Ýþçi Bülteni Özel Sayýsý: 69 OSB-ÝMES Ýþçi Bülteni Ýþçi sýnýfýnýn kurtuluþu kendi eseri olacaktýr! Mayýs 2006 Fiyatý 25 YKr Onuruna sahip çýk! Sýnýfa Karþý Sýnýf Kurultayý'na güç ver! Geçtiðimiz kýþ aylarýnda Ümraniye Ýþçi Kurultayý da dahil olmak üzere Ýstanbul'un 6 farklý sanayi bölgesinde yerel iþçi kurultaylarý gerçekleþtirilmiþti. "Ortak sorunlarýmýza ortak çözümler" þiarý ile örgütlenen bu kurultaylarda düþük ücretlerden sigortasýz, sendikasýz çalýþmaya kadar bizleri güvencesiz çalýþmaya, geleceksiz yaþamaya mahkum eden saldýrýlarý ve bu saldýrýlar karþýsýnda neler yapabileceðimizi tartýþmýþtýk. Örgütsüzlük sorununun karþýsýnda da ilk adým olarak kurultaylarda alýnan kararlar doðrultusunda bölgesel iþçi platformlarý oluþturulmuþtu. Bizler de bölgemizde iþçi sýnýfýnýn örgütlü gücünü açýða çýkartabilmek için Ümraniye Ýþçi Platformu olarak çalýþmalarýmýzý sürdürüyoruz. Bu kurultaylarda alýnan kararlardan biri de yaz aylarýnda merkezi bir Ýstanbul Ýþçi Kurultayý'nýn örgütlenmesi idi. Çünkü yaþadýðýmýz sorunlar ne kendi fabrikamýzla ne de çalýþtýðýmýz bölge ile sýnýrlýydý. Sorunlarýmýzý ve çözüm önerilerimizi sýnýfýmýzýn en geniþ bölükleri ile bir arada tartýþabilmemiz gerekiyordu. Ayrýca sorunlarýmýzýn kapsamý da hayatýmýzda gündelik olarak karþý karþýya kaldýðýmýz ücret, sigorta vb. sorunlar ile sýnýrlý deðildi. Bu sorunlarýn ötesinde örgütlenmemizin, bir sýnýf olarak harekete geçebilmemizin önündeki engelleri etraflýca tartýþýlabilmemiz, bu konularda çeþitli çözüm yollarý bulabilmemiz gerektiðini düþünüyoruz. Yerel kurultaylarda kýsaca giriþ yaptýðýmýz bu konuda mesafe alamadýðýmýz sürece, ekonomik taleplerimiz uðruna da yeterince güçlü bir þekilde mücadele edemeyeceðimize inanýyoruz.
2 Zira mücadelemizin önünde engel olan gerici barikatlarý aþmak bugün için en önemli sorunumuz durumunda. Sermaye her alanda saldýrýyor! Bugün dünyanýn her köþesinde sermayenin sosyal ve siyasal saldýrýlarý yoðunlaþarak devam ediyor. Her yerde ücretler düþüyor, çalýþma saatleri uzuyor. Bir avuç sömürücü asalak servetini büyütürken, dünya nüfusunun ezici çoðunluðu sefalet biriktiriyor. Tüm ülkelerde baský ve terör rejimlerini aratmayan yasal düzenlemeler ardý ardýna gündeme geliyor. Tüm bunlarýn yetmediði yerde Filistin ve Irak'ta olduðu gibi, yakýn dönemde Ýran üzerinden gündeme geldiði gibi halklara yönelik emperyalist saldýrý ve iþgal planlarý devreye giriyor. Özcesi sermaye sýnýfý her alanda azgýnca ve sýnýr tanýmadan saldýrýyor. Yani sýnýfsal kimliðine uygun davranýyor. Rüzgar ekenler fýrtýna biçecek! Tek gayesi daha fazla kâr elde etmek olan sermaye sýnýfý bir yandan saldýrýlarýný yoðunlaþtýrýrken diðer yandan da kendi sonunu hazýrlýyor. Zira bugün için yeterince güçlü tepkiler açýða çýkmasa da saldýrýlar yoðunlaþtýkça, iþçi sýnýfýnýn öfkesi de birikiyor. Ve o öfke volkan olup patladýðý gün, rüzgâr eken sermaye sýnýfý, iþçi sýnýfýnýn estirdiði fýrtýna karþýsýnda yok olup gidecektir. Bunun en basit örneði için geçtiðimiz ay Fransa'da yaþananlarý, milyonlarca emekçinin eylemli tepkisini, sermayenin hayat memat meselesi olarak gördüðü bir yasayý nasýl geri çekmek zorunda kaldýðýný hatýrlayalým. Unutmayalým ki iþçi sýnýfýnýn kendi gücüne güvendiði anda yapamayacaðý hiçbir þey yoktur. Tek yapmasý gereken geniþ bir aile olduðunu aklýndan çýkartmamak, bir sýnýf olarak davranmasýný becerebilmektir. Onuruna sahip çýk! Sýnýfýna güven! Eðer bugün yaþadýðýmýz sorunlar her geçen gün aðýrlaþýyor, karþý karþýya kaldýðýmýz saldýrýlar daha da yoðunlaþýyor ise bunun tek sebebi bir sýnýf olarak davranmamýzýn önündeki engelleri aþamamamýzdýr. Ýþte "Sýnýfa Karþý Sýnýf" þiarý ile gündeme gelen Ýstanbul Ýþçi Kurultayý'nda tartýþacaðýmýz konular da iþçi sýnýfý olarak karþý karþýya kaldýðýmýz sosyal, siyasal saldýrýlardan kültürel yozlaþmaya, sendikalarýmýzý ele geçiren ihanet þebekelerine kadar bu engellerdir. Bu engelleri nasýl aþacaðýmýzdýr. Ýnanýyoruz ki bu engelleri çözdüðümüz ve aþtýðýmýz koþullarda iþçi sýnýfýnýn kendisi ile birlikte tüm ezilenleri sermaye sýnýfýnýn boyunduruðundan kurtarabilecek gücü açýða çýkacaktýr. Ama bunun için öncelikle bugünkü ataletten kurtulmasý, silkinip ayaða kalkmasý, cesaretle ve kararlýlýkla mücadeleye atýlmasý gerekmektedir. Yükselen bu sese sen de ortak ol! Sýnýfýmýz içindeki güvensizlik ve umutsuzluðun derinleþtiði günümüzde, bulunduðumuz alanlardan bir ses yükseltiyoruz. "Biz bir sýnýfýn, iþçi sýnýfýnýn neferleriyiz!" diyoruz. "Sermaye sýnýfýnýn karþýsýna yekpare bir sýnýf olarak dikilmeliyiz!" diyoruz. "Bizleri sarmalayan tüm zincirleri parçalayacak, mücadele edecek, hakkýmýz olaný alacaðýz!" diyoruz. Seni de bu sese ortak olmaya, "Sýnýfa Karþý Sýnýf" þiarý ile 25 Haziran'da gerçekleþtirilecek olan Ýstanbul Ýþçi Kurultayý'na ve hazýrlýklarýna güç katmaya çaðýrýyoruz.
