DÖNEM:III YASAMA YILI:2/94 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ. 11 1 inci Birleşim 25 Kasım 1994, Cuma İÇİNDEKİLER



Benzer belgeler
CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

(A) Anaç küçükbaş 80-TL/baş (B) 501 ve daha fazla Anaç 72-TL/baş

Çarşamba İzmir Gündemi

Yaz l Bas n n Gelece i

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΠΤΑ (7) ΣΕΛΙΔΕΣ

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU

galiba, bu yıl 4,5 milyon Rus turist

Cumhuriyet Halk Partisi

T U T A N A K. Dönem : 2015 Toplantı : Ocak Birleşim : 4 Oturum : 1 Birleşim Tarihi : Birleşim Saati : 15.00

RESMÎ GAZETE EK III TEBLİĞ VE İLÂNLAR KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI

KRİZ ÖNCESİNİN TEK İYİ HABERİ

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

TÜRK TURİSTİN İLGİSİNİ ÇEKEN OSMANLI MİRASINA SAHİBİZ

Yanlış Anlaşılan Faizci

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

27-31 Temmuz Önümüzdeki Hafta Neleri Takip Edeceğiz?

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

GÖSTERGELER YABANCI HAREKETİ:

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE

MİLLİ İTTİFAK BASIN'LA BİR ARAYA GELDİ

Cumhuriyet Halk Partisi

Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi Eylül Ayı Toplantısını Yaptı

Rakamlarla 2011'de Türkiye Ekonomisi

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ekim 2011, No:7

Bakan Güler, "Türkiye rüzgar enerjisinde AB ülkeleri arasında 1'inci, olacak" dedi

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ

7 nci Birleşim Salı

Cari açıktan fazla döviz geldi, on yılda 68 milyar Merkez Bankası rezervine eklendi (Milyon $)

Ekonomi Bülteni. 01 Haziran 2015, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Tanrı Zar Atmaz Ya FED?

Her hakkı saklıdır. Ticarî amaç ile basılamaz ve çoğaltılamaz. Copyright

Cumhuriyet Halk Partisi

Her milletin dili kimliğidir eğer dilinizi yozlaştırırsanız kimliğiniz erozyona uğrar.

4 üncü Birleşim Perşembe

Martta, ilk iki ayın toplamından daha fazla döviz geldi. (Milyon Dolar) Ocak Şubat Mart Ocak- Ocakvar.

ELEKTRİK BEDELİNDE TRT PAYININ KALDIRILMASI EKONOMİK KRİZİ ÖNLER Mİ?

TÜRKİYE BÜLTENİ MART, 2013 KAMPANYA

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN ELAZIĞ

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2012, No: 30

HAFTALIK BÜLTEN OCAK 2016

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

Cumhuriyet Halk Partisi

Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri.

Kemal Akyer: 18 Ocak 2011 Çarşamba

Sayı : 38/1997. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Bu Hafta Piyasalarda

Tarım alanlarının bölünmesi 50 bin kişiye sorulacak

Türkiye nin TL cinsinden yatırım yapma açısından

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Temmuz 2013, No: 65

3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler...

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

HER 100 LİRALIK ANAPARA ÖDEMESİNE KARŞILIK 120 LİRA BORÇLANDIK (MİLYAR TL) Ödeme Borçlanma Borç çevirme oranı

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA

TÜRK TURİSTİN İLGİSİNİ ÇEKEN OSMANLI MİRASINA SAHİBİZ

10SORUDA AİLE SİGORTASI

Tüvtürk'ün sıkı muayenesi lastikçinin bayramı oldu

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

DEUTSCHE SECURITIES MENKUL DEĞERLER A.Ş. OCAK-MART 2008 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

TÜRKİYE NİN MART 2014 HUBUBAT VE YEM GÜNCELLEME RAPORU

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mart 2013, No: 53

Onlar konuşur, AK Parti yapar

Turkey Data Monitor Ekonomi Bülteni. 07 Mart 2016 I. KÜRESEL GELİŞMELER

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

MANİSA TİCARET BORSASI

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

1- ET FİYATLARI MAYISTA ARTACAK

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

Maaşlarımıza Ek Artış İstiyoruz!

KKTC SİYASİ ARAŞTIRMA RAPORU

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

Konumuz sol içi cinayetler, özel olarak da Acilciler bünyesindeki cinayetler

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

HEM DÜŞÜNECEĞİZ, HEM ÖĞRENECEĞİZ HEM DE SÜRPRİZ HEDİYELER KAZANMA ŞANSINA SAHİP OLACAĞIZ.

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

Cümlede Anlam İlişkileri

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 58

CUMHURIYET MECLISI TUTANAK DERGISI

MIT OpenCourseWare Ekonomide İstatistiksel Yöntemlere Giriş Bahar 2009

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN AYDIN

Yavuz Bayülken Tarafından Hazırlanıp Sunulan Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi İşletmeleri Başlıklı Rapor Üzerine Görüşler

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

UYGULAMALI GİRİŞİMCİLİK EĞİTİMİ SERTİFİKA TÖRENİ TEKNİK BİLİMLER MESLEK YÜKSEKOKULUNDA YAPILDI

Başbakan Yıldırım, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

Transkript:

DÖNEM:III YASAMA YILI:2/94 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ 11 1 inci Birleşim 25 Kasım 1994, Cuma İÇİNDEKİLER Sayfa: I. GELEN EVRAK- 820 II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A. GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR 821-840 1. UBP Lefkoşa Milletvekili Sayın İrsen Küçük'ün "Tarım" konulu gündem dışı konuşması. 2. UBP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Tansel 842-848 Doratlı'nın "Hayat Pahalılığı" konusunda gündem dışı konuşması. 3. UBP Lefkoşa Milletvekili Sayın Günay 849-862 Caymaz'ın "24 Kasım Öğretmenler Günü" konulu gündem dışı konuşması. - Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Sayın Mehmet Ali Talât'ın ilgili yanıtı. B. ONAYA SUNULANLAR,< 1. 25-Temmuz 1994 vsjo/1/94 Sayılı Kararla 863-864 Kurulan "Avrupa Mahkemesinin İhraç Ürünlerimiz Aleyhine Aldığı Kararda K.K.T.T Yöneticilerinin İhmali Olup Olmadığı ile ilgili Meclis Araştırma Komitesi"nin iki aylık ek süre istemi.

- 817 - Sayfa: 2. 25 Temmuz 1994 tarihinde ve 38/1/94,255-866 Sayılı Kararla Kurulan "Avrupa Mahkemesini, K.K.T.C'den, Avrupa Birliğine Üye Ülkelere ithalatı Yasaklayan Kararı ile Bu Kararı Doğuran Neden ve Etkenler Konusunda Meclis Araştırma Komitesi"nin iki aylık ek süre istemi. 3. 25 Temmuz 1994 tarih ve 42/1/94 Sayılı 367-&Ö3 "Everest Bankası ile İlgili Kurulan Meclis Araştırma Komitesi"nin iki aylık ek süre istemi. 4. Başbakanlığın, Üst Kademe Yöneticileri 869-870 (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.No: 181/2/94) Komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin Tezkeresi. C. BİLGİYE SUNULANLAR 1. DP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Kenan 870-871 Akın'ın yurt dışı izin istemi. III. SEÇİMLER VE OYLAMASI YAPILACAK İŞLER - Seçimler oybirliği ile Salı gününe 872 ertelenir. IV. SORULAR VE YANITLAR 1. TKP Lefkoşa Milletvekili Sayın Gülsen Ö73 Bozkurt'un "K.K.T.C Merkez Bankasının Yurtiçi ve Yurtdışı Döviz Mevduatlara uygulanan Faiz Oranları" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:10/2/94)

- 818 - Sayfa: 2. UBP Girne Milletvekili Sayın İLkay 873-874 Kâmil 1 in "Likit Gaz Temini" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:11/2/94) 3. UBP Girne Milletvekili Sayın İlkay 875-889 Kâmil'in "Elektrik Ücretlerine Yapılan Zamların Geriye Dönük Uygulaması" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:12/2/94) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Özkan Murat'ın iligili yanıtı. - UBP Girne Milletvekili Sayın İlkay Kâmi1 1 in açıklaması. - CTP Girne Milletvekili Sayın Salih Usar 1 ın açıklaması. 4. UBP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Derviş 890 Çobanoğlu 1 nun "Paşaköy ve 0 Yöredeki 13 Köyün Su Sorunu" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:13/2/94) 5. UBP Lefkoşa Milletvekili Sayın İrsen Küçük'ün 891 "Türkiye'den Yapılan Patates ithalatı"ile ilgili sözlü sorusu. 6. UBP Lefkoşa Milletvekili Sayın İrsen Küçük'ün 892-897 "Ülkemize İthal Edilen Bazı Meyve ve Sebzelerde Kanserojen Madde Kalıntı Limitleri" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:14/2/94) - Sağlık Bakanı Sayın Ergin A. ilktaç'ın ilgili yanıtı. 7. TKP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Hüseyin 898-908 Angolemli'nin "Voyager Kıbrıs Ltd'e Uygulanan Haciz İşlemleri" ile ilgili Sözlü Sorusu (S.S.No:15/2/94) - Başbakan Sayın Hakkı Atun'un konuya ilişkin yanıtı.

