Ses Kısıklığının Ses Spektrografisi İle Objektif Değerlendirilmesi

Benzer belgeler
Organik ve Fonksiyonel Disfonilerde Tedavi Sonrası Ses Kalitesindeki Değişikliklerin Akustik Olarak Ölçümü

Endolarengeal mikrocerrahi uygulanan hastalarda ses kalitesinin akustik ve spektrografik analiz ile değerlendirilmesi

Ses Hastalıkları. Yrd. Doç. Dr. Burak Ülkümen Celal Bayar Üniversitesi KBB Anabilim Dalı

Arşiv Kaynak Tarama Dergisi Archives Medical Review Journal

Vokal Nodüllerde Ses Kalitesindeki Düzelmenin Akustik Olarak Değerlendirilmesi

Benign Vokal Kord Lezyonlar nda Videolaringostroboskopinin De eri *

VOKAL NODÜLÜ OLAN YETİŞKİNLERDE SES TERAPİSİ SONUÇLARI

VİDEOLARENGOSTROBOSKOPİNİN SES HASTALIKLARININ TANI VE TEDAVİSİNDEKİ KLİNİK ÖNEMİ

ŞAN EĞİTİMİNİN SESİN AKUSTİK PARAMETRELERİNE ETKİSİ

KAS GERİLİM DİSFONİLERİ

Ses Kısıklığı Nedenleri:

Spazmodik Disfoninin Tedavisinde Botulinum Toksini Uygulaması

Vokal kord poliplerinde cerrahi tedavi sonras ses kalitesinin de erlendirilmesi

Pediatrik ses bozuklukları ve ses terapisinin etkinliği Pediatric voice disorders and the efficiency of voice therapy

DENEY 25 HARMONİK DİSTORSİYON VE FOURIER ANALİZİ Amaçlar :

KULAK BURUN BOĞAZ ANABİLİM DALI TIPTA UZMANLIK EĞİTİM PROGRAMLARI. KBB-007 KBB Ab.D. Burun ve Paranazal Sinüs Hastalıkları Teorik Dersleri

Glottik Tümörlerin Tedavisinde Vertikal ve Suprakrikoid Parsiyel Larenjektomi

PEDİATRİK VOKAL MODÜLLERİN TEDAVİSİNDE VURGU YÖNTEMİ

PARKİNSON HASTALIĞINDAKİ SES DEĞİŞİMİNİN DEĞERLENDİRME KRİTERLERİ VOICE CHANGES ANALYSIS CRITERIA IN PARKINSON DISEASE ÖZET SUMMARY

Videostroboskopi ve High Speed Dijital Görüntüleme

MÜZİK ÖĞRETMENİ ADAYLARININ SES ÖZELLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ *

24. ULUSAL TÜRK OTORİNOLARENGOLOJİ & BAŞ - BOYUN CERRAHİSİ KONGRESİ

Genel Anesteziye Bağlı Ses Değişikliklerinin Analizi Analysis of Changes on Voice due to General Anesthesia

PROFESYONEL SES EĞİTİMİ ALAN BİREYLERİN SES ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ 1 Nalân YİĞİT * Özet

Lokal Hastalıkta Hangi Hasta Opere Edilmeli? Doç. Dr. Serdar Akyıldız E ge Ü n i v e r sitesi Tı p Fakültesi K B B Hastalıkları Anabilim D a l ı

DEĞİŞİK ŞARKI TÜRLERİNE GÖRE SES EĞİTİMİ ALAN BİREYLERDE OBJEKTİF FONASYON VE AKUSTİK ANALİZ BULGULARI

APHAB Memnuniyet Anketi Kullanılarak İşitme Cihazı Memnuniyeti ve Performansının Değerlendirilmesi. Eyüp KARA¹, Ahmet ATA޹, Zahra POLAT².

BENİGN VOKAL KORD LEZYONLARI

Benign vokal kord lezyonlarının larengeal elektromiyografi ile değerlendirilmesi

ARAÇ GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİM (NVH) MÜHENDİSLİĞİ EĞİTİM İÇERİĞİ

ANALOG FİLTRELEME DENEYİ

Benign vokal kord lezyonlar ve güncel tedavi

DÖRT SEGMENTTE ÜÇÜNCÜ MOLAR DİŞ ÇEKİMİNİN SES KALİTESİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN AKUSTİK VE ALGISAL ANALİZLERLE DEĞERLENDİRİLMESİ

Odyolog. Bilimsel yayınlarda «odyoloji» ve «odyolog» kavramlarının kullanımı ilk 1946 yılına dayanır

Süperior Laringeal Sinir Monitorizasyonu Tekniği. Doç. Dr. Mehmet Uludağ Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği

Kas gerilimi disfonisi tip 1 hastalığı ile yumuşak fonasyon indeksi arasındaki ilişki ve ses terapisinin etkinliği