1 Mayýs'ta binlerce iþçi ve emekçi mücadele alanlarýnda yerini aldý! 3 Ýþçi sýnýfýnýn birlik, dayanýþma ve mücadele günü olan 1 Mayýs, Türkiye ve dünyanýn dört bir yanýnda iþçi ve emekçiler tarafýndan sahiplenilerek alanlarda coþkuyla kutlandý. Ýstanbul'da 1 Mayýs kutlamasý 25 binin üzerinde iþçi ve emekçinin katýlýmýyla Kadýköy Meydaný'nda gerçekleþti. Devletin 1 Mayýs'ý terörize etme çabalarý ve 1 Mayýs'ýn hafta içine gelmesi katýlýmý düþürmüþ olsa da alanlardaki coþku görülmeye deðerdi. Sabah saatlerinden itibaren, iþçi ve emekçiler iki ayrý koldan yürüyüþe geçerek Kadýköy meydanýnda buluþtular. Kortejlerin önlerinde açýlan pankartlar genel olarak 1 Mayýs'a uygun olarak iþçi ve emekçilerin acil taleplerini dile getiriyordu. Bizler de Ümraniye Ýþçi Platformu olarak "Sermayenin kölesi, emperyalizmin askeri olmayacaðýz!" yazýlý pankartýmýzla alanda yerimizi aldýk. Son kortej de alanda yerini aldýktan sonra miting programý baþlatýldý. Programýn baþlamasýyla birlikte sahneye çýkan sendika aðalarý büyük bir kitle tarafýndan tepkiyle karþýlandý. "Kahrolsun sendika aðalarý! Bürokratlar sussun, iþçiler konuþsun!" sloganlarý yaklaþýk 20 dakika boyunca aralýksýz bir þekilde atýlarak, bürokratlarýn konuþmalarý engellendi. Süleyman Çelebi'nin kürsüye çýkmasýyla birlikte 1 Mayýs'ýn gerçek sahibinin iþçi ve emekçiler olduðunu göstermek ve sendika bürokratlarýna gerekli yanýtý vermek amacýyla Devrimci 1 Mayýs Platformu'nun öncesinden hazýrlamýþ olduðu büyük bir pankart açýldý. Açýlan pankartta "1 Mayýs sendika bürokratlarýnýn tekelinde deðildir, bürokratlar sussun iþçiler konuþsun!" þiarý yer alýyordu. Kadýköy'deki 1Mayýs'a önceki senelere göre daha az katýlým vardý. Baþta saydýðýmýz gerekçelerin yaný sýra katýlýmýn düþmesinin sendika bürokratlarýnýn kendi bulunduklarý iþ yerlerinde dahil 1 Mayýs'a katýlýmý gerekli bir hazýrlýk çalýþmasýna dönüþtürmemeleri yatýyordu. Ýþte bu yýlki 1 Mayýs'ýn en önemli yaný da 1 Mayýs'ý kendi tekellerinde sanan ve iþçilerin kendi sözlerini söylemesini dahi engellemeye çalýþan bu sendika bürokratlarýna yanýt verilmesi oldu. Ve bu yanýt bu seneki 1 Mayýs'ýn en önemli politik baþarýsý idi. Ýstanbul'daki kutlamanýn yaný sýra baþta Ýzmir, Ankara, Adana, Bursa, Mersin gibi büyük kentler olmak üzere birçok kentte 1 Mayýs, iþçi ve emekçiler tarafýndan alanlarda kutlandý. Ülke genelinde binlerce iþçi bu seneki 1 Mayýs'ta da tüm saldýrýlara, baský ve teröre karþý, haklarýný savunmak ve saldýrýlara yanýt verebilmek amacýyla alanlardaki yerlerini aldý.
