ARAKANLI MÜLTECİLER RAMAZAN



Benzer belgeler
KARDEŞ ÜLKE PAKİSTAN PAKİSTAN TEFRİŞAT PROJELERİ İPEKYOLU ASYA LAHOR KUR AN KURSU YENİ BİNAMIZ

Değerli Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğrencileri

SAĞLIK TARAMA RAPORU

TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER

ihh ArAKAn FAALİYET RAPORU AĞUSTOS 2012

Suriye'den Mekke'ye: Suriyeli üç hacı adayının hikâyesi

B.H. AB VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ ŞUBESİ


Temmuz Ayı Tekstil Gündemi

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TEMEL GÖSTERGELER Coğrafi yapı

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

Değerli S. Arabistan Cidde Uluslararası Türk Okulu

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

KAYSERİ SANAYİ ODASI. BANGLADEŞ ÜLKE RAPORU 21 Kasım 2018

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

MEDRESE VE İSLAM KÜLTÜR MERKEZİ İNŞA PROJESİ- VİETNAM

Son 100 yılın en büyük 25 depremi

Devrim Öncesinde Yemen

SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA

Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik)

Hotel Römerhof / Erlensee

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular

SAVAŞ, GÖÇ VE SAĞLIK. 18 Mayıs 2015 İstanbul Şeyhmus GÖKALP

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

Her yıl kaç vize veriliyor? Türkiye deki Alman temsilcilikleri her yıl yaklaşık 160 bin vize veriyor.

Altın Ayarlı İslâmi Finans

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store

SEL FELAKETİNE YÖNELİK ACİL YARDIM PROJESİ-AFGANİSTAN

Coğrafya Proje Ödevi. Konu: Hindistan ve Nijerya nın Ekonomik Özellikleri. Kaan Aydın 11/D

ABD'nin iki seçeneği kaldı: Ya gücünü artır ya da Taliban'a göz yum

Türkiye de üniversiteye giremeyen öğrenciler Fas ta üç dil öğreniyor

İkrime Sabri: Mescidi Aksa nın. Bir Karışından Bile Taviz Vermeyiz

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ

FRANSA DA ÜNİVERSİTE SİSTEMİ

GÖÇÜN GETİRDİĞİ SORUNLAR VE GÖÇ SONRASI TÜRKİYE

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI

Körfez'in petrol zengini ülkesi: Kuveyt

Başbakan Yıldırım, Otonomi Açılış Töreni nde konuştu

YAZ 2015 SAYI: 305. şehir tanıtımı

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

Mültecilere Yardım ve Destek Veren DİTİB Camiası Maulborn/Mühlacker/Heidelberg/Tuttlingen/Spaichingen

GÖÇ DUVARLARI. Mustafa ŞAHİN

Kenya Doğu Afrika dadır. Doğusunda Somali, batısında Uganda, kuzeybatısında Sudan, güneybatısında Tanzanya ve güneyinde Hint okyanusu bulunmaktadır.

3- Hareketimizin; Ankara'da Musab bin Umeyr Derneği dışında hiçbir grup, dernek, cemaat ya da örgütle bir bağlantısı bulunmamaktadır.

MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI

İZMİR TİCARET ODASI BANGLADEŞ HALK CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

Tayland Gezi Notları

15 Ekim 2014 Genel Merkez

KASIM BÜLTEN EYLÜL 2017

FAO SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ FİYAT VE TİCARET GÜNCELLEME: KASIM 2014

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Aylık Dış Ticaret Analizi

1979 Kabe Baskını'nın yeni görüntüleri ortaya çıktı

Dünya üzümden sadece şarap yaparken, biz ise üzümden sadece şarap değil, başka neler yapacağımızı göstermeye devam edeceğiz.

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

BURUNDİ. Demokratik Kongo Cumhuriyeti (Zaire) ile komşudur. Tanganika Gölü ile kıyısı vardır. Ülkede Ekvator

İsyanım. Suskunluğumda. Şiddetin. Başucumda ŞİDDET VERİLERİ

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz? Nerelerde çalıştınız bugüne kadar?

18 Ocak 2002 de STK olarak kuruldu. 19 Ocak 2006 tarih ve no lu Bakanlar Kurulu kararı ile Kamu Yararına Çalışan Dernek statüsü kazandı.

ÜLKEMİZE GÖÇ EDEN SÜRİYELİ MÜLTECİLERİN İZMİR'DEKİ SOSYO-EKONOMİK VE KÜLTÜREL DURUMLARI

SOMALİ ÜLKE RAPORU

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

MYANMAR - ARAKAN RAPORU

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER

Mevsimlik Tarım İşçilerinin ve Ailelerinin İhtiyaçlarının Belirlenmesi Araştırması 2011 Harran Üniversitesi-UNFPA

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

Değerli Yöneticiler, son yıllarda vergi incelemeleri büyük ölçüde bu konu etrafında dönmeye başladı.

