TÜRKİYE DEKİ ERMENİ LOBİSİ NEREYE KOŞUYOR? - I

Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ DÜNYANIN HER YERİNDEYİZ!

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

Kütahya Gazeteciler Cemiyeti Ziyareti:

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

KURTULUŞ SAVAŞI CEPHELER

ERMENİLERİN KÖKENİ VE TARİHİ...


Nâzım ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları - 1 ( )

HABERLER AHISKA TÜRKLERİ AVRUPA GÜVENLİK VE İŞ BİRLİĞİ KONFERANSINDA. Bizim AHISKA

MEDYADA NEFRET SÖYLEMİNİN İZLENMESİ

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

K A N A Y A N Y A R A K A R A B A Ğ

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] Emperyalizm ve Ermeni Meselesi Uluslararası Sempozyumu

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

DİNÇEROĞLU AVUKATLIK BÜROSU A V U K A T HÜSEYİN ENİS DİNÇEROĞLU & ESRA AKKOÇ YAREN AHMET ŞEREF UYANIK & ELİFCAN TEKELİ STJ. AV.

Azerbaycan Milletvekili Afşin de

TÜRKİYE DEKİ ÜNİVERSİTELERDE OKUYAN TÜRK ASILLI ÖĞRENCİLERİN OKUMA ALIŞKANLIKLARINA YÖNELİK ANKET ÇALIŞMASI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu nun bir kuruluşudur. Mahmutbey mh. Deve Kald r mı cd. Gelincik sk. no:6 Ba c lar / stanbul, Türkiye

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ

Yrd. Doç. Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

Kafkaslarda Barýþa Giden Yol Savaþtan mý Geçmeli?

Gençlerin Doğu Ekspresi keyfinde usulsüzlük iddiası

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ

KURTULUŞ SAVAŞI KARTPOSTALLARI MEHMED İN HİKAYESİ *

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir.


Mölln Katliamı nın 22.yılında acılar hala taze

IV.HAFTA XX.YÜZYIL BAŞLARINDA OSMANLI İMPARATORLUĞU

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Balkan Araştırma Enstitüsü Dergisi, Cilt/Volume 3, Sayı/Number 2, Aralık/December 2014, ss

Fahriye Emgili, Boşnakların Türkiye ye Göçleri , Bilge Kültür Sanat Yayınları, İstanbul: Nisan 2012, 520 sayfa.

Doç. Dr. Mustafa Alkan

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

Esmâu l-hüsnâ. Çocuklar ve Gençlere, 4 Satır 7 Hece

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Patronun hizmetini yapıyor Çalışan kadından bahsediyorum. Ben kocama muhtaç değilim diye evvela ailesini dağıtıyor.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Eğitimde Bilişim Teknolojilerinin Yeri Ve Önemi

TEMEİ, ESER II II II

Yaz l Bas n n Gelece i

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK

Çepeçevre Karadeniz Devam Eden Sorunlar, Muhtemel Ortakl klar - Güney Kafkasya ve Gürcistan aç s ndan

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI!

MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

Edirne Tarihi - Bizans Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

İşte Osmanlı'nın çökmesine neden olan anlaşma!


HALİDE EDİB ADIVAR VURUN KAHPEYE ROMAN

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

ÜNİTE 12 BAYBURT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ MİLLİ MÜCADELE DE DOĞU CEPHESİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

15 TEMMUZ BELGESELİ 112 AMBULANS SÜRÜCÜLERİ VİDEO ÖZÇEKİM YÖNERGESİ

MEDYA TAKİP DOSYASI PROF. DR. SUAT GEZGİN

BLOG ADRESİ :

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

MKÜ de İftar Coşkusu. Akademik ve İdari Personel İçin Düzenlenen İft ara Büyük Kat ılım Oldu

Kars Fethiye Camii önünde

Başlangıç Meridyeni ve Greenwıch - İstanbul

ORDU SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1

AHISKA VE AHISKA TÜRKLERİ MESELEMİZ

GAZETECİ YAZAR BÜLENT AKKURT BODRUM DA DEFNEDİLDİ

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

tellidetay.wordpress.com

HABER YAZISI ALP AKIS VE ARI BARAHYA

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği Yayınları Araştırma Eserleri Serisi Nu: 7. Emeviler den Arap Baharı na HALEP TÜRKMENLERİ

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

Herkes için Sağlık ve Güvenlik. yanınızdayız...