- 819 - Sayfa: V. GENEL GÖRÜŞME VE MECLİS ARAŞTIRMASI YAPILMASI 1. T.K.P. Lefkoşa Milletvekili ve Grup Başkanı 903-92i Sayın Mustafa Akıncı ile Gruba Bağlı diğer Milletvekillerinin birlikte sunmuş oldukları, "Elektrik Enerjisi Üretiminde Yaşanan Sorunlar" ile ilgili Meclis Araştırması Önergesinin (M.A.No:1/2/94) öngörüşmesi.

- 820 - I GELEN EVRAK" YASA TASARILARI 1. üst Kademe Yöneticileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No: 181/2/94) (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994) (İdari ve Sosyal işler Komitesine) 2. Yataklı Tedavi Kurumları (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No:182/2/94) (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994) (İdari ve Sosyal îşler Komitesine) 3. Piyangolar (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No:183/2/94) (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994) (îdari ve Sosyal işler Komitesine) (Halkın Bilgisine) 4. Genel Tarım Sigortası Fonu 1995 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı (Y.T.No:184/2/94) (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994) (Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesine) 5. 1994 Mali Yılı Ek Bütçe Yasa Tasarısı (Y.T.No:185/2/94) (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994) (Ekoncmi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesine) -" '' RAPORLAR > ; 6. ihtiyat Sandığı (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No:159/2/94) ve idari ve Sosyal işler Komitesinin Tasarıya ilişkin Raporu. (Başkanlığa Geliş Tarihi:25.11.1994) 7.- öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No: 179/2/94) ve idari ve Sosyal işler Komitesinin Tasarıya ilişkin Raporu. (Başkanlığa Geliş Tarihi: 25.11.1994) TEZKERELER 8.."Başbakanlığın, üst" Kademem Yöneticileri (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.No: 18^2/94) Komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin Tezkeresi. (Başkanlığa Geliş Tarihi:24.11.1994)

- 821 - - BİRİNCİ OTURUM - (Açılış saati: 10.30) BAŞKAN: Ayhan Halit Acarkan KATİ : Hakan Ataker BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin 3'üncü Dönem 2' inci Yasama Yılının 11'inci Birleşimini açıyorum. Ad okunarak yoklama yapılacaktır. (Ad okunarak yoklama yapıldı) KATİP - Toplantı yeter sayısı vardır Sayın Başkan. BAŞKAN - Teşekkür ederim. Sayın milletvekilleri; toplantı yeter sayısı mevcuttur gündem gereği görüşmelere geçiyoruz. II BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI Gündemimizin ilk maddesi Başkanlığın Genel Kurula sunuşlarıdır. Bu kısımda önce gündem dışı konuşmalara yer vrilecektir. Daha sonra onaya ve bilgiye sunuş işlemleri yapılacaktır. Üç gündem dışı konuşma istemi vardır. Birinci konuşma istemi UBP Lefkoşa Milletvekili; Sayın İrsen Küçük'ter. gelmiştir. İstem yazısını okur musunuz. KATİP - Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı Lefkoşa Cumhuriyet Meclisinin 25 Kasım 1994 tarihli birleşiminde " Tarım"konulu gündem dışı konuşma yapmak istiyorum. İçtüzüğün 62 1 inci maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılmasını saygılarımla arzederim. İrsen Küçük UBP Lefkoşa Milletvekili

- 822 - BAŞKAN - Buyurun Sayın irsen Küçük. İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; ülkemizde mevsim dolayısıyle tarımsal faaliyetlerin en yoğun olduğu bu dönemlerde hükümetin tarım politikasını Meclisin gündemine getirmekten daha doğal ' bir olayın olmayacağını düşünmekteyim. Sayın milletvekilleri hele ülkemizin nüfusumuzun yapısına baktığımızda nüfusumuzun %40'ını ilgilendiren bir saha olması dolayısıyle tarım o kadar daha bugünlerde önem arzetmekted i r. Muhterem arkadaşlar; -tarım politikalarını gündeme getirmeden önce bugün ülkemizin gündemini işgal eden konuları başlıklar halinde sizlere hatırlatmak isterim. Muhterem milletvekilleri; bugün ülkemizde işsizlik, elektriksiziik, vatandaşın yemeğini pişireceği tüp gazın hatta vatandaşın ısınma aracı olan gaz yağının yok olduğunu benim söylememe gerek yoktur.

- 823 - Muhterem arkadaşlar; bunlar böyle yoklukların yanında ülkede pahalılık başını almış gitmiştir. Hükümet çarşı denetimini unutmuş, dolayısıyle esnaf rastgele ve insaf ettiği ölçülerde ve devamlı özellikle gıda maddelerinin fiyatlarını yükseltmektedir. Bu konuda çarşıda hiçbir denetim yoktur ve marketten markete baktığınızda hiçbir marketin fiyatları, bir diğerinin tıpa tıp ayni değildir. Muhterem kardeşlerim; bugün ülkede özel 1ikle mevsimsel tüketim maddelerinin Kıbrıs gibi Akdenizde bulunan bir ülkede özellikle mevsimsel tüketim maddelerinin fiyatları dar gelirli vatandaşın cebine hitap edecek düzeyde olması gerekirken bir bakıyoruz ki sanki turfandaymış gibi bu maddeler fiyat oluşmaktadır. Örnekler vermek gerekirse bütün yaz boyunca çarşıdan satın aldığımız domatesin, salatalığın 50, 60,80 bin liralarla ifade edildiğini benim tekrarlamama gerek yoktur. Muhterem arkadaşlar; patates ülkesi olan Kıbrıs'ın, patates ihracatı yapan Kıbrıs'ın, bu geçtiğimiz günlerdeki patates fiyatlarına baktığımızda ingiltere fiyatlarının dahi çok üzerinde olduğunu görmemiz mümkündür. Daha dün yaptığımız bir piyasa araştırmasına göre 80 bin Türk Lirasına satılan patatese çarşıda rastlanmıştır. Muhterem kardeşlerim; ülkede bu sıkıntılar var iken bir de ülke dışından bu sıkıntılara bazı ilâveler yapılmakta ve ithal etmekte de Koalisyon Hükümetimizin başarısını gözardı etmek mümkün değildir. Her gün gazete manşetlerine baktığımızda ya yurt dışından ithal edilen gıda maddeleriyle memlekete gelen kansorejen maddeler veyahut da 1930 yıllarında kökü kazınmış olan patates zararlılarının ithaline izin vermektedirler. Bunlara da gazete sütunlarında rastlamaktayız.

- 824 - Daha birkaç ay önce Türkiye'den ithal edilen patateslerle ülkemize getirilen kolerado sineği ta 1930'larda yani ülke daha sömürge yönetimiyle idare edildiği dönemlerde kökü kazınmış olan bu zararlıları bir bakıyoruz Sayın Koalisyon Hükümetimizin tedbirsizliği denetimsizliği sayesinde yeniden ülkeye sokmuş bulunmaktayız. Muhterem arkadaşlar; bu ülkede narenciyeden sonra en fazla dövizi temin eden zirai ürününün patates olduğunu düşündüğümüzde ve bu ülke halkının çiftçisinin belli kesiminin gelirini bu sayede temin ettiğine göre böyle bir zararlının ülkede baş göstermesiyle ülke patates ihracatının tehlikeye gireceğini benim söylememe gerek yoktur. Muhterem arkadaşlar; ülkemizdeki sıkıntılar sadece bu bahsettiklerim değildir. Bunun yanında bir çok sıkıntıları daha izlemek mümkündür. Bugün Devlet çalışanlarına dört ayda ek mesai vermediğini bu kürsüden tekrarlarsak hata yapmış olmayız kanısındayım. Muhterem Başkan, sayın milletvekilleri; bu yoklara bir de beceriksizliklerden dolayı bazı ilâvelerde yapılırsa, işte bugün memlekette çekilmez duruma gelen hayatı yadırgamak mümkün değildir. Ülke 12 saatla, 14 saatla, 16 saatla elektrik kesintisiyle geçtiğimiz hafta karşı karşıya kalmıştır. Yaptığımız araştırmalarda şu sonuca varmışız.

