EĞİTİMDE PERFORMANS TUZAĞINA DÜŞMEYELİM!

Benzer belgeler
Kariyer Basamakları. Aldatmacasına Hayır

EĞİTİM VE BİLİM EMEKÇİLERİ SENDİKASI

HAKLARIMIZ BİRER BİRER ELİMİZDEN ALINIYOR! İZİN VERMEYELİM!

Sorunların Merkezinde Öğretmenler Değil, Eğitimi Ticarileştiren Politikalar Bulunuyor!

EĞİTİM SEN (Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası) Adına Sahibi: Kamuran Karaca Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Hanım Koçyiğit

Nöbet Görevi Öğretmenliğin Parçasıdır Fakat... Fakat...!

İŞ GÜVENCEMİZE VE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ!

4+4+4 Dayatması ile. Öğretmenler Nasıl. Mağdur Ediliyor? Ne dedik, Ne oldu? EĞİTİM VE BİLİM EMEKÇİLERİ SENDİKASI

tarafından yazıldı. Çarşamba, 08 Haziran :44 - Son Güncelleme Perşembe, 09 Haziran :24

GÜVENCESİZ ÇALIŞMA NEDİR?

DEMOKRATİK EĞİTİM KURULTAYI ÖZGÜRLEŞME YOLUNDA EĞİTİM. Ne yapmalı Nasıl yapmalı. 2-6 Ekim 2013 Ankara

Cumhuriyet Halk Partisi

İstismar Edersen Ceza, Delilin. Yoksa. Tedbir, Boşanırsan Nafaka

SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI VE AİLE HEKİMLİĞİ

Nasıl Bir ÜNİVERSİTE. Nasıl Bir REKTÖR. İstiyoruz. Eğitim Sen Yükseköğretim Bürosu (YÖB) Mayıs 2012

EĞİTİM SEN. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası. Adına Sahibi Ünsal Yıldız. Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Tuğrul Culfa. Hazırlayan Dr.

2018 MEB VE YÜKSEKÖĞRETİM BÜTÇESİ GERÇEK İHTİYACI KARŞILAMAMAKTADIR!

EK-8 ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ ANKETİ UYGULAMA USUL ve ESASLARI

KAMU DÜZENİ VE GÜVENLİĞİ MÜSTEŞARLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

Eğitim Sen Yayınları Şubat 2016

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

KAYITDIŞI ĐSTĐHDAMLA MÜCADELE

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

ULUSLARARASI İŞÇİ DAYANIŞMASI DERNEĞİ. Meslek Liseliler Ne Yaşıyor? Ne İstiyor? Boyun Eğme. Mücadele Et!

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR!

Cinsiyetiniz? 21,6 Erkek Kadın 78,4

AFETLERDE UYGULANACAK REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA HİZMETLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM GENEL HÜKÜMLER. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

PAZARLAMA VE PERAKENDE SATIŞ GÖREVLİSİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Direnişteki Trakya Otocam işçileriyle söyleşi

Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer'e de ulaştırdığımız Tem-Der'in hazırladığı

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sosyal Taraflar. İçişleri Bakanlığı ÇSGB

SÜREÇ YÖNETİM PROSEDÜRÜ

ZONGULDAK TİCARET VE SANAYİ ODASI ZONGULDAK TA RÖDEVANSLI SAHALARIN MEVCUT DURUMU VE İYİLEŞTİRME İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ARALIK 2015

istekli olanlara öncelik verilerek okul müdürünün teklifi ve milli eğitim müdürünün onayı

ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ FAALİYETİNE ARACILIK YETKİSİ VERİLMESİ

S.M.Mali Müşavir Oğuzhan GÜNGÖR

ÇANAKKALE İLİNDE ÇALIŞAN KAMU SAĞLIK ÇALIŞANLARININ, SAĞLIK REFORMLARININ ETKİLERİ KONUSUNDAKİ DÜŞÜNCELERİ SES ÇANAKKALE ŞUBESİ

SENDİKALAR VE İŞYERİ ÖRGÜTLENMESİ

Taşeron işçilere kadro çalışması hakkında her şey

Gelir Testi Yaptırmayanlar Dikkat!

HAK-İŞ KONFEDERASYONU

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 25540

Okul Yöneticiliği Meslek Olsun Anket Raporu

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ

İŞLETME POLİTİKASI (Stratejik Yönetim Süreci)

Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü (E- Mezun 2017 Raporu) Haziran 2018 Ankara

Eğitim, bireyin gelişmesi, hayatındaki rol ve görevleri en iyi şekilde yerine getirmesi için ihtiyacı olan tutum ve davranışları kazandırma

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/8

Yönetmelikte yer alan alt işveren kimdir?

