Toprak ve Toprak Oluşumu

Benzer belgeler
ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

5. Bölüm: TOPRAK PROFİLİ

ARAZİ KULLANIMI VE EROZYON İLİŞKİSİ

Toprak oluşum sürecinde önemli rol oynadıkları belirlenmiş faktörler şu

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ

TOPRAK. Bitki ve Toprak İlişkisi ÇAKÜ Orman Fak. Havza Yönetimi ABD. 1

TOPRAK ANA MADDESİ Top T rak Bilgisi Ders Bilgisi i Peyzaj Mimarlığı aj Prof. Dr Prof.. Dr Günay Erpul kar.edu.

Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I

PERKOLASYON İNFİLTRASYON YÜZEYSEL VE YÜZETALTI AKIŞ GEÇİRGENLİK

ARAZİ DEĞERLENDİRME İlkeler

YERKÜRE VE YAPISI. Çekirdek (Ağır Küre) Manto (Ateş Küre (Magma)) Yer Kabuğu (Taş Küre) Hidrosfer (Su Küre) Atmosfer (Hava Küre)

Kaya çatlaklarına yerleşen bitki köklerinin büyümesine bağlı olarak çatlak genişler, zamanla ana kayadan parçalar kopar.

ÜNİTE 3 YAŞAM KAYNAĞI TOPRAK

TOPRAKLARA KARAKTER KAZANDIRAN ETMENLER

Veysel Işık. JEM 107/125/151 Genel Jeoloji I. Yerin Merkezine Seyehat. Prof. Dr.

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ

7. TOPRAK ETÜD VE HARİTALAMA ÇALIŞMALARININ YORUMLANMASI VE YORUMLAMA SINIFLANDIRMA(TEKNİK SINIFLANDIRMA) SİSTEMLERİ

Taşların fiziksel etkiler sonucunda küçük parçalara ayrılmasına denir. Fiziksel çözülme, taşları oluşturan minerallerin kimyasal yapısında herhangi

1. Yer kabuðunun yapý gereði olan bir veya birkaç mineralden oluþan kütlelere ne ad verilir?

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

YGS COĞRAFYA HIZLI ÖĞRETİM İÇİNDEKİLER EDİTÖR ISBN / TARİH. Sertifika No: KAPAK TASARIMI SAYFA TASARIMI BASKI VE CİLT İLETİŞİM. Doğa ve İnsan...

TOPRAK STRÜKTÜRÜ. Toprak strüktürü toprak gözeneklerinin yapısal düzenidir.

Endüstriyel Ağaçlandırma Alanlarının Seçimi. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1

OTEKOLOJİ TOPRAK FAKTÖRLERİ

Ekoloji, ekosistemler ile Türkiye deki bitki örtüsü bölgeleri (fitocoğrafik bölgeler)

DOĞA VE İNSAN. İnsan Doğa ve Coğrafya. Muhteşem Dör tlü. Coğrafyanın Bölümleri. Coğrafyanın İlkeleri. DOĞA ve İNSAN. DOĞA ve İNSAN ET KİLEŞİMİ

TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ

TOPRAK KİRLİLİĞİ VE KONTROLÜ DERSİ. Selçuk Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı,

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

EKOSİSTEM. Cihangir ALTUNKIRAN

Büyüklüklerine Göre Zemin Malzemeleri

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ

TOPRAK OLUŞUMUNDA AŞINMA, AYRIŞMA VE BİRLEŞME OLAYLARI

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

6. SINIF FEN VE TEKNOLOJĐ DERSĐ 8. ÜNĐTE: YER KABUĞU NELERDEN OLUŞUR?

ENERJİ AKIŞI VE MADDE DÖNGÜSÜ

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

Grup KARDELEN. Grup Üyeleri Menduh ÖZTÜRK (Kocasinan YİBO-Kayseri) Hüseyin YILMAZ (M.100.Yıl YİBO-Ağrı)

Toprak ve Su; en güvenilir iki liman

AYRIŞMA (KAYA VE TOPRAK KAVRAMI)

ÇEVRE KORUMA ÇEVRE. Öğr.Gör.Halil YAMAK

Ekosistem Ekolojisi Yapısı

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

1. Giriş. 2. Toprak kompozisyonu. Bölüm 1 - Topraklar ve Toprak Verimliliği. Modül 2 Toprak ve Besin Döngüsü

ZEMİN MEKANİĞİ DERS NOTLARI

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

Türk Tarımı nda verimi ve kaliteyi arttırmak için Yerli organik kaynaklardan üretilen Organomineral gübre Hexaferm in kullanımı

ÇORAK TOPRAKLARIN ISLAHI VE YÖNETİMİ

Toprak etütleri; Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1

Toprağın katı fazını oluşturan kum, kil ve mil partiküllerinin toprak. kütlesi içindeki nispi miktarları ve bunların birbirlerine oranları toprağın

JEO 358 Toprak Mekaniği Ders Notları. Bu derste...

Bitkilerle Alan Oluşturma -1

Eco new farmers. Modül 1- Organik Tarıma Giriş. Bölüm 4- Organik Tarım ve Koruma

GİRİŞ. Faylar ve Kıvrımlar. Volkanlar

8. BÖLÜM: MİNERAL TOPRAKLARDAKİ BİTKİ BESİN MADDELERİ

4. Hafta Bahçe bitkilerinin ekolojik istekleri: İklim ve toprak faktörleri, yer ve yöney

Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri

ORMAN ve SU İŞLERİ BAKANLIĞI BURSA ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ

TOPRAK İLMİ, ORMAN EKOLOJİSİ, HAVZA AMENAJMANI VE ETÜD-PROJE İŞLERİ

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

O2 tüketerek ya da salgılayarak ta redoks potansiyelini değiştirebilirler.

