ÜÇ TEMEL ESAS ÜÇ TEMEL ESAS. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

Benzer belgeler
تلقني أصول العقيدة العامة

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

DÖRT KAİDE القواعد األربعة DÖRT KAİDE. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

YEMEN AHALİSİNE MEKTUP YEMEN AHALİSİNE MEKTUP. Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

Rahmân ve Rahîm Olan Allah ın Adıyla

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Dinde Üç Temel Esas ve Delilleri

150. Sohbet TEVHÎDİN TARÎFİ VE MAHİYETİ (2/2)

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

IGMG EV SOHBETLERİ DERSLERİ

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

TEVHİD KELİMESİ: İSLAMLA KÜFÜR ARASINDAKİ ALAMET-İ FARİKA. Şeyh Muhammed bin Abdulvehhab (rh.a) www. almuwahhid.com

ي ا ا ي ه ا ال ذ ين ا م ن وا ك ت ب ع ل ي ك م الص ي ام ك م ا ك ت ب ع ل ى ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق ون

EV SOHBETLERİ SOHBET Merhamet

Terceme : Muhammed Şahin

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Peygamberlerin Kur an da Geçen Duaları

Îman, Küfür ve Tekfir 2

94. SOHBET İslam da İbadet Kavramı Çerçevesinde "Çalışmak İbadet "midir?

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

Fatiha Suresi'nin Tefsiri ve Faydaları

yoksa ziyana uğrayanlardan olursun." 7

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları)

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

MÜNAFIKLARIN VASIFLARI MÜNAFIKLARIN VASIFLARI. Şeyh Muhammed bin Abdulvehhab (rh.a)

2 İSLAM BARIŞ VE EMAN DİNİDİR 1

Hesap Verme Bilinci Gönderen Kadir Hatipoglu - Ocak :00:00

Kur an-ı Kerim de Geçen Ticaret, Alım-Satım, Satın Alma Ayetleri ve Mealleri

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

IGMG Ev Sohbeti AT. Ders : 5 Konu: DERS MELEKLERE İMAN

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı *

RAMAZAN ORUCU. Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı.

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek

EV SOHBETLERİ AT. Ders : 6 Konu : Kitaplara İman. a) Kitaplara Topyekün İman

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ

1 Bahattin Akbaş, Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı 2 İbn Manzur, Lisanu'l- Arab, Xlll/115 3 Kasas, 28/77. 4 İbrahim, 14/34. 5 İsrâ, 17/70.

NASIL BİR ALLAH A İMAN EDİYORUZ?

MAĞRİB AHALİSİNE MEKTUP

113. SOHBET Peygamberlerin Ortak Özellikleri

EV SOHBETLERİ DERS: 7 KONU: PEYGAMBERLERE İMAN. A) Peygamber (Resȗl-Nebî) Ne Demektir?

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

12. CÜZ KURAN OKULU KURAN-DER HASAN TEMUR

ÖRNEK VAAZLAR LÜTFİ ŞENTÜRK 299 CENNET VE NİMETLERİ

YERYÜZÜNDE ALLAH A EN SEVİMLİ YERLER: CAMİLERİMİZ

EV SOHBETLERİ. (Allah) her şeyi yaratmış, ona ölçü, biçim ve düzen vermiştir. (Furkan, 25:2)

IGMG EV SOHBETLERİ DERSLERİ

EV SOHBETLERİ 135. Sohbet SOHBET BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR! 1

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

DUHÂ SÛRESİ. Duhâ Sûresi Tefsîri 3

Sevgili sanatseverler,

IGMG Ev Sohbeti. IGMG Ev sohbeti 1

Transkript:

الثالثة األصول ÜÇ TEMEL ESAS Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 1

DÖRT MESELE Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) der ki: Şunu bil ki Allah ın rahmeti üzerine olsun bizim dört meseleyi bilmemiz gerekmektedir: 1 - İlim: Yani Allah'ı, Rasulunu ve de İslam dinini delilleriyle bilmek. 2 - Amel: Bu ilimle amel etmek. 3 - Buna davet etmek. 4 - Davet sırasında görülen eziyetlere sabretmek. Bütün bunların delili Asr suresidir. Bu surede Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır: }و ال ع ص ر إ ن األ ن س ان ل ف ي خ س ر إ ال ال ذ ين آم ن وا و ع م ل وا الص ا ل ات و ت و اص و ا ب ا ل ق و ت و اص و ا ب الص ب { "Asra yemin olsun ki, insan hiç şüphesiz hüsrandadır. Ancak iman edip, salih amel işleyenler ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler bundan müstesnadır." (Asr: 103/1-3) İmam Şafiî yüce Allah ın rahmeti üzerine olsun şöyle demektedir: Eğer yüce Allah kullarına karşı bu sureden başka bir hüccet (delil) indirmemiş olsaydı, bu dahi onlara yeterdi. İmam Buharî de Allah ın rahmeti üzerine olsun Sahih inde ilmin söz ve amelden önce olduğuna dair bir bab açmıştır. Buna delil de yüce Allah ın şu kavlidir: }ف اع ل م أ ن ه ال إ ل ه إ ال ا لل و اس ت غ ف ر ل ذ ن ب ك { "(Ey Muhammed!) Bil ki Allah'tan başka ibadete layık ilah yoktur. Kendinin, mümin erkek ve kadınların günahlarının bağışlanmasını dile." (Muhammed: 47/19) Görüldüğü gibi burada söz ve amelden önce ilim ile başlamaktadır. ÜÇ MESELE Şunu bil ki Allah ın rahmeti üzerine olsun her müslüman erkek ve kadına şu üç meseleyi öğrenmek ve gereğince amel etmek vaciptir: 1 - Allah bizi yarattı, bizi rızıklandırdı. Ve O bizleri başıboş bırakmamıştır. Bilakis bizlere bir rasul gönderdi. Kim ona itaat ederse cennete, kim de karşı gelirse cehenneme gidecektir. Allah (c.c) şöyle buyuruyor: 2

