AB Müktesebatı Sektör Raporları basın toplantısı-istanbul Maçka Swissotel-Geneve Salonu SETBİR Süt ve Et Sanayicileri Birliği Genel Sekreteri Melek Us: BELLİ ALTYAPILARI KURMADAN, SİSTEMİ DEĞİŞTİRMEDEN HİÇ BİR YERE VARAMAZSINIZ Toplantının açılış konuşmasını yapan İKV İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Prof.Dr. Halûk Kabaalioğlu şunları söyledi: İKV kuruluşundan bu yana 500 e yakın proje yayınlamış bir kuruluştur. Projenin 6 öncü sektörü ile ilgili Avrupa Birliği Müktesebatı nın yatay olarak uygulanması gerekiyor. Zaman zaman Türkiye nin müzakereleri açılsın, ne kadar uzun süreceği önemli değil deniyor, ama fazla uzun sürmesi de iyi değil, 5-6 yılı aşmaması gerekiyor. Çünkü onama için de 2 yıl gerekecektir. Bu iş biraz Edinburg Köprüsü nün boyanmasına benziyor. Köprünün boyanması 3 yıl sürüyor. 3 yıl sonra köprünün diğer ucuna yapılan boya bozulduğu için tekrar boya yapılıyor.

Daha sonra söz alan, İktisadi Kalkınma Vakfı Proje Koordinatörü Arzu Odabaşı Sarı ise, Projemizde 6 lokomotif sektör ele alınmıştır. Projenin amacı Avrupa Birliği Müktesebatı na uyumda karşılaşılacak güçlükleri tespit etmek. 31 Mart 2007 tarihinde işletme ve sanayi politikaları konusunda müzakereler başlamıştır. Projenin amacı, sektörel proje belgelerinin oluşturulmasıydı. 6 sektöre yönelik seminerler gerçekleştirdik. Seminerlere, yeni üye olmuş uzmanlar da katıldı. Bilgileri ve seminer sonuçlarını sentetize ettik. Sektör raporları oluştu ve bu basın toplantısıyla projeyi duyurmayı amaçladık. Avrupa Birliği Müktesebatı 35 fasıldan oluşuyor ve her sektöre birden fazla faslın etkileri olabiliyor dedi.

Toplantının üçüncü konuşmacısı, Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Ekonomik ve Mali Konular Daire Başkanı Dr. İnci Rösch oldu. Dr.Rösch, yaptığı konuşmada, Her yıl belirli bir kaynak sivil toplum diyaloğu projeleri için kullanılacak. 2006 yılında başlayan 2.projede üniversiteler arasındaki çalışmalar, belediyeler arasındaki çalışmalar da var. Sivil toplum diyaloğu, Türkiye nin Avrupa Birliği yle ilişkilerinde kullanabileceği çok önemli bir araç. Yeni dönemde 2007 den itibaren mali yardımların, çevre, ulaşım, bölgelerarası rekabet ve insan kaynakları gibi bir takım öncelikli sektörlerde kullanıldığını göreceğiz. Çevreye ayrılacak fonların kullanılabilmesi için, T.C. Çevre Bakanlığı nın hazırladığı operasyonel program bu yıl sonunda geçerli olacak. Türkiye nin Avrupa Birliği Çevre Müktesebatı na uyumunun maliyeti 80 milyar dolar civarında tutuyor. Bunun hepsinin ulusal bütçeden karşılanması mümkün değildir, Türkiye, uluslararası finans kuruluşlarından yardım görmek durumunda. Ayrıca; bunun özel sektöre de çok büyük maliyetleri olacağı kesin ifadelerini kullandı.

Dr.Rösh den sonra söz alan TİSK Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Ekonomi Danışmanı Binhan Oğuz ise, Gümrük Birliği ile ilgili olarak da bir takım aksaklıklar var. Serbest Ticaret Anlaşmaları nın Avrupa Birliği ile birlikte yürütülmesi için girişimde bulunulmasını istiyoruz. Türkiye nin en azından danışma mekanizmalarında yer almasında büyük yarar var. Menşe Kuralı tatbikine gitmek istiyorlar. Menşe Kuralları nın ikili bazda kalmasından yana görüş bildirelim. Bu projeler baz olsun, etki raporlarını yapabilelim dedi.

İTKİB İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Süleyman Orakçıoğlu şunları söyledi: Avrupa Birliği'nin 3.Dünya Ülkeleri ile yapmış olduğu anlaşmalarda; Türkiye nin Avrupa Birliği ile serbest ticaret anlaşması imzaladığı ülkelerde, tercihe bağlı olmayan genel kurallar geçerli olmaktadır. Avrupa Birliği nin bugün 3.ülkelerle yaptığı bu anlaşmanın çerçevesinin farkında değiliz. Bize etkileri çok daha fazla olacaktır. Dünya Ticaret Sistemi, 1995 yılından sonra çok daha karmaşık bir yapıda. Made in Transparency Projesi ne göre; Avrupa Birliğine üye ülkelere ithal edilen ürünlerin üzerinde özel bir etiketin olması gerekiyor. Komisyonda kabul edildi, şu anda Avrupa Birliği Parlamentosu nda oylanması bekleniyor.

