Kur ân ın Mu tezilî Yorumu -Ebû Müslim el-isfehânî Örneği-

Benzer belgeler
MÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL

İçindekiler. Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15

İçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15

TEFSİR TARİHİ VE USULÜ

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

GÜNÜMÜZ TEFSİR PROBLEMLERİ

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17

YALOVA ÜNİVERSİTESİ - SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

Sosyal Bilimler Enstitüsü

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

Nihat Uzun, Hicrî II. Asırda Siyaset-Tefsir İlişkisi, Pınar Yay., İstanbul, 2011, 302 s.

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

İslâm Hukukunda Kadının Boşa(n)ma Hakkı

TEFSİR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

ﺐ ﺋﻟﺬﺮﻟ ﻼﺻ ﺔﻋﺪ ﺑ «ﺔﻴ ﻟ ﺘﺮ ﺔﻐﻠﻟﺎ ﺑ» ﺪﺠﻨﻟﻤ ﺢﻟﺎﺻ ﺪﻤﻣﺤ ﺪﻤﻣﺤ ﻴﻦﻫﺎﺷ ﻢﻠﺴﻣ ﺔ : ﺟﻤﺮﺗ ﻞﻴﺒﻧ 1 2 ﺔ:ﻌﺟ ﺮﻣ

CUKUROVA UNIVERSITESI ILAHIYAT FAKULTESI. lllll. güz donemi. ISLAM HUKUK USULU I -ders planları-

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

2 Ders Kodu: ILH Ders Türü: Zorunlu 4 Ders Seviyesi Lisans

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TEFSİR DKB

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

Geleneğin Genel Kabulü ve Yenileşmenin Olumsuz Etkilerinin Nesih Konusuna Yansıması

İslam hukukuna giriş (İLH1008)

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

CUKUROVA UNIVERSITESI ILAHIYAT FAKULTESI. lllll. güz donemi. ISLAM HUKUK USULU I -ders planları-

İMAMİYYE NİN İMAMET NAZARİYESİNİN TEŞEKKÜL SÜRECİ Metin BOZAN İSAM Yayınları, İstanbul 2009, 272 s. Harun TÜRKOĞLU

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ENSTİTÜ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

T.C. VELÎ SEMPOZYUMU. Prof. Dr. Ali Rafet ÖZKAN KASTAMONU

İç Tehdit ve Riskler Işığında İSLAM DÜNYASININ GELECEĞİ. Hazırlayan Dr. Ahmet Emin Dağ

İslam İtikadında Sünnet: Hamdi GÜNDOĞAR /

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...10 ÖNSÖZ...12 GİRİŞ...16 I- İSRÂ VE MİRAÇ KELİMELERİNİN MANALARI...16 II- TARİH BOYUNCA MİRAÇ TASAVVURLARI...18 A.

el-itticâhâtü L-MÜNHARİFE FÎ TEFSÎRİ L-KUR ÂN İ L-KERÎM DEVÂFİ UHÂ VE DEF UHÂ

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3]

Ýslâm Ahlak Teorileri (Ethical Theories in Islam)

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Hafta Konu Ön Hazırlık Öğretme Metodu

İLH107 HADİS TARİHİ VE USULÜ (ARAPÇA)

BİR İMAM-HATİP HOCASININ HADİS BİLGİSİ: HADİS USÛLÜ DERSLERİ

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ İSLÂMÎ İLİMLER FAKÜLTESİ LİSANS PROGRAMI 1. Yıl / I. Dönem Ders. Kur'an Okuma ve Tecvid I

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

HİKMET YURDU Düşünce Yorum Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Muhammed Şahin. Tetkik edenler Ümmü Nebil

Arapça Tefsir metinleri müzakere ve münakaşa edilecektir.

