COUNCIL AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ŞAMAN TÜRKĐYE. (Başvuru no. 35292/05) STRAZBURG. 5 Nisan 2011



Benzer belgeler
CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE EDĐP USLU -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:43/02) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GÜNGİL TÜRKİYE. (Başvuru no /03 ) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG. 10 Mart 2009

ĐKĐNCĐ DAĐRE FETHULLAH AKPULAT - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 22077/03) KARAR STRAZBURG. 15 Şubat 2011

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ÇATAK TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 26718/05) KARAR STRAZBURG.

ĐKĐNCĐ DAĐRE EYÜP KAYA TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 17582/04) STRAZBURG. 23 Eylül 2008

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

A V R U P A K O N S E Y Đ

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE BOZ -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 2039/04) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

CON S EI L D E KONSEYĐ

COU N CI L OF KONSEYĐ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ KONUK - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 49523/99) KARAR STRAZBURG.

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE BEK -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:23522/05) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. GEÇGEL ve ÇELİK/TÜRKİYE (Başvuru no. 8747/02 ve 34509/03) KARAR STRAZBURG.

ĐKĐNCĐ DAĐRE. MEHMET ERKEK ve TÜRKĐYE davası KARAR STRASBOURG. 11 Haziran 2013

CON S EI L D E KONSEYĐ

COUNCIL AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ÜÇÜNCÜ DAĐRE MUSLUOĞLU 1 VE DĐĞERLERĐ TÜRKĐYE. (Başvuru no /99) STRAZBURG.

ĐKĐNCĐ DAĐRE. MEHMET ŞERĐF ÖNER/TÜRKĐYE (Başvuru no /08) KARAR STRAZBURG. 13 Eylül 2011

AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. YER VE GÜNGÖR/TÜRKİYE (Başvuru no /06 ve 48581/07) KARAR STRAZBURG.

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ AYAZ VE DĐĞERLERĐ - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:11804/02) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE MEHMET ZÜLFĐ TAN - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 31385/02)

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ADNAN ÖZDEMĐR -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:4574/06)

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ KEKĐL DEMĐREL - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:48581/99) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

ĐKĐNCĐ DAĐRE. (Başvuru no: 28485/03) STRAZBURG. 23 Eylül 2008

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ZEYTİNLİ/TÜRKİYE (Başvuru no /04) KARAR STRAZBURG. 26 Ocak 2010

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

CON S EI L D E KONSEYĐ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

CON S EI L D E KONSEYĐ

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE CANPOLAT TÜRKİYE. (Başvuru no /00) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG

CON S EI L D E KONSEYĐ

ĐKĐNCĐ DAĐRE. (Başvuru no: 3869/04) STRAZBURG. 27 Ekim 2009

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE KÜRÜM -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:56493/07) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

A V R U P A K O N S E Y Đ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ. ÇELĐK ve YILDIZ - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: / 99) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

(Başvuru no: 42422/04, 2102/05, 18194/05, 18772/05, 33222/05, 36990/05 ve 37050/05) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ STRAZBURG.

CON S EI L D E AVRUPA KONSEYĐ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAKAYA - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 11424/03) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

A V R U P A K O N S E Y Đ

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE DAYANAN -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:7377/03) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

COUNCIL AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ÖZCAN ÇOLAK TÜRKĐYE. (Başvuru no /03) STRAZBURG.

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE SEBAHATTİN EVCİMEN TÜRKİYE. (Başvuru no /06) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG.

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. MEHMET MÜBAREK KÜÇÜK - TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no:7035/02) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRASBOURG.

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ KADRĐYE YILDIZ VE DĐĞERLERĐ- TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 73016/01)

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE ŞENOL ULUSLARARASI NAKLİYAT, İHRACAT VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:75834/01)

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ KANĐOĞLU VE DĐĞERLERĐ - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:44766/98, 44771/98 VE 44772/98)

ĐKĐNCĐ DAĐRE. (Başvuru No /07) KARAR STRAZBURG. 24 Eylül 2013

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ BAKIR- TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:54916/00) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ STRAZBURG

SERDAR GÜZEL/Türkiye Başvuru No /06 Strazburg 15 Mart 2011 ĐKĐNCĐ DAĐRE

A V R U P A K O N S E Y Đ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. FİLİZ UYAN/TÜRKİYE (Başvuru no. 7496/03) KARAR STRAZBURG. 8 Ocak 2009

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. MEHMET YILDIZ vd.-türkiye DAVASI (Basvuru no:14155/02) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

COUNCIL AV R U P A KONSEYİ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE. MEHMET VE SUNA YĐĞĐT TÜRKĐYE (Başvuru no /99) STRAZBURG.

