Emet Borik Asit Fabrikası Atıklarının Farklı Katkılarla Sinterlenebilirliğinin Araştırılması Investigation on the Sinterability of Emet Boric Acid Factory Waste with Different Additives A. Evcin Afyon Kocatepe Üniversitesi, Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü, Afyonkarahisar B. Ersoy Afyon Kocatepe Üniversitesi, Maden Mühendisliği Bölümü, Afyonkarahisar T. Kavas Afyon Kocatepe Üniversitesi, Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü, Afyonkarahisar Z. Arsoy Afyon Kocatepe Üniversitesi, Maden Mühendisliği Bölümü, Afyonkarahisar ÖZET Bu çalışmada, Emet Borik Asit Fabrikasından çıkan bor atıklarına ağırlıkça % 5 oranında borik asit, boraks ve cam kırığı eklenmiştir. Kuru preslenmiş örnekler 700 C, 800 C, 900 C ve 1000 C sıcaklıklarda sinterlenmiştir. Sinterlenen numunelerin yoğunluk, 3 nokta eğme mukavemeti, basma mukavemeti, pişme küçülmesi, su emme ve gözeneklilik testleri uygulanmıştır. Mikroyapı karakterizasyonu taramalı elektron mikroskop (SEM) ile yapılmıştır. Boraks katkılı numunelerin tüm sıcaklıklarda dağıldığı görülmüştür. 900 ve 1000 C de % 5 borik asit ve cam kırığı eklenerek elde edilen örnekler en iyi mekanik özellikleri göstermiştir. ABSTRACT In this study, 3 additives of - 5% (w) boric acid, borax and broken glass, were each added to their own separate sample of Emet Boric Acid Factory waste. Dry pressed samples of each these, were then sintered at 4 different temperatures of 700 C, 800 C, 900 C and 1000 C. The result samples of these were then tested for density, compressive strength, 3-point bending strength, firing shrinkage, water absorption, and porosity tests. Microstructure characterization was made by using scanning electron microscopy (SEM). The samples that contained Borax were all destroyed during all 4 sintering temperature experiments. The rest of the two remaining samples that contain the 5% boric acid and broken glass additives showed the best mechanic properties and especially at the temperatures of 900 and 1000 C. 1 GENEL BİLGİLER 1.1 Bor Bor mineralleri yaklaşık 200 ürünün hazırlanışında ana hammadde olarak toplamda ise 250 yi aşkın ürünün bileşiminde bulunabilen, bu özelliği ile sanayinin tuzu diye nitelenen bir madendir. Dünyadaki bilinen rezervlerin önemli bir miktarı ülkemizde bulunmaktadır. Ülkemizin böylesi bir rezerv üstünlüğüne sahip tek madenidir, dolayısıyla ülke ekonomimizin geleceği açısından yaşamsal bir öneme sahip olacağı öngörülmektedir. İnsanlar var oldukları günden bu yana çevre ile etkileşim içindedirler. Hızlı nüfus artışı, plansız kentleşme, sürekli gelişen teknoloji ve artan talep sonucunda çevre zarar görmeye ve kirlenmeye başlamıştır. Çevre kirliliğine yol açan ve Yirminci Yüzyılın dünyasında en önemli sorunlardan biri olarak karşımıza çıkan katı atıklar; insanların sosyal
