ZEOLİT (KLİNOPTİLOLİT) VE TARIMDA KULLANIMI Halil DEMİR 1 Ersin POLAT 1 Tarihçe Zeolitler 1756 yılında İsveç li mineralog Frederich Cronstet tarafından bulunmuş, ilk bulunan zeolit örnekleri volkanik (igneous zeolite) orjinli olup, daha sonra hidrotermal ve çökertme yolu ile sedimenter zeolit oluşumlar elde edilmiştir. Dünyada 1960 lı yıllardan sonra ticari olarak üretilip pazarlanmaya başlayan zeolitler, ülkemizde ilk defa 1971 yılında tespit edilmiştir. Saf ve düzgün yapılı sentetik zeolitler ilk defa 1938 yılında sentezlenmiş, üretimleri ise 1948 yılında gerçekleştirilmiştir. Bunlar doğal zeolitlere eş değer değillerdir ve 200 türü vardır. Zeolitin Yapısı Zeolit, üç yapılı bir ağ örgüsüne sahip gözenekli, alkali (Na ve K) ve toprak alkali (Ca) elementlerinin sulu alumina silikat kristalidir. Zeolitlerin yapıları boşluklar içermekte olup, bal peteği veya kafes görünümündedir (Şekil 1). Genellikle alkali ve toprak alkali metaller olan katyonlar ve su, boşluklarda bulunabilmektedir. Zeolitlerin bal peteği veya kafes yapısı 2-12 A o arasında kanal veya boşluk boyutuna sahiptir. Katyonlar zeolite zayıf bağlarla bağlı olduklarından, iyonları kolaylıkla değiştirebilmekte, bu nedenle zeolitler iyon değiştirici olarak kullanılmaktadır. Gözeneklerin içindeki su molekülleri de ısıtılarak kolaylıla zeolitik yapıyı terketmekte veya tekrar adsorbe edilebilmektedir. Araştırma grupları tarafından belirlenen doğal zeolit minerali sayısı 40 olarak bildirilmiştir. Bunların içinde en bilinenleri; analsim, şabazit, klinoptilolit, eriyonit, ferrierite, heulandite, mordenit, stilbit ve filipsittir. Zeolitin yapısında temel yapı birimi SiO4 veya AlO4 dörtyüzlüsüdür. Bu birimde merkezde Si veya onunla yer değiştirebilen Al atomları, köşelerde ise O atomları vardır (Şekil 2). Şekil 1. Kafes veya bal peteği görünümündeki Zeolitlerin yapısı (Doğan 2003). 1 Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü
Şekil 2. SiO4 veya AlO4 dörtyüzlüsüne sahip zeolit yapısı (Doğan 2003). Şekil 3. Dörtyüzlülerin oksijen köprüleri vasıtasıyla, çeşitli şekillerde bir araya gelmeleri ve düzlemlenmeleri sonucu, tek veya çift dörtlü, beşli ve altılı dörtyüzlülerden meydana gelmiş birimler oluşur (Doğan 2003). Bazı Doğal zeolitlerin fiziksel özellikler Tablo 1 de gösterilmiştir.