- 825- Hükümetimiz mazot akreditifini gününde açamamış, dolayısıyla ülkeye gününde mazot ulaşmamıştır. Muhterem arkadaşlar; bunlar sadece üretim noksanlığı değil, birçok konunun da tedbirsizliğinden ve gününde alınamayan tedbirlerden dolayı ülke halkı gerçekten yaşan sıkıntısı içerisine bir o kadar daha itilmiş ve bugün çarşıyı gezdiğinizde küçük esnafla yaptığımız sohbetlerde, vatandaşlar işyerlerini müşteri bulabilirse, işyerlerine alıcı bulabilirse büyük oranda çarşıdaki işyerleri el değiştirecek duruma gelmiştir. Bunu, birkaç günden beri Lefkoşa çarşısında yapmakta olduğum etütlerden görmekteyim. Her arkadaş bu araştırmayı yapabilir. Çarşımız küçüktür. Birkaç saatlik bir etüdle bu sonuçlara ulaşmaları her milletvekili arkadaşımın mümkündür. Muhterem arkadaşlar; ülkede bu sıkıntılara ilâveleri de düşündüğümüzde hükümet tarafından sanayiciye söz verilen gümrük farklarının halâ daha ödenmemesi, bugün sanayide çalışan, giyim sanayiinde çalışan 8500 civarındaki işçimizi de tehdit eder dlruma gelmiştir. Muhterem arkadaşlar; bugün ülkemiz birçok tarımsal zararlıların cenneti haline getirilmiştir. Zararlılarla mücadele kifayetsizdir. Bazı örnekler vermek gerekirse daha birkaç gün önce ülkemizin Sayın Başbakanının dahi gündemine giren bir fare kampanyası, fare zararlısıyla mücadele konusu 1995 Bütçesine aktarılmış ama, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de bir taraftan koalisyon hükümetimizin eliyle fare cenneti haline getirilmiştir arkadaşlar. Efendim? SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden)- İlkay Beye söyleyin onu, ilkay Beye. Son iki yıl ne yaptı?

- 826 - İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- İlkay Beye... Muhterem arkadaşlar; şimdi uzun zamanlı tedbirlerle onay alınacak konular vardır. Anında tedbirlerle kazınacak sorunlar vardır. Şayet bir fare konusu yılları gerektiren bir olay olmuş olsaydı, İlkay Beye de soracaktım onu. Ama, öyle bir olay ki, siz kampanyayı başlatın, iki ayda, üç ayda sonuç alırsınız. Yani bu... başlattık. SONAY ADEM (Yerinden)(Devamla)- Başlattık efendim, İRSEN KÜÇÜK (Devamla)-Büyük bir yatırımı gerektiren bir olay değildir. SONAY ADEM (Yer inden)(devamla)- Çoktan başlattık. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Dolayısıyla biz de zamanında bu kampanyaları yürüten ilgili bakan olarak bu konuda biraz olsun deneyimimiz vardır arkadaşlar. Dolayısıyla bu böyle seneler gerektirmez. Bu bir, iki ayda, hakikaten niyet varsa, kökünün kazanması, en azından kontrola alınması mümkün bir olaydı. Dolayısıyla biz bunu ilkay Beye değil, Cumhuriyetçi Türk Parti s i-demokrat Parti Koalisyon Hükümetine soruyoruz ve bekliyoruz kardeşlerim. DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Ahmet Derya'nın köyünde harup kalmadı. Ne dersin? AHMET DERYA (Lefkoşa)(Yer inden)- Bu sene çok doğum yaptı fareler. Ne yapalım? Geçmiş yıllardan gelme değil yani. Yani, böyle bir ihmalin sonucu çoğala çoğala gelmediler. DERVİŞ EROĞLU (Yer inden)(devam 1 a)- Bu sene çoğaldılar. AHMET DERYA (Yerinden)(Devamla)- Bu sene çok doğum yaptılar. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Muhterem Başkan, sayın milletvekilleri; hayvancılığa baktığımızda, hayvancılıkta aşı konusu zannedersem tarihe karışmış veyahut da karışmak üzeredir.

- 827 - Birçok hastalıklar gazete manşetlerine kadar çıkmakta ve hele - hele bir zamanlar kökünün kazındığı Brucella bugün ülke insanımıza ve hele hele veteriner hizmetlerinde çalışan veterinerlerimize ve yardımc11 arını tehdit eder duruma gelmiştir. Bu konuda da hiçbir tedbir yoktur ve ülkede hayvan üretiminin de düşmesine neden olan faktörlerin başında gelen bir olaydır Brucella. Bu iki yönüyle süratle tedbiri alınması gereken bir olaydır. Birincisi sağlık yönünden, hijyenik yönden, bir diğeri de ülkenin ekonomisi ve hayvan üretimi bakımından. Muhterem arkadaşlar; baktığımızda sorunlar bunlarla bitmiyor. Sorunlara her geçen gün yenileri ilâve edilmektedir. Bunlardan birkaç tane daha örnek vermek isterim sizlere. Özellikle son günlerde 300 bin lira okkasına ulaşan kuzu etini düşündüğümüzde ve 300 bin lirayı aşan sığır etini düşündüğümüzde, fakir fukaramızın, dar gelirlimizin, asgari ücretle geçinen halkımızın bu kıymetli proteinsel maddeleri, gıda maddelerini alıp evine götürmesi mümkün değildir. Bunun yerine bu gibi ekonomilerde ikame edecek olan bir olay vardır. 0 da beyaz ettir, tavuk etidir.

- 828 - Muhterem arkadaşlar; bugün ülkemizde yaşanan yönetsel, beceriksizlikten dolayı fakir fukara beş tane, on tane civcivi dahi alıp evine götürememekte ve besleyememekte, evinin proteinsel ihtiyacını karşılayamamaktadır. Buna da baktığımızda buradaki en büyük eksikliğin sevk ve idarede olduğunu görmekteyiz. Çiftliklerde otorite kalmamıştır. Devlet Üretme Çiftliklerinde otorite yıkılmıştır. Bu çiftliklerde çalışan, çalıştırılan personel büyük ölçüde deneyimsiz, beceriksiz ve parti militanları ile bu kadrolar doldurulduğu için, bu konudaki randıman süratle düşmüştür ve düşmeye devam etmektedir. Size rakamsal olarak, birkaç tane örnek vermek isterim sayın milletvekilleri. Bugün Devlet üretme Çiftliklerinde damızlık yumurta üretimi 35-40 bin dolayında olması gerekmektedir. Ortalama randıman %75-80 olması gerekmektedir bu tip işletmelerde ve dünyanın kabul ettiği standartlar bunlardır. Bizim Devlet Üretme Çiftliklerinin bugünkü haline dönüp baktığımızda, 20 bin civarında yani 35-40 bin olması gereken olay, 20 bine kadar düşmüştür. Randıman %50'ye inmiştir. Geçen hafta sordum bir puan yükseldi dediler teknik arkadaşlar. Nere vardınız dedim? %51'e vardık dediler. Muhterem arkadaşlar; bunları, bu rakamları çiftliklerin verdiği üretim rakamlarıdır. Bunları kendimiz icat etmiş değiliz. Yani 35-40 binden 20 bine düşürürseniz siz üretimi, bu üretimin memlekete yetişmesi mümkün değildir. Tabii tedbir olarak ne düşünülmüştür? Kolay yol düşünülmüştür. Bir taraftan sevk ve idareyi denetimi artıracağınıza, düzeni orada sağlayacağınıza, otoriteyi kuracağınıza çiftliklerde, ne yapıyoruz? Türkiye'den Has Tavuk'tan damızlık yumurta ithal ediyoruz. 25 bin bu kez damızlık yumurta ithalâtına gidiyor ülke muhterem arkadaşlar ki 1977'lerde, 1978'lerde bu ülkenin tavukçuluğu Türkiye'de örnek gösterilen bir duruma gelmişti ve Türkiye'ye... galiba. ÖMER KALYONCU (Girne)(Yer inden) - Sen o zamanda yaşan İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Efendim? ÖMER KALYONCU (Yer inden)(devam 1 a) - Siz o zamanda yaşarsınız galiba hali daha.

