TÜRKİYE DE SITMA VE 14 YILLIK KLİNİK DENEYİMİMİZ MALARIA IN TURKEY AND 14 YEARS OF CLINICAL EXPERIENCE



Benzer belgeler
Kliniğimizde Yatarak Takip Edilen Sıtma Olgularının Retrospektif Değerlendirilmesi

Afrika Seyahati Sonrası İmporte Bir Sıtma Olgusu. A Case Imported Malaria After a Travel to Africa

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

KLOROKİNE DİRENÇLİ BİR PLASMODIUM FALCIPARUM İNFEKSİYONU: OLGU SUNUMU A CASE OF CHLOROQUINE RESISTANT PLASMODIUM FALCIPARUM INFECTION

Sıtma ve Ülkemizdeki Son Durumu Doç.Dr. Özlem MİMAN

Plasmodium falciparum ve Plasmodium ovale nin Etken Olduğu İmporte Bir Miks Sıtma Olgusu

İMPORTE sitma TÜRKİYE İÇİN TEHDİT MİDİR? Dr. GÜNAY TUNCER ERTEM SBÜ Ankara Sa lık Uygulama Ara tırma Merkezi

Sıtma: 40 Olgunun Değerlendirilmesi

A MALARIA CASE WITH NON-PERIODIC FEVER, SAMNOLANCE AND PLEURAL EFFUSION AND TREATED WITH INTRAVENOUS ARTESUNATE CAUSED BY PLASMODIUM FALCIPARUM

1. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

Sıtma: 115 Olgunun İrdelenmesi #

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

Bruselloz tanılı hastalarda komplikasyonları öngörmede nötrofil/lenfosit oranı, trombosit/lenfosit oranı ve lenfosit/monosit oranının değeri

TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU. Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

Halis Akalın, Nesrin Kebabcı, Bekir Çelebi, Selçuk Kılıç, Mustafa Vural, Ülkü Tırpan, Sibel Yorulmaz Göktaş, Melda Sınırtaş, Güher Göral

Oktay ALVER Yasemin HEPER Mine KABAŞ Safiye HELVACI Okan TÖRE

Retrospective Evaluation of Malaria Hospitalized in Our Clinic

Bursa da Sıtma Epidemiyolojisi

Yurtdışı Kaynaklı Plasmodium falciparum'a Bağlı Sıtma: Küresel Bir Sorun

Doç. Dr. Kaya SÜER. Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Lefkoşa -KKTC

Malatya'da Bir Toplu Konut İnşaatı Alanındaki İşçilerde Tatarcık Ateşi Salgını: Epidemiyolojik, Klinik Özellikler ve Salgın Kontrolü Çalışmaları

Olgu sunumu: Yurt dışı kaynaklı üç Plasmodium falciparum olgusu

Ateş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

Tatarcık Ateşi Doç. Dr. Üner Kayabaş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Malatya

Tularemi Tedavi Rehberi Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Plasmodium falciparum ve Salmonellaa Koenfeksiyonu: Bir Olgu Sunumu

ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?

Yrd.Doç.Dr. Özgür Günal Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği

BRUSELLOZ OLGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

SITMA OLGU SUNUMU. Dr. Yunus Gürbüz Antalya KLİMİK2013

Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi

Nazlım AKTUĞ DEMİR 1, Onur URAL 2 ÖZET

Bruselloz: Klinik Özellikler

MOZAMBİK KÖKENLİ BİR PLASMODIUM FALCIPARUM SITMASI OLGUSU: TANISAL İPUÇLARI VE TEDAVİ

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

HEPATİT DELTA Klinik Özellikler, Tanı ve Tedavi. Prof. Dr. Mustafa Kemal ÇELEN Diyarbakır

Akut Hepatit C: Bir Olgu Sunumu. Uz.Dr.Sevil Sapmaz Karabağ İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Manisa

