TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYlNLARI Doğu'da ve Batt'da IN N H L 1. (Kutlu Doğum Haftası : ) ANKARA 1996

Benzer belgeler
Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

VEDA HUTBESİ VE İNSAN HAKLARI

VEDA HUTBESİ. Zafer KOÇ

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYlNLARI Doğu'da ve Batt'da IN N H L 1. (Kutlu Doğum Haftası : ) ANKARA 1996

Peygamberimizin ölmeden önce yaptığı son haccında, Müslümanlara yaptığı son konuşmaya veda hutbesi denmiştir.

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

Kadınların Dövülmesi. Konusuna Farklı Bir Bakış. (Nisa [4] 34)

HAC ve UMRE. Memduh ÇELMELİ. dinkulturuahlakbilgisi.com

VEDA... HAC, HUTBE VE ÜMMET

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

Veda Hutbesi Cuma, 11 Aralık :23


Fâiz, zengini aşırı zengin, fakiri de aşırı fakir eden, ekonomiyi sömürüp çürüten bir virüstür.

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

ON EMİR الوصايا لعرش

AİLE KURMAK &AİLE OLMAK

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

TEMİZLİK HAZIRLAYAN. Abdullah Cahit ÇULHA

AİLE: HAYATA AÇILAN PENCERE

Hulle'nin dayanağı âyet ve hadistir.

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

HAC ve UMRE. Memduh ÇELMELİ

Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

Bu dersimizde İslam da aile ve aile hukukunu ele alacağız.

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür:

Ümmü Kühhâ. Burak tarafından yazıldı. Çarşamba, 09 Eylül :26

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

İÇİNDEKİLER. Takdim... 9 İTİKAD ÜNİTESİ. I. BÖLÜM Din Din Ne Demektir? Dinin Çeşitleri İslâm Dini nin Bazı Özellikleri...

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

TALAK (ERKEĞİN BOŞAMA HAKKI)

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Erhan tarafından yazıldı. Çarşamba, 31 Ekim :03

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

ÖZEL BİLFEN İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

Spor (Asr-ı Saadette) Prof.Dr. Vecdi AKYÜZ

İÇİNDEKİLER İTİKAD ÜNİTESİ. Sorular

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

Eski Mısır Hukuku: Koca bazı şartlar altında birden fazla kadınla evlenebilirdi

EY İMAN EDENLER! Allah ın emrine uygun yaşayın

AŞINDIRILAN DEĞERLERİMİZ : ÂİLE MÜESSESESİ

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

Teşrik günlerinde zevâlden önce cemreleri taşlamanın hükmü

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur.

Hz Âmine, kocası Abdullah ın kabrini ziyaret etmiş, Hz Peygamber de Neccaroğulları ndan.

M. Fatih Aydın/Köprü. A. On Dört Asır Öncesinden İlahi Adalet

Yazar= Soner DUMAN. Soru:

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.

14. BÖLÜMÜN DİPNOTLARI

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

2010 yılının son ayına girdiğimiz bu aylarda hıristiyan olan batı toplumunda olduğu gibi

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

İ M A N. Temel Bilgiler II. Allah ın Sıfatları Allah ın sıfatları Zâtî ve Subûtî olmak üzere iki çeşittir. ALLAH A İMAN. 1- Zâtî (Özel) Sıfatlar:

Ü N İ T E L E N D İ R İ L M İ Ş Y I L L I K D E R S P L A N I

YAŞLILAR YURDUNDA ÇALIŞAN, DOMUZ ETİ PİŞİREN VE İÇKİ SUNAN KADININ HÜKMÜ

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Mekki ve Medeni Ayetler arasindaki fark...

Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir?

SON GÜN. için/içinde KURAN-HABER DE EZAN MUCĐZESĐ

İZMİR İL MÜFTÜLÜĞÜ BAYAN VAAZ ÇİZELGESİ ( 2014 YILI 1. DÖNEM )

DÜNYA MÜSLÜMAN KADINLAR ZİRVESİ VE FUARI (BİLGE 2017)

DAVACILARIN VARLIKLI OLMALARI DESTEK TAZMİNATI İSTEMELERİNE ENGEL DEĞİLDİR.

Dr. Mehmet Sürmeli tarafından yazıldı. Perşembe, 07 Ekim :45 - Son Güncelleme Perşembe, 21 Ekim :00

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Rahmân ve Rahîm Ne Demektir?

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

İBADET KURBAN 9/24/2015 KURBAN BAYRAMI 2015/3. Dönem MODEL ŞAHSİYET HZ.

