Sudan Özelinde Türk-Afrika İlişkilerinin Bazı Yönleri



Benzer belgeler
Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - FRANSA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

Dış Ticaret Müsteşarlığı nca ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi amacıyla çeşitli stratejiler uygulamaya konmuş bulunmaktadır.

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

Devrim Öncesinde Yemen

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

TÜRKİYE - GANA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

TEMEL GÖSTERGELER. Ülkedeki işgücünün 1/3 ünden fazlası tarım ve tarıma dayalı sektörlerde istihdam edilmektedir.

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ MART

Türkiye, Afganistan ve Pakistan arasında Ekonomik İşbirliği için İSTANBUL FORUMU

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

2. GENEL BİLGİLER TABLOSU (2012)

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

ESTONYA ÜLKE RAPORU HAZIRLAYAN: DİLARA SÜLÜN

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL

İZMİR TİCARET ODASI GAMBİYA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

1. ABD Silahlı Kuvvetleri dünyanın en güçlü ordusu

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

İZMİR TİCARET ODASI GAMBİYA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

Lozan Barış Antlaşması

Kyoto Protokolü nün Onanması (Taraf Olunması) ve Uluslararası İklim Rejiminin Geleceği ile İlgili Bazı Politik ve Diplomatik Noktalar

Türkiye ve Avrupa Birliği

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

KAMU DİPLOMASİSİ ARACI OLARAK ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRAMLARI VE TÜRKİYE UYGULAMALARI. M. Musa BUDAK 11 Mayıs 2014

SOMALİ ÜLKE RAPORU

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır.

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

Sudan Cumhuriyeti Büyükelçiliği Ankara

A) Siyasi birliklerini geç sağlamaları. B) Sömürge alanlarını ele geçirmek istemeleri. C) Sanayi devrimini tamamlayamamaları

10. ULUSLARARASI TÜRK - AFRİKA KONGRESİ

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

ORTA ANADOLU İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

KAYSERİ SANAYİ ODASI. MACARİSTAN ÜLKE RAPORU 23 Kasım 2018

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

Türkiye ve Kitle İmha Silahları. Genel Bilgiler

4. İslam İşbirliği Teşkilatı ( İİT ) Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu

TÜRKİYE NİN DIŞ TİCARETİNDE SERBEST TİCARET ANLAŞMALARI HAKKINDA BİLGİ VE DEĞERLENDİRME NOTU

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

İZMİR TİCARET ODASI GAMBİYA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

KAYSERİ SANAYİ ODASI. BANGLADEŞ ÜLKE RAPORU 21 Kasım 2018

ENDONEZYA ÜLKE RAPORU

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

TÜRKİYE - KATAR STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Körfez'in petrol zengini ülkesi: Kuveyt

Güncel Jeo-Politik ve D-8 Cuma, 08 Aralık :55

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇÖLLEŞME İLE MÜCADELE SÖZLEŞMESİ 12. TARAFLAR KONFERANSI (COP12)

Değerli S. Arabistan Cidde Uluslararası Türk Okulu

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

13. Aşağıdakilerden hangisi yeni Türk alfabesinin kabul edilme nedenlerinden biri değildir?

Değerli Çekmeköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğrencileri

TTYO Çıkmazına Karşı, Farklı Bir Öneri NİTELİKLİ SANAYİ BÖLGELERİ MEHMET ÖZÇELİK

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

İktisat Tarihi II. 13 Nisan 2018

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

T.C. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

İKİLİ İŞBİRLİĞİ. çevre ve ormancılık alanında otuz üç (33) Ülke ile toplam otuz yedi (38) tane,

Technology. and. Machine

SAINT BENOIT FRANSIZ LİSESİ

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları

Türkiye-Kosova Serbest Ticaret Anlaşması IV. Tur Müzakereleri. Caner ERDEM AB Uzman Yardımcısı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

Kuzey Afrika Pazarı: Fırsatlar, Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

İZMİR TİCARET ODASI ZAMBIYA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

GAMBİYA ÜLKE RAPORU. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu Afrika Koordinatörlüğü

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

ULUSLARARASI FİLİSTİN ZİRVESİ 2018

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

IMF, Birleşmiş Milletlerin uzmanlaşmış kurumlarından biri olsa da, kendi tüzüğü, yönetim yapısı ve mali kaynağı vardır.