Tablo 1. Bazı doğal zeolitlerin fiziksel özellikleri İsim Boşluk kısım (%) Isıl kararlılık İyon değiştirme kapasitesi Özgül ağırlık Çerçeve yoğunluğu (g/cc) Analsim 18 Yüksek 4.54 2.24-2.29 1.85 Şabazit 47 Yüksek 3.84 2.05-2.10 1.45 Klinoptilolit 34 Yüksek 2.16 2.16 - Erionit 35 Yüksek 3.12 2.02-2.08 1.51 Ferrierit 28 Yüksek 2.33 - - Hölandit 39 Düşük 2.91 2.18-2.20 1.69 Lamontit 34 Düşük 4.25 2.20-2.30 - Mordenit 28 Yüksek 4.29 2.12-2.15 1.70 Filipsit 31 Orta 3.31 2.15-2.20 1.58 (Doğan 2003) Dünyada Zeolit Üretim ve Tüketimi Doğal zeolitler dünyada hemen hemen her kıtada bulunmakla birlikte türleri ve minerolojik kaliteleri farklıdır. Dünya doğal zeolit tüketimi 2001 yılı raporlarına göre 3.5 milyon tondur. Dünya zeolit tüketiminin % 18 i doğal zeolitler, % 82 si sentetik zeolitler olup, başlıca tüketilen zeolitler Klinoptilolit ve Şabazittir. Klinoptilolitler esas olarak yapı, tarım-hayvancılık ve arıtım sektörlerinde kullanılmaktadır. Doğal zeolitlerin tüketimi son yıllarda sürekli artmaktadır (Öz ve ark. 2003). Türkiye de Zeolit Üretim ve Tüketimi Ülkemiz doğal zeolitler açısından önemli bir rezerve sahip olup, yaklaşık 50 milyar ton olarak tahmin edilen bu rezervin, önemli bir kısmını klinoptilolit cevheri oluşturmaktadır. Ülkemizdeki üretim 2002 yılı için 25 000 ton civarında olup, bunun 20 000 tonu iç piyasada, 5000 tonu da ihraç edilerek değerlendirilmiştir. Tarımda gübre katkısı, hayvan altlığı ve endüstriyel alanlarda da filtre malzemesi olarak kullanılmaktadır (Öz ve ark. 2003). Bilindiği gibi zeolit minerallerinin çok değişik türleri vardır. Bunların bazıları, eriyonit, ve mordenit gibi lifsi, çubuksu ve iğnemsi yapılı zeolit minerallerini içermekte ve akciğer zarında kanser yapıcı mezotelyome hastalığına neden olmaktadır. Orta Anadolu ve Ege bölgelerinde bu tür zeolit oluşumlarına rastlanılmıştır. Doğal zeolit mineralleri, özellikle klinoptilolit, mordenit, şabazit ve analsim, gün geçtikçe daha fazla kullanım alanı bulmakta ve aranılan endüsrtiyel hammadde durumundadır. Zeolitler gerek bilimsel çalışmalar gerekse ticari uygulamalar açısından yer-bilimleri, fizik, kimya, ziraat, hayvancılık, inşaat sektörü ve hatta tıbbın ilgi alanına girmektedir. Tarımda geniş kullanım alanı bulunan klinoptiloliti kısaca şu şekilde tanıtabiliriz.
Klinoptilolit: En yararlı olan doğal zeolit olan Klinoptilolit, (Şekil 3), tarım ve hayvancılık alanlarında gübre katkı maddesi, toprak ıslah edici ve yem katkı maddesi olarak, kimyasal elek, gas absorblayıcı, koku kontrol malzemesi ve su filtresi olarak kullanılmaktadır. Klinoptilolit uzun yıllardan beri yem katkısı olarak, büyükbaş, domuz, at ve kümes hayvanlarında kullanılmakta, yem içindeki mikroplar, küller ve mikroskopik parazitler tarafından üretilen toksinleri adsorbe ederek yemlerin daha verimli olmasını sağlamaktadır. Klinoptilolite ait bazı özellikleri Tablo 4 te verilmiştir. Şekil 4. Klinoptilolitin yapısı (Doğan 2003) Tablo 4. Klinotilolite ait bazı