Elektrokonvülzif Tedavide Propofol ile Propofol Remifentanil Kombinasyonun Nöbet Süresi ve Hemodinami Üzerine Etkisi



Benzer belgeler
S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği

Serap Kalaycı, Halide Oğuş, Elif Demirel, Füsun Güzelmeriç, Tuncer Koçak

DEĞİŞİK TAZE GAZ AKIM HIZLARININ PEROPERATİF KAS GEVŞETİCİ TÜKETİMİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Azot Protoksite Alternatif Bir Ajan Remifentanil *

Myastenia Gravis Olgularında Deksmedetomidin-Propofol ile Kas Gevşetici Kullanılmaksızın Anestezik Yaklaşım (Olgu Serisi)

Araflt rmalar/researches T. Okay, C. fiengül, A. Gülünay, C. B. fiengül, D. D. Erken, N. Dilbaz

Perioperatif Hedefe Yönelik Tedavi Protokol Özeti

Fonksiyonel Endoskopik Sinüs Cerrahisinde Sedoanaljezi Amacıyla Remifentanil ve Remifentanil + Propofol Kombinasyonunun Karşılaştırılması

ELEKTROKONVÜLSİF TEDAVİDE PROPOFOL İLE PROPOFOL-REMİFENTANİL KOMBİNASYONLARININ KONVÜLZİYON SÜRESİ HEMODİNAMİ VE DERLENME ÜZERİNE ETKİLERİi

Bir üniversite hastanesi psikiyatri kliniğinde elektrokonvülzif tedavi uygulanan hastaların demografik ve klinik özellikleri

Hilal GÜNAL, Mehtap Ş. TUNÇ, Atilla EROL, A. Funda İSLAMOĞLU, Fatma ULUS, Eser ŞAVKILIOĞLU

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

Ağrısız Doğumda Sezaryen Endikasyonu Gelişirse! Tülay ÖZKAN SEYHAN

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

UNCORRECTED PROOF. Hipertansiyon Hastalarında Değişik Hızlı Seri Anestezi İndüksiyon Yöntemlerinin Karşılaştırılması. Araştırmalar / Researches

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Otolarengoloji. Sinonazal Cerrahide Farkl ntravenöz Sedasyon Teknikleri. Türk. Arflivi. Ü. Büyükkoçak, C. Koç, fi. Özcan, T. Kaya

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Konjenital Kalp Cerrahisinde Periferik Venöz Basınç Santral Venöz Basınca Alterna=f Olabilir Mi?

U ur KÜPEL, Arzum ERAKGÜN, Mustafa Nuri DEN Z, Agah ÇERTU

İntrapartum veya Postpartum Şiddetli Hipertansiyon Tedavisinde Başlangıç Olarak LABETOLOL Kullanılan Yönetim Algoritması

İZOFLURAN, SEVOFLURAN VE DESFLURAN ANESTEZİSİNİN DERLENME HIZI VE MALİYET ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

KARŞIYAKA HİPERTANSİYON PREVALANS VE FARKINDALIK (KARHİP) ÇALIŞMASI

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi

Postanestezik ajitasyon

12-15 YAŞ ARASI ANTRENMANLI ÇOCUKLARDA CiNSiYET VE YAŞıN LAKTAT VE KALP ATIM HIZI CEVAPLARINA ETKisi

Transsfenoidal Hipofizektomilerde BİS Monitörizasyonunun Sevofluran Tüketimine Etkisi

TRAVMA HASTASINDA SEDOANALJEZİ. Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

EŞ ZAMANLI KALP VE BÖBREK TRANSPLANTASYONU YAPILAN BİR OLGU

Geriatrik depresyon tedavisinde idame EKT

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

(Uzmanlık Tezi) TC. SAĞLIK BAKANLIĞI DR. LÜTFİ KIRDAR KARTAL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON KLİNİĞİ

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze.

Monitörize Anestezi Bakımında Deksmedetomidin ile Midazolam/Remifentanil Kombinasyonunun Karşılaştırılması

İNTRATEKAL MORFİN UYGULAMASININ KORONER ARTER BYPASS GREFT OPERASYONLARINDA ETKİSİ

KLİNİK ÇALIŞMA / CLINICAL RESEARCH

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA SODYUM ATILIMI, BÖBREK HASARI VE EKOKARDİYOGRAFİK PARAMETRELERİN İLİŞKİSİ

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ


STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP

Bispektral İndeks (BIS) ile total intravenöz anestezi derinliği izlemi; propofol ajan tüketimi, derlenme kriterleri ve farkında olmaya etkisi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Epidural anestezi altında intravenöz midazolam ve deksmedetomidin kullanımının sedasyon düzeyleri üzerine etkinlik ve güvenirliğinin karşılaştırılması

THE SELECTION OF OPIOID AGENT IN SHORT DURATION AMBULATORY GYNECOLOGIC OPERATIONS

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Erken Gebelik Döneminde Elektrokonvülsif Tedavide Anestezi Yönetimi

