝSL YIL:3 SAYI:559 Okulöncesi, ilköðretim ve ortaöðretim kademelerinin 30 öðrencili sýnýflar tam gün eðitim yapýlacaðý esas alýnarak bakýldýðýnda hedeflerin ne kadar gerçekçi olduðu daha iyi anlaþýlabilir. Aydýn Þimþek in haberi sayfa >8 DE 7 DE Hacýbektaþlý Ýlhan Uçar Metin Göktepe nin cinayet tanýðý Ýlhan Uçar 35 YKR Metin Göktepe Cinayetinin tanýðý Ýlhan Uçar ile gazetemiz adýna Kamil Öntaþ söz konusu olayla ilgili olarak bir röportaj gerçekleþtirdi. Sayfa... 2 ve 3 DE 14 OCAK 2008 PAZARTESÝ AKP Hükümetinin eðitim hedefleri hiç gerçekçi deðil! Eðitim-Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný Ali Kaim AKP hükümetinin eðitim eleþtirerek programý incelediklerini ve gerçeklikten uzak bulduklarýný belirtti. Eðitim-Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný Ali Kaim in konu ile ilgili açýklamasý: Baþbakan Recep T. Erdoðan 60. hükümetin hedeflerini açýkladý. 60. Hükümetin ekonomik ve sosyal hedeflerin yaný sýra eðitim hedeflerinin de gerçeklerden uzak olduðu söylenebilir. Doðan Yýlmaz Ölümler hep acý ve soðuktur Ölümler hep acý ve soðuktur. Ýnsanýnyüreðini kara bulut gibi çöker. Zamansýz kaybetmeler ise en acýdýr. Bundan 6 yýl önce babamý kaybetmek hayatýn en acýmasýz zamanlarýndandýr.buradan sana seslenmek istiyorum. Sen gideli 6 yýl oldu. Senden sonra memleket çok deðiþti baba. Doðan Yýlmaz ýn babasýna mektubu sayfa Mantý yaparak öðrenci okutuyorlar Vatandaþlardan maddi yardým toplamakta sýkýntý çeken Nevþehir Yardýmseverler Derneði, çareyi mantý yapýp satmakta buldu. Haftanýn bir günü dernek binasýnda bir araya gelen dernek baþkaný ile üyeler, yaptýklarý mantýlarý satarak 57 üniversite öðrencisinin okul giderlerini karþýlýyor. 6 DA Gazetemizin Bilim- Kültür- Sanat Sayfasý nda (5. sayfa) öðrenci arkadaþlarýmýzýn þiir, hikaye kompozisyon, fýkra, bilmece-bulmaca vb. ürünlerini yayýnlamaya devam edeceðiz. Tüm okullarýmýzýn ve öðrenci arkadaþlarýmýzýn ürünlerini bekliyoruz. Gazetemize ürünlerini gönderen tüm öðrenci arkadaþlarýmýzýn emeðine ve ilgisine teþekkür ediyoruz. 14 Ocak 2008 Pazartesi Mustafa Kemal Atatürk Ah! Ah Diye inliyorduk Düþmanlar yüzünden, Vatanýmýzý ele geçireceklerdi. Biz yurtsuz ne ederdik? Nasýl yaþardýk derken, Ýmdadýmýza o kulak verdi O büyük kahraman. Kurtardý bizi düþmanlardan Ah! Ah! Diye inlerken, Fakat bitti mermiler Dedi, ki; Savaþýn Düþmanlarý yenerek Ýlan etti Cumhuriyet i Kadýn haklarý çýktý Çocuklara bayram hediye etti. Çocuklar gülüp eðlendi, Onlarla beraber biz de sevindik, Kadýnlar erkekler sevindi, Türkiye sevindi. O büyük kahraman, O büyük Atatürk, Nasýl býrakýp gitti, Bayramlar vermiþti bize. Nasýl gitmiþti o Nasýl, Nasýl? Ýnanamýyorum, Ama o aramýzda yok. 10 Kasýmda Yumdu gözlerini o büyük kahraman, Bizim yasýmýz oldu o gün, Þimdi seni anýyoruz, Mustafa Kemal Atatürk. Hicran SEVÝNÇTEKÝN. Atatürk Ýlk Öðr Ok 6/B Bilgi veren kitaplar Kitaplarý çok severim Hepsi birbirinden güzel Kitaplarýn en güzeli Bilgi veren kitaptýr. Kitaplarý efsaneleri Bizi düþündürür, Göz önünde canlandýrýn Bu bizi eðlendirir. Hep kitap okumalý Ama biraz dinlenmeli Haftada bir kitap Mutlak bitirilmeli. Bu kitaplarýn hepsi Ansiklopedi, þiir Bazýlarý masal Bazýlarý ise bilgi. 4/B 281 Þeyma SEVÝNÇTEKÝN Atatürk Ýlk Öðr Okulu Cumhuriyet Biziz bu memleketin, Kaný,kemiði, eti. 29 Ekimde Kurduk Cumhuriyeti. Ekimde Yeni bir ay parladý Ýþte o parlak ayýn adý, Cumhuriyettir. Cumhuriyet yollarýn, En iyisi en düzü, Atatürk ün zekasý, Ak etti yüzümüzü. El ele tutuþalým, Hiç deðiþmez bu niyet, Yaþasýn Türk milleti, Yaþasýn Cumhuriyet. Sevgi ÞÝRÝN Atatürk Ýlk Öðr Ok 5/A Ýlhan Uçar kim? Ýlhan Uçar, Hacýbektaþ a baðlý Baþköy nüfusuna kayýtlý. 1963 doðumlu. Metin Göktepe Cinayetinin tanýklarýndan. Uçar, Metin Göktepe cinayetinden 33 ay sonra ilk kez mahkemede ifade veriyor.. "Mahkemeye gitmemem için tehdit edildim. Çelik yelekli 50 polis evimi bastý" diyordu duruþmada Uçar. Hatta adýnýn Kenan Evren suikastýna karýþtýrýlýp bir yýl cezaevinde yatmasýný da bu olaya baðlýyordu: Genç yazarlar kendi sayfalarýný yapýyor Atam Yüzünü göremedim, Sesini duyamadým. Ne yazýk ben doðmadan, Ölmüþsün yüce Atam. Fakat ne mutlu bana, Ki; Senin soyundaným Bir Türk çocuðu diye Dünya imrenir bana. Sen ne kutlu Atasýn Sen ne mutlu Atasýn, Seni dünya anýyor, Nur içinde yatasýn. Özge BARÝK Atatürk Ýlk Öðr Ok 6/B Habibe Tekin MERAKLI DEVE Yavru deve annesine sordu: -Anne neden bizim ayaklarýmýz bu kadar büyük? -Çölde kumlara batmamak için, oðlum. -Peki kirpiklerimiz neden bu kadar gür? -Çölde kum fýrtýnalarýnda gözümüze kum kaçmasýn diye. Meraký yatýþmamýþ olan yavru deve bir soru daha sormuþ: -Hörgüçlerimiz neden var? Çolde uzun yolculuklarda besinlerimizi depolamak için. -Öyleyse bizim bu hayvanat bahçesinde ne iþimiz var, anne! ASETÝLSALÝSÝLÝK ASÝT Eczacý ile müþteri arasýnda þu konuþma geçer: -Asetilsalisilik asit var mý? -Beyfendi, þuna aspirin desenize! -Yahu, bir türlü ezberleyemedim þunun adýný. (asetilsalisilik asit, aspirini oluþturan asidin adýdýr.) ARABA HIRSIZI Mahallenin bir tanesinde sýk sýk teypleri çalýnýyormuþ. Adamýn biride arabasýna, Araba teybi yok, boþuna uðraþmayýn. Diye yazý yazmýþ. Sabah bir de bakmýþ; araba yok! Arabanýn durduðu yerde ise bir kâðýt varmýþ. Kâðýtta ne mi yazýyormuþ. Üzülme, teybi ben taktýrýrým. DÜNYANIN DENGESÝ Hoca ya sorarlar: Mevsimler Çiçek açar aðaçlar Yeþillenir çayýrlar Þarký söyler her kuþlar Baharý müjdeler kelebekler. Güneþ ýsýtýr sýmsýcak Tarlalarda dolgun baþak Karpuz, üzüm, kavun Yaz gelince yenir ancak. Sevgi ÞÝRÝN Atatürk Ýlk Öðr Ok 5/A -Hocam neden gün aðardýðýnda insanlarýn kimi o tarafa, kimi bu tarafa gider? Hoca nýn cevabý düþündürücüdür: -Hepsi bir yana gitse dünyanýn dengesi bozulurda ondan BÝLMECEMÝZ VAR Daðdan gelir datdirivillo Ben onu tutturuvillo Daracýðýna kýstýrývillo Grivillo grivillo ÖDÜLLÜ BÝLMECE 1.2.3 ve 4. sýnýflara hikaye, 5.6.7.8 sýnýflara ise roman kitabý hediye edilecektir.kitap hediyelerini üstlenen Sulucakarahöyük Gazetesine teþekkür ederiz. Fadime Yýlmaz Bir otobüste 7 tane anne vardýr. Her annenin 7 tane çocuðu vardýr. Her çocuðun 7 tane çantasý vardýr. Her çantanýn içinde 7 tane kedi vardýr. Bu otobüste kaç tane ayak vardýr? (Not: ilk çözen öðrenciye kitap hediye edilecektir, çözen öðrenci adýný, soyadýný, sýnýfýný yazýp,7 B Sýnýfý Öðrencileri Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin e teslim edebilirler:) Cevabý gelecek sayýda:) Ödüllü bilmecemizi kedicik kara kara düþünüyor, ya siz arkadaþlar! En Yüksek C -1 o En Düþük C -14 4. AÞURE DAYANIÞMASI Hacýbektaþlýlar olarak Gazetemiz öncülüðünde 4. sünü gerçekleþtireceðimiz Aþure gününde Tüm Canlarýn destek ve katýlýmlarýný bekliyoruz. Katký, öneri ve katýlýmýnýz için iletiþim telefonu: 0384. 