ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Roman KAR TANESİ. Çeviren: Aslı Özer. Resimleyen: Gözde Bitir

Benzer belgeler
BİL BENİ BİLEYİM SENİ

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Bilmece ŞİPŞAK BİLMECELER DEYİM VE ATASÖZLERİ. 2. basım. Resimleyen: Ferit Avcı

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut GÜNAYDIN! GÜNAYDIN! Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ORMANDAKİ DEV. 4. basım. Resimleyen: Reha Barış

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ASLAN KRAL KORK. Resimleyen: Sedat Girgin

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

İnsan Okur. Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü SU KARDEŞLER. 3. basım. Resimleyen: Gözde Bitir

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü MOR BENEKLİ. 3. basım. Resimleyen: Elif Deneç

Sihirli Çaydanlık Resimleyen: Reha Barış

BÖCEK ORKESTRASININ MUHTEŞEM SINIFI

Cem Akaş BUMBA İLE BİBU. Resimleyen: Reha Barış

Bilgin Adalı HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mustafa Delioğlu SÜMBÜLLÜ KÖŞK

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

BÜYÜK ATATÜRK TEN KÜÇÜK ÖYKÜLER

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Doğan Gündüz. Öykü ACAYİP BİR HEDİYE. 2. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

ŞİMDİKİ ÇOCUKLAR HÂLÂ HARİKA

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

TİLKİ TİLKİ SAAT KAÇ?

YÜZÜMÜZÜ GÜLDÜRENLER DİZİSİ NÜKTEDAN NAMIK ŞAİR NEYZEN KEMAL EŞREF TEVFİK

KIRMIZI KANATLI KARTAL

Bu kitabın sahibi:...

BİLENLER BİLMEYENLERE ANLATSIN

GEL DÜNYAYI SEYREDELİM

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Süleyman Bulut BÜYÜK ATATÜRK TEN KÜÇÜK ÖYKÜLER

KLASİK TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Gülmece ŞAKA, ALAY VE HAZIRCEVAPLARIYLA YAHYA KEMAL. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Betül Tarıman. Öykü GÖKYÜZÜ PRENSİ PO İLE KÜÇÜK KIZ. 2. basım. Resimleyen: Uğur Altun

Bilgin Adalı YAVRU KARTAL RENKLERİN KARDEŞLİĞİ. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mert Tugen YEDİ DENİZLERDE 2. 2 Basım İSKELET SAHİLİ NDEKİ SIR

KÜÇÜK UYKULAR BAHÇESİ

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi KÜÇÜK KARA BALIK. Masal. Çeviren: Haşim Hüsrevşahi resimleyen: Mehmet Sönmez

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Cihan Demirci. Şiir ŞİİR KÜÇÜĞÜN. 2. basım. Resimleyen: Cihan Demirci

YÜZÜMÜZÜ GÜLDÜRENLER DİZİSİ NÜKTEDAN YAHYA AHMET SÜLEYMAN KEMAL RASİM NAZİF

Parçadaki boşluklara aşağıdaki noktalama işaretlerin-den hangileri sırasıyla getirilmelidir?

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Koray Avcı Çakman. Öykü FLAMİNGO GÜNLÜĞÜ. 1. basım. Resimleyen: Reha Barış

BİZİM SOKAKTA ŞENLİK VAR

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Tanşıl Kılıç. Roman ŞEKERLİ SİNEK. 12. basım. Resimleyen: Vaqar Aqaei

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK KÜÇÜK PITIRCIK. Çeviren: Vivet Kanetti. 29. basım

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ. 5 Basım SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

Süleyman Bulut DESTANLAR VE MASALLAR GEMİCİ SİNDBAD. Masal. BİNBİR GECE MASALLARI Resimleyen: Ender Dandul

OKLU KİRPİ İLE KONAKLI KAPLUMBAĞA

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

Tanşıl Kılıç ŞEKERLİ SİNEK. Resimleyen: Vaghar Aghaei

1) Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi terim anlamıyla kullanılmıştır?

MAVİ KUŞU GÖREN VAR MI?

