İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Benzer belgeler
İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

AVRUPA BİRLİĞİ 2015 İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ANLAŞMASI İÇİN LİMA ÇAĞRISI 66 EKONOMİK FORUM

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI MÜCADELE ADIMLARI

KÜRESEL ISINMA HAKKINDA ULUSLARARASI DÜZENLEMELER

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

AVRUPA BİRLİĞİ KYOTO SONRASI DÖNEM İCİN HAZIRLIKLAR EKONOMİK FORUM

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Karar -/CP.15. Taraflar Konferansı, 18 Aralık 2009 tarihli Kopenhag Mutabakatını not alır.

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolü. ENOFİS 05 Şubat 2009

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

Uluslararası Gelişmeler

GÜNCEL İklim değişik lim değişikliğiyle mücadele liğiyle mücadele Kyoto sonrası Kadri TAŞTAN FORUM

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

AB, 2030 İKLİM VE ENERJİ PAKETİ ÜZERİNDE ANLAŞMAYA VARDI

Kopenhag Birleşmiş Milletler Đklim Değişikliği Konferansı (COP15) Genel Değerlendirmesi ve Türkiye ye Yansımaları

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇÖLLEŞME İLE MÜCADELE SÖZLEŞMESİ 12. TARAFLAR KONFERANSI (COP12) EKİM 2015 TARİHLERİNDE ANKARA DA YAPILACAKTIR.

UNESCO TARAFINDAN İLAN EDİLEN YILLAR

Düşük Karbonlu Kalkınma İçin Çözümsel Tabanlı Strateji ve Eylem Geliştirilmesi Teknik Yardım Projesi

TÜRKİYE VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ MÜZAKERELERİ

İklim Değişikliği ve Enerji İlişkisi

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

MARAKEŞ İKLİM KONFERANSI (COP 22)

G20 BİLGİLENDİRME NOTU

ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI

ÇEVRE SORUNLARININ TOPLUMLARIN GÜNDEMİNE YERLEŞMESİ

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı I Türkiye (UN SDSN I Turkey) Bahar ÖZAY UN SDSN I Türkiye Direktörü Antalya, 4 Kasım 2016

Proje Sonuçları. Dr. İlksen Hilâl TANRIKUT Avrupa Birliği Bakanlığı Proje Uygulama Başkanlığı Koordinatörü 24 Aralık 2014

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

Proje Sonuçları. Dr. İlksen Hilâl TANRIKUT Avrupa Birliği Bakanlığı Proje Uygulama Başkanlığı Koordinatörü 02 Aralık 2014

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ÇİMENTO SEKTÖRÜ

Paris İklim Değişikliği Anlaşması

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI SON GELİŞMELER VE ÜLKEMİZİN DURUMU

BMİDÇS -COP16 SONRASI DEĞERLENDİRMELER

2001 yılında Marakeş te gerçekleştirilen 7.Taraflar Konferansında (COP.7),

BRÜKSEL, NİSAN 2016 Burs Programı

İSTANBUL & BELEDİYE BAŞKANLARI İKLİM SÖZLEŞMESİ (COMPACT of MAYORS)

AB Çevre Mevzuatı Rıfat Ünal Sayman REC Türkiye Direktör Yrd.

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu. Basın Duyurusu. UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Büyük Buluşması

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Türk İş Dünyası Liderlerinin İklim Değişikliğine Yanıtı Rifat Ünal Sayman, Direktör - REC Türkiye 5 Aralık 2016, Sabancı Center, İstanbul


BM İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ KAPSAMINDA SÜRDÜRÜLEN MÜZAKERE SÜRECİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

19.FASIL : SOSYAL POLİTİKA VE İSTİHDAM AÇILIŞ KRİTERLERİNDE GELİNEN SON AŞAMA

ULUSAL VE ULUSLARARASI ALANDA KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASINA DUYULAN İHTİYAÇ

DIŞ İLİŞKİLER VE AVRUPA BİRLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖNLENEMEYEN GERÇEK: İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

RIO+20 ışığında KOBİ ler için yenilikçi alternatifler. Tolga YAKAR UNDP Turkey

II.ULUSAL BILDIRIM TEKNOLOJI VE FINANS BÖLÜMÜ

ULUSAL PROGRAMLARA UYGUN AZALTIM FAALİYETLERİ NAMA. Tuğba İçmeli Uzman 17 Şubat

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

PARİS ZİRVESİ NDEN BONN ZİRVESİ NE KÜRESEL İKLİM ZİRVELERİ. 1. Küresel İklim Değişikliği ile İlgili Uluslararası Politik Çabalarının Kısa Tarihi

COP21 Paris Güncesi. Yeni HaOa Yeni Süprizler: Türkiye COP26 yı Düzenlemeye Talip Oldu. 21. Taraflar Konferansı (COP21) Güncesi Sayı 6 8 Aralık 2015

SERA GAZI SALIMLARININ DEĞERLEND

Gökmen ÖZER/Coğrafya Öğretmeni

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ MÜZAKERELERİNE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI NASIL KATILABİLİR?

