Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK/120

Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 3201 YHBK/3

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK /125 İŞ KAZASI ZAMAN AŞIMININ BAŞLANGICININ MALULİYET ORANIN KESİN OLARAK TESPİT EDİLDİĞİ TARİH OLDUĞU

ÖDEMEDEN MAHKEME KARARIYLA ÖLÜM AYLIĞI ALABİLİRLER

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK. /68

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/61 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA YÖNTEMİ

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 3201S.YHBK/3

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/35

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI. : N.B :Av. Y.P

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /53,59

AVUKAT YASİN GİRGİN

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/96

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

Trabzon üçüncü noteri olan davalı ise, süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.

ÇÖZÜM. Sosyal Güvenlik Mevzuatında Yaş Düzeltmesi ve. Onur tok * Bünyamin ESEN **

karar incelemesi YURTDIŞINDAKİ SİGORTALILIĞIN EMEKLİLİK KOŞULLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /28

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 506.S. SSK/ 79

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/ K. 2015/1159 T

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK. /Geç. 3.

HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER

(4721 S. K. m. 28) (6100 S. K. m. 30, 50, 55, 114, 124, Geç. m. 3) (1086 S. K. m. 41) (14. HD T. 2012/9222 E. 2012/10360 K.

İlgili Kanun / Madde 5510.S.SGK/107

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

KAMULAŞTIRMASIZ EL ATILAN TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ OBJEKTİF DEĞER ARTIŞ ORANI VEKALET ÜCRETİ

İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK. /80

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

Doğum - Yurtdışı - Askerlik Borçlanmaları İle İlgili Yargıtay Kararları

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas Numarası: 2015/ Karar Numarası: 2016/769 Karar Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/2 ZORUNLU SİGORTALI SAYILMANIN KOŞULLARI

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK/ S.İşK/78. T.C YARGITAY Hukuk Genel Kurulu. Esas No. 2008/21-53 Karar No. 2008/107 Tarihi:

Malullük Aylığı İle İlgili Yargıtay Kararları

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /54,57 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2014/15897 Karar No. 2015/6846 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İCRA İNKAR TAZMİNATI LİKİT ALACAK KAVRAMI MAL İADESİ YIPRANMA PAYI

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

idare tarafından karşılıklı olarak istenilmektedir.

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU ŞİKAYET NO : /572 KARAR TARİHİ:10/02/2014 RET KARARI ŞİKÂYETÇİ : F.Ş

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/130

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

"Tüketici Aleyhine Başlatılacak İcra Takibinde Parasal Sınır" "Tüketici Aleynine Ba~latllacak icra Takibinde Parasal ~ınırn

Yargıtay. Hukuk Genel Kurulu. Esas : 2011/ Karar : 2011/474. Tarih : Özet: - YARGITAY ĠLAMI -

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

EŞLER ARASINDA MAL REJİMİNİN TASFİYESİ DAVASI ( Zamanaşımı Def`i Yönünden ) ZAMANAŞIMI DEF`İNİN İLERİ SÜRÜLMESİ ŞEKİL VE SÜRESİ

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /41 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA ESASLARI AYLIK BAĞLAMA ORANI

T.C. DANIŞTAY Yedinci Daire. Anahtar Kelimeler : Katma Değer Vergisi, Müteselsil Sorumluluk, Ek Tahakkuk, İdari İşlemin İcrailiği

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

3- ÖLÜM VE YARALANMALARDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 5510 SGK/19

İŞ KAZASINA MARUZ KALAN İŞÇİ ( Maluliyet Oranı %0 Olsa Dahi Kusur Durumu Saptanarak Sonuca Göre Manevi Tazminata Karar Verilebileceği )

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

Sirküler No: 049 İstanbul, 17 Haziran 2016

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelik/m.