ĐKĐNCĐ DAĐRE. MEHMET MANSUR DEMĐR v. TÜRKĐYE. (Başvuru No /07) KARAR STRASBOURG. 24 Temmuz 2012

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE MEHMET SELÇUK - TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 13090/04 ) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG.

(Başvuru no: 3197/05) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ STRAZBURG. 20 Ekim 2009

ĐKĐNCĐ DAĐRE. (Başvuru No. 4062/07) KARAR STRASBOURG. 28 Ağustos 2012

CON S EI L D E KONSEYĐ

ĐKĐNCĐ DAĐRE. DĐLDAR - TÜRKĐYE (Başvuru no /01) STRAZBURG. 12 Aralık 2006

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. YILDIZ YILMAZ/TÜRKİYE (Başvuru no /01) KARAR STRAZBURG. 11 Ekim 2005

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE AKBULUT TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 7076/05) KARAR STRAZBURG. 1 Aralık 2009

ALINTI:

A V R U P A K O N S Đ E Y

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ÜÇÜNCÜ DAĐRE. ERDEM TÜRKĐYE (Başvuru no /02) KARAR STRAZBURG.

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARAMAN VE BEYAZIT - TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 73739/01) KARAR STRAZBURG

A V R U P A K O N S E Y Đ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE PARSIL/TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 39465/98) KARAR STRAZBURG. 26 Nisan 2005

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE. KEMAL KAHRAMAN/TÜRKĐYE (Başvuru no /03) KARAR STRAZBURG

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE S.S. BALIKLIÇEŞME BELDESİ TARIM KALKINMA KOOPERATİFİ VE DİĞERLERİ - TÜRKİYE DAVASI

ĐKĐNCĐ DAĐRE. Başvuru no: 45005/08. Fatime KARACA v. Türkiye

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ERTÜRK/TÜRKİYE (Başvuru no /02) KARAR STRAZBURG. 12 Nisan 2005

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ DÖRDÜNCÜ DAĐRE. BĐRDAL TÜRKĐYE (Başvuru no /99) KARAR STRAZBURG.

CON S EI L D E KONSEYĐ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE. TACİROĞLU - TÜRKİYE (Başvuru no /02) KARAR STRAZBURG. 2 Şubat 2006

YOLDAŞ VD./Türkiye. Başvuru numaraları: 23706/07, 37912/07, 43801/07, 54514/07, 56503/07, 1033/08, 1522/08 ve 2635/08 Strazburg 15 Mart 2011

A V R U P A K O N S E Y Đ

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ERSOY -TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:43279/04) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR

6. 29 Şubat 2000 tarihli bir kararla Mahkeme, başvuru ile ilgili olarak kısmi kabuledilebilirlik kararı vermiştir.

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ÜÇÜNCÜ DAĐRE. FATMA TUNÇ/TÜRKĐYE (Başvuru no /02) KARAR STRAZBURG.

CON S EI L D E KONSEYĐ

CONSEIL DE L EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. İKİNCİ DAİRE KANAT ve BOZAN -TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:13799/04)

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE SERİN -TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:18404/04) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG.

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE ERHUN -TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru numaraları: 4818/03 ve 53842/07) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG

A V R U P A K O N S E Y Đ OF EUROPE AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ DÖRDÜNCÜ DAĐRE. (Başvuru no /99) KARAR STRAZBURG.

