GEÇİMSİZLİK Doç.Dr. Müge KILIÇARSLAN

Benzer belgeler
GEÇİMSİZLİK. 14. Hafta. Farmasötik Teknoloji-IV. Doç.Dr.Müge Kılıçarslan

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER»

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir.

İLAÇ ŞEKİLLERİ VE TIBBİ MALZEME I (ECH203) 10. Hafta

PROF. DR. YILDIZ ÖZSOY

İLK ANYONLAR , PO 4. Cl -, SO 4 , CO 3 , NO 3

AKTİF KARBON FENOL (KATI) FENOL (SIVI) ALİMİNYUM HİDROKSİT FLORESEİN ALİMİNYUM SÜLFAT FORMİK ASİD FORMOLDEHİT

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta

EMÜLSİYONLAR. 8. hafta

KARIŞIM NEDİR? YANDAKİ RESİMDE GÖRÜLEN SALATA KARIŞIM MIDIR?

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ. Amaç. Hastalık, yaralanma ya da cerrahi girişim sonrası ortaya çıkan ağrı ve diğer belirtileri ortadan kaldırmak

İLAÇ ŞEKİLLERİ VE TIBBİ MALZEME I (ECH203) 1. Hafta

TOPRAK OLUŞUMUNDA AŞINMA, AYRIŞMA VE BİRLEŞME OLAYLARI

Genel Kimya. Bölüm 7: ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü

ÖNFORMÜLASYON 4. hafta

KARIŞIMLAR. Birden çok maddenin kimyasal bağ oluşturmadan bir arada bulunmasıyla meydana gelen mad-delere karışım denir.

Çözünürlük kuralları

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

Sıvılardan ekstraksiyon:

FARMAKOGNOZİ II UYGULAMA İYOT İNDEKSİ TAYİNİ PEROKSİT SAYISI TAYİNİ ASİTLİK İNDEKSİ TAYİNİ SABUNLAŞMA İNDEKSİTAYİNİ

6. hafta. Katı İlaç Şekilleri

KULLANIM KILAVUZUNDA BULUNACAK BİLGİLER

ET ÜRÜNLERİ ÜRETİMİNDE KULLANILAN TEMEL MATERYALLER VE KATKI MADDELERİ. K.Candoğan-ET

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir.

METAL OKSALAT HİDRATLARI

1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler.

TANEN ELDE EDİLİŞİ TANNIC ACİD ( BP 1968 ) BAZI ETKEN BİLEŞİKLERİ TANIMA REAKSİYONLARI

2. GRUP KATYONLARI. As +3, As +5, Sb +3, Sb +5, Sn +2, Cu +2, Hg +2, Pb +2, Cd +2, Bi +3

ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ

TURUNCU RENGĐN DANSI NASIL OLUR?

Göz Preparatları birkaç gruba ayrılır (EP)

KALİTELİ SÜT NASIL ELDE EDİLİR?

A- LABORATUAR MALZEMELERİ

ASİT-BAZ VE ph. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN. Yrd. Doç. Dr. Atilla Evcin Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2006

Ca ++ +2HCO 3 CaCO 3(s) +CO 2 +H 2 O 2 CEV3352

Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87

Biyolojik Örneklerde İlaç Analizi ECZ 344/9. Ders Prof.Dr. Dilek AK ÖRNEKLERİN SAKLANMASI VE DİĞER KONULAR

5. GRUP KATYONLAR (Alkali grubu)

KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ

ÇÖZELTİLERDE YÜZDELİK İFADELER. Ağırlıkça yüzde (% w/w)

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00

KİMYA II DERS NOTLARI

Stres testleri neden uygulanır?

ANTİSEPTİK VE DEZENFEKTANLAR. Prof. Dr. Ayhan Filazi Ankara Üni. Veteriner Fak. Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı

SABALAKS LAKSATİF LAVMAN KISA ÜRÜN BİLGİLERİ Sabalaks 10 g Laksatif Lavman Kalitatif ve Kantitatif Terkibi. Sorbik asid (USP 25 NF 20) g.

Ekstraksiyon Teknolojisi. 3. Hafta

FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1

Bu tip enjeksiyonlar; intravenöz, subkutan, intradermal, intramusküler, intraartiküler, v.b.yollarla verilmektedir.

ETKİN MADDE. Bir müstahzarın etkinliğini temin eden madde veya maddelerdir.

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

SABUN SENTEZİ (Yağların Hidrolizi veya Sabunlaştırılması)

HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ EĞĐTĐM FAKÜLTESĐ ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME

BİLEŞİKLER ve FORMÜLLERİ

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER»

ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ

Bu tepkimelerde, iki ya da daha fazla element birleşmesi ile yeni bir bileşik oluşur. A + B AB CO2 + H2O H2CO3

ALKALİNİTE. 1 ) Hidroksitler 2 ) Karbonatlar 3 ) Bikarbonatlar

Çözeltiler. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN. Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2006

Birden çok maddenin kimyasal bağ oluşturmadan bir arada bulunmasıyla meydana gelen maddelere karışım denir.

