RİVAYETLERDE SARMAL ÖZELLİK

Benzer belgeler
İÇİNDEKİLER. G r 17 I. YÖNTEM ve KONUNUN SINIRLANDIRILMASI 17 II. TERMİNOLOJİ 23

Oryantalistlerin Hadisleri Tarihlendirme Yaklaşımları

İLH107 HADİS TARİHİ VE USULÜ (ARAPÇA)

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

DERGÂH YAYINLARI 786 Felsefe 53 İslâm Felsefesi Dizisi 3 Sertifika No ISBN Baskı Mayıs Dizi Editörü Cahid Şenel

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

TEZ TANITIMI VE DEĞERLENDİRME

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية

Goldziher. Goldziher ve Hadis. Hadis. Hüseyin AKGÜN. Hüseyin AKGÜN Goldziher ve Hadis. Hüseyin AKGÜN

Oryantalistler ve Hadis (Yaklaşımlar-Değerlendirmeler- Literatür)

HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 756 İSAM Yayınları 202 İlmî Araştırmalar Dizisi 90 Her hakkı mahfuzdur.

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

MÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Tufan Buzpmar H ÍL A FE T

İRAN IN BÖLGESEL FAALİYETLERİ VE GÜÇ UNSURLARI ABDULLAH YEGİN

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

İktisat Tarihi I. 27 Ekim 2017

DBY Ajans. This book has been supported by the Office of Scientific Research Projects of Istanbul Medeniyet University Istanbul, Turkey - March 2014.

Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I

İÇİNDEKİLER. Takdim...7 Önsöz...9 Kısaltmalar I. DEVLET...13 Adâletnâme...15 Kanun...19 Kanunnâme...29 Padişah...43

BİÇİMBİRİMLER. Türetim ve İşletim Ardıllarının Sözlü Dildeki Kullanım Sıklığı. İslam YILDIZ Funda Uzdu YILDIZ V. Doğan GÜNAY

yönetimi vb. lisans ve yüksek lisans programlarındaki öğrenciler için kapsamlı bilgilenme imkânı sağlamaktadır.

DİN EĞİTİMİ VE ÖĞRETİMİNDE YAPILANDIRMACI YAKLAŞIM

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

T.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı W. MONTGOMERY WATT IN VAHİY VE KUR AN ALGISI.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

İslâm Düşüncesinin Dönüşüm Çağında. Editörler: Ömer Türker Osman Demir

Uygulamalı Meta-Analiz

ÖZGEÇMİŞ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

PROF. DR. İRFAN AYCAN ÖZGEÇMİŞ

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S )

SAYISAL YÖNTEMLERDE PROBLEM ÇÖZÜMLERİ VE BİLGİSAYAR DESTEKLİ UYGULAMALAR

İSMAİL TAŞ, MEHMET HARMANCI, TAHİR ULUÇ,

Tel: / e-posta:

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

insan toplum Değerlendirmeler

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

AKADEMİK YILI

İSLAM AHLAK ESASLARI VE FELSEFESİ

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

Editör. Din Eğitimi. Yazarlar Doç.Dr. Hacer Aşık Ev. Doç.Dr. Hasan Dam

Yay n No : 2404 flletme-ekonomi Dizisi : Bask Mart 2011 STANBUL ISBN

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

Hadisleri Anlama Yöntemi The Method Of Understanding Of Hadith

Prof. Dr. Bünyamin ERUL

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

GİRİŞİMCİLİK. Dr. İbrahim Bozacı. Örnekler ve İş Planı Rehberli. Kırıkkale Üniversitesi, Keskin Meslek Yüksek Okulu Öğretim Üyesi.

Ders Adı : DİN PSİKOLOJİSİ Ders No : Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 4. Ders Bilgileri. Ön Koşul Dersleri

İLKÖĞRETİM ve LİSELERDE DİNDARLIK ÜZERİNE KARŞILAŞTIRMALI BİR ARAŞTIRMA (DİYARBAKIR ÖRNEĞİ)

Osmanlı Diplomasi Tarihi Kurumları ve Tatbiki

T.C. BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ İSLAMİ İLİMLER FAKÜLTESİ İSLAMİ İLİMLER BÖLÜMÜ EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Buhârî nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar*

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS İslam Tarihi II ILH

İSLÂM ARAŞTIRMALARI DERGİSİ TÜRKÇE MAKALELER İÇİN REFERANS KURALLARI

Bireysel Emeklilik Sistemi ve Muhasebesi

İMAMİYYE NİN İMAMET NAZARİYESİNİN TEŞEKKÜL SÜRECİ Metin BOZAN İSAM Yayınları, İstanbul 2009, 272 s. Harun TÜRKOĞLU

Paydaşlarına Göre İMAM-HATİP ORTAOKULLARINDA DİN EĞİTİMİ

Hadis Istılahları. ADL: Râvînin hadîsi bozmadan rivâyet eden dürüst bir müslüman olması. AHZ: Bir şeyhden hadîs almak.

KİŞİSEL BİLGİLER. İlyas CANİKLİ. Yrd. Doç. Dr. Temel İslam Bilimleri

Hacıların Gözüyle TÜRKİYE NİN HAC ORGANİZASYONU

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ EYLEM ARAŞTIRMASI

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Doç. Dr. Dilek ALTAŞ İSTATİSTİKSEL ANALİZ

SOSYAL HAKLAR (Kısa ve Eleştirel Bir Bakış) Yard. Doç. Dr. Umut Omay

Selefilik: İslami Köktenciliğin Tarihi Temelleri. Değerlendiren: Rumeysa Köktaş*

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT DİN KÜLTÜRÜ AHLAK BİLGİSİ Tamamı Çözümlü ÇIKMIŞ SORULAR

ÖZGEÇMİŞ /1322;

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ BAHAR YARIYILI OKUTULACAK MATERYAL LİSTESİ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ

EĞİTİMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HUKUK DOKTORİNLERİ VE İSLAM HUKUKU

Tefsir Usulünün Yapısı ve İşlevi Süleyman Karacelil Ankara: Gece Kitaplığı, 1, sayfa.

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları

Yrd. Doç. Dr. Emre CAN İDARİ İŞLEMİN ŞEKİL UNSURU

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

Kelâm ve Mezhepler Tarihi II

Uygulamalı Ceza Hukuku / Cilt I. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Öğretim Üyesi. Uygulamalı CEZA HUKUKU

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...10 ÖNSÖZ...12 GİRİŞ...16 I- İSRÂ VE MİRAÇ KELİMELERİNİN MANALARI...16 II- TARİH BOYUNCA MİRAÇ TASAVVURLARI...18 A.

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU

SOSYOLOJİSİ (İLH2008)

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

DERGİ YAYIN İLKELERİ

ÖZGEÇMİŞ. Derece Okul adı Yıl. İlkokul Misak-ı Millî İlkokulu 1985 Lise İskilip İmam Hatip Lisesi 1991

Temel Kavramlar Bilgi :

KANUNİLİK İLKESİ BAĞLAMINDA CEZA VE CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNDA YORUM

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

EDEBİYAT SOSYOLOJİSİ AÇISINDAN 12 EYLÜL ŞİİRİ Nesîme CEYHAN AKÇA, Kurgan Edebiyat, Ankara 2013, 334 s.,isbn Sabahattin GÜLTEKİN 1

OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM

Transkript:

RİVAYETLERDE SARMAL ÖZELLİK Ali KUZUDİŞLİ

2 Ali KUZUDİŞLİ Bu kitabın yayın hakkı yazarına aittir ve tüm yayın hakları saklıdır. Bu eserin herhangi bir bölümünün kopya edilmesi, başka dillere tercüme edilmesi, basılması ve çoğaltılması yazarın iznine bağlıdır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Özgeçmiş: 1968 yılında Nizip/Gaziantep te doğdu. İlkokul ve İmam Hatip Lisesi ni aynı ilçede okudu. Konya S.Ü. İlahiyat Fakültesinden 1991 yılında mezun olarak aynı yıl İzmir de öğretmenlik yapmaya başladı. Yüksek lisans ve doktorasını İzmir D.E.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü nde tamamladı. Evli ve üç çocuk babası olan Ali Kuzudişli 2011 yılından itibaren Gümüşhane Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. ISBN : 978-605-4638-04-8 Kapak Tasarım Ramazan ÇELİK Dizgi: Ali KUZUDİŞLİ Birinci Baskı: Ekim 2012 İrtibat adresi: Ali KUZUDİŞLİ e-posta: kuzudisliali@hotmail.com Baskı-Cilt: Tibyan Yayıncılık Basım Yayım Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti. 1145/1 Sok. No:55/A Yenişehir İZMİR Tel: 0 232 459 77 78 Faks: 0232 449 32 93 e-posta: tibyanyayincilik@gmail.com Kültür Bakanlığı Sertifika No: 16613 www.kitapbasimi.com www.tibyanyayincilik.com Basım Tarihi: Ekim 2012

