5 ITHAL ÜRÜNDEN BIRINDE KANSER VE GÜVENLIK RISKI VAR



Benzer belgeler
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nın Piyasa Gözetimi ve Denetimi Konularında Uygulamaları

İKTİSADİ ve İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

ISTANBUL ÜNIVERSITESI'NDEN, ÇOCUK HEMATOLOJISI SERVISIYLE ILGI...

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

PERŞEMBE İZMİR GÜNDEMİ

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

OYDER, Bursa'da 22. Diyalog Toplantısı'nı gerçekleştirdi

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TİCARET BAKANLIĞI

İstanbul Aydın Üniversitesi TOPLUMSAL ARAŞTIRMALAR UYGULAMA ve ARAŞTIRMA MERKEZİ

İsterlerse Hristiyan öğrencilerimize de din kültürü sorusu sorabiliriz

PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ

İŞLETME VE YÖNETİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ GİRİŞİMCİLİK BÖLÜMÜ

BURCU GERİŞ, Başkan Yardımcısı ve CFO, TAV Havalimanları Holding

Meral KARAASLAN. GÜMRÜK ve TİCARET BAKANLIĞI


TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ

Piyasa Gözetimi ve Denetimi Uygulamaları

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı. Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü Piyasa Gözetimi ve Denetimi Dairesi

KUZEY YILDIZI: AİLE ŞİRKETLERİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK , Adana

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI. TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE PİYASA GÖZETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Mayıs 2012

1995 TEN BUGÜNE STRATEJİK ORTAĞINIZ

Pazartesi İzmir Basın Gündem

Şube Müdürü 2 Şef 1 Uzman 1 Mühendis 1 Gümrük ve Ticaret Denetmen Yardımcısı 4 Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni 8 Memur 5 Teknisyen 1 Raportör 3

12. İSTANBUL BİLİŞİM KONGRESİ. Verinin Paraya Dönüşümü Ticarette Dijital Çağ

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ BEYŞEHİR ALİ AKKANAT İŞLETME FAKÜLTESİ

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ

Önce evimizin önünü süpürüyoruz

TÜRKİYE DE FAİZSİZ FİNANS SEKTÖRÜ İÇİN YASAL ÇERÇEVE SEMPOZYUMU

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ- -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı / Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

GİRNE ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK TEŞKİLAT VE İŞLEYİŞ YÖNETMELİĞİ

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ. -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı - Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ NEDİR?

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

Baykal'ın. Tekne'de siyaset!..

EKOTEKS Laboratuvar ve Gözetim Hizmetleri A.Ş

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ

ÇARŞAMBA İZMİR GÜNDEMİ- -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı / Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

2. ISRAIL VE YAHUDILIK KONFERANSI BANDIRMA DA GERÇEKLESTI

Başkan Acar 4. Ulusal Sağlık Kurultayına Katıldı

Yükseköğretim Kurumlarımızın Mühendislik Fakültelerinin Kıymetli Dekanları ve Çok Değerli Hocalarım..

UZMANLARDAN VATANDASA UYARI! 'ÇOK TEHLIKELI'

Eğitim Bilimleri Enstitü Müdürleri Çalıştay Raporu

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI

İŞLETME FAKÜLTESİ İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ EKONOMİ İŞLETME (UOLP) İSTANBULTEKNİKÜNİVERSİTESİ.

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

2. Uluslararası İktisadi ve İdari Perspektifler Kongresi 5-7 Ekim Tarihlerinde Fakültemiz Ev Sahipliğinde Gerçekleştirildi

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!

Business Network Center Turkey.

BARTIN ÜNİVERSİTESİ FEN FAKÜLTESİ İSTATİSTİK BÖLÜMÜ. Telefon: M.Bahar BAŞKIR

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

Çalışan Profili Araştırması 2018

Doğal olarak dijital

ENERJİ GÜNDEMİ SAYI 57 MART Enervis, 10. Enerji Verimliliği Forum ve Fuarı'nın iki farklı etkinliğinde konuşmacı olarak yer alıyor

Stratejik Plan

KALÇA ARTROSKOPİSİ YENİLİKÇİ, TARTIŞMALI VE İNTERAKTİF CANLI CERRAHİ KURSU (25 OCAK 2019)

TÜRKİYEDE KİMYA ENDÜSTRİSİ

ÇALIŞANLARIN ÇEVRE VE MESLEK HASTALIKLARINA BAKIŞI

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ

İŞLETME FAKÜLTESİ İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ (UOLP) EKONOMİ İŞLETME (UOLP) İSTANBULTEKNİKÜNİVERSİTESİ

IÜ DENIZCILIK KULÜBÜNÜN GELENEKSEL GECESI

Yayına Hazırlayan Serhat YILMAZ. T.C. İstanbul Aydın Üniversitesi İmtiyaz Sahibi Dr. Mustafa AYDIN İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı

27 Mayis 2016 HAZİRAN 2016 YENİ MISAD YÖNETİM KURULU SEÇİLDİ!

Kamuda Dijital Dönüşüm Çalıştayı Yapıldı

İKTİSAT (EKONOMİ) ÖĞRETİMİ ÇALIŞTAYI

%30 u İngilizcedir. MÜDEK 2/27

KARİYER SENİN, KARAR SENİN

TARİH: NO: 89

Bankacılık ve Finans, İşletme, İktisat, Maliye, Ekonometri Bölümlerinden herhangi birinden lisans mezunu olmak. Lisans mezunu olmak

KKTC deki Türk Vatandaşları İçin Sağlık Hizmetlerinde Yeni Dönem

Uzmanlar Solunum Sorunlarını Masaya Yatırdı

w w w. b e z m i a l e m. e d u. t r

VI. ULUSLARARASI BİYOMÜHENDİSLİK KONGRESİ (BEC2013) XIX. ULUSLARARASI BİYOMEDİKAL BİLİM VE TEKNOLOJİLER SEMPOZYUMU (BIOMED2013) Sponsorluk Dosyası

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Personel alımları devam edecek

YÖNETMELİK. b) Merkez (Hastane): Turgut Özal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezini,

Saygılarımızla, Genç Barış İnisiyatifi Derneği adına, M. Emre Akkaş Genel Başkan

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ

ÜNİVERSİTESİ 2016 YILI FAALİYET RAPORU

İSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ERDAL BAHÇIVAN IN KONUŞMASI

TÜRK HENKEL'DE ÜST DÜZEY ATAMA

KALKINMA HABERLERİ 1 EKİM 2010 REFERANS

Üniversite ve Sanayi İkili İşbirliği Projesi

Mobil SGK Araçları Yollarda

ÖSYS Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi. Erkan AYYILDIZ Koor.Rehber Öğretmen

Paris İklim Değişikliği Taraflar Konferansı na bir adım atıldı

CARROLL ÜNİVERSİTESİNİ KEŞFEDİN 1846 dan beri akademisyenlerde mükemmellik

SWOT Analizi. Umut Al BBY 401, 31 Aralık 2013

Makine Mühendisliği Bölümü

Dow Türkiye ile Öğretmen Akademisi Vakfı nın (ÖRAV) birlikte gerçekleştirdiği Dow ile Öğretmenin Kimyası projesinde 2. faz atölye çalışması sona erdi.