1-Tarımsal amaçlarla işlendiği taktirde toprak varlığının devamlılığı (Toprağın erozyona karşı duyarlığı yani erodibilite nitelikleri)

I. KISIM: Temel Bilgiler ve Muhafaza

HARİTA, TOPOGRAFİK HARİTA, JEOLOJİK HARİTA. Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü

JEM 419 / JEM 459 MAGMATİK PETROGRAFİ DERSİ

Oluşumuna ve etkenlerine göre erozyon çeşitleri. Erozyon ve Toprak Korunması

KAVAK ÖKALİPTUS VE KIZILAĞAÇTA YETİŞME ORTAMI İSTEKLERİ. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1

ARAZİ KULLANIM PLANLAMASI

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir.

Ağaç Nedir? Bir ağacın yaşayıp gelişebilmesi için; ışık, sıcaklık, CO 2, O 2, su ve mineral madde gereklidir.

SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

SU KİRLİLİĞİ HİDROLOJİK DÖNGÜ. Bir damla suyun atmosfer ve litosfer arasındaki hareketi HİDROLOJİK DÖNGÜ

Pamukta Muhafaza Islahı

BÖLÜM 8 EKOLOJİK KOMMÜNİTELER

ÇAKÜ Orman Fakültesi Havza Yönetimi ABD 1

Meyva Bahçesi Tesisi

TOPRAK OLUŞUMUNDA AŞINMA, AYRIŞMA VE BİRLEŞME OLAYLARI

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00

Çevre Sorunlarının Nedenleri. Nüfus Sanayileşme Kentleşme Tarımsal faaliyet

PROJE KONUSU NASIL BULUNUR? Prof. Dr. Turan GÜVEN

ORMAN AMENAJMANI ( BAHAR YARIYILI)

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Edafik ve Biyotik Faktörler. Edafik Faktörler

BAHÇE BİTKİLERİ BÖLÜMÜ GÜZ YARIYILI BÜTÜNLEME SINAV PROGRAMI

6. Meşcerede Yaş. İstatistiksel olarak, meşceredeki tüm ağaçların yaşlarının ortalaması o meşcerenin ortalama yaşı ya da yaşı olarak kabul edilir.

KURAK BIR BÖLGEDE BĠR KISIM TOPRAK ÖZELLIKLERININ MEKANSAL DEĞIġKENLIĞI

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

Ekosistem ve Özellikleri

Not: Programda belirtilmeyen dersler var ise öğretim üyesi ile temasa geçilmelidir.

Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü. Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre

BuNLarI BiLiYOr muyuz?

Arazi örtüsü değişiminin etkileri

BİBER YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

MİNERAL TOPRAKLARIN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ

Çevre Biyolojisi

ARAZİ DEĞERLENDİRME Giriş

Örneğin; İki hidrojen (H) uyla, bir oksijen (O) u birleşerek hidrojen ve oksijenden tamamen farklı olan su (H 2

Transkript:

Toprak ve Toprak Oluşumu Yazar Yrd.Doç.Dr. Mustafa SARI ÜNİTE 3 Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra; toprak ve toprak oluşumunu, toprakların görevlerini, toprak ve arazi kavramlarını, toprakların özelliklerini öğrenecek, toprakların özelliklerine göre kullanılması gerektiğini görecek, toprakların kolay oluşmadığını, toprak oluşumu için uzun bir zaman geçmesi gerektiğini anlayacaksınız. İçindekiler Giriş 43 Arazi ve Toprak Kavramları 44 Toprak Oluşumu ve Özellikleri 46 Özet 52 Değerlendirme Soruları 53 Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar 53

