HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULUNUN YENİDEN YAPILANDIRILMASI



Benzer belgeler
HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE YARGI KURULLARI

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

Bazı Ülkelerde Yargı Konseylerinin Oluşumu ve Görevleri

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ

Kanun No Kabul Tarihi: 7/5/2010

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULUNA ÜYE SEÇİLMESİNE İLİŞKİN ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

POLONYA - İTALYA ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU. YERLER : Varşova/Polonya, Roma/İtalya

İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUNU

AVRUPA BİRLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE DE MAHKEME YÖNETİMİ SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ BİLGİ NOTU

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21

A.Hakim ve Savcılık Mesleklerinin Tek Çatı Altında Düzenlendiği Ülkelerin Uygulaması

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 25540

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ KURULMASI VE KALİTE KOMİSYONU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNERGE

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

Turizm Şurası Yönetmeliği

MİLLÎ EĞİTİM ŞÛRASI YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

MACARİSTAN SUNUMU Dr. Csaba UJKERY

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

BAŞKANLI PARLAMENTER SİSTEM

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELERİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA TASLAK METİN

MESGEMM İSG/Mevzuat/Yönetmelikler. Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi Yönetmeliği Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı :

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ...XI GİRİŞ... 1 İkinci Meclisler... 1 Osmanlı Âyan Meclisi ve 1924 Anayasaları... 3 Cumhuriyet Senatosu...

Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi Yönetmeliği.

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

TÜRKİYE ADALET AKADEMİSİ GENEL KURULUNUN TOPLANTI, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

VII. ULUSLARARASI BALKAN BÖLGESİ DÜZENLEYİCİ YARGI OTORİTELERİ KONFERANSI MAYIS 2012, İSTANBUL

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

Avrupa Birliği ve Türkiye Yerel Yönetimler Analizi 2014 Mali Verileri

Avrupa Birliği ve Türkiye Yerel Yönetimler Analizi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

ÜYE DEVLET HÜKÜMETLERİ TEMSİLCİLERİ KONFERANSI. Brüksel, 25 Ekim 2004 CIG 87/1/04 EK 2 REV 1. Konu :

Madde 4- Bölüm/Program Öğrenci Kurulu, her Bölüm veya Program bünyesinde, Sınıf Öğrenci Temsilcilerinin bir araya gelmesinden oluşan bir kuruldur.

Anadolu Üniversitesinden:

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU

ANTALYA SERBEST MUHASEBECĐ MALĐ MÜŞAVĐRLER ODASI ODA ĐÇ YÖNETMELĐĞĐ

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü

ANTALYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI ODA İÇ YÖNETMELİĞİ

3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi şeklinde olan meclisin her zaman açık olması yasamanın hangi ilkesi ile ilgilidir?

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

SİNOP ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI

AVRUPA FARMAKOPESĐ GELĐŞTĐRĐLMESĐNE DAĐR SÖZLEŞME

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos)

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

AKADEMİK YILI BAHAR DÖNEMİ ERASMUS+ ÖĞRENCİ ÖĞRENİM HAREKETLİLİĞİ İLANI


5. BÖLÜM: ÜÇÜNCÜ ERK OLAN YARGI YENİ ANAYASADAN NASIL ETKİLENECEKTİR? Yeni anayasa teklifinin yargı açısından getirdiği en önemli yenilikleri

SÖKE KENT KONSEYİ ÇOCUK MECLİSİ ÇALIŞMA YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

18 Aralık 2009, İstanbul Ayşen SATIR

KAMU YÖNETİMİ. 5.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

10. Herhangi bir sebeple boşalan bakanlığa en geç kaç gün içinde yeni bakan atanır? A) 5 gün B) 10 gün C) 15 gün D) 20 gün E) 25 gün

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

ANAYASA HUKUKU DERSİ

1982 ANAYASASI, ANAYASANIN HAZIRLANMASI, KABUL EDİLMESİ VE TEMEL İLKELERİ

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ AVUKAT HAKLARI MERKEZİ YÖNERGESİ (AHM)

İL UYUŞTURUCU KOORDİNASYON KURULLARI VE İL UYUŞTURUCU EYLEM PLANLARI

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/01/ /01/2012) ĠÇĠNDEKĠLER

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİ TOPLANTISI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı

AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANA YÖNETMELİĞİ

PROF. DR. FATİH SELAMİ MAHMUTOĞLU: Hocam buyurun, şöyle alalım sizi

Kanun No Kabul Tarihi :

DÜNYA TÜRK İŞ KONSEYİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNERGESİ

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim)

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

Akademik Yılı Erasmus Öğrenci Öğrenim Hareketliliği ve Akademik Yılı Staj Hareketliliği Başvuru Duyurusu

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

ANAYASASININ BAZI MADDELER

YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON 10 YILDA YAŞANAN GELİŞMELER BAŞBAKANLIK TEFTİŞ KURULU 2010

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU YETKİ DEVRİ VE İMZA YETKİLERİ YÖNERGESİ

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER KURULU İŞ KONSEYLERİ SEÇME VE SEÇİLME ESASLARI YÖNERGESİ

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

-> :06

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ

GENEL OLARAK DEVLET TEŞKİLATI SORULARI

d) Hakem Heyeti: Türkiye Bankalar Birliği Müşteri Şikayetleri Hakem Heyetini, e) Kanun: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununu,

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir.

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176

BRÜKSEL, NİSAN 2016 Burs Programı

30/4/2013 TARİHİNDE YAPILAN KURUM İDARİ KURULU TOPLANTISINA DAİR GÖRÜŞ RAPORU

Transkript:

İÇİNDEKİLER GİRİŞ:... 1 1. HSYK'nın Yapısı ve Bu Yapıya Yönelik Eleştiriler:... 2 2. Konuya İlişkin Uluslararası Belgelerdeki Düzenlemeler:... 3 3. Avrupa Ülkelerinde Benzer Kurulların Yapıları:... 4 Fransa... 5 İtalya... 5 İspanya... 6 Polonya... 6 Portekiz... 7 Hollanda... 8 İsveç... 8 4. Yargı Reformu Stratejisinin HSYK nın Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin İlkeleri ve Önerdiği Kurul Modeli:... 9 a. Objektiflik, Tarafsızlık, Şeffaflık:... 9 b. Geniş Tabanlı Temsil:... 9 c. Kararlarına Karşı Etkili Bir İtiraz Sistemi Getirilmesi ve Yargı Yolu Açılması:... 9 5. Adalet Bakanı ve Müsteşarının Konumu:... 12 6. Cumhurbaşkanı nın HSYK ya Üye Seçmesi:... 13 7. Yargı Teşkilâtında Seçim Atmosferi Oluşup Oluşmayacağı:... 14 8. 1961 Anayasasına Göre Kurulun Yapısı:... 14 9. Genel Değerlendirme:... 15 i

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULUNUN YENİDEN YAPILANDIRILMASI GİRİŞ: Son yıllarda yargı alanında gerek mevzuat gerek uygulama bakımından çok önemli gelişmeler yaşanmış, yargının sahip olduğu imkânlar önceki yıllarla kıyaslanamayacak ölçüde genişletilmiştir. Adalet Bakanlığı, mevcut imkânları daha da geliştirmek ve süregelen bir kısım sorunlara çözüm bulmak amacıyla çalışmalarına devam etmektedir. Bu çalışmaların belli bir plan dahilinde yürütülmesini temin amacıyla ve Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakere başlıklarından biri olan 23 numaralı Yargı ve Temel Haklar faslında müzakerelere devam edilebilmesi için yapılması gerekenler kapsamında 2008 yılı Ocak ayından itibaren bir Yargı Reformu Stratejisi hazırlanmaya başlanmış, 2009 Eylül ayı itibarıyla da tamamlanarak kamuoyuna açıklanmıştır. Yargı Reformu Stratejisi, bütüncül bir bakış açısıyla yargının bütün sorunlarına değinen ve çözüm önerileri getiren bir belge olup, son zamanlarda kamuoyunu yoğun bir şekilde meşgul eden yargı reformu tartışmalarından bağımsız ve zamanlama olarak da çok önceden hazırlanmaya başlanmıştır. Yargı Reformu Stratejisinin sözü edilen bütüncül bakış açısına karşılık, değişik platformlarda yargının sorunları söz konusu olduğunda, çoğunlukla yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı diğer sorunlara nazaran ön plâna çıkmakta, bu konular da daha çok HSYK nın yapısına ilişkin tartışmalar çerçevesinde ele alınmaktadır. Yargı Bağımsızlığının Güçlendirilmesi ve Yargının Tarafsızlığının Geliştirilmesi, Yargı Reformu Stratejisinde yer alan on temel amacın ilk ikisini teşkil etmektedir. Bu amaçlara ulaşmak için belirlenen hedefler çerçevesinde, HSYK nın objektiflik, tarafsızlık ve şeffaflık temelinde; uluslararası belgeler ışığında; geniş tabanlı temsil esasına göre yeniden yapılandırılması; kararlarına karşı etkili bir itiraz sisteminin getirilmesi ve yargı yolunun açılması öngörülmektedir. Kamuoyunda, basın yayın kuruluşlarında ve değişik platformlarda konuya ilişkin yapılan tartışmalarda ortaya konan bazı yanlış bilgi ve argümanların varlığı, Yargı Reformu Stratejisinin ve buna bağlı olarak Eylem Planının konuya bakışının doğru ve detaylı bir şekilde anlatılması ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bahse konu ihtiyaca cevap vermek üzere hazırlanan bu kitapçıkta; HSYK nın yapısına, Bu yapıya yönelik eleştirilere, Konuya ilişkin uluslararası belgelerdeki düzenlemelere, Avrupa ülkelerindeki benzer kurulların yapılarına ve Konu ile ilgili tartışmalarda öne çıkan bazı hususlara ilişkin özet bilgiler yer almaktadır. 1

