16. DERS. Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri. Prof. Dr. Levent ÖZTÜRK

Benzer belgeler
İÇİNDEKİLER GİRİŞ...1

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla MÜŞRİKLERLE İLİŞKİLER SERİYYE VE GAZVELER

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HUDEYBİYE İLE MEKKE NİN FETHİ ARASINDAKİ GELİŞMELER

Hz. Muhammed'in hayatının tarihi kronolojisi

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HZ.MUHAMMEDİN HAYATI DKB

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-4 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER NADİROĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

8. TEBLİĞ HZ. PEYGAMBER İN DEVLET BAŞKANLIĞI

Hz Âmine, kocası Abdullah ın kabrini ziyaret etmiş, Hz Peygamber de Neccaroğulları ndan.

Gençlik Eğitim Programları 7. SINIF SİYER-İ NEBİ

Editörler Prof.Dr. Nurettin Gemici - Doç.Dr. Adil Şen SİYER

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

SİYER DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

HZ. PEYGAMBER DÖNEMİNDE SAĞLIK HİZMETLERİNDE KADINLARIN YERİ Levent Öztürk, Ayışığı Kitapları, İstanbul 2001, 246 s. Fatmatüz Zehra KAMACI

Dört Halife Dönemi Hazreti Ebubekir ve Hazreti Ömer Devri Ders Notu

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

İSLAM TARİHİ II DR. HALİDE ASLAN

Sayfa 1

Aziz Gençler Cumartesi, 06 Mayıs :08

Hz. Peygamber (s.a.v) in, hakkında ne güzel kul diye buyurduğu sahabî.

5. Kureyş kabilesinin önde gelenlerinden olup İslâm a düşmanlığından dolayı peygamberimizin ''bilgisizlerin önderi'' dediği kişi kimdir?

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

İSLAM TARİHİ II DR. HALİDE ASLAN

Kitap Tanıtımı PEYGAMBER VE DÖRT HALİFE GÜNLERİNDE ŞEHİR YÖNETİMİ VE VALİLİK. Ünal Kılıç, Yediveren Kitap, Konya 2004, 233 s.

02- Sevde binti Zem'a el-amiriye (Sevde binti Zama) Meydan Larousse C.11, s.22

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla MUTE SEFERİ - H8

SON PEYGAMBER HZ. MUHAMMED (Hayatı, Şahsiyeti, İslâm Dini ve Kültüründeki Yeri) editör Casim Avcı

Kadınların Savaş ve Sağlıkla İlgili Hizmetleri

Habib-i Ekrem'in Siyaseti

Kutlu Doğum Haftası. Etkinlik Türü: Bilgi. Konu Alanı: Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) in Hayatı. Kapsamı: Hazırlayan: Musa AYDOĞDU

Siyer Mektebi Müfredatı IMAN ŞEHRI MEDINE. Hikmet ve Mesajları İle Hudeybiye Antlaşması. Prof. Dr. Casim AVCI

Spor (Asr-ı Saadette) Prof.Dr. Vecdi AKYÜZ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Suriye'den Mekke'ye: Suriyeli üç hacı adayının hikâyesi

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

Hz.Muhammed (s.a.v) in Hayat Kronolojisi 1

BEDİR SAVAŞI. Nedenleri Savaş Sonuçları UHUD SAVAŞI. Nedenleri. Savaş Sonuçları HENDEK SAVAŞI. Nedenleri. Sonuçları. Kaynakça

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

Emine Aydın. Resimleyen: Sevgi İçigen. yayın no: 104 ÇOCUKLAR için islâm TARiHi

TARİH DERSİ PERFORMANS GÖREVİ

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-2 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER KAYNUKAOĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

3. HAFTA. : Mekkî Dönem ve Tevhîdî Mücadele 2. HAFTA

6. TEBLİĞ HZ. PEYGAMBER İN MEKKE DÖNEMİ FAALİYETLERİ

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya

Ortaöğretim Ders Kitaplarında Siyer Anlatım Sorunları -9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Özelinde-

PEYGAMBERİM KİTABI SINAV SORULARI

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

Birinci İtiraz: Cevap:

İÇİNDEKİLER İTİKAD ÜNİTESİ. Sorular

Dinlerin Buluşma Noktası. Antakya

Ebü l-hasen Ali bin Ebi Talip el-kureyşi

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

TARİHİN BİLİİMİNE GİRİŞ

İşin Başı İslam, Direği Namaz, Zirvesi Cihaddır Perşembe, 17 Mayıs :08

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 10.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. IV.-V. vd. HAÇLI SEFERİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Oryantalistlerin Hadisleri Tarihlendirme Yaklaşımları

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT DİN KÜLTÜRÜ AHLAK BİLGİSİ Tamamı Çözümlü ÇIKMIŞ SORULAR

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

Yüce Allah benim hayrımı murâd eyleyince, gönlüme İslâm ın sevgisini doldurdu; hayrı şerri anlayacak hâle getirdi de kendi kendime şöyle düşündüm:

İÇİNDEKİLER. G r 17 I. YÖNTEM ve KONUNUN SINIRLANDIRILMASI 17 II. TERMİNOLOJİ 23

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla EKONOMİK DURUM

Dersin Adı İSLAM TARİHİ Sınıf 12 İSLAM TARİHİ

Editörler Prof.Dr. Nurettin Gemici - Doç.Dr. Cahid Kara İSLAM TARİHİ I

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur.

Ayın bir aylık döngüsü Evreleri ve Hicri Takvim

İMAMİYYE NİN İMAMET NAZARİYESİNİN TEŞEKKÜL SÜRECİ Metin BOZAN İSAM Yayınları, İstanbul 2009, 272 s. Harun TÜRKOĞLU

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ

Hz. Ümmü Habibe (r.anha) Pazartesi, 04 Haziran :13

5. Peygamberimizin Medine'ye hicret ettikten sonra yaptırdığı caminin adı nedir? 1. Aşağıdakilerden hangisi dinin faydalarından biri değildir?

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

İSLAM TARİHİ DERS NOTU TÜM DERS NOTLARI: UNIVERSITEHAZIRLIK. ORG DA

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

FUAT SEZGİN VE İSLÂMÎ İLİMLER

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

Tel: / e-posta:

Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir?

