Suriye İç Savaşı nın Gölgesinde Lübnan Hizbullahı

Benzer belgeler
Devrim Öncesinde Yemen

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

SURİYE DEKİ SAVAŞIN LÜBNAN A YANSIMALARI

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

İslam Dünyasından Darbe Girişimine Tepkiler

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ

İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar Platformu Genel Koordinatörü

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

Koalisyon Pazarlıkları ve Olası Hükümet Formülleri. Maliki'nin Türkiye Ziyareti ve Irak'ta Yeni Hükümet Kurma Senaryoları

İRAN IN BÖLGESEL FAALİYETLERİ VE GÜÇ UNSURLARI ABDULLAH YEGİN

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

Saad Hariri nin İstifası ve Lübnan da Çatışma Senaryoları

Proje Koordinatörü. Talha Köse. Katkıda bulunan. Selin Bölme. Proje Asistanları. Ahmet Selim Tekelioğlu. Ümare Yazar

IKBY-Irak Merkezi Hükümeti Çekişmesi ve Türkmenlerin Durumu

Avantaj Tahran da: Trump ın yeni Afganistan stratejisi İran için bir fırsat

Türkiye ve İran arasında 'mantık evliliği'

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

JENS STOLTENBERG İLE SÖYLEŞİ: NATO-RUSYA İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK

Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek!

İran neden 'milis güçlere' fon sağlıyor? (Birinci Bölüm)

İhvanı Müslimin'in kısa tarihi

Kerkük, Telafer, Kerkük...

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, Fransa Cumhurbaşkanı Macron

ORTADOĞU GÜNCESİ 1 ŞUBAT - 29 ŞUBAT Günce No: 87. Firuze Yağmur GÖKLER

UIT-CI bildirisi: Kobane de Kürt halkının direnişiyle dayanışmaya!

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1

Sahtekarlıkta tüm sınırlar aşıldı : Beyaz Miğferler'in Suriye'deki 'icraatları'

Türkiye-Rusya Krizinin Geleceği Üzerine Bir Değerlendirme

1979 Kabe Baskını'nın yeni görüntüleri ortaya çıktı

TÜRKİYE GÜNDEM ARAŞTIRMASI

Türkiye nin Güvenlik Stratejileri Çerçevesinde Irak ve Suriye

Afganistan şimdi Trump'ın savaşı haline geldi

ABD Suriye Konusunda Neyi Bekliyor?

Resmi Adı Başkent Yüzölçümü

DURAP 20 OCAK - 04 ŞUBAT

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA SORUNSUZ ALAN KALDI MI?

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14

Suriye'den Mekke'ye: Suriyeli üç hacı adayının hikâyesi

GÜNLÜK ORTADOĞU BÜLTENİ I 20 OCAK 2010

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

Ortadoğu da Devam Eden Dönüşüm Bağlamında

Özet Rapor. Kürt Öz Yönetim Güçleri Tarafından Gerçekleştirilen Tutuklama Sayıları ve Zorla Kaybolma Vakalarındaki Artış. Pazartesi, Şubat 18, 2019

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

Hafız Esad ın iç politikadaki yoğun baskıcı rejimi ve Baas Partisi üyelerinin yolsuzlukları ülkede iç huzurun sağlanması önünde önemli bir engel

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor!

Kolay Türk Müdahalesi ve Gelecekteki Zor Senaryolar

SURİYE, IŞİD VE ASKERİ OPERASYONLA İLGİLİ SEÇMEN DÜŞÜNCELERİ

BiR DURUM DEĜERLENDiRMESi. Cenevre 4 Kapışması ve Suriye Muhalefeti

Yaşar ONAY* Rusya nın Orta Doğu Politikasını Şekillendiren Parametreler


ÇATIŞMALARIN GÖLGESİNDEKİ HALEP

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER

Muhalifler Şam'daki son kalesini savunuyor: Beşinci senesine yaklaşan 'Cobar direnişi'

Yermük Kampı'nda IŞİD-El Kaide Çatışmaları

Lübnan Filiz Cicioğlu

Türk Dış Politikasında Güvenlik Riskleri: Suriye Sorunu ve Tehdit Dengesi

Irak taki Gelişmeler ve Türkiye (II) Irak ta Bugünkü Durum

20 Mart-20 Nisan. Ortadoğu Güncesi. Ortadoğu Güncesi. Ortadoğu Analiz Mayıs 09 Cilt 1 - Sayı 5 > 72

SAVAŞ, GÖÇ VE SAĞLIK. 18 Mayıs 2015 İstanbul Şeyhmus GÖKALP

ORTADOĞU GÜNCESİ TEMMUZ Günce No: 92. Firuze Yağmur GÖKLER

Beşinci Lejyon Sivilleri Ordulaştırma Güçsüz Orduyu Kurtarır mı?

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

Türkiye nin İdlib Operasyonu: Uluslararası Siyaset ve Hukuk Açısından Bir Değerlendirme

Deniz Gezmiş Yaşasın Marksizm Leninizm

Suriye de yeni bir Soğuk Savaş mı doğuyor?

GENEL BAŞKANIN MESAJI

2006 SAVAŞI NDAN GÜNÜMÜZE LÜBNAN DAKI SIYASI TABLO

NATO'yu nasıl bir gelecek bekliyor?

SURİYE İLE İLGİLİ SON ULUSLARARASI GELİŞMELER ABD-RUSYA İTTİFAKI

Asker-İhvan-Devrim üçgeninde Filistin ve Türkiye dayanışma hareketi

LÜBNAN SEÇİM SONUÇLARI NE ANLAM İFADE EDİYOR?

ABD'nin iki seçeneği kaldı: Ya gücünü artır ya da Taliban'a göz yum

USTAD Tahlil Nisan-2011

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ.