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 1. Hafta Ses ve Gürültü ile İlgili Temel Kavramlar

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

SÜT ÇOCUĞU DÖNEMİ SAĞLIKLI ÇOCUKLARDA MULTİFREKANS TİMPANOMETRİ İLE ORTA KULAK REZONANSI NORMATİF DEĞERLERİMİZ

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

Verilerin Düzenlenmesi

EK-2 CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ KULAK BURUN BOĞAZ HASTALIKLARI BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı

Kulağın anatomik yapısı ÇEVRE FAKTÖRLERĐNĐN. iş yerinde çevre faktörleri. klima aydınlatma gürültü mekanik titreşimler ve zararlı maddeler

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

BAŞ BOYUN KANSELERİ. Uyarıcı işaretlerin bilinmesi:

EVALUATION OF DYSPHONIA IN ASTHMATICS TREATED WITH INHALED CORTICOSTEROID

Puberfoni ve Tedavisi. Puberphonia and Treatments

GÜZ YARIYILI ( 1. YARIYIL) KREDİ DAĞILIMI TÜRKÇE ADI İNGİLİZCE ADI T U L

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 47

KANITA DAYALI LABORATUVAR TIBBI İLE İLİŞKİLİ HESAPLAMALAR. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2005

Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri

KOMPANZASYON SİSTEMLERİNDE HARMONİKLER VE ETKİLERİ

LARİNKS BENİGN LEZYONLARI

GÜZ YARIYILI ( 1. YARIYIL) KREDİ DAĞILIMI TÜRKÇE ADI İNGİLİZCE ADI T U L

TOLERANS DIŞINDA KALAN SES DÜZEYİ ÖLÇER TEPKİLERİNİN ÖLÇÜM SONUÇLARINA ETKİLERİ

ILAŞTIRILMASI. ve Araştırma rma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği

İşaret ve Sistemler. Ders 3: Periyodik İşaretlerin Frekans Spektrumu

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

TEKSTÝL FABRÝKALARINDA GÜRÜLTÜ DÜZEYÝ VE ETKÝLERÝ*

DÖNEN MAKİNELERDE OLUŞAN ARIZALAR VE TİTREŞİM İLİŞKİSİ

İşitme Sorunları (1)


DY-45 OSĐLOSKOP KĐTĐ. Kullanma Kılavuzu

Adli Konusma Bilimi ve Uygulamaları Burcu Önder Adli Ses Analiz Uzmanı

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

YAPI FİZİĞİ 1. YAPI AKUSTİĞİ 5. Bölüm. Prof. Dr. Neşe Yüğrük Akdağ. Yıldız Teknik Üniversitesi Yapı Fiziği Bilim Dalı

Türkçe de Ünlülerin Formant Analizi

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İSTANBUL GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KULAK BURUN BOĞAZ KLİNİĞİ KLİNİK ŞEFİ: DOÇ.DR. MUHAMMET TEKİN

AYAKTAN HASTA DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

Teşekkür. BOĞAZİÇİ UNIVERSITY KANDİLLİ OBSERVATORY and EARTHQUAKE RESEARCH INSTITUTE GEOMAGNETISM LABORATORY

TİROİD CERRAHİSİNDE İNTRAOPERATİF SİNİR MONİTÖRİZASYONU PRENSİPLERİ

Sağlık Kurum ve Kuruluş Türüne Göre Değerlendirilecek Bölüm/Standart Listesi

SES DALGALARı Dalgalar genel olarak, mekanik ve elektromanyetik dalgalar olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Elektromanyetik dalgalar, yayılmak için bi

İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi

SESİN DOĞASI VE OLUŞUMU The Nature of Sound

Adenotonsillektominin Akustik, Algısal ve Aerodinamik Ses Parametrelerine Etkisi

BOĞAZİÇİ UNIVERSITY KANDİLLİ OBSERVATORY and EARTHQUAKE RESEARCH INSTITUTE GEOMAGNETISM LABORATORY

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

1. Measurement of Noise Level (Gürültü Seviyesi Ölçümü ve Hesaplanması) 2. Sound Pressure Level Measurement (Emergency Ses Şiddeti Ölçümü ve

Larenks kanserinin preoperatif, intraoperatif ve postoperatif evrelemelerinin karşılaştırılması

6. DENEY Alternatif Akım Kaynağı ve Osiloskop Cihazlarının Kullanımı

TİTREŞİM. Mekanik bir sistemdeki salınım hareketlerini tanımlayan bir terimdir.

GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİMİN İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

DY-45 OSİLOSKOP V2.0 KİTİ

Sağlıklı Gönüllülerde Elektriksel Duyu Eşiği Ölçümü. Dr.Ezgi Tuna Erdoğan İstanbul Tıp Fakültesi Fizyoloji A.D.

TURBOCHARGER REZONATÖRÜ TASARIMINDA AKUSTİK ANALİZ VE SES İLETİM KAYBI ÖLÇÜMLERİNİN KULLANIMI

Araziye Çıkmadan Önce Mutlaka Bizi Arayınız!