İman Şehri Medine ( ) Siyer Mektebi Sınav Soruları

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI.. LİSESİ TARİH I DERSİ BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI (BEP) FORMU

Ordu ve Savaş Araçları (Hz. Muhammed Döneminde)

Kadın ve Yönetim Hakkı

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

DİNLER TARİHİ DERSİ ÖĞRETİM ROGRAMI

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Anlamı. Temel Bilgiler 1


Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İÇİNDEKİLER. Takdim... 9 İTİKAD ÜNİTESİ. I. BÖLÜM Din Din Ne Demektir? Dinin Çeşitleri İslâm Dini nin Bazı Özellikleri...

Transkript:

2016-2017 Siyer Mektebi Müfredatı IMAN ŞEHRI MEDINE Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 16. DERS Prof. Dr. Levent ÖZTÜRK Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

88 İMAN ŞEHRİ MEDİNE Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri GIRIŞ Bilindiği üzere Hz. Peygamber ve ona inananlar, Mekke de kaybettikleri yaşam ve emniyet hakkını kendilerine sunulan eman anlaşmasıyla Medine de elde etti. Ancak bu durum, Mekkeli müşriklerin baskısını ortadan kaldırmaya yetmedi. Bilakis önemli savaş ve çatışmaların gerçekleştiği beş yıllık bir süreç yaşandı. Medine, Hendek Savaşı nda (7 Şevval 5-1 Zilkâde 5/1 Mart 627-24 Mart 627) on bin kişilik bir düşman ordusuyla burun buruna geldi. Müşrik ordusunun varlık gösteremeden ayrılmasından yaklaşık bir yıl sonra Hz. Peygamber umre veya hac yapmak üzere Mekke ye hareket etti. Onun bu yolculuğuna 1500 kişi katıldı. Bu yolculuk umre veya hac gerçekleşmeden Hudeybiye Anlaşması nın (Zilkâde 6-Mart 628) yapılmasıyla neticelendi ve Müslümanlar Zilhicce ayında Medine ye döndü. Resûlullah Safer 7 de (Haziran-Temmuz 628) Hayber e hareket etti. Onun Hayber e Rebîülevvel ayında (Temmuz-Ağustos 628) çıktığı da söylenir. Hz. Peygamber Hudeybiye den dönüp Hayber e hareket etmeden önce çevre devletlerin kral ve meliklerine davet mektupları gönderdi. Burada sunulan arka plâna ilave olarak Hz. Peygamber tarafından gönderilen davet mektuplarıyla ilgili olarak şu hususa işaret etmek yerinde olacaktır.

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 89 Rivayetlerle İlgili Temel Sorunlar Hz. Peygamber in İslâm Dini nin benimsenmesi veya İslâm hâkimiyetinin tanınması amacıyla çevre hükümdar ve meliklere gönderdiği mektuplarla ilgili birden fazla sahâbî yoluyla sonraki nesillere ulaştırılan bir takım rivayetler bulunmaktadır. Bu rivayetlerin başta İbn İshâk olmak üzere tarihçiler tarafından bir araya getirilmesinde kronolojinin her zaman dikkate alınmadığı, öncelikle malzemenin tespit edilmeye çalışıldığı anlaşılmaktadır. Buna bağlı olarak bir ravi veya bir tarihçinin bile bizzat kendi anlatım veya naklinde bir takım çelişkiler görülebilmektedir. Bugün bizim için gerekli olan, bu rivayetlerin bir bütün halinde karşılaştırılması ve anlatılanların tarihsel gerçeklikle bağının doğru kurulmasıdır. İbn Sa d tarafından da uygulandığı üzere tarihçilerin, konuyla ilgili rivayetleri zaman zaman birleştirerek kendi anladıkları kurgu üzerinden aktardıkları unutulmamalıdır. Meselâ İbn Sa d ın, olayları tarih sırasına göre sıralamaya riayetten ziyade Resûlullah ın İslâm a Davet İçin Bazı Arap Meliklerine ve Bir Kısım Krallara Gönderdiği Mektuplar başlığı altında tüm rivayetleri toplamaya çalışması dikkat çekicidir. Rivayetler arasında kırıntı mahiyetinde tarihlendirmeler görülmekle birlikte asıl amaç tüm mektupların bir araya getirilmesidir. Yine İbn Hişâm ın da tercih ettiği rivayetleri bir araya toplayarak tarihlendirme kaygısı taşımaksızın mektupları müstakil bir başlık altında bir bütünlük içinde sunmaya çalıştığı görülmektedir. Rivayetlerin bu sunum tarzı asırlar içinde bu rivayetleri nakleden müellifler kadar günümüz araştırmacıları için de bir hayli uğraştırıcı özelliğe sahiptir. Çoğu zaman bir rivayet esas alınarak oluşturulan ön kabuller üzerine oturtulmaya çalışılan bu çabalar ne yazık ki rivayetlerdeki karmaşayı derinleştirmekten öte bir şey sunmamaktadır. Özellikle rivayetlerde yer alan bazı tarihleri, yaşanan olaylarla örtüştürmek için nesî usulünü bir açıklama tarzı olarak değerlendiren yaklaşımlar da her zaman yerini bulmamaktadır. İbn Sa d ın sunduğu rivayetlerin bir başlangıç tarihi sunduğu açıktır. Bu, Zilhicce 6 (1 Zilhicce 6-29 Zilhicce 6/12 Nisan 628-10 Mayıs 628) tarihi olup Hudeybiye den dönüş sürecini ifade etmektedir. Mehmet Apaydın ın hesaplamaları göz önünde bulundurularak hicrî altıncı yılla