1. HSYK'nın Yapısı ve Bu Yapıya Yönelik Eleştiriler: HSYK, Anayasanın 159. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; Kurulun ı Adalet Bakanıdır. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurulun tabii üyesidir. HSYK nın; 3 asıl 3 yedek üyesi Yargıtay Genel Kurulunun, 2 asıl 2 yedek üyesi Danıştay Genel Kurulunun kendi üyeleri arasından her bir üyelik için gösterecekleri üçer aday arasından Cumhurbaşkanınca dört yıllığına seçilmektedir. Kurul, seçimle gelen asıl üyeleri arasından bir başkanvekili seçer. Kurulun başkanı Bakan olmakla birlikte, Bakan toplantılara istisnaen katıldığından, Kurul genellikle başkanvekilinin başkanlığında, asıl üyeler, Müsteşar ve kıdemli yedek üyenin katılımıyla toplanmaktadır. Kurul, adlî ve idarî yargı hâkim ve savcılarını mesleğe kabul etme; atama, nakletme; geçici yetki verme; yükseltme ve birinci sınıfa ayırma; kadro dağıtma; meslekte kalmaları uygun olmayanlar hakkında karar verme; disiplin cezası verme; görevden uzaklaştırma işlemlerini yapar. Ayrıca, Anayasa ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirir. Kurul kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulamaz. Ancak, ilgililerin kararlara karşı, yine yedi kişilik aynı Kurul tarafından incelenmek üzere yeniden inceleme ; buradan sonuç alamazlarsa, yedek üyelerin de katılımıyla oluşan 12 kişilik İtirazları İnceleme Kurulunda incelenmek üzere itiraz hakları bulunmaktadır. İtiraz aşamasında katılan yedek üyelerin sayısı ilk kararı verenlerden az olduğu için bu yöntem etkili bir itiraz yolu olarak kabul edilmemektedir. 2461 sayılı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca Kurulda yapılan işlemler ve bunlara ilişkin görüşmeler gizlidir. 1982 Anayasası (Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu) (7 Asıl, 5 Yedek Üye) Adalet Bakanı Yargıtay Genel Kurulunca seçilen 3 asıl, 3 yedek üye Danıştay Genel Kurulunca seçilen 2 asıl, 2 yedek Adalet Bakanlığı Müsteşarı (Doğal Üye) 2

