Sahtecilik aldı başını gidiyor!

AĞUSTOS 2014 yıl: 5 sayı: 19 Treyler Sanayicileri Derneği yayın organıdır / 2 ayda bir yayınlanır Sahtecilik dosyası Başbakanlıkta Sahtecilik aldı başını gidiyor! 8 TREDER üyesi ADR sertifikası aldı Lice deki facia ADR yi yine gündeme taşıdı TREDER üyeleri IAA da gövde gösterisi yapacak

Başkan ın Mesajı Etkin cezalar caydırıcılığı da sağlayacaktır Değerli Meslektaşlarım, Treyler sektörünün ulaştığı başarı; üreticiler başta olmak üzere, müşterilere, devlet görevlilerine ve tedarikçilere önemli sorumluluklar yüklüyor. Çünkü rekabet gücümüz uluslararası boyutlarda. Üç kıtada yüzlerce ülkeye ihracat yapıyoruz. İstihdamı arttırıyoruz ve ülkenin cari açığına pozitif katkı sağlıyoruz. Olumlu örnekleri arttırmak mümkün. Bu olumlu tabloya rağmen sektörün gelişini etkileyen olumsuzluklarla da mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Sektörün kanayan yarası olarak adlandırdığımız change sahteciliği acil çözüm bekleyen sorunlarımızın başında geliyor. Üreticisinden, müşterisine kadar bir çok kesime zarar veren bu sahtekarlık sektörümüzün saygınlığını zedeliyor. Change sahteciliği yüzünden ürünlerimizin bankalar ve finans kurumları tarafından finanse edilmesi zorlaşıyor. Üyelerimiz ve sektörümüz büyük zararlara uğruyor. TREDER olarak sahteciliğin önüne geçmek için kararlılıkla mücade ediyoruz. Olayların ulaştığı boyutu medya aracılığıyla kamuoyuna anlatırken, Ankara daki ziyaretimizle de kamu otoritesi ile yüz yüze gelerek durumun geldiği vahim noktayı kendilerine aktardık. Sanayi Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü konuya büyük ilgi gösterdi ve sorunun çözümü için TREDER ile çalışmaları arttıracaklarını belirtti. Bunun dışında da güzel gelişmeler var. Bugüne kadar change vakalarında davalar takipsizlike sonuçlanırken artık davalar açılabiliyor. Bilirkişi heyetleri raporlarında sahteciliği tespit ediyorlar. TREDER in bu konuda tabiri caizse iğne ile kuyur kazar gibi yaptığı sabırlı çalışmalar sonuç vermeye başladı. Sonuç almaya çok yakınız, bu yüzden kararlılığımızdan ödün vermeyeceğiz. Sektörümüze ve ülkemize ciddi zarar veren bu olayın sorumlularının hakettikleri şekilde cezalandırılmalarını istiyoruz. Etkin cezalar caydırıcılığı da sağlayacaktır.türkiye nin komşularında önemli siyasi gelişmeler oluyor. Bunlar hem dış ticaretimizi hem de treyler sektörünün ihracatını etkiliyor. Umarız coğrayamızda barış en kısa sürede temin edilir. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti nin 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ın ülkemize ve dünyaya hayırlı olmasını temmenni ediyorum. TREDER Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık

içindekiler 6 TREDER, ADR ile sahteciliğin çözümü için Ankara daydı 24 Ulusoy Lojistik OKT Trailer işbirliği başladı AĞUSTOS 2014/5 Treyler Sanayicileri Derneği adına imtiyaz sahibi Kaan Saltık Genel Yayın Yönetmeni Hasan Karakurt Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ayhan Eryazar Yayın Kurulu Recep Serin, Murat Tokatlı, Fehir Bulutlar, Gökhan Maraş, Yalçın Şentürk, Ahmet Toprakkale Grafik Uygulama Erhan Aydın Yönetim Yeri TREDER Ataşehir Bulvarı 42 Ada, Gardenya 7/1 Konutlar Kat:4, Daire:28 Ataşehir/İstanbul Tel: 0216 580 96 95 www.treder.org.tr Ajans LOCA MEDYA Cennet Mah. Hürriyet Cad. No: 1/1 B-Blok Küçükçekmece İstanbul Tel: 0212 579 92 35 Faks: 0212 598 47 62 Baskı İstanbul Basım Promosyon 0212 603 26 21 Ağustos 2014 Dağıtım Aras Kurye Yayın Türü Yaygın TREDER Haber Dergisi, treyler sektöründeki gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmak adına dernek patronajında, iki ayda bir, Türkçe olarak hazırlanan sektörel bir yayındır. 26 Ruukki nin sertifikalı ilk ortağı Telefoncular Group oldu 28 Hidromas tan SERİ atak 30 Seyit Usta yurtiçi ve yurtdışı satışlarıyla yüzde 35 büyüdü 34 TREDER üyeleri IAA da gövde gösterisi yapacak