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ BAŞTIMAR VE DĐĞERLERĐ - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no:74337/01) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

CON S EI L D E KONSEYĐ

AVUKAT KİMLİKLERİNİN HAVAALANLARINDA DA GEÇERLİ OLDUĞUNA DAİR YAZIŞMALAR

YILDIRIM v. TÜRKĐYE KARARIN KISA ÖZETĐ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ SÜLEYMAN ERDEM - TÜRKĐYE DAVASI. (Başvuru no: 49574/99 ) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ. ĐRFAN BAYRAK- TÜRKĐYE DAVASI (Başvuru no:39429/98) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ STRAZBURG

Transkript:

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYĐ AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ ĐKĐNCĐ DAĐRE ŞAMAN TÜRKĐYE (Başvuru no. 35292/05) KARARIN ÖZET ÇEVĐRĐSĐ STRAZBURG 5 Nisan 2011 Đşbu karar AĐHS nin 44/2 maddesinde belirtilen koşullar çerçevesinde kesinleşecektir. Şekli düzeltmelere tabi olabilir. T.C. Dışişleri Bakanlığı, 2011. Bu gayrıresmi özet çeviri Dışişleri Bakanlığı Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Genel Müdür Yardımcılığı tarafından yapılmış olup, Mahkeme yi bağlamamaktadır. Bu çeviri, davanın adının tam olarak belirtilmiş olması ve yukarıdaki telif hakkı bilgisiyle beraber olması koşulu ile Dışişleri Bakanlığı Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Genel Müdür Yardımcılığı na atıfta bulunmak suretiyle ticari olmayan amaçlarla alıntılanabilir.

USUL Türkiye Cumhuriyeti aleyhine açılan 35292/05 no lu davanın nedeni, Sultan Şaman ( başvuran ) adlı Türk vatandaşının, Avrupa Đnsan Hakları Mahkemesi ne 1 Eylül 2005 tarihinde, Đnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına ilişkin Sözleşme nin ( Avrupa Đnsan Hakları Sözleşmesi nin - AĐHS ) 34. maddesi uyarınca yapmış oldukları başvurudur. Başvuran Đzmir Barosu avukatlarından Z. Değirmenci tarafından temsil edilmiştir. OLAYLAR DAVANIN KOŞULLARI 1974 doğumlu başvuran, başvuru yaptığı sırada Buca Cezaevi nde cezasını çekmekteydi. Başvuran 19 Şubat 2004 tarihinde Denizli Emniyet Müdürlüğü nde görevli polis memurları tarafından, yasadışı PKK/KONGRA-GEL (Kürdistan Đşçi Partisi) örgütü üyesi olduğu yönündeki istihbarat raporlarına dayanılarak gözaltına alınmıştır. Yakalandığında başvuranın üzerinden sahte kimlik çıkmıştır. Başvuran aynı gün doktor muayenesinden geçirilmiş, vücudunda herhangi bir kötü muamele izi olmadığı kaydedilmiştir. Peşinden sorgulanmak üzere Denizli Emniyet Müdürlüğü ne götürülmüştür. 19 Şubat 2004 tarihli gözaltındaki kimselerin haklarını açıklayan forma göre, başvurana sessiz kalma hakkı hatırlatılmış, avukat yardımı alabileceği konusunda bilgilendirilmiştir. Başvuran bu formu parmak iziyle imzalamış, avukat tarafından temsil edilmek istemediğini ifade etmiştir. Peşinden, bir polis memuru rapor hazırlamış, bu raporda başvurana avukat yardımı alma hakkının hatırlatılmasına karşılık başvuranın kendi kendini savunmak istediğini bildirdiğini ifade etmiştir. Başvuran bu raporu da parmak iziyle imzalamıştır. Başvuran 20 Şubat 2004 tarihinde avukatı olmadan polis tarafından sorgulanmıştır. Sorgulama başlamadan önce başvurana bir kez daha hukuki yardım alabileceği hatırlatılmış, ancak başvuran bunu reddetmiştir. Başvuran polis ifadesinde yasadışı örgüte üye olmasıyla ilgili ayrıntılı yanıtlar vermiştir. Başvuran sırasıyla 20 ve 21 Şubat 2004 tarihinde doktor tarafından muayene edilmiştir. Raporlar başvuranın vücudunda herhangi bir kötü muamele izine rastlanmadığına işaret etmiştir. Başvuran 21 Şubat 2004 tarihinde Cumhuriyet Savcısı önüne çıkarılmıştır. Sorgulaması sırasında, Denizli Barosu avukatlarından A.O. tarafından temsil edilmiş ve sessiz kalma hakkını kullanmıştır. Savcı başvurana yakalandığı sırada üzerinden çıkan sahte kimlikle ilgili sorular sormuş, başvuran sahte kimlik kullandığını kabul etmiştir. Avukat, başvuranın sessiz kalmak istediğini ifade etmesine karşın savcının soru sormaya devam etmesi nedeniyle başvuranın ifadesini imzalamadan Cumhuriyet Savcılığı nı terk etmiştir. 1