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ HAVACILIK VE UZAY BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

Transkript:

5 ITHAL ÜRÜNDEN BIRINDE KANSER VE GÜVENLIK RISKI VAR Portal : İçeriği : Tarih : 11.06.2014 Adres : http://www.canlihaber.com/5-ithal-urunden-birinde-kanser-ve-guvenlik-riski-var-16894h.htm Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de tekstilden oyuncağa, dayanıklı tüketim maddelerinden ayakkabıya kadar kanserojen içerikli ürünler insan sağlığını ciddi boyutlarda tehdit ediyor. Gıda maddelerinden sonra insan bedeniyle en çok ilişkide olan standart dışı tekstil ürünleri ve oyuncaklar sağlığımızı en az gıda maddelerindeki kimyasallar kadar etkiliyor.almanya, İspanya ve Türkiye den dünya çapındaki uzmanlar, 7. Uluslararası Ekoteks Tekstil Sempozyumu nda 'Güvenli Üretim Güvenli Ürün' başlığı altında Türkiye nin 'kanser ve riskli ithalatını' alınan ve alınması gereken önlemler çerçevesinde masaya yatırdılar.istanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Ekoteks İcra Kurulu Başkanı Nilgün Özdemir in açılış konuşmalarını yaptığı sempozyumda, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan da Türkiye çapındaki inceleme ve kontrol sonuçlarını açıkladı.'her TEKNOLOJİK GELİŞME İNSAN DOĞASIYLA BARIŞIK DEĞİL'İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi konuşmasında, tasarım, markalaşma, pazarlama gibi operasyonların küresel rekabet açısından belirleyici olduğu tekstil ve hazır giyim sektöründe güvenilirlik, sağlık konularının her geçen gün daha çok öne çıktığını belirtti.sektörün, hızla fiyat-maliyet rekabetinden kalite rekabetinin belirleyici olduğu bir yapıya doğru yol aldığına dikkat çeken Tanrıverdi, 'Buruşmayan, kirlenmeyen, su tutmayan gibi artık hemen hiç kimsenin yabancısı olmayan ürünler yaşamımızın birer parçası oldu. Ancak her teknolojik gelişmenin insanın doğasıyla, kimyasıyla barışık olduğunu da söyleyemeyiz. Bir yandan AR- GE çalışmaları, inovasyona yönelik sürdürülen uzun soluklu programlar insan sağlığı konusundaki birçok soru işaretini ortadan kaldırırken, öte yandan özensizlik, bilgisizlik, daha kolay ve ucuz yoldan daha çok kazanma hırsı geleceğimizi tehdit eder hale geldi' dedi.'ekolojik DENGEYİ BOZMAYAN ÜRÜNLER OLMASI GEREKİYOR'Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de kanserojen içerikli tekstil ürünlerinin insan sağlığını ve gelecek nesilleri ciddi boyutlarda tehdit ettiğine dikkat çeken Tanrıverdi, 'Özellikle sürekli artan maliyet unsurlarının yanında devam eden kıran kırana rekabet bu alanda çok daha titiz ve dikkatli olmamızı zorunlu kılıyor. Özellikle kullanılan kimyasalların yarattığı olumsuz etkiler insanlara deri teması, solunum veya sindirim yoluyla zarar verebiliyor. İnsanların ekoloji konusunda gittikçe hassaslaştığı günümüzde, tekstil ürünlerinin birey ve çevre sağlığına zarar vermeden üretilip kullanılabilen yani ekolojik dengeyi bozmayan ürünler olması gerekiyor' diye konuştu.a DAN Z YE HEMEN HER ŞEY DENETLENİYORGümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan da sunumunda Türkiye genelinde yaptıkları denetimlerde tekstil, hazır giyim, ayakkabı, çanta ve çocukların kullanımına ve bakımına yönelik ürünler de dahil birçok ürünün incelendiğini söyledi.güvensizliği tespit edilen ürünün piyasaya arzının yasaklanmasının yanında, dağıtılan ürünlerin piyasadan toplatıldığına işaret eden Karaaslan, sonuçlar hakkında ise şu bilgileri verdi:'2012 yılında denetlenen 27 bin 220 adet üründen 3 bin 17 si güven testini geçemedi. 2013 `te yapılan denetimlerde ise, denetlenen toplam 73 bin 672 adet ürün içinde bin 888 adet ürün güvensiz bulundu. 7 bin 752 ürüne ise düzeltici faaliyet uygulandı.'oyuncaklar MERCEK ALTINDAMeral Karaaslan, Sağlık Bakanlığı nın sorumluluğunda bulunan 'oyuncak, deterjan, emzik, biberon, havuz kimyasalları, kuvvetli asit bazlar, diş fırçaları ve hijyenik kağıt ürünlerinin' piyasa gözetimi yetkisinin Gümrük ve Ticaret Bakanlığı na geçtiğini hatırlattı.2014 yılında deterjanlar ve oyuncaklara yönelik geniş kapsamlı denetimlerin sonucunda açıkta deterjan satan 664 İşyerine idari yaptırım uygulandığını söyleyen Karaaslan, oyuncak denetimi hakkında ise şu bilgileri verdi:'18 büyük ilimizde oyuncaklara yönelik piyasa gözetimi ve denetimi yapıldı. Kimyasal riskler açısından azo boyar madde, fitalat ve ağır metal yönünden ürünler kontrol edilirken, dolgulu oyuncaklarda ve bebeklerde ise yanmazlık testleri yapıldı.toplamda 18 İlde 10 bin 365 ürün denetlendi. 7 bin 616 ürün gerek belge gerekse test kitleri ile yapılan ön incelemede güvenli bulunurken, 2 bin 749 ürün ise güvensizlik şüphesi ile laboratuvara gönderildi. Laboratuvar analizleri sonucunda 855 ürün güvenli bulunurken, bin 039 üründe çeşitli düzeltilebilir aykırılıklar tespit edildi ve düzeltme süresi verildi.''bati BOYAYI ÜRETİP, ÜLKESİNDE KULLANMIYOR'İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü nden Dr. Yavuz Dizdar da, azo boyarların insan cildinde bulunan bakterilerle etkileşime girmesiyle tehlikeli hale geldiğini belirterek, özellikle tekstil boyamada çalışanların risk altında olduğunu söyledi.bu sektörde çalışanlarda mesane kanserinde artış gözlemlediklerini ifade eden Dizdar, 'Avrupa ülkeleri boya üretmesine rağmen boyama işlemini kendi ülkelerinde yapmıyorlar. Boyama işlemini Çin de, Hindistan da Pakistan da yapıp, çevresel atıkları o ülkelerde bırakıyorlar. Kendi çevrelerini kirletmiyorlar. Özellikle çocukların tenleri çok daha hassas ve cilt geçirgenlikleri çok daha yüksek. Bu nedenle çocuk kıyafetinde çok daha hassas olmalıyız' dedi.öne ÇIKAN ZARARLI MADDELERAZO BOYAR MADDELER: Tekstil, plastik ve deri mamullerin boyanmasında kullanılır. Bazı azo boyar maddeler boyama sırasında serbest amino gruplarının oluşmasına sebep olurlar. Bu serbest amino gruplarının 4 tanesi kesin kanserojen diğer 20 tanesi ise muhtemelen kanserojen olarak adlandırılıyor. Tekstil ve deri ürünlerinde azo boyar maddelerle ilgili olarak 30 mg/kg sınırlama bulunuyor.fitalatlar: Tükürük, ter gibi yollar aracılığıyla temas halinde plastikten vücuda geçebiliyorlar. Plastik ürünlerde ve baskılarda yumuşatıcı olarak; boyar maddelerde, PVC ile temas halinde olan tekstil ürünlerinde yardımcı olarak; boyalarda, yapıştırıcılarda, kozmetiklerde çözücü olarak kullanılıyor.kanserojen olan fitalatlar, insanlarda ve hayvanlarda hormon sistemine zarar veriyor. Fitalatlara yüzde 0.01 kısıtlama getirildi. Özellikle bebek giysilerindeki plastik baskı ve aksesuarlar ile mama önlükleri, alıştırma külotları, alt açma minderi, emzirme yastığı gibi ürünlerde fitalat kontrolleri yapılıyor.alev GECİKTİRİCİLER: Alev geciktiriciler tekstil ürünlerinin yanmazlığını artırmak amacıyla kullanılıyor. Bu bileşikler bağışıklık sistemini ve üreme sistemini etkiliyor. Cilde direkt temas eden çarşaf, iç çamaşırı vb. tekstil ürünlerinde; Tris (dibromopropyl) fosfat Polybrominatedbiphenyls (PBB) Tris-(aziridinil)-fosfinoksit kullanımı tamamen yasaklandı.