4 1 Mayýs mitingi üzerine düþünceler; Hiçbir þey onurumuzdan daha deðerli deðildir! Sevgili arkadaþlar, 31 yaþýnda bir iþçiyim ve hayatýmda ilk defa 1 Mayýs mitingine katýldým. Hiç de geç kalmadýðýmý gördüm. Bir tek benden ne olur dememek lazýmmýþ. 1 Mayýs'ta iþ býrakarak mitinge gittim. 2 günlük yevmiyem kesilmiþti ancak hiç önemli deðildi. Çünkü hiçbir þey onurumdan daha deðerli deðildir. Gelelim 2 Mayýs'a 1 Mayýs'ta þartel kapatmamýn üzerinden 24 saat geçmiþti. Ýþverenin, iþ arkadaþlarýmýn bütün gözleri benim üzerimde idi. Potansiyel olarak bekledikleri cevap korku, endiþe, piþmanlýktý. Bundan sonra olacaklarý düþünüyorlardý. Ýþverene "mitinge gittim" deyince yüzündeki ifadeyi unutamýyorum. Eteðinin nasýl tutuþtuðunu, sanki "bunu senden beklemezdim" dercesine, sanki cennet vermiþçesine ellerinin nasýl titrediðini aklýma getirdikçe, 1 Mayýs'ýn heyecanýný, coþkusunu yeniden yaþýyorum. Ýzledikleri politikalarla uyuyan devi yine kendileri uyandýrmýþlardý. Artýk 1 Mayýslarda iþçi, emekçi, köylü, çiftçi, yani halk sokaklardaydý. Yumruklarý havada, yüzlerinde öfke, dillerinde sloganlarýyla bütün yürekler bir olmuþ, birer deli yürek olmuþtu. Bu böyle gelmiþti, ama böyle gitmeyecekti! Ýþte 31 yaþýnda ilk defa 1 Mayýs'a katýlan ama daha yapacak çok iþimiz var diyen bir yürekten 1 Mayýs adýna dökülenler! Ýnsan tükenir mi hiç? Hepinizin iþçi bayramýný kutluyorum! ÝMES' ten bir iþçi 1 Mayýs larý 2 Mayýs lara taþýmalýyýz! ÝMES'te çalýþan genç bir iþçi olarak 1 Mayýs günü olmam gereken yerde, 1 Mayýs alanýndaydým. Yarýn ustabaþý ne der? Beni iþten çýkartýr mý? Ya da buna benzer sorular beynimi hiç meþgul etmedi. Çünkü ben bir iþçiyim ve kitlesel olarak biz iþçilerin ezen sýnýfa karþý öfkesini haykýrdýðý en önemli günlerden birinde alanda olmak zorundaydým. Alanda Ýstanbul'un dört bir yanýndan gelen diðer sýnýf kardeþlerimi de gördüðümde bu kavgada hiçbir zaman yalnýz olmayacaðýmý anladým. Atýlan tüm sloganlara var gücümle katýlýyordum. Sanki ÝMES'teki ve diðer fabrikalardaki patronlar bizim sesimizi duymalý ve oturduklarý yerde sonlarýnýn artýk geldiðini düþünmeliydiler. Bu içimdeki tuhaf coþku, kendini adeta sloganlarla birlikte dýþa vurmuþtu. Sesim kýsýlýncaya kadar tüm gücümle haykýrdým. Ama içimdeki coþku, tuhaf ya da olmayacak bir coþku deðildi. Er ya da geç bu içimdeki coþku, gerçek hayatta olacaktý. 1 Mayýs sona erdiðinde, bu kavganýn sadece bir günle deðil, yýlýn her ayý, her günü, her saati olmasý gerektiðine olan inancým kafamda daha da netleþmiþti. Þimdi bizler, 1 Mayýslar ý 2 Mayýslar a taþýyarak patronlar sýnýfýna gerçek gücümüzü ve neler yapabileceðimizi göstermeliyiz. Bizler bunu baþaracak güce sahibiz. Çünkü biz iþçi sýnýfýyýz. ÝMES'ten genç bir iþçi Yarýnlarýmýza sahip çýkmak için mücadeleyi büyütelim! Merhaba dostlar, Ben de bir emekçi kadýn olarak alandaydým. Her kortejin farklý farklý attýðý sloganlar, dile getirdiði talepler bizleri inanýlmaz heyecanlandýrýyordu. Beni en çok etkileyen þey bir tersane iþçisinin çocuðunun boynuna taktýðý dövizdi. Dövizde "Babamýn ölmesini istemiyorum" yazýlýydý. Bu döviz insanýn suratýna bir tokat gibi çarpýyor ve insaný bir kez daha ayaklandýrýyordu. Bizler iþçi ve emekçiler olarak çocuklarýmýzla beraber çok kötü þartlarda yaþýyor ve çalýþýyoruz. Çocuklarýmýz da bizimle beraber tüm bu yaþam tarzýmýza þahit oluyor ve gelecekte onu bekleyen günlerin böyle olacaðýný biliyor. Küçük yüreðiyle kocaman bir insanýn cesaretini sergiliyor. Alanda haykýrýyor "Babamýn ölmesini istemiyorum" diyor ve biz büyüklerine yarýnlarýmýza, çocuklarýmýzýn yarýnlarýna sahip çýkmamýz gerektiðini haykýrýyor. 2006 1 Mayýsý'nýn katýlýmý geçtiðimiz yýllara nazaran düþüktü. Beklenen oranda iþçi ve emekçi kendisinin olan 1 Mayýs mitinginde yerini almamýþtý. Bunun en temel nedeni bu yýlki 1 Mayýs'ýn iþ gününe denk gelmesidir. Evet dostlar, bizler alanda 1 Mayýs'ýn resmi tatil günü olmasý talebimizi haykýrdýk. Ama gerçekte bu da çözüm deðil. Nasýl ki Fransa iþçisi bir tek yasa karþýsýnda genel bir greve gidip, bu grevi baþarýyla sonlandýrdýysa, bizler de Türkiye iþçi-emekçileri olarak tüm haklarýmýza sahip çýkmak ve tüm zorbalýklarýn karþýsýnda durmak için diþe diþ mücadele vermek zorundayýz. Eðer bugün 1 Mayýs iþçi bayramýmýza, yarýn 8 Martlarýmýza sahip çýkmazsak bizleri, iþçi sýnýfýný bekleyen daha yoðun sömürü, daha yoðun baský, eþitsizlik, adaletsizlik, savaþlar ve aðlayan çocuklarýmýz olacaktýr. Öyleyse hepinizi iþçi sýnýfýnýn haklý davasýný büyütmeye çaðýrýyorum. OSÝM-DER Kadýn Ýþçi Komisyonu'ndan bir emekçi