- 829 - İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ve Türkiye... ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - UBP ondan sonra tertipledi hepsini de. İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Bu 1993 rakamlarınıza baktığınızda bu 35 bin 40 bin arası vardı. Bu üretim vardır. 1993'te vardı ve Türkiye... ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - 1993'te ithal edilmez miydi? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Damızlık yumurta... 35-40 bin... edilmiyor ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - 1993'te ithal muydu? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Hayır. 1993'te 35-40 bin adete ulaşmıştı, şimdi 20 bine düşmüştür. 1994 yılında 20 bine düşmüştür ve bu ülke yıllarca Türkiye'ye damızlık yumurta ihracatı yapmıştır arkadaşlar ve şimdi ne yaptı, ithal eder duruma gelmiştir, getirilmiştir bu ülke. Bu sektör de yıkılmıştır bu memlekette ve bugün fakir fukaranın başvuracağı, çoluk çocuğuna götüreceği protein bakımından bu ülke, hakikaten büyük sıkıntı içerisine sokulmuştur. Muhterem arkadaşlar; MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yer inden) - Hayalidir rakamlarınız. İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Valla ben rakamları veririm, İlgili Bakan yahut da Başbakan bizi yanıtlasın. Desin ki, çıktı, ilgili milletvekili ve hayali rakamlar verdi. Biz burada rakam koyuyoruz ortaya Sayın Civa. Bu rakamlar hayali ise bizi yanıtlarsınız. Biz de kalkar bu kürsüden gerekli yanıtı sizlere ulaştırırız. Biz rakam veriyoruz,, hayali olayları gündeme getirmiş değ iliz. MEHMET CİVA (Yerinden)(Devamla) - Yanlıştır söylediğin. İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Biz ne diyoruz? Bugün Devlet Üretme Çiftliklerinde kuluçka randımanı %75-80 olmsdı gerekirken %50'ye inmiştir, son hafta %51'e çıkarılmıştır. MEHMET CİVA (Yerinden)(Devamla) - Her sene bu dönemde durur.

- 830 - İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Biz ne diyoruz? Bu eldeki anaç stoklarla bu ülkede 35-40 bin tane haftada üretim olması gerekirken, sizin elinizde 20'ye düşmüştür. aynıydı. MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a)- Senin zamanında da İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- İddia ediyoruz ve söylüyoruz arkadaşlar, iddia ediyor ve söylüyoruz. Yanlışsak bu rakamları bize lütfen düzeltin. Biz de ona göre gerekli yanıtı "sizlere vermiş olalım. MEHMET CİVA (Yerinden)(Devamla)- Senin zamanının rakamlarını da getir bize, aynı ayda, aynı zamanda. MEHMET BAYRAM (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Sayın Civa kimin adına konuşursun sen? Sen Tarım Bakanı mısın? BAŞKAN- Sayın Civa, lütfen müdahale etmeyin efendim. MEHMET BAYRAM (Yer inden)(devamla)- Sen Tarım Bakanı mısın? Önünde rakam yok, bilgi yok. Neye göre konuşursun? MEHMET CİVA (Yer inden)(devam1 a)- Bende bu konuda bilgiler hep aklımdadır. MEHMET BAYRAM (Yer inden)(devam1 a)- Bırak da Tarım Bakanı gelsin cevap versin. MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a), Ben bu memlekette yaşarım. Ben havada yaşamam. BAŞKAN- Karşılıklı konuşmayın efendim lütfen. Devam ediniz Sayın Küçük lütfen. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Evet Sayın Başkan, müsaade ederse arkadaşlar devam edeceğiz.

- 831 - mısınız BAŞKAN- Yalnız süreniz dolmak üzeredir efendim. Bağlar lütfen? İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Acaba rica etsem, bir on dakika daha uzatmanız mümkün mü Sayın Başkan? BAŞKAN- On dakika daha uzatma istiyorsunuz. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Lütfen. BAŞKAN- 0 zaman Genel Kurulun onayına sunuyorum. MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yer inden)- Konuşun. Bizde demokrasi var. BAŞKAN- Sayın konuşmacı on dakika daha süre istiyor efendim. Onayınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Kabul etmeyenler?... Çekimser?... Kabul edilmiştir oybirliğiyle. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Sayın Başkan, sayın milletvekilleri teşekkür ederim. MEHMET CİVA (Yerinden)(Devamla)- Sizin zamanınızda konuşma özgürlüğümüz de yoktur. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Muhterem arkadaşlar;... DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)-Biz de size uzatırdık. MEHMET BAYRAM (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Onun için, bir gece sabaha kadar konuştun konuşma özgürlüğü yoktu da. Herkesi uyuttun,, bütün.meclisi ve konuşmaya devam ederdin. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Bu olaylar cereyan ederken bir bakıyoruz halâ daha hükümet aradan bir yılı geçmiş dönem olmasına rağmen ve tarımın en yoğun olduğu dönem bugünler olmasına

- 832 - rağmen, halâ daha bazı politikalarını belirlemiş değildir. Halâ daha poletika tartışılmaktadır bu ülkede. Ne yapılacağı tartışılır durumdadır. Daha bir karar verilmiş değildir. Muhterem arkadaşlar; bu arpa ekiminde de böyledir. Hayvan yemi ziraatı için de böyledir. Patates ziraati için de böyledir, narenciye için de böyledir. SALİH USAR (Girne)(Yerinden)- Sınıfta kaldın Sayın Küçük bu konuda. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Sayın milletvekili, bizim notumuzu yıllarca bu toplum vermiştir. Bu ülkenin halkı, çiftçisi, hayvancısı vermiştir. Onun için biz sınıfta mı kaldık, onla mı geçtik bu konularda. SALİH USAR (Yerinden)(Devamla)- Bu konuda sınıfta kaldınız. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Bizim yaptığımız eserler ortadadır. Alnımız da açıktır. Bunun notunu halk verecek, toplumumuz verecektir. SALİH MİROĞLU (Girne) (Yer inden) - Çiftçi vermiştir. Senin notun geçerli değildir. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Muhterem arkadaşlar; bazı örnekler vermek gerekirse birkaç gün sonra limana ulaşacak olan patates tohumunu ele alalım. Günlerce araştırmalar yapılmıştır hükümet tarafından. Talepler istenmiştir. 2000, 3000 ton talep olmuştur. Akabinde hükümet, 750 ton ithal için karar vermiştir, ihtiyaç 1200-1300 ton olarak teknik adamlarca hükümete önerilmiştir. Tabii, patates konusunda sadece alımdaki rakamın noksan olması bir yana, getirilecek olan tür dahi sağlıklı araştırma yapılmadan ithalâtı yapılmıştır.

- 833 - Cypfruvex'in ilgililerinin hükümete önerdiği raporlar vardır. Bu raporları sizlere sunmak isterim. Muhterem arkadaşlar; Sayın Akten'in verdiği rapor vardır Avrupa'daki patates konusunda ve ne diyor Sayın Aktekin. Diyor ki Avrupa'da sıcak ve kuraklık dolayısıyla patates üretiminde büyük bir düşüklük vardır ve bu yıl diyor, patates fiyatları Avrupa'da üç, dört misli olacaktır. Bu beklenti vardır ve uyarıyor hükümetimizi, bir bakanlığımızı ve diyor ki üretiminizi buna göre plânlayın. Yani, artırın üretiminizi diyor. Bunu biz söylemiyoruz arkadaşlar. İlgili teknik arkadaşların raporlarıdır bunlar, ilgili Bakanlık, Tarım Doğal Kaynaklar ve Enerji Bakanlığına yazılmış bir rapordur. AHMET DERYA (Lefkoşa)(Yer inden)- Nerde buldunuz onu Sayın Küçük? Halâ daha casuslarınız var galiba elinizde. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Muhterem arkadaşlar; şimdi bu olayları böyle basite indirgemeye çalışırsanız, casuslarınız vardır, nerde buldunuz. Bu raporları bırakın biz milletvekili olarak, muhalefet milletvekili olarak arayıp bulmayı, sizler iktidar olarak bize sunmanız lâzım arkadaşlar. Niçin sunmanız lâzım? Biz de muhalefet milletvekilleri olarak, şayet ihtiyacınız varsa bazı öneriler üretebilmek bakımından onlara ihtiyacımız vardır. Bize de vermeniz lâzımdır bu dokümanları. Biz de sizlere bazı öneriler üretebilelim. Ama ihtiyacınız yoksa bizim önerilerimize, o zaman Sayın Derya'nın dediği gibi, acaba casuslarınız mı vardır, onlar vasıtasıyla mı aldınız sorusuyla muhatap oluruz ve muhterem arkadaşlar, miktar bir yana, ithali yapılmaya çalışılan ve gerçekleşen artık, çünkü, birkaç gün sonra vapur Mağusa Limanına girecektir. Bugün radyoda galiba anonsu vardı. Veya gazetelerde anonsu vardı patates tohumu geliyor diye ve Aralık başında ekim yapılacaktır. 0 güzel birşey, Aralık başında ekimin yapılması. Ancak, seçilen tür, Carra diye bir türdür. Bu tür Skoçya'dan ithal edilmektedir ve bunun yetişme süresi 150 gündür arkadaşlar. Dolayısıyla, Aralık başında dahi ekilse bu ürün, Mart aynın içerisine isabet eder ki Mart ayı bize göre patates üretimi açısından çok tehlikeli bir aydır. Don olayıyla her zaman karsı kar<;i va kalinarale hir HnnomH i m M o ııanılokil im/44 Di-,