: Karabük Valiliği İl Defterdarlığı - KARABÜK

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 6100 S.HMK. /176

Ek 2: Dava Dilekçesi. İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi. Sayın Başkanlığına. İstanbul 2. İdare Mahkemesi 2008/1445 E

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1

YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ T E. 2005/10998 K. 2006/1271

UZUN SÜRELİ ARAÇ KİRALAMA - FİNANSAL KİRALAMA

Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI

ESAS NO : 2010/1629 KARAR NO : 2011/1726

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK /41

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK. /4,13

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

* TAZMİNATIN YABANCI PARANIN FİİLİ ÖDEME GÜNÜNDEKİ KUR ÜZERİNDEN TAHSİLİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/115,120

T.C. D A N I Ş T A Y İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2015/4614 Karar No : 2018/49

MÜFETTİŞİN ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL ETMESİ NEDENİYLE TAZMİNAT

SİGORTACIYA KARŞI DAVALARDA FAİZ BAŞLANGICI

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

TAZMİNAT HESAPLARINDA ASGARİ ÜCRETLERİN UYGULANMASI

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/53,54,57

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

Transkript:

T.C YARGITAY Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2005/10-70 Karar No: 2005/101 Tarihi: 23.02.2005 İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK/120 ÇALIŞMAYA BAŞLADIKTAN SONRA ALINAN YAŞ DÜZELTİLMESİ KARARLARI YAŞLILIK AYLIĞI BAĞLANMASINDA DİKKATE ALINMAMASI ÖZETİ: 5434 sayılı Kanuna göre ölçü 18 yaş, 1479 sayılı Kanuna göre ilk defa Bağ-Kur a bağlı çalışma, 506 sayılı Kanuna göre ilk defa herhangi bir sosyal güvenlik kurumunda çalışmaya başlama ilkesinin sosyal güvenlik yasalarında düzenlenmiş olan bir kısım sigorta kollarında, dikkate alınmasında ki amaç, sigortalı için belirtilen anlarda oluşan statükonun, eş deyişle, o anki mevcut durumun korunmasıdır 120. maddeye, 24.6.2004 gün ve 5198 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen 3. fıkrada;...ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonraki yaş tashihleri dikkate alınmaz. Hükmünün de bu düşünceyi amaçladığı görülmektedir. Yasada yer alan ve ilk defa çalışmaya başlamakla oluşmuş olan statükonun sürekliliğini sağlamayı amaçlayan 120. madde hükmü karşısında, belirtilen nedenlerle, ilk defa çalışmaya başlandıktan sonra verilmiş yaş düzeltme kararları maddede belirtilen sigorta kollarında dikkate alınamayacaktır. Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 14. İş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 4.3.2004 gün ve 2003/26 E. 2004/101 K. sayılı kararın incelenmesi taraflar vekili tarafından 149