Yüzlerce emekçi "Ýþçilerin birliði, halklarýn kardeþliði" pikniðinde buluþtu! Ýstanbul Ýþçi Kurultayý Hazýrlýk Komitesi, iþçi sýnýfýnýn birlik, dayanýþma ve mücadele günü olan 1 Mayýs öncesinde bir piknik düzenledi. Bizler de Ýstanbul Ýþçi Kurultayý örgütleyicilerinden Ümraniye Ýþçi Platformu olarak yaptýðýmýz platform toplantýsýndan sonra hazýrlýk komitesinin örgütlediði merkezi pikniðin çalýþmalarýný yürüttük. Tüm bölgelerden katýlýmcýlar piknik alanýna geldikten sonra, kahvaltý için ortak sofra kuruldu. Kahvaltý tamamlandýktan sonra piknik programý baþlatýldý. Ýlk olarak iþi sýnýfýnýn kurtuluþ mücadelesinde, devrim ve sosyalizm davasýnda ölümsüzleþenler için bir dakikalýk saygý duruþu yapýldý. Sonrasýnda Ýstanbul Ýþçi Kurultayý Hazýrlýk Komitesi adýna bir arkadaþýmýz konuþma yaptý. Konuþmada iþçi sýnýfýnýn karþý karþýya kaldýðý saldýrýlarý anlatarak, örgütlenmenin ve mücadeleyi yükseltmenin gerekliliðine vurgu yaptý. Konuþmasýný 1 Mayýs alanýna ve 25 Haziran'da gerçekleþecek kurultayýn çalýþmalarýna aktif katýlým çaðrýsýyla sonlandýrdý. Bu konuþmanýn ardýndan sahneye Hasan Saðlam çýktý. Söylediði türkü ve devrimci marþlar büyük beðeni topladý. Ardýndan program, Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Kadýköy þubesinin semah gösterisi ile devam etti. Öðle arasýnýn ardýndan, programýn ikinci yarýsý, Sefaköy ÝKE'nin þiir dinletisi ile baþladý. Serbest kürsü bölümünde ise söz iþçilerindi. Bu bölümde konuþan her bir iþçi arkadaþýmýz, yaþadýðýmýz sorunlar karþýsýnda örgütlenmekten baþka bir yolumuzun olmadýðýný ve 1 Mayýs'ta iþ býrakarak alanlara çýkmamýz gerektiðini söyledi. Ayrýca sendikalaþtýklarý için iþten atýlan Has alüminyum ve MÝTO iþçileri de yaptýklarý konuþmalarda sýnýf dayanýþmasýnýn önemine iþaret ettiler. Gerek direniþteki iþçilerin, gerekse diðer iþçi arkadaþlarýn konuþmalarý dikkatle dinlendi. Her konuþmadan sonra sýk sýk sloganlar atýldý. Son olarak sahneye çýkan Kardelen ezgisi söylediði türkü ve marþlarla pikniðe renk kattý. 700'ün üzerinde iþçi ve emekçinin katýldýðý piknik, 1 Mayýs'a yapýlan çaðrý ile sona erdi. Neden birlik olmalýyýz? Yaþam koþullarýmýz gittikçe aðýrlaþýyor. Çalýþma saatlerimiz çok uzun. Ýþimi kaybederim korkusuyla her gün daha fazla ezilmek zorunda kalýyoruz. Haklarýmýzýn ne olduðunu ise bilmiyoruz. Sigortalarýmýz ödenmiyor. Baskýlar gittikçe artýyor. Taþeronlaþtýrma baþýný almýþ gidiyor. Sorunlarýmýz saymakla bitmez. Ancak ben sorunlarý anlatmayacaðým. Geçtiðimiz hafta gerçekleþen bir piknikten bahsetmek istiyorum. Yüzlerce iþçinin katýldýðý o piknikte iþçi sýnýfýnýn yalnýz olmadýðýný ve birleþmenin önemini gördüm. Biz piknikte iþçiler olarak bir gün beraberdik. Ancak pikniðin amacý bir gün beraber olmak deðil, her gün sýnýfýn birliðini saðlamaktý. Piknik, bizlerin kardeþliðini ve dostluðunu saðladý. Ýþçi sýnýfýnýn yapacaðý çok þey var. Kurtuluþumuz için Ya hep beraber ya hiç birimiz diyebilmek gerekli. Ümraniye'den bir iþçi 5
6 Ýþyeri komitel sendikal örgütlenme Ýstanbul'un iþçi-emekçi yoðunluklu çeþitli bölgelerinde, 11 Aralýk'ta yaptýðýmýz Ümraniye Ýþçi Kurultayý ile ayný çerçevede ve benzer içerikte 5 yerel kurultay daha yapýlmýþtý. Küçükçekmece (Sefaköy), Büyükçekmece (Esenyurt-Kýraç), GOP, Kartal-Pendik-Maltepe ve Tuzla-Tersane iþçileri tarafýndan yapýlan bu kurultaylarda, Ümraniye'dekiyle benzer bir dizi hedef belirlendi. Bunlardan biri de Ýstanbul çapýnda merkezi bir iþçi kurultayýnýn örgütlenmesiydi. Bu kurultaylardan çýkan iradelerin belirlediði temsilciler, Ýstanbul Ýþçi Kurultayý ile ilgili ortaklaþýlan bir çerçeve dahilinde çalýþmalarýný aralýksýz sürdürmekteler. Ýstanbul Ýþçi Kurultayý, esasta yerel kurultaylarda saptadýðýmýz ortak amaçlarý ve çözümleri daha geniþ iþçi kesimlerine mal etme ve taban inisiyatiflerine dayalý mücadeleyi büyütme çabasýdýr. Hazýrlýk süreci ile beraber kurultay, sorunlarýmýzýn çözüm yollarýný, araçlarýný, yöntemlerini daha ileri bir bilinçle tartýþmamýzýn, taban iradesini daha ileri düzeyden kuþanmamýzýn 6 bölgenin iþçileri tarafýndan saptanmýþ aracýdýr. Bu aracýn rolünü gerektiði gibi oynamasý, elbette Ýstanbul'un dört bir yanýndaki sýnýf bilinçli, öncü iþçilerin sürece ve çalýþmalara katýlýmýna baðlýdýr. Fakat daha da önemli olan görev, bugün bulunduðumuz fabrika ve iþletmelerden kurultaya güç ve soluk katacak tarzda örgütlenme adýmlarýný büyütmektir. Taban örgütlenmesine dayalý sendikalaþmalar! Özellikle taban inisiyatifine ve örgütlenmesine dayalý sendikalaþmalar (týpký direniþçi Has Alüminyum iþçilerinin örneðinde olduðu gibi...), bu adýmlarýn baþýnda geliyor... Metal Ýþçileri Komitesi'nin kurultaya sunduðu tebliðde bunun önemi þu sözlerle dile getirilmiþti: "Bugün bürokrasi tarafýndan felç edilmiþ olsalar da