Sıtma Tedavisi ve Profilaksisi

Mycobacterium fortuitum ile Oluşan Bir Protez Enfeksiyonu Olgusu

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Epstein-Barr virüs enfeksiyonlarında trombosit parametrelerinin değerlendirilmesi

HIV ve HCV KOİNFEKSİYONU OLGU SUNUMU

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ

Olgu Eşliğinde Sepsise Yaklaşım

BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU

ÇORUM HİTİT ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM ARAŞTIRMA HASTANESİ NDE HEMODİYALİZ KATETER ENFEKSİYONLARI

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRMESİ

DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

BU İNFLUENZA SALGIN DEĞİL: ÇOCUK VE ERİŞKİN HASTALARIMIZIN DEĞERLENDİRİLMESİ

Liberya Kökenli Plasmodium falciparum un Etken Olduğu İmporte Bir Sıtma Olgusu

Acil Servise Başvuran Doğurganlık Yaş Grubu Kadınlardan İstenilen β-hcg Testinin Pozitifliğinin Araştırılması

KRONİK HEPATİT C. Olgu Sunumu

Moleküler Yöntemlerin Klinik Mikrobiyolojide Kullanımı Ne zaman? Nerede? Ne kadar? Klinik Parazitoloji

OLGU SUNUMU-1. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR

TLERDE SEROLOJİK/MOLEK HANGİ İNCELEME?) SAPTANMASI

Kötü Hava. Dr. Kaya Süer. Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü


TOPLUM KÖKENLİ DERİ VE YUMUŞAK DOKU ENFEKSİYONLARINDA RİSK FAKTÖRLERİNİN BELİRLENMESİ VE TEDAVİDE SIK KULLANILAN ANTİBİYOTİKLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

OLGULARLA PERİTONİTLER

BRUSELLA ENFEKSİYONU. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

KAWASAKİ HASTALIĞI-7 VAKANIN DEĞERLENDİRİLMESİ

Bursa da Sıtma. Oktay ALVER 1, Emel YILMAZ 2, Sevim AKÇAĞLAR 1, Okan TÖRE 1. Malaria in Bursa

Kan Kültürlerinde Üreyen Koagülaz Negatif Stafilokoklarda Kontaminasyonun Değerlendirilmesi

KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ (KKKA) Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Komitesi 2015

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda KDE, mortalite % 35-60

Hastalık sahra altı Afrika da ve güney Amerika da yaşayanlarda ve bu bölgeye seyahat edenlerde görülür.

Dünyada ve Türkiye de İnfluenza Epidemiyolojisi. Dr. Nurbanu Sezak Atatürk EAH Enfeksiyon Hst. ve Kln. Mikrobiyoloji Kliniği Kasım 2015

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

İNFEKSİYÖZ MONONÜKLEOZİS

AKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU. Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Hepatit Hastalığı Gebelikten Etkilenir mi?

MALARYA (SITMA) Prof. Dr. Saim Dayan Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

ARAŞTIRMA. Bruselloz: Olguların Retrospektif Değerlendirilmesi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

G6PD B: En sık görülen normal varyanttır. Beyaz ırk, Asya ve siyah ırkın büyük bir kısmında görülür (sınıf-iv).

V. BÖLÜM HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti?

Ali Haydar Baykan 1, Hakan Sezgin Sayıner 2. Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Adıyaman

CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ĠNFEKSĠYON HASTALIKLARI VE KLĠNĠK MĠKROBĠYOLOJĠ BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU

TİFO. Tifo; Paratifo; Enterik Ateş;

ESKİŞEHİR ASKER HASTANESİ NDE HASTANE İNFEKSİYONU SÜRVEYANSI

Dr. Aslıhan DEMİREL. Doğum Tarihi : 05 / 07 / 1976 Doğum Yeri : Bursa

Nörosifiliz: çok merkezli çalışma sonuçları

Transkript:

MİKROBİYOL MİKROBİYOLOJİ BÜLT 2006; 40: BÜLTENİ 237-243 237 TÜRKİYE DE SITMA VE 14 YILLIK KLİNİK DENEYİMİMİZ MALARIA IN TURKEY AND 14 YEARS OF CLINICAL EXPERIENCE Aysel KOCAGÜL ÇELİKBAŞ*, Önder ERGÖNÜL*, Nurcan BAYKAM* Şebnem EREN*, Tümer GÜVEN*, Başak DOKUZOĞUZ* ÖZET: Bu çalışmada, 1992 ile 2006 yılları arasında hastaneye yatırılarak tedavi edilen 105 sıtma olgusunun epidemiyolojik ve klinik özellikleri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Yaş ortalaması 28±10 yıl olan olguların %19 u kadındır. Hastaların %50 si Güneydoğu Anadolu daki askerlik görevleri sırasında enfeksiyonu kazanmıştır. En sık görülen semptomlar titreme (%93), ateş (%90), terleme (%90), baş ağrısı (%76), bulantı (%45) ve halsizlik (%38) olarak belirlenmiştir. Splenomegali (%86) ve hepatomegali (%62) ise en sık saptanan fizik muayene bulgularıydır. Olguların %23 ünde anemi, %47 sinde lökopeni, %73 ünde trombositopeni, %32 sinde ALT ve/ veya AST düzeylerinde iki kat ya da daha fazla artış saptanmıştır. Olguların 101 inde (%96) Plasmodium vivax, 4 ünde (%4) Plasmodium falciparum etken olarak belirlenmiştir. Sonuç olarak Türkiye de sıtma olgularında ciddi oranda azalma olmasına rağmen, özellikle sıtmanın endemik olduğu bölgelere seyahat öyküsü olan ateşli hastalarda ayırıcı tanıda ilk sırada düşünülmelidir. Anahtar sözcükler: Sıtma, epidemiyoloji, klinik bulgular, Plasmodium vivax, Plasmodium falciparum. ABSTRACT: In this retrospective study, the epidemiologic and clinical characteristics of 105 adult malaria patients, who had been hospitalized between the period of 1992 and 2006 were evaluated. Nineteen percent of the patients were female, and the mean age was 28±10 years. Fifty percent of the patients acquired the infection in Southeastern Anatolia, while they were on military duty. The most common complaints were rigor (93%), fever (90%), sweating (90%), headache (76%), nausea (45%), and fatigue (38%). The most common physical examination findings were splenomegaly (86%) and hepatomegaly (62%). Anemia was detected in 23%, leukopenia in 47%, thrombocytopenia in 73%, two fold increase in ALT or AST enzyme levels in 32% of the patients. Plasmodium vivax was detected in 101 (96%) patients, whereas P.falciparum was detected in 4 patients (4%). Although the number of malaria cases in Turkey is declining in recent years, the febrile patients with a history of travel to the endemic regions should raise the suspicion of malaria. Key words: Malaria, epidemiology, clinical findings, Plasmodium vivax, Plasmodium falciparum. * Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 1. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği, Ankara. Geliş Tarihi: 17.2.2006 Kabul Ediliş Tarihi: 10.5.2006