Aynı gün, başvuran, avukatı olmadan, soruşturma hakimi tarafından yeniden sorgulanmıştır. Başvuran, hakim önünde, polise verdiği ifadeyi geri çekmiş, ifadenin baskı altında alındığını ifade etmiştir. Yasadışı örgütle bağlantısı sorulduğunda, gençken PKK ye katılıp Irak a gittiğini kabul etmiştir. Öte yandan terör eylemlerinde yer aldığını kabul etmemiştir. 4959 Sayılı Topluma Kazandırma Yasası ndan yararlanmak için Türkiye ye döndüğünü ifade etmiştir. Sorgulamanın bitiminde soruşturma hakimi başvuranın tutukluluk halinin devamına karar vermiştir. Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı, 8 Mart 2004 tarihinde mahkemeye bir iddianame sunmuş, başvuranı, eski Türk Ceza Kanunu nun 168. maddesi ile 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu nun 5. maddesi kapsamında yasadışı terör örgütüne üye olmakla suçlamıştır. Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi nde dava açılmış, dava sırasında başvuranı bir avukat temsil etmiştir. Başvuranın talebi üzerine, Devlet Güvenlik Mahkemesi başvurana tercüman yardımı alması için izin vermiştir. Đlk derece mahkemesi, kararında, başvuranın kendini Türkçe olarak ifade edebildiğini, ancak savunma hakkına engel olmamak ve AĐHS nin 6/3 maddesine ters düşmemek için, tercüman kullanmasına izin verildiğini kaydetmiştir. Başvuran, Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi ne verdiği savunmasında, ön soruşturma aşamasında verdiği ifadelerini geri çekmiştir. Đfadesini parmak iziyle imzalamaya zorlandığını iddia etmiştir. Başvuran, okuması yazması olmadığı için, belgenin içeriğini anlayamadığını ileri sürmüştür. Hakkındaki suçlamaları reddetmeyi sürdürmüş, gençken ailevi sebeplerle Irak a kaçtığını ve orada bir mülteci kampında kaldığını açıklamıştır. Başvuranın temsilcisi, 1 Ekim 2004 tarihinde, Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi nin dikkatini, Kürt kökenli başvuranın Türkçesinin yeterli olmadığı ve gözaltındayken avukat ya da tercüman yardımı almadığı hususuna çekmiştir. Bu esnada, 30 Haziran 2004 tarihli Resmi Gazete de yayınlanan 16 Haziran 2004 tarih ve 5190 sayılı yasa, devlet güvenlik mahkemelerini ortadan kaldırmıştır. Đzmir Ağır Ceza Mahkemesi 26 Ekim 2004 tarihinde başvuranı suçlu bulmuş, on iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırmıştır. Mahkeme başvuranı mahkum ederken başvuranın polise verdiği ifadeye ve başvuranın PKK üyesi olduğunu doğrulayan üç tanığın ifadesine dayanmıştır. Başvuran itiraz etmiştir. Đtirazında, gözaltındayken hukuki yardım verilmediği için hukuki yardım alma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Yargıtay 14 Mart 2005 tarihinde ilk derece mahkemesinin kararını onamıştır. Đzmir Ağır Ceza Mahkemesi, 13 Haziran 2005 tarihinde davayı, 2005 yılında yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu ışığında yeniden incelemiştir. Başvuranı suçlu bulmuş, altı yıl üç ay hapis cezasına çarptırmıştır. 2