Turgut Erbek YANIK DEĞİRMEN. Resimleyen: Claude Leon

Delal Arya. Resimleyen: Sedat Girgin PERA GÜNLÜKLERİ SIRLAR OTELİ. 2. Kitap

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Can Göknil. Öykü ORMANDAKİ ARKADAŞ

MATBAACILIK OYUNCAĞI

4) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ayrı yazılması gereken de bitişik yazılmıştır?

İhmal Amca DESTANLAR VE MASALLAR BOYALI KIRLANGIÇ. Masal. Resimleyen: Turgut Keskin

A RAÇ. Henry Winker. Ayraçlar da İnsandır. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

UĞURBÖCEĞİ NİN MUTLULUK HAPLARI

Bu kitabın sahibi:...

Çocuğunuza Söylemeniz Gereken 99 Olumlama - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süreyya Berfe. Şiir ÇOCUKÇA. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

Yapı Kredi Yayınları Doğan Kardeş Meyveleri Kim Yemiş? Yazan ve resimleyen: Feridun Oral

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Kemal Özer. Öykü ÇOCUKLUK ANAYURDUM. Çeviren: Aslı Özer. 2. basım. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK PITIRCIK SATRANÇ OYNUYOR. Çeviren: Vivet Kanetti. 23. basım.

ATATÜRK HANGİ TAKIMI TUTUYORDU?

YAZAN Özgül BATTAL NAMLI. EDİTÖR Ziya SİCAK. RESİMLEYEN ve KAPAK L. Zeki OKSEV. GRAFİK Sinan FIRAT

HAYAT BENİM BİLDİĞİM KADAR MI?

Babamın Sihirli Küresi AYTÜL AKAL

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

ANKARA GAZİ ÜNİVERSİTESİ AVRASYA ARAŞTIRMA TOPLULUĞU LİDERİ AHMET AK BU TOPLULUK SAYESİNDE ÇEVREM DEĞİŞTİ VE DAHA ÇOK SOSYALEŞMEMİZE SEBEP OLDU

AĞAÇLARIMIZA NE OLDU?

Karakter Eğitimi Sorumluluk. Sayın Veli;

Güverteden deniz kokusu getiren Delal Arya, kızıl tilki Aras ve panda yavrusu Pamir le birlikte günbatımlarında buluşmak...

Adınız ve Soyadınız: Doğum Tarihiniz: Sorular hakkındaki genel düşünceniz:

Küçüklerin Büyük Soruları-2

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. İdil Pişgin. Roman THUİ BAŞKA RENKTE BÜYÜMEK. 2. basım. Resimleyen: Mert Tugen

Bodrum Global Run 3'te başlıyor

Klarnet Virtüözü Şenlendirici Mandalin de Sahne Aldı

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

Şekil1. Dönüşümleri yapılmış raster hazır

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Ülkü Tamer. Öykü PULLAR SAVAŞI. Kapak Resmi: Gözde Bitir

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

DESTANLAR VE MASALLAR. Muhsine Helimoğlu Yavuz HILE İLE DILE. Masal. KÜRT MASALLARI Resimleyen: Claude Leon

MİRKET NİNELER. Parti Veriyor

Arda Alyanak Daniela Palumbo Filiz Özdem Carla Manea

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. André Maurois. Roman ŞİŞKOLARLA SISKALAR. Çeviren: Ülkü Tamer. 18. basım. Resimleyen: Fritz Wegner

REHBERLİK VE İLETİŞİM 7

Çocuklarımızın etraflarındaki dünyayı keşfedebilmeleri için eğitim ortamımızı, canlı, renkli ve bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarladık.

