SENİYE HÜSEYİN ÖZALP ANAOKULU Sevda ÖZTÜRK AYDIN Uzman Psikolojik Danışman ALIŞKANLIK BOZUKLUKLARI PARMAK EMME Bu sayıda: Parmak emme 2 Parmak emmenin primer nedeni, bebeklerin parmak emmeyi daha anne karnında öğrenmiş olmaları ve doğuştan sahip oldukları güçlü emme refleksidir. 2-6 yaş arası uyku öncesi rahatlama davranışı olarak görülür. Parmak emmenin açlıkla bağlantılı olduğu düşünülür. Oysa, açlığa bağlı olmayan yaygın bir davranış niteliğidir. Parmak emme genellikle: Anne sütü ile beslenmeyen, Huzursuz aile ortamında büyüyen, Anne ilgisinden yoksun, Temel güven duygusu gelişmemiş, Uykusuzluk, Yalnızlık, Yorgunluk, Kıskançlık, Korku, Zor bir durumla karşılaşma, Utanma, Sıkılma, Durumlarında görülür. Kendini güvende hissetmeyen çocuk, bedeninden güven alma ihtiyacı içine girer. Tırnak Yeme 2 Enürizis 2 Enkoprezis 3 Mastürbasyon 4 Önleme yolları Olayı telaşa kapılmadan sabırla karşılamak ve sürekli ilgilenmekten kaçınarak, çocuğa bu alışkanlığın bebekçe bir davranış olduğunu, başkalarını gözüne hoş görünmeyeceğini basit bir dille anlatılmalıdır. araştırılmalı ve ortadan kaldırılmalıdır. Beslenme esnasında çocuğa gereken ilgi ve sevgi gösterilmelidir. Uyarı yerine çocuğun ilgisi başka bir alana kaydırılmalı, ellerini kullanarak yapabileceği değişik etkinliklere yöneltilmelidir. Ona bu alışkanlığı kendi kendine yenebileceği inancı kazandırılmalıdır. Çocuktan beklentiler onun yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmalıdır. Çocukta özgüven duygusunu geliştirmeye özen gösterilmelidir. İlk yıllarda doğal bir davranış olan parmak emmenin 4 yaşına doğru kaybolması beklenir. 4 yaşından sonra devam ederse davranış bozukluğu olarak nitelendirilir.
TIRNAK YEME Tırnak yeme davranışı genellikle 3-4 yaşlarında başlar. Ender olarak 15-16 aylık gibi erken dönemde de görülebilir. Tırnak yemenin primer nedeni güvensizliktir. Herhangi bir sebepten ötürü duyulan korku, üzüntü, kaygı, güvensizlik buna sebep olmuş olabilir. Ayrıca ; utanma, sıkıntı, ilgi ve sevgi kaybı veya azlığı, Güven duymaya ihtiyacım var. yakın birinin kaybı veya hastalığı, aile içi huzursuzluk, Kıskançlıkta, sebepleri arasında yer alır. Etrafında tırnak yiyen birisinin olması model alarak öğrenmeye neden olabilmektedir. En kalıcı çözüm davranışı ortaya çıkartan sebepleri bulup onları ortadan kaldırmaktır. Çocuğun tırnağına acı biber, oje, uhu vb. maddeler sürme, çocuğu bu davranışından dolayı azarlamak, eleştirmek, korkutmak, cezalandırmak doğru bir çözüm yolu değildir. Bunlar çocukta bu davranışının pekişmesine yol açabilir. Tırnak yeme davranışının değişmesinde davranış değiştirme de aşamalı yaklaşımdan yaralanılabilir. 3-4 yaşına kadar görülen tırnak yeme davranışını anne babalar görmezden gelebilirler. 4 yaşından sonra da devam etmesi durumunda önlem alınmalıdır. Çocuğa duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebileceği bir ortam sağlanırsa bu davranış azalabilir. Çocuk üzüntü, sıkıntı, öfke gibi duygularını anne babasıyla paylaşabilirse bu duygularını dışa vurma yolu olarak tırnak yemeyi seçmeyecektir. Çocuğu korku ve kaygı yaratan durumlardan uzak tutmak gerekir. Küçük çocuklara şiddet içerikli korku filmleri izlettirilmemelidir. Aile içindeki kavgaları ve huzursuzluğu en aza indirmek gereklidir. Alışkanlığı Tersine Çevirme Aşamaları Çocuğun isteği ve katılımıyla uygulanabilir. 