Çalışma Önerileri Çevrenizdeki toprakları inceleyerek, özellikleri bakımından karşılaştırınız. Her toprakta aynı bitki yetiştirilebiliyor mu araştırınız? Çevrenizdeki araziler uygun kullanılıyor mu? İnceleyiniz? Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için ünitenin sonunda verilen kaynak kitaplara bakınız. ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 43 1. Giriş Toprak, dünyadaki karasal ortamların yüzeyini ince bir tabaka halinde kaplayan, çeşitli kayaç ve minerallerin çevresel faktörlerin etkisiyle ayrışması sonucu oluşan, içerisinde inorganik ve organik materyaller ile birlikte belirli oranlarda hava ve su bulunduran, bitkilere tutunma yeri ve besin kaynağı olan üç boyutlu ve canlı bir doğal varlıktır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere topraklar, başlıbaşına bir ekosistem olup, son derece karmaşık bir yapıya sahiptirler. Toprakların arz yüzeyindeki kalınlığı ise sadece 1,5-2.0 metre olup, dünyanın yarıçapının 6378 km olduğu göz önüne alınacak olursa, söz konusu bu derinliğin sadece % 0,00003'ünü kapsayan toprak derinliğinin dikkate alınamayacak kadar az olduğu anlaşılacaktır. Ancak, dünyadaki kara parçalarının yüzeyini çepeçevre saran ve dünyanın yarıçapına kıyasla da önemsenemeyecek kadar az bir kalınlığa sahip olan topraklar, dünyadaki canlı beslenmesinde esas olan tüm bitkisel ve hayvansal besinleri doğrudan veya dolaylı olarak üretmekte ve canlı neslinin devamında vazgeçilemez bir görev yürütmektedir. Diğer bir deyişle, eğer topraklar olmasa idi veya doğada mevcut olan topraklar, herhangi bir nedenle (erozyon gibi) tamamen kaybedilmiş olsa idi, bu gün canlı yaşamından söz etmek mümkün olmayacaktı. Günümüzde özellikle uluslararası düzeyde yaşanan huzursuzlukların temelinde içgüdüsel beslenme problemleri ve dolayısıyla besin üretecek arazilere sahip olabilme zorunluluğu ve isteği yatmaktadır. Bunun yanısıra gelişmişlik ve toplumsal refah ise, insanların doğayı ve doğal kaynakları, arazi ve toprakları akıllıca kullanmakta elde ettikleri başarı ile yakından ilişkilidir. Zira doğal kaynaklar kullanılmadan tarımsal ve endüstriyel ürünlerin ve hatta hizmetlerin üretilmesi mümkün değildir. Öyle ise insanın yaratıcılık gücü oranında doğal kaynakların kullanımı ve değerlendirilmesine yönelik faaliyetlerin olumlu veya olumsuz yöndeki derecesi de bugünün toplumsal gelişmişliğinin bir göstergesi olmalıdır. Gelişmiş ülkelerde toplumsal huzursuzlukların en alt düzeyde olmasını, söz konusu bu toplumların doğal kaynaklarını planlı ve akılcı bir biçimde kullanmalarına bağlamak mümkündür. Dolayısıyla doğal kaynaklarını bilimsel ve akılcı metodlara dayanan planlamalarla kullanan toplumlar, her zaman daha güçlü ve refah seviyeleri de yüksek olmuştur ve olmaktadır. Bunun aksine, özellikle az gelişmiş ve/veya gelişmekte olan toplumlar arasında daha sıkça yaşanan kavga ve huzursuzlukların ve hatta savaşların nedenleri arasında ise, o toplumların doğal kaynaklarını akıllıca kullanamamasının payı oldukça yüksektir. Ülkemiz, 21. yüzyıla çok az bir zamanın kaldığı bu günlerde gerek ulusal ve gerekse uluslararası düzeyde hiç de küçümsenemeyecek sorunlarla uğraşmak zorunda kalmıştır. Söz konusu bu ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmamızın önemli nedenlerinden bir tanesi, belki de en önemlisi, pek çok toplumsal ve tarihsel olaya mekan olmuş yaşlı Anadolu'nun binlerce yıldır planlamalardan yoksun bir şekilde kullanılmış olmasıdır. Nitekim pek çok yazılı kaynak, eski Anadolu'nun verimli arazilerinden, berrak sularından ve yoğun orman örtüsünden gıpta ve övünçle söz etmekte- AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

