Perkütan Nefrolitotomide Başarıyı Etkileyen Faktörler

Benzer belgeler
Açık Böbrek Taşı Cerrahisi ve ESWL den Sonra Geçen Sürenin Perkütan Nefrolitotomi Başarısı Üzerine Etkileri

Açık Böbrek Cerrahisi Geçiren Hastalarda Perkütan Nefrolitotominin Güvenilirliği ve Etkinliği

Perkütan nefrolitotomi ameliyatında hidronefrozun önemi

Daha Önce Açık Nefrolitotomi veya Perkütan Nefrolitotomi Yapılmasının Perkütan Nefrolitotomi Üzerine Etkisi

Pediatrik PNL ve üreteroskopideki son yenilikler. Dr. Ali Güneş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D.

S. B. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim Araştırma Hastanesi, Üroloji Anabilim Dalı, Ankara; 2 Sarıkamış Devlet Hastanesi, Üroloji, Kars; 3

Atnalı Böbrekli Hastalarda Perkütan Nefrolitotomi Deneyimlerimiz

Çocuklarda başlangıç perkütan nefrolitotomi deneyimimiz

UZUN DÖNEM PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ (PNL) SONUÇLARIMIZ: 4 YILLIK KLİNİK DENEYİMİMİZ

Dr.Süleyman Sami ÇAKIR Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği

PERİFER DEVLET HASTANESİNDE MİNİ-PERKUTAN NEFROLİTOTOMİ UYGULANABİLİRLİĞİ: DENEYİMLERİMİZ

İlk 76 renal ünitede perkütan nefrolitotomi sonuçlarımız

Muş Devlet Hastanesi Üroloji Kliniğinde Üst Üriner Sistem Taşı Cerrahi Girişimlerinin Analizi

Perkütan Nefrolitotomi: 2300 Vaka ile Tek Merkez Sonuçlarımız Percutaneous Nephrolithotomy: Our Results of a Single-Centre Analysis in 2300 Cases

Perkütan Nefrolitotomi Uygulanan Hastalarda Obezitenin Sonuçlara Etkisi: Retrospektif Çalışma

On Yıllık Perkütan Nefrolitotomi Deneyimlerimiz: Retrospektif Çalışma

İki taraflı böbrek ve üreterde sistin taşları olan 9 aylık bebekte antegrad perkütan yaklaşım

Böbrek Taşı Tedavisinde Perkütan Nefrolitotomi Deneyimlerimiz: 200 Olgu

ÇOCUK BÖBREK TAŞLARINDA ESWL UYGULAMASİ

Kliniğimizde Uygulanan Tek Seans-Tek Giriş Perkütan Nefrolitotomi Deneyimimiz

Burak TURNA, Mehmet UMUL, Rashad MAMMADOV, Oktay NAZLI Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, İZMİR

PEDİATRİK URETEROSKOPİK GİRİŞİMLERDE ZOR OLGULAR

BOYNUZU (STAGHORN) TAŞLARININ TEDAVİSİ: 199 HASTALIK PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ DENEYİMİ

Böbrek taşı olgularında tam tüpsüz standart perkütan nefrolitotominin etkinlik ve güvenirliği

Seçilmiş böbrek taşı olgularında tamamen tüpsüz perkütan nefrolitotomi

PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİDE EĞİTİM MODELLERİ. Dr.Emre Tüzel Afyon Kocatepe Üniversitesi Üroloji AD

1 Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Üroloji Kliniği. Abstract

Büyük çaplı üst üreter taşlarının tedavisinde iyi bir seçenek: Perkütan nefroüreterolitotomi

TAŞ BOYUTUNUN PNL SONUÇLARI ÜZERİNE ETKİSİ EFFECT OF STONE BURDEN ON PNL OUTCOMES

ÜRETER ALT UÇ TAŞLARININ TEDAVİSİNDE ESWL VE ÜRETEROSKOPİ NİN KARŞILAŞTIRILMASI

Perkütan nefrolitotomide tekli ve çoklu girişlerin glomerüler filtrasyon hızı üzerine olan etkilerinin karşılaştırılması

BÖBREK TAŞI CERRAHİSİNDE ÜST POL GİRİŞİ İLE PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ PERCUTANEOUS NEPHROLITHOTOMY BY UPPER POLE APPROACH IN RENAL STONE SURGERY