441 39 47 0384. 441 29 16 AÇIK BÝR DEMOKRASÝ VE HOÞGÖRÜ PLATFORMU SULUCAKARAHÖYÜK GAZETESÝ NE ULAÞMAK ÝÇÝN: www.hacibektaslilar.com www.insan.eu www.alevihaber.de www.aleviyol.eu www.dogruhaber.eu www.hacibektas.eu www.haberciler.de www.hacibektasgazetesi.com www. hacibektaslilar.com www. hacibektasgazetesi.de GAZETEMÝZE ABONE OLMAK ÝÇÝN TEL: 0 384. 441 39 47 Abone bedelleri: Þehir dýþý için: 3 aylýk 35 YTL 6 aylýk 70 YTL Yýllýk 140 YTL Þehir dýþý abone ödemeleri Posta Çek Hacibektaþlýlar A.Þ adýna 5156763 BEKTAÞ ECZANESÝ Ecz. Tel: 441 31 39 Ev Tel: 441 30 39 o

2 14 Ocak 2008 Pazartesi Hacýbektaþlý Ýlhan Uçar Metin Göktepe nin cinayet tanýðý faksla bildirilecekti. Davanýn en çalýþkan sanýðý olan, her duruþmada mahkemeye dilekçe üstüne dilekçe yaðdýran tutuklu Emniyet Amiri Seydi Battal Köse' nin tahliye talebini mahkeme oyçokluðuyla reddetti. Duruþmadan çýkarken Köse sinirli biçimde ceketinin düðmelerini açarken "Böyle adalet mi olur?" diye soruyordu. Elbette adalet bir gün herkese gerekli olur. Bu yüzden hepimiz her gün sormalýyýz: "Böyle adalet mi olur?" diye. (C.Baþlangýç) Ýlhan Uçar Ýlhan Uçar kim? Ýlhan Uçar, Hacýbektaþ a baðlý Baþköy nüfusuna kayýtlý. 1963 doðumlu. Metin Göktepe Cinayetinin tanýklarýndan. Uçar, Metin Göktepe cinayetinden 33 ay sonra ilk kez mahkemede ifade veriyor.. "Mahkemeye gitmemem için tehdit edildim. Çelik yelekli 50 polis evimi bastý" diyordu duruþmada Uçar. Hatta adýnýn Kenan Evren suikastýna Kenan Evren suikastýna karýþtýrýlýp bir yýl cezaevinde yatmasýný da bu olaya baðlýyordu: "Göktepe cinayetinin tanýklarýndan biri olduðum için bana bu komployu kurdular."diyor Uçar. karýþtýrýlýp bir yýl cezaevinde yatmasýný da bu olaya baðlýyordu: "Göktepe cinayetinin tanýklarýndan biri olduðum için bana bu komployu kurdular."diyor Uçar. Göktepe cinayeti davasýnýn duruþmasýnda 'adalet' ve 'yargý' açýsýndan ilginç tartýþmalar da yaþandý. Duruþmanýn baþýnda bol bol görüntü alan foto muhabirleri ve televizyonculara Yargýç Mustafa Birýþýk, "Bu ilgiyi yargýnýn sorunlarýna da gösterseydiniz bugün bu sorunlar konuþulmazdý" deyiverdi. Anlaþýlan yargýnýn sorunlarýný çözmek, onca yazýp çizmesine karþýn yine 'bir kýsým medya'ya kalmýþtý. Tanýk Ýlhan Uçar yaþadýklarýný anlatýrken, "Montu kafama geçirdiler. Halkýn adaletinden korktuklarý için yüzlerini görmemizi istemiyorlardý" deyince sanýk avukatlarý, "Halkýn adaleti sözü tutanaklara geçsin" dedi. Göktepe'nin avukatlarýndan Kamil Tekinsürek, "Yani bu halkýn adaleti deðil mi?" diye sordu. Yargýç Birýþýk da bu yaklaþýma katýldý: "Bu adalet niye var? Halk için deðil mi?" Ancak tanýk Ýlhan Uçar ayný görüþte deðildi anlaþýlan. "Hayýr Susurluk gibi çeteler için var" deyiverince Birýþýk'tan ciddi bir tutuklanma uyarýsý aldý. Uçar'ýn anlattýðýna göre Metin'i öldürülmeye götüren süreç, yüzünü göremediði bir polisin "Gazeteciyi buraya getirin" sözüyle baþlamýþtý. "Ben Metin Göktepe, Evrensel gazetesinde çalýþýyorum" itirazýyla, "O gazeteci, onun bir suçu yok ki" yolundaki alaylý sözler birbirine karýþmýþtý. Olayý anlatýrken tanýk Uçar bir de benzetme yaptý: "Hitler'in toplama kamplarýndaki gibi üst üsteydik." Yargýç Birýþýk soramadan edemedi: - Nereden biliyorsun Hitler'in toplama kamplarýný? Gördün mü? Uçar'ýn yanýtý kýsa ve netti: - Hayýr ama okudum. Duruþmada dinlenen ikinci tanýk ise Mavi Radyo'nun eski muhabiri Hür Yenidünya'ydý. Heyet Baþkaný Birýþýk, tanýðýn adýna inanmamýþtý. "Ver bakalým þu kimliðini" dedi. Sonra da "Gerçekten de öyleymiþ" diye geri verdi kimliði. Yargýç Ümit Özmer duruma teþhis koydu: - Slogan gibi isim. Yenidünya 'hiçbir þey görmemiþ'ti. Bu yüzden olsa gerek 'çok þey gören' diðer tanýk Ýlhan Uçar gibi herhangi bir suikast giriþimine de adý karýþmamýþtý. Bu arada Ýstanbul Valiliði'nden gönderilen bir yazýda, Göktepe'yi öldürmekten sanýk olduklarý için açýða alýnan beþ polisin, yargýlama sürerken görevlerine döndürüldüðü ortaya çýktý. Burhan Koç Ýstanbul'da, Ýlhan Sarýoðlu Karabük'te, Selçuk Bayraktaroðlu ve Tuncay Uzun Van'da, Fikret Kayacan da Tekirdað'da görev yapýyordu. Göktepe'nin avukatý, bu yüzden Emniyet Müdürlüðü'nü kýnýyordu. Göreve dönemeyen tek tutuksuz sanýk polis Murat Polat'tý. O da Bilecik'te askerlik yapýyordu. Mahkeme Yargýtay'ýn bozma ilamýna dayanarak Polat'ýn tutuklanmasýna karar verdi. Karar Bilecik 9' uncu Jandarma Er Eðitim Komutanlýðý'na Metin Göktepe Cinayetinin tanýðý Ýlhan Uçar ile gazetemiz için Kamil Öntaþ söz konusu olayla ilgili olarak bir röportaj gerçekleþtirdi. Kamil Öntaþ Ýle Ýlhan Ucar ýn röportajý: - Kendinizi tanýtýrmýsýnýz? - Ben Ýlhan Uçar, Hacýbektaþ a baðlý Baþköy nüfusuna kayýtlýyým, 1963 doðumluyum. Metin Göktepe nin tanýklarýndaným. Göktepe, ben gazeteciyim, beni niye alýyorsunuz? Polis þeflerinden biri evet o gazeteci, o yazýyor, onu da alýn dedi. Ve kahverengi montunu yüzüne kapatarak bizleri Eyüp spor salonuna götürdüler. - Siz Metin GÖKTEPE cinayetinin tanýklarýndansýnýz, bize olayý anlatabilirmisiniz? - 04.01.1996 tarihinde Ümraniye E tipi cezaevinde öldürülen 3 Kiþiden ikisinin cenazesinin 08.01.1996 tarihinde Alibeyköy Cem Evinde yapýlacak dini törenden sonra Alibeyköy mezarlýðýna defnedileceði haberini almýþtýk, o zaman üyesi olduðum Gazi Halk Meclisi olarak törene kitlesel katýlma kararý almýþtýk, eþimle Alibeyköy Cem Evine gittim, cem evine varmadan Veysel Karani Camisinin önünde 100 kiþilik bir grup gördük, arabamýzý park ederek eþimle gruba ben de katýldým. Etrafýmýzý yüzlerce polis