6 GÜNDEM TREDER, ADR ile sahteciliğin çözümü için Ankara daydı TREDER heyeti 7 Ağustos ta Ankara da bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretler kapsamında TSE Ulaşım ve Lojistik Sistemler Merkez Başkanı Ömer Cem Erçil, Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Genel Müdürü Mehdi Gönülalçak ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü ve Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Gökhan Özkök ile görüşüldü. Cem Erçil ADR, test ve belgelendirmelerdeki son süreçler hakkında TREDER heyetine bilgi verdi. ADR de gelişmelerin olumlu devam ettiğini belirten Erçil, hizmet ücretlerinin eşitlenmesi, hizmet kalitesinin arttırılması için çalışmalar yürüttüklerine değindi. Erçil, asıl sorunun, yürüyen tankerlerin nasıl disipline edileceği olduğunu, ne kadar kural konursa konsun, basınç altında yorulan malzemenin kontrol edilemeyeceğini söyledi. Yürüyen tankerlerin yüzde 90 ının ADR siz olduğunu, geçiş süreci içinde, eski tankerlerin dönüştürülmesi projesinin ise zorluğuna dikkat çeken Erçil, TREDER in araçların kimliklendirilmesi önerisi üzerinde ise çalışıldığını söyledi. Bursa, Manisa, Konya ve Çorum da yeni araç kontrol merkezi kurulduğu bilgisini veren Cem Erçil, bunların amaçlarının da araç üstü yapılarda tadilatların kontrolü, proje sonrasındaki dönüşümlerin projeye uygunluğunun denetlenmesi olduğunu ifade etti. T9 belgelendirmesi için de 2 merkez olduğunu dile getiren Erçil, protokol yapılınca 3 ayda yenilerinin devreye alınabileceği söyledi. Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Genel Müdürü Mehdi Gönülalçak, Türkiye de hali hazırda 50 bin 708 tanker olduğu bilgisini verdi. TSE nin şu anda belgelendirdiği araç sayısının 700 adet olduğunu söyleyen Gönülalçak, yönetmelikte asıl amacın yeni araçların belgelendirilmesi olduğunu eski araçların zamanla yenilenmesini beklediklerini açıkladı. 75 Yol Kenarı Denetim İstasyonu olduğunu belirten Gönülalçak, bunlara 23 tane daha ekleneceğini kaydetti. Denetimlerin SRC belgesi kontrolü olduğuna değinen Gönülalçak, kapsamlı denetimlere eylül ayından itibaren başlanabileceğini söyledi. TREDER heyeti, Sanayi Genel Müdürlüğü ve Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Gökhan Özkök ü ziyaret ederek treyler sektörünün kanayan yarası haline gelen sahtecilik/change ile ilgili hazırlanan raporu sundu. Sorunların denetimlerle ve yasal mevzuattaki boşlukların giderilmesiyle önüne geçilebileceği iddiasında bulunan TREDER heyeti, güncel bilgileri Sanayi Bakanlığı yetkilileri ile paylaştı.

DOSYA: SAHTECİLİK 8 Rehinli treylerler; yeni şasi numarası ile başka bir üreticiye ait uygunluk belgesi ve uygun olmayan bir faturayla tekrar trafiğe çıkıyor. Sahtecilikten kaynaklı binlerce aracın kayıp olduğu tahmin ediliyor. Bu işi meslek edinen çeteler yüzünden başta treyler üreticileri doğrudan zarar görürken, nakliyeciler de haksız rekabete maruz kalıyor.