ÜRETER TAŞLARININ EXTRACORPOREAL SHOCK WAVE LİTOTRİPSİ İLE TEDAVİSİ: KLİNİK SONUÇLARIMIZ

Olgu Sunuları. Prof.Dr.Yaşar Özgök GATA Üroloji AD: Öğ.. Üyesi ANKARA

Spinal ve genel anestezi altında uygulanan tüpsüz perkütan nefrolitotomi

KLİNİĞİMİZDE ÜROLOJİ ASİSTANLARINCA UYGULANAN ESWL TEDAVİSİNİN SONUÇLARI

Perkütan nefrolitotomi: İlk 110 böbrek ünitesindeki deneyimimiz Percutaneous nephrolithotomy: Our experience in the first 110 renal units

RETROGRAD İNTRARENAL CERRAHİ: KLİNİK DENEYİMİMİZ

Üriner Sistem Taşlarının ESWL ile Tedavisinde Taşın Boyut ve Lokalizasyonunun Taştan Temizlenme Oranına Etkisi

Perkütan nefrolitotomi deneyimlerimiz: 533 vakalık tek merkezdeki deneyimlerimiz

Başvuru: percutaneous suprapubic access under cystoscopic direct vision. Kabul: Orjinal Arastirma

ÇOCUK TAŞ HASTALIĞINDA EAU KILAVUZLARI

ÇOCUK ÜRİNER SİSTEM TAŞ HASTALIĞININ TEDAVİSİNDE KLİNİK DENEYİMLERİMİZ OUR MANAGEMENT IN THE TREATMENT OF PEDIATRIC UROLITHIASIS

Kifoskolyozlu Böbrek Taşı Hastalarında Perkütan Nefrolitotomi Operasyonu

Benign prostat hiperplazisi ve mesane taşı birlikteliğinde perkütan ve transüretral sistolitotripsinin karşılaştırılması

İlçe Devlet Hastanesinde Spinal Anestezi Altında Yapılan Perkütan Nefrolitotomi Sonuçlarımız

Perkütan Nefrolitotomi Deneyimimiz

İlk Micro-Perkütan Nefrolitotripsi Deneyimlerimiz

Çocuklarda üriner sistem taş hastalığı tedavisinde ESWL deneyimlerimiz

YENİ ÜROLOJİ DERGİSİ. The New Journal of Urology (New J Urol)

Soliter Böbrekli Hastalarda Perkütan Nefrolitotominin Etkinliği ve Güvenirliliği: Tek Merkez Deneyimi

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Proksimal Üreter Taşı Tedavisinde Fleksibıl Üreterorenoskopi ve Semirijid Üreterorenoskopi Etkinliğinin Karşılaştırılması

Çocukluk Çağı Böbrek Taşı Hastalığında Mini Perkütan Nefrolitotomi Tek Merkez Deneyimlerimizin Değerlendirilmesi

Vaka Takdimleri. Prof.Dr. Kemal SARICA. Yeditepe Üniveristesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Perkütan nefrolitotominin ta ra hastanelerinde uygulanabilirli i: Mu Devlet Hastanesi nin ilk 100 vakadaki deneyimi

FLEKSİBL URS OLGU TARTIŞMALARI

Üreter taşlarında pnömotik ve lazer litotripsi tekniklerinin maliyet-etkinlik analizi

Perkütan nefrolitotomi tedavi başarısını ve komplikasyonlarını öngörmek için kullanılan GUY taş skorlama sisteminin validasyonu

Seçilmiş olgularda tamamen tüpsüz (tüpsüz ve stentsiz) perkütan nefrolitotomi

Üriner sistem taş hastalığı tedavisindeki ilerlemelerin Anadolu da uygulanabilme durum analizi: Batı Karadeniz bölgesi örneklemesi ile son 10 yıl

ÖZGEÇMİŞ DOĞUM YERİ : DOĞUM TARİHİ : 18/11/1986. Şehremini Mah. Şair Mehmet Emin Sk. 9/10 Fatih - İSTANBUL TELEFON :

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Araştırma. Osman Zeki KARAKUŞ, Oğuz ATEŞ, Gülce HAKGÜDER, Feza Miraç AKGÜR, Mustafa OLGUNER

PNL de Komplikasyonların Standardizasyonu ve Önlemler

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

Obez hastalarda perkütan nefrolitotominin güvenilirliği ve etkinliği

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

KLİNİĞİMİZDE UYGULANAN PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ AMELİYATLARINA AİT KOMPLİKASYONLARIN MODİFİYE CLAVİEN SINIFLAMA SİSTEMİNE GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ

GENEL ÜROLOJİ/GENERAL UROLOGY

GENEL ÜROLOJİ/GENERAL UROLOGY

İKİNCİ BASAMAK SAĞLIK BİRİMİ HASTANESİNDE, 611 BÖBREK VE ÜRETER TAŞI TANILI OLGUDA VÜCUT DIŞI ŞOK DALGA LİTOTRİPSİ SONUÇLARIMIZ 1