3 İÇİNDEKİLER KISALTMALAR ve SEMBOLLER... 13 ÖNSÖZ... 15 GİRİŞ... 19 A. RYA Sisteminin Çalışma Alanı...19 B. Bu Alanda Yapılmış Çalışmalar...19 1. Metin Temelli Çalışmalar...22 a) Goldziher...22 b) Schacht...24 c) Speight...25 2. Kaynak Temelli Çalışmalar...30 3. İsnat Temelli Çalışmalar...32 a) Schacht...32 b) Fuad Sezgin...34 c) Juynboll...36 4. İsnat ve Metin Temelli Çalışmalar...48 a) Zaman...49 b) Motzki...50 c) Görke...54 C. RYA Sisteminin Kullandığı Kaynaklar...61 I. BÖLÜM... 63 RİVAYETLERİN YAPISAL ANALİZİ... 63 A. RYA Sisteminin Tanımı...63 1. Sarmal Özelliğin Tanımı...64 2. RYA da Kullanılan Diğer Terimler...65

4 i) Kök...65 ii) Form, Tip ve Şık...66 iii) Uzantı...66 iv) Eklenti...66 v) Eklem...67 vi) Kurgu...67 vii) Kanal...68 B. RYA Sisteminin Amacı...68 C. RYA Sisteminin İşleyişi...68 1. Süreç: Sarmalın Ortaya Çıkarılması...68 1. Aşama: Ön Araştırma...68 2. Aşama: Rivayetlerin Toplanması...69 3. Aşama: Rivayetlerin Gruplandırılması...69 4. Aşama: Eklentiler Üzerinde Çalışma...69 5. Aşama: Form İçi Çalışmalar...69 6. Aşama: Formların Netleştirilmesi...70 7. Aşama: Tiplere ve Şıklara ayırma...70 2. Süreç: İsnat Tablosunun Oluşturulması...70 1. Aşama: Tablonun Çizimi ve Ravi İsimlerinin Yerleştirilmesi...70 2. Aşama: Kanalların Belirlenmesi...71 3. Aşama: Form Etiketlerinin Yapıştırılması...71 3. Süreç: Formlarla Kanalların Karşılaştırılması...71 4. Süreç: Veri Dökümü...72 Birinci Süreçten Elde Edilen Verilerin Çeşitleri...72

İkinci Süreçten Elde Edilen Verilerin Çeşitleri...72 Üçüncü Süreçten Elde Edilen Verilerin Çeşitleri...73 5. Süreç: Yorumlama...73 D. RYA Sisteminin Güçlü Yönleri...73 E. RYA Sisteminin Zayıf Yönleri...75 F. RYA Sisteminin Diğer Yöntemler Arasındaki Yeri...76 II. BÖLÜM... 79 BİR BEDEVÎNİN MESCİDE BEVL ETMESİYLE İLGİLİ RİVAYETLERİN YAPISAL ANALİZİ... 79 Giriş... 79 A. Metinlerin Yapısal Formları...83 A Formu: En Sâde Metinler...83 Aa) Şıkkı...83 Ab) Şıkkı...84 Ac) Şıkkı...85 Ad) Şıkkı...86 A 1 Tipi...87 A 2 Tipi...87 A 3 Tipi...88 A 4 Tipi...88 A Formunun Veri Dökümü...89 A Formunun Değerlendirilmesi...90 B Formu: A Formuna İlâveten İnsanların Tepkisine Yer Veren Metinler...92 Ba) Şıkkı...92 5

6 Bb) Şıkkı...93 Bc) Şıkkı...94 Bd) Şıkkı...95 Be) Şıkkı...96 Be-i) Alt Şıkkı...96 Be-ii) Alt Şıkkı...97 Bf) Şıkkı...98 Bf-i) Alt Şıkkı...98 Bf-ii) Alt Şıkkı...99 Bf-iii) Alt Şıkkı...100 Bf-iv) Alt Şıkkı...101 Bg) Şıkkı...102 Bh) Şıkkı...102 Bh-i) Alt Şıkkı...102 Bh-ii) Alt Şıkkı...103 B 1 Tipi...104 B 2 Tipi...104 B 2 -i) Alt Tipi...104 B 2 -ii) Alt Tipi...105 B 3 Tipi...106 B 4 Tipi...107 B Formunun Veri Dökümü...107 B Formunun Değerlendirilmesi...108 C Formu: Bedevînin Mescide Geliş Nedenine Yer Veren Metinler...110

C 1 Tipi...110 C 1 a...110 C 1 b...110 C 1 b-i) Alt Tipi...110 C 1 b-ii) Alt Tipi...111 C 1 b-iii) Alt Tipi...112 C 1 b-iv) Alt Tipi...113 C 1 b-v) Alt Tipi...114 C 2 Tipi...115 C 3 Tipi...115 C 4 Tipi...115 C Formunun Veri Dökümü...115 C Formunun Değerlendirilmesi...116 D Formu: [ ] Kıssadan Hisse Kısmına Yer Veren Metinler...117 D 1 Tipi...117 D 1 a...117 D 1 b...118 D 2 Tipi...119 D 2 -i Alt Tipi...119 D 2 -ii Alt Tipi...120 D 2 -iii) Alt Tipi...122 D 3 Tipi...123 D 4 Tipi...123 D Formunun Veri Dökümü...125 7

8 D Formunun Değerlendirilmesi...126 E Formu: [ ] Sen Müslüman Değil misin? Diyaloguna Yer Veren Metinler...130 E1 Tipi...130 E 1 a...130 E 1 b...130 E 2 Tipi...130 E 3 Tipi...130 E 3 -i Alt Tipi...131 E 3 -ii Alt Tipi...131 E 4 Tipi...132 E Formunun Değerlendirilmesi...133 F Formu: [ ] Bedevîye Öğüt Kısmına Yer Veren Metinler...135 F 1 Tipi...135 F 1 a...135 F 1 b...135 F 1 b-i Alt Tipi...135 F 1 b-ii Alt Tipi...136 F 1 b-iii Alt Tipi...138 F 2 Tipi...139 F 2 -i Alt Tipi...139 F 2 -ii Alt Tipi...140 F 3 Tipi...141 F 4 Tipi...141

F Formunun Veri Dökümü...142 F Formunun Değerlendirilmesi...143 G Formu: [ ] Kıyamet Ne Zaman? Diyaloguna Yer Veren Metinler...146 G 1 Tipi...147 G 1 a...147 G 1 b...148 G 2 Tipi...148 G 3 Tipi...148 G 4 Tipi...149 [ ] Kıyamet Ne Zaman? Sarmalı:...149 G Formunun Değerlendirilmesi...150 H Formu: [ ] Bir Kişi Bir Kavmi Sever Diyaloguna Yer Veren Metinler...150 H 1 Tipi...151 H 1 a...151 H 1 b...151 H 2 Tipi...151 H 3 Tipi...151 H 4 Tipi...151 [ ] Bir Kişi Bir Kavmi Sever Sarmalı:...153 H Formunun Değerlendirilmesi...153 I Formu: [ ] Bedevînin Duası Kısmına Yer Veren Metinler...154 I 1 Tipi...154 I 1 a...154 9

10 I 1 a-i Alt Tipi...154 I 1 a-ii Alt Tipi [ 2 ]...155 I 1 a-iii Alt Tipi...157 I 1 b...158 I 2 Tipi...159 I 2 -i Alt Tipi...159 I 2 -ii Alt Tipi [ 2 ]...160 I 2 -iii Alt Tipi [ 2 ]...161 I 2 -iv Alt Tipi [ 2 ]...162 I 2 -v Alt Tipi [ 2 ]...164 I 3 Tipi...165 I 3 -i) Alt Tipi...165 I 3 -ii Alt Tipi [ 3 ]...166 I 3 -iii Alt Tipi [ 3 ]...167 I 3 -iv Alt Tipi [ 3 ]...168 I 4 Tipi...169 [ ] Bedevînin duası sarmalı:...170 I Formunun Veri Dökümü...171 I Formunun Değerlendirilmesi...173 J Formu: Bedevînin Anısı Kısmına Yer Veren Metinler...174 J 1 Tipi...175 J 1 a...175 J 1 b...175 J 2 Tipi...175 J 3 Tipi...175 J 4 Tipi...176

11 J Formunun Değerlendirilmesi...176 B. Formların Genel Değerlendirilmesi ve Sarmalın Görünümü...177 C. İsnat Tablosunun Oluşturulması...178 1. İsnat Tablosunun Genel Görünümü...178 2. Kanallar...179 a) Ebû Hüreyre de sonlanan kanallar...179 b) Enes b. Mâlik te sonlanan kanallar...180 d) Abdullah b. Mes ûd da sonlanan tek kanal...183 e) Vâsıla b. Eska da sonlanan tek kanal...183 f) SBRE Tarikler...185 D. Kanalların Formlarla Karşılaştırılması...186 1. Kanal...186 2. Kanal...188 3. Kanal...188 4. Kanal...189 5. Kanal...189 6. Kanal...190 7. Kanal...190 8. Kanal...191 9. Kanal...191 10. Kanal...192 10+ Kanal...192 11. Kanal...192 12. Kanal...192 13. Kanal...193

12 14. Kanal...193 15. Kanal...193 SBRE Tarikler...193 E. Çapraz Değerlendirmeler...196 1. Kök Kısmın Çapraz Değerlendirilmesi...196 2. Tiplerin Çapraz Değerlendirilmesi...197 1. Tip Kayıtlar...198 2. Tip Kayıtlar...198 3. Tip Kayıtlar...200 4. Tip kayıtlar...201 3. Eklentilerin Çapraz Değerlendirilmesi...202 1. Eklenti: Kıssadan Hisse...203 2. Eklenti: Sen Müslüman Değil misin?...204 3. Eklenti: Bedevîye öğüt...204 4. Eklenti: Kıyamet Ne Zaman?...206 5. Eklenti: Bir Kişi Bir Kavmi Sever...207 6. Eklenti: Bedevînin Duası...207 7. Eklenti: Bedevînin Anısı...209 SONUÇ... 212 EKLER... 220 EK-1. Bedevînin Mescide Bevl Etmesi Sarmalında Yer Alan Rivayetler...220 EK-2. İsnat Tablosu...241 KAYNAKÇA... 256 DİZİN... 267