sardý, bizleri yaka paça döverek polis otobüslerine bindirdiler. Bu arada dýþarýda birisi polise direniyordu, ben Metin Göktepe, ben gazeteciyim, beni niye alýyorsunuz? Polis þeflerinden biri evet o gazeteci, o yazýyor, onu da alýn dedi. Ve kahverengi montunu yüzüne kapatarak bizleri Eyüp spor salonuna götürdüler. -Niçin karakola götürülmediniz de spor salonuna götürüldünüz? - Polis kayýtlarýnda göz altýna alýnan kiþilerin 500 kiþi olduðunu Metin i döven belirttiler, ama gözaltý polis Haydar ý bana sadece Eyüp Spor verin diye baðýrdý, Salonu nda 2000 kiþi idi. Haydar masa ayaðýnýn kod adý idi. Çevrede bulunan Gazi, Bir ara montumun Küçükköy, altýndan baktýðýmda Gaziosmanpaþa, gazeteci Metin Alibeyköy ve Eyüp Göktepe yerde Karakollarý nýn cansýz yatýyordu. nezaretleri dolmuþtu, onun için bizi Eyüp Spor Salonuna götürdüler, orada bile üst üste idik. Otobüsten inerken eþim korkarak elimden tutmak istedi, polisler tekme tokat eþime ve bana giriþtiler vay vay çifte kumrular diyerek bizimle dalga geçerek dövmeye baþladýlar. Spor salonu giriþinde dayak faslý baþladý, elinde yüzünde yara olanlar, burnu kanayanlar merdiven boþluðundaki alana istif edildi, yaralý olmayanlarda spor salonunun içine alýndý. Bu arada hýzýný alamayan polisler tekrar bizim yanýmýza gelerek bizleri dövmeye baþladýlar, polislerden biri o gazeteciyi getirin dedi. Ellerinde bulunan sopalara isim takmýþlardý, Metin i döven polis Haydar ý bana verin diye baðýrdý, Haydar masa ayaðýnýn kod adý idi. Bir ara montumun altýndan baktýðýmda gazeteci Metin Göktepe yerde cansýz yatýyordu, saatlerce sonra ben polislere lavaboya gitmem gerektiðini söyledim, spor salonunun lavabosu ve banyosu Sabah kalktýðýmda televizyonda gazeteci Metin Göktepe nin Eyüp Spor Salonu nun önünde bir metrelik bir duvarýn üzerinde otururken duvardan düþerek öldüðünü öðrendim. çok geniþti, orada Metin Göktepe yüzünü ve baþý yýkanýlmýþ bir þekilde yerde yatýyordu, lavabo da pýhtýlaþmýþ kan doluydu, zaten lavaboya gitmemiz bizim için bir giderken dayak, bir de gelirken dayaktý. Gece yarýsý saat 23:30 sularýnda yaralý olanlarý bir tarafa, olmayanlarý spor salonunun tam ortasýna topladýlar. Yaralý olanlarý fiþledikleten sonra serbest býraktýlar, yaralý olmayanlarý da basýna göstererek ve fiþleyerek serbest býraktýlar. Bir gün sonra sabah kalktýðýmda televizyonda gazeteci Metin Göktepe nin Eyüp Spor Salonunun önünde bir metrelik bir duvarýn üzerinde otururken duvardan düþerek öldüðünü öðrendim. Aklýma hemen Ýstanbul Emniyet Müdürü Orhan Taþanlar ýn Ýstanbul a ilk atandýðýnda yaptýðý basýn açýklamasýnda Ýstanbul a kelle kopartmaya geldim sözü aklýma geldi ve Metin Göktepe ile kelle kopartmaya baþlamýþtý bile. - Mahkemeye 33 ay sonra katýldýnýz bunun nedeni nedir? - Ýnsan Haklarý Derneði nde ve Gazeteciler Cemiyeti nde yapýlan basýn açýklamalarý ile olayýn kýnandýðý ve yetkili aðýzlardan davanýn sonuna kadar takip edileceði ve olayda sorumlu bulunanlarýn cezalandýrýlacaðý sözünün verilmesine raðmen, hatta Avrupa Ýnsan Haklarý Derneðinin ve Uluslararasý Af Örgütü nün biz tanýklarý koruma altýna alacaklarýný Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaþkanýna, Baþbakanýna ve Ýç Ýþleri Bakaný na yazýlý olarak bildirmelerine raðmen onlarca kez göz altýna alýndýk, tehdit edildik, mahkemeye gitmemiz engellendi, hatta tanýklardan Deniz Özcan ellerinde otomatik silahlar bulunan siviller tarafýndan Reno 12 Toros marka bir arabayla evinden kaçýrýlýp dövülüp tehdit edilip 2 gün sonra Bayrampaþa Cezaevinin önüne býrakýlmýþtý. Dervamý sayfa 3 de

11 Ocak 2008 Cuma Diyaliz hastamýz Güresel Mutlu Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Önce karnýnda þiþlikler oluþmuþ. Acil doktora gitmiþ. Kendisini Kayseriye sevk etmiþler. Kayseri de tam bir ay yatmýþ. Kendisine Diyalize baðlanmasý gerektiði doktorlarý tarafýndan söylenmiþ. Sürekli hastanede yatmak zorunda kalmýþ bir dönem. Döþünden ve kolundan amaliyat olmuþ Ama o en çok kolundan yapýlan amaliyatta zorlanmýþ. Kolay deðil ömür boyu diyaliz makinasýna baðlý olarak yaþýyacaðým diyor, Güresel Mutlu.. Güresel Mutlu böbreklerinden rahatsýz. Sürekli yolculuk yapmak zorunda kalýyor. Makina bir yoruyor, yolculuk bir yoruyor. Hacýbektaþýmýzda diyaliz makinasý olsa idi, istediðim saatte gider gelirdim. Kolay deðil hiç kimsenin baþýna bu hastalýk gelmesin. diyor, Güresel Mutlu. Þimdilerde onun için her þey kýsýtlý. Ýtediði kadar sulu gýdalardan alamýyor ve istediði kadar su içemiyor. Fazla su aldýðýnda su vucudunda birikiyor. Böbrekleri süzmüyor ve atamýyor. Bu durm kendisine zorluk yaratýyor. Fazla kilo ve sulu gýda alýrsam makina bana zorluk yaratýyor. Þekerim,tansiyonum düþüyor. Periþan bir halde makinadan çýkýyorum diyerek haftada üç kez diyalize girdiðini belirtiyor, Mutlu. Tedavisi için Kýrþehir e gidip geldiðini belirten Mutlu Bað-Kur luyum. Tedavi masraflarýmý karþýlayabiliyorum. Ama her gidiþimde çoçuklarým büyük bir merekla beni bekliyorlar. Her tedavinin sonucunu bekliyorlar. diyor. Atatürk Ýlk Öðretim Okulu öðrencilerinden Gamze Þahinli, Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin Güleser Mutlu nun hastalýðý ve yaþadýklarý sorunlara dair bir röportaj gerçekleþtirdiler. Bu röportajý siz okurlarýmýza olduðu gibi yayýnlýyoruz. Gamze Þahinli, Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin in Güleser Mutlu ile yapmýþ olduðu röportaj: DÝYALÝZ HASTAMIZ GÜRESEL MUTLU -Diyaliz hastasý olmanýz ne gibi deðiþikliklere yol açtý? - Çok nadiren rastlandýðý için çok üzüldüm. Tabi diyaliz hastasý olmamýn diðer bir sebebi þeker hastasý olmamdý. -Günde kaç saat diyalize giriyorsunuz? - Bir hafta içerisinde 3 gün: Salý, Çarþamba, cumartesi günleri, 4 saat diyaliz makinesine baðlanýyorum -Hangi yemekleri yiyorsunuz hangileri zararlý? -Sulu gýdalar içer veya yersem vücuda daðýlýyor ve zararlý yönde etkiliyor. Yediklerimi dýþarýya atamýyorum. -Bu atýklarý dýþarýya atamýyorsanýz ne yardýmcý oluyor? -Baðlandýðým diyaliz makinesi bu atýklarý temizliyor. Röportajý yapan öðrenciler: Gamze Þahinli (sol baþta), Güleser Mutlu, Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin -Makineye baðlanabilmeniz için ne gerekiyor? -Koluma fistül takýyorlar. Bunun için ameliyat oldum. Fistülü derimin içine yerleþtiriyorlar. Bu sayede makineye baðlanabiliyorum. -Fistül nedir? - Ýki damarýn birbirine baðlanýp birleþtirilmesi sonucu makinenin takýlmasý. -Kaç yýldan beri hastasýnýz? -6 yýldan beri bu hastalýðý taþýyorum. Hiç kolay deðil. -Diyaliz hastasý olmanýz baþka hastalýklara da neden oldumu? -Evet, neden oluyor þeker hastasý olduðum için daha da zorlanýyorum. Bir de tansiyonum düþüyor tansiyonum düþtüðünde yapmam gereken ayaklarýmý Güleser Mutlu kýzý ile birlikte kaldýrmak -Makineye baðlanýrken korkuyor musunuz? -Alýþtýðým için korkmuyorum. Ama iki iðne taktýklarý için acýyor. -Hiç böbrek nakli yaptýrmayý düþündünüz mü? -Hiç müracaat etmedim. Etsem de aldýðým kiþinin böbreði bana uygun olmalý ayrýca yaþýmýz da ayný olmalý -Ýlk hastalandýðýnýzda hangi tedavileri gördünüz? -1 ay Kayseri deydim. Sabah akþam tarttýlar çok aðladým o zamanlar korkuyla yaþýyordum. -Aileniz bu durumu nasýl karþýladý? -Kýzlarým aðladý ve yýkýldýlar. Ailem çok üzüldü, þimdide üzülüyorlar -Umudunuzu kestiniz mi? -Dirençliyim hayata baðlýyým. Bana bir þey olmayacaðýna inanýyorum. -Sizden baþka diyaliz hastasý tanýyor musunuz? -Evet, tanýyorum fakat arkadaþým diyaliz hastasý olduðunu öðrenince aylarca üzüldü. Ama ne yazýk ki hayata veda etti. Gamze Þahinli, Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin in teþekkür açýklamasý! Diyaliz hastamýz Güresel Mutlu nun hayata baðlýlýðýný, hayatý çok sevdiðini anlayabili- yoruz. Bizimle röportaj yaparken hiç sýkýlmadý, heyecanla anlattý. Bu dirençli bayanýmýza çok teþekkür ederiz. Ve doktorumuz Sabri Bey diyaliz hastasýný bizlere gösterdiði için teþekkür ederiz. Ödevimizi veren bilgi sahibi olmamýzý saðlayan Celalettin öðretmenimize teþekkür ederiz. Bu röportajda emeði geçen arkadaþlara teþekkür ederiz. Hazýrlayan: Atatürk ilköðretim Okulu 7/B sýnýfý öðrencileri: Habibe TEKÝN Fadime YILDIZ Gamze ÞAHÝNLÝ Sulucakarahöyük Gazetesi olarak Diyaliz hastamýz Güresel Mutlu nun bir an önce saðlýðýna kavuþmasýný temenni ediyoruz. Röportajý gerçekleþtiren öðrenci arkadaþlarýmýza da ayrýca teþekkür ediyoruz.

Taraf Gazetesi nde 08 Ocak 2008 Tarihinde yayýnlanan Alevilerin Cumhuriyet ve Laiklikle Ýmtihaný baþlýklý yazý dizisi için Caner CANERÝK ile yapýlan söyleþinin tam metni Taraf : Caner, Alevi meselesinde Kürt Alevilerin sanýyorum biraz özgün bir yaný var. Alevilerin cumhuriyetle iliþkisini ana hatlarýyla nasýl deðerlendirebilirsin? C.Canerik: Türkiye Cumhuriyeti kurulduðunda Alevilere, Bektaþilere ait tekkeler de kapatýldý. Sonradan Atatürk ün Alevi olduðu yönde þayialar çýkartýldý, Hacý Bektaþ a gidip dedelerin elini öptüðü iddialarý da var. Biliyorsunuz el öpmek Alevilikte önemlidir. Hatta ceme katýldýðý iddialarý da var. Oysa Kemalist rejimin dine bakýþý her zaman ayný olmuþtur; tekke ve zaviyeler kanunu Cumhuriyet in bir bütün olarak dine bakýþýný ortaya koymuþtur. Cumhuriyet Sünnilere yönelik de baskýcý olmuþtur. Tek farký, camiler açýk kalmýþ devlet Ýslam ý kontrol altýna almýþtýr. Bir takým yasaklamalar olsa da inanç ve ibadetlerini sürdürebilmiþlerdir. Ancak Alevilere yönelik baskýlar sürmüþ, polisten jandarmadan gizlice ibadetlerini yapmak zorunda býrakýlmýþlardýr. Bu baðlamda Aleviler için Osmanlý ile Cumhuriyet dönemleri arasýnda fazla fark olduðunu düþünmüyorum. Kürt Aleviler için ise Dersim 38, Aleviler ve Cumhuriyet iliþkisinde bir kýrýlma noktasýdýr. Bu zamana kadar daðlarda, köylerde gelenek ve göreneklerini yaþatan, ibadetlerini yapan insanlar güçlü bir asimilasyon politikasýna da maruz kalmýþlardýr. Dersim 38 sonrasýnda Kürt Alevilerin özgünlüðü törpülenmiþ, hatta yok edilmek istenmiþtir. Sürgüne gönderilen Kürt Alevilere bakýn; hep Türk ve Sünni bölgelere gönderilmiþler; etnik, inanç boyutuyla asimile edilmek istenmiþlerdir. Nitekim aile içerisinden, babamdan, amcamdan biliyorum ki Türkleþtirme ve Sünnileþtirme politikasý kýsmi olarak baþarýya ulaþmýþtýr. Taraf: Bunlarý yaþayan Dersim Alevileri, sonraki yýllarda, hala bile kendisini Türkiye Cumhuriyeti ni kuran parti olarak tanýmlayan CHP ye çok ciddi destek verdiler ama? C.Canerik: Kürt Alevilerin, Kemalizm le iliþkisi Türk Alevilerden çok farklý deðil aslýnda. Bir önceki nesil, aslýnda dayatýlan sisteme karþý direnmiþtir. Devlete gidip memurluk yapmak bile ihanet ve kölelik sayýlýr, kötü karþýlanýrdý. Ama son süreçte bütünleþme, sahiplenmede ve mevcut statükonun korunmasýnda Alevilerin ön plana çýktýklarýný görüyoruz. Bunun en önemli nedeni; göçlerin asimilasyonun- etkisi ve bununla birlikte yaratýlan korkudur. 1938 de Kürt aleviler üzerinde ciddi bir korku yaratýldý. Onbinlerce insanýn sorgusuz, sualsiz katledildikleri iddialarý hala Kürt Aleviler üzerinde etkisini sürdürüyor. Ýnsanlar hala kendi özlerine sahip çýkmaya, kendini Kürt ve Alevi olarak tanýmlamaya korkuyorlar. 38 i yaþayan bu insanlarýn suskunluklarý bir boþluða neden oldu. Sonraki nesillere geleneksel sözlü- deðerler aktarýlamadý. Bunun yerini ise Kemalistlerin Atatürk Aleviydi, Gerçek Türk biziz, Aleviler aydýndýr, çaðdaþtýr, Atatürkçüdür gibi ucube propaganda cümleleri aldý ve kendine önemli bir yer bulabildi. Zaten; geçmiþinden kopartýlmýþ, tüm kültürel unsurlarý torpülenmiþ insanlarýn, suda çýkmýþ balýk misali verilecek her þeyi korku unsurunu da göz ardý etmeden- bu politikanýn etkisine girememesini beklemek biraz gerçeklikten uzak olur. Bu ise bana göre bir parça abuk bir durum yarattý. O da, bu gün Alevilerin bilgili, akýllý, çaðdaþ, demokrat, devrimci, özgürlükçü, hümanist gibi altýný dolduramadýklarý boþ sýfatlara sarýlmalarýna ve bununla birlikte bu tanýmlamalarý kullanan Kemalist solkesimin etkisi altýna alýnmalarýna ve gerçekten uzaklaþmalarýna neden oldu. Bu en büyük yanýlgýlardan birisidir. Taraf: Dersim ve Alevilik üzerinde solun etkisi ne oldu peki? C.Canerik: Türkiye solu; Kemalistlerin Kürt Alevilere yönelik politikalarýna, onlarýn köklerinden kopartýlmalarýna hizmet etti. Kürt Alevilerin yaþam gerçeklerini, felsefelerini