Retrograd intrarenal cerrahi sonrası hastaların takibinde direkt üriner sistem grafisi ile birlikte ultrasonografinin etkinliği

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

RETROGRAD İNTRARENAL CERRAHİ: OSMANGAZİ SONUÇLARI

Son yıllarda teknolojideki baş döndürücü gelişmeler böbrek

Koray AĞRAŞ, Yusuf ÜÇGÜL, Mustafa ALDEMİR, Mesut GÜRDAL, Önder KAYIGİL Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği, ANKARA

Giriș. Kürșat Çeçen 1, Emrah Coğuplugil 2, Aslan Demir 1, Mert Ali Karadağ 1, Ramazan Kocaaslan 1

Alt kalis taşlarının tedavisinde retrograd intrarenal cerrahi

Kliniğimizde Yapılan Ilk 100 Perkütan Nefrolitotomi Olgusunun Analizi

ATNALI BÖBREKLERDE PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ PERCUTANEOUS NEPHROLITHOTOMY IN HORSESHOE KIDNEYS

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor

YENİ BİR YAKLAŞIM: TÜPSÜZ PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ A NEW TECHNIQUE: TUBELESS PERCUTANEOUS NEPHROLITHOTOMY

Faruk Kuyucu, Güçlü Gürlen, Ferhat Ortoğlu, Zafer Gökhan Gürbüz. Özgün Araştırma / Original Article. Abs tract. Özet. DOI: /Haseki.

İatrojenik Bilateral İliak Arter Komplikasyonunda Başarılı Hibrit Tedavi

Substernal Guatr: 37 Hastanın Klinikopatolojik Özellikleri

PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİDE BAŞARIYI VE KOMPLİKASYONLARI ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Pediatrik Hastalarda Üreter Taşı Tedavisinde Üreterorenoskopi Sonuçlarımız

Üreter Taşı Tedavisinde Lazer Litotripsi Pnömotik Litotripsiye Göre Daha Başarılı Bir Yöntem midir?

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

NEFROLİTOTOMİ SONRASI BÖBREK ANJİYOGRAFİSİ GEREKTİREN HASTALAR

JİNEKOLOJİDE SİNGLE PORT OPERASYONLAR. Doç Dr Ahmet Kale. Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği

PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİDE MALZEMELERİN TEKRAR KULLANIMININ MALİYETE ETKİSİ

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

Gebelik ve Ürolitiyazis. Cenk ACAR Türkiye ESRU Oturumu Türk Üroloji Derneği-İstanbul

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması

1950 li yıllarda hidronefrozlu böbreklerde perkütan iğne

Transkript:

Ankara Medical Journal 2013; 13(2):57-61 Araştırma Perkütan Nefrolitotomide Başarıyı Etkileyen Faktörler Factors Influencing Success Rate Of Percutaneous Nephrolithotomy Alper GÖK 1, Zeki Ender GÜNEŞ 2, Ali ÇİFT 1, Mehmet Özgür YÜCEL 1, Can BENLİOĞLU 1, Serdar KILIÇ 2, Şener YILDIZ 2, Ahmet Hamdi YAZICIOĞLU 2 1 Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği 2 Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi Üroloji Kliniği Geliş Tarihi: 15.03.2013, Kabul Tarihi: 16.04.2013 Özet Amaç: Perkütan nefrolitotomi (PNL) operasyonu günümüzde böbrek taşı cerrahi tedavisinde en sık kullanılan cerrahi yöntemlerden biridir. Bu çalışmada PNL de başarıyı etkileyen faktörleri değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve yöntem: Ocak 2008 - Mayıs 2011 tarihleri arasında kliniğimizde PNL yapılan 199 hasta çalışmaya alındı. Tüm hastalara intravenöz pyelografi (İVP) ve kontrastsız bilgisayarlı tomografi (BT) çekilerek taş konumu ve boyutu değerlendirildi. Tüm hastalardan alınan taş örnekleri X-Ray Difraksiyon yöntemi ile incelendi. Çalışmamızda PNL operasyonlarında başarıyı etkileyen faktörlerden cerrahi deneyim, taş yükü, giriş sayısı, geçirilmiş operasyon öyküsü ve taşın cinsi değerlendirildi. Cerrahi tecrübe için ilk 99 vaka Grup 1, sonraki 100 vaka Grup 2, akses sayısı 1 olan vakalar Grup 1, 1 den fazla olan vakalar Grup 2, taş yükü 500 mm2 den küçük olan vakalar grup1, 500-999 mm2 arasında olanlar grup 2, 1000 mm2 ve üzeri olan vakalar grup 3 olarak, daha önce operasyon öyküsü olmayanlar grup 1, olanlar grup 2 olarak değerlendirildi. Taş cinsleri ayrı gruplar halinde değerlendirildi. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 56 (14-75) idi. 85 hastaya sağ böbrek taşı, 114 hastaya ise sol böbrek taşı sebebiyle PNL uygulandı. Hiçbir hastaya bilateral PNL uygulanmadı. Ortalama operasyon süresi 91.6 ±27 dk., ortalama yatış süresi 4.53 ±1.69 gün idi. Ortalama nefrostomi kalış süresi 2.13 ±0.59 gün idi. Cerrahi deneyimin başarıya etkisi değerlendirildiğinde iki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (P=0.013). Giriş sayısı arttıkça başarı oranında azalma olduğu saptandı (P<0.001). Operasyon öncesi hesaplanan taş yükü arttıkça taştan temizlenme oranlarının azaldığı saptandı (P=0.026). 199 hastanın 56 sı daha önceden aynı taraftan açık böbrek cerrahisi veya PNL öyküsüne sahipti. Operasyon öyküsü olan ve olmayan gruplar karşılaştırıldığında 2 grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (P=0.288). Taş cinsinin başarıya olan etkisi değerlendirildiğinde, istatistiksel olarak başarıyı etkilemediği saptandı (P=0.183). Sonuç: PNL operasyonunun başarısını cerrahın deneyimi, taş yükü, giriş sayısının etkilediği ancak taşın kimyasal yapısı ve olgunun daha önceden operasyon geçirmiş olmasının etkilemediği saptanmıştır. Artan deneyim ve gelişen yeni enstrümanlarla başarının artması ve bu yöntemin böbrek taşı tedavisinde daha popüler olması beklenmektedir. Anahtar kelimeler: Böbrek taşı, Perkütan nefrolitotomi, başarı 57

Abstract: Aim: Percutaneous nephrolithotomy (PCNL) is one of the most commonly used surgical modality for treatment of kidney stones. In the current study, we aimed to assess factors influencing success rate of PCNL. Material and method: Current study enrolled one hundred ninety nine patients (n= 199) who underwent PCNL in our clinic between January 2008 and May 2011. Localization and size of stone(s) were assessed in all patients with intravenous pyelography (IVP) and non-contrasted computerized tomography (CT). Stone samples were taken from all patients and they were examined with X-Ray Diffraction method. In the current study, among all factors influencing success rate of PCNL operations, surgical experience, stone load, number of