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

Papiller Tiroid Karsinomunda Santral Lenf Nodu Diseksiyonu

Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği tarih ve sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Proje Konusu : Profesyonel ses kullanıcılarında tedavi öncesi ve sonrası stroboskopik parametreler ve ses analizinin değerlendirilmesi

1.Bölüm Ses, Ses bileşenleri, İnsan kulağının duyarlılığı, İşitsel-Fizyolojik yeğinlik, Grafik gösterme biçimleri Prof. Dr.

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

Çevresel Gürültü Ölçümleri

Görüntüleme sistemleri arasında en karmaşık yapıya sahip olan MR sistemleridir. Bünyesinde fizik, elektrik elektronik, yazılım, mekanik gibi çeşitli

Transkript:

KBB ve BBC Dergisi, 11 (3): 92 98, 2003 Ses Kısıklığının Ses Spektrografisi İle Objektif Değerlendirilmesi Objective Evaluation of Hoarseness Using Voice Spectrography Dr. Gürsel DURSUN, Dr. Aydan KARAMÜRSEL, Ody. Işıl SATI Ankara Üniv. Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Ö Z E T Günlük hayatta larengologlar tarafından, ses kısıklığının objektif olarak ölçümüne ihtiyaç duyulmakta ve aynı zamanda tedavi sonuçlarını değerlendirmek ve karşılaştırmak için bir skalanın oluşturulması istenmektedir. Sesin spektrografik analizi; ses kısıklığının derecesinin görsel olarak değerlendirilmesinde yararlı olmaktadır. Bu çalışmada, kısık seslerde yer alan harmonik komponentlerle bunlara ilaveten yer alan gürültü komponentlerindeki değişiklikler, spektrografik analizler eşliğinde tartışılmıştır. Spektrografik analizler; 14 ü vokal fold nodülü, 30 u vokal fold polibi, 4 ü vokal fold kisti, 2 si vokal fold hemorajisi, 10 u Reinke ödemi ve 16 sı kas gerilim disfonisi olan toplam 76 hastaya uygulanmıştır. Ses örnekleri tedaviden önce ve tedaviden 3 hafta sonra kaydedilerek, multispeech software ses analiz programı ile analiz edilmiştir. Spektrogramda ses kısıklığının derecesi arttıkça, gürültü komponentinin artarak harmonik yapının yerini aldığı görüldü. Bu nedenle, gürültü komponentlerinin belirginleşmesi ve harmonik yapılardaki değişiklikler, ses kısıklığıyla ilişkili önemli faktörlerdir. Spektrografik analizler, larengologlar için, kısık sesin objektif olarak değerlendirilmesinde oldukça yararlı bir metod olarak kabul edilmelidir. Anahtar Kelimeler Ses kısıklığı, ses analizleri, spektrografi, gürültü ve harmonik komponentler A B S T R A C T In daily life, an objective measurement of hoarseness is needed by the laryngologists. It is also required to develop a scale for evaluating and comparing the results of treatment. Sound spectrographic analysis has been useful in visually evaluating the degree of hoarseness. In this study ; the changes of harmonic components and the additional noise components in hoarse voices are discussed by using spectrographic analysis. Spectrographic analysis were carried out in a group of 76 patients including 14 with vocal nodules, 30 with vocal polyps, 4 with vocal cysts, 2 with vocal hemorrhage, 10 with Reinke s edema, 16 with muscle tension dysphonia. Voice samples were recorded and analyzed by multispeech voice analysis software programme, before and three weeks after the treatment. When the degree of hoarseness increases, the noise component appears to a greater degree and predominate the harmonic structure in the spectrogram. Therefore appearance of noise components and changes of harmonic structures are significant factors related to the hoarseness. Spectrographic analysis should be considered as a useful method for the laryngologists, in the objective evaluation of the hoarse voices. Keywords Hoarseness, voice analysis, spectrography, noise and harmonic components. Çalışmanın yapıldığı klinik(ler): Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Ankara Çalışmanın Dergiye Ulaştığı Tarih:23.10.2003 Çalışmanın Basıma Kabul Edildiği Tarih: 25.12.2003 Yazışma Adresi Dr. Gürsel DURSUN Turgut Reis Caddesi ; 16/8 06580 Mebusevleri, Ankara E-mail: dursung@superonline.com

