12 Haziran 2011 tarihinde yapılan Genel Seçimler sonucunda Türkiye Büyük Millet Meclisimiz in 24 üncü Dönem Milletvekilleri belirlenmiştir.



Benzer belgeler
28 Kasım 2007 tarihinde Hilton Otel Ankara da gerçekleştirilen Türkiye İş Kurumu IV. Genel kurulunda aşağıda belirtilen kararlar alınmıştır.

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU YÖNETİM KURULU BAŞKANI TUĞRUL KUDATGOBİLİK İN 10.YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ NİN AÇILIŞINDA YAPTIĞI KONUŞMA

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE SGK. Sosyal Taraflar

HAK-İŞ KONFEDERASYONU

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE. İŞKUR SGK Sosyal Taraflar

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Maliye Bakanlığı Hazine Müsteşarlığı ASPB SGK KOSGEB. Maliye Bakanlığı SGK KOSGEB

TÜSİAD İSTİHDAM VE SOSYAL GÜVENLİK ÇALIŞMA GRUBU BAŞKANI GÜLDEN TÜRKTAN IN 6. REKABET KONGRESİ KONUŞMA NOTLARI

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

Ülkemizdeki İşsizlik Sorununun Kısa Bir Değerlendirmesi ve Çözüm Önerileri. Erdem ALPTEKİN

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.

TEKSTİL VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ

EKONOMİK DEĞERLENDİRME ANKET SONUÇLARI ARALIK 2010

REEL İŞÇİLİK MALİYETİ ARTIŞI 2012'DEN BERİ HIZLANARAK SÜRÜYOR

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015

2013 YILI ÇALIŞMA İSTATİSTİKLERİ VE İŞGÜCÜ MALİYETİ NİN TİSK ARAŞTIRMA SERVİSİNCE DEĞERLENDİRİLMESİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

Toplam Erkek Kadin Ermenistan Azerbaycan Gürcistan Kazakistan Kırgızistan Moldova Cumhuriyeti. Rusya Federasyonu

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 25 Kasım 2015

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Maliye Bakanlığı Hazine Müsteşarlığı SGK KOSGEB. Maliye Bakanlığı SGK KOSGEB İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

T.C. Kalkınma Bakanlığı

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK POLİTİKASI. Sürdürülebilirlik vizyonumuz

Sorun alanları TBMM Raporu nda yer alan öneriler Mevsimlik Gezici Tarımda Çocuk İşçiliği Yuvarlak Masa toplantılarından çıkan öneriler

ENERJİ VERİMLİLİĞİNDE DÜNYADA VE ÜLKEMİZDE DURUM

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM

TÜRKONFED 3. İŞ DÜNYASINDA KADIN RAPORU POLİTİKA ÖNERİLERİ

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

KRİZ ÜÇ KOLDAN SARSIYOR ENFLASYON-KÜÇÜLME-İŞSİZLİK

16 Temmuz Sayın Bakanım, PERYÖN ün Sayın Başkanı, Değerli Akademisyenler, Sayın Konuklar, Değerli Medya Mensupları,

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık


KAYITDIŞI ĐSTĐHDAMLA MÜCADELE

G20 BİLGİLENDİRME NOTU

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. SGK İŞKUR Maliye Bakanlığı Dışişleri Bakanlığı Ekonomi Bakanlığı Hazine Müsteşarlığı TMB. ÇSGB Maliye Bakanlığı

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

Mesleki Deneyim. Eğitim Bilgileri. Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU. Profesör Marmara Üniversitesi Doçent Marmara Üniversitesi

K R Ü E R SEL L K R K İ R Z SON O R N A R S A I TÜR Ü K R İ K YE E KO K N O O N M O İSİND N E D İKT K İSAT A P OL O İTİKA K L A AR A I

Temiz Üretim Süreçlerine Geçişte Hibe Programlarının KOBİ lere Katkısı. Ertuğrul Ayrancı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı

MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI 17 Haziran 2014

TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

YENİ EKONOMİ PROGRAMI YAPISAL DÖNÜŞÜM ADIMLARI 2019

İşsizlik Dikiş Tutmuyor İşsizlikte Kriz Günlerine Dönüş

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK

TARİHİ REKOR İŞSİZ SAYISI 7 MİLYONU AŞTI! HALKIN DERDİ BAŞKANLIK DEĞİL İŞSİZLİK!

GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK 6 MİLYONA YAKLAŞTI!