sendikalarýmýz en temel örgütlülüklerimizdendir. Keza bugün çoðu yerde bize yöneltilmiþ ya da körelmiþ olsalar da iktisadi-sosyal mücadelemizin baþlýca silahlarýndan olan bu öz örgütlerimizin geri kazanýlmasý, sýnýfýmýzýn kurtuluþu için temel önemdedir. Sendikalarýmýzý sýnýf sendikacýlýðý mevzilerine dönüþtürmek için, yalnýzca sendika bürokrasisini döne döne teþhir etmek ve eleþtirmek yetmiyor. Bize gerekli olan, tabandan baðýmsýz inisiyatifimizle iþyerlerinde örgütlenmek, sýnýf davasýna hizmet eden saðlam mevziler yaratmaktýr." Sendikal örgütlenme olanaklarýný deðerlendirelim! Hâlihazýrda kapýsýna kolay kolay kilit vuramayacak her sendikasýz fabrika, örgütlenme imkanlarýný potansiyel olarak içinde barýndýrýr. Dolayýsýyla bu tür fabrikalardaki öncü-bilinçli iþçilere ya da böylesi fabrikalarýn iþçileriyle irtibatý olan arkadaþlara çok iþ düþmektedir. Buralardaki örgütlenme ve sendikalaþma imkanlarýnýn zamansýz, bilinçsiz, taban örgütlenmesinden yoksun tepkisel çýkýþlarla heba olmamasý için vakit kaybetmeden komiteleþmelere gitmeliyiz. Diyelim ki þu anda ortalýkta yaprak kýpýrdamýyor diye komite türü adýmlar atmazsak, hiç deðilse öncü iþçiler olarak irtibat ve ortak hareket etme kanallarýný yaratmazsak, sonradan çok ah vah ederiz. Çünkü sadece çevremizdeki örneklere baksak bile, iþçilerin genelinde sürüp giden tepki birikiminin ne zaman dýþa vuracaðý belli olmuyor. Ya da en
7 erini kuralým, lerimizi yaratalým! azýndan her zam döneminde uygulanan düþük zam politikasý, baskýlarýn, hak gasplarýnýn týrmandýrýlmasý, aramýzdaki yaygýn tepkinin dýþa vurma olasýlýðýný büyütüyor. Son yýllarda bölgede bu olasýlýðýn gerçekleþtiði, yani sendikalaþma giriþimlerinin yaþandýðý birçok örnek var. Vursan, Philips, Rozi, Oto Live, Aksoy Plastik vb. gibi bazý iþyerlerinde, bu giriþimler sendikanýn iþyerine getirilmesiyle sonuçlandý. Ünifil, Cola, Uno, Turkuaz, Ünlü Tekstil gibi yerlerde ise iþçi kýyýmlarý ile... Bu örneklerin yaný sýra, mevcut sendikalý yerler ile yeni sendikalaþanlarýn durumu da taban örgütlenmesine dayanmanýn hayati bir önemde olduðunu gösteriyor. Kurultayda buna özellikle dikkat çekilmiþti: "Sendikalarýmýzýn kötürümleþtirildiði bir yerde,... öz-deneyim temelinde bilinçlenmeye dayalý taban örgütlenmesini, sendikalarýmýza sýnýf sendikacýlýðý çizgisini hâkim kýlarak onlarý sýnýf mücadelemizde gerçek birer kaleye dönüþtürmenin baþlýca yolu olarak görüyoruz. Kaldý ki sýnýf sendikalarýnýn olduðu bir yerde bile, hem sýnýf mücadelesini güçlü bir tarzda yürütmenin, hem de böylesi sendikalarýn varlýðýný sürdürebilmesinin yegâne güvencesi, iþçilerin, taban örgütlenmeleri temelinde söz, karar ve eylem süreçlerine bilinçli ve aktif katýlýmlarýdýr." Örgütlenmede hayati unsurlar: Ýþyeri komiteleri... Taban örgütlenmesinin en önemli yapýtaþlarý elbette ki iþyeri komiteleridir. Bunlar bölümlere dayalý olarak, bilinçli, öncü iþçilerin katýlýmýyla kurulduklarý ölçüde oldukça etkili olacaklardýr. Dolayýsýyla kurultayda da belirtildiði gibi, yaygýn sendikalaþma eðilimlerini en iyi þekilde deðerlendirmek için tek tek fabrikalar temelinde komiteler kurmalý, tepkilerin süreklilik taþýdýðý belirli fabrikalarý hedefleyerek örgütlenme çalýþmalarýný hýzlandýrmalýyýz. Bugünden öncelikle kuracaðýmýz böylesi komitelerden baþlayarak sendikal çalýþma ihtiyacýný karþýlayacak eðitim, seminer, bilgilendirme faaliyetlerini yoðunlaþtýrmalýyýz. Kurultay'da sendikalaþmada izlenecek yöntemin esasý ise þöyle özetlenmiþti: "Bilinçli iþçiler olarak içinde yer aldýðýmýz, baþlattýðýmýz ya da müdahale edebildiðimiz örgütlenme giriþimlerinde,... sendikal örgütlenme çalýþmalarýný, iþçilerin özgün ve genel sorunlar konusunda söz ve karar sahibi olduðu, süreçlere aktif ve bilinçli katýlýmlarýnýn saðlandýðý, eylem ve mücadele birliðimizin somut ifadesi olan, temelde sýnýf bilincine dayalý taban örgütlenmesinin yaratýlmasý biçiminde yürütmek durumundayýz. Bu, sadece sendikaya üye olup, ötesinde edilgen bir konumda kalmaktan ibaret yaþanan sendikal örgütlenmelerin yegâne alternatifidir. Sendikalarýn sermaye denetiminden kurtarýlmasýnýn, sýnýf içindeki ihanet þebekesinin parçalanmasýnýn, sýnýf sendikacýlýðý çizgisinin sendikalarda hayat bulmasýnýn bugünün koþullarýnda bundan baþka yolu yoktur." Önümüzdeki günler boyunca burada belirtilen çerçevede sendikal örgütlenme çalýþmalarýna hýz kazandýrdýðýmýz ölçüde, Ýstanbul Ýþçi Kurultayý'ný toplamak için üzerimize düþen görevlerin önemli bir kýsmýný yerine getirmiþ oluruz. Ümraniye Ýþçi Kurultayý'nda gücünü birleþtirmiþ iþçiler olarak, Ýstanbul'daki diðer bilinçli sýnýf kardeþlerimize karþý sorumluluðumuz bunu gerektirmektedir.