ASYA-PASİFİK MUCİZESİNİN SIRRI

GAMBİYA ÜLKE RAPORU. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu Afrika Koordinatörlüğü

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

DÜNYA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ İHRACATI. Genel Değerlendirme

Bu maili aldığım zaman evdeydim. Sandalyemden kalkıp odanın içinde zıpladım sevinçten

SURİYELİ GÖÇMENLER ULUSLARASI ARAŞTIRMA PROJESİ: KİLİS ÖRNEĞİ

KADIN VE DEMOKRASİ DERNEĞİ

CAMİ İNŞA PROJESİ ÇAD ( 200 M² )

Çevre Sürgünleri: Evden Kovulanlar

EduValley TÜRK ÜNİVERSİTELERİ EĞİTİM FUARLARI FUAR TANITIM KATALOĞU. Tunus Cezayir. Filistin Ürdün. Bahreyn Kuveyt.

MAHALLE. Osmanlı dan günümüze

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:.

KFAR KAMA -AA- İsrail'in kuzeyinde, Aşağı Celile bölgesindeki köylerden biri olan Kfar Kama'da (Kama Köyü) 3 bin Çerkes yaşıyor.

THE ENGLISH SCHOOL GİRİŞ SINAVI Süre: 1 saat ve 30 dakika

POLONYA DA ERASMUS GDYNIA MARITIME UNIVERSITY 2018 BAHAR

Transkript:

ARAKANLI MÜLTECİLER RAMAZAN 2010 BANGLADEŞ 1

FAALİYET RAPORU FAALİYETİN ADI : RAMAZAN PROGRAMI 2010 FAALİYETİ YAPAN : Dost Eli Derneği FAALİYET TARİHİ : 09 16 AĞUSTOS 2010 FAALİYETİN YAPILDIĞI ÜLKE : BANGLADEŞ FAALİYETE KATILANLAR : Mevlüt YILDIRIM (Dost Eli Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı AÇIKLAMA: Daha önce Kurban vesilesiyle gittiğimiz Bangladeş e ikinci seferimizi düzenledik. Bangladeş e neden gittiğimizi anlamamız için aşağıdaki bilgileri bilmemiz gerekecek. BANGLADEŞ HAKKINDA KISA BİLGİ Güney Asya'da bulunan Müslüman bir devlettir. 1971 senesine kadar Pakistan'ın "Doğu Pakistan" adlı eyaletiydi. 1971 senesinde bağımsız bir ülke yani Bangladeş oldu. (Pakistan, 1947'de İngiliz sömürgesindeki Hindistan dan, yaşanan kanlı bir mücadele sonrası ayrılarak 14 Ağustos 1947 de kurulmuştur. İki ayrı Pakistan vardı ve birbirine sınırı yoktu. Doğu Pakistan, Batı Pakistan. Bu, İngilizlerin bir oyunuydu. Daha sonrasında yine bir bölünme yaşayıp, batısı bugünkü Pakistan doğusu da Bangladeş olmuştur.) Kuzey güney arası 625, doğu batı arası 304 kilometredir. Toplam nüfusu 150 milyon (Tahmini rakamdır. Çünkü kimliksiz binlerce insan var. Dünyada 7. sırada) En önemli şehri "Dakka", aynı zamanda başşehirdir. 25 milyona yakın nüfusu vardır. Halkın % 85'i Müslümandır. Bangladeş'in resmi dili Bengal dilidir. Para birimi "Taka"dır. (2010 itibariyle 70 Taka= 1 dolardır) Dünyada okuma yazma oranı en düşük ülkelerdendir. Ekonomi tarıma dayalıdır. Başlıca ürünleri, pirinç, dayanıklı gıda maddeleri, Hind keneviri ve çaydır. Bu alanda Çin ve Hindistan'dan sonra dünya üçüncüsüdür. Diğer zirai bazı sebzeler ve şekerpancarı iç tüketim için yetiştirilir. 10 milyon hektarlık alanda ekim yapılır. Bu alanların % 80'inde pirinç üretilir. 2

Bangladeş'te başlıca sanayi Hintkeneviri üretimidir. Bu ülkede ileri sanayi tam kurulmamış, hatta bulunan madenler dahi tam olarak işlenemiyor. Ülkede Hintkeneviri (jüt) işleyen 20 fabrika vardır. Başlıca ihracat ürünleri; Hintkeneviri (jüt), çay ve balıktır. Bangladeş Haritası 3