2nci Ulusal Pamuk Zirvesi Türkiye de pamuk Üretiminin Geleceği Mart 2012, Şanlıurfa SONUÇ BİLDİRGESİ

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

TİSK: ÜCRET-FİYAT SARMALINDAN KAÇINILMALI

İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı

İktisadi Planlamayı Gerektiren Unsurlar İKTİSADİ PLANLAMA GEREĞİ 2

ÇALIŞMA HAYATINDA DEZAVANTAJLI GRUPLAR. Şeref KAZANCI Çalışma Genel Müdür Yardımcısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı MART,2017

ÇALIŞMA HAYATINDA KONYA

MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI 11 Eylül 2015

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- EYLÜL 2018 İŞSİZLİK TIRMANIYOR. Gerçek İşsiz Sayısı 6 Milyon. İşsiz Sayısı Bir Yılda 192 Bin Arttı

Türkiye Ekonomisinde Temel Sorunlar ve CHP nin Ekonomi Politikaları Eylül 2012

GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ BAĞLAMINDA İŞ HUKUKUNDAKİ GÜNCEL GELİŞMELER

SUNUŞ. Birleşik Metal İşçileri Sendikası Genel Yönetim Kurulu

YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN İZMİR YETERİNCE PAY ALAMIYOR

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

2008 TÜRKİYE İLERLEME RAPORU NUN İSTİHDAM VE SOSYAL POLİTİKA BAŞLIKLI 19

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ İNŞAAT SEKTÖRÜ TEKNİK KOMİTE TOPLANTISI TOPLANTI TUTANAĞI

1. Gün: Finlandiya Hükümetinin Strateji Araçları

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

ODA/BORSA BAŞKANLARI. 2 Temmuz 2009, Ankara

Başarılı Mesleki Beceri ve İstihdam Politikaları

TÜRK İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKUNDA GÜVENCELİ ESNEKLİK

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016

SANAYİ SEKTÖRÜ. Mevcut Durum Değerlendirme

İŞVERENLERİN İŞSİZLİK SİGORTASI İLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE BU YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRMEDİKLERİ TAKDİRDE KARŞILAŞACAKLARI İDARİ PARA CEZALARI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU

TÜRKİYE NİN 4 ANA SORUNU ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 11 Aralık 2015

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI NA

ASIL KRİZ İŞSİZLİKTE! Geniş Tanımlı İşsiz Sayısı 7 Milyona Yaklaştı

Asgari ücretin belirlenmesini düzenleyen Asgari Ücret Yönetmeliği uyarınca, asgari ücret, pazarlık ücreti değildir.

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

İSTİHDAM FAALİYETLERİ

İŞSİZLİK HIZLA ARTARKEN İSTİHDAM ARTIŞI YETERSİZ KALDI

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Eylül 2016

İŞSİZLİKTE VAHİM TABLO SÜRÜYOR! KAYITDIŞI ve GÜVENCESİZ İSTİHDAM ARTIŞI KAYGI VERİCİ BOYUTTA

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolü. ENOFİS 05 Şubat 2009

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Ağustos 2016

İSG için Uluslararası İşbirliğinde ILO Araçları ve Rolü ILO Türkiye Ofisi

EMEK ARAŞTIRMA RAPORU-2

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AVRUPA BİRLİĞİNDE KOBİ POLİTİKALARI

TÜRKİYE DE KADIN İŞÇİ GERÇEĞİ: DAHA FAZLA AYRIMCILIK, DÜŞÜK ÜCRET, GÜVENCESİZ İSTİHDAM

EK. 1 İş denetimlerinin yasal dayanakları ve İş Teftiş Kurulu Başkanlığının görevleri

KRİZ İŞSİZ BIRAKIYOR

8. BÖLÜM STAGFLASYONLA MÜCADELEDE MALİYE POLİTİKASI. Dr. Süleyman BOLAT

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON

İŞYERLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ÖRGÜTLENMESİ. Yrd.Doç.Dr. H. Ebru ÇOLAK KTÜ Harita Mühendisliği Bölümü GISLab

Transkript:

SUNUŞ 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan Genel Seçimler sonucunda Türkiye Büyük Millet Meclisimiz in 24 üncü Dönem Milletvekilleri belirlenmiştir. İşveren kesimini çalışma hayatı alanında temsil eden yegane üst kuruluş olan Konfederasyonumuz, Değerli Milletvekillerimize bu doküman ile özetlenmiş temel görüş ve önerilerini sunarken, onurlu görevlerinde üstün başarılar diler. Saygılarımızla, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu

2 3 İÇİNDEKİLER ANAYASA ÇALIŞMALARI 5 EKONOMİK VE SOSYAL KONSEY 6 BÜYÜME POLİTİKASI VE SANAYİ STRATEJİSİ 7 İSTİHDAM POLİTİKASI VE İŞSİZLİKLE MÜCADELE 8 AB İLE İLİŞKİLER 9 TOPLU İŞ HUKUKU 10 KIDEM TAZMİNATI 11 GÜVENCELİ ESNEKLİK 12 ÇALIŞMA SAATLERİ 13 ALT İŞVEREN 14 İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ 15 MESLEKİ EĞİTİM VE MESLEKİ YETERLİLİK 16 Türkiye Ýþveren Sendikalarý Konfederasyonu Hoþdere Caddesi Reþat Nuri Sokak No: 108 06540 Çankaya / ANKARA Tel: (0.312) 439 77 17 (pbx) Faks: (0.312 ) 439 75 92-93 - 94 ww.tisk.org.tr e-mail: tisk@tisk.org.tr / gensec@tisk.org.tr Basım Tarihi: 30 Haziran 2011 Baskı: Dumat Ofset 0312 278 82 00 SOSYAL GÜVENLİK 17 SOSYAL YARDIMLAR 18 ENERJİ 19 ÇEVRE 20

4 5 ANAYASA ÇALIŞMALARI Ekonominin Rekabet Gücü ve Çalışma Barışı Ekonomi Anayasası İle Garanti Edilmelidir. Ülkemiz için 21.Yüzyılda çağdaş ve güncel bir anayasaya ihtiyaç duyulmaktadır. Anayasa nın değiştirilemez nitelikteki ilk üç maddesinin aynen korunması ön şart olmalıdır. Laik ve demokratik Cumhuriyete dayalı sosyal hukuk devleti yeni Anayasa nın da omurgasını oluşturmaya devam etmelidir. Dış dünyada Atatürk Modeli şeklinde tanımlanan temel yapı, İslam Ülkeleri ne örnek teşkil etmektedir. Türkiye nin güçlenmesi, ancak ekonominin güçlenmesi ile mümkün olacağından, Ekonomi Anayasası olma özelliğini taşıması gereken yeni Anayasa; liberal ekonominin temel şartlarını, sanayinin rekabet gücünü, çalışma barışını ve sosyal dengeleri gözetecek hükümler içermelidir.

6 7 EKONOMİK VE SOSYAL KONSEY BÜYÜME POLİTİKASI VE SANAYİ STRATEJİSİ ESK nın Etkin Biçimde İşlemesi Demokratikleşmeye Katkı Sağlayacaktır. Ülkemiz, 2009 yılının başından bu yana toplanmayan ve devlet ağırlıklı yapıda olan Ekonomik ve Sosyal Konsey den (ESK) gerektiği gibi yararlanamamaktadır. ESK, sosyal tarafların ve sivil toplum kuruluşlarının ağırlıklı olarak temsil edildiği, sonuç üretmeye odaklı, etkin bir işleyişe kavuşturulmalıdır. Bunun için aralarında TİSK in de olduğu 8 Sivil Toplum Kuruluşu tarafından hazırlanan ve 2005 te Hükümete sunulan Yasa Taslağı hızla yasalaştırılmalıdır. Büyüme; Sıcak Paraya ve İthalata Değil, Doğrudan Yatırıma ve Sanayi İhracatına Dayanmalıdır. Sanayinin üretim ve ihracat yapısında yüksek katma değerli, ileri teknolojilere dayalı ürünlerin ağırlık taşıması, Türkiye nin rekabet gücü ve yatırım ortamı sıralamasında dünyada ilk 20 ülke arasında yer alması hedef alınmalıdır. Türkiye, teknoloji üretimi evresine geçmelidir. Bu çerçevede yapısal reform programı başlatılmalı; sanayi, stratejik amaçlar doğrultusunda etkin biçimde desteklenmeli, maliyetleri düşürülmeli, çalışma mevzuatı esnekleştirilmeli, mesleki eğitim reformu yapılmalı, üniversitelerin sanayi ile ürün bazında işbirlikleri sağlanmalı, KOBİ ler kayıtdışı bataklığından kurtarılmalı, ekonominin düşük karbon ekonomisine uyumu sağlanmalıdır.