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

TÜRKİYE DEMİRYOLU ULAŞTIRMASININ SERBESTLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

TEMEL GÖSTERGELER Coğrafi yapı

YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI

Transkript:

Sudan Özelinde Türk-Afrika İlişkilerinin Bazı Yönleri Yusuf Fadl Hasan Hartum Üniversitesi Çev. Hasret Dikici Bilgin Giriş Türkiye nin Afrika ile ilişkileri 16 yüzyıla uzanmaktadır. Geçmişte Kuzey Afrika daki Arap ülkeleriyle, Sudan ın Nil kıyısıyla ve Doğu Afrika nın bazı stratejik bölgeleriyle siyasi, kültürel ve ekonomik ilişkiler kuruldu. Sahraaltı Afrika da ise kayda değer varlık ya da ilişkiler söz konusu değildir. Bununla birlikte, başta Bilâdüssudan ve Kuzeydoğu Afrika olmak üzere Afrikalı bütün Müslümanları iki kutsal mekanın Mekke ve Medine nin - koruyuculuğunu yapan Osmanlı Halifeliği ne bağlayan din unsuru çok önemlidir. Sudan diğer bütün Arap ülkeleri gibi Osmanlı İmparatorluğu nun etkisinde kalmış bir Afro-Arap ülkesi olmasına rağmen, bu makalede Sahraaltı Afrika ülkesi olarak değerlendirilecektir. Geniş kaynaklarıyla Afrika, günümüzde dünyanın ekonomik cephesini temsil etmektedir ve bu nedenle gelişmiş ülkeler arasındaki sert rekabete maruz kalmaktadır. Uygarlık yolunda güçlü adımlar atmış, bölgesel bir güç olarak ordusunu geliştirmiş ve modern bir devletin özellikleriyle donanmış olan Türkiye, Afrika kıtası ile ilişkilerini geliştirmeyi hedeflemektedir. 1998 yılında Türk Dış Politikası Afrika ya Açılım Eylem Planı başlatıldı. 21 Eylül 2005 tarihinde Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Sayın Abdullah Gül BM Genel Kurulu nun 60. Oturumu nda Afrika kıtası ile olan ilişkilerimizi ve işbirliğini ilerletmeye büyük önem veriyoruz. Eylem Planı na göre Türkiye Afrika kıtası ile ilişkilerini bir bütün olarak geliştirecektir. Yakın zamanda, Türkiye nin kıtaya yapacağı insani ve kalkınmaya yönelik yardımların koordine edilmesi için Addis Abeba da bir ofis açmış bulunuyoruz. şeklinde konuştu.

Ayrıca, Türkiye 2005 yılını Afrika yılı ilan etti. Türkiye, Afrika kıtasının acılarını dindirmek, hastalıkları ve açlığı ortadan kaldırabilmek için çalışarak uluslararası kuruluşlara katkıda bulunmaya devam edecektir. Kısacası, Türkiye ekonomik ilişkilerini genişletmek ve diğerlerine bir modernleşme modeli olmak için Afrika kıtasında önemli rol oynayabilir. 1961 den bu yana Türk hükümetleri Başbakan Yardımcısının ifade ettiği gibi iyi niyet göstermişlerdir. Güney Afrika ve Sudan gibi ülkelerle ilişkilerde ilerleme kaydedilmiştir. Ancak hala yapacak çok şey bulunuyor. Sudan 1 Ocak 1956 da İngiliz-Mısır yönetiminden bağımsızlığını kazanır kazanmaz diğer ülkelerle serbest ilişkiler kurmaya başladı. Temel amacı özgürlük, adalet, eşitlik ve tüm insanlar için ilerleme ilkelerini desteklemekti. Diğer ülkelerle arasında ekonomik işbirliğiyle beslenen dostane ilişkiler kurulmasını hedeflemiştir. Dokuz ülkeye komşu, uçsuz bucaksız henüz el değmemiş doğal kaynaklarıyla Afrika nın kalbindeki büyük bir ülke olarak Sudan ekonomisini geliştirmeye çalışmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti ve Sudan kararlı bir ortaklık yoluyla her iki ülke için de istenilen ekonomik kalkınmayı sağlamakta başarılı olabilirler. Türkiye-Sudan İlişkileri (1527-1820) Türkiye-Afrika ilişkilerinin tarihinde Sudan önemli yer tutmaktadır. Sultan Selim in 1517 yılında Mısır ı ele geçirmesiyle burası bir eyalet haline geldi. 1299-1918 yılları arasında Sudan İslam ı savunma ve sınırlarını genişletme görevini üstlenen güçlü Osmanlı İmparatorluğu nun bir parçası oldu. 1 Doğu nun baharatlarını Mısır ve Suriye üzerinden Avrupa ya taşıyan ticaret yollarını kontrol altında tutmak isteyen Portekizliler in egemenliğine son verme amacıyla, Osmanlılar Kızıldeniz i Portekizliler e kapatmak istedi. Bunun sonucunda 1