Bangladeş te sanayi gelişmediği için insanlar işsiz. Toplam geliri 1 doların altında olan milyonlarca insan var. Sokaklarda gezerken halkın fakirliğini ve sefaletini gördükçe içiniz burkuluyor. Araç ile giderken, araç durduğu anda etrafınızı dilenciler sarıyor. Milyonlarca insanın evi yok. (Tahmini rakam 3 milyon civarında). Bu insanlar akşam olduğu zaman kapatılmış dükkânların önünde yatıyorlar. MOKBAZAR : Bangladeş in ortasında bir bölgenin ismi Mogbazar. Bu bölgenin ortasından tren yolu geçiyor. Bu tren yolunun kenarında binlerce evsiz insan yaşıyor. Tabi buna yaşamak denirse. Çünkü bu insanların oturup yatacakları bir evleri bile yok. Sadece derme çatma çöplük görüntülü bir yerler yapmışlar, hayatları orada geçiyor. İş yok, gelir sıfır. Dolayısıyla gayri meşru ilişkilerin çok olduğunu söylediler. Temizlik bu bölgelere hiç uğramamış. Bu bölge şehrin ortasında ve sürekli tren çalışan tren yolunun üzeri ve kenarı. Evleri ile tren yolu arası bir metre mesafede. Ne kadar çok şükredecek nimete sahip olduğunuzu burada bir kere daha hatırlıyorsunuz. 4

Ön tarafta eli olmayan bir kadın var. Sebebini sorduğumuzda; Bu insanların çoğu tren yolunun kenarında yatıyorlar. Elleri, kolları bazen tren yolunun üzerine denk geliyor. Haliyle tren ellerini, kollarını kesebiliyor cevabını verdiler. Başka seçenekleri olsaydı herhalde burayı tercih etmezlerdi 5

Bu fotoğraf karesine sığdırdığımız yerde iki tane ev var. Ve burada 6 şar kişiden 12 insan yaşıyor. Sadece bir günlük değil, hayatları bu evlerde geçiyor. Çocukların eğitim ve oyun alanları da tren yolu üzeri ve kenarları. 6

Mutfak da bu mekânda. Akşama hazırlık var. (Ne kadar da benziyor bizim mutfaklara!) 7

Burasının bir çöplük olduğunu filan düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İçeride bir aile yaşıyor. 8

BANGLADEŞ TE YAŞAYAN ARAKANLI MÜLTECİLER Bangladeş e yıllar önce başlayıp halen devam eden ve Arakan dan kaçıp iltica etmiş yüz binlerce insan var. Arakan ve Arakanlılar ile ilgili aşağıdaki bilgileri bilmekte fayda var. ARAKAN NERESİ? Arakan'ı hiç duydunuz mu? Osmanlı Devletinin yıkılıp Halifeliğin kaldırılmasının en trajik sonuçlarından biri de, Anadolu insanının İslam Dünyası ile olan dinamik ilişkilerinin bir anda kesilmesi oldu. İnsanımız zihinsel ve fiziksel olarak dar bir coğrafya sınırları içine hapsedildi. Durum böyle olunca ecdadın büyük ilgi gösterdiği farklı coğrafyalardaki Müslüman Halkları unuttuk. Arakan ı, Arakanlı Müslümanları aramızdan kaç kişi biliyor acaba? Arakanlı Müslümanlar 354 yıl Arakan İslam Devleti nin gölgesi altında yaşadılar. Fakat eski adı Burma yeni adı Myanmar ın işgaliyle birlikte Arakan bölgesi bağımsızlığını kaybetti. Bir Güneydoğu Asya ülkesi olan Arakan; Bangladeş, Hindistan ve Çin ile komşudur. Arakanlılar geçmişte 50 bin kilometre karelik bir toprak parçasında yaşıyorlardı ve bu bölgeye Arakan deniyordu. Fakat şu an Arakan Halkı 10 bin kilometre karelik bir bölgede yaşıyor. Arakanlı Müslümanların nüfusları da 2 milyona düştü. İslam ın Arakan a ilk defa 8. yüzyılda bölgeye gelen Arap tüccarlar ve dervişler vasıtasıyla girdiği tahmin ediliyor. 13. yüzyıla gelindiğinde Arakan Halkı tamamen Müslümanlaştı ve 1430 yılında Arakan İslam Devleti kuruldu. Arakan İslam Devletinin ilk sultanı ise Süleyman Şah dır. Arakan İslam Devleti 1784 yılına kadar bölgeye hükmetti. Bu dönemde Arakan bir ticaret ve ilim merkezi oldu. Portekizliler, Hollandalılar uzun yıllar Arakanla ticaret yaptılar ve Arakan ekonomik olarak güçlü bir hale geldi. Burma Sultanlığı, Arakan İslam Devleti ni yıksa da bölgeye tam olarak hâkim olamadı. 19. Yüzyılda Arakan ı işgal eden yeni sömürgeci güç İngiltere ydi. Arakan ı iliklerine kadar sömüren ve Arakanlı Müslümanları maden ocaklarında zorla köle olarak çalıştıran İngiltere, 1948 yılında bölgeden ayrılırken Arakan ı Burma Sultanlığı na bıraktı. İngiltere, Ortadoğu da oynadığı oyunun aynısını bu sefer Asya da oynadı. ARAKANLILAR'IN ÇİLE DOLU GÜNLERİ Myanmar geçmişte Burma Sultanlığı olarak biliniyordu. Fakat Burma Sultanlığını deviren Askeri Yönetim, ülkenin adını Myanmar olarak değiştirdi. Myanmar ın nüfusu şu an 51 milyon civarında ve Miyanmar halkının yüzde 80 i Budizme inanıyor. Arakan Halkı, İslam Devleti nin yıkılmasının ardından Budistler tarafından sürekli olarak din değiştirmeye zorlandı. Fakat Arakanlı Müslümanlar her ne pahasına olursa olsun dinlerini terk etmediler. Bunun üzerine Burmalı Budistler, askerlerden aldıkları destekle Arakanlı Müslümanlara yönelik büyük bir katliama giriştiler. 28 Mart 1942 yılında ilk olarak Minbya şehrine bağlı Çanbilli Köyünde başlayan, daha sonra da bütün Arakan a yayılan bu katliamda en az 150 bin Arakanlı Müslümanın öldüğü tahmin ediliyor. Bu tarihi katliam esnasında yüz binlerce Arakanlı vatanını terk ederek komşu ülkelere sığındı. 9