6 yaş ve üstü çocuklarla uygulanabilir. 1) Rahatsızlığın Gözden Geçirilmesi: Çocukla birlikte bu alışkanlık nelere yol açtığı, neden bu alışkanlığı bırakmak istediği saptanır. 2) Farkındalık Eğitimi - Ortaya Çıktığı Durumları Saptama: Bu alışkanlığın ne zaman ortaya çıktığını gözlemleyin ve kaydedin. 3) Alternatif Tepki: Alışkanlığı önlemek için alışkanlık yapan davranış yerine insanlara garip gelmeyecek ve çocuğu engellemeyecek bir davranış konulur. Örneğin tırnak yemek yerine yumruk sıkmak. 4) Düzeltici ve Önleyici Tepki: Tırnak yemek yerine kullanılacak davranışı bu davranışın ortaya çıkmasını önlemek için kullanma. 5) Bağlantılı Davranış: Tırnak yemeden önce nasıl davrandığını gözlemleyin ve tırnak yeme yerine koyduğunuz davranışı bu tırnak yeme davranışı öncesi sergilediği davranışı durdurmak için kullanmasını sağlayın. 6) Gevşeme Çalışması: Bedensel ve psikolojik açıdan çocuğu rahatlatmak için gevşeme egzersizleri yapılabilir. 7) Toplumsal Destek: Çocuğun davranışı değiştirmeyle ilgili girişimleri ve çabaları desteklenmeli, uygulaması sağlanmalı. 8) Kayıt: İlerleme olup olmadığını görmek için alışkanlığın görülme sıklığının günlük olarak kaydedilmesi Resmi veya grafiği açıkla- 9) Deneme: Çocuğun alışkanlık haline getirdiği davranış yerine belirlenen yeni davranışı uygulamasını sağlama. Sayfa 2 ALIŞKANLIK BOZUKLUKLARI
ENÜRİZİS (ALTINI ISLATMA) Çocuklar mesane kasları olgunlaşıncaya kadar idrarlarını tutamazlar. Çocuk 3-5 yaşında gece ve gündüz idrarını kontrol edebilecek biyolojik olgunluğa ulaşır. Altını ıslatma bebeklikten itibaren devam ediyor ve mesane kontrolü hiç sağlanmamış ise buna primer enürezis denir. İdrar kontrolü başlamış ve Neler oluyor? en az bir yıl süren mesane kontrolünden sonra tekrar altını ıslatma başlamış ise buna sekonder enürizis denir. Yatak ıslatma sorunun % 75-80 ini primer enürezis, % 20-25 ini de sekonder enürizis oluşturmaktadır. Çocuklarda alt ıslatmaların % 80 i gece, % 5 i gündüz, % 15 i hem gece hem gündüz görülmektedir. Enürezis çocuklarda genellikle tek başına görülür. Ancak bazı durumlarda enkoprezis, gece kabusu, tik, kekemelik, parmak emme, tırnak yeme vb. ile birlikte görüldüğü de olur. Bunlardan bir ya da bir kaçı ile birlikte görülmesi çocukta psikolojik bozukluğun daha ciddi bir boyutta olduğunu düşündürür. Erkek çocuklarda görülme oranı kız çocuklara, oranla daha fazladır. Primer Enürizisin Tuvalet eğitiminin zamanından önce ve baskılı verilmesi Tuvalet eğitiminin verilmemesi veya çok geç verilmesi, Çocuğa yeterli ilgi ve sevgi gösterilmemesi, Annenin aşırı koruyucu tutumu, Çocuğun kendini bağımlı kılma isteği, Bezleme çağı geçmiş çocuğu bezlemek, Aşırı titiz, temiz ve düzenli annenin baskılı tuvalet eğitimine karşı çocuğun pasif saldırgan tepkisi, Annenin bebeğin altını temizleme konusunda ihmalkar davranması sonucunda çocuğun kuruluk alışkanlığını kazanamaması Sekonder Enürizisin Çocuğun kendine haz veren bebeklik dönemine geri dönmesi, gerilemesidir. Yeni bir kardeşin dünyaya gelmesi, Ailede hastalık, Ölüm, Geçimsizlik, Ayrılık, Yeni bir eve taşınma, Yeni bir okula başlama. Anne baba arasındaki ilişkilerin bozuk olması durumunda çocuk, onlara karşı olumsuz duygularını enürizis yoluyla belirtir. İlk önce fizyolojik bir problem olup olmadığı araştırılmalıdır. Çocuk