Sudan ın Sevakin (ve Masava) limanlarını içine alan stratejik noktaları 1527 de ele geçirdi. 2 Sevakin in ele geçirilmesi Osmanlı Sultanları nı Sudan mahallî gücü Func Sultanlığı ile yüz yüze getirdi (1504-1821). İstanbul daki Sadrazam a sunulan önemli bir belgede Osmanlı nın sınır stratejisi ele alınmıştır. Daha sonra Atbara Vadisi ni de içine alan Sevakin ile Nil Nehri arasındaki bölgenin fethedilmesi önerildi. Sevakin in iç bölgesinde patlak veren çatışmalara rağmen bölgedeki Func hakimiyeti aralıksız devam etti. 1556 ile 1584 yılları arasında İstanbul daki imparatorluk divanı Habeşistan ve Func Sultanlığı na karşı bir dizi sefer düzenlenmesi için yetki verdi. Böyle bir saldırı bütün Kuzeydoğu Afrika nın altın, zamk ve köleleştirilebilir nüfusuyla denetlenmesini güvence altına alabilirdi. İlki merkezi ve ikmal üssü Sevakin olan Habeş eyaleti olmak üzere iki yeni eyalet kurulması öngörüldü. Osmanlı birliklerinin bugünkü Eritre devleti sınırları içinde ilerlemelerine rağmen, Habeşistan ı Sevakin den ele geçirme çabası başarısız oldu ve bölge 1579 da terk edildi. 3 İkinci yeni eyalet 1565 te Osmanlı güçlerinin Nil Vadisi ne Birinci Cataract ın güneyinden İbrim bölgesine ilerlemesiyle kuruldu ve eyalet bu isimle tanındı. Orada Osmanlı ordusu Func a bağlı Arap kabileleri ve yöneticileriyle savaştı. Yavaş yavaş Osmanlı güçleri Üçüncü Cataract a ilerledi. Muhtemelen bu sırada İbrim ve Say isimli iki Osmanlı kalesi Mısır eyaletini Func saldırılarından koruyabilmek amacıyla kuruldu. 1584 yılında, Mahas bölgesi fethedildi ve sancak haline getirildi. Zengin altın, zamk, fildişi ve köle kaynaklarını denetim altında tutmasıyla ünlü Func Sultanlığı nın ele geçirilmesi için ikmal üssü olarak kullanıldı. Üçüncü Cataract ın on kilometre güneyindeki Hannek te Osmanlı güçleri ile Func ordusu çetin bir savaşa girişti. Osmanlı ilerlemesi 1584 te kararlı bir şekilde gözden geçirildi. Bu tarihten sonra imparatorluk divanı devletin tasarılarını bıraktı ve pasif savunma politikası uyguladı. Resmi sınır 2 3

