32Küba N D E K S. indeks. Bahçeflehir Üniversitesi Rektörü Deniz Ülke Ar bo an 82. Konuk Yazar. Ayd ner nflaat: Aktüalite. Emel Tümel Cantürk 44



Benzer belgeler
3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

En İyi Üniversite Kampüsleri

DENİZ LİSESİ KOMUTANLIĞI

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ DEKANLIĞINA

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

YÖNETİM KURULU ASİL ÜYELER

Çeyrek asırdır Türkiye de eğitimin ciddi bir iş olduğunun farkında olan Bilfen Liseleri; evrensel ilkeler ışığında, spora, müziğe, sanata ve kültürel

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

FİZİKİ ŞARTLAR ve OKUL İMKÂNLARI. Laboratuarlar

Lise Kısmı Öğretim Yılı I. Dönem Sonu Sınav Takvimi için tıklayınız

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

Mutlu ve Başarılı Çocuk Nasıl Yetiştirilir?

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TRABZONSPOR RESMİ DERGİSİ

MÜDÜR YARDIMCILARI HİZMET İÇİ EĞİTİMİ

BİLİM MERKEZİ GEZİMİZ

C NS YETE GÖRE L M ZDE OKURYAZARLIK VE E T M DURUMU

KASIM AYI VELİ BÜLTENİ

Pazartesi İzmir Basın Gündem


YAZARLAR HAKKINDA Alfabetik S rayla Yüksel Baykara ACAR Minhaç ÇEL K Bülent Ç ÇEKL Muharrem EKfi

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

2013 Kış Etkinlikleri

AĞUSTOS 2016 PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA CUMARTESİ PAZAR

Festivalin Tarihçesi

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

Bölümlerimiz. İletişim Bilimleri Bölümü. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü. Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü. Gazetecilik Bölümü

MBA MBA. İslami Finans ve Ekonomi. Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe)

BARIŞ MANÇO ANISINA MERHABA KONSERİ

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

e-bülten STANBUL B LG ÜN VERS TES LET fi M FAKÜLTES REKLAMCILIK BÖLÜMÜ ADWORKERS YEN AJANS VE MÜfiTER LER YLE DD ALI!

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

Konforun Tanımı Değişti...

CARROLL ÜNİVERSİTESİNİ KEŞFEDİN 1846 dan beri akademisyenlerde mükemmellik

Haftalı NİSAN Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

Oxford Big Read İç Anadolu Bölge Finalistleri. Yabancı Diller Festivali 2016

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ YERLEŞKESİ OKULLARI EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 9. VELİ BÜLTENİ

Ekim Ayı Faaliyet Raporu

SPOR A.Ş. (İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği Ticaret A.Ş.)

TED KAYSERİ KOLEJİ VAKFI VELİ VE ÖĞRETMENLERİNDEN SOMA YA EL VER KAMPANYASINA BÜYÜK DESTEK

PONY CLUB TÜRK YE JOKEY KULÜBÜ. fiehr N ZE GEL YOR FOTOGRAFLAR : KAD R Ç V C

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ :

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

TÜRKİYE GENELİNDE YAPILAN OKULİSTİK SINAVINDA ÖĞRENCİLERİMİZ TÜRKİYE 1.Sİ OLDULAR

2. STANBUL ULUSLARARASI. R VA DÜfi KÖYÜ 28 TEMMUZ -1 A USTOS TFF R VA TES SLER

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

LİSE 12. SINIFLARA HIZLI OKUMA TEKNİKLERİ SEMİNERİ VERİLDİ

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU, İLKOKULU VE ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 35.VELİ BÜLTENİ

1

Prof. Dr. Ayşe Bora Tokçaer

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Atatürk Üniversitesi (erzurum) 2016 taban tavan puanları ve başarı sırası


DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

YGS-LYS de. 20 Yıllık ÇINAR Tecrübesi.

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

wora.com.tr

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR STRATEJİK PLANI

Stajyer Eğitim Programı (SEP)

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 16 ŞUBAT 2018 VELİLERİMİZE HATIRLATMALAR EĞITİM-ÖĞRETİM YILI İDV ÖZEL BILKENT İLKOKULU

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı

GÜRCİSTANDA NEDEN OKUMALISINIZ?

ŞUBAT - MAYIS 2017 ETKİNLİK TAKVİMİ

TED OKULLARI İNGİLİZCE ÖĞRETMENLERİ BÖLGESEL EĞİTİMLERİ

İTÜ BiRLiK ARALIK 2015 OCAK 2016 BÜLTENİ

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU, İLKOKULU VE ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 29.VELİ BÜLTENİ

İçindekiler. Hakkımızda Misyon Vizyon TKYD Üyelik Ayrıcalıkları Faaliyetler

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

Öğretmenleri Bilgi Paylaşım Seminerleri

Gelecek nesilleri yeşille buluşturuyoruz.

Şeb-i Arus İstanbul da: Mevlana nın vuslat gecesi bu yıl yine aşkın başkentinde!

GAZ ANTEP KOLEJ VAKFI ÖZEL OKULLARI

METEOROLOJİ SEMİNERİ


PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

Prof. Dr. Figen ÇOK Okulumuz Velilerine Yönelik Günümüzde Çocuklar ve Ergenler Konulu Seminer Verdi

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da

MERTER KOLEJİNDE CUMHURİYET KUPASI HEYECANI

Sevgili Rotary Ailem merhaba,

NEDEN? Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerini. Seçmeliyim

Transkript:

indeks 2 N D E K S 7 8 Konuk Yazar Ayd ner nflaat: Nur Batur 70 Ömer Ayd ner 85 16 Türk Mucit Yar flmas Birincisi skender Aruoba 62 26 Ted Okullar nda Yeni Döneme Bafllarken 32Küba 20 Emel Tümel Cantürk 44 10 Bahçeflehir Üniversitesi Rektörü Deniz Ülke Ar bo an 82 30 28 Gökhan Erden fian var K z ldeli 72 Las Chicas Küba Büyükelçisi 22 Özel Nisan Kavakl dere Kad n Sa l ve Tüp Bebek Merkezi 34 Uzman Odyolog Nur Baykal 81 12 Aktüalite N D E K S

indeks 3 Yay n Kurulu Suzan B LGEN ÖZGÜN ( 81) (BAfiKAN) fienol SARISOY ( 82) (BAfiKAN YARDIMCISI) 36 Yaflam Kalitesi Can ÇI IRGAN ( 80) Aydan ERCAN ( 82) Bo aç ÇEK NMEZ ( 99) Burak TURGUT ( 99) Yaz flleri Müdürü M. Kutluhan OLCAY ( 93) 38Moda Ece Sülkan 94 40 Razaman da Tatl Bir Seda Yap m (Grafik Tasar m ve çerik) Danajans Duygu ONAY Emre Fidel AKTAfi Mihriban TEZCAN Renk Ayr m Detay Repro Bask maj A.fi. 42 Kültür-Sanat Beren Saat 02 44 Kültür-Sanat Leyla Topalo lu Çolako lu 73 46 O uz Atay 50 Bizim Dünyam z Okur önerileri ve yorumlar için e-mail: info@kolej.org Reklam ve rtibat TED ANKARA KOLEJ MEZUNLARI DERNE K z l rmak Cad. No:8 06640 Akay - ANKARA Tel: 0312 424 03 06-07 418 74 30 Faks:418 74 41 48Binicilik 70 Türk E itim Derne i KOLEJL LER www.kolej.org Hulki Karagülle 83 mtiyaz Sahibi Ankara Kolejliler LTD.fiT. ad na Kemal Ziya SAVRAN 79 6000 adet bas lm flt r. Dernek üyelerine ücretsiz da t lmaktad r. Yaz lar n hukuki mesuliyeti röportaj sahiplerine ve yazarlar na aittir. Issn: 1305-5283 72Kampüs 76Torch 79 Kaybettiklerimiz