Türkiye nin 81 ilinden gelen 100 muhtar, çözüm sürecine destek için Mardin de toplandı. Muhtarlar, barışa destek için beyaz güvercin uçurdu.

Büyük Sürgün Kafkasya: Yeni Vatan Kazakistan

SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ,

Mehmet Akif Ersoy; Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim gel seni tarihe desem, sığmazsın! Mısralarını şehitlerimize, gazilerimize, en

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

AGRT DEN TARİHİMİ ÖĞRENİYOR, TABİATI SEVİYORUM SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ

manşeti komşuda atalım! Türkiye-Ermenistan Gazeteci Diyalog Programı 2012

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

AHISKA TÜRKLERI: ULUSÖTESI BIR TOPLULUK - ULUSÖTESI AILELER

Transkript:

İstiklâl Harbi nde mağlûp olan Taşnak Partisi yeni bir hamleye mi hazırlanıyor? TÜRKİYE DEKİ ERMENİ LOBİSİ NEREYE KOŞUYOR? - I 1908 yılında Kalem dergisinde çıkmış bir karikatür (1968-Hayat Tarih Mecmuası ndan) ABD ve Avrupa daki Ermeni lobisi 2015 yılını tehcirin 100. Yılı anlayışıyla değerlendirmeye hazırlanıyor. Türkiye deki yandaşları da bu fesat faaliyete azami derecede omuz vermeye gayret ediyor, sudan sebeplerle fitne çıkarmaya çalışıyorlar. Onlara göre Türkiye de dinî ve etnik ayrımcılık hatta kin ve nefret had safhaya çıkmış! Millet ortalıkta boğazlayacak Ermeni, Rum, Yahudi vs. arıyormuş! Bu habere inanmadınız mı? Bakın sağdan soldan derlenip toparlanan namlı aydınlar bildiri bile yayınlamışlar. Diyorlar ki: Etnik ve dini kimlikler dâhil, her türlü farklı kimliği düşman olarak gören ve gösteren, yazar ve aydınları Ermeni, Rum, Yahudi vb. diyerek ırkçı saldırganlığın hedefi haline getiren yayın anlayışını tehlikeli buluyoruz. İş o kadar tehlikeli bir noktaya gelmiş ki Ermeni lobisinin en namlı kalemşoru Ali Bayramoğlu hedef gösteriliyormuş! Bir Müslüman kalemşor da, Heeeyt! Ne yapıyorsunuz? O bir Mevlevî şeyhinin torunu ve bizim Ali Abimiz! diyor! Meselenin evveliyatından başlayalım Ermeni meselesi nedir? Yunus ZEYREK Herkesin bilmesi lâzım gelen gerçek şudur: Müslüman Oğuzlar, Anadolu kapılarına dayandığı zaman bu topraklar Bizans İmparatorluğu na dâhildi. İmparator Romen Diyojen in komuta ettiği Bizans ordusu, Malazgirt te, Alp Arslan ın komuta ettiği Türk ordusuna yenildi. Zamanla Anadolu coğrafyası bir baştan bir başa Türk hâkimiyetine geçti. Bin yıllık muhteşem Selçuklu ve Osmanlı asırları bu coğrafyada yaşandı. Şurada burada, şu veya bu şekilde yaşayan diğer topluluklar da bu devletlerin himayesinde kendi kaderini yaşadılar. Bunlardan biri de Ermenilerdi ki onların bu topraklarda devlet ve hâkimiyetlerinden söz edilmemektedir. Onlar Bizans tan Türk e intikal etmiş bir tebaydı. İslâm ın adaleti ve Türk ün sancağı altında yüzyıllarca refah içinde yaşadılar. Ruslar, kendilerini Bizans ın varisi olarak görüyor ve İstanbul u alıp adını Çargrad olarak değiştirmeyi hayal ediyorlardı. Üçüncü Roma yı yeniden ihya etmek isteyen Rus orduları Anadolu kapılarına dayandığı zaman Rus Çarı Ermenileri de yanında yer almaya davet etti. Ermeni komşularımız 1828 Osmanlı-Rus Harbi nde yediden yetmişe silâhlanarak Rus Çarının çağrısına uydular. Yüzyıllardır komşu olarak yaşadıkları İslâm ahalinin kanını döktüler! Bu tarihten itibaren her savaşta düşman saflarında yer aldılar: 1853 Kırım Harbi, 1877-78 Doksan Üç Harbi, 1912 Balkan Harbi, 1914 Birinci Dünya Savaşı ve nihayet 1918 Mondros Mütarekesi yle İstanbul un işgali, Gaziantep ve Maraş işgalleri Yani yaklaşık yüz yıl açıkça bizimle savaştılar. Hepsinde de yenildiler. Birinci Dünya Savaşı nın en dar günlerinde vatanın her tarafını isyan ateşiyle yakıp yıkan, düşman saflarında gönüllü alaylar kurarak savaşan, casusluk yapan, yerli ahaliye akla hayale gelmeyen zulümleri reva gören, geçitlerde ordu ikmal kollarını basan Ermeni, devletin adeta yalvarıp yakarmasına aldırış etmedi. Devlet de stratejik yerlerde yaşayan ve rahat durmayan Ermeni Yaz 2012 3

