Temmuz ayı meclis toplantımızda görüşlerimi sizlerle paylaşmadan önce hepinizi şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum.



Benzer belgeler
SAYIN BAKANIM SAYIN BAŞKAN OTOMOTİV SANAYİİ DERNEĞİ NİN SAYGIDEĞER TEMSİLCİLERİ DEĞERLİ MİSAFİRLER VE KIYMETLİ BASIN MENSUPLARI

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

Hazine Müsteşarı Sayın İbrahim H. Çanakcı nın 3 üncü Arap-Türk Bankacılık Forumu nda Yaptığı Konuşma. 13 Mart 2014, İstanbul

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY

ANADOLU NUN İKİNCİ 500 DE YILDIZI PARLADI ARAŞTIRMA

Sayın Başkan, Meclisimizin Değerli Üyeleri, Meclisimizin Saygıdeğer Onur Üyeleri, Değerli Misafirler ve Kıymetli Medya Mensupları,

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler. 15 Ekim 2015, İzmir. Sayın Bakanlarım, Valim. Sayın MV'lerim,

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

Marmara Üniversitesi Finans Sektöründe Yabancı Sermaye Sempozyumu

İSTANBUL SANAYİ ODASI NIN HEYECANLA BEKLEDİĞİMİZ 3 NCÜ İNOVASYON ÖDÜLLERİ TÖRENİNE HOŞ GELDİNİZ DİYOR, HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLIYORUM.

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2013 YILI İLK YARI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

Sayın DEİK Başkanım, Kıymetli Konuklar, Değerli Basın Mensupları, Hepinizi Türkiye İhracatçılar Meclisi ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum.

Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

15 Ekim 2014 Genel Merkez

İLK 250 BÜYÜK FİRMA NE KADAR KÂR EDİYOR?

İSLAM KALKINMA BANKASI SERMAYE PİYASASI KURULU ORTAK KONFERANSI

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33

İstanbul Sanayi Odası

Sayın Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyelerimiz ve Meslek Komite Başkanlarımız;

Haziran ayı meclis toplantımızda görüşlerimi sizlerle paylaşmadan önce hepinizi şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.

Sayın Başkan, Meclisimizin Değerli Üyeleri, Meclisimizin Saygıdeğer Onur Üyeleri, Değerli Misafirler ve Kıymetli Medya Mensupları,

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Küreselleşme ve Para Politikası

Yine yapmak istediklerimizden birisi olan, spesifik sektörlerde, belki daha az, ama daha etkin iş adamları seyahatlerini önemsiyoruz ve buna

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bu yıl altıncısını düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim Zirvesi ne hoş geldiniz.

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

GÜMÜŞHANE TİCARET VE SANAYİ ODASI

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

SAYIN BAŞKAN, ANKARA SANAYİ ODASININ DEĞERLİ MECLİS ÜYELERİ, HEPİNİZİ, ŞAHSIM VE YÖNETİM KURULU ADINA SAYGIYLA SELAMLIYORUM.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Milletlerarası Ticaret Odası Değişen Küresel Ekonomi ve Türkiye Toplantısı 7 Mart 2014, İstanbul

Hüseyin Aydın. Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Gaziantep Sanayi Odası 20 Ekim 2011

Politika Notu Nisan ve 2008 Krizlerinin Karşılaştırması. Müge Adalet Sumru Altuğ

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

İstanbul Sanayi Odası. Yönetim Kurulu Başkanı ERDAL BAHÇIVAN

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Büyüme Değerlendirmesi: Çeyrek

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

MECLİSİMİZİN DEĞERLİ ÜYELERİ, VAKFIMIZIN KIYMETLİ YÖNETİM KURULU ÜYELERİ, SAYGIDEĞER MÜTEVELLİLER VE SEVGİLİ GENÇLER,

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN ÇÖZÜM SÜRECİNİN İKTİSADİ BOYUTUNA KATKI: ALTERNATİF TURİZM KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA)

Büyüme Değerlendirmesi : Çeyrek

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un

Büyüme Değerlendirmesi : Çeyrek

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.


CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

İSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ERDAL BAHÇIVAN IN KONUŞMASI

Reel Sektör Risk Yönetimi

Sayın Kazakistan Uluslararası Ticaret Odası ve Türkiye Kazakistan İş Konseyi Kazak Tarafı Başkanı

Reel Sektör Risk Yönetimi

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

DÜNYA EKONOMİSİ. FED in faiz artırımı sürecine yönelik zamanlamayı fiyatlandırmakla güçlük çeken küresel piyasalar,

Döneminde Türk Bankacılık Sektörü

Turkey Data Monitor. 1 Nisan Grafikte Büyüme Rakamları

Konuşmamda ilk etapta federasyonumuzu oluşturan birlik ve derneklerin gerçekleştirdiği önemli çalışmalara değinmek istiyorum.

Konuşmamda sizlere birkaç gün önce açıklanan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı hakkında bilgi vereceğim.

DEUTSCHE SECURITIES MENKUL DEĞERLER A.Ş. OCAK HAZİRAN 2012 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

Türkiye-Yunanistan İş Forumu. İzmir, 8 Mart Ömer Cihad Vardan DEİK Başkanı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Sayın Büyükelçi, Değerli Konuklar, Kıymetli Basın Mensupları,

DEUTSCHE SECURITIES MENKUL DEĞERLER A.Ş. OCAK-MART 2008 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

Kasım ayı meclis toplantımızda görüşlerimi sizlerle paylaşmadan önce hepinizi şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

MÜSİAD, "Yeni Türkiye Vizyonu ve İş Dünyası" Kayseri, 25 Ekim 2014, Cumartesi. Değerli Bakanlarım, Sayın Valilerim, Büyükşehir Belediye Başkanım,

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "ÇİN İ ANLAMAK & ÇİN İLE İŞ YAPMAK-3 KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI

Makroekonomik Hedeflere Ulaşmada Rekabet Politikası ve Uygulamalarının Rolü

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 71

ASOMECLİS. Ankara Sanayi Odası Meclis Toplantısı

Bu yıl 2.si düzenlenen Euromoney Türkiye Finans ve Yatırım Forumu nda Akbank adına sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Reel Sektör Risk Yönetimi Arzu Toktay 15 Aralık 2009

7. Orta Vadeli Öngörüler

Sayı: 2009/18 Tarih: Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE CANSEN BAŞARAN- SYMES IN

FİNANSAL TREND RAPORU MART - NİSAN 2017

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin Arabuluculuk Kanunu Tasarısı Hakkındaki Görüşü - Arabulucu.com

2014 Türkiye Yatırım Zirvesi. 20 Mayıs 2014, İstanbul. İş Dünyamızın Çok Değerli Temsilcileri, Kıymetli Konuklar,

Transkript:

Sayın Başkan, Meclisimizin Değerli Üyeleri, Meclisimizin Saygıdeğer Onur Üyeleri, Değerli Misafirler ve Kıymetli Medya Mensupları, Temmuz ayı meclis toplantımızda görüşlerimi sizlerle paylaşmadan önce hepinizi şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum. İç barış, huzur ve hoşgörü ortamında Ramazan Bayramı nı tam geride bırakmışken Urfa Suruç tan ve Adıyaman dan gelen kanlı terör eylemi hepimizin yüreklerini yakmış durumda. Terör fay hattı, coğrafya ayırt etmeksizin dünya ve bölge barışını her geçen gün daha fazla tehlikeye atmaktadır. Terörden çok çekmiş bir millet olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlik ve beraberlik ruhu eşliğinde her türlü hunhar saldırının üstesinden geleceğimize yürekten inanıyorum. Toplum olarak çok dikkatli ve sağduyulu davranmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Terörün arzu ettiği karamsarlığa izin vermeden, terörden beslenmek isteyen güçlere fırsat vermemeliyiz. Bu acılı ve zorlu süreci ancak el ele vererek aşabiliriz. İstanbul Sanayi Odası olarak, ülkemize yönelik bu son terör saldırılarını lanetliyor, hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Borsa İstanbul Genel Müdürü Sayın Tuncay Dinç, Ekonomimizi ve Sanayimizi Güçlendirme Yolunda Borsa ve Sermaye 1

