KÜRESEL KRİZİN TÜRK FİNANS SEKTÖRÜ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ



Benzer belgeler
Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

BANK MELLAT Merkezi Tahran İstanbul Türkiye Merkez Şubesi 1 OCAK 31 MART 2010 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

BANK MELLAT Merkezi Tahran-İran Türkiye Şubeleri 1 OCAK 31 MART 2009 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 3. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

1 OCAK - 30 HAZĠRAN 2010 DÖNEMĠNE AĠT KONSOLĠDE OLMAYAN FAALĠYET RAPORU

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 2. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

TEB MALİ YATIRIMLAR A.Ş YILI I. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem :

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

1 OCAK- 31 MART 2010 DÖNEMİNE AİT KONSOLİDE OLMAYAN FAALİYET RAPORU

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

1.56% -4.1% 20.3% 11.4% % Kasım 18 Ekim 18 Kasım 18 Aralık 18

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2015 MAYIS ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ


Politika Notu Temmuz Küresel Kriz ve Türkiye Ekonomisinde Tarihi Daralma. Sumru Öz 1

TEB MALİ YATIRIMLAR A.Ş YILI 1. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem :

T.C. Ziraat Bankası A.Ş.

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 2. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 2. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

1/6. TEB HOLDĠNG A.ġ YILI 1. ARA DÖNEM KONSOLĠDE FAALĠYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem :

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

YAPI KREDİ BANKASI 3Ç2014 Sonuçları Hedef Fiyat: 5,20TL

2014 Ekim-Aralık Dönemi Banka Kredileri Eğilim Anketi 09 Ocak 2015

Döneminde Türk Bankacılık Sektörü

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

Türkiye Bankacılık Sistemi 1, 2 Eylül 2007

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 1. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 9 Mayıs 2016, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Genel Görünüm. ABD, Euro Bölgesi, İngiltere ve Japonya merkez bankaları da kısa dönemde faiz artırımı yapmayacaklarının sinyalini vermişlerdir.

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Genel Görünüm. Uluslararası piyasalarda 3.çeyrek bilanço rakamlarının açıklanması Ekim ayının hareketli geçmesine sebep olmuştur.

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 3. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

KÜRESEL KRİZ VE TÜRKİYE EKONOMİSİ K. ÖNDER ERGÜN MALİYE UZMANI

7.36% 7.0% 15.8% 9.6% % Haziran 18 Mayıs 18 Haziran 18 Temmuz 18

01/01/ /12/2008 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

%7.26 Aralık

1-Ekonominin Genel durumu

2010 OCAK HAZİRAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

tepav Mart2011 N POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU(EURO) YILLIK RAPOR

EKONOMİK GÖSTERGELER

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Dünya Ekonomisi. Bülteni. İstanbul Sanayi Odası Araştırma Şubesi. Ekim Dünya Ekonomisine Küresel Bakış 1

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

TÜİK tarafında açıklanan verileri göre, Nisan 2012 döneminde sanayi üretim endeksi yıllık bazda % 1,8

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 1. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

internet adreslerinden

1- Ekonominin Genel durumu

1- Ekonominin Genel durumu

Ekonomi Bülteni. 27 Mart 2017, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

Türkiye de Bankacılık Sektörü

JPMORGAN CHASE BANK, N.A. MERKEZİ COLUMBUS, OHIO İSTANBUL TÜRKİYE ŞUBESİ 01 OCAK EYLÜL 2016 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

TEB MALİ YATIRIMLAR A.Ş YILI 2. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem :

YAPI KREDİ BANKASI 2Ç2014 Sonuçları Hedef Fiyat: 5,20TL

PAZAR BÜYÜKLÜĞÜ YATIRIM MALĐYETLERĐ AÇIKLIK EKO OMĐK VE POLĐTĐK ĐSTĐKRAR FĐ A SAL ĐSTĐKRAR

tcmb nin kararları ve bankalar

GARANTİ BANKASI 1Ç2017 Sonuçları

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

BANK MELLAT Merkezi Tahran Türkiye Şubeleri 2012 I. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Transkript:

KÜRESEL KRİZİN TÜRK FİNANS SEKTÖRÜ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Bora SELÇUK Kadir Has Üniversitesi - SBMYO, Selimpaşa Kampüsü E-5 Karayolu Üstü, Selimpaşa Silivri/İSTANBUL E-posta: boraselcuk@khas.edu.tr Özet Küresel finansal krizin Türkiye üzerinde etkilerini göstermesine paralel olarak Türk Finans sistemi olumsuz sinyaller vermeye başlamış özellikle dış kredi bağlantılarında yaşanan daralma neticesinde banka kredilerinde kriz öncesi döneme göre bir azalmanın ve sorunlu kredilerde bir artışın gerçekleştiği gözlenmiştir. Küresel krizin olumsuz etkilerini azaltmak amacı ile politika yapıcılar ve diğer baskı grupları finansal kesiminde özellikle ticari ve sınaî faaliyetleri canlandıracak nitelikte kredilerin hızla devreye sokulmasını talep etmişlerdir. Küresel krizin Türkiye gibi yükselen ekonomiler üzerinde bir önemli etkisi de küresel ekonomik ve politik aktörlerin bakışlarında yaşanan değişim sürecidir. Kriz küresel aktörlerin özellikle finansal piyasalarda yükselen ekonomileri belli ekonomi politikaları izlemeye zorlamaları ve küresel karar verici mekanizmalarda dışlamalarını bir kez daha düşünmeye itmiştir. Yukarıda belirtilen süreç göz önüne alındığında, hazırlanacak sempozyum bildirisinde, küresel finansal kriz sonrasında ülkemiz finans sisteminin geçirdiği süreç ve yaşadığı olumsuz etkiler tartışıldıktan sonra alınabilecek önlemlere ve atılacak adımlara yer verilecektir. Anahtar Kelimeler: Küresel Kriz, Bankacılık Sistemi, Piyasalara Etkiler Alan Tanımı: Finansal İktisat (Ekonomi) THE EFFECTS OF THE GLOBAL CRISIS ON TURKISH BANKING SECTOR Abstract The problems started in the mortgage contracts in US have become a threat to the global financial system. The influence of the global financial crisis is already being felt closer by the Turkish banking sector in its credit amount. Increasing troubles in the global economy during the 4th quarter of 2008 together with the slowdown in domestic economic activities in Turkey have affected negatively to the domestic credit markets in the country. Decreasing domestic demand, export and also an unforeseen spendable income made credit demand slow down. Nevertheless, the current crisis has not caused to the important decreases in credit volumes and other banking activities. Key Words: Global Crisis, Turkish Banking System, Effects on Financial Markets JEL Classification: G01, G10, G21 1. GİRİŞ Yaşanan küresel finansal kriz birçok ülkenin reel ve finans sektörlerinde olumsuz etkiler doğurmuştur. Birçok uluslararası finans kuruluşu bu krizin etkisi ile tasfiye olurken ya da etkinliklerini kısıtlarken ülke ekonomileri ve finans sistemleri büyük çaplı yeniden yapılandırmalar geçirmişler- 21