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI

Şizofrenide QT ve P Dispersiyonu

Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Ankara

Kısa süreli jinekolojik girişimlerde farklı sedo-analjezi yöntemlerinin karşılaştırılması

GS hakkında genel bilgiler. GS ilaçları. Hangi durumlarda hangi ilaç (ilaç stratejileri)

HATHA YOGANIN VE KALiSTENiK EGZERSiZLERiN STATiK DE GE ÜZERiNDEKi ETKiLERi

KAN BASINCI KONTROLÜNÜ İYİLEŞTİRMENİN YOLLARI. Doç. Dr. Başol Canbakan Etlik İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

Olgu Sunumlar /Case Reports M. H. Kokaçya, H. A. Savafl, S. Selek. dame Elektrokonvulsif Terapi (EKT) ile Tedavi Edilen Dört Depresyon Olgusu

Rijid Bronkoskopide Kullanılan Remifentanil-Propofol ile Alfentanil- Propofolün Hemodinami ve Derlenme Açısından Karşılaştırılması #

Nabızsız Arrest. TYD Algoritması: Yardım çağır KPR başla O2 ver Monitöre veya defibrilatöre bağla. Ritim kontrolü

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

Çocuklarda desfluran ile propofol anestezisinin hemodinami ve derlenme üzerine etkileri (*)

DİZ ARTROSKOPİSİNDE SPİNAL ANESTEZİ ALTINDA TURNİKE UYGULANMASININ HEMODİNAMİK VE METABOLİK ETKİLERİ(*)

N-ASETİL SİSTEİNİN AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI NÖROKOGNİTİF FONKSİYONLARA ETKİSİ. Uzm.Dr. Canan ÜNLÜ Dr. Fatma UKİL

AEROBiK VE ANAEROBiK EGZERSiZ

Diyaliz hastalarında morbidite ve mortalite oranı genel populasyondan kat daha yüksektir.*

Hemodiyalizde hipertansiyon tedavisi Nurol Arık

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

MLC LERİN IMRT GAMMA ANALİZİNE ETKİSİ: Tongue and Groove, Hız ve Pozisyon Hatalarının Kliniğe Etkisi

Desfluran ve remifentanil anestezisi ile desfluran a kombine edilmiş lomber epidural analjezinin derlenme üzerine olan etkileri

RATLARDA ANNE YOKSUNLUĞU SENDROMUNA ZENGĠNLEġTĠRĠLMĠġ ÇEVRENĠN ETKĠSĠ. Serap ATA, Hülya İNCE, Ömer Faruk AYDIN, Haydar Ali TAŞDEMİR, Hamit ÖZYÜREK

Kesmek veya kesmemek: Valproatın elektrokonvülzif tedavi ile birlikte kullanımı

Bipolar bozuklukta bilişsel işlevler. Deniz Ceylan 22. KES Psikiyatride Güncel Oturumu Nisan 2017

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

Sepsis Hastalarının Yoğun Bakımdan Servise Taburculukta ph, LDH ve Kalp Hızının Sistematik Değerlendirilmesi

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı

Apendektomi operasyonlarında iki farklı intratekal levobupivakain dozunun etkinliğinin karşılaştırılması

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

Acil Serviste Sedasyon ve Analjezi

Menflure KAYA, Yeliz rem TUNÇEL, Süheyla ÜNVER, Nihal KADIO ULLARI, Deniz O UZ

DİŞ HASTALIKLARININ TEDAVİSİNDE HASTALARDA GÖRÜLEN KARDİYOVASKÜLER DEĞİŞİKLİKLER ÖZET

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU

T.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

ÜZERiNE ETKiSi. performansı etkilemediğini göstermektedir. Anahtar Kelime/er: Kreatin, kreatin fosfat, futbol, slalom koşusu, performans.

Mental Stres ve Elektrofizyoloji. Prof. Dr. Sacit Karamürsel

Perioperatif süreçte kan basıncı yükselmesinin olumsuzlukları nelerdir?

Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Oral Çinko Alımının Kan Basıncı ve Karbonhidrat Metabolizması Üzerindeki Etkisi

YAŞA GÖRE HEDEF VE İLAÇ SEÇİMİ DEĞİŞMELİ Mİ?

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

Remifentanilin Klinik Etkileri Bakımından Nitröz Okside Üstünlüğü Var mıdır?

Transkript:

Araflt rmalar / Original Papers Elektrokonvülzif Tedavide Propofol ile Propofol Remifentanil Kombinasyonun Nöbet Süresi ve Hemodinami Üzerine Etkisi Ayhan Algül 1, Hüseyin fien 2, M. Alpay Atefl 1, Tamer Yen 3, Onur Durmaz 4, Sezai Özkan 5, Cengiz Baflo lu 6, Ü. Baflar Semiz 6, Servet Ebrinç 7, Güner Da l 8, Mesut Çetin 7 ÖZET: Elektrokonvülzif tedavide propofol ile propofol remifentanil kombinasyonun nöbet süresi ve hemodinami üzerine etkisi Amaç: Elektrokonvüzif tedavi (EKT) ciddi psikiyatrik bozukluklar n tedavisinde etkili ve belirgin yan etkisi olmayan bir tedavi yöntemidir. EKT nin etkinli i, nöbet süresinin uzunlu u ve nöbet efli inin üzerindeki stimulus dozu ile iliflkilidir. Modern EKT de 25 saniyelik nöbet süresi standart olarak kabul edilmekte ve daha k sa nöbet süreleri klinik sonuçlar n olumsuz olmas ile iliflkilendirilmektedir. EKT de anestezi için kullan lan ideal hipnotik ilac n yar lanma ömrünün k sa olmas, nöbet süresini ve kalitesini etkilememesi ve hemodinamik dengeyi bozmamas gereklidir. Bu çal flmada, EKT uygulanacak hastalar n anestezilerinde propofol ile propofol remifentanil kombinasyonunun nöbet süresine ve hemodinamik verilerin etkilerinin de erlendirilmesi amaçlanm flt r. Gereç ve Yöntem: Tedaviye dirençli major depresyon ve flizofreni tan s konulan, yafllar 20 ile 30 aras nda olan 20 erkek hasta çal flmaya al nd. fllem odas na al nan tüm hastalara standart olarak kalp at m h z (KAH), sistolik arter bas nc (SAB), diastolik arter bas nc (DAB), ortalama arter bas nc (OAB), periferik oksijen saturasyonu (SpO2), bispektral index (B S) ve elektroensefalografi (EEG) monitorizasyonu yap ld. Randomize çift kör yöntemle hastalar propofol-remifentanil grubu (PR grubu, n:10) ve propofol (P grubu, n:10) grubu olarak iki gruba ayr ld. Her hastaya 5 EKT uyguland. PR grubundaki hastalara 50 ve P grubundakilere 50 olmak üzere toplam 100 EKT uygulamas de erlendirildi. PR grubuna 1 mcg/kg remifentanil, 30-60 sn içinde bolus olarak iv yap ld, P grubuna da ayn miktarda serum fizyolojik yap ld ve devam nda tüm hastalara B S de eri 60 oluncaya kadar propofol infüzyonu yap ld. Kas gevflemesi sa lamak için 1 mg/kg süksinilkolin iv verildi. Anestezi öncesi, EKT öncesi, 1., 3., 5., 7. ve 10. dakikalarda olmak üzere SAB, DAB, OAB, KAH, SpO2 kaydedildi. Konvülsiyon süresi, manfleton uygulanan koldaki kas lman n süresi ve EEG ile kaydedilen nöbet aktivitesi ile ölçüldü. Anestezi süresi, B S de erin 60 olmas n müteakip hastan n sözel uyarana cevap vermesine kadar geçen süre olarak tan mland ve kay t edildi. Bulgular: Gruplar aras yafl, boy ve kilo aras nda fark saptanmad. Anestezi öncesi, EKT öncesi, 1, 3, 5, 7 ve 10. dakikalarda ölçülen SAB, DAB, OAB, KAH, SpO2 da 5 EKT uygulamas nda da PR ve P grubu aras nda anlaml fark saptanmad. Hem koldan, hem de EEG kayd ile ölçülen konvülsiyon süresi PR grubunda anlaml olarak daha yüksekti. Anestezi süresinin PR grubunda daha yüksek oldu- u tespit edildi. Kullan lan propofol miktarlar ise, 5 EKT uygulamas nda da PR grubunda P grubuna göre anlaml olarak düflüktü. Sonuç: EKT için uygulanan anestezi tekni inde daha düflük dozda propofol kullan lmas propofol ün nöbet süresini k saltan etkisini dengelemektedir. Remifentanil, propofol dozu azalt lm fl olmas na ra men hemodinamide belirgin bir de iflikli e yol açmamaktad r. Remifentanil in bu etkileri, özellikle nöbet süresi k sa olan hastalar için göz önünde bulundurulmal d r. Anahtar sözcükler: Remifentanil, propofol, EKT, konvülsiyon süresi, hemodinami Klinik Psikofarmakoloji Bülteni 2009;19:24-28 ABSTRACT: Propofol versus propofol-remifentanil combination anaesthesia in electroconvulsive therapy: Effects on seizure duration and hemodynamics Objective: Electroconvulsive therapy (ECT) is an effective treatment of severe psychiatric disorders and has a favorable side effect profile. The efficacy of ECT is related to seizure duration and to the relative stimulus dosage above seizure threshold. Seizure duration of 25 seconds is considered to be the norm in modern ECT, although a definite correlation between seizure duration and clinical outcome remains