anlayamadýlar, anlayamazlardý da zaten. Kemalist baskýya karþý kendisiyle birlikte hareket edecek güç odaðý arýyan Dersimliler; muhalif ve kendilerinden yana olduðunu söyleyen gençlere kapýlarýný açtýlar. Uzun yýllar sisteme karþý solcu, idealist, sosyalist gençleri desteklediler. Buna karþýlýk solcular, kendilerine açýk býrakýlan kapýdan en deðerli þeyleri alýp götürdüler. Solun en büyük yanýlgýsý ve hatasý Kürt Aleviliði ve genel olarak dini, olduðu gibi geri, gerici Caner Canerik Aleviler sistemin sorunlu bir parçasý (1) görmeleridir. Evet kýsmi olarak bunu kabul edebiliriz. Ancak, binlerce yýllýk bir ekimin mahsülü olan deðerleri bir çýrpýda silip atmak gerçekçi deðildir. Her þeyden öte alýþkanlýklar ve davranýþ tarzlarýný býçak gibi kesip atamazsýnýz. Sol, gerçekçi olmayan politikalarýyla hem kendi, hem de binlerce yýllýk Anadolu kültüründe can damarýný kesti. Dersim in, Kürt Alevilerin ittifak arayýþýnda sol, farkýnda olmazsa da çok büyük bir ihanet gerçekleþtirmiþtir. Devrimcilik, kardeþlik, eþitlik, özgürlük gibi kavramlarý kullanarak Kürt Alevilerin Türkleþtirilmesine ve Sunileþtirilmesine aydýnlatýlma adýna hizmet etmiþtir. Geçmiþte Dersimde güçlü olan PDA yani bu günkü Ýþçi Partisi çizgisindeki Kürt Alevileri iyi incelemek gerekiyor. Bu sol propaðanda, sol güçler içlerine aldýklarý, kafaladýklarý insanlarý almýþ ve bu gün Türk Milliyetçisi duruma getirmiþlerdir. Sanýrým ki bu yapýlara Almanya benzerleri gibi Nasyonal Sosyalist NAZÝtanýmlamasý yapmak yanlýþ olmayacaktýr. Zaten kendilerin de Nasyonal Sosyalist in Türkçe karþýlýðý olan Ulusalcý Sosyalist tanýmlamasýný kullanýyorlar. Taraf: Bu anlattýðýn durumun gerçekleþmesinde CHP nin yani Sosyal Demokratlarýn rolü neydi? C.Canerik: Burada; 1960 Yýlýný kýrýlma noktasý olarak almak lazým. 1960 Öncesi zaten Kürt Aleviler üzerinde yoðun bir askeri baský vardý. Tüm Türkiye dekinden bir parça daha yoðun belki. Ardýndan ise, kendi yarattýklarý korku ortamýna karþý çýkan, özgürlükçü, aydýnlanmacý bir CHP çýktý karþýmýza. 1970 li yýllarda ise Türk Sosyalist hareketinin Truva Atý misali Türkiye Devrimini, legal siyaset içerisine sýzarak gerçekleþtirme taktiði 14 Ocak 2008 Pazartesi benimsediðini görüyoruz. Bu, Kürt Aleviler gibi sistemle bütünleþmesi, sistemin koruyucusu zor olan merkezlerin taktik, strateji adý altýnda sistemin içerisine sokulmasýna neden oldu. Hiçbir zaman devrim olmadý ve CHP içerisine götürülen Kürt Aleviler, sosyalist deðil Kemalist yapýldýlar enternasyonal yoldaþlarý tarafýndan. Taraf : Aleviliðin bir köy inancý olduðu, kentleþince deyim yerindeyse bozulduðu yönünde bir görüþün olduðunu biliyorum. Bu konuda da anlatacaklarýn olmalý? C.Canerik: Aleviliði ikiye ayýrmak lazým; þehirde yaþayan Bektaþi ve köylerde yaþayan Kýzýlbaþlar olarak. Bektaþilerin Osmanlýyla iliþkileri, malum. Yeniçeriler Bektaþi idi. Özellikle 60 dan sonra ekonomik, sosyal nedenlerin de etkisiyle Kürt Alevilerin büyük bir göç olayý var. Zorla ya da gönüllü göçler oldu. Bunun Alevilik açýsýndan yarattýðý en önemli sýkýntýlardan biri, yargýlama yaptýrýmmekanizmasýnýn çökmesidir. Mesela düþkünlük Alevilikte çok önemli bir yaptýrýmdýr. Kentlere gelince bunun hiçbir anlamý gücü- kalmadý. Ýnanç ve ibadetlerdeki yerel motifler anlamsýzlaþtýrýldý. Yerine Ýslam a Arap kültürüne daha motifler yerleþtirildi. Yaþamýn bir çok alanýnda Alevilik, Alevilerin günlük sorunlarýna çözüm getiremedi ve sembolik bir hale büründü. Çok basit bir örnek. Eþcinsellik meselesinde karþýmýza çýkýyor. Kürt Alevilerde, belirli bir aþiretin mensuplarý doðuþtan dini önder olarak, erkekler Bava kadýnlar ise Ana olurlar. Bir transeksüel vardý. Bu aþiret mensubu. Ameliyat olmuþ ve kadýn olmuþtu. Sorum þuydu : Transeksüel birisi bava mý yoksa Ana mý sayýlmalý. Ne yazýk ki, bu çok uç örnekte görüldüðü üzere Aleviler günlük geliþmelere yanýt bulmaktansa, tüm o savunduklarý, Aydýn, çaðdaþ, demokrat, hümanist kimliklerini unutarak, bu insaný düþkün ilan ediyorlar. Keza, Alevilerin Perþembe gecesi yaptýlarý Ayin-i Cemlerin Pazar günü ve sadece sembolik olarak gerçekleþtirilmesi, bu ayinlere katýlan insanlarýn ayinin özünde yer alan ve rýzalýklarýnýn alýnmasý, aralarýndan husumet olmamasý ve varsa da çözülmesi gibi toplumsal baðlarý güçlendirici unsurlardan uzaklaþýlmasý deðiþimi olumsuz etkiliyor. Bununla birlikte elbette ki cemevleri ve önder olarak ortaya çýkan kime hizmet ettikleri pek bilinmeyen kiþilerin yönlendirmeleri, Alevilerin bunu sorgusuz kabullenmeleri, teslim olmalarý da kentleþmeyle birlikte Aleviliði olumsuz etkileyen unsurlardan. Kürt Aleviler açýsýndan bakarsak da, etnik bölgeselkültürün getirdiði farklý Alevilik anlayýþýnýn çok sert bir Türkçü Alevilik duvarýna çarptýrýlmasý da farklý ve çok dikkat edilmesi gereken bir konu. Devam Edecek

14 Ocak 2008 Pazartesi Mevsimler Atam Yüzünü göremedim, Sesini duyamadým. Ne yazýk ben doðmadan, Ölmüþsün yüce Atam. Çiçek açar aðaçlar Yeþillenir çayýrlar Þarký söyler her kuþlar Baharý müjdeler kelebekler. Mustafa Kemal Atatürk Ah! Ah Diye inliyorduk Düþmanlar yüzünden, Vatanýmýzý ele geçireceklerdi. Bilgi veren kitaplar Kitaplarý çok severim Hepsi birbirinden güzel Kitaplarýn en güzeli Bilgi veren kitaptýr. Kitaplarý efsaneleri Bizi düþündürür, Göz önünde canlandýrýn Bu bizi eðlendirir. Fakat ne mutlu bana, Ki; Senin soyundaným Bir Türk çocuðu diye Dünya imrenir bana. Sen ne kutlu Atasýn Sen ne mutlu Atasýn, Seni dünya anýyor, Nur içinde yatasýn. Özge BARÝK Atatürk Ýlk Öðr Ok 6/B Güneþ ýsýtýr sýmsýcak Tarlalarda dolgun baþak Karpuz, üzüm, kavun Yaz gelince yenir ancak. Sevgi ÞÝRÝN Atatürk Ýlk Öðr Ok 5/A Biz yurtsuz ne ederdik? Nasýl yaþardýk derken, Ýmdadýmýza o kulak verdi O büyük kahraman. Hep kitap okumalý Ama biraz dinlenmeli Haftada bir kitap Mutlak bitirilmeli. Kurtardý bizi düþmanlardan Ah! Ah! Diye inlerken, Fakat bitti mermiler Dedi, ki; Savaþýn Düþmanlarý yenerek Ýlan etti Cumhuriyet i Kadýn haklarý çýktý Çocuklara bayram hediye etti. Çocuklar gülüp eðlendi, Onlarla beraber biz de sevindik, Kadýnlar erkekler sevindi, Türkiye sevindi. O büyük kahraman, O büyük