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

International Journal of Science Culture and Sport (IntJSCS) September 2013; 1(3) ISSN : Received : Published :

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

T.C. BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ İSLAMİ İLİMLER FAKÜLTESİ İSLAMİ İLİMLER BÖLÜMÜ EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI

Modern Düşüncenin Kur ân Anlayışı Bir Zihniyet Eleştirisi

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HUKUK DOKTORİNLERİ VE İSLAM HUKUKU

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

HİZMETE ÖZEL. T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Üniversitemiz Senatosunun tarih ve 2018/19 2 sayılı karar eki

ARAFAT DAĞI. Hazırlayan: Heyet. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin

Fırka-i Naciyye. Burak tarafından yazıldı. Çarşamba, 09 Eylül :27

RECEP AYINDA ORUÇ TUTMANIN HÜKMÜ

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

Fakülte Kurulunun tarih ve 2018/02 1 sayılı karar eki İSTANBUL 29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İSLAM VE DİN BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İSMAİL TAŞ, MEHMET HARMANCI, TAHİR ULUÇ,

TARİHTE İSLAM BİLİM GELENEĞİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

İnsan & Toplum. Değerlendiren: Ercan Şen*

İÇİNDEKİLER İTİKAD ÜNİTESİ. Sorular

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH

T.C. KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ İlâhiyat Fakültesi Dekanlığı. REKTÖRLÜK MAKAMINA (Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı)

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Hadisleri Anlama Yöntemi The Method Of Understanding Of Hadith

Üniversitemiz Senatosunun tarih ve 2018/19 2 sayılı karar eki

MERYEM ÖZDEMİR KARDAŞ Ankara Üniv. İlahiyat Fakültesi

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz?

Ders Kodu Kredi AKTS Ders Adı Sınıf Dönem Grup Ders Tipi DERS DÖNEMİ - 1.YARIYIL (GÜZ YARIYILI)

Şüphesiz ki Allah a, ahiret gününe iman edenlerle Allah ı çok anan kimseler için Allah ın elçisinde güzel bir örnek vardır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Kur an ı Kur an ile Anlamak

KATILIM BANKALARI Tespitler, Tenkitler, Teklifler

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

İslâm Düşüncesinin Dönüşüm Çağında. Editörler: Ömer Türker Osman Demir

Transkript:

Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi Cilt 11, Sayı 1, 2011 ss. 267-272 Kur ân ın Mu tezilî Yorumu -Ebû Müslim el-isfehânî Örneği- Mustafa Öztürk Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2008 (2. Baskı), 287 s. Yazımız Mustafa Öztürk ün Kur an ın Mu tezilî Yorumu -Ebû Müslim el-isfehânî Örneği- adlı eserini tanıtmaya yöneliktir. 2004 yılında Ankara Okulu Yayınları tarafından neşredilen eser, gerçekten özgün bir çalışmadır ve Türkiye de, alanında önemli bir boşluğun doldurulmasına katkı sağlamaktadır. Şöyle ki: Ebû Müslim Muhammed b. Bahr el-isfehânî (ö. 322/934) Câmiu t-te vîl li- Muhkemi t-tenzîl isimli on dört ciltlik bir tefsir sahibidir. Ancak bu tefsir çeşitli nedenlerden dolayı günümüze kadar ulaşamamıştır. Ebû Müslim in görüşleri pek çok tefsirde zikredilmişse de, bu görüşlere en fazla, Fahruddîn er-râzî (ö. 606/1209) nin Mefâtîhu l-gayb db 11/1