SEKERBANK'A YENI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI Portal : www.ekonomikulis.com İçeriği : Ekonomi/Finans Tarih : 11.06.2014 Adres : http://www.ekonomikulis.com/sekerbanka-yeni-genel-mudur-yardimcisi.html Şekerbank a Yeni Genel Müdür Yardımcısı Ahmet İlerigelen Şekerbank Genel Müdür Yardımcılığı görevine atandı. Ahmet İlerigelen, Şekerbank Yönetim Kurulu nun 10.06.2014 tarihli kararı ile BDDK onayını müteakip geçerli olmak üzere Şekerbank Genel Müdür Yardımcılığı görevine atandı. Bankacılık sektöründe 30 yılı aşkın tecrübesiyle krediler ve risk yönetimi alanında bugüne kadar farklı bankalarda önemli görevlerde bulunan İlerigelen, en son üstlendiği Fibabank Kredi Risk Yönetimi Genel Müdür Yardımcılığı görevinin ardından Şekerbank Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı. Sektörde birçok önemli bankada üst düzey yöneticilik yapmış olan Ahmet İlerigelen, bankacılık kariyerine 1983 yılında Yapı ve Kredi Bankası nda müfettiş yardımcısı olarak başladı. Kariyerine 1983-2007 yılları arasında aynı bankada devam eden İlerigelen, sırasıyla baş müfettiş, uygulama ve risk kontrol birim müdürü, risk izleme bölüm başkanı olarak çalıştı. 1996 yılında Yapı ve Kredi Bankası Kurumsal Krediler Tahsis Genel Müdür Yardımcısı olarak atanan İlerigelen yine aynı bankada 2007 yılında kadar; finansal analiz, risk izleme ve sorunlu krediler, ticari ve KOBİ bankacılığı, krediler ve risk yönetimi, büyük kurumsal ve uluslararası müşteriler genel müdür yardımcılığı görevlerini üstlendi. Ahmet İlerigelen, 2007 yılında Bankacılık Operasyonları ve Kredilerden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak göreve başladığı Tekstilbank ta bankacılık operasyonları merkezinin kurulması sürecine liderlik etti. İlerigelen, aynı bankada Krediler Risk Yönetimi Genel Müdür Yardımcılığı görevini de birlikte yürüttü. Ahmet İlerigelen son olarak, Credit Europe Bank ve Fibabank ta Kredi Risk Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu olan İlerigelen in aynı fakültede 'para ve bankacılık' yüksek lisans derecesi bulunuyor.

KANSER RISKI TASIYOR Portal : www.adanamedya.com İçeriği : Gündem Adres : http://www.adanamedya.com/kanser-riski-tasiyor-54886h.htm Kanser riski taşıyor İthal edilen her 5 üründen biri kanser riski taşıyor!gümrük ve Ticaret Bakanlığı nın Türkiye genelinde tüm ürünlerde yaptığı denetimlerde 2011 de yüzde 38,64 olan güvensizlik oranı 2012 de yüzde 8,73 e düşerken, 2013 te yeniden yüzde 17,5 e yükseldi.tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de tekstilden oyuncağa, dayanıklı tüketim maddelerinden ayakkabıya kadar kanserojen içerikli ürünler insan sağlığını ciddi boyutlarda tehdit ediyor. Gıda maddelerinden sonra insan bedeniyle en çok ilişkide olan standart dışı tekstil ürünleri ve oyuncaklar sağlığımızı en az gıda maddelerindeki kimyasallar kadar etkiliyor. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı verilerine göre 2011 de yüzde 38,64 olan güvensiz ürün oranı 2012 de yüzde 8,73 e düşmesine karşın 2013 de yeniden yüzde 17,5 e yükseldi. Böylece denetimi yapılan her 5 ithal üründen birinde kanser ve güvenlik riski tespit edildi.almanya, İspanya ve Türkiye den dünya çapındaki uzmanlar, 7. Uluslararası Ekoteks Tekstil Sempozyumu nda 'Güvenli Üretim Güvenli Ürün' başlığı altında Türkiye nin 'kanser ve riskli ithalatını' alınan ve alınması gereken önlemler çerçevesinde masaya yatırdılar. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Ekoteks İcra Kurulu Başkanı Nilgün Özdemir in açılış konuşmalarını yaptığı sempozyumda T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan da Türkiye çapındaki inceleme ve kontrol sonuçlarını açıkladı. İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi konuşmasında, tasarım, markalaşma, pazarlama gibi operasyonların küresel rekabet açısından belirleyici olduğu tekstil ve hazır giyim sektöründe güvenilirlik ve sağlık konularının her geçen gün daha çok öne çıktığını söyledi.artık insan sağlığına hizmet eden ürünlerden; radyasyona karşı kalkan görevi üstlenen ceketlere, iç ve spor giyimde termal konforun sağlanmasına dek pek çok yenilik tüketicileri bekliyor. Buruşmayan, kirlenmeyen, su tutmayan gibi artık hemen hiç kimsenin yabancısı olmayan ürünler yaşamımızın birer parçası oldu. Ancak her teknolojik gelişmenin insanın doğasıyla, kimyasıyla barışık olduğunu da söyleyemeyiz.bir yandan AR- GE çalışmaları, inovasyona yönelik sürdürülen uzun soluklu programlar insan sağlığı konusundaki birçok soru işaretini ortadan kaldırırken, öte yandan özensizlik, bilgisizlik, daha kolay ve ucuz yoldan daha çok kazanma hırsı geleceğimizi tehdit eder hale geldi' dedi. A DAN Z YE HEMEN HERŞEY DENETLENİYORT.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan ise sunumunda Türkiye genelinde yaptıkları denetimlerde tekstil, hazır giyim, ayakkabı, çanta ve diğer deri ürünleri, kırtasiye ürünleri, çocukların kullanımına ve bakımına yönelik ürünler, oyuncaklar, yiyecek taklidi ürünler, emzik, biberon, deterjanlar, kağıt ürünler ( çocuk bezleri ve hijyenik pedler),kuvvetli asit ve bazlar (yağ-çöz, por-çöz vb.),havuz kimyasalları, diş fırçaları, mobilyalar, bisikletler, kasklar, stor perdeler, lazer işaretleyiciler, çakmaklar ve mumların incelendiğini söyledi.yapılan denetimin sonucunda güvensizliği tespit edilen ürünün piyasaya arzının yasaklanması, dağıtılan ürünlerin piyasadan toplanması, ürünlerin güvenli hale getirilmesinin imkansız olduğu durumlarda ise taşıdıkları risklere göre kısmen ya da tamamen bertaraf edildiğini söyleyen Meral Karaaslan, sonuçlar hakkında ise şu bilgileri verdi: 'Bakanlığımız kurulduğu 2011 yılı Haziran ayından bu yana sorumlu olduğu ürün gruplarında ciddi denetim faaliyetleri gerçekleştirdi. Tekstil, ayakkabı, çocuk bakım ürünü, kırtasiye gibi alanlara yönelik ilk uygulama 2011 yılında yapıldı. Denetlenen 44 bin 423 adet üründen 13 bin 872 si güvensiz bulundu..2012 yılında ise 27 bin 220 adet ürün denetlenirken 3 bin 17 si güven testini geçemedi.2013 `te yapılan denetimlerde ise, toplam 73 bin 672 adet ürün denetlendi. Bin 888 adet ürün güvensiz bulundu. 7 bin 752 ürüne ise düzeltici faaliyet uygulandı.bakanlık olarak üç yıllık piyasa gözetimi uygulamamız sonunda ürünleri güvensiz bulunan üreticilere 1 milyon 332 bin 945 TL idari para cezası kesildi. Ayrıca güvensiz ürünlerin ilanı, toplatılması ve imhası cezası uygulandı..2011 yılında kırtasiye oranlarında yüzde 53 olan güvensizlik oranı, 2012 yılında yüzde 24 e, 2013 te ise yüzde 17,5 e düştü. Tüm ürünlerdeki güvensizlik ise 2011 yılında yüzde 38,64 iken 2012 yılında yüzde 8,73 oldu. 2013 te ise yüzde 17,5 e çıktı.'oyuncaklar MERCEK ALTINDAMeral Karaaslan, Sağlık Bakanlığı nın sorumluluğunda bulunan 'oyuncak, deterjan, emzik, biberon, havuz kimyasalları, kuvvetli asit bazlar, diş fırçaları ve hijyenik kağıt ürünlerinin' piyasa gözetimi yetkisinin Gümrük ve Ticaret Bakanlığı na geçtiğini hatırlattı.2014 yılında deterjanlar ve oyuncaklara yönelik geniş kapsamlı denetimlerin sonucunda açıkta deterjan satan 664 İşyerine idari yaptırım uygulandığını söyleyen Karaaslan, oyuncak denetimi hakkında ise şu bilgileri verdi: '18 büyük ilimizde oyuncaklara yönelik piyasa gözetimi ve denetimi yapıldı. Fiziksel ve mekanik riskler açısından, ambalaj ve yaş uyarıları-işaretleri, keskin kenar, sivri uç, küçük parça, küçük toplar, çocuğun herhangi bir uzvunun sıkışabileceği aralıklar, bisiklet ve scooter gibi ürünlerde frenler, ses çıkaran oyuncaklarsa ses seviyesinin kontrolü gerçekleştirildi. Kimyasal riskler açısından azo boyar madde, fitalat ve ağır metal yönünden ürünler kontrol edilirken, dolgulu oyuncaklarda ve bebeklerde ise yanmazlık testleri yapıldı.toplamda 18 İlde 10 bin 365 ürün denetlendi. 7 bin 616 ürün gerek belge gerekse test kitleri ile yapılan ön incelemede güvenli bulunurken, 2 bin 749 ürün ise güvensizlik şüphesi ile laboratuvara gönderildi.laboratuvar analizleri sonucunda 855 ürün güvenli bulunurken, bin 039 üründe çeşitli düzeltilebilir aykırılıklar tespit edildi ve düzeltme süresi verildi. Düzeltme süresi verilen ürünlerde yaş etiketlemelerinin yanlış yapıldığı ve standartlara uygun uyarıların yapılmadığını tespit ettik. Teste gönderilen 855 ürün ise güvensiz bulundu. Ürünlerin toplatılması için idari işlemlere başlandı. Güvensiz bulunan ürünlerin taşıdıkları fiziksel ve mekanik risklerin yanında fitalat ve yanmazlık testlerinden de geçemediğini gördük.'meral Karaaslan ayrıca emzik, biberon, çocuk bezleri ve diğer hijyenik ürünlerle ilgili mekanik, kimyasal ve mikrobiyolojik kontrollerin gerçekleşeceğini sözlerine ekledi.'dr. YAVUZ DİZDAR: BATI BOYAYI ÜRETİP, ÜLKESİNDE KULLANMIYORİstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü nden Dr. Yavuz Dizdar ise azo boyarların insan cildinde bulunan bakterilerle etkileşime girmesiyle tehlikeli hale geldiğini belirterek, özellikle tekstil boyamada çalışanların risk altında olduğunu söyledi. Bu sektörde çalışanlarda mesane kanserinde artış gözlemlediklerini ifade eden Dr. Dizdar, 'Avrupa ülkeleri boya üretmesine rağmen boyama işlemini kendi ülkelerinde yapmıyorlar. Boyama işlemini Çin de, Hindistan da Pakistan da yapıp, çevresel atıkları o ülkelerde bırakıyorlar. Kendi çevrelerini kirletmiyorlar. Öte yandan bir hazır giyim ürünü alırken insan sağlığına özen gösteren, bu alanda denetim yapan firmaların tercih edilmesinde büyük yarar var. Türkiye de de denetimsiz üretim yapan firmalar ciddi sağlık sorunlarının kaynağını oluşturuyor. Özellikle çocukların tenleri çok daha hassas ve cilt geçirgenlikleri çok daha yüksek. Bu nedenle çocuk kıyafetinde çok daha hassas olmalıyız.'