HSYK nın yukarıda özetlenmeye çalışılan mevcut yapısına ilişkin olarak; İç kamuoyunun değişik kesimlerinde, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki tam üyelik müzakerelerine ilişkin temel belge niteliğindeki Katılım Ortaklığı Belgesinde, AB Komisyonu tarafından her yıl düzenlenen ilerleme raporlarında, Bu zamana kadar dört defa düzenlenmiş bulunan Türk Yargı Sisteminin İşleyişine İlişkin İstişari Ziyaret Raporlarında, bir kısım eleştiriler yöneltilmekte olup, bu eleştirileri şu şekilde özetlemek mümkündür: Bakan ve Müsteşar dışındaki üyelerin tamamı Yargıtay ve Danıştay üyeleri arasından seçilmekte olup, bu haliyle Kurul yargının bütününü temsil etmemektedir. Kararlarına karşı etkili bir itiraz yöntemi bulunmamaktadır. Bağımsız binası ve sekreteryası yoktur. Bağımsız bütçeye sahip değildir. Hâkimlerin denetiminde görev alan adalet müfettişleri Kurula bağlı değildir. Hâkimler ve savcılar hakkında soruşturma izni verilmesi Kurulun yetkisinde değildir. Zaman zaman diğer devlet kurumlarının etkisinde kalarak kararlar verebildiği izlenimi uyandıran uygulamaları vardır. Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kurulda yer alması yargı bağımsızlığı ile bağdaşmamaktadır. 2. Konuya İlişkin Uluslararası Belgelerdeki Düzenlemeler: HSYK benzeri yargı kurulları na ilişkin olarak çeşitli uluslararası belgelerde bir kısım düzenlemelere yer verilmiştir. Ancak, bu kurulların yapısına ilişkin doğrudan ve somut düzenlemeler esas itibariyle Avrupa Konseyi bünyesinde yapılandırılmış bulunan; Avrupa Hâkimleri Danışma Konseyi (AHDK) nin konuya ilişkin 10/2007 sayılı görüş ünde, Kamuoyunda Venedik Komisyonu (VK) olarak tanınan Hukuk Yoluyla Demokrasi İçin Avrupa Komisyonunun 2007 tarihli Adli Atamalar Raporu nda, yer almaktadır. Bu düzenlemelere ana hatları itibariyle aşağıda yer verilecek olmakla birlikte, dikkat çeken husus; bahse konu belgelerde ideal tek bir model önerilmeyip, yargı kurullarının oluşumuna ilişkin bir kısım genel ilkelerin belirlenmesiyle yetinilmiş olmasıdır. Bu ilkeleri şu şekilde özetlemek mümkündür: 3

Yargı kurulları, hem yargı sisteminin hem de hâkimlerin bağımsızlığının güvencesi olmalıdır (AHDK, 10/2007, 8. paragraf). Yargı kurulları, hâkimlerin görevlerini yürütme ve yasama erklerinden bağımsız ve kontrollerine tabi olmadan ve aynı ölçüde yargı içinden gelecek yersiz baskılara maruz kalmadan yapmasına imkân tanımak için yargıyı bağımsız şekilde yönetmelidir (AHDK, 10/2007, 12. paragraf). Yargı kurulları, bağımsızlığı ve etkin çalışmayı sağlayacak şekilde oluşturulmalıdır (AHDK, 10/2007, 15. paragraf). Kurul üyeleri, yargı kökenli olsun veya olmasın aktif politika içinde olmamalıdır. Parlamenterler, hükümet üyeleri ve idare mensupları kurulda yer almamalıdır (AHDK, 10/2007, 23. paragraf). Yargı kurulları sadece hâkimlerden veya hâkimlerle birlikte hâkim mesleğinden olmayan kişilerin karışımından oluşabilir. Her iki halde de kendi çıkarlarına çalışma, kendini koruma ve yandaşlık görüntüsünün verilmesi önlenmelidir (AHDK, 10/2007, 16. paragraf). Yargı kurulları sadece hâkimlerden oluşacak ise üyelerin seçimi meslektaşlarınca, yargının tüm birimlerini en geniş temsil edecek şekilde gerçekleştirilmelidir. Sınırlı bir kontenjan doğal üyeler için ayrılabilir (AHDK, 10/2007, 17, 25, 26 ve 27. paragraflar). Karma bir oluşum söz konusu ise, üyelerin önemli bir kısmı meslektaşlarınca seçilmiş hâkimlerden oluşmalıdır (AHDK, 10/2007, 18. paragraf). Kurulun yargı kökenli üyelerinin yargı dışında organlar (yürütme/yasama) tarafından seçimine izin verilmemelidir (AHDK, 10/2007, 31. paragraf). Yargı dışından gelen üyeler mesleklerinde temayüz etmiş kişilerden seçilmelidir. Üniversite öğretim üyeleri, hukukçular veya saygın vatandaşlar üye olabilir (AHDK, 10/2007, 22. paragraf). Yargı dışından gelen üyelerin seçiminde yürütmenin rolü olmamalı, seçim yasama organına bırakılırsa nitelikli oy çokluğu ile seçimler yapılmalıdır (AHDK, 10/2007, 32. paragraf) Yargının kendi içine kapanık bir görüntü vermesinin negatif etkilerini kaldırmak adına; bir yanda yargı bağımsızlığı ve kendi mensuplarınca idare edilme ile diğer yanda yargının hesap verebilirliği arasında bir denge kurulmalıdır. Bu bağlamda hâkimler hakkında disiplin işlemleri etkili bir şekilde yürütülmeli ve meslektaş dayanışması bu işlemleri kapatmamalıdır. Bu hedefe ulaşmanın yollarından biri üyelerinin dengeli bir şekilde oluşturulduğu yargı kurulunun kurulmasıdır (VK, AAR, 27. ve 51. paragraflar). Yürütme erkinin temsilcilerinin Kurul içinde yer alması güvene dayalı endişeler yaratsa da bu uygulama yaygındır. Örneğin, Fransa da Cumhurbaşkanı Kurulun başkanı, Adalet Bakanı doğal başkanvekilidir. Türkiye de Adalet Bakanı ve Müsteşarı HSYK üyesidir. Bu durum tek başına, Venedik Komisyonu na göre Kurul un bağımsızlığını zayıflatmaz. Ancak Adalet Bakanı, Kurul un başta disiplin konuları olmak üzere tüm toplantılarına katılmamalıdır (VK, AAR, 33. paragraf). 3. Avrupa Ülkelerinde Benzer Kurulların Yapıları: Avrupa ülkelerinde yargı kurulları tek tip bir yapılanmaya sahip değildirler. Hatta Almanya, İngiltere ve Avusturya gibi bir kısım ülkelerde bu anlamda yargı kurulu bulunmamaktadır. 4