HUKUK I. AVUKAT VE TERCÜMAN YARDIMINA ERĐŞĐM BULUNMAMASI NEDENĐYLE AĐHS NĐN 6. MADDESĐNĐN ĐHLAL EDĐLDĐĞĐ ĐDDĐASI Başvuran gözaltındayken avukat ve tercüman yardımı verilmemesi nedeniyle savunma haklarının ihlal edildiğinden şikayetçi olmuştur. Başvuran, AĐHS nin 6/3 (c) ve (e) maddesine dayanarak, okuma yazmasının olmaması ve Türkçesinin yeterli olmaması nedeniyle, polis, savcı ve soruşturma hakimi sorgulaması sırasında avukat ve tercüman yardımı verilmemesinin savunma haklarını engellediğini ifade etmiştir. A. Kabuledilebilirliğe ilişkin Hükümet, başvuranın, yargılamanın hiçbir aşamasında gözaltında avukat ve tercüman yardımından yoksun bırakıldığına dayanmadığı için, AĐHS nin 35/1 maddesinin gerektirdiği biçimde iç hukuk yollarını tüketmediğini ileri sürmüştür. Mevcut davada AĐHM, dava dosyasındaki belgelerden, 1 Ekim 2004 tarihli savunmasında, başvuranın avukatının, Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi nin dikkatini Kürt kökenli başvuranın Türkçeyi yeterli bilmediğine ve gözaltındayken avukat ve tercüman yardımı almadığına çektiğini gözlemler. Sonuç olarak, AĐHM, başvuranın AĐHS nin 35/1 maddesi kapsamında iç hukuk yollarını tükettiği biçiminde değerlendirilebileceği kanısındadır. Bu nedenle AĐHM nin ön itirazını reddeder. AĐHS nin 35. maddesinin 3. fıkrası çerçevesinde başvurunun bu kısmının dayanaktan yoksun olmadığını kaydeden AĐHM, ayrıca başka bir gerekçe altında da kabuledilemezlik unsuru bulunmadığını tespit eder. Bu nedenle başvurunun bu kısmı kabuledilebilir niteliktedir. B. Esas Başvuran Kürt kökenli olduğunu ve okuma yazma bilmediğini, Türkiye den on iki yaşında ayrıldığını yinelemiştir. Bu nedenle, Türkçe yi yeterince anlayamadığını, gözaltındayken avukat ve tercüman yardımı almadığı için savunma haklarının ihlal edildiğini ifade etmiştir. Hükümet başvuranın avukata erişiminin cezai yargılamanın hiçbir aşamasında engellenmediğini belirtmiştir. Başvurana, her sorgulamadan önce, avukat yardımı almak da dahil olmak üzere sanık olarak haklarının hatırlatıldığını ileri sürmüştür. AĐHM nin dikkatini başvuranın hukuki yardımı reddettiğine ve bu durumun başvuranın parmak iziyle imzaladığı raporlar tarafından da doğrulandığına çekmiştir. AĐHM, başvuranın savunma haklarıyla ilgili iddialarına ilişkin olarak, savunma haklarının, polis gözetiminde avukat ve tercüman erişimiyle ilgili sorunlara yol açmak suretiyle iki kez ihlal edildiğini gözlemler. AĐHM bu şikayetleri, birbirleriyle yakında ilintili oldukları gerekçesiyle beraber inceleyecektir. AĐHM, 6. maddenin birincil amacının, cezai takibatlarla ilgili olarak, her türlü iddianameyi değerlendirmeye yetkili bir mahkeme tarafından adil yargılanmayı sağlamak 3

