Diz Egzersizleri 1) Yaklaşık 30 cm. yüksekliğinde bir basamak üzerine çıkın, dizleri gergin tutarak 3 sn. bekleyin ve inin. 2) Topuklar yerde, parmaklar yaklaşık 5 cm. yüksekliğinde bir basamakta (kalın bir kitap da olabilir) olmak üzere, basamak üzerinde parmak ucuna çıkılır ve inilir. 3) Topuklarınız yere tam değecek şekilde bir iskemleye oturun (yere tam olarak değmesini sağlamak için ayaklarınızın altına bir destek koyabilirsiniz). Bu şekilde bir dizinizi düz-leştirerek bacağınızı yukarı kaldırın, 5 sn. bacağınızı bu şekilde tutun ve yavaşça indirin. Aynı hareketi öbür bacakla da tekrarlayın. Bu hareketi yaparken bacağınızın yere paralel olmasına özen gösterin. 4) Bir duvara yarım metre uzakta durun ve sırtınızı tam olarak duvara yaslayın. Sırtınızı duvardan ayırmadan dizleriniz 90 derece bükülecek şekilde çömelin. Bu pozisyonda 5'e kadar sayın ve sırtınızı duvardan ayırmadan dizlerinizi gererek doğrulun. Bu hareketi yaparken fazla çömelme-meye dikkat edin. Yardımcı olarak altınıza bir iskemle koyabilirsiniz. 5) Yüzüstü yere uzanın. Bir bacağınızı dizinizi bükmeden ve kalçanızı fazla zorlamadan yukarı kaldırın.
6) Bir bacağınız dizden bükük, diğeri düz olarak sırt üstü yere uzanın. Düz olan bacağınızı yerden bir karış yüksekliğe kaldırıp bu pozisyonda yaklaşık 10 sn. tutun, indirin. Aynı hareketi öbür bacakla da tekrarlayın. 7) Yüzüstü yere uzanın. Ayaklarınızın altına rulo şekline getirilmiş birkaç havluyu destek olarak koyun. Bu pozisyonda sırayla dizlerinizi gererek ayaklarınızı desteğe bastırın. 8) Sırt üstü yere uzanın. Dizlerinizin altına rulo şekline getirilmiş birkaç havluyu destek olarak koyun. Ayaklarınızı yukarı kaldırırken dizlerinizi desteğe bastırın. 9) Aynı hareketi ayak bileklerinize ağırlık koyarak ve ayaklarınızı tek tek kaldırarak tekrarlayın.
HASTA BİLGİLENDİRME FORMU 1.Girişim Öncesi yapılması gerekenler Girişimden bir hafta önce kanı sulandıran ilaçların ve yiyeceklerin kesilmesi (aspirin, coraspirin, sarımsak vb ) Girişim için gelemiyecek olursanız algoloji (ağrı polikliniğini: 0 242 2274343/66248) bir gün önceden arayınız. Girişimden bir gün önce gece 12 den sonra bir sey yemeğin ve içmeyin, eğer almanız gereken ilaçlar varsa girişim sabahı az bir su ile ilacınızı alınız. Girişim sabahı gelirken beraberinizde gerekli tetkiklerinizi, filmlerinizi ve ilaçlarınızı almayı unutmayınız. Beraberinizde değerli eşya ve takılarınız getirmeyiniz, tırnaklarınıza kına ve oje sürmeyiniz. Girişim günü doktorunuz tarafınızdan size bildirilen saatte geliniz. 2.Genel Anestezi veya Sedasyon yapıldıysa Girişim sonrası bir gün boyunca araba ve dikkat gereken makineleri kullanmayınız. Girişim sonrası bir gün boyunca alkol, yatıştırıcı, uyku ilaci veya size reçete edilmemiş bir ilaç kullanmayınız. Girişim sonrası bir gün boyunca önemli kararlar almayınız ve önemli kağıtlara imza atmayınız. Girişimden sonra ki gece yanınızda birisinin olması önerilir. 3.Aktivite önerileri İşlemden sonra hemen eve gitmeniz önerilir. O gün boyunca aktivitelerinizi kısıtlayınız ve dinleniniz. Ertesi gün normal aktivitelerinize yavaş yavaş dönebilirsiniz. 4.Bulantı, kusma ve diyare varsa Eğer kusmanız veya diyare başlarsa, tüm süt ürünlerini kesiniz, katı gıda almayınız. 1-2 saat sonra içimi kolay olan sıvılar (açık çay vb ) alınız. Tüm sıvıları az miktarda yavaş yavaş alınız. Eğer bulantı ve kusmanız geçmezse doktorunuza veya yakınınızda ki bir sağlık kurumuna veya acil servise baş vurunuz. 