HSYK benzeri yargı kurullarına sahip olan Fransa, İtalya, Belçika, İspanya, Portekiz, İrlanda, Polonya, Macaristan, Bulgaristan, Estonya, Litvanya, Slovakya ve Romanya gibi Avrupa ülkelerinin uygulamalarına bakıldığında, bu ülkelerdeki yargı kurullarının; Genel olarak karma bir yapıda oluşturulduğu; Çok sayıda üyeden oluştuğu; İlk derece ve istinaf mahkemelerinde görev yapan hâkimlerin mutlaka kurulda ağırlıklı olarak temsil edildikleri; Parlamentoların bu kurullara üye seçtikleri; Bir kısmında devlet başkanı ve adalet bakanının kurulun başkanı veya başkan yardımcısı olduğu görülmektedir. Adı geçen ülkelerin bazılarındaki Kurul yapıları aşağıda gösterilmiştir: Fransa Sadece adli yargı hâkim ve savcılarının işlemlerini yürüten Fransız Kurulunda Yargıtay dan hiç temsilci bulunmamakta, Danıştay dan ise bir temsilci bulunmaktadır. Kurul üyelerinin görev süresi 4 yıldır ve her üye bir kez seçilebilmektedir. Cumhurbaşkanı, Senato ı ve Millet Meclisi ı tarafından seçilen 3 üyenin yasama, yürütme ve yargı organlarına mensup olmayan seçkin vatandaş olması gerekmektedir. Fransa (18 Üye) Cumhurbaşkanı Adalet Bakanı Yardımcısı Meslektaşları tarafından seçilen 6 hâkim, 6 savcı Danıştay Genel Kurulu tarafından seçilen 1 Danıştay Üyesi Cumhurbaşkanı, Senato ı ve Meclis ı tarafından seçilen 1 er seçkin vatandaş İtalya Kurulda, Yargıtay ı ve Yargıtay Başsavcısı yanında 2 yüksek yargıç bulunmaktadır ki, toplam yüksek yargıç oranı 27 de 4 tür. Seçilen üyelerin görev süresi 4 yıl olup, her üye bir kez seçilebilmektedir. 5