12 Ocak Dr. ERGÜN DEMİR

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı

EĞİTİM, ÖĞRETİM VE BİLİM HİZMET KOLUNA İLİŞKİN TOPLU SÖZLEŞME. Akademik jüri ücreti

tepav Yeni Milli Eğitim Kanun Tasarısı Bütçesi: Nicelik mi, Nitelik mi? Mart2012 N POLİTİKA NOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

(H o ş g e l d i n i z)

T.C. SAGLIK BAKANLIGI Müsteşarlık. : / 2.ol~.48'b'} SUBAT 2014 GENELGE

YÖNETMELİK. MADDE 2 (1) Bu Yönetmelik, 2828 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamına girenlerin;

Amaç. Dayanak. Kapsam

Osmaniye Belediyesi Osmaniye Kent Konseyi Eğitim, Kültür ve Sağlık Meclisi Sayfa 92

3) YÖK yasa taslağı önerisi ile ne amaçlanıyor?

Temmuz Ayı Tekstil Gündemi

SÜREÇ YÖNETİMİ PROSEDÜRÜ

KOBİ EĞİTİMLERİ HALİM ALTINIŞIK GÜVENLİK-KİŞİSEL GELİŞİM-YÜZ OKUMA UZMANI

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? GERÇEK BİR TOPLU SÖZLEŞME İÇİN

VERGİ İNCELEME VE DENETİM PLANININ HAZIRLANMASI, UYGULANMASI VE SONUÇLARININ İZLENMESİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

28/4/2014 TARİHİNDE YAPILAN KURUM İDARİ KURULU TOPLANTISINA DAİR GÖRÜŞ RAPORU

AHZIRLAYANLAR Cemre Benan Arslan Burcu Şahin A. Eren Öztürk

PERSONEL PERFORMANS DEĞERLENDİRME FORMU

VII. Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. iş SAĞLIĞI VE GÜVENLiĞi MEVZUATI

Biyologların İstihdam Analizi Anketinin Sonuçları

Söz konusu yönetmelikte;

Ek 1: Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Kanun

SENDİKAMIZIN GÖRÜŞLERİ KIRMIZI OLARAK BELİRTİLMİŞTİR. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI TAŞRA TEŞKİLATI YÖNETİCİLERİ YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ

6331 SAYILI YASA ÇERÇEVESİNDE ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİLERİ

KADIN İŞÇİLERİN GECE POSTALARINDA ÇALIŞTIRILMASINDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

İŞ YASASINA GÖRE İŞ SÖZLEŞMESİ YAPMA ZORUNLULUĞU VAR MI?

5393 Sayılı Belediye Kanunu nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi gerekçeleri ile birlikte ekte sunulmuştur.

MUHASEBE VE FİNANSMAN TEMEL MUHASEBE MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

SAĞLIKTA DÖNÜġÜMÜN TIP EĞĠTĠMĠNE ETKĠSĠ

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI

T.C. MALAZGİRT KAYMAKAMLIĞI MALAZGİRT İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ YILI YARIN SİZDEYİZ PROJESİ

Üniversite ve Sanayi İkili İşbirliği Projesi

Personelin statüsü ve malî haklar: Madde 3- Sağlık Bakanlığı; Bakanlık veya diğer kamu kurum veya kuruluşları personeli olan uzman tabip, tabip ve

Eğitimin Ekonomik Temelleri

MUHASEBE VE FİNANSMAN ÖN MUHASEBE MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

SOSYAL HİZMETLER VE DANIŞMANLIK TÜRKİYE BAĞIMLILIKLA MÜCADELE EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

PAZARLAMA VE PERAKENDE SATIN ALMA GÖREVLİSİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

İŞVERENİN İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ

SERAMİK VE CAM TEKNOLOJİSİ CAM SÜS EŞYASI YAPIMI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

GRAFİK VE FOTOĞRAF BİLGİSAYAR DESTEKLİ REKLAM VE TASARIM MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Belediye Şirketi Üzerinden İstihdam Edilen İşçilerin 2019 Yılı Ücretlerinin Belirlenmesi

Transkript:

EĞİTİMDE PERFORMANS TUZAĞINA DÜŞMEYELİM! İŞ GÜVENCEMİZE SAHİP ÇIKALIM!