Sahtecilik dosyası Başbakanlıkta Sahtecilik aldı başını gidiyor! Treyler sektörünün kanayan yarası haline gelen sahtecilik, çözüm bekleyen en önemli konular arasında. TREDER in sahteciliği bitirme konusundaki girişimleri devletin en üst makamlarına kadar ulaştı. TREDER hazırladığı ayrıntılı raporu Başbakanlığa sunarak çözüm talebini yineledi. Raporda sahteciliğin nasıl yapıldığı, hangi yöntemler izlenildiği örnekleriyle dile getiriliyor. TREDER denetim yapan kolluk kuvvetlerinin ve Ulaştırma Bakanlığı denetçilerinin daha dikkatli olması gerektiğini dile getiriyor. Treyler sektöründe sahtecilik olarak, Onay belgesi olmadan üretim yapan, bir Tip Onay belgesiyle birden fazla araç üreten, Tip Onayını satan veya satın alan, düşük fatura keserek satış yapan ve eleman çalıştıran firmaların faaliyetleri kastediliyor. Sahtecilik diğer adıyla Change (Orijinal aracın şasi numarasını değiştirip, aynı aracı sahte fatura ve teknik belgelerle piyasaya yeni bir marka ve plakayla sürmek) olarak adlandırılıyor. Sektördeki Tip Onayları, usülsüz olarak yaygın biçimde kullanılabiliyor ve çeşitli sahtekârlıklara alet edilebiliyor. Bu sahtekârlıklar treylerlerin bankalar ve finans kurumları tarafından finanse edilmesini güçleştiriyor ve sektörümüzü büyük zararlara uğratıyor. Sahtecilik nasıl yapılıyor? Trafiğe tescili yapılan, ruhsatında rehinli ibaresi bulunan borçlu treylerlerin, sahteci firmalar tarafından şasi numaraları siliniyor, yeni bir şasi numarası ile başka bir üreticiye ait bir uygunluk belgesi ve uygun olmayan bir faturayla tekrar trafiğe tescili yapılıyor. İşleri kötü giden nakliyeciler ve bu işi kendisine meslek edinmiş organize suç örgütleri bu yola başvuruyor. Bu tip sahtekarlıklar, işini hakkıyla yapan nakliye firmaları ve treyler üreticilerini, çok büyük bir haksız rekabet ile karşı karşıya bırakıyor. Trafiğe tescili yapılmış araçlar, İmal, Tadil ve Montajı Hakkında Yönetmelik (AİTM) ve Motorlu Araçlar ve Römorkları Tip Onayı Yönetmeliği ne (MARTOY) AİTM yönetmeliği kapsamı dışında uygunsuz biçimde tadilat operasyonlarına tabi tutuluyor, araçların boya rengi ve araç tipi değiştirilerek mevzuata tamamen aykırı değişiklikler yapılıyor. Şasi plaketleri değiştiriliyor, şasi numaraları araç üzerinden siliniyor. Araçların yeni bir şasi numarası ile başka bir üreticiye ait bir uygunluk belgesi ve uygun olmayan bir faturayla tekrar trafiğe tescili yaptırılıyor. Araçlar bu durumda trafikte uzun süreler kullanılmış olmasına rağmen yeni bir araçmış gibi muamele görüyor. Sahtecilik uygulamalarında, sökülen dingil, fren sistemi, elektrik sistemi gibi ekipmanlar başka araçlarda da kullanılıyor. Tadilat işlemini takiben araca eski ruhsatı üzerinden tadilat projesi hazırlatılarak ruhsatının yenilenmesi de sağlanıyor. Bu tür araç imalatları A.İ.T.M. ve MARTOY yönetmeliklerine uygun değil. Finans kurumlarından alınan bilgilere göre, bahsedilen sahtecilikler sonucu, halen trafikte seyir eden binlerce römorkun kayıp olduğu tahmin ediliyor. Bu şekilde tadil veya üretim yöntemiyle piyasaya çıkan araçların uyması gereken teknik zorunlulukları karşılayıp karşılamadığı kimse tarafından bilinmiyor ve ortaya çıkan araçlar trafikteki can ve mal güvenliğini önemli ölçüde tehdit ediyor. Treylerin finansmanı güçleşiyor Sahtecilik yüzünden finans kuruluşları taşımacılara kredi vermekten kaçınıyor ve kredi maliyetleri artıyor. Sanayi Bakanlığı ndan almış olduğu Araç Tip Onay Belgeleri ni kötüye kullanarak sektöre zarar veren ve bunu hukuki boyutta suç işlemeyi de içine alacak şekilde yapan firmalar azımsanmayacak sayıda. Bu firmalar şu an için treyler üretmedikleri halde Sanayi Bakanlığı ndan daha önce almış oldukları Araç Tip Onay Belgeleri sayesinde üretim ve trafikte kendi ürettikleri marka ile tescil hakkına sahip olmaları sebebiyle, kendilerinin üretmedikleri treylerler için kendileri üretmiş gibi fatura kesiyor. Bunun neticesi olarak finans kurumlarına veya üretici firmalara halen ödenmemiş borcu olan orjinal treylerler ortadan kayboluyor ve treyler sektörü büyük zarar görüyor. ağustos 2014

10 DOSYA: SAHTECİLİK Avukatların çabaları ve TREDER in kararlılığı sonuç vermeye başladı Bugüne kadar treylerde change hukuken yeterli derecede bilinmeyen ve daha önce hakkında emsal karar oluşturulmamış muğlak bir alandı. Mevzuatta hukuki boşlukları değerlendiren çıkar amaçlı suç örgütlerinin bu yola sıkça başvurması, son yıllarda sektördeki mağduriyeti katlanılmayacak noktalara taşıdı. Söz konusu suçun yasal zeminin çok doğru oluşmamış olması sebebiyle mağdurların hakkını aramak konusundaki mücadelesi çok hızlı ve kolay netice elde edilebilir bir konu değildi. Kaldı ki; hak arama yolundaki mücadeleler çoğu zaman kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (takipsizlik kararı) ile sonuçlanıyordu. Bugün gelinen noktada ise; sektörde uzmanlaşmış avukatların çabaları ve TREDER in kararlılığı ile adli makamlar nezdinde sorunun çözümlenmesine yönelik ciddi adımlar atılmaya başlandı. Ülke genelinde yapılan suç duyuruları sonucunda şüphelliler hakkında davalar açılıyor. Bilirkişi raporları da suç duyurularının ve davaların haklılığı yönünde görüş bildirmeye başlaması da bir başka olumlu gelişme. Tüm bu gelişmeler change diye tabir edilen sahteciliğin cezalandırılmasına ve dolayısıyla önlenmesine önemli bir basamak oluşturuyor. Treyler sektörünün sağlıklı gelişimi nakliyeciler arasındaki haksız rekabetin önlenmesi ve emek hırsızlığın son bulması açısından mahkemelerin kararı son derece önemli olacak. Mahkemeler emek hırsızlığını görmeye başladı Treyler sektörünü yakından tanıyan Avukat Tülay Yavuz, treyler üreticilerinin mağduriyetini gidermek adına önemli çabalar gösteriyor.