1820 ye kadar Hanek oldu, daha sonra Türk-Mısır güçleri Func Sultanlığı nı ele geçirdiler. İbrim ve Say kaleleri bir kısmı muhtemelen Bosnalılar ve Macarlar dan (ya da ataları kendi ülkesinde Macarab olarak bilinen Maygarlar) ve yerli Araplar dan oluşan yeniçeriler tarafından korundular. Bu iki kale 1794 e kadar maaşların Kahire tarafından ödendiği askeri kuruluşlar olarak varlıklarını sürdürdüler. Büyük askeri anlaşmalar olmadığı için birkaç takviye birlik bulunuyordu. Bu nedenle garnizonlara asker alımı kısmen soydan geçmiş kısmen de yerel halktan yapıldı. Gerçek anlamda askeri rekabet zamanla azaldı, çünkü M.S. 1600 den sonra Birinci Cataract la Üçüncü Cataract arasında ne Func, ne de Osmanlı Sultanları bölgeye fazla ilgi göstermediler. Bununla birlikte, dönemin büyük kısmında bölgede barış hakim oldu ve ticaret kervanları Sinnar, Şendi (Shendi), Sevakin ve Osmanlı nın Mısır ve Hicaz eyaletleri arasında düzenli olarak hareket ettiler. 4. Bu ticaret yoluyla ülke Osmanlı Halifeliği ne komşu ülkelerin kültürel ve dini etkisi altında kalmıştır. Türk Yönetimi (1821-1885) 1821 yılında, gerileyen Func Sultanlığı nın hakimi Mısır Valisi Mehmet Ali tarafından gönderilen Türk ordusuna teslim oldu. Fetih Osmanlı Halifesi adına gerçekleştirildi. Türk yönetimi sonraki altmış yılda Sudan da hüküm sürdü. Söz konusu dönemi anlatmak için genellikle Türk veya Türk-Mısır terimleri kullanılmaktadır. Sudan Orta Çağ dan bu yana gerçek anlamda Mısırlılar tarafından değil fethedilmemiş veya yönetilmemiştir, yöneticiler daha çok Türkçe konuşan bir gruptur. Birkaç Mısırlı Sudan da üst düzey yönetici oldu veya askeri görevlere getirildi, ancak çoğunlukla yönetimde ve orduda alt düzey görevlere atanmışlardır. Bunun sonucunda Sudanlı (ve Mısırlı) tarihçiler bu yöneticileri Türk olarak tanımlamış ve söz konusu dönemi Türkiye (Türkiyya) olarak adlandırmışlardır, çünkü Sudan sadece Osmanlı nın 4

Mısır eyaletine bağlı olması anlamında Mısırlı dır. 5 Türk-Mısır tanımı Mısır ın kültürel etkisini belirtmesi anlamında daha uygun bir kullanımdır. Bununla birlikte Türk veya Osmanlı Türkü bu çalışma bağlamında daha doğru bir kullanımdır ve bu nedenle diğer terimlere tercih edilmiştir. Mehmet Ali nin Sudan ı ele geçirmekteki temel hedefi Sudan ın beşeri ve ekonomik kaynaklarından bağımsız ve modern bir devlet kurmak amacıyla yararlanmaktı. 6 Türk macerası büyük anlamda başarısız olmuştur: rejim sert mali politikalar ve kötü yönetim nedeniyle direnişle karşılaştı. Muhalefet 1882 deki Mehdi Devrimi yle sona erdi. Mehmet Ali nin Sudan ın altınından yararlanma çabası da başarısızlıkla son buldu. Bununla birlikte gelişmiş sulama sistemi ve yeni bitkilerin ekilmesiyle tarımı geliştirmede daha başarılı oldu. Aslında, bütün Sudan ürünleri ve ihracatı hükümet tekelinde kaldı. Öte yandan, Türk rejimi bazı önemli konularda olumlu miras bıraktı. Modern Sudan tarihi ve Sudan ın bugünkü sınırlarında birlik haline gelmesi Türk rejimi ile başlamıştır. İlk fethedilen Sinnar ve Korfodan a Kızıldeniz Tepeleri, Kesale (Kassala), Ekvator (Hattıistivâ), Bahrülgazel, ve Darfur Hartum merkezli ülkenin sınırlarına dâhil edildiler. Modernleşme de bu dönemde başladı; örneğin siyasi ve ekonomik organizasyon yöntemleri, ürün taşıma teknikleri ve Avrupa devletlerinin iletişim araçları getirilmiş ve bunların hepsi eski geleneksel toplum yapısını değiştirdi. 7 Üç büyük yenilik ateşli silahlar, buharlılar ve elektrikli telgraf, hükümetin otoritesini genişletmek amacıyla kullanıldı. Türk modeline benzeyen yeni bir yönetim sistemi kurumsallaştı. Hükümet, eyalet yöneticilerinin desteğinin alındığı tek bir valigeneralin liderliğinde oldukça merkezileşti. Geleneksel sufi öğretilerinin yerine Ortodoks Sünni İslam teşvik edildi. Osmanlı İmparatorluğu nda hâkim olan Hanefi Hukuk Ekolü 5 6 7