baflkandan mesaj 5 Sevgili Kolejliler, TED Ankara Koleji Mezunlar Derne i G e n e l B a fl k a n Kemal Ziya Savran 90. say m zda sizlerle buluflman n gurur ve heyecan yla hepinize merhaba diyorum. Kolejliler in sizlere ulaflmas nda, Yay n Kurulu Baflkan m z Say n Suzan Özgün nezdinde eme i geçen tüm arkadafllar m kutluyor ve teflekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Dergimizde yine birbirinden seçkin konuklar m z yer al yor. Öncelikle ilk Kolejli kad n rektörümüz Say n Deniz Ülke Ar bo an kutluyor, baflar lar n n devam n diliyorum. Ayn flekilde çok uzaklardan bizlere seslenen Küba Büyükelçimiz Say n fian var K z ldeli ye yeni görevinde kolayl klar diliyorum. Sadece güzelli i de il, zarafeti ve kiflili i ile de gururumuz olan Say n Ece Sükan ve flöhret dünyas na yeni ad m atan genç ve baflar l mezunumuz Say n Beren Saat i kutluyor, baflar lar diliyorum. Ve ifl dünyam z n genç temsilcilerinden, ayn camiada olmaktan gurur duydu um Sevgili Ömer Ayd ner e, tesisimize yapt katk lardan dolay tekrar flükranlar m sunmak istiyorum. Bas n dünyas n n güçlü kalemi Say n Nur Batur a konuk yazar köflesinde bizlere, okul zamanlar m zda belki k ymetini tam olarak bilemedi imiz edebiyat n doyumsuz güzelli ini tekrar hat rlatt için teflekkür ediyorum. Son olarak tüm de erli konuklar m za dergimize katk lar ndan dolay gönülden teflekkür ediyoruz. De erli Mezunlar m z, 90. say m zla beraber bugün bir büyük mutlulu u daha yafl yoruz. Camiam z n yeni buluflma yeri olarak Kolej- N'in temeli at lm fl olup, inflaat iflleri bafllam fl bulunmaktad r. Resmi temel atma törenimiz ise 20 Ekim Cumartesi günü yap lacakt r. Bu vesile ile say s 900'ü aflan katk pay vermifl üyelerimize teflekkür ediyorum. Gerçekten hem kendileri hem de camiam z için çok güzel bir fley yapt lar. Her f rsatta belirtti im gibi Kolej- N'i di erlerinden üstün k lan fiziki flartlar yan nda en önemli avantaj, tesisin bizlere ait olacak olmas. Kolej- N sadece bizler N. Bu çerçevede Kolej- N'e, dolay s yla camiaya sahip ç kmak ad na çevrenizdeki Kolejlileri bize yönlendirmenizi, referans olman z özellikle rica edece im Al nacak katk pay bir defaya mahsus ve ömür boyu olup 1. derece yak nlar n z da bu haklardan faydalanabileceklerdir. Beklenmedik bir sorun ç kmad takdirde 2009'un ilk aylar nda Kolej- N hizmete girecektir. 2007-2008 ö retim y l n n tüm ö renci, ö retmen, veli ve yöneticilerimize hay rl olmas n diliyor, hepinize sayg ve sevgilerimi sunuyorum. 20 Ekim'de Resmi Temel Atma Töreninde görüflmek ve daha nice say larda buluflmak dile iyle... Kemal Ziya Savran Genel Baflkan

konuk yazar 7 Shakespeare in Gözlü üyle Türkler W illiam Shakespeare'in Macbeth'ini ilk okudu um zaman kaç yafl ndayd m acaba? Spor çantam kap p antrenmana koflmak için, son ders zilinin çalmas n zor bekledi im y llard. O zaman Kolej'in kapal spor salonu, Ankara'daki ender salonlardan biriydi. Ve ben, Türkiye flampiyonu olan bir tak mda voleybol oynuyordum. Akl m flampiyonadayken, ngiliz Edebiyat hocam z Mr. Greenway, Shakespeare'in dizelerini saatler ve saatlerce anlat r, bizden de her dizeyi yorumlamam z isterdi. tiraf etmeliyim ki, o y llarda, Türkiye flampiyonas nda birinci olmak, William Shakespeare'in Macbeth'inden daha cazip geliyordu bana. Daha sonraki y llarda ise duygu ve düflünce dünyamda yeni ufuklar açan felsefe ve fliirin ilk tohumlar n n, asl nda, Ankara Koleji'nde at ld n anlad m. Montaigne'den Bertrand Russell'a, Dalai Lama'dan Nietzsche'ye, Naz m Hikmet'ten Özdemir Asaf'a dünyam zenginlefltiren filozoflar ve flairlerle birlikte William Shakespeare'i de keflfetmeye bafllad m. Shakespeare'in dizeleri muhteflemdi do rusu. nsan karakterini ne kadar da güzel anlatm flt ünlü ngiliz yazar... Y llar içinde onun çok sevdi im dizeleriyle dünyay ve insanlar anlamaya çal flt m. Neler mi diyordu William Shakespeare? nsanlar n ço u kaybetmekten korktu u için, sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye lay k görmedi i için. Düflünmekten korkuyor, sorumluluk getirece i için. Konuflmaktan korkuyor, elefltirilmekten korktu u için. William Shakespeare bütün bunlar neredeyse 400 sene önce söylemiflti. Ve yaratt karakterlerde, insan do as n n en de iflmez özelliklerini benzersiz bir fliir diliyle yans t yordu. Zaten onu ölümsüz yapan da bu de il miydi? Daha neler mi diyordu? Duygular n ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktu u için. Yafllanmaktan korkuyor, gençli inin k ymetini bilmedi i için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir fley vermedi i için. Ve ölmekten korkuyor, asl nda yaflamay bilmedi i için... Bana dünyan n ve Türkiye'nin kap lar n açan gazetecilik hayat mda da hem Türklere hem de di er milletlerin hayat felsefelerine ve yaflamlar na Shakespeare'in dizeleriyle bakmaya çal flt m. Biz Türkler ne kadar sevebiliyor ve seviliyorduk? Duygular m z rahatl kla ifade edebiliyor muyduk? Konuflabiliyor muyduk? Ya düflünmek? Yeterince düflünüyor muyduk? Ne yaz k ki bizim dünyam zda korkular n daha a r bast n gördüm. Sevmekten, konuflmaktan, duygular m z göstermekten ve en önemlisi de düflünmekten korkuyoruz sanki? Bir türlü korkular m z aflam yoruz. Hâlbuki d flardan bak nca, Türkiye'nin dev bir ülke oldu unu görüyorsunuz. Yeter ki; Daha fazla sevmekten; Daha özgürce konuflmaktan; Ve daha fazla düflünmekten; Korkmayal m. NUR BATUR '70 - Sabah Gazetesi Yazar