ve ekonomik faaliyetleri sonucunda işe yaramaz hale gelen ve akıcı olabilecek kadar sıvı içermeyen her türlü madde ve malzemeyi içermekte ve çevre üzerinde büyük bir baskı oluşturmaktadır. (Oktar T.Ö.,1992, Erdin E. 1980, TÇV 1995) Toplumların kalkınmışlık düzeylerine, siyasal ve toplumsal örgütlenme özelliklerine bağlı olmayan çevre sorunları, özellikle su ve hava kirliliğinden sonra üçüncü kirlilik olarak adlandırılan katı atık sorunu, çevrenin daha geniş anlamda canlıların yaşadıkları doğal çevre anlamında, habitat, çevre sorunlarının ise yaşanabilirlik, habitability, kavramlarıyla ilişkilendirilmesine uygun anlayışla yerel, ulusal ve uluslar arası gündemlere konu olmaktadır. (Hagerty D.J. vd 1973) Katı atıklar, kaynaklarına göre değişik gruplar altında incelenebilir. Evsel atıklar, endüstriyel atıklar, ticari ve kurumsal atıklar, belediyesel işlevler ile ilgili atıklar, özel atıklar ve tarımsal atıklar gibi. Katı atık yönetimi kavramı, katı atıkların insan ve çevre sağlığı, ekonomi, mühendislik, kaynakların korunması, estetik ve diğer çevresel konularla ilgili biçimde toplumun üretim ve tüketim alışkanlıklarını da dikkate alarak atık miktarının kontrolü, toplama, biriktirme, taşıma-aktarma, işleme ve son uzaklaştırma aşamalarını kapsayan disiplin olarak tanımlanabilir. (Erdin E. Tchobanoglous G. 1977, Agrawal S.K. 1990) Ulusal Çevre Stratejisi (UÇES) dokümanı Türkiye nin, AB ye girişi için bir ön koşul olan, AB çevre müktesebatına uyum sağlaması ve mevzuatın etkin bir şekilde uygulanması amacıyla tam uyumun sağlanması için ihtiyaç duyulacak teknik ve kurumsal altyapı, gerçekleştirilmesi zorunlu çevresel iyileştirmeler ve düzenlemelerin neler olacağına ilişkin detaylı bilgileri içermektedir. Bu bilgilerin tam olarak sunulabilmesi için öncelikle ülkenin çevre sorunlarına ilişkin mevcut durumu, mevzuat ve teşkilat yapısı, çevre sorunlarıyla mücadele konusunda bugüne kadar izlenen politika, yapılan harcamalar ile çevre sorunlarıyla mücadelede karşılaşılan sıkıntı ve darboğazlar tespit edilmiştir. Sonrasında ise Türkiye nin öncelik verilen çevresel alanlar ile bu alanlardaki amaçlar, hedefler, stratejiler ve bunlarla ilgili yapılacak faaliyetler belirlenmiştir. (http://www.cevreorman.gov.tr/belgeler4/uce s_tr.pdf) Ülkemizde ve dünyadaki katı atıkların yönetiminin üç temel ilkesi vardır. Bunlar az atık üretilmesi, atıkların geri kazanılması ve atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesidir. Kalkınma çabasında olan ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya bulunan gelişmekte olan ülkelerin de tabii kaynaklarından uzun vadede ve maksimum bir şekilde faydalanabilmeleri için atık israfına son vermeleri, ekonomik değeri olan maddeleri geri kazanma ve tekrar kullanma yöntemlerini araştırmaları gerekmektedir. (http://www.cevresel.net/2007/geri_donusum. htm) Birçok endüstri dalında yaygın bir kullanım alanı bulan bor mineralleri ve türevleri, 21. Yüzyılın petrolü olarak adlandırılmakta ve yaşam standartlarının kalitelendirilmesindeki önemi gün geçtikçe artmaktadır. Dünya piyasalarında -%31 Iik üretim payına sahip olan ülkemizde, bor konsantresi üretimi Eti Holding Etibor A.Ş. ye ait Eskişehir-Kırka, Kütahya Emet, Balıkesir-Bigadiç ve Bursa- Kestelek işletmelerinde gerçekleştirilmektedir. Çeşitli araştırmacılar, bu tesislerde açığa çıkan atık miktarının 600.000 ton/yıl olduğunu bildirmişlerdir. (Güyagüler T. 2001, Aytekin V. 1995, Erkal F. Girgin İ. 1992, Yaman C., Maraşoğlu M. 1998) Emet Bor İşletme Müdürlüğü, Kütahya ilinin Güneybatısındaki Emet ilçesinde kurulmuş olup, Kütahya ili merkezine 100 km. uzaklıktadır. (Şekil 1)
