Ç ft Terap ler nde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler



Benzer belgeler
Ç ft Terap ler nde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler

MUHASEBE R E D I T U S SAADET ERDEM. Konu Anlatımlı. Vergi Müfettişliği. Örnekler. Kamu İhale Kurumu. Yorumlar. T.C. 2B Teftiş Kurulu.

kpss ezberbozan serisi MATEMATİK GEOMETRİ SORU BANKASI Eğitimde

Önkoşul: YOK Eşkoşul: YOK. PSY 541 Gelişimsel Psikopatoloji (3+0+0) 3 Credits / 6 AKTS

Çocuk, Ergen ve Genç Yetişkinler İçin Kariyer Rehberliği Programları Dizisi

Ç ft Terap ler nde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler

kpss Yeni sorularla yeni sınav sistemine göre hazırlanmıştır. matematik sayısal akıl yürütme mantıksal akıl yürütme geometri 30 deneme

İKTİSAT SORU BANKASI E C O N O M I C U S TAMAMI ÇÖZÜMLÜ DİLEK ERDOĞAN KURUMLU TEK KİTAP

çözümlü anayasa levent yükselay

KPSS 2015 EĞİTİM BİLİMLERİ REHBERLİK ÖZEL EĞİTİM. Tamamı Çözümlü DENEME. Soruları yakalayan komisyon tarafından hazırlanmıştır.

LİSE MATEMATİK ANALİZ DİFERANSİYEL DENKLEMLER

HASAN KALYONCU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ İLKÖĞRETİM BÖLÜMÜ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ANABİLİM DALI DERSİN TANIMI VE UYGULAMASI

matematik sayısal akıl yürütme mantıksal akıl yürütme

Kaynaştırma Eğitimine Giriş 3. İş Birliği: Ortaklık ve Prosedürler 25. Düzeyde Engeli Olan Öğrencilere Öğretim 51

REHBERLİK ÖZEL EĞİTİM

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

Psikolojik Sorunlara Müdahale ve Kendi Kendine Yardım Kitabı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU

Gazi Üniversitesi Patent Destek Birimi Deneyimleri

İlişkilerin Önemi 1. Çekicilik ve İlişki Gelişimi 19 İÇİNDEKİLER. İlişkilerin Önemi Hakkında Ne Biliyoruz? 2 Ait Olma Gereksinimi 3

Doç. Dr. ALİ ERYILMAZ. Bireyle Psikolojik Danışmada Sık Karşılaşılan PSİKOLOJİK SORUNLARA MÜDAHALE VE KENDİ KENDİNE YARDIM KİTABI

Komisyon DİKEY GEÇİŞ SINAVI TAMAMI ÇÖZÜMLÜ ÇIKMIŞ SORULAR ISBN Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir.

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

KPSS EĞİTİM BİLİMLERİ. gelişim psikolojisi öğrenme psikolojisi rehberlik ve özel eğitim program geliştirme

ARAŞTIRMA ve BİLİMSEL ARAŞTIRMA TÜRLERİ

FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ

AVRASYA UNIVERSITY. Bu dersin amacı öğrencilerin;

YİYECEK İÇECEK HİZMETLERİ AÇIK ALAN SATICILARI EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Yard. Doç. Dr. Necmettin ÖZEL Abant İzzet Baysal Üniversitesi Öğr. Grv. İbrahim KARAGÖZ Abant İzzet Baysal Üniversitesi

BÜRO YÖNETİMİ VE SEKRETERLİK DANIŞMA GÖREVLİSİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

MAKRO İKTİSAT PARA-BANKA KREDİ

TARIM TEKNOLOJİLERİ PEYZAJ PROJESİ UYGULAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

kpss Yeni sorularla yeni sınav sistemine göre hazırlanmıştır. öğretim ilke ve yöntemleri 20 deneme tamamı çözümlü

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ GELİŞİM ÇALIŞMALARI

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENİ

HUKUK ADLİ KALEM İŞLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

MEB YURT DIŞINDA GÖREVLENDİRİLECEK ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ YETERLİLİK SINAVLARINA HAZIRLIK EL KİTABI. Millî Eğitim Bakanlığı

kpss anayasa ÇİFT YÖNLÜ KİTAP KONU ANLATIMI SORU BANKASI arada arada

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ BASİT NAKIŞ İĞNE TEKNİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

T. C. NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE BİRİMİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

HASAN KALYONCU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ İLKÖĞRETİM BÖLÜMÜ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ANABİLİM DALI DERSİN TANIMI VE UYGULAMASI

ANKARA GAZİ ÜNİVERSİTESİ AVRASYA ARAŞTIRMA TOPLULUĞU LİDERİ AHMET AK BU TOPLULUK SAYESİNDE ÇEVREM DEĞİŞTİ VE DAHA ÇOK SOSYALEŞMEMİZE SEBEP OLDU

OKULLARDA PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK UYGULAMALARI

MÜKEMMEL OLMADAN DA YAŞAYABĐLĐRĐZ

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMENİ

T. C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

Çocuklarımızın etraflarındaki dünyayı keşfedebilmeleri için eğitim ortamımızı, canlı, renkli ve bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarladık.

SINAVA HAZIRLANAN BİR ERGENİN ANNE-BABASI OLMAK

kpss eğitim bilimleri ĞRENCİNİN D ERS D EFTERİ REHBERLİK ve ÖZEL EGİTİM Editör: Savaş Doğan Yazar: Ferdi Kaya Kolay oku Hızlı düşün Kalıcı öğren

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN FAKÜLTESİ MATEMATİK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM DEĞERLENDİRME ANKETİ

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ SANAYİ MAKİNESİNDE TÜRK NAKIŞLARI DESENİ HAZIRLAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

İç Denet m Başarısı Üzer ndek Önem. Dr. Ramazan YANIK

Yayın. Kataloğu

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ DEKORATİF AHŞAP SÜSLEME MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

GIDA TEKNOLOJİSİ İŞLETMELERDE HİJYEN MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Çeviri II (ELIT 206) Ders Detayları

BAŞVURULARDA HATA YAPILMAMASI İÇİN İLANIMIZI SON SAYFAYA KADAR LÜTFEN DİKKATLİCE İNCELEYİNİZ

GAZİ ÜNİVERSİTESİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ STRATEJİK PLANI

Sağlık Kurumları Yönetimi (HAS 501) Ders Detayları

ÖRGÜT KURAMI (İŞL302U)

TARIM TEKNOLOJİLERİ MEYVELERDE HASAT VE MUHAFAZA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

HUKUK TEMEL ALAN KODU: 38

AHŞAP TEKNOLOJİSİ AHŞAP HEDİYELİK EŞYA YAPIMCISI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

GIDA TEKNOLOJİSİ PESTİL ÜRETİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Çocuklara Yabancı Dil Öğretimi YDA

ARAŞTIRMA YAKLAŞIM - DESEN ve YÖNTEMLERİ

HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ HASTA KABUL İŞLEMLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