Kâzım Karabekir. ahaliyi, 1915 yılı yazında oradan kaldırıp devletin güney bölgelerinde iskân etti. Adına tehcir dedikleri olay bu! Peki, devlet ne yapmalıydı? Cevabını verebilen var mı? Hâlbuki herhangi bir devlet böyle bir durumda böyle bir unsuru topyekûn bünyesinden atardı. İki maddelik Tehcir Kanunu zaten geçiciydi, gidenlerin bir kısmı sonradan döndüler. Bu dönenler Mütareke döneminde de ellerinden geleni yaptılar. Ermeniler, 1917-Rus Bolşevik İhtilâli yle Doğu Anadolu yu tahliye eden Rus ordusunun silâhlarına el koyarak bölgenin inisiyatifini ele geçirdiler. Erzincan ve doğusundaki memleketleri kan ve ateşle kasıp kavurdular. Nihayet 1920 de Kâzım Karabekir Paşa ordusunun önünden kaçarak kurtuldular. Mütareke istediler. Gümrü de yapılan antlaşmayla bugünkü sınırlara imza koydular. Yenilmiş bir kuvvetin barış görüşmelerinde konumu nedir? Yani Osmanlı Devleti, Doksan Üç Harbi nde yenilince Yeşilköy ve Berlin de ne yapmıştır? Birinci Dünya Savaşı sonucu Mondros ta ne yapmıştır? Önüne konulan kahredici şartları kabul etmekten başka bir yol bulamamıştır. Mağlûbun kaderi tarih boyunca hep böyle olmuştur. Karabekir den mütareke isteyen Ermeni de hâliyle bu kaderi yaşamıştır. Yoksa Erivan da işgal edilecekti! Ermeniler, bugünkü sınırlarını ve varlığını Gümrü de attığı teslim imzasına borçlu değil mi? Bugün Türkiye de mektebi, hastanesi, mezarlığı, basını ve bağımsız kilisesi olan bir Ermeni vatandaş topluluğu var. Bu da Türk devletinin bir âlicenaplığıdır. Bu devlete nankörlük edilir mi? Ermeniler önce Ruslara kandılar. Sonra İngiliz, Amerika, Fransa vs. Peki, ne kazandılar? Sadece kandırılma ve kullanılmaktan başka Ama görünen o ki bu halkı peşinden sürükleyenler hâlâ akıllanamamışlar. Ermenilerin, tarihî komşuları olan İslâm ahaliye reva gördükleri zulmü burada anlatamayız. Anlatsan da kin ve nefret pompalamakla itham edilirsin! O günleri yaşayan Erzurumlu Haci Faruk Efendi niçin Herhangi bir Müslüman Ermenilere merhamet ve himaye eder ise, Allah ın laneti onun üzerine olsun. demiştir? Haktan, adaletten, insanlıktan bahsedenler, bu söz üzerinde de düşünmelidirler. Bu meseleyle nasıl tanıştım? Bendeniz, bu lânetli meseleyle yüksek tahsil sıralarında tanıştım. Mekân Erzurum olunca anlatılan bin bir trajik hikâyeyi göz ardı edemezsiniz. Derken Kars İli ve Çevresinde Ermeni Mezalimi adlı kitabı okuyorum. Sonra Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğrencileri için hazırlanmış Eski Yazılı Târih Metinleri adlı kitabı karıştırıyorum. Burada Kafkas Yollarında adlı bir kitabın varlığından haberdar oluyorum. Sonra Erzurum da Ulu Cami önünde sokakta sahaflık yapan bir kitapçıya rica ederek 1919 yılında basılmış olan Ahmed Refik in Kafkas Yollarında adlı kitabına kavuşuyorum. Kafkas Yollarında Hatıralar ve Tahassüsler, 1918 baharında, Alman gazetecilerle beraber Trabzon, Erzincan, Erzurum, Kars, Ardahan ve Batum u içine alan bölgeye yapılan seyahat notlarını ihtiva etmektedir. Şahit olunan fecî manzaraları gayet edebî bir üslupla anlatan Ahmed Refik, bölgede işlenen Ermeni cinayetlerini geleceğin tarihçisine ve tabii ki insanlığın vicdanına havale ediyordu. 4 Yaz 2012

