Dünyada ve Türkiye de Tarımın Geleceği Nisan 2011
Sayın Bakanım (Tarım Bakanı ordaysa), Değerli katılımcılar, Hanımefendiler, beyefendiler, Hepinizi saygıyla selamlıyor, bu önemli etkinlik vesilesiyle sizlerle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Muharrem KARSLI ya, Uluslararası Tarımsal Kredi Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Jean-Marie SANDER e, ve emeği geçen herkese bu önemli toplantıyı organize ettiği için ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Ziraat Bankası nın yaklaşık 150 yıldır ülkemizde tarım sektörüne vermiş olduğu destek ile tarım sektörümüz önemli gelişmeler kaydetti. Ülkemizde böyle stratejik öneme sahip bir bankamız olması son derece önemlidir, bu bağlamda Ziraat Bankası nın başarıları ile gurur duyuyor ve başarılarının devamını en içten duygularımızla temenni ediyoruz. http://www.invest.gov.tr 1
Değerli konuklar, Tarımın insan hayatındaki önemi hepimizce bilinen bir gerçektir. Tarımsal üretim ve gıda güvenliği son yıllarda dünyanın en önemli sorunlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle son dönemlerde gelişmekte olan ülkelerde yaşanan gıda kıtlığı tarımsal üretimin ne kadar önemli olduğunu bize bir kez daha hatırlatmıştır. En son yaşadığımız küresel mali kriz bu sorunu daha da şiddetlendirmiştir. Bu yüzden tarımsal üretim sorununu çözmek için ulusal ve uluslararası stratejilerin geliştirilmesi ve bu alanda verimli ve etkin bir işbirliği yapmak çok önemlidir. Bu bağlamda, tarımsal üretim insanlığın geleceği için hayati önem arz ettiği için hükümetlere ve hükümet dışı aktörlere büyük sorumluluklar düşmektedir. Yaşanan sorunlar bize tarımsal üretim alanından yatırımların önemli bir rol oynayabileceğini işaret etmektedir. Bu anlamda uluslararası doğrudan yatırımların da çok önemli katkılar sağlayacağı kabul edilen bir gerçektir. Tarımsal verimliliğin düşük olması, geri kalmış ülkelerde nüfus artış hızının çok yüksek olması, suyun yetersiz olması, su baskınları ve kuraklığın normalden daha sık görülmesi ile tarımsal yatırım ve araştırma geliştirme faaliyetlerine yeterli düzeyde kaynak ayrılmaması gibi sorunlar göz önüne aldığımızda, uluslararası doğrudan http://www.invest.gov.tr 2
yatırımların yaratacağı olumlu etkinin önemini kolaylıkla anlayabiliriz. Uluslararası doğrudan yatırımlar vesilesiyle tarımsal teknoloji transferi gerçekleşerek, verimlilik artacak, ulusal tarım politikaları küresel tarım politikaları ile bütünleşme imkânına sahip olacak ve tarımsal üretim için ihtiyaç duyulan, fakat mali yetersizliklerden dolayı gerçekleştirilemeyen yatırımlar gerçekleşecektir. Değerli konuklar, Tarım sektöründe gerçekleşecek uluslararası yatırımlar dolaylı olarak kırsal kalkınmaya katkı sağlayacak, açlık ve fakirliğin azalmasına da vesile olacaktır. Doğru politikalar uygulandığında bu kazanımlara daha da kolay erişilecektir. Yapılan araştırma ve incelemeler tarım ve gıda alanından yaşanan krizlerin çok uluslu şirketleri tarım sektörüne yönlendirdiğini göstermektedir. Çok uluslu şirketler bu alanda birçok gelişmekte olan ülkede anlamlı ve aktif bir rol oynamaktadırlar. Hükümetlerin, ekonomik sonuçları, toprak bozulmasını, toprak kullanım haklarını, gıda güvenliğini ve gıdaya erişim hakkı gibi farklı çevresel ve sosyal kaygıları gözeten bütüncül politikaları benimsemesi, tarım alanından yapılacak yatırımların başarısını önemli bir ölçüde etkileyecektir. Bu bağlamda hükümetlerin, çiftçilerin, kooperatiflerin desteklenmesi ve gerekli teçhizatların kendilerine sağlanması gerekmektedir ki bu şekilde uluslararası yatırımcıların http://www.invest.gov.tr 3