İLAÇLAR HAKKINDA GENEL BİLGİLER

TOPRAK ALKALİ METALLER ve BİLEŞİKLERİ

ÇÖZÜNÜRLÜĞE ETKİ EDEN FAKTÖRLER

EVDE KİMYA SABUN. Yağ asitlerinin Na ve ya K tuzuna sabun denir. Çok eski çağlardan beri kullanılan en önemli temizlik maddeleridir.

Genel Anyonlar. Analitik Kimya Uygulama I

MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji San. ve Tic. A.Ş.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 3- FARMASÖTİK FORM Süspansiyon Beyazımsı opak renkte, homojen görünüşlü, aromatik kokulu (nane-çikolata) süspansiyon

Farmasötik Toksikoloji

ASİTLER, BAZLAR ve TUZLAR

ÇÖZÜNME OLGUSU VE ÇÖZELTĐLER SÜRE : 2 DERS SAATĐ

SIKÇA KARŞILAŞILAN HİLELER VE SAPTAMA YÖNTEMLERİ

HAYVAN BESLEMEDE ENKAPSÜLASYON TEKNOLOJİSİ VE ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr. Seher KÜÇÜKERSAN

5.111 Ders Özeti # (suda) + OH. (suda)

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

Pfizer İlaçları Ltd.Şti. Ortaköy - İstanbul KULLANIM KILAVUZUNDA BULUNACAK BİLGİLER

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER»

Enjeksiyonluk Çözelti Veteriner Vitamin

Youtube:Kimyafull Gülçin Hoca Serüveni 5.ÜNİTE Tuzlar kullanim ALANLARI

Süspansiyonlar ve Sıvıların İletilmesi. 7.Hafta

TÜRK GIDA KODEKSİ YENİLEBİLİR KAZEİN VE KAZEİNAT TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO:2018/ )

ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐSĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME ÇÖZELTĐLER

EMÜLSİFİYE ET ÜRÜNLERİ

KARIŞIMLARIN SINIFLANDIRILMASI HAZIRLAYAN FEHMİ GÜR

6.PPB (milyarda bir kısım) Kaynakça Tablo A-1: Çözelti Örnekleri... 5 Tablo B-1:Kolloidal Tanecikler... 8

MADDE VE ÖZELLİKLERİ. Kimya Konu Tarama Testi-2

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA

Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üiversitesi 2007 KLERİ DERS NOTLARI. Sıvı fazdan katı taneciklerin çökelmesi için çoğu reaksiyonlar

Doç. Dr. Cengiz ÇETİN, BEK153 Organik Eserlerde Önleyici Koruma Ders Notu DERS 6 4. ÇÖZÜCÜLER. Resim 1. Ciriş bitkisi.

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ

ANTİSEPTİKLERİN KULLANIM YERLERİ

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI Droser Burun Damlası. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

FİZYOLOJİ LABORATUVAR BİLGİSİ VEYSEL TAHİROĞLU

ALKOLLER ve ETERLER. Kimya Ders Notu

KLOR (Cl2) ANALİZ YÖNTEMİ

SEZEN DEMİR MADDE DOĞADA KARIŞIK HALDE BULUNUR

Bir maddenin başka bir madde içerisinde homojen olarak dağılmasına ÇÖZÜNME denir. Çözelti=Çözücü+Çözünen

KATI ATIK ÖRNEKLERİNDE TOPLAM FOSFOR ANALİZ YÖNTEMİ

DENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri

Veteriner Tedavide Kullanılan Oral Dozaj Şekilleri

Transkript:

1 GEÇİMSİZLİK Doç.Dr. Müge KILIÇARSLAN Etkin ve yardımcı maddelerin karıştırılmalarının sakıncalı olması, hazırlanmalarının zorluklar çıkarması veya tıbbi uygulamalarında istenmeyen etkilerin oluşması olarak tanımlanmaktadır. Geçimsizlik durumu majistral ya da müstahzarların hazırlanması sırasında in process ya da bitmiş ürün durumunda karşılaşılabilecek bir durum olduğu gibi, bazı durumlarda geçimsizlikten yararlanılabilir. Örneğin prokain ile penisilin ya da adrenalin-prokain birlikte kullanılınca etkinin geç görünmesi istenen bir durumdur. Geçimsizlik durumu formülasyonda bulunan etkin maddeler arasında olduğu gibi etkin madde ile yardımcı maddeler arasında da olur. Geçimsizlik-Incompatibility çoğu zaman gözle görülebilen fiziksel değişimlere neden olmaktadır. Ancak gizli geçimsizlik larva geçimsizlik denilen ve gözle tespit edilemeyen değişimlerle sonuçlanan geçimsizlikler de olabilmektedir. Genel olarak geçimsizlik; Gaz çıkışı, Viskozite değişimi Agregat oluşumu Kuru maddelerin ıslanması-nemlenmesi Sıvılaşma Sıvıların jelleşmesi Sertleşme Zamanla patlayıcı madde oluşumu Çözünmenin zorlaşması Kristal oluşumu Renk değişimi Lezzet değişimi gibi belirgin değişimlerle kendini belli eder. Bu değişimlerin bazıları çabuk meydana gelir ve hemen tanınabilir, bazılarında ise bu reaksiyonlar çok yavaş olur ve bir süre sonra belli olur. Örneğin hazırlanan çözeltide başlangıçtaki gibi berrak kalmış olması