Eğitimde Performans Tuzağı Nasıl Kuruluyor? Yıllardır başta sağlık kurumları olmak üzere, kamuda pek çok kurumda performans değerlendirme uygulamaları başladı. 2013 yılı itibariyle eğitim başta olmak üzere, tüm kamu kurumlarında performans değerlendirmenin uygulanması için gerekli hazırlıklar yapılıyor. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu nda yapılacak değişikliklerde iş güvencesinin tamamen ortadan kaldırılarak, çalışma koşulları ve ücretlerin, okul ya da kurumlarda gösterilecek bireysel performansa göre belirlenmesi hedefleniyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geçtiğimiz eğitim öğretim döneminde 16 pilot ilde performans ölçüm ve değerlendirme uygulamaları yapılarak, Eğitimde Performans Esaslı Yönetim Modeline ilişkin çalışmalar başlatıldı. Yıllardır tartışma konusu olan ve hükümet cephesinden yürütülen her tartışmada gündeme getirilen iş güvencesinin fiilen kaldırılması konusu, bu kez hükümet programında somut bir hedef olarak belirlendi. Bu önemli gelişmenin, asıl amacın üzeri örtülerek basına yansıması Görevini iyi yapmayan memur işten çıkarılabilecek, Memurun verimliliği ölçülecek şekilde oldu. Oysa asıl amaçları, performans değerlendirme bahanesiyle iş güvencemizi ve en temel haklarımızı ortadan kaldırmak. Performans değerlendirme; işteki başarı ve verimlilik düzeyinin belirlenmesi amacıyla gerçekleştirildiği iddia edilen, çalışanların önceden belirlenmiş birtakım kriterlere göre değerlendirilip puanlar verilerek yapılan işlemler bütünü olarak tanımlanıyor. Bu uygulamalarının en önemli özelliği, iş yoğunluğunun artması ve angaryanın fiilen yaygınlaşması olarak karşımıza çıkıyor. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer in iddia ettiği gibi Öğretmenler 3 ay tatil mi yapıyor?, Başbakan ın iddia ettiği gibi Az çalışıp çok mu kazanıyoruz?. Bütün bu söylemlerin eğitimde performans değerlendirmenin uygulanması sürecine denk gelmesi dikkat çekicidir. Eğitim emekçilerinin işinin gereğini yapmaması, yan gelip yatması nasıl mümkün olabilir? Bütün bu söylemlerin amacının kamuoyunun desteğini almak olduğu açıktır.

Çoğumuzun zihninde performans değerlendirmesi ile Çok çalışanın daha çok kazanacağı, Çalışanla çalışmayanın belli olacağı gibi büyük bir yanılsama var. Aslında bu yanılsama bile yürütülen propagandanın ne kadar başarıyla yapıldığını gösteriyor. Performans değerlendirmesinin temel amacı çok çalışanın daha çok ücret alması ya da çalışanla çalışmayanın belli olması değil, iş yükünün artması ve karşılıksız çalışmanın (angaryanın) daha da yaygınlaşması demek. Çalışırken sürekli performans artışının hedeflendiği, işyerlerinde yaşanacak yarış sonrasında performansı düşük olanın işten atılacağı bir sistemde çok kazanmak tuzağına düşmek, okullarda ya da işyerlerinde acımasız bir rekabet ve yarışın yaşanmasından başka bir anlama gelmiyor. Bu aşamada şu soruları sormak gerekir; Türkiye de eğitimde yaşanan nitelik sorununun nedeni öğretmenlerin sözde düşük olan performansları mıdır? Eğitimde verimlilik ve performans nasıl ölçülecek ve bunun için gerekli kriterleri kim belirleyecek? Çok ya da az çalıştığımız neye ve kime göre belirlenecek? Performans değerlendirme sürecinde bizleri kimler, nasıl denetleyecek? Tamamını Milli Eğitim Bakanlığı nın belirlediği ve eğitim yöneticileri üzerinden uygulanacak olan eğitimde performans değerlendirmesi ile kimin çok ya da az çalıştığından çok, piyasa merkezli eğitim politikalarını kimlerin daha iyi uyguladığı, kimlerin öğrenci ve velilerden daha çok para toplayabildiği ölçülecek. Eğitim emekçileri haklarını savunduğunda az çalışıyorlar, 3 ay tatil yapıyorlar diye suçlayanların eğitimde performans değerlendirme hayata geçirildiğinde neler yapabileceğini tahmin etmek zor değildir. Bugüne kadar başta 6111 Sayılı Torba Yasa olmak üzere, 652 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile MEB Teşkilat Kanununda yapılan değişiklikler, Öğretmen İhbar Hattı olarak işleyen ALO 147 gibi doğrudan cezalandırma yöntemleri ve eğitimde kariyer basamakları gibi uygulamalar, önümüzdeki