to be demonstrated. Short seizures are considered negative predictors of outcome. The ideal hypnotic agent for ECT anesthesia should have a short half-life, not interfere with seizure duration and quality, and guarantee the patient's hemodynamic stability. We aimed to investigate the effects of propofol and propofol remifentanil combination to seizure duration and hemodynamic outcomes in ECT treatment. Material and Method: Twenty patients diagnosed with treatment resistant major depressive disorder and schizophrenia were included in this study. Heart rate (HR), systolic arterial pressure (SAP), diastolic arterial pressure (DAP), mean arterial pressure (MAP), peripheral oxygen saturation (SpO2), and bispectral index (BIS) were measured and electroencephalograph was monitored in all patients. Patients were randomized into two groups as propofol remifentanil group (PR, n=10) and propofol group (P, n=10) in a double-blind design. Fifty ECT for each group and a total of 100 ECT were evaluated. 1 mcg/kg remifentanil infused in 30-60 second in group PR and same dose isotonic solution infused to group P. Propofol infusion applied to all patients subsequently up to BIS rate becoming 60. Succinylcholine (1 mg/kg) infusion used for muscular relaxation. All referred values (HR, SAP, DAP, MAP and SpO2) were recorded before anaesthesia and during 1, 3, 5, 7, 10th. Minutes of anesthesia. Seizure duration was measured by contraction time (i.e., duration of motor seizure) at isolated arm and seizure activity was recorded by EEG (i.e., duration of EEG seizure). Anaesthesia duration was defined as the time between BIS rate becoming 60 and reaction to verbal stimulation. Results: There was no significant difference between two groups in age, height, and weight (p>0.05). The differences in SAP, DAP, MAP, HR, and SpO2 measures before anaesthesia, before ECT, and after ECT were not significant between two groups (p>0.05). Seizure durations in isolated arms and EEG records were longer in PR group (p<0.001 for both). Mean anaesthesia period was longer in group PR (p<0.001) than grup P. Propofol doses were remarkably lower in all 5 ECT sessions in group PR (p<0.001). Conclusion: Lower doses of propofol usage during anaesthesia in ECT applications may moderate the shortening effect of propofol of seizure duration. Remifentanil did not cause a clear hemodynamic change even with lower doses of propofol. Thus remifentanil may be an augmentation choice in ECT for patients with short seizure duration. Key words: Remifentanil, propofol, ECT, seizure duration, hemodynamics Bulletin of Clinical Psychopharmacology 2009;19:24-28 1 Yrd. Doç. Dr., 4 Dr., 6 Doç. Dr., 7 Prof. Dr., GATA Haydarpafla E itim Hastanesi, Psikiyatri Servisi, stanbul-türkiye 2 Yrd. Doç. Dr., 3 Dr., 5 Doç. Dr., 8 Prof. Dr., GATA Haydarpafla E itim Hastanesi, Anestezi ve Reanimasyon Servisi, stanbul-türkiye Yaz flma Adresi / Address reprint requests to: Ayhan Algül, GATA Haydarpafla E itim Hastanesi, Psikiyatri Servisi 34668 Üsküdar, stanbul-türkiye Telefon / Phone: +90-216-542-2020 Elektronik posta adresi / E-mail address: aalgul@gmail.com Kabul tarihi / Date of acceptance: 28 Aral k 2008 / December 28, 2008 Ba nt beyan : A.A.; H.fi.; M.A.A.; T.Y.; O.D.; S.Ö.; C.B.; Ü.B.S.; S.E. ve G.D.: yok. M.Ç.: Çok say da ilaç firmas ndan bilimsel aktiviteleri karfl l honorarium kabul etmifltir. Declaration of interest: A.A.; H.fi.; M.A.A.; T.Y.; O.D.; S.Ö.; C.B.; Ü.B.S.; S.E. and G.D.: none. M.Ç.: Received honoraria for scientific activities from various pharmaceutical companies. GİRİŞ Elektrokonvülzif tedavi (EKT) ciddi psikiyatrik bozuklukların tedavisinde etkili ve belirgin yan etkisi olmayan bir tedavi yöntemidir (1-3). EKT nin etki mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte, hipotalamik hipofizer yapıları uyarması ile ilişkili olabileceği ileri sürülmektedir (4). EKT nin etkinliği, nöbet süresinin uzunluğu ve nöbet 24 Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, Cilt: 19, Say : 1, 2009 / Bulletin of Clinical Psychopharmacology, Vol: 19, N.: 1, 2009 - www.psikofarmakoloji.org