NE WİN ARAKANLILARA SAVAŞ AÇTI Toprakları işgal edilen Arakanlı Müslümanlara yönelik ikinci saldırı dalgası 1962 yılında askeri darbe ile yönetimi ele geçiren Komünist General Ne Win tarafından başlatıldı. Yüzlerce İslam Âlimini kurşuna dizdiren Ne Win, Arakan daki bütün camilerin kapısına kilit vurdurdu ve camiler birer eğlence mekânına dönüştürüldü. Ne Win in imza attığı en büyük zulüm ise Arakanlı Kadınlara yapılanlardı. Arakanlı Kadınlar askerler tarafından toplama kamplarına götürüldüler. Bu kadınların birçoğu toplama kamplarında tecavüze uğradı ve tecavüz sonucu hamile kalan kadınlar zorla Budist erkeklerle evlendirildi. Bu dönemde yine hacca gitmek, kurban kesmek, toplu olarak namaz kılmak ve diğer ibadetler yasaklandı. İnsan hakları kuruluşları tarafından açıklanan resmi rakamlara göre Arakan da 1962 ile 1984 yılları arasında 2OO bin Müslüman öldürüldü. 1 miyona yakın Arakanlı da komşu ülkelere, özellikle de Bangladeş e kaçtı. ARAKANLI MÜSLÜMANLARIN YAŞADIĞI PROBLEMLER Arakan daki müslümanlar bugün de Myanmar Askeri Diktatörlüğü tarafından dayatılan inanılmaz uygulamalarla karşı karşıyalar. Bunlardan bir kısmını şöyle sıralayabiliriz: Yasal vatandaşlık hakları tanınmayan Arakanlılar kendi ülkelerinde yasa yoluyla yasa dışı göçmen/geçici sakin olarak muamele görmektedirler. Öldürme ve yaralama olaylarıyla Müslümanlar üzerinde baskı oluşturulmaktadır. Askerî cunta hükümeti ve kışkırttığı bazı Budistler aracılığıyla oluşturulan yaygın şiddet sonucunda on binlerce Arakanlı Müslüman öldürülmüş ya da yaralanmıştır. Arakanlı Müslümanlar ağır vergi, haraçlar ve taşınır taşınmaz mallarına el konularak ekonomik açıdan bitirilmek istenmektedirler. Bir ay ülke dışında kalan bir Arakanlının mülklerine el konulmaktadır. Zorla çalıştırma genel bir uygulama olarak devam etmektedir. Arakanlılar, günlerce, bazen de haftalarca çok ağır yaşam koşullarında devlet zoruyla köleler gibi, ücretsiz çalıştırılmaktadır. Seyahat özgürlükleri bulunmayan Arakanlı Müslümanlar komşu kasabalara dahi izinsiz gidememektedir. Başkent ve bazı illere gidişleri tamamen yasak olduğundan buna aykırı davrananlar hapis cezasına çarptırılabilmektedir. Evlenmek için devletten izin alınması gerekmektedir. Ancak izin için prosedürlerin zorlaştırılması ve alınan harçlar, evliliği neredeyse imkânsızlaştırmaktadır. Bu uygulama Müslümanların nüfusunun artmasını engellemenin yanı sıra farklı ülkelere göçe yönelik sonuçlar da doğurmaktadır. 10