Fakir, bu kitabı yeni yazımızla baskıya hazırlıyor. Kafkas Yollarında adlı bu kitap, 1981 ve 1984 te Kültür Bakanlığı, 2001 de de Millî Eğitim Bakanlığı tarafından neşrediliyor. Fakat ne iştir medyada bu kitapla ilgili tek satır yoktur. Kim yazmış, kim neşretmiş, ne anlatmış Adeta meçhule gömülüyor Münakaşa nasıl başladı? 1990 a gelince Sovyet hapishanesinin tel örgüleri dağılmaya başlıyor! Bu hapishaneden kurtulan her millet kendi cumhuriyetini ilân ediyor. Ukrayna, Litvanya, Kazakistan, Özbekistan Tabiî Güney Kafkasya da Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan. Bu hengâmede Ermenistan, Karabağ Ermenilerini kışkırtarak orayı da Ermenistan a katmak için silâha sarılıyor. Karabağ da eskiden de bir Ermeni mevcudu vardı. Ama asıl yoğunlaşma 1828 Osmanlı- Rus Harbi sonrasındadır. Doğu Anadolu Ermenileri, bu savaş sırasında Rus cephesinde yer alarak komşu kanı dökmüşlerdi. 1829 Edirne Barışı yla Ruslar çekilirken binlerce Ermeni de onları takip ederek kaçmış, Ahıska, Ahılkelek ve Karabağ a gelmişlerdi. Yani onların kahir ekseriyeti Karabağ a gelme ydi. Bu sebepledir ki, 1978 de Karabağ a Gelişin 150. Yılı Hatırasına bir de anıt dikmişlerdi! 1990 lara gelince bu anıtı yıkıyor ve onları misafir eden Azerilerin boğazına sarılıyorlardı. Bu fırtınada Rus subayları da tankları ve toplarıyla Ermenilerin yanında yer alıyorlardı. İşte bu hercümerç döneminde sergilenen vahşeti kınayan Ermeni başlıklı bir şiir yazıyorum. Bu şiir önce Diyanet dergisinde, sonra da bir kitabımda yer alıyor. Bu Yolda adlı şiir kitabı, 1998 yılında Millî Eğitim Bakanlığının bir yayını olarak çıkıyor. Ermeniler, bütün dünya ülkelerinde Türk ün ve Türkiye nin gırtlağına sarılmayı artık bir hayat tarzı olarak benimsedikleri gibi yerli işbirlikçileri sayesinde Türkiye de de basın yayın trafiğinin tek karesini dahi kaçırmadan kontrol ediyorlar! Söz konusu kitap ve şiir, önce bir Ermeni sitesinde yoldaşlara duyuruluyor! Sonra takım olarak bu şiiri mercek altına alıp 2005 Şubat ında el birliği ile her tarafa servis ediyorlar. Yaz 2012 Almanya dan