13 KISALTMALAR ve SEMBOLLER (s) a.g.e. AÜİFD. AÜSBE. : Sallallahu aleyhi vesellem : Adı geçen eser b. : bin (oğlu) BDT. Bkz. BYT. DBAD. der. ve çev. DİA. DİB. edt. EI 2. GUOS : Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi : Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü : Basılmamış doktora tezi : Bakınız : Basılmamış yüksek lisans tezi : Din Bilimleri Akademik Araştırma Dergisi : Derleyen ve çeviren : Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi : Diyanet İşleri Başkanlığı : Editör h. : Hicri HTD. Hz. JIS. JNES. JSAI KSİÜİFD. : Encyclopedia of Islam (Second Edition) : Glasgow University Oriental Society : Hadis Tetkikleri Dergisi : Hazreti : Journal of Islamic Studies : The Journal of Near Eastern Studies : Jerusalem Studies in Arabic and Islam : Kahraman Maraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

14 m. : Miladi nşr. : Neşreden ö. : Ölümü Ravi2 > Ravi 1 : Ravi2, Ravi1 den nakletti RYA : Rivayetlerin yapısal analizi s. : Sayfa SBRE. : Sondan birinci ravisi eksik ss. : Sayfalar arası SÜİFD. : Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi T : Tahvil t.y. : Tarih yok TDK : Türk Dil Kurumu TDV : Türkiye Diyanet Vakfı Thk. : Tahkik eden UÜSBE : Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü vd. : Ve devamı / ve diğerleri y.y. : Yayım yeri yok : Yaklaşık : Eklenti / uzantı x : Birden fazla eklenti : Düşmüş ravi / rivayette yer almayan ifade : Önemli ifade değişikliği : Sarmal içinde kalan eklenti : Sarmal dışına uzantı : Sarmal

15 ÖNSÖZ İslam medeniyetinin temel taşlarından olan hadisler, dinî, tarihî ve kültürel değerlere sahiptir. Tek boyutlu ölçüm yöntemleri kullanılarak hadisin sahip olduğu çok yönlü değerlerin ortaya çıkarılması mümkün gözükmemektedir. Bu kültürel mirastan azami derecede yararlanmak için, sosyal bilimler alanında elde edilen kazanımlardan da istifade ederek, yeni bakış açılarıyla farklı yöntemler geliştirmek gerekmektedir. Bu gerekliliğin doğurduğu sâikle bu kitapta, çeşitli süreç ve aşamalardan oluşan bir sistem inşa edilmeye çalışılmıştır. Sistemin adı Rivayetlerin Yapısal Analizi (RYA) dır. Rivayetleri yapısal özelliklerine göre sınıflandırma ve aralarındaki benzerlikleri ve farklılıkları inceleyerek analizlerde bulunma düşüncesi, İbn Sayyad la ilgili rivayetleri anlamaya çalışırken bir nevi zaruretten doğdu. Bu konuda kaynaklarda yer alan rivayetleri yorumlamak bir tarafa, anlayabilmek bile başlı başına bir problem arz ediyordu. Birbirinden kopuk görünen cümleler, yer ve zaman farklılıkları, farklı nakillerde tekrarlanan rivayet parçacıkları iç içe girmiş bir görünümdeydi. Sağlıklı bir yorum yapabilmek için öncelikle metinleri ayrıştırmak gerekiyordu. Bunun neticesinde tamamen metin karşılaştırmaları üzerine yoğunlaştım. Metinler, belirli noktalar üzerinde yoğunlaşmış görünüyordu. Yoğunluğun içine girdiğimde ilk izlenimde, bunların belirli bir nokta üzerine birtakım eklemelerden, başka rivayetlerden alınma rivayet parçacıklarından oluştuğunu gördüm. Bunun üzerine, belirli bir nokta üzerine kümelenen bu yoğunlukları, bir sistem içinde çözümlemeye karar verdim. Bu alanda yapılan çalışmalar başlığında bilgi verileceği gibi, Rivayetlerin Yapısal Analizine Giriş adlı makale bu amaçla yazılmış oldu. Söz konusu makalede bazı sonuçlara varmıştım. Fakat acaba bu sonuçlar, İbn Sayyad gibi ilginç bir profile sahip kişiyle ilgili rivayetlere has bir durum muydu? Diğer rivayetlerde de benzer

16 sonuçlar söz konusu muydu? Bunu araştırmak için, bu kez çok farklı bir konuda, Halâvetü l-imân kavramının yer aldığı rivayetler üzerinde ön inceleme yaptım. Önceki araştırmamda gördüğüm belirtilerin bir kısmı burada da bulunmaktaydı. Yani belirli noktalar üzerine bir yoğunlaşma ve bu yoğunluğun içinde ilaveler, başka rivayetlerden parçacıklar bulunmaktaydı. Belirtileri görmem üzerine bu konuyu çalışmaya karar verdim. Bu kez ravilerin yoğunluklar üzerindeki rolünü de merak etmekteydim. Acaba yoğunluğu oluşturan parçacıklar, kim tarafından nasıl oraya gelip yerleştirilmişti? Halâvetü l-imân Terkibinin Yer Aldığı Rivayetlerin Yapısal Analizi adlı makale, bu çalışmanın neticesinde ortaya çıktı. RYA sistemiyle ilgili üçüncü incelemem olan bu kitapta, öncekilerden daha farklı bir konuyu, bir bedevinin mescide bevl etmesi olayını anlatan rivayetleri incelemek istedim. Bu incelemeyi daha geniş ve detaylı biçimde yapmayı, metin incelemesini daha sistematik hâle getirmeyi ve ravilerle metinler arasındaki ilişkiye daha yakından bakmayı amaçladım. Bu araştırma analitik bir mantığa ve sistematik bir yönteme sahiptir. Öncelikle belirli ölçütlere bağlı olarak veriler toplanmış, bu veriler yine belirli ölçütler içinde ayrıştırılmış ve böylece herkesin gözlemine ve kullanımına açık, nesnel bir alt yapı hazırlanmıştır. Sonraki süreçte, bu alt yapıdan hareketle, çeşitli yorumlar yapılmış, çıkarımlar elde edilmeye çalışılmıştır. Başlangıçta sistemin nesnel olan alt yapı kısmıyla öznel unsurların da bulunduğu yorum kısmının ayrı bölümlerde yer alması planlanmıştı. Sistemin daha belirgin görülmesi açısından böyle bir ayrım yararlı görülse de, ayrı bölümlerdeki veriler ve yorumları eşleştirmenin zor olacağı düşünüldüğünden her bir formla ilgili değerlendirmeler, o formun sonunda yer aldı. Bu nedenle sistemin işleyiş süreciyle, kitaptaki düzenleme kısmen farklı oldu. Altını çizerek belirtmek gerekir ki, sistemin yürütülmesinde, bütün yapı görülmeden, yorum yapmaktan kaçınılmış, ön yargılardan ve kanaatlerden uzak durulmuştur. Bütün yapı in-

17 celendikten sonra sahip olunan kanaatler, ilgili kısımların sonlarına yerleştirilmiş ve son kısımda çapraz değerlendirmelerle bütünlük sağlanmaya çalışılmıştır. Bu kitapta Rivayetlerin Yapısal Analizi sistemi anlatıldığı halde, kitaba neden Rivayetlerde Sarmal Özellik ismi verildiği merak edilebilir. Bunun nedeni, RYA nın temelinde sarmal özelliğin bulunduğunu vurgulamak ve sistemin en özgün yönünü ön plana çıkarmaktır. Önceki çalışmalarımda Speight ın eserlerini ayrıntılı biçimde inceleme fırsatı bulamamıştım. Bu çalışma vesilesiyle bu imkânı elde edebildiğim için kendimi şanslı sayıyorum. Hadis ilminin bu bâkir alanında Speight ın araştırmalarını incelemek, bu alandaki çalışmalarımı sürdürmem konusunda bana cesaret verdi. Bu nedenle ona müteşekkirim. Bu kitabın vücuda gelmesinin çeşitli aşamalarında müzakerelerinden istifade ettiğim sevgili kardeşim, değerli akademisyen Doç. Dr. Bekir Kuzudişli ye, tashihte emeği geçen muhterem hocalarıma, yardım ve desteklerini esirgemeyen vefakâr eşim, ailem ve dostlarıma gönülden teşekkür ederim. Ali KUZUDİŞLİ Gümüşhane, 2012.