İtalya (27 Üye) Devlet ı (Sembolik) Yargıtay ı Yargıtay Başsavcısı (Doğal Üye) Meslektaşları Tarafından seçilen 16 hâkim-savcı (2 si Yargıtay Üyesi, 14 ü ilk derece mahkemelerden) Avukatlar ve hukukçular arasından Parlamento tarafından 3/5 çoğunlukla seçilen 8 üye İspanya Bütün atamalar Parlamentonun önerisi üzerine Kral tarafından yapılmaktadır. Görev süresi 5 yıl olup, her üye bir kez seçilebilmektedir. İspanya (21 Üye) Yargıtay ı Kongre ve Senato tarafından aday gösterilenler arasından Kral tarafından atanan 12 hâkim üye Kongre ve Senato tarafından aday gösterilenler arasından Kral tarafından atanan 8 avukat veya hukukçu üye Polonya Polonya da Parlamento kendi üyeleri arasından 4 kişiyi, Senato da yine kendi üyeleri arasından 2 Senatörü Kurul üyesi olarak atamaktadır. 6

Polonya (25 Üye) Kurul tarafından seçilir Adalet Bakanı Yargıtay ı Yüksek İdare Mahkemesi ı (Doğal Üye) Meslektaşları tarafından seçilen 15 hâkim-savcı Parlamento tarafından seçilen 4 Parlamento üyesi, Senato tarafından seçilen 2 Senatör, Cumhurbaşkanınca atanan 1 temsilci Portekiz Kurulun çoğunluğu yargı dışı üyelerden oluşmaktadır. Kurul üyelerinin görev süresi 3 yıl olarak belirlenmiştir. Portekiz (17 Üye) Yüksek Temyiz Mahkemesi ı Yüksek Mahkeme Hâkimi Yardımcısı 2 si İstinaf, 4 ü ilk derece mahkemelerinden olmak üzere meslektaşlarınca seçilen 6 hâkim üye 2 si Devlet ınca, 7 si Parlamento tarafından atanan yargı dışı 9 üye Hollanda, İsveç, Danimarka, Finlandiya gibi bir kısım Kuzey Avrupa ülkelerinde ise bir yargı kurulu bulunmakla birlikte, karma bir yapıya sahip olan bu kurulların hâkimlik mesleğine mensup üyeleri dahi hükümet tarafından atanmakta, ağırlıklı 7

olarak mahkemelerin idari ve mali yönetimi ile ilgilenmeleri bakımından da HSYK ya örnek teşkil etmemektedir. Hollanda Hollanda da tüm üyeler Adalet Bakanının önerisi üzerine Kral tarafından atanmaktadır. Hollanda (5 Üye) Kurul Üyeleri arasından Adalet Bakanı nın önerisi üzerine Kral ın atadığı 3 hâkim üye Adalet Bakanı nın önerisi üzerine Kral ın atadığı 2 iktisat, işletme vb. mezunu yönetici üye İsveç Hâkimler dahil üyelerin tümü hükûmet tarafından atanmaktadır. Kurul üyelerinin çoğunluğu yargı dışı üyelerden oluşmaktadır. İsveç (11 Üye) Hükümetin atadığı Genel Müdür Hükümetin atadığı 4 hâkim üye Hükümetin atadığı 2 Parlamenter üye Hükümetin atadığı 1 avukat üye Hükümetin atadığı 2 sendika (meslek birliği) temsilcisi Hükümetin atadığı 1 valilik temsilcisi 8