1979 İRAN İSLAM DEVRİMİ SONRASI TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİ. Ömer Faruk GÖRÇÜN

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ VE STRATEJİK İLETİŞİM PLANLAMASI

Lübnan Ayşe Selcan Özdemirci

ABD DEKİ İÇ SİYASİ KRİZİN YANSIMASI OLARAK SURİYE HAVA ÜSSÜ SALDIRISI

Terör Örgütü DAEŞ in İstila Stratejisinin Bir Parçası Olarak Su

Fırat Kalkanı Operasyonu

2000 li Yıllar / 6 Türkiye de Dış Politika İbrahim KALIN Arter Reklam Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011

ABD Başkanı Barack Obama'nın 8 yıllık görev süresinde Rusya Kırım'ı işgal etti ve başta Suriye olmak üzere Ortadoğu'da etkinliğini artırdı.

Ömür Çelikdönmez : İran ve İsrail istihbaratı birlikte çalışıyor, MOSSAD casusları İran'da...

Bağdat hükümeti ilerleyemiyor: Musul'da son durum ne?

Eslen: Stratejik İnisiyatif Ayrılıkçılarda

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM KRİZ İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER

Suriye nin Siyasal İslâmcıları: Müslüman Kardeşler

Ortadoğu daki Şii-Sünni Gerginliği ve Türkiye

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜVENLİK RİSKLERİ: SURİYE SORUNU VE TEHDİT DENGESİ

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

AFGANİSTAN SAHASI İÇİN YENİ ARAÇ MI?

İç Savaş Suriye Ekonomisini Nasıl Etkiledi?

Halep'in İran'a 'teslimi' ve muhtemel Idlib savaşı

Transkript:

Suriye İç Savaşı nın Gölgesinde Lübnan Hizbullahı Dr. Yasin ATLIOĞLU Mart 2011 de başlayan Suriye ayaklanmasının kısa sürede militerleşmesi ve silâhlı çatışmaların ülke çapına yayılması bölgesel manada önemli sonuçlar doğurdu. Birçok bölgesel aktörün Suriye deki uzun süreli krize müdahil olması, karmaşık ilişkiler ağıyla örülmüş ittifaklar ve iki kutuplu siyasî bir cepheleşme ortaya çıkardı. Bu iki kutuplu siyasî cepheleşme, temelde bölge devletlerinin dış siyaset tercihleri ve çıkarları bağlamında şekillenmekle birlikte tarafların zaman zaman başvurdukları mezhepsel söylem ve çatışmanın mezhepsel nitelikteki unsurları İslâm tarihindeki Sünnî-Şiî rekabetinin sıklıkla dile getirilmesini kolaylaştırdı. Suriye deki iktidar mücadelesinin mezhepsel kimlik üzerinden açıklanıp açıklanamayacağı tartışmalı bir mesele olsa da bu ülkedeki çatışmanın tarihsel bağları olan küçük komşusu Lübnan daki mezhepsel dengeler üzerinde derin etkiler yarattığı aşikârdır. Suriye deki silâhlı çatışmalara Lübnan kaynaklı Selefi grupların ve el-kaide uzantısı Sünnî radikal örgütlerin katılması ve buna karşılık Lübnanlı Şiî Hizbullah ın Suriye deki kriz boyunca oynadığı siyasî ve askeri rol, son aylardaki gelişmeler ışığında Lübnan ı mezhepsel bir çatışmanın eşiğine getirdi. Haziran ayının ilk günlerinde Suriye deki muhalif silâhlı grupların önemli ikmal hatlarından biri olan Lübnan sınırındaki Kuseyr kentinin Suriye Ordusu ve Hizbullah militanları tarafından ele geçirilmesi ve ardından Lübnan ın Sayda kentinde Selefi Şeyh Ahmed Esir in silâhlı adamlarıyla Lübnan Ordusu arasındaki çatışmalar gerilimi en üst seviyeye çıkardı. Suriye Ordusu nun Kuseyr deki zaferi, ülke içinde rejim ve muhalefet arasındaki askeri güç dengelerinde önemli değişimlere zemin hazırladığı gibi kriz boyunca ihtiyatlı bir siyaset izlemeyi tercih eden Hizbullah ı çatışmanın doğrudan tarafı haline getirdi. Makalemizde Hizbullah ın Lübnan içinde ve bölgesel düzeyde mevcut konumu ve gelecekte oynayabileceği olası roller Suriye deki iç savaş ve bölgesel Sünnî-Şiî gerilimi bağlamında ele alınmaktadır. Makale, 21. Yüzyıl Dergisi nin Ağustos 2013 sayısında yayınlanmıştır. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 1