TARIM TEKNOLOJİLERİ TOPRAK İŞLEME-ARAZİ TEMİZLEME VE TESVİYE ALET MAKİNELERİ BAKIM VE ONARIM MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

DİLBİLİM NEDİR? Dav d CRYSTAL. Çeviren: Ahmet BENZER

Uygulamalı Meta-Analiz

İNŞAAT TEKNOLOJİSİ DEPREME DAYANIKLI YAPILARDA BETON- BETONARME DENEYLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

kpss eğitim bilimleri ÖDD ÖĞRENCİNİN DEFTERİ DERS REHBERLİK ve ÖZEL EGİTİM Editör: Savaş Doğan Yazar: Ferdi Kaya

Yaz Stajı - 1 (AVM399) Ders Detayları

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

FOTOĞRAFÇILIK ALANI KALFALIK ÇERÇEVE ÖĞRETİM PROGRAMI

önce biz sorduk KPSS Soruda 82 soru ezberbozan MATEMATİK GEOMETRİ SORU BANKASI Eğitimde

DERS BİLGİ FORMU. Kitaplar Satış Elemanlığı Kırtasiye ve Kitap Satış Elemanlığı 2.yıl /4. Dönem Haftalık 4 Ders Saati

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SENATO KARAR ÖRNEĞİ

AİLE VE TÜKETİCİ BİLİMLERİ EV YEMEKLERİ HAZIRLAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

LİSANSÜSTÜ EĞİTİM İLANI

ÜSİMP UNİVERSİTE SANAYİ İŞBİRLİĞİ DENEYİMLERİ ÇALIŞTAYI, 9 Ocak 2013, Ankara

ELEKTRİK-ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ PLC VE OPERATÖR PANELİ PROGRAMLAMA GELİŞTİRME VE UYUM EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Sağlık Politikaları ve Planlaması (HAS 502) Ders Detayları

SANAT TARİHÇİSİ TANIM. Türkiye de ve dünyada yapılmış sanat eserlerini kronolojik gelişme ve yöresel boyutlarında inceleyen ve değerlendiren kişidir.

T.C. İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ STAJ KILAVUZU

İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4

GÖZLEM Dersin İçeriği ve Akış NİTEL ARAŞTIRMADA VERİ TOPLAMA ARAÇLARI-II. 1. Gözlem. 2. Gözlem Türleri. 3. Gözlem Formu. 4.

ULUSLARARASI TİCARET İŞLEMLERİ ve MUHASEBESİ

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ 3-6 YAŞ ÇOCUK ETKİNLİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

KİŞİSEL GELİŞİM VE EĞİTİM İMAM HATİP, MÜEZZİN KAYYIM VE KUR AN KURSU ÖĞRETİCİLİĞİ YETERLİK SINAVINA HAZIRLIK MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Amaç; Her düzeydeki çalışanın sağlıklı iletişim kurmasını sağlayacak temel bilgileri vermek.

NAKIŞ ÖĞRETMENİ. TANIM Çalıştığı eğitim kurum ya da kuruluşunda; öğrencilere ya da yetişkinlere, nakış ile ilgili eğitim veren kişidir.

Yaratıcılık. Yağ nereye gidiyor?

Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 19, Sayı 2, 2010, Sayfa Doç. Dr. Songül TÜMKAYA İlknur ÇAVUŞOĞLU

Prof. Dr. Hayati AKYOL TÜRKÇE İLK OKUMA YAZMA ÖĞRETİMİ ISBN Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir.

COĞRAFYA BİLİM GRUBU COĞRAFYA IV KURS PROGRAMI. Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği.

MATEMATİK DERSİNİN İLKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE LİSELERE GİRİŞ SINAVLARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

LİSE MATEMATİK GEOMETRİ-İSTATİSTİK VE OLASILIK

Transkript:

Uygulayıcılar İç n Prat k B r Yol Har tası Ç ft Terap ler nde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler 2. Baskı Dr. W ll am J. H ebert Dr. Özge Alkanat Yard. Doç. Dr. Ç ğdem Lebleb c

Dr. William J. Hiebert Dr. Özge Alkanat Yrd. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici UYGULAYICILAR İÇİN PRATİK BİR YOL HARİTASI: Çift Terapilerinde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler ISBN 978-605-364-749-2 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2016, Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti.ne aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı; mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. 1. Baskı: Mayıs 2014, Ankara 2. Baskı: Şubat 2016, Ankara Yayın-Proje: Özlem Sağlam Dizgi-Grafik Tasarım: Didem Kestek Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı Baskı: Ay-bay Kırtasiye İnşaat Gıda Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi Çetinemeç bulvarı 1314.Cadde No:37A-B Yayıncı Sertifika No: 14749 Matbaa Sertifika No: 33365 İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi 0312 430 67 50-430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıtım: 0312 434 54 24-434 54 08 Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38 Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60 İnternet: www.pegem.net E-ileti: pegem@pegem.net

Yrd. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici nin anısına, saygı ve sevgiyle

William J. Hiebert, Uluslararası Aile Terapileri Derneği nin (IFTA) genel sekreteri ve ABD nin Illinois eyaletinde hizmet veren Evlilik ve Aile Danışmanlığı Hizmetleri (MFCS) adlı kurumun yönetim kurulu başkanıdır. Bu kurumda evlilik ve aile terapileri alanında 40 yılın üzerinde verdiği hizmetlerin ardından, yönetim kurulu kararı ile kendi adına Hiebert Institute adında bir enstitü kurulmuştur. Dr. Hiebert lisanslı evlilik ve aile terapisti olmanın yanı sıra Amerika Evlilik ve Aile Terapileri Derneği (AAMFT) tarafından onaylanmış bir süpervizördür. 40 yılın üzerindeki eğitimcilik ve süpervizörlük yaşamında yaklaşık 60 doktora öğrencisine eğitim vermiş ve birçok ülkede kurs ve atölye eğitimleri düzenlemiştir. Türkiye de de çok sayıda eğitim vermiş olan Dr. Hiebert, 2012 yılından itibaren Hiebert Enstitüsü, Yaşar Üniversitesi Sürekli eğitim Merkezi ve Psikoloji Bölümü işbirliği ile gerçekleşmekte Evlilik ve Aile Terapistliği Eğitim Programının baş eğitmeni olarak görev yapmaktadır. Dr. Hiebert iki adet ders kitabı niteliğindeki yayının yazarıdır ( Pre- and Re- Marital Counseling Evlilik Öncesi ve Yeniden-Evlilik Öncesi Danışma ve Dynamic Assessment in Couple Therapy Eş Terapisinde Dinamik Değerlendirme ). Amerikan Evlilik ve Aile Terapileri Derneğinin yayın organı olan Family Therapy News adlı derginin kurucu editörlüğünü yapmış (1980-85) olan Dr. Hiebert, halen IFTA nın yayın organı olan International Connection adlı derginin editörlüğünü yapmaktadır. Özge Alkanat, 1991 de Ege Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezuniyetinin ardından, 1997 yılında aynı üniversitede Klinik Psikoloji yüksek lisansını Savunma Mekanizmaları Envanteri Ergen Formu Türkiye Uyarlama Çalışması konulu tezi ile tamamlamıştır. 1991 yılından itibaren kamu ve özel sektöre ait ulusal ve uluslararası kurumlarda özel eğitim uzmanı, psikolog ve danışman olarak çocuklar, ergenler, yetişkinler ve ailelerle çalışmıştır. Alkanat ın çalışmaları, yıllar içinde edindiği mesleki deneyimleri sonucunda Aile Terapisi alanında ağırlık kazanmış ve 2013 yılında Hiebert Enstitüsü ve Graduate Theological Foundation işbirliği ile Evlilik ve Aile Terapisi doktora eğitimini Sistemik Aile Terapisi Alan Türk Ailelerde Gözlenen Benlik Ayrışması Düzeyi, Sınır Esnekliği ve Üçgenleşmeler konulu tezi ile tamamlamıştır. Uluslararası Aile Terapileri Derneği (IFTA), Türk Psikologlar Derneği, Aile ve Evlilik Terapileri Derneği (Türkiye) üyesi ve Çift ve Aile Terapileri Derneği (Türkiye) kurucu üyesi olan Alkanat, Yaşar Üniversitesi Evlilik ve Aile Terapistliği Sertifika programı içinde eğitim koordinatörlüğü yap-