Ses Kısıklığının Ses Spektrografisi İle Objektif Değerlendirilmesi 93 G İ R İ Ş Teknolojinin gelişmesi ve bu gelişmenin tıp alanına yansımasıyla, ses hastalıklarının tanı ve tedavi yöntemlerinde büyük ilerlemeler sağlanmıştır. Günümüzde konuşma sesinin detaylı incelenmesinde akustik analizlerden yararlanılmaktadır. Akustik dalgaları en temel komponentlerine ayrıştıran ses spektrografisi; konuşmanın harmonik ve gürültü özellikleri hakkında bilgi veren ve konuşma sesinin akustik özelliklerinin analizini sağlayan bir tanı yöntemidir (8,11). Ses spektrografisi ile oluşturulan traseye spektrogram adı verilir ve ses kaynağı tarafından oluşturulan enerjinin grafik halinde gösterilmesinden ibarettir (4). Ses spektrografisi; sesin frekans, süre ve şiddet özelliklerini gösterir. Bu sayede insan sesinin fonasyon, artikülasyon ve rezonans kaliteleri hakkında bilgi edinilir. Spektrogramda horizontal eksen zamanı, vertikal eksen ise frekansı gösterir. Trasede izlenen griden siyaha doğru olan renk farklılığı, ses şiddetindeki değişiklikleri ifade eder (2). Spektrografi; özellikle ses kısıklığının değerlendirilmesinde ve tedavi öncesi ile sonrası bulguların kıyaslanmasında objektif veriler sağlar. Bu çalışmamızda; ses kısıklığı olan hastaların tedavi öncesi ve sonrasında ses kayıtları alınarak, spektrografik analizleri yapılmıştır. Bu analizlerin, tedavinin etkinliğini objektif olarak göstermedeki değeri anlatılmak istenmiştir. Y Ö N T E M v e G E R E Ç L E R Bu çalışmada; Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Kliniği ne ses kısıklığı şikayetiyle başvuran 76 hasta incelenmiştir. Bu hastaların tedavisinde medikal, cerrahi ve ses terapisi yöntemleri tek ya da kombine olarak uygulanmıştır. Hastaların ayrıntılı anamnezi alınarak, genel fizik muayeneleri ve KBB muayeneleri yapıldı. Daha sonra indirek larengoskopi ve videolarengostroboskopi (VLS) muayeneleri ile hastalardaki mevcut bulgular değerlendirildi. Tüm hastaların sesleri tedaviden 1 hafta önce ve tedaviden 3 hafta sonra, ses yalıtımlı bir odada, Philips SBC ME400 mikrofon kullanılarak Kay Elemetrics MDVP rogramında kaydedildi. Bu kayıt sırasında her hastanın /a/ sesi ile uzun bir fonasyon yapmaları sağlandı. Ses sinyallerinin dalga formu görüntülendi. FFT (Fast Fourier Transformer) tekniği ile Multispeech programında, 11.025 Hz. lik örnekleme oranı kullanılarak spektrografik analizler yapıldı. Ses kaydı ile spektrografik analizler; Pentium II (200 MHz) işlemcili bir bilgisayar, Sound Blaster Live Value ses kartı kullanılarak yapıldı. Ses hastalıklarında görülen ses kısıklığının derecesi, Yanagihara sınıflandırmasında kullanılan özellikler temel alınarak değerlendirildi. Buna göre spektrogramda ses kısıklığını vurgulayan temel akustik faktörler; a) gürültü komponentlerinin mevcudiyeti, b) harmonik komponentlerin kaybı, c) temel frekanstaki aperiodisitedir (15). Yanagihara sınıflandırması ile spektrogramlar 4 tipte incelenir. Tip 1: Düzgün harmonik komponentlerin arasına gürültü komponentleri karışmaktadır. Tip 2: İkinci formantlarda gürültü komponentleri, harmonik komponentlere baskın gelmiştir ve yüksek frekanslarda (3000 Hz ve üzeri ) az miktarda gürültü komponentleri yer almaktadır. Tip 3: İkinci formantlar tamamen gürültü komponentleriyle yer değiştirmiştir. Yüksek frekanslardaki gürültü komponentleri daha çok belirginleşmiş ve dağılımı genişlemiştir. Tip 4) Tüm formantlar gürültüden dolayı iyi tanımlanamamaktadır. Vokal fold hareketlerinde aperiodisite ve yüksek frekanslarda nefesli fonasyon izlenmektedir. B U L G U L A R Ses kısıklığı şikayeti olup Kulak Burun Boğaz Kliniği ne başvuran 76 hastanın, VLS muayeneleri sonuçlarına göre; 14 hastada vokal fold nodülü, 30 hastada vokal fold polibi, 4 hastada vokal fold kisti, 2 hastada vokal fold hemorajisi, 10 hastada Reinke ödemi, 16 hastada kas gerilim disfonisi (KGD) saptanmıştır. Vokal fold polipli 30 hasta, vokal fold kisti olan 4 hasta, vokal fold hemorajisi olan 2 hasta ; primer olarak cerrahi tedavi gördü. Reinke ödemi olan hastaların 8 i cerrahi, 2 si medikal tedavi gördüler. Vokal fold nodülü olan 14 hasta, kas gerilim disfonisi olan 16 hasta primer olarak ses terapisi ile tedavi edildiler. Ses terapisi olarak çiğneme egzersizleri, dijital manipulasyon, relaksasyon egzersizleri, nefes eğitimi gibi teknikler kullanılmıştır (1,7). Hastaların tedavi öncesi ve tedavi sonrasındaki spektrografik analizlerinin sonuçları Tablo 1 de görülmektedir.