dir. Küresel finans sistemi üzerinde ise yeni küresel finansal mimari tartışmaları başladı. Bu etkilerinin benzerlerinin 2008 yılından başlayarak Türk ekonomisi ve finans sistemi üzerinde özellikle bankacılık sistemi üzerinde gözleneceği öngörüldü ve finans sisteminde etlilerinin boyutları tartışılmaya başlandı. Türk finans sistemi, kırılgan devreye 2000-2001 finansal krizi sonrasında 2001-2004 arasında kamu ve özel sektör bankalarının yeniden ciddi bir şekilde yapılandırıldığı, düzenleyici ve denetleyici yapının etkinleştirildiği, finansal kuruluşlarının sermaye yapılarının güçlendirildiği, sorunlu bankaların ve kuruluşların birleştirilmesi ve finansal sistemden tasfiyesini içeren geniş çaplı yeniden yapılanma çalışmalarının (Kozanoğlu ve Selçuk,2007:240-241) desteğiyle etkilenen diğer ülkelere göre daha hazırlıklı ve güçlü girdi. Çalışmada küresel krizin finans sektörüne olası olumsuz etkilerine yer verildikten sonra Türk finans sektörünün merkezi konumunda yer alan bankacılık sektörünün genel durumu ve ana göstergeleri incelenecek ve küresel krize tepkiler ve önerilere yer verilecektir. 2. KÜRESEL KRİZİN TÜRKİYE YE OLUMSUZ ETKİLERİ Küresel krizin olumsuz etkileri Türk ekonomisi üzerinde 2008 yılının son çeyreği ile hissedilmeye başlandı. 2009 yılı boyunca ülkenin krizin etkilerinin yaşandığı diğer ülkelere göre daha şiddetli etkilendiği ekonomide küçülme ve artan işsizlik oranları ile gözlendi. Bu olumsuzlukların 2001 krizine göre daha az kırılgan bir makroekonomik yapıda gerçekleşmesi küresel krizin olumsuz etkilerinin ne derecede büyük olduğunu bize gösterdi. Krizin etkilerinin küresel finansal sistem üzerinde gözlenmesinin ardından Türk finans sektörünün kanaat önderleri arasında yapılan Ekim-aralık 2008 dönemi Bankacılık Sektörü Yönetici Kesim Beklenti Anketi ne verilen cevaplar finans sektörünün yöneticilerinin aşağıda yer alan olumsuz etkilerin farkında olduklarını gösterdi (BDDK,2008:6-9). Küresel krizin etkileri şu şekilde ekonomide kendini hissettirdi. 22 Dış Talepte Gerileme: Daha önce yaşanan krizlerden farklı olarak ihraç edilen mallara olan talebin azalması küresel düzeyde ekonominin küçülmesi, küresel çapta gelir düzeylerinin a- zalması ve talepte düşme anlamına geldi. 2001 krizi sonrası ihracat artışları yaşanırken mevcut krizde gerileme ve yeni pazar arayışları gözlendi (Özatay,2009:143). Bu durum işletmeleri yeni ekonomik koşullara uygun harcamalara ve sıkı kredi politikalarına yöneltti. Uluslararası Kredilerde Azalma: Küresel finansal krizin küresel finansal kuruluşlar üzerindeki olumsuz etkisi ile bir çok küresel kredi kurumunun iflası veya yüksek oranlı zararlara uğramaları finansal piyasalarda güvenin azalması, belirsizliklerin artması, uluslararası sermaye akımlarını çevre ülkelerden krizin yaşandığı merkez ülkelere kayması Türkiye gibi ülkelerde başta bankacılık sektörü ve dış kredilerden yararlanan şirketler kesimi açısından ülke dışı kredi kaynaklarında gerileme anlamına geldi. Uluslararası bankaların kredilerini merkeze geri çağırmaları aralarında Türkiye nin de bulunduğu bir çok ülkeyi etkiledi. Sadece batı ve doğu Avrupa yer alan 13 ülke bankacılık sistemlerinde bu batılı bankaların ağırlığı %1,6 ile %76,7 arasında (İngiltere %1,6 Türkiye %9,9, Yunanistan %76,7) değişiyordu (Maechler and Ong,2009:12-13). IIF verileri de bu gerilemeyi onayladı. 2007 yılında yükselen ekonomilere 888 milyar dolar net sermaye girişi yaşanırken 2008 yılında 392 milyar dolara 2009 yılında 141 milyar dolara geriledi. Bu durum yükselen