Hizbullah ın Doğuşu ve Siyasî Söylemi Hizbullah, Lübnan daki Şiî toplumunun tarihsel mağduriyetlerinin ve iç savaş sırasındaki İsrail işgaline karşı ortaya çıkan tepkinin üzerinde var olmaya başlayan siyasî ve askeri bir örgüttür. 1970 lere kadar güçlü bir siyasî örgütlenmeden mahrum olan Lübnan Şiîleri, ilk kez Musa es-sadr ın liderliğinde ülkedeki siyasî mücadelenin bir parçası haline geldi. 1 Sadr ın 1978 te kaybolmasından sonra karizmatik bir lider bulma konusunda kısa süreli bir kriz yaşayan Lübnan Şiîleri için 1979 da yapılan İran İslâm Devrimi bir umut ışığı oldu. İran İslâm Devrimi nin siyasî ve ideolojik etkisi, İsrail in Lübnan da 1982 yazında başlattığı işgalle en üst seviyesine ulaştı. Haziran 1982 de İran, Suriye nin izniyle Lübnanlı Şiîlere askeri eğitim vermek için 1500 İran Devrim Muhafızı nı Bekaa Vadisi e yolladı. Bu girişim bir yandan Hizbullah ın örgütsel yapısının diğer yandan da İran, Suriye ve Lübnan Şiîleri arasındaki uzun süreli ittifakın başlangıcı oldu. 2 Hizbullah ın Lübnan da etkili bir siyasî ve askeri aktör olarak ortaya çıkışında İran İslâm Devrimi nin büyük rol oynadığı aşikârdır. İran, Hizbullah ın örgütsel yapılanmasına ve ideolojik gelişimine destek sağladı ve bu sayede Hizbullah ın Lübnan daki nüfuzunu arttırması kolaylaştı. 1980 ler boyunca Hizbullah, Ayetullah Humeyni yi ve onun takipçilerini izleyen ve Lübnan da en kalabalık nüfusu teşkil eden Şiîlerin hâkim olduğu bir devlet kurmaya çalışan bir örgüt izlenimi verdi. ABD ve Avrupalıların Lübnan a müdahalesine karşı oldukça sertti. İsrail e karşı mücadele ise örgütün vazgeçilmez bir var oluş amacıydı. Hizbullah, bu yıllarda Lübnan konusundaki fikirlerinden taviz vermeyen bir örgüt gibi davrandı, hatta Suriye Ordusu ile 1987 de Beyrut ta silâhlı çatışmaya girmeyi ve kendisinin taraf bile olmadığı Ta if Anlaşması nı reddetmeyi göze aldı. 3 İç savaştan sonra Hizbullah ın siyasî ve ideolojik yapısını yumuşatmaya ve Lübnan siyasetinde ulusal bir aktör olmaya çalıştığı yeni bir dönem açıldı. Hizbullah 1990 lar boyunca Lübnan siyasetinde ve parlâmentosunda legal bir siyasî parti olarak faaliyet gösterdi ve kurulan hükümetlerde bakanlıklar elde etmeyi başardı. 4 Bu yıllarda Hizbullah ın ülkenin Şiî bölgelerinde giriştiği alt yapı çalışmaları ve sosyal meselelerle ilgilenmesi örgütün toplumsal tabanında genişlemeyi beraberinde getirdi. Artık Hizbullah 1980 lerde Lübnan da İran benzeri bir Şiî devlet kurma fikrini bir kenara bırakıp ülkenin iç dinamikleriyle uyumlu bir beka stratejisi izlemeye başladı. Tabi Hizbullah ın ülke çapında sempati toplamasını sağlayan diğer bir unsur da İsrail işgaline karşı mücadelesini tavizsiz bir biçimde sürdürmesi oldu. Özellikle Lübnan gibi zayıf bir devlet yapılanmasına ve orduya sahip olan bir ülkenin ulusal savunmasında Hizbullah en önemli aktör haline geldi. Bu süreçte Hizbullah, İran ve Suriye nin desteklediği bir taşeron örgüt olmanın ötesinde Lübnan siyaseti ve kültürüyle uyumlu, Lübnan ın Şiî ve Arap kimliğini bir potada eritmeyi başaran ulusal bir aktör haline 1 Musa es-sadr konusunda detaylı bilgi için bkz. Fouad Ajami, The Vanished Imam: Musa Al Sadr and the Shia of Lebanon, Cornell University Press, 1987. 2 Joseph Elie Alagha, The Shifts in Hizbullah s Ideology: Religious Ideology, Political Ideolojy and Political Programme, Leiden, Amsterdam University Press, 2006, ss. 31-35. 3 Elie A. Salem, A Decade of Challenges: Lebanon 1982-1992, The Beirut Review, No: 3, İlkbahar 1992, ss. 31-37. 4 William Harris, The New Face of Lebanon: History s Revenge, Princeton, Markus Wiener Publishers, 2006, s. 238. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 2