8 G-U iþçileri sendikasýný istiyor! Bültenimizin Mart sayýsýnda G-U iþçilerine bir açýk mektup yazmýþ, iþyerinde yaþanan sorunlar karþýsýnda örgütlenmekten baþka bir seçenek olmadýðýný ifade etmiþtik. Ayný günlerde G-U iþçileri de bir sendikal örgütlenme çalýþmasý baþlatmýþtý. Ýþyerindeki tepkilerin doruk noktasýna vardýðý sýrada gündeme gelen bu çalýþma kýsa sürede sonuç verdi ve Mart ayýnýn sonunda iþçilerin büyük bir çoðunluðu DÝSK'e baðlý Birleþik Metal-Ýþ Sendikasý'na üye oldular. Ardýndan Çalýþma Bakanlýðý'na yetki baþvurusu yapýldý. Kýsa sürede elde edilen bu baþarý, iþyerinde biriken tepkinin boyutunu göstermesi açýsýndan özellikle önemli. Ancak bu hýzlý adýmlar, G-U patronunun da sendikal çalýþmadan çok çabuk haberdar olmasýna yol açtý. Ýlk etapta 6 iþçi iþten atýlýrken sonraki günlerdeki atýlmalarla birlikte toplam 26 iþçi iþten atýlmýþ oldu. Ýkinci grup atýlmalardan sonra yeni atýlmalara engel olmak ve içerideki iþçi arkadaþlara moral verebilmek amacýyla iþten atýlan iþçiler fabrika önünde beklemeye baþladýlar. Ýlk birkaç gün, tüm gün süren bekleyiþ sonrasýnda vardiya giriþ-çýkýþlarýnda beklemek halini aldý ve böyle devam ediyor. Servis çýkýþlarýnda yapýlan alkýþ eylemi ile mücadelenin bitmediði vurgulanýyor. G-U patronunun saldýrýlarý sadece iþten atmalarla da sýnýrlý kalmadý. Yer yer tehditler ve rüþvetler de bu saldýrýlarýn bir parçasý olarak devreye girdi. 50'ye yakýn yeni iþçi alýndý ve yeni iþçi alýmlarýnýn devam edeceði söyleniyor. Ayrýca iþverenin yeni iþçi kýyýmýna gideceði de söylentiler arasýnda... Her þey bir yana hem daha öncesindeki sendikalaþma giriþimleri, hem de ilk günlerde ardý ardýna gerçekleþen saldýrýlar G-U patronunun fabrikada sendikayý kabul etmeye kolayýndan razý olmayacaðýný gösteriyor. Daha öncesinden de rahatlýkla görülebilen bu tablo karþýsýnda örgütlülüðü korumak ve kalýcý hale getirebilmek, içerideki ve dýþarýdaki G-U iþçilerinin ýsrarlý ve kararlý bir þekilde mücadele etmesini gerektiriyor. Þimdiye kadar "Bu fabrikaya sendika girecek, baþka yolu yok!" diyen G-U iþçileri, bundan sonrasýnda da ayný kararlýlýk ile mücadele edebilmeli, gerektiðinde G-U patronuna iþçi sýnýfýnýn gerçek gücünü gösterebilmelidir. G-U iþçilerinin kazanmasý ve sendikal çalýþmanýn kesin zafer ile sonuçlanmasýný belirleyecek olan, tabii ki öncelikle G-U iþçilerinin kararlý mücadeleleri olacaktýr. Ancak bir o kadar da diðer fabrikalarda çalýþan sýnýf kardeþlerinden gelecek destek gereklidir. G-U iþçilerine mücadelelerinde yalnýz olmadýklarýný hissettirebilmek, kazanýmlarýnýn tüm iþçi sýnýfýnýn kazanýmý olacaðýný sürekli olarak hatýrlatmak da bölgede çalýþan tüm öncü iþçilerin öncelikli sorumluluðudur.