Şekil 1. Emet Borik Asit Tesisleri ve atık barajları Borik Asit üretim prosesi Şekil 2 de görülmektedir. fîzikomekanik özellikleri üzerindeki etkisine yer verilmesi dikkat çekilmesi gereken bir diğer husustur. Son zamanlarda artan çevre bilinci madencilik sektöründe de kendisini hissettirmiş, madencilik faaliyetleri sonucu oluşan atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesi hususunda çeşitli yönetmelikler ve standartlar getirilmiştir. Bor atıklarının uygun yöntemlerle çeşitli sektörlerde değerlendirilmesi sonucunda; Atıkların stoklanmasından doğan sorunlar ve stoklama maliyeti azalacak, Çevreyi kirleten unsurlar en az düzeye indirgenecek, Bor atıklarının değerlendirilmesi sonucu üretilen yeni ürünler ülke ekonomisine ek kazanç sağlayacaktır. 2 MATERYAL VE METOD Çalışmanın ana amacı; Emet Borik Asit Fabrikası atıklarının uygun ergiticiler kullanılarak şekillendirilip pişirildikten sonra fiziksel ve mekanik özellikleri güzel olan yapı malzemesi haline dönüştürmektir. Böylece atıkların çevreye verdiği olumsuz etkiler bertaraf edilerek ekonomiye katma değer sağlayacaktır. Şekil 2. Borik asit üretim akım şeması 1.2 Bor Atıklarının Değerlendirilmesi Bor atıklarının sektörel bazda dağılımı paramanyetik mineraller içerirken, Balıkesir- Bigadiç atıkları, montmorillonit, jips ve kalsit ihtiva etmektedir.(bozkurt R. 1989, Çolak M. 1997) Bor atıklarının kil içeriği bakımından zengin oluşu, söz konusu atıkların değerlendirilmesine yönelik bilimsel çalışmaları; seramik başta olmak üzere, tuğla ve çimento sektörüne yönlendirmiştir. Bu çalışmalarda, bor atıklarından yeni bir ürün eldesinin yanında, bu ürünlerin fiziksel ve 2.1 Kullanılan Malzemeler Deneysel çalışmalar sırasında materyal olarak Emet Borik Asit Fabrikası bor atığı, ergitici ve sinterleme sıcaklığını düşürücü madde olarak Borik Asit (Etibor), Boraks (Etibor) ve Cam Kırığı (Güral Cam) kullanılmıştır. Ergitici maddeler bor atığı içerisine ağırlıkça % 5 oranında karıştırılarak ilave edilmiştir. Bor atığının kimyasal analizi Tablo 1 de XRD grafiği Şekil 3 de ve tane boyut analizi ise Şekil 4 de verilmiştir. Deney akım şeması Şekil 5 de verilmiştir. Tablo 1. Bor atığı kimyasal analizi Bileşen Ağırlıkça % Bileşen Ağırlıkça % Na 2 O 0,0297 Cr 2 O 3 1,24
MgO 2,33 MnO 0,099 Al 2 O 3 1,66 Fe 2 O 3 2,64 SiO 2 9,96 NiO 0,104 P 2 O 5 0,044 As 2 O 3 0,681 SO 3 20,5 Rb 2 O 0,015 K 2 O 0,922 SrO 2,27 CaO 36,7 B 2 O 3 1,21 TiO 2 0,113 K.K. 19,5 Şekil 4. Bor atığı tane boyut analizi Şekil 3. Bor atığı XRD grafiği Bor atığının XRD grafiğinde kalsiyum sülfat yapısında olduğu görülmektedir. Kolemanitin sülfirik asitle reaksiyonundan borik asit yanında kalsiyum sülfat oluşmaktadır. XRD grafiği de bunu doğrulamakta olup, atık kalsiyum sülfattan meydana gelmektedir. Şekil 4 den görülebileceği gibi bor atığı tozları mikron altı seviyededir. d(0,1): 0,958 µm, d(0,5): 3,398 µm ve d(0,9):14,877 µm dir. Şekil 5. Deney akım şeması 2.2 Numunelerin Hazırlanması Emet Borik Asit Fabrikası Bor atığına % 5 oranında borik asit, boraks ve cam kırığı ağırlıkça % 5 katılarak 4 grup karışım hazırlanmıştır. Her bir karışım homojenleştirmek amacıyla porselen havanda yarım saat ezilerek karıştırılmıştır. Daha sonra şekillendirme sırasında ham mukavemet sağlamak amacıyla az miktar su ile nemlendirilip, nemli karışım tekrar karıştırılmış ve şekillendirmeye hazır hale getirilmiştir.