EKREM DEMİRTAŞ İZMİR TİCARET ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI

Çocuk, Ergen ve Genç Yetişkinler İçin Kariyer Rehberliği Programları Dizisi

HİTİTLİ PATTİYA İLE PALLİLİ

ISBN :

Yayınevi Sertifika No: Yayın No: 220 HALİM SELİM İLE 40 HADİS

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ YERLEŞKESİ OKULLARI EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 25. VELİ BÜLTENİ

kpss ezberbozan serisi MATEMATİK GEOMETRİ SORU BANKASI Eğitimde

DÜZLEM AYNALAR ÇÖZÜMLER . 60 N N 45. N 75 N N I

Hazırlayan ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Şengül Karaca. Şiir HAİKU. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

ÜÇ, İKİİİ, BİRR, ATEŞ!

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İlk Kilisenin Doğuşu

Transkript:

Resimleyen: Gözde Bitir Süleyman Bulut KAR TANESİ ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI Roman Çeviren: Aslı Özer

Süleyman Bulut KAR TANESİ Resimleyen: Gözde Bitir

www.cancocuk.com cancocuk@cancocuk.com Yayın Koordinatörü: İpek Şoran Düzelti: Nurten Sönmezcan Kapak ve İç Tasarım: Gözde Bitir Tasarım Uygulama: Güldal Yurtoğlu 1. Basım: 1982 18. Basım: 1000 adet, Ekim 2014 ISBN 978-975-510-073-9 Can Sanat Yayınları Ltd. Şti., 1982 Tüm hakları saklıdır. Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. Can Sanat Yayınları Yapım, Dağıtım, Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. Yayıncı Sertifika No: 10758 Hayriye Caddesi No. 2, 34430 Galatasaray, İstanbul Telefon: (0212) 252 56 75-252 59 89 Faks: 252 72 33 Kapak Baskı: Azra Matbaası; Sertifika No: 27857 Adres: Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi D Blok Kat: 3 No: 3/2 Topkapı, Zeytinburnu, İstanbul İç Baskı ve Cilt: Ayhan Matbaası; Sertifika No: 22749 Adres: Mahmutbey Mah. Devekaldırımı Cad. Gelincik Sk. Güven İş Merkezi No: 6 Kat: 3 Bağcılar, İstanbul

Bu kitabın sahibi:...

Yazarın yayınevimizden çıkan diğer kitapları: Süleyman Bulut Ben küçükken büyükler hep aynı soruyu sorardı: Büyüyünce ne olmak istiyorsun? İlkokulda, Öğretmen olmak istiyorum, derdim... Ortaokuldayken, pilot! Lisede tiyatro oyuncusu! İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi nde okurken anladım ki ben aslında harfleri seviyorum, başka şeyi değil! İstanbul Radyosu na, özellikle çocuk programlarına radyo oyunları yazmaya başladım. İlk kitabım Kar Tanesi ni de o yıllarda yazdım. Heyecan içinde Arkadaş Kitaplar ı yöneten Erdal Öz e gittim. Kendimi tanıtıp dosyayı uzattım. Erdal Abi, On beş gün sonra gel, dedi. Benim için on beş yıl kadar uzun süren on beş günün sonunda Erdal Abi ye gittiğimde, Resimlemeye bile verdim, demesin mi? Uçarak döndüm eve, yeni kitaplarımı yazmaya başladım... ASLAN KRAL KORK ATATÜRK HANGİ TAKIMI TUTUYORDU? BİL BENİ BİLEYİM SENİ BİLENLER BİLMEYENLERE ANLATSIN BİNBİR GECE MASALLARI / GEMİCİ SİNDBAD BÜYÜK ATATÜRK TEN KÜÇÜK ÖYKÜLER 1 BÜYÜK ATATÜRK TEN KÜÇÜK ÖYKÜLER 2 BÜYÜK ATATÜRK TEN KÜÇÜK ÖYKÜLER 3 GÜNAYDIN! GÜNAYDIN! KARDEŞLİK ÇEMBERİ ÇOCUKLARIN HAKLARI VAR 1 ANNE BEN YAPABİLİRİM ÇOCUKLARIN HAKLARI VAR 2 SİHİRLİ ÇAYDANLIK ÇOCUKLARIN HAKLARI VAR 3 HEY KÜÇÜK! ÇOCUKLARIN HAKLARI VAR 4 İNSAN OKUR! ÇOCUKLARIN HAKLARI VAR 5 YEŞİL YÜREK KAYABEYİ KOCAMAN KÜÇÜK DENİZ MAVİŞ MOR BENEKLİ OKLU KİRPİ İLE KONAKLI KAPLUMBAĞA ORMANDAKİ DEV PALAVRACILAR KRALI PENCEREDEKİ KUŞ SARITAY SU KARDEŞLER ŞAKA, ALAY VE HAZIRCEVAPLARIYLA YAHYA KEMAL ŞİPŞAK BİLMECELER 1 ŞİPŞAK BİLMECELER 2 ŞİPŞAK BİLMECELER 3 TOPARLACIK NOKTA VE ARKADAŞLARI YILDIZLI ALFABE