5.Eğer ilaç verildiyse Size reçete edilen ilacınızı doktorunuzun belirttiği şekilde kullanınız ve danışmadan kesmeyiniz. Baş ağrınız olduğunda reçetesiz kullandığınız ilaçlar varsa (doktorunuz izin verirse), girişimden sonra tercihan aspirin türevi olanları kullanmayınız. Çoğu ağrı kesici ilaçlar eğer aç karına alınırsa bulantıya neden olabilir, dikkatli olunuz. Doktorunuz size reçete ettiği ilaçlara rağmen geçmeyen ciddi ve dayanılmaz ağrınız olursa doktorunuza, yakınınızda ki bir sağlık kurumuna veya acil servise baş vurunuz. 6. Girişim yapılan yerinizde Giyisilerinizi temiz ve kuru tutunuz. Giyisileriniz kirlenir veya ıslanırsa değiştiriniz. Pansumanınız varsa yıkandıktan sonra doktorunuz size tarif ettiği şekilde tekrar yapınız. 7.Özelikle dikkat edilmesi gerekenler Ateşiniz 37 dereceniz üzerine çıkarsa. Reçete edilen ilaçlarla ağrınız geçmezse. Girişim yapılan yerde kızarıklık, sıcaklık artar ve sertlik oluşursa. Girişim yerinden devamlı kanama, sızıntı varsa. Girişim yapılan bölgeyle ilgili geçmeyen uyuşukluk ve kuvvet kaybı varsa. İdrar yapamıyorsanız; bu gibi veya bunların dışında sizi şüphelendiren durumlar varsa ilgili doktorunuzu arayınız. Eğer doktorunuza ulaşamıyorsanız yakınınızda ki bir sağlık kurumuna veya acil servise vakit kaybetmeden baş vurunuz.
AĞRI VE ALGOLOJİ Ağrı insanın hayatı boyunca en sık karşılaştığı hastalık belirtilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Hastalarda uzun süredir var olan ve tıpta kronik ağrı olarak nitelenen ağrı günümüzde yalnız bir bulgu değil, başlı başına bir hastalık olarak gündeme gelmektedir. Her yıl özellikle kronik ağrılara bağlı olarak 700 milyon iş günü kaybı ve 60 milyon dolar zarar meydana geldiği hesaplanmaktadır. Kronik ağrının neden olduğu önemli zararlardan biri de kişinin yaşam kalitesini azaltmasıdır.yaşam kalitesi kişinin kendinden beklentileri ile yaşadıkları arasındaki ilişki olarak da özetlenebilir. Ağrı konusunun tıpta belirli bir disiplin içerisinde değerlendirilmesi ile,hem ağrıyı oluşturan mekanizmaların açıklanması,hem de ağrı tedavisi ile ilgili yeni gelişmeler sağlanmıştır. Bu gelişmelerin ışığında tıpta yepyeni bir uzmanlık alanı doğmuştur. Bu uzmanlık alanı ALGOLOJİ olarak isimlendirilmektedir. Algoloji branşının doğuşuyla birlikte geçmişte nedeni belli belirlenemeyen ve tedavisi yapılamayan birçok ağrı artık kader olmaktan çıkmış, üstesinden gelinebilecek bir hal almıştır. AĞRI ÜNİTELERİNİN İŞLEVLERİ Ağrı nedeninin belirlenmesi Ağrı kas iskelet sistemindeki mekanik bir problemin, bazen bir enfeksiyonun, bazen romatizmal bir hastalığın, kimi zaman da bir tümörün habercisi olabilir. Doğru tanı ancak hekimin hastadan yakınması ile ilgili ayrıntılı bilgi alması, özenli bir muayene ve öykü ile fizik muayeneyi destekleyecek nitelikte olan laboratuar ve radyolojik tetkiklerin incelenmesi ile konulur. Ağrı merkezinde ağrılı hasta uzman tarafından değerlendirilir. Ayrıntılı öykü, muayene ve gerektiğinde istenen laboratuar ve radyolojik incelemeler ile ağrının nedeni araştırılır.gerektiğinde ortopedi, nöroloji, beyin cerrahisi, psikiyatri ve diğer branşların görüşü alınır. Başvuran hastaların en çok şikayetçi olduğu ağrılar şöyle sıralanabilir: -bel ağrılar -bacak ağrıları -boyun ağrıları -baş ağrıları -sırt ağrıları -omuz-kol ağrıları -yüz ağrıları-nevraljiler -diz ağrıları -pelvik ağrılar -damar tıkanıklığına bağlı ağrılar -kanser ağrıları -nedeni belirlenemeyen ağrılar