44 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU dir. Ya bugün? Bugün, yani 2000'li yıllara yaklaşılan günümüzde ise yine o yazılı ve sözlü kaynaklar, yok olan ormanlardan ve doğal sulak alanlardan, çölleşmeye başlamış, verimsizleşmiş ve çoraklaşmış tarım ve tarım dışı arazilerinden, köyden kente önlenemeyen zorunlu göçlerden ve gerek köyde ve gerekse kentte giderek yoksullaşan bir toplumsal yapıdan sıkça söz etmektedirler. 2. Arazi ve Toprak Kavramları Su, her ne kadar canlı yaşamının temel maddesi olarak bilinse de, topraksız bir canlı yaşamı düşünmek mümkün değildir. Zira sudaki yaşamın temelini de beslenme oluşturmaktadır ve yaşamsal ortamlarda sadece hidrojen ve oksijenden oluşan suya değil, daha pek çok besin maddesine ve elementine de mutlak gereksinim bulunmaktadır. Yaşamsal önemi bulunan söz konusu bu besin maddelerinin temel kaynağı ise, çeşitli kayaç ve minerallerin doğal faktörlerin etkisi altında ayrışması ve değişime uğraması sonucu oluşan topraklardır. Kaldı ki, yapılan bilimsel araştırmalar, yer yüzündeki mevcut suların kaynağının da kayaç ve mineraller olduğu sonucunu ortaya çıkarmıştır. Bu nedenledir ki kayaç ve minerallerin binlerce, hatta milyonlarca yılda, doğal yollarla ayrışması ve değişime uğraması sonucu oluşan ve canlı yaşamının vazgeçilmez bir unsuru olan topraklar, yeryüzünün korunması mutlak gerekli doğal varlıklarıdır. Bu kıymetli doğal varlıklar, sahip oldukları morfolojik, fiziksel, kimyasal, mineralojik ve biyolojik özellikleri doğrultusunda, diğer bir deyişle topraklar, oluşumları sırasında kazandıkları yetenekleri ölçüsünde doğaya ve canlılara çeşitli hizmetleri sunmaktadırlar. Söz konusu bu hizmetleri ise aşağıdaki gibi genelleştirerek sıralamak mümkündür. Topraklar; Doğal ve kültür bitkilerinin üretiminde görev alırlar ve bütün canlıların beslenme, barınma ve giyinme ihtiyaçlarını karşılarlar. Tatlı su (içme ve kullanma amaçlı) kaynaklarının oluşmasında ve devamlılıklarının sağlanmasında görev alırlar. Endüstriyel ham madde olurlar (tuğla, kiremit, seramik vb). Doğa kirleticisi kimyasalların şekil ve yapısını değiştirirler ve bu kirleticileri bir kasa gibi muhafaza ederler. Sanayi, turizm, şehir ve diğer yapılaşmalara zemin olurlar. Çeşitli sanat yapılarında (baraj, yol vb) dolgu maddesi ve geçirimsiz materyal olarak kullanılırlar. Savaş ve kavgalara neden olurlar. Toprakların yukarıda sıralanan bu görevleri arasında en önemli olanı kuşkusuz canlı beslenmesinde esas olan bitkisel ve hayvansal gıdaları üretmesidir. Bilindiği üzere bitkisel ürünler tarla ve bahçe adı verilen arazilerde yetişmektedir. Söz konusu bu yetiştirme ortamları ise iki boyutlu varlıklar olarak gözetilemezler. Zira bitkisel üretim amacıyla kullanılan tarlaların yüzey alanları ile birlikte, toprakların üçüncü boyutunu oluşturan derinlikleri de mutlaka dikkate alınmak zorundadır. ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 45 Söz konusu bu üçüncü boyutun derinliği teorik olarak bitki köklerinin ulaşabildiği veya biyolojik ve mikrobiyolojik faaliyetlerin sona erdiği noktaya kadar uzanmaktadır. Ancak bu derinlik çoğu kez 2 metreden daha fazla değildir. Doğada 1,5-2,0 metre derinliğe sahip topraklar olabildiği gibi 20-30 cm lik derinliğe sahip topraklarda bulunabilmektedir. Böylesi farklı derinliklere sahip topraklarda her türlü kültür bitkisinin yetiştirilmesinin mümkün olmadığı açık bir gerçektir. Çünkü kültür bitkilerinin kök uzunlukları da birbirinden farklı olmaktadır. Örneğin domates bitkisinin etkili kök derinliği 25-30 cm iken, buğday bitkisinin etkili kök derinliği 40-60 cm ve bir portakal ağacının kök derinliği ise 80-90 cm dir. Buraya kadarki açıklamalardan sonra, sürekli olarak birbirine karıştırılan "Arazi" ile Toprak kavramlarını kısaca tanımlayalım. Arazi nedir? Arazi, topraktan daha geniş bir kavram olup, çeşitli arazi kullanım şekilleri üzerinde potansiyel etkisi olan fiziksel çevre, yöresel iklim, rölyef, topoğrafya, toprak, hidroloji ve bitki örtüsü gibi unsurların tamamının bileşiminden oluşan bir sistemdir (Şekil 3.1). Diğer bir deyişle arazi; içerisinde pek çok alt bileşenin belli kurallar içerisinde yer aldığı oldukça geniş bir ekosistemdir. Bu tanımlamadan da görüleceği üzere, toprak adı verilen varlık, arazinin bir bileşenini oluşturmaktadır. Son yıllarda, gelişen ve değişen bilimsel ve teknolojik düzeye bağlı olarak arazi kavramına yukarıda sıralanan fiziksel sistem bileşenleri yanısıra ekonomik ve sosyal unsurlar da ilave edilerek ekosistem yaklaşımının tanımı ve hedefleri genişletilmiştir.? Toprak nedir? Şekil 3.1: Bir Ekosistem Olarak Arazi Kavramı? AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

46 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU Topraklar, çeşitli kayaç ve minerallerin doğal faktörlerin (toprak yapan faktörler: iklim, bitki örtüsü, anamateryal-kayaç ve mineraller, topoğrafya, zaman) etkisi altında ayrışması ve ayrışan bu materyallerin yeni bileşiklere dönüşmesi sonucu oluşmuş doğal ve canlı varlıklardır. Topraklar, yüzeylerinde ve derinliklerinde (profillerinde) oluştuğu coğrafik bölgedeki toprak yapan faktörlerin bütün özelliklerini taşıyan ve bu özelliklerine bağlı olarak da kimileri tarımsal üretimde belli bitkileri daha iyi besleyebilme ve yetiştirebilme yeteneğine sahip, kimileri ise sahip olduğu özelliklerine bağlı olarak tarımsal üretim dışındaki diğer kullanım şekilleri için (orman, otlak, çayır, mera, şehir veya sanayi yerleşmesi vb) daha uygun olan varlıklardır. Üç boyutlu olan bu varlıklar bileşimlerinde çeşitli mineral ve organik (canlı-ölü organizmaları) maddeleri, belli oranlarda hava ve suyu bulunduran, söz konusu bu bileşimi oluşturan unsurlardan birisinin dengesinin veya özelliğinin bozulmasıyla da toprak olmaktan çıkan ve üretim yeteneklerini kaybeden doğal ve canlı bir varlıktır. Bir toprağı oluşturan temel maddeleri siz de sıralayınız. 3. Toprak Oluşumu ve Özellikleri 3.1. Toprak Oluşumu Çevre ve toprak, birbirleri ile çok yakından ilişkili olan kavramlardır. Çok genel bir yaklaşımla çevre dört ana bileşenden oluşmaktadır. Söz konusu bu bileşenler atmosfer, hidrosfer, biyosfer ve litosfer (kayaç ve mineraller) dir. Çevre kavramı içerisinde gözetilen bu dört temel unsurun bir arada bulunduğu ve bu dört unsurun etki ve katkılarıyla çevre kavramına yeni bir temel bileşen daha katılmış olmaktadır ki, bu yeni varlık toprak tır (Şekil 3.2). ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ Şekil 3. 2: Çevrenin Temel Bileşenleri ve Topraklar