TÜRKIYEDE HEKIM OLMAK Portal : www.anadoludahaber.com İçeriği : Gündem Adres : http://www.anadoludahaber.com/?mxz=haber&hid=11504 Türkiyede Hekim Olmak Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Asım Doğan Konferans Salonunda?Türkiyede Hekim Olmak Konulu Sempozyum düzenlendi. Eklenme tarihi: 10.06.2014 18:32:20 Anadoluda Haber Ajansı (an-ha) muhabirinin edindiği bilgiye göre, Sempozyumun oturum başkanlığını Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Özkağnıcı, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oktay Sarı ve Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Özen yaptı. Prof. Dr. Ahmet Özkağnıcının oturum başkanlığı yaptığı 1. oturumda; Konya Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Orhan ışık?türkiyede Aile Hekimi Olmak, Konya Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Halil Öztürk?Uzman Hekimlik Rahatlık Mı?, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazmi Zengin?Üniversite de Hekim Olmak ve son olarak da Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Sever? Özel Sektörde Hekim Olmak konu ile ilgili konuşma yaptı. Konya Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Orhan Işık,?Derneğimiz 2009 yılında kuruldu ve Konya da aile hekimliğine 2010 yılında geçildi. Dernek olarak amacımız aile hekimlerimizin özlük ve sosyal haklarını korumak. Geçen yıl dernek olarak bir Avrupa projesi gerçekleştirdik. Bu kapsamda Belçika, Hollanda, Fransa?daki aile hekimleri ve sivil toplum kuruluşları ile görüşmelerimiz oldu. Aile hekimi birey ve aile odaklıdır. Koruyucu sağlık hizmeti sunar. Aile hekimliği ilk Düzce de başladı, 2010 yılı sonunda tüm Türkiye de aile hekimliği uygulamasına bir geçiş oldu. Aile Hekimliği olarak en önemli görevimiz koruyucu hekimlik. Diye konuştu. Konya Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Halil Öztürk, Uzman hekim zorlu bir asistanlık süreci geçiriyor. Asistanlık; çok yoğun bir çalışma ortamının olması, fazla nöbet tutulması, eğitime yeteri kadar zaman ayrılamamsı ve buna benzer bir çok olumsuzlukların yaşandığı bir dönem olarak değerlendiriliyor. İnsanlar neden ihtisas yapıyor, uzman olmaya çalışıyorlar. Rahatlık beklentisinden dolayı değil. Esas beklenti mesleki tatmindir. Dedi. Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazmi Zengin konuşmasında,?üniversite de hekimseniz ya asistansınız ya uzmansınız yada öğretim üyesisinizdir. Uzman sayısı üniversitelerimizde kadro itibariyle uzman hekim olarak çalışan kişi sayısı çok çok kısıtlıdır. dedi. Son olarak Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Sever,? Hekimlik heryerde hakimliktir sonuç itibariyle. Doğru hepimiz Hipokrat yemini ettik, hepimiz hastalarımıza bakıyoruz.kamu ile Özel sektörde hekim olmak arasında kocaman bir fasrk var. Bir kere en başta hastane farkı var, yönetimsel fark var, baktığınız hastalar farklı, maaş farklı, mesai farklı, izin, tatiller, beraber çalıştığınız ekipler farklı. Hekim açısından da farklılık var. Kesinlikle daha çok çalışır. Akademik faaliyet yapabilmek için fırsat bulamaz, bulduğu fırsatlar kendi özel zamanından ayırdığı zamandır. dedi. Prof. Dr. Oktay Sarının oturum başkanlığı yaptığı 2. oturumda; İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kazım Beşerli?İyi Hekim Olmak, Konya Yenigün Gazetesi Sahibi Mustafa Arslan?Bir Hastanın Hekimden Beklentisi, Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Göka Hekimlik Psikolojisi, Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Özennin oturum başkanlığı yaptığı 3. Oturumda ise; Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dursun Odabaşı?Hekim Neden Şiddet Görür, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Onursal Cin?Hekime Şiddet Cezasız Kalırmı, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Eren?Hekim ve Empati konuları dile getirildi. (an-ha).:: İ.E.T ::.