GİRİŞ A. RYA Sisteminin Çalışma Alanı RYA sistemi, bir rivayet veya rivayet parçacığının, hadis kaynaklarında bulunan yapısal benzerleriyle oluşturduğu rivayet kümesi üzerine odaklanmakta ve bu kümede yer alan rivayetlerin birbiriyle karşılaştırılmasından sonuçlar elde etmeye çalışmaktadır. Bu sistemin çalışma alanını belirleyen zincirleme altı soru bulunmaktadır: Birinci soru: Belirli bir rivayet veya rivayet parçacığının hadis kaynaklarında, yapısal benzerleri var mıdır? Varsa bunlar hangi rivayetlerdir? İkinci soru: Belirli bir rivayet veya rivayet parçacığının yapısal benzerlerinin oluşturduğu küme içinde, rivayetlerin, yapısal yönden birbirine benzeyen ve farklı olan yönleri nelerdir? Üçüncü soru: Aralarında yapısal benzerlikler olan rivayetler kümesinde, rivayetlerin farklı olan kısımlarının, küme dışında yapısal benzerleri var mıdır? Varsa bu rivayetler nelerdir? Dördüncü soru: Sorular doğrultusunda bulunan rivayetlerin, metin formlarıyla senetleri arasında bir bağlantı var mıdır? Varsa bu bağlantının mahiyeti nedir? Beşinci soru: Metin formlarıyla senetler arasındaki karşılaştırmalardan elde edilen veriler nelerdir? Altıncı soru: Elde edilen bütün veriler ne anlama gelmektedir? Bu sorular ve cevaplarıyla ilgili ayrıntılı bilgi, RYA Sisteminin İşleyişi başlığında verilmiştir. B. Bu Alanda Yapılmış Çalışmalar Rivayetlerin birbiriyle mukayesesinin geçmişi oldukça eskidir. Bu konuda arz, mu âraza ve mukâbele gibi bazı terimler de

20 doğmuştur. 1 Hadis kültürü olarak onlardan faydalanmış olmakla birlikte, burada doğrudan istifade ettiğimiz akademik çalışmalardan söz edeceğiz. Bu kitapla aynı yöntemle yazılmış olan iki makale dışında, yukarıda belirtilen zincirleme altı soruyu sistematik biçimde cevaplamaya çalışan bir çalışmanın daha önce yapıldığını bilmiyoruz. Söz konusu makalelerden biri, İbn Sayyad ile ilgili rivayetler üzerine yapılan bir çalışmadır. 2 Makalede ilk kez RYA sisteminden söz edilmiş ve sarmal konusuna dikkat çekilmiştir. Form ve tip çalışmalarının temeli bu makalede atılmıştır. İkinci makale, RYA sistemini geliştirmek amacıyla, Halâvetü l- İmân terkibinin yer aldığı rivayetler üzerine yapılan bir uygulamadır. 3 Bu makalede RYA sisteminin terimleri belirginleştirilmeye ve sistemin önemli aşamalarından olan Kanallar bölümü inşa edilmeye çalışılmıştır. Bu iki makalenin dışında, RYA nın çalışma alanıyla kısmen aynı bölgeleri paylaşan önemli çalışmalar mevcuttur. Onlar hakkında bilgi vermeden önce, yine bu konuyla ilgili önemli bazı noktaların altını çizmek istiyoruz. Dikkat çekmek istediğimiz birinci nokta, bu kitabın tenkit türü bir kitap olmadığıdır. Genelde okuyucu, oryantalistlerin görüşlerinin söz konusu edildiği çalışmalarda, bu görüşlerin nasıl çürütüleceği beklentisi içine girmektedir. Öncelikle belirtmek isteriz ki, oryantalistlerin veya daha genel olarak herhangi bir 1 2 3 Ayrıntılı bilgi için bkz. Yıldırım, Enbiya, Hadiste Metin Tenkidi, Rağbet Yay. İstanbul, 2009; Doğanay, Süleyman, Hadis Rivayetinde Ravi Tasarrufları ve Doğurduğu Problemler, İSAM Yay. İstanbul 2009, 195 vd. Kuzudişli, Ali, Rivayetlerin Yapısal Analizine Giriş: İbn Sayyad ile İlgili Rivayetler Üzerine Bir Yöntem Uygulaması, HTD, VII/2, 2009, ss. 85-128. Kuzudişli, Ali, Halâvetü l-imân Terkibinin Yer Aldığı Rivayetlerin Yapısal Analizi, DEÜİFD, XXXV/1, 2012, ss. 167-196.

21 araştırmacının görüşlerini eleştirmek, bu çalışmanın amaçlarından biri değildir. Burada çeşitli araştırmaların ve görüşlerin tanıtılması, bu alanda önceden yapılmış çalışmalar hakkında bilgi vermek ve böylece RYA sisteminin yerini belirlemek amacını taşımaktadır. Görüşlerin eleştirisinin yapılmama nedeni, kitabın asıl amacı olan RYA sistemini net biçimde tanıtma hedefinden uzaklaşma endişesidir. Bununla birlikte, elde edilen bazı bulgulara dikkat çekmek amacıyla, onların çeşitli tezlerle kıyaslandığı olmuştur. İkincisi, bu kitabın ilgi alanına giren bölgelerde birçok araştırmacının değerli çalışmaları bulunmakla birlikte, burada yalnızca öne çıkan belirli araştırmalara dikkat çekilmiş olmasıdır. RYA sisteminin ilgilendiği alanın çevresini belirlemeye yetecek düzeyde, belli başlı çalışmalar hakkında bilgi vermek yeterli görülmüştür. Üçüncüsü, bir yazarın görüşlerinin, yalnızca buradaki sistemi ilgilendiren bölümünün değerlendirilmiş olmasıdır. Doğrudan ilgili olmayan veya detayda kalan konulara girilmekten kaçınılmıştır. Burada gözetilen amaç, değinilen çalışmaların, kitabın konusuyla ilgili bölümüne dikkat çekmek ve böylece burada tanıtılmak istenen sistemle, daha önce uygulanmış yöntemler ve ileri sürülen tezler arasında ne tür bir ilişkinin olduğunu göstermektir. Her durumda temel hassasiyet, RYA sistemini açıklama ve tanıtma amacını taşıyan bu kitabın, merkez noktasını kaybetmemesidir. Burada ele alınacak olan çalışmalar, genelde hadislerin menşeini araştırma veya tarihlendirme adıyla bilinmektedir. Özel olarak bu çalışmaları konu edinen veya bu konuya geniş yer ayıran bazı kitap ve makaleler yayınlanmıştır. 4 Onların bir kısmında 4 Berg, Herbert, The Development of Exegesis in Early Islam, Curzon Press, Richmond 2000; Motzki, Harald, Dating Muslim Traditions: A Survey, Arabica LII/2, 2005, ss. 204-253. Bu makalenin Türkçe çevirisinden de yararlanılmıştır. bkz. Motzki, Harald, İsnad ve Metin Bağlamında Hadis Tarihlendirme Metotları, der. ve çev. Bekir

22 yapıldığı gibi burada da, Motzki nin, Dating Muslim Tradition adlı makalesinde kullandığı sistematik takip edilecektir. Bununla birlikte, gerek ortak isimlerin, gerekse onun makalesinde yer almayıp burada yer alan araştırmacıların çalışmaları incelenirken bağımsız hareket edilecek, bu çalışmalara RYA penceresinden bakılmaya çalışılacaktır. 1. Metin Temelli Çalışmalar Hadislerin metinleri temel alınarak yapılan değerlendirmelerdir. Batıda hadis eleştirileri metinlerden başlamış ve hadislerin metinlerini incelemeyi göz ardı edip tamamen senetlere yoğunlaştıkları iddia edilerek Müslüman alimler tenkit edilmiştir. 5 a) Goldziher Goldziher, muhtemelen kendi zaviyesinden gördüğü boşluk üzerine tamamen metinler üzerine yoğunlaşmış ve genel anlamda hadislerin büyük bölümünün sonraki dönemde ortaya çıkan gelişmelerin ürünü olduğunu iddia etmiştir. Ona göre İslam toplumundaki politik çekişmeler ve dinî tartışmalar, dinî 5 Kuzudişli, İz Yay. İstanbul 2011, ss. 65-127; Brown, J.A.C. Hadith: Muhammed Legacy in the Medieval and Modern World, Oneworld Pub. Glasgow 2009, ss. 67-123; Yücel, Ahmet, Hadis Tarihi, İFAV Yay. İstanbul 2011, 179-205; Hatiboğlu İbrahim, Çağdaşlaşma ve Hadis Tartışmaları, Hadisevi, İstanbul 2004, ss. 52-75; Kızılkaya, Sabri, İsnad ve Metin Çözümlemeleri Bağlamında Geleneksel ve Yeni Yaklaşımlar, BDT. AÜSBE. Ankara 2008, ss. 283-314; Kızıl, Fatma, Oryantalistlerin Hadislerin Menşeini Tespite Yönelik Yöntemleri, BYT. UÜSBE. Bursa 2005; Goldziher den Schacht a Oryantalist Literatürde Hadis ve Sünnet: Bir Okulun Yaşayan Geleneği, HTD. VII/2, 2009, ss. 54-62. Örn. Bkz. Goldziher, Muslim Studies, İngilizce ye çev. S.M. Stern ve C.R. Barber, State University of New York Press, New York 1977, 140; Brown, A.C. Jonathan, How We Know Early Hadith Critics did Matn Crticism and Why It s So Hard to Find, Islamic Low and Society, XV, 2008, ss. 143-184.