KAR TANESİ İçindekiler Gökyüzünde Bir Kar Tanesi, 9 Burası Karlar Ülkesi, 15 Kar Tanesi ile Yıldızkar, 22 Kar Tanesi nin Öğreneceği Ne Çok Şey Varmış!, 25 Dikkat: Düşman Göründü!, 38 Küçümen Karcık ın Başı Belada, 55 Kar Kuyusu Buluşması, 66 Küçümen Karcık la Yıldızkar Aliciklerin Sınıfında, 75 Büyük Buluşma, 86 Karlar Ülkesi ne Hoş Geldiniz, 97

Gökyüzünün savrulup devrildiği bir gün! Bulutların oradan oraya koşturduğu... Fırtınanın kapımızı dövdüğü... Yağmurun penceremize vurduğu... Sokakların, evlerin, ağaçların üşüdüğü bir gün Aylardan aralık, ocak, şubat, Bilirsiniz kış kıyamet! Bakmışsınız kapanıvermiş gökyüzü, Bakmışsınız bembeyaz yeryüzü. Kar, kar, kar, nereye baksan kar... Bir yüz onbin milyon tane! Hepsinin bir öyküsü var elbet, ama bizim öykümüz Küçümen Karcık ı anlatacak... Gökyüzünde başlayacak, Yeryüzünde bitecek!

Gökyüzünde Bir Kar Tanesi Ne oldu, nasıl oldu? Bunu çok sonraları öğ rendi Küçümen Karcık! Ama gözlerini aç madan ön ce, kulaklarını açtığını çok iyi anımsıyordu. Dı şarıyla ilk ilişkisini, bir sesle kurmuştu. Vuuvvv! Vuuvvv! diyordu ses. Vuuuuuvvvvvv! Vuuuuvvvvvvv! Nasıl bir sesti o öyle! Duymamak ne mümkün. Sonra gözlerini açtı, gökyüzüyle tanıştı. Uç suz bucaksızdı gökyüzü. Beyazken maviye, ma viyken laciverde, lacivertken griye, sonra ye niden maviye dönen, renkten renge giren bir gökyüzü. Peki, vuuvv vuvvvları duyan, gökyüzünü gö ren kimdi? Kendisi! Kendisi kimdi peki? Bunu bilmiyordu işte. 9

Süleyman Bulut KAR TANESİ Böyle durumlarda, bütün küçüklerin yap tığını yaptı o da, sordu: Ben kimim acaba? Baştan ayağa süzdü kendini: Şeklini gö rebiliyor, beyaz kristallerine dokunabiliyor, kokusunu duyabiliyor, sorduğu soruya ge lin ce... yanıt veremiyordu. Tekrarlamak belki bir işe yarar, diye yeniden sordu: Ben kimim acaba? Vuuv Vuuv, duydu onu. Aynı soruyu tekrar edip duran kim acaba? diye düşünüp başını çevirince, yeni oluşmuş kar ta nesini gördü. Normal, dedi, gözünü ilk açtığı za man, kim olursa olsun, bilmez kendini. Esip gürlemeyi bir yana bırakıp, sesini ıslık sesi gibi yumuşatarak, onun sorusunu yanıtladı: Sen bir kar tanesisin. Küçük bir kar ta nesi! Kar tanesi mi? Ben, kar tanesi! Çok sevindi kar tanesi. Sonunda olmuştu işte; kim olduğunu öğrenmişti. Teşekkür ederim, dedi. Sonra defalarca tekrarladı adını: Kar Tanesi, Kar Tanesi, Kar Tanesi... İyice belleğine yazdı. Adını unutan bir Kar Tanesi olmak istemezdi çünkü. Kim olduğunu öğrenmesi başka soru sor mayacağı anlamına gelmiyordu elbet. Çev resine şöyle bir bakınca, yeni sorunun ne olacağı belli oldu. 10