temelinde, hükümet desteğine bağlı kadı ve müftülerden oluşan, yeni bir hiyerarşiye bağlı, yeni bir hukuk sistemi oluşturuldu. Avrupa ve Mısır dan gelen hristiyanların hükümet hizmetinde kullanılması Sudan halkında rahatsızlığa neden oldu. Sudan halkı Avrupalılar ın davranışlarından hoşlanmadı ve yöneticilerin getirdiği laik yasaları desteklemedi. Kültürel düzeyde ilk litografik (taş baskılı) baskı sistemi getirildi ve kağıt fabrikası kuruldu. Sudan da kullanılan Arapça ya bazı Türkçe sözcükler girdi ve mevki belirten birtakım askeri terimler yaygınlaştı. Özelikle din adamları ve askerlerin giysileri Sudan toplumunun bazı kesimlerince benimsendi. Sudan ın kaynaklarından yararlanmak için kurulan geniş Türk yönetimi ve kurumsallaşan sosyo-ekonomik ve teknolojik yenilikler geleneksel Sudan toplumu üzerinde etkili oldu ve 1885 teki Mehdi Devrimi yle sonuçlanan uyuşmazlık ve direnişe neden oldu. 8 Günümüzde Mehdi Devrimi ülkeyi yabancı yönetiminden kurtarma amacı taşıyan bir bağımsızlık hareketi olarak değerlendirilebilir. 1882 de Mısır ı işgal eden İngiltere Hidiv in devrimci Sudan eyaletlerini bastırması yönündeki taleplerini reddetti. 1892 Haziranında imparatorluk döneminin zirvesindeki İngiltere birleşik İngiliz-Mısır güçleri ile Sudan ı işgal etme kararı aldı. İngiltere kendi etki alanına yaklaşan Avrupalı güçleri Sudan dan uzak tutmanın yollarını arıyordu. İngiltere nin işgali haklı çıkarmak için resmi gerekçesi Türk-Mısır egemenliğinin yeniden sağlanmasıydı. Bu işgal, günümüzde Sudan halkının, yapısı ve vergiyle ilgili konulara yaklaşımı nedeniyle, kendinden önce gelen Türk yönetiminden ayrı tutmadığı yeni bir yabancı yönetim dönemini başlatmıştır, ki bu nedenle yeni hükümete et-türkiye es-sâniye, yani ikinci Türk Hükümeti denilmiştir. 8

Sudan bu tarihten sonra 19 Ocak 1899 da yürürlüğe giren bir İngiliz-Mısır Antlaşması nın yönetimine girdi. Antlaşma metninde egemenlik sözü geçmemesine rağmen, yönetim teorik anlamda İngiltere ile Mısır arasında paylaşıldı. İngilizler Osmanlı Sultanı nın Sudan üzerindeki egemenlik iddiasını göz ardı etti ve Mısır ın resmi olarak hala Osmanlı İmparatorluğu nun parçası olmasını dikkate almadı. Yine de, yukarıda da değinildiği gibi, hükümetin yönetim sistemi önceki Türk yönetiminin üstüne kuruldu. 9 Bu süreçte Sudan ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki ilişkiler Fur Sultanlığı dışında kesintiye uğradı. Osmanlı İmparatorluğu ve Fur Sultanlığı 1898 yılında Fur Sultanlığı üzerinde hak iddia edenlerden birisi olan Ali Dinar, Al-Fashir de kendi yönetimini kurdu. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlılar a yakınlaştı. İngiltere ye olan düşmanlığı dinî ve siyasî konularda kendini gösterdi. Osmanlı Harbiye Nazırı Enver Paşa 3 Şubat 1915 te Ali Dinar a bir mektup yazarak ortak düşman İngilizler e karşı Osmanlı güçlerine katılmaları için çağrıda bulundu. Ortak hükümet, Sultan a karşı, arasında hava araçlarının da bulunduğu bir birlik gönderdi. 22 Mayıs 1916 da yenilgiye uğramasıyla Osmanlı İmparatorluğu ile var olan ilişkiler tamamıyla kesildi. 10 Türkiye Cumhuriyeti ve Dış Politikası Türkiye Cumhuriyeti nin Ekim 1923 te kurulması ve Mustafa Kemal Atatürk tarafından halifeliğin kaldırılması Türkiye tarihinde bir dönüm noktasıdır. Halifeliğin kaldırılmasına temelde muhafazakâr Türkiye adına, Türk halkının hem kendi İslami ve imparatorluk geçmişiyle hem de uzun zamandır lideri oldukları Müslüman dünyayla olan 9 10