Atatürk, Nasýl býrakýp gitti, Bayramlar vermiþti bize. Nasýl gitmiþti o Nasýl, Nasýl? Ýnanamýyorum, Ama o aramýzda yok. 10 Kasýmda Yumdu gözlerini o büyük kahraman, Bizim yasýmýz oldu o gün, Þimdi seni anýyoruz, Mustafa Kemal Atatürk. Hicran SEVÝNÇTEKÝN. Atatürk Ýlk Öðr Ok 6/B Bu kitaplarýn hepsi Ansiklopedi, þiir Bazýlarý masal Bazýlarý ise bilgi. Þeyma SEVÝNÇTEKÝN Atatürk Ýlk Öðr Okulu 4/B 281 Cumhuriyet Biziz bu memleketin, Kaný,kemiði, eti. 29 Ekimde Kurduk Cumhuriyeti. Ekimde Yeni bir ay parladý Ýþte o parlak ayýn adý, Cumhuriyettir. Cumhuriyet yollarýn, En iyisi en düzü, Atatürk ün zekasý, Ak etti yüzümüzü. El ele tutuþalým, Hiç deðiþmez bu niyet, Yaþasýn Türk milleti, Yaþasýn Cumhuriyet. Sevgi ÞÝRÝN Atatürk Ýlk Öðr Ok 5/A Habibe Tekin MERAKLI DEVE Yavru deve annesine sordu: -Anne neden bizim ayaklarýmýz bu kadar büyük? -Çölde kumlara batmamak için, oðlum. -Peki kirpiklerimiz neden bu kadar gür? -Çölde kum fýrtýnalarýnda gözümüze kum kaçmasýn diye. Meraký yatýþmamýþ olan yavru deve bir soru daha sormuþ: -Hörgüçlerimiz neden var? Çolde uzun yolculuklarda besinlerimizi depolamak için. -Öyleyse bizim bu hayvanat bahçesinde ne iþimiz var, anne! ASETÝLSALÝSÝLÝK ASÝT Eczacý ile müþteri arasýnda þu konuþma geçer: -Asetilsalisilik asit var mý? -Beyfendi, þuna aspirin desenize! -Yahu, bir türlü ezberleyemedim þunun adýný. (asetilsalisilik asit, aspirini oluþturan asidin adýdýr.) ARABA HIRSIZI Mahallenin bir tanesinde sýk sýk teypleri çalýnýyormuþ. Adamýn biride arabasýna, Araba teybi yok, boþuna uðraþmayýn. Diye yazý yazmýþ. Sabah bir de bakmýþ; araba yok! Arabanýn durduðu yerde ise bir kâðýt varmýþ. Kâðýtta ne mi yazýyormuþ. Üzülme, teybi ben taktýrýrým. DÜNYANIN DENGESÝ Hoca ya sorarlar: -Hocam neden gün aðardýðýnda insanlarýn kimi o tarafa, kimi bu tarafa gider? Hoca nýn cevabý düþündürücüdür: -Hepsi bir yana gitse dünyanýn dengesi bozulurda ondan BÝLMECEMÝZ VAR Daðdan gelir datdirivillo Ben onu tutturuvillo Daracýðýna kýstýrývillo Grivillo grivillo ÖDÜLLÜ BÝLMECE 1.2.3 ve 4. sýnýflara hikaye, 5.6.7.8 sýnýflara ise roman kitabý hediye edilecektir.kitap hediyelerini üstlenen Sulucakarahöyük Gazetesine teþekkür ederiz. Fadime Yýlmaz Bir otobüste 7 tane anne vardýr. Her annenin 7 tane çocuðu vardýr. Her çocuðun 7 tane çantasý vardýr. Her çantanýn içinde 7 tane kedi vardýr. Bu otobüste kaç tane ayak vardýr? (Not: ilk çözen öðrenciye kitap hediye edilecektir, çözen öðrenci adýný, soyadýný, sýnýfýný yazýp,7 B Sýnýfý Öðrencileri Fadime Yýldýz ve Habibe Tekin e teslim edebilirler:) Cevabý gelecek sayýda:) Ödüllü bilmecemizi kedicik kara kara düþünüyor, ya siz arkadaþlar!

14 Ocak 2008 Pazartesi Mantý yaparak öðrenci okutuyorlar Nevþehir Þubesi, vatandaþlardan yeterli baðýþ toplayamayýnca Dernek Baþkaný Fatma Bay ve diðer yönetim kurulu üyeleri, Nevþehir Belediyesi ile Ticaret Borsasý'nýn destekleri ve hayýrsever esnaftan aldýklarý un ile hamur yoðurup mantý kesmeye baþladý. Dernekte kestikleri mantýlarý, yine derneðin odalarýnda piþirerek vatandaþlara satan üyeler, bu sayede ayda yaklaþýk 2 bin YTL gelir etmeye baþladý. Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Vatandaþlardan maddi yardým toplamakta sýkýntý çeken Nevþehir Yardýmseverler Derneði, çareyi mantý yapýp satmakta buldu. Haftanýn bir günü dernek binasýnda bir araya gelen dernek baþkaný ile üyeler, yaptýklarý mantýlarý satarak 57 üniversite öðrencisinin okul giderlerini karþýlýyor. Her yýl vatandaþlardan topladýklarý baðýþlarla fakir ve yardýma muhtaç insanlara destek olan Yardýmseverler Derneði Nevþehir Yardýmseverler Derneði'nin uzun yýllardýr baþkanlýk görevini yürüten emekli öðretmen Fatma Bay, ekonomik kriz sonrasýnda çareyi üretmekte bulduklarýný, bu iþi büyük bir zevkle yaptýklarýný söyledi. Dernek binasýnda yardýmsever 25 bayan ve burs verdikleri öðrencilerin anneleri ile birlikte yaptýklarý mantýlarýn satýþý ile 57 üniversite öðrencisine ayda 75 YTL burs saðladýklarýný belirten Baþkan Bay, mantý üretimi sayesinde bugüne kadar 50 öðrenciyi üniversitelerden mezun ettiklerini söyledi. Bay, "Derneðimiz fakir ve dar gelirli vatandaþlara yardým saðlamak amacýyla kuruldu. Bunu yaparken de vatandaþlarýmýzdan baðýþ alýyorduk. Fakat yaþanan ekonomik kriz sonrasýnda baðýþ oranlarýnda büyük bir düþüþ oldu. Biz de çareyi üretmekte bulduk ve ücretsiz olarak saðladýðýmýz un ve yumurtalarla ev mantýsý ve eriþte üretmeye baþladýk. Yaptýðýmýz mantýlarý piþirerek dernek binamýzýn bulunduðu iþ haný çevresindeki esnafa porsiyonu 3 YTL'den satmaya baþladýk. Bu sayede derneðimizin gelirini artýrmýþ olduk" dedi. knthbr Kapadokya turist kaynayacak! GEREKLÝ TELEFONLAR Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Kapadokya bölgesinde turistik tesis iþletmecileri 2007 yýlýný bölge turizmi için verimli bir yýl olarak deðerlendirirken, 2008 yýlýnda bölgeye gelen yabancý turist sayýsýnda önemli bir artýþ bekleniyor. Kapadokya Turistik Ýþletmeciler Derneði (KAPTÝD) Baþkaný Ahmet Tok yaptýðý açýklamada, Kapadokya' nýn ilginç jeolojik yapýsýnýn yaný sýra peribacalarý, peribacalarýna oyulan yerleþim yerleri, yeraltý þehirleri, kaya kiliseleri ve diðer güzellikleri ile yeryüzündeki ender doðal ve kültürel turizm merkezleri arasýnda yer aldýðýný söyledi. Her yýl yaklaþýk 2 milyon yerli ve yabancý turisti aðýrlayan Kapadokya bölgesinin son yýllarda Türkiye'nin en önemli kültür turizm merkezlerinden biri haline geldiðini belirten Tok, son yýllarda bölgeye gelen yabancý turist sayýsýndaki artýþýn oldukça sevindirici olduðunu belirtti. 2007 yýlýnda bölgedeki müze ve ören yerlerini Kültür ve Turizm Müdürlüðü verilerine göre, 890 Bin 899'u yerli, 984 bin 781'i yabancý olmak üzere toplam 1 milyon 875 bin 680 turistin ziyaret ettiðini hatýrlatan Tok, "2007 yýlý daha önceki yýllarda göre bölge turizmi için iyi geçti. Bu yýl içerisinde bölgenin gerek yurt içinde ve gerekse de yurt dýþýnda tanýtýmý için ciddi adýmlar atýldý. 2008 yýlý için þimdiden olumlu izlenimlerimiz var. Öyle tahmin ediyoruz ki; Kapadokya ve Türk turizmi için iyi bir yýl olacaðý düþüncesindeyiz. Özellikle Almanya'dan bu günlerde ciddi talepler alýyoruz. Rezervasyonlar bir hayli yoðun ve bu da bize bu yýlýn iyi geçeceðini gösteriyor" dedi. 