4. Yargı Reformu Stratejisinin HSYK nın Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin İlkeleri ve Önerdiği Kurul Modeli: a. Objektiflik, Tarafsızlık, Şeffaflık: Bu ilkeleri temin etmek bakımından; Kişisel verilerin korunması kaydıyla HSYK nın tüm kararlarına erişim imkanı sağlanması; Kurul kararlarına karşı etkili bir başvuru sistemi kurulması, Bazı kararlarına karşı yargı yolunun açılması gibi tedbirler öngörülmüş bulunmaktadır. Kurulun üye sayısının artırılarak geniş tabanlı temsil esasına göre oluşturulması ve Kurula yargı dışından üyelerin katılmasının da bu ilkelere hizmet edeceği değerlendirilmektedir. b. Geniş Tabanlı Temsil: Yukarıda da belirtildiği üzere, uluslararası belgelerde, yargı kurullarının sadece hâkimlerden ya da karma bir şekilde oluşturulabileceği belirtilmekle birlikte, yargının kendi içine kapanık bir görüntü vermesinin negatif etkilerini kaldırmak adına, üyelerinin dengeli bir şekilde dağıldığı yargı kurullarının oluşturulması tavsiye edilmektedir. Avrupa ülkelerindeki yargı kurulları da geniş tabanlı temsil esasına göre oluşturulmuş olup, hemen hepsinde ilk derece ve istinaf mahkemelerinde görevli yargı mensupları ağırlıklı olarak temsil edilmekte, bunların yanında yüksek yargıdan, avukatlardan, hukukçu öğretim üyelerinden, seçkin vatandaşlardan temsilciler bulunmaktadır. Ayrıca bir çoğunda Parlamentolar tarafından seçilen üyeler yer almaktadır. Yargı Reformu Stratejisinde, geniş tabanlı temsil esasının gerçekleştirilebilmesi için, öncelikle Kurulun üye sayısının artırılması ve ayrıca; Anayasa Mahkemesi heyetinin raportörler arasından, Yargıtay ve Danıştay genel kurullarının doğrudan kendi üyeleri arasından, İlk derece mahkemelerinde görevli tüm hâkim ve savcıların, birinci sınıf hâkim ve savcılar arasından, Cumhurbaşkanı nın; avukatlar, üniversitelerde hukuk, siyasal ve iktisat alanlarında görevli öğretim üyeleri ile üst düzey yöneticiler arasından, seçecekleri üyelerin Kurulda yer alması öngörülmektedir. c. Kararlarına Karşı Etkili Bir İtiraz Sistemi Getirilmesi ve Yargı Yolu Açılması: HSYK kararlarına karşı yargı yolunun kapalı olması ve etkili bir itiraz sisteminin de mevcut olmayışı, Kurula yöneltilen önemli eleştirilerden birisidir. Mevcut itiraz sisteminin etkili olmadığı ve bu haliyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini de ihlal eder nitelikte olduğu hususu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Kayasu kararıyla da teyit edilmiştir. Yargı Reformu Stratejisi, Kurul kararlarına karşı etkili bir itiraz sistemi oluşturulabilmesi için; Kurulun daireler halinde çalışmasını, dairelerden birinin kararlarına karşı yapılacak itirazların bu dairenin üyelerinin katılmadığı Genel Kurul da incelenmesini öngörmekte; bir kısım kararlara karşı da yargı yolunun açılabileceğini kabul etmektedir. 9

Kurulun daireler şeklinde yapılandırılması ve bu daireler arasında konularına göre görev bölümü yapılması, özellikle soruşturma izinleri ve disiplin soruşturmaları bakımından teklif ve karar yetkilerinin tek elde toplanması sakıncasını da ortadan kaldıracaktır. Şöyle ki; hâkim ve savcılar hakkında soruşturma izni verilmesini dairelerden birisi teklif edecek, bu soruşturma sonunda disiplin cezası verilip verilmeyeceğine diğer bir daire karar verecek, itiraz durumunda ise disiplin kararına katılmayan üyelerden oluşan Genel Kurul devreye girecektir. Yargı Reformu Stratejisinde Belirlenen İlkeler Geniş Tabanlı Temsil Esası Kararlarına Karşı Etkili Başvuru Yolu Objektiflik, Şeffaflık, Tarafsızlık Anayasa Mahkemesi Yargıtay Danıştay İlk derece ile istinaf hâkim ve savcılarının temsili Yargı mensupları dışından seçim Birden fazla daire oluşumu ve genel kurul yapılanması Disiplin işlemlerine karşı yargı yolu açılması Kişisel veriler korunarak tüm kararlara erişim Yargı mensupları dışından seçim Adalet Bakanı nın sadece Genel Kurula lık etmesi Önerilen HSYK Üye Dağılımı (21 Üye) Adalet Bakanı Yüksek yargı tarafından seçilen 5 üye (Anayasa Mah. 1, Yargıtay 3, Danıştay 1) 1nci sınıf hakimsavcılar arasından seçilen 10 üye Cumhurbaşkanı tarafından seçilen 4 üye Adalet Bakanlığı Müsteşarı ÖNERİLEN HSYK MODELİNDE 10