90 İMAN ŞEHRİ MEDİNE dokuzuncu yıllar arasında hicrî miladî takvim dönüştürmesinde nesî usulüne bağlı olarak aylar, bir ay öncesine çekilebilir. Ancak bu uygulamada ele alacağımız mektuplarla ilgili olarak olayların seyrini kökten etkileyen bir durum söz konusu değildir. Muhtemelen altı elçinin aynı gün yola çıkması ve gittikleri yerin dilini konuşması şeklindeki rivayet, Hz. Îsâ nın havarilerini tebliğ için göndermesiyle ilgili İncil metniyle bir iz düşüm oluşturma gayreti içinde üretilmiştir. Ancak bu rivayetin akabinde zikredilen Resûlullah ın gönderdiği ilk elçinin Amr b. Ümeyye ed-damrî olduğu ve bazı elçilerin ise Mekke nin Fethi nden sonra gönderildiğinin açık oluşu elçilerin hepsinin aynı gün gönderilmediğini, birbirinden farklı zamanlarda gönderildiğini ortaya koymaktadır. Tarihçilerin sunum tarzlarındaki farkı görmemiz açısından bir örneğe daha işaret edilebilir. Meselâ İbn Sa d, önde gelen krallara gönderilen mektuplarla ilgili örnek bir metin vermemektedir. Aşağıda yer alan satırlarda şahsî değerlendirme ve tercihlerimiz çerçevesinde teşekkül eden kronoloji esas alınarak Hz. Peygamber in göndermiş olduğu davet mektuplarının bir kısmı incelenecektir. Habeşistan Kralına Gönderilen Davet Mektubu Hz. Peygamber in Habeşistan la ilişkileri zengin bir geçmişe sahiptir. Öncelikle Mekke de emanlarını kaybeden ve baskıyla yüzleşen Müslümanlar, Habeşistan a hicret etti. Hz. Peygamber, yeğeni Ca fer b. Ebû Tâlib in de içlerinde olduğu daha büyük bir grup Habeşistan a hicret ederken krala bir mektup gönderdi. Bu mektup hicretle ilişkili bir muhtevaya sahipti. Ancak bu mektup ve daha sonra gönderilen diğer mektuplar tarihçilerin nakillerinde birleştirilmiş, dolayısıyla karışmış görünmektedir. Bu husus yeniden ele alınmaya muhtaçtır. Ancak biz burada davet mektubu olarak gönderilenle ilgili mütalaalarımızı söylemek istiyoruz. Davet mektuplarıyla ilgili bazı nakillerde dikkatleri çeken Hz. Peygamber in ilk olarak Amr b. Ümeyye ed-damrî yi Habeşistan a gönderdiğini ifade eden rivayet, tarihî gerçeklikle oldukça mutabık görünmektedir. Zira davet mektubunun götürüldüğü sırada aynı zamanda muhacirlerin geri dönmeleri ve Ümmü Habibe ile nikâh kıyılması da istenmişti. Bu talebin gerçekleştiği bilindiğine göre bu durumda Amr b. Ümeyye

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 91 ed-damrî nin hicrî altıncı sene Zilhicce nin sonu veya yedinci sene Muharrem in başında yani 628 Mayıs ının en geç sonlarında Habeşistan da olması gerekmektedir. Muhacirlerin Medine ye geldikleri ve Resûlullah ın Hayber e gitmiş olduğunu öğrenmeleri üzerine oraya gittikleri malum olduğuna göre şu ihtimallerden bahsetmek mümkündür: Eğer Hz. Peygamber in Hayber e Safer ayında çıktığını dikkate alırsak 1 Safer 6-29 Safer 6 (22 Haziran 627-20 Temmuz 627); Rebîüllevvel ayında sefere çıktığını dikkate alırsak 1 Rebîülevvel 6-29 Rebîülevvel 6 (21 Temmuz 628-18 Ağustos 628) tarihlerinde Hz. Peygamber in Hayber de olması gerekmektedir. Dolayısıyla mektubun gönderilmesi ve muhacirlerin geriye dönüşü bağlamında tarihsel akış oldukça sorunsuz durmaktadır. Davet mektubunda hidayete tâbi olanlar övülerek Ey Kitap Ehli! Allah tan başkasına tapmamak, ona hiçbir şeyi ortak koşmamak, Allah varken kişileri ilahlaştırmamak üzere bizimle sizin aranızda ortak olan vahye gelin. Eğer bu davetten yüz çevirirseniz şahit olun ki biz müslümanız (Âl-i İmrân 3/64). ifadeleri yer almaktaydı. Zikri geçen âyetin de içinde bulunduğu Âl-i İmrân sûresinin 62. âyetinden 85. âyetine kadar olan kısmının Medine döneminde hicrî üçüncü yılda nâzil olduğu anlaşılmaktadır. Âyetlerde Yahudilerle ilgili bir takım bilgilerin bulunması bu tarihi doğrulamaktadır. Son yahûdi topluluğun Hendek Savaşı sonrasında hicrî beşinci yılda etkisiz hale getirildiği göz önünde bulundurulursa durum daha iyi anlaşılacaktır. Ancak bu âyet-i kerîmelerin Mekke Fethi nin akabinde Tebük Seferi nden önce gelen Necrân heyeti ile ilgili nâzil olduğunun düşünülmesi karışıklığın temel sebebi olmalıdır. Netice olarak davet mektuplarında bu âyet-i kerîmenin yer almasını ileri sürerek mektupların tarihini, hattâ sıhhatini tartışmaya açan araştırmacılar bulunsa da onların görüşlerine itibar edilmemelidir. Hz. Peygamber in Habeş kralına göndermiş olduğu davet mektubu, onun tarafından olumlu karşılandı. Hz. Peygamber le ilgili olumlu düşüncelere sahip olan Habeş kralı, Arap Yarımadası dışında İslâm a sempati duyan ilk kraldı. O aynı zamanda çevresinin de bu duygular içinde olmasına destek çıktı. Böylece Habeşistan topraklarında İslâm ın yayılmasının ilk tohumları atılmış oldu. Davet mektubundan sonra Habeş kralı, Ca fer b.