ekonomilerde daha yatırım ve önceki yıllarda alınan kredilerin geri ödenmesi ile birleştiğinde yeni kredi bulmada zorlanma, bankaları ve yurtdışı kredi kullanan şirketleri kendi olanaklarıyla önceki dönemden kalan borçlarını ödemeye yönlendirmektedir (Özatay,2009:144). Yurtiçi Kredilerde Azalma: Küresel krizi izleyen dönemde bankacılık sektörünün verdiği kurumsal/ticari, KOBİ ve bireysel kredilerde azalma beklenmiştir. Bu durumun arkasında sırası ile küresel finansal sistemde oluşan belirsizliğin neden olduğu finans sektöründe gözlenen nakitte kalma isteği, şirketler ve bankacılık kesiminde risklerin artışı, yükselen kredi maliyetleri ve yurtdışı kredi imkanlarının azalması, takipteki kredilerde artış nedenleri yer aldı. Bankaların bu nedenlerle kredi vermede isteksiz davrandıkları gözlendi. Kurumsal/ticari, KOBİ ve bireysel kredi taleplerinin ise yatırım ve tüketim harcamaları konusunda çekimser kalmaları sonucu azaldığı ifade edildi (BDDK,2008:9-34). Türkiye de Yerleşik Yabancı Finans Kuruluşlarının Durumu: Küresel kriz sonrasında ana ülkelerinde küresel krizden etkilenen yabancı banka ve diğer finans kuruluşları ülkelerinde oluşan sorunlar nedeniyle Türkiye de mevcut şubelerinde yaşadıkları olumsuzluklar sınırlı kalmış 2001 sonrasında etkin şekilde yer aldıkları bankacılık ve sigortacılık sektöründe kırılganlığı arttıracak etkiler yaratmamıştır. Bazı yabancı ortaklar azınlık paylarını satacaklarını açıklarken, küresel krizden etkilenen yabancı bankaların ülkemizdeki şubeleri ana ülkede yaşanan sorunlardan etkilenmediler. 3. KÜRESEL KRİZ SONRASI BANKACILIK SEKTÖRÜ Türk bankacılık sektörü küresel krizin etkileri ile karşı karşıya kalındığında iki önemi avantaja sahipti. Uzun soluklu ve zorlu bir yeniden yapılandırmanın ardından resmi hedeflerden hayli yüksek (%17-18 civarında) sermaye yeterliliği oranlarına sahip, likidite sorunlarından uzaktı ve krizin merkezinde yer alan diğer ülkelerden farklı olarak sistemde banka katili olarak isimlendirilmeye başlanan yüksek riskli (toksik) finansal ürünler barındırmıyordu. 3.1. Bankacılık Sektöründe Genel Görünüm Türk finans kesiminin ana katılımcısı olan bankacılık sektörünün küresel krizi izleyen dönemde krizden etkilenen diğer ülkelerden daha sağlıklı ve güçlü bir yapıda yoluna devam ettiği ifade edilmektedir. Küresel krizden etkilenen merkez ve çevre ülkelerinde piyasa içi ve dışı müdahale yöntemleri ile finansal sistemlerine müdahale edildiği, kapsamlı yeniden yapılandırma paketleri açtıkları gözlenmiştir. Türk finans piyasasında bu önlemlere gidilmemiştir. Küresel krizin etkilerinin gözlenmesi ile küresel ölçekte krizin etkilerini en iyi şekilde görmemizi sağlayacak rasyolardan biri olan sermaye yeterliliği rasyosu 2008 sonu itibari ile resmi oranların hayli üzerinde bir değerden %18 den krizin en etkili olduğu dönemde %20,6 seviyesine yükselmiştir. Mart 2010 itibari ile rasyo %19,9 gibi dünya ölçeğine göre yüksek sayılabilecek bir değerdedir. Bu durum bankacılık sistemimizin katılımcılarının ve düzenleyici yapının küresel krizin olumsuz etkilerini karşılamak için ellerinden geleni yaptıklarını ve 2001 finansal krizinden doğru dersleri çıkardıklarının göstergesidir. Genel görünüme göz atarsak: 2008 yılı sonu 49 olan banka sayısı izleyen yılda ve Mart 2010 itibari ile aynı kalmıştır. Bu süreçte satın alınan, ortaklık yapıları el değiştiren bankaların bu değişimleri piyasa 23