8 9 İSTİHDAM POLİTİKASI VE İŞSİZLİKLE MÜCADELE AB İLE İLİŞKİLER İstihdam Artışı Sanayimizin Küresel Pazar Payını Artırmasına Bağlıdır. İstihdam artışı ve işsizliğin azaltılması, temelde bireysel mesleki niteliklere ve ülkemizde yeni iş alanlarının açılabilmesine bağlıdır. Bireysel nitelikler açısından mesleki eğitim ve yaşam boyu eğitim süreçleri geliştirilip, yaygınlaştırılmalı; eğitimler yerel ekonomilerin eleman ihtiyaçlarına göre verilmelidir. Yeni iş alanlarının açılmasında ise kamusal politikalar; özellikle büyüme, sanayi, istihdam, yatırım, ihracat, teşvik, vergi, para, Ar-Ge ve teknoloji politikaları önem taşımaktadır. Bu alanlarda uygulanacak politika ve tedbirlerle Türkiye nin ileri teknolojilere dayalı yerli ve yabancı doğrudan sanayi yatırımları için çekici bir ülke olması sağlanmalıdır. İstihdam Stratejisi, yenilenmesi gereken Büyüme ve Sanayi Politikalarına dayanmalıdır. Müzakerelerde Ülkemiz İşletmelerinin Rekabet Gücü Gözetilmelidir. AB ile müzakere sürecine hız kazandırılmalıdır. AB, Türkiye nin tam üyeliği konusunda bir tarih vermelidir. AB müktesebatına uyum sağlanırken, Türk Sanayii ne ve Türk Ekonomisi ne mümkün olduğunca az yük getirilmesi; rekabet gücünü ve istihdamı zayıflatacak yüklerin geciktirilmesi ve mümkün mertebe bunlardan kaçınılması; sanayinin ve yatırımların korunması ilkeleri esas alınmalıdır. Sosyal Politika ve İstihdam başlıklı bölüm müzakereye açılmamış olduğundan, yasama faaliyetlerinin başlatılmasında ödün verici ya da AB nin talebi bu yönde şeklinde davranılmasına gerek yoktur. Ekonomik ve Sosyal Konsey de yer alan sivil toplum kuruluşlarına müzakere heyetlerinde yer verilmelidir. İstihdam politikasında, işletmeleri işçi istihdam etmeye özendirmek ve bireylerin girişimciliğini teşvik etmek ana eksen olmalıdır. İstihdam teşvikleri ülke genelinde, sürekli ve sektörel önceliklere göre olmalı, güvenceli esnek çalışma modelleri yaygınlaştırılmalı ve geliştirilmeli, istihdam üzerindeki vergi, prim ve tazminat yükleri azaltılmalı, kayıtdışı istihdam özendirici düzenlemelerle kayıtlı ekonomiye kazandırılmalıdır.

10 11 TOPLU İŞ HUKUKU KIDEM TAZMİNATI Yasa Değişikliklerinde Rekabet Gücü, Üretimin Devamlılığı ve Çalışma Barışı Esas Alınmalıdır. Çağdaş iş hukuku çalışanı koruma amacının yanında, işletmelerin rekabet güçlerinin artırılması, çalışma barışının korunması ve istihdamın geliştirilmesi amaçlarını da esas almaktadır. Türkiye de 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu, değişim tartışmalarının gündemindedir. Ülkemiz, endüstri ilişkileri alanında kendi ihtiyaçlarına uygun, yeni bir model oluşturmalıdır. Ancak bu model arayışı; Bizleri tekrar geçmişte yaşanan olaylara sürükleyecek, Sayıları binleri bulan sendikaların kurulmasına yol açacak, Kesimler arasında sağlanmış bulunan uzlaşı ortamını zedeleyecek, Ülkemiz çalışma hayatını ve sosyal yapısını bozacak sonuçlar doğurmamalıdır. 2821 ve 2822 sayılı Kanunlarda yapılacak değişikliklerle Türk Sanayii'ne ve Türk Ekonomisi'ne mümkün olduğu kadar az yük getirilmeli, rekabet gücünü zayıflatacak, istihdamı engelleyecek ve işsizlik artışına neden olabilecek değişikliklerden kaçınılmalıdır. Yapılacak değişikliklerde endüstri ilişkilerimizin geleceği açısından aşağıdaki temel ilkeleri benimsiyoruz: Bir işyerinde aynı dönemde birden fazla toplu iş sözleşmesi uygulanmamalıdır. Toplu iş sözleşmesi yapmak üzere başvuran işçi sendikasının, işyerinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasını üye bulundurması koşulu mutlaka korunmalıdır. Endüstri ilişkileri sistemimizi kaosa sürükleyecek meslek sendikası, işyeri sendikası ve federasyon tipi örgütlenmeler kabul edilemez. Üyeliğin kazanılması ve üyelikten ayrılmada noter şartının kaldırılması halinde, alternatif olarak geliştirilecek sistemin güvenliği ve sağlıklı işletilmesi garanti altına alınmalıdır. Kıdem Tazminatı Yükünün Hafifletilmesi, Büyümeyi ve İstihdamı Artıracaktır. 1475 sayılı eski İş Kanunu döneminde son halini alan kıdem tazminatı, Ülkemizde o yıllarda uygulanmayan, iş güvencesi ve işsizlik sigortasını telafi etmek üzere yürürlüğe konulmuştur. İşsizlik Sigortası 2002 yılında, iş güvencesi ise 2003 yılında ülkemizde uygulanmaya başlanmıştır. Bu ilave güvencelere rağmen kıdem tazminatı uygulamalarında hiçbir değişik yapılmamıştır. Dünyanın güçlü ekonomileri ile rekabet etmek ve ayakta kalmak zorunda olan Türk Sanayii, bu rekabette dünyanın en ağır kıdem tazminatı yükünü taşımaya devam etmektedir. Nitekim Türkiye, Dünya Bankası verilerine göre kıdem tazminatı yükünün ağırlığı bakımından dünyada birinci sıradadır. İşten çıkarmanın zor ve yüksek maliyetli olması, işe girişin de aynı ölçüde zorlaşması sonucunu doğurmaktadır. Bu durum yeni işçi alımını, kayıtlılığı ve doğrudan yatırımları olumsuz etkilemektedir. Dünya ekonomisinde söz sahibi olmak isteyen Türkiye büyümek ve büyürken istihdam yaratmak zorundadır. Kıdem tazminatı müessesesi kazanılmış haklar korunarak yeniden düzenlenmeli, işletmeler üzerindeki kıdem tazminatı yükü hafifletilmelidir. İster kıdem tazminatı fonu oluşturulsun, ister fon dışında farklı bir çözüm yolu bulunsun, yılda 30 günlük ücret üzerinden hesaplanan mevcut yük azami 15 günlük ücret tutarına indirilmelidir.