özellikler Kimyası (Na2, K2, Ca)3 Al6 Si30 O72 24 H2O Hidrate, sodyum, potasyum, kalsiyum aluminosilikat Sınıfı Silikatlar Alt-sınıfı Tekno silikat Grubu Zeolit Renk Renksiz, beyaz, pembe, sarı, kırmızımsı ve açık kahverengi Parlaklığı Camsı, inci gibi Işık geçirgenliği Saydam, yarısaydam Kristal sistemi Monoklinik 2/m Sertliği 3.5-4 (yüzeyde daha yumuşak) Özgül ağırlığı 2.2 (çok hafif) Kullanımı Kimyasal filtre, moleküler elek, kimyasal adsorban, su arıtma, tarım-hayvancılık (Kocakuşak ve ark. 2001)
Doğal Zeolitlerin Kullanım Alanları Doğal zeolitlerin başlıca dört fonksiyonel özelliğinden yararlanılarak çeşitli alanlarda kullanımları sağlanmaktadır. 1. Gaz absorbsiyonu - Koku giderme ve kontrol -Endüstriyel gaz seperasyonları 2. Su absorbsiyonu ve adsorbsiyonu/desorbsiyonu -Isı depolama ve solar soğutma -Desikant uygulamaları -Tarım ve hayvancılık 3. İyon değiştirme özellikleri -Su arıtma ve hazırlama -Tarım ve hayvancılık 1. Gaz adsorbsiyonu: Doğal zeolitlerce adsorbe edilebilen gazlara, CO, CO2, SO2, H2S, NH3, HCHO, Ar, O2, N2, H2O, He, H2, Kr, Xe, CH3OH, Freon örnek olarak verilebilir. Bu özellikleri sayesinde zeolitler koku giderilmesi ve kontrolünde ve bazı gazların, gaz karışımlarından seçici olarak ayrılmasında kullanılmaktadır. Tuvaletlerde, büyükbaş ve küçükbaş hayvan ağıllarında, çöp tenekelerinde ve çöp döküm sahalarında, ev hayvanlarının tuvalet ihtiyacını giderdiği bölgelerde meydana gelen istenmeyen kokuların başlıca nedeni, bozunmadan kaynaklanan amonyak ve hidrojen sülfür gazlarıdır. Ayrıca hayvan ağıllarında kullanılan zeolitlerin adsorbe ettiği gaz esas olarak amonyak olduğundan, koku gidermek amacıyla kullanıldıktan sonra amonyak ile doygun hale gelmiş olan zeolit, kontrollü NH4 + salımı veren etkin bir gübre olarak yeni bir kullanım alanıda bulabilmektedir. 2. Nem Absorbsiyon ve Adsorpsiyonu/Desorpsiyonu: Doğal zeolitlerin önemli boyutlarda bir nem çekme eğilimi bulunmakta, bu nedenle kolaylıkla suyu adsorbe edebilmektedir. Ayrıca kristal yapıları ve nem çekme özellikleri bozulmadan aldıkları suyu geri verebilmektedirler (desorpsiyon). Ayrıca zeolitlerin düşük bağıl nemlerde bile nem çekme özelliklerini yitirmemeleri, zeolitlere has bir özellik olarak ortaya çıkmaktadır. 3. İyon Değiştirme Özelliği: Zeolitler, kristal yapılı, hidrate olmuş alkali ve toprak alkali aluminosilikatlardır. Kristal yapıları üç boyutlu atomik yapılardan oluşmaktadır. Zeolitler kristal yapılarını bozmadan suyu alıp ve geri vermenin yanında yapıdaki bazı atomları da değiştirebilirler. Herhangi bir zeolitin iyon değişim kapasitesinin hesaplanabilmesi için söz konusu zeolitin formülünün bilinmesi gerekir. Bazı doğal zeolitlerin iyon değiştirme kapasiteleri Tablo 5 te gösterilmektedir. Tablo 5. Bazı Zeolitlerin İyon Değiştirme Kapasiteleri (İDK). Zeolitin Adı İDK (meq/g) Klinoptilolit 2.16 Mordenit 2.29 Erionit 3.14 Şabazit 3.70 Filipsit 3.87 Analsim 4.54 Laumonit 4.25