mış, ders vermiş, ve program katılımcılarına bireysel ve grup süpervizyonu sağlamıştır. Alkanat halen Milli Eğitim Bakanlığında psikolojik danışman olarak görev yapmakta ve İzmir de bulunan Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde hizmet içi eğitimler vermektedir. E. Çiğdem Leblebici, 1970 ODTÜ Psikoloji Bölümü nden mezun olduktan sonra uluslararası bir sivil toplum örgütüne bağlı olarak pek çok ülkede çalışmıştır. Psikoloji alanında yüksek lisansını ve Sosyal Psikoloji alanında doktorasını Ege Üniversitesi nde tamamlamıştır. 2001 yılında emekli olana kadar, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü nde öğretim üyeliği yapan Çiğdem Leblebici, akademik kariyerine İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Bölümü ve Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümünde devam etmiştir. Endüstri psikolojisi alanında çalışmaları olan Dr. Leblebici, öğrencilerinin teorik bilgiyi pratiğe dönüştürerek endüstri tecrübesi kazanmalarını sağlayan araştırma projeleri yürütmüştür. Dış kurumlara eğitim-araştırma projeleri hazırlamanın yanı sıra, bu kapsamda ekipler oluşturmuş, bu ekiplerin bir arada çalışmalarını sağlayacak her türlü eğitim ve psikolojik desteği gerçekleştirmiştir. Mesleğinin son yıllarında Aile Terapisi alanına duyduğu ilgi doğrultusunda bu alanda Türkiye de verilecek eğitim programları oluşturma ve kaynak geliştirme çalışmalarına ağırlık vermiştir. Yaşar Üniversitesindeki Evlilik ve Aile Terapistliği Eğitim Programının açılmasına öncülük etmiş ve büyük emek vermiş olan E. Çiğdem Leblebici ani rahatsızlığı sonucunda 25 Ocak 2012 de aramızdan ayrılmıştır.

SUNU Elinizde tutmakta olduğunuz kitap, toplumların gelişiminin sağlıklı aile ilişkileri ile bağlantılı olduğuna inanmış olan bir grup insanın ürünüdür. Bu kitabın temeli Özge Alkanat ın, Uluslararası Aile Terapi Derneği nin (IFTA) o dönemde genel sekreterliğini yapmakta olan William J. Hiebert ile 2007 yılında İstanbul daki bir kongrede tanışmasıyla atıldı. Dr. Hiebert ın Türkiye ile tanışıklığı ve kongreye katılımı şu anda Uluslararası Aile Terapileri Derneği nin geçmiş başkanı olan Uzman Psikolog Fatma Torun Reid sayesinde gerçekleşmişti. Hiebert ın verdiği eğitimlerde YİG konusunda bilgi sahibi olundukça ve etkisi bireysel olarak deneyimlendikçe, bu konuda Türkçe bir kaynak oluşturmanın yararlı olacağı düşüncesi belirginleşti. Hiebert yazıya dökmüş olduğu teorik bilgilerini ve pratik deneyimlerini Türkçe bir kaynakta kullanılmak üzere paylaşmayı kabul etti. Alkanat, ülkemizde çift ve ailelerle yaptığı uygulamalardaki gözlemlerini ve edindiği deneyimleri kaleme aldı. Çiğdem Leblebici Hiebert ın metinlerini Türkçe ye çevirdi ve onun yanı sıra kendi toplumumuz ve aile yapılarımız penceresinden bakarak kitapta aktarılacak materyalin kullanılabilirliğinin artmasını sağladı. Bu isimlerin yanı sıra, kitabın hazırlanması ve basılması sürecinde ve bu sürecin son anlarına kadar katkıda bulunan birçok kişi ve kurum oldu. Psikolog Dr. Asuman Baysal kitabımızda yer alan toparlama hikayelerini oluşturdu. Dr. Özcan Kavasoğlu ve Itır Kavasoğlu çevirilerin editörlüğünü, ifade ve imla düzeltmelerini yaptılar. Kitabın metni üzerinde önemli düzeltmelere yol açan geribildirimler veren Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğretim üyesi Sayın Yard. Doç. Dr. Berrin Özyurt başta olmak üzere tüm psikoloji bölümü öğretim üyeleri; eğitim programımız ve kitabımız için yoğun çaba ve emek veren Yaşar Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müdürü Doç. Dr. Sabah Balta ve çalışma ekibi; yeniliklere şans tanıyıp destek sağlayıcı yaklaşımıyla aile terapisinin Türkiye deki tarihsel gelişimine büyük katkı sağlamış olan Yaşar Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Murat Barkan bu çalışmanın gerçekleşmesindeki adımları oluşturdular. Mesleki gelişimimize katkısı olan tüm hocalarımız, eğitmenlerimiz, süpervizörlerimiz; kitabın hazırlık sürecinde bize sabırla katlanmış olan ailelerimiz ve en değerli öğreticimiz olan danışanlarımız bu çalışmanın paydaşları oldular. Yazarlar olarak kendilerine teşekkürü borç biliriz.