268 db isimli tefsirinde yer verilmektedir. İslam dünyasının değişik coğrafyalarında Râzî nin tefsiri esas alınarak Ebû Müslim e isnad edilen müstakil eserler ortaya konmuştur. 1 Ülkemizde böyle bir gayretin ilk sahibi Mustafa Öztürk tür ve çalışması bu açıdan önem arz etmektedir. O da eserinin başında ifade ettiği gibi- Râzî nin tefsirini başından sonuna kadar tarayarak, titiz bir çalışma sonucunda Ebû Müslim e ait görüş ve tespitleri bir araya toplamıştır (s. 7). Tefsir tarihinde önemli bir yere sahip olan Mu tezile ulemasından, Kur an ın baştan sona yorumu olarak sadece Zemahşerî (ö. 538/1144) nin el-keşşâf ının elimizde bulunan yegâne tefsir olduğunu düşündüğümüzde, Öztürk ün çalışmasının kıymeti kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Biz gayretlerinden dolayı kendisine teşekkür etmekle yetineduralım, o, çalışmasını şöyle tanımlamaktadır: Bu kitap tarihin şimdiki uğrağından tam bin küsur yıl önce dâr-ı bekâya irtihâl etmiş olan Mu tezilî müfessir Ebû Müslim Muhammed b. Bahr el-isfehânî ye -maalesef- ülkemizde vaktinde eda edilmemiş bir vefa borcunun kazasıdır (s. 7). Mustafa Öztürk ün eserini içerik yönüyle tanıtacağız: Eser önsöz, giriş, üç bölüm ve sonuç kısmından oluşmaktadır. Girişte (s. 9-28) Mu tezile nin neden ve nasıl bu isimle anıldığı, mezhebin genel prensipleri, Mu tezilî gruplar ve mezhebin bazı meşhur alimleri zikredildikten sonra, Mu tezile nin tefsîr tarihindeki yerinden bahsedilmektedir. Bu kısımda Mu tezilî tefsîr anlayışına Sünnî alimler tarafından hep eleştirel, önyargılı ve mezhebî tarafgirlikle bakıldığı özellikle vurgulanmaktadır. Mu tezilî alimler tefsîr sahasında yüzlerce eser vermişler, fakat bu eserlerin çok büyük bir kısmı mezhebî taassub başta olmak üzere savaşlar, yangınlar vb. olumsuz faktörler sebebiyle maalesef günümüze ulaşamamıştır. Yazarın ifadesine göre Tefsîr ilminde meşhur olan ilk Mu tezile alimi Tefsîru l-kur ân ın sahibi Abdurrahmân b. Keysân el-esamm (ö. 200/816) dır. Mevcut Mu tezile literatüründeki en meşhur eser, hiç şüphe yok ki ez- Zemahşerî nin (ö. 538/1144) el-keşşâf ıdır. Sünnî alimlerden bu tefsîri çok beğenenler, üstün tutanlar ve eleştirenler olduğu gibi; es- Sübkî (ö. 771/1369), İbn Hacer el-askalanî (ö. 852/1448) ve İbn Teymiyye (ö. 728/1328) gibi mezhebî görüşlere Kur anî kılıflar uydurulmak istendiği için okunmasını caiz görmeyenler bile olmuştur (s.26). Kabul etmek gerekir ki, el-keşşâf ın dışında Kur an ın bütün 1 Lütfullah Cebeci, İSFEHANİ Ebu Müslim, DİA, XXII, 2000, İstanbul, s. 509.