Natrolit 5.25 Faujasit 3.39 Sentetik zeolit A 5.48 Sentetik zeolit X 4.73 (Doğan 2003) Genellikle bir gram zeolitin kaç gram iyonu değiştirerek bünyesine alabileceğinin bilinmesine gerek duyulmaktadır. Örneğin; NH4 + içeriği bilinen bir çözeltiden NH4 + iyonlarının tutulabilmesi için kaç gram zeolite gerek duyulduğunun hesaplanabilmesi için bazı bilgilere ihtiyaç duyulmaktadır. Eğer bir doğal zeolitin İDK sı (iyon değişim kapasitesi) biliniyorsa bütün hesaplamalar kolaylıkla yapılabilmektedir. Zeolitin eşdeğer gram İDK sı adsorplanması planlanan iyonun değerliği ile çarpılarak gram başına adsorbe edilecek iyonun molekül ağırlığı ile çarpılır. Örneğin İDK sı 2.00 meq/g olan 1 gram klinoptilolit % 3.67 (g/100 g) NH4 + yüklenebilir (Kocakuşak ve ark. 2001). Değişik toprak türlerinden yağmur suları ve yıkama suları ile uzaklaştırılan NH4 + iyonu zeolit kullanımı ile uzun süreler toprakta muhafaza edilmekte ve bitkilerin yararına sunulmaktadır. Ayrıca zeolitlerin NH4 + iyonu tutmaları ile toprak bu açıdan tamponlama görevi görmekte ve NH4 + fazlalılığının yaratabileceği sakıncalar önlenebilmektedir. Böylece aşırı gübre kullanımı önlenerek tasarruf sağlanıp çevre kirliliği açısından güvenilir bir çalışma yapılmakta, gübrenin etkin kullanımı nedeni ile ürün verimi de artmaktadır. 4. Klinoptilolitin Tarım Alanlarında Uygulanması Zeolitlerin (Klinoptilolit) tarım alanlarında kullanılması ile; Potasyum ve amonyum kontrollü olarak ve yavaş yavaş toprağa verilmesi sağlanabilmektedir. Fazla gübre kullanımından kaynaklanan NH4 + zehirlenmesi ve bitkilerin yanması önlenebilmektedir. Gübre olarak toprağa verilen NH4 + un suyla yıkanarak topraktan alınıp başka yerlere taşınması önlenerek toprakta kalması sağlanabilmektedir. 4.1. Çim saha ve alan uygulamaları: Zeolitler yeni çim sahalar oluşturulurken ve/veya mevcut çim sahaların ıslahında başarı ile kullanılmaktadır. Çim sahalar oluşturulurken toprağın havalandırılması aşamasında çimin köklerinin bulunacağı derinliğe maksimum miktarda zeolit karıştırılır. Mevcut çim sahalarda ise daha ince tanecikli zeolit yüzeyden uygulanır ve uygulanan bu zeolit, çimlerin köklerinde biriktikçe toprağa ilave edilen besi maddelerinin daha etken kullanımını sağlar. Topraktaki azot ve potasyumun suyla yıkanarak uzaklaşması azalır ve topraktaki suyun çimin kök bölgesinde birikmesi ve besi maddelerinin kontrollü salınımı sağlanır. Zeolit kullanılarak ve kullanılmadan hazırlanan çim sahalarda yapılan incelemelerde, zeolit içeren sahalarda çimin köklerinin 7-14 cm derinlikte, çok kuvvetli ve pekçok besleme kökü içerecek şekilde geliştiği; buna karşılık zeolit içermeyen sahalardaki çimlerin köklerinin 1.5-5 cm derinlikte, oldukca zayıf ve yetersiz sayıda besleme kökü içerecek şekilde geliştiği belirlenmiştir. Zeolit kullanımı özellikle eğimli yamaçların çimlendirilmesinde daha da yararlı olmaktadır. Zira zeolitin kullanılmadığı durumlarda, kullanılan gübre, sulama ve yağmur sularıyla yıkanarak yamacın yüksek bölümlerinden alçak bölümlerine doğru