ÖN SÖZ - 1 Aile ve çift terapisi, bir uygulama ve meslek alanı olarak Amerika da 1950 li yıllarda başlamış olmasına karşın, gerek teorik eğitim ve pratik uygulama, gerekse kaynak kitap anlamında, ülkemizde ilk adımlarını henüz atmaya başlamış durumda. Aile Danışmanı ve Aile Danışmanlığı terimleri, yeni adıyla, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı na bağlı olarak açılan Aile Danışma Merkezleri bağlamında gündemde üst sıralarda yer edindi. Bu alanda çalışan ve çalışmak isteyenlerin taleplerinin artmasıyla Aile Danışmanlığı konulu eğitim programları hız kazandı. Üniversitelerin Psikoloji, Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümleri ve Sürekli Eğitim Merkezlerince sunulan Aile Eğitimi / Danışmanlığı/ Terapisi Yüksek Lisans ve Sertifika programları da giderek çoğalmakta. Türkçe kaynak kitapların eksikliği, Aile Danışmanlığı/ Terapisi çalışmalarında yaşanan mevcut sorunlar arasında ön sıralarda yer alıyor. Yabancı kaynaklar ve bunların çevirilerinden oluşan sınırlı sayıdaki kitap, maalesef kendi coğrafyamızın kültürü ve gelenekleriyle yoğrulmuş çiftleri ve aileleri sistem kuramı bakış açısıyla ele alan kaynak ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde değil. Bu kitabı oluşturmaktaki temel amacımız, yaşadığımız coğrafyada dokunan aile dinamiklerinin, Hiebert ve arkadaşları tarafından geliştirilmiş bulunan Yapılandırılmış İlk Görüşmeler (YİG) tekniği aracılığıyla, sistemik açıdan ele alınabilmesine bir katkı sağlamaktır. YİG i kullanmaya bundan yaklaşık altı yıl kadar önce başladım. O yıllarda psikoloji alanında uygulayıcı olarak çalışan biri olarak daha yeterli ve etkili hizmet verebilmek için ailelerle çalışma konusunda daha fazla donanıma ihtiyaç duymuş ve Türkiye de bu alandaki eğitimlerin arayışına girmiştim. Aile ve çift terapisi alanında, nitelikli olduğunu düşündüğüm her eğitime, bütün olanaklarımı zorlayarak katılmaya çalışıyordum. Kuramsal anlamda giderek daha fazla bilgi sahibi olsam da, her eğitimin sonunda kendimi peki ama nasıl? sorusuyla baş başa buluyordum. Bu eğitimlerden neden aile ve çift terapisi uygulamam gerektiği konusunda son derece aydınlatıcı bilgiler edinirken, bunu nasıl yapacağım konusunda kafam karışmış olarak ayrılıyordum. O zamanlarda süpervizyon alma olanağım da olmadığı için, bir uygulayıcı olarak, alet çantamda daha önceki deneyimlerimden ve eğitimlerimden edinmiş olduğum ne varsa onları çıkarıp, aldığım yeni bilgilerle harmanlayıp, kendimce daha iyi bir iş çıkarmaya çalışıyordum. Ne var ki hep, Keşke elimde, takip edeceğim yapılandırılmış bir süreç olsa demeden de edemiyordum. Yaptığım bazı görüşmelerden sonra kendimi, Şimdi bu iyi bir görüşme miydi, yoksa her şeyi berbat mı ettim? sorusunu sorarken buluyordum. Tek tesellim açıp okumak, tekrar tekrar okumak; yapmış olabileceğim hataları görmeye çalışmak ve bir sonraki görüşme için daha hazırlıklı olmaktı; ta ki Hiebert ve onun geliştirmiş olduğu Yapılandırılmış İlk Görüşmeler tekniği

ile, yani bu kitaptaki kısaltılmış hâliyle YİG ile, tanışana kadar. (Burada hemen şunu belirtmekte yarar var. Bu yaklaşımın orijinal adı Structured Initial Interview olmakla birlikte, Yapılandırılmış İlk Görüşmeler olarak çoğul eki ile çevrilmiş olmasının nedeni, uygulamanın terapiye başlamadan önce bilgi almaya dayalı bir tarzı olması ve bu sürecin birden fazla seans gerektirmesindendir). Bu alanda çalışmaya yeni başlayan bir uygulayıcı olarak YİG in benim temel ihtiyaçlarımla büyük ölçüde örtüştüğünü fark ettim. YİG bana yapılandırılmış bir yol haritası sağladı. Terapinin başlangıç aşamalarında çiftleri değerlendirirken, bu yol haritası sayesinde süreci etkili biçimde planlayabildiğimi ve daha yararlı sonuçlar elde etmeye başladığımı fark ettim. Tabi görüşmelerde bana sağladığı özgüvenli duruşu da yadsımamak gerek... Şu bir gerçek ki, çiftler sorunları hakkında konuşmakta yetersiz kaldıkları sürece, çoğu sağlıksız ilişki, ne yazık ki sağlıksız kalmaya devam ediyor. Öte yanda, çiftlerin sorunları üzerinde sadece konuşmalarını sağlamak da, kalıcı değişim için tek başına yeterli olamıyor. Oysa YİG i kullandığımızda, çiftin ilişki tarihçesini yavaş yavaş önlerine seriyoruz. Bunu yaparken; tehditkâr olmayan, iş birliği ağırlıklı bir yaklaşımla ilişkilerinde süregiden örüntüleri, temaları ve direnç noktalarını fark etmelerini sağlayabiliyoruz. Hiebert ve arkadaşları YİG i tasarlarken, çiftlerin yaşamlarında gerçekleşmiş olan ilişki sorunlarını anlamalarına ve yargılayıcı olmadan işlevsiz dinamiklere eğilmelerine yardımcı olmayı hedeflemişler. YİG deki değerlendirme sürecinde, öncelikle çiftin ilişkilerinde değişmesini hiç istemedikleri şeyleri belirleyebilmeleri sağlanıyor. Böylece olumlu yönde bir ilk adım atılabiliyor. Sıkışılıp kalınan alanlarda ise, sergiledikleri direncin ne anlama geldiği ve hangi kazançları sağladığı konusunda sorumluluk alarak olası bir değişimi düşünmeye başlamış oluyorlar. İlişkilerindeki tıkanıklığı keşfetmeye başlayan çift, yeni döngüler yaratabilmek için bir fırsat yakalamış oluyor. Çoğu zaman YİG tek başına bir müdahale tekniğine dönüşüyor ve terapiyi devam ettirmeye gerek kalmadan yeni iç görülerin ortaya çıkmasına yardımcı oluyor. Edinilen yeni iç görüler sayesinde çiftin paradigmalarının, yıkıcı davranıştan yapıcı olana doğru kaymasına olanak sağlanmış oluyor. Sade bir ifadeyle YİG, çiftin yaşantısını anlamlandırmaya çalışıyor. Bu anlamlandırma süreci sonunda gelinen aşamada çift ilişkiyi devam ettirme kararı alabileceği gibi, ayrılmaya da karar verebiliyor. Dolayısıyla YİG, işlevsiz bir ilişkiyi romantikleştirme amacını gütmediği gibi, mutlu bir çiftin saklı gizli kusurlarını bulmayı da hedeflemiyor. Diğer taraftan YİG in yepyeni bir aydınlanma biçimi, bir mucize çözüm, ya da hastalıklı ilişkiler için tek değerlendirme tekniği olduğunu da varsaymamak gerekir. Ancak en azından çiftlere, sorunlu ilişki döngülerini keşfetmeleri ve yinelenen, yıkıcı örüntülerinden uzaklaşmaları için yardımcı olunabiliyor.