yayın yapan Dengê Kurdistan sitesi ele alıyor. Bilgi Üniversitesinden Ferhat Kentel, bir yazısında bu şiiri olay hâline getiriyor ve Ali Abi sine devrediyor. Mevlevî torunu Ali Ermeni katillerinin 1828 yılından beri işledikleri cinayetleri, içtikleri kanı bir tarafa bırakarak, Karabağ katillerini kınayan bu şiirin şairini, Yeni Şafak gazetesindeki sütununda Taşnakçılara hedef gösteriyor. O günlerde Orhan Pamuk orada burada Türk milletine düşmanlık tüten iftiralarını pervasızca savurmaktadır. Isparta nın Sütçüler ilçesinin genç kaymakamı, ilçede Pamuk un kitaplarının satışını yasaklıyor! Evrensel gazetesinin 6 Nisan 2005 tarihli manşeti şöyle çıkıyor: Sütçüler kaymakamları böyle yetiştiriliyor! Manşetin altında da şiir kitabımın kapağı ve o şiirden çekilen birkaç mısra Ne ırkçılığım kalıyor ne şovenliğim; naçiz şahsıma sövüp sayıyor 1992 de Ermeni Taşnakçılarının vahşeti Karabağ ı kavururken aynı tarihlerde Sırp Çetnikleri de zavallı Müslüman Boşnakların gırtlağına sarılıyordu! Dünyanın ortasında ve göz göre göre bir halk doğranıyordu. Sağlam bir vicdana sahip olan bu kalem, onlar için de manzume yazıyor. Bu manzumeler de aynı dergi ve kitapta yer alıyor. Taşnak lobisi nedense bu manzumelere bir şey demiyor! Sırp a ne dersen de fakat Ermeni ye bir şey deme! Hakkımızda yazı ve haber yazanlara gönderdiğim açıklamalara katiyen yer verilmiyor. Fakat koro elemanları çoğalmaya devam ediyor: Roja Welat, Junge Welt, Zoryan Enstitüsü ve bir de Rahle dergisinin web sitesi! Öyle ya onlar bu konuda hayli tecrübeliler: Van, Erzurum, Erzincan ve Kars ın binlerce mazlum köylüsü şehirlisini en vahşi usullerle, baltayla doğradılar. Yetmedi Berlin de Talat Paşa, Roma da Said Halim Paşa, Los Angeles, Viyana, Paris ve Londra sokaklarında o kadar diplomatın kanını içtiler. Hâlâ intikam peşindeler. Şimdi de gık diyenin başına Ali Abi kılıcı inmeye başladı. Hem de insan hakları gibi masumane bir bahaneyle Ali Abi ye bir açıklama gönderiyoruz. Etme eyleme, sen aydın adama benziyorsun. En azından kendini öyle takdim ediyorsun. Biraz akıllı 5