DOSYA: SAHTECİLİK 12 Önce iflas erteleme sonra Change Sahteciliğin nasıl kullandığına dair en çarpıcı örneklerden birini de yine savcılığa intikal eden bir suç duyurusundan öğreniyoruz. Yaşanan olayda; yıllarını nakliye sektörüne vermiş bir şahsın ikinci el bir treyler satın almasıyla ortaya çıkıyor. Nakliyecinin satın aldığı treyler aslen üreticisi tarafından üzerinde rehin bulunan ve mahkeme kararıyla tedbir konulmuş bir araç. Ruhsat çıkartıldığında aracın 2014 model olduğunu ve başka bir üretici ismine kayıtlandığını görüyor. Oysa nakliyeci aracın 2 yaşında olduğunu ve ikinci el olarak aldığını biliyor. Somut olayda nakliyeci, kişi ve firmalarca mağdur edilerek, hukuka aykırı bir işlemle karşı karşıya kaldığını görmüş ve önce adli makamlara sonrasında aracın asıl üreticisi firmaya ihbar ve başvuruda bulundu. Özetlenen bu somut olay; sahtecilik, change ve iflas erteleme müessesinin kötüye kullanılması yoluyla toplu halde hukuksuzluğun yaratıldığı en çarpıcı ve güncel örnek. Çünkü; Aracın resmi kayıtlı aksamları üzerinde işlemler uygulanarak, şase numarası silinerek ruhsatı hukuka aykırı işlemlere tabi tutularak değiştiriliyor. Araca uygunluk veren makine mühendisi, üretimin ruhsattaki firmaya ait olmadığını bilerek T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nın kendisine tanıdığı yetkileri kötüye kullanıyor ve TMMOB nin meslek etik kurallarına aykırı davranıyor. Fatura düzenleyen şirket, sahibi olmadığı ve/veya üretimini yapmadığı bir araç için fatura düzenliyor ve satışını yapmak ve düzenlenen faturalar düşük bedelli olduğu için vergi az gösteriliyor ve devlet aleyhine vergi kaybına sebep oluyor. Aracın gerçek sahibi firma ise aracının üzerinde rehin, haciz ve mahkeme tarafından iflas erteleme tedbiri olduğunu bildiğinden dolayı bu engelleri ortadan kaldırmak amacıyla hukuksal korumaları ortadan kaldırıyor, adli sisteme zarar veriyor. Böylece araç üzerinde rehin, haciz sahibi bulunan alacaklı şirketin ileriye dönük teminat hakkı ortadan kaldırıyor ve mağdur ediliyor.

DOSYA: SAHTECİLİK 14 Denetimler caydırıcılık sağlayabilir Sahtecilik ve usulsüzlüklerin önüne geçilmesinde ve caydırıcılığın oluşmasının sağlanmasında yapılacak denetimlerin önemli bir rolü var. Öncelikle tip onay belgelerindeki usulsüzlüklerin önüne geçilmesi için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nın önemli bir işlevi var. Bakanlığın rutin olarak yaptığı denetimlerin yanısıra şikayete bağlı denetimleri de bulunuyor. Denetim mekanizmasının çalışması için nakliyecilerin, üreticilerin usulsüzlük yaptığına inandığı kişi ve firmalar hakkında şikayet mekanizmasını çalıştırması gerekiyor. Tip Onay Belgesi sahibi üreticiler nasıl denetlenmeli? Halihazırda tip onay belgesi bulunan üretici firmaların üretim yerlerinin dönemsel denetimler gerçekleştirilmesi ve bu denetimler sırasında gerek firmanın üretim sahalarının teknik donanım yeterliliği gerekse treyler satışlarını gösteren fatura adetleri ile üretim için kullanılan parçaların alım faturalarının örtüşmesi gerekiyor. Treyler üretimi için gereken ekipman, parça, komponent ve personel yeterliliği gözetime tabi olmalı. Treylere otomobil plakası taktılar! Sahtecilik ile görülen davaların birinde mahkeme tarafından yaptırılan bilirkişi tespiti kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda binek otomobil plakasının treylere takılmış olduğu görülüyor. Bu olay savcılığa intikal ettirilmiş olup soruşturma devam ediyor. Bu olay gösteriyor ki, kötü niyetli kişiler mevzuatın yeterli derecede hak sahiplerini korumadığını zannederek fütursuzca hareket ediyor.