2 ve fiziksel bir değişim olmadığı halde kimyasal bir etkileşme ile etkin madde etki edemeyecek bir forma dönüşebilir. Yani geçimsizlikle preparatın özellikleri hatta etkisi değişerek zayıflar ya da tamamen ortadan kalkabilir. Geçimsizlik gösteren bir formülasyonun stabilitesi bozulmuş demektir. Geçimsizlik olayı ilacın ambalaj içinde ya da hastada kullanım sırasında ve sonrasında meydana gelmesine göre sınıflandırılırsa: 1. In-vitro geçimsizlik 2. In-vivo geçimsizlik olarak ikiye ayrılabilir. Genel olarak geçimsizliğin meydana geliş mekanizmasına göre de 1. Fiziksel Geçimsizlik 2. Kimyasal Geçimsizlik 3. Fizikokimyasal Geçimsizlik 4. Farmakolojik Geçimsizlik olarak dört ana grupta incelenebilir. Bazı ilaçlar arsındaki geçimsizlik sebebi de tam net olarak anlaşılamamıştır. 1. Fiziksel Geçimsizlik: Fiziksel değişimler sonrasında kristallenme, emülsiyonların fazlarının ayrışması gibi gözle görünen sonuçlar olabildiği gibi tad koku değişimleri homojenite bozulması gibi durumlar sıklıkla görülen fiziksel değişimlere örnek olarak gösterilebilir. Fiziksel geçimsizlik kendi arasında 1.1. Aralarında karışmama 1.2. Tam olmayan çözünme durumu 1.3. Sertleşme veya yumuşama 1.4. Havanın rutubetinin etkisi Olarak alt gruplar halinde incelenmiştir. 1.1.) Aralarında karışmama: Bazı sıvılar birbirleriyle ne kadar şiddetli olusa olsun karışamaz. Örneğin silikon su ile karışmaz. Emülsiyonlarda ya da süspansiyonlarda olduğu gibi bazı yardımcı maddelerin kullanımı ile birbirine karışamayan sıvıların karışabilmesi sağlanır. Birbiri ile karışmayan sıvıların ayrılması durumuna örnek olarak alkolde çözünmüş olan yağların su ilavesiyle ayrılması verilebilir.

3 Kloral hidrat... 15 g Sodyum bromür... 11.25 g Aromatik eliksir...ym... 60 ml Kloral ve eliksirdeki alkol karışımı sonucu kloral alkolat oluşur ve bu madde sodyum bromür ile bir arada iken karışmayan bir sıvı tabakası halinde üstte ayrışır. Hastanın bu fazlardan herhangi birini içmesi toksik reaksiyon ile sonuçlanır. Formüldeki alkol oranının % 10 dan az ya da % 50 den fazla olması halinde preparat çözelti formunda kalır. Fenol... % 2 Sodyum sülfat... % 5 Distile su...ym... 120 ml Fenol ve sodyum sülfat yanyana gelince bulanma ve ayrışma gözlenir. Fenol gliserinde çözünür. Fenolu gliserinde çözüp sodyum sülfat ile karıştırınca ayrışma gözlenmez. 1.2.) Tam olmayan çözünme durumu: Çözünme durumu etkin maddenin absorbsiyonu açısından önemli bir durum olup, bu nedenle de mümkün olduğu kadar etkin maddelerin çözünmüş hallerinin vücuda verilişi tercih edilir. Zamklar alkolde; reçineler suda çözünmez. Bazen doktor reçetedeki sıvağ ya da çözücüyü yeter miktarda yazmayabilir. Isıtılınca çözülen, ancak soğuyunca çökmeye neden olan durumlara da sıklıkla rastlanır. Bu tip geçimsizlik için aşağıdaki reçete örnek olarak verilebilir. Terpin hidrat... 2.5 g Basit şurup...ym...100 g Terpin hidrat basit şurupta çözünmez, alkolde çözünür. Bu nedenle şurup miktarının yarısı kadar alkol (90 derece) kullanılarak terpin hidrat çözülür ve basit şurup ile 100 g a tamamlanır. Bu şekilde ilacın etkinliği değişmez. (terpin hidrat diüretik)