Portal Adres 7. ULUSLARARASI EKOTEKS TEKSTIL SEMPOZYUMU : www.avrupabulteni.com İçeriği : Gündem : http://www.avrupabulteni.com/7-uluslararasi-ekoteks-tekstil-sempozyumu-98719h.htm 7. Uluslararası Ekoteks Tekstil Sempozyumu İHKİB Başkanı Tanrıverdi: İSTANBUL (AA) - İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, 'Bir yandan AR- GE çalışmaları, inovasyona yönelik sürdürülen uzun soluklu programlar insan sağlığı konusundaki birçok soru işaretini ortadan kaldırırken, öte yandan özensizlik, bilgisizlik, daha kolay ve ucuz yoldan daha çok kazanma hırsı geleceğimizi tehdit eder hale geldi' dedi. İHKİB tarafından yapılan açıklamaya göre, Almanya, İspanya ve Türkiye den dünya çapındaki uzmanlar, 7. Uluslararası Ekoteks Tekstil Sempozyumu nda 'Güvenli Üretim Güvenli Ürün' başlığı altında alınan ve alınması gereken önlemleri masaya yatırdı. Açıklamada görüşlerine yer verilen İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, tasarım, markalaşma, pazarlama gibi operasyonların küresel rekabet açısından belirleyici olduğu tekstil ve hazır giyim sektöründe güvenilirlik ve sağlık konularının her geçen gün daha çok öne çıktığını bildirdi. Sektörün, hızla fiyat-maliyet rekabetinden kalite rekabetinin belirleyici olduğu bir yapıya doğru yol aldığını belirten Tanrıverdi, şunları kaydetti: 'Tekstil ve hazır giyim, gıda maddelerinden sonra insan bedeniyle en çok ilişkide olan ürün grubunu oluşturuyor. Gelişen teknoloji yeni alternatifler sunuyor. Doğal olanın yanında yapay veya sentetik ürünler öne çıkıyor. Artık insan sağlığına hizmet eden ürünlerden radyasyona karşı kalkan görevi üstlenen ceketlere, iç ve spor giyimde termal konforun sağlanmasına dek pek çok yenilik tüketicileri bekliyor. Buruşmayan, kirlenmeyen, su tutmayan gibi artık hemen hiç kimsenin yabancısı olmayan ürünler yaşamımızın birer parçası oldu. Ancak her teknolojik gelişmenin insanın doğasıyla, kimyasıyla barışık olduğunu da söyleyemeyiz. Bir yandan AR- GE çalışmaları, inovasyona yönelik sürdürülen uzun soluklu programlar insan sağlığı konusundaki birçok soru işaretini ortadan kaldırırken, öte yandan özensizlik, bilgisizlik, daha kolay ve ucuz yoldan daha çok kazanma hırsı geleceğimizi tehdit eder hale geldi.' Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de kanserojen içerikli tekstil ürünlerinin insan sağlığını ve gelecek nesilleri ciddi boyutlarda tehdit ettiğine dikkat çeken Tanrıverdi, 'Özellikle sürekli artan maliyet unsurlarının yanında devam eden kıran kırana rekabet bu alanda çok daha titiz ve dikkatli olmamızı zorunlu kılıyor. Özellikle kullanılan kimyasalların yarattığı olumsuz etkiler insanlara deri teması, solunum veya sindirim yoluyla zarar verebiliyor. İnsanların ekoloji konusunda gittikçe hassaslaştığı günümüzde, tekstil ürünlerinin birey ve çevre sağlığına zarar vermeden üretilip kullanılabilen yani ekolojik dengeyi bozmayan ürünler olması gerekiyor. İHKİB in iştiraki olarak hayata geçirdiğimiz Ekoteks, önemli bir görev ve misyon üstlenmiş durumda. Bir yandan İhracatçıyı desteklerken, öte yandan ithalatı denetleyen Ekoteks, fonksiyonel tekstil ve benzer ürünlerin geliştirilmesinde de sektörümüzün yanında yer alıyor' değerlendirmesinde bulundu. - 'Tüm ürünlerdeki güvensizlik 2013 te ise yüzde 17,5 e çıktı' Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan ise sunumunda Türkiye genelinde yaptıkları denetimlerde tekstil, hazır giyim, ayakkabı, çanta ve diğer deri ürünleri, kırtasiye ürünleri, çocukların kullanımına ve bakımına yönelik ürünler, oyuncaklar, yiyecek taklidi ürünler, emzik, biberon, deterjanlar, kağıt ürünler ( çocuk bezleri ve hijyenik pedler), kuvvetli asit ve bazlar (yağ-çöz, por-çöz vb.), havuz kimyasalları, diş fırçaları, mobilyalar, bisikletler, kasklar, stor perdeler, lazer işaretleyiciler, çakmaklar ve mumların incelendiğini bildirdi. Yapılan denetimin sonucunda güvensizliği tespit edilen ürünün piyasaya arzının yasaklanması, dağıtılan ürünlerin piyasadan toplanması, ürünlerin güvenli hale getirilmesinin imkansız olduğu durumlarda ise taşıdıkları risklere göre kısmen ya da tamamen bertaraf edildiğini belirten Karaaslan, sonuçlar hakkında ise şunları ifade etti: 'Bakanlığımız kurulduğu 2011 yılı Haziran ayından bu yana sorumlu olduğu ürün gruplarında ciddi denetim faaliyetleri gerçekleştirdi. Tekstil, ayakkabı, çocuk bakım ürünü, kırtasiye gibi alanlara yönelik ilk uygulama 2011 yılında yapıldı. Denetlenen 44 bin 423 adet üründen 13 bin 872 si güvensiz bulundu. 2012 yılında ise 27 bin 220 adet ürün denetlenirken 3 bin 17 si güven testini geçemedi. 2013 `te yapılan denetimlerde ise, toplam 73 bin 672 adet ürün denetlendi. Bin 888 adet ürün güvensiz bulundu. 7 bin 752 ürüne ise düzeltici faaliyet uygulandı. Bakanlık olarak üç yıllık piyasa gözetimi uygulamamız sonunda ürünleri güvensiz bulunan üreticilere 1 milyon 332 bin 945 lira idari para cezası kesildi. Ayrıca güvensiz ürünlerin ilanı, toplatılması ve imhası cezası uygulandı. 2011 yılında kırtasiye oranlarında yüzde 53 olan güvensizlik oranı, 2012 yılında yüzde 24 e, 2013 te ise yüzde 17,5 e düştü. Tüm ürünlerdeki güvensizlik ise 2011 yılında yüzde 38,64 iken 2012 yılında yüzde 8,73 oldu. 2013 te ise yüzde 17,5 e çıktı.' Karaaslan, Sağlık Bakanlığı nın sorumluluğunda bulunan 'oyuncak, deterjan, emzik, biberon, havuz kimyasalları, kuvvetli asit bazlar, diş fırçaları ve hijyenik kağıt ürünlerinin' piyasa gözetimi yetkisinin Gümrük ve Ticaret Bakanlığı na geçtiğini hatırlattı. - 2014 yılı denetimleri 2014 yılında deterjanlar ve oyuncaklara yönelik geniş kapsamlı denetimlerin sonucunda açıkta deterjan satan 664 işyerine idari yaptırım uygulandığını ifade eden Karaaslan, oyuncak denetimi hakkında şunları kaydetti: '18 büyük ilimizde oyuncaklara yönelik piyasa gözetimi ve denetimi yapıldı. Fiziksel ve mekanik riskler açısından, ambalaj ve yaş uyarıları-işaretleri, keskin kenar, sivri uç, küçük parça, küçük toplar, çocuğun herhangi bir uzvunun sıkışabileceği aralıklar, bisiklet ve scooter gibi ürünlerde frenler, ses çıkaran oyuncaklarsa ses seviyesinin kontrolü gerçekleştirildi. Kimyasal riskler açısından azo boyar madde, fitalat ve ağır metal yönünden ürünler kontrol edilirken, dolgulu oyuncaklarda ve bebeklerde ise yanmazlık testleri yapıldı. Toplamda 18 İlde 10 bin 365 ürün denetlendi. 7 bin 616 ürün gerek belge gerekse test kitleri ile yapılan ön incelemede güvenli bulunurken, 2 bin 749 ürün ise güvensizlik şüphesi ile laboratuvara gönderildi. Laboratuvar analizleri sonucunda 855 ürün güvenli bulunurken, bin 039 üründe çeşitli düzeltilebilir aykırılıklar tespit edildi ve düzeltme süresi verildi. Düzeltme süresi verilen ürünlerde yaş etiketlemelerinin yanlış yapıldığı ve standartlara uygun uyarıların yapılmadığını tespit ettik. Teste gönderilen 855 ürün ise güvensiz bulundu. Ürünlerin toplatılması için idari işlemlere başlandı. Güvensiz bulunan ürünlerin taşıdıkları fiziksel ve mekanik risklerin yanında fitalat ve yanmazlık testlerinden de geçemediğini gördük.' Karaaslan, ayrıca emzik, biberon, çocuk bezleri ve diğer hijyenik ürünlerle ilgili mekanik, kimyasal ve mikrobiyolojik kontrollerin gerçekleşeceğini belirtti. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Onkoloji Enstitüsü nden Dr. Yavuz Dizdar ise azo boyarların insan cildinde bulunan bakterilerle etkileşime girmesiyle tehlikeli hale geldiğini belirtti. Özellikle tekstil boyamada çalışanların risk altında olduğunu kaydetti. Bu sektörde çalışanlarda mesane kanserinde artış gözlemlediklerini ifade eden Dizdar, şunları ifade etti: 'Avrupa ülkeleri boya üretmesine rağmen boyama işlemini kendi ülkelerinde yapmıyorlar. Boyama işlemini Çin de, Hindistan da Pakistan da yapıp, çevresel atıkları o ülkelerde bırakıyorlar. Kendi çevrelerini kirletmiyorlar. Öte yandan bir hazır giyim ürünü alırken insan sağlığına özen gösteren, bu alanda denetim yapan firmaların tercih edilmesinde büyük yarar var. Türkiye de de denetimsiz üretim yapan firmalar ciddi sağlık sorunlarının kaynağını oluşturuyor. Özellikle çocukların tenleri çok daha hassas ve cilt geçirgenlikleri çok daha yüksek. Bu nedenle çocuk kıyafetinde çok daha hassas olmalıyız.' Kaynak:

Portal Adres YESIL EGZERSIZLE KORUMA KALKANI! : www.doktorsigortasi.com İçeriği : Sağlık : http://www.doktorsigortasi.com/20727/yesil-egzersizle-koruma-kalkani/ Yeşil egzersizle koruma kalkanı! Coventry Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan çalışma, yeşil egzersizin çocuk sağlığı üzerindeki etkisini ortaya koydu. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi kardiyoloji uzmanı ve spor hekimi Prof. Dr. Erdem Kaşıkçıoğlu yeşil egzersiz yaparken uygun koşullarda bir dış ortamın önemli olduğunu belirterek 'İster sağlıklı isterse de, herhangi bir kronik hastalığı olan bireyler olsun, egzersizleri mümkün olduğunca dört duvar arasında değil de; toprak ve gökyüzünü görebilecekleri alanlarda yapmalıdırlar. Çevre ve hava kirliliği, aşırı sıcak ve soğuklar kimi zaman açık alanlarda egzersiz yapmayı engellese de sağlıklı bir yaşamın korunması için düzenli egzersizden vazgeçmemek gerekir' dedi. Bu yazı 10 Haziran 2014, 11:04 de eklendi.

TÜRKIYE TÜKETICI TARIHINDE BIR ILK: OTO DEVINE SOK DAVA Portal : www.patronlardunyasi.com İçeriği : İş Hayatı Adres : http://www.patronlardunyasi.com/haber/turkiye-tuketici-tarihinde-bir-ilk-oto-devine-sok-dava/158346 Türkiye tüketici tarihinde bir ilk: Oto devine şok dava Sıfır kilometre olarak satın aldığı Land Rover markalı araç 450 kilometredeyken şanzıman arızası yüzünden büyük zarar görüp kullanılmaz hale geldi.. İşadamı Engin Yakutun,?0 km satın aldığı Range Rover markalı araç 450 km sonra kullanılamaz hale geldi. Yakut, ayıplı ve kusurlu araçların geri çağrılması için İngiliz üreticiye toplatma davası yürütüyor. Konu otomobil, karşı taraf da uluslararası otomotiv deviyse tüketicinin hak arama çabası hiç kolay olmuyor. Sıfır kilometre olarak satın aldığı Land Rover markalı aracı daha 450 kilometreyken şanzıman arızası yüzünden büyük zarar görüp kullanılmaz hale gelince işadamı Engin Yakut, hak arayışı başlattı. Aynı zamanda avukat olan Engin Yakut, üretim hatası gerekçesiyle İngiliz otomotiv devi Land Rover Company aleyhine araçların geri çağrılması için toplatma davası açtı. AYIPLI MAL KAPSAMI Geçen yıl özel ithalat yoluyla galeriler tarafından getirilip 0 kilometre olarak satılan Range Rover 4.4 Vogue modelini aldığını söyleyen işadamı Yakut,?Aracımla 70 km hızla giderken motordan yanık kokuları gelmeye başladı. Kıvılcımlar çıkıp, sertleşen direksiyona rağmen zorlukla durabildim. Hızımın düşük olması beni büyük bir tehlikeden kurtardı. İncelemelerde aracın şanzımanındaki vidaların yerlerinden çıktığı, motorun bu yüzden yağ boşaltıp kullanılmaz hale geldiği belirtildi. Sonuçta araç pert raporu aldı diye konuştu. AYNI DURUMDA 6 ARAÇ Aracı satın aldığı galeri ve üretici firma nezdinde zararının giderilmesi için çalışan Yakut, benzer nedenlerden dolayı 6 adet Range Rover aracın da hasar görüp kullanılamaz duruma geldiğini distribütör ekspertiz raporlarıyla tespit etti. Yakut,?Yıldız ve İTÜ Mühendislerinin hazırladığı ve mahkeme bilirkişilerinden oluşan 13 bilim insanı tarafından imzalanan raporlar ve Borusan Otomotiv in ekspertizi, araçların seri üretim hatası yüzünden pert olduğunu belirtiyor diye konuştu. Aracı satın aldığı galeri dışında, üretici İngilteredeki Land Rover firmasına yaptıkları başvuruların sonuç vermemesi üzerine yasal yolları devreye sokan Yakut,?Land Rover Ltd Company aleyhine, İstanbul 1.Tüketici Mahkeme sinde geri çağırma için toplatma davası açtık. Diğer hatalı araçlarla birlikte aynı firma aleyhine, Bakırköy Tüketici Mahkemesinde ikinci seri toplatma-geri çağırma davası talebinde bulunduk açıklaması yaptı. İngiltereden başvuru ve uzlaşma çağrılarına yanıt alamadıklarına vurgu yapan Yakut, ayrıca hayati kaza tehlikesi atlattığı için 14 TL değerinde manevi tazminat davası açtığını da söyledi. İTHALAT DURDURULMALI Yakut, 'Hak arayışımız sürüyor. Üç ayrı mahkeme tespitli seri ve ayıplı fabrika üretim hatalı bilirkişi raporları sonrasında, aynı serideki araçların, geri çağrılmaları ve toplatılmalarına, ithalatının durdurulmasına, karayolları uygunluluk belgelerinin ve TSE sertifikalarının iptaline karar verilmesi için dava açtık' açıklamasını yaptı. AVRUPA VE TSE DE DEVREDE Türkiye de özel galerilerden satın alınan araçlarda garanti konusunda üretici firmayla sorunlar yaşandığını söyleyen Yakut,?Sorunun uluslararası platformda çözümü için Belçika daki Avrupa Tüketiciler Birliğine müracaat ettim. Ayrıca, seri ayıplı toplatma ve geri çağırma davası için, ayrıca TSE ve Türk Tüketiciler Birliğine başvuruda bulundum. Ciddi kaza riski olan bu araçların trafik çıkış belgelerinin iptali için TSEye de başvurdum dedi. EMSAL TEŞKİL EDEN DAVA! İstanbul Üniversitesi Devletler Özel Hukuk u Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Günseli Gelsel tarafından hazırlanan rapor çarpıcı açıklamalar içeriyor. Raporda, aracın Seri üretim hatalı olabileceği, üretici firma Land Rover Company aleyhine, ABD ve İngiliz Hukuk unda olduğu gibi, Türk Ceza Kanun larına göre de ceza tazminatına bile hükmedilebileceği belirtiliyor. Ayrıca, bu davanın, Türk hukuk tarihinde ilk kez ciddi bir örnek oluşturabileceği, Türk tüketicilerin de korunması gerektiği ancak Türkiye deki yasal boşluklar olduğunu ve bu davanın, emsal teşkil ederek önemli yasal düzenleme yapılabileceği açıklanıyor. ZF DE DAVALIK Üretim hatasından kaynaklanan sorun nedeniyle aracı kullanılmaz hale gelen ve 14 aydır hukuk mücadelesine devam eden Yakut, 3 farklı araçta daha fabrika hatalı şanzıman arızası oluşunca, Land Rover ve BMWnin şanzımanlarını üreten Alman Devi ZF Lemförder firmasına da Patentin Hükümsüzlüğü davası açtı. Gözler Türkiye ve uluslararası arenada devam eden davalarda. Akşam