92 İMAN ŞEHRİ MEDİNE Ebû Tâlib başkanlığında Medine ye dönen kafileyle birlikte saray çevresinden yakınlarının da bulunduğu birçok kişiyi Medine ye gönderdi. Bunlardan bir kısmı deniz yolculuğu esnasında gemilerinin batması üzerine boğuldu. Buna karşın Medine ye ulaşanlar da bulunuyordu. Rivayetlerde Hz. Peygamber i görmek için yola çıkan veya onunla müşerref olan kişilerle ilgili zikredilen rakamlar Habeşistan da İslâmiyet e duyulan ilginin bir hayli yoğun olduğunu göstermektedir. Bizans ın Mısır İdarecisine (Mukavkıs) Gönderilen Mektup Resûlullah, Hâtıb b. Ebû Beltea ile İskenderiye nin Bizans idarecisine de (Mukavkıs) bir davet mektubu gönderdi. Mukavkıs, bu mektuba hürmet gösterdi. Resûlullah a hediye gönderdi. Gönderdiği hediyeler arasında bulunan Mâriye adındaki câriye, Resûlullah ın oğlu İbrahim in annesi oldu. Mâriye 8. Hicri senenin Zilhicce ayında (Mart 630) İbrahim i dünyaya getirdi. İbrahim 29 Şevvâl 10 da (27 Ocak 632 Pazartesi) vefat etti. Mektubun gönderilmesi ile başlayan gelişmelerde herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Hz. Peygamber in Mukavkıs a gönderdiği mektup Habeşistan ve Bizans krallarına gönderilen mektupla benzer özelliklere sahiptir. Mektupta, hidayete tâbi olanlar övülmekte ve Ey Kitap Ehli! Allah tan başkasına tapmamak, ona hiçbir şeyi ortak koşmamak, Allah varken kişileri ilahlaştırmamak üzere bizimle sizin aranızda ortak olan vahye gelin. Eğer bu davetten yüz çevirirseniz şahit olun ki biz müslümanız (Âl-i İmrân 3/64). ifadeleri yer almaktaydı. Bizans Kralına Gönderilen Davet Mektubu Rivayetlerden Hz. Peygamber in, Bizans kralına birden fazla mektup gönderdiği ortaya çıkmaktadır. İlk mektubun Hudeybiye dönüşü sonrasında Habeşistan, Mısır ve İran a gönderilen mektuplarla aynı anda gönderilmiş olduğu söylenebilir. Hamidullah tarafından Bizans kralına gönderilen ilk mektup 628 tarihli olarak değerlendirilmektedir. Biz bu noktada Hamidullah la aynı kanaati paylaşıyor ve Hudeybiye Anlaşması ndan sonra gönderilen mektubun Buharî tarafından sunulan mektup metni olduğunu düşünüyoruz. Bu mektup Habeş ve İran Kralına gönderilen metne ben-

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 93 zerlik göstermekte ve mektupta, hidayete tâbi olanlar övülerek Ey Kitap Ehli! Allah tan başkasına tapmamak, ona hiçbir şeyi ortak koşmamak, Allah varken kişileri ilahlaştırmamak üzere bizimle sizin aranızda ortak olan vahye gelin. Eğer bu davetten yüz çevirirseniz şahit olun ki biz müslümanız (Âl-i İmrân 3/64). ifadeleri yer almaktadır. Bununla birlikte Bizans kralına gönderilen mektupla ilgili farklı rivayetlerin bulunması ve bu rivayetlerin farklı zaman dilimlerine işaret etmesi üzerinde tartışılması gereken hususların bulunduğunu ifade etmektedir. Mektup Dıhye b. Halîfe el-kelbî tarafından Bizans ın Busrâ valisine teslim edilmek üzere götürüldü. Busrâ valisi mektubu krala iletti. Hz. Peygamber in Bizanslıların Ninova zaferini Hudeybiye de bulunduğu günlerde haber aldığı ve akabinde Medine ye döndükten sonra mektubu gönderdiği şeklindeki rivayetler göz önünde bulundurulursa mektupta muhteva sorunu olmadığı görülecektir. Ancak bu mektubun Bizans kralına ulaştırılmasıyla ilgili oldukça kritik bir evre bulunmaktadır. Heracleios un Ninova zaferinden sonra Sâsânîlerin başkentine saldırı düzenlemeden İrminiye bölgesine çekildiği ve ardından İstanbul a döndüğü burada hatırlanmalıdır. Bu esnada Ninova dan Kudüs e gitmiş olması, dolayısıyla bunun Mayıs-Haziran aylarına doğru uzamış olabileceği ihtimali yüksek görünmektedir. Bu durumda Bizans kralına mektup ulaştıktan sonra Araplardan bir grup tüccarı huzuruna kabul etmesi şeklinde Buharî metninde yer alan anlatım bu tarihlere denk gelen bir olay olarak düşünülebilir. Bununla birlikte bazı rivayetlerde Bizans kralının kazandığı zaferin neticesinde ertesi sene kutsal haçı Kudüs te yükseltmek üzere İstanbul dan Suriye bölgesine tekrar gelişi ile irtibatlandıran anlatımlar da mevcuttur. Bunların birbirinden farklı hâdiselere işaret ettiği düşünülebilir ve dolasıyla bu rivayetlerin birbirinden ayrılması gerekmektedir. Eğer bunları ayırmadan aynı hâdisenin farklı anlatımları olarak değerlendirir ve bir bütün halinde görmek istersek o zaman Hz. Peygamber in Bizans kralına gönderdiği ilk mektubun tarihini 629 yılına almak durumundayız. Yani 628 yılında mektup gönderilmediğini veya gönderilmiş olsa bile Bizans kralına ulaştırılamadığını düşünmek zorundayız. İşte bu noktada birinci mektubun Bizans kralına ulaşmadığını düşünerek 629 yılında Hz. Peygamber in İstanbul dan dönen Heracleios a ulaştırılmak üzere yeni bir mektup gönderdiği, hatta bunu da birden fazla elçiy-