olmasına karşılık, bunun bu maddenin hazırlık soruşturmasına uygulanmayacağı anlamına gelmeyeceğini yineler. Dolayısıyla 6. madde - özellikle 3. fıkrası - bir dava görülmeye başlanmadan önce, yargılamanın adilliğine AĐHS hükümlerinin başlangıçta uygulanmaması halinde ciddi biçimde halel gelmesi halinde önemli olabilir (bkz. Salduz). AĐHM nin önceki kararlarında hükmettiği üzere, AĐHS nin 6. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendinde belirtilen hak, diğerlerinin yanı sıra, 1. fıkrada belirtilen cezai takibatta adil yargılama kavramının bir unsurudur (bkz. Imbrioscia - Đsviçre ve Salduz). AĐHM ayrıca, soruşturma aşamasında toplanan deliller getirilen suçlamanın değerlendirileceği çerçeveyi belirlediğinden, bu aşamanın cezai takibatın hazırlanmasında büyük önem taşıdığını anımsatır. AĐHM, ayrıca, 3(e) fıkrasının uygulanması çerçevesinde, sanığın dil hakimiyeti sorununun hayati olduğuna ve mahkemede kullanılan dile tam anlamıyla hakim olmayı gerektirecek kadar karmaşık olup olmadıklarına karar vermek için sanık hakkında getirilen suçlamaları ve ulusal makamların AĐHM yle bulunduğu her türlü iletişimin niteliğini incelemesi gerektiğine karar vermiştir (bkz. Hermi - Đtalya [BD], 18114/02). Son olarak, AĐHM, soruşturma aşamasında tercüman yardımının sağlanmasının, bu hakkı kısıtlamak için dava koşulları ışığında ikna edici gerekçeler olduğu gösterilmedikçe, gerekli olduğuna karar vermiştir (bkz. Diallo - Đsveç, 13205/07). Yukarıdaki ilkeler ışığında, AĐHM den, başvuran hakkındaki suçlamaların niteliğini incelemesi ve bu suçlamaların başvuranın sorgulandığı dile gerçek anlamda hakim olmasını gerektirecek kadar karmaşık olup olmadıklarını değerlendirmesi talep edilmiştir. AĐHM, başvuranın Kürtçe konuştuğunu, Türkçe bilgisinin çok az olduğunu kaydeder. Bu durum, başvurana yargılanması esnasında tercüman verilmesine izin verilmesi için devlet güvenlik mahkemesinin kararıyla da onaylanmıştır. Başvuranın okuma yazmasının bulunmadığı konusunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Yasadışı örgütle bağlantısı olduğu hususunda ayrıntılı ifadeler vermesine karşılık, AĐHM, başvuranın kendi aleyhindeki o ifadeleri tercüman ve avukat olmadan verdiğini gözlemler. Yukarıda da yinelendiği üzere soruşturma aşamasının önemi dikkate alındığında, AĐHM, başvuranın kendisine sorulan soruları yeterince anladığı veya aleyhinde açılan davada delil olarak ifadelerine dayanılmasını haklı çıkaracak bir seviyede Türkçe olarak kendini doğru biçimde ifade edebildiği konusunda ikna olmamıştır. Hukuki yardım verilmemesine ilişkin olarak, AĐHM, 6. maddenin ne metninin ne de ruhunun bir kimseyi adil yargılanma hakkının sağladığı teminatlardan, açıkça ya da örtülü olarak kendi isteğiyle feragat etmesini engellediğini gözlemler. Öte yandan, AĐHS de belirtilen amaçlar doğrultusunda etkili olacaksa, haktan feragat eden kimse, net bir biçimde, tespit edilmeli ve asgari teminatlarla desteklenmelidir (bkz. Pishchalnikov - Rusya, 7025/04). Haktan feragat eden kişinin gönüllü olması yetmez, sözkonusu haktan bilinçli ve anlayışlı bir şekilde vazgeçmelidir. Bir sanığın 6. madde kapsamındaki önemli bir haktan kendi isteğiyle açıkça feragat ettiğinin söylenebilmesi için, bu tutumunun sonuçlarını makul bir biçimde öngörebileceği gösterilmelidir (bkz. Talat Tunç - Türkiye, 32432/96). AĐHM, adil yargılama kavramını teşkil eden ve AĐHS nin 6. maddesinin geri kalan fıkralarında öngörülen teminatların geri kalanının etkililiğinin teminatını veren haklar arasında temel bir hak olan savunmacı yardımından yararlanma hakkının, haktan feragat edilmesinin bilinçli ve anlayışlı bir şekilde yerine getirilmesi standardının özel olarak korunmasını gerektiren hakların başlıca örneği olduğunu anımsar. Başta hakların bildirilmesinin ardından, bir sanığın geçerli bir şekilde haklarından vazgeçip sorgulamayı yanıtlayabilmesini bu sistemin dışına çıkarmak mümkün değildir. Öte yandan, AĐHM, sanığın, avukatı yoksa haklarından haberdar olma olasılığının daha az olduğuna, bunun 4