Burası neresi? O yumuşak ıslık sesiyle konuşmaya de vam eden Vuuv Vuuv, bu sorunun yanıtını da biliyordu: Burası gökyüzü... Gökyüzüne hoş geldin Kar Tanesi! Gökyüzü, diye tekrarlayarak onu da belleğine yazdı Kar Tanesi. Teşekkür ederim, dedi. O anda, aklına kime teşekkür ettiği gel di. Kime teşekkür ediyordu sahi? Sağına so luna baktı. Görünürde kimse yoktu. Bir ıs lık sesi duyuyordu, o kadar. O zaman, onunla ilgili bir soru da sormalıydı: Hey ıslık sesi, sen kimsin peki? dedi, Her şeyi biliyorsun! Islık sesinin yerini fuuu, fuuu, fuu di ye ince kahkahalar aldı. Kar Tanesi nin ku lağı çınladı, atılan kah kahalardan. Fuu, fuu, fuu; senin adın bu mu ya ni? Hayır hayır, dedi Islık Sesi, beni yanlış tanımanı istemem, ben Vuuuuvvvv Vuuuuvvvv!.. Tepetaklak oldu Kar Tanesi. Havada dön dü birçok kere. Kaç kere? Tam saya madı. Savruldu oradan oraya. Vuuuv vuuvlar yeniden ıslık sesine dönünce toparlayabildi kendini: Tanıdım seni, dedi, sen ilk duyduğum sessin. Bravo, dedi Islık Sesi, çok iyi bir ku lağın var, ben Vuuv Vuuv um. Süleyman Bulut KAR TANESİ 11

Süleyman Bulut KAR TANESİ Vuuvv Vuuvv, diye tekrarladı Kar Ta nesi, belleğine yazdı. Artık tek başına değildi Kar Tanesi. Bir tanıdığı, bir arkadaşı vardı... Aklına takılanları hiç çekinmeden sorabilirdi arkadaşına, değil mi? Hiç zaman kaybetmedi: Peki sen Vuuv Vuuv san, o Islık Sesi kimdi? O da ben, dedi Islık Sesi. Hem ıslık çalar gibi keyifli eser esinti olurum; hem güçlüce eser rüzgâr olurum, hem de delice eser fırtına olurum. Ooooo, dedi Kar Tanesi, ne çok şey oluyorsun sen: esinti, rüzgâr, fırtına! Adın hangisi peki? Hepsi! Hepsi mi? Hepsini nasıl aklımda tutacağım? Hem sonra, ben nereden bileceğim, seni hangisiyle çağıracağımı? Kolay canım, dedi Islık Sesi, sesimin gücüne, yüksek çıkıp çıkmadığına bakarak hangi adımla çağıracağını bilebilirsin... Şim di hangi adımla çağırman gerekir, bil ba kalım? Dikkatle dinledi Kar Tanesi: Islık Sesi, dedi ve ekledi: Sen çok de ğişik birisin Islık Sesi, nasıl yapabiliyorsun bütün bunları? O da benim hünerim! dedi Islık Sesi; Ama o kadar da büyütülecek bir şey değil bu. Herkes değişik şekillere bürünebilir. Sen de! Kar Tanesi, Islık Sesi nin söylediklerini giderek 12