94 KBB ve BBC Dergisi, 11 (3): 92 98, 2003 Tablo 28. Hastaların tedavi öncesi ve tedavi sonrasındaki spektrografik analizlerinin yanagihara sınıflandırmasına göre sonuçları TANI TOPLAM HASTA SAYISI TEDAVİ ÖNCESİ TEDAVİ SONRASI ( n ) SPEKTROGRAFİK TİP SPEKTROGRAFİK TİP ( n ) ( n ) Tip 2 (3) VOKAL NODÜL 14 Tip 3 ( 4 ) Tip 1 ( 10 ) Tip 2 ( 10 ) Normal ( 1 ) Tip 2 ( 2 ) VOKAL POLİP 30 Tip 3 ( 8 ) Tip 1 ( 18 ) Tip 2 ( 22 ) Normal ( 10 ) VOKAL KİST 4 Tip 2 ( 4 ) Tip 1 ( 4 ) VOKAL HEMORAJİ 2 Tip 3 ( 2 ) Tip 1 ( 2 ) Tip 2 ( 2 ) REİNKE ÖDEMİ 10 Tip 3 ( 8 ) Tip 1 ( 6 ) Tip 2 ( 2 ) Normal ( 2 ) KAS GERİLİM 16 Tip 2 ( 12 ) Tip 1 ( 10 ) DİSFONİSİ Tip 1 ( 4 ) Normal ( 6 ) Resim 1 A-B. Vokal fold nodüllü bir hastanın ses terapisi öncesi ve sonrasındaki spektrogramı.gürültü komponentlerinin azalmasıyla birlikte formantlar daha iyi tanımlanabilmektedir. Vokal fold nodüllerinin ses terapisinden önce yapılan spektrografik analizlerinde; vokal fold hareketlerinde aperiodisite ile birlikte gürültü komponentlerinin özellikle ikinci formantlarda harmoniklerin yerini aldığı izlendi. Yüksek frekanslarda da gürültü komponentleri belirgindi (Tip 3). Ses terapisi uygulandıktan 3 hafta sonra elde edilen spektrogramlarda; gürültü komponentlerinin azalmasıyla birlikte formantlar daha iyi tanımlandı ve vokal fold hareketlerindeki periodisitenin düzeldiği gözlendi (Resim 1 A-B). Vokal fold polipleri ve vokal fold kistlerinin tedavisinde; endolarengeal mikrocerrahi uygulandı. Cerrahi tedaviden önce elde edilen spektrogramda; özellikle ikinci formantlarda gürültü komponentleri harmonik komponentlerden daha belirgin hale geldi. Yüksek frekanslarda gürültü komponentleri 3. ve 4. formantlarda harmonikler arasına dağıldı (Tip 2). Tedaviden sonra gürültü komponentlerinin azalmasıyla 3. ve 4. formantlar daha iyi tanımlandı ve vokal fold hareketlerindeki periodisite daha iyi izlendi (Resim 2 A-B, Resim 3 A-B). Vokal fold hemorajilerinde, cerrahi tedaviden önce yapılan spektrogramlarda gürültü komponenti özellikle ikinci formantlardan başlayarak tüm formantlara dağıldı ve yüksek frekanslarda harmonik komponentlerin yerini aldı. Vokal fold hareketlerinde aperiodisite gözlendi (Tip 3). Cerrahi tedaviden sonra elde edilen spektrogramda; gürültü komponentlerinin azalmasıyla birlikte 1.2. ve 3. formant-

Ses Kısıklığının Ses Spektrografisi İle Objektif Değerlendirilmesi 95 Resim 2 A-B. Vokal fold polibi olan bir hastanın cerrahi tedavi öncesi ve sonrasındaki spektrogramı. Resim 4 A-B. Vokal fold hemorajisi olan bir hastanın cerrahi tedavi öncesi ve sonrasındaki spektrogramı. Resim 3 A-B. Vokal fold kisti olan bir hastanın cerrahi tedavi öncesi ve sonrasındaki spektrogramı. Resim 5 A-B. Reinke ödemli bir hastanın cerrahi tedavi öncesi ve sonrasında elde edilen spektrogramı. lar daha iyi tanımlandı ve harmonikler belirgin hale geldi. Vokal fold hareketlerindeki periodisitenin düzeldiği dikkati çekti (Resim 4 A-B). Reinke ödemli hastaların tedaviden önce yapılan spektrografik analizlerinde; 2. formantların tamamen gürültü komponentiyle yer değiştirdiği ve gürültü komponentinin yüksek frekanslarda dağılımının genişlediği görüldü. Bununla birlikte vokal fold hareketlerindeki aperiodisite de dikkati çekti (Tip 3). Tedaviden sonra gürültü komponentlerinin azaldığı ve sadece yüksek frekanslarda yer aldığı izlendi. Harmonik komponentler daha iyi tanımlandı ve vokal fold hareketlerindeki periodisitenin düzeldiği görüldü (Resim 5 A-B). Kas Gerilim Disfonisi olan hastaların ses terapilerinden önce elde edilen spektrogramlarında; vokal fold hareketlerinin periodisitesi bozuktu. Gürültü komponentleri 2. formantlarda harmoniklerin yerini alarak, yüksek frekanslarda da belirgindi (Tip 2). Ses terapisinden 3 hafta sonra yapılan spektrografik analizlerde; vokal fold hareketlerindeki periodisitenin düzeldiği ve gürültü komponentlerinin azalarak, harmonik komponentlerin daha iyi tanımlandığı ve formantların belirginleştiği görüldü (Resiml 6 A- B).