16 8 TREDER üyesi ADR sertifikası aldı 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren ADR yönetmeliği taşımacılık ve treyler sektörünün çehresini değiştirmeye devam ediyor. Tehlikeli Madde Taşınmasında Kullanılan Araç, Tank, Ambalaj Ve Kaplar Konusunda Ulusal Uygunluk Belgesi alanların sayısı giderek artıyor. Bugüne kadar Tırsan, Otokar, Koluman, Okt Trailer, Seyit Usta, Nursan, Ali Rıza Usta ve Serin Treyler ADR sertifikasını aldı. İstanbul Barosu nda ADR konuşuldu İstanbul Barosu Taşıma Hukuku Çalışma Grubu nun ana gündemi Tehlikeli Madde Taşımacılığı oldu. 31 Mayıs 2014 tarihinde Çağlayan Adliye Sarayında gerçekleşen etkinlikte tehlikeli madde taşımacılığı, Türkiye deki gelişimi, karayolu, denizyolu ve havayolunda gelinen nokta tartışıldı. Son yıllarda ülkemizin sanayide gelişimi, kimya sektörünün Türkiye nin ihracatında önemli bir yer alması, tehlikeli madde taşımacılığında yetişmiş insan kaynağı, mevzuat altyapısı ve uluslararası teamüllere uygun uygulama pratiği gerektiriyor. Uzman konuşmacıların katılımıyla gerçekleşen etkinlikte UND adına İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Alper Özel katılım sağlayarak, ülkemizde gelinen son durumu değerlendirdi. ADR nin ilk danışmanı Hayırlı oldu Türkiye nin ilk Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı Hayırlı Eğitim Danışmanlık sahibi Ernail Hayırlı oldu. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı nın verdiği ADR TMG Danışmanlık belgesi ile; tehlikeli madde taşımacılığı, depolama, aktarım, elleçleme, firmaların bu konularda denetlenmesi, işlemlerin doğru yapılmasını sağlamak amacıyla firmalara yol gösteriyor. Ernail Hayırlı kimdir? 1995 Yılında Almanya Münih Ticaret ve Sanayi Odası tarafından Türkiye de ADR/Tehlikeli madde taşıyan araç sürücülerine yönelik eğitim vermek üzere Eğitmen olarak yetkilendirildi. 1995 2002 yılları arasında UND de bu konuda eğitim verdi. Daha sonra 2002-2008 yıllarında RODER de yine bu konuda eğitim verdi. 2002 yılında Almanya Münih Ticaret ve Sanayi Odası tarafından ADR Danışmanı olarak yetkilendirildi. Almanya ADR / TMG danışmanlık sertifikasını sınavını bugüne kadar üç kez başarılı bir şekilde geçen Ernail Hayırlı nın, 2017 yılına kadar yetkisi devam ediyor.

ağustos 2014

18 Lice deki facia ADR yi yine gündeme taşıdı Diyarbakır-Bingöl karayolunda devrilen LPG yüklü tankerin patlaması ADR yi yine gündeme taşıdı. Patlamanın ardından ilk belirlemelerde 60 ı aşkın kişi yaralanmıştı. Ancak ilerleyen günlerde yaşamını yitirenlerin sayısı 30 a yükseldi. Olayda yaralanan kişilerin tedavisi sürerken, ADR nin ülkenin can ve mal güvenliği için ne kadar önemli olduğu bir kez daha gözler önüne serildi. Facianın andından haber birçok yayın organında ayrıntılı bir şekilde yer alırken, Hürriyet gazetesi tankerlerin güvenlik sorununu sayfalarına taşıdı. Treyler Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık ın görüşlerine yer verilen haberde ADR için kamunun teşvikin şart olduğu gündeme taşındı. Haberde şu ifadelere yer verildi: Diyarbakır da meydana gelen facia sonrası tankerlerin ne kadar güvenli olduğu gündeme geldi. 20-25 bin tankerin bir an önce yenilenmesi gerektiğine vurgu yapan uzmanlar, tehlikeli madde taşıyan tankerlerin ADR belgesi alması gerektiğini belirtiyor. Diyarbakır ın Lice İlçesi nde LPG yüklü tankerin önceki gece devrilip infilak etmesi tankerlerin ne kadar güvenli olduğu tartışmasını gündeme