4 2. yol ise, terpin hidratı CMC, MC, kitre zamkı, arap zamkı gibi bir süspansiyon ajanı ile süspande ederek hazırlamaktır. Etikete çalkalayınız uyarısı ile hasytanın homojen olarak etkin maddeyi alabilmesi sağlanır. (Terpin hidrat: ekspektoran, akut/ kronik bronşitte) Çözünürlüğün geçimsizlik olduğu durumlarda, çözünürlük artırıcı maddelerden yararlanmak, karışmayan sıvıları emülsiyon ya da süspansiyon haline getirmek, katı çözünen maddenin partikül büyüklüğünü öğütme ile küçülterek çözünme oranını artırmaya çalışmak, gibi önlemler alınabilir. Özellikle de dozun az olduğu durumlarda çözünmenin artırılması ya da hastaya çözünmemiş olan maddenin homojen şekilde verilmesi önemli olacaktır. Bir maddenin çözeltisine, o maddenin çözünmediği ikinci bir çözücü ilave edildiğinde madde çöker. Bu durum da çözünmeme tipi geçimsizliğe örnek verilebilir. Örneğin; reçinelerin alkollü çözeltilerine su ilavesi ile, metal tuzları, albuminli ve musilajlı maddelerin sudaki çözeltilerine de alkol ilavesi ile bu maddeler çöker. Belladon tentürü... 15 ml Afyon tentürü... 15 ml Bu karışım yaş ve kiloya bağlı olarak suya 10-15 damla damlatılarak kullanılır. Spazmolitik ve antidiyareiktir. Bu iki tentürün karıştırılması ile bulanıklık ve çökelme meydana gelir. Bunun nedeni tentürlerin alkol ya da alkol-su içinde hazırlanmaları ve bu iki tentür karıştırılınca formüldeki alkol derecesinin düşmesidir. Formüldeki iki tentür ayrı ayrı hazırlanıp saklanmalı ve kullanım sırasında karıştırılmalıdır. 1.3.) Sertleşme veya yumuşama: Sertleşme: Bazı tozların kaşe ya da kapsül halinde verilmesinde karşılaşılabilen bir sorundur. Özellikle kapsüllerin hazırlanmasında kapsül makinasındaki bastırma sırasında toz partikülleri arasındaki bağlar-köprüler sıkılaşabilir ya da ortamdaki neme bağlı olarak bu tip maddelerde kristaller arasında hidratasyon köprüleri oluşarak uzun süreli beklemelerde ağırlığın da etkisi ile taşlaşabilirler.

5 Sodyum bikarbonat Bizmut subnitrat Magnezyum oksit Kalsiyum karbonat gibi maddeler tek başlarına ya da birlikte kullanımlarında sertleşirler hatta taşlaşırlar. Kükürt, Magnezyum Kalsiyum trifosfat Kalsiyum karbonat da yine birlikte kullanımlarında taşlaşabilirler. Taşlaşma olayı özellikle yaşlı hastalarda barsak tıkanmalarına neden olabilmektedir. Bu tür maddelerin kaşe ya da kapsül halinde verilişinde 5 günü aşmayan dozda hazırlanarak ve hasta bu konuda uyarılarak bekletmeden kullanması sağlanmalıdır. MAGNESİE CALCİNE bizmut subnitrat + Ca bizmut subnitrat + Mg ile sertleşme görülür ve suda çözünemez, bu şekilde verilirse barsakta tıkanmaya neden olabilir. Bu tür maddeler nemden korunarak saklanmalıdır. Yumuşama: Sıvı hal alma durumudur. Sıvı hal alma sebeplerinden biri ötektik karışım oluşmasıdır. Ötektik karışımlar oda sıcaklığında tek başlarına katı halde iken belli bir oranda karıştırıldıklarında erime derecelerinin düşmesi ile sıvılaşırlar. Bazı durumlarda erime derecesi oda sıcaklığının altına düşebilir. Örn. salol kafur, fenasetin timol, rezorsin kafur. Kafur naftol, %44 kafur, %56 salol karışımının ötektik noktası 6 derecedir. Kafur miktarı yükseldikçe ötektik nokta yükselir.

6 Yumuşayan maddelere örnekler: Antipirin: Antifebrin, kafur monobromür, kloralhidrat, hekzametilen tetramin, kafur, mentol, sodyum salisilat, piperazin, salol. Kinin HCl, kloralhidrat, fenol, rezorsin. Aspirin: fenasetin Mentol: kloralhidrat, naftol, fenasetin, salol, fenol, rezorsin, timol Fenol: Mentol, timol, kloralhidrat, fenasetin, rezorsin Aminopirin... 300 mg Kodein sülfat... 15 mg Belladon ekstresi... 10 mg Aspirin... 200 mg 1 kapsül içindir, 20 kapsül hazırlayınız. Reçetedeki aspirin ve aminopirin sıvılaşma oluşumu nedeniyle 3 gün içinde preparatın sıvılaşmasına neden olur. Oluşan sıvı belladon ekstresi nedeniyle yeşil renk alır. Ötektik karışım oluşturan maddeler karıştırılmadan önce eşit ağırlıkta MgO, MgCO 3 gibi adsorban maddeler ile karıştırılmalıdır. Bir de kimyasal değişim sonucu yumuşama olur. Asit ve alkali özellikteki maddelerin karıştırılmasında görülür. Kristal suyu içeren maddelerin karıştırılmasında çifte tuz oluşumu ile kristal suyu serbest hale geçer. Örn: Kafein-sitrik asit karışımında kullanılan sitrik asit susuz olmalıdır. 1.4.) Havanın neminin etkisi:bazı maddeler havanın neminin fazla olması nedeniyle kimyasal değişimlerin yanı sıra fiziksel değişimlere de uğrar. Bazı maddeler sıvı oldukları halde bile havanın nemini çekme eğilimindedir. Örn: Nitrogliserin (trinitrin). Ya da dışarının hava basıncı az olunca madde kendi yapısındaki nemi verir ve çiçeklenme olur. Nem ile polimorfik değişimler de sıkça görülür. Stabilite açısından polimorfik değişimler önemlidir.