geldi. Hizbullah ın Lübnanlaşması, Mayıs 2000 de İsrail işgalinin sona ermesiyle yeni bir aşamaya ulaştı. Artık Lübnan daki pek çok kişinin gözünde Hizbullah sadece Şiî bir örgüt değil, ülkenin bağımsızlığı için mücadele eden ve İsrail i Lübnan dan çıkaran ulusal bir örgüttü. Dış tehditlere karşı ülkenin güvenliğini sağlamakla görevli Lübnan Ordusu nun yapamadığını Hizbullah askeri gücü ile becermişti. 2000 li yıllarda Lübnan siyasetinde ortaya çıkan değişimler ve Suriye işgalinin sona ermesi, Lübnan siyasî tarihinde yeni bir sayfa açtı. Bu gelişmelerin en önemlisi, 14 Mart 2005 te Lübnan eski başbakanı Refik Hariri nin suikast sonucu öldürülmesidir. 5 Suikastın ardından Lübnan, Mayıs-Haziran 2005 te uzun bir zamandan sonra her hangi bir dış gücün doğrudan müdahalesi olmadan parlâmento seçimlerini gerçekleştirdi. Bu seçim süreci ulusal düzeyde yeni ittifaklar ortaya çıkardı. Hizbullah, yeni dönemde bir yandan İran ve Suriye gibi iki önemli dış destekçisiyle ilişkilerini muhafaza etmeye, diğer yandan da ulusal düzeyde farklı siyasî gruplarla ittifaklar kurmaya çalıştı. Bunların arasında en dikkat çekici olanı, iç savaş yıllarında Suriye işgaline karşı giriştiği mücadeleyle tanınan Marunî lider Mişel Aoun du. Ülke içinde girilen ittifaklar, Hizbullah ın kendisini Lübnanlı bir siyasal aktör olarak ülke genelinde kabul ettirdiğini gösteriyordu. 2006 yazında İsrail in Lübnan a yönelik saldırısı, Hizbullah ın askeri gücünü göstermesi için iyi bir fırsat yarattı. İsrail saldırısına karşı etkili bir savunma göstermesi bu savaşın Hizbullah için bir zaferle sonuçlanmasını sağladı. 2006 dan sonra Hizbullah ve lideri Hasan Nasrallah ın popülaritesi, sadece Lübnan da değil tüm Arap Dünyası nda yükselişe geçti. Bu süreçte İran ve Suriye ile bağlarını güçlendiren Hizbullah siyasî ve askeri gücünü zirve noktasına taşıdı. 6 Suriye deki Çatışmanın Lübnan a Sıçraması Suriye, bağımsızlıktan sonra siyasî ve askeri olarak kendini güçlü hissettiği dönemlerde Lübnan siyasetine sürekli müdahil olmaya ve bu ülke üzerinde nüfuzunu genişletmeye çalışan bir dış siyaset anlayışı benimsedi. Bu anlayış, Suriyeli liderler tarafından tarihsel ve ideolojik nedenler üzerine oturtularak meşrulaştırıldı. 7 Suriye, mezhepsel çeşitliliğe sahip Lübnan da kendisine destekçi bulmakta zorlanmadı. Diğer yandan 1976 da başlattığı uzun süreli işgalden dolayı birçok Lübnanlı tarafından iç savaşın en önemli sorumlularından biri olarak görüldü. Nisan 2005 te Suriye nin Lübnan daki nüfuzu askerlerinin geri çekmesiyle azaldı, fakat Suriye yönetimi asla bu ülkedeki müttefikleriyle ilişkilerinden vazgeçmedi. Suriye nin tarihinde ilk kez Lübnan a büyük elçi ataması ve 2010 da iki ülke arasındaki diplomatik ziyaretler olumlu bir atmosfer ortaya çıkarmasına rağmen 2011 de Arap halk ayaklanmalarının başlamasıyla iki ülke arasındaki ilişkileri tekrar gerilimli hale getirdi. Böylece Lübnan ın yanı başında çatışma ve istikrarsızlığın hüküm sürdüğü bir Suriye ortaya çıktı. İstikrarsız Suriye de Lübnan siyasetini ve toplumunu, -güçlü olan kadar- derinden etkiledi. 5 Refik Hariri suikastı konusunda detaylı bilgi için bkz. Nicholas Blandford, The Assassination of Rafik Hariri and Its Imoact on the Middle East, Londra&New York, I.B.Tauris, 2006. 6 Talal Nizameddin, Squaring the Middle East Triangle in Lebanon: Russia and the Iran-Syria-Hezbollah Nexus, The Slavonic and East European Review, C: 86, No: 3, Temmuz 2008, ss. 475-500. 7 Adeed Dawisha, The Motives of Syria s Involvement in Lebanon, The Middle East Journal, C: 38, No: 2, İlkbahar 1984, s. 229. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 3

Lübnanlı siyasîlerin çoğu yaptıkları resmi açıklamalarında komşu ülkedeki krize doğrudan müdahil olmaktan kaçınmaya çalıştı. Lübnanlıların temel endişesi, Suriye deki çatışmanın ülkelerine sıçraması ve yeni bir iç savaşa sürüklenmekti. Bununla birlikte Lübnan da Suriye deki gelişmelere yönelik bakış açısını belirleyen temel kıstas Suriye karşıtı veya yanlısı siyasî eğilimi oldu. Ayaklanmanın ilk günlerinden itibaren Suriyeli muhalifler Hizbullah ı Suriye yönetimine destek vermekle suçlarken Suriye de yapılan hükümet yanlısı gösterilerde Hasan Nasrallah posterleri ve Hizbullah bayrakları taşınarak bölgesel manada Suriye-Hizbullah ittifakının önemi vurgulanmaya çalışıldı. Hizbullah militanlarının Suriye de ayaklanmanın bastırılmasında rol oynadığını iddia eden muhalifler, çatışmada mezhepsel kimliğe ve İran karşıtlığına vurgu yapmaya gayret gösterdi. Öyle ki bir anda Suriyeli muhalifler arasında İran ve Hizbullah düşmanlığı hızla yükselişe geçti. Buna karşılık Suriye yönetimi, Saad Hariri başta olmak üzere bazı Lübnanlı siyasetçileri ülkedeki ayaklanmayı kışkırtmak, para ve silâh desteği sağlamak ve radikal dinci militanları ülkesine yollamakla suçladı. Suriye deki olayların Lübnan da yarattığı siyasal ve toplumsal gerilim, ilk kez Haziran 2011 de Trablus taki Suriye yanlısı Nusayrîlerle Sünnî Selefi gruplar arasında silâhlı çatışmaya dönüştü. Suriye deki ayaklanmaya destek vermek için düzenlenen bir gösterinin ardından Sünnî ağırlıklı Bab et-tabbane ile Nusayrî ağırlıklı Cebel Muhsin bölgeleri arasında silâhlı çatışma başladı. 8 Çatışmaların Trablus ta başlaması bir tesadüf değildir. Tarihsel olarak Sünnî bir kent olan Trablus, son yıllarda radikal Selefi grupların ağırlığını hissettirdiği bir yer haline geldi. 9 Suudi Arabistan, Katar ve Saad Hariri nin maddî desteği ve teşvikiyle kentteki Selefi gruplar hızla silâhlanmaya ve mezhepsel kimlik üzerinden ülke siyasetine müdahil olmaya başladı. Daha önce adları pek bilinmeyen bazı Sünnî din adamları ülke siyasetinde sesini duyurur hale geldi. Lübnan ın taşra bölgelerinden ve Filistin mülteci kamplarından toplanan Sünnî gençler Selefi gruplar aracılığıyla silâhlı militanlara dönüştürüldü. Hariri yle yakın ilişkileri olan Lübnan Ordusu ndan emekli Albay Amid Hammud un Trablus taki Sünnîler arasından adam toplama, silâhlı eğitim verme ve sınırda silâh kaçakçılığı gibi faaliyetlerinde aktif rol oynadığı sanılmaktadır. 10 Trablus ta Salem er-rafehi gibi radikal şeyhler tarafından organize edilen Suriye muhalefetine destek gösterileri ve yapılan cihat çağrıları da kentteki gerilimin aşamalı olarak artmasına hizmet etti. Böylece Suriye deki ayaklanmanın başlaması, Trablus u Suriye içindeki muhaliflerin silâhlandırılması ve lojistik destek sağlanması için önemli bir merkez haline getirdi. İç savaş yıllarında Suriye Ordusu nun işgali altında kalan Trablus çevresinde Nusayrî nüfusunun sayısal artışı da mezhepsel gerilim açısından bölgeyi Lübnan ın en riskli yeri haline getirmektedir. Arap Demokratik Partisi (ADP), Suriye Sosyal Milliyetçi Partisi (SSMP) gibi paramiliter örgütler ve Marunî Franciyye Ailesi, Trablus çevresinde Suriye 8 Lebanese Army Enters Area of Tripoli Clashes, NNA Reports, Now Lebanon, 18 Haziran 2011, http://now.mmedia.me/lb/en/nownews/lebanese_army_enters_area_of_tripoli_clashes_nna_reports. 9 Trablus taki Selefi hareket hakkında detaylı bilgi için bkz. Zoltan Pall, Lebanese Salafis between the Gulf and Europe: Development, Fractionalization and Transnational Network of Salafism in Lebanon, Amsterdam, Amsterdam University Press, 2013. 10 Tripoli: Salafis Make Their Move, Al-Akhbar, 21 Mayıs 2012, http://english.al-akhbar.com/content/tripolisalafis-make-their-move. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 4