getirdi. Tehlikeli Maddelerin Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Avrupa Anlaşması na (ADR), 2010 yılında taraf olan Türkiye de, 1 Ocak 2014 itibariyle trafiğe çıkacak her treyler için ADR sertifikası şartı aranmaya başladı. Ancak geçmişte trafiğe çıkış izni alan araçların değişimi için ise 2018 e kadar zaman tanındı. Tehlikeli madde taşıyan araçların denetiminin yetersiz olduğunu ifade eden uzmanlar, ADR belgesi olan tankerlerin tasarlama aşamasından, kullanılan kaynak malzemelerine kadar incelendiğini, geçmişte üretilen araçların ise standartlarının belli olmadığını ifade etti. Devrilse de patlamaz Yollarda ADR belgesi olmayan 25 bin tankerin daha olduğunu tahmin ettiklerini ifade eden Treyler Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık, ADR sertifikalı olan tankerlerin kaza durumunda dahi sızdırma yapmayacak şekilde tasarlandığını söyledi. ADR sertifikasına hak kazanmış tankerlerin daha dizayn aşamasında denetlenmeye başladığının altını çizen Saltık, Bu rakam çok daha yüksek olabilir. ADR için kullanılan bütün parça ve ekipmanların onayı alınıyor. Araçlar testlere tabi tutuluyor. Bu sayede yüksek güvenlikli son teknolojiye sahip tankerler üretiliyor dedi. ADR belgesi için üreticinin tasarım aşamasından itibaren incelendiğini söyleyen Saltık, Çeliğin hacim kalınlığından, kaynağın cinsine kadar her aşama takip ediliyor. ADR uyumlu tanker üretmek için proje yapıp TSE ye başvuruyorsunuz. Atılan her adımla ilgili dosya tutulması gerekiyor. Bütün bu önlemler her ne koşulda olursa olsun tankerlerin sızıntı yapmaması için dedi. Değişim için teşvik gerekiyor 1 Ocak tan itibaren kanunun yürürlüğe girdiğine değinen Saltık, İşler yavaş yürüyor. Trafik tescil tesislerinde bilgi eksikliği var. Belge olmadan trafiğe kayıt olanlar var. Eski araç potansiyeli fazla. Söz konusu araçlar büyük tehlike taşıyor. Mevcut araçların yenilenmesi 2018 e kadar yapılacak. Ancak fazla bir hareket yok. Eski araçların yenilenmesi için teşvik gerekiyor. Bu kötü olay vesile olabilir. Teşvik verilmezse ne özellikte olduğu bilinmeyen araçlarla tehlikeli madde taşımacılığı devam eder ifadelerini kullandı. ağustos 2014

20 Tırsan, İSO 500 de yine yükselişte İstanbul Sanayi Odası nın (İSO) açıkladığı 2013 yılı Türkiye nin 500 büyük sanayi kuruluşu listesinde Tırsan Treyler A.Ş. 178 inci sıradan 159 uncu sıraya yükselerek büyük bir başarıya imza attı. Türkiye nin 37 yıldır lider treyler üreticisi Tırsan, İSO 500 de 19 basamak yükselerek 159 uncu oldu. Tırsan büyüyor sektör güçleniyor Tırsan Treyler A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu konuya ilişkin yaptığı açıklamada Tırsan ın Türkiye nin en büyük 159 uncu sanayi kuruluşu olmasından duyduğu gururu dile getirdi. Nuhoğlu Başarımızı müşterilerimiz ile kurduğumuz uzun dönemli işbirliklerine ve müşteri memnuniyetini temel başarı kriteri olarak kabul etmemize borçluyuz. Birlikte çalıştığımız herkesle uzun vadeli işbirlikleri kurarak, iş ortaklıklarımızı güçlendirerek beraber büyüyor ve güçleniyoruz. 1977 den bu yana ilerlediğimiz yolda Avrupa nın taşımacılık çözümleri sunan lider firmalarından biri olduk. İSO 500 listesinde 159 uncu sıraya yükselmemiz 37 yıldır sürdürdüğümüz bu istikrarlı gelişimin sonucunda gelen bir başarıdır dedi. Sözlerine Tırsan ın 2018 stratejik hedefleri ile devam eden Çetin Nuhoğlu 2018 yılında 500 milyon Euro ciroyu hedefleyen ve mevcut Adapazarı, Almanya ve Rusya fabrikaları ile 50 den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren Tırsan olarak başarımızın haklı gururunu yaşıyoruz dedi. Elde edilen başarının müşterilerinden bayilerine çalışanlarından tedarikçilerine kadar uzanan ve uyum içinde çalışan büyük Tırsan Ailesi nin olduğunu söyleyen Nuhoğlu, Bu büyük ailenin her bir bireyine teşekkürlerimi sunar ve birlikte çok daha büyük başarılara imza atacağımıza olan inancımı paylaşmak isterim dedi. Knorr-Bremse 9. Kez en iyi marka seçildi Knorr-Bremse 9. kez fren kategorisinde Ticari Araç Endüstrisinin En İyi Markası seçildi. transaktuell, lastauto omnibus and FERNFAHRER gibi sektörel dergi okuyucularının üçte ikisinin oylarıyla belirlenen ödüllerde Knorr Bremse nin başarısı devam etti. Knorr-Bremse Systeme für Nutzfahrzeuge GmbH Başkanı Bernd Spies ödülle ilgili bir açıklama yaparak, Bu ödülü kazanmak özellikle sevindirici ve ticari araç sanayisinde çalışan insanlar tarafından seçilmek onur verici dedi. Yılda bir kere ETM yayıncılarının üç sektörel dergi vasıtasıyla okuyucularına ticari araç ve endüstrisinin en iyi markalarını sormasıyla gerçekleştirilen ödüller, seçilen markalar için uzun zamandan beri yüksek kalite&güvenlik damgası olarak kabul görüyor. Almanya Stuttgart ta 5 Temmuz 2014 tarihinde ticari araç endüstrisinden üst düzey temsilcilerinin katıldığı törende ödülü alan Knorr-Bremse Systeme für Nutzfahrzeuge GmbH Başkanı Bernd Spies şunları söyledi: Fren kategorisinde bir kez daha en iyi marka seçilmemiz kapsamlı uzmanlığımız ve deneyimli çalışanlarımızla birlikte yol güvenliğini artıran ve müşterilerimizi en fazla faydayı sağlayan yeni çözümler üretmemiz için teşvik ediyor.