23 hassasiyeti zayıf olan Emevî hanedanlığını, dindar olan kimseleri de yanına çekmek amacıyla Müslüman alimleri hadis uydurmaya zorlamasına neden olmuş; fırsatçı alimlerin bu isteğe karşılık vermesi sonucu, Hz. Peygamber e veya sahabeye isnat edilen pek çok hadis uydurulmuştur. 6 Bir kısım hadisler de hicri ikinci asırda hilafetin Abbasilere geçmesi aşamasında ortaya çıkmıştır. Abbasilerin din politikası, İslam hukukunun gelişmesine neden olmuş ve bu alanda birçok hadisin uydurulmasına yol açmıştır. 7 Bir sonraki aşamada rey ehliyle hadisçiler arasında ortaya çıkan tartışmalar lehte ve aleyhte birbirine zıt hadislerin uydurulmasına neden olmuştur. 8 Belirtilen nedenlerin yanında siyasi ve dinî muhalefetin rol oynadığı hareketler hatta şehirler ve ilim halkaları arasındaki çekişmeler, ona göre uydurma hadislerin artmasının nedenleridir. 9 Goldziher hadislerin ortaya çıkışıyla ilgili genel değerlendirmelerinin yanı sıra, bazen belirli bir hadisin veya onun bazı unsurlarının ortaya çıkış tarihini de saptamaya çalışmaktadır. Bu eleştirilerde metinde anakronizm bulunması durumunda onun daha geç bir tarihe ait olduğunu söylemektedir. 10 Aynı şekilde, kusurlu ve bir başkasına göre daha geri olan bir metin, diğerlerine göre daha önceki bir tarihe aittir. 11 Bir hadiste Hz. Peygamber i veya bir sahabîyi olumsuz gösteren bir bilgi varsa, bu onun erken döneme ait olduğunu gösterir. 12 Yine ona göre, rakipler arasında birbirlerine yapılan sitemler muhtemelen tarihî bir öz içermektedir. 13 Goldziher in görüşleri, birçok yönleriyle tartışılmış ve tenkit edilmiştir. 14 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Goldziher, Mus. Std., 73 vd. Goldziher, Mus. Std., 53 vd. Goldziher, Mus. Std., 73 vd. Goldziher, Mus. Std., 88 vd. Goldziher, Mus. Std., 23 vd.;138 vd. Goldziher, Mus. Std., 25 vd. Goldziher, Mus. Std., 29 vd. Goldziher, Mus. Std., 35; Motzki, Dating, 210. Geniş bilgi için bkz. Motzki, Dating, 208.

24 Özet olarak verdiğimiz Goldziher in metin temelli eleştirileri, incelemeye aldığı hadis metinlerinin anlamına dayanmaktadır. Onun temel amacı, hadislerin hicri ikinci yüzyıldan sonra teşekkül ettiği ve çeşitli sosyal ve siyasal nedenlerle uydurulduğu temel tezine destek olacağını düşündüğü rivayetlere dikkat çekmek biçimindedir. Çalışma yöntemi analitik değil, ispata yöneliktir. Bu nedenle RYA sisteminden farklıdır. Bununla birlikte Goldziher in yukarıda geçen görüşleri, RYA sisteminde verilerin yorumlanmasında, bir karşılaştırma aracı olarak zaman zaman kullanılmıştır. b) Schacht Joseph Schacht ın da metin temelli değerlendirmeleri yaygın biçimde bilinmekte ve üzerinde birçok değerlendirmeler yapılmaktadır. Schacht, Goldziher gibi hadis tarihiyle ilgili bazı tezlere sahiptir. Onlardan en önemlisi living tradition biçiminde somutlaştırdığı yaşayan gelenek kavramıdır. Schacht tradition kavramını fıkhî terim olan sünnetin karşılığı olarak kullanmıştır. Ona göre terim anlamıyla sünnet sözcüğü, Şâfi î ye kadar bilinmeyen bir şeydi. Schacht, Hz. Peygamber in yasama faaliyetinde bulunmadığını, ancak ömrünün sonlarına doğru, siyasi ve askeri güçle desteklenen durumunun ona, normalden daha yüksek bir yetki sağladığını iddia etmiştir. Ona göre Hz. Peygamber in otoritesi hukukî değil, ancak müminler için dini, diğerleri için siyasi idi. 15 Yine onun iddiasına göre Hz. Peygamber in mevcut örfî hukuku değiştirmesi için pek sebep yoktu. Peygamber olarak onun amacı, yeni bir hukuk sistemi ortaya koymak değil, insanlara nasıl davranacaklarını, neler yapmaları gerektiğini ve hüküm günü başarılı bir hesap verip cennete girebilmeleri için nelerden sakınacaklarını öğretmekti. Schacht, İslam la alakası bakımından sünnetin, esas itibariyle hukuki bir 15 Schacht, İslam Hukuku na Giriş, çev. Mehmet Dağ, Abdülkadir Şener, Ankara 1986, 22 vd.

ifadeden ziyade, siyasi bir anlam taşıdığını ve halifenin siyaset ve idaresini gösterdiğini savunmuştur. 16 25 Schacht ın hadis incelemeleri, çeşitli yöntemlerin bir araya gelmesinden oluşmuş karma bir yöntemle yapılmıştır. O, gerçekte doğrudan hadis meselelerini incelemeyi değil, yukarıda ana hatlarıyla açıkladığımız İslam hukukunun gelişimi teorisine malzeme elde etmeyi amaçlamış gibidir. Goldziher in yaptığı gibi Schacht da, hadisle ilgili herhangi bir meseleyi veya incelediği herhangi bir hadisi, temel tezinde kurguladığı şablona uygun bir yere oturtmaktadır. 17 Bu nedenle onun da metodu analitik değil, ispata yöneliktir. Hadislerin tarihlendirilmesiyle ilgili gelişimci bir bakış açısına sahip olan Schacht, bir metin sade, eksik veya kusurlu ise onun diğerlerinden daha eski bir tarihe ait olduğunu kabul etmektedir. 18 Schacht ın, hadislerin kaynaklarına ve isnatlarına dayalı görüşleri, isnat temelli çalışmalar başlığı altında da incelenecektir. c) Speight Marston Speight, hadis metinlerinin yapısal ve retorik özellikleri üzerinde incelemelerde bulunmuştur. Kendi ifadesine göre, Tayâlisî nin Müsnedi üzerine yaptığı doktora çalışmasına 19 dayanan analizleri, onu hadis metinlerinin formları üzerine çalışmaya yönlendirmiştir. 20 Hadislerdeki retorik kalıplarını üç grupta inceleyen Speight, açıklayıcı kalıp (declaratory formula) adını 16 17 18 19 20 Değerlendirmeler ve kaynaklar için bkz. Kuzudişli, Ali, Fazlur Rahman ile Sünnet Tartışmaları, Tibyan Yayıncılık, İzmir 2004, 79 vd. Schacht, J., The Origins of Muhammmadan Jurispuridence, Oxford, London 1967, 176 vd. Schacht, The Origins, 180 vd. Daha geniş değerlendirmeler için bkz. Motzki, Dating, 210 vd. Speight, The Musnad of al-tayalisî: A Study of Hadith as Oral Literature, The Hartford Seminary Foundation, 1970. Speight, The Will of Sa d b. a. Waqqas: The Growth a Tradition Der Islam, L/2, 1973, ss. 249-267.

26 verdiği birinci grupta, tanımlama/açıklama, lâ illâ kalıbı, karşılaştırma kalıpları, en en (superlative) kalıbı, nükteler, mecazlar, tekerlemeler gibi on üç çeşit yapı tespit etmiştir. 21 Emir kalıbı (imperative formula) adını verdiği ikinci grupta hüküm, karar ve yasak yapılarını; anlatım kalıbı (narrative formula) adını verdiği üçüncü grupta ise birkaç rivayet örneklerini incelemiştir. Hadisleri anlatım yapılarına göre de inceleyen Speight, iki, üç ve dört parçadan oluşan rivayetler üzerinde durmuş, her parçayla ilgili farklı örnekler vererek, parçalardaki eylem, karşı eylem, durum/bağlam (statement) ve etki/hüküm/sonuç bölümlerini göstermiştir. 22 A Look at Variant Readings in the Hadith isimli makalesinde ise Speight, Hemmâm b. Münebbih in es-sahife adlı küçük hadis mecmuasında yer alan bazı rivayetleri İbn Hanbel, Buhârî ve Müslim in eserlerindeki rivayetlerle karşılaştırmış, bu karşılaştırmada rivayetlerin ana hatlarıyla korunmuş olduğunu fakat yapısal/biçimsel bazı değişimlerin görüldüğünü tespit etmiştir. Versiyon tiplerindeki farklılıkları üç grupta ele alan Speight, bunları Başka türlü ifade etme, Detayların/yapının değiştirilmesi, Versiyonun iki tipinin bir hadiste toplanması başlıkları altında örnekleriyle birlikte incelemiştir. Speight ın, es-sahife de yer alan rivayetlerle daha sonraki döneme ait olan üç hadis eserinde yer alan hadislerin karşılaştırılmasından ortaya çıkardığı sonuçları şöyle özetleyebiliriz. 1) Versiyonlar arasındaki farklılıklar, sözlü anlatımlardaki değişimlere işaret etmektedir. 2) Hiçbir rivayette, bir kelimenin yanlış okunmasından kaynaklanan bir farklılaşmaya rastlanmamıştır. 21 22 Speight, Oral Traditions of the Prophet Muhammad: A Formulaic Approach, Oral Tradition, IV/1-2, 1989, ss. 27-37, s. 29. Speight, Narrative Structure in the Hadith, JNES, LIX/4, The Unv. Chicago 2000, ss. 265-271.