Piyasalarının Sahip Olduğu Potansiyel ve Sunduğu Fırsatlar konulu bu ayki meclis toplantımıza katıldığınız için teşekkür ediyor, hoş geldiniz diyorum. Borsa İstanbul un Genel Müdürlük görevini kısa bir süre önce üstlenen Sayın Dinç i şahsım ve İstanbul Sanayi Odası adına tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum. Üretime odaklı yeni ekonomi anlayışının yoğun şekilde tartışıldığı bir dönemden geçerken ekonomimizi ve sanayimizi güçlendirme yolunda sınırlı finansal kaynakların getirdiği engelleri aşmak biz sanayiciler için son derece önemli. Bugün burada ele alacağımız gibi, mali piyasaların diğer unsuru olan bankalarla kıyaslandığında; sermaye piyasalarında tasarrufların yatırımlara dönüşmesi doğrudan ve daha düşük maliyetlerle gerçekleşebiliyor. Nitekim birçok araştırma, aktif ve sağlıklı işleyen sermaye piyasalarının, uzun vadeli sürdürülebilir büyümenin en önemli itici güçlerden biri olduğunu ortaya koymaktadır. Bunun başlıca nedenleri: Ekonomide finansman çeşitliliğinin artması, risklerin azaltılması ve belki de en önemlisi, tasarrufları artırıcı etki sağlamasıdır. İşte bu nedenle biz sanayicilerin sermaye piyasası kuruluşlarıyla yakın ilişkiler içinde olmamız, en fazla ihtiyaç duyduğumuz konuların başında geliyor. Kısa bir süre önce açıkladığımız birinci ve ikinci İSO 500 verilerinde, sanayi şirketlerimizin ne denli yüksek borç/özkaynak oranları ile faaliyet yürüttüklerini gördük. Yine sanayi şirketlerimizin esas faaliyetlerinden elde ettikleri kazanımların neredeyse yarısına yakınını finansal giderlere harcadıkları, bu araştırma kapsamında açıkça görülüyor. 2

Dolayısıyla bugün burada değerli konuğumuzla birlikte ele alacağımız ana gündem maddesinin, sanayicilerimiz için oldukça hayati ve ciddi bir konu olduğunun altını özellikle çizmek istiyorum. Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri, Bu ayki ana gündem maddemizle ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmadan önce, Türkiye ve dünya gündemindeki bazı gelişmelere kısaca değinmek istiyorum. Ülkemizde uzun zamandır yaşanan kısır tartışmalar sanırım hepimizi yormuş durumda. Artık kurtulmak istediğimiz bu yorgunluk ve toplumsal enerji kaybının panzehri uzlaşmadır desem abartmış olmam. Ekonomiye yeni bir ivme kazandırmak, toplumsal enerjiyi artırmak, siyaseti çözüme odaklı hale getirmek, dış dünyada itibarımızı artırmak için bugünlerde gerçekten en fazla uzlaşmaya ihtiyaç duyuyoruz. Bu anlayıştan hareketle, 7 Haziran seçimleri sonrası ortaya çıkan meclis aritmetiğinden uzun vadeli, istikrarlı bir sonuç çıkartmak gerekiyor. Bir sanayici olarak en azından ekonomi adına böyle olumlu bir sonuca ihtiyaç duyulduğunu ifade etmek istiyorum. Her şeyden önce tüm siyasi partilerimiz sabırla, bardağın dolu tarafına bakan bir anlayışla toplumun kendilerinden beklediği uzlaşmayı sağlamalı ve yeni riskleri göğüslemeye gerek bırakmayacak bir sonuca ulaşmayı hedeflemelidir. Son seçimlerden sonra ülkemizde koalisyon tartışılıyor. Bu tartışmalarda geçmişteki deneyimlere de çok sık atıflar yapılıyor. Şu bir gerçek: Geçmiş dönemlerin siyasi parti 3