ağustos 2014

22 Hama filoları yönetiyor Türkiye nin ilk ağır vasıta kiralama şirketi olan Hama Oto Kiralama, 700 adetlik bir filoya ulaştı. Hama Oto Kiralama; Reysaş, Borusan, Karınca, Arkas gibi Türkiye nin lojistik devlerinin yanı sıra küçük, orta ölçekli firmaların da çekici ve treyler ihtiyacını karşılıyor. Bir araçtan 300 araca kadar kiralama yapabilen Hama Oto Kiralama, maliyetlerini ölçebilen ve lojistiğin birçok alanında hizmet vermek isteyen firmaların tercihi oluyor. Hama Oto Kiralama Genel Müdürü Kenan Çetin ağır vasıta kiralama operasyonlarının giderek genişlediğini belirterek, her geçen gün daha çok nakliyecinin bu yöntemi seçtiğini dile getiriyor. Hama dan kiralama yapma durumundaki firmanın kiraladığı araçların hiçbir şekilde bilançosunda yer almadığına dikkat çeken Çetin, Bu araçlardan doğan borç yine o şirketin bilançosunda yer almıyor. Ancak bu araçların cirosu, getirisi o şirketin bütün değerlerini değiştiriyor. Karşısında herhangi bir borç olmadığı için ortada bir ciro artışı söz konusu ve buradan ortaya çıkan bir karlılık var diyor. Lojistik firmalarının son zamanlarda bu karlılığı çok önemsemeye başladığını dile getiren Kenan Çetin, Özellikle büyük şirketlerin artık sadece yatırım maliyetlerinde ve yahut araç sayılarındaki büyümede öz mala değil bu büyümeyi yaparken şirketinin mali durumunun da iyi bir konumda kalmasını arzuluyorlar diyor. Dolayısıyla kullanıcıların araçları kendilerinden kiraladıkları zaman durumun çok farklı olduğunu belirten Çetin, kiralanan aracı kira süresi içerisinde müşteriyi yalnız başına bırakmadıklarını ve 7/24 hizmet verdiklerini söylüyor. Bu kişinin kaskoları takip ediliyor, süresi bitince bizim tarafımızdan yenileniyor ve poliçeleri kendisine gönderiliyor. Vergileri bizim tarafımızdan yatırılıp müşterinin bunlarla uğraşmasını gerektirecek ya da bunlara finansman ayırmasını gerektirecek durum tamamen ortadan kaldırılıyor diyen Kenan Çetin, geri satın alma taahhütlü satış işleminde araca ait bütün vergilerin, muayene ücretlerinin, trafik sigorta ücretlerinin, kapsamda değilse kasko ücretlerinin yine müşteriden ayrıca ödenmek zoruna olduğunu belirtiyor. Hama Oto Kiralama da kullanıcın bütün bu işlerden muaf olduğunun altını çizen Çetin, aracın kaza veya arıza durumunda çekilmesi, serviste tamir edilmesi, çok kısa sürede müşteriye teslim edilmesi gibi hizmetlerin tamamen Hama nın filo bölümü tarafından takip edildiğini ve müşterinin bunun için zaman ve efor ayırmasının ortadan kaldırıldığını vurguluyor. Kenan Çetin, geri satın alma taahhütlerinde 50 li 100 lü adetler aranmasına rağmen Hama da böyle bir durumun olmadığının altını çiziyor. Çetin, 1 adetten 300 âdede kadar araç kiralanabileceğinin bilgisini veriyor. Firmaların taşımacılık dışında depo, paketleme, milkrun vb hizmetlerini verebilmek için yatırımlar yapmaları gerektiğini savunan Kenan Çetin, araç yatırımı dışında bu kişilerin ciddi tesis, alt yapı, yazılım, teknoloji, insan kaynağı yatırımı yapmaları gerektiğini ifade ediyor. Bu araç ihtiyaçlarını karşılamak için kaynak ayırmanın onlar için bir avantaj olmadığını vurgulayan Çetin, onların daha yüksek kar edebilecekleri taşımacılıkla ilgili hizmet kollarında yatırımlarını oraya kanalize ederek, araç teminini de kendilerinin verdiği araç kiralama hizmetinden karşıladıklarını belirtiyor. Yetki belgesindeki kısıtlamadan dolayı büyüme hızının arzu ettiklerinden yavaş olduğuna değinen Çetin, 2008 yılında 10 tane firması olan bir firmaydık. Bugün 700 tane aracı konuşuyoruz. Aslında ciddi bir büyüme var, bir sınırımız yok 1000 li rakamları görmeyi arzu ediyoruz diyor.