istenilmesi üzerine, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 28.6.2004 gün ve 2004/3021-5983 sayılı ilamı ile; (...Dava, kesinleşmiş mahkeme ilâmı gereği talep tarihini takip eden aybaşı itibarîyle davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, yaşlılık aylığı bağlanmasında; sigortalının ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin mi? Yoksa çalışmanın başlamasından sonra mahkeme kararı ile düzeltilen tarihin mi? Esas alınacağı ve bu bağlamda düzeltilen doğum tarihinin ilk defa çalışmaya başlandığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı olan doğum tarihi yerine ikâme edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, Anayasamızın 2.maddesi Türkiye Cumhuriyeti nin sosyal bir hukuk devleti olduğunu işaret etmekte, 60. maddesinde ise Herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Denilmek suretiyle hiç kimsenin sosyal güvenlik hakkından mahrum edilemeyeceği vurgulanmaktadır. Öte yandan, 506 sayılı Yasa nın 6. maddesi de sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez olduğunu hükme bağlamaktadır. İşte bütün bu yasal düzenlemelerle, sosyal güvenlik konusunun kamusal niteliği ön plana çıkartılmakla birlikte, özünde huzurlu bir toplum oluşturulması, milli dayanışmanın sağlanması, eşitlik ve adalet ilkeleri çerçevesinde insan haklarına saygılı ve bireylerin yaşam koşullarının iyileştirilerek insanca yaşam olanaklarının hazırlanması görevi cümlesinden olarak, toplumun olabildiğince kapsamlı biçimde sosyal güvenceye kavuşturulması, diğer bir anlatımla geniş halk kitlelerinin Devlet in koruması (sosyal güvenlik şemsiyesi) altında toplanmasının amaçlandığını söylemek yerinde olur. Diğer taraftan İş ve Sosyal Güvenlik Kanunları nın (vaz ındaki) çıkartılmasındaki asıl etkenlerden biri de çalışma hayatının düzenlenmesi yanında, işverenler karşısında güçsüz ve zayıf durumda bulunan, çalışanların haklarının güvence altına alınması amacına yöneliktir. Öyle ise, bu sosyal amaçlara ulaşılmasında yasaların genişletici yorumla ele alınması, bu çevrede, çalışanlar lehine hareket edilerek, yokedici ve yıkıcı değil fakat yapıcı yaklaşımlar içinde olunması, sosyal güvenlik hukukunun evrensel ilkelerindendir. Konuya bu açıdan bakan Dairemizin ilk günden beri sapma göstermeksizin uygulaya geldiği yerleşik inançlarına göre, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa nın 120. maddesinde Mahkemelerden verilen yaş tashihi kararlarının uygulanmayacağına ilişkin herhangi bir açıklık bulunmadığı da gözönünde tutularak maddede sözü edilen... ilk defa çalışmaya başlandığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri... esas tutulur hükmüyle, bir kimsenin birden çok (değişik) tarihlerde nüfusa kayıt edilmiş olması veya nüfus kütüğü ile nüfus cüzdanı arasında uyuşmazlık olması gibi hâllerde, uygulamada birlik sağlanmasına yönelik olarak ilk kayıt ın esas alınması gereğine işaret edilmek istendiği kabul edilmektedir. Kesinleşmiş Mahkeme hükmü ile düzeltilmiş doğum kaydının yaş tashihine konu edilen ilk kayıtta yer alan doğum tarihindeki yanlışlığı tümüyle keenlemyekûn hâle getirdiği, diğer bir anlatımla (ilk kayıttaki yanlışlığı başlangıçtan itibaren silmek suretiyle) ortadan kaldırdığı ve yargı kararıyla düzeltilmiş şekliyle oluşturulan bu yeni kayıt ın ise silinen ilk kayıt ın yerine (geçtiği) ikâme edildiği, yadsınamaz. Bu durumda yaş düzeltme kararıyla idarece düzenlenen ilk kayıt iptal edilmekle orta 150

yerde, uygulamaya elverişli olarak, bir tek mahkemece düzeltilmiş kayıt kalmış olacağından artık farklı iki nüfus kaydının varlığından da söz edilemez. Aksine bir yaklaşımla, ilgili yasa maddesinde yer almadığı halde, mahkemelerce düzeltilen doğum tarihlerine değer atfedilemeyeceği, yaş tashihi kararlarının uygulamada nazara alınmayacağı gibi, yasa koyucunun öngörmediği bir anlam, madde metnine yorum yoluyla (dahil edilerek) yüklenemez. Esasen, Anayasa nın 138/son maddesine göre de, kesinleşen yargı kararlarının gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağı, bu cümleden olarak, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunluluğu vardır. Bütün bu olgular yanında, 30.10.1987 tarihli Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği nin 83. maddesi ve daha sonra bu yönetmeliği yürürlükten kaldıran 16.01.2004 tarihli yönetmeliğin 85. maddesinde de aynen tekrarlandığı şekliyle, yapılan düzenlemelerde, yukardan beri açıklaya geldiğimiz konuyla ilgili görüşlerimizin doğrulandığı görülmektedir. Nitekim bahsi geçen yönetmeliğin anılan maddelerinde... birden fazla nüfus kaydı bulunanların bu kayıtları arasında fark varsa, tarihi eski olan kayıt, sonraki kayıt idare veya kaza mercilerinden verilmiş bir kararla yapılmış veya düzeltilmiş ise, kararlar kesinleşmiş olmaları şartıyla nüfus kayıtlarına geçirilmemiş olsa bile, yukarda belirtilenler için bu kayıt esas olur denilerek, hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık ve net olarak, yaş tashihi kararlarının sosyal sigorta işlemlerinde esas alınacağını amir bulunmaktadır. Şu hale göre kesinleşmiş mahkeme hükmü ile düzeltilmiş nüfus kütüğündeki doğum tarihi asıl ve ilk kayıt olarak kabul edilmesi ve 506 sayılı Kanun uygulamalarında dikkate alınması yasal bir zorunluluktur. Belirtelim ki 506 sayılı Yasa nın 120. maddesinde, mahkemelerden verilen yaş tashihi kararlarının uygulanmayacağına (veya bu kararın 18 yaşın doldurulmasından evvel veya işe girişten önce alınmış olmak şartıyla esas alınacağı, aksi takdirde yapılan yaş düzeltmelerinin nazara alınmayacağına) ilişkin 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu nun 105/2. maddesine koşut herhangi bir hüküm yoktur. Kurumun aksine işlemleri hukukî dayanaktan yoksundur. Öte yandan somut olayda, çekişmeye konu edilen yaş tashihi davası ile son zamanlardaki Yasa değişiklikleri özellikle de 4447 sayılı Yasa ile getirilen ve aylık bağlama vs.de yaş sınırını yükselten böylece sigortalılar aleyhine ağırlaştırıcı hükümler içeren düzenlemelerden kurtulma amacının güdüldüğü; bu suretle kötü niyet gösterilerek Kanuna karşı hile yoluna başvurulduğu, veya bu yaş tashihi davasının anılan manada muvazaa içerdiği de iddia ve ispat edilmiş değildir. Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.) Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davacı vekili 151

HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: A-Davacının İsteminin Özeti: Davacı, yaşlılık aylığı isteminin davalı Kurumca reddedildiğini belirterek, tahsis işlemlerinde düzeltilen doğum tarihinin dikkate alınarak yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemektedir. B-Davalının Yanıtının Özeti: Davalı Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı vekili, 506 sayılı Kanunun 120. maddesi hükmüne dikkat çekerek, malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kollarında, ilk defa çalışmaya başlanılan tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin esas alınabileceği savunmasında bulunmuştur. C-Yerel Mahkemenin Kararının Özeti: Davacının ilk defa 8.8.1977 tarihinde sigortalı çalışmasının başladığı, bu tarihten sonraki bir tarihte ilgili mahkemece davacının yaşının büyütülmesine karar verildiği, oysaki, davacı sigortalının ilk işe girişinden sonra mahkeme tarafından yaşının düzeltilmesinin emeklilik yaşının hesaplanmasında dikkate alınmayacağı belirtilerek; Davanın reddine karar verilmiştir. D-Temyiz Evresi, Bozma ve Direnme: Hüküm, taraflar vekilinin temyizi üzerine Özel Daire ce yukarıya aynen alınan gerekçelerle bozulmuş, yerel mahkemece bu bozmaya karşı önceki gerekçeler tekrarlanarak direnme kararı verilmiştir. E-Maddi Olay: Davacı, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında ilk defa 8.8.1977 tarihinde çalışmaya başlamış olup, anılan tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihi 1.1.1961 günüdür. 18.7.1978 tarihinde sonuçlanan yaş düzeltme davasında, 1961 olan doğum tarihi, ay ve gün aynı kalmak kaydıyla, 1959 olarak düzeltilmiştir. Düzeltilen bu tarihin bir kısım sigorta işlemlerine esas alınması gerektiği iddia edilmekte ise de Sosyal Sigortalar Kurumu, işlemlerine, ilk defa çalışmaya başlanılan tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihini esas almaktadır. F-Gerekçe: Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 120.maddesi olup, uyuşmazlık; ilk kez sigortaya tabi bir işte çalışmaya başladıktan sonra mahkemece düzeltilen doğum tarihinin Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı nca yaşlılık aylığı tahsis işlemlerinde dikkate alınıp alınmayacağı noktasında toplanmaktadır. Yasalarda yer alan yaşla ilgili düzenlemeler, yaşamın her alanında etkisini göstermekte, bir kısım hakların kazanılması, kullanılması ya da sona ermesinde dikkate alınmaktadır. 1587 sayılı Nüfus Kanununun 16. maddesi uyarınca; Her çocuğun doğum tutanağı doğum bildirisi yapılan nüfus dairelerince adlı ve soyadlı olarak tutulur. Anılan Kanunun 46. maddesi ile kayıt düzeltme kapsamında, yaş düzeltme davalarına olanak tanınmış olup, düzeltilen kayıtlar ilgili kütüğe geçirilmektedir. 152