portre 8 Türk nflaat Sektöründe Uluslararas Bir fiirket Ayd ner nflaat Ömer Ali Ayd ner 85 Aydıner İnşaat için yetmişli yıllarda Türkiye'nin öncü, kurucu firmalarından bir tanesidir diyebiliriz. Bugüne kadar geçen süreçte, Aydıner İnşaat A.Ş.'nin girdiği pek çok sektör oldu ama her zaman ana çalışma alanımız inşaattı. İnşaat konusunda Türkiye'de Samsun İçme Suyu Arıtma Tesisi, Manavgat Projesi gibi pek çok projeye imza attık. Bunların içerisinde su ile ilgili olmayan çok az projemiz var. Biz genel itibariyle su ağırlıklı çalışan bir firmayız. İçme suyu arıtma tesisleri, su boru hatları, barajlar, hidroelektrik santraller, hatta şişe suları. Su ile ilgili ne varsa onu yapıyoruz, onu üretiyoruz. nflaat sektörü için hep ülke ekonomisinin lokomotifi yorumu getirilir. Bu konu hakk ndaki görüflleriniz nelerdir? Sektörün ülkemizdeki gelece i, ekonomiye olan katk lar nelerdir? Hiç şüphesiz inşaat sektörü, gerçekten öncü sektörlerden bir tanesi. İnşaat sektörü yaklaşık 250-300 tane sektörü beraberinde götürmektedir. Onun dışında sektörde yurt içinde çok fazla bir şey görmüyoruz. Bizlerin, özellikle belli kapasiteye gelmiş olan firmaların Türkiye içerisinde, bana göre, çok fazla hareket alanı yok. 1970'li y llardan beri Türk inflaat sektöründe su ve altyap a rl kl pek çok projeye imza atm fl olan Ayd ner nflaat A.fi.'nin genç yöneticisi Ömer Ali Ayd ner ile Türk inflaat sektörü ve ülke ekonomisi üzerine güzel bir söylefli gerçeklefltirdik. Bize kendinizden, e itiminizden bahseder misiniz? 1968 yılında İstanbul'da doğdum. Koleje 3. sınıftan girdim. Ondan sonra da Kolejli olarak devam ettim eğitimime. Kolej'de çok kaliteli bir eğitim alırken, bir yandan da gayet keyifli ve eğlenceli günler geçirdim. 1985 yılında liseyi bitirdim. 1990 yılında da Orta Doğu Teknik Üniversitesinden inşaat mühendisi olarak mezun oldum. Ayd ner nflaat A.fi., 1970'lerden beri inflaat sektöründe faaliyet gösteren bir firma, bize bu süreçte yaflan lan tecrübelerinizden, k saca flirketinizin mazisinden söz eder misiniz? Sektöre irili ufaklı çok firma girdi. Dünyada her iş kolunda bir takım büyük firmalar, o firmaları destekleyen biraz daha küçük firmalar, yine o firmaları destekleyen daha da küçük firmalar şeklinde bir oluşum vardır. Yani bugün Almanya'ya baktığınız zaman çok fazla büyük firma yok. Ama bizde durum böyle değil. Bizde herkes müteahhit, herkes inşaat yapıyor. Her işin bir uzmanı var. Niçin dişçilik okuyorsun? Dişçi olmak için. Niye gidiyorsun eczacılık okuyorsun? Eczacı olmak için okuyorsun. Herkesin yapacağı iş belli. Herkes yapacağı iş çerçevesi içinde kalmalı. Ayrıca, uzmanlaşma çok önemli. Biz, arıtma da yaparız, boru hattı da çekeriz, bina da, yol da yaparız, yeraltına kablo da döşeriz, yer üstünden tayyare de uçururuz olmaz. Bu güne kadar portföyümüze bakarsanız bizim su ve altyapı ağırlıklı projeler dışında proje üstlenmediğimizi görürsünüz. Özellik isteyen bir ihaleye 50 tane firma başvuruyor. Bir proje özellikli bir projeyse eğer; o kadar firma başvuramaz, başvurmamalı. O kadar firma yeterlilik alıp da o ihaleye girmemeli. Ayd ner nflaat çok önemli projelere imza atm fl bir firma. Bu alandaki faaliyetleriniz ve Türk firmalar n n yurt d fl ndaki

portre 9 baflar lar, imajlar hakk ndaki görüflleriniz nelerdir? Aydıner İnşaat uluslararası alanda ve Türkiye'de birçok iyi işler yaptı. Samsun İçme Suyu Arıtma Tesislerini yaptı. O güne kadar Türkiye'de tamamı Türkler tarafından yapılmış bir arıtma tesisi yoktu. İlk defa biz Samsun'da yaptık. Projesini de, içinde kullanılan malzemelerin imalatını da tamamen yerli olarak yaptık. Manavgat Projesi gibi gerçekten dev bir projeye imza attık. Manavgat suyu Türkiye'de denize kadar bozulmadan gelen belki de tek sudur. Rahmetli Özal'ın projesiydi. Güzel bir projeydi, bitti, anahtarını teslim ettik. Ancak, hala kullanılamadı. Onun dışında yurt dışında irili ufaklı aktivitelerimiz oldu. Rusya'da, Afganistan'da, Ürdün'de çalıştık. Şu anda yeni yeni ilgilendiğimiz bölgeler de var. Oralarda farklı projeler yapmayı düşünüyoruz. Türkiye için uluslararası başarının devamını istiyorsak eğer, inşaat dünyasının kendi arasında anlaşıp bölgeselleşmesi gerekiyor. Her bölgeye herkesin gitmemesi gerekiyor. Bir dönem, çok ciddi anlamda kalitesiz imajımız vardı. Herkes yurt dışındaki imajımızın çok iyi olduğunu zannediyor. Ruslar, Türklere iş yaptırmaktansa iki misli fiyata İtalyan'a iş yaptırmayı tercih ediyordu. 1998 yılında Rusya, Türk müteahhidi kaynıyordu ama Türk'e iş yaptırmıyordu. Biz, Türkiye'de Müteahhitler Birliği olarak üzerimize düşen görevi elimizden geldiği kadar yerine getirmeye çalışıyoruz. Türkiye seksen sonras nda liberal ekonomide önemli at l mlar yapt. Bu at l mlar zaman zaman kesintiye u rasa da hâlâ devam etmekte. Ülkemizdeki siyasi dengeleri göz önünde bulundurdu unuzda ülke ekonomisini, ülkemizin gelece ini bir ifladam olarak nas l de erlendiriyorsunuz? Türkiye gerçekten ekonomisinin değerlendirilmesinin çok zor olduğu bir ülke. Türkiye'de iyi, oturmuş bir ekonomi yok. Hâlâ dengeler yerine oturmadığı gibi, her an çok ciddi sarsıntılar olabilir. Türkiye bence bıçak sırtında duruyor. Sizin hiç manasız şekilde döviziniz bir günde 1,20'den 1,30'a çıkıyorsa bunlar iyi göstergeler değildir. Ekonomimiz iyi değil. Çok basit bir örnekle, geçen sene ekmeği, sütü, suyu, benzini kaça aldığınıza bakın ve bugün kaça aldığınıza bakın. Enflasyonun söylenen rakamlarda olmadığını göreceksiniz. Türkiye ekonomisi yatırımlarla beraber ilerliyor. Yatırımların getirdiği güvence yeni yatırımları çekiyor. Bunu sağlamak başarıdır. Bu zaten istikrarın devam ettirilmesi ile sağlandı. Siyasi manada bakarsan hiçbir partinin başarısı değildir bu durum. Belirlenmiş sistemi devam ettirme başarısıdır. Bunu yapan siyasi grupların hepsi başarılıdır. İnşallah bundan sonraki siyasi gruplar da bu yaklaşımı iyi değerlendirip, iyi okuyup devam ederler diyorum. Türkiye'nin bu manada bir nefes almaya ihtiyacı var. Düze çıkmadık daha Ülkemizde son y llarda gerçeklefltirilen özellefltirme politikalar hakk ndaki görüflleriniz nelerdir? Bu özellefltirmelerin ülkemize gelecekte ne tür getirileri olacak? Özelleştirme muhakkak lazım. Her işi devlet yapamaz. Kamudaki belli alanları, havaalanını özelleştireceksin. Dünyanın her yerinde havaalanları özeldir. Enerjiyi özelleştirirsiniz, başka türlü bütçe ayırıp da enerji santrali yapamazsınız. Evet, özelleşecek, serbest piyasa oluşacak, serbest piyasa içerisinde de herkes satabildiğini satacak. Bu sistem böyle oluşmak zorunda ama özelleştirmeden önce, özelleştirenlerin, Türkiye'nin stratejik değerlerini ortaya koymaları gerekli. Her şey satılmaz. Bunun listesini çıkartmak lazım. Türkiye için stratejik olanların dışında düzgün şekilde özelleştirme yapılsın. Sonuçta özelleştirme düzgün şekilde yapıldığı sürece doğrudur. KolejIN tesisinin Kolejlilere ve mezunlara ne gibi faydalar olabilir? Bu konudaki görüflleriniz nelerdir? KolejIN, Koleje katkı sağladığı ölçüde üyelerine de katkı sağlayacak demektir. KolejIN tesisinin en önemli esprisi Kolejlileri bir araya getirmesidir. Bana göre bugünkü Kolejlileri daha fazla birbirlerine bağlayacak, biz mezunları bir şekilde bir araya toplayacaktır. Kolejli dostlarımızla, daha nezih bir ortamda daha sık görüşeceğiz bu sayede.