3) Farklılıkların ravilerin tasarruflarından kaynaklandığı görülmektedir. 4) Bu tasarrufların bir dikkatsizlik veya hileci bir tutumdan kaynaklandığı görülmemiştir. 27 5) Tasarrufların muhtemel nedeni, dinî gayretle hareket eden ravilerin, rivayetlerin etkisini arttırmak amacıyla onlara retorik elbise giydirmek istemeleridir. 6) Hadis sözlü kültüre ait hâliyle yazıya geçirildikten sonra bile sözlü olma özelliğini devam ettirmekte; bir nesre dönüşmemektedir. Bu nedenle hadis metinlerini dinleyen biri, onlardaki sözlü rivayetlere ait özelliklerini anlayabilir. 23 7) Yazılı hadis belgeleri, en erken asırlardan beri İslam mirasının bir parçasıdır. 24 8) Başlangıçta raviler, hadisleri aslına uygun biçimde rivayet etme konusunda daha titizlerdi. Fakat gerek ravilerin çoğalması ve gerekse Hz. Peygamber döneminden uzaklaşılması nedeniyle aslına uygun biçimde rivayet etme, büyük ölçüde teoride kalmıştır. 25 9) es-sahife deki rivayetler, aynı tip nebevî hadislerden oluşmuştur. 26 Speight e göre dinî gayrete sahip olan ravilerin, rivayetlerin ifade gücünü arttırma çabaları garipsenecek bir durum değildir; çünkü başka kültürlerde de bunun örneklerine rastlanmaktadır. 23 24 25 26 Speight, The Will, 249. Speight, A Look at Variant Readings in the Hadiths, Der Islam, LXXVII/1, Berlin 2000, ss. 169-179, s. 175-176. Bu makalenin çevirileri için bkz. Hadiste Rivayet Farklılıklarına Karşılaştırmalı Bir Bakış, çev. Abdulkadir Evgin, KSİÜİFD. III/5, 2005, ss. 115-132; Hadisteki Rivayet Farklılıklarına Bir Bakış, çev. Zişan Türcan, SÜİFD. XXX, 2010, ss. 293-304. Speight, A look, 178. Speight, A look, 179.

28 Yunanlıların chreiai adı verilen özlü sözleriyle hadisler arasındaki yapısal ve retorik tip benzerliklerine dikkat çeken Speight, hadislerin yapısal ve retorik yönden geliştirildikleri görüşünü desteklemek üzere, rivayetlerin başlangıçta, çokça ifade bozukluğu bulundurması nedeniyle dilciler tarafından kaynak görülmediğini, fakat sonraki dönemlerde hadisçilerin bozuk ifadeleri düzeltme çabaları sonucunda Arap dilinin kaynaklarından biri hâline geldiğini söylemiştir. 27 Speight, bir başka makalesinde, fıkhî veya itikadî herhangi bir meseleyi izah veya ispat etme gayreti olmadığından dolayı müsned türü kitapların metnin retorik keyfiyetine yönlendiğinden söz ederek bu tür kitapları, konu tasnifli kitaplardan ayırmıştır. Ayrıca o, rivayetlerin şekillenmesinde sahabenin rolünü sorgulamış ve rivayetlerin farklı şekillerde ortaya çıkmasında sahabenin rolünün etkili olduğunu ifade etmiştir. 28 Dört halifeden gelen rivayetler üzerinde duran Speight, birinci olarak sahabînin bilinen tahdis formlarından biriyle Hz. Peygamber in sözlerinden birini rivayet etmesine örnekler verir. Bu örnekler yalnızca Hz. Peygamber e izafe edilen sözlerden oluşmakta ve içinde herhangi bir olaydan veya eylemden söz edilmemektedir. Bu grupta yer alan örneklerde sahabînin rolü, yalnızca tahdis biçimlerinden biriyle ifade edilmiştir. Speight örneklerini verdiği bu grup rivayetlere first formal link adını verir. First formal link and participant in action başlığını verdiği ikinci grup örneklerde, önce sahabînin rol üstlendiği bir durum veya bağlam açıklaması yapılmakta daha sonra Hz. Peygamber in sözü nakledilmektedir. 27 28 Speight, A look, 178. Speight, Some Formal Characteristic of the Musnad Type of Hadith Collection, Arabica, XLIX/3, Brill, Leiden 2002, ss. 376-382, 377.

29 Participant in the action başlığını verdiği üçüncü grup rivayetlerde, sahabî, rivayetin içinde bir eylemde bulunmakta ve bunun üzerine Hz. Peygamber in bir eyleminden söz edilmektedir. Subject of the report başlıklı dördüncü grup örneklerde ise sahabî rivayetin bizzat konusu durumundadır. 29 Speight ın, 1973 yılında yılında yayımladığı Sa d b. Ebî Vakkas ın vasiyetiyle ilgili rivayetler üzerine yaptığı çalışmada, hadislerin menşei ve tarihlendirme konusunda birtakım değerlendirmelerde bulunduktan sonra bu konuya bir daha neredeyse hiç değinmediği, çalışmalarını rivayetlerin yapısal ve retorik özelliklerini ortaya çıkarmaya yoğunlaştırdığı görülmektedir. Speight, The Will of Sa d b. a. Waqqas adlı makalesinde Sa d b. Ebî Vakkas ın vasiyetini konu alan ve aralarında yapısal benzerlikler bulunan on dokuz hadis rivayetini seçmiş, sonra bunları basitten karmaşığa; farklı bir bakışla söylersek, kusurlu ve eksik olandan mükemmele doğru sıralamıştır. Metinlerin gelişen bölümleriyle ilgili çeşitli yorumlar yapan Speight, rivayetlerde iki tür gelişme tespit etmiştir: Birincisi metnin konu ve yapı değişmeksizin kendi içinde dikey gelişmesi (vertical development) diğeri ise yeni elemanların ve farklı yapıların ona birleşmesi sonucu metnin yatay gelişmesidir (horizantal development). Speight ın yorumlarından anlaşıldığına göre sözlü kültürün ürünü olan ve yazıya geçtikten sonra bile bu özelliğini koruyan rivayetler, yapısal yönden basitten karmaşığa ve hatalı olandan mükemmele doğru bir gelişim içindedir. Bir rivayetin farklı versiyonları basit/hatalı olandan karmaşık/mükemmele doğru sıralandığında her bir versiyonun hangi döneme ait olduğunu ortaya çıkarabileceğini düşünmüştür. Speight in incelediği on dokuz hadisin gerçekten tek bir hadisin versiyonları olup olmadığı şüpheli bulunmuş 30 aynı şekilde 29 30 Speight, Some, 377-380. Powers, D.S., The Will of Sa d b. Abi Waqqas: A Reassessement Studia Islamica, LVIII, 1983, Maisonneuve & Larose, ss. 33-53, 41.

30 Speight in, kesinliği ispatlanmamış öncülleri, kesin gerçekler olarak kabul etmesi ve analizlerini onlara dayandırması gerekçesiyle tenkit edilmiştir. 31 RYA sistemi açısından Speight ın çalışmaları, genelde rivayetlerin yapısal ve retorik özelliklerini tespit etmeye ve açıklamaya yönelik olup genelde çözümleyici ve tanımlayıcı özelliklere sahiptir. Onun çalışmaları herhangi bir tezi ispatlamaya yönelik değil, analitiktir. Bu nedenle onun, hadis alanında çalışma yapan oryantalistlerin büyük çoğunluğundan farklı bir yol izlemiş olduğu söylenebilir. Speight ın sıkça kullandığı yöntemlerden biri, bir rivayetin eski tarihli kaynaklarda yer alan versiyonları ile sonraki tarihlerde yazılmış kaynaklardaki versiyonları arasında karşılaştırmalar yapmaktır. Bununla birlikte o, yapısal ve retorik özellikleri tespit etmenin genel geçer yöntemlerini tartışmamış, bunun yerine yalnızca karşılaştırma yaptığı metinlere dikkat çekmekle yetinmiş, metinlerle onların ravileri arasındaki bağlantıyı, sistematik biçimde incelememiştir. Speight in kullandığı dile aşina olanlar, RYA sisteminin diline yabancılık çekmeyeceklerdir. Çünkü RYA da kullanılan bazı terimlerin ilhamı, onun çalışmalarından elde edilmiştir. Bununla birlikte nüanslara dikkat etmek gerekir. Örneğin RYA da kullanılan form ve tip terimleri, sarmal içinde yer alan rivayetlerin yapısal farklılıklarını belirtmekte kullanılırken, Speight ın çalışmalarında yer alan bu terimler, genel biçimde bir hadis metninin sahip olduğu yapısal ve retorik özelliklerin farklılıklarını belirtmekte kullanılmaktadır. 2. Kaynak Temelli Çalışmalar Aslında bu başlık altında, bir hadis kaynağının özellikleri ve ait olduğu dönem temel alınarak yapılan rivayet değerlendirmelerinden söz etmemiz gerekirdi. Üzerinde fazla durulmayan ve bu 31 Motzki, Dating, 213.