A. Algül, H. fien, M. A. Atefl, T. Yen, O. Durmaz, S. Özkan, C. Baflo lu, Ü. B. Semiz, S. Ebrinç, G. Da l, M. Çetin eşiğinin üzerindeki stimulus dozu ile ilişkilidir (5). EKT de 25 saniyelik nöbet süresi standart olarak kabul edilmekte ve daha kısa nöbet süreleri klinik sonuçların olumsuz olması ile ilişkilendirilmektedir (6). EKT de anestezi için kullanılan ideal hipnotik ilacın yarılanma ömrünün kısa olması, nöbet süresini ve kalitesini etkilememesi ve hemodinamik dengeyi bozmaması gereklidir (7). Propofol, hipnotik etki oluşturan alkil fenol grubundan ve GABA reseptörleri üzerinden etkili olan bir ajandır. Propofolün anestezik ve sedatif etkilerinin hızlı sonlanması, santral sinir sisteminden diğer dokulara dağılımına ve hızlı metabolik klirensine bağlıdır. Yaygın distribüsyonu ve hızlı eliminasyonu nedeniyle kandaki konsantrasyonu hemen düşer ve dağılım yarı ömrü 2-8 dakikadır. Propofol, EKT için gerekli olan kısa süreli bilinç kaybını sağlaması ve nispeten kardiyovasküler sistemin stabilitesini bozmaması nedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır (8,9). Ancak propofol un nöbet süresini doza bağlı olarak kısalttığı bildirilmiştir (10,11,12). Opioid grubundan bir anestetik ajan olan remifentanil; kan, doku esterazları tarafından hidroliz edilen bir mü-reseptör agonistidir. Yarılanma ömrü 3 ile 6 dakika, terminal eliminasyon yarı ömrü ise 10-20 dakika olup (13), hemodinamik etkilerinin olumlu olması ve anesteziden daha hızlı uyanma sağlaması nedeniyle EKT de kullanılabileceği ileri sürülmüştür (14). Propofol, anestezili EKT de yaygın olarak kullanılmasına rağmen, nöbet süresini kısalttığı (10,11,12), remifentanil in ise nöbet süresini uzattığı bildirilmiştir (15,16). Anestezi başlangıcında remifentanil uygulanması, propofol ün daha düşük dozda kullanılabilmesini sağlamaktadır. Bu uygulama ile, nöbet süresinin klinik etkinlik için gerekli olan 25 saniyeden (6) daha uzun olması sağlanabilir. Bununla birlikte, anestezili EKT uygulamalarında bu şekilde uygulanan anestezi yönteminin nöbet süresine etkisi yeterince incelenmemiştir. Biz bu çalışmada; propofol e remifentanil eklenmesinin nöbet süresine ve hemodinamik denge üzerine etkilerini, yalnızca propofol uygulanan hasta grubu ile karşılaştırmayı amaçladık. YÖNTEM Yerel etik komite onayı ve hastalardan aydınlatılmış onam alındıktan sonra, tedaviye dirençli major depresyon (n=20) tanısı konulan, fiziksel durumu stabil olan ve yaşları 20 ile 30 arasında olan 20 erkek hasta çalışmaya alındı. Tedaviye dirençli depresyon, yeterli süre ve dozda iki farklı grup antidepresan ilaç kullanılmasına rağmen remisyon sağlanamaması olarak tanımlandı. Tüm EKT uygulamaları GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi, Anestezi ve Reanimasyon Servisi Ameliyathanesinde yapıldı. El üstünden damar yolu açıldıktan sonra, 6 mg/kg/saat hızında kristaloid infüzyonu başlandı. İşlem odasına alınan tüm hastalara standart olarak kalp atım hızı (KAH), sistolik arter basıncı (SAB), diastolik arter basıncı (DAB), ortalama arter basıncı (OAB), periferik oksijen saturasyonu (SpO2) (Datex Ohmeda S/5 Helsinki/ Finland), bispektral index (BİS) (A-2000, Aspect Medical Systems Inc, Natick, MA) ve elektroensefalografi (EEG) (Thymartron System IV Somatics, IL, USA) monitorizasyonu yapıldı. BİS, hipnoz sağlamak üzere kullanılan anestezik ilaçların hipnotik etkilerini EEG dalgalarının analizi ile değerlendiren objektif bir monitörizasyon yöntemidir. Randomize çift kör yöntemle hastalar propofol-remifentanil (PR grubu, n:10) ve propofol (P grubu, n:10) grubu olarak iki gruba ayrıldı. Her hastaya beş EKT uygulaması yapıldı. PR grubundaki hastalara 50 ve P grubundakilere 50 olmak üzere toplam 100 EKT uygulaması değerlendirildi. PR grubuna, 1 mcg/kg remifentanil, 30-60 sn içinde bolus olarak iv yapıldı, P grubuna da aynı miktarda serum fizyolojik yapıldı (içeriğini bilmeyen araştırmacı tarafından) ve devamında tüm hastalara BİS değeri 60 oluncaya kadar propofol infüzyonu yapıldı. Her iki grupta verilen toplam propofol miktarları kaydedildi. BİS değeri 60 ın altına indikten sonra kas gevşemesi sağlamak için 1 mg/kg süksinilkolin iv verildi. Depolarizan kas gevşeticiye bağlı fasikülasyonlar bittiğinde EKT (Thymartron System IV Somatics, IL, USA) %65-100 oranında maksimum output uyaranla yapıldı. 25 sn den az süren EKT uygulamaları başarısız sayıldı ve tekrarlandı. Anestezi öncesi, EKT öncesi, 1., 3., 5., 7. ve 10. dakikalarda olmak üzere SAB, DAB, OAB, KAH, SpO2 kaydedildi. Konvülsiyon süresi, manşon uygulanan koldaki kasılmanın süresi (Manuel kan basıncı aleti ile hastaların bir kolunda manşon şişirilerek izole edildi ve böylece anestezik ilaçların kola ulaşımı engellenerek motor konvülziyon süreleri kayıt edildi.) ve EEG ile kaydedilen nöbet aktivitesi ile ölçüldü. Anestezi süresi, BİS değerin 60 olmasını müteakip hastanın sözel uyarana cevap vermesine kadar geçen süre olarak tanımlandı ve kayıt edildi. Konvülziyonlardan sonra hastaların spontan solunumu yeterli olana kadar maske ile solunumları desteklendi. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, Cilt: 19, Say : 1, 2009 / Bulletin of Clinical Psychopharmacology, Vol: 19, N.: 1, 2009 - www.psikofarmakoloji.org 25