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 47 Çevrenin en temel unsurlarından birisi olan topraklar, daha önce de açıklandığı üzere, doğada faaliyete bulunan çeşitli faktörlerin (iklim, biyosfer, topoğrafya, anamateryal ve zaman) etkisi altında çok çeşitli kayaç ve minerallerin fiziksel, kimyasal ve biyolojik olaylar yardımıyla ayrışması ve yeni bileşiklere-ürünlere dönüşmesi sonucunda oluşmuş doğal ve canlı varlıklardır (Şekil 3. 3). Şekil 3.3: Toprak Oluşumu, Oluşum Faktörleri ve Özellikleri Çok genel bir yaklaşımla herhangi bir kayacın doğal faktörlerin etkisi ile ayrışması ve bu ayrışma sonucunda 1 cm kalınlığındaki bir toprak tabakasının oluşabilmesi için ortalama 100-1000 yılın geçmesi gerekmektedir. İnsanların beslenmesi, yaşamlarını ve nesillerini devam ettirebilmesinde hala en temel besin maddesi olan ekmeğin hammaddesi durumundaki buğdayın üretilebilmesi için yaklaşık 40-50 cm'lik bir toprak derinliğine gereksinim bulunmaktadır. Buğday üretebilecek böyle bir derinliğe sahip toprağın, çeşitli kayaç ve minerallerin ayrışması sonucunda oluşabilmesi için ise en az 20-25 bin yıllık bir sürenin geçmesi gerekecektir. Diğer bir deyişle, bu gün ülkemizin hemen her yerinde çok yaygın bir görünümü oluşturan çıplak taşlık ve kayalık arazilerden, tarım yaparak yeniden buğday elde etmek ve ekmek yemek istediğimiz takdirde, adı geçen bu arazilerde, en az 40-50 cm lik bir toprak tabakasının oluşmasını beklemek gerekecektir (Şekil 3.4). Toprak oluşmasını beklemek için geçmesi gereken zaman ise yukarıda da ifade edildiği gibi yaklaşık 20 bin yıldır. Zira 21. yy'a girilen bugünün bilimsel ve teknolojik düzeyi, akla dahi gelmeyecek pek çok şeyi üretebilmiş olmasına rağmen, söz konusu bu bilim ve teknolojik olanaklar toprak üretmeyi başaramamıştır. Buradan da anlaşılacağı üzere gerek erozyonla ve gerekse diğer hatalı ve yanlış arazi kullanımlarıyla kaybedilecek toprağın yerine yenisinin oluşmasını beklemek, hayalden de öte, ütopik bir düşüncedir ve gerçeklerle de hiçbir ilişkisi yoktur. Ayrıca kaya ve taşların ayrışma ve parçalanma ürünü olarak tanımlanan toprakların, yukarıda da ifade edildiği gibi, söz konusu bu kaya ve taşların balyoz ve dozerlerle kırılıp ezilmesiyle yapay olarak AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