kariyer 10 Kendisini ve Bahçeflehir Üniversitesini Dünya Düzleminde Tan mlayan Bir Rektör Deniz Ülke Ar bo an 82 Say n Prof. Dr. Deniz Ülke Ar bo an, bizlere kendinizden bahseder misiniz? 1965 yılında İstanbul'da doğdum. Orta ve lise öğrenimimi TED Ankara Koleji'nde tamamladım. Kolej'in basketbol ve atletizm takımlarında Türkiye çapında dereceler aldım. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden 1986 yılında mezun oldum. Daha sonra, İstanbul Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler üzerine yüksek lisans ve doktora yaptım. 1996 yılında St. Andrews Üniversitesinin Uluslararası Güvenlik okulunu bitirdim. 1998'de doçent, 2003'te profesör oldum. 2006 yılında Dünya Sanat ve Bilimler Akademisi üyeliğine kabul edildim. Halen Bahçeşehir Üniversitesi rektörüyüm. İki çocuğum var ve Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Lutfi Arıboğan ile evliyim. Akademik e itimdeki amac n dünya standartlar nda, ça dafl bireylerin yetifltirildi i dinamik bir üniversite ve ülke yaratmak olarak aç klayan Bahçeflehir Üniversitesi rektörü Deniz Ülke Ar bo an ile üniversite e itimi ve Türkiye üzerine güzel bir sohbet gerçeklefltirdik. Ülkemizdeki az say da kad n rektörden biri olan Deniz Ülke Ar bo an, Bahçeflehir Üniversitesindeki e itim hedeflerinde; her bireyin e itim almaya hakk oldu unu, üniversite olarak nitelikli e itim gücünü sonuna kadar ça dafl bir ülke olma yolunda kararl ad mlarla kullanacaklar n belirti. Güçlü akademik kadrosu, uluslararas düzeyde e itim-ö retim programlar, yurt d fl e itim olanaklar ile evrensel bir bilgi kurumu olan Türkiye'nin en büyük üniversitelerinden Bahçeflehir Üniversitesine rektör oldunuz. Bizlere okulunuzdan, uygulamak istedi iniz yeni projelerinizden söz eder misiniz? Okulumuz İstanbul'un tam merkezinde Beşiktaş'ta yer alıyor. Bu yıl kuruluşunun 10. yılı olmasına rağmen, sanki yüzyıllık bir kurummuşçasına gelenekleri, aidiyetleri olan bir yapımız var. Öğrenci merkezli bir okuluz ve öğrencilerimiz okulun tüm yönetim kademelerinde temsil yetkisine sahipler. Öğrenci ile en iyi ilişkiyi kuran, en çok sevilen ve en iyi öğreten insanları bünyemizde toplamaya çalışıyoruz. Yaklaşık 7000 öğrencimiz var ve her yıl katlanarak büyüyoruz. En büyük projemiz hayata geçirmeye başladığımız 'business school'umuz. Özellikle ekonomi, işletme ve finans alanında Türkiye'nin en iyisi olduğumuzu düşünüyoruz. Bu yıl Galatasaray Üniversitesinden Seyfettin Gürsel'i, Boğaziçi'nden Deniz Gökçe ve Yılmaz Esmer'i transfer ettik. Geçen yıl da Taner Berksoy, Selime Sezgin ve Niyazi Berk gibi bu alanın dev isimlerini kadromuza katmıştık. Mühendislik fakültemize ise ayrı bir önem veriyoruz. Öğrenci kalitesini artırmak için burs oranlarımızı yükselteceğiz. Bilkent Elektrik-Elektronik Bölümünden Erol Sezer'i ve ODTÜ Mühendislik Fakültesinin 6 yıl dekanlığını yapmış olan Yıldırım Üçtuğ'u aramıza kattık. Bütün hocalarımız yurt dışında doktora ve master yapmış öğretim üyelerinden oluşuyor.