31 nedenle hatalı değerlendirmelerin ortaya çıkmasına neden olan bu önemli konuyu, bir başka çalışmaya bırakmak üzere üstü kapalı geçmek durumundayız. Bununla birlikte Speight in yukarıda geçen, Hemmâm b. Münebbih in es-sahife sinde yer alan hadislerle, aynı hadislerin daha sonraki döneme ait üç hadis eserindeki kayıtlarını karşılaştırmasına burada tekrar dikkat çekmek isteriz. Aynı şekilde aşağıda gelecek olan Fuad Sezgin in, Buhârî nin kaynakları üzerine yaptığı çalışmasını burada da anmak gerekir. Bu başlık altında, Motzki nin sistematiğine uyarak, bir rivayetin bir kaynakta yer almasını değil de, yer almamasını dikkate alan değerlendirmelerden kısaca söz edeceğiz. E silentio (sessiz kalma, değinmeme, söz etmeme) adı verilen genellemeyi hadis alanında etkili biçimde kullanan Schacht a göre, bir tartışmada kanıt olarak mutlaka kullanılması gereken bir hadis, eğer o tartışmada kullanılmamışsa, bu durum, o hadisin o dönemde mevcut olmadığını gösterir. 32 Schacht tan sonra Juynboll da farklı rivayetlerde bu genellemeyi geliştirerek kullanmıştır. Ona göre, meşhur olan bir hadisin, olması gereken yerde bulunmayışı önemli bir kanıttır. 33 E silentio kanıtına veya onun kullanılma biçimine birçok tenkit yöneltilmiştir. 34 Kanaatimizce bu kanıtın zayıf yönü, hadisin yer alması gerektiği düşünülen yerin, her zaman doğru tahmin edilememesidir. Bu nedenle bir müellifin kitabında yer alması gerekli görülen fakat yer almadığı için e-silentio kanıtı ileri sürü- 32 33 34 Schacht, J. The Origins, 140. Juynboll, G.H.A. Muslim Tradition Studies on Chronology, Provenance and Authorship of Early Hadith, Cambridge Unv. Press, London 1985, 98. Bu kitabın Türkçe çevirisinden de istifade edilmiştir. Bkz. Hadis Tarihinin Yeniden İnşası, çev. Salih Özer, Ankara Okulu Yay. Ankara 2002. Bunlardan bazıları için bkz. Kuzudişli, Bekir, Hadith of Man Kadhaba Alayya and Argumentum e Silentio HTD. V/2, 207, ss. 47-71.

32 lerek uydurma kabul edilen bir hadis, aynı müellifin bir başka eserinde ortaya çıkabilmektedir. Kanıt gösterilen hadis kitabının hangi amaçla ve yöntemle yazılmış olduğuna dikkat edilmemesi, bu konuda en çok yapılan hatalardan biridir. Bunun da arka planında, bir tezi ispatlama gayretinin olduğunu unutmamak gerekir. RYA açısından bir rivayetin yer aldığı kaynak, somut kanıtlar sunduğu için, önemli verilerden biridir. Bununla birlikte, kaynağın yazılış amacının, sistematiğinin, yöntemlerinin bilinmesi gerekir. Bu konuda hassas olunmak kaydıyla, e Silentio kanıtı, kendi başına genel geçer bir kanıt sayılmasa da, dikkate alınması gereken işaretler olarak görülmektedir. 3. İsnat Temelli Çalışmalar Bir hadisin menşeine ulaşma konusunda en etkili yöntem olarak isnadın kullanımı hicri birinci asra kadar uzanır. Klasik hadis tenkidinde bir hadisin değeri, onun isnadıyla ölçülmektedir. 35 Oryantalist hadis araştırmalarının başlangıcında hadis tenkidi, metin üzerine yoğunlaşmış, isnat tenkidi nadiren yapılmıştı. Schacht ile birlikte isnat tenkidi, bir hadisin ait olduğu tarihi tespit etmede etkili bir yöntem olarak görülmeye başlanmış, fakat bu gelişme, klasik hadis tenkidindeki yöntem ve uygulamalara paralel yönde olmamıştır. Aksine, çok farklı normlar ve değerlendirmeler ortaya atılmıştır. Bunlardan bazılarına aşağıda değineceğiz. a) Schacht Schacht ın ifadesine göre isnat, hadis rivayetinin en keyfi kısmı olmakla birlikte, onun oluşumunun ve gelişiminin altında yatan yönelimler, rivayetlerin tarihlendirilmesinde isnattan fayda- 35 Bilgi için bkz. Aşıkkutlu, Emin, Hadiste Ricâl Tenkidi, İFAV Yay. İstanbul 1997, 53 vd.

lanmayı mümkün kılmaktadır. Onun ileri sürdüğü bazı genellemeler şöyledir: 1) Genel anlamda, mükemmel ve kusursuz isnatların, daha geç döneme ait olduğu söylenebilir. 36 33 2) Eğer bir rivayetin biri merfû diğeri mevkûf veya maktû iki isnadı varsa, senedi en geç dönemde sonlanan isnat daha eskidir. Çünkü isnadın gelişiminde eksik ve kusurlu isnatlar, kusursuz hâle getirilmeye çalışılmıştır. 37 3) Sonraki kaynaklarda görülen ilave ravileri olan isnatlar uydurmadır. Schact bu durumu isnatların yayılması olarak tanımlar. 38 4) İsnatların gelişiminden çıkan sonuca göre, hadisleri tedavüle çıkaran kişi, müşterek ravi veya onun adını kullanan biridir. 5) Müşterek raviyi atlayan isnatlar, muhtemelen daha geç döneme aittir. 39 6) Senette bulunan oğlun babadan rivayeti biçimindeki aile isnadı çok da gerçekçi değildir. 40 Bütün olarak değerlendirildiğinde, bu genellemelerin amacının Schacht ın temel tezlerinden biri olan, rivayetlerin ortaya çıkışının, İslam Hukukunun oluşum tarihi olarak sunduğu hicri ikinci yüzyılda olduğunu ispatlamaya yönelik olduğu görülür. Ona göre isnat da bu dönemde ortaya çıkmış ve kusurlu ve eksik olandan kusursuz ve mükemmele doğru bir gelişim göstermiştir. Onun iddiasına göre sonraki muhaddisler, senetleri güçlendirmek için ilave isimler ve tarikler ihdas etmişlerdir. İşte bu 36 37 38 39 40 Schacht, Origins, 165. Schacht, Origins, 171. Schacht, Origins, 164-169. Schacht, Origins, 171. Schacht, Origins,170. Bu görüşün incelenmesine tahsis edilmiş bir çalışma için bkz. Kuzudişli, Bekir, Hadis Rivayetinde Aile İsnadları, İşaret Yay. İstanbul 2007.

34 belirtileri taşıyan senetler daha geç dönemlere aittir. 41 Bununla birlikte Schacht ın yukarıda geçen yargılarında, genelde ihtimal belirten yapılar kullandığını belirtmemiz gerekir. RYA açısından Schacht ın genellemeleri birer kanıt olarak değil, incelenmesi gereken problemler olarak görülmektedir. b) Fuad Sezgin Fuad Sezgin in çalışmaları, isnadı esas aldığı için isnat temelli araştırmalar grubunda değerlendirilmiştir. Sezgin in bu konudaki temel tezi şudur: Rivayet zincirinde yer alan isimlerden yararlanmak suretiyle ilk kaynaklara ulaşmak mümkündür. Onun belirttiğine göre önceki muhaddisler, bazen rivayet zincirindeki ravilerin isimlerinden yararlanmak suretiyle kaynaklarını bulabiliyorlardı. 42 Buna örnek olarak Buhârî de iki veya daha ziyade ravi tarafından, aynı şahıstan ayrı ayrı rivayet edilen bir hadis görüldüğünde, bu hadisin yazılı kaynağının birden fazla raviler değil, müştereken rivayet ettikleri şahsın kitabı olduğunu anlamak gerekir. 43 Eğer Buhârî den bir önceki şeyh, farklı ravilerden hadisler rivayet ediyorsa, Buhârî nin elinde bulunan kitabın o şeyhe ait olduğu anlaşılır. 44 Bir hadis kitabının müellifi ile ondan bir önceki ravilerin topluca bir arada incelenmesinin bu alanda verimli neticeler doğuracağını söyleyen Sezgin e göre, çalışma geriye doğru işletilerek müşterek noktalar tespit edildiğinde kaynaklar da bir bir tespit edilebilecektir. Teorik olarak bunun verimli bir metot olduğunu ancak beraberinde birçok zorluklar içerdiğini söyleyen Sezgin, örneğin müellifin şeyhinden yalnızca bir hadis rivayet edilmesi durumunda iştirak noktasını bulmanın imkânsız olacağını belirtmiştir. Ona göre 41 42 43 44 Schacht ın görüşlerinin eleştirisi bkz. Azami, Mustafa, İslam Fıkhı ve Sünnet, çev. Mustafa Ertürk, İz Yay. İstanbul 1996, ss. 190-246. Sezgin, Fuad, Buhârî nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar, AÜİF. Yay. İstanbul 1956, 60. Sezgin, Buhârî nin, 61. Sezgin, Buhârî nin, 62.