YİG in uygulamadaki yansımalarını sunabilmek için çift ve ailelerle yapılmış terapi seanslarında gözlenmiş olan ilişkisel döngülerin ele alındığı vaka örnekleminden yararlanıldı. Ele alınan vakalarda, danışanların özel hayatlarının ve mahremiyetlerinin korunması amacıyla sadece ilişkisel döngülere odaklanıldı. Kişisel bilgi içerebilecek her türlü veri, tanınmaları önlenecek şekilde değiştirildi ve sunulan vakalar birer kurgu ürünü olarak tasarlandı. Sonuç olarak kitapta yer alan vakaların hiçbirisi gerçek kişileri ve vakaları birebir olarak yansıtmamakta; buna karşılık, gerçek vakalarda sıklıkla karşılaşılan ilişki dinamikleri ve döngülere dair bilgiler yer almaktadır. Kitap hakkında değinmemiz gereken bir özellik daha var. Bu kitabın bilgi kaynağı, öncelikle, uygulama ustalarının (Hiebert ve meslektaşlarının) on binlerce çift ve aileyle yaptıkları yüz binlerce saatlik terapi ve danışma deneyimlerinin ürünüdür. Elbette, ustalar, Aile Terapisi alanında yıllar boyu türetilmiş nice kuramı yoğurmuş, özümsemiş, kendilemiş ve yerli yerinde uygulamaya koymuşlardır. Artık onlar için kuramlar araç, danışanlar ve danışma ortamı amaç olmuştur. Dolayısıyla bu kitapta kuram ve bilim değil, ustaların kuram ve bilim çerçevesinde deneyimledikleri, devşirdikleri ve alçak gönüllülükle paylaştıkları bilgiler ön plandadır. Okurlarımızın, onların deneyimleriyle birlikte akabilmelerini diliyoruz. Yazarlar olarak en büyük arzumuz kitabın, okuyucuların mesleki gelişimine katkıda bulunabilmesidir. Türkiye deki mesleki saygınlığımızın ve yeterliliklerimizin gelişimine bir nebze olsun katkıda bulunabilmiş olmak emeklerimizin en tatmin edici karşılığı olacaktır. Yazarlar adına Dr. Özge Alkanat Ağustos 2011, İzmir

ÖN SÖZ - 2 Bazı yolculuklar uzun sürer ve yaşanılan süreç, ulaşılan sonucun anlamını daha da özel kılar. Bu kitabın yolculuğu da böyle oldu. İlk önsözü kaleme almamızın ardından, kitabın basım sürecine girildiğinde, yazarlarımızdan biri olan değerli hocamız Yard. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici nin sağlık durumuyla ilgili olumsuz gelişmeler yaşandı. Tatsız haberi aldığımızda kitabın basım işlerinin yanı sıra, Yaşar Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (YÜSEM) bünyesinde Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü ve Hiebert Enstitüsü iş birliği ile Evlilik ve Aile Terapistliği Eğitimi Sertifika Programının açılması üzerinde çalışıyorduk. Bu süre zarfında kitabımız çeşitli nedenlerden dolayı henüz basıma girmemişti ve bekleme aşamasındaydı. Eğitim programının açılma olasılığı yoğun emek gerektiren bir süreçti. Çiğdem Hoca önce hastane odasında, sonra da evindeki son dinlenme dönemlerinde programının açılması için var gücüyle çalışmaya devam etti. Yoğun çabalar ve Yaşar Üniversitesinin özverili desteğiyle 6 Ocak 2012 tarihinde ilk eğitim programımız başladı. Bu zaman zarfında Çiğdem Hocamız hastalığının seyri nedeniyle bizlere katılamasa da, programın başlamış olması onun için büyük bir teselli kaynağı olmuştu. Çiğdem Hocayı ilk iki dersimizin ardından 25 Ocak 2012 de ebediyete uğurladık. Bir taraftan değerli hocamızın ani kaybının hüznü, diğer taraftan onun aşıladığı inançla eğitim programımız ve aile terapisinin Türkiye deki gelişimi alanındaki çalışmalarımız devam etti. Temmuz 2012 de programımız Uluslararası Aile Terapileri Derneği nin (IFTA) o zamanlarda belirlemiş olduğu eğitim içeriği ve eğitimci kıstaslarına uygunluğu açısından dünyada ve Türkiye de tanınma statüsünü elde eden ilk eğitim programı oldu. Türkiye de aile terapisi/danışmanlığı alanındaki eğitim girişimleri hızla artarken, birinci programımız Nisan 2013 te sona erdi ve ikinci eğitim programımız başladı. Bu süre zarfında eğitim programımız zenginleşerek gelişti, farklı konuk konuşmacıların üniversitemizi ve programımızı ziyareti ve ücretsiz sunularıyla kendi öğrencilerimizin dışında, mesleki çevremize de ulaşmamıza olanak sağladı. Eğitim yolculuğumuz Çiğdem Hocamızın açtığı yolda ilerliyor ve ülkemize yeterlilik ve beceri anlamında donanımlı meslektaşlar kazandırma çabamız devam ediyor. Tüm bunlar olup biterken, değerli bir hoca, inançlı bir takım arkadaşı ve adanmış bir dostu kaybetmenin yası ve artan mesleki sorumluluklar nedeniyle maalesef kitabın basım süreci bugünlere dek ertelendi. Tek tesellimiz, Yard. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici ve Yaşar Üniversitesi öncülüğünde başlamış olan eğitim programımız sayesinde ülkemizdeki çift ve aile terapisi alanının gelişimine katkıda bulunmak ve hocamızın adını elinizde tuttuğunuz bu kitap ile yaşatabiliyor olmaktır. Yard. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici yi saygı ve gönül dolusu sevgiyle anarken, kitabımızın tüm meslektaşlarımıza yararlı olmasını diliyoruz. Dr. Özge Alkanat Mayıs 2014, İzmir

İKİNCİ BASIM ÖN SÖZ Kitabımızın ilk basımı bizim için biraz kör atışı gibiydi. Kitabın talep görüp görmeyeceğini kestiremiyor olsak da, çiftlerle çalışan uygulayıcıların işine yaraması umuduyla bu yola girmiştik. İkinci basıma girileceğini öğrendiğimizde ise doğru yolda olduğumuza inancımız arttı ve yaptığımız iş bizim için daha büyük bir anlam kazandı. Bu anlam, kitabın okuyucuları ile birlikte yaratıldı. Hepsine teşekkürü borç biliriz. Toplumsal açıdan yaşadığımız değişimlerle birlikte, aile ve çift ilişkilerindeki değişimler de kaçınılmaz oluyor. Sosyokültürel boyutta geleneksellik ile modernlik arasında yaşadığımız gelgitler ülkemizdeki çift ilişkilerini doğrudan etkiliyor ve uzlaşılması gereken alanların sayısı gittikçe artıyor. İki mutsuz insan bir araya geldiğinde mutlu bir aile etmiyor, mutsuz bir aile ise huzurlu ve barışçıl bir toplum için sağlam bir alt yapı oluşturamıyor. Huzurun ve barışın öncelikle aile içinde yaratılması gerektiği gerçeği, kanımızca, çift terapisi alanın önemini bir kat daha ön plana çıkarıyor. Kitabımızın ikinci basımının yeni uygulayıcılar için çift ve ailelerle yapacakları çalışmalarda yol gösterici olmasını, aile ve toplum huzuruna bir nebze de olsa katkı sağlamasını umut ediyoruz. Yazarlar adına, Dr. Özge Alkanat Şubat 2016, İzmir