kariyer 11 Özel üniversiteler son y llarda ülkemizde ciddi at l mlar yapt lar. Size göre özel okullar n e itim ve ö retime katk lar ne boyutta? Devlet okullar na göre farkl l klar neler? Bahçeflehir Üniversitesinin di er özel ve devlet okullar ndan farklar neler? Bahçeşehir Üniversitesi kâr amaçlı olmayan, eğitimden kazandığını eğitime yatıran bir kurum. Bütün amacımız ülkemizin gelişimine katkı sağlayacak insan gücünü yetiştirebilmek. Öğretim üyelerimizin geldikleri ana kaynak, zaten devlet üniversiteleri. Hepimiz oralarda yetiştik ve birçok hocamız hâlâ devlet üniversitelerinde ders vermeye gidiyorlar. Çok sembolik bir ücretle bu işi yapmalarının tek sebebi ülkemizin her yerindeki, her kurumundaki öğrenciye aynı mantıkla bakıyor olmamız. Bizim için her birey eğitimi hak eder. Elimizdeki kaynağı ve bilgi gücünü herkesle paylaşmaya hazırız. Hocalarımızın devlet üniversitelerindeki öğrencilere de ulaşabilmesi için onları destekliyoruz. oluyor. Düşünme biçiminiz, çalışma temponuz, çevreniz hep aynı entelektüel çerçeve içerisinde gelişiyor. Bu da hem kolaylaştırıcı hem de teşvik edici bir şey. Ben şanslıydım ve birçok insanın kitaplardan okuduğu olayların, insanların içerisinde yaşadım. Herkes öğrenmeye çalışırken ben zaten biliyordum. Ülkemizin yetifltirdi i en önemli uluslararas iliflkiler uzmanlar ndan birisiniz. 'Terör Korku Hali' adl kitab n zda terör üzerine ciddi çal flmalar yapt n z. Kitab n zda Moskova Tiyatrosu, kiz Kuleler ve Filistin'deki terör üzerine ayr nt l incelemeler var. Bu ba lamda kitab n z 'Terör Korku Hali'nden bahseder misiniz? Ülkemizdeki terör sorunu hakk ndaki düflünceleriniz nelerdir? Bizi farklı kılan; yerimizi dünya düzleminde tanımlamamız ve dünya üniversiteleri arasında bir yer kapmaya çalışmamız. Üniversitemizin duvarlarını sanal hale getirerek bilgi kaynağımızı ulaşmaya çalışan herkese açmak istiyoruz. Biz Türkiye'nin üniversitesiyiz ama dünyalıyız. Bahçeflehir Üniversitesine 2007 y l nda rektör oldunuz. Ülkemizde maalesef özel ve kamu kurulufllar nda kad n yöneticilerin say s çok az. Bu konudaki görüfllerinizi merak ediyoruz... Kadın yöneticilerin sayısının artması ülkenin gelişmişliğinin de bir göstergesi. Benden önceki kadın rektörler de çok başarılı performans gösterdiler. Kadın olmanın sağladığı bazı duyarlılıkları iyi kullanarak, mükemmel yöneticilik sergilediler, sergiliyorlar. Ülkemizde yönetici olmaya layık ne kadar erkek varsa, o kadar da kadın var. Sayıca artacak, arttıkça toplumsal gelişmeyi zirveye çıkaracağız. Baban z akademisyen-yazar Mahir Kaynak, anneniz ise bir ressam. Akademisyen bir aileden geliyorsunuz. Bu durum akademik kariyer yapman zda sizi yüreklendirdi mi? Elbette. Akademisyenlik bir geleneğin devamı olunca daha kolay Terör yalnızca bizim değil, tüm dünyanın sorunu. Artık ağır silahlı orduların birbirleri ile çarpışması, tahrip güçleri nedeniyle neredeyse imkânsız. Bu nedenle, bu tip küçük silahlı birimlerin yarattığı hasarlar tolere edilebilir durumda. Terör, verdiği zarardan daha çok etki yaratan bir eylem türü. 5 kişi öldürüp 5000 kişiyi terörize edebiliyorsunuz. Bunu sağlayan da medya gücü. Medya sorumlu davranırsa terörün etkisi azalır. TED Ankara Koleji mezunusunuz. Kolej'den arkadafllar n zla görüflme imkân bulabiliyor musunuz? Elbette görüşüyoruz. Bir yahoo grubumuz var, 200 kişiyi aşkın da üyesi. Düzenli toplanıyoruz ve okuldayken birbimizi çok iyi tanımadığımız arkadaşlarımızla yeniden dost olabilme fırsatı buluyoruz. Yakın zamanda mezuniyetimizin 25. yılını kutladık. Müthiş bir buluşma idi. Hepimiz hâlâ etkisindeyiz.

aktüalite 12 20 Kas m 2007 Spacey Kent Caz Konseri İş Sanat etkinlikleri kapsamında 20 Kasım 2007 tarihinde caz severleri enfes bir caz resitali bekliyor. Dünyanın en önemli caz vokalistlerinden biri olarak kabul edilen Spacey Kent, İş Sanat'ın güz dönemi kültür sanat etkinliklerinde çok önemli bir yer tutuyor. Spacey Kent, caz gibi avangart bir sanat dalında 6 adet albümüyle çok satanlar listelerini zorlamış, batı kültürünün çok önemsenen caz vokalistlerinden bir tanesi. 2001 İngiliz Caz Ödülü, 2002 yılı BBC Caz Ödülleri En İyi Vokalist Ödülü, 2004 Backstage Bistro Ödülü ve 2006 Yılın Albümü Ödülünün de içinde bulunduğu birçok değerli ödüle layık görülen sanatçı; şarkılarında ağırlıklı olarak aşk hikâyelerini, karmaşık anlatıları ve çok kültürlülüğü ifade eden, entelektüel düzeyi çok yukarılarda bir müzik tarzını yansıtıyor. Spacey Kent, müzik kariyeri boyunca örnek aldığı caz müzisyenlerine adadığı son albümü The Boy Next Door un dünya turnesi kapsamında, İstanbul'da İş Sanat'ın misafiri olarak bulunmakta. Orhan Pamuk un Yeni Roman Masumiyet Müzesi Nobel ödüllü romancımız Orhan Pamuk 10 yıldır üzerinde çalıştığı son romanını Ocak 2008 tarihinde okurla buluşturmayı düşünüyor. Masumiyet Müzesi adını verdiği romanının son düzeltmelerini yapmak için İtalya'nın Portofino kasabasında inzivaya çekilen yazar, Nobel Ödülü sonrası ilk defa okurun karşısına çıkacak. Pamuk'un Masumiyet Müzesi adlı romanı mekân olarak geleneksel olduğu üzere yine İstanbul'da geçiyor. Masumiyet Müzesi'nde, 1970'lerden günümüze geçen süreçte aşk konusu ekseninde; kadın, erkek ve aile konuları işleniyor. Roman, aşk üzerine geniş anlamda bir sorgulama ve aşk nedir sorusu üzerine derin düşünceler ortaya koyuyor. Yazar, aşk denen, çağlar boyu insanoğlunu ve özellikle erkekleri meşgul etmiş, basit gibi görülen ama alt yapısında çok derin bir felsefenin olduğu konuyu anlamlı katmanlar, farklı bir kurgu ve üslup ile anlatıyor. Orhan Pamuk'un, roman tekniği açısından her romanında farklı bir tarz denediği düşünülürse, bu romanında da farklı bir anlatım tarzıyla okuru şaşırtması bekleniyor. Pamuk, Masumiyet Müzesi romanında aşk kavramıyla müze kavramını ilişkilendirmeye, odak noktalar oluşturmaya çalışıyor. Romanda, tarihsel bir kavram olarak aşk ile eski eserlerin ve tarihin buluşma noktası olan müzelerin düşünsel anlamda aşk ekseninde anlatımı ifade ediliyor. Kitabın konusunu; zengin ve iyi eğitim almış bir adamın, kendisi gibi iyi eğitimli, zengin bir eş yerine fakir bir akrabasına âşık olması ile gelişen olaylar belirliyor.