dönemde Eğitimde Performans Değerlendirme uygulamalarında kullanılacak ölçütlerin neler olacağını bizlere bugünden gösteriyor. 6111 Sayılı TORBA yasa ile 657 sayılı yasaya esnek istihdam ile ilgili olarak Memurların yürüttükleri hizmetin özelliklerine göre, bu madde uyarınca tespit edilen çalışma saat ve süreleri ile görev yerlerine bağlı olmaksızın çalışabilmeleri mümkündür. Bu hususa ilişkin usul ve esaslar, Bakanlar Kurulunca belirlenir hükmü eklendi. Bu maddeyi, örneğin eğitimde uygulanacak olan performans değerlendirme uygulamaları ile birlikte düşündüğümüzde, önümüzdeki dönem nasıl bir istihdam ilişkisi ile karşı karşıya kalacağımız daha iyi anlaşılıyor. Eğitimde performans değerlendirme yapılamaz! Uzunca bir süredir tüm değerler müşteri memnuniyeti adı altında kapitalist ticari ahlaka göre yeniden şekillendirilirken, paradan ve bireysel çıkardan başka bir şey düşünmeyen bireyler yaratma çabaları performans değerlendirmesi uygulamaları ile yeni bir boyut kazanacaktır. Öğrenci odaklı eğitim söylemi adı altında, öğrenciyi ve velisini birer müşteri, okulu üretim yapan bir fabrika, öğretmeni tedarikçi ve okul yöneticilerini de tahsildar olarak gören işletmeci anlayışın kaçınılmaz bir sonucu olarak, okullar hızla eğitim-öğretim yapılan kurumlar olmaktan çıkarılmakta, eğitim hizmetleri adım adım piyasa ilişkileri içine çekiliyor. AKP nin iktidara geldiği ilk günden itibaren sık sık gündeme getirdiği kamuda esnek ve performansa dayalı çalışma uygulaması, eğitim emekçileri için sinsice kurulmuş büyük bir tuzaktır. Fabrikalarda çalışan işçilerin işten çıkarılması sürecinde mahkemelerce somut delil olarak kabul edilen performans değerlendirme sonuçlarının, mal üretiminden çok farklı bir alan olan hizmet üretiminde, özellikle eğitim hizmetlerinde yaratacağı sonuçları tahmin etmek zor değil. Eğitim öğretim hizmetlerinde performans ölçümü mümkün değildir. Örneğin öğretmenlerin verdiği öğrenim hizmetleri kısmen ölçülebilse bile, eğitim sürecini bir bütün olarak ölçmek mümkün değildir. Öğretmenlerin derse kaç saat girdiği, ne kadar ders hazırlığı yaptığı, okulda ne kadar mesai harcadığı bir şekilde (!) ölçülebilir. Ancak eğitim sürecinde çocuk ve gençlere kazandırılan özellikler, kişilik gelişmesine yönelik katkılar, davranış kazandırma vb gibi konuların ölçülmesi mümkün değildir. Eğitimde performans değerlendirme uygulamaları ile eğitim emekçilerini tamamen iktidarın ve Milli Eğitim Bakanlığı nın çizdiği belli sınırlar içinde hareket ettirmek isteniyor. Eğitimde performans değerlendirmesi ile öğretmenlerin sadece eğitim-öğretim hizmeti sunan değil, aynı zamanda okulun her türlü gelişmesine katkı sunan birer çalışan haline getirilmesi hedefleniyor.

