FİLM MÜZİĞİ: TARİHSEL GELİŞİM



Benzer belgeler
Brighton Ekolü. Film d'art (yapımevi)

Yönetmen VIJAY KRISHNA ACHARYA. Yapımcılar ADITYA CHOPRA. Türü Aksiyon. Oyuncular AAMIR KHAN KATRINA KAIF TABRETT BETHELL

2014 BOX OFFICE RAPORU

Yönetmen: Cate Shortland Oyuncular: Saskia Rosendahl, Kai-Peter Malina Senaryo: Cate Shortland, Robin Mukherjee Görüntü Yönetmeni: Adam Arkapaw

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ BESYO TME-110 TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ 1.HAFTA

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

Jamie Foxx J

1.Kameranın Toplumsal Tarihi. 2.Film ve Video Kameraları. 3.Video Sinyalinin Yapılandırılması. 4.Objektif. 5.Kamera Kulanım Özellikleri. 6.

ÖLÜMCÜL OYUNCAKLAR KEMİKLER ŞEHRİ MORTAL INSTRUMENTS CITY OF BONES 30 AĞUSTOS TA SİNEMALARDA!

Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri

1940'lar: Savaş ve Sinema

222 Sonuç besteciyi bünyesinde barındırmaya devam etmiştir. Hatta Avrupa dan birçok bestecinin Amerika ya gelmesi sağlanmıştır. Bu göçte Nazilerin de

BELGESEL FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİK. TUFFEST Trabzon Uluslararası Film Festivali Ağustos 2017 tarihlerinde yapılacaktır.

Toplumsal cinsiyet, davranışalar, tutumlar, ilgiler, amaçlar, değerler vb. düzleminde kadınsı (dişil) ve erkeksi (eril) olarak ayrılan

Gümüşlük Klasik Müzik Festivali Antik Tiyatro da başladı

3. SINIF II. SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ

D-MARİN DE, 3 TENOR U 3 BİN KİŞİ İZLEDİ

FAZIL SAY BÜYÜK ALKIŞ ALDI

Elektrik, Plastik Cerrahi ve Prometheus: İlk BK Romanı Frankenstein 18 Ocak2014. Ütopyadan Distopyaya, Totalitarizm ve Anksiyete 25 Ocak 2014

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz.

d) Yarışmaya 01 Ocak 2015 tarihinden sonra yapılmış ve Eser İşletme Belgesi almış olan filmler katılabilir.

MÜZİK KÜLTÜRÜ Editörler

1) Mustafa Kemal Atatürk ve Latife Hanım ın Vals Dansı ile Festival Açılışı (Özel makyaj, kostüm, görsel efekt kurgusu ile) 2) Dans Yarışmaları *NTV

14. New York Türk Film Festivali

Igor Fyodorovich STRAVINSKY STRAVINSKY

Necdet Yaşar 1953 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirdi.

Pepee den Önce Pepee den Sonra P.Ö- P.S

53. ULUSLARARASI ANTALYA FİLM FESTİVALİ ULUSAL UZUN METRAJLI FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 2. SINIF MÜZİK DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

ANTALYA ALTIN PORTAKAL'DA JÜRİ HEYECANI!

Pazarlamanın Önemi. Toplumsal açıdan önemi. İşletmeler açısından önemi. Para Uzmanlık Pazar - 1. BBY 465, 6 Ekim 2015

Kırkayak Kültür - Sinema Atölyesi Çarşamba gösterimleri Nisan ayı programı açıklandı. Balkan Sineması

İletişim Fakültesi(İ.Ö.) Radyo-Televizyon ve Sinema Lisans 2011 Yılı Müfredatı

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

2006 DA DİJİTAL ALANA YÖNELİK ÖNEMLİ GELİŞMELER

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

Aşk Her Yerde mi? - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

2011 Yılının En Çok Konuşulan Twitter Mesajları Twitter 2011 yılında, birçok ünlü, iş adamı, politikacı, dini lider, kanaat önderinin kendi

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

Kurumsal Etkinlik & Düğün Sunum

KÜRESELLEŞEN DÜNYANIN YENİ GERÇEKLERİ VE GENÇLERİN KONUMU: RADİKALLEŞİYOR MUYUZ?

İletişim Fakültesi Radyo - Televizyon ve Sinema Lisans 2011 Yılı Müfredatı (Radyo - Televizyon ve Sinema B)

3 DAYS TO KILL SON 3 GÜN. Yönetmen. McG. Yapımcılar. Luc Besson. Adi Hasak. Ryan Kavanaugh. Türü. Aksiyon. Oyuncular. Kevin Costner.

Macaristan Kamu Hizmeti Televizyonu MTV de Çocuk Programları ve Rejim Değişimi Sonrasında Yaşanan Dönüşüm

KAPİTALİZMİN İPİNİ ÇOK ULUSLU ŞİRKETLER Mİ ÇEKECEK?

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΑΝΩΤΕΡΗΣ ΚΑΙ ΑΝΩΤΑΤΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΥΠΗΡΕΣΙΑ ΕΞΕΤΑΣΕΩΝ ΠΑΓΚΥΠΡΙΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ 2013

26. ANKARA ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ 23 Nisan - 3 Mayıs 2015 ULUSAL BELGESEL FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİK

Ders İzlencesi Eğitim Yılı ve Dönemi. Program adı : Radyo TV Programcılığı PROGRAMI

52. ULUSLARARASI ANTALYA FİLM FESTİVALİ ULUSAL UZUN METRAJLI FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

ALTIN MÜCEVHERAT. Hazırlayan Birsen YILMAZ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

3. Rönesans Müziğini Oluşturan Ekoller 4. Rönesans ta Toplu Müzik Yapma Anlayışı

HİSAR OKULLARI ORTAOKUL ÖDÜLLERİ TANIM VE KRİTERLERİ

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

Üretimde iş bölümünün ortaya çıkması, üretilen ürün miktarının artmasına neden olmuştur.

SİNEMA YÖNETMENİ TANIM

GROVE MUSIC ONLINE. Gazi Üniversitesi Merkez Kütüphanesi

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lise (Türkçe Sosyal) İstek Semiha Şakir Lisesi Y. Lisans İşletme Fakültesi Marmara Üniversitesi 2007

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

6. TEMA ETKİN VATANDAŞLIK

ULUSAL ve ULUSLARARASI FİLM FESTİVAL YÖNETMELİK. TUFFEST Trabzon Uluslararası Film Festivali Ağustos 2017 tarihlerinde yapılacaktır.

İLERİ DÜZEY SENARYO YAZARLIĞI SERTİFİKA PROGRAMI

GrandOfis.com.tr BİZ KİMİZ

11 Eylül de Sinemalarda

Buruşuk Ömer Destanı

Bunu herkes yapıyor! -Gerçekten herkes mi? Nasıl korunmam gerektiğini biliyorum! -Kalbini, gönlünü nasıl koruyacaksın?

İNSAN HAKLARı. Kısa Tarihi ve Felsefi Temelleri. Doç. Dr. Doğan Göçmen Adıyaman Üniversitesi-Felsefe Bölümü Adıyaman Üniversitesi 10 Aralık 2010

13. New York Türk Film Festivali

Kurumsal Müzikal Projesi

Medyada Riskler. Öğr. Gör. Dr. Deniz Sezgin Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi

GSM 175-ARJANTİN TANGO TARİHİ. Dr. Hilal Türkoğlu Şaşmazel

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

yılları arasında Tempo Dergisi, Aktüel Dergisi, Cosmopolitan Dergisi ve Oto Haber Dergilerinde çalıştı.