Bölgede ciddi bir ibadethane sorunu yaşanmaktadır. Arakanlı Müslümanların cami yapmalarına ya da eskilerini onarmalarına izin verilmemekte, hatta zaman zaman mevcut camilerin yıkımı söz konusu olmaktadır. Cunta hükümeti, bölgede Budistleştirme politikalarını desteklemektedir. Arakanlı Müslümanların devlet memuru olma, üniversiteye gitme, elektrik ve telefon hizmetleri gibi kamu hizmetlerinden faydalanmaları da engellenmektedir. Arakanlı çocuklar sadece ilkokul eğitimi alabiliyorlar. Arakanlı bir çocuk lise veya üniversite okumak istiyorsa mutlaka din değiştirip Budist olmak zorunda. Bütün bölgelere 24 saat elektrik verilirken, Arakanlılara günde sadece 4 saat elektrik veriliyor. Yine Arakanlı Müslümanların internet gibi iletişim araçlarını kullanmaları da askeri yönetim tarafından yasaklanmış durumda Yukarıda belirtilen haksızlıkların yoğunlaştırılması, adaletin sağlanmaması, Arakanlıları kendi adaletlerinin tesisi yönünde militarize etmekte, bu da çatışma alanı yaratarak devlete askerî müdahale imkânı oluşturmaktadır. Myanmar cuntası, özellikle 11 Eylül sonrasında uluslararası toplumu yanına çekmek ve yaptığı ağır insan hakları ihlallerini perdelemek gayesiyle Arakanlıları el Kaide örgütü ile bağlantılı olduklarını iddia ederek suçlamaktadır. Arakanlılara yönelik sistematik yok etme politikası bu şekilde güçlendirilerek devam etmektedir. Arakan ın Myanmar Ülkesindeki yeri 11

BUGÜN GELİNEN NOKTADAKİ DURUM NEDİR? Bugün itibariyle Arakan Müslümanları sahipsiz. Bir süre önce şu anda yurt dışında olan bir lidere Suudi Arabistan ve diğer Arap ülkelerinden hem para hem de silah desteği gelerek bu liderin bağımsızlıklarını kazanmaları için Myanmar hükümetine karşı savaş açmasını istemişler. Bunu da Arakan halkına duyurarak ayaklanmaları hızlandırılmış. Bu lider de hazır olmadığını bile bile halkın zorlamasına boyun eğerek Myanmar hükümetine karşı bağımsızlık savaşı başlatmış. Fakat ancak iki ay dayanabilmişler. İki ay içinde yüzlerce Arakanlı Müslüman öldürülmüş. Bu savaş da Myanmar hükümetinin Arakanlı Müslümanlara baskı yapmasına sebep olmuş. Bu lider şimdi Müslüman ülkeleri gezerek kendisinin tekrar lider seçilip Myanmar hükümeti ile anlaşma sağlaması için destek turlarında. Diğer taraftan bu lideri beceriksizlikle suçlayan başka liderler çıkmış. Herkes kendisinin lider kabul edilmesini istiyor. İslam Konferansı Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İHSANOĞLU, bu liderlere iki ay süre vermiş ve aralarında bir lider etrafında toplanıp kendisine net bir kararla gelmelerini istemiş. Verilen bu süre kısa bir süre sonra doluyor. Benim izlenimlerim olumlu bir sonuç çıkmayacağı yönünde. Arakanlı Müslümanların durumları maalesef Myanmar Cuntasının haberleşmeye koyduğu sansür sonucu dünya kamuoyuna hiç yansımıyor. Oysa onların çilesi de Filistinden, Afganistandan ve Iraktan farklı değil BANGLADEŞ TE ARAKANLI MÜLTECİLER VE MÜLTECİ KAMPLARI Myanmar dan göç etme/ettirme nedeniyle toplam 2,5 MİLYON Arakan lı yerinden edilmiş ve sığınmacı konumuna düşürülmüştür. Bunlar; Tayland, Hindistan, Malezya, Bangladeş, Birleşik Arap Emirlikleri ile Suudi Arabistan a sığınmışlardır. Adı geçen ülkeler içerisinde de 500 ila 700.000 Arakanlının yaşadığı Bangladeş, Arakanlı mültecilerin en yoğun olarak sığındığı ülkedir. Bangladeş e olan göçlerin yoğun olmasında Arakan ın Bangladeş le olan sınırda yer alıyor olması önemli bir etkendir. Bangladeş in güneydoğusunda, Burma sınırına oldukça yakın mesafede, Cox s Bazar ile Teknaf arasındaki Ukhiya bölgesinde yasal olarak tanınmış iki resmî mülteci kampı ile bunların yakınlarında gayriresmî iki kamp daha bulunmaktadır. Bu dört kampta yaşayanlar haricinde yerleşim yerleri içerisinde toplu hâlde yaşayan Arakanlı mülteciler de vardır. 1 KUTUPALUNG MÜLTECİ KAMPI (RESMÎ) 02.02.1992 tarihinde kurulmuş olan kampta 3500 ü kayıtsız toplam 14.988 Arakanlı mülteci bulunmaktadır. 2 NAYAPARA II (MOSONI) MÜLTECİ KAMPI (RESMÎ) 19 Kasım 1992 tarihinde kurulmuş olan ve 15.831 kişinin yaşadığı belirtilen kampta, yeni inşa edilen 46 mülteci kulübesi ile toplam 447 kulübe bulunmaktadır. 12