35 benzer zorluk, müşterek ravinin hem kendi kitaplarından hem de icazetini aldığı şeyhlerinin kitaplarından faydalanması durumunda, kitapların birbirinden ayrılması meselesinde ortaya çıkmaktadır. Sezgin e göre bu tür zorluklar, diğer külliyatlarda yer alan rivayet zincirleri incelenmekle aşılabilir. 45 Sezgin in önerdiği metodun kilit noktasında da müşterek ravi nin bulunduğunu vurgulamak gerekir. Sezgin, Buhârî nin kaynakları üzerinde yaptığı araştırmada, Sahîh in baştan sona yazılı kaynaklardan derleme bir kitap olduğunu tespit ettiğini belirtmektedir. 46 Bir başka ifadeyle söylersek, ona göre Buhârî, kendinden önceki yazılı kaynaklara sahipti. Fakat acaba nasıl sahipti; orijinal halleriyle mi, yoksa aracılar eliyle aktarılmış durumda mı? Motzki, bu soruya Sezgin in cevap vermediğini ve bunu önemsiz gördüğünü söyler. 47 Bize göre bu isabetli olmayan bir eleştiridir. Çünkü Sezgin, söz konusu eserlerin büyük bir kısmının kaybolduğu o devir için, kesin bir şey söylemek mümkün olmamakla birlikte, Buhârî nin kendi şeyhlerinin dahi bütün eserlerinden faydalanamadığını, Sahîh ini mümkün mertebe elde edebildiği irili ufaklı eserlerden hulâseten meydana getirdiğini tahmin etmektedir. Buhârî nin elindeki kaynakların ilk kaynaklar olmayıp aracı kaynaklar olduğunu, Hemmâm b. Münebbih in es-sahife sini neşreden naşirin tahmini hilafına, Buhârî nin ilk kaynaktan değil, mutavassıtlardan faydalandığını, hatta İbn Ebî Şeybe den rivayetlerini bile doğrudan Musannef ten değil, muhtemelen onun diğer muhtelif kitaplarından aldığını ileri sürmekte ve bu konuda bir sayfalık izahatta bulunmaktadır. 48 45 46 47 48 Sezgin, Buhârî nin, 63; Tarîhu t-türâsi l-arabî, (I-IV) Ar. çev. Mahmûd Fehmî Hicâzî, Vizaretü't-Ta'lîmi'l-Âlî, Riyad 1991, I, 148-149. Sezgin, Buhârî nin,48. Motzki, Dating 245. Sezgin, Buhârî nin, 66-67.

36 Kaybolmuş kaynakları inşa konusu bir tarafa, Sezgin in önerdiği çalışma metodu, kanaatimizce, rivayetlerin mevcut kaynaklara kadar gelişimini incelemede ve rivayet karşılaştırmalarında yararlanılabilecek elverişli bir yöntemdir. Ayrıca mevcut kaynakların sözlü rivayetlerin ürünüymüş gibi görünmesine rağmen ki bu görüntü, sözlü rivayetin yazılı rivayetten üstün görülmesinden dolayı ilk dönem ravilerce bilinçli bir biçimde, özellikle verilmiştir gerçekte yazılı malzemelere dayandığını gösteren birçok belirti bulmanın mümkün olduğunu ve bu konuda Sezgin in tespitlerinin isabetli olup önem arz ettiğini vurgulamak isteriz. RYA açısından Sezgin in görüşleri formların şekillenişi, sarmallar ve formlar arasındaki geçişler/uzantılar, rivayet parçacıklarının farklı rivayetlerde tekrarı vb. konuların yorumlanmasında dikkate alınmaktadır. c) Juynboll Hollandalı araştırmacı Gauiter Herald A. Juynboll, Schacht ın isnatla ilgili tezlerini ve tarihlendirme metotlarını geliştirmiş ve detaylandırmıştır. 1969 yılında yayımlanmış olan The Authenticity of the Tradition Literature 49 adlı eserinde klasik İslam düşüncesine göre hadisin gelişimini özetlerken isnadın ortaya çıkışı meselesine de değinmiş ve Hz. Osman ın öldürülmesiyle (35/656) toplumun büyük bir fitneye düştüğünü, bu tarihten sonra herkesin hadislerin ravisini soruşturmaya başladığına dair görüşü aktarmıştır. Bu dönemin kabaca tabiîn dönemine denk geldiği şeklindeki açıklamasına dikkat çekmek 49 Juynboll, The Authenticity of the Tradition Literature: Discussion in Modern Egypt, Brill, Leiden 1969. Bu eserin Türkçe çevirisi için bkz. Modern Mısır da Hadis Tartışmaları, çev. Salih Özer, Ankara Okulu Yay. Ankara 2000, 13.

isteriz. 50 Çünkü ileride de göreceğimiz gibi o, hadislerin ilk ortaya çıkışını da bu döneme götürmektedir. 37 Mezkur eserinden yaklaşık üç yıl sonra yayımlanan The Date of Great Fitna 51 adlı makalesinde Juynboll, bu konuyu müstakil olarak ele almıştır. İlk kaynaklarda fitne kelimesinin Hz. Osman ın öldürülmesi olayıyla ilişki kurulmamasından hareket ederek, bu kelimenin Hz. Osman ın şehadetinden doğan iç savaş anlamına hamledilmesinin hicrî ikinci yüzyılın son yarısından daha önce olmadığını kesin bir dille ifade eden Juynboll, fitne kelimesine yaygın anlamın yüklenmesinin ise Abbasilerin iktidara gelmesinden sonraki yıllarda olduğunu söylemektedir. 52 O, Schacht ın bu konudaki görüşünü de çok geç bulmakta, J. Robson un The İsnad in Muslim Tradition 53 adlı makalesinde de önerdiği gibi fitne kavramının Abdullah b. Zübeyr in Emevî halifelerine karşı başlattığı isyana karşılık gelebileceğini söylemektedir. 54 Yezid in, tahta geçişinden (h. 60/m. 680) sonra, Mekke üzerine ordu göndermesi (h. 64/m. 684), Hz. Osman ın şehadetinden yaklaşık 30 yıl sonradır. Juynboll, aradaki bu zaman farkını, İslam alimlerinin isnadın kullanılmasını yapay olarak geriye doğru götürme eğilimiyle açıklamaktadır. Juynboll e göre İbn Sirîn e atfedilen sözde, fitne kelimesinin Abdullah b. Zübeyr olayına işaret etmesi, aynı zamanda isnadın 50 51 52 53 54 Juynboll, The Authenticity, 5-6. Oryantalistler, genelde hadis veya sünnetin geç dönemlerde ortaya çıktığı görüşüne eğilimlidir. Bu konuda bkz. Erul, Bünyamin, Sahabenin Sünnet Anlayışı, TDV. Yay. Ankara 2010, 39-43. Juynboll, The Date of Great Fitna, Arabica, XX, 1973, ss. 142-153. Bu makalenin Türkçe çevirisi için bkz. İslam da İlk Büyük Siyasi Fitnenin Tarihi Oryantalistik Hadis Araştırmaları: Makaleler, der. ve çev. Mustafa Ertürk, ss. 39-58, Ankara Okulu Yay. Ankara 2001. Juynboll, İslam da İlk Büyük, 50. Robson, J. The İsnad in Muslim Tradition, GUOS, XV, 1953, ss. 15-26. Juynboll, İslam da İlk Büyük, 50.

38 ilk dönemde nasıl tanzim edildiğine dair işaretler de taşımaktadır. Buna göre yalnızca Ehl-i sünnete bağlı kişiler sika ravi kabul edilmiştir. Onun fitne kelimesinin kullanımından çıkardığı bir başka sonuca göre, bir ravinin, hadis rivayet ettiği bir başka raviyle gerçekte karşılaşıp karşılaşmadığı gibi usül kuralları ise daha sonraki yıllara aittir. 55 Juynboll, kendisine yöneltilen eleştiriler üzerine yazdığı bir makalesinde 56 fitne kavramıyla ilgili eleştirilere cevap verdikten sonra bid at kavramının tarih içindeki gelişimini incelemiş ve yine İbn Sirîn in sözüyle bağlantılı olarak, tezine sahip çıkmaya çalışmıştır. Onun bu çabasının RYA açısından önemi, bir kavramdan yola çıkarak hadisle ilgili önemli bir olgunun ortaya çıkış tarihini belirlemeye çalışmasıdır. İlk dönem hadis literatürüne ilişkin bir çalışma olan Muslim Tradition adlı kitabında, hadislerin menşeini bulmak ve onları tarihlendirmek için üç önemli sorunun sorulması gerektiğini belirten Juynboll, bunları şöyle sıralamıştır: 1) Hadis nerede ortaya çıkmıştır? 2) Hadis ne zaman ortaya çıkmıştır? 3) Hadisi tedavüle kim çıkarmıştır? Bu sorulara genel olarak ve muhtemelen kaydını koyarak, şöyle cevaplar vermiştir: 1) Belirli bir hadis, tabiîn tabakasında zikredilen ravinin faal olduğu bölgede ortaya çıkmıştır. Muhtemel Neden Hz. Peygamber veya sahabe döneminde değil itirazına karşı, Juynboll şu gerekçeleri ileri sürmüştür: Çünkü sahabî ile tabiîn arasındaki rivayet bağını tespit etmek çok güçtür. Aynı şekilde sahabeye o kadar çok uydurma hadis isnat edilmiştir ki, onları sahih olanından ayıracak bir metot tasavvur etmek imkânsızdır. İlaveten, bir hadisin kimden alındığının belirtilmesi zorunlu görüldüğünde sahabenin çoğu ölmüştü. Bir başka gerekçe, Hz. Muhammed e kadar giden hadislere duyulan ihtiyacın ancak II. Ömer in 55 56 Juynboll, İslam da İlk Büyük, 57-58. Juynboll, Muslim Introduction to his Sahih, JSAI, 5 (1984), ss. 303-311.