Değişik yasalarda, yaşla ilgili, sınırlayıcı nitelikte düzenlemeler bulunmaktadır. 1111 sayılı Askerlik Kanununun, yaşlarını değiştirenler başlıklı 81.maddesinde kural olarak; Askerlik çağına girdikten sonra yaşlarını değiştirenlerin yaşlarında yapılan değişikliğin askerliklerine tesiri yoktur... 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Kanununun 105. maddesi ile, yaş düzeltmesi için 18 yaş sınırını getirmiştir. Yaş düzeltmeleri 18 yaş doldurmadan yapılmışsa geçerli sayılacak, sonraki düzeltmeler anılan Yasa açısından dikkate alınmayacaktır. Bu düzenleme ile de yaş düzeltme kararlarına sınırlı bir geçerlilik tanındığı görülmektedir. 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun 66. maddesi hükmünde; Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında, sigortalıların ve hak sahibi çocuklarının sigortalının bu Kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri... esas tutulur. Madde, açıkça yaş düzeltmesinden söz etmese de, ilk defa çalışılmaya başlayan tarihteki nüfus kütüğünde yazılı kayıtların gözetileceğinin belirtilmiş olması karşısında benzer sonuca ulaşılmaktadır. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 120/2. maddesinde de benzer bir düzenleme yer almaktadır. Bu hükme göre; Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında, sigortalıların ve hak sahibi çocuklarının, sigortalının yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı kanunlara veya bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri, sigortalının sigortaya tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklarının da nüfus kütüğüne ilk olarak yazılan doğum tarihleri esas tutulur. Bu noktada uyuşmazlık, yaş düzeltmeye ilişkin yargı kararları ile sosyal güvenlik yasalarında oluşturulmuş olan sigortalılık statüsüne müdahale edilip edilmeyeceğidir. Nüfus Kanununda kayıt düzeltme davalarından amaçlanan, tutulmakta olan sicilin, gerçek duruma uygunluğunun sağlanmasıdır. 5434 sayılı Kanuna göre ölçü 18 yaş, 1479 sayılı Kanuna göre ilk defa Bağ- Kur a bağlı çalışma, 506 sayılı Kanuna göre ilk defa herhangi bir sosyal güvenlik kurumunda çalışmaya başlama ilkesinin sosyal güvenlik yasalarında düzenlenmiş olan bir kısım sigorta kollarında, dikkate alınmasında ki amaç, sigortalı için belirtilen anlarda oluşan statükonun, eş deyişle, o anki mevcut durumun korunmasıdır. 120. maddeye, 24.6.2004 gün ve 5198 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen 3. fıkrada;...ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonraki yaş tashihleri dikkate alınmaz. Hükmünün de bu düşünceyi amaçladığı görülmektedir. Bu özel düzenlemelerin temelinde yer alan, statükonun korunmasına yönelik düşüncenin, kurumsal planlama ve aktüeryal dengelerin oluşturulmasında duyulan kaygılardan kaynaklandığının kabulü gerekir. 153

Aksinin kabulü ise, bu düzenlemelerle, yaş düzeltme davalarından kanuna karşı hilenin amaçlandığı, kişilerin yaş düzeltme konusunda kötü niyetli olduğu ve bu yönde delileri kararttıkları, dolayısıyla, yaş düzeltme istemli davaların yargılamalarında gerekli özenin, duyarlılığın gösterilmediği ve hukuksal denetimin Yüksek Mahkemece sağlanamadığı, kesinleşen yargı kararlarının doğruluğunun ve geçerliliğinin tartışmalı olduğunun kabulü sonucunu doğuracaktır ki, bu düşünce, ne yasama ne de yargı organlarınca temel alınamaz, savunulamaz. Yasada yer alan ve ilk defa çalışmaya başlamakla oluşmuş olan statükonun sürekliliğini sağlamayı amaçlayan 120. madde hükmü karşısında, belirtilen nedenlerle, ilk defa çalışmaya başlandıktan sonra verilmiş yaş düzeltme kararları maddede belirtilen sigorta kollarında dikkate alınamayacaktır. Yasama Organının, yasal düzenlemelerle, dolaylı olarak yaş düzeltme kararlarına müdahale edemeyeceği yönündeki eleştirinin ise Anayasa Yargısınca, Anayasanın 150 vd. maddeleri kapsamında değerlendirilebileceğinden kuşku bulunmamaktadır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan gerekçelerle ONANMASINA, 23.2.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. 154