ekonomisi şartları içerisinde ticari ilişkiler sonucunda gerçekleştirdikleri, herhangi bir yapısal düzenleme sonucu yapılmadığı ortadadır. Küresel kriz sürecinde bankacılık sektöründe şube ve personel sayısında azalma gözlenmemiş aksine bankacılık sistemi krize rağmen şube ve personel sayılarını arttırmıştır. 2008 sonu 9304 olan şube sayısı 2009 sonunda 277 adet artışla 9581 e Mart 2010 itibari ile ise 20 adet artışla 9601 sayısına ulaşmıştır. Aynı dönemde personel sayısı da 182667 kişiden 1549 artışla 184216 kişiye Mart 2010 itibarı ile de 2414 kişi artışla 186619 kişi ile tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bankacılık sektörü fiziksel ölçütler açısından da büyüme işaretleri vermiştir (BDDK,2010:4-5). Bankaların bu dönemde alternatif müşteri erişim kanalları yatırımları da devam etmiştir. ATM ve POS sayıları sırası ile 21953adetten 23952 e POS sayısı ise 1886000 adetten 2048000 adete ulaşmıştır (BDDK,2010:4-7). Bankacılık erişim göstergelerine bakıldığında Türk bankacılık sektöründe genel görünüm 2001 sonrası geçirdiği kapsamlı yeniden yapılandırmanın sağladığı güvenle büyümeye devam eden ve küresel krizin etkisini üzerinde benzer durumda bulunan ülkelere göre daha az hisseden bir bankacılık sektörüdür. 3.2. Bankacılık Sektöründe Mevduat ve Kredilerin Gelişimi Bankacılık sektörünün gelişimini okumak için en elverişli göstergelerden biri olan mevduatların banka bilançoları içindeki payı 534,3 milyar TL toplam tutar ve Mart 2010 itibari %62,1 lik pay ile temel fon kaynağıdır. Küresel krizin etkilerinin gözlenmeye başlamasından bu yana mevduat artış eğilimi 2009 ikinci çeyreğindeki duraksama haricinde devam ettirmiştir. Bu süreçte mevduat artışı tüm banka grupları ve türlerinde devam etmektedir. Ancak katılım bankaları ve yabancı bankalar 2010 itibari ile artış hızlarını koruyamamışlardır (BDDK,2010:7-8). Mevduatların krediye dönüşüm oranı ise 2008 sonu %84,1 iken süreç boyunca %80,6 kadar gerilemiştir. Mart 2010 da %82,1 seviyesine yükselmiştir. Bu gelişme bankaların kriz dönemi boyunca mevduatlarını krediye çevirmede daha serin kanlı davrandıklarının göstergesi olarak görülebilir (BDDK,2010:17-18). Bankacılık sektörünün gelişimini okumak için en elverişli göstergelerden bir diğeri olan kredilere göz atarsak krizin etkisinin gözlenmesi ile kredi piyasasında kredi koşullarında önceki döneme göre katılık ve artış hızında ise gerileme gözlenmiştir. Mart 2010 itibari ile toplam krediler 416,8 milyar TL seviyesine ulaşmıştır. 2009 ilk iki çeyreğinde duraklayan kredi hacmi TCMB politika faiz oranlarındaki indirimlerin piyasa faiz oranlarının düşüş şeklinde yansıması, likiditeye ilişkin alınan tedbirler, ekonomide yaşanan toparlanma emareleri etkisi ile gelişme göstermiş 2010 ilk çeyreğinde %6,2 lik bir artış oranı ile krizin etkilerinde sıyrıldığını güçlü bir şekilde göstermiştir. Toplam krediler içerisindeki dağılım ise %45,7 kurumsal/ticari krediler %32,8 bireysel krediler ve %21,6 KOBİ kredileridir. Son dönemde KOBİ kredilerinde bir artış gözlenirken, bireysel krediler azalmış ve kurumsal/ticari kredilerde değişim gözlenmemiştir. Küresel kriz sürecinde reel sektörün ve hane halklarının ödeme gücünün azalmasına paralel olarak tahsili gecikmiş kredi tutarı artma eğilimindedir. Kredilerin takibe dönüşüm oranı 2008 sonu %3,7 den Aralık 2009 da %5,3 yükselmiştir. Mart 2010 da ise %4,9 a gerilediği gözlenmiştir. Bu süreç küresel krizin etkilediği diğer ülkelerden çok farklı değildir (BDDK,2010:7). Örneğin Bre- 24