İÇİNDEKİLER Sunu...vii Ön Söz-1... viii Ön Söz-2... xi İkinci Basım Ön Söz... xii 1. Sistem Düşüncesi ve Aile Terapisi...1 Sınırlar (Boundaries)...4 Örüntüler/Paternler (Patterns)...4 Kararlılık ve Değişim (Stability- Change)...5 Özet...6 2. Genel Bakış...7 Geçmişe Bakarken Geleceği Oluşturmaya Başlamak...8 Terapi Süreciyle İlgili Bilgiler...9 Danışanın ve Terapistin Beklentileri...9 Terapinin Yapısı ve Kontrolü...10 Sağaltıcı Üçgenleşme...11 Anlaşma- Sözleşme Yapma Süreci (Contract)...12 Mehter Yürüyüşü: İki İleri Bir Geri...13 3. İlişki Değerlendirmesini Yapılandırmak ve Yönetmek...15 Sırları Paylaşmak...16 Doğru Soruları Sormak...17 Zaman Etkeni...18 Sorumluluk Üstlenme ve Anlaşma...18 Çekinceli Durumlar...19 Uygulama Tarzı ve Teknik Bilgiler...19 Görsel Tekniklerin Kullanımı...20 YİG e Başlama Anlaşması-Kontrat Yapma...20 YİG te Seans Süresi ve Sayısı...22 Değerlendirmenin Gerekçeleri...22 Terapiye Hazır Olmak...23 Terapist- Danışan Sınırını Oluşturmak...23 Sonuç...24

xiv Uygulayıcılar İçin Pratik Bir Yol Haritası: Çift Terapilerinde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler 4. Çiftlerde Sıkça Görülen Etkileşim Örüntüleri...25 Yarım Evlilik...27 Betimleme...28 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...30 Bağlanan- Çözülen İlişki...30 Betimleme...32 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...32 Yabancılaştıran İlişki...33 Betimleme...34 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...35 Çocuk İlişkisi...35 Betimleme...37 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...37 Tedavi Edici İlişki...38 Betimleme...39 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...40 Sözde İlişki...40 Betimleme...41 Öngörülebilir Örüntü İpuçları...42 Sonuç...42 5. İlişkiyi Keşfetmek...43 Çapraz (Dyadic) Sorgulama...43 Çapraz Sorgulamanın Amacı...44 Göz Teması...45 Kilit Niteliğindeki Olaylar Hakkında Sorular...45 Çapraz Sorgulama ve YİG...46 İkinci Evlilik ve YİG...46 Anlaşmayı Oluşturmak...47 YİG İçin Anlaşma- Sözleşme Yapmak (Kontrat)...47 Flört/ Çıkma Sürecinin Araştırılması...48 Bağlılık ve Adanmışlık (Commitment): İlişkinin Tutkalı...52 Öngörülebilir İlişki Temaları...53 Bağımlılık (Dependency)...53

İçindekiler xv Benlik Değeri...54 Güç Savaşları...54 Bağlılığın ve Adanmışlığın Keşfinin Ardından...55 YİG Soruları...56 6. Yapılandırılmış İlk Görüşmeleri Şekillendirmek...63 Vaka Tarihçesi- Bölüm 1...64 Evlilik ve Aileye İlişkin Sorular...64 Vaka Tarihçesi- Bölüm 2...65 Terapiste Gelmelerine Neden Olan Probleme İlişkin Sorular...65 Vaka Tarihçesi- Bölüm 3...65 Denenmiş Olan Çözüm Girişimlerine Ait Sorular...66 Vaka Tarihçesi- Bölüm 4...66 Tanışma Soruları...67 Vaka Tarihçesi- Bölüm 5...68 Çıkma Örüntüsü Soruları...68 Vaka Tarihçesi- Bölüm 6...69 Bağlanma Süreci Soruları...70 Vaka Tarihçesi- Bölüm 7...70 Çatışma Soruları...71 Vaka Tarihçesi- Bölüm 8...71 Duygulanım ve Cinsellik Soruları...72 Vaka Tarihçesi- Bölüm 9...73 Nikâh ve Düğünün Planlanması/Nikâh, Düğün, Balayı Soruları...74 Vaka Tarihçesi- Bölüm 10...74 Sosyal Yaşam Soruları...75 Vaka Tarihçesi- Bölüm 11...75 Cinsellik Soruları...76 Vaka Tarihçesi- Bölüm 12...76 Hamilelikler/Çocuklar/Ebeveyn Rollerine İlişkin Sorular...77 Vaka Tarihçesi- Bölüm 13...77 Çalışma/Eğitim/ Maddi Durumla İlgili Sorular...78 Vaka Tarihçesi- Bölüm 14...79 Konut Değiştirme/Taşınma Soruları...79 Vaka Tarihçesi- Bölüm 15...79 Kök Aile ve Geniş Aile ile İlgili Sorular...80

xvi Uygulayıcılar İçin Pratik Bir Yol Haritası: Çift Terapilerinde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler Vaka Tarihçesi- Bölüm 16...80 Öfke Soruları...80 Vaka Tarihçesi- Bölüm 17...81 Madde Kullanımı ile İlgili Sorular...81 7. Yapılandırılmış İlk Görüşmeleri Sonuçlandırmak...85 Toparlama Sürecini Oluşturmak...88 Süreci Yönetmeye İlişkin Sorunlar...89 Toparlama için Ana Temalar...89 Toparlamayı Geliştirme Üzerine Yorumlar...91 Toparlama Sürecinde Kullanılabilecek Hikâye Örnekleri...92 Kaya Balığı ile Isparoz Balığı...92 Büyülü Orman...93 Şövalyeler...94 Kanarya ile Papağan...95 Oyun Arkadaşları...96 Terapiye Devam Gereksinimi...97 Bir Haritayla Çalışmanın En Keyifli Sonucu: Bazen Terapiye Gerek Kalmaz...97 Yeni Bir Harita Oluşturmak: Belirli Sorunlar Konusunda Terapi...98 Gizli Haritaları Aramak: Kök Aileden Ayrışma Konusunda Çalışmak...98 Yeni Bir Harita Oluşturabilmek İçin Terapiye Ara Vermek...99 8. Kök Aile Çalışması... 101 Çalışma Düzeneği... 102 Birey Olarak Kardeşler... 106 Kardeş Etkileşimleri... 106 Ebeveyn-Çocuk Etkileşimleri... 107 Karı-Koca Etkileşimleri... 108 Aile Etkileşim Tarzı... 109 Toparlama... 110 Sonuç... 112 Terimler Sözlüğü... 114 Kaynakça... 116