bağlarının tehlikeye girmesi nedeniyle muhalefet edildi. 11 Avrupa uygarlığına dayanan laik modern bir devlet kuruldu. Sonrasında günümüzdeki Atatürk yeni cumhuriyetin dış politikasının yönü konusunda kararlı davrandı, bu ciddi dönüşüm sürecinin doğal sonucudur: Türkler her zaman yüzünü Batı ya döndü Yurtta Barış, Dünyada Barış, Atatürk ün bu iki ifadesi hala Türk dış politikasının temelini oluşturmaktadır. 12 Avrupa uygarlığına dayalı ulusal laik ve modern devletin kurulması bugüne kadar büyük oranda tamamlandı. İkinci Dünya Savaşı ndan sonra, örneğin NATO ya üyeliği yoluyla Batı nın sağlam bir müttefiki olarak, Türkiye Cumhuriyeti nin Batı ya yönelişi sürdü ve daha da güçlendi. Belirtmeliyim ki, Avrupa hala Türkiye nin en büyük ticaret ortağıdır, Türkiye 1992 de Batı Avrupa Birliği nin ortak üyesi oldu ve üstelik ABD Türkiye nin birincil müttefikidir. 13 Sovyetler Birliği nin 1980lerde düşüşe geçmesiyle Türkiye ticari ilişkilerini geliştirmeye ve Türkiye nin etkisini Orta Asya devletlerine yaymaya gayret etti. Türkiye Batı ya açılan kapı olma işlevini yürütmektedir. Türkiye nin Orta Doğu ve Kuzey Afrika ya yönelik dış politikası tarihi, kültürel ve dini bağlar açısından yararlı olması ve yakın zamanda güçlü ekonomik ilişkiler kurması nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Bununla birlikte, Türkiye (ve Avrupa) ikili ticaret ve alt-sistem bağlantılarıyla hatırı sayılır sıçrama yaptı. 14 Türkiye nin İsrail in yanında yer alması, Batı yanlısı dış politikası ve laikliği nedeniyle Arap hükümetlerinden gelen bir dizi eleştiriden sonra, Türkiye, Sudan ın da arasında olduğu bu devletlerle iyi ilişkiler ve ekonomik işbirliği geliştirdi. Türkiye ile Kuzey Afrika, Orta Doğu devletleri ve komşuları arasında olan ekonomik gelişmeler ve ticari ilişkiler, Türkiye nin önemli etkiye sahip bölgesel bir güç olma yolundaki isteklerini destekler niteliktedir. 11 12 13 14