ÜNIVERSITELERIN DE ITIBARI ÖLÇÜLÜYOR Portal : www.yeniakit.com.tr İçeriği : Haber Adres : http://www.yeniakit.com.tr/haber/universitelerin-de-itibari-olculuyor-20231.html Üniversitelerin de itibarı ölçülüyor Ertan Acar yönetimindeki İtibar Atölyesi, 3 yıldır sürdürdüğü Türkiye İtibar Endeksi (TİE) çalışmalarının sahasını genişletti. Bu yıldan itibaren araştırmanın kapsamına üniversiteler de alındı İtibar Atölyesi adına XSIGHTS araştırma şirketi tarafından gerçekleştirilen ve İstanbul Ticaret Üniversitesi nin akademik denetiminde kamuoyuna açıklanan Türkiye İtibar Endeksi 2013 sonuçlarına göre; en itibarlı ilk üç üniversite Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) olarak açıklandı. Bu üniversiteleri Ege Üniversitesi (EÜ) ve Marmara Üniversitesi (MÜ) izledi. Eğitim sektörü 2013 yılında 4,817 TİE puanı ile değerlendirmeye alınan 12 sektör arasında en son sırada yer alması dikkat çekti. Rekabet ortamının oluşmasını tetikliyor Üniversitelerin verdiği eğitim yelpazesi, artan genç nüfusun talebini karşılayacak şekilde gelişirken itibarlarını daha kuvvetli hale getirecek girişimlerde bulunanların sayısı da artıyor. Bu da doğal olarak rekabet ortamının oluşmasını tetikliyor. Bazı üniversitelerin mezunlarının başarısı, bazılarının ticari gücünün yüksek olması, bazılarının da hızla büyüyen, atılımlar yapan üniversite olarak algılanması itibar oluşumunda büyük rol oynuyor. Neler isteniyor? o Vatandaşlar, üniversitelerden öncelikle dürüst ve şeffaf olmalarını istiyor. o Akademisyen portföyüne önem veriyor. o Yeniliklere ve teknolojiye önem verilmesini istiyor. o Profesyonel ve nitelikli çalışanlarının olmasını bekliyor. o Mezunların başarısı da itibarı perçinleyen önemli bir faktör. Özyeğin `Araştırma odaklı büyüyecek Stratejik pazarlama ve rekabet stratejileri, dağıtım kanalları yönetimi, yabancı pazarlara giriş ve yayılma stratejileri konularındaki araştırmalarıyla dikkat çeken Özyeğin Üniversitesi (ÖzÜ) Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk, resmen göreve geldiği şubat ayından bugüne üniversitenin yeni atılımlarının altyapısıyla meşgul. 3. kuşak üniversite misyonunu sahiplenerek kurulan Özyeğin Üniversitesi nin belirlediği ve tüm birimlerinde toplum için değer oluşturucu yenilikçi ve sürdürülebilir fikirler üretmeyi hedefleyen vizyonu çerçevesinde çalışmalarını yürüten Gençtürk, ÖzÜ nün öğrencilerine yeni ufuklar açan, sunduğu imkânlarla onların yetkinliklerini keşfetmesini sağlayan bir üniversite olması için hedeflerini bir bir gerçekleştirmek düşüncesinde. 5 fakülte ve 3 yüksekokulda toplam 23 lisans programı ile eğitim verilen üniversitede 21 programda uygulanan eğitim dili ise yüzde 100 İngilizce. 4 alanda kurulan araştırma merkezleri ile faaliyetlerini sürdüren ÖzÜ de yeni tercih dönemine sıkı bir şekilde hazırlanıyor. Hedef ise uluslararası, güçlü bir akademik kadro ile öğrenim hayatını sürdürmek, öğrencilerini girişimci bir vizyonla yetiştirmek, Türkiye nin en yenilikçi ve araştırma odaklı üniversiteleri arasında yerini almak. İZÜ den yeni projeler İZÜ ile UUM nin imzaladığı mutabakat anlaşması kapsamında iki üniversite önümüzdeki yıllarda, ortak master ve doktora programları, sempozyumlar ve araştırma projelerine imza atacak İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ), Universiti Utara Malaysia (UUM) ile imzaladığı mutabakat anlaşması kapsamında, önümüzdeki akademik yılda öğrenci ve akademisyen değişim çalışmalarına başlayacak. İki üniversite önümüzdeki yıllarda, ortak master ve doktora programları, sempozyumlar ve araştırma projelerine imza atacak. Taraflar akademik çalışmaların, İşletme, Uluslararası İlişkiler, İslami İlimler, Beytu l Makdis çalışmaları, Ekonomi ve Finans özellikle de İslam Ekonomisi ve Finansı alanlarında olacağını belirtti. Universiti Utara Malaysia (UUM) Rektörü Prof. Dato Wira Dr. Muhammed Mustafa İshak ile İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut un katıldığı imza töreni İZÜ Halkalı Merkez Kampüsü nde düzenlendi. Törene 'Bu bizim için tarihi bir gün' sözleriyle başlayan İZÜ Rektörü Prof. Dr. Bulut, Avrupa ve Amerika yanında üniversitenin uluslararasılaşma çalışmalarının temel yönelim alanlarından birinin Asya olduğunu belirttiği konuşmasında yaşanan gelişmeyle birlikte üniversitenin akademisyenleri ve araştırmacılarına büyük görevler düştüğünü kaydetti. Universiti Utara Malaysia (UUM) Rektörü Prof. Dato Wira Dr. Muhammed Mustafa İshak ise, Malezya ve Türkiye gibi İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi ülkenin üniversiteleri arasında imzalanan anlaşmanın önemine dikkat çeken bir konuşma yaptı. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliğiyle 16-18 Haziran 2014 tarihinde 1. Disiplinlerarası Çocuk ve Kadın Sempozyumu düzenleyecek. Sempozyum ile çocuk ve kadınların sorunlarını mercek altına alan tüm araştırmaları yapanların etkileşiminin sağlanmasına zemin oluşturulacak. Yeni Yüzyıl da Adli Hemşirelik Çalıştayı Yeni Yüzyıl Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından, Hemşirelik Bölümü katkıları ile düzenlenen Adli Hemşirelik Çalıştayı 12-13 Haziran 2014 tarihlerinde üniversitenin Azmi Ofluoğlu Konferans salonunda gerçekleşecek. Çalıştayda, şiddete uğrayan mağdurlara destek veren adli hemşirelerin verdiği hizmetlerin önemine değinilecek. Şehir li öğrenciler Ürdün e gitti ŞEHİR İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyeleri Sami Erdem ve Özgür Kavak, ŞEHİR İslami İlimler Fakültesi ve Kutufü l-marife Enstitüsü arasında yapılan işbirliği anlaşması kapsamında Ürdün ün başkenti Amman a gitti. İstanbul Şehir Üniversitesi Arapça Hazırlık Programını başarıyla tamamlayan ŞEHİR İslami İlimler Fakültesi öğrencileri, akademik dil becerilerini geliştirmek amacıyla yaklaşık iki ay Amman da eğitim görecekler. MEVLANA DA MEZUNİYET SEVİNCİ 4 yıl önce eğitim ve öğretim hayatına başlayan Mevlana Üniversitesi ilk mezunlarını verdi. Mühendislik ve Eğitim Fakültesi nde okuyan 251 öğrenci kep fırlattı. Üniversitenin spor salonunda yapılan törene Mütevelli Heyeti Başkanı M. Yaşar Gül, Rektör Prof. Dr. Bahattin Adam, akademisyenler, öğrenciler, öğrencilerin aileleri ve arkadaşları katıldı. DAÜ MEZUNU MOUSA, BAKAN OLDU Doğu Akdeniz Üniversitesi nin (DAÜ) mezunları dünyanın farklı ülkelerinde başarılı kariyerleri ile dikkat çekiyor. 