tarım alanından yaptıkları yatırımlardan azami derecede yararlanmış olunacaktır. Finansman, teknik destek, bilimsel katkı ve hatta idari ve organizasyonel şekilde olabilecek bu destekleri ihtiyaç duyulan bölge ve alanlara yönlendirecek bir mekanizmanın kurulması tarımın geleceğini olumlu bir biçimde etkileyecektir. Saygıdeğer konuklar, Hanımefendiler, beyefendiler, Tarım sektörü hassas bir sektör olduğundan birçok ülke bu konuda yabancı yatırımcılara kuşku ile bakmaktadır. Bu kaygıları ortadan kaldırmak için Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu ve Dünya Bankası bir araya gelerek, sorumlu tarım yatırımları için yedi ilke belirleyip, hükümetlere ve şirketlere sundular. Yatırımcıları ve hükümetleri doğrudan ilgilendiren bu ilkeler şöyledir: 1. Toprak ve toprakla ilintili doğal kaynaklar üzerindeki mevcut haklar tanınmalı ve bu haklara riayet edilmelidir. 2. Yatırımlar gıda güvenliğini tehlikeye sokmamalı aksine gıda güvenliğini güçlendirmeli. http://www.invest.gov.tr 4
3. Uygun yasal ve düzenleyici bir iş ortamında tarım yatırımlarında süreçler şeffaf olmalı, izlenebilinmeli ve tüm paydaşların hesap verebilirliklerini temin etmelidir. 4. Maddi olarak etkilenen herkesle istişare edilmeli ve istişareler neticesinde ulaşılan mutabakat kayıt altına alınmalı ve uygulanmalıdır. 5. Yatırımcılar projelerinin hukuk devleti ilkesine uyduğunu, sektörün en iyi uygulamaları yansıttığını, ekonomik olarak uygulanabilir olduklarını ve kalıcı ortak değeler ile neticelendiklerini sağlamalıdırlar. 6. Yatırımlar arzu edilen toplumsal ve dağılımsal etkileri doğurmalı ve kırılganlıkları-zayıflıkları artırmamalıdır. 7. Bir projenin çevresel etkileri ölçülmeli ve olumsuz etkilerin riskini ve boyutunu asgariye indiren, sürdürülebilir kaynak kullanımını teşvik eden önlemler alınmalıdır. Değerli katılımcılar, Haziran 2010 da Kanada da yapılan zirvede, G8 ülkeleri sorumlu tarımsal yatırım ilkelerinin geliştirilmesi için devam eden çabaları desteklediklerini açıkça beyan etmişlerdir. Bu ilkeler üzerinde ciddi bir konsensüs sağlanmış ve bu ilkelerin http://www.invest.gov.tr 5
uygulanması için uluslararası kurumlar gerek hükümetlere gerekse şirketlere bir nevi danışmanlık hizmeti vermektedirler. Bu amaçla uluslararası kurumlar tarafından oluşturulan platform tarımsal yatırımlar alanında önemli katkılar sağlamaktadır. Sürdürülebilir tarımsal kalkınma için bu ilkeler son derece büyük önem arz etmektedir. Birçok yatırımcı bu ilkeleri kurumsal yönetim politikalarının önemli bir bileşeni olarak kabul etmektedirler. Değerli katılımcılar, Türkiye nin ekonomik kalkınmasında gereksinim duyulan yatırımların artırılması için Türkiye'de yatırım yapılmasını özendirmeye yönelik yatırım destek ve tanıtım stratejilerinin belirlenmesi ve uygulanması amacıyla 2006 yılında kurulan Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı, tarımsal yatırımlara büyük