TÇMB Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanı Adnan İğnebekçili ise, Avrupa Birliği Müktesebatı nın uygulanmasının çimento sanayisine de çok önemli yansımaları olacaktır. TÇMB Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği, 30 yıldır Avrupa Çimento Birliği ile işbirliği içindedir. Meslek hastalıkları yönünden çimento sektörünün değerlendirilmesi çalışmasını yürütüyoruz. Türkiye deki tüm çimento fabrikaları, Avrupa Birliği standartlarında iş sağlığı politikalarını benimsemiştir.türkiye nin Kyoto Protokolü ne katılırken çok dikkatli davranması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Timur Erk de yaptığı konuşmada, Bu rapora benzer bir makro analizi 10 sene önce yaptık. Aradan 7 geçtiğinde ne yazık ki para gelmedi. 1 direktif asgari 150 bin Euro civarında. Kimya Sanayi Çevre Müktesebatı ile ilgili 170 tane yönetmelik var. Bizi en fazla ilgilendiren, REACH den hemen sonra gelen uçucu solventler konusu. Bunlar karbondioksit emisyonunu direkt tetikleyen konular. Bu etki analizini mutlaka yapmanız gerekir. 1 milyar Euro, Türkiye Kimya Sektörü nü direkt etkileyecek bir konu. Devletin rehavetten kalkıp, düzenli etki analizi çalışmaları için bizleri hem madden hem de manen görevlendirmesi lazım dedi.

Tarım Dairesi Başkan Yardımcısı Yunus Çiftçi ise şöyle konuştu: 1991 de Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği Anlaşması nı yaptığımızda tedirginlik yaşadık ve Euro tedirginliğini başımızdan attık. Çevre ile ilgili mevzuat da bu sektörü çok etkilemektedir. Emisyon gazlarının azaltılması ile ilgili olarak Euro4 ve Euro5 de gündemdedir.

OSD Otomotiv Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer ise, Avrupa Birliği Müktesebatı na uyumun sonunda, bütün işletmeler bu uyumun bedelini ödeyecekler veya piyasadan çekileceklerdir. Teknik mevzuatla ilgili 50 küsur mevzuatla çalıştık Müzakere sürecinde bürokratik kurum nedir, bilmekte güçlük çekiyoruz. Belediyelerin kurduğu bir şirkete ambalajlarınızı teslim edeceksiniz, yerel yönetimler çevreden rant mı sağlayacak? TUİ, dış ticaretle ilgili tüm verileri yasakladı. Veri gizliliği var. Toplam mal hareketinin veri gizliliği ile bir ilgisi var mı? Yok tabii. Yasa böyle diyor diyorlar. Yasanın değiştirilmesi iradesini istiyoruz. Avrupa Birliği ne tam üyelik için başvuruyorsak, bu konuları her boyutta ele almamız gerekir diye konuştu.

SETBİR Süt ve Et Sanayicileri Birliği Genel Sekreteri Melek Us da, Devlette çok başlılık ve belli mercilerin olmaması kargaşa yaratıyor. Çevre Bakanlığı bir yönetmelik çıkarıyor, toplantılar yapılıyor, bir Cuma akşamı bir yönetmelik çıkıyor, aylardır tavsiye ettiklerinizin tamamen dışında bir yönetmelik çıkıyor. Devlet olarak gerekli mevzuatı oluşturmadan o yönetmeliği çıkarırsanız, o yönetmelik uygulanamaz. Örneğin, Ambalaj Atıkları Yönetmeliği nin değiştirilmesi için T.C. Çevre Bakanlığı na başvuruda bulunduk. Belli altyapıları kurmadan, sistemi değiştirmeden hiç bir yere varamazsınız. Elimizde doğru düzgün istatistik bilgiler yok. T.C. Tarım Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Enstitüsü nün verdiği istatistik bilgiler arasında dağlar kadar fark var" dedi.

Toplantının son konuşmasını yapan Türk Seramik Federasyonu Genel Sekreteri Germiyan Saatçioğlu, Seramik sektörünü etkileyen İnşaat Malzemeleri Yönetmeliği konusunda, seramik sektörümüz Avrupa seramik sektörüne tam uyum içine girmiş durumdadır. Teşvikler konusunda sektör muzdariptir. Hükümetten dileğimiz; teşviklerin, bölgesel ve sektörel olarak tespit edilmesidir şeklinde konuştu. İKV İktisadi Kalkınma Vakfı Yayınları arasında 210 uncu kitap olarak yayınlanan "Avrupa Birliği Müktesebatı ve Sektör Raporları" adlı kitap 146 sayfadan oluşuyor. Kitaptaki raporlarda; Türkiye'deki Tekstil, Çimento, Gıda, Seramik, Kimya ve Otomotiv sektörleri ile ilgili genel değerlendirmeler yer alıyor.

Toplantının sonunda, sektör temsilcileri hep birlikte medyaya poz verdiler. (C) Copyright www.toplantidunyasi