Şekillendirme Nemlendirilen karışımlar Şekil 6 da görülen tek eksenli preste şekillendirilmiştir. 3 nokta eğme mukavemeti için dikdörtgenler prizması (7x1x1 cm), basma mukavemeti için silindirik olarak metal kalıpta şekillendirilmiştir. Şekillendirilen numuneler Şekil 7 de görülmektedir. Şekil 6. Numunelerin şekillendirilmesi Şekillendirilmiş numuneler önce oda sıcaklığında bir gün bekletilerek kurumaya bırakılmıştır. Daha sonra tam kuruması amacıyla Venticell marka etüvde 105 C de 2 saat bekletilmiştir. Kurutulmuş numuneler Şekil 7 de görülmektedir. Şekil 7. Şekillendirilmiş numuneler Kurutulan numuneler 700-800-900 ve 1000 C de 2 saat sinterlenmiştir. Farklı sıcaklıklarda sinterlenen numuneler Şekil 8 de görülmektedir. Şekil 8. Sinterlenen numunelerin görünüşü Şekil 8 den görülebileceği gibi tüm sıcaklıklarda boraks katkılı numunelerin tamamen dağılmış ve deforme olmuştur.
Kullanılan boraksın Na 2 B 4 O 7.5H 2 O (pentahidrat) formunda olduğu anlaşılmış, ısıl işlem sırasında kristal suyu parçalanıp uzaklaşırken yapının bozulmasına neden olmuştur. % 5 cam kırığı ve borik asit katkılı numuneler, 700 C de 2 saat ısıl işleme tabi tutulduğunda mukavemetli bir yapı oluşmamış olup, elle ufalanmaktadır. 700 C sinterleşme için yeterli gelmemiştir. 800 ve 900 C de sinterlenen numunelerde deformasyon görülmemiş, mukavemetli yapı oluşmuştur. 1000 C de sinterlenen numunelerde ise diğerlerine nazaran daha fazla küçülme görülmüştür. Ayrıca deformasyon başlangıcı görülmektedir. 2.3 Numunelere Uygulanan Test ve Analizler Yoğunluk % Pişme Küçülmesi 3 nokta eğme mukavemeti Basma mukavemeti % Su emme % Gözeneklilik Taramalı elektron mikroskop (SEM) gerçekleşmiştir. Boraks katkılı numuneler tamamen dağıldığından yoğunlukları ölçülememiştir. Borik asit ve cam kırığı katkılı numunelerin yoğunlukları kıyaslandığında cam kırığı içeren numunelerin yoğunluklarının daha fazla olduğu görülür. Bunun nedeni yapıdaki camın yoğunluğunun (2,7 g/cm 3 ) borik asit yoğunluğundan (1,435 g/cm 3 ) neredeyse 2 kat fazla olmasındandır. Sıcaklık artışı ile yoğunluğun artmasının nedeni ise ısıl işlemle yapıdaki uçucu bileşenlerin (bağlı su, kristal su) uzaklaşması ve gözeneklerin kapanmasıdır. 3.2 % Pişme Küçülmesi Testi Sonuçları Numunelerin pişme küçülmeleri yüzdesi Tablo 3 de, sıcaklıkla % küçülme değişimi ise Şekil 10 da grafik halinde verilmiştir. Tablo 3. Pişme Küçülmesi Sonuçları 3 BULGULAR VE TARTIŞMA 3.1 Yoğunluk Testi Sonuçları Hesaplanan yoğunluk değerleri Tablo 2 de, yoğunluğun sıcaklıkla değişimi ise Şekil 9 daki grafikte gösterilmiştir. Tablo 2. Yoğunluk sonuçları (g/cm 3 ) Şekil 9. grafiği Sıcaklıkla yoğunluğun değişimi Borik Asit 1,24 1,39 1,40 2,12 Cam Kırığı 1,39 1,61 1,65 2,46 Tablo 2 ve Şekil 9 dan da görülebileceği gibi sıcaklık artışı ile yoğunlukta bariz artma Şekil 10. % pişme küçülmesi sıcaklık değişimi grafiği Şekil 10 dan sıcaklık artışı ile numunelerin Borik Asit 1,43 5,71 5,71 12,86 Cam Kırığı 1,43 8,57 8,57 15,71 % pişme küçülmelerinin arttığı görülmektedir. Cam kırığı ile borik asit % pişme küçülmeleri kıyaslandığında cam kırığının daha kolay