ayetlerini içeren ikinci bir klasik Mu tezilî tefsîrin mevcut olmaması, gerçekten büyük bir talihsizliktir. Gerçekten önemli bilgilerle dola olan Giriş teki en çarpıcı bilgilerden biri de şudur: Yazar Mu tezile nin ortaya çıkışını bugüne kadar bilinilegelen Hasen el-basri (ö. 110/728) ye ait Vasıl bizden ayrıldı gibi basit bir söze irca etmenin pek inandırıcı olmadığı, hatta kaynakların bazılarında Vasıl b. Ata dan hiç söz edilmediğini ifade etmektedir. Bunun yerine Mu tezile nin, cebr ideolojisini halka empoze etmek suretiyle kendilerine ait tüm gayri meşru icraatlara dini kılıflar hazırlayan Emevi sultanlarına karşı insanın özgürlüğünü savunan onurlu bir siyasal muhalefet zemininde vücut bulduğunu kabul etmektedir. (s. 10-11) Kur an ın Mu tezili Yorumu nun Birinci Bölümü (s. 29-74) Mu tezile ve Kur an başlığını taşımaktadır. Bu bölümde ilahî kelâmın mahiyeti, yani Kur an ın mahlûk olup olmadığı ve bununla ilgili Mu tezile ve Ehl-i Sünnet in tartışmalarına medâr olan delillerin değerlendirilmesine yer verilmektedir. Öztürk, her iki tarafın da tartışmalarına yer verdikten sonra mezhebî önkabullere göre istidlâlde bulunma ve her ne pahasına olursa olsun kendi mezhebini haklı çıkarma gayretinin, aynıyla ve hatta daha fazlasıyla Ehl-i Sünnet te de mevcut olduğunu belirtmektedir (s. 40). Mu tezilî alimler, Kur ân ve yorum anlayışlarını usûl-i hamse diye bilinen beş temel prensipten adâlet ve tevhîde dayandırmaktadırlar (s. 43). Mu tezile, Kur ân ın mutlak surette uzmanlar tarafından tefsîr edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Zira tefsîr sahasındaki uzmanlık, usûl-i hamsenin özellikle ilk iki ilkesini, tevhîd ve adalet prensibini bilmek ve özümsemektir. Kur ân ı doğru anlamak ancak bu sayede mümkündür. Tevhîd prensibinin tefsîrdeki izdüşümlerinden biri, ru yetullah meselesidir. Mu tezile ye göre Allah her türlü tecsîm ve teşbîhten tenzîh edilmesi gereken aşkın varlıktır. Dolayısıyla Allah ne dünyada ne de ahirette görülecektir. Çünkü bu, Allah cisimdir demekle eşdeğerdir. Allah ın eli, yüzü, gözü ve cenbi gibi tabirleri mecaz kapsamında yorumlamak gerekmektedir (s. 53). Mu tezile nin ru yetullah konusunda en güçlü Kur anî delillerinden biri En âm sûresi 6/103. ayettir: Gözler O nu göremez, ama O, gözleri görür/idrakler O nu kuşatamaz, ama O, bütün idrakleri kuşatır. Adalet prensibinin Kur an tefsirindeki en belirgin izdüşümü ise kulların fiileri meselesidir. Mu tezile ye göre insan, iradesinde hür ve muhtar olmak zorundadır. Çünkü bu, dinî mükellefiyetin temelidir. Allah kullarına karşı zalim değildir (s. 59-68). db 269

270 db Kitabın Ebû Müslim el-isfehânî: Hayatı ve Kur ân a Bakışı başlığını taşıyan İkinci Bölümü (s. 75-166), el-isfehânî nin (ö. 322/934) hayatı ve yaşadığı dönemin panoraması ile başlamaktadır ki, yaşadığı dönemin özelliklerini bilmek bir yazarın anlaşılmasında önemli etkenlerdendir. Râzî nin naklettiği muhtelif görüş ve yorumlardan Bağdat Mu tezilesi ne mensûb olduğu anlaşılan İsfehânî nin Câmiu t- Te vîl li Muhkemi t-tenzîl isimli on dört ciltlik bir tefsîr yazdığı belirtilmiş, fakat bu tefsîr günümüze kadar ulaşamamıştır. Zaten, Mustafa Öztürk de çalışmasını, Fahreddîn er-râzî nin Mefâtîhu l-gayb adlı ansiklopedik tefsîrini baştan sona tarayıp İsfehâni ye ait görüş ve yorumları tek tek tespit etmek suretiyle gerçekleştirebilmiştir (s. 7). Sünnî düşünceyi benimseyen Taberî ve İbn Ebî Hâtim gibi çağdaşlarının büyük ölçüde rivâyet merkezli bir tefsîr anlayışına sahip oldukları bir zaman diliminde İsfehânî, her fırsatta kendi dirâyetini ön plana çıkaran ve öncekilerin yorumları öncekilere; benim yorumum bana aittir sözünde ifadesini bulan bir özgür zihniyetin mahsûlü olan son derece orijinal yorumlar üretebilmiştir. İsfehânî ye göre Kur ân, metinsel yönden mu ciz bir kelâmdır. İlahî kelâmın bu özelliğine halel getirecek hiçbir görüşe iltifat etmeyen İsfehânî, Kur ân da zâid harf bulunduğu tezini reddetmiş, bununla birlikte birtakım âyetlerde tekrarlara rastlandığını kabul etmiştir. Ancak bu tekrarların manayı kuvvetlendirmek için olduğunu belirtmiştir (s. 85-86). Kur an daki müphem lafız ve ifadelerin anlaşılmasında isrâilî rivâyetlerden uzak durmak, kıraat farklılıklarını dikkate almak, aklın ve dilin imkânlarını kullanmak, Kur an bütünlüğünü dikkate almak gibi yöntemlere önem veren İsfehânî, bu konuda da orijinal örnekler vermekte ve yaklaşım sergilemektedir (s. 94-106). Öztürk ün tespitine göre; tefsîrde mecâza en sık başvuran Mu tezile ekolünün temsilcisi İsfehânî nin, Kur an da mecâzın varlığını reddeden alimler arasında gösterilmesinin ne kadar büyük bir yanlış olduğu bu inceleme ile vurgulanmaktadır. Çünkü İsfehânî, arş ve Allah ın arşa istivâ etmesini: Allah ın gökleri çok yüksek bir şekilde yaratması şeklinde (s. 122-123); hesap gününde yüzlerin ağarmasını: yüzlerdeki mutluluk ve esenliğe; yüzlerin kararmasını ise: gam ve kedere delâlet etmesi şeklinde (s. 124-125); Ebû Cehil in karısı Ümmü Cemil in odun hamalı olmasını: Hz. Peygamber e düşmanlık yapmak suretiyle irtikâb ettiği günah yükünü sırtında