48 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU oluşturulamayacağının ve yine halihazırdaki laboratuvar teknikleri ile de toprak üretilemeyeceğinin bilinmesinde büyük yarar vardır. Doğada çok sayıda kayaç ve mineral bulunmaktadır. Yine yeryüzünde çok çeşitli iklim bölgeleri, farklı biyolojik popülasyonlar ve farklı engebeliliğe sahip topoğrafik yapılar mevcuttur. Çevresel faktörlerdeki (toprak oluşum faktörlerindeki) bu çeşit ve farklılıklara bağlı olarak toprak oluşumunda da yine çok farklı fiziksel, kimyasal ve biyolojik ayrıştırma faktörleri sürekli olarak kayaç ve mineralleri ayrıştırmakta ve ayrışan bu materyaller, binlerce hatta milyonlarca yılda yeni kimlikler kazanarak toprağa dönüşmektedir. Yukarıda sayılan bu toprak oluşum faktörlerinin bir tanesindeki küçük bir değişim, toprak özelliklerinin de değişmesine neden olmakta ve böylece doğada yüzlerce hatta binlerce farklı toprak ve arazi çeşidi ortaya çıkmaktadır. Şekil 3.4: Toprak Oluşumunda Zaman Arazi ve toprak çeşitliliği içerisinde; kimi topraklar yeterli bir profil derinliğine sahip olamamışlar (ya yeterince zamanın etkisi altında kalamamışlar veya ayrışmaya karşı direnç gösteren sert ana kaya üzerinde oluşmaya başlamışlardır), kimileri ise çok derin profil oluşturmuşlardır (ya yeterince zamanın etkisi altında kalmışlar veya kolay ayrışan ana kaya üzerinde oluşmaya başlamışlardır); kimisi kırmızı renkli, kimisi kahverenkli ve kimisi de gri renklidir (ana kayanın, iklimin, biyosferin ve ortamdaki kimyasal reaksiyonların bir sonucudur); kimi taşlı, kimi taşsızdır (jeolojikjeomorfolojik yapı ve pozisyonlara bağlıdır); bazılarının gövdesinde beyaz renkli kireçler birikmiş, bazılarında da demir ve mangan gibi elementler birikmiştir; kimisinde kümeli bir yapı oluşmasına karşılık kimisinde masif veya sıkışmış gibi bir görüntü ortaya çıkmıştır; kimisinin belli derinlikleri taban suları tarafından işgal edilmiş, kimisi ise tuzlulaşmış ve çoraklaşmıştır (topoğrafik yapı ve arazi kullanım şekli tarafından etkilenir); kimisi bitkilere verebileceği besin maddeleri bakımından oldukca zengin ve yetenekli iken, kimisi her bitkiyi besleyebilecek ve yetiştirebilecek özelliklerden yoksundur; kimi topraklar çok, kimileri az su isterler; kimileri zor, kimileri de kolay sürülür ve ekilirler (toprakların fiziksel, kimyasal ve mineralojik ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 49 özellikleri tarafından kontrol edilirler). Böylesine farklılık gösteren toprak özelliklerini çoğaltmak mümkündür. Buradan anlaşılması gereken husus, toprağın basit bir ekosistem olmayıp, pek çok karmaşık faktörün sürekli faaliyette bulunduğu ve farklı özellikler ve etmenler kombinasyonlarının karşılıklı olarak birbirlerini etkilediği, dinamik bir ekosistem olduğunun bilinmesidir. Topraklar farklı özellik gösteren canlı varlıklar olduğuna göre; her bir toprak bireyinin sahip olduğu morfolojik yapıları, fiziksel, kimyasal, biyolojik ve mineralojik özellikleri ile birlikte bu toprakların yer aldıkları arazi özellikleri; onların çeşitli bitkileri üretebilmedeki yeteneklerinin farklı farklı olduğunu ortaya çıkacaktır. O halde her toprağın "sen buğday üreteceksin", "sen domates üreteceksin", "sen pamuk üreteceksin", "sen portakal üreteceksin" veya senin üzerine şehir-sanayi tesisi kurulacaktır şeklindeki zorlamalarla kullanılması, insanlarda olduğu gibi, onların da hastalanmasına, sakat kalmasına belki de hiç bir üretim faaliyetinde bulunamamasına neden olacaktır. Dolayısıyla söz konusu böylesi zorlamalar, çeşitli şekil ve düzeylerdeki "toprak kayıplarına" ve akabinde de bitkisel ve hayvansal üretimin giderek azalmasına ve ayrıca doğal dengelerin de bozulmasına neden olacaktır. Bunun sonucunda ise toplumlarda yeterince besin sağlayamama ve sağlıklı bir çevrede yaşayamama gibi son derece tehlikeli bir olgu ortaya çıkacaktır. Zira her toprak çeşidi hem buğdayı, hem domatesi, hem pamuğu, hem ormanı, hem çayır-merayı ve hem de daha pek çok sayıda olan bitkileri yetiştirebilmeye aynı oranda yetenekli değildir. Aynı zamanda her toprak çeşidinde uygulanması gereken tarımsal faaliyetler de (sürüm şekli ve aletleri, ekim ve dikim yöntemleri, sulama, gübreleme, hasat yöntemleri vb) birbirlerinden önemli derecede farklılıklar göstermektedir. Zira topraklar, farklı bireyler topluluğu olmaları nedeniyle üretkenlikteki kapasite ve başarı oranları da farklı farklıdır. İşte toprakların sahip olduğu söz konusu bu farklı kişilikleri ve özellikleri dikkate alınmadan, rastgele kullanılma olayları Hatalı ve Yanlış Arazi Kullanımı olarak tanımlanmaktadır. Gerek dünyada ve gerekse ülkemizdeki toprakların giderek verim güçlerini kaybettiğinden, onların tuzlulaştığı veya alkalileştiğinden (çoraklaştığından), erozyonla her yıl milyonlarca ton toprağın denizlere, göllere ve barajlara taşındığından sık sık söz edilmektedir. Söz konusu bu toprak kayıplarının ortaya çıkmasının en önemli nedenlerinden bir tanesi, belki de en önemlisi, hatalı ve yanlış arazi kullanımıdır. Toprak kayıplarının ortaya çıkmaması ve bu değerli doğal varlıkların özelliklerini yitirmeden asli görevleri olan bitkisel üretimi gerçekleştirebilmeleri için ise, onların ideal kullanım planlamalarına göre kullanılmaları gerekmektedir. Söz konusu bu planlamaların yapılabilmesi için de toprak ve arazilerin özelliklerinin ve yeteneklerinin bilimsel ve teknolojik yöntemler kullanılarak belirlenmesi gerekmektedir. Toprak ve arazilerin her türlü kullanımlar için bilinmesinde pratik önemi bulunan bazı özellikleri aşağıda verilmiştir. AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