3 LEDA ( TEKNAF) MÜLTECİ KAMPI (GAYRİRESMÎ) yardım dağıttığımız kamp Bu kamp, Naf Nehri nin kıyısında, şehirlerarası yol kenarındaki dar bir alanda, bataklık üzerine kurulmuştu. İngiltere merkezli bir İslami yardım kuruluşu, kampı nehirden 1 1,5 km uzakta yeni bir yere ve daha uygun barakalara taşıdı. Su deposu ve daha düzgün bir yerleşim yeri oluşturdu. Bu yeni kampta yaklaşık 8000 mültecinin yaşadığı bildirilmektedir. Ancak kamp resmî olmadığı için BMMYK veya hükümetten destek alamamaktadır. Bu kampta kalan mülteciler gıda, sağlık ve eğitim konularında ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Kamptan genel bir görünüm Pirinç taşıyan kamyonlarımızdan bir tanesi Pirinçler dağıtılmak için depolanıyor 13

4 KUTUPALUNG MÜLTECİ KAMPI (GAYRİRESMÎ) yardım dağıttığımız kamp Resmî Kutupalung kampının yakınında gayriresmî bir kamp daha bulunmaktadır. Toplam 17.000 mültecinin kaldığı kampta yaklaşık 4500 ailenin yaşadığı bildirilmektedir. Burası hayat şartları açısından bölgedeki en kötü kamptır. Mülteciler üzerinde, naylonla kaplanmış son derece kötü koşullardaki barakalarda kalmaktadır. Tepelik, çok dar bir alanda kurulmuş olan kampta sağlık hizmeti, eğitim imkânı ve gıda maddesi bulmak mümkün değil. Kısacası bu kamp insani bir yaşamdan bahsetmenin hiçbir şekilde mümkün olmadığı bir yerdir. Kampın içini gezdim, fakat yürümek bile zor. Kanalizasyonun bile ortadan aktığı kampta ne sağlık, ne temizlik ne de insanca bir durumdan bahsetmek mümkün. İnsan hakları adına bir kelimeye bile yer veremezsiniz bu kamplarda. Sanki insanın akli dengesini bozması için hazırlanmış bir mekân gibi geldi bana Kampın herhangi bir şehir ile bağlantısı yok. Şehre yakın da değil. Gerçi yakın olsa ne değişecek, ama en azından dikkat çeker, gündeme gelirdi diye düşünüyorum. Aileler geleneksel de olsa çocuklarına Kur an okumayı ve ezber yapmayı devam ettiriyorlar. Kutupalung Mülteci Kampından Genel Bir Görünüm 14

Kutupalung mültecilerinin kaldığı kamptan bir ev 15

Pirinç almak için sıra bekleyen mülteciler. Kamyonlar kampa giremediği için yol üzerinde dağıtım yapılıyor. 16