taşıması (s. 126-127) şeklinde mecaz manalara hamlederek yorumladığı görülmektedir. Hangi fıkıh mezhebine mensub olduğu bilinemeyen İsfehânî, çoğunluğun aksine hac esnasında ticaretle uğraşılmasını uygun görmemesi (s. 142-143); yeme içme ve cinsel ilişkiden başka hiçbir şeyin orucu bozmadığına hükmetmesi (s. 144) ve bilhassa Nisâ suresi 4/15-16. ayetlerde geçen fâhişeh teriminin delâlet ettiği manaya, genel görüş olan hayasızca davranışta bulunan kadınlar anlamı yerine bu çirkin fiilin bizzat adını koyarak lezbiyenliksevicilik olarak tayin etmesi; bir sonraki ayette erkeklere atfedilen fiilin ise eşcinsellik-homoseksüellik olduğunu söylemesi (s. 144-146) İsfehânî nin ahkâm âyetlerinden hüküm çıkarma konusundaki farklılığını ortaya koymaktadır. İsfehânî, İslâm tefsîr tarihinde bugüne kadar genellikle Kur an da neshi inkâr eden müfessir olarak anılmıştır. Ancak o, klâsik nesh teorisinin Kur an ın korunmuşluğuna halel getirdiği düşüncesinden hareketle, mensûh olduğu ileri sürülen âyetlerde nesh değil, hükmün kapsamını daraltma anlamında tahsîs bulunduğu tezini savunmuştur. Konuyla ilgili başlık altında sunulan bazı yorumları dikkate alındığında, onun neshi inkâr ettiğini söylemek mümkün değildir. Onun, nesh yerine tahsîs dediği ortaya çıkmaktadır. Râzî, onun nesh konusundaki görüşlerini ilgili âyetlerin tefsîrinde oldukça detaylı bir şekilde aktarmış ve neshe konu olan bazı âyetlerdeki yorumlarını tercîhe şayân bulmuştur. es-sübkî nin Ebû Müslim, bizim nesh olarak isimlendirdiğimiz şeyin Kur an da vaki olduğunu reddetmiyor, fakat o sadece bunun ismini açıkça zikretmekten kaçınıp tahsis demeyi tercih ediyor şeklinde değerlendirmesi son derece manidardır (s. 150-166). Üçüncü Bölüm (s. 167-264) İsfehânî de Filolojik, Semantik ve Teolojik Yorum a ayrılmıştır. Kelimelere en doğru anlamın verilmesinde, ilgili kelimenin zaman içerisinde geçirdiği aşamaların dikkate alınarak hareket edilmesi önemlidir. İsfehânî de bu bağlamda filolojik ve semantik analizleri yeri geldikçe uygulamıştır. Kur an daki kelime, kavram ve tabirleri anlamlandırırken konuyla ilgili gördüğü farklı ayetlerle sık sık irtibat kurmuş ve yeri geldikçe Arapların dilsel örflerine de atıflar yapmıştır. Elimizdeki eserde bununla ilgili pek çok örnek verilmiş, fakat biz burada bir tanesini belirtmekle yetineceğiz: Zekât kelimesi Arap dilinde artma, çoğalma, arıtma ve bereket gibi anlamlara gelmektedir. İslam hukuk terminolojisinde ise; belirli yerlere sarfedilmek üzere dînî kıstaslar dahilinde zengin db 271