7 2. Kimyasal Geçimsizlik: Formülde yer alan maddelerin arasında meydana gelen kimyasal reaksiyondan doğar.bu tip geçimsizliğin sebepleri: Hidroliz, redüksiyon, oksidasyon, rasemizasyon veya diğer kimyasal reaksiyonlar olabilir ve madde çökmesi, gaz çıkışı, su tutma veya kaybetme, ısı alışverişi, kompleks veya şelat oluşumu, renk değişikliği şeklinde sonuç verir. Doktor tarafından özellikle hazırlanmadıysa eczacı tarafından mutlaka düzeltilerek hastaya verilmelidir. Kimyasal reaksiyonların engellenmesi veya durdurulması için preparata tamponlar, koruyucu maddeler ilave edilir. Saklama şartları da preparattaki kimyasal reaksiyonun oluşumunu azaltabilir ya da yavaşlatabilir. Oksidasyon Özellikle çözeltilerde büyük problem meydana getiren bu olayda hava, saklama sıcaklığı, ışık, ph değeri ve ağır metaller (demir, bakır) katalizörlüğü, maya ve bakteri enzimleri etkilidir. Adrenalin, fenilefrin, morfin, kodein, C vitamini (sulu ortamda), aspirin (sulu ortamda) kolay oksitlenir. Isı bu reaksiyonu arttırır. Sülfasetamidli göz damlası, sülfamid injeksiyonu, fenilefrin içeren preparatlarda oksidasyon olur. Sıvı ve katı yağlarda aldehitler ve vitaminler kendileri bazen antioksidan olarak kullanıldıkları halde genellikle otooksidayona uğrar ve bu değişme zincirleme reaksiyon olarak devam eder. Oksidasyon kaynaklı geçimsizliğin önlenmesi için

8 - Ortama antioksidan ilave edilmelidir. Antioksidanlar ortamdaki ilk enerjiyi üstlerine alıp maddenin oksitlenmesini önlerler. - Ambalaj materyali de oksidasyonu önleyebilir. - Oksidasyon ışık karşısında ve ağır metallerin katalizörlüğünde hızlanır. Antioksidanlar, Suda çözünenler : Na-sülfit Na- bisülfit Sistein Askorbik asit Yağda çözünenler : Butil hidroksi toluen Butil hidroksi anisol Nordihidroguaryetik asit Amil gallat Propil gallat Alfa tokoferol Redüksiyon Oksidasyona oranla daha az gözlenir. Au, Ag, Hg içeren preparatlarda rastlanır. Böylece metalik bileşikler tuzundan ayrılarak açığa çıkar Rasemizasyon Bileşiklerin kimyasal yapısında belli bir değişiklik olmadan optikçe aktif şekli değişebilir ve inaktif şekli meydana gelebilir. Örn: Adrenalin, efedrin, noradrenalin... Çöktürme İki ya da daha fazla maddenin çözelti halinde birbiri üzerine etki ederek çözünmeyen bir madde meydana getirmesi ve çökmesidir. Yavaş ilerleyen bir reaksiyonla ve zamanla oluşan çökme sonucu flokülan yapıda bir çökelek meydana gelir. Gaz çıkışı Kimyasal reaksiyon ile CO 2 çıkışı varsa, reçete hazırlandıktan sonra ambalajın ağzı gaz çıkışı bittikten sonra kapatılmalıdır.

9 Sulu ortamda asitlerle beraber karbonatlar CO 2 verir, örn: Magnezyum sitrat limonatası (MgCO 2 oluşur) Renk değişimi Kimyasal reaksiyonların pek çoğunda geçimsizlik renk değişimi ph ya bağlı olarak preparatlarda renk değişikliği gözlenir. Fenolftalein: asit ortamda renksiz, bazik ortamda pembe-mor renklidir. (Laksafenol; laksatiftir) Patlayıcı karışımlar Asit ve baz varlığında CO 2 çıkışıyla beraber patlama olabilir. HNO 3 (nitrik asit), alkol, şeker, gliserin karışımı patlar. (Nitrogliserin oluşur.) Trinitrogliserin kalp rahatsızlıkları tedavisinde kullanılır. KMnO 4 toz halde gliserin, alkol ile Potasyum klorat kömür, şeker, tanen, organik madde ile patlar. Jelatinleşme Çoğunlukla jel yapıcı makromoleküllerin bir değerlikli metal tuzlarıyla biraraya gelmesiyle oluşur. Örn; akasya-arap zamkı Bazı kimyasal reaksiyonlar sonucunda toksik maddelerin oluşma riski vardır. - Kalomel ile antipirin birlikte verilince çok toksik civa-antipirin kompleksini oluşturur. - Yanıklarda tanenle beraber civalı merhemler kullanıldığında ağır karaciğer harabiyeti söz konusudur. - Alkoloidler de iyodürlerle, bromürlerle ve salisilatlarla zor çözünen tuzlar oluşturur ve çöker. - Drajelerde primer ve sekonder aminlerle laktoz birlikte kullanılınca glikozaminler oluşur ve rengin sarıdan kahverengi olmasına neden olur.