Tedavide yapılan girişimsel yöntemler ortalama 30-45 dakika süren, lokal anestezi altında ve hasta hafif uyutularak yapılan işlemlerdir. Bu nedenle işlemlerin hiçbirinde hastalar ağrı ya da başka bir rahatsızlık hissetmezler. Tüm işlemler,enfeksiyonu önlemek için steril ameliyathane koşullarında ve tek kullanımlık malzeme ile yapılır. Uygulanan yöntemlerin tümü bilgisayar destekli görüntüleme yöntemlerinin klavuzluğunda gerçekleştirilir. Girisimsel yöntemler hakkında genel bilgiler: -Girişimsel yöntemler adı verilen operasyon dışı ağrı tedavi yöntemleri; riskleri minimum olan, genellikle iğne ya da iğne benzeri elektrotlar kullanılarak yapılan ve çok büyük çoğunlukla vücudunuzda herhangi bir kesi oluşturulmadan gerçekleştirilen işlemlerdir. -İşlemler; ameliyathane koşullarında, steril şartlara tam olarak uyularak ve tek kullanımlık malzemeyle gerçekleştirilir. Bir hasta için kullanılan tüm malzemeler işlem sonunda tıbbi atıkların uzaklaştırılması ilkelerine uygun olarak atılır ve yeni bir hasta için tamamen yeni, kullanılmamış aletler açılır. -Tedavi öncesinde kullandığınız tüm ilaçları, varsa ilaç alerjilerinizi hekimlerinize bildirmelisiniz. Kullandığınız ilaçlardan hangilerini kesmeniz gerektiği hekiminiz tarafından size söylenecektir. -İşlemden 6 saat öncesinden itibaren bir şey yemeyin ve 4 saat öncesinden itibaren bir şey içmeyin. -İşlem öncesinde çeşitli ilaçlar uygulamak için kolunuzdan bir damar yolu açılacaktır. -İşlem sırasında rahatsızlık duymamanız için damarınızdan sakinleştirici ve ağrı kesici ilaçlar verilir. Bu genel anestezi (narkoz) değildir. Çoğu kez hastanın bilinci açık olduğu halde işlem sonrasında işleme dair bir rahatsızlık hatırlamaz. -Tüm girişimler esnasında yaşamsal fonksiyonlarınızı (tansiyon,ekg,kandaki oksijen oranı vs.) gösteren bir monitöre bağlanacaksınız. -Girişimin yapılacağı bölgenin cildi antiseptik solüsyonlarla silinip temizlendikten sonra lokal anestezik uygulanarak uyuşturulur. Bu şekilde ağrı hissetmeniz engellenmiş olur. -Tüm girişimler radyolojik görüntüleme yöntemi kullanılarak yani girişimin yapıldığı bölge görülerek uygulanır. Bu, hem işlemin başarısı açısından hem de yan etkilerinin oratadan kaldırılması açısından elzemdir. -İşlemden sonra birkaç saat gözlem altında tutulmanız gerekir. Ardından evinize gidebilirsiniz. Pek çok girişimden sonra doktorunuz 3 gün 1 hafta arasında istirahat etmenizi isteyecektir.
UYGULANMAKTA OLAN BU YÖNTEMLERİN BAŞLICALARI RADYOFREKANS TERMOKOAGÜLASYON: Ağrıyı ileten duyusal sinirlerin özel bir cihaz aracılığıyla yüksek frekanslı elektrik akımı kullanılarak ısıtılması ve ağrı iletmelerinin önlenmesi yöntemidir. Nevraljiler, bel ve boyun fıtıkları, zona ağrıları, kanser ağrıları, bel ve boyun eklemlerinin kireçlenmeleri kullanıldığı başlıca ağrılı hastalıklardır. Ağrı tedavisinde bu yöntem kullanılarak sadece ağrıyı ileten sinir lifleri devre dışı bırakılır. RF uygulamaları ameliyathane şartlarında, lokal anestezi ile gerçekleştirilir. EPİDURAL VE TRANSFORAMİNAL ENJEKSİYON: Bel, boyun ve sırt omurlarından kaynaklanan fıtıklarda, fıtığın sinirlere bası oluşturarak ağrıya yol açtığı omurilik bölgesine çeşitli ilaçların enjekte edilmesi ve bu şekilde basının ortadan kaldırılarak ağrıların tedavi edilmesi yöntemidir. Transforaminal enjeksiyonun genel amacı fıtık başlangıcı ya da fıtık olan disk bölgesindeki ödem adı verilen şişkinliği ortadan kaldırmak, disk çevresindeki yangıyı ve olası bir