Elektrokonvülzif tedavide propofol ile propofol remifentanil kombinasyonun nöbet süresi ve hemodinami üzerine etkisi Tüm uygulamalar sırasında, hastanın sistolik kan basıncı <75 mmhg veya normalin <50 mmhg altı ise 5 mg iv efedrin, nabız <50 atım/dk ise 0.5 mg iv atropin yapıldı. EKT sonrasında bulantı kusma olduğunda 4 mg ondansatron iv uygulandı. İstatistiksel Analiz: İstatiksel analizler SPSS 15.0 istatistik paket programı kullanılarak yapıldı. Gruplara ait değişkenler arasındaki farklar verilerin dağılımına göre Student t veya Man Whitney U testi ile, hemodinamik verilerdeki değişim ise tekrarlayan ölçümler varyans analizi kullanılarak hesaplandı. Veriler ortalama ± standart sapma şeklinde ifade edildi. Bütün analizlerde p<0.05 anlamlı olarak kabul edildi. BULGULAR Gruplar arası yaş, boy ve kilo arasında fark saptanmadı (Tablo 1) (p>0.05). Anestezi öncesi, EKT öncesi, 1, 3, 5, 7 ve 10. dakikalarda ölçülen SAB, DAB, OAB, KAH ve SpO2 de 5 EKT uygulamasında da PR ve P grubu arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Deneklerin ortalama arter basınçları Şekil 1 de verilmiştir. Tablo 1: Olgular n klinik özellikleri PR Grubu P Grubu p (n= 10) (n= 10) Yafl (y l) 20,6±0.7 20.5±0.7 0.8 Boy (cm) 173.1±8.8 174.8±9.1 0.7 Kilo (kg) 78.0±10.2 76.6±10.1 0.8 PR Grubu: Rifentanil ve propofol uygulanan grup, P Grubu: Propofol ve fizyolojik serum uygulanan grup, p<0.05 fiekil 1: Olgular n ortalama arter bas nçlar ndaki de iflim Hem koldan, hem de EEG kaydı ile ölçülen konvülsiyon süresi, PR grubunda anlamlı olarak daha yüksekti (Her ikisi için p<0.001). Anestezi süresinin PR grubunda daha yüksek olduğu tespit edildi (p<0.001). Kullanılan propofol miktarları ise, 5 EKT uygulamasında da PR grubunda P grubuna göre anlamlı olarak düşüktü (Tablo 2) (p<0.001). Tablo 2: Olgular n konvülsiyon ve anestezi verileri PR Grubu P Grubu p (n= 10) (n= 10) Konvülsiyon süresi (kol, sn) 54.0±4.6 23.7±4.6 <0.001 Konvülsiyon süresi (EEG, sn) 71.2±8.8 42.5±4.5 <0.001 Anestezi süresi (dk) 5.8±0.5 4.0±0.4 <0.001 Propofol dozu (mg) 48.4±5.8 87.4±11.7 <0.001 PR Grubu: Rifentanil ve propofol uygulanan grup, P Grubu: Propofol ve serum fizyolojik uygulanan grup, p<0.05 P grubunda iki hastanın birinci EKT lerinde ve bir hastanın ikinci EKT sinde hem EEG de hem de koldan ölçülen konvülsiyon süreleri 25 sn den kısa olduğu için EKT uygulaması tekrarlandı. PR grubunda EKT uygulamalarının hiç birinde EKT tekrarına gereksinim olmadı. PR grubunda bir hastanın dördüncü EKT sinden ve P grubunda bir hastanın birinci ve başka bir hastanın da beşinci EKT sinden sonra tedavi gerektirecek bulantıları oldu. P grubunda bir hastanın üçüncü EKT si sırasında tedavi gerektirecek bradikardi oldu. Çalışmamızda başka ciddi bir yan etki gözlenmedi. TARTIŞMA Propofol-remifentanil kombinasyonunun, konvülsiyon süresine ve hemodinamik değişkenlere etkisini incelediğimiz bu çalışmada en önemli bulgumuz, remifentanil in daha uzun konvülsiyon süresi elde edilmesini sağlamasıdır. İkinci önemli bulgumuz, hemodinamik parametreler bakımından, remifentanil-propofol kombinasyonu ile tek başına propofol uygulaması arasında fark olmamasıdır. Bununla birlikte remifentanil anestezi süresinin uzamasına yol açmıştır. Remifentanil in genel anestezi sırasında hem KAH ı hem de OAB ı düşürücü etkisi olduğu bildirilmiştir (17,18). Recart ve arkadaşları (18) remifentanil dozu ile orantılı olarak OAB nin düştüğünü, KAH nın ise antikolinerjik bir ilaç olan glikopirolat a bağlı olarak arttığını bildirilmişlerdir. Çalışmamızda, KAH nda artış olmaması 26 Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, Cilt: 19, Say : 1, 2009 / Bulletin of Clinical Psychopharmacology, Vol: 19, N.: 1, 2009 - www.psikofarmakoloji.org