yönetiminin en önemli destekçileridir. Ayrıca bölgede İslâmî Tevhid Hareketi (İTH) gibi Hizbullah a yakın Sünnî gruplar da faaliyet göstermektedir. Şiî Hizbullah a karşı Sünnî Selefiler Suriye deki silâhlı çatışmaların Lübnan a etkisi, 2012 de daha açık bir biçimde görülmeye başlandı. Bir taraftan Suriyeli sığınmacıların sayısındaki artış, diğer yandan ülkenin kuzeyindeki çatışmalar Lübnan da gerilimi tırmandırdı. Mayıs ayında Suriye ye silâh ve adam sokulmasında önemli rol oynayan Selefi din adamı Şadi Mevlevî Lübnan Ordusu tarafından terör örgütü bağlantısı suçlamasıyla gözaltına alındı. 12 Mayıs ta Mevlevî nin gözaltına alınmasının ardından Selefiler Trablus kara yolunu barikatlarla ulaşıma kapatarak olayı protesto etti. Aynı gece Trablus ta Selefilerle Nusayrîler arasında silâhlı çatışmalar başladı. Ardından bölgeye gelen Lübnan Ordusu yla Selefiler arasında çatışmalar yaşandı. 20 Mayıs ta Sünnî din adamı Şeyh Ahmed Abdülvahid in Akkar da bir yol kontrol noktasında Lübnan Ordusu nun açtığı ateş sonucu ölmesi gerilimi daha da tırmandırdı. 22 Mayıs ta Lübnan hükümetinin kontrol noktasında görevli 22 askeri tutuklaması ve Şadi Mevlevî nin serbest bırakılmasıyla kriz büyümeden bir süreliğine önlendi. 11 Lübnan ın kuzeyinde Mayıs ayında ortaya çıkan çatışmaların ülkedeki Suriye karşıtı ve yanlısı grupların birbirlerine karşı silâhlı bir güç gösterisi olarak düşünülebilir. Diğer yandan çatışmalara Hizbullah ın müdahil olmaması dikkat çekicidir. Hatta 22 Mayıs ta Halep te Lübnanlı Şiî hacıların Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarınca kaçırılması olayında bile Hizbullah lideri Hasan Nasrallah örgüt taraftarlarına itidal çağrısı yaparak sıcak çatışmadan kaçınmaya gayret gösterdi. 12 Bununla birlikte 2012 yazı boyunca Lübnan da yaşanan birçok adam kaçırma olayı iç savaş günlerini hatırlattı. Özellikle Lübnanlı Şiî Mikdad Ailesi nin silâhlı adamlarının, Suriye de ÖSO tarafından kaçırılan aile üyesi Hasan el- Mikdad a karşılık içinde bir Türk vatandaşının da olduğu 20 kişiyi kaçırması uluslararası kamuoyunda büyük etki uyandırdı. 13 18 Temmuz Saldırısının Lübnan daki Yansımaları 2012 yazı boyunca Trablus ta, bazı Filistin mülteci kamplarında ve Lübnan-Suriye sınırında silâhlı çatışmalar devam etti. Ama asıl önemli gelişmeler, 18 Temmuz da Şam da 4 Suriyeli üst düzey devlet görevlisinin öldürüldüğü saldırının ardından ortaya çıktı. Bu saldırının psikolojik etkisiyle Suriye deki askeri etkinliğini arttırmak isteyen silâhlı muhalifler Şam ve Halep te geniş çaplı saldırılara girişti. Suriyeli muhalifler bu süreçte Türkiye sınırındaki birçok sınır kapısının kontrolünü ele geçirdi. Suriye Ordusu ise ülkenin kuzeyindeki kırsal alanlardan çekilerek kent merkezlerini kontrol etmeye odaklandı. Böylece Suriye deki çatışma, ağır silâhların kullanıldığı ve şiddetin arttığı geniş çaplı bir iç savaşa evirilme sürecine girdi. 11 Syrian uprising polarising Lebanon, The Guardian, 24 Mayıs 2012, http://www.guardian.co.uk/world/2012/may/23/syria-uprising-lebanon-assad. 12 Lebanese Shia pilgrims abducted in Syria, could be released soon, BBC News, 23 Mayıs 2012, http://bbc.co.uk/news/world-middle-east-18174867. 13 Kidnappings expose Lebanon weakness, Al-Jazeera, 19 Ağustos 2012, http://www.aljazeera.com/indepth/features/2012/08/2012819847738356.html. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 5