ve insaflı ol. Bizden ırkçılık sadır olmaz. Esasen bu toplumda öyle bir yapı yok. Biz o şiirde sadece insanları katleden canileri kınamışızdır. Bundan bir millete nefret sonucu çıkarılamaz. Ne desek nafile! Ali Abi aklı sıra 1915 in hesaplarını görmeye devam ediyor! Bir mail gönderiyor, diyor ki: Şiiriniz birçok çalışmaya konu oluyor. İnsan Hakları Başkanlığının masasında bulunuyor. Bu mesajı öyle bir edayla yazmış ki bize idam günümüzü beklemek düşüyor! Yani Yargılanıyorsun! demeye getiriyor! Bu arada dünyanın bazı ülkelerinde muhtelif mahfillerde 1915 olayları soykırım olarak ele alınıyor ve Türkiye köşeye sıkıştırılıyor. Ali Abi ve ekibini teşkil eden malûm yazar çizer takımı, Ermeni tezlerini daha gür bir sesle dile getirmeye koyuluyor. 2007 yılının il günlerinde gazeteci Hırant Dink öldürülüyor! Herkesin şaşkınlık içinde takip ettiği hadise, Ali Abi ekibi için bulunmaz bir fırsat hâline getiriliyor. Soykırım, tarihle yüzleşme, özür dileme kampanyaları daha da hızlanıyor. Hatta bu özür dilemeyi Kars ta bir heykele dönüştürmeye cüret ediyorlar! Bir kitap yazıyorum Ahmed Refik in Kafkas Yollarında adlı kitabını yayımlarken 1918 yılının genel manzarasını görür gibi oluyorum. Bolşevik İhtilâli, Rusların Doğu Anadolu dan çekilmesiyle bölgenin üzerine çullanan Ermeni azgınlığı Kâzım Karabekir ordusunun ileri harekâtıyla Erzincan, Erzurum ve Kars ın kara günlerine son verilmesi Ve meş um mütareke, Mondros Ordumuzun Kars ı tahliyesi İngiliz himayesinde yeniden Ermeni zulmü Nihayet 1920 Kars harekâtı, Ermenilerin mütareke istemesi, Gümrü Antlaşması Bu antlaşmanın Moskova ve Kars ta teati ve teyidiyle bugünkü sınır Sadede gelecek olursak fakir, Ahıskalı bir ailenin çocuğu olması hasebiyle Ahıska Türkleri faciasını yazmaya koyuluyor. Ahıska, Osmanlı eyalet merkezi bir şehir. Artvin ve Ardahan ın uzantısı olan bir coğrafyada yine bu bölge halkının tabii bir parçası olan insanlarla meskûn bölgenin merkezi Ahıska. Ahıska ve çevresinin Müslüman ahalisi, zalim Stalin in kararıyla 15 Kasım 1944 gecesi hayvan vagonlarına doldurularak Orta Asya ülkelerine sürülüyor. Sovyet rejimi çatırdamaya başladığı bir sırada, 1989 yılında Özbekistan da Ahıskalılar bir kıyıma maruz kaldılar. Sovyetlerin dağılması, onların da yeniden dağılmasına sebep oldu. Şimdi onlar eski Sovyet ülkelerinde darmadağınık olarak hayat mücadelesi vermektedirler. Bizim medya organlarına bakıyoruz; Ahıska ve Ahıska Türkleri hakkında tek satır yazan yok! Televizyon programlarına bakıyoruz, aynı Bu hâl insanın vicdanını sızlatıyor. Nedense her taraf Ermeni propagandasıyla kaynıyor. TV programları, köşe yazıları, bol bol Erivan röportajları Bu işte bir iş var derler ya Bu ne hâldir? Ahıska ya giden tek gazeteci-yazar yok! Türk medyasında Ahıska faciası yok! Varsa yoksa Ermeni! Tarihte ve günümüzde Taşnak faaliyetine ışık tutan kitap. Bir taraftan Ahıska Bölgesi ve Ahıska Türkleri üzerine araştırmalar yapıyorum, yazılar yazıyorum, kitap neşrediyorum, televizyon konuşmaları yapıyor ve konferanslar veriyorum. Hatta sivil toplum alanında çırpınıyorum: Uluslararası Ahıska Türk Dernekleri Federasyonu Başkanı 6 Yaz 2012