attempts, history of previous operations and type of stone were assessed. Results: Mean age of patients was 56 years (range: 14-75 years). PCNL was performed in 85 patients due to stone in right kidney and in 114 patients due to stone in left kidney. None of patients underwent bilateral PCNL. Mean operation period was 91.6 ±27 minutes, while mean hospitalization period was 4.53 ±1.69 days. Mean duration of nephrostomy was 2.13 ±0.59 days. Considering influence of surgical experience on success, the difference was statistically significant between two groups (P=0.013). It is found that higher number of attempts is, lower the success rate is (P<0.001). It is found that the preoperative estimated stone load increases, rate of removing stones decreases (P=0.026). 56 of 199 patients had history of renal surgery or PCNL. When patients with and without history of previous operation were compared, there was no statistically significant difference between two groups (P=0.288). Type of stone had no statistically significant influence on success rate (P=0.183). Conclusion: It is found that surgical experience, stone load and number of attempts have influence on success rate of PCNL operation, while chemical structure of stone or history of previous operation have no influence. It is expected that increasing experience and new instrumentations will further increase success rate and this method will be more popular in the treatment of kidney stone. Key words: Kidney stone, Percutaneous nephrolithotomy, success Giriş Üriner sistem taş hastalığı günlük Üroloji pratiğinde önemli bir alan işgal etmektedir. Üriner sistem taş hastalığına ait ilk bulgulara M.Ö. 4800 yıllarında Mısır mumyalarında rastlanmaktadır. 1 Prevalansı bölgesel ve etnik farklılıklar gösterebilmekle birlikte %2-15 arasında değişmektedir. 2,3 En sık 30-40 yaş aralığında, erkeklerde 1,5 kat daha fazla oranda, düşük sosyoekonomik ve sosyokültürel kesimde daha sık görülmektedir. 4 Son 70 yılda etiyolojide rol oynayan metabolik ve fizyolojik faktörler araştırılmaya başlanmıştır. Taşın lokalizasyonuna ve diğer faktörlere bağlı olarak 6 mm ve daha büyük taşlara girişim eğilimi olmakla birlikte bu sınır literatürde halen tartışmalıdır. Böbrek taşının tedavi seçenekleri arasında açık cerrahi, Extracorporeal shockwave litotripsi (ESWL), perkutan nefrolitotomi (PNL), retrograde intrarenal cerrahi (RIRS) sayılabilir. Gelişen yeni yöntemlerle açık cerrahi oranı %1 ler düzeyine inmiştir. Teknolojide kaydedilen ilerlemeler sayesinde perkütan taş tedavisi, artan başarı ve azalan komplikasyon oranlarıyla gerçekleştirilmeye başlandı. Başlangıçta perkütan nefrostomi sadece üriner diversiyon için kullanılırken, şimdilerde taş çıkarılması, antegrad endopyelotomi ve üst üriner sistemin değişici hücreli karsinomunun rezeksiyonu gibi daha kompleks yöntemlerde de uygulanmaktadır. ESWL nin 1980 lerin ilk yıllarında uygulanmaya başlamasıyla perkütan yöntemlerin endikasyonları geçici olarak sınırlanmışsa da ESWL endikasyonlarının yeniden düzenlenmesiyle beraber, günümüzde PNL layık olduğu yeri almıştır. PNL daha az morbidite ve daha kısa iyileşme süresi avantajlarıyla, birçok merkezde taş tedavisinde açık cerrahi girişimlerin yerini almıştır. Bu çalışmanın amacı, PNL operasyonu sonrasında taşın tamamen temizlenmesi veya 4mm den küçük rezidü kalması başarı olarak kabul edildiğinde, başarıyı etkileyen faktörleri gözden geçirmek ve diğer yayınlarda elde edilen sonuçlarla karşılaştırmaktır. Gereç ve Yöntemler Ocak 2008 ile Mayıs 2011 tarihleri arasında kliniğimizde PNL yapılan 199 hasta çalışmaya alındı. Hastalar operasyon öncesinde tam kan sayımı, serum kreatinin, kanama ve pıhtılaşma zamanları, serolojik 58 Ankara Medical Journal, Cilt: 13, Sayı: 2, 2013