}إ ن ا أ ر س ل ن ا إ ل ي ك م ر س وال ش اه دا ع ل ي ك م ك م ا أ ر س ل ن ا إ ل ف ر ع و ن ر س وال ف ع ص ف ر ع و ن الر س ول ف أ خ ذ ن اه أ خ ذا و ب يال { "Firavun'a bir rasul gönderdiğimiz gibi, doğrusu, size de hakkınızda şahitlik edecek bir rasul gönderdik. Ama Firavun o rasule karşı gelmiş, biz de onu ağır ve çetin bir azaba uğratmıştık." (Müzzemmil: 73/15-16) 2-Yüce Allah ibadetinde kendisine herhangi bir kimsenin ortak koşulmasına ister mukarreb (Allah a yakınlaştırılmış) bir melek, isterse de mürsel (rasul olarak gönderilmiş) bir peygamber olsun asla razı olmaz. Buna delil de yüce Allah ın şu buyruğudur: }و أ ن ال م س اج د لل ف ال ت د ع و م ع ا لل أ ح دا { "Mescidler şüphesiz Allah'ındır. O halde Allah ile birlikte kimseye dua (ibadet) etmeyin." (Cin: 72/18) 3 - Kim Allah a ve Rasûlüne itaat eder ve Allah ı tevhid ederse (birlerse), o kimsenin Allah ve Rasûlüne karşı gelen kimseleri en yakın akrabası olsa dahi veli edinmesi caiz değildir. Buna delil de yüce Allah ın şu buyruğudur: }ال ت د ق و ما ي ؤ م ن ون ب ا لل و ال ي و م اآلخ ر ي و اد ون م ن ح اد ا لل و ر س ول ه و ل و ك ان وا آب ا ه م أ و أ ب ن ا ه م أ و إ خ و ان ه م أ و ع ش ري ت ه م أ ول ئ ك ك ت ب ف ق ل و ب م األ مي ان و أ ي د ه م ب ر وح م ن ه و ي د خ ل ه م ج ن ات ت ر ي م ن ت ت ه ا األ ن ه ار خ ال د ين ف يه ا ر ض ي ا لل ع ن ه م و ر ض وا ع ن ه أ ول ئ ك ح ا لل أ ال إ ن ح ا لل ه م ال م ف ل ح ون { "Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları olsa bile- Allah'a ve Rasulüne düşman olanlara sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah imanı onların kalblerine yazmış ve katından bir nur ile onları desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak ve onlar orada temelli kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın hizbidir (taraftarıdır). İyi bilin ki, kurtuluşa erecek olanlar sadece Allah'ın hizbi (taraftarı) olanlardır." (Mücadele: 58/22) Allah ın kendisine itaatinin yollarını göstermesini dilediğimiz kişi! Şunu bil ki Hanîflik İbrahim in milleti (dini)dir. Bu da yüce Allah a bir ve tek olarak, dini de yalnızca O na has kılarak ibadet etmektir. Allah bütün insanlara bunu emretmiştir ve onları bunun için yaratmıştır. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmaktadır: 3

}و م ا خ ل ق ت ا ل ن و األ ن س إ ال ل ي ع ب د ون { Ben cinleri de, insanları da ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım. (ez-zâriyât, 51/56) Buradaki...yalnız Bana ibadet etsinler... buyruğu "Beni birlesinler" demektir. Allah ın verdiği emirlerin en büyüğü tevhid dir. Tevhid de yalnızca Allah a ibadet etmek demektir. Nehyettiği şeylerin en büyüğü de şirk tir. Şirk Allah ile birlikte Allah tan başkasına dua ve ibadet etmek demektir. Delili de yüce Allah ın şu buyruğudur: }و اع ب د وا ا لل و ال ت ش ر ك وا ب ه ش ي ئا { Allah a ibadet edin, O na hiçbir şeyi ortak koşmayın. (en-nisâ, 4/36) Sana: İnsanın bilmekle yükümlü olduğu üç esas nedir? diye sorulursa de ki: Kulun Rabbini, dinini ve peygamberi Muhammed i sallallahu aleyhi ve sellem bilmesidir. BİRİNCİ ESAS: KULUN RABBİNİ BİLMESİ Bundan dolayı sana Rabbin kimdir? diye sorulursa, de ki: Rabbim Allah tır, O nimetleriyle beni de, bütün âlemleri de terbiye etmiştir. O benim mabudumdur ve ben O ndan başkasına ibadet etmem. Buna delil de yüce Allah ın: 4 }ا ل م د لل ر ال ع ال م ني { Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah adır. (el-fatiha, 1/1) buyruğudur. Allah ın dışındaki her bir varlık âlemdir, ben de o âlemden bir kişiyim. Sana: Rabbini ne ile bildin? diye sorulursa, de ki: Ben Rabbimi ayetleriyle ve yaratıklarıyla bildim. Gece ve gündüz, güneş ve ay O nun ayetlerindendir. Yedi gök, yedi yer, onların içindekiler ve aralarındakiler de O nun yarattıklarının bir kısmıdır. Buna delil de yüce Allah ın şu buyruklarıdır: }و م ن آي ات ه الل ي ل و الن ه ار و الش م س و ال ق م ر ال ت س ج د وا ل لش م س و ال ل ل ق م ر و اس ج د وا لل ال ذ ي خ ل ق ه ن إ ن ك ن ت م إ ي اه ت ع ب د ون { "Gece ile gündüz, güneş ile ay onun ayetlerindendir. Güneş ve aya secde etmeyin. Eğer yalnız Allah'a ibadet ediyorsanız onları yaratan Allah'a secde edin. " (Fussilet Suresi 37. ayet)