davranışından dolayı cezalandırılmamalı, Acıma, aşırı koruma gibi davranışlar içerisine girilmemeli, Çocukta utanma duygusu yaratılmamalı, Başkaları ile kıyaslanmamalı, Temel güven duygusunun geliştirilmesine yardımcı olunmalı, Çocuğun dramatik oyunlar, taklit oyunları ve resim yoluyla kendini ifade etmesine fırsat verilmeli, Kil, toprak ve kumla oynamasına fırsat vererek rahatlaması sağlanmalı, Kuru ve ıslak kalktığı geceleri kayıt etmesi (kuru günler için güneş, ıslak günler için yağmur çizilmesi şeklinde) istenerek farkındalığı arttırılmalı, Güneşlerin sayısının fazla olması durumunda küçük ödüller alma yoluyla motivasyonu arttırma. Farkındalık Çizelgem Sevda ÖZTÜRK AYDIN Sayfa 3
ENKOPREZİS (DIŞKI KAÇIRMA) Normal gelişen bir çocuk 2-3 yaşın sonuna doğru bilinçli olarak dışkısını kontrol etmeye başlar. Enkoprezis çocuğun anal kaslarını kontrol edebilecek yaşa gelmesine rağmen dışkısını istemli yada istem dışı olarak uygun olmayan yerlere bırakması şeklinde ortaya çıkan bir bozukluktur. Dışkı kaçırma bebeklikten itibaren devam ediyor ve anal kasların kontrolü hiç gelişmemiş ise buna primer enkoprezis denir. Dışkı kaçırma en az bir yıllık bir kontrolden sonra tekrar başlamış ise buna da sekonder enkoprezis denir. Resmi veya grafiği açıklayan alt yazı. 4 yaşından önce çocuklar yeterli fiziksel olgunluğa ulaşamadıkları için anal kasları üzerinde denetim sağlayamayabilirler. Enkoprezis genellikle gündüz ve çocuk uyanıkken görülür. Erkek çocuklarında kızlarda 3 kat daha fazla görülür. Enkoprezis değişik şekillerde ortaya çıkabilir. Birincisi çocuğa yeterli tuvalet eğitiminin verilmemesi veya tuvalet eğitimine yeterli cevap alınamaması şeklinde olabilir. İkinci tip ruhsal bir bozukluğa bağlı olarak gelişir. Çocukta fizyolojik bağırsak kontrolü normal olmasına karşın uygun yerlere dışkılamayla ilgili normlara karşı bir isteksizlik, direnç ve başarısızlık vardır. Üçüncü tip ise fizyolojik olarak dışkıyı tutmanın sonucudur. Bu durumda bağırsakta dışkının birikmesine bağlı olarak kaçırma yada uygunsuz yerlere dışkılama görülebilir. Enkoprezis; Enkoprezis tuvalet eğitimine zamanından önce başlayan, katı disiplin uygulayan anne ile inatlaşmanın bir ifadesi olabilir. Tuvalet eğitimi sırasında annenin katı bir disiplin uygulamasına karşı çocuğun inatlaşmasının bir ifadesi, Katı kurallara ve disipline karşı baş kaldırma ve öç alma, Saldırganlık duygusunu ifade etme, Annenin bebeksi davranmasına karşı gösterilen bir davranış olarak karşımıza çıkabilmektedir. Sekonder sebepler olarak, Anneden ayrılma, Hastaneye yatma, Yeni bir eve taşınma, Travmatik bir olay yaşama, Yeni bir kardeşin dünyaya gelmesi, sayılabilir. Tuvalet eğitimine zamanında başlanmalı, Eğitimde baskı uygulanmamalı ve aşırı titiz tutumdan sakınılmalı, Dışkı kaçıran çocukla alay etmekten, azarlamaktan ve ceza vermekten kaçınılmalı, Çocukta utanma duygusu yaratılmamalı ve başka çocuklarla kıyaslanmamalı, Bebeksi davranılmamalı ve aşırı koruyucu bir tutum içerisine girilmemeli, Arkadaş grubuna girmede ve kendini ifade etmede desteklenmeli, Çocuğun belli rutinlerde tuvalete oturması sağlanmalı, Davranışını kendi yenebileceği Tuvalet korkum konusunda desteklenmeye ihtiyacım var. konusunda çocukla konuşulmalı, Yeterli ilgi ve sevgi gösterilmelidir. Sayfa 4 Bülten Başlığı