aktüalite 13 10. Uluslararas stanbul Bienali İstanbul, son yıllarda büyük etkinliklere ev sahipliği yapmasıyla, önemli bir sanat, kültür ve festival ayrıcalığı yaşayan - yaşatan kentler arasına girdi. Bu yıl 10. su düzenlenecek olan İstanbul Bienali 8 Eylül - 4 Kasım 2007 tarihleri arasında İstanbullu sanatseverleri, farklı disiplinlerden yabancı konukları, sanatçıların performans gösterilerinden örnekler ile buluşturmaya hazırlanıyor. 10. Uluslararası İstanbul Bienali, gün geçtikçe kurumsallaşmaya, İstanbul kentinin tarihsel ve kültürel dokusu ile bütünleşmeye devam ediyor. Bienalde; farklı, tarihi mekanlarda, alternatif etkinliklere yer verilmesi düşünülüyor. 10. İstanbul Bienali nin bu yılki küratörlüğünü San Francisco Art Institute'ta Sergiler ve Kamusal Programlar Yönetmenliği gibi önemli görevleri de yürüten Hou Hanru üstlenecek. Bienalin sanatsal anlamda ana temasını ve yönelimlerini Hou Hanru belirleyecek. Festivaldeki küratörün belirlediği ana tema: mkans z De il, Üstelik Gerekli; Küresel Savafl Ça nda yimserlik. Bienalde, teknolojinin ürkütücü boyutu karşısında insanoğlunun bireyselliğini, kendine olan özgüvenini iyimserlik boyutuyla işlenecek. Bienal kapsamında, bu temaya uygun sergiler, performans gösterileri, İstanbul'un farklı mimari yapısı içerisinde sergilenecek. Festival yönetimi ve küratör, bu tema ışığında, etkinliklerin kapsamına uygun alternatif mekanları seçmeye özen göstermişler. İstanbul Denizcilik İşletmelerine ait 3 numaralı antrepo, İstanbul Manifaturacılar Çarşısı, İstanbul Bilgi Üniversitesi, AKM'nin ortak organizasyonuyla yaratılan Santralistanbul ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi gibi mekânlar 10. İstanbul Bienali için özel olarak seçilmiş. İstanbul şehri, sonbaharın hüznünü, yurt dışından ve içinden gelen sanatçı ve sanat severlerle; coşkuyla, keyifle yaşamaya devam edecek... Bienal Mekan Adresleri Santralistanbul Eski Silahtara a Elektrik Santrali Kaz m Karabekir Caddesi No.1 Silahtar Mahallesi Sütlüce- Eyüp stanbul Manifaturac lar Çarfl s Atatürk Bulvar, 1-6 Blok, Unkapan AKM - Atatürk Kültür Merkezi Taksim Meydan - Beyo lu Antrepo No.3 Meclis-i Mebusan Cad. Liman flletmeleri Sahas, Karaköy Kad köy Halk E itimi Merkezi Bahariye Cad. No:39 Kad köy Gitar Eflli inde Aflk fiark lar Mezunlarımızdan Leyla Topaloğlu Çolakoğlu 73 muhteşem sesi ile büyülemeye devam ediyor. Atilla Demircioğlu ile birlikte 18 Ekim 2007 tarihinde, saat 20.00 de Türk Japon Vakfında Gitar Eşliğinde Aşk Şarkıları adlı muhteşem bir performans sergileyecekler. Bu unutulmaz dinletiyi kaçırmamanızı tavsiye ediyoruz... Eylül Kültür Sanat Ortam Etkinlikleri Ebru sanatının yayılması ve tanınması amacıyla Eylül'de bir de atölye oluşturulacak. 1 Ekim'de açılacak olan ilk sergisiyle Ceren Alptürkan Erdil, Ebru sanatına ait eserlerini izleyicisiyle buluşturacak. 6 Eylül'den itibaren başkentimizde etkinliklerine başlayan Eylül Kültür Sanat Ortamı-Konur Sokak 35/6 (Megapol Sineması bitişiği), resim, fotoğraf, ebru gibi alanlarda sergiler açılabilecek şekilde düzenlendi. Mekânda tango dersleri, şiir dinletisi, söyleşi, panel, imza günü gibi etkinliklere de ağırlık verilecek. Eylül, büyük salonunda sık aralıklarla ücretsiz olarak yapacağı kısa film (deneysel kurmaca, animasyon), belgesel film ve dünya sinemasının seçkin örneklerinin gösterimleriyle Ankara daki sinemaseverleri de bir araya getirecek. 27 Eylül'de Konuşmacı Av. Berna Özpınar'ın sunacağı Hasta Hakları ve Tıbbi Müdahaleden Doğan Hukuki ve Cezai Sorumluluk konulu söyleşi düzenlenecek. Eylül Kültür Sanat Ortamının etkinlikleri konusunda duyuru e-postası almak için eylulkafe@googlegroups.com adresinden davetiye istenebilir.

aktüalite 14 Ankara Devlet Tiyatrosu 2007-2008 Sezonu 1 Ekim'de Bafll yor Cumhuriyetimizin en güzide sanat kurumlarından olan Devlet Tiyatroları, yeni tiyatro sezonunu 1 Ekim 2007 itibariyle açıyor. 1936 yılında Devlet Konservatuvarının açılmasıyla başlayan genç Cumhuriyetin tiyatro macerası, 1949 yılında Devlet Tiyatro ve Operası adını aldı ve günümüze kadar da devam etti. 2007-2008 tiyatro sezonunda kurumsal anlamda 72. yılını kutlayan Devlet Tiyatroları, birbirinden nitelikli, klasikleşmiş, yerli ve yabancı oyun yazarlarının oyunlarını Ankara seyircisi ile buluşturacak. 2007-2008 yılının ilk periyodunda Ankara Devlet Tiyatrosu, 7'si yerli, 10'u yabancı yazarın olmak üzere toplam 17 yeni oyunun prömiyerini gerçekleştirecek. Birbirinden nitelikli klasik ve modern eserlerden seçilen oyunlar, yeni sezonda Ankaralı izleyicilere çok iyi alternatifler sunacak. Yeni sezonda yerli oyunlarda Halid Ziya Uşaklıgil'in Aflk- Memnu, Ahmet Kutsi Tecer'in Köfle Bafl ve Behiç Ak'ın Tek Kiflilik fiehir adlı oyunları en dikkat çekenler arasında. Çeviri eserlerde ise farklı tarih ve dönemlere ait oyun yazarlarından, dünya tiyatro yazınının artık kültleşmiş oyunlarını bulabiliyoruz. Klasik oyunlarda W. Shakespeare'in K sasa K sas ve Gogol'un Bir Delinin Hat ra Defteri dikkat çeken oyunlardan. Bunun dışında Henrik İbsen'in Bir Halk Düflman, Ariel Dorfman'ın Dullar ve Georg Büchner'in Danton'un Ölümü oyunları ise politik oyunlar kategorisine sokabileceğimiz, dönemsel açıdan seyircide ve tiyatro dünyasında sarsıcı etkiler bırakmış çok önemli oyunlar. Ankara Devlet Tiyatrosu 2007-2008 yılı repertuvarında biri yerli, biri yabancı olmak üzere iki çocuk oyunu da yerini almakta. Bunlar: Ulviye Bursa'nın Küçük Bir Mucize ve Aurand Haris'in Androkles ve Aslan. İyi seyirler. Bütün Dünyada Mevlana Etkinlikleri Mevlana'nın doğumunun 800'üncü yılı, ülkemizde ve bütün dünyada çok önemli etkinliklerle kutlanıyor. UNESCO'nun 2007 yılını Mevlana yılı ilan etmesi sebebiyle bütün dünya başkentlerinde uluslararası düzeyde etkinlikler gerçekleştiriliyor. Kültür bakanlığı, UNESCO ve birçok kamu kurum ve kuruluşlarının destekleriyle organize edilen kültürel etkinliklerde sema gösterileri, tasavvuf müziği konserleri; bilim, sanat ve kültür alanında uzmanların katıldığı Mevlana üzerine konferanslar gerçekleştiriliyor. Mevlana'nın felsefesini, dünya görüşünü ve tasavvuf kültürünü anlatan aktiviteler 2007 yılı içerisinde New York, Paris, Hamburg gibi şehirlerde; Hollanda, Meksika, Belçika ve Güney Kore gibi ülkelerde de birçok kentte geniş katılımlar sağlanarak gerçekleştiriliyor. Mevlana etkinliklerinin son halkasını ise İstanbul Büyükşehir Belediyesinin büyük organizasyonu oluşturuyor. Haziran ayında başlayan etkinlikler Aralık ayının sonuna kadar devam edecek. Mevlana dan Esintiler Karma Resim Sergisi: Taksim Sanat Galerisi (28 Eylül- 14 Ekim) Çak l Tafllar ile Hoflgörü Sergisi: Taksim Metro Sergi Salonu (20-30 Ekim 2007) Uluslararas Neyzenler Buluflmas Cemal Reflit Rey Konser Salonu (27 Ekim 2007 Cumartesi, Saat: 20:00) Hoflgörünün Ad : Mevlâna Konferans : Cemal Reflit Rey Konser Salonu (03 Kas m 2007 Cumartesi, 10:00-17:00 ; 4 Oturum) Sevgiyi Aray fl Tezhib Sergisi: slam Eserleri Müzesi (01-30 Kas m 2007) stanbul Mevlevîhâne Gezileri Prof. Dr. Mahmut Erol K l ç' n Anlat m yla (20 Ekim- 8 Aral k 2007 tarihleri aras her Cumartesi saat: 12:00) Dünya Enstrümanlar yla fieb-i Arus Abdi pekçi Spor Salonu (17 Aral k 2007, saat:19:00)