Ve şöyle buyurmuştur: الل ي ل }إ ن ر ب ك م ا لل ال ذ ي خ ل ق الس م او ات و األ ر ض ف س ت ة أ ي ام ث اس ت و ى ع ل ال ع ر ش ي غ ش ي الن ه ار ي ط ل ب ه ح ث يثا و الش م س و ال ق م ر و الن ج وم م س خ ر ات ب أ م ر ه أ ال ل ه ا ل ل ق و األ م ر ت ب ار ك ا لل ر ال ع ال م ني { "Muhakkak ki sizin Rabbiniz olan Allah, gökleri ve yeryüzünü altı günde yaratmış ve sonra da arşa istiva etmiştir. Gündüzün aydınlığını, onu süratle takip eden gece ile örten, güneşi, ayı ve yıldızları emrine boyun eğdiren O'dur. Yaratmak da emretmek de Allah'a mahsustur. Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah şanı yüce olandır." (Araf Suresi 54. ayet) Rab; kendisine ibadet edilen (ve de ibadet edilmesi gereken)dir. Buna delil ise yüce Allah'ın şu sözüdür: }ي ا أ ي ه ا الن اس اع ب د وا ر ب ك م ال ذ ي خ ل ق ك م و ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق ون ال ذ ي ج ع ل ل ك م األ ر ض ف ر اشا و الس م ا ب ن ا و أ ن ل م ن الس م ا م ا ف أ خ ر ج ب ه م ن الث م ر ات ر ز قا ل ك م ف ال ت ع ل وا لل أ ن د ادا و أ ن ت م ت ع ل م ون { "Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet edin. Umulur ki (böylece Allah'ın azabından) korunmuş olursunuz. O Rab ki sizin için yeryüzünü bir döşek, gökyüzünü de sağlam bir çatı yaptı. Gökyüzünden yağmuru indirip onunla sizin için çeşitli meyveleri rızık olarak çıkardı. Öyle ise artık bile bile Allah'a ortaklar koşmayın." (Bakara Suresi 21-22. ayetler) İbn-i Kesir (Allah ona rahmet etsin) şöyle demiştir. İbadete müstahak olan yegane varlık bu kadar çeşitli mahlukatı yaratandır, yani Allah'tır. Allah'ın yapılmasını emrettiği; İslam (teslim olmak), iman (kesin bir inançla inanmak) ve ihsan (Allah ı görüyormuşçasına ibadet etmek) ve de ibadet kapsamında yer alan dua, havf (korku), reca (ümit etmek), tevekkül etmek, rağbet (isteyerek yönelmek), rahbet (çekinerek korkmak), huşu (itaat ederek sakınmak), haşyet (bilerek korkmak), inabe (yönelmek), istiane (yardım dilemek), istiaze (sığınmak), istigase (imdat dilemek), zebh (kurban kesmek), nezr (adak adamak) buna benzer yüce Allah ın emretmiş olduğu bütün çeşitleri ile ibadet, sadece ve sadece Allah a mahsustur. (Bunlara) delil yüce Allah ın şu buyruğudur: 5

أ ح دا ا لل م ع ت د ع وا ف ال ال م س اج د لل و أ ن "Mescidler şüphesiz Allah'ındır. O halde Allah ile birlikte kimseye dua (ibadet) etmeyin." (Cin: 72/18) Her kim bu ibadetlerden herhangi birisini Allah tan başkasına yöneltecek olursa, o kimse müşrik ve kâfirdir. Buna da delil yüce Allah ın şu buyruğudur: ال ك اف ر و ن ي ف ل ح إ ن ه ال ر ب ه ع ن د ف إ ن ا ح س اب ه ب ه ل ه ب ر ه ا ن ال اهلا آخ ر ا لل م ع ي د ع و م ن Kim buna dair hiçbir delili bulunmaksızın, Allah ile birlikte başka bir ilâha dua (ve ibadet) ederse, onun hesabı ancak Rabbinin katındadır. Kâfirler hiç şüphesiz kurtuluşa eremezler. (el-mu minûn, 23/117) Hadîs-i şerifte de: delil de yüce Allah ın şu buyruğudur: Dua ibadetin beynidir 1 diye buyrulmaktadır. Buna ا لد ع ا م خ ا ل ع ب اد ة ع ب اد ت ع ن ي س ت ك ب و ن ال ذ ي ن إ ن ل ك م ب أ س ت ج اد ع و ن ر ب ك م و ق ا ل س ي د خ ل و ن ج ه ن م د اخ ر ي ن Rabbiniz buyurdu ki: Bana dua edin, ben de duanızı kabul edeyim. Şüphesiz Bana ibadet etmeyi büyüklüklerine yedirmeyenler yakında hor ve hakir olarak cehenneme gireceklerdir. (el-mu min, 40/60) Havf (Korku): Bunun ibadet olduğuna delil Yüce Allah'ın şu ayetidir: ف ال ت اف وه م و خ اف ون إ ن ك ن ت م م ؤ م ن ني Eğer iman eden kimseler iseniz, onlardan (kafirlerden) değil benden korkun" (Ali İmran Suresi: 175. ayet) Reca (Ümit Etmek): Bunun ibadet olduğuna delil Yüce Allah'ın şu ayetidir: }ف م ن ك ان ي ر ج وا ل ق ا ر ب ه ف ل ي ع م ل ع م ال ص ا ل ا و ال ي ش ر ك ب ع ب اد ة ر ب ه أ ح دا { "Kim Rabbi ile karşılaşmayı ümit ederse salih amel işlesin ve Rabbine yapmış olduğu ibadetlerde ona kimseyi ortak koşmasın" (Kehf Suresi 110. ayet) 1 Tirmizi, De'avat: 2, Tirmizi hadis hakkında şu notu düşmüştür: Hadis bu vecihten garibtir. Biz bunu İbn Lehia hadisinden başka bir yolla bilmiyoruz. Tirmizi de 3371 no lu hadis 6

Tevekkül Etmek (Güvenip dayanmak): Bu ibadetin delili ise Yüce Allah'ın şu sözleridir: }و ع ل ا لل ف ت و ك ل وا إ ن ك ن ت م م ؤ م ن ني { Eğer iman etmiş iseniz ancak Allah a tevekkül edin (Maide: 23) }و م ن ي ت و ك ل ع ل ا لل ف ه و ح س ب ه { "Kim Allah'a tevekkül ederse Allah ona yeter" (Talak Suresi 3. Ayet) Rağbet (İsteyerek Yönelmek), Rahbet (Çekinerek Korkmak), Huşu (İtaat Ederek Sakınmak): Bu ibadetlere delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }إ ن ه م ك ان وا ي س ار ع ون ف ا ل ي ر ات و ي د ع ون ن ا ر غ با و ر ه با و ك ان وا ل ن ا خ اش ع ني { Şüphesiz bunlar hayırlı işler yapmaya koşarlar. Rağbet ederek, rahbet ile (korkarak) bize dua ederlerdi. Bize gönülden derin saygı (huşû) duyarlardı. (Enbiya: 90) Haşyet (Korkmak): Bu (ibadete) delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: 44) (Maide: "Onlardan değil, asıl benden korkun" }ف ال ت ش و ه م و اخ ش و ن } İnabe (Yönelmek): Bu (ibadetin) delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: (Zümer:54) "Rabbinize yönelin ve O'na teslim olun." }و أ ن يب وا إ ل ر ب ك م و أ س ل م وا ل ه { İstiane (Yardım Dilemek): Bu (ibadete) delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }إ ي اك ن ع ب د و إ ي اك ن س ت ع ني { "Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz" (Fatiha:5) Allah rasulu (sav) bir hadisinde şöyle buyurmuştur: بالل ف اس ت ع ن اس ت ع ن ت إذ ا "Yardım dilediğin zaman Allah'tan yardım dile" 2 İstiaze (Sığınmak): Bu (ibadetin) delili ise Yüce Allah'ın şu sözleridir: 2 Tirmizi, Sıfat ul kıyame, No: 2516 7