koalisyonları toplumun hafızasında pek olumlu izler bırakmamıştır. Ancak geçmiş dönemlerdeki koalisyonların özellikle zayıf makroekonomik dengeler üzerine inşa edildiğini de dikkatlerden kaçırmamak gerekiyor. Bugün kamu maliyesi başta olmak üzere Türkiye nin makroekonomik dengeleri güçlü bir yapıya sahip. Geçmişin olumsuzluklarla dolu hatıraları bugünkü ihtiyaç duyulan koalisyon arayışlarını gölgelememelidir. Bugünün gerçeklerini dikkate almayan, sadece geçmişe odaklı bir yaklaşımla şimdilerde ihtiyaç duyulan uzlaşma ve siyasi koalisyon kurulamaz. İnsan nasıl aynı nehirde iki kez yıkanamaz ise, geçmişteki koalisyonlardan kaynaklanan olumsuzlukların bugün ve yarın da aynı şekilde yaşanacağına inanmak doğru bir yaklaşım değildir. Bugünün Türkiye si çok farklı bir Türkiye. Geçmişe oranla ekonomisi daha dışa açık. Turizm başta olmak üzere iş, eğitim ve teknoloji aracılığıyla insanları dünyaya daha entegre bir Türkiye var. Bugünün Türkiye sini farklı kılan, ekonomiye dair rakamlara da dikkat edilmeli. Gayrı safi milli hasılası 800 milyar doları bulmuş, dış ticaret hacmi 400 milyar dolara ulaşmış bir Türkiye gerçeği var. Bu bir başarı ama bu başarıdan kaynaklanan çok önemli bir sorunumuz da var. O da şu: Türkiye nin belirttiğim bu ekonomik altyapısıyla zihinsel üstyapısı arasında derin bir uyumsuzluk var. Ankara kaynaklı sorunların temelinde de bu yatmaktadır. Ekonomik altyapıyla zihinsel üstyapıyı uyumlu hale getirecek adımlar bir an önce mutlaka atılmalı. O zaman 4

göreceğiz ki sorunlar gerilmeden, kasılmadan, uzlaşı ortamında çözülebiliyor. Özetle dünya ve Türkiye gerçeklerinin herkesi sorumlu davranmak zorunda bıraktığı bir dönemdeyiz. Toplumsal uyumsuzluklar ekonomik risklerimizi artırıyor. Tüm siyasi partilerimizin milli iradenin ortaya koyduğu tercihten hareketle sorumlu davranacağına inandık, inanmaya da devam edeceğiz. Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri, Son yıllarda etrafımızdaki coğrafyalardan içimizi karartacak, bizleri umutsuzluğa sevk edecek olumsuz haberler alıyorduk. Bayram öncesi yaşanan iki olumlu gelişmeyle gidişat pozitife dönmeye başladı. Önce Batı daki komşumuz Yunanistan da borç sorunu konusunda alacaklılarla anlaşmaya varıldığı açıklandı. Avrupa ekonomileri kadar bizim ekonomimizi de yakından ilgilendiren bu krizin bir felaket senaryosuna dönüşmeden çözülmüş olması herkesi şimdilik rahatlatmış durumda. Yunanistan daki bu gelişmeyi takiben aynı hafta içinde Doğu daki komşumuz İran ile ilgili de tarihi önemde bir gelişme yaşandı. İran ile 5+1 ülkelerinin nükleer anlaşmaya varmış olması, bu ülkenin yeniden dünyayla bütünleşmeye başlaması ekonomimiz açısından hiç kuşkusuz olumlu bir gelişmedir. İran a uygulanan ambargoların kalkmaya başlayacak olmasıyla birlikte ikili ticari ilişkilerimiz yeni bir ivme kazanacaktır. Bu 5