12 13 GÜVENCELİ ESNEKLİK ÇALIŞMA SAATLERİ Esneklik, Kuralsızlık Değildir. Çalışma mevzuatımızda güvenceli esneklik olanakları artırılmalıdır. İşletmelerin esneklik ihtiyacı ile çalışanların güvence ihtiyacı arasında bir uzlaşmayı ifade eden güvenceli esneklik kavramı AB İstihdam Stratejisi nin de temel dayanaklarından biridir. Büyümeyi ve istihdamı artırıcı, çalışanların iş ve özel yaşamlarını dengeleyici özellikleri ile bugün çağdaş ülkelerdeki çalışma hayatının vazgeçilmez bir parçası olan güvenceli esneklik, kuralsızlık değildir; aksine, başıboş uygulamaların yasal çerçeve içine alınarak kuralların hakim kılınmasıdır. Esneklik uygulamaları yasal altyapıya kavuşturulduğunda hem işveren, hem işçi için olumlu sonuçlar doğurmaktadır. Kısa çalışma uygulaması buna örnektir. AB normlarının gerisinde olan İş Kanunu ndaki esneklik olanakları genişletilmeli, esnek çalışma modelleri işletmelere vergi ve prim desteği vermek yoluyla teşvik edilmeli ve uygulama sorunları çözülmeli; özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisine imkan tanınmalı; kıdem tazminatı sorununa sosyal diyalogla çözüm bulunmalıdır. Belirli süreli iş sözleşmelerinin yapılmasına ilişkin sınırlamalar kaldırılmalı, denkleştirme süresi uzatılmalı, telafi çalışması uygulanabilir hale getirilmelidir. Evden çalışma ve uzaktan çalışma yasalaştırılmalıdır. Çalışma Saatlerinin Azaltılması İşsizliği Azaltmayacak, Aksine Ekonomik Büyümeyi Frenleyerek İstihdama Zarar Verecektir. Yasal haftalık çalışma süresi azaltıldığı takdirde ekonominin verimliliğini geriletici, maliyetleri artırıcı, etkinliği ve kârlılığı düşürücü, rekabet gücünü azaltıcı ve dolayısıyla arzu edilenin tam aksine orta ve uzun vadede işsizliği yükseltici etkileri olacaktır. Ülkemiz ekonomisinin ve sanayiinin içinde bulunduğu çetin koşullarda çalışma saatlerini azaltarak istihdamı artırmaya çalışmak, işçi başına ücretdışı işgücü maliyetinin yüksekliği ve çalışma mevzuatının katılığı nedeniyle işletmelerin zayıflamasına neden olacaktır. Özellikle verimlilik azalacak, işgücü maliyetleri artacak ve Türkiye de faaliyet gösteren işletmeler önemli ölçüde uluslararası rekabet gücü ve pazar kayıplarına uğrayacaktır. Belirtilen riskler nedeniyle ilave işçi istihdamına istekli olmayan işletmelerde ise kapasite kullanımı azalacak, büyüme sınırlanacak, bir bölümü açısından da kayıtdışı istihdam artışı ortaya çıkacaktır. Çalışma saatlerinin azaltılması işyerlerindeki çalışma düzenini bozarak çalışma barışına da ciddi darbe vuracaktır. Çalışanların motivasyonlarını azaltmanın yanı sıra düşük nitelikliler açısından işsizlik riskini artıracak, işsizlikle mücadelede etkin sonuçlar yaratamayacaktır. Kriz den sonra ekonomik büyüme hızında Türkiye yi OECD Bölgesi nin liderliğine yükselten işletmelerin hızını bu yolla kesmek büyük bir hata olacaktır. Tarihi bir tecrübe olarak, Fransa da 1997 yılında devrin Sosyalist Hükümeti nin çalışma süresini azaltan bir yasa çıkardığı, yaşanan olumsuz sonuçlar nedeniyle bugün Fransa da çalışma süresini artırmanın gündemde olduğu dikkate alınmalıdır.