zilya da oran 2008 sonu %3,1 iken 2009 sonunda %4,3 e Bulgaristan da %2,4 ten %3,2 e Polonya da ise %4,4 ten %5,7 yükselmiştir (TCMB,2009:50). Oranın krizin etkisinin azalmasına paralel olarak gerilemesi beklenmektedir. 3.3. Bankacılık Sektöründe Karlılık Mart 2010 itibariyle bankacılık sektörü net karı geçen yılın aynı dönemine kıyasala 1,1 milyar TL (%21,6) artarak 6,3 milyar TL olmuştur. Bankacılık sektöründeki artışta faaliyet gelirlerinden kaynaklanmaktadır. Faaliyet gelirlerindeki artışta esas olarak net faiz gelirlerinden kaynaklanmaktadır. Faiz gelirlerinde %16 (3,7 milyar TL) azalma gerçekleşirken faiz giderlerinde azalma %33 (4,4 milyar TL) gerçekleşmiştir. Faiz gelirlerindeki azalışın faiz giderlerindeki azalıştan daha düşük gerçekleşmesinden ve menkul kıymetlerden elde edilen faiz gelirlerindeki azalışın mevduata ödenen faizlerden daha düşük olması etkili olmuştur. Sektör kriz sürecini karlılığını koruyarak geçirmiştir. Yurt dışı bankaların Türkiye şubelerinin karları bu bankalar açısından önemli paylara varmıştır. 4. KRİZE TEPKİLER VE ÖNERİLER Küresel kriz nedeni ile küresel finansal sistemde yaşanan değişimler ve etkileri Türkiye başta olmak üzere yükselen ve gelişmekte olan ülkeleri yakından etkilemiştir. Bu etkileşim sonrasında küresel krizin etkilerine karşı verilen sınavın Türk finans sektörü açısından olumlu sonuçları Türkiye ve benzer çabaları sergileyen ülkelerde gelecek dönemde IMF gibi ulusötesi kurumlar ile daha iyi şartlarla müzakereler yapmak, anlaşmalar imzalamak ve daha geniş destek sağlamak imkânlarını vermektedir. Küresel kriz sırasında piyasa dışı müdahale yöntemlerini sıklıkla uygulayan merkez karşısında farklı müdahale yolları izlemek daha kolay bir hal almıştır. Küresel krizden etkilenen Türkiye gibi ülkelerin neo-liberal söylemlerin uzun yıllardır dayattığı serbest piyasa mekanizmasının ötesinde devletin piyasalara müdahalesine izin veren bir yöne doğru kayabileceğini düşünmek yanlış olmaz. Türkiye ve diğer gelişmekte olan ülkeler piyasalara devlet müdahalesini içeren farklı yollar deneme olanağına kavuşmuşlardır. Küresel kriz sırasında alınan tedbirler ve sağlanan kaynaklarla hareket alanı genişlemiş IMF ve Dünya Bankası gibi ulusötesi kurumlarda Türkiye ve diğer yükselen ekonomilerin etkileri artabilir. Başlamasında payları olmamış olan ve küresel krizin etkilerini daha şiddetli hisseden yükselen ekonomiler karar vericiler arasında yer alma konusunda daha istekli olacaklardır. Türkiye nin de bu süreçte daha etkin bir konum için uğraş vermesi beklenebilir. Krizden şiddetli etkilenmiş gelişmekte olan ekonomiler IMF ile bir müzakere sürecine gireceklerdir. Müzakere süreci geçmiş yıllarda olduğu gibi neo-liberal kemer sıkma politikalarının ötesinde bir sürece doğru gelişebilir. Gelişmekte olan ülkeler IMF nin kemer sıkma telkinleri karşısında ekonomiyi canlandıracak harcamalar yapma yönünde kararlar almaya (Kozanoğlu,2009:46) ekonomiye müdahale yöntemleri arasında gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasında çifte standart uygulamamaya (en azından azaltmaya) ikna edilebilir. Bu süreçte Türkiye gibi müzakere masasını terk ederek kendi politika kararlarını alabilecek ülkelerle daha sık karşılaşabiliriz. Ancak tüm gelişmelere rağmen Türkiye için para ve özellikle maliye politikalarında gevşeklikten uzak durmak, işgücü piyasalarında ise hala süren katılıkları ortadan kaldırmak gerektiği de bir gerçektir (IMF, 2008:69). IMF ye göre Türkiye gibi yüksek dış borçluluk ve yüksek risk primleriyle karşı karşıya olan ülkelerde artan kamu harcamaları dış açıkları yükseltebilecek koşullarda genişletici mali politikalar için uygun olmayabilir (BSB, 2009:132). 25