Güçlü ve girişimci bir Türk sanayici ve işadamı sınıfının ortaya çıkışı İkinci Dünya Savaşı ndan bu yana sanayi ve hizmetlerin düzenli büyümesiyle sonuçlandı. Aslında Türk ekonomisinde, ihracat kalemlerinin fiyatları düşürüp, yeni ekonomik aktivite alanları açarak Türk ürünlerini dışarıda çekici ve rekabet edebilir hale getirme yönünde güçlü itici güç bulunuyordu. İkinci Dünya Savaşı nda bu yana, özelikle küreselleşmenin hız kazanmasından sonra, dış politika oluşturulmasında ekonomik etkenlerin önemi arttı. 15 Türk dış politikasının felsefesi, amaçları ve tarihi arka planıyla ilgili bazı ayrıntıları, bunların Afrika da uygulanmasını etkileyebilecek çeşitli etmenleri gösterebilmek için ele aldım. Bu politikaların işlevi ancak Afrika daki Batı yanlısı dış politika içinde anlaşılabilir. Türkiye nin Afrika ya Açılım Politikası Türk Dış Politikası nda Afrika ya Açılım Eylem Planı 1998 de başlatıldı. Çeşitli Afrika forumlarında kendini göstermesine ek olarak, plan Türkiye nin Afrika ülkeleriyle olan ilişkilerini geliştirmek için çok sayıda ayrıntılı araçlar içermektedir. Yakın ilişkilerin önünü açmak için 12 Afrika ülkesinde büyükelçilikler açılarak resmi diplomatik ilişkiler kuruldu, üst düzey karşılıklı ziyaretler gerçekleştirildi. Eylem Planı Afrika ülkeleriyle ticaret, ortak ekonomik projeler, teknik ve bilimsel işbirliği konusunda anlaşmalar yapılmasını öngörmektedir. Ayrıca Türkiye İşbirliği ve Kalkınma Ajansı (TİKA) aracılığıyla teknik destek verilmesini ve kısa süreli programlar uygulanmasını hedeflemektedir. Türkiye ve Afrika nın özel iş sektörleri arasında işbirliği yapılması da teşvik edilmektedir. Aslında bu düşüncelerin bir kısmı bazı Afrika ülkelerinde uygulamaya konuldu. Eylem Planı Afrika ülkeleriyle kültürel antlaşmaların ve kültürel değişim programlarının yapılmasını öngörmektedir. Türkiye Dış Politika Enstitüsü içinde 15

kurulması planlanan Afrika Çalışmaları Enstitüsü, kültürel değişimin teşvik edilmesi yönünde önemli bir adımdır. Bu bakımdan, teknik destek ve akademik kurumların ilişki içinde olması gibi söz konusu araçlar yoluyla ek destek sağlanmasının, hükümet yetkililerinin ilişkileri ve Ticaret/Sanayi Odaları gibi sivil toplum iş ortaklıkları da içinde olmak üzere ticari işbirliğinin çok sayıda türünün geliştirilmesini teşvik edeceğine inanıyorum. 16 Hem Sudan ın, hem de Güney Afrika nın üye olduğu Doğu ve Güney Afrika Ortak Pazarı (COMESA) gibi bölgesel forumlar ekonomik işbirliği için çok sayıda olanak sunmaktadır. Eylem Planı nın bazı kalemleri Güney Afrika ve Sudan gibi birtakım Afrika ülkeleriyle hâlihazırda gerçekleştirilmiş durumdadır. Eylem Planı nın maddelerinin uygulamaya koyulması uzun vadede Türk Dışişleri nin karşılıklı amaçlarını yerine getirecek ve siyasi ve ekonomik alanlarda karşılıklı işbirliğini geliştirecektir. Buna karşın, Türk Dış Politikası nın Afrika ya Açılım Eylem Planı nın uygulanması oldukça güç olabilir ve bu nedenle şu soruları öne sürmek gerekmektedir. Türkiye bu küreselleşme, elektronik ticaret ve siber ekonomi çağında Afrika daki sadece on iki elçilikle öngörülen hedefleri gerçekleştirebilir mi? ABD, İngiltere, Fransa, Çin ve Japonya gibi dünya ekonomisinin önde gelen aktörlerine karşı ne gibi bir rekabet üstünlüğü bulunmaktadır? Uluslararası yatırım, uluslararası üretim ve teknoloji transferi alanında en iyi olabilir mi? Afrika nın artan siyasi ve ekonomik liberalleşme isteğini gerçekleştirebilir mi? 17 Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ilişkilerin geleceğini şekillendirmede belirleyici unsur Türkiye nin gelişmekte olan bu ülkelere ne kadar açılacağı olacaktır. 18 Sudan ile Yakın Dönem İlişkiler 16 17 18