İzzet Boğazlıyanlıoğlu TRT ÇOCUK ULUSLARARASI ÇOCUK KONFERANSI İÇERİĞİ ULAŞTIRMA

Darüşşafaka Eğitim Kurumları Hafta Sonu Cumartesi Etkinlikleri Eğitim Öğretim Yılı

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

HALİKARNAS THE CLUB BODRUM EĞLENCE HAYATINA VEDA EDİYOR

Zeynep Göknur YILDIZ Tel:

CHILL-OUT FESTIVAL BODRUM 2018

Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Sinema Bilim Dalı Doktora Programı:

İNSANLIĞIN SAVAŞI YENDİĞİ YER; ÇANAKKALE SAVAŞ ALANLARI PROJESİ (TR R5)

URLA BELEDİYE BAŞKANLIĞI 1. TANJU OKAN POP MÜZİK BESTE YARIŞMASI 2016 ŞARTNAMESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

Eserleri eskisi kadar ilgi görmeyen ressam Liam Price ın bir yanlış anlama

Yüksek Lisans Programları: Başvuru Koşulları, Giriş Sınavları, Genel Başarı Değerlendirmesi ( /Bahar)

15. TÜRKISCHES FILMFESTIVAL FRANKFURT/M FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

ESKİ DOSTLAR STAND UP GUYS

SİNEMA VE MÜZİK; KISA BİR TARİHSEL BAKIŞ

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (18 Aralık Şubat 2018)

Mücahit AKKAYA. Psikolektif Kurucusu. Psikolektifte incelemesi yayınlanan filmlerin listesi. incelemesi) film incelemesi)

SUNUMUN ÖNEMİ VE SUNUM TÜRLERİ

EVRİM TRANSCENDENCE 10 EKİM DE SİNEMALARDA!

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

Sinema tüm sanatları kapsar. Zaman ve mekan sanatıdır. Sinema iki boyutlu bir mekanda ve hareket halindeki bir tempoda (zamanda) görüntüleri verir.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl

16 Aralık 2015 Çarşamba Borusan Müzik Evi BATI YAKASININ HİKÂYESİ KERESTENİN SESİ

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ETKİNLİĞİ

Transkript:

FİLM MÜZİĞİ: TARİHSEL GELİŞİM Bu bölümde Film müziği olgusunun başlangıcı, yapısal değişimi ve gelişimi hakkında genel bilgi verildi. Film müziği tarihi araştırılırken ilk film gösterimleri ve sessiz sinema döneminden başlayarak günümüze kadar filmde müziğin ne şekilde ve ne amaçla kullanıldığı açıklandı. Ayrıca Film müziği tarihi incelenirken başlangıcından günümüze sinemada film müziğinin yeri, işlevleri, özellikleri ve önemi hakkında bilgiler değerlendirildi, geçmişten günümüze kimler tarafından film müziği yapıldığı ve film müziği yapılırken hangi akımlardan etkilenildiği incelendi. Bunların yanında, soundtrackların ortaya çıkışı, yapısı, özellikleri ve önemiyle ilgili bilgiler toplanarak yine tarihsel sırayla sunuldu. Sinema endüstrisinin gelişimiyle birlikte birçok yenilik kendini göstermeye başlamıştır. Sinema kendi yapısını geliştirirken beraberinde yeni yapılanmaların da oluşmasına yol açmıştır. Bu oluşumlardan biri de film müziğidir. Film müziğinin ortaya çıkışı film gösterimleriyle birlikte başlamıştır. Bilinen ilk film müziği Lumiere kardeşler tarafından yapılan ilk film gösterimleri sırasında kullanıldı. Paris te Boulevard Des Capucines deki Grand Cafe de, 28 Aralık 1895 günü yapılan film gösterimi sırasında filme piyano eşlik etmiştir (Prendergast, 1992, Maas,1993, Brown,1994). Çok kısa bir zaman sonra Lumiere Kardeşlerin İngiltere deki halk gösterilerinde, Londra nın çeşitli tiyatrolarında 20 Şubat 1896 tarihinde ve yine aynı yılın Nisan ayında bu kez orkestra eşliğinde gösterilmiştir (Prendergest,1992). Berg (1976), sessiz filmlerin müzik eşliğinde sunulmasına neden olarak şunları göstermiştir: (1) Rahatsız edici gürültülerin ortadan kaldırılması, (2) Durgunluğun, hareketsizliğin, sessizliğin ortadan kaldırılması, (3) Film olgusunun sürekliliğine aracılık etmek, (4) Filmin görüntülerinin illüstrasyonu, (5) Ticari nedenler (aktaran: Maas,1993).

76 Film müziği: tarihsel Gelişim Müziğin iyi seçildiği taktirde filmin seyirci üzerindeki etkisini arttırdığını fark eden yapımcılar filme özel müzik yapılması gerekliliği üzerinde durdular. Bunun üzerine Pathé kardeşlerin talebiyle ilk film müziğini (score) 1908 de L Assassinat du Duc de Guise filmi için Camille Saint-Saens yapmıştır. Bundan sonra, 1913 te Der Student von Prag için Joseph Weiss, 1914 te Cabirio için Ildebranda Pizzetti, Rapsodra Satanica için Lyda Barelli ve Pietro Mascagni, 1915 de The Birth of a Nation için Joseph Carl Breil, 1916 da Civilisation için Victor Schertzinger özel film skorlarını hazırlamışlardır (Burlingame, 2000; Prendergest, 1992; Konuralp, 1995). Gramofonun gelişmesiyle ilk ticari kayıtların başlaması aynı tarihlere rastlamaktadır. 7 İlk 33½ rpm diskler, 1926 yılında Bell laboratuarında Warner Bros için, John Barrymore un romantik macera filmi Don Juan a William Act in hazırladığı vitofonla senkronize edilen müzik ve ses efektleridir. 8 Film şirketleri daha sonra film müziğinin bir pazarı olabileceğini anlayınca, kompozitörleri film müziği yapmaları için teşvik ettiler. Onlara çeşitli imkanlar sağlamanın yanında onları kiraladılar. Böylece film müziği hem film için özel yazılmış olacak hem de filmle birlikte promosyonu yapılacaktı. Bütün bunların sonucunda Sinema Şarkısı ortaya çıktı. Bu dalda ilk büyük hit, 1926 yılında çekilen What Price Glory filminde Dolores Del Rio karakteri için yazılan, Kanadalı bando şefi Guy Lombardo nun Charmine adlı şarkısıdır. 9 Bu şarkıyı 1927 yılında çekilen Seventh Heaven adlı filmine, Erno Rapée nin, Janet Gaynor un oynadığı Diane karakteri için yazdığı I m in Heaven, When I See You Smile adlı şarkısı izlemiş, şarkı, 1928 yılının başlarında Top-20 listesinin ilk üç sırasında yer almıştır. 1927 yılında Warner Bros. The Jazz Singer filmiyle sinemada müzikal dönemini başlatmıştır (Burlingame,2000; Prendergest, 1992; Thomas, 1973; Konuralp, 1998, W. Darby and J. Du Bois, 1990). 7 Gramofon: Fonograf olarak da bilinir, dönen bir diskin ya da silindirin üzerine oyularak kaydedilen seslerin daha sonra bir iğne aracılığıyla yeniden üretilmesinde kullanılan aygıt. 8 Vitofon: Plak tabanlı sesli film sistemi. 9 Hit: (İng.)En başarılı eser, halkın beğendiği kitap, şarkı, piyes vb.