96 KBB ve BBC Dergisi, 11 (3): 92 98, 2003 Resim 6 A-B. Kas gerilim disfonisi olan bir hastanın ses terapisinden önce ve sonra elde edilen spektrogramları. Ses; ton ve gürültü olarak iki ayrı sınıfta incelenir. Ton ise; basit ve kompleks ton olarak iki şekilde adlandırılır. Basit ton; tek bir sinüzoidal dalgadan meydana gelirken, kompleks ton birçok sinüzoidal dalgadan oluşur ve periodiktir. Gürültü, periodik olmayıp farklı frekans ve genlikteki ses dalgalarının biraraya gelmesiyle oluşur. Larenkste ortaya çıkan ses; kompleks tonda olup temel frekans, perde ve birçok harmonik sesleri içerir (5,12). Formant, bir rezonatördeki titreşimleri amplifiye eden rezonans bölgeleridir ve düşükten yüksek frekanslara doğru F1, F2, F3, F4 olarak adlandırılırlar (6,12). Kompleks, periodik bir ses sinyalinin Fourier analizi yardımıyla, spektral analizi yapıldığında frekansiyel dağılımı ortaya çıkmaktadır. Fourier Teoremi; 19. yüzyıl Fransız fizikçisi olan Joseph Fourier tarafından formüle edilmiştir. Fourier ; her türlü periodik, kompleks dalga formunun; frekansları, amplitüdleri ve fazları farklı bir dizi basit sinüzoidal dalgalardan oluştuğunu göstermiştir. Bu sinüzoidal dalgalar, Fo olarak bilinen temel frekansın katları şeklinde sıralanarak, harmonikleri oluşturur. Temel frekans ilk harmoniğe karşılık gelir. Böylece herhangi bir kompleks, periodik titreşim Fourier analizi yardımıyla, basit harmonik bileşenlerine ayrılabilir (4,5,9). Akustik dalgaları en temel komponentlerine ayrıştıran ses spektrografisi aslında 1940 yıllarında Bell Telefon Laboratuvarında ilk defa Potter, Kapp ve Green tarafından geliştirilmiştir. Bu gelişim Alexander Graham Bell in duyma güçlüğü çeken karısı için, konuşmayı görülebilir hale getirme isteği sonucu ortaya çıkmıştır (11). Sesin spektrografik analizi; ses kısıklığının derecesinin ve tedavi sonuçlarının objektif olarak değerlendirilmesinde oldukça yararlı olmaktadır. Normal bir sesin spektrogramı; eşit olarak yerleşmiş horizontal çizgiler şeklinde, iyi gelişmiş harmonikleri gösterir (2,11,15). Vokal patolojisi olmayan erkek sesinin, / a/ ünlüsünü söylerken yapılan spektrogramında düzenli ve periodik olan vertikal çizgiler göze çarpmaktadır ki bunlar; senkronize vokal fold hareketlerini göstermektedir. Yatay olarak izlenen koyu renkli kalıplar formantlardır. Burada tüm formantlar net bir şekilde ayırt edilebilmektedir (Resim 7). TARTIŞMA Şekil 7. Vokal patolojisi olmayan erkek sesinin, /a/ ünlüsünü söylerken yapılan spektrogramı Kısık bir seste ise spektrogramda; harmonikler arasında bulanık, gölge şeklinde gürültü izlenir. Ses kısıklığının derecesi arttıkça; bu gürültü komponenti daha geniş bir alana yayılarak, harmonik yapının yerini alır (11,15). Bu iki komponent arasındaki ilişki, harmoniklerin gürültüye oranı (HNR) şeklinde değerlendirilir. HNR parametresi; ses kısıklığında tedavi sonuçlarının objektif olarak değerlendirilmesinde oldukça yararlı bulunmuştur. Yumoto ya göre; sabit bir harmonik komponentli akustik enerjinin, gürültüye oranı ses kısıklığının derecesini gösterir (16). Hem organik hem de fonksiyonel ses hastalıklarında, periodik olması gereken konuşma sinyali içerisinde harmonik yapıyı bozan veya kaldıran geniş band gürültüsü gözlenmektedir. Glottik kapanması tam olmayan hasta gruplarında, bu durum daha belirgindir (10). Vokal fold nodüllerinde; vibrasyon sırasında tam kapanma olmaz. Nodülün önünde ve arkasında kum saati şeklinde glottik açıklık kalır (10,14). Bu seride vokal fold nodülü olan 14 hastaya ses terapisi uygulandı. Tedaviden sonra spektrogramlarda belirgin bir düzelme görüldü. Hastaların spektrogramlarının tedaviden önce onu Tip 2, dördü Tip 3 özellik gösterirken, tedaviden sonra on hastada Tip