PT/Mo SA/Tu ÇA/We PE/Th CU/Fr CT/Sa PA/Su

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE SADAKA-I FITR İbni Abbas (r.a) şöyle buyurmuştur:

Siyonist rejim emrivakilerle fiili durum oluşturarak, dünyayı bu yeni duruma alıştırmak istiyor

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

Üç kişi vardır ki, Allah kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azap vardır:

Transkript:

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYlNLARI 1 201 Doğu'da ve Batt'da ll IN N H L 1 (Kutlu Doğum Haftası : 1993-94) ANKARA 1996

VEDA HUTBESi'NiN insan HAKLARI YÖNÜNDEN KlSACA TAHLiLi(') Doç.Dr. Mehmet ŞENER Veda Hutbesi hicri 10. yılda Hz. Peygamber'in hac farizasını ifa için Mekke'ye gelip, Veda Haccı sırasında irad etiği hutbelere verilen bir isimdir. Ancak Veda Hutbesi yalnız Arafat'ta iradedilen hutbe olmayıp; Arafat'ta arafe günü (Zilhicce'nin 9. günü), Mina'da bayramın ilk günü ile yine Mina'da bayramın ikinci günü irad edilen hutbelerin bütünüdür. (1) Bunlardan meşhur olanı Arafat'ta, sayıları kadın erkek 140.000'i aşan bir topluluğa irad edilen hutbedir.(2j Allah RasCılCı (s.a.v.) bu mahşeri kalabalıkta hutbesine başlamadan önce Cerir b. Abdullah vasıtasıyla sükcıneti temin etmiş ve sahabilerden Rebi'a b. Ümeyye gibi gür sesli münadiler görevlendirerek hutbe cümlelerinin tekrar edilip, uzaklara kadar duyurulmasını temin etmişti( 3 J ki, bu teknik anlamda bir bakıma hoparlör teşkilatından yararlanmak demektir. Allah RasCılü hutbesine Allah'a hamd ve senadan sonra "Eyyühe'n-nas! Ey insanlar)" nidasıyla başlamış ve önce sahabilerin dikkatlerini çekerek, oradan bütün dünyaya hitap etmiştir. Bu hutbe, islam'ın temel konularına temas etmesi, cahiliyye adetlerini ortadan kaldırması, eşitlik, hürriyet, kan davaları, faiz, emanet, özellikle insan hakları, aile hukuku içinde yer alan kan-koca hakları, vasiyet, nesep, zina, borç ve kefalet gibi hukuki meselelere yer vermesi açısından oldukça önem taşır. Hz. Peygamber'in (s.a.v.) bu hutbesi, yalnız müslümanlara okunmuş sıradan bir hutbe olmayıp, bütün insanları kapsayan tarih! bir hutbe ve bir insan hakları evrensel beyannamesidir. ( ) Veda Hutbesi ile ilgili cümleler, Prof.Dr. Muhammed Hamidullah'ın Mecmü'atül-vesaikı's-siyasiyye, adlı eserinden alınmışbr. (Beyrut 1407/1987, s. 360 vd., No: 287 elio. (1) Miras, Kamil, Tecrid-i Sarih, X. 396 (2. Baskı). (2) Bkz. Hamidullah, Muhammed, islam Peygamberi, 1, 273 (Ter: Salih Tuğ, İst. 1990). (3) Miras, a.g.e., X, 396. --KUTLU DOGUM------------- 125--