İçindekiler xvii Tablolar Tablo- 1 YİG ile Çift Değerlendirmesine Örnek Bir Flört Dönemi...21 Tablo- 2 YİG: Yarım Evlilik...28 Tablo- 3 YİG: Bağlanan Çözülen İlişki...31 Tablo- 4 YİG: Yabancılaştıran İlişki...34 Tablo- 5 YİG: Çocuk İlişkisi...36 Tablo- 6 YİG: Tedavi Edici İlişki...39 Tablo- 7 YİG: Sözde İlişki...41 Tablo- 8 Evlilik ve Aileyi YİG Mantığı ile Şemalaştırma...65 Tablo- 9 YİG: Eski Çözüm Girişimleri...66 Tablo- 10 YİG: Tanışma...67 Tablo- 11 YİG: Çıkma Örüntüsü...69 Tablo- 12 YİG: Bağlanma Süreci...70 Tablo- 13 YİG: Çatışma...71 Tablo- 14 YİG: Duygulanım ve Cinsellik...73 Tablo- 15 YİG: Nikâh/Düğün...74 Tablo- 16 YİG: Sosyal Yaşam...75 Tablo- 17 YİG: Cinsellik...76 Tablo- 18 YİG: Hamilelikler/Çocuklar/Ebeveyn Rolleri...77 Tablo- 19 YİG: Çalışma/Eğitim/ Maddi Durum...78 Tablo- 20 YİG: Konut Değiştirme/Taşınma...79 Tablo- 21 YİG: Geniş Aile...80 Tablo- 22 YİG: Öfke...81 Tablo- 23 YİG: Madde Kullanımı...81 Tablo- 24 YİG: Flörtten Bugüne İlişki Tarihçesi...82 Tablo- 25 YİG: Toparlama...86 Şekiller Şekil-1 YİG ile Çift Değerlendirmesine Örnek Bir Flört Dönemi...21 Şekil-2 Genogram Mantığı ile Şemalaştırma...64 Şekil-3 Mehmet in Kök Ailesi... 104 Şekil-4 Ayşe nin Kök Ailesi... 104 Şekil-5 Ayşe ve Mehmet in Standartlaştırılmış Genogramı... 105

1. SİSTEM DÜŞÜNCESİ VE AİLE TERAPİSİ Paradigma olarak adlandırılan bilimsel düşünme biçimleri kendilerine özgü tutum, felsefe ve yöntemleri içerir. Belirgin düşünce biçimlerini benimseyen uzmanlar, çalışma alanlarını, benimsemiş oldukları bu bakış açılarına göre şekillendirir. Benimsenmiş olan yaklaşım tarzı, çalışma alanına ve içeriğine uygun düşmediği durumlarda bilimsel yaklaşım yeni arayışlara yönelmeyi ve mevcut duruma daha uyumlu olan yeni paradigmaların oluşumunu gerektirebilir. Eski inançlar yenileriyle yer değiştirdiğinde, algılar farklılaşır ve önceden sahip olunan bilgiler yeni anlamlar kazanır. Yeni bir paradigmaya geçiş sürecini Kuhn bilimsel devrim olarak tanımlar (Goldenberg & Goldenberg, 2012). Sistem kuramının, aile terapisi çalışmalarının temeline yerleşmesi, ruh sağlığı alanında alışık olunan düşünme biçimlerinde bir paradigma kayması olarak gerçekleşmiştir. Örüntülere (paternlere) ve süreçlere odaklanan sistem yaklaşımı, 1940 li yıllarda savaş sonrası hız kazanan sibernetik alanındaki gelişmelerden esinlenmiştir. Mühendislik, matematik ve sosyal bilimler alanında çalışan bilim insanlarının kesiştiği bir alan olarak beliren sibernetik yaklaşım, iletişimin, geribildirim mekanizmalarından elde edilen bilgilere dayalı olarak düzenlendiği ve kontrol edildiği çalışmalara odaklanmaktaydı. Birincil seviyedeki sibernetik çalışmaları, sistemlerin kendilerini nasıl düzenledikleri ve istikrarlı hale geldiklerini inceleyen iletişim mühendisliği ve bilgisayar bilimi alanlarında gerçekleşti. Matematik ve mühendislik alanındaki sibernetik kavramları sosyal ve davranış bilimleri alanına taşıyan kişi, antropolog Gregory Bateson oldu. İstikrar ve değişim arasındaki ilişkiye odaklanan Bateson, her değişim, bir tür istikrarı koruma girişimidir ve her türlü istikrar ancak değişim sayesinde elde edilebilir görüşünü ortaya attı (Goldenberg & Goldenberg, 2012).

2 Uygulayıcılar İçin Pratik Bir Yol Haritası: Çift Terapilerinde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler Yıllar içinde yapılan farklı araştırmalar sonucunda bilim insanları aile ye yönelik yeni bir bakış açısı geliştirdiler. Bu yaklaşımda aile, bireylerin bir araya gelmesiyle oluşan bir yapıdan çok, biyolojik organizmalarda görülen türde örgütlenmiş bütünlük gösteren bir yapı olarak değerlendirilmeye başladı. Ailenin, kendine ait yapısı, kuralları ve hedefleri olan bir bütün olduğu ve ancak böyle bir oluşum gerçekleştiğinde işlevselliği yakaladığına yönelik bir ele alış tarzı gelişti. Bir başka deyişle, gözlemciler aileyi bir sistem olarak görmeye başladılar. Sistem kuramına göre aile, birbirleriyle öngörülebilir biçimde ilişki kuran bireylerin bir araya gelerek oluşturduğu bir bütündür. Sistem, sabit bir dengeye (homeostasis, equilibrium) sahiptir ve kendi içinde yarattığı değişimleri bu dengeyi korumaya yönelik geliştirir. Aileyi oluşturan bireyler arasındaki ilişki örüntüleri (paternler) ise, sistemin sabit dengesini koruma ve devam ettirme amacındaki değişim girişimleridir (Napier, 1988). Dolayısıyla aile, dışarıdan göründüğünün aksine, anne-baba-çocuk üçlüsünden çok daha muğlâk ve karmaşık bir sistemdir. Sistem kuramı, bu karmaşık yapıyı kavramsallaştırabilmeleri için uzmanlara yeni bir yöntem fırsatı sundu. Farklı ortamlarda ve konularda çalışan terapistler, aile nin sahip olduğu gücü fark edip, ailenin işlevsiz yönleriyle daha etkili biçimde çalışabilmek için bu gücün farklı unsurlarını belirginleştirmeye yönelik çalışmalar başlattılar. Ailedeki tek bir bireyin psikolojik yardıma başvurduğu durumlarda, aslında aile sisteminin tümünün, kendi içinden kaynaklanan veya dışarıdan gelen bir etkenin oluşturduğu farklı gerilimleri yaşıyor olduğu görüldü. Bireyin şikâyeti ya da tanısı ne olursa olsun, sorun aile sisteminden kaynaklanmaktaydı. Mutsuz birey, çok sayıda mutsuz bireyi barındıran bir aileden gelmekteydi. Sorun aile sisteminden; ailenin organize olma, bireylerin iletişim kurma ve günlük etkileşimlerini oluşturma biçimlerinden kaynaklanmaktaydı. Araştırmacılar aile bireyleri arasındaki iletişime daha belirgin biçimde odaklanıp, neyin olumsuz/ etkisiz/ verimsiz olduğunu araştırdıkça, odaklarını hastalıklı ve sağlıklı insan tanımlarından, işlevli ve işlevsiz ilişki tanımlarına kaydırdılar. Böylelikle insan davranışlarına yönelik yeni ele alış tarzıyla birlikte, bu bakış açısını açıklamak için yeni bir dil sistemi de gelişmeye başladı. Araştırmacıların ilgisinin bireysel dinamiklerden aile süreçlerine kaymasıyla, hasta olarak tanımlanan bireyin ait olduğu işlevsiz aile sistemine yönelik müdahale arayışları da başlamış oldu. Aile sisteminin dengesini koruyabilmesi için, kendisine yönelen gerilimi tek bir kişiye, yani bir kurban ya da günah keçisine yüklemesi, bu kişinin de hasta olarak ailenin tüm gerilimini tek başına üzerine alması anlamına gelen belirlenmiş hasta (identified patient) kavramı bu şekilde oluştu.