taşınabilmektedir. Kötü toprak yapısı, toprağın zamanla sıkışması, toprakta yeterli havalanma ve buharlaşma olmaması, toprağın istenildiği gibi su tutmaması gibi nedenler başarılı bir çimlendirme yapamamanın başlıca nedenleridir. Çimlendirilecek toprağın uygun hale getirilmesi de önemlidir. Yapılması gereken toprağın fiziksel özelliklerini değiştirerek, çimin suya ve besin maddelerine daha iyi ve düzenli ulaşımını ve toprağın daha iyi ve sürekli havalanmasını sağlayarak çimin daha güçlü ve sağlıklı kökler oluşturarak daha iyi görünümlü hale getirilmesidir. Bu hususların dengeli biçimde geliştirilmesi ile çimlerin bakım, onarım ve buna bağlı olarak işcilik ve çeşitli girdi kullanım maliyetleri düşürülebilecektir. Çim sahalarda zeolit kullanımının başlıca özellikleri aşağıda özetlenmektedir. Uygulaması kolaydır. Toprakta bozunmadan kalır (uzun süreli dengeli). Böylece su kullanımını % 10-12 azaltır. Çimler için gerekli suyun daha uzun süre toprakta kalmasını sağlar. Toprağın katyon değiştirme kabiliyetini artırır. Tarım ilacı kullanım miktarını azaltır. Sodyum içeriği düşüktür. İnsanlar ve diğer canlılar için zehirli değildir. Toprağın su ve hava geçirgenliğini artırır. Toprağın fiziksel özelliklerini iyileştirir. Toprağın işlenmesinde kullanılan mekanik aletlere kum gibi zarar vermez. Çim köklerinin oluşumunu hızlandırır ve iyileştirir. Çim yoğunluğu ve gücü arttığından oyunlarda kullanılan topun çim üzerinde iz bırakmasını önler. Gübrenin ve besin maddelerinin suyla yıkanıp uzaklaşmasını azaltır. % 100 doğal olduğundan çevre açısından emniyetlidir. Gübre kullanımını azalttığından çevre dostudur. Potasyum ve amonyumun kontrollü bir şekilde kullanılmasını sağlar ve aşırı kullanımdan kaynaklanan çim yanmalarını önler. Aşırı çim ekiminde bile çok iyi çalışır. 4.2. Açık alan ve örtüaltı sebze yetiştiriciliğinde kullanımı: Gün geçtikçe tarım alanlarında kullanımı hızla artan klinoptilolit içerikli zeolit, değişik ticari isimlerle pazarlanmaktadır. Hem fide yetiştiriciliğinde torfla birlikte yetiştirme ortamlarına katılabilmekte hem de üretim yapılan alanlara dikimden önce karıştırılabilmektedir. Organik toprak ıslah ve gübre katkısı olarak kullanılan klinoptilolit sebze yetiştiriciliğinde kullanıldığı zaman bazı yararları olmaktadır. Torf ile karıştırılıp fide yetiştirme ortamı olarak kullanılabilir. Torf, çiftlik gübresi ve kimyasal gübrelerle karıştırılarak tarla veya sera şartlarında bütün bitkilere uygulanabilir. Bilinen en iyi toprak düzenleyicisi (yüksek katyon değişim kapasitesi, yüksek su tutma özelliğinden dolayı) topraktaki yarayışlı elementleri ve suyu bünyesinde tutar ve gerektiği zaman bitkinin kullanmasına izin verir. Sulama ile çabuk eriyebilen elementleri bünyesinde tutarak her zaman köklerin yararlanmasına yardım eder. Doğal olduğu için bünyesinde insan, hayvan ve bitki sağlığı için zararlı hiçbir madde yoktur. Sulama tasarrufu sağlar. Topraktaki besin maddelerinin uzun süre kalmasını sağlar.