Film müziği: tarihsel Gelişim 77 Müzikal filmlerde bolca dans ve şarkı hakimdir. 10 Sesler vitofonla kaydedilmiştir. Bu müzikallerde kullanılan şarkılar da listelerde hit konumuna gelmiş ve özellikle Arthur Freed ve Nacio Herb Brown hit şarkıları yazan besteciler arasında önde gelenlerden olmuşlardır. İlk sesli filmlerde tür olarak en çok müzikal filmlere rastlanmasının önde gelen nedeni olarak 1930 larda ekonomik krizin başlamasıdır ve böyle bir ortamda Amerikan seyircisinin sinemaya çekmenin en iyi yolu eğlenceli filmlerin çekilmesi verilmektedir (Konuralp,1998). Sinemanın bu atılımı Broadway den müzisyen, besteci, oyuncu, yönetmen ve teknisyenlerin Hollywood a geçmesine neden olmuş, stüdyolar kendi özel müzik dairelerini kurup bunların başına şirketlerin tüm prodüksiyonlarının müzik sorunlarıyla uğraşması amacıyla müzik direktörleri getirttirmişlerdir. Amerikan müzikal filmleri kısa zamanda Avrupa ülkelerinde de bu tür filmlerin çevrilmesine önderlik etmiştir. Müzikal film yapmak istemeyenler bile filmlerini şarkı ve dip müziklerle süslemek zorunda kalıyorlardı Örneğin Der Blaue Engel (1930, Sternberg) ve Kameradschaft (1931, Pabst) filmlerinde, aynı şekilde Fransızların Sous les Toits de Paris (1930, Clair) ve Le Million (1931, Clair) gibi ilk sesli filmlerde bu yola gidilmiştir (Konurap,1998:73). Şarkılı filmler ile müzikal filmleri karıştırmamak gerekir. Şarkılı film kurgusunda şarkı yerleştirilen filmdir. Müzikal filmde anlatının kendisinde müziksellik egemendir. Konuralp in belirttiği gibi (1999:76) neden ister Amerikan filmlerini taklit etmek, ister sessizliği yenmek, ister iktidarın yönetilen insanları oyalamak, ister evrensel dil arama çabası olsun, dünyadaki hemen her ülke, sesli sinemaya başlarken şarkılı film üretme yolunu tutmuştur. Amerikan sineması, çok kısa bir süre içinde şarkılı filmleri müzikal film kalıbı içerisinde tutarak sorununu halletmiştir. Öte yandan üçüncü dünya ülkeleri, bu şarkılı film modasını kolay kolay bırakamamışlar; üstelik sinemaya yeni başlamış komşu ülkelerin filmlerini de etkilemişlerdir. Mısır ın Abdülvahap lı, Arjantin in Carlos Gardel li, Meksika nın Jorge Negrete li, Endenozya nın Rhoma İrama lı filmlerinin 1950 yıllarına 10 müzikal: (Fr.) müzikli sahne eseri için kullanılan terim.

78 Film müziği: tarihsel Gelişim kadar dünyanın her yerinde boy göstermeleri ve taklit edilmeleri bu kalıcılığı desteklemiştir. Kısa bir süre sonra Amerika da ekonomik krizin atlatılmasıyla müzikal filmler yerini konulu filmler almaya başlamıştır. İlk başlarda müzik kullanımı, sessiz film müzik tekniklerinin olduğu gibi aktarılması şeklinde olmuş;; müzik eskiden olduğu gibi filmin tümüne değil daha çok konuşmasız yerlere ve hareketli sahnelere yerleştirilmiş; öncelikle sesli sinemanın ilk dönemlerinde müzik sessiz yerleri müzikle seslendirme amacıyla kullanılmıştır. Ancak; ses tekniğinin yeteri kadar gelişmemesi ve seyircinin konuşma olmayan yerlerde sıkılacağı endişesinin sürmesi müzik kullanımının gereğini sürdürmüştür. Müziği sözlü iletişimin olmadığı yere yerleştirme daima vardı ve devam etmektedir. Bu yerleştirme inşa edilen duygunun devamını sağlamak ve devamlılıkta gelecek sahne için belli bir ruh halini tutmak ya da oluşturmak olabilir. Konulu filmlerin sayısındaki artış beraberinde yeni müzik materyallerinin aranmasını gerektirmiştir. Sessiz film müziğinden kalma repertuarların biçim açısından zaman aşımına uğramış olması da bu ihtiyacı arttıran koşulları oluşturmuştur. Ayrıca stüdyoların bunların çoğuna telif ücreti ödemektense filmler için yeni müzik eserleri besteletmesi daha ekonomik bir çözüm olmuştur. Bu nedenle stüdyolar; kısa bir zaman içinde müzik dairelerini yeniden yapılanma işlemine sokarak her birimin bünyesinde orkestralar kurmuş, kadrolu besteciler, düzenleyiciler (aranjör), orkestrasyoncular, kopistler, kütüphaneciler, vokal direktörler, müzik denetimciler işe alınmıştır. Böylece Hollywood da besteci sayısında büyük bir artış olmuştur. Film müziği tarihi açısından bu yapılanma büyük değişiklikler getirmiştir (Prendergest, 1992; Konuralp;1998). Aslında bu dairelerin yapılanışı sessiz sinema döneminde de film stüdyolarının bir alt birimi olarak vardı. Günümüzde de müzik daireleri büyük film şirketlerinde halen bulunmaktadır. Ancak; 30 lu ve 40 lı yıllar en iyi yapılanmanın ve verimin olduğu zamanlardır. Hollywood Stüdyosuna ait Müzik Dairesi nin kuruluş şeması şekil 1 de sunuldu (Prendergest,1992; aktaran, Konuralp;1998:78)

Film müziği: tarihsel Gelişim 79 Müzik daireleri sadece Hollywood a özgü değildi. Hollywood kadar muhteşem olmasa da Avrupa ülkelerinin film stüdyoları da 40 lı yıllardan itibaren, birer müzik dairelerine sahipti. Ancak bu dairelerde besteciler pek bulunmamaktaydı. Bunun yerine özellikle İngiltere ve Fransa da, film müzikleri Arnold Bax, William Walton, Ralph Vaughan- Williams, Malcolm Arnold, Georges Auric, Arthur Honegger, Sergei Prokofiev, Dimitri Shostakovich gibi daha çağdaş bestecilere yaptırılmaktaydı. Yönetmen gerektiğinde besteciyi seçip uzun süre onunla çalışabiliyordu. Sergei Eisentein ve Sergei Prokofiev, Jean Renoir ve Joseph Kosma, Rene Clair ve Georges van Parys, Marcel Carne ve Maurice Jaubert ortaklıkları 30 lu dönemin en belli başlı örnekleri olarak gösterilmektedir. Film müziklerinin orkestrasyonu, çalınması ve kaydedilmesi işlemlerini müzik daireleri üstlenirdi. Almanya da ise Hollywood ile boy ölçüşebilecek kapasitede olan UFA, Amerikan sistemini aynen benimsemişti. Özellikle İngiltere de Muir Mathieson, Fransa da Maurice Jaubert ve Almanya da Werner Richard Heymann, dönemin başarılı müzik direktörleridir (Konuralp; 1999:75). Şekil 1. Kuruluş şeması

80 Film müziği: tarihsel Gelişim Amerikan film stüdyoları 30 lu yılların ilk başlarından itibaren Avrupa dan birçok önemli besteciyi de kendi bünyesine almıştır. Max Steiner ile Erich Wolfgang Korngold Avusturya dan, Dimitri Tiomkin Rusya dan Miklós Rózsa Macaristan dan Bronislau Kaper Polonya dan gelmişlerdir. Ayrıca 1933 den sonra Almanya da Nazilerin iktidara gelişiyle birlikte bu ülkeden birçok bestecinin Hollywood a göçmesi Avrupa dan gelen bestecilerin çoğalmasına neden olmuştur. Bunlar arasında Franz Wachsmann, Frederich Hollaender, Paul Dessau, Hans J. Salter, Werner Richard Heymann vardır. Bütün bu bestecilerin müzik tarzı, Hollywood müziğinin biçimlenmesinde rol oynamıştır. Aynı zamanda film müzikleri yapılırken Wagner, Puccini, Verdi ve Richard Strauss un sahne eserlerindeki müzikler örnek alınmıştır (Prendergest,1992; Flinn,1992; Thomas,1973). Film dünyasındaki bu gelişme yanında film müziği özellikle eleştirmenler, akademisyenler tarafından ciddiye alınmamaktadır. Ayrıca film müzikleri özellikle 19. yüzyıl klasik müzik temellerine dayanan, fakat ne klasik ne de popüler müzik sınıfına giren, daha çok akılda kalıcı melodik yapı içeren müzikal inşa olduğundan, kimse soundtrackların satacağına inanmamıştır. Bu yüzden 1939 yılının dokuz Oskarlı filmi olan Gone With The Wind ın müziği bile 15 yıl sonrasına kadar müzik marketlerde yerini alamamıştır. 1940 yılına gelindiğinde Walt Disney yapımcılık Victor P-18 le Pinocchio adlı filme ilk orijinal soundtrackı basmıştır. 1942 lerin ortasına doğru soundtracklara olan ticari kaygı değişmeye başlamış. RCA yapımcılık Macar asıllı müzisyen Miklós Rózsa ya The Junge Book adlı filmin 28 dakikalık müziğini yaptırır 12 inc 78 rpm ( Victor M-905) plaklara basar. The Junge Book büyük bir şirket tarafından ticari amaçla yapılmış ilk Amerikan Film müziği dir (Burlingame,2000) Tüm bunlar olurken sinema şarkıları yapımı da devam etmektedir. 1943 yılında 1931 de çekilen Casablanca filminin As Time Goes by adlı şarkısı RCA tarafından yeniden kaydedilmiş ve şarkı 6 hafta boyunca birinci sırada yer almıştır. 1942 yılında Paramount Film tarafından çekilen Holiday Inn filmi için Irving Berlin e yazdırılan ve Bing Crosby tarafından söylenen White Christmas adlı parça 10 hafta liste başı kalmış ve albüm