olarak Strasburg-Avrupa Konseyi nden Orta Asya ülkelerine koşuyorum. Bir sonuç alamıyorum. Nihayet bu faaliyetimi bırakıp mesaimi Bizim Ahıska dergisine teksif ediyorum. Bu arada hem ilgi alanıma girmesi hem de Türkiye nin gündeminden çıkmaması dolayısıyla Ermeni problemini ele alıyorum. Elimdeki doküman bana bu imkânı fazlasıyla veriyor. Kâh tarihe gidiyorum, kâh günümüze geliyorum, kâh Sarı Gelin türküsünü söylüyorum İçimdeki ses, artık bu mel un dosya ortadan kalkmalıdır diyor. Bu dosya niçin ve nasıl kalkmalıdır? İşte bu sorunun cevabı etrafında kaleme alınan yazılar 376 sayfalık bir kitap hacmine ulaşıyor. Kıyamet kopuyor! Bu Dosyayı Kaldırıyorum adını taşıyan kitabım 2007 yılında çıktı. 2011 yılında da ikinci baskısını yaptı. Daha önceleri Kültür Bakanlığı tarafından neşredilen iki kitabım da Tahran da Farsça yayımlandı. Ermeni ve Kürt konularında çıkan kitaplar topluma aspirin gibi yutturulurken, kendi gayretimle bastırdığım ve her biri kendi alanında ilk olan kitaplarımdan kimse bahsetmiyor! Muhtelif şehirlerde belediye veya kaymakamlıkların davetiyle Ermeni meselesi üzerine konferanslar veriyorum. Yaz 2012 BirGün, 6 Mart 2012. İstanbul-Kartal Kaymakamlığı, 2012 yılı başlarında, Bu Dosyayı Kaldırıyorum adlı kitabımdan bir miktar satın alarak okullara dağıttı. Üst yönetimi PKK terör örgütüyle ilişkilendirilen bir öğretmen sendikasının üyeleri, şuraya buraya jurnallediler. Aklı sıra kitaptan bazı kelimeleri seçerek, avlayarak hatta uydurarak medyada akıl almaz bir karalama kampanyası başlattılar. BirGün gazetesinin 6 Mart 2012 tarihli nüshası iri harflerle Kindar gençliğe tavsiyeler kitabı manşetiyle çıktı. Gazete, akıl almaz çarpıtmalarla birinci ve üçüncü sayfayı bu kitaba ve yazarına tahsis etmişti. Kitabın bilhassa Kendisine hayat veren bütün kültür değerleri yağmalanmış, kendi tarihine yabancı hale getirilmiş, böylece adeta teslim alınmış olan Türk Gençliğine armağan ediyorum. şeklindeki ithaf cümlesi onları adeta çıldırtmış! Aynı akşam NTV, CNN-Türk ve Kanal D ana haber bültenleri bu haberi başa alıyor hatta stüdyoya getirilen konuklarla kitabı tartışıyorlar. NTV de Prof. Yasemin İnceoğlu, tam 20 dakika bizim insanlık suçu işlediğimizi iddia etti. Söylediklerine kendisi de inanmamış olacak ki konuşmasının sonunda, Gerçi hukukçu değilim ama dedi! Mehmet Ali Birand ana haber bülteninde Millî Eğitim Bakanını göreve çağırıyor! CNN-Türk, saat başı haberlerde ve alt yazılarda konuyu sıcak tutma gayretine giriyor. Defalarca stüdyo konuklarıyla konuyu orasından burasından çekip uzatıyor! Hele Sedat Ergin gibi tecrübeli bir yazarın, hiç okumadığı kitabı eline almış, kelimeleri eğip bükerek zorla konuşması trajikomik bir manzaraydı. Klişe hâline getirilen çarpıtma ifadelerle dolu, sözüm ona haber metni bütün gazete ve internet sitelerine yayılıyor! Hâlbuki normal zekâ sahibi olan anlar ki biz bir milleti değil, o milleti felâketten felâkete sürükleyen komitecileri, katilleri kınıyoruz. Kitabımızın önsöz ünde bu husus açıkça belirtilmiş. 7