9 Mito Ýþçilerinden Mektup Var... Biz Tuzla-Aydýnlý bölgesindeki Mito Yapý Malzemeleri AÞ'de çalýþan iþçiler olarak aðýr çalýþma koþullarýna karþý, düþük ücretlere, dayatýlan zorunlu mesailere, iþyerinde küfüre, hakarete, tacize, hemen her hafta olan iþ kazalarýna son demek için 8 Mart 2006'da Birleþik Metal-Ýþ Sendikasý' üye olduk. 25 gün sonra patronlar sendikalý olduðumuzu öðrendi ve 40 iþçi iþten atýldýk. Yaklaþýk 34 gündür iþyerimizin önünde iþimize geri dönmek için bekliyoruz. Sendika bize anayasanýn tanýmýþ olduðu bir haktýr. Tabii bu haklar hep lafta kalýr. Ýþ yasalarý nedense hep bize karþý kullanýlýr da bizim haklarýmýz söz konusu olunca o yasalar nereye gider bilinmez. Ýþçilerin çýkarýna olan yasalar yine iþçilerin uzun mücadeleleri sonucu çýkmýþtýr. Bugün hakkýmýz dediðimiz her þeyi iþçi sýnýfý kaný, caný pahasýna elde etti. Ama iþçi sýnýfýnýn mücadelesi ivme kaybettikçe elimizdeki haklarý da birer birer kaybetmeye baþladýk. O yüzden yasalarýn bize tanýdýðý haklar üzerinden, ama asýl olarak kendi gücümüze, örgütlülüðümüze güvenerek çýktýk yola. Evet, sendika hakkýmýzýn patronlar ve onlarýn uþaklarý tarafýndan engelleneceðini biliyorduk. Patron bunu yaptý ve hâlâ yapýyor da. Uþaklarý aracýlýðý ile para teklif etti, üye arkadaþlarýmýzýn evleri arandý, birebir evlerine gidildi, farklý kiþiler tarafýndan haber gönderildi. Ýþten atýlmakla tehdit edildiler. Nitekim 40 arkadaþýmýz gerçekten iþten atýldý. Kuþkusuz bu sadece direniþteki iþçileri cezalandýrmak için yapýlmadý. Patronun bir derdi de içeride sendikaya üye olan arkadaþlarýmýza gözdaðý vermekti. Þimdi iþten atýlan arkadaþlarýmýzý göstererek sendikadan istifa etmezseniz, sizin de sonunuz bu diyor. Bunlara devam edecek bunu da biliyoruz. Bildiðimiz bir þey daha var. Patron, bizim sendikaya üye olmamýzdan korktu. Korktu çünkü örgütsüz iþçilerin çalýþtýðý iþyerleri, patronlarýn cenneti. Ýþçiler örgütsüz olduðu sürece patron dilediði gibi at koþturabiliyor. Oysa bizim sendikaya üye olmamýz demek, birlik olmamýz, haklarýmýzý öðrenip, bunlar için mücadele etmemiz demektir. Biz mücadele edip haklarýmýzý aldýkça patronlarýn tatlý kârlarýnýn azalmasý demektir. Bizim örgütlülüðümüz güçlendikçe patron bizi üç kuruþa çalýþtýramayacak, zorunlu mesailere býrakamayacak, iþ güvenliði önlemleri almak zorunda kalacak. Tanesi 750 milyona bir sürü kamera alacak parasý olup da nasýl bizim can güvenliðimiz için en basit önlemleri alacak parasý olmadýðýný açýklamak zorunda kalacak. Bizim örgütlülüðümüz güçlendikçe sýrtýmýzdan kazandýklarý azalacak, iþte bu yüzden sendikalaþmanýn önünü kesmeye çalýþýyor. Bu yüzden bizi sürekli bölmeye, birbirimize düþürmeye çalýþýyor. Biz bu oyuna gelmedik, gelmeyeceðiz. Ýþten atýlan iþçiler dýþarýda, fabrika önünde bekleyerek direniþi sürdürüyor. Sendika üyesi olup da çalýþmaya devam eden arkadaþlarýmýz da yemek boykotu yaparak ve dayatýlan zorunlu fazla mesailere katýlmýyor dýþarýdaki direniþe destek veriyor. Biz MÝTO iþçileri olarak direniþimizin iþçi sýnýfýnýn bütünsel kavgasýnýn bir parçasý olduðunu biliyoruz. Biliyoruz ki direniþimizin kazanýmla sonuçlanmasý parça parça süren, bundan sonra baþlayacak direniþlerin kazanýmla sonuçlanmasýna katký sunacak. Ancak þunu da biliyoruz ki, direniþimiz yalnýzca MÝTO ile sýnýrlý kalýrsa kazanýmlarýmýz da kýsmi olacak. Bunun bilinci ile, gücümüz yettiðince 1 Mayýs öncesinde düzenlenen pikniklere dayanýþma amacýyla katýldýk. Yine bu bilinçle iþçi sýnýfýnýn birlik, mücadele ve dayanýþma gününde burada, alanlardaydýk, farklý iþ kollarýnda ama benzer þartlarda çalýþan sýnýf kardeþlerimizin arasýndayýz. Seslerimizi birleþtirmek, el ele vererek taleplerimizi daha güçlü haykýrmak için katýldýk. Yaþasýn sýnýf dayanýþmasý! Yaþasýn Sendika Mücadelemiz! Yaþasýn MÝTO direniþimiz!
10 Ýran'a yönelik savaþ hazýrlýklarý devam ediyor! Ortadoðu halklarýyla dayanýþmayý yükseltelim! Amerika ve uþaklarýnýn Ýran'a yönelik savaþ hazýrlýklarý devam ediyor. Afganistan, Irak'tan sonra þimdi sýrada Ýran var. Amerikan emperyalizmi demokrasi, refah, bolluk vaad ederek milyonlarca insanlarýn üzerine, bomba ve mermi yaðdýrýyor. Ýnsanlarý açlýk, yoksulluk ve sefalet içerisinde býrakýyor. 