1) (Felak: "De ki: Sabahın rabbine sığınırım" أ ع وذ ب ر ال ف ل ق ق ل ayet) "De ki: İnsanların Rabbine sığınırım" (Nas Suresi 1-2. }ق ل أ ع وذ ب ر الن اس } İstigase (İmdat Dilemek): Bu (ibadetin) delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }إ ذ ت س ت غ يث ون ر ب ك م ف اس ت ج ا ل ك م { "Rabbinizi imdada çağırdınız da (O da hemen akabinde) sizin bu çağrınıza cevap vermişti(karşılık vermişti). (Enfal Suresi 9. ayet) Zebh (Kurban Kesmek): Bu (ibadetin) delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: ق ل إ ن ن ه د ا ن ر ب إ ل ص ر ا ط م س ت ق ي م ص ال ت و ن س ك ي و م ي ا ي و م ا ت لل ر د ينا ق ي ما م ل ة إ ب ر ا هي م ح ن يفا و م اك ا ن م ن ال م ش ر ك ني * ق ل إ ن ني ني * ال ش ر ي ك ل ه و ب ذ ل ك أ م ر ت و أ ن ا أ و ل ال م س ل م ال ع ال م "Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, gerçek dine ve haniflerden olan İbrahim'in dinine iletmiştir" de. De ki: "Namazım, kestiğim kurbanım, hayatım ve ölümüm, alemlerin Rabbi Allah içindir. O'nun hiçbir ortağı yoktur; böyle emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim." (Enam Suresi 161-163. ayetler) (Peygamber efendimizin) sünnetinde şöyle gelmiştir: " " "Allah kendinden başkası için kurban kesene lanet etmiştir." 3 Nezr (Adak Adamak): Bu (ibadetin) delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: للا ل غ ري ذ ب ح م ن للا لع ن }ي وف ون ب الن ذ ر و ي اف ون ي و ما ك ان ش ر ه م س ت ط ريا { "Onlar adaklarını yerine getirirler ve şerri, kötülüğü yaygınlaşmış olan (o) günden korkarlar" (İnsan Suresi 7. ayet) İKİNCİ ESAS: İSLAM DİNİNİ DELİLLERİYLE BİLMEK 3 Müslim. Edahi: 8 no: 1978 8

İslam: Kulun Allah'ı birleyerek ona teslim olması, itaat ederek Ona boyun eğmesi, şirkten ve onun ehlinden beri olması (uzaklaşması) demektir. İslam üç mertebedir. Bu mertebeler şunlardır: İslam, İman, İhsan. Her mertebenin de kendine göre rükünleri (şartları) vardır. İslam'ın Rükünleri: BİRİNCİ MERTEBE: İSLAM 1- Kelime-i Şehadet getirmektir. Yani Allah'tan başka (ibadet edilecek) ilah olmadığına ve Muhammed sav in onun elçisi olduğuna şehadet etmektir. 2- Namaz kılmak 3- Zekat vermek 4- Oruç tutmak 5- Hacca gitmek (Allah'ın hürmetli evini haccetmek) Kelime-i Şehadetin delili Yüce Allah'ın şu sözüdür: }ش ه د ا لل أ ن ه ال إ ل ه إ ال ه و و ال م الئ ك ة و أ ول و ال ع ل م ق ائ ما ب ال ق س ال إ ل ه إ ال ه و ال ع ي ا ل ك ي م } "Allah O'ndan başka (ibadet edilecek) hiç bir ilah olmadığına şahitlik etmiştir. Melekler ve ilim ehli olanlar da dosdoğru ve adaletli olarak buna şahitlik etmişlerdir. O Aziz ve Hakim olan Allah'dan başka (ibadet edilecek) bir ilah yoktur." (Ali İmran Suresi 18. ayet) ال demektir. (Şehadetin) manası ise: Allah'tan başka ibadet edilecek başka bir hak ilah yoktur "ilah yoktur" sözü kabule karşılık reddi içerir; Allah'ın dışındaki bütün ibadet edilen her إ ل ه إ ال ا لل şeyi nefy eder (hükmünü kaldırır). " " "Allah'tan başka" sözü ise; ibadetin yalnızca yüce Allah a yapılması gerektiğini, mülkünde O nun hiçbir ortağının bulunmadığı gibi ibadetinde de O nun herhangi bir ortağının bulunmadığını ortaya koymaktadır. Bu şehadetin açıklaması ve tefsiri Yüce Allah'ın şu sözleridir. }و إ ذ ق ال إ ب ر اه يم أل ب يه و ق و م ه إ ن ن ب ر ا م ا ت ع ب د ون إ ال ال ذ ي ف ط ر ن ف إ ن ه س ي ه د ين و ج ع ل ه ا ك ل مة 9 ب اق ي ة ف ع ق ب ه ل ع ل ه م ي ر ج ع ون { "Hani İbrahim babasına ve kavmine şöyle demişti: Beni yaratan Allah hariç sizin ibadet ettiklerinizden beriyim (uzağım). Muhakkak ki O, beni doğruya iletecektir. (Allah) İbrahim'in bu sözünü kendisinden sonra gelecek olanlar belki hakka, doğruya yönelirler, dönerler diye kalıcı bir söz kılmıştır." (Zuhruf Suresi 26-28. ayetler)