testler Human Immunodeficiency Virus, Hepatitis B Virus, Hepatitis C Virus (HIV, HBV, HCV) ve idrar kültürü ile değerlendirildi. İdrar kültüründe üreme olan hastalar yeterli süre antibioterapi uygulanarak operasyona alındı. Aspirin ve diğer antikoagülan ilaç kullanan hastaların operasyonları ilaç kesimini takiben 7-10 gün ertelendi. Tüm hastalar operasyon öncesi direkt üriner sistem grafisi ve ultrasonografi ile değerlendirildi. Serum kreatinin düzeyi normal olan hastalar intravenöz pyelografi ve kontrastsız BT, yüksek olan hastalar ise sadece kontrastsız BT ile değerlendirildi. İVP ve kontrastsız BT ile taş konumu ve boyutu belirlendi. Taş yükü taşın uzun ekseni ile bunu dik kesen uzunluğun çarpımı ile elde edilen değer olarak hesaplandı. Multipl taşlarda taşlar tek tek ölçülüp toplam değer taş yükü olarak kaydedildi. Tüm hastalara preoperatif 1gr sefazolin antibiotik profilaksisi yapıldı. Hastalara genel anestezi altında litotomi pozisyonunda taş olan böbrek tarafı üretere açık uçlu 6F üreter katateri takıldı. Daha sonra 16F foley üretral katater takılarak üreter kataterine tespit edildi. Ardından prone pozisyonuna getirilerek basınca maruz kalan yerleri yastıkla desteklendi. Üreter kataterinden radyo-opak madde verilerek floroskopi eşliğinde pelvikalisiyel sistem opaklaştırıldı. Giriş için en uygun posterior kaliks tespit edilerek 18G perkutan iğnesi ile floroskopi eşliğinde taşların en fazla alınabileceği kalikse giriş yapıldı. İğnenin içinden idrar geldiği görüldükten sonra kılavuz tel iğne içinden sisteme gönderildi. Amplatz dilatatörlerle dilatasyonun ardından 30F iç çapa sahip kılıf içerisinden 25F nefroskop ile böbreğe girildi. Taşlar pnömotik ve ultrasonik litotriptörlerle kırılarak sistem dışına alındı. Taşların tam temizlenebilmesi için gerektiğinde birden fazla giriş yapıldı. İşlem sonunda böbrek içerisine reentry kateter nefrostomi kateteri olarak takıldı. Postoperatif tüm hastalara Direkt Üriner Sistem Grafisi (DÜSG) çekildi. Taştan tamamen temizlenmiş olan vakalar ve 4 mm den küçük rezidü fragman kalanlar başarılı, 4 mm den büyük taşın rezidü olarak kaldığı vakalar başarısız kabul edildi. Postoperatif 2. günde çekilen antegrad nefrostografide geçiş olan hastaların nefrostomi tüpleri çıkarıldı. Ayrıca rezidü taşlar için, taşın büyüklüğü ve cinsine bağlı olarak ESWL ya da potasyum sitrat gibi medikal tedaviler planlandı. Alınan taş örnekleri laboratuar analizine X-Ray Difraksiyon yöntemi ile incelenmek üzere gönderildi. Çalışmamızda PNL operasyonlarında başarıyı etkileyen faktörlerin değerlendirilmesinde cerrahi tecrübe, taş yükü, akses sayısı, geçirilmiş operasyon öyküsü ve taşın cinsi değerlendirildi. Cerrahi tecrübe için ilk 99 vaka Grup 1, sonraki 100 vaka Grup 2, akses sayısı 1 olan vakalar Grup 1, 1 den fazla olan vakalar Grup 2, taş yükü 500 mm2 den küçük olan vakalar grup1, 500-999 mm2 arasında olanlar grup 2, 1000 mm 2 ve üzeri olan vakalar grup 3 olarak, daha önce operasyon öyküsü olmayanlar grup 1, olanlar grup 2 olarak değerlendirildi. Taş cinsleri ayrı gruplar halinde değerlendirildi. İstatistiksel analizler için SPSS-11.5 paket programı kullanıldı. Elde edilen verilere uygulanacak testlerin seçimi, Kolmogorov Smirnov ve Shapiro-Wilk normallik testleri sonucuna göre gerçekleştirildi. Söz konusu testlerle normal dağıldıkları gözlenen parametrelerin iki grup arasındaki karşılaştırmalarında Student s t-testi, ikiden fazla gruplara ait karşılaştırmalarda ise tek yönlü Varyans analizi uygulandı. Kategorik değişkenler bakımından ilişkilerin ya da gruplar arası farklılıkların incelenmesinde ki-kare testi uygulandı. Değişkenler arasındaki ilişkilerin incelenmesinde ayrıca Spearman korelasyon katsayısı kullanıldı, ilişkinin yönü ve gücüne dair yorumlar bu katsayıya göre yapıldı. Tanımlayıcı istatistik olarak vital değişkenlerde oran kullanıldı. Nicel değişkenlerde ise parametrik olmayan testlerin sonucu için ortanca (minimum-maximum), parametrik test sonuçları için ise ortalama ± s. sapma şeklinde verildi. İstatistiksel anlamlılık p< 0.005 olarak kabul edildi. Bulgular Hastaların yaş ortalaması 56 (14-75) idi. 85 hastaya sağ böbrek taşı, 114 hastaya ise sol böbrek taşı sebebiyle PNL uygulandı. Hiçbir hastaya bilateral PNL uygulanmadı. Ortalama operasyon süresi 91.6 ±27 dk., ortalama yatış süresi 4.53 ±1.69 gün idi. Ortalama nefrostomi kalış süresi 2.13 ±0.59 gün idi. Cerrahi deneyimin başarıya etkisini gözlemlemek amacıyla yapılan değerlendirmede grup 1 de %14.1, grup 2 de %4 başarısızlık saptandı ve iki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (P=0.013) (Tablo 1). Tablo 1. Cerrahi deneyimin başarıya etkisi Vaka Sayısı Başarılı Başarısız Toplam Grup1 (<100) 85 (%85.9) 14 (%14.1) 99 (%100) Grup 2 ( 100) 96 (%96) 4 (%4) 100 (%100) Toplam 181 (91) 18 (%9) 199 (%100) P=0.013 170 hastaya tek, 28 hastaya 2 ve 1 hastaya 3 giriş uygulandı. Giriş sayısı arttıkça başarı oranında azalma olduğu saptandı (P<0.001) (Tablo 2). 59