238 TÜRKİYE'DE SITMA G İ R İ Ş Sıtma tüm dünyayı etkileyen en önemli paraziter hastalıktır. Afrika ülkelerinde yaşayan ve tropikal bölgelere seyahat edenler başta olmak üzere yılda 170 milyondan fazla olgu görülmekte ve bu olguların yaklaşık bir milyondan fazlası ölmektedir 1. Sıtma Türkiye de endemik olarak görülmektedir. En sık görülen etken Plasmodium vivax dır. Buna karşılık hastalığın endemik olmadığı Avrupa ülkelerinde Plasmodium falciparum olgularına daha sık rastlanmaktadır. Sağlık Bakanlığı verilerine göre 1994 yılında 85.000 sıtma olgusu bildirilmişken, 2005 yılında bu sayı 2.084 e düşmüştür 2,3. Bu retrospektif çalışmada, kliniğimizde takip ve tedavi edilen 105 erişkin sıtma olgusunun epidemiyolojik ve klinik özelliklerinin sunulması amaçlanmıştır. GEREÇ ve YÖNTEM Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 1. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniğinde 1992 ile 2006 yılları arasında yatırılarak tedavi edilen 105 sıtma olgusu retrospektif olarak değerlendirildi. Tanı hastalardan ateşli oldukları dönemde alınan kan örneklerinden hazırlanan ve %5 lik Giemsa boyası ile boyanan kalın damla ve periferik yayma örneklerinin incelenmesi ile konuldu. Hasta dosyaları incelendi ve veriler standart formlara kaydedildi. B U L G U L A R Tümü 14 yaşın üzerinde olan olgularımızın %19 u kadın olup, yaş ortalaması 28 yıl olarak saptanmıştır. Olguların %72 sinde hastalığın endemik olarak görüldüğü Güneydoğu Anadolu bölgesine seyahat, %50 sinde hastaneye yatmadan önce farklı bir tanı ile antibiyotik kullanma öyküsü vardır (Tablo I). Tablo I: Olguların Epidemiyolojik Özellikleri (n: 105) Özellik Yaş (standart sapma) 28 (±10) Kadın (%) 20 (19) Meslek (%) Asker Çiftçi Ev kadını Öğrenci Inşaat işçisi Şoför Diğer Etken (%) P.vivax P.falciparum 51 (50) 10 (10) 10 (10) 8 (8) 6 (6) 5 (5) 15 (14) 101 (96) 4 (4) Hospitalizasyon öncesi antibiyotik kullanımı (%) 51 (50)

MİKROBİYOLOJİ BÜLTENİ 239 Tablo I: Olguların Epidemiyolojik Özellikleri (n: 105) (Devamı) Endemik bölgede bulunma Uluslararası Afrika Malezya Orta Doğu Tacikistan Yurt içi Güneydoğu Anadolu (%) 3 (P.falciparum) 1 (P.falciparum) 1 (P.vivax) 1 (P.vivax) 84 (72) Şikayet süresi (gün) (min-maks) 7 (3-300) Tanı için geçen süre (min-maks) 1 (0-10) Hastanede yatış süresi (gün) 5 (5) Hastalarda en sık rastlanan klinik bulguların titreme, ateş ve terleme olduğu izlenmiştir (Tablo II). Semptomların başlama süresi ortalama 7 gün (3-330 gün) olarak belirlenmiştir. P.vivax a bağlı sıtma tanısı konulan bir hastada 11 aydır süren ateş öyküsü vardır. Başvuru sırasında olguların %60 ında ateş saptanmış, olguların %49 unda hastalığın klasik ateş paterni gözlenmemiştir. Hastaneye yatırıldığında ateşi 38 C olan olguların %89 una aynı gün içinde, yatışı sırasında ateşi olup takibi sırasında on gün boyunca ateş saptanmayan bir olguya ise 10. günde sıtma tanısı konulmuştur. Fizik muayene bulguları arasında en sık splenomegali ve hepatomegali saptanmış, dört olguya kan transfüzyonu yapılması gerekmiştir (Tablo II). Tablo II: Hastalarda Saptanan Klinik Bulgular (n: 105) Şikayetler Titreme Ateş Terleme Başağrısı Bulantı Halsizlik Iştahsızlık Kusma Öksürük Kilo kaybı Karın ağrısı Kas ağrısı Ishal n (%) 95 (93) 92 (90) 92 (90) 78 (76) 46 (45) 39 (38) 39 (38) 29 (28) 29 (28) 25 (24) 17 (17) 17 (17) 14 (14) Fizik muayene bulguları Ateş >38 C 61 (60) Klasik ateş paterni 52 (51) Splenomegali 88 (86) Hepatomegali 63 (62) Sarılık 39 (38) Herpetik lezyonlar 10 (10) Konjuktivit 10 (10) Transfüzyon gereksinimi 4 (4)