sonucu olarak bu haklara saygı gösterilme olasılığı da azalacağı için, savunmacı yardımından yararlanma hakkını reddetmesi halinde ek teminatların gerekli olduğuna kuvvetli bir şekilde işaret eder (bkz. Pishchalnikov). Mevcut davanın özel koşullarına dönecek olursak, AĐHM, başvuranın gözaltında tutulması sırasında avukat erişimi olmamasına ilişkin olarak, başvuranın 2004 yılında yakalandığında ulusal mevzuatın 15 Temmuz 2003 tarihinde kabul edilen 4928 sayılı yasa tarafından değiştirilmiş olması nedeniyle, bu davanın Salduz davasından farklı olduğunu gözlemler. Sonuç olarak, başvuran 19 Şubat 2004 tarihinde yakalandığında, gözaltına alındığı andan itibaren avukat erişimi bulunuyordu. Türk mevzuatındaki bu değişikliğe karşın, AĐHM, bu davada başvuranın ön soruşturma aşamasında avukat yardımından yararlanmadığını kaydeder. Başvuran polis, savcı ve soruşturma hakimi tarafından sorgulanırken kendi aleyhinde ifadeler vermiş, raporu parmak iziyle imzalamıştır. AĐHM başvuranın çok ciddi bir suçlama olan yasadışı örgüte üye olmakla suçlandığını ve ağır bir cezayla karşılaştığını kaydeder. Bu bilgiler ışığında ve başvuranın yeterli Türkçe bilmediği göz önüne alındığında, AĐHM, başvuranın tercüman yardımı olmaksızın makul bir biçimde, özellikle ceza gerektiren ağır bir suçun soruşturmasına ilişkin bir davada avukat yardımı olmadan sorgulanmayı kabul etmenin sonuçlarını kabul edemeyeceği kanısına varır (bkz. Talat Tunç). Sonuç olarak, başvuranın bilinçli ve anlayışlı bir şekilde avukat hakkından feragat etmediği sonucuna varır. Ayrıca AĐHM, haktan feragat etmenin gönüllü bir niteliği olmasının güvenilir bir biçimde tespit edilip kaydedilmesinin sağlanması için, okuma yazma bilmeyen tutuklular için ek teminatlar sağlanması gerektiği kanısındadır. Öte yandan, mevcut davada, bu tür özel tedbirler öngörülmemiştir. Yukarıda belirtilenler ışığında, AĐHM, başvuranın önce ilk derece mahkemesinde daha sonra ise temyiz mahkemesinde yargılanması sırasında avukat ve tercüman yardımı almasına karşılık, gözaltında avukat ve tercüman yardımından yoksun kalmasının başvuranın savunma haklarını telafi edilemez biçimde etkilediği kanısına varır. Bu nedenle AĐHM, AĐHS nin 6/3 (c) ve (e) maddesinin 6/1 maddesiyle uyumlu olarak ihlal edildiği kanısına varır. II. AĐHS NĐN ĐHLAL EDĐLDĐĞĐ ĐDDĐA EDĐLEN DĐĞER MADDELERĐ Başvuran AĐHS nin 6/1 maddesi kapsamında devlet güvenlik maddelerinin genel olarak bağımsız ve tarafsız olmadıklarını iddia etmiştir. AĐHM öncelikle, 22 Haziran 1999 tarihli 4390 sayılı kanunun yaptığı değişikliklerle, Đzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi nde görevli askeri hakimin yerini sivil bir hakimin aldığını gözlemler. Dolayısıyla başvuranın davasına askeri hakim katılmamıştır. Đkinci olarak, başvuranın devlet güvenlik maddelerinin genel olarak bağımsız ve tarafsız olmadığına ilişkin genel şikayetiyle ilgili olarak, AĐHM, başvuranın iddiasını destekleyemediğini gözlemler. AĐHM bu nedenle, başvuranın mahkemenin yapısı nedeniyle adil yargılamadan yoksun bırakıldığı biçiminde değerlendirilemeyeceği sonucuna varır (bkz. Sever ve Aslan, 33675/02). Yukarıda belirtilenler ışığında, AĐHM bu şikayeti AĐHS nin 35/3 ve 4 maddesi çerçevesinde açıkça dayanaktan yoksun olduğu gerekçesiyle reddeder. 5