Tablo 2. Giriş sayısının başarıya etkisi Giriş sayısı 1 160 (%94.1) 10 (%5.9) 170 (%100) >1 21 (%72.4) 8 (%27.6) 29 (%100) TOPLAM 181 (%91) 18 (%9) 199 (%100) P<0.001 Taş yükü 37 hastada 499 mm² den az (grup 1), 97 hastada 500-999 mm² arasında (grup2) ve 65 hastada 1000 mm² nin üzerinde (grup3) idi. Operasyon öncesi hesaplanan taş yükü arttıkça, özellikle 1000mm2 üzerine çıktığında taştan temizlenme oranlarının azaldığı saptandı (P=0.026) (Tablo 3). Tablo 3. Taş yükünün başarıya etkisi Taş Yükü (mm²) Grup 1 (>500) 35 (%94.6) 2 (%5.4) 37 (%100) Grup 2 (500, <1000 92 (%94.8) 5 (%5.2) 97 (%100) Grup 3 1000 54 (%83.1) 11(%16.9) 65 (%100) TOPLAM 181 (%91) 18 (%9) 199 (%100) P=0.026 199 hastanın 56 sı aynı taraftan açık böbrek cerrahisi veya PNL öyküsüne sahipti. Daha önceden böbrek cerrahisi öyküsüne sahip olmayan 143 hasta (grup 1) ile böbrek cerrahisi öyküsüne sahip olan 56 hasta (grup 2) karşılaştırıldığında, iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (P=0.288) (Tablo 4). Tablo 4. Geçirilmiş cerrahinin başarıya etkisi Cerrahi öykü Primer 132 (%92.3) 11 (%7.7) 143 (%100) Sekonder 49 (%87.5) 7 (%12.5) 56 (%100) TOPLAM 181 (%91) 18 (%9) 199 (%100) P=0.288 Taş cinsinin başarıya olan etkisi değerlendirildiğinde bu etkenin istatistiksel olarak başarıyı etkilemediği saptandı (P=0.183) (Tablo 5). Tablo 5. Taş cinsinin başarıya etkisi Taş Cinsi Whewellite 74 (%87.1) 11(%12.9) 85(%100) Whedellite 34 (%89.5) 4(%10.5) 38(%100) Ürik Asit 21(%100) 0(%0) 21(%100) Strüvit 22(%95.7) 1(%5.6) 23(%100) Mixt Ca-Ox + Ürik asit 15(%100) 0(%0) 15(%100) Brusit 5(%71.4) 2(%28.6) 7(%100) Mixt Ca-P + Sistin 7(%100) 0(%0) 7(%100) Sistin 3(%100) 0(%0) 3(%100) TOPLAM 181(%91) 18(%9) 199(%100) P=0.183 Tartışma PNL böbrek taşı tedavisinde özellikle son dönemlerde yüksek başarı oranları, yatış süresinin kısalığı, daha az iş gücü kaybı ve kozmetik avantajları sayesinde çığır açmış bir tedavi yöntemidir. Yöntem ilk kez 1976 yılında Fenstrom ve Johansson tarafından uygulanmış ve hızla popülarize olmuştur. 5 Operasyonun başarısı açık cerrahi yöntemle karşılaştırılmış ve başarısızlık kriterleri tartışılmaya başlanmıştır. 4mm den daha küçük rezidü fragmanların % 85 inin spontan olarak düştüğü saptandığından, başarı kriteri olarak bu boyut esas alınmış ve klinik önemi olmayan taş kavramı ortaya atılmıştır (CIRF). Ayrıca bu taşlara ek tedaviler yapılabilmesi ya da potasyum sitrat gibi medikal tedaviler eşliğinde takip seçeneğinin bulunması da bu değerin cutt-of olarak belirlenmesinde etken olmuştur (ESWL, endoskopik girişimler vb.). Başarı kriterinin bu çalışmada belirtilen değer olarak kabul edilmesi nedeniyle peri-post operatif komplikasyonlar bu kriterler arasında değerlendirilmemiştir. İntraoperatif kanama komplikasyonu ise vizualizasyonu bozmakla beraber sübjektif bir kriter olması nedeniyle değerlendirme dışında bırakılmıştır. Operasyonun başarısı geniş serilerde %72-98 arasında değişmektedir. 6,7 Goldwasser ve ark. taş büyüklüğü ve lokalizasyonun başarıyı etkilediğini belirtmişlerdir. 8 Segura ve ark 1000 olguda başarı oranını %98 olarak bildirmiştir. 9 Bizim 199 hastalık serimizde başarı oranı %91 olup, 142 hastada tam (%71.4) ve 39 hastada (%19.6) 4mm altında rezidü taş kalması nedeniyle kısmi başarı sağlanmıştır. Serimizde taş yüküne göre 1. grupta başarısızlık %5.4, 2. grupta %5.2 iken, 3.grupta bu oran %16.9 olmuştur. Taş yükü 1000 mm 2 üzerine çıktığında başarı oranının istatistiksel olarak azaldığı saptanmıştır (p=0,026). Koraliform taşlar genellikle struvit yapısında olan enfeksiyöz taşlardır. Netto ve ark. yaptığı çalışmada, bu tür taşlar için yapılan multipl girişlerin komplikasyon oranını bir miktar arttırmakla beraber taşsızlık elde etmede oldukça başarılı olduğunu belirtmişlerdir. 10 Başarıyı etkileyen faktörlerden biri de cerrahi deneyimdir. Sofikerim ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, cerrahi tecrübenin başarıyı etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğu bildirilmiştir. 11 Çalışmamızda da cerrahi deneyimin başarıyı olumlu etkilediği saptanmıştır. Çalışmamızda geçirilmiş cerrahi öykünün PNL başarısını olumsuz etkilemediği görülmüştür. Basiri ve 60 Ankara Medical Journal, Cilt: 13, Sayı: 2, 2013