3. yýlýný dolduran Irak iþgali, geriye 100 bini aþkýn ölü býrakmýþtýr. Þimdi karþý çýkýlmazsa, ayný akýbet Ýran halklarýný bekliyor. Amerika'nýn hedefi çok açýk. Ortadoðu'da tümüyle egemenlik kurmak istiyor. Ortadoðu'nun baþta petrol olmak üzere tüm zenginliklerini ele geçirmek istiyor. Bunu da kanla, katliamla, zorla, iþkence ile yapmak istiyor. Ancak tüm bu saldýrganlýkta ABD emperyalizmi tek baþýna deðil. Bu saldýrganlýkta suç ortaklarý olduðu gibi, Türkiye gibi uþaklarý, sadýk hizmetkârlarý var. Ortadoðu'da bu yaðmalama savaþýnda herkes gibi Türkiye de pay kapmaya çalýþýyor. Hükümetiyle, ordusuyla, medyasýyla sermaye güçleri ellerinden geleni yapýyor, uþaklýklarýný her fýrsatta gösteriyorlar. Türkiye sermayesi AKP aracýlýðýyla baþýndan itibaren Ýran'a yönelik tutumunu, uþaklýðýný tescilleyerek belli etmiþtir. Þimdi de savaþ için hazýrlýklarýný son hýzla yapýyor. ABD'nin saldýrý üssü olarak Türkiye'yi kullanmasý için yasalar meclisten çoktan geçirildi. 100'ü aþkýn NATO ve ABD üssü yetmemiþ gibi, yenilerinin yapýmýna baþlandý. Son günlerde Irak ve Iran sýnýrýna yapýlan askeri yýðýnak da, bu hazýrlýðýn parçasýdýr. Kuþkusuz bu hazýrlýk, Kürt halkýna yönelik yeni bir kapsamlý operasyon ve savaþ hazýrlýðýnýn bir parçasý olmakla birlikte Ýran'a yönelik saldýrgan politikanýn gereði olduðunu düþünmek gerekir. Ayný zamanda hazýrlýklarý son hýzla devam eden Terörle Mücadele Yasasý'da bu hazýrlýðýn bir parçasýdýr. Sermaye sýnýfý savaþa aktif bir katýlýmýn ancak içeride yoðun bir baský ve terör eþliðinde geçerli olacaðýný biliyor ki hazýrlýðýný bu doðrultuda gerçekleþtiriyor. Tüm bunlarýn hepsi Ýran'a yönelik gerçekleþecek müdahale için Türkiye cephesinden yürütülen kapsamlý hazýrlýðýn parçasýdýr. Emperyalistler ve onlarýn iþbirlikçileri ne kadar saldýrgan ve pervasýz olurlarsa olsunlar, bu güne kadar karþýlarýnda daima halklarýn direnme kararlýlýðýný, inancýný, öfkesini bulmuþlardýr. Bugün Irak ve Filistin halký bu kadar baskýnýn, merminin, iþkence ve katliamlarýn karþýsýnda boyun eðmiyor. Amerikanýn ve iþbirlikçi akbabalarýn en son teknoloji silahlarýna karþý direniyor. Tanklara, toplara, füzelere ellerinde silahlarla, taþ, sopa, sapanlarla kararlý militan bir irade ile savaþýyor. Kardeþ Ortadoðu halklarý iþgale karþý direniyor. Üzerlerine düþen sorumluluðu yerine getiriyor. Peki ya biz? Ortadoðu halklarýna saldýranlara, yeni yasalarla hayatýmýzý iyice sömürenlere karþý sorumluluðumuzu yerine getirmeliyiz. "Ýþçilerin birliði, halklarýn kardeþliði" için Türkiye'li iþçiler, emekçiler olarak emperyalist saldýrganlýða karþý çýkmalýyýz. Savaþa, iþgale, açlýða, yoksulluða sefalete yol açan emperyalizme karþý mücadeleyi yükseltmeliyiz. Ýþçi sýnýfý olarak ezilen halklarýn yanýnda olduðumuzu gösterelim. Ýnsanca ve özgür bir yaþam için, geleceðimiz için sesimizi yükseltelim. Yaþasýn iþçilerin birliði, halklarýn kardeþliði!
OSÝM-DER Kadýn Ýþçi Komisyonu, "Sanayi bölgesinde genel bir kreþ istiyoruz" talebiyle baþlattýðý çalýþmayý sürdürüyor. Önümüzdeki günlerde bu kampanyayý yoðunlaþtýrmayý planlýyor. Sanayi bölgelerinde çalýþan kadýn ve erkek iþçiler için kreþ talebinin neden gerekli olduðu konusunda bir kadýn, bir de erkek iþçi ile konuþtuk... 11 Kadýn Ýþçi: Kreþ sorununun çok önemli olduðunu düþünüyorum. Çalýþan kadýnlarýn çocuklarýný býrakabileceði emin ellere ihtiyaç var. Kadýnlar en azýndan iyi bakýldýðýna inanmalý. Ben çocuðumu akrabama býraktým. Çocuðumda öðrenim güçlüðü vardýr. Çalýþmasaydým durumunu erken fark ederdim, önlemini daha erken alabilirdim. Çocuklar yarýnlarýmýzý oluþturuyor. O yüzden akýl saðlýklarý çok önemli. Biz çocuklarýmýzý iyi yetiþtirebilmek için uðraþýyoruz. Býraktýðýmýz yerlerde gerekli eðitimi alabilmeli, bilinçli hareket edebilmeli, kendisine güvenebilmeli. O yüzden kreþ vb. gerekli. Ancak biz kreþi patronlarýn karþýlayacaðý þekilde istiyoruz. Aldýðýmýz ücret zaten asgari ücret, hepsini kreþe verirsek çalýþmanýn bir anlamý kalmayacak. Dolayýsýyla OSÝM-DER Kadýn Ýþçi Komisyonu'nun bu çalýþmasýný anlamlý buluyorum ve destekliyorum. Erkek Ýþçi: Böyle bir çalýþmayý destekliyorum. Çalýþmak zorunda olan bir çok kadýn var. Örneðin; kendisi hasta, iþ kazasý geçirmiþ kadýnlar çalýþmak zorunda. Peki ya çocuklarý ne olacak? Kadýn bir yandan çalýþýp, bir yandan çocuklara bakacak. Ayný zamanda bu kreþlerde çalýþacak insanlar eðitimli, bilgili olabilmeli. Çocuklarla nasýl ilgileneceðini bilebilmeli. Çocuklarýn saðlýklý geliþimi için kreþ gereklidir. OSB-ÝMES ÝÞÇÝLERÝ DERNEÐÝ Y. Dudullu Mah. Kerem Sok. No: 5/3 (MODOKO Camii arkasý) ÜMRANÝYE TEL: 0 (216) 540 35 80 e mail: osimder@yahoo.com
DÝRENEN ÝÞÇÝLER KAZANACAK! Ýþçi Bülteni Özel Sayý: 69 * Fiyatý: 25 YKr * Mayýs 2006 * Sahibi ve S. Yazý Ýþleri Md.: Gülcan CEYRAN EKÝNCÝ EKSEN Basým Yayýn Ltd. Þti. * Mollaþeref Mah. Millet Cad. 50/10 Fatih/Ýstanbul * Tel/Fax: 0 (212) 534 32 39 * Baský: Özdemir Mat. / ÝST