94 İMAN ŞEHRİ MEDİNE le gönderdiğini düşünmemiz uygun olacaktır. Bu mektuplardan birisini Dıhye nin değil de Hâris b. Umeyr el-ezdî nin götürdüğü ve Busrâ ya yol alırken Gassân emirlerinden Şurahbîl b. Amr tarafından Mûte de yakalanarak öldürüldüğü bilinmektedir. Bilindiği üzere bu hadise üzerine Hz. Peygamber Mûte ye bir birlik göndermiştir (Eylül 629). Eğer bu mektubun Mayıs 628 de gönderildiğini kabul edecek olursak yaklaşık olarak on dört ay sonra Hz. Peygamber in Mûte Seferi ni düzenlediği gibi bir sonuç ortaya çıkacaktır. Bu da anlamsız görünmektedir. Mektubun 629 yılında gönderildiğini kabul edersek o zaman hâdiseden üç-dört ay gibi bir süre sonra Mûte ye bir birlik gönderilmiş olduğu ortaya çıkacaktır. Bu durum kronolojik olarak gelişmelere daha uygun durmaktadır. İbn Sa d tarafından verilen bilgilerde Resûlullah ın, Bizans Kralı Herakleios a da bir mektup gönderdiği, mektubu Dıhye b. Halîfe el-kelbî nin, Heracleios a iletilmek üzere Busrâ emirine verdiği belirtilmektedir. Onun verdiği ilave bilgilere göre Heracleios Sâsânî Devleti ne karşı kazandığı zafer için bir şükran nişanesi olarak İstanbul dan Kudüs e yürümeye ahdetmişti ve o sıralar Hıms da bulunuyordu. Busrâ emiri mektubu krala burada verdi. Bizans kralı bu mektubu önde gelenlerle mütalaa etti. Dolayısıyla bu mektubun gönderilme tarihini 629 yılında Heracleios un İstanbul dan Suriye ye geldiği bahar aylarından sonraki bir zaman dilimi olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır. Bu arada İbn Sa d tarafından verilen bilgiler çerçevesinde Şücâ b. Vehb el-esedî nin, Gassânî lideri Hâris b. Ebû Şemir el-gassânî ye gönderilmesi de tam bu tarihlere denk gelmektedir. 629 senesinde Herakleios, Hıms tan Kudüs e ilerlerken mektup Hâris e ulaştırılmış, o da öfkelenerek Medine ye ordu gönderme isteğini Bizans Kralına iletmişti. Kral tarafından geri çevrilen ve Kudüs teki hazırlıklarla ilgilenmesini isteyen talep neticesinde olaylar durulmuştu. Yine yukarıda da belirttiğim üzere Hz. Peygamber tarafından gönderilen Hâris b. Umeyr el-ezdî nin Busrâ ya yol alırken Gassân emirlerinden Şurahbîl b. Amr tarafından Mûte de yakalanarak öldürülmesi de bu tarihlere rastlamaktadır. Şahsen ben bu üç elçinin aynı zaman diliminde veya birbirine çok yakın bir zaman içinde Suriye bölgesindeki gelişmeler çerçevesinde 629 baharının sonları veya yaz aylarının başlarında Bizans a elçi olarak gönderildiğini düşünüyorum. Burada Hz. Peygamber in ilk elçinin öldürülmesi üzerine iki elçiyi daha gönderdiği ileri sürülebilir.

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 95 Buna bağlı olarak İbn Sa d ve diğer müellifler tarafından Hudeybiye Anlaşması sonrasında gönderilen mektuplar arasında zikredilen ve Heracleios un şükran yürüyüşü yaptığına dair bilgileri içeren rivayetleri, Bizans kralının Ninova zaferinden sonra İstanbul a dönmesi sebebiyle altıncı yılda gönderilen mektuplar arasında zikretmemek daha uygun olacaktır. Çünkü rivayette zikri geçen şükran yürüyüşü Hudeybiye Anlaşması ndan bir sonraki yıl yani 629 yılında gerçekleşmiştir ve Kutsal Haç 630 yılının başlarında Kudüs te törenle yerine konulmuştur. Bu durumda Hudeybiye Anlaşması sonrası gönderilen mektuplar arasında zikredilen bu mektup (629 da gönderildiğini düşündüğümüz mektup) ya Hz. Peygamber in Heracleios a gönderdiği ikinci mektupla ilgili olmalıdır, ya da ilk mektup olup tarihi 629 yılı olmalıdır. Burada Heracleios un Suriye de ne zaman bulunduğu ve Kutsal Haç ın ne zaman Kudüs te yerine konulduğu hususunun Hristiyan tarihçiler arasında net olmadığı ve farklı tarih aralıklarının verilebileceği itirazı getirilebilir. Ancak bunun tarihçilerin kullandıkları tarihlendirme tekniğinden kaynaklandığını söylemek ve bunları uzlaştırmanın mümkün olduğunu ifade etmek gerekiyor. Bu diplomasinin son ayağını ise Hz. Peygamber in Tebük Seferi esnasında gönderdiği İslâm hâkimiyetine boyun eğilmesini isteyen mektup teşkil etmektedir. Zira bu mektupta eğer İslâm hâkimiyeti tanınmayacak ise cizye vermeleri istenmektedir. Bu mektuba biraz sonra tekrar değinilecektir. Gassânî Emiri Hâris b. Ebû Şemir e Gönderilen Mektup Hz. Peygamber, Şücâ b. Vehb el-esedî yi, Gassânî emiri Hâris b. Ebû Şemir e gönderdi. Yukarıda vurguladığımız üzere İbn Sa d ın sunduğu rivayeti dikkate alacak olursak Dıhye ile Şücâ nın aynı tarihlerde yola çıkmış olması gerekmektedir. Zira Şücâ nın verdiği bilgilere göre Gassân emiri mektubun teslim edildiği esnada Dımaşk ta Gûta bölgesinde idi. Heracleios ise Hıms tan Kudüs e doğru gelmekte idi. Gassân Meliki de onu ağırlamak üzere hazırlık yapmakta idi. Dolayısıyla Bizans Kralına gönderilen Dıhye ile ilgili rivayetle bir bütünlük arz eden bu nakil bize Şücâ nın da Dıhye ile aynı tarihlerde gitmiş olması gerektiğini söylemektedir. Bu tarihin 629 yılı olması gerekmektedir.