Ses Kısıklığının Ses Spektrografisi İle Objektif Değerlendirilmesi 97 1, üç hastada Tip 2, bir hastada ise normal bir spektrogram örneği görüldü. Vokal fold polipleri; vokal foldların vibrasyonunda düzensizlikle birlikte tam olmayan bir glottik kapanma oluşturur. Uloza; vokal fold polipli hastalarda endolarengeal mikrocerrahi sonrasında normal fonasyonun yeniden sağlandığını, tüm akustik parametrelerin kontrol grubuna yaklaştığını göstermiştir (13). Bu çalışmada vokal fold poliplerindeki spektrogramda, tedaviden önce 22 hasta Tip 2, 8 hasta Tip 3 klasifikasyonunu göstermekteydi. Cerrahi tedavi ile lezyonların eksize edilmesinden sonra, glottisin tam olarak kapanması sonucunda harmonikler arasındaki gürültü komponenti azaldı ve formantlar daha iyi tanımlanabildi. 30 vokal polipli hastaların tümünde, tedavi sonrası spektrogramlarının düzeldiği görüldü. Tedavi öncesi hiç normal spektrogram yok iken, tedavi sonrası 10 hastada normal spektrogram oluştu. Kalan hastalarda da tedavi öncesi Tip 3 ve Tip 2 olan spektrogramlar tedavi sonrası düzelerek Tip 2 ve 1 e dönüştü. Vokal fold kistleri de; glottisin tam kapanmasına engel olurlar. Vibratuar hareketler asimetrik ve aperiodiktir (14).Vokal fold kisti olan 4 hastanın cerrahi tedaviden önceki spektrogramları Tip 2 özelliğindeydi. Bu spektrogramlar; kist eksizyonundan sonra tam glottik kapanmaya bağlı olarak, düzgün harmonikler arasında çok az gürültü komponentinin kaldığı Tip 1 özelliğini gösterdi. Vokal fold hemorajilerinde, hemorajinin olduğu tarafta kitlesel artışla birlikte, mukozal dalganın vibrasyon amplitüdü azalır ve asimetrik bir vibrasyon hareketi oluşur (10,14). Tedavide kesin ses istirahatiyle birlikte medikal tedavi gerekir. Ancak vokal fold üzerinde kanama odağı izleniyorsa CO2 lazer ile vaporizasyon gerekebilir. Bu çalışmada; vokal fold hemorajili 2 hastada, vokal fold üzerinde variks mevcuttu ve yaygın hemoraji nedeniyle vibrasyon bozulmuştu. Tedaviden önce Tip 3 özellik gösteren 2 hastanın CO2 lazer ile müdahale edildikten sonra spektrogramları; Tip 1 özellik gösterdi. Reinke ödemi; erken dönemde medikal tedavi, ses terapisi ve irritan maddelerin kısıtlanması ile tedavi edilebilir. Ancak ileri dönemde cerrahi tedavi gerekir (10,14). Bu seride Reinke ödemi olan 2 hastaya medikal tedavi, 8 hastaya ise cerrahi tedavi uygulandı. Cerrahi tedavi sırasında mümkün olduğunca vokal foldun fonasyona eşlik eden medial yüzü korundu. Tedaviden önceki spektrogramlarda, hastaların sekizi Tip 3, ikisi Tip 2 özellik göstermekteydi. Tedaviden sonra vokal foldlar arasındaki kütlesel dengesizliğin ortadan kalkmasıyla, vokal fold hareketlerindeki periodisite düzeldi, gürültü komponenti azaldı ve formantlar belirginleşti. Hastaların ikisinde normale yakın spektrogram, ikisinde Tip 2 ve altısında Tip 1 özelliğinde spektrogramlar oluştu. Kas gerilim disfonilerinde ; kas gruplarının normal fizyolojik sınırlar dışında dengesiz kullanılması, fonasyon sırasında larenksin davranış ve vokal foldlarda vibrasyon değişikliğine yol açarak ses kalitesinde bozulmaya yol açar (3). KGD li 16 hastaya da ses terapisi uyguladık. Tedaviden önce KGD li oniki hastanın spektrogramları Tip 2, dört hastanın Tip 1 özellik gösterirken, tedaviden sonra on hastada Tip 1, altı hastada ise normal spektrografik özellik gösterdi. S O N U Ç Sonuçta, aynı tedavi uygulanmış, aynı hastalık grubunda yer alan hastalarda bile harmonik ve formantlarla ilgili farklılıkların olduğunu görmekteyiz. Ses terapisi, medikal ve cerrahi tedavi sonrasındaki dönemlerde, sesin kalitesinin korunmasında sadece tedavi şeklinin önemli olmadığı görülmektedir. Tedavinin yanısıra hastaya bağlı faktörler de sesin kalitesini etkilemektedir. Bu faktörler arasında; postoperatif dönemdeki doku iyileşmesi ve hastanın sesinin kalitesini yükseltebilmek için oluşturduğu kompenzasyon mekanizması, ses istirahatine uyum derecesi, ses terapisine adaptasyon derecesi, hastanın yanlış vokal teknikleri kullanma sıklığı, sigara ve alkol gibi irritan maddelerin kullanılması yer alır. Bu nedenle her hasta ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Dolayısı ile çeşitli patolojilerle ilgili genel spektrografik değerlendirilmeler uygun değildir. Günümüzde ses analiz sistemlerinde büyük gelişmeler olmasına karşın, bu sistemlerdeki farklılıklar, standardizasyonda ve kullanımda büyük güçlükler yaratmaktadır. Bu çalışmamızda; spektrogramda ses kısıklığının derecesi arttıkça, gürültü komponentinin artarak harmonik yapının yerini aldığı görüldü. Yaptığımız spektrografik analizlerde, tedavi öncesi ve tedavi sonrasındaki farklılıkların objektif olarak ölçülmesi, tedavinin sonuçları hakkında bize doğru ve dökümante edilebilen deliller sunmuştur. Sonuç olarak sesin spektrografik analizi; ses kısıklığının derecesinin değerlendirilmesinde ve tedavi sonuçlarının karşılaştırılmasında yararlı olabilmektedir.