14 15 ALT İŞVEREN İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Alt İşverende Çözüm; Uygulamayı Reddetmek Değil, Kötü Niyetli ve İstismarcı Yaklaşımları Engellemektir. Günümüzde artan rekabet, işletmeleri en verimli üretim şekillerine yönlendirmektedir. Outsourcing ile işletmeler temel faaliyet konuları dışındaki işleri uzman kurumlara aktarmakta ve bu şekilde etkin bir maliyet ve zaman tasarrufu sağlamaktadır. İşletme, tüm enerjisini uzmanlık konuları üzerine yönelterek iş verimliliğini üst seviyelere çıkarabilmektedir. Alt işveren uygulamalarının 2003 yılında yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu nda aşırı derecede kısıtlanması nedeniyle 2006 yılında yapılan değişiklikle kamu kuruluşları düzenlemelerden muaf tutulmuştur. Bunu takiben, özel sektör kuruluşları için uygulama şartları 5763 sayılı Kanun değişikliği ve çıkarılan Yönetmelikle daha da ağırlaştırılmış, Yönetmelik alt işveren ilişkisinin kurulmasını adeta imkansız hale getirmiştir. Alt işveren kullanımı, günümüzde sadece özel sektör açısından değil, kamu açısından da vazgeçilmezdir. Kamunun alt işveren uygulamasından vazgeçmek yerine, getirilen düzenlemelerden kendini istisna tutması bunun kanıtıdır. Alt işvereni reddetmek ya da kabul eder gibi görünüp getirilen kısıtlamalarla uygulanamaz hale getirmek hiçbir kesim için çözüm değildir. Çözüm, alt işverenin kamu ve özel sektör işletmeleri için vazgeçilmez olduğunun kabulünde ve düzenlemelerin her iki kesim için de geçerli ortak kurallarla yapılmasında yatmaktadır. Amaç, kötü niyetli ve istismara yol açan alt işveren uygulamalarının önlenmesi ise çözümler buna odaklı ve bununla sınırlı olarak sosyal tarafların katılımı ile geliştirilmelidir. İş Sağlığı ve Güvenliğinde Sıfır Kaza Hedefine; Anlaşılabilir ve Uygulanabilir Mevzuat, Doğru Bilgilendirme ve Teşvikle Ulaşılabilir. İş sağlığı ve güvenliğinde hükümet, işveren ve işçi kesimlerinin ulusal düzeyde tam bir işbirliği içinde hareket etmesi, uygulamacıların konuya yönelik bilgi seviyesi ve farkındalığının artırılması, toplumsal düzeyde güvenlik kültürünün geliştirilmesinin olmazsa olmaz şartıdır. Bu alanda salt cezalandırıcı yaklaşımdan uzaklaşılmalı, gönüllülük temelli iyi uygulama örnekleri desteklenmeli, teşvikler getirilmeli ve rehberlik hizmetleri geliştirilmelidir. İş sağlığı ve güvenliği alanını düzenleyen mevzuat anlaşılabilir ve uygulanabilir hale getirilmelidir. Dışarıdan iş sağlığı ve güvenliği hizmeti alınmasına imkan sağlayan kanuni düzenlemelere rağmen çıkarılan Yönetmelikler, Kanun hükmünün uygulanmasını büyük ölçüde güçleştirmiştir. Ortak sağlık ve güvenlik birimleri ile eğitim kurumlarının kuruluşu ağır yükümlülüklere tabi kılınmamalı ve bu hizmet modellerinin yaygınlaşmasına yönelik teşvikler sağlanmalıdır. İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki Kanun Taslağı çalışmalarında, işçi ve memurlar için aynı hükümlerin uygulanması yaklaşımından vazgeçilmelidir. İş sağlığı ve güvenliği; işveren tarafından alınacak önlemler olduğu kadar, aynı ölçüde işçi açısından uyulacak yükümlülükleri ifade etmektedir. İşvereni her türlü önlemi almakla yükümlü tutan mevzuat nedeniyle hiçbir işverenin, iş kazasından kaynaklanan bir tazminat davasında kusuru olmasa bile haklı çıkma ihtimali bulunmamaktadır. Kusuru olmayan, mevzuatın tüm amir hükümlerini yerine getiren işverenler, hiçbir önlemi almayanlarla bir tutulmamalıdır.işletmelere ek yükümlülükler getirilmesi yerine, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini almayı özendirecek teşvik mekanizmalarının Kanuna eklenmesi, çalışma ortamlarının daha sağlıklı ve güvenli hale getirilmesi açısından faydalı olacaktır.