arkadaşlarının çalışmasında da, hastanın aynı taraftan geçirilmiş cerrahi öyküsünün olmasının başarıyı ya da komplikasyon oranlarını etkilemediği gösterilmiştir. 12 Bu açıdan değerlendirildiğinde bu çalışma literatürdeki sonuçlarla uyumlu bulunmuştur. Böbrek taşı tedavisinde PNL yatış ve işe başlama sürelerinin kısalığı, kozmetik avantajları, yüksek başarı oranları göz önüne alındığında ilk tedavi seçenekleri arasında görülen bir yöntemdir. Sonuç PNL operasyonunun başarısını cerrahın deneyimi, taş yükü, giriş sayısının etkilediği ancak taşın kimyasal yapısı ve olgunun daha önceden operasyon geçirip geçirmemiş olmasının etkilemediği saptanmıştır. Çalışmamızda elde ettiğimiz bulgular ışığında PNL, özellikle sekonder ve multiple giriş gerektiren olgularda dahi güvenle kullanılabilecek bir tedavi modalitesidir. Artan deneyim ve gelişen yeni enstrümanlarla başarının artması ve bu yöntemin böbrek taşı tedavisinde daha da popüler olması beklenmektedir. Kaynaklar 1. Menon M., Resnick MI. Urinary litiasis: ethiology,diagnosis and medical managment.campbell s Urology, Editor-inchef: Patrick C. Walsh. Sounders,2002,8.edition,96.ch. 2. Kim HH, Jo MK., Kwak C., Park SK., Yoo KY., Kang D., Lee C., Prevalence and epidomiologic charecteristics of urolithiasis in Seoul,Korea.Urology 2002;59:517-521. 3. Akıncı M., Esen T., Tellaloglu S., Urınary Stone diseas in Turkey:an updated epidomiological study.eur. Urol.1991;20:200-203. 4. Daudon M, Knebelmann B.; Calcium oxalate urolithiasis. Rev Prat. 2011 Mar;61(3):372-3788. French. 5. Kinn AC, Fernstróm I, Johansson B, Ohlsén H.; Percutaneous nephrolithotomy--the birth of a new technique. Scand J Urol Nephrol Suppl. 1991;138:11-4. 6. Hasun R., Ryan PC., Marberger M. ;Percutaneous coagulu nephrolitotirpsy:a new approach. Br.J.Urol.1985;57(6):605-609. 7. Michaels EK., Fowler JE Jr., Manino M.;Bacteriuria following ESWL of infected Stones.J.Urol.1988;140:254-256. 8. Golwasser B,John L., Carson C. at all; factors affecting the success rate of Percutaneous nephrolitotirpsy and the incidence of retained fragmenth s,j.urol.1986;136:358-360. 9. Segura JW. ;the role of Percutaneus surgery in renal and ureteral stone removal J.Urol.1989;141:780-781. 10. Netto NR Jr, Ikonomidis J, Ikari O, Claro JA.; Comparative study of percutaneous access for staghorn calculi. Urology. 2005;65(4):659-62; discussion 662-3. 11. Sofikerim M., Şahin A., Akdogan B. at all;percutaneus nephrolitotomy: our outcomes in 500 cases ; Üroloji Bülteni 2004;13(1); 25-29. 12. Basiri A., Karrami H., Hosseini M. at all; Percutaneus nephrolitotomy in patients with or without a history of open nephrolitotomy;j. Endourol. 2003;17(4):213-216. Yazışma Adresi / Correspondence: Mehmet Özgür YÜCEL Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Ek 3 Bina Adıyaman e-posta: mozyucel@yahoo.com 61