duyurular m z 16 Türk Mucit Yar flmas nda 'Bol Bal k' Projesi ile Birincili i Elde Eden Mezunumuz: skender Aruoba'62 skender Aruoba kimdir, anlat r m s n z? Kolej'den sonra bir yıl tıp fakültesinde okudum. Ancak, hasta yakınlarının ağlaşmasına dayanamayacağımı anlayıp ayrıldım. Ankara Üniversitesinde hem ziraat mühendisliği hem teknoloji mühendisliği tahsili yaptım. Daha sonra, başta Birleşmiş Milletler Üniversitesi olmak üzere, çeşitli eğitim kurumlarında Industrial Management ve Otomotiv konusunda doktora, master ve seminer seviyesinde onlarca çalışma yaptım. 1968 yılından beri temel olarak otomotiv endüstrisinde çalışıyorum. 3 defa çizim masasına hâkim bir tarzda yerli otomobil yapmaya teşebbüs ettim. Ya karar noktasında olan Türkler -kendilerine güvenmedikleri için- ya da uluslararası karteller -görünebilir sebepler ile!- engellediler. Temel hobim otomobil yarışçılığı (ülkemizde en çok yurt dışı başarısı olan birkaç pilottan biriyim), dalgıçlık, yelken (hem eski olimpik tekneler, hem yat) ve aslında tüm deniz sporlarıdır. Futbolu sevmem. Türkiye Şampiyonu Kolej Lise takımında basketbol oynadım. Genç takım seviyesine de çıktım ama sebat etmedim. Mekanik sporlar daha cazip geldi. Bir ara boks bile yaptım. Onu da sevmedim. Kolej den sonra bir Amerikan Üniversitesi ile Oşinografi tahsili konusunda yazıştım. Fakülte Dekanı Prof. J.W., benimle -Türküm diye- özel ilgilendi. Herşeyi yazışma ile hallettik. Hatta bana evinin tavan arasındaki odayı verdi. 'Çimleri biçer harçlık kazanırsın' dedi. Gitmeye birkaç ay kala, hocanın JFK Havaalanında kalp krizinden öldüğünü yazan telgraf geldi. Tüm Amerika dosyasını attım. Adamcağızın yüzünü görmeden çok sevmiştim. Daha sonra, 1962 yazında Tübitak'ın burs imtihanına girdim. İngilizceyi, yazılı bilim sınavını çok iyi derece ile geçtim. Mülakatta Ne okuyacaksın? dediler. Oşinografi veya Akvakültür dedim. Dönünce denizde bir koyun ağzını ağ ile kapatıp balık çiftliği kuracağım, deniz kenarında da domuz çiftliği kuracağım. Domuzun yenmeyen kısımlarını balıklara yedireceğim dedim. Yeterince bilimsel değil dediler; hatta bir jüri üyesi bu oğlan serseri! demiş. Bugün olsa, yine aynı şeyleri söylerim. 1968 yılında Anadol ile Asya, Afrika, Avrupa turu yaptım. O günden beri otomotiv endüstrisinde çalışıyorum. Emekliliğim için balık çiftçiliği yapacaktım. Ancak devlet balık denizi kirletiyor diye çiftliğimi kapattı. Turizm sektörünün sahil kapma yarışında balık çiftçileri yenildi. Yoksa aptallar bile kirli denizde önce balıkların öldüğünü bilirler!

duyurular m z 17 Türk Mucit yar flmas nda 'Bol Bal k' projeniz ile birinci seçildiniz. Oldukça onurland r c bir ödül. Bize projenizden söz eder misiniz? Proje oldukça basit: Yüzer kafesin altına, kafesten ayrı daha geniş bir huni yerleştiriyorsunuz. Balıkların kakaları hunide toplanıyor ve ortasındaki bir hortum ile deniz yüzeyine çekiliyor. Filtre ediliyor. Temizlenmiş deniz suyu denize, atık karaya taşınıyor. Bu icatta, Kolej'de edindiğimiz Anglo Saxon eğitim tarzı ile İki nokta arasındaki en yakın mesafe düz çizgidir. düşüncesinin büyük payı var. Aslına bakarsanız; bu tarz yüzünden kendi ülkemizde genellikle yabancılık yaşıyoruz! Bu yar flma teknoloji ve icatlarla ilgilenen insanlar için yeteneklerini gösterebilecekleri bir alan oldu. Siz yar flma hakk nda neler düflünüyorsunuz? Türkiye'de bunun gibi baflka organizasyonlar var m? NTV'yi kutlarım. İyi bir yarışma oldu. Ben daha çok bilimsel mucitler görmek isterdim. Belki TV'de gösterildiği için medyatik projeler ağırlık kazandı. Türkiye'de bir de Kanal D yaptı. Özel olarak bu konu ile ilgili bir organizasyon duymadım. Var olan projenizi gelifltirmeyi düflünüyor musunuz? Proje şu anda uygulama safhasında. Eylül başında kamuoyuna çalışan sistemi sunacağım. Siz ayr ca, Türk otomobil sektöründe ve otomobil sporlar nda çok önemli görevlerde bulunmufl bir yönetici ve spor adam s n z. Türkiye'nin geldi i noktada otomobil sektörünü ve otomobil sporlar n de erlendirebilir misiniz? TOSFED Başkanı Mümtaz Tahincioğlu, otomobil sporunu bilmediği için son 15 yıldır hiçbir gelişme yok. Zaten dünyada seyirci de, sporcu da azalıyor. Ancak Türkiye gibi insanların evden çok arabaya düşkün olduğu bir ülkede sporun bu halde olması içler acısı. stanbul'daki derne in kurucular ndans n z. Ankara'da mezunlar derne i oldukça faal. stanbul'da da ayn flekilde organizasyonlar ve toplant lar düzenleniyor mu? Kolejliler stanbul'da buluflabiliyor mu? İstanbul Derneğinin 001 numaralı üyesiyim. Soyadım A ile başladığı için! Derneği, 1982 yılında yedi kişi ile kurduk. Temel gayemiz, Ankara'dan İstanbul'a çalışmaya gelen Kolejliler arasında dayanışma sağlamaktı. Şimdilerde ise lokal daha önem kazanmış gibi görünüyor.