Suriye de çatışmanın şiddetlenmesi, Lübnan daki gelişmeleri doğrudan etkiledi. İlk olarak Saydalı Selefi Şeyh Ahmed Esir in yıldızı Hizbullah karşı Sünnî muhalif bir figür olarak parlamaya başladı. Ağustos başında Şeyh Esir in Sayda da Hizbullah ın silâhlarını protesto etmek için başlattığı oturma eylemi silâhlı çatışmaya dönüştü. Sayda daki çatışmanın ardından 9 Ağustos ta Lübnanlı eski Hıristiyan bakanlardan Mişel Samaha, Lübnan iç Güvenlik Güçleri tarafından tutuklandı. Samaha, Suriye yönetimi adına Lübnan daki mezhepsel çatışmayı kışkırtmak için ülkenin kuzeyinde bombalı terörist eylemler plânlamakla suçlandı. 14 Aynı gün Trablus ta Hizbullah ın müttefiki Sünnî İslâmî Tevhid Hareketi (İTH) üyeleriyle Selefi gruplar arasında silâhlı çatışmalar patlak verdi. Daha sonra olaylar Trablus un Bab et-tabbane ve Cebel Muhsin bölgelerine yayıldı. 15 Çatışmalarda Sünnî din adamı Şeyh Halid el-baradey öldürüldü. 16 Lübnan daki gerilim, Ekim ayında bir suikastla yeniden tırmandırıldı. 19 Ekim de Beyrut ta Lübnan İç Güvenlik Güçleri İstihbarat Şefi General Visam el-hasan ın bombalı bir suikast sonucu öldürüldü. Hasan, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri suikastı ile ilgili soruşturmayla Suriye ye suçlamalar yöneltmiş bir istihbaratçıydı. Suudi Arabistan ve Batılı istihbarat örgütleriyle iyi ilişkilere sahip olan Hasan, Ağustos ta Samaha nın tutuklanmasında da etkin bir rol oynamıştı. 17 Suikast, ülke genelinde şiddet olaylarını tetikledi. Suikastın olduğu gün, İTH üyesi Şeyh Abdülrezzak el-esmer Trablus ta öldürüldü, ardından Hariri yanlısı silâhlı gruplar, İTH ve SSMP taraftarlarıyla çatıştı. Bab et-tabbane ve Cebel Muhsin bölgelerinde ise Nusayrîlerle Sünnîler arasında çatışmalar yaşandı 18 Kuseyr in Geri Alınması ve Hizbullah 2013 yılının başında Lübnan daki çatışmalar, Trablus, Sayda ve Bekaa Vadisi ndeki sınır köyü Arsal da yoğunlaştı. Lübnanlı gruplar arasındaki çatışmalara Lübnan Ordusu da müdahil oldu. Bu süreçte Bekaa Vadisi nin kuzeyinde ve Suriye sınır bölgesinde Hizbullah ın askeri varlığını arttırması dikkat çekicidir. Suriyeli silâhlı muhalifler ve yabancı savaşçıların silâh ve lojistik destek sağlamak için kullandığı Lübnan sınırının Bekaa Vadisi ne açılan bölgesi Suriye Ordusu nun ülke içinde düzenlediği askeri operasyonların başarısı için büyük önem taşımaktadır. Özellikle 2012 yılı sonunda sınırın Suriye tarafındaki Kuseyr kentinin tamamen muhaliflerin kontrolüne geçmesi, bu kentin geri alınmasını Suriye yönetimi için öncelikli güvenlik konulardan biri haline getirdi. Ağustos 2012 de başlayan Halep teki savaşta aylar geçmesine rağmen iki tarafın da üstünlüğü ele geçirememesi ve Ocak 2013 te Suriyeli muhaliflerin başkent Şam yönelik giriştikleri saldırı, Suriye Ordusu nun bir süreliğine pasif bir savunma savaşı stratejisi izlemesine yol açtı. Bu süreçte Suriye yönetimi, yeni birliklerin hazırlanması ve eğitimine öncelik verirken Hizbullah da Suriye içindeki çatışmalara daha aktif bir biçimde rol 14 Michel Samaha Arrested, Confesses to Plotting Bombings in North, Naharnet, 9 Ağustos 2012, http://naharnet.com/stories/en/49451. 15 Deadly fighting over Syria grips north Lebanon, BBC News, 22 Ağustos 2012, http://www.bbc.co.uk/news/world-middle-east-19340754. 16 Sunni cleric killed in North Lebanon clashes, BBC News, 24 Ağustos 2012, http://bbc.co.uk/nes/worldmiddle-est-19366256. 17 Who is Wissam al-hassan?, Al-Akhbar, 19 Ekim 2012, http://english.al-akhbar.com/node/13029. 18 Tripoli Sheikh Shot Down Inciting Peace, Al-Akhbar, 23 Ekim 2012, http://english.al-akhbar.com/13080. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 6