ergime gösterdiği ve bu nedenle numunede küçülmelerin fazla olduğu görülmektedir. 3.3 3 Nokta Eğme Mukavemeti Testi Sonuçları Deney numunelerinin 3 nokta eğme mukavemet test sonuçları Tablo 4 ve Şekil 11 de verilmiştir. Tablo 4. 3 Nokta eğme mukavemet sonuçları (MPa) 700 C de ısıl işleme tabi tutulan örneklerde mukavemetli yapı elde edilemediğinden eğme Borik Asit 34,54 19,66 14,20 6,22 Cam Kırığı 32,08 14,70 10,04 4,67 ve basma mukavemetleri ölçülememiştir. Ayrıca boraks katkılı numuneler ise tamamen dağıldığından mukavemetlerine bakılamamıştır. Borik Asit - 46 60 85 Cam Kırığı - 38 56 70 Şekil 11. 3 nokta eğme mukavemeti sıcaklık değişimi grafiği 800 C den 1000 C ye kadar yapılan ısıl işlemlerde sıcaklık artışı ile eğme mukavemetlerinin yükseldiği görülmektedir. Cam kırığı ile borik asit kıyaslandığında, borik asitli numunelerin mukavemetleri daha yüksektir. En yüksek mukavemet 1000 C de borik asit katkılı numunelerde elde edilmiştir. 3.4 Basma Mukavemeti Testi Sonuçları Deney numunelerinin basma mukavemet test sonuçları Tablo 5 ve Şekil 12 de verilmiştir. Tablo 5. Basma mukavemet sonuçları (MPa) Şekil 12. Basma mukavemeti sıcaklık değişimi grafiği 800 C den 1000 C ye kadar yapılan ısıl işlemlerde sıcaklık artışı ile basma mukavemetlerinin arttığı görülmektedir. Cam kırığı ile borik asit kıyaslandığında, borik asitli numunelerin basma mukavemetleri daha yüksektir. En yüksek basma mukavemeti Borik Asit - 112 143 215 Cam Kırığı - 93 140 173 1000 C de borik asit katkılı numunelerde elde edilmiştir. 3.5 % Su Emme Testi Sonuçları Deney numunelerinin su emme test sonuçları Tablo 6 ve Şekil 13 de verilmiştir
Tablo 6. % Su emme test sonuçları Şekil 13. % Su emme sıcaklık değişimi grafiği Artan sıcaklıkla numunelerin ortalama % su emme değerleri belirgin bir şekilde azalmıştır. Yapıdaki bor atığı ve cam kırığı bileşimde ergitici katkı olarak görev Borik Asit 25,70 18,95 13,72 9,34 Cam Kırığı 18,13 16,48 10,75 5,44 aldığından sıcaklığın yükselmesiyle gözenek miktarını azaltmış dolayısıyla su emme değerini düşürmüştür. 3.6 % Gözeneklilik Testi Sonuçları Deney numunelerinin % gözeneklilik test sonuçları Tablo 7 ve Şekil 14 de verilmiştir Tablo 7. % Gözeneklilik test sonuçları Şekil 14. % Gözeneklilik sıcaklık değişimi grafiği % Su emme sonuçlarına paralel olarak artan sıcaklıkla numunelerin ortalama % gözeneklilik değerleri azalmıştır. 3.7 SEM Analizleri Mekanik özellikler en iyi borik asit katkılı numunelerde çıktığından dolayı deformasyonun görülmediği 900 C de sinterlenen numunenin kesitinin elektron mikroskop görüntüleri Şekil 15 de verilmiştir.
Şekil 15. Numunelerin SEM fotoğrafları SEM fotoğrafının incelenmesinde çapları 2 mikron seviyesinde tanelerin meydana getirdiği mikrogözenekli yapı görülmektedir. Yapının oldukça yoğun olduğu bu sıcaklıktaki yoğunluk değerinden de anlaşılmaktadır. Ayrıca % küçülme değeri de tanelerin birbirine daha sıkı şekilde bağlanmasından dolayı artış göstermesi SEM fotoğrafıyla desteklenmektedir. 4 SONUÇLAR VE ÖNERİLER CaSO 4 içerikli bor minerali işlem atıkları borik asit, boraks ve cam kırığı ile karıştırılıp, şekillendirildikten sonra sinterlenmesiyle yapı malzemesine dönüştürülmesi hedeflenmiştir. Yapılan çalışmada boraks katkılı numunelerin tamamen dağıldığı ve karakterize edilemediği görülmüştür. Cam kırığı ve borik asit katkılı yoğunluk değerleri 1,24 ile 2,46 g/cm 3 arasında değişmekte ve TS EN 772-1 da yapılan sınıflandırmaya göre, dolu harman tuğlası tipi basınç dayanımı değerinin üzerinde çıkmıştır. Güncel uydu fotoğraflarından da görülebileceği gibi büyük bir alanı kaplayan