- 834 - Bize göre Avrupa'ya kayılabi1 irdi. Avrupaya kayılabi1 irdi, Avrupa'dan bazı çeşitler üzerinde durulabilirdi. Örnekler vermek gerekirse; Avrupa'da üretilen bazı cinslerin erkenciliği vardır. Meselâ primer diye bir patates çeşidinin 60-70 gün içerisinde olgunlaştığı, yetiştiği; eskort tipinin 100-110 gün içerisinde hasadının yapılabileceği; yine lisettanın 100-110 gün içerisinde, diamont var ki bu Kıbrıs'ta denenmiştir, ta benim Tarım Bakanlığım döneminde denediğimiz bir türdür. 110-120 günde Şubat sonu, çok çok Mart başlarında hasadı yapılabilecek olan türlerdir bunlar. En azından bunlara gidilebilirdi arkadaşlar. Sayın SALİH USAR (Ginre)(Yerinden) - 0 zaman don yok muydu Küçük? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - En çok ettiği arkadaşlar bu ülkenin meteorolojisine baktığımızda Mart ve Nisan ayıdır don ayı. Mart ve Nisan ayıdır. SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Yok da Nisan! SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - Nisan ayı mı? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Tabii. Bazen... Sayın SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - Nisan ayı mı diyorsunuz Küçük? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Mart, bazan da Nisan ayı. SALİH USAR (Yerinden) (Devamla) - Nisan ayı mı diyorsunuz? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Evet Nisan ayı diyorum. SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - Nisan ayında insanlar kısa kollu giyer.

- 835 - İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - 22 Nisanda, senesini yanıltmayayım sizi 22 Nisanda bu ülkede iki akşam üst üste don olayı olduğunu hatırlarım. Yaşadık ve patates ürünü büyük ölçüde etkilenmiştir. SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - İstisna mıydı o? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Olur. Esas Mart diyoruz, Nisanda da oluyor. Yaşanmıştır bunları. Bunları gözardı etmemiz mümkün değil değerli arkadaşlar. Bu türlere gidilebilir muhterem arkadaşlar. Tabii bu arada hastalıklar da önemlidir. İskoçya'dan getirilen bu tohumun "Lita" diye bir zararlıyı da beraberinde getirdiğini gözardı etmemek lâzımdır ve özellikle Avrupa'dan ithal edilebilseydi diamond bu lita'ya karşı da büyük ölçüde dayanıklı bir tür idi. Muhterem arkadaşlar; bu patates tohumu politikası ile görüyoruz ki hükümet küçük üreticiyi ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. 750 ton patates getirirseniz, siz bu patates tohumunu önceliklerle büyük üreticiye vereceksiniz ve küçük üretici bu konuda bu girdiden yararlanması mümkün olmayacaktır. vereceğiz. SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Önce küçüklere İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Muhterem arkadaşlar; izleyeceğiz sayın milletvekilleri. Yine bu patates konusunda Türkiye'den ithal edilen patatesle ülkeye gelen kolerada böceği konusunda sömürge yönetiminin 7 Mart 1930 yılında yayınladığı bir emirname vardır. Düşünün 1930 yılında. Bundan tam 64 yıl önce bunun kökü kazınmıştır, şimdi tekrar bu böcek memlekete ihtal edilmiştir. Bu konuda da ilgili basın evrakları elimizde vardır. gerisinde SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Yani Türkiye çağın mi?

- 836 - İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Biz tarımsal üretimden bahsediyoruz, çağın ilerisi gerisi konusunda bu ölçü tek başına olamaz. Bir soru da ben yönelteyim size. Biz çağın gerisinde miyiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak? Gerisinde değilsek... DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Bu hükümet sayesinde geride kaldık. bıraktırdınız SONAY ADEM (Yerinden)(Devamla) - Çok şeyin de gerisinde bizi. İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Bir yıldan beridir doğrudur. Bir yıldan beri çok şeyin gerisinde kaldık. yılsa, AHMET DERYA (Lefkoşa)(Yer inden) - Bütün zararınız bir kârdayız. İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Az önce verdiğimiz örnekler vardır muhterem milletvekilleri. Muhterem arkadaşlar; tahıl konusunda dedik ki hükümet halâ daha karar verememiştir ve bocalama dönemi içerisindedir. Bir bakıyorsunuz arpa için aylardır kamuoyu oluşturulmaya çalışılmaktadır. Arpa ekilmesin? Ne ekilsin? Buğday ekilsin, hayvan yemi ziraatına kaydırılsın. Peki sormak isterim Sayın Hükümete. MEHMET BAYRAM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Nerdedir ama? İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - İki soru aklıma gelmektedir benim. Bir tanesi; diyoruz ki hayvan yemi ziraatini pompalayalım. Peki hangi hayvan popülâsyonuna tükettireceğiz bunu. Yoksa yeni bir ihraç kalemi mi düşünülmektedir? Bu hatırıma geldi bir. İkincisi; şimdi toprakla uğraşan her köylü arpa eker. Bilâistisna bütün köylülerimiz ama az, ama çok arpa eker.

- 837 - Ama, çiftçimiz, toprakla uğraşan köylümüzün ancak %20'si hayvancıdır. Hepsi hayvancı değildir. Şimdi hükümet politikasına bakıyoruz. Diyor ki hükümet arpadan kaydıracağım üreticiyi. Ya nereye kaydıracağız? Hayvan yemi ziraatine kaydıracağım. SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Buğdaya, buğdaya. Buğdayı da söyleyin. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Veyahut buğdaya kaydıracağım. SALİH USAR (Girne)(Yerinden)- Belli yörelerde buğdaya. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Buğdaya da geleceğim, buğdaya da geleceğim. Biraz sabırlı olursanız sayın milletvekilleri buğdaya da geleceğim. Hayvan yemine kaydıracağız. AHMET DERYA (Lefkoşa)(Yerinden)- Ama aldığın ekstra süre de doldu, daha geleceksin. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Peki, müsaade etmezseniz kapatırız. gidelim. VASFİ CANDAN (Lefkoşa)(Yerinden)- Biraz kestirmeden BAŞKAN- Lütfen toparlar mısınız? İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Tabii Sayın Başkan. BAŞKAN- Lütfen efendim. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Hay, hay. Muhterem arkadaşlar; 700 bin ekim sahası olan ülkemizde bu arpa üretim alanı 400, 450 bin civarında olan alan 250-300 bine düşürülmeye çalışılmaktadır. Bunun yine hayvan yemi ziraatı. Hayvan yemi ziraatine baktığımızda, bugün ülkenin ihtiyacı 50-60 bin dönümlerde kalmaktadır. Siz bunu 100 bin dönüme çıkarırsanız, bu üretimi nasıl değerlendireceksiniz?

- 838 - Muhterem arkadaşlar; söylediğim gibi %20 hayvancılık yapan ve geriye kalan %80 çiftçiyi de arpa üretiminden vazgeçirirseniz, bu üreticiye ne iş gördüreceksiniz? Nerde istihdam ettireceksiniz. SALİH USAR (Girne)(Yerinden)- Buğday ektireceğiz. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Buğday ektireceksiniz. Muhterem arkadaşlar; buğdaya gelince;... SALİH USAR (Yerinden)(Devamla)- Senelerce yaptığınız yanlışı kabul edin. tarımcısını... İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Muhterem arkadaşar; bu ülkenin yok. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Buğday da İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Nisbi buğday üretiminden uzaklaştırmaya çalışan ilgili bakan benim. Burada bir suç varsa, ben bunu kabul ederim ve bunun da tartışmasını her kademede yapmaya hazırım. Benim dönemimde bu politikalar çizilmiştir. Benim Tarım Bakanlığı dönemimde arpayı kaydırmıştır üretici. Arpaya kaydırmıştır buğdaydan. Efendim. de SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Bizim dönemimizde döndürülecektir. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Arpaya kaydırılmasının da bir nedeni vardı arkadaşlar. Çünkü, meteorolojik olaylara baktığımızda ülkemizde, ülke yağışlarımıza baktığımızda buğday üretimi her zaman için risklidir. Ne üret i lebi 1 ir? Yumuşak buğday üretilebilir. Bir miktar belki sert buğdaya elverişli yerlerimiz vardır ve bazı yıllar buna da ulaşmamız mümkündür ama, üretimine ulaşmamız mümkündür ama, her zaman risk taşır. Ancak, yumuşak buğday, sert buğdaya nazaran daha az risk taşır.