50 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 3.2. Toprakların Morfolojik, Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Toprak profili: Toprakta, yüzeyden başlayarak, daha az değişime uğramış ana materyalide içine almak suretiyle alınan kesite toprak profili denir. Toprak horizonu: Toprak profilinde toprak oluşum süreçleri ile oluşan ve yüzeye az veya çok paralel olarak dizilmiş katmanlara horizon adı verilmektedir. Topraklar, gerek bitkisel üretimdeki başarı derecelerinin belirlenmesi gerek kullanım şekillerinin ne olması gerektiğine karar verilebilmesi gerek tuzlulaşma ve alkalileşmeleri ve gerekse erozyona uğrayıp uğramayacakları yönlerinden incelenmeleri amaçlandığında, arazi özellikleri yanısıra toprakların morfolojik, fiziksel, kimyasal, mineralojik ve biyolojik özelliklerinin hem bulundukları doğal ortamlarda ve hem de laboratuvarlarda analiz edilerek ortaya çıkarılması zorunluluğu bulunmaktadır. Söz konusu bu analizler toprak profili (Şekil 3.5) adı verilen ve yüzeyden itibaren sert veya kısmen yumuşak olabilen ana kayaya kadarki derinliklerde ve bu derinlik içerisinde yer alan ve toprak horizonu adı verilen (Şekil 3.5) birbirinden farklı katmanlarda uluslararası metodlar kullanılarak yapılmaktadır. Şekil 3.5: Toprak Profili ve Horizonları ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 51 Toprakların Morfolojik Özellikleri Toprakların morfolojik özellikleri, herbir farklı toprak çeşidinde en az 2 metre derinliğe kadar kazılarak açılan profil çukurlarında çeşitli araç ve gereçler kullanılarak tesbit edilirler. Tesbiti yapılan özelliklerden en önemlileri toprak rengi, toprak tekstürü, toprak strüktürü, toprak kıvamı, kireç birikimi, tuz birikimi, geçirimsiz katmanlar, taban suları, kök gelişimi, biyolojik aktivite, taşlılık gibi özel görünümlerdir. Daha ileriki bölümlerde de açıklanacağı gibi, söz konusu bu özeliklerin tamamı erozyonla toprak kayıplarının oluşup oluşamayacağı konusunda birer parametrik değer olarak kullanılmaktadır. Daha geniş bilgi için kaynaklardaki toprak bilgisi kitabının ilgili kısımlarını okuyunuz. Toprakların morfolojik özellikleri toprak uzmanları tarafından yorumlanarak arazi kullanımı ve korunması, bitki seçimi, toprak işleme, sulama ve gübreleme gibi bir çok konuda bilgi üretilmektedir. Böylece topraklar ideal bir şekilde kullanılarak toprakların erozyonla kaybolmaları, tuzlulaşıp alkalileşmeleri (çoraklaşmaları) önlenebilmekte ve topraklardan maksimum fayda elde edilebilmektedir. Bu işlemler yapılırken toprakların aşağıda verilen diğer özelliklerinden de yararlanılır. Toprakların Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Toprakların fiziksel ve kimyasal özellikleri genellikle laboratuvar analizleri ile elde edilebilmektedir. Çeşitli cihazlar ve analiz metodları kullanılarak belirlenen fiziksel toprak özelliklerden bazıları toprak tekstürünün oransal bileşimi (%kum, silt ve kil miktarları), strüktür (kümeli yapı) özellikleri, hacim ağırlığı, özgül ağırlık, strüktür stabilitesi, su tutma kapasitesi, gözeneklilik, infiltrasyon kapasitesi dir. Toprakların kimyasal özelliklerinden bazıları ise toprak reaksiyonu (ph), organik madde miktarı, tuzluluk ve alkalilik (çoraklık) derecesi, toprağın besin elementlerini absorbe edebilme ve salıverme düzeyi (katyon değişim kapasitesi), toprak tarafından absorbe edilen katyonların cinsi ve miktarı (değişebilir katyonlar), topraktaki anyonların (absorbe edilemezler) cinsi ve miktarı, kireç miktarı gibi özelliklerdir. Aşağıda bir toprak çeşidinin bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri çizelge halinde verilmiştir (Tablo 3.1). Tablo 3.1: Toprakların Bazı Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

52 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU Herhangi bir alanda, bölgede veya ülkede yer alan pek çok sayıdaki toprak çeşidinin, yukarıda kısaca verilen morfolojik, fiziksel, kimyasal ve diğer toprak özellikleri saptandıktan sonra, yine toprak bilim dalı içerisinde yer alan toprak etüd ve haritalama ekipleri, elde edilen bu toprak özelliklerine sahip farklı toprak çeşitlerinin arz üzerindeki dağılımlarını, diğer bir deyişle, özellikleri belli olan toprak çeşitlerinin nerelerde bulunduğunu ve sınırlarının nerelerden geçtiğini arazi çalışmaları ile tesbit ederek toprak haritası nı oluştururlar. Daha sonra ise her bir farklı toprak çeşidi için ideal arazi kullanım planlamaları yapılarak her bir toprağın erozyona uğramadan, tuzlulaşıp alkalileşmeden, kısacası, kıymetli ve kıt doğal varlıklar olan toprakların özelliklerine zarar verilmeden en yüksek ve en ekonomik üretimi nasıl yapacaklarına dair teknikler ve metodlar belirlenir ve son kullanıcı olan çiftçilere ve diğer arazi kullanıcılarına bu bilgiler bir rapor halinde sunulur. Son kullanıcılar ise uzmanları tarafından hazırlanmış olan toprak haritasını, rapor içeriğini ve toprakların kullanımlarına ilişkin planlama kararlarını kendi arazileri için uygularlar. İdeal arazi kullanım planlaması yapılırken en azından şu üç temel koşulun yerine getirilmesi gerekmektedir. Doğaya ve doğal kaynaklara zarar vermemelidir Maksimum faydayı temin etmelidir Kullanılan arazi ve topraklar en azından bu günkü özellikleri ile bir sonraki nesile devredilmelidir. Özet Topraklar, çevre ve arazinin en temel unsurlarından birisidir. Binlerce, hatta milyonlarca yılda doğada faaliyette bulunan çeşitli faktörlerin etkisi altında ancak oluşabilirler. Kıt ve kıymetli doğal ve canlı varlıklardır. Pek çok çeşit ve özellikte toprak vardır. Her toprak çeşidi her bitkiyi aynı başarı oranı ile yetiştiremez. Hatalı ve yanlış davranışlar karşısında özelliklerini çok çabuk kaybederler. Bunlar içerisinde erozyon en tehlikeli olanıdır. Onların kişiliklerine saygı duyarak uygun olan kullanım şekilleri altında işletilmeleri gerekmektedir. Topraklara uygun kullanım şekillerinin belirlenmesi işlemine arazi kullanım planlaması adı verilmektedir. Toprakların kişilikleri ve onurları kırılmadan kullanılmaları halinde sonsuza dek doğaya ve tüm insanlara hizmet edeceklerdir. Ancak topraklar, asla insanların kölesi değildir. ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ

TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU 53 Değerlendirme Soruları 1. Aşağıdaki faktörlerden hangisi toprak yapan faktörlerden değildir? A. İklim B. Bitki örtüsü C. Topoğrafya D. Zaman E. İnsan 2. Aşağıdakilerden hangisi toprakların görevlerindendir? A. Canlıların barınma, beslenme ve giyinme ihtiyaçlarını karşılarlar. B. İçme ve kullanma suyu kaynaklarının oluşmasında görev alırlar. C. Yapılaşmalarda zemin olurlar. D. Dolgu maddesi ve geçirimsiz materyal olarak kullanılırlar. E. Yukarıdakilerin hepsi. 3. Toprakların derinlikleri hangi noktaya kadar uzanmaktadır? A. Biyolojik ve mikrobiyolojik faaliyetlerin sona erdiği nokta B. Bitki köklerinin devam ettiği nokta C. Biyolojik faaliyetlerin devam ettiği bölge D. Topraktaki 30-40 cm.lik derinlikten sonraki kısım E. Mikrobiyolojik faaliyetlerin devam ettiği kısım. 4. Fiziksel çevre, yöresel iklim, rölyef, topoğrafya, toprak, hidroloji ve bitki örtüsü gibi unsurların tamamının bileşiminden oluşan sisteme ne ad verilir? A. Toprak B. Strüktür C. Arazi D. Profil E. Horizon 5. Herhangi bir arazi için seçilmesi düşünülen kullanım şekli aşağıdakilerden hangisi dikkate alınarak yapılır? A. Doğal kaynaklara zarar vermemesi, B. Doğaya zarar vermemesi, C. Kullanılan arazi ve topraklar özelliklerini kaybetmemesi, D. Maksimum fayda sağlanması, E. Yukarıdakilerin hepsi. Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Akalan, İ. 1988, Toprak Bilgisi. Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Yayınları: 1058, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara: p. 347. AÇIKÖĞ RETİ M FAKÜLTESİ

54 TOPRAK VE TOPRAK OLUŞ UMU Arnold, E. 1979, Proces in Geomorphology, British Librarya Cataloquing in Pub. ISBN. 0-7131-6243-0, London. Brady, N.C. 1974, The Nature and Properties of Soils, Mcmıllan Pub. Co. INC., ISBN. 0-02-313350-3, New York. Bouma, J. 1977, Soil Survey and The Study of Water in Unsaturated Soil. Soil Survey Papers, No: 13, Wageningen, The Netherlands. Brown, L.R. 1993, Dünyanın Durumu, TEMA Çeviri Yay. No: 10, ISBN-975-7169- 013, ISSN-1330-882-X, İstanbul. Dinç, U. S. Şenol, S. Kapur, İ. Atalay, C. Cangir. 1995, Türkiye Toprakları, Ç.Ü. Zir. Fak. Yay. No: 51, Adana. Dinç, U., S. Kapur, S. Şenol, H. Özbek. 1987, Toprak Genesisi ve Sınıflandırılması, Ç.Ü. Yay. No: 7.1.3., Adana. Dinç, U., S. Şenol. 1997, Toprak Etüd ve Haritalama, Ç.Ü. Zir. Fak. Yay. No: 161, Adana. İlkin, A., E. Alkin. 1991, Çevre Sorunları, Ekonomik ve Sosyal Sorunlar- Çözüm Önerileri Dizisi-1. TOBB, ISBN 957-512-090-4, Ankara. Ketin, İ. 1982, Genel Jeoloji, İTÜ, Maden Fak. Sayı: 1096, Cilt-I, İstanbul. Means, R.E., J.V. Parcher. 1963, Physical Properties of Soils, Lib. of Congress Catalog Card Number: 63-14199, USA. Teuscher, H., Adler, R. 1960, The Soil and Its Fertility, Reinhold Publishing Corporation, Lib. Of Cong. Cat. Card Number: 60-12551 U.N of America. ANADOLU ÜNİ VERSİ TESİ