Film müziği: tarihsel Gelişim 81 30.000.000 adet satmıştır. Bu tüm zamanların en büyük albüm satışı olarak belirtilmektedir (Burligame;2000: 4). 1946 da Jesse Kaye tarafından çekilen Till The Clouds Roll By adlı müzikalin tüm yıldızları Judy Garland, Lena Horne, Kathryn Grayson, Tony Martin, Virginia O Brain ve June Allyson ın söyledikleri Brodway in büyük ismi Jeromo Kane nin şarkıları MGM prodüksiyon tarafından soundtrack olarak kaydedilmiştir. Daha sonra yapılan müzikallerin de soundtracklari yine MGM tarafından yapılmıştır. 1949 da 10 inçlik disklere MGM tarafından kaydedilen Madam Bovary filminin müzikleri yine Miklós Rózsa ya aittir. Müzik marketlerde original soundtrack olarak satışa çıkarılmıştır. Bu sıralarda Columbia yapımcılık şirketi 33 rpm 10 ve 12 inç (LP=Long Playing ) uzunçalar plaklara geçiş yapar ve bu yapılanış kısa bir süre sonra 78-rpm lerin yerini alır. Dolayısıyla uzun orkestral eserler, soundtracklar LP formatında, şarkılar da 45 lik olarak kaydedilmeye başlanır (Burlingame, 2000; Thomas,1973). 1950 li yıllar müzik dairelerinin çöküş yılları olarak kabul edilmektedir. Bestecilerin kendi eserlerine sahip olmak istemesi, televizyonla rekabet, telif hakları gibi durumlar film şirketlerini bütçe kısıtlamasına iten etmenleri oluşturmuş, sonuçta müzik dairelerinin kapatılmış ya da işlevleri daraltılmıştır. Hukuksal engellerin kalkmasıyla besteciler artık kendi bestelerinin sahibi olmuştur. Buna en önemli örneklerden biri Tiomkin dir. 1952 de film müziği Rus asıllı olan Dimitri Tiomkin le birlikte başka bir anlam daha kazanır. High Noon filmiyle sinema için oldukça farklı bir şarkı olan A Cowboy Ditty Tiomkin tarafından yazılır. Yapımcı Stanley Kramer, Tiomkin den Folk stilinde bir şarkı istemiş ve Ned Washington ın sözlerini yazdığı Do Not Forsake Me, Oh My Darling, adlı şarkı Tiomkin tarafından bestelenmiştir. Ancak şarkı beğenilmemiş ve Kramer parçayı az sıklıkla sahne geçişlerinde kullanmayı uygun görmüştür. Tiomkin, bunun üzerine parçalarını başka bir şirkete kayıt ettirebilmek için yayın haklarını satın almış. Önceleri kimse kabul etmek istemmiş. Bunun üzerine Tiomkin Columbia nın aranjörü ve yapımcısı Mitch Miller ve Vokalist Frankie Laine gitmiş. Frankie Laine şarkıyı söylemiş ve kaydedilen albüm

82 Film müziği: tarihsel Gelişim Columbia versiyonuyla çıkartılmış. Bunun üzerine Capitol de parçaları Ritter in yorumu ile kayıt etmiş. Her iki yorumda High Noon olarak piyasaya çıkmış. Laine nin icrasında arkada görünmez bir koro ve güçlü davullar eşlik etmiştir. İki kayıtta 1952 Nisan ayında piyasaya sunulmuş. İlk başlarda fark edilmeyen albüm yavaş yavaş listeleri zorlayıp Eylül ayı ortalarında hit olmuştur. İki milyon adet basılan albümün başarısı sonucu yapımcılar için Tiomkin önemli bir konuma gelmiş ve artık yapımcılar bestecilerinden hit parça bestelemeleri için talepte bulunmaya başlamışlardır. 19 Mart 1953 te Tiomkin ve Washington en iyi şarkı ve en iyi orijinal film müziği oskarlarını alır. High Noon Ritter in yorumuyla Tiomkin favori bestelerin kompozitörü olarak 1955 te Richard Brooks yönetiminde We re Gonna Rock Around the Clock ile başarılarını sürdürmüştür (Burligame;2000). Araştırmacılar Rock Around the Clock şarkısının popülerliğinin filmde doğrudan kullanılmasının sonucu olduğu kadar rock n roll un Amerika kültüründeki etkisinin başlamasından da olduğunu belirtmektedir (Burligame;2000). 50 li yıllarda sinema, televizyona karşı rekabet amacıyla geniş perde sistemini ortaya çıkartırken bir yandan da çok kanallı ya da en azından iki kanallı (stereo) ses sistemlerini yeniden ele almaya başlamıştı. Bu şekilde The Robe (1953, Koster) filmindeki Alfred Newman ın film skoru ilk stereo film müziği olmuştur. Bu dönemde film müziğine yeni stillerin uygulandığını görürüz. Caz, atonal ve elektronik müzikli skorların denemeleri başarıyla sonuçlanmıştır. Bunun yanı sıra, Bernard Herrmann gibi radyodan sinemaya geçen bestecilerin de etkisiyle, radyo oyunlarında kullanılan bazı müzik teknikleri (stinger, köprü müzikleri), filmlerde de kullanılmaya başlanmıştır. 11 Ayrıca 11 Stinger Tekniği: Özellikle gerilim ve korku filmlerinde seyirciyi ürkütmek amacıyla kullanılır. Genelde 1-2 saniyeyi geçmeyen müzikler şeklindedir. Kimi zaman kavga sahnelerinde yumruğun daha etkili olması istendiği durumlarda da kullanılır. (Konuralp,1999:79 Köprü müzikleri: Ayrı zaman dilimlerindeki ya da ayrı mekanlardaki sahneler arasındaki geçişlerin daha yumuşak olmasını sağlamak amacıyla kullanılır. Bunların süreleri ise ortalama 5 saniye civarındadır. Sit-com komedilerde sıklıkla kullanılır. (Konuralp,1999:79.

Film müziği: tarihsel Gelişim 83 radyodan televizyona ve oradan da sinemaya geçen müzik teknikleri de vardır (act-out, act-in gibi). Her filmin tek bir mesajı olduğuna göre müzikte de tek bir tema olmalıdır şeklinde bir düşünüşle ortaya çıkan bu tekniğin ortaya çıkışı, aslında 40 lı yıllardadır. 12 David Raksin in Laura (1944,Preminger) filmine yaptığı müzikler, bu tekniğin bilinçli olarak kullanıldığı ilk örnek olarak gösterilmektedir. (Konuralp, 1999: 76-77, Darby ve Bois,1990). 1950 li yıllarda film müziği yapan bestecilerin diğerleri arasında Roy Webb, David Raskin, Hugo Friedhofer, Leigh Harline, Fred Skinner, Jerome Moross, Leonard Rosenman, Alex North, Elmer Bernstein, Johnny Mandel sayılabilir. 50 lerde sinema saundtracklarının başarısı hemen hepsinin dayandığı temel geleneksel popüler şarkılar ve büyük Broadway müzikalleri yapımlarından adaptasyon sahnelerinden oluşur. 60 larda Elvis Presley in gelişiyle rock n roll un sinemadaki kalıcı gücü iyice belirginleşmiş olur. Başarılı soundtracklardan biri de Broadway uyarlaması olan Oscar kazanan West Side Story filminin müziğidir. 1962-1963 yıllarında tam 54 hafta listelerin bir numarası olmuştur. Michael Jackson ın Thriller albümü dahi 37 hafta listelerde yer alabilmiştir. Yine 60 larda Henry Mancini ve Johnny Mercer a Oskar kazandıran Moon River milyonlar satan bir başka albümdür. Shirley Bassey yorumuyla James Bond serisi Goldfinger adlı filmin şarkıları ve Frank Sinatra yorumu Strangers in the Night 1965 başlarında bir numara oldular. 1966 yılında büyük ilgi Toplayan En İyi Albüm, En İyi Şarkı gibi ödüller kazanan David Lean ın unutulmaz filmi Doctor Zhivago, Maurice Jarre nin orkestrasyonu ve bestesi Lara nın Teması 1966 yılında Grammy almış ve beş dalda oskara aday gösterilmiştir. Bunun 12 Act-in ve Act- out teknikleri: Radyo programlarında reklamlara geçiş için kullanılırdı. Bu yöntem daha sonra televizyon piyasasında daha sistemli bir şekilde kullanılmaya başlandı (ve hala da kullanılmaktadır). Sinemalarda ise bu teknik özellikle heyecanı dorukta tutma, açılma ve kararmaların müzikle vurgulanması, seyircide bir bölümden başka bir bölüme geçiyormuş hissini uyandırma gibi amaçlarla kullanılmaktadır. (Konuralp,1999:79)