16 17 MESLEKİ EĞİTİM VE MESLEKİ YETERLİLİK SOSYAL GÜVENLİK Mesleki Eğitime Çekicilik Kazandırılmalıdır. Ekonominin ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz olan mesleki eğitim sisteminin istihdam ve mesleki yeterlilik sistemi bağlantılarını sağlamak için kurumsal yapısı yeniden düzenlenmelidir. MEB in mesleki eğitimden sorumlu 6 birimine bağlı meslek liseleri ve YÖK e bağlı meslek yüksekokulları özerk yapıda kurulacak Mesleki Eğitim Kurumu nun çatısı altında birleştirilmelidir. İş dünyası temsilcileri, kurulmasını önerdiğimiz Kurum un yönetiminde ağırlıklı olmalıdır. TİSK ve Üye İşveren Sendikaları, Mesleki Yeterlilik Kurumu nun ve mesleki yeterlilik sisteminin gelişiminde eskiden beri anahtar rol oynamakta ve en etkin çalışmaları gerçekleştirmektedir. 5 Mayıs 2011 itibariyle Resmi Gazete de yayınlanan 171 Meslek Standardının 102 si Camiamız ca hazırlanmış olup, yeterlilik hazırlama ve sınav-belgelendirme faaliyetleri için kurumsal yapılanma çalışmalarımız devam etmektedir. Kayıtlı Olmak Girişimci İçin Avantaj Yaratmalıdır. Kayıtdışı istihdamın büyüklüğü, sosyal güvenlik sistemimizin temel sorunu olmaya devam etmektedir. Son yıllardaki nispi iyileşmeye rağmen hala her dört ücretliden biri kayıtdışında çalışmaktadır. Buna paralel şekilde son yıllarda işletmelerin sosyal güvenlik prim yükünün azalmış olması da memnuniyet vericidir; ancak söz konusu yük hala OECD ortalamasının oldukça üzerindedir. Prim indirimine ülke genelinde devam edilmeli, yükün OECD ortalamasına düşürülmesi amaçlanmalıdır. Sosyal güvenlik sistemi, kayıtlı olmanın avantajlarını artıracak biçimde düzenlenmelidir. Primlerini düzenli ödeyen işyerleri ile iş kazası ve meslek hastalığı vakası görülmeyen işyerlerine ilave indirimler sağlanmalıdır. Toplu iş sözleşmesi uygulayan işyerlerinde asgari işçilik uygulaması kaldırılmalı ve denetimler şikayet halleri ile sınırlandırılmalıdır. Öte yandan, sağlık harcamalarının aktüaryal dengeyi bozacak şekilde artışı önlenmeli ve sosyal güvenlikte işletmelerin yükünü artıracak düzenlemelerden kaçınılmalıdır.