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

AB Çevre Ödülleri Yenilikçi Şirketleri Ödüllendirmeye Devam Ediyor

KIRSAL KALKINMA PROGRAMI YÖNETİM OTORİTESİNİN GÖREVLERİ VE ÇALIŞMA ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

Türkiye nin Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Mekanizmasına Destek için Teknik Yardım Projesi

Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler

RAPOR TPS-OIC TİCARET MÜZAKERELERİ KOMİTESİ (TMK) GÖZDEN GEÇİRME TOPLANTISI. (Ankara, Haziran 2008)

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI. 17 Ocak 2013 Bartın

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ, BĠRLEġMĠġ MĠLLETLER ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ÇERÇEVE SÖZLEġMESĠ, KYOTO PROTOKOLÜ VE TÜRKĠYE

KARADENİZ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ 25. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ ZİRVESİ BİLDİRİSİ. (İstanbul, 22 Mayıs 2017)

Son 5 yıldır Orta Doğu pazarında %48 gibi bir Pazar kaybı yaşayan Türkiye, bu pazarı tekrar kazanabileceği değerlendirilmektedir.

Küreselleşme ve Para Politikası

Piyasaya Hazırlık Ortaklık Girişimi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EYLEM PLANINDA SU

Paris ve sonrası: Yerküre sonunda kurtuldu mu?

SANAYİ ve ÇEVRE YÖNETİMİ

AB SÜRECİNDE. SANAYİ ve ÇEVRE YÖNETİMİ

ENERJİ-ÇEVRE ETKİLEŞİMİ VE ULUSLARARASI YÜKÜMLÜLÜKLER SELVA TÜZÜNER ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş. (EÜAŞ) GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Türkiye nin Endüstriyel Emisyonlar Direktifine Uyumu: Enerji Sektörü Üzerindeki Muhtemel Maliyetler

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

AB Ar-Ge Politikaları Çınar ADALI TÜBİTAK AB Çerçeve Programlar Müdürlüğü

AB KRİTERLERİ IŞIĞINDA TÜRKİYE NİN UYUM SÜRECİ VE BEKLENTİLER

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

Sivil toplum KAMU HARCAMALARINI İZLİYOR

Türkiye nin Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Mekanizmasına Destek için Teknik Yardım Projesi Ankara, 15 Şubat 2017

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KİREÇ SEKTÖRÜ

Paris İklim Değişikliği Taraflar Konferansı na bir adım atıldı

İSG için Uluslararası İşbirliğinde ILO Araçları ve Rolü ILO Türkiye Ofisi

İklim Değişikliği ve Hava Yönetimi Koordinasyon Kurulu Çalışma Grupları

T.C. Sağlık Bakanlığı Dış ilişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve 2030 Sonrası Kalkınma Gündemi

Güne Başlarken. 06 Aralık 2018 Perşembe

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ŞEHİRLER

Transkript:

167 Aralık 2015 İKV DEĞERLENDİRME NOTU PARİS NOTLARI 1 İKLİM KONFERANSINDA EN KRİTİK KONULAR BELİRSİZ Uzman Yardımcısı İlge Kıvılcım [Metni yazın] İKTİSADİ KALKINMA VAKFI www.ikv.org.tr