84 Film müziği: tarihsel Gelişim üzerine en iyi orijinal film müziği, en iyi koral performans oskarlarını kazanmıştır. Aynı zamanda tüm zamanların en büyük orijinal film müziği LP satışlarından birini gerçekleştirirken listelerde 157 hafta kalmıştır. Daha sonra Lara nın temasına Paul Francis Webster tarafından yazılan söz eklenir ve şarkının adı Somewhere My Love olur. Birçok müzisyen yalnızca enstrümantal temayı kullanarak kayıt yapmıştır bu yöntem günümüzde de devam etmektedir. 1965 te Rodgers ve Hammerstein tarafından bir albümde toplanan popüler film şarkıları The Sound Of Music 233 hafta listelerde kalmıştır. Bu arada Beatles da kendi rekorlarını kırmaktadır. Enstrümantal temaların başarısı ve orkestral yapıtların devamı geniş ölçüde filmlerin gişedeki başarısına dayanmaktadır ve yapıtlar bu durum göz önüne alınarak yapılmaktadır. Bazen yalnızca enstrümantal tema yeterli olabilmektedir. Max Steiner yirmi yıl aradan sonra Gone With the Wind ile büyük başarı sergilemiştir. Filmciler bazı büyük yapımlardaki romantik temalara da ilgi duydular. 1969 yılında Henry Mancini ile Love Theme From Romeo & Juliet yapıtında olduğu gibi. Bu arada Televizyon içinde müzikler yazılmaya başlanmıştır. TV lere Yapılan kayıtların satışları elbette sinema kadar iyi değildir ancak; bazı kayıtlar çok ilgi görmüştür. 77 Sunset Strip (1959), Mission Impossible (1967), Dark Shadows (1969) bunlardan bazılarıdır. 1968 yılında Mrs. Rabinson 5 dalda Oskar a aday olmuştur ve en iyi orijinal ses, en iyi vokeller ve yılın kaydı olmak üzere üç dalda ödül alır. Bestecisi Dave Grusin, albümün plağı 3 hafta, Simon & Garfunkel in Bookends albümü 7 hafta ve Soundtrack albümü 9 hafta liste başı kalmıştır. 1960 lı yıllarda bağımsız film müziği bestecilerinin yanında popüler müziğin önemli isimleri de görüldüğü gibi film müziği piyasasında yer almaktadır. Bu arada Avrupa da farklı yapılanışlar bulunmaktadır. İngiltere de artık çağdaş besteciler yerine popüler müziğe yönelim oluşmaya başlamıştır. Fransa daki yeni dalga akımının gelişmesi müziği de etkilemiştir. Kısa motifli az sayıda enstrümanla çalınan müzikler ya da romantik açıdan zengin, piyano ve vurmalı çalgılarla donatılmış geniş orkestra skorları, bu dönemin Avrupa film müzikleri

Film müziği: tarihsel Gelişim 85 en güzel karakteristik özellikleridir. Giovanni Fusco, Michel Legrand, Francis Lai, Maurice Jarre kısa zamanda diğer Avrupa filmlerini de etkileyerek, stil açısından Avrupa film müziğini Amerikan film müziğinden tamamen ayırmışlardır. Bu döneme ait diğer besteciler; Alessandro Cicognini, Georges Delerue, Nino Rota, Ennio Morricone, Ron Goodwin, Laurie Johnson, Richard Rodney Bennett, Roman Vlad, Mikis Theodorakis, Manos Hadjidakis gibi önemli sanatçılardır. 1970 de bir Kubrick filmi olan 2001: A Space Odyssey bilim kurgu türünde Arthur C. Clarke uyarlamasıdır. Filmin açılışında Richard Strauss un Also Sprach Zarathustra, uzayın güzel ve büyük boşluğunda yolculuk sırasında Johann Strauss un Blue Danube valsini, uzaydaki uzun görev sırasında yaşamın sıkıcılığını ve uyuşmuşluğu için Khachaturian ın Gayene bale suiti, Filmin vurucu noktasında çağdaş Macar kompozitörü Gyorgi Ligeti nin eserleri film boyunca 3 defa kullanılmıştır. Filmde konusu geçen adamın onsekiz ay sonra 2001 yılında Jüpiter görevi sırasında düşüşüne, Ligeti nin 1965 yılında yazmış olduğu Mezzo Soprano ve 2 karışık Koro ve Orkestra için Requiem i Ay otobüsü sırasında, 1966 da yazmış olduğu Koral yapıtı Lux Aeterna ve kaleydoskopik yıldız geçidi sırasında, 1961 de yazmış olduğu Atmospheres adlı orkestral yapıtı temel alarak Keir Dullea, filmin geleceğin çocuğu (yıldız çocuğu, uzay çocuğu) bölümü için vokal solistler ve ensemble için dönüştürüm yapmış ve bu Adventures olarak adlandırılmıştır. MGM kayıtları yapımcısı Jasse Kaye 2001 in soundtrack albümü için Deutsche Grammophon firmasıyla anlaşmıştır. Performansı Viyana Filarmoni Orkestrası yla Şef Herbert Von Karajan yapmış, bir başka kaydı ise Şef Karl Bohm, Berlin Filarmoni Orkestrası yla yapmıştır. Albüm büyük ilgi görmüş ve 1968 yılında yalnızca pop listelerinde 120 hafta ilk 25 arasında yer almıştır. 90 lı yıllarda da kompozitörler bu albümden etkilenerek müzik yapmışlardır. Filmden sonra klasik LP satışları artmış ve daha çok Ligeti, Strauss vb. satılmaya başlamıştır (Burlingame, 2000). Fonda Yapımcılığın yapımını üstlendiği Dennis Hopper in yönettiği Easy Rider 1969 un en başarılı filmlerinden biridir. Film yapımcılarının tipik tercihi favori olan Rock n Roll parçalardan oluşan