daha büyük bir merakla dinliyordu. Hele son söyledikleri! Onlarca soru so rabilirdi o konuda. Islık Sesi nin toparlanıp sesini yükseltmeye başladığını görünce sus tu. Onun ne yapacağını görmek istiyordu. Hızını iyice artıran Vuuv Vuuv, birden dönüp, Fırtınaya dönmeden önce seni aşağıya bırakayım istersen, dedi. Vuuv Vuuv dan ayrılmak mı? İlk ve tek arkadaşıydı o. Hemen ayrılmak istemiyordu doğrusu. Beni mi? Bırakmak mı istiyorsun be ni? diye telaşlandı. Daha sıcak ülkelere gidiyorum ben, dedi Vuuv Vuuv. Oralar sana göre değil. Se nin yerin burası zaten, hemen aşağısı. Hiç istemiyordu ayrılmayı Kar Tanesi, ama hiç. Senin yerin ne demek? Senin yaşabileceğin yer demek... Senin gibi karların yaşadığı yer! Şaşırdı Kar Tanesi; Benim gibi başka karlar da mı var? de di. Fuu, fuu, fuu, diye güldü Vuuv Vuuv. Neden olmasın ki? dedi. Hem de kaç tane? Kaç tane? Yıldızları gösterdi Vuuv Vuuv: Onlar kadar çok! Olamaz, diye haykırdı Kar Tanesi. Ne redeler peki? Süleyman Bulut KAR TANESİ 13

Süleyman Bulut KAR TANESİ Hemen aşağıda! Karyüzü nde! Karyüzü mü?! Burası gökyüzü, aşağısı Karyüzü! Karların yaşadığı ülke, Karlar Ülkesi! Demek karların yaşadığı bir ülke vardı ve o ülke, hemen aşağıdaydı. Bunu öğrenmesi iyi olmuştu işte. Vuuv Vuuv dan ayrılmak o kadar zor gelmezdi şimdi. Oraya gitmem için ne yapmam gerekiyor? Her şeyi bildiğine göre, bunu da biliyorsundur sen? Fuu, fuu, fuu, diye güldü Vuuv Vuuv: Hiçbir şey! dedi. Yalnızca beni dikkatle izle! Kendini sürekli değiştirebilen Vuuv Vuuv, her zaman ilgisini çekiyordu zaten. Kar Tanesi, onu dikkatle izlemeye başladı. Vuuv Vuuv, bütün soluğunu içine çekti, çekti, çekti... ve tuttu. O soluğunu tutunca, en küçük bir esinti, esintinin e si bile kalmadı ortada. Kar Tanesi, bir an havada asılı kaldı. Sonra yavaş yavaş inmeye başladı aşağıya... Karyüzü ne doğru. O uzaklaşana kadar soluğunu tutmaya devam eden Vuuv Vuuv; soluğunu bıraktığında yeniden tersyüz oldu gökyüzü, altı üs tüne geldi bulutların. Kar Tanesi mi? O, Vuuv Vuuv a uzak... Karyüzü ne ya kındı artık. 14

Burası Karlar Ülkesi Kar Tanesi, Karyüzü nü fark etmeye baş ladıktan sonra unuttu Vuuv Vuuv u. Aşağıda bembeyaz, geniş mi geniş bir ül keydi, Karyüzü. Her yan küçük kar tepecikleriyle doluydu. Bir süre sonra, bu kar tepecikleri, gözüne biraz büyümüş gibi gö züktü. Bir süre sonra, biraz daha büyümüşlerdi sanki. Büyümüş gibi gözüktükçe ya kınlaşıyor; yakınlaştıkça daha büyümüş gi bi gözüküyorlardı. Şimdiye kadar gökyüzünün o uçsuz bu caksız boşluğundan başka bir şey görmemiş Kar Tanesi için yepyeni bir şeydi bu, değişik bir şey. Aaa oradaki ne? Oraya bak; aaa buradaki ne? Buraya bak... Gözleri yo rulmuştu şimdiden. Ama, o yeni şeyler görmenin coşkusu yok mu? Unutturuyordu her şeyi. Karyüzü ne yaklaştıkça büyüdü tepecikler. Çok 15