96 İMAN ŞEHRİ MEDİNE Şücâ, Hâris e mektubu verince Gassân emiri sinirlenerek Hz. Peygamber i cezalandırmak üzere ordu hazırlanmasını istedi. Sonra durumu Heracleios a bildirdi. Heracleios, onun üzerine gitmemesini, Kudüs te kendisiyle birlikte olmasını emretti. Kayser den gelen cevabı Şücâ ya aktardı. Şücâ Medine ye döndü. Hâris b. Ebû Şemir Mekke nin fethedildiği yıl öldü (Medine den çıkış: 13 Ramazan 8/4 Ocak 630, Mekke nin Fethi: 20 Ramazan 8/11 Ocak 630) Hâris b. Ebû Şemir in ölümünden sonra muhtemelen Cebele b. Eyhem işbaşına geçmiş olmalıdır. Hz. Peygamber ona da bir mektup göndermişti. O, başlangıçta İslâmiyet i kabul etti. Ancak daha sonra Hz. Ömer döneminde Hristiyanlığa geri döndü. Hevze b. Ali el-hanefî ye Gönderilen Mektup Hevze, Yemâme de yaşayan Benû Hanîfe nin reisiydi. Hristiyan inancını benimsemişti. Sâsânî Kralı Hüsrev Perviz le (590-628) diplomatik ilişkileri bulunuyordu ve İran-Yemen ticaret kervanlarına yardımcı oluyordu. Kendisine Hüsrev tarafından taç giydirilmiş ve Hecer de bazı topraklar kendisine verilmişti. Hz. Peygamber Selît b. Amr el-âmirî yi, Hevze b. Ali ye gönderdi (Muharrem 7/Mayıs 628). Hevze elçiyi iyi karşıladı. Resûlullah a hediyeler gönderdi. Resûlullah tan kendisini yerinde bırakmasını istedi. Resûlullah Mekke nin fethinden döndükten sonra Hevze nin ölüm haberini aldı. Onun yerine geçen Sümâme b. Üsâl Müslümanlığı kabul etti. Bazı rivayetlerde Hz. Peygamber in aynı anda zikri geçen iki kişiye mektup gönderdiğine dair bilgiler de bulunmaktadır. Burada Derveze nin iddia ettiği üzere mektupların Mekke nin fethinden sonra gönderildiği şeklindeki yaklaşımı da zikretmek gerekiyor. Ancak bu yaklaşıma katılmak mümkün görünmemektedir. Zira mektup gönderilen bazı kişilerin Mekke nin Fethi nden sonra öldüklerine dair kayıtlar bulunmaktadır. Necrânlılara Gönderilen Mektup Hz. Peygamber in biraz sonra ele alacağımız Bahreyn ve Umân örneklerinde olduğu üzere Mekke nin fethinden hemen sonra veya

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 97 Mekke den ayrılmak üzere iken Necrânlılara da İslâm a davet mektubu göndermiş olduğu anlaşılmaktadır. Mekke nin fethi 20 Ramazan 8 de (11 Ocak 630) gerçekleşti. Şevval ve Zilkâde aylarında Huneyn Savaşı, Tâif kuşatması ve Ciirrâne de ganimetlerin paylaştırılması ile meşgul olan Hz. Peygamber Zilkâde ayında umresini yaptı ve hac yapmaksızın Medine ye hareket etti. Bahreyn ve Uman a göndermiş olduğu mektuplar bu esnada gönderildi. Aynı şekilde Necrân a da mektubun bu aşamada gönderilmiş olması gerekmektedir. Hz. Peygamber Mart ayında Medine ye geldi. Eylül ayında ise Tebük Seferi için Medine yi terk etti. Dolayısıyla Mart ve Eylül ayları arasında gerçekleşen bir Necrân heyetinden bahsetmek mümkündür. Necrân heyetinin genelde Tebük Seferi sonrasında gelen heyetler arasında zikredilmesi sebebiyle, bir karışıklık oluştuğunu düşünmek mümkündür. Zührî den gelen bir rivayet ilk cizyenin Necrânlılardan alındığı şeklindedir. Bu rivayet esas alındığında Tebük Seferi nden önce Necrânlılarla anlaşmanın yapılmış olması gerekmektedir. Tebük Seferi Sırasında Gönderilen Davet Mektupları Hz. Peygamber Tebük te bulunduğu sırada çevre yerleşim yerlerine de davet mektubu gönderdi. Bunlar Yahudi ve Hristiyan yerleşim yerleri olup Bizans a tâbi durumdaydılar. Bizans hâkimiyetinin bu bölgede zayıflamış olması, Hz. Peygamber in kendi hâkimiyetini tanımaları için gönderdiği kentlerin İslâm a boyun eğmesini sağlamıştır. Bunlar arasında Maknâ Yahudileri, Yuhannâ b. Ru be nin lider olduğu Eyleliler, Dûmetülcendel lideri Ukeydir bulunmaktadır. Cerbâ ve Ezruh ta yaşayanlar da Hz. Peygamber e tâbi oldular. Onların da Yahudi oldukları ifade edilmektedir. Sâsânî Kralına Gönderilen Mektup Hz. Peygamber in davet mektubu gönderdiği hükümdarlardan birisi de Sâsânî kralıdır. Resûlullah ın Sâsânî kralına gönderdiği mektubun Hudeybiye Anlaşması ndan sonra gönderilen mektuplar arasında yer aldığı anlaşılmaktadır. Tarihçiler tarafından verilen bilgiler bu konuda şüphe bırakmamakta, ancak hangi krala gönderildiği hususunda bir takım karı-