Ve şöyle buyurmuştur: }ق ل ي ا أ ه ل ال ك ت ا ت ع ال و ا إ ل ك ل م ة س و ا ب ي ن ن ا و ب ي ن ك م أ ال ن ع ب د إ ال ي ت خ ذ ب ع ض ن ا ب ع ضا أ ر ب ابا م ن د ون ا لل ف إ ن ت و ل و ا ف ق ول وا اش ه د وا ب أ ن ا م س ل م ون { ا لل و ال ن ش ر ك ب ه ش يئا و ال "De ki: Ey kitap ehli! (Yahudiler ve Hıristiyanlar) sizinle bizim aramızda eşit olan bir kelimeye geliniz. Allah tan başkasına ibadet etmeyelim, O na hiçbir şeyi ortak tutmayalım. Kimimiz, kimimizi Allah tan başka rabler edinmesin. Eğer yüz çevirirlerse bizim gerçekten müslümanlar olduğumuza şahid olun deyin. " (Ali İmran Suresi 64. ayet) Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'in Allah'ın Resulü, elçisi olduğuna şehadet etmenin delili ise, Yüce Allah'ın şu sözüdür: } ع ن ت م ح ر ي ص م ا ع ل ي ه ع ي م أ ن ف س ك م ن ر س و ل ج ا ك م }ل ق د ر ح ي م ر و ف ب ال م ؤ م ن ني ع ل ي ك م "Muhakkak ki size içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki; sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatli, merhametlidir." (Tevbe Suresi 128. ayet) şudur: "Muhammed Allah'ın Resulüdür" şehadetinin manası ise ممدا رسول للا Muhammed in Allah ın Rasûlü olduğuna şahitlik etmenin anlamı da emrettiği hususlarda ona itaat etmek, verdiği haberleri tasdik etmek, nehyedip yasakladığı hususlardan uzak durmak ve ancak onun getirdiği şeriata uygun olarak Allah a ibadet etmektir. Namazın ve zekâtın delili ile tevhid in açıklaması yüce Allah ın şu buyruklarında dile getirilmektedir: }و م ا أ م ر وا إ ال ل ي ع ب د وا ا لل م ل ص ني ل ه الد ين ح ن ف ا و ي ق يم وا ال ق ي م ة { الص الة و ي ؤ ت وا ال ك اة و ذ ل ك د ي ن Halbuki onlar, O nun dininde ihlâs sahipleri ve hanif ler (İslâm a bağlananlar) olarak Allah a ibadet etmelerinden, namazı dosdoğru kılmalarından, zekâtı vermelerinden başkası ile emrolunmadılar. Dosdoğru din işte budur. (Beyyine Suresi 5.ayet) Orucun delili şu ayettir: }ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آم ن وا ك ت ب ع ل ي ك م الص ي ام ك م ا ك ت ب ع ل ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق ون { 11

Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız. (Bakara 183) Haccın delili şu ayettir: }و لل ع ل الن اس ح ج ال ب ي ت م ن اس ت ط اع إ ل ي ه س ب يال و م ن ك ف ر ف إ ن ا لل غ ن ع ن ال ع ال م ني { Ona bir yol bulabilenlerin o Evi haccetmesi, Allah ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır. Artık kim inkâr ederse, şüphesiz ki Allah âlemlere muhtaç değildir. (Ali İmran 97) İKİNCİ MERTEBE: İMAN İman yetmiş küsur şubedir. Bunun en üstünü lâ ilâhe illallah tır, en aşağısı yolda rahatsızlık veren şeyleri ortadan kaldırmaktır. Haya da iman şubelerindendir. İMANIN ŞARTLARI: İmanın esasları altıdır : Allah a, Meleklerine, Kitaplarına, Resullerine, Ahiret gününe, kadere yani hayrın ve şerrin Allah tan geldiğine iman etmektir. Bu altı şarta delil ise yüce Allah'ın şu sözüdür: }ل ي س ال ب أ ن ت و ل وا و ج وه ك م ق ب ل ال م ش ر ق و ال م غ ر و ل ك ن ال ب م ن آم ن ب ا لل و ال ي و م اآل خ ر و ال م الئ ك ة و ال ك ت ا و الن ب ي ني { "İyilik yüzlerinizi doğuya ve batıya doğru çevirmeniz değildir. Ve lakin gerçek iyilik Allah'a, Ahiret gününe, meleklerine, kitaba ve peygamberlere iman edenin iyiliğidir." (Bakara Suresi 177. ayet) Kaderin delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: yarattık." Muhakkak ki biz her şeyi belli bir kadere göre "}إ ن ا ك ل ش ي خ ل ق ن اه ب ق د ر { (Kamer Suresi 49. ayet) ÜÇÜNCÜ MERTEBE: İHSAN İhsanın tek bir rüknü vardır. İhsan, yüce Allah a sen onu görüyormuşçasına ibadet etmendir. O nu görmüyorsan dahi şüphesiz ki O seni görmektedir. İhsanın delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: 11