- 839 - Ama arpa kadar değil. Kaldı ki bu yumuşak buğdayı da zaten hayvan yemi olarak değerlendiriyorsunuz büyük ölçüde. Ekmek üretiminde elverişli olmadığı ortaya çıkmış ve büyük ölçüde yumuşak buğday ekiminden, ziraatinden vazgeçilmiştir muhterem arkadaşlar. Dolayısıyla... toparlayın. BAŞKAN- Sayın Küçük, süreniz dolmuştur efendim. Lütfen İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Sayın Başkan, toparlıyorum efendim. Sayın Başkan, muhterem arkadaşlar; bu politikaların bir daha gözden geçirilmesini istiyoruz. yok DERVİŞ ER06LU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Tohumluk buğday zaten. İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Kimin adına diyoruz? Köylümüz adına istiyoruz, çiftçimiz adına istiyoruz, hayvancımız adına istiyoruz, dar gelirli vatandaşımız adına istiyoruz, esnafımız adına istiyoruz, Kuzey Kıbrıs Türk Halkı adına istiyoruz. Muhterem kardeşlerim, aylardır sıkıntısını ve ne yapacağız diye basında her zaman, sık sık gündeme getirdiğiniz arpa da zannedersem iki ay sonra bu ülkede yoklar listesine dahil olacaktır. Bu kadar zaman, büyük iddialarla arpadan kaçmayı önerirken, bu ülke bu yıl arpa çithalâtı da yapacaktır. Az önce Sayın Derviş Eroğlu'nun da yerinden belirttiği gibi, bugün ülkede tohumluk buğday da yeterli miktarda yoktur sayın mi 1letvekiİleri.

- 840 - Sevgili kardeşlerim, inşallah ben yanılmış olurum ve bu ülke 1995 yılı içerisinde arpa ithalâtına gitmez ve. ambarlardaki iddiaya göre, bize gelen bilgilere göre, kalan 16 bin ton arpa şayet bu doğruysa bizi sadece iki ay idare eder. iki ay sonra bu ülke Cumhuriyetçi Türk Partisi-Demokrat Parti Koalisyon Hükümetleri sayesinde arpa ithalâtı da yapacaktır. Hepinize saygılar sunarım. BAŞKAN- Teşekkür ederim Sayın Küçük. SALİH MİROĞLU (Gîrne)(Yer inden)- Biz çok yararlandık Sayın Küçük da esas dinlemesi gerekenler yok. Hükümetin çerçevesi yok içerde. SALİH USAR (Girne)(Yerinden)- Hep birlikte dinleyeceğiz.

- 841 - DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Civa anlatsın. kendilerine. SALİH MİROĞLU (Girne)(Yerinden) - Civa anlatacak içerde İLKAY KAMİL (Girne)(Yerinden) - Bir tek hükümet üyesi yok. bile SALİH MİROĞLU (Yerinden)(Devamla) - Hükümetten birisi yok. İLKAY KAMİL (Yerinden)(Devamla) - Sayın Başkan; bir tek hükümet üyesi yok içerde. BAŞKAN - Evet efendim. İLKAY KAMİL (Yerinden) (Devamla) - Sorunlar önemi i değil? gösterir. SALİH MİROĞLU (Yerinden)(Devamla) - Yani bu ciddiliği MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yerinden) - Parti burdadır efendim. Hükümet SALİH MİROĞLU (Yerinden)(Devamla) - Ne partisi be? yok. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; 2'nci gündem dışı konuşma istemi Ulusal birlik Partisi Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Tansel Doratlı'dan gelmiştir efendim. istem yazısını okur musunuz?

- 842 - KÂTİP - 22/11/1994 Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. Genel Kurulun, 25 Kasım 1994 tarihli Birleşiminde "Hayat Pahalılığı" konusunda gündem dışı konuşma yapmak istiyorum. arz içtüzüğün 62'nci maddesi uyarınca gereğini saygılarımla ederim. Tansel Doratlı UBP Gazi Mağusa Milletvekili. BAŞKAN - Buyurun Sayın Doratlı. SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - İlkay Kâmil senin telefon konuşmalarını çözerler şeyde. Onları çözerler. suçtur GÜNAY CAYMAZ (Lefkoşa)(Yer inden) - Ne güzel. İhbardır, bu. SONAY ADEM (Yerinden)(Devamla) - Suç değil. Yanlışlıkla bağladılar bizim odaya da aynı telefonu. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen karşılıklı konuşmayın efendim. İLKAY KAMİL (Girne)(Yerinden) - 0 soruyu soracağım, cevabını da hazırlayın bakalım şimdi. SONAY ADEM (Yer inden)(devam 1 a) - Yok çözerler merak etme. İLKAY KAMİL (Yerinden)(Devamla) - Çözmelerine gerek yok. Açık soracağım şimdi. Ama telefon görüşmelerimizi de eğer dinleme hastalığına başladıysa Sayın Hükümet kesiminden birisi...

- 843 - şeylerdir. SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - O sizin yaptığınız sayın BAŞKAN - Lütfen efendim, lütfen karşılıklı konuşmayın milletvekilleri. SONAY ADEM (Yerinden)(Devamla) - Talimat verirsiniz hali. BAŞKAN - Buyurun Sayın Doratlı. TANSEL DORATLI (Gazi Mağusa) - Sayın Başkan, sayın mi 1letveki1leri;... BAŞKAN - Dinleyelim efendim lütfen. TANSEL DORATLI (Devamla) - Herşeyden önce şunu belirtmek istiyorum. Gruplar arası varılan anlaşmaya göre Salı günleri Meclisimizde yasama, Cuma günleri ise denetimin yapılacağıydı. Fakat görüyoruz ki SALİH MİROĞLU (Yerinden)(Devamla) - Hükümet yok. GÜNAY CAYMAZ (Yerinden)(Devamla) - Bravo vallahi. hükümet... TANSEL DORATLI (Devamla) - Gerçekten yürütmeden sorumlu İLKAY KAMİL (Yerinden)(Devamla) - Hükümette sorun var, nasıl? TANSEL DORATLI (Devamla) - Şu anda Mecliste yoktur. SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - Sayın Bakan orada efendim. TANSEL DORATLI (Devamla) - Bunu ben ve grubum adına söylüyorum büyük bir ciddiyetsizi im, tıpkı idaredeki gibi büyük bir sorumsuzluk olarak nitelendiririm. Büyük vaatlerle işbaşına gelen hükümet, vaadettiğinin tam tersine büyük bir savurganlık, büyük bir bilinçsizlik içerisinde bulunmaktadır ve yaratmış olduğu ekonomik çöküntünün de esas faturasını tüketiciye

- 844 - çıkarmış bulunmaktadır. Sizlere kısaca geçmiş ve bugünle ilgili fiyatlar üzerinden bazı örnekler vermek istiyorum. Gerçi her gün basınımızda, Birlik Gazetesi olsun, Kıbrıs Gazetesi olsun, Ortam olsun bu konularda her gün bahsetmesine rağmen ne yazık ki Yenidüzen, Demokrat Gazetelerinde bu halkı temelde ilgilendiren, geçim sıkıntısını yansıtacak bir kelime dahi görülmemektedir. 1994 Ocak ayında 2 bin Türk Lirası olan ekmek, bugün 7500 Türk Lirasına çıkmıştır. Un paketi 9200 iken, bugün 23 bin Türk Lirasına çıkmıştır. Yumurta düzinesi 20 bin Türk Lirasından 50 bin Türk Lirasını aşmıştır. MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yer inden) - Tansel Doratlı, bunların kitabını yazdık biz. unuttun TANSEL DORATLI (Devamla) - Dinle dinle. Yazdığın kitabı galiba. oku Civa. SALİH MİROĞLU (Yerinden)(Devamla) - 0 kitabı bir daha TANSEL DORATLI (Devamla) - Bir daha. Makarna 5767 TL'den, 17 bin TL 1 ye çıkmıştır. Yani 1/ 1 /1994 tarihli fiyatlar pirinç 10 bin TL'den 43 bin TL'na çıkmıştır. Kuzu eti bakın burayı özellikle söylüyorum ve saydığım gıda maddeleri insanlık için temel gıda maddeleridir. Lüks gıda maddeleri değil, temel gıda maddeleridir. Yaşam için, çocukların büyümesi ve gelişmesi için temel gıda maddeleridir. Kuzu eti 1/1/1994 tarihinde 87 bin Türk Lirası ken, bugün 260 bin Türk Lirasına ulaşmıştır.