240 TÜRKİYE'DE SITMA Laboratuvar bulguları arasında ise en sık rastlanan durumlar, trombositopeni, lökopeni ve sedimantasyon yüksekliği olmuştur (Tablo III). Sıtma tanısı konulan ve serum ALT düzeyi 1263 U/L, AST düzeyi 729 U/L olan bir hastada hepatit A IgM pozitifliği saptanmıştır. Kalın damla preparatlarının hepsinde, periferik yaymaların ise %83 ünde Plasmodium formları görülmüştür. Tablo III: Hastalarda Saptanan Klinik Bulgular (n: 105) Lökosit <4.000 hücre/ml %47 Trombosit <100.000 hücre/ml %73 Hemoglobin <11 g/dl %23 Sedimantasyon hızı >20 mm %57 Ortalama CRP düzeyi (mg/l) (min-maks) 22 (3-128) AST ve/veya ALT (U/L) (>2x artış) %32 Ortalama LDH (U/L) (min-maks) 479 (195-1213) Ortalama GGT (U/L) (min-maks) 23 (6-176) Ortalama total bilirubin (mg/l) (min-maks) 23.5 (1.5-101) Direkt bilirubin (>6 mg/l) %51 Periferik yayma pozitifliği 87 (%83) Kalın damla pozitifliği 105 (%100) P.vivax olgularının tedavisinde klorokin ve primakin kullanılmıştır. Üç ay önce Sudan da bulunan P.falciparum a bağlı bir olgu için 6 gün boyunca klorokin tedavisi uygulanmış, relaps gelişen olgu kinin sülfat ve tetrasiklin tedavisi ile düzelmiştir. 20 gün önce Kenya seyahati öyküsü olan, kinin sülfat ve tetrasiklin tedavisi ile düzelmeyen başka bir P.falciparum sıtması olgusu meflokin ile tedavi edilmiştir. Gana da çalışan bir hasta ve kaçak olarak Türkiye ye gelen Malezya lı bir P.falciparum olgusu ise kinin ve tetrasiklin tedavisi ile düzelmiştir. Ortalama hastanede kalış süresi 5 gün olarak belirlenmiş, tüm hastalar şifa ile taburcu edilmiştir. Hastaların takiplerinde relaps izlenmemiştir. T A R T I Ş M A Sıtma, anofel cinsi sivrisineklerin bulunmadığı Güney ve Orta Pasifik adaları hariç tüm tropikal bölgelerde yaygın olarak görülmektedir. P.falciparum Afrika, Yeni Gine ve Haiti de, P.vivax ise Orta Amerika, Güney Afrika, Türkiye nin de içinde bulunduğu Batı ve Güney Asya ülkelerinde yaygındır 1. Türkiye de P.vivax endemik olup en sık Güney ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görülür. P.falciparum olguları ise genellikle ülke dışından gelen olgulardır. Sıtma, sosyal ve ekonomik açıdan Türkiye tarihinde önemli bir yere sahiptir. Ülkemizde 1955 yılında başlatılan sıtma kontrol programları sonucunda olgu sayılarında 1958 ile 1975 yılları arasında belirgin azalma olmuştur. Ancak olgu sayıları 1977 de 106.000, 1994 de 87.000 e çıkmış ve bu durumun, önlemlerin azalması ve anofel cinsi sivrisineklerde DDT direncinin artmasıyla ilişkili olabileceği ileri sürülmüştür 2-4. Son yıllarda olgu sayılarında yine bir azalma olduğu dikkati çekmektedir (Şekil 1).