18 19 SOSYAL YARDIMLAR ENERJİ Yoksulluğun Giderilmesinde İşsizlikle ve Mesleksizlikle Mücadele Esas Alınmalıdır. Yoksulluğun ve gelir dağılımı dengesizliğinin temel kaynağı işsizliktir. Çağdaş dünyada sosyal risklerle mücadelede istihdam edilebilirlik kavramı ve eğitim politikası ön plana çıkmıştır. Yoksulluğun azaltılmasında işsizlikle ve mesleksizlikle mücadele esas teşkil etmeli, getirilen düzenlemeler işsizliği artırıcı yönde etki yapmamalıdır. Halen 8 ayrı kaynaktan sübjektif biçimde dağıtılan sosyal yardımlar tek bir kurumsal çatı altında organize edilip sistemleştirilmelidir. Yardımlar siyasi iradenin tercihine bırakılmamalı, objektif esaslara bağlanmalıdır. Türkiye nin hane bazında yoksulluk envanteri ve veri sistemi oluşturulmalıdır. Sosyal yardımlar genel bütçeden karşılanmalıdır. Sosyal yardımların tutarı ve koşulları bireyleri çalışmaktan caydırmamalı; aksine istihdama yönlendirici olmalıdır. Bu ilke özellikle, çalışma hayatına katılımı çok düşük oranda olan ve giderek azalan kadınlar için geçerli olmalıdır. Enerji Verimliliği ve Çevre Dostu Enerji Yatırımları Etkin Şekilde Desteklenmelidir. Elektrik fiyatları Türkiye de, rakip ekonomilere kıyasla son derece yüksektir. Elektrik üzerinden alınan vergilerin yüksekliği, ekonominin rekabet gücünü ve enflasyonla mücadeleyi olumsuz etkilemektedir. Elektrik üzerinden alınan vergi payı indirilmelidir. Elektriğin %58 i, doğalgazın neredeyse tamamı ithal edilmektedir. Bu önemli bir arz güvenliği riski oluşturmakta ve elektrik fiyat artışlarının da temel nedenini oluşturmaktadır. Entegre bir enerji politikası oluşturulmalı ve süreklilik sağlanmalıdır. Türkiye de özel sektör hem yenilenebilir enerjide, hem de nükleer enerjide kamunun koyduğu yatırım hedeflerini gerçekleştirebilecek mali ve teknik güce sahiptir. Bunun için uzun vadeli, şeffaf ve gerçekçi programlar ortaya konarak serbest piyasa mekanizmalarının tam anlamıyla işletilmesi şarttır. 2020 yılında nükleer enerjinin özel sektör yatırımları öncülüğünde, toplam elektrik üretiminin %20 sini sağlaması hedeflenmelidir. Enerji sektöründeki özelleştirme çalışmaları, piyasalarda serbest rekabeti şeffaf biçimde sağlama hedefi doğrultusunda hızlandırılmalıdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarımızın toplam tüketimdeki payı artırılmalı, bunların tüketimi ve bu alandaki Ar-Ge çalışmaları teşvik edilmelidir. Enerji verimliliği ve çevre dostu enerji yatırımları etkin şekilde desteklenmelidir. Ekonomik rekabet gücünün geliştirilmesi ve toplumsal refahın artırılması, başta nükleer enerji olmak üzere farklı ve alternatif enerji kaynaklarının, dışa bağımlılığı azaltma ve enerji güvenliğini maksimize etme perspektifinde uygun fiyatlarla toplumun ve sanayinin kullanımına sunulabilmesiyle doğrudan bağlantılıdır.

20 ÇEVRE Maliyet Sanayinin Omuzlarına Bırakılmamalıdır. 21 Aralık 2009 tarihinde müzakerelere açılan, sanayi açısından stratejik sonuçlar doğuracak Çevre faslına ilişkin olarak müktesebat uyumu konusunda aceleci davranılmamalı, kalkınma hedefleri ile uyumlu bir program dahilinde ve Türkiye nin üyeliğine dönük AB iradesinin seyri hesaba katılarak hareket edilmelidir. Bu çerçevede, işletmelerin kapatılması ve yatırımların önlenmesi gibi yan etkilerden kaçınılmalı; diğer geçiş ekonomilerine sağlanan teşvik ve esnekliklerden yararlanılmalıdır. Aynı ilke iklim değişikliği müzakereleri ile ilgili olarak 2012 sonrasına ilişkin müzakereler açısından da geçerlidir. TİSK iklim politikalarına ilişkin olarak sektörler üstü, sanayi işletmelerini ön plana koyan, istihdam odaklı ve sosyal ortak bilincine dayalı yaklaşımı esas almaktadır. İklim değişikliğine yol açan sera gazı kaynaklı ısı artışının sınırlanması konusunda Türkiye nin yükümlülüğü, tarihsel sorumluluğu çerçevesinde kalmalı, sanayinin rekabet gücü ve istihdamı korunmalıdır. Düşük karbon ekonomisine uyum ve Türkiye nin bundan pay alması, sürdürülebilir büyüme için zorunludur. Karbon Borsası nda Türkiye nin etkinliği artırılmalıdır. Geleneksel sanayi sektörleri ile temiz istihdam sektörleri arasına kesin bir çizgi çekilemez. Temiz istihdam ın özünü çevre koruma, istihdam artışı ve ekonomik kalkınmanın el ele yürümesi fikri oluşturmalıdır. Bu konsept, regülasyonlar yoluyla bazı sektörlere, diğerleri aleyhine fayda ve rant sağlayacak bir araç olmamalıdır.