10 Hidrolitik değişiklikler Bir reaksiyonun oluşması sırasında ortamdan ısı alınıyorsa endotermik veya ortama ısı veriyorsa ekzotermik reaksiyon adı verilir. Reaksiyonun ekzotermik ya da endotermik oluşuna bağlı olarak ortamı soğutmak ya da ısıtmak gerekir. Eğer ortamda ısı çıkışı varsa reçetedeki uçucu maddelerin buharlaşarak ortamdan ayrılmasını önlemek gerekir. Hidrolitik reaksiyon, maddenin kimyasal yapısına bağlı olarak sulu ortamda kimyasal bileşenlerine ayrılmasıdır. Aspirinin sulu ortamda hidrolizi örnek verilebilir. Bu nedenle aspirinin çözelti şeklinde preparatları mevcut değildir. Penisilin preparatlarında laktam bağı hidrolize uğrar. Sadece Ciliasin sıvı praparat şeklinde bulunur, bu ilaç suda hidrolize olmayan ester formundadır. Penisilin süspansiyonları liyofilize halde hazırlanır ve kullanılacağı zaman sulandırılır. Çünkü sulu ortamda hidrolize uğrar ve penisilloik asit ve penilik asit şeklinde ayrılır. Oluşan pesilloik asitin terapötik etkisi yoktur. Yine kloramfenikol amid bağı hidrolizine uğrar, atropin sulu ortamda tropik asit ve apoatropin şeklinde hidroliz olur. Apoatropin sıcaklık arışı sonucu belladonin şekline döner ve bu madde toksiktir. 3. Fizikokimyasal Geçimsizlik: Fiziksel ve kimyasal geçimsizliğin bir arada olmasıdır. Özellikle iki fazlı sistemlerde bu değişimlere rastlanır. Zaten kendileri de bulanık sistemler olduğundan çökmeyi fark etmek güçleşir. Emülsiyon, süspansiyon gibi dispers sistemlerde ısıtma, santrifüj, yanlış tipte emülgatör ilavesi, dilüsyon gibi nedenlerle faz ayrılması, Dondurma ya da çözme gibi işlemler sırasında bileşiklerin yapısında bozulma olması, CMC, MC çözeltilerinde elektrolit ilavesi ile çökme olması, ya da MC müsilajına alkol ilavesi MC çözeltilerine tuz ilavesi ile bulanıklık oluşur. Anyonik ve katyonik y.e.m.lerin biraraya gelince geçimsizlik nedeniyle çökmesi/bulanması. Anyon aktif sodyum lauril sülfatla katyonik zefiran

11 birlikte kullanılırsa çökme meydana gelir ve katyonik deterjanın antiseptik etkisi kaybolur. Koloidal gümüş çözeltisinin NaCl ün kafi miktarının ilavesi ile çökelme olacaktır. Alkol iyi bir çözücü olmasına rağmen YAM ve viskozluk verici maddelerle kininle ve pantokainle fizikokimyasal geçimsizlik olur. 3. Farmakolojik Geçimsizlik: Maddelerin organizmada istenmeyen etki meydana getirmesi olayıdır. Etkin madde veya preparatın hastaya verilmesi sırasında veya verildikten sonra ilacı alan kişilerde görülen ve preparatın hazırlanış amacından uzaklaşıldığını gösteren olaylar ve bunların sonuçlarıdır. Bu istenmeyen etkiler: 1. Yan etki meydana gelmesi 2. Etkinin azalması 3. İlacın zehirli hale gelmesi şeklinde görülür. Farmakolojik geçimsizliğin nedenleri: 1. Yüksek dozda ilacın hastaya verilmesi 2. Yardımcı madde veya etkin maddelerin toksisitesinin yükselmesi 3. İlacın emilme hızının artması 4. İlacın sık verilmesinden dolayı birikme yapması 5. Aynı anda alınan ilaçlar arasında antagonist etki 6. Bazı ilaçların vücut sıvılarında kimyasal değişime uğraması 7. Birbirlerini etkileyerek oluşan kimyasal reaksiyon sonucu toksik madde oluşumu 8. Kontrendikasyonların tespit edilmemiş olması olarak sıralanabilir. Bu tip geçimsizlikte ilacın kesilmesi ve değiştirilmesi ile önüne geçilmeye çalışılır.