'UZAKDOÐULU VE ABD' LÝ TURÝSTLER' DE ÖNEMLÝ ARTIÞ' KAPTÝD Baþkaný Ahmet Tok, 10 yýl önce bölgeye gelen Uzakdoðulu ve ABD turist sayýsýnýn bu günlerde yaklaþýk yüzde yüz oranýnda bir artýþ gösterdiðini söyledi. Sadece geçtiðimiz yýl bölgeye gelen Uzakdoðulu turist sayýsýnýn 500 bine yaklaþtýðýný kaydeden Tok, bunun oldukça sevindirici bir geliþme olduðunu ifade etti. Tok, "Yapýlan etkin tanýtýmlar ile birlikte her yýl bölgeye gelen yabancý turist sayýsýnda artýþlar yaþanýyor. Kültür ve Turizm Bakanlýðýmýz Kapadokya' nýn tanýtýmýna ayrý bir önem veriyor. Geçtiðimiz yýl Kapadokya için özel olarak bir tanýtým filmi hazýrlandý. Bu film bu yýl içerisinde çeþitli Avrupa ve Uzakdoðu ülkelerinde gösterime girecek. Bunun meyvelerini çok çabuk alýyoruz. Örneðin Japon ve ABD'li turist sayýsýnda önemli artýþ var. Özellikle kýþ mevsiminde bölgeye gelen bu turistler bölgede ciddi bir rezervasyon talebi ile karþýlaþmamýza neden oluyor" diye konuþtu. (knthbr) Kaymakam 441 30 09 Kaymakamlýk Yazý Ýþ. 441 34 10 Sos. Yar. ve Day. 441 39 77 Özel Ýdare 441 31 01 Nüfus 441 31 02 Belediye Baþkanlýðý 441 37 44 Milli Eðitim Müd. 441 30 16 Halk Eðitim Müd. 441 30 48 Askerlik Þubesi 441 30 10 Kapalý Spor Salonu 441 35 20 Devlet Hastanesi 441 30 15 Ýlçe Saðlýk Grup Bþk. 441 36 32 Tapu Sicil 441 32 49 C.Savcýlýðý 441 35 38 Adliye 441 35 38 Adliye 441 30 18 Kütüphane 441 30 19 H.B.V Kültür Merkezi 441 33 94 Müze 441 30 22 Turizm Danýþma 441 36 87 Emniyet Amirliði 441 26 97 Karakol Amirliði 441 36 66 Jandarma 441 30 52 Ýlçe Tarým 441 30 20 Lise 441 37 74 Kýz Meslek Lisesi 441 31 08 Mal Müdürlüðü 441 30 56 Kadastro 441 35 37 Karaburna Belediye 453 51 30 Kýzýlaðýl Belediye 455 61 29 PTT. 441 35 55 T.M.O. 441 30 11 Türkiye Ýþ Bankasý 441 35 07 Ziraat Bankasý 441 33 26 Þoförler Cemiyeti 441 30 74 Esnaf Odasý 441 37 42 Tarým Kredi Koop. 441 32 76 TEDAÞ 441 31 42 Çiftci M.K.Baþkanlýðý 441 36 80 Rýfat Kartal Huzurevi 4413338 Sulucakarahöyük Gzts 441 39 47 Taþýyýcýlar koop 441 2006 Nevþehir Seyahat 441 30 43 Þanal Seyahat 441 33 59 Mermerler Seyehat 441 21 73

14 Ocak 2008 Pazartesi Doðan Yýlmaz Ölümler hep acý ve soðuktur Ölümler hep acý ve soðuktur. Ýnsanýnyüreðini kara bulut gibi çöker. Zamansýz kaybetmeler ise en acýdýr. Bundan 6 yýl önce babamý kaybetmek hayatýn en acýmasýz zamanlarýndandýr.buradan sana seslenmek istiyorum. Sen gideli 6 yýl oldu. Senden sonra memleket çok deðiþti baba. Hep karþý çýktýðýn adeletsiz düzen üzerimize kara bulut gibi çöktü. Meclisi haramiler sardý. Bu arada ben okulu bitirdim. Oku adam ol derdin ya. Adam oldukmu bilinmez. Ama okulla ilgili iþe giremiyoruz. Çünkü orada da haramiler var. Tüm memleketi özelleþtirdiler. Bu arada ben kaset çýkardým. müzikten kopamadým. Seninle oturup raký içerdik ya hani.. Hep Neþet Ertaþ þarkýlarý isterdin. Bende çok sevdim Neþet eertaþ ý. Hala söylüyorum. Þimdi Ýstanbula yerleþtim hedeflerim için. Üniversiteyi de bitirdim. Ozaman çalýþalým dedik. Artýk büyüdük. Kýzýnda kocaman kýz oldu. Annemlerde iyiler. Pazar konserleri, radyo tiyatrolarý dinletir ve izletirdin. Hala senin için izliyorum. Hep kendini geliþtir derdin. Bu hep hafýzamda oldu. Sen solcuydun. Solcularý severdin. Dürüsttün. Bende solcu oldum. Baktým gidiþat iyi deðil,daha fazla topraklarýmýza sahip çýkalým dedik. Biliyorsun o hep sevdiðin Hacýbektaþta bir gazete çýkýyor. Okuyormusun bilmem. Ama çalýþanlarda memleketlerine sahip çýkan bu topraklarýn aydýnlýk yüzleri. Ýþlerini güçlerini býrakýp Hacýbektaþta her türlü olumsuzluða karþý yazýyorlar. Soðuk ve sert geçen kýþa raðmen yazý getiriyorlar. Yeðenin Sertaç da solcu oldu. Bu modamý bilmem, ama o iyi bir gazeteci ayný zamanda. Bu arada küp þarabý mevsimi geldi. Tarhanayla içmek ne güzeldi deðilmi baba... Senin yerine iki kadeh içiyorum. Sen gideli 6 yýl oldu. Ama yerin hala belli. Kavgalarda etsek seni arýyorum. Bir yaným eksik. Ama haksýzlýða karþý hala senin izinden gidip savaþýyorum. Bu þehir (Ýstanbul) çok büyük.ama Küçük Doðan Babasýnýn kuçaðýnda Yer: Çayýrbað Köyü/ bahçede çiçeklerin önü... bize výz gelir.týpký ölüm gibi. Biliyorum sen görüyorsundur. Bu gün beni gazeteden aradýlar. Babanla ilgili bir köþe yaptýk. Ýçimde bir hüzün. Aðlamaklý oldum. Þimdi de yokluðuna göz yaþý döküyorum. Birde þarap içiyorum. Seni özledik... Yine yollardayýz. Sende biliyorsun, Ne 7 yollar tükenir, ne de yolcular. Nede yolcularýn düþleri. Seni kaybetmediðimizi biliyorum. Varlýðýn hala bizlerle. Kendine iyi bak dürüst ve onurlu insan... Görüþmek üzere.. Oðlun Doðan Seyfullah Yýlmaz 17/10/ 1955... Adýn Ýnadýn Ýnançlý Bir Yaþam Öyküsüdür. Seni Yüreklerimizde Yaþataçaðýz. Seyfullah Yýlmaz 17/10/ 1955... Ne gün batýþý ölümlerin üzüncüne ne tan atýþý doðumlarýn sevincine ey bir elinde mezarcýlar yaratan, bir elinde ebeler koþturan doða bu sesleniþimiz yalnýzca sana yaþamasýna yaþýyoruz ya güzelliðini bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aþkýn yüzü oluncaya dek! Seni Ölümünün 6. Yýlýnda Unutmadýk. Seni daima sevgi ile anan Kardeþin Selma ve yeðenin Sertaç Danacý... Arkadaþýmýz Doðan Yýlmaz babasýný ve gazetemizin çalýþaný Sertaç Danacý dayýsýný bundan 6 yýl önce kaybetmiþtir. Kendilerine ve yakýnlarýna baþsaðlýðý diriyor, acýlarýný paylaþýyoruz. Seyfullah Yýlmaz 1954 yýlýnda Çayýrbað Çiftliði nde doðan Seyfullah Yýlmaz lise birinci sýnýfta geçirdiði trafik kazasý sonucu gözlerini kaybet miþtir. Bazý insanlarýn yarým insan gözüyle bakýp küçümseme sine raðmen, o zekasýyla özürlü imajýný yýkmayý baþardý. Kazadan sonra Ýstanbul 6 Nokta Körler Okulu nda eðitim gören Seyfullah Yýlmaz 1982 yýlýnda Karadenizli birisiyle evlendi. 1 oðlu ve 1 de kýzý 6 Nokta Körler Okulun da öðretmeniyle beraber oldu. Aile olmanýn verdiði cesaretle kendine olan güveni artan, kendisini özürlü olarak düþünmeyen, insana deðer veren, hayata güzel bir pencereden bakmayý baþaran ama 12.01.2002 tarihinde geçirdiði ani bir rahatsýzlýk sonucu aramýzdan ayrýlan Seyfullah Yýlmaz ý sevgi ve saygýyla anýyoruz.