Türkiye, Sudan ın 1956 yılında bağımsızlığını kazanmasının ardından Hartum da büyükelçilik açan ilk devletlerden biri oldu. 19 Sudan da 1970 yılında Ankara da bir büyükelçilik açarak bu duruma karşılık verdi. Diplomatik ilişkilerin kurulmasıyla birlikte, karşılıklı işbirliği, ortak çıkarlara ve diğerinin bağımsızlığına saygıyı temel alan bir dönem başladı. 1970 1980 yılları arasında, iki ülke arasında orta ölçekli bir mal ticareti gerçekleştirildi. Fakat ilişkiler geleneksel ekonomik kalıpların ötesine geçemedi. Diplomatik ilişkilerin sınırlı olmasının temel nedeni, iki ülkenin İsrail ve Arap Dünyası arasında devam eden çatışma karşısındaki tutumları oldu. Sudan, Filistinliler in ateşli bir destekçisiyken; Türkiye nin Filistinliler in bir devlet kurma hakkını kabul etmekle birlikte, İsrail ile askeri bir pakta (Türkiye, İsrail ve ABD) dönüşen yakınlaşması, Arap dünyasında tartışmalara neden oldu. Bununla birlikte 1980 lerin başında Batı nın ekonomik ve siyasi baskısının ve içteki gelişmelerin de etkisiyle, Türkiye Arap ülkelerine açılmaya başladı. 1980 de Türkiye ile Sudan arasındaki ilişkiler, mal değişimi ile ilgili ilk ticaret protokolünün imzalanmasıyla gelişmeye başladı ve ticaret hacmi 3.814.000 ABD dolarına ulaştı. 1982 de Sudan Devlet Başkanı Cafer Muhammad Numeyri, Cumhurbaşkanı Kenan Evren in daveti üzerine Türkiye yi ziyaret etti. Bu ziyaret sırasında siyasi ve ekonomik konular tartışıldı ve sonuç olarak çeşitli ekonomik, teknik, kültürel ve bilimsel anlaşmalar imzalandı. 1988 de Türkiye Sudan a, dörtte üçlük bir kısmı finansal sermaye malları, kalanı ise tüketim malları için kullanılmak üzere toplam 40.000.000 ABD doları kredi sağladı. 1990-2001 yılları ikili ilişkilerde gelişmelere sahne oldu. Yaklaşık 25 anlaşma ve protokol imzalandı. Bunların 10 tanesi akademik alanda oldu. Ekonominin çeşitli sektörlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için işbirliği yaygınlaştırıldı (Örneğin; hava taşımacılığı, petrol ve maden araştırmaları kalite kontrolleri vb.). 1995 yılı itibarıyla Türk ve Sudanlı şirketler iki ülkede yatırım yapmaya başladılar. 19

İşbirliği ayrıca eğitim, tıp ve sanatsal alanları da kapsadı ve bu çerçevede çeşitli anlaşmalar imzalandı. Örneğin eğitim alanında Sudan ve Türk üniversiteleri arasında imzalana sekiz ayrı protokol bulunmaktadır. Hartum Üniversitesi nde Türk çalışmaları için bir birimin geliştirilmesi düşünüldüyse de henüz fazla ilerleme sağlanamadı. Sağlık alanında ise, tıp uzmanlarının eğitimi konusunda karar alındı. Bunun üzerine Hartum da bir Türk hastanesi kuruldu. Sudanlılar yol yapımı, barajlar, limanlar, iletişim, ulaştırma, petro-kimya ve petrol ihracatı, enerji, tarım endüstrisi, sözleşme ve inşaat faaliyetleri için Türk yatırımlarını çekmek arzusundadırlar. 20 Sudan ve Türk hükümetlerinin keskin ideolojik farklılıklarına rağmen bazı önemli gelişmeler kaydedildi. Sudan bazı konularda İslam hukukuna göre hüküm veren bir devletken, Türkiye İslam dünyasında laikliğe en fazla ağırlık veren ülkelerden birisidir. Fakat iki devlet farklılıklarına rağmen uzlaşmayı başardı ve Sudan-Türkiye işbirliği konusunda yeni bir dönemi başlatıldı. İki devletin de ulusal amaçlarını gerçekleştirme konusundaki işbirliği yapma niyetleri, gerçekten de aydınlık bir geleceğin anahtarı olacaktır. 20