- 845 - İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşe)O er i nden) - 300 bin Sayın Dcratlı. TANSEL DORATLI (Devamla) - Evet. Şıırcîi, 1 Ocak 1994 tarif irde 3 milyon olan asgari ücretle bir ayda 87 değil, 100 liradan hesaplarsak 30 okka et alabiliyordu o para ile. VASFİ CANDAN (Lefkoş a)(yer inden) - 25 Kasım'oan nöyie bir sene olsun. TANSEL DCRATLI (Devamla) - Halbuki bugün 260-300 bin lira olan kuzu eti 250 bin liradan heseplıyor asgari ücret karşısında 15-16 okkayı geçmemekledir. Bu da bize şunu hatırlattı, nasıl olur da bu kadar kısa bir sürede benim 10 okka, 15 okka et.irri acaba kim yer? VASFİ CANDAN ( Yerir.den)(Devamla) - Bunları bırak 25 Kasım 1 ı söyle. TANSEL DCRATLI (DeveiNlc) - nasıl olur da akşam cebinde elan para bir sonraki ay veya bir sonraki gürı cebinden azalıyor? Arkadaşlar; insan gece cebi dolu yatar, sabahleyin kalktığı zaman cebinde pare" olmazsa o para haveye uçmaz. Havaya uçmaz, öyle bir kaide yoktur, benim cebimdeki para azalıyorsa demek ki bc.şka larının cebini dolduruyor. Lütfen iyi anlayalım, iyi dinleyelim, benim cebimdeki para azalıyorsa Sayın Civa SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - Sayın Çiller' i rr i eştiriyorsun? TANSEL DORATLI (Devamla) - Havaya uçmtz o para. 0 para başkesinin cebini doldurmuş demektir. mi SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - Sayın Çiller'i eleştiriyorsun?

- 846 - bu paralar? TANSEL DORATLI (Devamla) - Kimin cebini doldurmaktadır de MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yer inden) - 0 konuda sana ders verebilirim. TANSEL DORATLI (Devamla) - Bu yaratılan hayat pehalılığı kjr^ısında tüketicimizin omuzlarına indirilen bu fatura acaba bu insanlarımızın hakları kimlerin cebini doldurmaktadır? MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a) - Paraları bastıranların, parayı, kimin parasını kullanırsan, onun cebine giriyor. TANSEL DORATLI (Devamla) - Enflasyon değildir. Enflasyonda kârı kim yapıyor? Herhalde Civa'nın şirketi yapıyor. Elmaslar şirketi yapıyor. Faizciler yapıyor kârı dövizciler yapıyor. Arkadaşlar; bu ülkede tarım da çökmüştür. Biraz önce Sayın İrsen Beyin anlattıkları gerçektir ve daha o konularda dahi anlatılacak çok şey vardır. Bu Hükümetin vurdumduymazlığı, sorumsuzluğu ve savurganlığı sonucu, tedbirlerin alınamaması, demetimin yapılmaması maalesef bugün hayaı çekilmez hale getirmiştir ve en önemlisi bunun faturasını tüketici ödüyor. Bunun faturasını tarım sektörü ödüyor ve en önemlisi elektrik kesintileri de eklendiği zaman bunun faturasını esnaf ödüyor. Hükümetin bu kadar faturalı, kalın faturayı halkımıza çıkarmaya hakkı yoktur ve elde edilen zamlardan elde edilen kârları kimlerin cebini doldurduğu da bir soru işaretidir ve bu konuda da duyarlı olmanızı rica etmekteyiz. Ticaret hacminde büyük bir daralma mevcuttur. Bunu siz de her gün basında açıklıyorsunuz. Ortak pazarın yüce divanında alınan karar sonucu ticaret hacmi, ithalat, ihracat daralmıştır. Yatırım yoktur. Bunların faturasını halka ödetemeyiz. Bu halkın artık bunu çekecek tahammülü yoktur. Elektrik yokluğundan esnaf çalışamaz, siftah edemez duruma gelmiştir. Ticaret ülke içerisinde^dışla iç arasında dönmez duruma gelmiştir ve bugün yine fiyatları Türkiye, anavatan ile kıyasladığımız zaman, Kıbrıs Gazetesinde güzel bir kıyaslaması vardı, kuzu eti Mersin'de 144 bin liradan satılıyor. Dana eti 183 bin liradan satılıyor. Bizde ise 340 bin liranın

- 847 - üzerine çıkmıştır. Kıyma 183 bin liraya satılıyor, bizde 240 bin liraya satılıyor. Domates gayet meşhurdur herkes biliyor, söylemeye gerek yoktur. Fakat önemli olan bunların yaratılmasındaki faktörlerdir, bunları yaratanlardır. İnsanlara geçim sıkıntısını lüks olarak kabul edenlerdedir suç. Bir yandan bu pahalılık sürüp giderken, bir yandan da yokluklar baş göstermiştir. Tüp gazın fiyatı 1 Ocak 1994'te fiyatı ne idi, bugün ne oldu söylemeye gerek yoktur. Zaten tüp gaz kalmamıştır. Tüp gaz kalmamıştır. Süt kalmamıştır, yumurta yoktur. Et sıkıntı içine düşmüştür. MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a ) - Suç kimdedir? KENAN ATAKOL (Lefkoşa)(Yer inden ) - Hükümettedir. TANSEL DORATLI (Devamla) - Fakat önemli olan halkımızın sofrasından ekmeğini çalıp, sırtındaki ekmeğini çalıp bazı tefecilere, aracılara sermaye olarak pompalayan Hükümetin tutumunu pek tabii ki düşünmemiz gereklidir ve bu konuda uyarmamız gereklidir.

- 848 - Biz, vatandaşın oylarına karşı saygılı insanlarız. Susmak, hiçbirimize yakışmayan bir harekettir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün hepimiz görüyoruz ki, gerçekten ülkemiz karanlıklar içerisine itilmektedir. Ve bu karanlık, sadece elektrik kesintilerinden kaynaklanan bir karanlık değildir. Bu karanlık, ekonomik kaosun karanlığıdır ve arkasından gelebilecek daha tehlikeli karanlığın belirtileridir. Fakat şunu da ifade ederek sözlerime son vermek i stiyorum. Bizler, Ulusal Birlik Partisi, karanlığa linet okuyacak değildir. Karanlığa hiç olmazsa, mum ışığını yakıp aydınlatacaklardır. Teşekkür ederim. BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Doratlı. MUSTAFA AKINCI (Lefkoşa) (Yerinden) - Biz dağıttık o mumlardan. KENAN ATAKOL (Lefkoşa) (Yerinden) - Hükümet yok mu efendim? SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Hükümet kaçtı. Yakında memleketten de kaçacak. Hükümet denetimden kaçıyor. DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Var mı? kaçmak. SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Birinci adım, Meclisten BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; üçüncü gündem dışı konuşma istemi, Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Günay Caymaz'dan gelmiştir. İstem yazısını okur musunuz?

- 849 - KÂTİP - 24 Kasım 1994 Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı, Lefkoşa. Cumhuriyet Meclisinin 25 Kasım 1994 tarihli toplantısında "24 Kasım Öğretmenler Günü" konulu gündem dışı konuşma yapmak i stiyorum. içtüzüğün 62'nci maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılmasını saygılarımla arzederim. Günay Caymaz UBP Lefkoşa Milletvekili BA$KAN - Buyurun Sayın Caymaz. GÜNAY CAYMAZ (Lefkoşa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve Yüce Türk Ulusunun eşsiz ve ebedi önderi Mustafa Kemal'in en önemli devrimlerinden biri olan Harf Devrimini, 1 Kasım 1928 tarihinde gerçekleştirdikten sonra, 24 Kasım tarihinde de Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul etmi şt i r. Ulu Önderimiz Atatürk'ün harf devrimini Türk Ulusuna mal etmek için kara tahta başında lâtin harfleri öğretmeyi simgeleyen imajlarda yer eden ünlü fotoğrafı, aynı zamanda Türkiye'nin ve dünya Türklüğünün çağdaşlaşma şevkini ve çağdaşlaşma hamlesini simgelemesi bakımından oldukça anlamlıdır. Atatürk bu izlenimiyle, Türk öğretmenine kucak açmış, Türk öğretmenine ışık tutmuş ve aynı zamanda öğretmene ilişkin özdeyişleri ile öğretmenin toplum içerisindeki önemli statüsünü belirlemiştir.