AKP Hükümetinin eðitim hedefleri hiç gerçekçi deðil! Eðitim-Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný Ali Kaim AKP hükümetinin eðitim eleþtirerek programý incelediklerini ve gerçeklikten uzak bulduklarýný belirtti. Eðitim-Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný Ali Kaim in konu ile ilgili açýklamasý: belirlenmiþtir. Eðer þimdiden gerekli önlemler alýnmazsa yarýn hem eðitim sistemimiz, hem de öðretmen adaylarý açýsýndan çok geç olabilir. Ýþsiz öðretmen sayýsý 400 binleri bulabilir. Baþbakan Recep T. Erdoðan 60. hükümetin hedeflerini açýkladý. 60. Hükümetin ekonomik ve sosyal hedeflerin yaný sýra eðitim hedeflerinin de gerçeklerden uzak olduðu söylenebilir. Okulöncesi, ilköðretim ve ortaöðretim kademelerinin 30 öðrencili sýnýflar tam gün eðitim yapýlacaðý esas alýnarak bakýldýðýnda hedeflerin ne kadar gerçekçi olduðu daha iyi anlaþýlabilir. Milli Eðitim Bakanlýðýnýn 2006-2007 Milli Eðitim Ýstatistikleri, ÖSYM Verileri ile Nüfus ve Vatandaþlýk Ýþleri Genel Müdürlüðü nün nüfus projeksiyonlarý dikkate alýnarak bir deðerlendirme yapýldýðýnda tablonun hiç de Baþbakanýn ifade ettiði gibi olmayacaðý görülecektir. Toplamda okullaþmasý gereken çað nüfusu 2012 yýlýnda 21 milyona çýkacaktýr. 2007 yýlý sonu 2008 yýlý baþýnda bu nüfus 20 milyondur. 2007 yýlýnda çað nüfusunun (okulöncesi, ilköðretim, ortaöðretim) okullaþma oraný (15,8 milyon) % 83 tür. 2008 de çað nüfusunun çeþitli kademelerde % 27 si okullaþma olanaðý bulamamýþtýr. Beþ yýl içinde bu kadar büyük bir oranýn azaltýlabilmesi, hükümetin uyguladýðý politikalarla mümkün deðildir. 2012 de 21 milyon nüfusun (okulöncesi, ilköðretim, ortaöðretim) okullaþabilmesi ve 30 öðrencili sýnýflar oluþturulabilmesi için 215 bin dersliðe 220 bin öðretmene gereksinim duyulacaktýr. Her yýl yaklaþýk 10 bin öðretmenin, 5 yýlda 50 bin öðretmenin emekli yada diðer nedenlerle ayrýldýðýný düþündüðümüzde, gereksinim duyulan öðretmen sayýsý 270 bine çýkacaktýr. Bugüne kadar gerekli öðretmen ihtiyacýnýn çok çok altýnda öðretmen atamalarý yapýldýðý düþünüldüðünde, önümüzdeki beþ yýlda tablonun bugünkünden daha kötü olmasý kaçýnýlmazdýr. Bugün; elinde öðretmen diplomasý tezsiz lisans belgesi bulunan iþsiz öðretmen sayýsý 170 bindir. Her yýl 37 bini eðitim fakültelerinden 57 bini diðer fakültelerden mezun olmak üzere yaklaþýk 80 bin kiþi öðretmenlik için hazýrlanmaktadýr. Bu rakamlarýn gösterdiði en açýk ve belki de en acý gerçek, bugünkü fakülte giriþ kontenjanlarý esas alýndýðýnda 2012 yýlýnda biriken öðretmen adayý sayýsýnýn 400 bine ulaþmasýdýr. Bu rakama, bugünkü iþsiz öðretmen adaylarýný da eklediðimizde rakam 570 bine çýkacaktýr. Açýklarý kapatmak üzere 5 yýlda belirlediðimiz 270 bin öðretmen atamasý yapýlsa bile, 300 bin öðretmen iþsiz kalmaya devam edecektir. Türkiye önümüzdeki 5 yýl içinde ciddi bir genç iþsizler ordusu ile karþý karþýya kalacaktýr. Kaldý ki; hükümetin yýllardýr sürdürdüðü öðretmen atama politikasýna göre 2012 yýlýna kadar 5 yýlda atanacak öðretmen sayýsý toplamý 150 bin olarak Son olarak, 2012 yýlýna kadar konulmuþ hedeflerin gerçekleþmesi için her yýl eðitim bütçesini en az 5 milyar YTL arttýrmak gerekmektedir. Bunun anlamý, toplamda beþ yýl içinde en az 25-30 milyar YTL kaynak ayrýlmasý gerekmektedir. AKP Hükümetinin dýþa baðýmlý, borç ve faiz kýskacý içinde sürdürülen ekonomi politikalarýný göz önünde bulundurduðumuzda bu hedefin de gerçekçi olduðunu söylemek mümkün deðildir. 60. Hükümetin gerek ekonomiye, gerekse diðer alanlara yönelik hedeflerine eðitim sistemi açýsýndan bakýldýðýnda, söylenenlerin gerçekleþmesi bir yana, önümüzdeki beþ yýla yönelik dilek ve temenni olmaktan öteye gitmeyeceði açýktýr. Eðitim Sen, 60. Hükümetin eðitim alanýna yönelik hedeflerinin takipçisi olmayý ve eðitimin niteliðinin yükselmesi için mücadelesini kesintisiz sürdürecektir. Petrol KIRÞEHÝR<------------>HACIBEKTAÞ Dedebað Fýrýn ------>MERKEZ Üniversite Otel Ýnþaatý Üniversite Kampus Arazisi <-----------------BEÞTAÞ 643m2 587m2 626m2 638m2 617m2 634m2 609m2 610m2 Kýz Öðrenci Yurdu Erkek Öðr.Yurdu Hüseyin Sümen in evi SATILIK ARSALAR Çep: 0535 764 26 72 Tel: 0384 441 32 65 SATILIK TARLA 250 dekar 8 parça tarla satýlýktýr. Müracat: Hasan Danacý Tel: 0384 441 31 62 HACIBEKTAÞ