duyurular m z 18 TED ANKARA KOLEJ MEZUNLARI DERNE YÖNET M KURULU ÜYELER ESK BAfiKAN SUNULLAH SALIRLI YI TED ANKARA KOLEJ VAKIF BAfiKANI OLMASI NEDEN YLE Z YARET ETT. TED Ankara Koleji Mezunlar Derne i Eski Baflkan olan ve Vak f Baflkan olarak yeni görevine bafllayan Sunullah Sal rl 'y makam nda ziyaret ederek yeni görevinde baflar lar diledik. TED ANKARA KOLEJ VAKFI OKULLARI Ö RENC SAYILARI TED Ankara Koleji Vakf Özel Anaokulu 6 yafl grubu 150 ö renci 5 yafl grubu 151 ö renci TED Ankara Koleji Vakf Özel Lisesi 1558 ö renci TED Ankara Koleji Vakf Özel lkö retim Okulu 1-5. s n flar 2182 ö renci 6-8. s n flar 2114 ö renci

duyurular m z 19 Mezunlar m zdan Begüm Yazgan'91, ODTÜ Taraf ndan Y l n Tezi Ödülü ne Lay k Görüldü. Mezunlar m zdan Mimar Begüm Yazgan, haz rlad doktora tezi ile Orta Do- u Teknik Üniversitesi taraf ndan '2005-2006 Ö retim Y l Y l n Tezi Ödülü'ne lay k görüldü. 1991 y l nda TED Ankara Koleji'nden mezun olan Yazgan, 1995 y l nda TÜ Mimarl k Fakültesini baflar yla tamamlad. ODTÜ Mimarl k Fakültesinde yüksek lisans e itiminin ard ndan ayn okulda doktora e itimine devam eden Yazgan, 1974 do umlu. Yazgan Mimarl k ve Tasar m Ltd. fiti.'nde flirket müdürü ve mimar olarak çal flmalar na devam eden baflar l mimar, daha önce de çeflitli ödüllere lay k görülmüfltü. Mimarl k alan nda birçok dereceye ve ödüle sahip olan mezunumuzu kutluyor, baflar lar n n devam n diliyoruz. TED Ankara Koleji Mezunlar Derne i Taraf ndan Düzenlenen Tenis Turnuvas nda Centilmenlik Kupas Sahiplerini Buldu... TED Ankara Koleji Mezunlar Derne inin Bilkent Sports'un katk lar ile gerçeklefltirdi i Tenis Turnuvas nda mezunlar m zdan Nefle Ulusoy 78 ve Ahmet Dicle 75 Centilmenlik Kupas n n sahibi oldu. Mezunlar Derne i olarak kendilerini tebrik ediyor, turnuvam za verdikleri destekten dolay Bora Serto lu 93 ve Sports International Tenis Koordinatörü Silvan Niculescu'ya teflekkür ediyoruz.

maariften yetiflenler 20 Türk Maarif Cemiyeti Yeniflehir Lisesini Bitirenler Derne i nin Kurucular ndan: Emel Tümel Cantürk '44 Ankara'da herkesin birbirini tan d, K z lay' n en nezih semtlerden biri oldu u y llar. kinci Dünya Savafl y llar. Ekmek karneyle al n yor, karartma uygulan yor. Ancak genç Cumhuriyet p r l p r l ö renciler yetifltirmeye devam ediyor. Türk Maarif Cemiyeti Yeniflehir Lisesinde e itim tüm h z yla sürüyor. 1926 doğumlu olan Emel Tümel Cantürk, Kolej'e 1938 yılında girer. Talebe sayısının az olduğu Türk Maarif Cemiyeti Yenişehir Lisesinde kızlarla erkekler ayrı binalarda ders görmektedirler. Arada tel örgü bulunmaktadır. İkinci Dünya Savaşı yılları olduğu için bu ayrılmış bölgeye majino hattı adını koyarlar. Savaş yıllarını Kolej'de yaşarlar. Simsiyah önlükleri, sımsıkı bağlı saçları ve özel günler için hazırlanmış lacivert formalarının içine giydikleri beyaz önlükleri ile dönemin Kolejlileridir onlar. Zarafeti ve hanımefendiliği ile tanınır Emel o yıllarda. Ancak yakın arkadaşları bilirler ki Emel aynı zamanda çok zeki ve muziptir. Sınıfta, zekice yapılmış güzel esprileri dillere destandır. Tatlı dili ve cana yakınlığı ile güzel dostluklar kurar. O yıllarda yaşadıkları arkadaşlıkları, birbirlerine olan bağlıklarını hiçbir zaman unutamayacaklardır. Emel, Türkiye'deki tüm okulların sınıf birincilerinin yer aldığı İftihar Kitaplarına beş yıl üst üste girecek, bu başarısı ile dönemin MEB Bakanı olan Hasan Ali Yücel'den ödül alacaktır. Emel Tümel Cantürk, 1943-44 eğitim ve öğretim yılında Türk Maarif Cemiyeti Yenişehir Lisesinden mezun olur. Aslında ideali mimar olmaktır ancak henüz ODTÜ kurulmamıştır. Ailenin tek çocuğu olmasından ötürü onu İstanbul'a da göndermezler. Bunun üzerine Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesine girer. Üç yılda fakülteyi iyi derece ile bitirir. Hemen okuluna döner öğretmenlik yapmaya. O sene iki sınıfı ve birbirinden güzel öğrencileri vardır. Fakat yeni kurulan Karayolları Genel Müdürlüğünde Amerikan Yardım Heyeti ile çalışacak tercüman arandığını duyunca oraya geçer ve üç sene çalışır. 1952'de evlenir. Eşinin staj için Brüksel'e gitmesi gerekince, o da işini bırakarak eşiyle birlikte gider. İki sene yurt dışında kalmasının ardından yine döner ülkesine. Bir kızı olur. 1960 yılında ise bu kez Fransa'ya gider. Dört sene Paris'te kalır. 1966'da döndüğünde Ankara Üniversitesinde okutman olarak çalışmaya başlar. 20 sene İngilizce okutmanı olarak çalışır. 1986 yılında emekli olur.