Süleyman Bulut KAR TANESİ daha belirginleşti kar taneleri. Şekillerini bile seçebiliyordu artık: Ortada küçük bir dairesel kar kristali, bu daireye kollarını yana açarak tutunmuş, beş-altı ta ne ince, küçük kar çubuğu. Bütün kar taneleri, tıpatıp aynı değildi kuşkusuz; ama so nuç olarak benziyorlardı birbirine. Kar Ta nesi ne de elbet. İçinden teşekkür etti Vuuv Vuuv a, iyi ki bırakmıştı onu. Şimdi daha da yakındı Karyüzü ne. Aşağıda ne kadar çok kar olduğunu görebiliyordu artık. Kıpır kıpırdı karlar. Durmaksızın el sallıyor, kendi aralarında gülüşüp ko nuşuyorlardı. Bir kardeş daha geliyor, diyorlardı. Bir kar tanesi daha! Karlar Perisi nin armağanı bu! Bugün, dünden daha çoğuz artık! Daha güçlü! Kar Tanesi bunların hepsini sevinçle, şaş kınlıkla, coşkuyla dinledi. Konuşmalar birden şarkıya döndü sonra. Hep bir ağızdan söylüyorlardı: Koş gel kardeş! Koş gel! Hoş gel kardeş! Hoş gel! diyorlardı. Koş gel kardeş! Koş gel! Hoş gel kardeş! Hoş gel! 16

Bunda bir yanlışlık olmalı, diye düşündü Kar Tanesi. Koşarak kendisine doğru gelenler, aşağıdaki kar taneleri değil miydi? Niye koş gel diyorlardı, o zaman. Gözden kaçmış bu küçük yanlışı düzelttirmek için hemen aşağıya seslendi Küçümen Karcık: Beni dinler misiniz acaba? dedi. Karyüzü nden gelen sesler kesiliverdi. Ne kadar kibar, ne kadar saygılı kar taneleriydi bunlar. Hemen de dinlemeye hazırdılar. Bir yanlışlık olacak! diye bağırdı. Aşağıdan bir kar tanesi yanıt verdi: Ne gibi? Koş gel, hoş gel, diyorsunuz ya! Ko şup gelen ben değilim ki, siz bana doğru koşuyorsunuz... Aşağıdan kahkaha sesleri yükselince, ko nuşmasını kesti Kar Tanesi. Nesi ko mik ti söylediğinin, onu düşünmeye başla dı. Biz aşağıdayız, sen yukarıda, dedi, aşa ğıdan bir kar tanesi. Nasıl? Burası aşağısı... Vuuv Vuuv da aşağısı demişti. Orası aşağısı, onu biliyorum, diye seslendi Kar Tanesi. Burası aşağısı olduğuna göre, orası yu karısı! Evet, ben yukarıdayım! Aşağıdaki kar tanesi, sevecen bir sesle: Süleyman Bulut KAR TANESİ 17

Süleyman Bulut KAR TANESİ Öyleyse bizim koş gel dememizde bir yanlışlık yok demektir. Çünkü aşağıdakiler yukarı koşmaz, yukarıdakiler aşağı koşar! Yeniden bir kahkaha dalgası yükseldi Kar yü zü nden. Kar tanelerinden biri, Üzmeyin kardeşimizi, dedi çevresindekilere. Sonra yukarıya dönüp, Aldırma sen bunlara! diye seslendi. Karyüzü ne ilk kez inen bütün kar tanelerinin başına ge lir bu. İlk kez indikleri için başları döner, Karyüzü nün kendilerine doğru koştuğunu sanırlar. Kar Tanesi yukarıya baktı, gökyüzüne. Bulutları gördü. Biraz önce yanında durduğu bulutlar şimdi kendisine çok uzaktaydı. Bu demekti ki, aşağıya doğru koşan kendisiydi. Yanılmıştı, doğru. Ama olabilirdi bu. Daha küçüktü, yolun başındaydı. Sorup öğ renecekti. O bunları düşünürken, aşağıdaki kar ta neleri büyük sevinç gösterileri yapıyordu. Güler yüzle, el üstünde karşıladılar onu. Yavaşça yere inmesini sağladılar. Elini sıkıp hoş geldin dediler. Kar Tanesi, yerde ilk adımını atmaya dav ranmıştı ki, havalanıverdi birden. Ne ka dar çabalasa, ayaklarını yere basamıyordu. Bastığı an fuuyyttt! kayıyordu. Hemen iki kar tanesi, destek verdi de yere uzanıp kalmaktan kurtuldu. 18