Toprağın havalanmasına yardım ettiğinden kaymak tabakası oluşumunu önler. Elde edilen ürünlerde verim artışı sağlayıp, dengeli beslenmeden dolayı ürünlerde raf ömrünü artırır. Bitkilerin iyi bir şekilde beslenmesini sağladığından hasad daha erken gerçekleşir. Suda zeolitin temel iskelet yapısı erimez ve uzun süre görev yapar. Toprağın ph sını düzenleyerek devamlı aktif halde kalmasını sağlar. Bünyesinde tuttuğu elementlerden dolayı, aşırı gübrelemeden kaynaklanan yeraltı su kaynaklarının kirlenmemesine katkı sağlar. Çimlenme gücünü ve hızını artırır. Ortamda bulunan fazla suyu, kullanıldıkları miktara bağlı olarak bünyelerinde tutar ve fungal hastalıklara karşı koruyucu önlem olarak görev yapar. Suyun daha iyi kullanılmasını sağlar. Topraksız tarımda bitki yetiştirme ortamı olarak kullanılır. Bütün bu özelliklerinden dolayı ORGANİK TARIM için uygundur. 4.3. Gübreleme ve toprak hazırlanması: Doğal zeolitler yüksek iyon değiştirme ve su tutma özellikleri nedeniyle toprağın tarım için hazırlanmasında ve çoğunlukla kil bakımından fakir topraklarda yaygın biçimde kullanılmaktadır. Ayrıca yüksek amonyum seçiciliği nedeniyle gübre hazırlanmasında taşıyıcı olarak klinoptilolit kullanılmasıyla amonyum bitkiler tarafından daha etkin biçimde kullanılmakta ve gübre tasarrufu sağlamaktadır. Klinoptilolit nem fazlasını bünyesine aldığı için gübrelerde depolama sırasında oluşan pişme ve sertleşmeyi önlemektedir. Ayrıca fazla sulama nedeniyle oluşan fungal hastalıkların da önlenmesine yardım etmektedir. 4.4. Tarımsal Mücadele: Doğal zeolitlerin iyon değiştirme, absorbe etme ve adsorbe etme kapasitelerinin yüksekliğinden dolayı tarımsal mücadelede ilaç taşıyıcısı olarak yararlanılmaktadır. 4.5. Toprak kirliliğinin kontrolü: Doğal zeolitlerin katyon seçme ve değiştirme özelliklerinden sadece besleyici iyonların bitkiye aktarılmasında faydalanılmayıp aynı zamanda besleme zincirlerinde Pb, Cd, Zn, Cu gibi istenmeyen bazı ağır metal katyonlarının tutulmasında da yararlanılabilir. Bu alanda kullanılan klinoptilolitin radyoaktif kirlenmenin söz konusu olduğu topraklara ilave edilmesi ile bitki tarafından alınan S 90 miktarının büyük ölçüde azaltıldığı da saptanmıştır. 4.6. Besicilik: Yemlerine zeolit ilave edilen tavuk, domuz ve geviş getiren hayvanların normal yemlerle beslenenlere oranla sağlıkları bozulmaksızın ağırlıklarının arttığı belirlenmiştir.bu alanda kullanılan zolitlerden en önemlileri klinoptilolit ve modernittir. 4.7. Hayvan Ağıllarında Koku ve Nem Giderilmesi: Bu alanda kullanılan doğal zeolitler dışkıların kötü kokusunun giderilmesi, nem içeriklerinin kontrolünü ve dışkılarının oksijensiz ortamda çürümesiyle oluşan metan gazının diğer gazlardan ayrılmasını sağlamaktadır. Koku giderimi ve nem içeriğinin kontrolü ile hayvan barınaklarında daha sağlıklı koşullar yaratılmaktadır. Özellikle klinoptilolitle muamele edilen gübreler (özellikle tavuk gübresi) çok daha kısa zamanda kullanılabilir ve daha zengin içerikli olmaktadır. 4.8. Su Kültürü: Göl ve göletlerde biyolojik artıkların neden olduğu kirliliğin temizlenmesinde doğal zeolitler ve özellikle klinoptilolit etkin olarak kullanılmaktadır. Ayrıca doğal zeolitlerden, canlı balık taşımacılığı ve su kültür ortamlarında ihtiyaç