98 İMAN ŞEHRİ MEDİNE şıklıklar bulunmaktadır. Hamidullah, siyasî gelişmelerin getirdiği kolaylık dolayısıyla Hz. Peygamber in Sâsânî Devleti ne mektup göndermekle davetine başlamış olabileceğini ileri sürmektedir. Elde edilen bilgiler çerçevesinde iki kral üzerinde durmak mümkündür. Bunlardan birisi II. Hüsrev Pervîz (591-628), diğeri ise Şîreveyh veya Siroy dur (25 Şubat 628-6 Eylül 628). İbn Sa d tarafından verilen bilgiye göre Resûlullah, Sâsânî kralına Abdullah b. Huzâfe es-sehmî yi gönderdi. Kisrâ gönderilen mektuba saygısızlık yaparak yırtmaya çalıştı. Ayrıca Yemen valisi Bâzân a bir mektup göndererek iki kişiyi Hicâz a göndermesini ve mektup gönderen kişinin araştırılmasını istedi. Bâzân bir mektupla iki kişiyi Medine ye gönderdi. Hz. Peygamber elçileri ertesi gün huzuruna tekrar kabul ederek Kisrâ nın oğlu Şîreveyh tarafından öldürüldüğünü haber verdi. İki kişi bu haberle Bâzân ın yanına döndü. Bâzân ve Ebnâ denilen Yemen de yerleşmiş olan İranlılar Müslüman oldular. İbn Sa d, Sâsânî kralının öldürülmesiyle ilgili olarak 7. Yılın Cemâziyelevvel ayının 10. Günü Salı gecesini vermektedir (15 Eylül 628 Perşembe). Bu tarihin Vâkıdî ye ait olduğu Taberî den anlaşılmaktadır. Taberî, Yezîd b. Habîb rivayetinde tarih olmamasına karşın Vâkıdî ye dayanan rivayette vefat tarihini oldukça detaylı bir şekilde sunmaktadır. Hüsrev in Ninova yenilgisinden çok kısa bir süre sonra oğlu tarafından Şubat ayında tutuklandığını ve kısa bir süre sonra öldürüldüğünü göz önünde bulundurursak Hz. Peygamber in davet mektubuna muhatap olan kralın Şîreveyh (Siroy) olduğu anlaşılacaktır. Muhtemelen rivayette yer alan Hz. Peygamber in öldürüldüğünü ifade ettiği kral Siroy dur ve onun ölüm tarihi ile İbn Sa d tarafından verilen tarihle örtüşmektedir. Mayıs ayında mektubun gönderilmesi, bu mektubun Bahreyn valisi aracılığı ile krala iletilmesi, ardından Sâsânî kralının Yemen valisi Bâzân a elçi göndermesi ve Muhammed in durumunun araştırılmasını istemesi ve Bâzân ın attığı adımlar Eylül ayına kadarki gelişmeleri izah etmeye imkân tanımaktadır. Bâzân ın elçileri geldiğinde Hz. Peygamber in Siroy un ölüm haberini vermiş olması kuvvetle muhtemel görünmektedir. Tarihçilerin isimleri doğru muhafaza edemediği düşünülebilir.

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 99 Ebû Nuaym ve Taberî tarafından verilen bazı bilgiler, Şubat ayında Bizans ve Sâsânî devletleri arasında yaşanan gelişmelerin Müslümanlar tarafından Hudeybiye de bulundukları esnada öğrenildiğini göstermektedir. Rivayetlerde verilen bazı detayların yorumlanmaya ihtiyacı bulunmaktadır. Özellikle Ebû Nuaym ın, İranlılar, Bizans a Hudeybiye Anlaşması nın yapıldığı gün mağlup oldular sözü, Sâsânîlerin mutlak yenilgiyi kabul edip Bizans a aldıkları yerleri ve kutsal emanetleri iade anlaşması yaptıkları Nisan-Mayıs aylarına ait bir bilgi olarak değerlendirilebilir. Zira bilindiği üzere Bizanslıların Sâsânî ordusunu hezimete uğratmaları Aralık 627-Ocak 628 aylarında gerçekleşmiş bulunuyordu. Hamidullah tarafından biraz önce verdiğimiz İbn Sa d a ait tarihi, yani kralın 15 Eylül tarihinde öldürülmesini, Arap takvimindeki hesaplama farklılıklarını göz önünde bulundurarak geriye çekmek suretiyle teyit etmeye çalışması ve öldürülen kralın Hüsrev Pervîz olduğunu söylemeye çalışması pek yerinde görünmemektedir. Siroy dan sonra Erdeşîr III, Komutan ve Bûran Duht tahta geçti (628-631). Bûrân Duht un Hz. Peygamber e hediye gönderdiği ifade edilmektedir. Bu evrede Sâsânî tahtının oldukça karmaşık bir yapıya sahip olduğu ve siyasî istikrarın bozulduğu açıktır. İşte Hz. Peygamber bu durumu göz önünde bulundurarak Sâsânî Krallığına tâbi bulunan Bahreyn, Uman ve Yemen bölgelerine davet mektupları göndermiş ve kendisine tâbi olmalarını istemiştir. Sâsânî Krallığına Bağlı Bölgelere Gönderilen Mektuplar Bahreyn: Belâzürî tarafından verilen bilgilere göre, Bahreyn Sâsânî devletine tâbi bir topraktı ve orada Abd Kays, Temîm ve Bekir b. Vâil kabileleri yaşıyordu. Bu Arap kabilelerinin başında İran tarafından tayin edilen Münzir b. Sâvâ bulunuyordu. Hz. Peygamber 8. Yılda Alâ b. Abdullah el-hadramî yi Münzir e ve Hecer merzubanı Sîbuht a mektup gönderdi. İkisi İslâm ı kabul etti. Bölgede, İslâm a geçmeyen diğer din mensupları da bulunuyordu. Alâ nın kendileriyle yaptığı anlaşmada yer alan cizye ile ilgili maddeler Mekke nin fethinden sonra nazil olan cizye ayeti ile tetabuk etmektedir. Dolayısıyla Hz. Peygamber in Alâ yı 1 Zilhicce 8 (22 Mart 630) tarihinden sonra gönderdiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere aynı yılın Eylül