Önemli değil, dedi kar tanelerinden bi ri, buza bastın, onun için kaydı ayağın. Yanlış yere mi bastım? dedi Kar Ta nesi. Hayır, hayır! Buzdan başka basacak yer yok ki zaten. Merak etme, hemen alışırsın! Buz neydi ki? Çevresi o kadar kalaba lık, gösterilen ilgi öyle büyüktü ki, bunu o an soramadı. İçim içime sığmıyor, çok sevinçliyim, dedi. Onu merakla izleyen karlardan biri, Çok da küçüksün, dedi. Bir başka kar, Yeni olmuş, diyerek, açıkladı düşüncesini. Bir başkası, Yeni kardeşimize hemen bir ad bulalım öyleyse, dedi. Kar Tanesi, hemen anımsattı onlara: Benim adım var. Yaaa, dedi karlar hep bir ağızdan. Ney miş adın? Derin bir soluk alarak göğsünü şişirdi Kar Tanesi: Benim adım Kar Tanesi! Yeniden kahkahalarla çınladı ortalık. Kar Tanesi nin bozulduğunu görünce, karlardan biri, hemen açıklama yaptı: O hepimizin adı, dedi, bir de her kar tanesinin kendine özel bir adı vardır. Be nim ki Balkar sözgelimi, bu kardeşin adı Kartipi, onun yanındaki Kurukar, Süleyman Bulut KAR TANESİ 19

Süleyman Bulut KAR TANESİ çok zayıftır da kendisi. Bir gülme tufanı daha başlayacaktı ki, kendini Balkar olarak tanıtan kar, elini kaldırarak susturdu onları. Ne öneriyorsunuz? dedi, Ne olsun adı? Önerinin gelmesi gecikmedi: Madem küçük, Küçümen olsun! Küçümen Karcık. Herkesin çok hoşuna gitti bu. Alkışlarla kabul ettiler. Tamam o zaman, dedi Küçümen Karcık, yeni adını tekrarlayıp belleğine yazdı. Eğlence de bir yere kadardı elbet. Karlardan biri, Küçümen Karcık ı karşıladık; ad bulduk ona, güldük, eğlendik; şimdi sıra ter dökmeye geldi, dedi, biraz sonra Buzkarlar ter ter diye tepinmeye başlar. Karlar, her zamanki alışkanlıkla çalışma alanlarına yönelirken, bir kar, durdurdu onları: Küçümen Karcık ı kimse gezdirmeyecek mi? dedi, Karlar ülkesini öğretmeyecek mi? Dostu, düşmanı tanıtmayacak mı? İşte Küçümen Karcık ın, Karyüzü nün sevilen, sayılan öğretmeni Yıldızkar la ta nıştığı an, o andır. Karlar, terlemeye hazırlanırken, Yıldızkar haritasını önüne açmış, Küçümen Kar cık a Karlar Ülkesi nin sınırlarını göster me ye başlamıştı bile. 20

YAŞ 8 9 10 + Süleyman Bulut KAR TANESİ Küçücük bir kar tanesi deyip geçmeyin, neşe dolu serüvenlerini bu kitaptan izleyin! Küçümen Karcık, Karlar Ülkesi nde yeni doğmuş, öğrenme isteğiyle dolu, minik bir kar tanesidir. Karlar Ülkesi nde başlayan serüveni, yeryüzünde devam eder. Meraklı ve çalışkan bir öğrenci olarak çıktığı yolculuktan bilge bir öğretmen olarak döner ve karatahtaya şunu yazar: Hiçbir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz. ISBN 978-975-510-073-9