- 850 - Bu özdeyişler arasında, "Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır"; "Türk Milletini kurtaranlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir" cümleleri, Ulu Önderimizin öğretmen kavramına ilişkin görünüşü ve öğretmene gösterdiği önemi ifade etmektedir. Öğretmen sevgisi, öğretmen saygısı, diyebilirim ki Türk Ulusunun en köklü törelerinden biridir. Yüce Atatürk, yeni neslin oluşturulması sorumluluğunu öğretmene yüklerken, öğretmen saygısına ilişkin Türk Milletinin bu köklü geleneğini dikkate almıştır. Ve o gün bugündür öğretmen zümresi, Atasının kendisine tevdi ettiği bu yüce görevi yerine getirmeyi, sadece mesleksel değil, daha fazla ulusal bir görev addetmiştir ve de bu görevini başarı ile, özveri ile sürdürmektedir.

- 8fî - Anavatanda olduğu gibi ülkemizde de öğretmen her dönemde üstün görev bilinci ile Atatürk devrimlerini koruma ve yeni nesillere aşılama ve yayma işlevleri dışınd vatani hizmetlerde de toplumunda öncülük ve önderlik işlevlerini başarı ile yerine getirmiştir. Kıbrıs Türk öğretmeni^türk Mukavemet Teşkilatı saflarında görev yapmış, Kıbrıs Türk öğretmeni 1963'lerde, 1974'lerde düşmana karşı özveri ile mücadele etmiş, bu vatani mücadelede de örnek olmak üzere ön saflarda ölümle burun buruna gelmiş, ölümden asla yılmamış şehitler vermiştir. Tüm şehitlerimizle birlikte öğretmen şehitlerimize 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle Ulu Tanrı'dan rahmet dilerim. Ne yazık ki yeni nesilleri yetiştirmek gibi çok önemli işleve sahip saygıdeğer öğretmenlerimiz bu yılki öğretmenler günlerini mutlu bir atmosferde kutlayamıyorlar. Çünkü öğretmenlerimiz kırgındırlar, küskündürler ve bu vesile ile sendikaları resmi kutlamalara katılmama kararını almışlardır. Öğretmen kökenli bir milletvekili olarak öğretmen zümresinin bu duruma düşürülmesini şiddetle kınıyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öğretmen niye böyle? Niye mesleğinden soğumuş? Yöneticilerine niye kırgın, niye küskün, niye tedirgin? Hatta geleceğinden umutsuz. Bunların nedeni yok değildir. Kendiliğinden oluşmuş bir durum da değildir. Gözlem ve istihbaratlar şunları göstermektedir. Maalesef öğretmen, mesleğinde sürekli rahatsız edilmektedir. Öğretmen baskı altındadır. Çünkü bir süreden beri partizanca uygulamalar öğretmeni tedirgin etmektedir. Öğretmen siyasi temayülleri sürekli olarak yönetim makamlarına getirilmiş partizan yöneticiler tarafından abartılarak kontrol altında tutulmaktadır. MEHMET CİVA (Lefkoşa)(Yer inden) - Cevabını alacaksın. Biraz örnek ver öğretmene nerede baskı yapıldı. GÜNAY CAYMAZ (Devamla) - Birçok öğretmen görevden alınma veya nakledilme tehditleri altında görevlerini sürdürmekted i rler. Spesifik MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a) - Örnek ver, örnek. örnek.

- 852 - GÜNAY CAYMAZ (Devamla) - gereksiz soruşturmalar günlük mesai konuları haline getirilmiştir. Acaba eğitimde yeniden yapılanma sloganı arkasında yatan gerçek niyetler nelerdir? MEHMET CİVA (Yer inden)(devam 1 a) - Bu da yeni moda, Mecliste hayali senaryolar üzerinde konuşmak. Spesifik örnek ver. GÜNAY CAYMAZ (Devamla) - Bu yeniden yapılanma projesinde öğretmenin yeri nedir veya ne olması istenmektedir? Tedirgin, yılgın baskı altında görev yapmaya mecbur edilen öğretmenin hangi yapılanmaya, nasıl olumlu katkıda bulunabileceğini merak etmemek kabil değildir. Kanımca, fedakâr öğretmenlerimiz böylesine kendilerini aşağılayan muameleyi haketmiş değildir, hak edilecek bir tavır içerisinde de değillerdir, olamazlar, öğretmen sevgisini, öğretmen saygısını törelerinden alan KıbrısTürk insanı da öğretmene karşı böylesine şefkatten, saygıdan yoksun muameleyi elbette hoşgörü ile karşılayamaz ve haliyle tepkilerini göstermektedir ve de tepkilerini artıraraktan gösterecektir. 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle ilgilileri bu konuda uyarmayı öğretmen kökenli bir milletvekil olarak görev biliyorum. Öğretmene yönelik baskıcı uygulamalar yeniden gözden geçirilsin. Öğretmenlerin yasal haklarının geriye alınması girişimlerine ivedilikle son verilsin ve törelerimizin gerektirdiği öğretmen saygısını öğretmenlerden esirgemeyelim. Sözlerime son verirken, Öğretmenler Günü'nü kutlar, saygılar sunarım. BAŞKAN- Teşekkür ederim Sayın Caymaz. Sayın Bakan cevap vermek ister misiniz? EĞİTİM BAKANI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Evet. BAŞKAN - Buyurun efendim.

- 853 - MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI MEHMET ALİ TALAT - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; öncelikle, 24 Kasım Öğretmenler Gününü vesile ederek, son zamanlarda her taraftan çok yoğun, gerçeğe aykırı, hiçbir şekilde gerçekle bağdaşmayan görüşler, her vesile ile çeşitli yerlerde ortaya konmaya çalışılmaktadır. MEHMET CİVA (Yerinden) (Devamla) - Hayali senaryolar. MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Hayali senaryolar kurulmaktadır. Ve öğretmenin baskı altına alındığı iddia edilmektedir. Öğretmenin tedirgin edildiği iddia edilmektedir. Ancak, bunun nerede olduğu sorulduğunda da herhangi bir yanıt verilememektedir. Verilen birkaç tane yanıt vardır. Birisi, Devletin malına tecavüz kışkırktması iddiaları nedeni ile hakkında soruşturma açılan bir okul yöneticisi, bunun dışında bir rotasyon yöntemi ile, bir kritere bağlı olarak okul müdürlerinin yerlerinin değiştirilmesi, bir yerden alınıp... MUSTAFA ADAOĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Okullarının değiştirilmesi. MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet, bir yerden alınıp beşyüz metre ötedeki okula gönderilmiş olması nedeni ile bu öğretmenlerin mahkemeye başvurması. Mahkemeye başvurunca da, olay mahkemede ya, sanki baskı varmış izlenimi yaratılmaya çalışı1ıyor. Bunun dışında, bir de basında Eğitim Bakanlığı, birilerine cevap vermek bahanesi ile, ve o birilerine de oldukça aşağılayıcı üslûplar kullanılarak verilen cevaplar nedeni ile yapılan bir soruşturma. Bunlar, Eğitim Bakanlığının rutin işleridir, normal işleridir, yapması gereken işlerdir. Bunun yapılmaması, bir öğretmen in...

- 854 - SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Doğru, baskılar rutindir. MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bir müdürün söylediği sözler, takındığı tavırlar nedeni ile, herhangi bir soruşturmaya tabi tutulmaması, kesinlikle mümkün değildir ve tarihte de hiç olmamıştır. TANSEL DORATLI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Her yapan,tabi tutulur mu Sayın Bakan? Yoksa yalnız Ulusalcılar mı tutulur? MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ama, Ulusal Birlik Partisi döneminde, partizan bir şekilde yer değiştirme değil, Girne'den Mağusa'ya, Girne'den Güzelyurt'a öğretmen göndermeler çok normal karşılanıyordu. Bunun örnekleri vardır ve ben Bakanlığa geldikten sonra, bunu ben düzelttim. Benim Bakanlığım döneminde böyle birşey hiç olmamıştır. Ne partizan uygulama vardır, ne partizan yer değiştirme vardır, ne de ona benzer bir olay gerçekleşmiştir. olandır DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - İlk tayinde onlar. MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Baskılar, baskı olarak addettiğiniz olaylar, tamamen soruşturmalar ve bu soruşturmalar, Ulusal Birlik Partisi hükümetleri döneminde çok daha büyük boyutlarda yürütülmekteydi. DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Hiç olmadı. MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Önemli olan, bunun sonucudur. Bunun sonucu, henüz ortaya çıkmış değildir soruşturmanın ve soruşturma yapmayacaksın demek, son derece yanlıştır. 0 zaman anarşidir bu. Bırakın, isteyen istediğini söylesin, isteyen istediğini yaptındır. Ve istediği uslûbu kullanarak yapsındır. Bunu ben kabul edemem. Özellikle eğitim camiasında son derece önemlidir, kullanılan üslûp bile. Bundan dolayı, biz bir soruşturma yapıyoruz, bir araştırma yapıyoruz. Olay o safhadadır.