100 İMAN ŞEHRİ MEDİNE ayında Tebük Seferi düzenlenmiştir. Buna ilave olarak Hz. Peygamber in bu mektubu Mekke den göndermiş olduğunu düşünmemizi gerektirecek önemli bir ayrıntı daha bulunmaktadır. O da, Alâ el-hadramî nin Mekke de oturmakta olduğudur. Taberî ye göre Ciirraâne umresi Zilkâde ayında yapılmış ve Resûlullah akabinde Medine ye dönmüştür. İbn Sa d tarafından verilen iki rivayet de aslında aynı tarihi söylemektedir. Cülendâ nın oğullarına 8. Yılın Zilkâde ayında gönderdiğini söyleyen İbn Sa d, Alâ b. el-hadramî nin de Ciirrâne dönüşünde (yani Zilkâde) ayında gönderildiğini ifade etmektedir. Belâzürî, Hz. Peygamber in Alâ yı 6. Yılda gönderdiğine dair zayıf bir görüş olduğunu da belirtir. Ancak onun buna itimat etmediği de açıktır. Hamidullah ise bu tarihi hicri 5. Yıla doğru şeklinde vermektedir. Ancak mektup metninde geçen ehli kitabın kendi dinlerinde kalabileceği ve kendilerinden cizye alınması gerektiği şeklindeki ifadeler bunu doğrulamamaktadır. Hamidullah ın Belâzürî deki metni ilk davet mektubunun Münzir e gönderildiği şeklinde yorumlaması bir zorlama olarak durmaktadır. Zira biraz önce de ifade ettiğimiz üzere Belâzürî bu rivayeti zayıf bir görüş olarak nakletmekte ve itibar etmemektedir. Ayrıca metinde mektubun ilk gönderilen mektup olduğuna dair bir ifade yer almamaktadır. Bu Hamidullah ın çıkarımıdır ve doğru değildir. Umân: Hz. Peygamber Umân daki Cülendâ nın iki oğlu olan Abd ve Ceyfer e de mektup gönderdi. Vâkıdî nin verdiği bilgilere göre Resûlullah, Amr b. Âs ı hicretin 8. yılı Zilkâde ayında Cülendâ nın oğullarına göndermişti (1 Zilkâde 8-30 Zilkâde 8/20 Şubat 630-21 Mart 630). Her iki kardeş de İslâmiyet i kabul etmiş ve Amr b. Âs ın hükmüne boyun eğmişlerdi. Amr b. Âs, Hz. Peygamber in vefatına kadar orada kalmıştır. Dolayısıyla birçok rivayette geçtiği üzere Amr b. Âs ın 6. Yılın Zilhicce ayında veya 7. Yılın Muharrem ayında Hz. Peygamber tarafından elçi olarak gönderilme ihtimali bulunmamaktadır. Hudeybiye Anlaşması ndan dönülen günleri ifade eden bu tarihler, henüz Amr b. Âs ın Müslümanlığı tercih etmediği bir dönemi ifade etmektedir. Taberî nin elçilerle ilgili olarak tercih ettiği görüş, Hz. Peygamber in 6. Yılın Zilhicce ayında altı kişiyi elçi olarak gönderdiği şeklindedir. Bunlar Mukavkıs, Hâris b. Ebû Şemir el-gassânî, Kayser, Hevze b. Ali,

16. DERS Hz. Peygamber in Davet Mektupları ve Çevre Devletlerle İlişkileri 101 Kisrâ ve Necâşî dir. Onun verdiği listede Amr b. Âs tabii olarak bulunmamaktadır. Taberî nin verdiği bilgilerden İbn İshâk ın Acem ve Arap krallarına İslâm a davet mektuplarının Hudeybiye ile Resûlullah ın vefatı arasında geçen zaman diliminde gönderdiği şeklinde sunduğu anlaşılmaktadır. Ancak çoğu zaman bunlar, aynı zaman diliminde çıkmış gösterilmektedir. Yemen: Hz. Peygamber, Yemen de bulunan Arap kabilelerine de mektup gönderdi. Bunlardan bir kısmı kişilere özel olarak gönderilmiştir. Bunlar arasında Hâris b. Abdükülâl, Şüreyh (Şerh) b. Abdükülâl, Nuaym b. Abdükülâl, üç bölgenin (Zû Ruayn, Meâfir ve Hemdân) idarecisi Numan a mektup gönderdi. Zür a b. Zî Yezen Himyer kabilesinden Müslüman olan ilk kişiydi. Hz. Peygamber Himyer den Benû Âmir kabilesine davet mektubu gönderdi. Bunlarda cizye ile ilgili hükümler bulunduğuna göre gönderilme tarihleri Mekke nin fethi esnasında olmalıdır. SONUÇ Hz. Peygamber tarafından Hudeybiye Seferi dönüşünde gönderildiği ifade edilen ve kaynaklarda hepsinin de aynı günde yola çıktıklarını ifade eden rivayet ihtiyatla karşılanmalıdır. Bu kişilerle ilgili listeler tarihçiler tarafından kısmî farklılıklarla sunulmaktadır. Ancak sunulan listelerdeki isimlerin bir kısmı ile ilgili anlatımlar da kesinlikle Hudeybiye Seferi dönüşüne denk gelmemektedir. Bu hususta günümüze kadar yapılan çalışmaların yeniden gözden geçirilmeye ve tartışılmaya ihtiyacı bulunmaktadır. KAYNAKÇA Avcı, Casim, İslâm-Bizans İlişkileri, Ankara 2015. Azimli, Mehmet, Hz. Peygamber in Bizans İmparatoru Herakliyus a Gönderdiği Davet Mektubu Üzerine Bazı Değerlendirmeler, Hikmet Yurdu, IV/7 (2011), s. 13-37. Derveze, İzzet, et-tefsirü l-hadîs (trc. Şaban Karataş vd.), I-VII, İstanbul 2014. Derveze, İzzet, Kur ân a Göre Hz. Muhammed in Hayatı, I-II, 3. Baskı, İstanbul 2012.

102 İMAN ŞEHRİ MEDİNE Göksoy, İsmail Hakkı, Hz. Peygamber in Hükümdarlara Gönderdiği Davet Mektupları ve Önemi, Süleyman Demirel Üniversitesi İlahiyat Fakültesi II. Kutlu Doğum Sempozyumu Tebliğler, Isparta 1999, s. 119-138. Hamidullah, Muhammed, Hz. Peygamber in Altı Orijinal Diplomatik Mektubu (trc. Mehmet Yazgan), İstanbul 2016. Hamidullah, Muhammed, İslâm Peygamberi (trc. Mehmet Yazgan), İstanbul 2004. İbn Hişâm, Ebû Muhammed Abdülmelik (ö. 218/833), es-sîretü n-nebeviyye (nşr. Mustafa Sakka ve dğr.), I-IV, 2. Baskı, Kahire 1955, II, 606-608. İbn Sa d, Muhammed b. Sa d b. Menî (ö. 230/845), Kitâbü t-tabakâti l- Kebîr, I-XI, Kahire 2001. Önkal, Ahmet, Hevze el-hanefî, DİA, XVII (Ankara 1998), s. 285. Öztürk, Levent, İslâmiyet in Yayılmasında Hicretlerin Önemi: Habeşistan Hicretleri Örneği, Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, IV (Sakarya 2001), s. 7-24. Öztürk, Levent, İlk Hicret Habeşistan, İstanbul 2015. Taberî, Ebû Ca fer Muhammed b. Cerîr (ö. 310/922), Târîhu t-taberî (nşr. Muhammed Ebü l-fadl İbrahim), I-XI, 2. Baskı, Beyrut 1967, II, 644-657, III, 94-95.