86 Film müziği: tarihsel Gelişim bir film müziği hazırlamaktır. Film için 1969 da Peter Fonda Denis Hopper ın plak arşivini ele aldıklarını söylemiştir. The Byrds, The Band, Jimi Hendrix ve diğer çağdaş gruplardan şarkılar kullanılmıştır. Akıllıca seçilen şarkılar filmle büyük uyum sağlamış ve daha sonra da birçok yapımcı aynı yolu izlemiştir. Yani, film müziği kullanımında endüstrinin yapılanışı her zaman yaşamın, yani günün koşullarına göre Çağdaş müzikler, Pop, Rock, Soul, Country, yada Rap gibi tarz olarak sürekli yenilenmektedir (Burlingame, 2000). Easy Rider 1970 de piyasaya çıkışından 4 ay sonra Amerika da altın plak statüsünü kazandı. Böylece Hollywood un rock istilası başlamış ve 4 yıl sürmüştür. 1971 soul şarkıcısı ve şarkı yazarı Isaac Hayes Gordon Parks ın filmi Shaft ile en iyi şarkı, ayrıca beste ve aranjman olmak üzere iki dalda Grammy kazanmış ve bir numarada satış yapmıştır. Bunun üzerine double LP basılmıştır. Ardından soul artistlerinden Curtis Mayfield, Boby Womack, Marvin Gaye ve Willie Hutch film müziği yapanlar arasına katılmıştır. Diğer pop, rock ve jazz müziğinden isimler de film müziği yazmışlardır: pop tarzında Elton John, blues çalgıcısı Taj Mahal ve Beatles in eski üyelerinden Paul McCartney, folk rock tarzında Bob Dylan, ( Last Tango in Paris (1973) filminde Arjantinli jazz saksofoncusu Gato Barbieri, Pop Şarkıcısı ve şarkı yazarı Neil Diamond ile jazz bestecisi ve ( Death Wish (1974) filminde piyanist Herbie Hancock gibi isimler önde gelenler arasındadır. 1972 de RCA firması bir sürpriz yapar film müziği severlere yeni bir fırsat sunarak yeni bir endüstrinin kapısını açar. 1972 de Lady Sing The Blues Diana Ross ve Billie Holiday 1973 te bir numara olurlar. The Sea Hawk Erich Wolfgang Korngold un klasik film müziği, 1972 Aralık ayında 37. sıradan listelere giren albüm, Kasım 1973 te en iyi satan klasik albüm olmuştur. Korngold iyi bir seçimdir; çünkü 20 lerde ve 30 larda Avrupa da iyi bilinen bir kompozitör, aynı zamanda kendine özgü romantik stili olan ve önemli artistlere eşlik eden müziklerin bestecisi olmasından dolayı Hollywood un diğer kompozitörlerinden ayrılmaktadır. Korngoldun 12 adet film müziği içeren albümü vardır. Bu gün Korngold yüzyılın en iyi bestecilerinin içinde yer almaktadır. Öldüğünde unutulacağına inanılırken film müziği

Film müziği: tarihsel Gelişim 87 bestecisinin diğer müziklerle ilgili de tarzı tutulur ve örneğin New York City Operası Kompozitörün 1920 de yazdığı Die tote Stadt adlı eserini yeniden canlandırır (Burlingame,2000; Prendergest,1992; Thomas,1973). 1973 te bir yıl içinde The Sea Hawk 38.000 satmıştır, en iyi satan klasik albümler listesinde 5. sırada yer almıştır. Bunun üzerine Max Steiner, Alfred Newman, Bette Davis filmleri için yapılan müzikler albümü ve ikinci Korngold albümü piyasaya çıkmış ve bu beş albümün tirajı 100.000 den fazla olmuştur. Daha sonra Miklos Rozsa ve William Walton un film müzikleri de albüm olarak piyasaya sürülür. Bunlarda 1973 te en iyi satan albümler arasında yer almaktadır. Bunun üzerine yapım şirketleri MGM ve Warner Bros da ellerindeki müzikleri piyasaya sürdüler. Ondan sonraki altı yıl boyunca RCA 14 klasik film müziği albümü çıkarmıştır. Bernard Herrmann, Franz Waxman, Dimitri Tiomkin, John Williams ( StarWars ) bunlardan bazılarıdır (Burlingame,2000). 1978 de Deutsche Grammophon Miklós Rózsa nın eserlerini koleksiyonuna katar. Elmer Bernstein da film müzikleri kolleksiyonu yapmıştır. Fakat Bernstein in albümlerinin farkı bir soundtrackta yalnızca bir filmin müziği içeriyor olmasıdır. Bazı albümlerde olduğu gibi bestecinin farklı filmlere yaptığı müziklerden alınmış her biri 10 ar dakikalık bölümler şeklinde değildir. 1979 da bu seri de sona erer. Steiner in King Kong (1933), Alex North un Astreetcar Named Desire (1951), Leonard Rosenman ın The Cobveb (1955), Bernard Herrmann ın Psycho (1960), ve John Williams ın Star Wars (1977) filmlerinin müzikleri Hollywood film müziği tarihinde önem taşıyan eserlerdendir. 1977 yılında Star Wars ses track i hiçbir orkestral film müziğinin satılmadığı kadar hızlı satış rekorları kırmıştır. Film, 25 Mayıs 1977 de seyirciyle buluşur ve iki hafta geçmeden listelere girer. 2 ay sonra Temmuz 18 de 2 LP altın plak ve 1 ay sonra 17 Ağustos ta Platinyum sertifikası alarak bir milyonun üzerinde satış yapar. Sonuçta hiçbir pop albümünün o tarihe kadar görmediği satışı da yaparak hemen hemen 4 milyon adet satmıştır. Grammy de en iyi enstrümantal kompozisyon ve en iyi orijinal film müziği olmak üzere iki dalda ödül kazanan Star Wars, Mart 1978 de de Oscar ı da almaya hak

88 Film müziği: tarihsel Gelişim kazanmıştır. Doctor Zhivago dan sonra ilk kez bir film bunca başarıyı göstermiştir. Aynı zamanlarda Amerika da büyük ödül alan 2 LP ve 10 milyonun üzerinde satış yaparak tüm zamanların en iyi satışlarından birini gerçekleştiren Saturday Night Fever (1977), Grease (1978), filminin içindeki şarkı Last Dance ın oskar kazanmış olduğu Donna Summer in Thank God It s Friday (1978) uluslararasında 25 milyon civarında satış yapmıştır. Bu tür albümlerden parça seçilip 45 lik single13 plak yapılmış ve bunlar da büyük satışlar yapmışlardır. 1970 li yıllarda film müziği yapan besteciler arasında Jerry Goldsmith, John Willams, Ernest Gold, Gerard Fried, Lalo Schifrin, John Barry, Henry Mancini, Andre Previn, Marvin Hamlisch, Dave Grusin, Patrick Williams, Ralph Burns, John Cacabas, Burt Bacharach, Bill Conti, Giorgio Moroder, Quincy Jones sayılabilir (Konuralp,1999) Ağustos 1981 yılından itibaren müzik Televizyonu MTV 24 saat aralıksız yayın yapmaya ve üst üste videoları göstermeye başlamıştır. Genellikle 3-5 dakikalık mini gösterimler popüler kayıtlardan ve popüler artistlerden alınan (single) hit parçalardan örnekler gösterilmektedir. MTV stili film yapım tekniklerinde sürekli pop ve rock alt yapılı oluşumu getirmiş ve genellikle en iyi satan albümlerle birbirini destekleyen bir görüntü ortaya çıkarmıştır. MTV nin çıkışı müzik filmlerinin promosyonunu da artırmıştır. 1983 yılında Giorgio Moroder ın yazıp bestelediği Flashdance en iyi şarkı Oskar ını almıştır. Lawrence Kasdan ın Ensemble ının orijinal film müziklerinden toplanan albümü Eddie ve The Cruisers 1984 te 3 platin (triple Platinum) ödül almış ve top on listesinden yıl boyunca inmemiştir. Stevie Wonder The Woman in Red (1984) filmindeki şarkısı I Just Called to Say I Love You, ile Oskar almıştır. Taylor Hackford pop müziğin efektlerle birlikte kullandığı akıllıca uygulamalardan An Officer and a Gentleman 1982 nin en iyi şarkısı ve öbür filmi White Nights da kullanılan iki şarkının single ı Phil 13 Single: tek bir şarkı ya da iki şarkı içeren, bazen içinde yer alan şarkının çeşitlemeleri de olabilen çöğü kez 45 lik denen küçük plaktır.