anlaşma öncesi özel sektörümüz uygulanan ambargolar nedeniyle İran la ekonomik ilişkilerde tereddüt ve korkular yaşamaktaydı. İşte bu anlaşmayla bu olumsuz hava geride kalıyor. İran büyük nüfusu ve pazarıyla Türkiye ye birçok sektör için yeni fırsatlar sunacak. Bu anlaşmayla dünya enerji fiyatları da istikrarlı ve olumlu bir seyir izleyecek. Bu da bizim için önemli. Sınır ticareti açısından bu anlaşmanın önemine baktığımızda, İran ile önümüzdeki aylarda sınır ticaretimizin güçlenmeye başlayacak olması Doğu sınırlarımızdaki yöre insanının hayatına olumlu katkı yapacaktır. Bu arada çözümsüzlüğüyle dikkat çekmiş olan Kıbrıs Sorunu konusunda da Ada dan olumlu haberler dünyaya yayılıyor. Son zamanlarda yürütülen kapsamlı müzakereler bağlamında mülkiyet, AB, ekonomi ve yönetim gibi konularda her iki toplumun temsilcilerinin önemli anlaşmalara vardığı iddia ediliyor. Kıbrıs taki bu olumlu ivmenin önümüzdeki aylarda kalıcı bir antlaşma ile sonuçlanması barış adına önemli bir kazanım olmanın yanısıra Türkiye-AB ilişkilerine de şüphesiz olumlu katkı yapacaktır. Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri, Şimdi de sizlerle ana gündem maddemize yönelik düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. 6

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası olarak yola çıkan, 2013 yılında ise bir dönüşüm yaşayarak Borsa İstanbul olarak yoluna devam eden bu güzide kurumumuz, bugün faaliyetlerini üç kıtaya genişletirken, küresel bir borsaya dönüşme konusunda hızla önemli mesafeler kat etmektedir. Borsa İstanbul un sermaye piyasalarımıza derinlik kazandırma ve İstanbul u güçlü bir finans merkezi haline getirme çalışmalarını takdirle karşılıyoruz. Borsa İstanbul un Genel Müdürü Sayın Tuncay Dinç in sahip olduğu değerli bilgi ve birikimle Borsa İstanbul un daha büyük başarılara doğru yol almakta olduğuna da yürekten inandığımı burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Sayın Dinç in ekonomimizi ve sanayimizi güçlendirmek için borsa ve sermaye piyasalarının sunacağı fırsatlara dair görüş ve düşüncelerini ilgi ve heyecanla dinleyeceğimizi de özellikle vurgulamak istiyorum. Sanayicilerin, borsa ve sermaye piyasalarının sunduğu fırsatlara açık olması onlara gerçekten de kayda değer imkânlar sunuyor. Fırsatlara değinirken, ilk akla gelen elbette uzun vadeli ve düşük maliyetli bir finansmana ulaşma imkânıdır. Burada bir hususun özellikle altını çizmek istiyorum: Ülkemizde iç tasarruf oranı yüze 13 lerde. Bu oran her zaman ifade ettiğimiz gibi maalesef çok düşük. Şimdi sadece tasarruf oranı açısından değil, özel sektörün borçları açısından da duruma bakmak gerekiyor. Kabul etmek gerekiyor ki; sermaye piyasaları ekonominin geneliyle kıyaslandığında istenen hızda büyümemiştir. Reel sektör 7