MİKROBİYOLOJİ BÜLTENİ 241 Şekil 1: Türkiye de yıllar içinde sıtma olguları (1992-2005). Tüm dünyada endemik bölgelerde görev yapan askeri personel sıtma açısından önemli bir risk grubunu oluşturmaktadır 4-6. Olgularımızın %72 sinde Türkiye nin endemik bölgelerine seyahat öyküsü, %50 sinde ise Güneydoğu Anadolu da askerlik yapma öyküsü vardır. İnşaat işçisi olan hastalarımızın tümü Güneydoğu Anadolu dan geçici işçi olarak Ankara ya gelmiştir (Tablo I). Hastaların biri dışında tümünde Enfeksiyon Hastalıkları kliniğine başvurmadan önce bir Dahiliye Kliniğine, üç aylık gebe olan bir hastada ise abortus nedeniyle Kadın Doğum servisine başvurma öyküsü vardır. Gebeliği sırasında sıtma geçiren olgularda düşük yapma, erken doğum, düşük doğum ağırlıklı bebek gibi komplikasyonlar olduğu bildirilmektedir 1,7,8. Hastalığın seyrinde görülen döngüsel ateş tablosu sıtma tanısında yardımcı olmaktadır 1,9. Ancak yüksek ateş, başvuru sırasında olgularımızın ancak %60 ında saptanmıştır. Olguların %51 inde klasik ateş seyri saptanmış olup, bu oran diğer çalışmalar ile uyumludur 6,10. Tetrasiklin, doksisiklin, klindamisin, azitromisin gibi bazı antibiyotiklerin antimalaryal aktivitesi vardır, bu nedenle hastalığın klasik ateş seyrinin görülmesini engelleyebilirler 11. Olgularımızın %50 sinde daha önceden antibiyotik kullanım öyküsü olduğundan klasik ateş paterninin görülmemesi, hastaların önceden antibiyotik kullanmış olması ile ilişkilendirilebilir. Hastalarımızın fizik muayene ve laboratuvar bulguları diğer seriler ile paralellik göstermektedir 7,8,10,12. Genelde en sık saptanan fizik muayene bulgusu olan splenomegali olgularımızın %86 sında saptanmıştır (Tablo II). Sıtmanın seyrinde hematolojik değişiklikler sık görülür, bizim olgularımızda da trombositopeni (%73) ve lökopeni (%47) gözlenmiştir. Beklenenin üzerinde AST ve ALT yüksekliği saptanan bir olgumuzun hepatit A virusu ile ko-enfekte