Film müziği: tarihsel Gelişim 89 Collins ve Marilyn Martin in söylediği Separate Lives söz ve müziğiyle Lionel Richie nin Say you, Say me 1985 ın sonlarına doğru bir numara olmuştur. Yapımcılar fırsatı değerlendirerek hit olan film single larının toplandığı albümler yapmaya başladılar. 1985 yılında Eddie Murphy li aksiyon-komedi filmi Beverly Hills Cop üç ayrı hit içermektedir: Glenn Frey in Heat Is On, The Pointer Sisters in Neutron Dance, Giorgio Moroder Protegé ve Harold Faltermayer in enstrümantal Axel F. Bu albüm bir numarayı kaptığı gibi Grammy de en iyi sinema albümü ödülünü almıştır. 1986 da Top Gun bir başka en iyi albüm olur ve listelerde birinci sırayı alır. Yine Giorgio Moroder in Take My Breath Away Aşk teması bir numaralı single olarak listelere yerleşirken en iyi şarkı dalında Oskar ı kazanmıştır. 1987 de sürpriz yapan bir başka albüm Dirty Dancing in şarkısı I ve Had the Time of My Life Kasım ayında listelerde bir numaraya yerleşmiştir. 1988 de The Big Chill 2 Platin albüm ödülü alarak ve 161 hafta listelerde yerini korumuştur. MTV ve radyo da yayınlanan listelerin, listelerdeki hitlerin filmlere yansıması çok doğal hale gelmiş ve listelerden 2 ya da 3 parçanın aynı filmde yer alması görünür bir durum olmuştur. Film stüdyoları ve kayıt şirketlerinin ortak çalışması yoğunlaşır. Pop ve rock şarkılarının bu kadar ön planda olması özellikle bu ortak ilişkiden kaynaklanmaktadır. 1983 yılında kayıt şirketleri yeni bir yapılanmaya girer ve CD ler (Compact Disc) kayıt piyasasında yerini alır. Aslında Polygram yeni kayıt formatının ilk denemesini Star Wars, Chariots of Fire ve Fame de yapar. İlk aşamada 78 rpm lerle LP ler aynı anda üretilmiş daha sonra kayıt teknolojisinin gelişimine paralel olarak LP lerin CD lerle aynı anda üretimi yapılmıştır. Fakat 1990 lara gelindiğinde LP ler artık hemen hemen devre dışı kalmıştır; tüm bunların yanında Kaset formatı geçerliliğini korumaktadır. 1989 yılında Disney Prodüksiyon un The Little Mermaid müzikal tiyatro tarzındaki animasyon filmi, sözlerini Howard Ashman ın yazdığı ve Alan Menken in bestelediği film müziği ve şarkı Under The Sea en

90 Film müziği: tarihsel Gelişim iyi film müziği ve en iyi şarkı dalında Oskar kazanmış ve üç platin albüm sertifikası başarısını göstermiştir. 80 li yıllardan sonra günümüze kadar James Horner, James Newton Howard, Alan Silvestri, Basil Pouledoris, Michael Colombier, Rachel Portman, Michael Kamen, Denny Elfman, Harold Faltermeyer, Angelo Badalamenti, Elliot Goldenthal, Hans Zimmer, Mark Isham, Marc Shaiman gibi bestecileri sayabiliriz. 1990 yılında Ghost Maurice Jarre nin orkestral ve elektronik film müziğiyle ve Alex North un şarkısı Unchange Melody nin 1965 deki versiyonuyla büyük başarı kazanmıştır. Dolayısıyla Film de soundtrackı da hit olur. Varése yapımcılığın ilk platin albümünü getiren bu soundtrack, listelerde sekizinci sıraya ulaşmış ve 64 hafta listelerde kalmıştır. 1991 yılında yine Menken ve Ashman Beauty and The Beast filminde yine en iyi şarkı ve en iyi film müziği dalında Oskar ı almışlardır. Şarkısını Celine Dion ve Peabo Bryson seslendirmiş olduğu Disney Prodüksiyon un bu soundtracki 2000 in başında hala üst sıralarda yer almaktadır. 1992 yılında Menken Aladdin filmindeki müziğiyle yine Oskar ları toplayarak başarısını arttırırken, filmin şarkısının pop versiyonu listelerde altıncı sıraya yükselmiştir. Üç platin almaya hak kazanan albümdeki şarkıyı Bryson ve Regina Belle seslendirmiştir. Aynı yıl, The Bodyguard tüm dünyada 30.000.000 adet satılmış ve 250 bin dolarlık bir hasılat getirmiştir. Buna 90 lı yılların en büyük satışı da denebilir. 20 hafta liste başı kalmış; filmde rol alan şarkıcı Whitney Houston ın söylediği şarkılar 141 hafta da listelerde yerini korumuştur. Disney in en büyük hit şarkısı 1994 yılında ortaya çıkmıştır. The Lion King için Elton John tarafından yazılan şarkıları ve Hans Zimmer in film müziği yine Oskar ları almıştır. Film için Elton John un yazdığı iki şarkı da Can You Feel the Love Tonight ve Circle of Life listelerde üst sıralarda yer alırken albüm 10 hafta bir numara olarak ve 88 hafta listelerde kalmıştır. Bunlardan sonra Kenny Loggins in Dangerous Minds (1995) filminde hit olan single Danger Zone bir numaraya çıkmıştır.

Film müziği: tarihsel Gelişim 91 1996 yılında Shine filminin soundtrackında David Hirschfelder in orijinal müzikleri ve aranjmanları bir arada yer almaktadır. Bu durumda Albüm marketlerde birkaç reyonda birden satılabilmektedir. Bu da albümün pazarını arttırma yöntemi sayılabilir. 1997 de Koyaanisqati to Kundun filmine Philip Glass ın yaptığı müzik, Toru Takemitsu, Leonard Rosenman, Alex North ve Georges Delerue nun albümlerini geride bırakmıştır. Aynı yılın favori film müziği temalarının sololarını keman virtüözü Itzhak Perlman ın çaldığı John Williams ın Cinema Serenade albümü haftalarca listelerde kalmıştır. 90 larda özellikle eski film müziklerini yeniden kaydetme süreci hız kazanmıştır. 1997 yılında İngiliz kayıt şirketi Vertigo (1958) için Bernard Herrmann ın yaptığı film müziğini yeniden kayıt ederek 1997 yılının en iyi film müziği kaydı ödülünü almıştır. Yeniden kaydedilen eserler arasında Hermann ın The Trouble With Harry (1955), Tom Curtain (1966), Jerry Goldsmith in eserlerinin büyük bir kısmı (The Sand Pebbles, Tora! Tora! Tora! ve diğerleri), Alex North un Viva Zapata! ve Korngold, Newman, Steiner, Young ve Rózsa nın eserleri çeşitli şirketler tarafından toplanıp kaydedilmiştir. (Burlingame, 2000) Coolio nun Gangsta s Paradise ve Bruckheimer in Armegeddon filminde 1998 de Aerosmith in Diane Warren in yazdığı I Don t Want to Miss a Thing, ile 1 numaraya single çıkıyor. 1998 yılında sürpriz başarı Titanic le gelir. James Horner ın yaptığı film müziğinde My Heart Will Go On şarkısını Celine Dion söylemektedir. Single ve score listelerde 1 numara olur. Eleştirmenler tarafından çok da orijinal bir yapılanış olarak bulunmayan Horner ın new age stilindeki müziği izleyiciler tarafından sevilir ve 1 hafta içinde 500.000 adet satılır. 1999 yılında Stanley Kubrick ses getiren Eyes Wide Shut filminin müzikleri çeşitli bestecilere aittir. Albümde, filmde yer alan müzikler yer almaktadır. Çağdaş Macar Kompozitör Ligeti nin Musica Ricecata II, Shostakovich Jazz Suitleri nden 2 numaralı Waltz, Chris Isaak ın filmle birlikte listelerde üst sıralara yerleşen şarkısı Baby Did A Bad Bad Thing albümde yer alan parçalardandır. Soundtrack yapılanışında yapımcılar tarafından uygulanan bir yöntem vardır ki bu Orkestral film müziğinin alıcısını başka yöne yöneltmiş olmakla da açıklanabilir. Soundtracklarda yer alan şarkıların