Agos tahrike yelteniyor! Osmanlı zamanı adı Revan olan bugünkü Erivan, tarihî Azerbaycan şehridir. Safevî Türkmen devleti ile Osmanlı arasında birkaç defa el değiştirmiş sonra da Revan Hanlığına intikal etmiştir (IV. Sultan Murad ın Revan Seferi Rûznâmesi adlı kitabımız). 1828 savaşında bu hanlığı yıkan Rus Generali Paskeviç Erivanski unvanını almıştır. Bu tarihten itibaren şehir Ermenileşmiş, bugüne gelmiştir. Peki, bu şehirde kaç Türk eseri ayaktadır? Nüfusunun ne kadarı Türk tür? Bu şehirde Türk gazetesi var mı? Boşa uğraşmayınız! Ermenistan daki bu şehirde böyle bir şey yok! Ama bakınız Türkiye de Ermeni vatandaşlarımızın keyfine! Tabii ki kötü, misal olmaz; biz de bundan rahatsız değiliz. Ama bunların arasında bazıları hâlâ kin, nefret ve intikam peşindeyse ne yapacağız? İstanbul da çıkan Agos gazetesi, fitneye devam ediyor. Kitabımız etrafında koparılan yaygaraya bütün gücüyle katılıyor! Kartal Kaymakamı Nuh Mehmet Hamurcu yu arayıp bir randevu kopararak aklı sıra kitabı mahkûm etme gayretine giriyor. Fakat sağlam bir mantık ve aklıselim sahibi olan Kaymakam, kendisine yöneltilen sorulara gayet sağlam cevaplar verdikten sonra söz konusu kitaptan bir adedini de Agos kitaplığına Kars İli ve Çevresinde Ermeni Mezalimi. Kartal Kaymakamı Nuh Mehmet Hamurcu. hediye ediyor. Fakat Agos, Hırant cinayetinden sonra yeni bir rüzgâr yakaladığını düşünerek ahlâk ve nezaket ölçülerini de çiğneyerek haber yazısında kitabın kapağını, Taksim mitinginde görülen Hepiniz Ermenisiniz hepiniz piçsiniz pankartına yapıştırarak yayımlıyor! Agos gazetesi, aklı sıra Kartal Kaymakamını sorguya çekmeye yelteniyor. Ama Kaymakam onların zannettiği gibi zayıf bir şahsiyet değil. 9 Mart 2012 tarihli Agos un röportaj haberinde şu sözler var: Kitapta Zeyrek, Yüz seneden beri kan ve kinle yakamıza yapışmış olan Ermeni belasıyla ilgili dosyanın gündemden çıkması gerekir cümlesiyle başlıyor sözlerine... Uzun uğraşlar sonucu röportaj talebimizi kabul eden Kartal Kaymakamı Nuh Mehmet Hamurcu, oldukça rahat tavırlarıyla ve büyük bir gururla kittabın dağıtımında sorumluluğun sadece kendisine ait olduğunu, bu konuda Milli Eğitim den ya da başka bir kurumdan izin almaya gerek duymadığını ifade etti. Hamurcu, devlet politikasına uygun kitapları dağıtmak konusunda her zaman göreve hazır olduğunu ifade etti. 1915 te yaşananları soykırım olarak adlandıranlara karşı mücadelesini hem şahsen hem de devlet olarak vereceğini ifade eden Hamurcu, Nihayetinde, Ermeni Diasporası nın Türk milletine attığı iftiralar karşısında onlar ne yapıyorsa ben de onun aksini yapmak gibi bir yükümlülük hissediyorum, hem şahsen hem de devletim adına. diyor. Devamı var 8 Yaz 2012