1990 yılında DAÜ Mühendislik Fakültesi, Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü nü birincilikle tamamlayan Allam Mousa, yeni kurulan Filistin Hükümeti nin İletişim ve Ulaştırma Bakanlığı görevine getirildi. Allam Mousa, geçen hafta yeni görevine başladı. Beşiktaş Tan üniversite atağıyıllık Olağan Mali ve İdari Genel Kurul dan yetki alan Beşiktaş yönetimi, üniversitenin kurulması için kolları sıvadı. Oluşturulan komite, kongre üyelerinin bu konudaki fikirlerini almak amacıyla `[email protected] mail adresi oluşturdu. Kulüp Başkanı Fikret Orman, üniversitenin kurulacağı alanla ilgili ön çalışmaları yakından takip ederken; ilk adımda Spor Akademisi, Hukuk, İşletme ve İktisat Fakültesi açılması planlanıyor. e-öğrenme ve yeni teknolojiler konuşuldu Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ve Plato Meslek Yüksekokulu işbirliğiyle 'Hayat Boyu Öğrenmede Fırsatlar: E-Öğrenme ve Yeni Teknolojiler' Sempozyumu düzenlendi. Plato Meslek Yüksekokulu Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Tolga Yazıcı, yüksekokul olarak e-öğrenmeyi önemsedikleri ve meslek öğretiminde kullanımının artması gerektiği üzerine bir konuşma yaptı. Sempozyumda konuşan Plato Meslek Yüksekokulu Mütevelli Heyet Başkan Vekili Dr. Mustafa Melek, Plato Meslek Yüksekokulu ve Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü arasındaki işbirliği ile 3 öğretim yılı boyunca Olgunlaşma Enstitüleri nde uygulamalar gerçekleştirdiklerinin altını çizdi. Mehmet Ufuk Bu yıl neleri tartışmadık ki! Zaman su gibi geçti. Bir eğitim-öğretim yılının daha sonuna geldik. ilk ve orta öğretimde 6 Eylül 2013 te başlayan takvim 13 Haziran Cuma günü karnelerin dağıtılmasıyla sona erecek. Üniversitelerde ise, final telaşı ile mezuniyet günleri ard arda gelecek. Haftasonundan itibaren iki aşamalı gerçekleştirilecek üniversiteye giriş sınavını da unutmamak gerek. Velhasıl bugünlerde eğitim dünyasıyla ilgili haberler revaçta olacak. Yıl boyunca eğitim dünyasında neler olmadı ki? Hangisini sıralarsak sıralayalım mutlaka müspet ve menfi yönleri vardır. Ancak düzenlemeler ve değişiklikler ile çözüm bekleyen sorunlar için acaba kurgular doğru yapılıyor mu? Kadro ve müfredatıyla en sık değişime tabi tutulan Milli Eğitim Bakanlığı nın bu yaz tatili, Ramazan demeden yeni döneme hazırlanması gerekiyor. Aynı şeyleri YÖK için de söyleyebiliriz. Sistem sürekli değişiyor. Muhataplar ise, sık sık yapılan değişikliklerden son dakikada haberdar olmanın sıkıntısını yaşıyor. Oysa herşey anında ilgili kurumların web sayfalarında yayınlanmakta. En çok neleri tartıştık? *En hararetli tartışmalar dershanelerin dönüşümünü de öngören yasa için olmuştu. Yasanın yürütmesinin durdurulması için Anayasa Mahkemesi nin kapısının çalınması ile tansiyon daha da çıktı. 4 yılını dolduran okul idarecilerinin görevlerine son verilmesi, özel okullara teşvik, aday öğretmenlerin adaylık sürecinin sonunda tekrar yazılı ve sözlü sınavlara girme şartı tartışmaları alevlendiren diğer faktörler oldu. Açıklanan son bilgi ise dershanelerden özel okula dönüşecek liselerin adının 'temel lise' olması kararıydı. Temel liseler, haftada 20 saat yüz yüze, kalan saatlerde de sınav yapmak üzere sabahçı-öğlenci olmak üzere ikili öğretim yapabilecek. Özel okula dönüşen liselerde okul bahçesi ya da müstakil bina şartı aranmayacak. Dershanelerden dönüşecek özel okullar, cumartesi günleri, kendi öğrencilerine takviye kursları düzenleyebilecek. Türkiye de kamuoyuna yön veren eğitim yazarlarının bu konuda da insaflı yazılar yazması gerekiyor. `Temel lise dönüşüm mü yoksa kandırmaca mı `diyerek kamuoyunda tartışma oluşturmaya çalışmak işin en kolay yolu olsa gerek. *Bu süreçten TEOG sınavları da nasibini aldı. Yılda iki dönemde olmak üzere 6 dersten merkezi sınavlara girmek yoluyla ortaöğretime geçiş sürecini belirleyen sınavların güvenilirliği acaba neden çok tartışılıyor. Ayrıca Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin sınav zorunluluğu içine alınması da eleştirildi. *Fatih projesinde hızlı ilerlenmediği iddiaları da günlerce kamuoyunu meşgul etti. Bu arada tablet bilgisayarların dağıtımının hedeflenen oranda gerçekleşmemesinin nedenlerinin açıklanmasında yarar görüyoruz. *ÖSYM nin sınav sistemi dahil mevzuatta yapmayı düşündüğü köklü değişiklikleri kamuoyunda tartışmaya açmasını ise olumlu görüyoruz. Bu değişikliklerin kapsamı ve işlerliği konusunu önümüzdeki günlerde değerlendireceğiz. Sırası gelmişken LYS den de söz edelim. Son aşama 5 oturumda yapılacak. ÖSYM, sınavlara 946.244 adayın başvurduğunu açıklamıştı. Başvuruda bulunan adayların 744.562 si Matematik Sınavı (LYS-1), 388.361 i Fen Bilimleri Sınavı (LYS-2), 751.454 ü Edebiyat-Coğrafya Sınavı (LYS-3), 432.97 si Sosyal Bilimler Sınavı (LYS-4) ve 70.767 si Yabancı Dil Sınavı na (LYS-5) katılacak. LYS-4, 14 Haziran Cumartesi, LYS-1 ve LYS-5, 15 Haziran Pazar; LYS-2, 21 Haziran Cumartesi ve LYS-3, 22 Haziran Pazar günü düzenlenecek. LYS ler 81 il merkezi ve Lefkoşa da yapılacak. Sınavlarda, 5 milyondan fazla soru kitapçığı kullanılacak. LYS giriş merkezleri ise geçtiğimiz günlerde ÖSYM nin internet sitesinde duyuruldu. Artık yarından sonra ne konu tekrarı