}إ ن ا لل م ع ال ذ ين ات ق و ا و ال ذ ين ه م م س ن ون { "Muhakkak ki Allah, takva sahipleri ve ihsan sahipleri ile beraberdir." (Nahl Suresi 128. ayet) Ve Yüce Allah şöyle buyurmuştur: }و ت و ك ل ع ل ال ع ي الر ح يم ال ذ ي ي ر اك ح ني ت ق وم و ت ق ل ب ك ف الس اج د ين إ ن ه ه و الس م يع ال عل ي م } "İzzet ve rahmet sahibi olana (Allah'a) tevekkül et. O ki seni namaza kalktığın zaman da secde edenler arasında dolaşmanı da görür. Şüphesiz ki O her şeyi işiten ve bilendir." (Şuara Suresi 217-220. ayet) Ve Yüce Allah şöyle buyurmuştur: }و م ا ت ك ون ف ش أ ن و م ا ت ت ل و م ن ه م ن ق ر آن و ال ت ع م ل ون م ن ع م ل إ ال ك ن ا ع ل ي ك م ش ه ودا إ ذ ت ف يض ون ف يه } Herhangi bir işte bulunsan, ona dair Kur ân dan bir şey okusan ve siz her ne yaparsanız, yapınız o işe daldığınızda Biz mutlaka üzerinize şahidiz. (Yunus Suresi 61. ayet) Bu konuya Peygamber efendimizin sünnetinden delil ise meşhur Cibril hadisidir: ب ي ن م ا ن ن ج ل و س ع ن د الن ب ص ل للا ع ل ي ه و س ل م إ ذ ط ل ع ع ل ي ن ا ر ج ل ش د ي د ب ي ا ض الث ي ا ف ج ل س إ ل الن ب ص ل للا ع ل ي ه ش د يد س و ا د الش ع ر ال ي ر ى ع ل ي ه أ ث ر الس ف ر و ال ي ع ر ف ه م ن ا أ ح د و س ل م ف أ س ن د ر ك ب ت ي ه إ ل ر ك ب ت ي ه و و ض عك ف ي ه ع ل ف خ ذ ي ه و ق ا ل: ي ا م م د أ خ ب ن ع ن اإل س ال م ال ك اة و ت ص و م ف ق ال : ( أ ن ت ش ه د أ ن ال اله إ ال للا و أ ن م م د ا ر س و ل للا و ت ق ي م الص الة و ت ؤ ت ر م ض ان و ت ج ال ب ي ت إ ن اس ت ط ع ت إ ل ي ه س ب يال (. ق ال : ص د ق ت. ف ع ج ب ن ا ل ه ي س أ ل ه و ي ص د ق ه. ق ال : أ خ ب ن ع ن اإل مي ا ن. ق ال :)أ ن ت ؤ م ن ب الل و م الئ ك ت ه و ك ت ب ه و ر س ل ه و ال ي و م اآلخ ر و ت ؤ م ن ب ال ق د ر خ ري ه و ش ر ه (. ق ال : ص د ق ت. ق ال : أ خ ب ن ع ن اإل ح س ا ن. ق ال : ( أ ن ت ع ب د للا ك أ ن ك ت ر اه ف إ ن ل ت ك ن ت ر اه ف إ ن ه ي ر ا ك (. ق ال : أ خ ب ن ع ن الس اع ة. ق ال : )م ا ال م س ؤ و ل ع ن ه ا ب أ ع ل م م ن الس ائ ل (. 12

ق ال : ف أ خ ب ن ع ن أ م ار ات ا. ق ال : ( أ ن ت ل د األ م ة ر ب ت ه ا و أ ن ت ر ى ا ل ف اة ال ع ر اة ال ع ال ة ر ع ا الش ا ي ت ط او ل ون ف ال ب ن ي ا ن (. ق ال : ف م ض ف ل ب ث ن ا م ل ي ا ف ق ا ل: ( ي ا ع م ر أ ت د ر و ن م ن الس ائ ل (. ق ل ن ا: ب يل أ ت اك م ي ع ل م ك م أ م ر د ين ك م (. للا و رس ول ه أ ع ل م ق ا ل: ( ه ذ ا ج Ömer bin Hattab (Radıyallahu anh)'dan rivayet olunan bir hadisi şerifte şöyle buyurmuştur: Bizler bir gün Rasûlullah ın sallallahu aleyhi ve sellem huzurunda oturuyorken ansızın elbiseleri oldukça beyaz, saçı oldukça siyah, üzerinde yolculuğun izleri görülmeyen ve aramızdan kimsenin tanımadığı bir adam yanımıza çıkageldi. Nihayet Peygamber in sallallahu aleyhi ve sellem önünde oturdu, dizlerini onun dizlerine dayadı, ellerini de dizleri üzerine koyup dedi ki: Ey Muhammed! Bana İslâm dan haber ver. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: İslâm, Allah tan başka hiçbir ilâh olmadığına ve Muhammed in Allah ın Rasûlü olduğuna şehâdet getirmen, namazı kılman, zekâtı vermen, ramazan orucunu tutman ve eğer ona yol bulabilecek olursan Beyt i haccetmendir. Adam: Doğru söyledin dedi. Biz de ona hayret ettik. Hem ona soru soruyor, hem de onu tasdik ediyordu. Daha sonra bu adam: Öyleyse bana imanın ne olduğunu bildir dedi. Peygamber şöyle buyurdu: (İman) Allah a, meleklerine, kitaplarına, rasûllerine ve âhiret gününe iman etmen, bir de hayrı ile şerri ile kadere iman etmendir buyurdu. Adam: Doğru söyledin dedi. O halde bana İhsandan haber ver. Peygamber şöyle buyurdu: (İhsan) Allah a O nu görüyormuşsun gibi ibadet etmendir. Sen O nu görmesen dahi, O seni görür. Yine adam: O halde bana saatten haber ver dedi. Peygamber şöyle buyurdu: Hakkında kendisine soru sorulan kişi, soru sorandan daha bilgili değildir. Adam: O halde bana onun alâmetlerinden haber ver. Peygamber şöyle buyurdu: Cariyenin hanımefendisini doğurması; yalınayaklı, elbisesiz, fakir koyun çobanlarının yüksek binalar yapmakta birbirleriyle yarıştıklarını görmendir. (Ömer) dedi ki: Adam daha sonra gitti. Uzun bir süre böylece kaldık. (Peygamber) şöyle buyurdu: Ey Ömer! Soru soranın kim olduğunu biliyor musun? Ben: Allah ve Rasûlü daha iyi bilir dedim. Şöyle buyurdu: Bu Cebrail dir. Dininizin emirlerini sizlere öğretmek üzere size geldi. 4 ÜÇÜNCÜ ESAS: PEYGAMBER EFENDİMİZ MUHAMMED (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM)'İN BİLİNMESİ Üçüncü esas: Peygamberiniz Muhammed i sallallahu aleyhi ve sellem bilmektir. Onun adı Muhammed olup geriye doğru atalarının adı sırasıyla şöyledir: Abdullah, Abdu l-muttalib ve 4 Müslim İman: 8 13