Biz burada sözü edilen konuların hepsini değil, hutbenin insan hakları ve aile hukuku ile ilgili yönlerini ele alacağız. Şimdi hutbenin konumuzia ilgili cümlelerini ele alıp, tahlil etmeye çalışalım. Hutbede 7-8 yerde geçen ve paragraf başlarını oluşturan "N as" kelimesi, bu hutbenin veya bu beyannamenin evrensellik yönünü yani bütün insanlara şamil olma özelliğini ortaya koyar. Çünkü bu kelime ile Hz. Peygamber (s.a.v.), sadece huzurundaki müslümanlara değil, orada bulunmayan gayr-i müslim; hatta inançsız, Allah'ı tanımayan bütün insanlara sesienmeyi hedeflemiştir. Zira nas kelimesi mutlak bir sözcük olup, inananı, inanmayanı; müslimi, gayr-i müslimi, erkeği kadını, orada bulunanı, bulunmayanı; hasılı akıl sahibi bütün mükellefleri içine almaktadır. Hutbede yer alan "Canlarınız... (her türlü tecavüzden korunmuşturt ifadesi, kanlannız yani canlarınız mukaddestir, dokunulmuz demektir. Buna göre, insanın yaşama hakkının tabi! bir hak olduğunu ve cana dokunmanın, ona tecavüz etmenin dinen ve hukuken yasak ve haram olduğu ortaya çıkmaktadır. Zaten İslam'a göre, haksız yere kişinin hayatına kastetmek, hayat hakkını elinden almak haramdır. Kur'an'da iki yerde: "Haklı bir sebep olmadıkça Allah'ın haram (yasak) kıldığı cana kıymayzn.'~ 4 l buyuruluyor. Ayrıca konuyla doğrudan ilgili birçok hadis de vardır. Bu hadisler incelendiğinde bunların; zina, kısas ve irtidad gibi hukuki sebepler dışında "Müslümanın kanını akıtmak he/al değil, haramdır, tecavüzden korun muştur." (5) noktasında birleş1:ikleri görülür ki, Hz. Peygamber (s.a.v.) Veda Hutbesi'ndeki hadislerinin dışında da bu konuya parmak basarak, bu hususu bir prensip olarak ortaya koymuştur. Bu deliliere göre intihar büyük günahtır ve Allah, koyduğu hukuki ölçülerin; başka bir ifade ile devlet gibi meşru bir otoritenin dışında, kimseye ölüm cezası.ile cezalandırma yetkisi vermemiştir. "Mallarınız... (her türlü tecavüzden korunmuştur)" ifadesi ise, insanların mallarının garanti altına alındığını, başka bir deyişle insanın mülkiyet hakkı oduğunu; kişinin mülkiyetinde olan bir şeyin, haksız yere alınamıyacağını; ancak malın meşru ölçüler dahilinde elde edilebileceğini, ortaya koymaktadır. Hz. Peygamber, bu gerçekleri ilk defa burada söylemiş olmayıp, 23 sene boyunca bunları insanlığa daha önce ayetlerle açıklamış, kurallarını koymuş ve meşru yollarını göstermiştir. Bu cümleden olarak "Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda haksızlıkla (haram yollarla) değil, karşılıklı rıza ile yapılan ti- (4) En'am, 6/151; 17/33. (5) Bkz. Buhari, Diyat, 6; Müslim, Kasame, 25. -- 126 --------------KUTLU DOGUM--

1 ca ret le yeyin "(6) ayeti ile benzer ayetler, kişinin malına, mülkiyet halilima tecavüzü yasaklamaktadır. 11 lrz ve namuslarınız da her türlü tecavüzden korunmuştur. 11 ifadesi de kişilerin ırz ve namusunun muhterem ve dokunulmaz olduğunu kesin çizgilerle belirlemektedir. Buna göre kişinin özel hayatının tecessüsü, gizli yönlerinin araştırılması, aile hayatı ile ilgili sırların ifşa edilmesi haram ve yasaktır. Kişinin harlrni anlamına gelen 11 harfmü'r-racül 11 diye bir terim vardır ki bu, hukuki anlamda bir insanın koruması, himaye etmesi üzerine vacip olan şey demektir. Başka bir ifade ile başkasının, kişiye haksız yere tacavüzü halinde hukuk kurallan çerçevesinde müdahale edeceği, savunacağı şeylerdir ki bunlar, dilimizde ırz venamus kelimeleri ile ifade edilirler. İslam hukukuna göre kişinin canına, malına, ırz ve namusuna, aile efradına yani harimine dışardan haksız bir saldırı olduğu zaman onları koruma ve gerekirse saldırıyı defetme yani meşru müdafaa hakkı tanınmıştır. Bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.v.): 11 Kim malını, canını, dinini, ırz ve namusunu korumak için mücadele ederken öldürülürse o şehittir. '~7) buyurmuştur. Allah Raswü, bu açıklamaya çalıştığımız; can, mal, ırz ve namus gibi kişinin doğrudan şahsı ve ailesiyle ilgili şeylerin oldukça önemli olduğunu göstermek ve bunu vurgulamak amacıyla, bu tarihi hutbesinin hemen başında buna yer vermiş ve tebliğ ettiğine dair muhataplarından söz almıştır. 11 Fôizin her çeşidi kaldırılmıştır, ayağırnın altındadır. Lakin borcunuzun aslını vermek gerekir. Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız. Allah'ın emriyle fôizcilik artık yasaktır. Cahiliyetten kalma bu çirkin adetin her türlüsü ayağı m ın altındadır.. 11 sözleri yukarıda açıklamaya çalıştığımız, mülkiyet hakkı ile malların dokunulmazlığı ve haksız kazancın yasak olduğu hususları ile doğrudan ilgilidir. Yani Hz. Peygamber, bu değerli sözleriyle tefecilik gibi bir sömürü düzenini yasaklamış ve ortadan kaldırmıştır. 11 Cahiliyet devrinde görülen kan davaları da tamamen kaldı rı lmıştır. 11 sözleri de kişi dokunulmazlığı, yaşama hakkı, toplum düzeni ve sosyal güvenle doğrudan ilgili olup, kan davalarının kaldırılmasıyla, toplumu altüst eden anarşi önlenmiş, bunların yerine kardeşlik ilkesi tesis edilmiştir. Şurası bir gerçektir ki, bu emir ve yasaklar kağıt üzerinde kalmamış, bizzat Hz. Peygamber tarafından toplum hayatına uygulanarak ideal manada bir İslam birlik ve kardeşliği tesis edilmiştir. İşte bu nesil dünyada benzeri görülmemiş örnek bir nesil olmuştur. (6) Nisa, 4/29. (7) Buhari, Mezalim, 33; Ebu Davud, SOnne, 32; Tirmizi, Diyat, 22 (No: 1421). --KUTLU DOGUM-------------- 127--