bir önem vermektedir. Tarım sektörün gelişmesini sağlayacak ve sektörün dünyadaki konumuna katkı sağlayacak uluslararası doğrudan yatırımları çekmek öncelikli hedeflerimiz arasında yer almaktadır. Türkiye nin tarım potansiyeli göz önüne alındığında bu sektörde yatırım imkânlarının daha fazla olduğu rahatlıkla görülecektir. Son sekiz yılda ülkemiz tarım sektörüne toplam 200 milyon dolar tutarında uluslararası doğrudan yatırım çekmiştir. Tarım sektörü ile çok yakından ilgili olan Gıda Ürünleri, İçecek ve Tütün İmalatı alanında ise yaklaşık 3.4 milyar http://www.invest.gov.tr 6
dolar tutarında uluslararası doğrudan yatırım çekmeyi başarmıştır. Bu verilere küresel çapta gerçekleşen doğrudan yatırımlarla uyumlu bir seyir izlemektedir. Bu gerçekler ışığında dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyor ve ülkemizin tarımsal kalkınmasına katkı sağlayacak, dünyada gıda sorununa çözüm üretecek yatırımları hedef almaktayız. Bu anlamda, söz konusu yatırımların sürdürülebilir ve sorumluluk bilincine sahip olmasına özen gösteriyoruz. Değerli konuklar, Türkiye, 74 milyonluk nüfusuyla, temel besin maddeleri bakımından kendine yeten bir ülke olmanın yanında, küresel gıda güvenliğine de katkı sağlayabilecek durumdadır. Son yıllarda aldığımız bir takım tedbirler sayesinde tarımsal üretimde verimliliği önemli ölçüde arttırmayı başardık. Tarımsal gayri safi milli hasıla 20010 da 60 Milyar Dolara aşmış; tarımsal ihracatımız da yine 2010 sonunda 12 milyar doların üzerinde gerçekleşmiştir. Hedefimiz bu üretim ve verimlilik artışını sürdürülebilir kılmaktır. Bu potansiyele sahip bir ülkenin yatırım Ajansı olarak, ülkemizin bölge için bir tarımsal yatırım üssü olması düşüncesiyle hareket ediyoruz. Zira böyle bir yaklaşım hem Türkiye nin tarımsal kalkınmasına hem de bölgenin temel gıda ihtiyaçlarının http://www.invest.gov.tr 7
karşılanmasına önemli katkılarda bulunacaktır. Türkiye nin içinde bulunduğu bölgeye baktığımızda, özellikle Türkiye nin güneyinde yer alan ülkelere baktığımızda, bu ülkelerin gerek tarım arazileri, gerekse su kaynakları açısından avantajlı bir konumda olmadıklarını görebiliriz. Bu da Türkiye gibi tarımsal açıdan zengin olan ve ekolojik olarak son derece elverişli olan bir ülkeye muazzam fırsatlar sunmaktadır. Dünyada son yıllarda yükselişe geçen tarım yatırımlarına baktığımızda bu ülkelerin gıda ihtiyaçlarını karşılamak için ciddi yatırım projelerini gerçekleştirdiklerini rahatlıkla görebiliriz. Özellikle Körfez ülkeleri aktif bir şekilde dünyanın farklı bölgelerinden önemli tarım projelerine yatırımlar yapmaktadırlar. Dolayısıyla Türkiye nin bu yatırımları çekmesi hem Türkiye için, hem bölge için, hem de dünya için önemli bir kazanım olacaktır. Türkiye olarak bölgemizin refahına ve geleceğine büyük önem vermekteyiz, aynı zamanda sorumluluk bilincine sahip bir ülke olarak da dünyadaki fakirlik ve açlık gibi sorunların çözümüne katkı sağlamayı ahlaki bir görev olarak addediyoruz. Değerli katılımcılar, Konuşmamı bu sözlerle bitirirken, ben bir kez daha bu etkinliği organize eden herkese teşekkür ediyorum. Etkinliğin verimli bir şekilde geçmesini temenni eder, hepinize göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkür ediyorum. http://www.invest.gov.tr 8