finansmanı çoğunlukla bankalar eliyle yurtdışından edinilen dış kaynaklara dayanmaktadır. Özel sektörümüz bundan dolayı 285 milyar dolarlık ağır bir borç yükünün altındadır. O halde; Türkiye de sermaye piyasaları daha gelişkin olsaydı, özel sektör finansmanı daha yüksek oranlarda yurtiçi tasarruflara dayanabilir ve bugün telaffuz ettiğimiz düzeyde bir kur riskimiz olmayabilirdi. Ekonomiyi canlandıracak yatırımların yapılması, istihdam ve katma değer yaratılarak kaliteli bir büyümenin sağlanması, özetle yeniden üretim ekonomisine dönüş, artık hepimizin ortak arzusu haline gelmiş durumda. Ancak bu arzunun fiiliyata geçmesi açısından sanayicimizin finansman sorununun çözümlenmesi önemini korumaya devam ediyor. Malumu bir kere daha vurgulayacak olursam; sanayicilerimiz sermaye ihtiyaçlarını önemli ölçüde banka kredileriyle karşılamaya çalışıyor. Fazla söze gerek yok, hepimiz yaşıyoruz, bunun da ağır bir bedeli var. Kısa vadeli bu çözümlerin maliyetinin yüksekliğini, konuşmamın başında da ifade ettiğim gibi, İSO 500 sonuçlarında da görüyoruz. Bu sorunumuza dikkat çekerken, yeterince değerlendirilmeyen bir potansiyele işte bu noktada değinmek istiyorum: Türkiye yle benzer özelliklere sahip ekonomilere baktığımızda borsalarda işlem gören şirketlerimizin GSYH ye oranının çok düşük düzeylerde olduğunu görüyoruz. Burada değerlendirilmeyi bekleyen güçlü bir potansiyel var. Bu potansiyel var olmakla birlikte, şirketlerimizin bu potansiyeli değerlendirmesi ve sermaye ihtiyaçlarını uzun vadeli ve düşük masraflı araçlarla karşılaması, borsa ve 8

sermaye piyasalarıyla ilgili bilgi ve deneyimlerinin artarak, endişelerinin giderilmesine bağlıdır. Şirketlerimizin halka arz yoluyla finansman ihtiyaçlarını karşılamakta çekingen davranmalarını, bu hususta endişeler taşımalarını doğal buluyorum. Şirket yapısında kapsamlı bir dönüşüm gerektiren bu büyük adımı atmak kolay değil. Bu yolda güven artırımı konusunda Borsa İstanbul a önemli görevler düşmektedir. Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri, Şimdi, Türkiye de yatırım uzmanlığı ve finansal okuryazarlığı geliştirme yönündeki ihtiyacımıza, değinmek istiyorum: Son 10 yıllık dönemde devlet iç borçlanma senetlerinde azalan faizler nedeniyle bu enstrümanları terk eden tasarruf sahiplerinin büyük ölçüde mevduatlara yöneldiği görülmektedir. Oysa aynı dönemde mevduatlarda da faizlerin artması söz konusu değildir; üstelik enflasyon da hedefin üzerinde seyretmektedir. Ülkemizde sermaye piyasalarının yeterince derinleşememesinde ve tasarruf sahiplerinin menkul kıymetlerden ziyade mevduata yönelmesinde sermaye piyasaları konusundaki bilgi eksikliklerinin de payı olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda finansal eğitim ve finansal tüketiciyi koruma yönünde politikalar önem taşımaktadır. Finansal okuryazarlık arttıkça yatırımcıların risk değerlendirme yeteneklerinin gelişebileceğini ve kendi koşullarına uygun 9