Türkiye, küresel krizin etkilerinin devam ettiği süreçte finans sektörünü güçlendirici tedbirler almaya; özelliklede bankacılık sisteminde sistemik sorunlar yaratacak olaylara müdahale etmeli; bankaların klasik finansal aracılık faaliyetlerini yapmalarını teşvik etmelidir. Piyasalardaki riskin en aza indirilmesi ve düzenli işleyişin sağlanması için şeffaflık ilkesine öncelik verilmelidir. Bankacılık sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratacak düzenleme ve uygulamalara son verilmelidir. Kredi arzına ilişkin olarak, ekonominin doğal süreci dışında kalan müdahalelerden kaynaklanan daralmalarını önleyecek tedbirler alınmalıdır (Finans Kulüp, 2009:15). 5. SONUÇ Küresel krizin finans sektörü açısından iki önemli etkisi öngörülmüştür. İlki, uluslararası piyasalardan sağlanan fonların önemli ölçüde azalması ve maliyetlerinin yükselmesi; İkincisi ise, küresel çapta ve özellikle ihracatın büyük kısmının gerçekleştirildiği Avrupa da yaşanacak bir ekonomik durgunluğun Türkiye ekonomisini ve dolayısıyla Türk finans sektörünü benzer şekilde yavaşlatmasıdır. Eldeki veriler küresel krizin etkileri ile bankacılık sektörünün iyi başa çıktığı yönündedir. Türkiye nin finansal kriz yönetme deneyimi ve 2001 krizi sonrasında alınan tedbirler krizin etkilerini yaşayan diğer ülkelere göre Türkiye yi başarılı kılmaktadır. Ancak finansal krizin etkilerini Euro bölgesinde göstermeye başlaması özellikle kredi hacimlerinde durağan bir görünüm beklenmesi ve takipteki kredilerde, bankacılık sektörü riskliliğinde ve yabancı para fon kaynaklarının maliyetlerinde artış beklentilerini karşımıza çıkarabilir. Düzenleyici, denetleyici yapıyı güçlendirerek krizler öncesi piyasa merkezli çözümler sunarak sorunları çıkmadan çözmeye çalışmak ön plana çıkmaktadır. KAYNAKÇA Bağımsız Sosyal Bilimciler -BSB. Türkiye de ve Dünya da Ekonomik Bunalım 2008-2009, İstanbul: Yordam Kitap, 2009 BDDK (2008). Bankacılık Sektörü Yönetici Kesim Beklenti Anketi, http://www.bddk.org.tr/websitesi/turkce/istatistiki_veriler/uc_aylik_raporlar/5504beklenti%20 Anketi-Eylul2008.pdf, [İndirme Tarihi:02.05.2010] BDDK (2010). Türk Bankacılık Sektörü Genel Görünümü, http://ebulten.bddk.org.tr/bdmkbulten/basit.aspx, [İndirme Tarihi:02.05.2010] Finans Kulüp (2009) Küresel Mali Piyasalarda Yeni Düzen ve Türkiye, Finansa Kulüp Çalışma Grubu Görüş Notu, http://bigpara.ekolay.net/download/sektor_raporlari/bigpara310309.pdf, [İndirme Tarihi:02.05.2010] IMF. World Economic Outlook October 2008, World Economic and Financial Surveys, IMF Publication, 2008. Kozanoğlu, Hayri & Bora Selçuk. Yeniden Yapılandırma Sonrası Türk Bankacılık Sistemi,Öneri Dergisi. 7:28, Haziran 2007, 225-24 Kozanoğlu, Hayri. Küresel Krizin Anatomisi, İstanbul: Agora Kitaplığı, 2009 Maechler, Andrea M. & Li Lian Ong. Foreign Banks in the CESE Countries: In for a Penny, in for a Pound?, IMF Working Paper, WP/09/54, March 2009 26

Özatay, Fatih. Finansal Krizler ve Türkiye. İstanbul: Doğan Kitap, 2009. TCMB (2009). Finansal İstikrar Raporu, http://www.tcmb.gov.tr, [İndirme Tarihi:02.05.2010] 27