atık havuzunun hem çevresel hem de ekonomik olarak külfet getirdiği aşikardır. Çünkü atık havuzunun sızdırmazlığını sağlamak ve atıkta bulunan ağır metallerin, arseniğin boroksidin yer altı sularına karışmasını önlemek işletmeye bir maliyet getirmekte ve havuz gitgide dolarak yeni havuzlara ihtiyaç doğurmaktadır. Bor atıklarının değerlendirilmesi için bu ve bunun gibi çalışmalara ihtiyaç olduğu gibi, üniversite-sanayi işbirliği sonucu yapılan çalışmaların kağıt üzerinde kalmaması için pilot ölçekte denemelerin gerçekleştirilmesi ve fizibilite çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Yapmış olduğumuz çalışmada kalsiyum sülfat içerikli borik minerali işlem atıklarının farklı katkılarla hem fiziksel hem de mekanik özellikleri bakımından standartların üzerinde yapı malzemesine dönüştürülebileceğini gösterdiğinden başarıyla sonuçlanmıştır. 1000 C de yapılan sinterlemelerde numunelerde deformasyon başlangıcı görüldüğünden bundan sonraki çalışmalarda farklı katkı oranlarında 900-950 C aralığındaki sıcaklıklarda denemeler yapılabilir. Numunelerin pişme rengine bakıldığında fildişi-krem arası renkler görülmektedir. Yapı malzemelerinde kırmızı renk aranan bir özellik olduğundan renklendirici oksitler katılarak alternatif çalışmalar da yapılabilir. Teşekkür Bu çalışma Afyon Kocatepe Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Biriminin 09.MUH.05 nolu projesi tarafından desteklenmiştir. KAYNAKLAR Agrawal, SK, 1990. Waste Management: A Systems Perspective, Industrial Management & Data Systems, 90 (5). Aytekin, V, 1995 Maden Mühendisliğine Giriş. Dokuz Eylül Üni. Mühendislik Fak. Yayınları No: 167. İzmir; 271. Bozkurt, R, 1989. Minerolojik incelemelerin cevher zenginleştirmedeki rolüne iki örnek. Anadolu Üni. Müh.- Mim. Fak. Dergisi. Cilt' 5 Sayı: l Eskişehir: 15-21. Çolak, M, 1997. Etibank Kırka Boraks İşletmesi atıklarının Turgutlu killeri İle tugla-kiremil denemesi. 8.Ulusal Kil Sempozyumu. Dumlupınar Üni. Ed. Işık. 277-286, Kütahya.
Erkal, F, Girgin, İ, 1992. Etibank Emet kolemanit işletmesi kaba artıklarının konsantre üretimi amacıyla değerlendirilmesi. 4.Uluslararası Cevher Hazırlama Sempozyumu. Ed. Özbayoglu. C.2, 599-608, Antalya. Erdin, E, 1980. Çöp ve Katı Atıkların Isıl Değeri, VII. Bilim Kongresi, Ankara Erdin, E, 1993. Çevre Bilimleri ve Terminolojisi Terimler Sözlüğü, DEÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü, İzmir Güyagüler. T, 2001. Türkiye Bor Potansiyeli, 4 Endüstriyel Hammaddeler Sempozyumu, 18-27, İzmir. Hagerty, DJ, Pavoni, JL, Heer, JE, 1973. Solid Waste Management, Van Nostrand Reinhold Company, USA http://www.cevreorman.gov.tr/belgeler4/uces_tr.pdf http://www.cevresel.net/2007/geri_donusum.htm Oktar, TÖ, 1992. Çevre Kirliliği Sorunu ve Katı Atıkların Ekonomik Değerlendirilmesi, İnsan ve Çevre Sempozyumu, İnsan ve Çevre, İnsanlığa Hizmet Vakfı Yayınları No:3, İstanbul Tchobanoglous, G, Theisen H, Eliossen, R, 1977. Solid Wastes: Engineering Principles and Management Issues, McGraw-Hill TÇV, 1995. Türkiye nin Çevre Sorunları, Katı Atıklar, Ankara, sayfa 446-457 TSEN 772 1, 2002. Kagir Birimler, deney metotları- Bölüm 1: Basınç Dayanımının Tayini, TSE, Ankara Yaman, C, Maraşoğlu, M, 1998. Bor minerali atıkianndan üretilen camsı maddenin olası kullanım alanları. 4.Seramik Kongresi. Anadolu Üniversitesi. 97-102, Eskişehir.