Eğitime performans değerlendirmesinin uygulanması demek, yarın en yakın çalışma arkadaşımızın performans düşüklüğü gerekçe gösterilerek işten atılması şeklinde karşımıza çıkacak. Özellikle hem işte hem de evde mesai yapan kadın emekçiler, performans değerlendirme uygulamalarından çok daha olumsuz etkilenecek. Eğitimde yaşanan sorunların kaynağı olarak eğitim emekçilerinin gösterilmek istenmesi, eğitimde yaşanan şiddet olaylarının önünü açacaktır. Bugün bizlere, eğitim emekçilerine düşen temel görev, bir süredir en temel haklarımıza yönelik olarak gerçekleşen saldırılar karşısında, ayrım yapmaksızın herkesi ortak talepler etrafında birleştirmek ve birlikte mücadeleyi örgütlemek olmalıdır. Bizler, bir süredir birçok alanda kazanılmış haklarımızı gasp etmeyi amaçlayan saldırılara karşı ortak sesimizi yükseltmek zorundayız. Geleceğimizi ipotek altına almaya çalışan girişimlere karşı birlikte mücadele etmedikçe performans tuzağına düşmemiz, başta iş güvencemiz olmak üzere, en temel sosyal ve özlük haklarımızı kaybetmemiz kaçınılmazdır. Okullarda eşit, bilimsel esaslara dayalı, demokratik ve nitelikli bir eğitim anlayışı yerleştirmek yerine; dayanışmadan çok rekabete dayanan, bireyciliği özendiren bir eğitim anlayışının yerleştirilmesine izin vermeyelim. Hiç bir eğitimci arkadaşımızın iş güvencesini ortadan kaldıran bu uygulamaya karşı performansını (!) ölçmeyeceğiz. Eğitim Sen olarak tüm eğitim ve bilim emekçilerini performans değerlendirme ve angarya çalıştırma uygulamalarına karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. EĞİTİM SEN Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Cinnah Cad. Willy Brandt Sk. No:13 Çankaya/ANKARA 06680 Tel: (0.312) 439 01 14 (pbx) / Fax: (0.312) 439 01 18 E-posta: bilgi@egitimsen.org.tr / Web: www.egitimsen.org.tr Eğitim Sen Bülteni Ekidir. (OCAK 2013)

Bugüne kadar eğitimde hayata geçirilen tüm karşılıksız çalıştırmalar (TEFBİS, ADEY, RİDEF vb) yetmezmiş gibi, performans değerlendirmesi ile bugüne kadar olduğundan daha fazla karşılıksız çalışma uygulamalarının artması kaçınılmaz olacak. Okullarda yıllardır yaşanan örnekler, asli görevleri çocuk ve gençleri eğitmek, onlara bir şeyler öğretmek olan öğretmenlere, bu görevleri dışında örneğin kermes düzenlemek, katkı payı toplamak, okula kaynak bulmak öğretmenleri tahsildar haline getiren ve adey, ridef, aile öğretmenliği gibi angarya işler de yaptırıldığını gösteriyor. Performans değerlendirme uygulamalarıyla birlikte yeni görev ve sorumluluklar yüklenen eğitim emekçilerinin çalışma saatleri sürekli artacak ve neredeyse tüm yaşamları iş ve ev arasına sıkıştırılacak. Hatta belli bir aşamadan sonra hafta sonu toplantıları, eve iş götürme ve gönüllü nöbet uygulamalarının daha da artması kaçınılmaz olacak. Eğitimde performans değerlendirme uygulanmaya başladığında, bir öğretmen hastayken bile kendisini işe gitmek zorunda hissedecek, aksi takdirde performansı düşecek. Eğitimde özellikle son yıllarda yoğunlaşan ticarileşme süreci öğretmenin tahsildar, öğrenci ve velilerin müşteri olarak görülmesine neden oldu. Bu tür ilişkiler öğrenci ve veli yönünden müşterialıcı, işveren yönünden ise kar-zarar hesaplarını gündeme getiriyor. Eğitimde performans değerlendirme uygulamaları ile öğretmenlik mesleğinde yaşanan erozyonun daha da artması kaçınılmaz olacak. Bu durumun eğitim emekçilerinin moral ve motivasyonunu bozması, işyerlerinde birlik ve dayanışma duygularını yok etmesi ve eğitim emekçilerini birbirine düşman haline getirmesi engellenemez. Performans tuzağına karşı birlikte mücadele etmeliyiz! Eğitimde performans değerlendirmesinin uygulanması durumunda eğitim emekçileri, çalıştığı okul ya da kurumda zayıf halka olmamak için daha yoğun ve daha fazla çalışmak zorunda kalacak. Performansımız bireysel çabalarımız üzerinden ölçüleceği için diğer mesai arkadaşlarımız ile sürekli bir yarış ve rekabet içinde olacağız. Bu şekilde MEB aynı işi daha az kişi ile yaptırabilirken, MEB bütçesi içinde sürekli tartışma konusu yapılan personel giderleri belirgin bir şekilde azaltılacak. Eğitimde performans değerlendirme sistemi içinde çalışan herkes, kurum içindeki pozisyonunun düşürülmesi ya da yetersiz performansı nedeniyle işine son verilmesi tehdidi altında çalıştırılacak. Performans değerlendirme sisteminin uygulanması halinde, eğitim emekçilerinin önce haklarını sonra iş güvencesini kaybetmesi kaçınılmaz olacak.