oynamaya başladı. Suriye-Lübnan sınırındaki geçişler üzerinde askeri baskısını arttıran Hizbullah, Lübnan sınırına yakın Suriye köylerinde Suriye Ordusu yla birlikte çatışmalara katıldı. Şubat-Mart aylarından itibaren Suriye de savaşırken ölen Hizbullah militanlarının cenazelerindeki artış Hizbullah ın Suriye içindeki savaşta daha aktif bir askeri rol oynadığını açıkça gösteriyordu aslında. Tabi 2012 başında ortaya çıkan bir takım gelişmelerin Hizbullah ın Suriye de daha aktif bir rol oynamasını etkilemiş olması muhtemeldir. İsrail in 30 Ocak ta Suriye topraklarında gerçekleştirdiği hava saldırısı -iddia edildiği gibi Hizbullah gönderilen silâhlar hedef alındıysa- örgütün Suriye rejiminin varlığına yönelik endişelerin arttırmış olabilir. 5 Mayıs ta İsrail in Şam ı düzenlediği saldırıyı da bu bağlamda değerlendirmekte fayda var. Ayrıca Şubat ayında İranlı General Hişam Hoşnevis in Suriye de öldürülmesi ve Suriyeli muhaliflerin sınırdaki Şiî köylerine düzenledikleri saldırıların Hizbullah ı rahatsız ettiği aşikârdır. Mayıs ayından itibaren büyük güçler arasında yapılan Suriye konusundaki pazarlıklar Suriye ve Lübnan daki gelişmeleri etkiledi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Rus meslektaşı Sergey Lavrov arasında Moskova da yapılan görüşme, uluslararası kamuoyunun Suriye krizine bakışında önemli değişimleri ortaya çıkardı. 2012 Cenevre Görüşmeleri nin canlandırılması yoluyla Suriye krizine barış arayışları yoğun bir diplomatik trafiği beraberinde getirdi. Bu gelişmelerin paralelinde Suriye Ordusu, Şam ın kenar mahallerindeki silâhlı gruplara karşı giriştiği askeri operasyonlarla başkentin güvenliği konusunda başarılar elde etti. Suriye yönetimi, başkentte sağladığı askeri başarının ardından Humus bölgesindeki muhaliflere silâh ve lojistik sağlanmasında stratejik bir öneme sahip olan Lübnan sınırındaki Kuseyr kentine yoğunlaştı. Kuseyr in kontrol edilmesi önemli enerji hatları ve sanayi tesislerine sahip Humus un güvenliğini sağlamada ilk adımı teşkil etmektedir. Ayrıca Humus, Şam-Tartus-Lazkiye ve Şam, Hama, Halep kara yolu hattının güvenliği açısında da önemli bir kenttir. 19 Kuseyr kenti ve çevresindeki köyler, Suriye Ordusu ve Hizbullah militanlarının ortak operasyonu sonucu yoğun bir çatışmanın ardından Haziran başında tekrar Suriye yönetiminin kontrolüne girdi. Kuseyr in kaybedilmesinin Suriyeli muhalifler için olumsuz bir psikolojik etki yarattığı aşikârdır. Humus ve ardından kuzeye Halep bölgesine yönelik büyük bir saldırı ihtimali muhaliflerin 18 Temmuz 2012 saldırından beri sağladıkları moral üstünlüğü kaybetmelerine yol açabilir. 20 Hizbullah ın gerillâ savaşındaki tecrübesi muhtemelen Kuseyr in geri alınması sırasında Suriye Ordusu na büyük yarar sağladı. Diğer yandan Hizbullah ın Kuseyr deki çatışmaya müdahil olmasının Lübnan içinde etkileri oldukça olumsuz oldu. Mayıs ayı boyunca Trablus ta Nusayrî ve Sünnîler arasında devam eden çatışmalar, 3 Haziran da Hizbullah yanlısı iki Sünnî lidere suikast girişiminde bulunulmasıyla yeniden tırmanışa geçti. 6 Haziran da Arsal köyünde Lübnan Ordusu nun bir kontrol noktasına saldırı düzenlendi. 21 19 19 5 soru-5 yanıtta Kuseyr: Esad hükümeti ne yapmaya çalışıyor?, BBC Türkçe, 20 Mayıs 2013, http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/05/130520_kuseyr_catismalari_soru_yanit.shtml. 20 Syria: rebels heed lesson of Qusayr to drive back Assad forces in Aleppo, The Telegraph, 23 Haziran 2013, http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/middleeast/syria/10137558/syria-rebels-heed-lesson-of-qusayr-toback-assad-forces-in-aleppo.html. 21 Major clashes Lebanon s Tripoli, security official says, Al-Arabiya, 6 Haziran 2013, http://english.alarabiya.net/en/middle-east/2013/6/6/major-clashes-in-lebanon-s-tripoli-security-officialsays.html. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 7