duyulan oksijence etkin olarak kullanılmaktadır. Arıca doğal zeolitlerden, canlı balık taşımacılığı ve su kültür ortamlarında ihtiyaç duyulan oksijence zengin hava akımının temininde de yararlanılmaktadır. Manisa-Gördes Bölgesinde bulunan zeolit ocaklarından alınan ve Enli Madencilik Tarafından üretilen Klinoptilolitlerin XRAL Laboratuvarları (Kanada) tarafından belirlenen fiziksel ve kimyasal özellikleri şöyledir. SiO2 : % 70.9 Mn: 38 ppm Al2O3 : % 12.4 Cu: 2.9 ppm CaO : % 2.54 Zn: 24.2 ppm MgO : % 0.83 Sr: 233 ppm Na2O : % 0.28 Mo<1 ppm K2O : % 4.46 Cr: 6 ppm Fe2O3 : % 1.21 Zr: 22.5 ppm MnO : < % 0.01 Ba: 65 ppm TiO2 : % 0.089 B: <10 ppm P2O5 : % 0.02 Cr2O3: < % 0.01 Fiziksel Özellikler Yığın yoğunluğu : 600-1200 kg/cm 3 Birim hacim ağırlığı : 2150-2250 kg/m 3 Görünür porosite : % 39.4-44.2 Su emme, öğütülmüş: % 95-120 Katyon değişim kapasitesi: 1.4-2.2 meq/g Değişim yaptığı en önemli katyonlar: NH4, Na, Ca, K, Ag, Cd, Pb, Zn, Ba, Sr, Cs, Cu, Hg, Fe, Co, Cr, Mg Absorbe edilen gazlar : CO, CO2, SO2, H2S, NH3, C2H6, C2H2, CH3OH, CH3NH2, CH3Cl, H3Br Klinoptilolite ait diğer bazı fiziksel özellikler: Renk: Beyaz, renksiz, pembe, yeşil, kırmızımsı, soluk kahve rengi Parlaklık: En belirgin yüzeyi ve yarık yüzeyleri camsı inci parlaklığında Saydamlık: Kristaller saydamdan yarı saydama doğru değişen saydamlıkta Sonuç Ülkemiz bazı madenler bakımından olduğu gibi, oldukça fazla ve kaliteli zeolit rezervlerine de sahiptir. Farklı alanlarda kullanılabilen değişik zeolit türlerinin kullanımı, ülkemizde de giderek yaygınlaşmakta olup, tarım alanlarımızda geniş yer bulan zeolit türü klinoptilolittir. Üreticiler klinoptilolit kullanılırken toprak özelliklerine, klinoptilolitin mineral içeriğine, KDK (Katyon Değişim Kapasitesi) na ph sına ve B (Bor) içeriğine dikkat ederek kullanmalıdırlar. KAYNAKLAR 1. Anonim 2002. Agro-Clino (NMF 9000) ürün katoloğu. 2. Doğan, Hacer. 2003. Doğal ve Sentetik Zeolitler ve Uygulama Alanları, Bor Teknolojileri ve Mineraller Grubu. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi 3. www.enlimining.com
4. Kocakuşak, S., Ö.Tunç Savaşcı, T.Ayok, 2001. Doğal Zeolitler ve Uygulama Alanları. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Marmara Araştırma Merkezi, Malzeme ve Kimya Teknolojileri Araştırma Enstitüsü, Rapor No: KM 362, Proje No: 5015202, Nisan 2001, P.K.21, Gebze Kocaeli. 5. www.mam.gov.tr/etkinlikler/kitap/03.htm 6. www.mta.gov.tr/turmaden/zeolit.html 7. Öz, S., Hepbaşlı, A., Koçer G., Akar, A. 2003. Doğal Zeolitlerin (Klinoptilolit) Ülkemizdeki Kullanım Olanakları ve Enerji Uygulamaları. 1. Ege Enerji Sempozyumu ve Sergisi, 22-24 Mayıs, 2003, Pamukkale Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Denizli.