PARİS NOTLARI-I İKLİM KONFERANSINDA EN KRİTİK KONULAR BELİRSİZ 30 Kasım 6 Aralık 2015 (1. Hafta) Genel Tespitler BM ye sunulan ulusal emisyon azaltım katkıları uzun vadede yetersiz. Paris öncesinde Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ne (BMİDÇS) taraf olan 195 ülkenin 180 i, ulusal emisyon azaltım katkılarını (Intended Nationally Determined Contributions-INDCs) sunmuştu. Ancak gerek BM, gerek AB tarafından mevcut INDC lerin uzun vadede etkisiz olacağı açıklanıyor. Küresel emisyonların yüzde 95 ini oluşturan 180 ülkenin INDC leri, emisyonlarda azalmaya imkân verse de, uzun vadede bu azalma yavaş olacak ve tam anlamıyla uygulansa dahi, küresel ısınmanın 3 C derece civarına kadar çıkabileceği açıklanıyor. Finansal yardım mekanizmaları için önemli bir açıklama yapılmadı. Bu konuda önceki müzakere toplantılarında karara bağlanan Yeşil İklim Fonu için 2020 yılına kadar her yıl gelişmiş ülkelerin 100 milyar dolar para aktarma taahhüdü sürüyor. Bu fon için 2014 yılında 62 milyar dolar toplanmış durumda (OECD&Climate Policy Initiative Report). Konferansın ilk günü sadece Almanya, İsveç ve İsviçre, yoksul ülkelerin iklim değişikliği ile mücadele çalışmalarına katkıda bulunulması amacıyla 500 milyon avro tutarında yardım sözü verdi. Bunun dışında ilk hafta finans başlığına ilişkin önemli bir açıklama yapılmadı. Paranteze alınan kritik konular insan hakları, göç ve farklılaştırma oldu. 2011 yılında Durban da yapılan konferansın çıktılarından biri olan ve yeni Paris anlaşmasına yönelik müzakereleri yürüten yan organ olarak Durban Platformu kapsamında kurulan Durban Çalışma Grubu nun (The AD Hoc Working Group on the Durban Platform for Enhanced Action-ADP) hazırladığı ilk metin 5 Aralık 2015 tarihinde açıklandı. ADP metni ardından sözleşmeye yönelik karar organı Taraflar Konferansı na (COP) iletildi. Bu süreç, COP ların ikinci hafta bakanlar nezdinde görüşülecek konuların müzakeresini ve yasal bir düzeneğin başlatılmasını sağlamakta. Okyanuslar ve yerel haklar ifadeleri ADP metninden çıkarıldı. Okyanuslar ve yerel haklar ifadeleri DÇP metninden çıkarılsa da ikinci hafta bakanlar nezdinde yapılacak oturumlarda bu iki konunun gündeme getirilmesi söz konusu olabilir. Öte yandan AB nin müzakerelerdeki etkisizliği oldukça belirgin. Bunun en önemli sebebi AB nin kendi iç dinamiklerinde saklı. 1

İKV Bu Yıl da BM Taraflar Konferansı nda İKV nin önemli çalışma alanlarından biri olan AB nin iklim değişikliği politikası ve Türkiye nin AB ile müzakere sürecinde 27 nci Çevre ve İklim Değişikliği faslı kapsamında yapılan uyum çalışmaları bütün önemiyle takip edilmektedir. İKV, 2009 yılında BM nezdinde akredite olmuş sivil toplum kuruluşlarından biridir. Bu vesile ile tüm COP toplantılarına gözlemci statüsü ile katılabilen İKV, bu bağlamda iklim değişikliği ile mücadelede sergilenen uluslararası müzakere sürecini aktif bir şekilde takip etmektedir. Bu yıl Paris te gerçekleştirilen COP 21 in ilk haftasında katılan İKV olarak izlenimlerimiz şu şekilde: Kyoto Protokolü nün Bitimine 4 Yıl Kaldı; Bunun Önemi Nedir? Kyoto Protokolü nün ne kadar etkili olduğu uzun yıllardır tartışma konusu. Nitekim bugün sadece 38 ülke Kyoto ya yönelik hedef belirlemiş durumda ve bu sayı dünyadaki toplam emisyonun sadece yüzde 12 si. Avrupa Komisyonu tarafından açıklanan resmi belgelerde de Kyoto nun uluslararası boyutta iklim değişikliği ile mücadelede yetersiz olduğunun vurgulandığını belirtmek gerekir. Hatta bu yıl, Paris müzakerelerinin, Kyoto Protokolü nün kabul edilmesi için yürütülen müzakere sürecinin aynı etkisiz hali gibi olduğu yorumları oldukça yaygın. Gelinen noktada 195 ülke, yaklaşık 40 bin delegasyon ile 30 Kasım-11 Aralık 2015 tarihlerinde BMİDÇS nin 21 inci Taraflar Toplantısı (COP 21) kapsamında Paris te bir araya geldi. Amaç, küresel ısınmanın 2 C dereceyi aşmayacak şekilde tutulmasına yardımcı politikaları oluşturmak ve bu amacın çerçevesini çizecek, 2020 yılından itibaren geçerli olacak yeni iklim değişikliği anlaşmasını imzalamak. Ancak sonuçlar, bu 2 C derecenin altında olacak bir küresel ısınmanın olmayacağı yönünde. Paris teki müzakerelerde de bu en büyük sorun. Bilindiği üzere, Kyoto Protokolü 2012 yılında 2020 yılına kadar uzatıldı. İklim rejimini şekillendirecek yeni bir metnin bağlayıcı olması için sadece 4 yıl kaldı. Kyoto Protokolü nün eksiklikleri de gündemdeyken (özellikle 38 ülke ile bağlayıcılıktan söz etmek mümkün değil), bu çok önemli 4 yılın nasıl geçeceği de önemli bir soru. Çünkü özellikle INDC lerin revize edilmesi gereken bir sonuç ortaya çıkıyor. Yani INDC lerin revize edilmesi için aslında sadece 4 yıl kalıyor. 2

BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon açılış konuşmasında tüm liderleri adil ve şeffaf bir anlaşmaya davet ederek, Paris son fırsattır dedi. Önümüzdeki günlerde ise 7-11 Aralık 2015 tarihlerinde, konferansın ikinci haftasında bakanlar nezdinde yapılacak toplantıda ADP metnindeki paranteze alınan ve yeni anlaşmada yer alması gereken kritik diğer konuların netleşmesi gerekecek. Bu konular; Yoksul ve gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğine uyumu ve bu konuda gelişmiş ülkelerin yardımlarının nasıl olacağı; küresel azaltım hedeflerinin (INDC ler) uyumlaştırılması; yoksul ve gelişmekte ülkelere aktarılacak finansal yardımların netleşmesi; tüm tarafları bağlayıcı bir metnin oluşturulması; yoksul ve gelişmekte olan ülkelere teknoloji transferi. Paranteze Alınan Konular Konferansın ilk haftasında yapılan ADP oturumlarında özellikle göç ve insan hakları ifadelerinin ADP metninde yer almaması yönünde talepler dile getirildi. AB tarafının bazı önerileri, anlaşmada göç (migration) maddesinin olmamasından yana. Yumuşak mesajlarıyla bilinen Norveç in, müzakerelerin ADP oturumunda bu talebi dile getirenlerden olması dikkat çekici. AB ve Norveç dışında bu iki önemli konunun ADP de yer almamasını isteyen taraflar arasında ABD, Suudi Arabistan ve İngiltere nin de bulunduğunu ekleyelim. 4 Aralık 2015 tarihinde açıklanan ADP metninin giriş bölümünde yer alan insan hakları ve göç ifadeleri, aynı zamanda Madde 2/2 de de (Purpose) mevcut ancak (!) köşeli parantez içinde. Köşeli paranteze alınması, tartışmaların bitmediğini gösteriyor. 5 Aralık ta ise kısaltılmış bir şekilde ADP metninin son hali verildi. Bu son metin, ikinci hafta bakanlar nezdindeki müzakerelerde ele alınacak. Havacılık emisyonlarının durumu belirsiz. Havacılık sektörü kaynaklı emisyonlar aslında COP 21 in yan etkinliklerinde gündeme alınan diğer önemli bir başlık. Sektör, küresel boyutta olduğu kadar AB genelinde de ciddi tartışmalara neden oluyor. 4 Aralık ta yapılan ve AB nin yan etkinliklerinden birinde havacılık sektörü enine boyuna tartışıldı. Ortak fikir: Yeni anlaşmada havacılık emisyonları konusu güçlensin. Aslında Kyoto nun Madde 2/2 içinde Ek-I ülkelerinin bu sektör kaynaklı emisyonları azaltıcı hükümleri yerine getirirken Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) ile birlikte çalışması gerektiği belirtilmekte. Bu çalışmalara uluslararası gemi taşımacılığı da dâhil. Ancak bilinen bir pürüz var ki, uluslararası ortamda ICAO nun etkinliği teyit edilemiyor. Nitekim küresel anlamda bu sektöre yönelik ortak bir kurallar çerçevesi henüz yok. Dolayısıyla yeni anlaşmaya girmesi gereken havacılık sektörünün geleceği muğlakta. Öte yandan atlanmaması gereken bir başka boyut olarak, AB Emisyon Ticaret Sistemi ne, 1 Ocak 2012 tarihinde havacılık sektöründen kaynaklı emisyonların kontrolünün de 3