272 db sayılan inanmış insanların mallarından belli bir payın alınması işlemini ifade etmektedir. İsfehânî bu kelimenin daha çok, geniş anlamda kullanıldığını savunmuş ve övgüye değer olan ve hüsn-i kabul gören her eylem için kullanılan bir kelime olduğunu belirtmiştir. Zekât, nefisleri temizlediği için bu isimle anılmıştır (s. 191-192). Mustafa Öztürk hocamız, İsfehânî nin kelime açıklamalarını içeren otuz beş adet örnek zikretmektedir. İfehani nin Teolojik Yorumları daha çok; peygamberlerin ismet sıfatı, şehitlerin şu an diri olup olmadıkları, hidâyet ve dalâletin kaynağı, kulların fiilleri, Allah ın küfrü dilemesi-dilememesi, insanın kaç ecelinin olduğu gibi tartışma konularına mesnet teşkil eden âyetlerin tefsîrindeki görüşleri, Mu tezile nin genel çizgisini yansıtmaktadır (s. 236-264). Genel Sonuç ve Değerlendirme de elde edilen bulgular değerlendirilmektedir. (s. 265-269). Mustafa Öztürk ün bu çalışması, Mu tezile nin Kur an yorumunu ortaya koymakla birlikte bize göre bir açıdan tefsîr usûlü ve tefsîr tarihi olarak da nitelendirilebilir. Çünkü yazar, ele aldığı her konuyu önce genel mülahazalarıyla sunmakta, sonra o konuyla ilgili tefsîr usûlü ve tefsîr tarihi literatüründe günümüze kadar hangi önemli eserlerin kimler tarafından kaleme alındığını ortaya koymakta, yeri geldikçe kendi değerlendirme ve eleştirilerini öğrenmemizi sağlamakta ve nihâyet İsfehânî nin bu konuyu ele alış tarzını örneklerle açıklamaktadır. Yazar, genel kabullere aykırı görüşlerini birçok yerde güçlü bir tarzda dile getirmektedir. Mesela, Kur an metninde tenasüb ve insicam meselesi işlenirken: Kur an metninde tematik bağlam açısından birbiriyle hemen hiçbir ilgisi bulunmayan çok sayıda ayetin bulunduğunu, yani, âyetler arasında mükemmel bir tenâsüb ve insicam bulunduğuna ilişkin geleneksel görüşün tartışmaya açık olduğunu belirtmesi (s. 107); Kur an ı kendi içinde yorumlama tekniği konusu işlenirken Kur an ın Kur an la tefsîri yönteminin aslında Kur an tarafından verili bir gerçeklik değil, müfessirin yeteneğine bağlı olduğunu belirtmesi (s. 115) ve bunları örneklendirmesi pek çok misalden sadece iki tanesidir. Burhan SÜMERTAŞ Yrd. Doç. Dr., Artvin Çoruh Üniversitesi Eğitim Fakültesi bsumer55@gmail.com