A. Algül, H. fien, M. A. Atefl, T. Yen, O. Durmaz, S. Özkan, C. Baflo lu, Ü. B. Semiz, S. Ebrinç, G. Da l, M. Çetin uyguladığımız protokolde glikopirolat kullanılmamasından kaynaklanmış olabilir. Çalışmamızda elde ettiğimiz bulgular, remifentanil in kan basıncını ve nabzı dengelediğini göstermiş olup önceki çalışmaları destekler niteliktedir (14,17-20). Recart ve arkadaşları (18), 20 hastada yaptıkları çalışmada, hastaları metoheksital (1 km/kg IV) ile uyuttuktan sonra remifentanil (25, 50 ve 100 µg) veya serum fizyolojik uygulamışlar, koldan ve EEG ile ölçülen konvülsiyon süresinin ve anestezi süresinin gruplar arasında farklı olmadığını bulmuşlardır. Bununla birlikte, 100 µg remifentanil verilen grupta EKT öncesinde ve sonrasında kan basıncının anlamlı ölçüde düştüğünü belirtmişlerdir. Vishne ve arkadaşları (20), yaşları 24-84 arasında olan 21 hastada yaptıkları çalışmada, propofol (1 mg/kg IV) veya propofol (0.5 mg/kg IV) + remifentanil (1 µg/kg) olmak üzere iki protokol uygulamışlar. Kas paralizisi için her iki protokolde de suksinilkolin (0.5-0.75 mg/kg IV) kullanılmış. Hastalara her EKT seansında rastgele yöntemle bu iki protokolden biri uygulanmış. Her iki protokolde de sistolik ve diyastolik kan basıncının arttığını, ancak remifentanil grubunda diyastolik kan basıncının kontrol grubuna göre daha az arttığını belirtmişlerdir. Çalışmamızda, Vishne ve arkadaşlarının (20) bildirdiğinden farklı olarak EKT sonrasında sistolik ve diyastolik kan basınçları her iki grupta da tıbbi müdahale gerektirmeyecek ölçüde azalmış olup gruplar arasında belirgin farklılık saptanmamıştır. Bu farklılık çalışma grubumuzun genç hastalardan oluşması ile ilişkili olabilir. Çalışmamızda remifentanil grubunda kontrol grubunda kullanılan dozun yaklaşık yarısı kadar propofol uygulanmıştır. Remifentanil grubunda konvülsiyon süresinin uzaması büyük olasılıkla daha düşük dozda propofol uygulanması ile ilişkilidir. Literatürde, propofol ün nöbet süresini kısalttığına ilişkin çok sayıda çalışma vardır. Remifentanil in ise nöbet süresinin uzamasını sağladığı bildirilmiştir (15,16). Çalışmamızda, remifentanil eklenmesi, propofol dozu azaltılmasına rağmen anestezi sürelerini uzatmıştır. Bununla birlikte EKT uygulamalarında, anestezi sürelerinin ortalamaları arasındaki fark yaklaşık 5 dk yı geçmediğinde klinik olarak anlamlı bir değişiklik yapmadığını düşünmekteyiz. Remifentanil, propofol dozunun azaltılmasını sağlamakta ve böylece kardiyovasküler risk artmaksızın nöbet süresinin uzamaktadır. Nöbet süresi ile ilgili elde ettiğimiz veriler önceki çalışmaları destekler niteliktedir (15,16). Çalışmamızın en önemli kısıtlılığı, hastaların bellek muayenesinin yapılmamış olmasıdır. Propofol-remifentanil kombinasyonunun nöbet süresinin yanı sıra bilişsel fonksiyonlar üzerine etkilerinin de değerlendirildiği bir çalışma daha değerli veriler elde edilmesini sağlayabilir. Çalışmamızın ikinci önemli kısıtlığı, çalışma grubunun genç hastalardan oluşmasıdır. Propofol-remifentanil kombinasyonunun nöbet süresine ve hemodinamik değişkenlere etkileri yaşlı hastalarda farklı olabilir. Sonuç olarak, EKT için uygulanan anestezi tekniğinde daha düşük dozda propofol kullanılması, propofol ün nöbet süresini kısaltan etkisini dengelemektedir. Anestezi sırasında hemodinamik dengenin bozulmaması önemlidir. Remifentanil, propofol dozu azaltılmış olmasına rağmen hemodinamide belirgin bir değişikliğe yol açmamaktadır. Remifentanil in bu etkileri, özellikle nöbet süresi kısa olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır. Kaynaklar: 1. Kendell RE. The present state of electroconvulsive therapy. Br J Psychiatry 1981; 139: 265-283 2. Okay T, Şengül C, Gülünay A, Şengül CB, Erken DD, Dilbaz N. Elektro konvulsif terapi öncesi naproksen sodyum uygulamasının tedavi memnuniyeti ve baş ağrısı yan etkisi üzerine kısa dönemdeki etkinliği: Bir ön çalışma. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni / Bulletin of Clinical Psychopharmacology 2008;18: 41-45 3. MH Kokaçya, HA Savaş, S Selek. İdame elektrokonvulsif terapi (EKT) ile tedavi edilen dört depresyon olgusu. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni / Bulletin of Clinical Psychopharmacology 2008; 18: 113-118 4. Eşel E, Baştürk M, Kula M, Reyhancan M, Turan MT, Sofuoğlu S. Effects of electroconvulsive therapy on pituitary hormones in depressed patients. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni / Bulletin of Clinical Psychopharmacology 2003;13: 109-117 5. Sackeim HA, Prudic J, Devanand DP, Kiersky JE, Fitzsimons L, Moody BJ, McElhiney MC, Coleman EA, Settembrino JM. Effects of stimulus intensity and electrode placement on the efficacy and cognitive effects of electroconvulsive therapy. N Engl J Med 1993; 328: 839-846 6. Sackeim HA. The anticonvulsant hypothesis of the mechanisms of action of ECT: current status. J ECT 1999;15:5-26 7. Folk JW, Kellner CH, Beale MD, Conroy JM, Duc TA. Anesthesia for electroconvulsive therapy: a review. J ECT 2000;16:157-170 8. Fredman B, d'etienne J, Smith I, Husain MM, White PF. Anesthesia for electroconvulsive therapy: effects of propofol and methohexital on seizure activity and recovery. Anesth Analg 1994; 79:75-79 Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, Cilt: 19, Say : 1, 2009 / Bulletin of Clinical Psychopharmacology, Vol: 19, N.: 1, 2009 - www.psikofarmakoloji.org 27