92 Film müziği: tarihsel Gelişim popüler pop şarkıcılarına sipariş edilip ya da onlar tarafından söylenince ki filmde rol alıyor da olabilir- bu şarkıcıların albümleri filmin soundtrackı olarak sunulabilmekte böylece asıl soundtrack değil pop şarkıcısının albümü ön plana çıkartılabilmektedir. Bu durum filmin ve soundtrackın pazarlanmasını kolaylaştırmakta uygulanan bir taktik halini alabilmektedir. 1989 yılında Prince le Batman, Madonna nın hem oynadığı hem şarkısını söylediği 1990 yapımı Dick Tracy bu tip yapıların içinde yer alan örneklerdendir. Ayrıca bazen Soundtracklarda Film için yazılmış, fakat kullanılmamış (filmin içinde yer almamış) tracklar de bulunmaktadır. Easy Rider filminde olduğu gibi pop ve rock tarzında sahneye ve konuya uygun şarkılar seçerek film müziği oluşturma durumu 90 larda da oldukça sık rastlanan bir soundtrack yapılanışı olmuştur. İlginç olan kullanılan müziklerin filmle birlikte yeniden popüler olmasıdır. 1994 yılında Forrest Gump filminde 57 parça müzik kullanılmıştır. Bunların 44 tanesi 60 ların, 70 lerin hatta 50 lerin parçaları kullanılmış 31 track dan oluşan 2 CD piyasaya sürülmüştür. Bu albüm beş hafta içinde ikinci sıraya yükselerek dokuz milyon adet satarak 94 hafta listelerde yerini korumuştur. Aslında bu endüstriyel bir yaklaşımdır. 1991 yılında Robin Hood filminde kompozitör Michael Kamen, tarzını popüler tutarak orkestral film müziği ve single ı bir arada yayınlatmayı sağlamıştır. Filmin şarkısı Everything I Do, I Do It For You Rock şarkıcısı Bryan Adams tarafından söylenmiştir. Bu şarkı aynı zamanda Kamen ın filmin orijinal soundtrackının aşk temasıdır. Ayrıca ve single listelerde 1 numaraya otururken, orkestral soundtrack beşinci sıraya yükselir ve platin statüsü kazanır. Filmin ve aynı zamanda müziğin promosyonunu yapmak için MTV ya da başka kanallar film gösterime girmeden müzik 6-8 hafta önceden duyurulmakta ve film parçaları gösterilmektedir. Bu günümüzde aynı zamanda internete taşınmıştır. Kayıt tekniğinde önemli aşama olan dijital kayıt tekniğinin sinemaya uyarlanması müziklerin artık teknik olarak daha kaliteli bir şekilde sinema salonlarında verilebilmesini sağlamıştır. Disco, Heavy Metal, Rap türlerine ait müzikler günümüzde halen kullanılmakta ancak bunlar için tam bir kullanım kalıbı bulunmadığı düşünülmektedir.

Film müziği: tarihsel Gelişim 93 Filmlere özel şarkı bestelenmesi durumu yine günümüzde de süre gelen bir durumdur. new age türü müzikler yapısal olarak film müziklerine benzer nitelikler taşıdığından film müziği olarak kullanılmasına çalışılmaktadır ancak; bunları da eleştirmenler kayda değer bulmayabilmektedir. Ayrıca elektronik müzik aletlerinin MIDI teknolojisinin gelişmesi, tek kişilik film müziği besteci kuşağı oluşturmuştur. Vangelis bunlardan biridir. Günümüzde bu tek-kişilik orkestralarla müzik yapma eğilimi sıklıkla görülen bir durumdur (Burlingame,2000; Konuralp,1999). Filmde müzik kullanımında daima izleyiciyi çekme, dikkatini tutma, bir şekilde etkileme aranmıştır. Bu arayış film yapım sanatında profesyonelleşmenin artmasıyla ve profesyonelleşmenin yeni teknik araçlarla desteklenmesiyle piyano ile eşliğin ötesine gitmiş ve oldukça titiz seçme ve kullanım planıyla müzik (ve ses) filme eklenmiştir. Örneğin daha 1920 lerde The Big Parade filminde (1925) yönetmen çekim sırasında asker aktörlerin yürüyüşünde tempo için bass davul kullandı ve gösteri sırasında bu sahneye gelindiğinde piyano sustu ve bass davulun vuruşlarıyla suspense uyandırıcı bir yürüyüş sunuldu (Isenberg, 1980: 25, 26). Diğer filmlerde olduğu gibi Public Enemy (1927) ile Başlayan ve Godfather ve Bonny and Clyd a kadar uzanan gangaster filmlerinde müzik ve ses filmin sahnelerinde verilmek istenen biliş ve duyguyu yoğunlaştırmada ön plana geçmiş ve filmi taşımıştır. Public Enemy filminde silah sesleri, diyalogun kullanılışı ve geri plan müziği film plotunun önemli öğeleri olarak düşünülmüş ve kullanılmıştır. Örneğin bir sahnede Tom un kız arkadaşı Gwen ile olan ilişkisindeki memnuniyet fonda çalınan I Surrender Dear müziğiyle anlatılmıştır (Jowet, 1980:65). Bu bölümdeki gelişmelerin ortaya koyduğu bir diğer gerçek de film müziklerinin filme bağlı, filmi destekleyen öğe içinde kalmamasıdır. Meşhur komposerların ve film için yazılan müziklerin bu işlevine kısa zamanda yeni bir öğe eklenmiştir: Film müzikleri hem filmin promosyonu için kullanılmaya başlanmış hem de filmden koparak kendi başlarına müzik alanında önde gelen meşhur müzik parçaları olmuştur. Bu değişim daha 1920 lerin ortalarında hit olan film müzikleriyle başlamıştır. Bu yönelim hem filme hem de filmde

94 Film müziği: tarihsel Gelişim kullanılan müziğe büyük paralar kazandırdığı için hızla gelişmiş ve günümüzde yetişmiş ve olgun soundtrack olgusuna erişmiştir. Dolayısıyla film yapımcılarının bazıları o sırada meşhur olan (hit) şarkıları ve hatta şarkıcıları filmlerine dahil etme yoluna gitmişlerdir. Diğer bazıları da o film için özel müzik yazdırmış, bu müziğin hem filmin promosyonu olarak hem de müzik endüstrisinde emtia olarak kullanmıştır. Bu müziklerden bazıları filmden daha çok meşhur olmuş ve daha çok para getirmiştir. Daha önceki sayfalarda verilen örneklere birkaç daha ekleyelim: Mission to Moskow (1943 ) filmi 1942 de jukebox hit i olan Meadowlands adlı Rus folk şarkısını kullanmıştır. Bertolt Brech in belirttiği gibi eğer sanat hayatı yansıtıyorsa, özel aynalarla yansıtıyordur. Sinema ve film müzikleri de hayatı özel aynalardan yansıtan sanattır. Filmler ve müzikler kesinlikle belli yer ve zamandaki ideoloji ve politikanın dışında değildir, isteseler de olamazlar. Sinema (ve müzik) var olan ideolojileri yansıtır, canlandırır, vücutlandırır, açıklar ve sembolleştirirler. Bunu da bilinçli veya bilinçsiz olarak beli bir zaman ve yerdeki mitleri, fikirleri, ideolojik düşünceleri ve imajları film içeriğinden ve film tekniğinden geçerek yeniden üretirler. Bu tür doğrudan yansıtma yanında, bu yeniden üretme filmin kendi üretimiyle yapılır: Film kendi ideolojisini ve kendine özgü bir şekilde gerçeğin ifadesini sunar. Bunu yaparken de belli bir ideolojiyi destekler veya kötüler. 1920 lerin propaganda atmosferi, 1930 ların ekonomik sıkıntılar ve nazizmin/faşizmin yükselişi koşulları, İkinci Dünya Savaşı ve sonrası, 1960 ve 1970 lerin bağımsızlık ve özgürlük arayışları ve başkaldırıları, 1980 lerin ve sonrasının özel teşebbüs sisteminin 12-13 yaşında dondurduğu bilinçleri taşıyan kitlelerin ardından koşturulduğu tüketiyorum o halde varım durumu daima kendini yansıtan ve destekleyen film ve müzikler yaratma yoluna gitmiştir. Bu değişen egemenlik atmosferleri 1920 nin Almanyasında Caligari den aynı yılların The Big Parade ve The Scar of Shame gibi Amerikan filmleri, 1930 ların ve sonrasının bu kitapta da adı geçen filmleri ve müzikleri zamanlarının koşullarıyla yakından ilişkilidir. Bu filmlerin bazıları zamanındaki krizlerin (örneğin 1930 ların ve savaşların) duygusal ve diğer psikolojik etkilerini ve acılarını anlamlandırırken, önemli bir kısmı da (şarkılı filmler, müzikal filmler,