Hz. Peygamber (s.a.v.), faizi ve tefeciliği yasaklarken, kan davasını kaldırırken bunları önce kendi yakınlarında uygularrıış ve böylece uyulması gereken örnek bir davranış sergilemiştir. "Teammüden, bilerek haksız yere adam öldürmek kısası gerektirir" sözü ile yukarıda temas ettiğimiz cana kastetmek, kan davası güderek öldürmek gibi cinayetierin cezası belirtilmiş olmaktadır. "Ey insanlar! Rabbiniz bir, babanız birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Allah yanında en değerli olanınız, O'na ençok saygı gösterip, emirlerine uyanınızdır. Arabın Arap olmayana bir üstün lüğü yoktur. (Eğer varsa) bu, ancak takvô i/edir." Hz. Peygamber (s.a.v.) bu edebi ve veciz sözleriyle bütün insanların Rabbinin bir olduğunu, aynı anne babadan türediğini ve insanların eşit olduğunu kesin çizgilerle gözler önüne sermiştir. Fiziki eşitliğin esas olduğunu vurgulayan bir ayette: "Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Sizi sırf birbirinizle tanışasınız diye milletiere ve küçük küçük kabile/ere ayırdık. Şüphesizki sizin Allah katında en şereflin iz, takvôca en ileri o/anınızdır. '~ 8 ) buyuruluyor. Bir hadiste de: "İnsanlar tarağın dişleri gibi eşittir/er. '~9) buyurulmaktadır. Bu ayet ve hadisiere göre insanların fiziki yapılarından gelen; cinsiyet, ırk, renk, dil, soy-sop ve benzeri faktörler, hiçbir zaman eşitliği zedeleyecek ve üstünlük sağlayacak nitelikte değildir. O halde bütün insanlar, insan olmaları itibariyle eşittirler. Kanun nazannda herkes eşittir ve prensip itibariyle eşit muameleye tabidirler. Kureyşten asli bir kadın hırsızlık yapmış, bu durum ailesine ağır gelmişti. Bunun cezasını affettirmek için bir yolunu araştırıyorlardı. Sonund~ RasOlullah'ın dostu Üsame'yi elçi olarak gönderdiler, o durumu arzettikten sonra, Hz. Peygamber bundan hoşlanmamış ve bunun üzerine: "Sizden önceki milletierin he/cık olmalarının sebebi şudur ki: İçlerinden şerefli birisi hırsızlık edince onu bırakır, cezôlandırmazlar; zayıf birisi hırsızlık edince ona el kesme cezasını uygular/ardı. Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma da hırsızlık etse, şüphesiz onun da elini keserdi m. 'UO) buyurarak herkesin kanun önünde eşit olduğunu belirtmiştir. Veda Hutbesi'nde Hz. Peygamber'in (s.a.v.) üzerinde durduğu ve günümüzde, bilenin de bilmeyenin de söz ettiği en önemli konulardan biri de aile hu-= kukunun özünü teşkil eden kadın hakları (veya kan-koca hakları) dır. RasOlullah {8) Hucurat, 49/13. {9) Deyleml, el-firdevs bi-me'süri'l-hitab, IV, 300 {Hd. No: 6882) Beyrut 1986. {10) Müslim, Hudud, 8 {No: 1688). -- 128 --------------KUTLU DOGUM--