24 Ulusoy Lojistik OKT Trailer işbirliği başladı Ulusoy Lojistik, Karayolunda Tehlikeli Madde Taşımacılığına Yönelik ADR Mevzuatına Uygun Tanker seçimini OKT Trailer den yana yaptı. OKT Trailer, 2004 te başladığı, yılbaşından bu yana da ülkemizde de zorunlu hale gelen ve TSE tarafından belgelendirmeleri yapılan ADR li tanker teslimatlarına ara vermeden devam ediyor. İlki Tır Expo 2014 te teslim edilen akaryakıt taşımacılığına özel, ADR Sertifikalı, 38.000 lt. Alüminyum Konik Tanker Semi Treylerin kalan 3 adedi de Ulusoy Lojistik Filo Teknik Bakım Müdürü İmdat Topçu tarafından teslim alındı. Böylelikle Ulusoy Lojistik, TSE ADR belgelendirmeleri ile birlikte tanker alımında ilk tercihini OKT den yana yaptı. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan OKT, akaryakıt likit ürün dağıtım uzmanı olan Ulusoy Lojistik in enerji taşımacılığına verdiği önem ve özeni, üretilen ADR li alüminyum tankerlerinde sergiledi. Ulusoy Lojistik in farklılığını ortaya koyan İSEÇ (İş Sağlık Emniyet ve Çevre) kurallarının uygulanmasına özgü detaylara ayrıca yer verilirken Ulusoy Lojistik in tehlikeli ve hassas maddelerin taşınmasında ulaştığı üst düzey uzmanlık seviyesi OKT Trailer markalı akaryakıt tankerleri ile birleşti. OKT, akaryakıt taşımacılığına yönelik tanker üretimleri ile çıktığı yola bugün petrol ve kimyasal türevleri, sıvı gıda ve gaz taşımacılığına hizmet eden basınçlı / basınçsız, izolasyonlu / izolasyonsuz tanker üretimleri ile devam ediyor. Bugüne değin yaklaşık 1500 adet tanker teslimatı gerçekleştiren OKT, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda aranılan marka olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Almanya, Rusya gibi ülkelerle birlikte Kafkasya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölge pazarlarına da tankerlerini gönderen OKT, tanker ürün grubunda yeni ve farklı tasarımlar için ar-ge çalışmalarını da devam ettiriyor.

ağustos 2014

26 Türkiye de Ruukki nin sertifikalı ilk ortağı Telefoncular Group oldu Ruukki, yapısal çelik ve kaynaklı imalat sektörünün öncü firmalarından Telefoncular Group ile Türkiye de bir ilke imza attı. Özel çelik sektörünün önde gelen firmalarından biri olan Ruukki, Türkiye de ilk kez sertifikalı ortağı olarak Telefoncular Group ile işbirliği içine girerek kaliteli ürünleri ve satış sonrası hizmetleriyle firmanın esnek ve yenilikçi bir yapıda olmasına yardımcı olacak. Partner firma anlaşmasından sonra sadece Ruukki ürünlerinin en uygun koşullarda satışını sağlayacak olan Telefoncular Group, aynı zamanda Ruukki nin tüm pazarlama, lojistik, tanıtım ve esnek üretim avantajlarından da faydalanarak pazardaki payını artıracak. Ruukki, yapısal çelik sektörünün önemli firmalarından Telefoncular Group ile Türkiye de sertifikalı ortaklığa imza attı. Ruukki Kıdemli Başkan Yardımcısı Thomas Hörnfeldt ve Telefoncular Genel Müdürü Önder Çınar ın imzaladığı anlaşma sonrasında Telefoncular Group, Ruukki nin dünya çapında seçilen sertifikalı özel çelik dağıtım şirketleri arasına girdi. Sertifikalı ortaklarına teknik desteğin yanı sıra servis, teknik ve lojistik destek, esnek üretim ve pazarlama işbirliği gibi avantajları da Ruukki beraberinde sunuyor. Distribütör ağını geliştirmek ve ortaklarını tüm ürünler ve uygulama alanları hakkında bilgi sahibi yapmak açısından bu tür işbirliklerinin son derece önemli olduğunu vurgulayan Ruukki Türkiye Genel Müdürü Özgür Yalçın, ortaklıklar sonrasında daha yenilikçi ve esnek hizmet sunabildiklerinin altını çizdi. Özel çelikte kaliteli ürün sunmasının yanı sıra satış sonrası destek ağı ile de fark yaratan Ruukki ile 2012 yılından bu yana çalışan Telefoncular Genel Müdürü Önder Çınar, Ruukki nin geniş yüksek dayanımlı ve aşınmaya dirençli çelik yelpazesi hem Türkiye hem de yurtdışındaki müşterilerimize yenilikçi ve esnek bir hizmet sunmamızı sağlıyor. Ruukki yüksek itibarı olan, tanınan bir marka ve bize hizmetlerimizle ilgili globalaraç ve ekipman üreticilerine ulaşmamız ve onlarla daha rahat işbirliği yapmamızda yardımcı oluyor. Yeni uygulamaları tanımlamak ve son kullanıcı ticaretini geliştirmek konusunda Ruukki nin satış ve teknik destek ekibiyle yakın bir işbirliği yapmak da bizim için önem arz ediyor, şeklinde konuştu.