Haziran da bu kez Sayda da Sünnî ve Şiîler arasında silâhlı çatışmalar yaşandı. Sayda daki çatışmalarda Selefi Şeyh Esir in adamları önemli bir rol oynadı. 23 Haziran da Şeyh Esir in adamlarının Lübnan Ordusu nun kentteki bir kontrol noktasına saldırmasıyla çatışmalar tekrar başladı. İki gün süren çatışmalarda 18 Lübnan Ordusu mensubu ve 28 silâhlı militan öldü. Çatışmalardan dolayı Hizbullah, İran ve Lübnan Ordusu nu sorumlu tutan Şeyh Esir, Lübnanlı savcı tarafından 4 Temmuz da yanındaki 37 kişiyle birlikte silâhlı örgüt kurma ve devlet otoritesini ortadan kaldırmakla suçlandı. 22 9 Temmuz da Beyrut un Şii bölgesinde bomba yüklü araçla gerçekleşen bombalı saldırı mezhepsel duyguları kışkırtan şiddetin ve akan kanın durmayacağını gösterdi. Öyle görülüyor ki Suriye ayaklanması başladıktan sonra Lübnan gibi hassas mezhepsel dengelere dayalı bir ülke komşusundaki istikrarsızlık ve çatışmalardan derinlemesine etkilendi. Haziran 2011 den Haziran 2013 e kadar Lübnan da farklı gruplar arasında çıkan silâhlı çatışmalarda 300 e yakın insan öldü, 1000 den fazla kişi yaralandı. 200 binden fazla Suriyeli sığınmacının ülkeye gelişi Lübnan ın toplumsal ve ekonomik dengelerini alt üst etti. Bu bağlamda Lübnan daki radikal Selefi grupların kışkırtmalarının ve Hizbullah ın Suriye deki çatışmalardaki rolünün, ülkenin yakın geleceğini tehdit altına soktuğu söylenebilir. Sonuç Hizbullah ın Suriye deki iç savaşın içine daha fazla girmesi muhakkak ki hem Lübnan içinde hem de bölgesel manada önemli sonuçlar doğurabilir. Hizbullah, Lübnan içinde elinde tuttuğu silâh gücünün meşruluğunu yıllardır İsrail e karşı verdiği mücadele ve bu silâhlarla ülke içindeki çatışmalara girmekten kaçınması yoluyla sağlamıştır. Bu stratejinin tek istisnası, Mayıs 2008 deki Beyrut ta Sünnî militanlara karşı savaşması ve Batı Beyrut u bir gün içinde ele geçirmesidir. Bu olayda Saad Hariri hükümetinin kışkırtıcı kararlarının önemli rol oynadığını belirtmek gerekiyor. Buna rağmen Hizbullah ın silâhlarını ilk defa Lübnan içindeki rakiplerine karşı kullanması bazı Lübnanlıların örgüte karşı kuşku duymasına neden olmuştu. Lübnan siyasetindeki hassas mezhepsel dengelerin içinde siyasî ve askeri meşruluğunu muhafaza etmenin çok önemli olduğunu bilen Hizbullah, Suriye deki ayaklanma başladıktan sonra Suriye yönetimine söylem düzeyinde destek vermekle birlikte doğrudan silâhlı çatışmalara girmekten uzun süre kaçınmayı tercih etti. Tabi bu kararında böylesi bir kaos ortamında Lübnan a yönelecek olası bir İsrail saldırısına karşı askeri gücünü başka yerlerde harcamak istememesi de etkili oldu. Tüm bunların yanında Suriye rejimin çökmesi olasılığının Hizbullah ın yaşamsal çıkarlarını derinden etkileyecek olması örgütü Suriye deki çatışmaya karışıp karışmamama konusunda ciddî bir çıkmaz içerisinde bırakmıştır. Muhakkak ki Suriyeli muhaliflerin ve Lübnanlı radikal dinci grupların kışkırtmalarıyla birlikte bölgede yükselen mezhepçi söylem Hizbullah ı Suriye de daha aktif olmaya zorlamıştır. Fakat Hizbullah ı Suriye deki çatışmaya girmesine yol açan asıl neden, Suriye deki rejimin geleceği ile ilgili endişeleridir. Suriye de 22 Lebanon charges Assir, 37 others over Abra clashes, Daily Star, 4 Temmuz 2013, http://www.dailystar.com.lb./news/politics/2013/jul-04/222539-abra-suspects-handed-over-to-lebanonprosecutor.ashx. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 8

rejimin değişmesi, Hizbullah ı bölgede ve Lübnan içinde yalnızlaştıracak ve silâhlı gücünün daha fazla sorgulanmasını getirecektir. Bu yüzden Hizbullah, Lübnan içinde meşruiyetini muhafaza etme ve Suriye krizine müdahil olma tercihleri arasında bir denge kurmak zorundadır. Bu dengeyi kuramadığı takdirde örgütün varlığı konusunda yakın gelecekte ciddî sıkıntılar ortaya çıkabilir. Hizbullah ın varlığını korunması, hem İran, Suriye gibi bölgesel aktörlerin desteğine hem de örgütün Lübnanlı Arap ve Şiî kimliklerini bir arada muhafaza edebilmesiyle bağlantılıdır. Suriye deki muhalif grupların ayaklanmanın başından beri Hizbullah ı hedef alması ve krize müdahil etme çabası oldukça manidardır. Muhaliflerin bir kısmı Hizbullah ı ve İran ı işaret ederek Suriye deki çatışmayı mezhepsel bir tabana oturtmak ve kendilerine sağlanan dış desteği arttırma çabası içindedir. Fakat böylesi bir yolla Hizbullah ı Lübnan daki rakipleriyle karşı karşıya getirme çabası ve İran ın bölgesel düzeyde Sünnî devletlerle çatışmaya zorlanması hem Lübnan da hem de tüm Orta Doğu da bölgesel bir çatışmanın kapılarını aralayabilir. Sıcak çatışmanın bölgeye yayılması var olan mezhepsel farklılıkları daha da derinleştirebilir. Özellikle 2011 den sonra Suriye ye komşu ülkelerin sınır güvenliklerinin en alt düzeye indiği düşünüldüğünde mezhepsel duygularla hareket eden radikal grupların tüm bölge ülkeleri için çok ciddî bir tehdit oluşturduğu aşikârdır. Bu konuda bölge devletlerinin karar alıcılarının ulusal çıkarlar bağlamında hareket etmesi ve dış siyaset söylemlerinde mezhepçi bir dil kullanmaktan kaçınmaları bir zorunluluktur. Tarih boyunca en kanlı ve acımasız savaşların aynı dinini mezhepleri arasında çıktığı asla unutulmamalıdır. www.yasinatlioglu.wordpress.com Sayfa 9