(s.a.v.) yine "Ey insçınlar!" diyerek bu konuda dikkat çekmiş ve sözlerine söyle devam etmiştir: "Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah'ın emaneti olarak aldınız; onların namus/arını ve iffetlerini -Allah adına söz vererek he/al edindin iz." Bir toplumda veya ailede, kişilerin sahip olduklan haklar oldukça önemlidir. Hakların gerç~eşmesi veya onlardan azami derecede istifade, ancak medeni, hukuki ve İsiarnı ölçüler dahilinde hareket etmekle olur ki, bu da eğitim ve kültür düzeyinin yüksek seviyede olmasına bağlıdır. İşte Hz. Peygamber, ailenin bir kanadını oluşturan kadının haklarının çiğnenmesinden endişe ettiği için, hakların gözetilmesini ve çiğnendiği takdirde, Allah'tan gelebilecek cezadan sakınılmasını tavsiye etmiş ve kadınların, Allah'ın bir emaneti olduğunu, yani emanete hıyanet etmemeyi; hakkı ne ise onu vermeyi, altını çizerek belirtmek iştemiştir. "Sizin kadınlar üzerinde hakkınız vardır; sizin kadınlar üzerindeki hakkınız onların, aile yuvasını hoşlanmadığınız hiçbir kimseye çiğnetmemeleridir." Yani ailenin herşeyinden sorumlu olan kocanın, eşi üzerinde nikahtan doğan bir takım haklan olduğu ve bunların da en başında gelen; aile hanmine yabancıların ayak basmaması, namusun korunması, sırların ifşa edilmemesi, mesken masfiniyeti gibi hususlardır. Bunların yerine getirilmemesi halinde, aile düzeni bozulacak, haklar çiğnenmiş olacak, dolayısıyla çocuklara kötü örnek olunacak, onların ebeveyne güvenleri sarsılacak ve düzeltilmesi oldukça zor bir yıkım meydana gelecektir. "Onların (kadınların) da sizin üzerinizde hakları vardır. K-adınların sizin üzerinizdeki hakları, meşru bir şekilde (örf ve adete göre) her türlü yiyim ve giyimlerini temin etmenizdir." Hz. Peygamber (s.a.v.) bu sözleriyle, ailenin geçimiyle ilgili olan "nafaka hakkı" nın, kadının kocası üzerindeki haklarının en önemlilerinden biri olduğunu ortaya koymuştur. Kadın hakları konusunda titiz davranılmasını isteyen bir hadiste: "Kadınların haklarını yerine getirme hususunda Allah'tan korkunuz. Onların hak ve hürriyetlerine tecavüz etmekten sakınız. Çünkü siz onları Allah'ın bir emaneti olarak aldınız. 'Ul) buyurulmaktadır. Bu hadislerle ilgili ayetlere göre İslam, kadınlara birtakım haklar tanımıştır ki, bunların başında nafaka hakkı gelir. "Anne/erin yiyecek ve giyeceğini örfe uygun olarak sağlamak, çocuk kendisinin olan babaya aittir. Kimse gücünden fazlasıyla mükellef tutulmaz... 'U 2 l ayeti ile (ll) Krş., Müslim, Hac, 147. (12) Bakara, 2/233. --KUTLU DOGUM-------------- 129

benzeri ayetler (Bkz., Talak, 65/7) nafakanın kocaya ait olduğunu, bunun yerine getirilmemesi halinde kadının dava açabileceğini ortaya koymaktadır. Buna göre kadın ev için gerekli olan masraflara katılmak zorunda değildir; buna zorlanamaz. Kadının kocası üzerindeki önemli haklarından biri de "mehir hakkı"dır. Kadın evlenmeden önce mehir isteme hakkına sahiptir. "Kadınlara mehirlerini seve seve veriniz; eğer ondan gönül hoş/uğu ile size bir şey bağışlar/arsa onu {ıjiyetle yeyin. 'U 3 l ayeti de kadının mehir hakkının zorunlu bir şey olduğunu ortaya koymaktadır. Deneme mahiyeitnde olan bu kısa tahlilde Veda Hutbesi'nde; kişi dokunulmazlığı, hayat hakkı, mülkiyet hakkı, mesken masgniyeti, sosyal güvenlik, eşitlik ve aile hukuku ve daha detaylandırabileceğimiz haklar üzerinde durulduğu ortaya çıkmıştır. (13) Nisa, 4/4. -- 130 :.. KUTLU DOGUM--