12 Farmakolojik geçimsizlik şu üç ana başlıkta incelenebilir. 1. İlaçların organizma sıvılarında tahribi 2. İlaçların bir arada alınmasıyla organizmada kimyasal reaksiyon oluşumu 3. Antagonizma olayı. 1. İlaçların organizma sıvılarında tahribi: Genellikle enzim ve hormon preparatlarında görülür. Örneğin: İnsulin Hipofiz hormonları oral ve peroral olarak inaktiftir. Progesteron, ACTH,gonodotrop hormon, peroral alımda inaktif. Mide ve barsakta parçalanır. 2. İlaçların bir arada alınmasıyla organizmada kimyasal reaksiyon oluşumu: Santonin (antihelmintik) veya eğrelti otu hint yağı ile verilince etkin maddenin absorbsiyonu artar buna bağlı olarak zehirliliği artar. 3. Antagonizma: Tek tek yararlı oldukları halde birlikte alımlarıyla zararlı etkiler oluşturur. Birinin etkisini bir diğeri aşırı derecede artırabilir. Örneğin, papaverin etkisini sülfamidler artırır ve toksik hale gelir. Adrenalin: pilokarpile verilmez. Ayrıca insulin ve adrenalin arasında vardır. İnsulinle doğan hipoglisemi adrenalin ile normale döner. Kürar: Sitriknin ile ortaya çıkan toksisite, kürarla önlenir. PABA ve sülfamidler arasında antagonizma vardır. Sülfamidlerin streptekoklardaki inhibitör etkisi PABA ile yok olur. YAM lerden Tweenler antibakteriyel etkiyi azaltır. Gümüş nitratla muamele edilmiş yaralara iyodoform tatbik edilmemelidir, tahriş yapar. Etanollü iyot çözeltisi sürülmüş yere süblime çözeltisi ile pansuman yapılırsa civa zehirlenmesi görülür. Antibiyotiklerle antiasitlerin kullanımında antiasitlerin adsorban etkisinden dolayı antibiyotiklerin absorbsiyonu azalabilir. Penisilin ile tetrasiklinlerin birlikte kullanımı bakteriostatik etkiyi azaltır. Menenjitte bu nedenle birlikte kullanımları istenmez.

13 Tetrasiklin ile sülfamid kombinasyonlarında da tesir azalması görülür. Demir içeren ilaçların kahve gibi tanenli besinlerle alınmaması gerekir. Tetrasiklinlerin süt ürünleri ile beraber alınmaması gerekir. Antibiyotikler asit ortamda inaktive olacağından asitli içeceklerle, meyva suları ile beraber alınmamalıdır. Analjezikler (aspirin gibi) tolbutamid ile beraber verildiğinde hipoglisemik etki gözlenir. Antikoagulanlar, sedatifler, trankilizanlar ya da barbituratlar ile beraber verildiğinde antikoagulan etki zayıflar. İlaçlar arası etkileşmeler İlaçların vücuda alınmasından sonra 1-Absorbsiyon aşamasında İlaç absorpsiyon hız ya da absorbe olan ilaç miktarının değişmesi, mide boşalmasının gecikmesi, mide/barsak salgılarının değişimi, ph değişimi, barsak enzimlerinde değişim, safra akış hızının değişimi, aktif transport sisteminin inhibisyonu, kompleks teşekkülü vb... ile absorbsiyoda değişiklikler olabilir. Antikolinerjiklerle atropin, glikoprolat Narkotik analjeziklerle morfin ve kodein, Trisiklik antidepresanlarla amitiriptilin, nortriptilin beraber kullanıldıklarında absorbsiyonu geciktirir. Antikolinerjikler mide barsak salgısının azalmasına neden olur. Neomisin, kanamisin, suksinilsulfatiazol barsak florasını değiştirir. Ca, Fe, Al gibi di ve tri valan katyonlar tetrasiklinlerle absorbe olmayan kompleksler oluştururlar. 2- Plazma proteinine bağlanarak İlaçların yarışmalı olarak proteine bağlanması söz konusudur. PABA ile sülfonamidler arasında 3- İlacın dokuda dağılma aşamasında 4- İlacın değişimi aşamasında

14 5-Böbrekten atılım aşamasında etkileşmeler olabilir. Olası bir geçimsizlikte yapılacak işlemler: 1- Karıştırma sırasını değiştirmek 2- Maddeleri kendi ağırlıkları kadar adsorban madde ile karıştırmak 3- Saklama şartları-buzdolabında saklama, hava, ışık ve nemden korumak 4- Ambalajlama aşamasından önce reaksiyonun bitmesini beklemek 5- Ortama madde ilavesi, (inert çözücü ilavesi, seyreltici ilavesi, dolgu maddesi ilavesi) 6- Reçeteden madde çıkartılması 7- Kristal şeklinin değiştirilmesi 8- Dozaj şeklinin değiştirilmesi Karıştırma sırasını değiştirmek : Magnezyum karbonat... 9.75 g Sodyum bikarbonat... 7.5 g Sitrik asit... 7.5 g Distile su...y.m... 200 ml Bu reçete hazırlama sırasına göre süspansiyon ya da dispers sistem olabilir. Sitrik asit NaHCO 3 ile karıştırılıp MgCO 3 ilave edilirse, MgCO 3 çözünmez. Nedeni sitrik asitin, hem NaHCO 3 hem de MgCO 3 ü nötralize edememesidir. Çözümü, sitrik asit ve MgCO 3 karıştırılır. NaHCO 3 suda çözülür. Bu iki karışım karıştırılır.