yatırım araçlarına yönelmelerini sağlamanın mümkün olacağına inanıyoruz. Borsa İstanbul un Genel Müdürü Sayın Tuncay Dinç in bu konudaki çabalarını da takdirle karşılarken İstanbul Sanayi Odası olarak, sanayi kongrelerimizin stratejik ortağı Borsa İstanbul ile bu konuda da her türlü işbirliğine açık olduğumuzu burada özellikle ifade etmek istiyorum. Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri, Ana gündem maddemizle ilgili düşüncelerimi bu şekilde ifade ettikten sonra şimdi bir başka konuya geçmek istiyorum. İstanbul Sanayi Odası olarak Türk sanayisinin fotoğrafını çekerek sonuçlarını kamuoyuna duyurmaya devam ediyoruz. Geçen ay Türkiye nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasını yayınlamıştık. Bu çalışmanın ardından Türkiye nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırması sonuçlarını da geçtiğimiz günlerde kamuoyunun dikkatine sunduk. Her yıl olduğu gibi, araştırmamızın sonuçlarını siz değerli meclis üyelerimiz ile de paylaşacağız. Nispeten daha küçük ölçekli kuruluşların performansının mercek altına alındığı Türkiye nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasının 2014 yılı sonuçlarına baktığımızda, Türkiye nin geleceğine yön verecek olan bugünün küçük ve orta boy şirketlerinin yönlendirilmeleri ve desteklenmeleri halinde Türkiye ekonomisi için çok daha yüksek ve kaliteli katkı sağlayacaklarını söyleyebiliyoruz. 10

Şöyle ki İkinci 500 kuruluşun esas faaliyet karlarında istikrarlı bir artış söz konusu. Üretimden satışlarından da enflasyonun üzerinde bir artış var. Karlılık verileri ve finansal giderlerinde de olumlu bir tablo ile karşı karşıyayız. Finansman giderlerinde sağlanan düşüş, finansal dalgalanmaların yüksek seyrettiği bir yılda, şirketlerin özellikle finansman anlamında geçmiş yıllara göre daha yaratıcı ve verimli bir yol izleyebildiklerini göstermesi açısından oldukça sevindirici. Diğer taraftan İkinci 500 ün borçlanma hızında 2014 te yavaşlama söz konusu. Bu veri, kaynak kıt olunca, şirketlerin işletme sermayesini daha iyi kullanmaya başladıklarını göstermesi açısından da dikkat çekici. Yine şirketlerin özellikle mali borçlarda kısa vadeli borçlarının azalmaya başladığını, uzun vadeli kaynak bulma imkanlarının artmış olduğunu görmekteyiz. Borç yönetimi ve sürdürülebilirliği açısından bu da İkinci 500 ün bu yıl dikkat çeken iyileşmelerinden biri olarak gösterilebilir. Ne var ki, dünya ortalaması yüzde 70 civarında olan borç/özkaynak oranının, 2014 te bir önceki yıla göre azalmasına rağmen halen yüzde 150 lerin üzerinde olmasını da görmezden gelemeyiz. Ülkemiz sanayi sektörünün yüksek katma değer ve ileri teknoloji temelinde bir dönüşüm geçirmesi, ekonomik büyümenin sağlıklı ve sürdürülebilir bir patikaya oturması açısından vazgeçilmez bir ihtiyaç. Bu bağlamda Ar-Ge harcamalarının üretimden satışlara oranla geçen seneye göre hafif bir artış göstermesine rağmen halen yüzde 0,31 gibi düşük seviyelerde kalması, bu alanda henüz yeterli yol alamadığımızı ortaya koymaktadır. 11

Özellikle küçük ve orta büyüklükteki şirketlerimiz, sorunlarını kalıcı bir çözüme kavuşturdukları takdirde, ekonomimiz; istihdamdan katma değere, ihracattan teknolojik dönüşüme kadar birçok konuda özlemini duyduğumuz bir noktaya hızla ulaşacaktır. Sayın Başkan, Meclisimizin Değerli Üyeleri, Kıymetli Onur Üyelerimiz ve Değerli Medya Mensupları, Sözlerimi burada noktalarken; Değerli Konuğumuz Sayın Tuncay Dinç e tekrar hoş geldiniz diyor, hepinizi, şahsım ve yönetim kurulumuz adına bir kere daha saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. 12