98 KBB ve BBC Dergisi, 11 (3): 92 98, 2003 K AY N A K L A R 1. Damsté PH: Disorders of the voice. Kerr AG (Eds): Scott- Brown s Otolaryngology. Butterworth. 1997. Vol 5, pp 1-25. 2. Dursun G, Demireller A, Babademez MA, Koçak İ. Parsiyel larenks cerrahisi uygulanan hastalarda postoperatif ses kalitesinin spektrografik değerlendirilmesi. Türk Otorinolarengoloji Arşivi 33: 244-249, 1995. 3. Dursun G, Küçük B, Demireller A, Cuhruk Ç. Kas gerilim disfonileri. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi 4: 162-167, 1996. 4. Flanagan JL: Speech analysis, synthesis and perception, Springer-Verlag, New York, 1972. 5. Isshiki N. Voice and subglottik pressure. Studia Phonol 1 : 86-94, 1961. 6. Koyama T, Kawasaki M, Ogura JH, Louis SM. Mechanics of voice production. Laryngoscope 79: 337-354, 1969. 7. Minifie FD, Moore GP, Hicks DM : Disorders of voice, speech and language. Ballenger JJ, Snow JB (Eds) : Otolaryngology Head and Neck Surgery. Williams and Wilkins. 1996. pp 438-466. 8. Öğüt F, Kalaycı T, Uluöz Ü, Bilgen C: Ses analizinde son gelişmeler: 24. Ulusal Türk Otorinolarengoloji ve Baş Boyun Cerrahisi Kongre Kitabı. 1997. pp 681-685. 9. Portmann G. The physiology of phonation. J Laryngol Otol 71: 1-15, 1957. 10. Pruszewichz A, Obrebowski A, Swidzinski P, Demenko G, Wika T, Wojciechowska A. Usefulness of acoustic studies on the differential diagnostics of organic and functional dysphonia. Acta Otolaryngol ( Stockh ) 111: 414-419, 1991. 11. Rontal E, Rontal M, Rolnick MI. The use of spectrograms in the evaluation of vocal cord injection. Laryngoscope 85: 47-56, 1975. 12. Sataloff R: The human voice. Scientific American 1-9, 1992. 13. Uloza V. Effects on voice by endolaryngeal microsurgery. Eur Arch Otorhinolaryngol 256: 312-315, 1999. 14. Werkhaven J, Ossoff RH. Surgery for benign lesions of the glottis. Otolaryngol Clin North Am 24(5):1179-1199, 1991. 15. Yanagihara N. Significance of harmonic changes and noise components in hoarseness. J Speech Hearing Research 10: 531-541, 1967. 16. Yumoto E. The quantitative evaluation of hoarseness. Arch Otolaryngol 109: 48-52, 1983.