Elektrokonvülzif tedavide propofol ile propofol remifentanil kombinasyonun nöbet süresi ve hemodinami üzerine etkisi 9. Rampton AJ, Griffin RM, Stuart CS, Durcan JJ, Huddy NC, Abbott MA. Comparison of methohexital and propofol for electroconvulsive therapy: effects on hemodynamic responses and seizure duration. Anesthesiology 1989; 70: 412-417 10. Simpson KH, Halsall PJ, Carr CM, Stewart KG. Propofol reduces seizure duration in patients having anaesthesia for electroconvulsive therapy. Br J Anaesth 1988; 61: 343-344 11. Avramov MN, Husain MM, White PF. The comparative effects of methohedital, propofol, and etomidate for electroconvulsive therapy. Anesth Analg 1995; 81:596-602 12. Malsch E, Gratz I, Mani S, Backup C, Levy S, Allen E. Efficacy of electroconvulsive therapy after propofol and methohexital anesthesia. Convuls Ther 1994; 10:212-219 13. Altunkan A, Çömelekoğlu Ü, Koçak ZÖ, Özge A, Atıcı Ş, Oral U. Trakeal entübasyona stres yanıtına remifentanilin hemodinamik etkisi: kantitatif EEG analizi ile korelasyonu. Klinik Psikofarmokoloji Bülteni / Bulletin of Clinical Psychopharmacology 2001;11:235-241 14. Gemma M, Tommasino C, Cozzi S, Narcisi S, Mortini P, Losa M, Soldarini A. Remifentanil provides hemodynamic stability and faster awakening time in transsphenoidal surgery. Anesth Analg 2002; 94:163-168 15. Smith DL, Angst MS, Brock-Utne JG, DeBattista C. Seizure duration with remifentanil/methohexital vs. methohexital alone in middle-aged patients undergoing electroconvulsive therapy. Acta Anaesthesiol Scand 2003;47:1064-1066 16. Sienaert P, Bouckaert F, Hagon A, Hagon B, Peuskens J. Short seizures in continuation electroconvulsive therapy: an indication for remifentanil anesthesia? J ECT 2004;20:130-131 17. Sebel PS, Hoke JF, Westmoreland C, Hug CC Jr, Muir KT, Szlam F. Histamine concentration and hemodynamic responses after remifentanil. Anesth Analg 1995; 80:990-995 18. Recart A, Rawal S, White PF, Byerly S, Thornton L. The effect of remifentanil on seizure duration and acute hemodynamic responses to electroconvulsive therapy. Anesth Analg 2003; 96: 1047-1050 19. Locala JA, Irefin SA, Malone D, Cywinski JB, Samuel SW, Naugle R. The comparative hemodynamic effects of methohexital and remifentanil in electroconvulsive therapy. J ECT 2005;21:12-15 20. Vishne T, Aronov S, Amiaz R, Etchin A, Grunhaus L. Remifentanil Supplementation of Propofol During Electroconvulsive Therapy: Effect on Seizure Duration and Cardiovascular Stability. J ECT 2005; 21: 235-238 28 Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, Cilt: 19, Say : 1, 2009 / Bulletin of Clinical Psychopharmacology, Vol: 19, N.: 1, 2009 - www.psikofarmakoloji.org