MÜLTECİ KAMPLARI İLE İLGİLİ ÖNEMLİ NOTLAR: Teknaf ve Kutupalung kampları bizim yardımcı olduğumuz, pirinç dağıttığımız mültecilerin yaşadığı kamplardan ikisidir. Burada mültecilerin kamp dışına çıkmaları yasak. İş yapmak yasak. Okul yok. Arakana dönemiyorlar. Bangladeş te çalışma izni ve imkanı yok. Dolayısıyla para ve ekmek yok. Yani hayat yok. Bu insanlar Müslüman olmalarına rağmen parasızlık yüzünden haram olan işleri yapmaya başlamışlar. Hırsızlığı ve uyuşturucu kuryeliğini bunlar yapıyor. Para için fuhuş bunların arasında yaygınlaşmış. Hatta Hindistan istihbaratı siyasi ve ekonomik sebeplerden dolayı bu insanları Bangladeş hükümetine karşı terörde kullanıyor. Ailesinin geçimini sağlama sözü vererek canlı bomba olarak kullandığı insanlar var. Mültecilerin bulunduğu bölge olan Teknaf ilçesinden seçilmiş bir milletvekili var. Bu adam mültecilerle ve o bölgedeki fakirlerle ilgileniyor. Her ay pirinç dağıttığını söylüyor. Bizimle de ilgilendi. Şayet onun desteği olmasaydı bizim pirinç dağıtmamız çok zor olurdu ve güvenlik sağlanamazdı KUTUPALUNG KAMPI NDAN TESPİTLER Bir Mülteci: Burada okul yok, sağlık hizmeti yok, hastane yok, iş yok. Mayanmar dan geleli 12 yıl oldu. Naylon baraka evlerde yaşıyoruz. Hükümet buraya destek vermiyor. Kampta şu an acil olarak hastaneye gitmesi gereken 200 den fazla hasta var. Burada haftada en az bir kişi hastalık veya açlık nedeniyle ölüyor. Yaklaşık üç ay önce beş kişilik bir aile açlıktan öldü. Bir Başka Mülteci: Arakan da askerler ve hükümet tarafından Müslümanlara her türlü işkence yapıldığı için buraya göç ettik. Arakan dan buraya göç ettikten sonra Kutupalung kampına geldik. Burada yaşam kolay değil. Buraya yardım gelmiyor. Çalışma iznimiz yok. Sadece dağdan odun kesip satabiliyoruz ama yerli halk buna engel oluyor. Okul yok, hastane yok; burada her şeye ihtiyaç var. Ülkemizde seyahat özgürlüğümüz yoktu. Askerler bizi ücretsiz çalıştırıyordu. Boş bir tarla olsa ve bu tarlayı ekmeye kalksak askerler gelip zorla el koyuyordu. Tarla olmayınca çiftçilik yapılamıyor. Ailece geçimimizi sağlayamıyorduk; hayvancılık yapmamıza da izin verilmiyordu. Askerler hayvanlara el koyup satıyorlardı. Bu yüzden buraya geldik ama şu anda yaşadığımız bu kampta da hiçbir şeyimiz yok. Burada da insanca yaşamak mümkün değil. Çocuklarımızın eğitim alma şansı yok. Seyahat özgürlüğümüz yok. Sizlerden ve dünya Müslümanlarından yardım bekliyoruz. Mülteci bir kadın: Bizim önceliğimiz yiyecek bir şeyler bulabilmek. Sekiz çocuğum var. Eşimin işi olmadığı için yiyecek bulamıyoruz. Çocuklar aç. Bazen yemek bekleye bekleye uyuyorlar. Sabah uyanınca tekrar yemek istiyorlar. İki gün boyunca yemek bulamadığız zamanlar oluyor. Çocuklar hasta olduklarında da bir şey yapamıyoruz. Çünkü burada ne hastane var ne de yemek. Bazen çocuklarımızı kaybediyoruz. Onları tedavi ettirecek para yok. Kamptan çıkmak da çok zor. En 17