Dr. William J. Hiebert, Dr. Özge Alkanat & Yard. Doç. Dr. E. Çiğdem Leblebici 3 Ruh sağlığı alanında paradigmanın bireysel terapi den aile terapisi ne kaymaya başlamasıyla birlikte yeni durumlar ve sorular gündeme gelmeye başladı. Eğer hasta ya da sorunlu olarak nitelenen her birey, aile gerginliğinin üzerine atıldığı belirlenmiş hasta ise, o zaman terapi alacak olan hedef grup ailenin kendisi olmalıydı. O zamana dek bireysel psikoterapiler üzerine odaklanan ruh sağlığı dünyası için, bu farklı odak, radikal bir yeniden yapılanma gerektirecek ve aynı zamanda tepki toplayacaktı. Bireysel destek almaya programlanmış olan danışan grubu için bir odaya tüm aile üyeleriyle birlikte girmek ve o zamana dek konuşulmamış en mahrem konuları dile getirmeye başlamak da danışanlara güç geliyordu. Bu iki zor durumla yüzleşmek ve baş etmek tek bir terapist için oldukça ağır bir yük olacağından, yardım ve destek almak zorunluluğu baş gösterdi. Hem ortak kuramsal bakış açısına sahip olma hem de uygulamada birbirine destek verme açısından bu yardımı sunabilecek en doğru kişi, bir diğer terapist olabilirdi. Böylelikle aile terapisi alanında yardımcı terapist (co-therapist) uygulamaları gelişmeye başladı. Bu uygulamalar ailelerle çalışan terapistlere rahat bir ortam sağlamanın yanı sıra, Napier ve Whitaker a göre tedavi sürecini de daha etkili hâle getiriyordu (Napier, 1988). Aile terapisinin ortaya çıkış dönemindeki terapistler, yukarıda değinilen dönüşümlerin yarattığı zorluklarla uğraşırlarken, birbirleriyle güç birliği oluşturma anlamında yol kat edememişlerdi. Bu önderler, kendi terapi yaklaşımları ve aile terapisini kavramsallaştırma biçimlerine göre terapi ekolleri geliştirmeye, böylelikle kendi öğrencilerini ve takipçilerini yetiştirmeye başladılar. Murray Bowen, Nathan Ackerman, John Bell, Salvador Minuchin, James Framo, Carl Whitaker; ve Gregory Bateson ve Don Jackson önderliğinde bir araya gelen Palo Alto grubu, aile terapisinin kurucu önderleri olarak nitelenmektedir. Palo Alto grubu, sonradan kendileri de başlıca önderler arasında giren Virginia Satir, Jay Haley, Paul Watzlawick, John Weakland, Arthur Bodin, Richard Fisch gibi isimlerin de ailelerle çalışmaya başladıkları Mental Research Institute (MRI) adlı enstitüye dönüştü. 1970 li yıllara gelindiğinde, aile terapisi alanı oluşum sürecini tamamlamış, psikoanalitik yaklaşımın karşısında kendisini kabul ettirmeyle geçen sancılı dönemini kapatmıştı. Aile terapisi, araştırma sonuçlarının paylaşıldığı yayınlar, üniversiteler tarafından oluşturulan eğitim programları ve kaynak olarak kullanılan kitapların yazılmasıyla birlikte kimliğini oturtmuştu.

4 Uygulayıcılar İçin Pratik Bir Yol Haritası: Çift Terapilerinde Yapılandırılmış İlk Görüşmeler Paradigmada oluşan dönüşüm, aile terapisinin odağını içerikten, sürece doğru kaydırdı. O zamana dek mevcut problemlere açıklama getirmek için olaylar üzerinde durulurken (doğrusal nedensellik: A, B ye yol açar); artık aile sistemi içinde birbirini takip eden iletişim değiş tokuşlarına odaklanılmaya başlandı (döngüsel nedensellik: A, B yi etkiler; B ise C ye neden olur; C, A ya yol açar). Sonuç olarak terapistler neden sorusunun cevabını aramaktansa, nasıl sorusunun cevabının arayışına girdiler. Bu arayış onları, problemi oluşturan süreçte birbirini takip eden etkileşimsel davranışları ve sistemde var olan kişilerin etki- tepki ilişkilerini mercek altına almaya sürükledi. Aşağıda aile terapisi alanında sıklıkla ele alınan sistem kuramı ve sibernetik yaklaşım önermelerinin özet bir listesi sunulmuştur. Sınırlar (Boundaries) Aile, sınırları olan ve alt sistemlerden (ebeveyn alt sistemi, kardeş alt sistemi vb) oluşan bir sistemdir. Aile, daha geniş yapıdaki sosyal sistemin bir alt sistemidir. Ailenin kendi etrafındaki sınır, onu, sosyal sistemden ayırır. Ailenin dışarıdaki sosyal sistemden gelen uyaranlara uyum sağlayabilmesi ve gerekli değişimi gerçekleştirebilmesi, bu sayede varlığını işlevsel biçimde devam ettirebilmesi için, aile ile sosyal çevre arasındaki sınırın esnek (yarı geçirgen) olması idealdir. Örüntüler/Paternler (Patterns) Üyelerin ve alt sistemlerin davranışları, aile üyelerini birbirine bağlayan etkileşim örüntüleri tarafından belirlenir. Ailenin etkileşim örüntüleri belirli kurallara bağlıdır ve tekrar etme özelliğine sahiptir. Tekrarlanan aile örüntüleri gözlenerek aile sistemine ait kurallar hakkında bilgi edinilebilir. Aile etkileşimi tanımlamalarında döngüsel nedensellik bakış açısı, gözlemciyi dinamik örüntüyü anlamaya daha yatkın kılar.