III. AĐHS NĐN 41. MADDESĐNĐN UYGULANMASI Başvuran 20.000 Euro maddi, 10.000 Euro manevi tazminat talep etmiştir. Ayrıca (8.5 saat mesai karşılığı) 4250 Euro avukatlık masrafı talep etmiştir. Hükümet bu taleplere itiraz etmiştir. AĐHM tespit edilen ihlal ile talep edilen maddi tazminat arasında illiyet bağı görememektedir; bu nedenle bu talebi reddeder. Öte yandan AĐHM, başvuranın manevi zarara uğradığı kanısındadır, bu nedenle mevcut davanın koşullarını göz önünde bulundurarak, hakkaniyete uygun surette, 1800 Euro manevi tazminat ödenmesinin uygun olduğuna karar verir. AĐHM ayrıca en uygun telafi yolunun başvuranın, talep etmesi halinde, AĐHS nin 6/1 maddesinin koşullarıyla uyumlu olarak yeniden yargılanması olduğu kanısındadır (bkz. Salduz). Yargılama giderlerine ilişkin olarak, AĐHM, yargılama giderlerinin, ancak gerçekliği ve gerekliliği kanıtlandığı ve makul bir meblağ olduğu takdirde başvurana geri ödendiğini yineler. Karşılaştırılabilir davalarda ödenmesine hükmedilen tazminatlar göz önünde bulundurulduğunda (bkz. Bolukoç ve Diğerleri - Türkiye, 35392/04; Gürova - Türkiye, 22088/03 ve Salduz), AĐHM, bu başlık altında 1000 Euro ödenmesinin makul olduğu kanısına varır. AĐHM, gecikme faizinin, Avrupa Merkez Bankası nın marjinal kredi faiz oranına üç puanlık bir artış eklenerek belirlenmesini uygun görmektedir. AĐHM YUKARIDAKĐ GEREKÇELERE DAYANARAK, OYBĐRLĐĞĐYLE 1. Başvurana hukuki yardım ve tercüman yardımı verilmesine ilişkin şikayetin kabuledilebilir, başvurunun geri kalanının kabuledilemez olduğuna; 2. AĐHS nin 6. maddesinin 3. fıkrasının (c) ve (e) bentlerinin AĐHS nin 6. maddesinin 1. fıkrasıyla bağlantılı olarak ihlal edildiğine; 3. (a) Savunmacı Devlet in, başvurana, AĐHS nin 44. maddesinin 2. fıkrası uyarınca kararın kesinleştiği tarihten itibaren üç ay içinde, ödeme gününde geçerli olan kur üzerinden Türk Lirasına çevrilmek üzere, izleyen meblağları ödemesine; (i) her türlü vergi ve kesintiden muaf tutularak, 1800 (bin sekiz yüz) Euro manevi tazminat; (ii) her türlü vergi ve kesintiden muaf tutularak, yargılama giderleri için 1000 (bin) Euro. (b) Yukarıda belirtilen üç aylık sürenin sona erdiği tarihten ödemenin yapılmasına kadar geçen süre için, sözkonusu meblağlara, Avrupa Merkez Bankası nın anılan dönem için geçerli olan marjinal kredi faiz oranına üç puanlık bir artış eklemek suretiyle belirlenecek basit faiz uygulanmasına; 4. Başvuranın adil tazmin taleplerinin kalan kısmının reddine, 6

KARAR VERMĐŞTĐR. Đşbu karar Đngilizce hazırlanmış, AĐHM Đç Tüzüğü nün 77. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca 5 Nisan 2011 tarihinde yazılı olarak tebliğ edilmiştir. Staley Naismith Zabıt Katibi Françoise Tulkens Başkan 7