ÇOCUKLUK ÇAĞI MASTÜRBASYONU Çocuk doğduğu günden itibaren anne memesi veya biberon ile hem beslenir hem de sakinleşerek rahatlar. Üç yaş civarında çocuk kendi bedenini keşfetmeye yönelir. Tesadüfen cinsel organını ellemek ya da sürtmek suretiyle tamamen fizyolojik temelli bir haz duygusu yaşar. Cinsel düşünce ve hayallerden arınmış bu duygu insan biyolojisinin gereğidir ve parmak emmekten farklı bir eylem değildir. Bir kez haz duygusu yaşayan çocuk bu duyguyu yeniden yaşamak için çaba sarf eder. Cinsel organıyla oynayarak bir çeşit kendi kendini tatmine başlar. Bu tatmin aslında çocuğun kendi kendisini uyarması demektir. Ç o c u ğ u n genital bölgesini eliyle ya da Sık sık yalnız kalan, kendisi ile ilgilenilmeyen, çevreden gelecek uyarıdan ve sevgiden yoksun çocuklar kendi kedilerini uyarma yoluna giderler. Artık çocuğun tesadüfen bulduğu haz kaynağı bir amaca yönelik olarak tekrar tekrar kullanılır. İki üç yaşlarında tamamen fizyolojik sayılan bu olayın giderek sıklaşması ve ileri yaşlarda da devam etmesi çocuk anne baba ilişkilerinde bir sorun yaşandığını anlamına gelebilir. Çocukluk döneminde saatlerce süren ve çocuğun yeme ve uyuma gibi günlük aktivitelerine bile engel olabilecek sıklıkta mastürbasyonlara da rastlanabilir. Bu çocuklar her boş buldukları vakitte gizlice bir odaya kapanır ve dakikalarca mastürbasyon yaparlar. Bu derecede aşırı mastürbasyonun nedeni mutlaka bulunmalıdır. Bu durumda mastürbasyon adeta bir saplantı haline gelmiştir. Kardeş doğumu, anne babadan birinin evden uzaklaşması gibi çocuğu zedeleyebilen durumlarda da aşırı mastürbasyona rastlanabilir. sürtünerek uyarırken terleme kızarma ve sık sık nefes alma gibi belirtilerin gözlendiği bu duruma çocukluk dönemi mastürbasyonu denir. Ergenlik öncesi çocuklarda erişkinlerde olduğu gibi cinsel istek, hayal ve uyarılmışlık hali söz konusu değildir. Dolayısıyla bebeklik döneminde başlayan mastürbasyonun cinsel bir anlamı yoktur. (Dr. Mücahit ÖZTÜRK) Bazen çocuğun cinsel organında kaşıntılı bir yara bulunması mastürbasyon benzeri bir olaya neden olabilir. Ayrıca cinsel tacize uğramış çocuklarda da bu derece aşırı mastürbasyona rastlanmaktadır. Ergenlik döneminde merak ile başlayan mastürbasyon zamanla aşırı bir hal alabilir. Bebekler bazen bacaklarını kasarak bazen de bir yastığa ya da başka bir nesneye dayanarak genital bölgelerini uyarırlar. Bu durumda ailenin çocuğa suçluluk duygusu yaşatacak tavır ve sözlerden kaçınması gerekir. Böyle davranılmazsa bu çocuklarda çökkünlük ve saplantı belirtileri gözlenmeye başlar. Çocuk mastürbasyona başladıktan sonra ilgisini başka bir yöne çekmeye çalışmak bazen işe yarayabilir. Ancak genellikle en uygun strateji, mastürbasyonun ortaya çıkabileceği durumlarda, bu davranış ortaya çıkmadan önce çocuğa bu davranışın yerine geçebilecek yeni bir seçenek sunmaktır. Bu yaklaşım doğaldır ki her çocuk için farklı olacaktır. Uykuya dalmakta güçlük çeken biri için bu süreci saçını okşama ya da masal anlatma yoluyla daha keyifli hale getirmek uygun bir seçenek olabilir. Uyaransızlık nedeniyle bütün gün yalnız başına mastürbasyon yapan bir çocuk söz konusu olduğunda, çocuk için önemli kişilerle, özellikle ana babası ile daha fazla birlikte olabilmesi ya da bir anaok u l u n a başlayab i l m e s i önerilebilir. Resmi veya grafiği açıklayan alt yazı. Sevda ÖZTÜRK AYDIN Sayfa 5