Hâşim. Hâşim, Kureyş tendir. Kureyş de Araplardandır. Araplar da İbrahim el-halil in oğlu İsmail in soyundandırlar. Ona ve Peygamberimize salât ve selâmlar olsun. Altmış üç yıl yaşadı. Kırk yaşında peygamber oldu. Yirmi üç yıl nebi ve rasûl olarak görev yaptı. İkra : Oku buyruğu ile ona nübüvvet verildi. el-muddessir hitabı ile de rasûl oldu. Doğup yetiştiği şehir Mekke dir. Medine ye hicret etmiştir. Yüce Allah onu şirkten korkutup uyarmak ve tevhide davet etmek için göndermiştir. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözleridir: }ي ا أ ي ه ا ال م د ث ر ق م ف أ ن ذ ر و ر ب ك ف ك ب و ث ي اب ك ف ط ه ر و الر ج ف اه ج ر و ال م ن ن ت س ت ك ث ر و ل ر ب ك ف اص ب { "Ey örtüye bürünen (Peygamber), Kalk ve uyar ve Rabbini yücelt ve elbiseni temizle ve pisliklerden uzak dur ve yaptığın iyiliği çok görüp başa kalkma ve Rabbin için sabret." (Müddessir Suresi 1-7. ayetler) Yüce Allah ın: Kalk ve artık uyar buyruğunun anlamı, şirkten korkutup uyarmak ve tevhide davet etmek demektir. Ve Rabbini yücelt tevhid ile O nu ta zim et, yücelt. Elbiseni temizle yani amellerini şirkten arındır. Pisliklerden uzak dur buyruğunda geçen pislikler ise putlardır. Onlardan uzak durmak ise putları ve putperestleri terk edip, onlardan uzak kalmak demektir. O, bu emre uyarak on yıl süreyle tevhide davet etti. On yıldan sonra da göğe yükseltildi. (yani Mi raca çıktı.) Orada Beş vakit namaz farz kılındı. Bu şekilde Mekke'de üç sene namaz kıldı. Daha sonra Medine'ye hicret etmekle emrolundu. Hicret: (Kişinin) şirk beldesinden İslam diyarına intikal etmesi demektir. Şirk beldesinden İslam diyarına Hicret etmek kıyamet kopuncaya kadar İslam ümmeti üzerine farzdır. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: ض ق ال وا }إ ن ال ذ ين ت و ف اه م ال م الئ ك ة ظ ال م ي أ ن ف س ه م ق ال وا ف يم ك ن ت م ق ال وا ك ن ا م س ت ض ع ف ني ف األ ر أ ل ت ك ن أ ر ض ا لل و اس ع ة ف ت ه اج ر وا ف يه ا ف أ ول ئ ك م أ و اه م ج ه ن م و س ا ت م ص ريا إ ال ال م س ت ض ع ف ني ع س ا لل أ ن ي ع ف و م ن الر ج ال و الن س ا و ال و ل د ان ال ي س ت ط يع ون ح يل ة و ال ي ه ت د ون س ب يال ف أ ول ئ ك ع ن ه م و ك ان ا لل ع ف و ا غ ف ورا { Nefislerine zulmedenler olarak, canlarını alacağı kimselere melekler: Ne işte idiniz? derler. Onlar: Biz yeryüzünde aciz kalan kimselerdik derler. Allah ın arzı geniş değil miydi? Siz de orada hicret edeydiniz derler. İşte onların durakları cehennemdir. O ne kötü bir dönüş yeridir. Ancak (hicret için) çare bulamayan ve de yol bulamayan erkek, 14

kadın ve çocuklardan aciz kalmış olanlar müstesnâ. İşte böylelerini Allah umulur ki affeder. Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır. (Nisa Suresi 97-99. ayetler) Ve Yüce Allah şöyle buyurmuştur: }ي ا ع ب اد ي ال ذ ين آم ن وا إ ن أ ر ض ي و اس ع ة ف إ ي اي ف اع ب د ون { "Ey iman edenler! Şüphesiz ki benim arzım (yeryüzü) geniştir. (Bu itibarla) yalnızca bana ibadet edin." (Ankebut Suresi 56. ayet) el-begâvî (yüce Allah ın rahmeti üzerine olsun) der ki: Bu âyetin nüzul sebebi Mekke de kalıp, hicret etmeyen müslümanlar hakkındadır. Yüce Allah onlara; iman edenler diye seslenmiştir." Hicrete sünnetten delil ise Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şu sözüdür: " الت و ب ة ح ت ت ن ق ط ع و ال الت وب ة ت ن ق ط ع اهل ج ر ة ح ت ت ن ق ط ع ال الش م س م غ ر ب ا م ن ت ط ل ع Tevbe kesilinceye kadar hicret de kesilmez. Güneş de batı dan doğmadıkça tevbe kesilmez. 5 Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Medine de yerleştikten sonra zekât, namaz, hac, cihad, ezan, ma ruf u emretmek, münkerden alıkoymak ve benzeri İslâm ın diğer şer î hükümlerini emretti. Onun dini bâkîdir. İşte O nun dini budur. Ne kadar hayır varsa mutlaka ümmete onu göstermiştir, ne kadar kötülük varsa mutlaka da o kötülükten ümmeti sakındırmıştır. Gösterdiği hayır: Tevhid ve Allah ın sevip, razı olduğu her şeydir. Sakındırdığı kötülük ise şirk ve yüce Allah ın hoşlanmayıp kabul etmediği her şeydir. Allah onu bütün insanlara peygamber olarak göndermiş, cinlere de, insanlara da hepsine ona itaatı farz kılmıştır. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }ق ل ي ا أ ي ه ا الن اس إ ن ر س ول ا لل إ ل ي ك م ج يعا { De ki: Ey İnsanlar! Şüphesiz ben Allah ın size, hepinize gönderdiği peygamberiyim. (Araf Suresi 158. ayet) Onunla Yüce Allah dinini kemale, tamama erdirmiştir. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }ال ي و م أ ك م ل ت ل ك م د ين ك م و أ م م ت ع ل ي ك م ن ع م ت و ر ض يت ل ك م األ س الم د ينا { " 5 Ebu Davud: Cihad 2479 no'lu hadis 15

Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve size din olarak İslâm ı beğenip, seçtim. (Maide Suresi 3. ayet) Rasûlullah ın-sallallahu aleyhi ve sellem- vefat ettiğinin delili ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }إ ن ك م ي ت و إ ن ه م م ي ت ون ث إ ن ك م ي و م ال ق ي ام ة ع ن د ر ب ك م ت ت ص م ون { "Şüphesiz ki sende öleceksin ve onlarda ölecekler, sonra siz (Ey insanlar) Rabbinizin huzurunda mahkeme olunacaksınız." (Zümer Suresi 30-31. ayetler) İnsanlar öldükten sonra tekrar diriltileceklerdir. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }م ن ه ا خ ل ق ن اك م و ف يه ا ن ع يد ك م و م ن ه ا ن ر ج ك م ت ار ة أ خ ر ى{ "Sizi ondan (topraktan) yarattık ve tekrar ona döndüreceğiz ve bir kere daha sizi ondan çıkaracağız" (Taha Suresi 55. ayet) ve Yüce Allah şöyle buyurmuştur: و ي ر ج ك م ف يه ا ث ي ع يد ك م ن ب اتا * ض األ ر م ن و ا لل أ نب ت ك م إ خ ر اجا } { "Allah sizi yeryüzünden (tıpkı bir bitki gibi) çıkardı. Sonra oraya sizi tekrar döndürecek, sonra sizi tekrar çıkaracaktır." (Nuh Suresi 17-18. ayetler) İnsanlık tekrar diriltildikten sonra hesaba çekilecekler ve amellerinin karşılığı verilecektir. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: و لل م ا ف الس م او ات و م ا ف األ ر ض ل ي ج ي ال ذ ين أ س ا وا ب ا عم ل وا و ي ال ذ ين أ ح س ن وا { ب ا ل س ن } "Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'a aittir. (bunların yaratılması ise Allah'ın) kötülük edenleri yaptıkları ile cezalandırması, iyilik edenleri, güzel iş işleyenleri de mükafatlandırması içindir." (Necm Suresi 31. ayet) Kim yeniden diriltilmeyi yalanlarsa kafir olur. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }ز ع م ال ذ ين ك ف ر وا أ ن ل ن ي ب ع ث وا ق ل ب ل و ر ب ل ت ب ع ث ن ث ل ت ن ب ؤ ن ب ا ع م ل ت م و ذ ل ك ع ل ا لل ي س ري { "Kafirler, inkar edenler yeniden diriltilmeyeceklerini zannederler. De ki: Evet Rabbime yemin olsun ki siz tekrardan muhakkak ki diriltileceksiniz. Sonra da yaptıklarınızdan haber edileceksiniz. (Elbette ki) Allah için bunu yapmak çok kolaydır." (Teğabun Suresi 7. ayet) 16

Yüce Allah bütün peygamberleri müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndermiştir. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür. }ر س ال م ب ش ر ين و م ن ذ ر ين ل ئ ال ي ك ون ل لن اس ع ل ا لل ح ج ة ب ع د الر س ل } "Müjdeleyici ve korkutucu peygamberler olarak (gönderdik) ki insanların peygamberlerden sonra Allah a karşı bir bahaneleri olmasın. (Nisa Suresi 165. ayet) Rasullerin 6 ilki Nuh aleyhisselam, sonuncusu ise Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) efendimizdir. Nuh (as) ın rasullerin ilki olduğuna dair delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }إ ن ا أ و ح ي ن ا إ ل ي ك ك م ا أ و ح ي ن ا إ ل ن وح و الن ب ي ني م ن ب ع د ه { " Biz Nuh'a ve daha sonraki peygamberlere vahy ettiğimiz gibi şüphesiz ki sana da vahiy ettik." (Nisa Suresi 163. ayet) Muhakkak ki Allah Nuh (aleyhisselam)'dan Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'e kadar bütün ümmetlere bir peygamber göndermiştir. Bütün peygamberler ümmetlerini yalnız Allah'a ibadet etmeye çağırmış ve tağuta ibadet etmeyi yasaklamışlardır. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: }و ل ق د ب ع ث ن ا ف ك ل أ م ة ر س وال أ ن اع ب د وا ا لل و اج ت ن ب وا الط اغ وت { "Muhakkak ki biz her ümmete Allah'a ibadet edip, tağutlardan kaçınmaları için bir peygamber gönderdik." (Nahl Suresi 36. ayet) Yüce Allah bütün kullara tağutu inkar edip, Allah'a iman etmelerini farz kılmıştır. İbni Kayyım şöyle demiştir: Tağut: Kulun haddini aşmasına sebeb olan (Allah'tan başka) ibadet edilen her mabud, (Onun dışında) kendisine tabi olunan ve kendisine itaat edilen her şeydir. Tağutlar pek çoktur. Başlıcaları beş tanedir: 1- İblis (Allah ona lanet etsin) 2- Kendisine ibadet edilen ve de bundan razı olan, 3- Kendisine ibadete çağıran 4- Gaybdan bir şey bildiğini iddia eden 5- Allah'ın indirdiğinden başkası ile hükmedenler. Buna delil ise Yüce Allah'ın şu sözüdür: 6 Buradaki rasul den kasıd insanlara şirkten tevhide yönelmeleri için davet yapan peygamber anlamındadır. Vahiy alan İlk nebi Adem (as), davetle görevli olan ilk rasul ise Nuh (as) dır. 17

اس ت م س }ال إ ك ر اه ف الد ين ق د ت ب ني الر ش د م ن ال غ ي ف م ن ي ك ف ر ب الط اغ وت و ي ؤ م ن ب ا لل ف ق د ب ال ع ر و ة ال و ث ق } ك " Dinde zorlama yoktur. Hak batıldan ayrılmıştır. Kim tağutu reddeder, Allah'a iman ederse kopması mümkün olmayan en sağlam kulpa tutunmuş olur. Allah her şeyi işiten ve bilendir." (Bakara Suresi 256. ayet) La İlahe İllallah'ın manası da budur. Peygamber efendimiz şöyle buyurmuştur: الص ال ة و ع م ود ه اإل س ال م األ م ر ر أ س ا ل ه ا د و ذ ر و ة س ن ام ه "İşin başı İslam, direği namazdır ve zirve noktası ise Allah yolunda cihaddır." 7 Doğrusunu en iyi bilen Allah tır. Yüce Allah Muhammed e, onun aile halkına ve ashabına salât ve selâm eylesin. 7 Tirmizi, İman No: 2616. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir, demektedir. Bu, Muaz (ra)'dan gelen uzunca bir hadisten bir parçadır. 18