sinir kökü basısını azaltmaktır. Özellikle ilaç tedavisi,egzersiz ve fizik tedavi gibi yöntemlerle düzelma sağlanamayan disk kaynaklı bel, bacak,boyun ve kol ağrılarında tercih edilir. EPİDURAL LİZİS: Bel veya boyun fıtığı ameliyatları sonrası ağrısı geçmeyen veya artan hastalarda ya da birden fazla disk fıtığı ve omurga eklemindeki kireçlenmeler nedeniyle omurga kanalında daralma oluşan hastalarda omurga kanalına gitar teli inceliğinde özel bir sonra yerleştirilerek 2-3 gün süreyle özel ilaçların verilmesi ve fibroz dokunun (yapışıklığın) açılması yöntemidir. NÖROLİTİK BLOKLAR: Kanser ağrılarında nevraljilerde, geçmeyen hıçkırıkta sinirlerin özel ilaçlarla duyarsızlaştırılması yöntemidir. SEMPATİK BLOKLAR: Damar tıkanıklığına bağlı ağrılarda, el ve ayak terlemelerinde, şeker hastalığına bağlı ağrılarda, baş ağrılarının çeşitli tiplerinde, bazı kanser ağrısı tiplerinde ağrıya yol açan sempatik sinirlerin bloke edilmesi işlemidir. MORFİN POMPALARI: Kansere ve damar tıkanıklıklarına bağlı ağrılarda cilt altına yerleştirilen özel bir pompaya bağlı sondalar aracılığıyla omuriliğe morfin verilerek ağrının kesilmesi işlemidir. Morfin pompası küçük bir cerrahi operasyonla cilt altına yerleştirilir. Bu yöntemle ağrı çok etkili bir şekilde kesilirken hastanın daha önce kullandığı çok miktarda ve yüksek dozdaki diğer ağrı kesicileri almasına da gerek kalmaz.
TETİK NOKTA ENJEKSİYONU: Tetik noktalar kas dokusundaki düğüm bölgeleri ve bantlardır. Bu noktalar bulundukları bölgeye göre baş, boyun, omuz, sırt ve bel ağrılarına neden olurlar. Bu tetik noktaları ilaç enjeksiyonu ile tedavi edilir. İLERİ GİRİŞİMSEL YÖNTEMLER: Son yıllarda spinal kord stimulasyonu, vertebroplasti, nukleoplasti, intradiskal lazer, intradiskal ozon uygulaması gibi yöntemler bel ve boyun ağrıları tedavisinde de uygulanmaktadır. SPİNAL KORD STİMULASYONU: Omuriliğe düşük voltajlı elektrik akımı verilerek ağrının kesilmesi işlemidir. Bel ya da boyun fıtığı ameliyatı geçirmiş kişilerde ameliyat sonrası omurga kanalında oluşan yapışıklıklar çok ciddi bir ağrı nedenidir.bu hastaların ağrıları bazen uygulanan hiçbir yönteme yanıt vermeyecek kadar şiddetlidir. Böyle bir durumda hastanın omurga kanalına bir elektrot teli yerleştirilir. Bu elektrot aracılığıyla cilt altına yerleştirilen bir pilden ağrıyı oluşturan sinirlere sürekli olarak uyarı gönderilir ve bu şekilde sinirin ağrıyı iletmesi engellenir. VERTEBROPLASTİ: Özellikle yaşlı hastalarda kemik erimesi, tümör yayılımı veya kemik tümörlerine bağlı olarak omurganın çeşitli düzeylerinde kırıklar oluşabilir. Vertebroplasti bu kırıkların omur içine özel bir akrilik madde verilerek tamir edilmesi işlemidir. NÜKLEOPLASTİ: Bel fıtıklarının çok büyük bir bölümü ameliyatsız tedavi edilebilmektedir. Bu işlemde hastanın fıtıklaşan diskine elektrot aracılığıyla girilir. Disk içine özel bir akım gönderilerek disk basıncının düşmesi ve fıtığın gerilemesi sağlanır. EPİDUROSKOPİ: Epiduroskopi 1990 yılında geliştirilmiştir. Bir fiber optik kamera, alt epidural boşluğun içine sakral boşluk boyunca girilir, ve daha sonra yukarıya alt bel diskleri ve sinir köklerine doğru yönlendirilir. Epiduroskopi, epidural alanın endoskop ile görüntülemesidir. Bu yöntemde hem video görüntüsü sağlanmakta hem de aynı kateterden işlem yapılmasına olanak sağlanmaktadır. Özellikle tüm tetkiklere, girişimlere rağmen şikayetlerinde düzelme olmayan bel bacak ağrısı olan hastalarda kullanılmaktadır.