dâhil edilmesi, küresel çapta havayolu şirketlerince eleştirilmişti. Gelinen noktada ICAO nun arabulucu ile havacılık emisyon kontrolleri askıya alınmış durumda. Mevcut sektör politikalarıyla 1,5/2 C derece amacına ulaşmanın mümkün olmadığını savunanlar COP 21 de oldukça fazla. Nitekim havacılık ve gemi taşımacılığından kaynaklı emisyonların 1990-2010 dönemi arasında tam yüzde 80 oranında artığı ifade ediliyor. Paris te Türkiye Delegasyonu ile Görüştük Paris te ilk hafta Türkiye Delegasyonu ile yaptığımız görüşmede ulusal katkımızın revize edilebileceği bilgisini aldık. Türkiye nin ilk haftaki ADP oturumlarındaki talebi differentiation kısmında belirginleşti: Türkiye, BMİDÇS ye taraf olan diğer ülkeler gibi INDC hedefini sunmuş durumda. Türkiye nin yeni anlaşmada olmasını istediği ulusal emisyon azaltım hedefi yüzde 21. Bunun ne kadar etkili bir sonuç yaratacağı üzerinde tartışmalar sürüyor. Türkiye ilk hafta ADP oturumlarında differentiation yani gelişmiş-gelişmekte şeklinde ayrılan ülke sınıflandırmasının netleşmesi gerektiği konusundaki talebi için elini kaldıran ülkelerden biriydi. ADP metninde bu konunun köşeli paranteze alındığını belirtelim. Türkiye bilindiği gibi başlarda, BMİDÇS nin Ek-2 ve Ek-1 listesinde yer alırken, önceki müzakerelerde Türkiye nin sadece Ek-1 listesinde yer alması kabul edilmişti. Ek-1 ülkesi demek; emisyonlarda azaltım sağlamak demek. Bu noktada, Türkiye nin talebi, Ek-1 de olmasına rağmen, gelişmekte olan bir ülke olduğunun kabul edilmesi ve mali yardım alabilmesi. Türkiye Paris te ilk haftaki müzakerelerde, özellikle Ek lerin ya kaldırılmasını ya da Türkiye için daha netlik kazanmasını talep etmiş durumda. Bir Tek AB Kaldı Diyorduk Ama AB nin hâlihazırda 2020, 2030 ve 2050 hedefleri bağlayıcılığını sürdürüyor. AB nin anlaşma için öngördüğü hedef ise 1990 yılına göre 2030 yılına kadar yüzde 40 azaltım. Paris öncesi AB nin talebi şu şekilde idi: Anlaşmanın küresel uzun vadeli bir vizyona sahip olması; ortak, iddialı, ölçülebilir ve şeffaf kuralları içermesi. Ancak AB nin COP lardaki etkisiz gücü uzun süredir eleştiri almakta. Zaten bir tek AB kaldı derken, bu eleştirilerin Paris te de devam ettiğini görüyoruz. Müzakerelerde insan hakları ve göç gibi başlıkların AB tarafından tartışmaya açılması da oldukça düşündürücü. Özellikle insan haklarının korunması başlığı, AB nin uluslararası ortamda en fazla sesinin çıktığı, hatta birliğin temel değerlerine dokunan bir konu. 4

AB nin müzakerelerdeki etkisizliğini şu şekilde özetlemek mümkün: Birincisi; AB, kendi iç sorunlarıyla oldukça meşgul. AB, tam bir birlik olma yolundaki çabalarını halen sürdürmekte. Örneğin Enerji Birliği nin sağlanması kapsamında enerji güvenliği sorunu, ekonomik birlik kapsamında bütçe ve parasal konulardaki sıkıntılar AB nin dikkatini dağıtmakta. Üye ülkelerin ulusal çıkarları pek çok politika alanında hala güçlü. İkincisi; mülteciler sonrası politika değişimi AB de belirgin. Suriye de yaşanan olaylardan kaçmak zorunda kalan mültecilerin AB ye giriş yapması, AB yi farklı bir boyuta sürükledi. Üçüncüsü; finans konusunda AB üye ülkeleri kendi başlarına hareket ediyor. Konferansın ilk günü olan 30 Kasım da sadece Almanya, İsveç ve İsviçre den 500 milyon avro yardım sözü verildi. İlk hafta bunun dışında finans konusunda AB den resmi bir açıklama yapılmadı. Dördüncüsü ise 2000 lerin başında çıkarılan ve iklim değişikliğinin güvenlik konusuna dâhil edildiği Avrupa Güvenlik Stratejisi güncel haliyle dikkat çekebilirdi. Güvenlik kavramı artık bildiğimiz klasik güvenlik tanımından çıkmıştır. Brüksel in güvenlik konusunda çıkardığı 2003 ve 2008 tarihli güvenlik stratejilerinin güncellenmesiyle uluslararası kamuoyunun algısı, sadece AB nin internet sitesinde görünen hedeflerin dışına çıkabilir. AB de savunma ve güvenlik politikalarına ilişkin üye ülkelerin çıkarları hala önemli olsa da, iklim değişikliği ve çevre koruma politikaları, daha evrensel ve daha kolay birlik politikası olabilecek güce sahip. Dolayısıyla iklim değişikliğinin güvenlikle beraber sunulması dikkat çekecektir. 5