önemli sorun para. Çocuklar hasta olduklarında yerde yatıyorlar. Allah korursa yaşıyorlar. Kesinlikle hastaneye gidecek imkân yok. Bu gördüğünüz barakada (2,5 m genişliğe 3 m uzunluk) 10 kişi birlikte yaşıyoruz. Bir köşede yemeklerimizi yapıyoruz. Tuvalet ihtiyacı olursa dışarıda, açık havaya çıkıyoruz. Daha önce Arakan dan göç etmiş ve Bangladeş e yerleşmiş bir Arakanlı: 1986 yılında Arakan dan Bangladeş e ailece göç ettik. Burada diğer Arakanlı mültecilerin sorunlarıyla da ilgileniyoruz. Buraya Burma nın Arakan bölgesinden göç eden Arakanlı mültecilerin çok ciddi sorunları var. Genelde hemen her şeyin yasak olduğu kampta mültecilerin dışarıya çıkma ve çalışma izinleri yok. Ancak resmî kamplarda kalan mülteciler izinle dışarı çıkabiliyor. Bu da sadece hastalık gibi hâllerde mümkün olabiliyor. Kampta mültecilerin evlerinde elektrik yok. Akşam karanlıkta, mum ışığında kalıyorlar. Su sorunu da var. Temiz su bulmak neredeyse imkânsız. Kamplarda hastalıklar da çok fazla. Bu insanlar sağlık konusunda da hiçbir yardım alamıyorlar; ne ilaç ne de tedavi imkânları var. Varsa kendi imkânlarıyla şehre tedavi için gitmelerine izin verilebiliyor. Kamplarda acilen tedavi olması gereken çok sayıda hasta var. Kampta yaygın olarak solunum yolu hastalıkları, biyomenya denilen soğuk algınlığı görülüyor. Çocukların çoğu bu hastalığa yakalanıyor ve çok sayıda çocuk bu nedenle hayatını kaybediyor. Kamplarda sıtma ve ishal de oldukça yaygın. Çocukların başlarında vitaminsizlikten kaynaklanan birçok yara var. Uyuz ve benzeri deri hastalıkları kamp sakinlerinin %50 den fazlasında görülmekte. Hükümetin ve BM nin resmî olmayan kamplara yönelik hiçbir yardımı yok. Burada yaşayanlar perişan hâldeler. Kamptakilerin özel tuvalet ve banyoları yok. Erkekler kampın aşağısında, dört adet su kuyusunun olduğu açık alanda bulunan tulumbadan soğuk suyla banyo yapıyorlar. Kadınlar için kapalı birkaç banyo var. Kanalizasyon sistemi yok. Evlerden çıkan atık su, çukurlara gidiyor. Kısacası özellikle gayriresmî kamplarda yaşayan mültecilerin durumu çok kötü. BİR ESPİT: Mülteci kamplarının bulunduğu bölgeler aynı zamanda Bangladeş fakir halkın yaşadığı bölgeler. Şayet sadece mültecilere yardım eder de fakir Bengal halkına yardım etmezseniz haklı olarak onlar da diyorlar ki; Burası bizim memleketimiz, bizim de hiçbir gelirimiz yok. Yiyecek hiçbir şey bulamıyoruz. Fakat Arakan dan bizim topraklarımıza gelenlere yardım dağıtıyorsunuz bize vermiyorsunuz. Bu sebeple yardım dağıtanlara ve yardım malzemelerine zarar verebiliyorlar. Yağma yapabiliyorlar. O yüzden güvenlik sağlamak zorunlu. Bu endişeden dolayı yardım dağıtacağımız saate kadar pirinç kamyonlarını saklı tuttuk. Fakat biz bu insanlara da yardımcı olduk. Bangladeşte 3 milyon evsiz Bengal var. Bunlar çocuklarıyla birlikte sokaklarda yaşıyorlar. Kendileri yardıma muhtaçken Arakanlı mültecilerin bölgede kalmasını pek istemiyorlar. Hükümetin bakış açısı da bu doğrultuda. Myanmar ve Hindistan çok fazla uyuşturucu üretiyor. Bunları da Bangladeş e satıyor. Özellikle Hindistan Bengal halkını uyuşturmak, zihin yapılarını değiştirmek ve hükümete karşı 18

halkın tepki göstermesini sağlamak amacıyla televizyon yayınları yapıyor, çok izlenen diziler yayınlıyor. Kısacası kültür emperyalizmi için elinden geleni yapıyor. Bangladeş te %10 Budist ve Hindu var. Bunların %20 si resmi kurumlarda çalışıyor. Hindistan da ise %20 müslüman var. Fakat Hindistan hükümetinde çalışan Müslüman oranı %1. Hindistan istihbaratı Bangladeş te çok yoğun çalışıyor. Fabrikalardaki işçileri örgütleyip isyanlar çıkarttırıyor. Sebebi ise, Bangladeş i güvensiz bir bölge ilan edip yatırımların Hindistan a kaymasını sağlamak. Özet olarak Bangladeş te yaşayan 160 milyon insan ve Arakanlı mültecilerin hayatları açlık ve yoksulluk içinde geçiyor. Bütün bu bilgilerden sonra bu bölgeye yardım götürmenin ne kadar önemli olduğu zannediyorum anlaşılmıştır. 2010 Ramazan ayında bu mazlum ve mağdur insanların oruçlarını rahat tutmaları için onlara iftarlık ve sahurluk gönderen Türkiyeli hayırsever insanlarımıza teşekkür ediyoruz. Allah da bu insanlara her zaman, ama özellikle zor zamanlarında yardım etsin. Allah hepsinden razı olsun Saygı ve muhabbetlerimle Mevlüt YILDIRIM Dost Eli Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı / Gönüllüler Grubu Üyesi 19