15 Çinko sülfat... 4 g Potasyum sülfür...4 g Su... 100 ml Preparatta kimyasal geçimsizlik söz konusudur, çözelti halinde hazırlanamaz. İki maddenin sulu ortamda bir araya gelmesi ile çinko sülfür meydana gelir ve koyu sarı, kıvamlı bir bulanıklık şeklinde çökme gözlenir. Her iki madde ayrı ayrı hazırlanarak verilmelidir. Maddeleri kendi ağırlıkları kadar adsorban madde ile karıştırmak * Ötektik karışımlar kendi ağırlıkları kadar talk, MgO, MgCO 3... ile karıştırılır. Mentol... 1.25 g Kafur... 1.25 g Salol... 0.8 g Salisilik asit... 1.8 g Ötektik karışım meydana gelir. Bu durumu önlemek için her bir madde kendi ağırlığı kadar inert-adsorban bir madde ile (Talk, MgCO 3, CaCO 3, MgO) karıştırılmalıdır. Saklama şartları Buzdolabında saklamak, Sulu ortamda hidrolitik reaksiyon varsa reaksiyon hız sabitesini düşürmek üzere preparat buzdolabında saklanabilir. Ortamda koruyucu varlığına rağmen küf, maya, mantar.. üremesine engel olmak için preparat buzdolabında saklanabilir.

16 Saklama şartları Hava, ışık ve nemden korumak, Ambalaj olarak renkli şişe kullanılabilir, kapakta nem çekmek üzere desikan madde yer alabilir ve hermetik olarak kapalı kaplar kullanılabilir Bizmut subnitrat... 0.5 g Sodyum bikarbonat... 0.5 g Bu preparattaki maddeler bir arada iken zamanla preparatın nem çekmesi sonucu katı maddenin serleşmesi şeklinde geçimsizlik oluşur. Bu nedenle nem çekmeyecek şekilde saklanmalıdır. Ambalajlamadan önce reaksiyonun bitmesini beklemek Aşağıdaki formüldeki maddeler arasında ekzotermik bir reaksiyon söz konusudur. Alkol ve eter ilavesinden önce sulu karışımın soğutulması gerekir. Çinko sülfat... 24 g Potasyum sülfür... 24 g Eter... 16 g Alkol... 54 ml Su... ym... 180 ml Bizmut subnitrat... 10 g Sodyum bikarbonat... 5 g Nane suyu... 85 ml

17 Bu preparattaki maddeler bir arada iken gaz çıkışı (CO 2) şeklinde kimyasal geçimsizlik oluşur. Bu nedenle preparat hazırlandıktan sonra hemen şişelenmez. Asit-baz reaksiyonu sonucu oluşan karbondioksit çıkışının bitmesi beklenir. Ortama madde ilavesi İnert çözücü ilavesi, seyreltici ilavesi, dolgu maddesi ilavesi Reçetenin etkinliğini değiştirmeden ortama süspansiyon yapıcı ilavesi, Salisilik asit, aspirin çözeltileri için ortama tampon ilavesi Ötektik karışımlarda ortama seyreltici olarak talk, MgO vb. ilavesi Kapsüllerde 1 kapsül ağrlığını tamamlamak üzere laktoz gibi bir dolgu maddesinin ilavesi Rezorsin-salisilik asit-gülsuyu-alkol reçetesinde olduğu gibi çözücü oranları değiştirilebilir Reçeteden madde çıkartılması Fenol... 0.5 g Mentol... 0.1 g Kitre zamkı... 0.5 g Zeytinyağı... 50 ml Kireç suyu..ym... 100 ml Kitre zamkı ortamdaki elektrolit varlığında çöker. Ayrıca zeytinyağı ve kireç suyunun içerdiği kalsiyum arasında sabunlaşma reaksiyonu ile kalsiyum oleat sabunu oluşur. Bu reçetedeki kitre zamkının tedavi edici etkisi söz konusu değilse ortamdan çıkarılabilir ya da yerine başka bir süspansiyon ajanı konulabilir. Yine kireç suyu yerine farklı bir sıvağ-çözücü seçilebilir.

18 Kristal şeklin değiştirilmesi Örneğin, maddenin tuzunu bazı ile yada farklı bir tuzu ile değiştirmek.. Ancak bu durumda hazırlanan ilaç bir önceki ile biyoeşdeğer değil, terapötik eşdeğerdir. Dozaj şeklinin değiştirilmesi Reçeteyi çözelti olarak hazırlamak yerine süspansiyon ajanları kullanarak süspansiyonu hazırlanabilir. Ya da karışmayan sıvılar emülsiyon haline getirilebilir. Suda çabuk bozulan etkin maddelerin liyofilize edilerek, çözücüsü yanında ayrı verilmesi mümkündür. Tablette efervesan reaksiyon söz konusu ise ya da ötektik karışım varsa kapsül içinde preparat hazırlanabilir. Diğer bazı örnekler: Kaplama yapılan formülasyonlarda polisakaritler aljinik asit, tragakant zamkı, pektin arap zamkı, CMC, CAP, HPMCP gibi selüloz deriveleri, polimetakrilik asitler; katyonik koruyucu ajanlarla, renk veren maddeler, surfaktanlara reaksiyona girer. Lateksler elektrolitlere duyarlıdır. Suda çözünür gıda boyaları kuvvetli elektrolit yapıdadır. Koagülasyona neden olabilirler. Referanslar 1. Kasım Cemal Güven, 1967 ve sonrasındaki basımdan Cilt 2- syf 591. 2. Şükran Geçgil Farmasötik Teknolojiye başlangıç 3. Remington (1530, 1531, 1533, 1522, 1523, 4. Coated Pharmaceutical Dosage Forms- Incompatibilities and stability Problems of Coating Formulations syf: 210-211.

19