242 TÜRKİYE'DE SITMA olduğu saptanmıştır 13. Endemik bölgelerde ko-enfeksiyonların tanı güçlüklerine neden olabileceği akılda tutulmalıdır. Yeni tanı yöntemleri geliştirilmekle birlikte, kalın damla ve ince yayma preparatlarda Plasmodium gösterilmesi hala tanıda altın standarttır 14. Bizim çalışmamız ve diğer çalışmaların sonuçlarına göre, deneyimli bir kişi tarafından değerlendirildiğinde tek bir kan yaymasının bile tanıdaki duyarlılığı oldukça yüksektir 7,12. Endemik bölgelerde etkili kemoterapötik ajanlara erken dönemde başlanması ve ilaçların kolay ulaşılabilir olması mortalite oranlarını düşürmektedir. Klorokin, P.vivax ve klorokine duyarlı P.falciparum olgularının tedavisinde ilk önerilen ilaçtır. P.vivax sporozoitleri karaciğerde hipnozoit formunda aylar hatta yıllarca saklı kalıp daha sonra relapslara neden olabilir. Primakin bu komplikasyonun gelişmesini önleyebilir. P.vivax tanısıyla takip edilen hastalarımızın tümüne klorokin ve primakin tedavisi uygulanmış, hiç bir olguda relaps gözlenmemiştir. Bununla birlikte P.falciparum da klorokin direnci önemli bir sağlık problemidir ve bizim bir hastamızda da saptanmıştır 14-17. P.falciparum tanısı ile takip edilen bir diğer hastamızda ise kinin ve doksisiklin etkisiz kalmıştır. Sonuç olarak, sıtma olgularının sayısı ülkemizde yıllar içinde hızla azalırken, Güney ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde hala önemli bir sağlık problemi olmaya devam etmektedir. Ülke içinde endemik bölgeye seyahat öyküsü olan ateşli hastalarda sıtma mutlaka akla getirilmelidir. Ayrıca yurt dışına seyahat öyküsü de mutlaka sorgulanmalıdır. KAYNAKLAR 1. Bradley DJ, Warrell DA. Malaria, pp: 721-48. Warrell DA, Cox TM, Frith JD (eds), Oxford Textbook of Medicine. 2004, 4th ed. Oxford University Press, New York. 2. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı İstatistikleri, 2005. http://www.saglik.gov.tr/sb/extras/istatistikler/ sitma/sitmaistatistik.htm 3. Çokça F. Sıtmanın ülkemizdeki durumu. VIII. Türk Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi 1997. Kongre Kitabı, s: 292-294. 4. Ardıç N, Tanyüksel M, Özyurt M, Araz E. Is the incidence of malaria decreasing in endemic area of Turkey? New Microbiol 2005; 28: 277-80. 5. Park JW, Klein TA, Lee HC, Pacha LA et al. Vivax malaria: a continuing health treat to the Republic of Korea. Am J Trop Med Hyg 2003; 69: 159-67. 6. Mühlherber N, Jelinek T, Gascon J, et al. Epidemiology and clinical features of vivax malaria imported to Europe: sentinel surveillance data from TropNetEurop. Malar J 2004; 3: 5. 7. Martinez-Espinosa FE, Daniel-Ribeiro CT, Alecrim WD. Malaria during pregnancy in a reference centre from the Brazilian Amazon: unexpected increase in the frequency of Plasmodium falciparum infections. Mem Inst Oswaldo Cruz 2004; 99: 19-21 8. McGready R, Davison BB, Stepniewska K, et al. The effects of Plasmodium falciparum and P.vivax infections on placental histopathology in an area of low malaria transmission. Am J Trop Med Hyg 2004; 70:398-407. 9. Collins WE, Jeffery GM, Roberts JM. A Retrospective examination of anemia during infection of humans with Plasmodium vivax. Am J Trop Med Hyg 2004; 68: 410-12. 10. Pukrittayakamee S, Imwong M, Looareesuwan S, White NJ. Therapeutic responses to antimalarial and antibacterial drugs in vivax. Acta Trop 2004; 89: 351-6.

MİKROBİYOLOJİ BÜLTENİ 243 11. Krogstad DJ. Plasmodium species (Malaria), pp: 2817-31. In: Mandell GL, Benett JE, Dolin R (eds), Principles and Practice of Infectious Diseases. 2000, 5th ed. Churchill Livingstone, New York. 12. Mert A, Ozaras F, Tabak F, Bilir M, Oztuk R, Aktuğlu Y. Malaria in Turkey: a review of 33 cases. Eur J Epidemiol 2003; 18: 579-82. 13. Baykam N, Fışgın NT, Erbay A, Ergönül O, Dokuzoğuz B. Akut hepatit A ve Plasmodium vivax sıtması. İnfeks Derg 2002; 16: 367-9. 14. Iqbal J, Khalid N, Hira PR. Comparison of two commercial assays with expert microscopy for confirmation of symptomatically diagnosed malaria. J Clin Microbiol 2002; 40: 4675-8. 15. Dorsey G, Gandhi M, Oyugi JH, Rosental PJ. Difficulties in the prevention, diagnosis, and treatment of import malaria. Arch Intern Med 2000; 160: 2505-10. 16. Ghalib HW, Al-Ghamdi S, Akood M, Haridi AEA, Ageel AAM, Abdalla RE. Therapeutic efficacy of chloroquine against uncomplicated malaria in south-western Saudi Arabia. Ann Trop Med Parasitol 2001; 95: 773-9. 17. Banzal S, Ayoola EA, El Sammani EE, Rahim SI. The clinical pattern and complications of severe malaria in the Gizan region of Saudi Arabia. 2005, accessed from www.patheyman.com/essays/ malaria/clinical.htm