ÜYELERİN KAYNAKLARINA VE SEÇECEK YERE GÖRE DAĞILIMI Kurul ı Adalet Bakanı Cumhurbaşkanı (4 asıl) Üst Kademe Yöneticileri, öğretim üyeleri ve Avukatlar arasından Doğal Üye Adalet Bakanlığı Müsteşarı Anayasa Mahkemesi (1 asıl, 1 yedek) Raportörler arasından Yargıtay (3 asıl, 2 yedek) Yargıtay Genel Kurulunca Yargıtay Üyeleri arasından Danıştay (1 asıl, 1 yedek) Danıştay Genel Kurulunca Danıştay Üyeleri arasından İlk derece adli yargı (7 asıl, 4 yedek) 1nci sınıfa ayrılmış adli yargı hâkim ve savcıları arasından tüm adli yargı hâkim ve savcılarınca İlk derece idari yargı (3 asıl, 2 yedek) 1nci sınıfa ayrılmış idari yargı hâkim ve savcıları arasından tüm idari yargı hâkim ve savcılarınca ÖNERİLEN HSYK MODELİNDE HSYK NIN DAİRELER ŞEKLİNDE YAPILANMASI VE GÖREVLERİ Genel Kurul Birinci Daire 7 İkinci Daire 7 Üçüncü Daire 6 Atama Nakil Yetki Diğer İşler Terfi Disiplin Denetim Soruşturma İzinlerinin Verilmesi 11

5. Adalet Bakanı ve Müsteşarının Konumu: Adalet Bakanı, genel olarak ülkedeki adalet politikasının yürütülmesinden sorumludur ve bu alana ilişkin siyasî sorumluluğu üzerinde taşımaktadır. HSYK ise, görev ve yetkileri gereği ülkenin genel adalet politikasını doğrudan etkileme konumundadır. Adalet Bakanının, topluma ve Parlamentoya karşı hesap verme pozisyonunun bir gereği olarak Yargı Reformu Stratejisi, Adalet Bakanının HSYK da yer almasını öngörmektedir. Yargıya ilişkin destek hizmetlerinin Adalet Bakanlığının sorumluluğunda bulunması nedeniyle, HSYK nın mevcut görevlerini yerine getirirken Adalet Bakanlığı ile yakın temas içerisinde çalışması büyük önem arz etmektedir. Mevcut yapıda Kurulun sekreterya işlemleri Adalet Bakanlığı tarafından yürütüldüğünden bu temas doğal olarak sağlanmaktadır. HSYK için önerilen yeni yapıda bağımsız bir sekreteryaya sahip olması öngörüldüğünden, HSYK ile Adalet Bakanlığının koordineli çalışmasına duyulan ihtiyaç daha gözle görülür hale gelecek ve daha büyük öneme sahip olacaktır. İşte bu koordinasyonun sağlıklı bir şekilde sağlanabilmesi bakımından Adalet Bakanlığı Müsteşarının da Kurulda yer alması öngörülmüştür. İç kamuoyunun belli bir kesiminde ısrarla Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kurul da yer almaması gerektiği, Avrupa Birliğinin talebinin de bu yönde olduğu ileri sürülmekte ise de, Katılım Ortaklığı Belgelerinde ve 1998 yılından bu yana AB Komisyonunca Türkiye hakkında düzenlenen ilerleme raporlarında Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kuruldan çıkması gerektiği yolunda bir öneri yapılmamıştır. Sadece 2003-2006 yıllarına ilişkin ilerleme raporlarında Bakan ve Müsteşarın Kuruldaki varlığı bir tespit olarak yer almıştır. 2007 yılı ve sonrasında düzenlenen ilerleme raporlarında ise bu hususa hiç değinilmemekte, yukarıda sözü edilen diğer eleştirilerle birlikte Kurulun mevcut haliyle yargının bütününü temsil etmediği yolundaki eleştiri öne çıkarılmaktadır. Avrupa Birliği tarafından yöneltilen Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kurulda yer almaması gerektiğine ilişkin açık eleştiri sadece 2003, 2004 ve 2005 yıllarında düzenlenen Türk Yargı Sisteminin İşleyişine İlişkin İstişarî Ziyaret Raporlarında yer almıştır. Buna karşılık, son olarak 2008 yılında yapılan istişarî ziyaret sonunda düzenlenen raporda ise Adalet Bakanının Kuruldan çıkması önerilirken, Kurulun başkanlığının Adalet Bakanlığı Müsteşarına verilmesi gerektiği savunulmaktadır. Bu noktada, bahse konu raporların mahiyetine değinmek gerekmektedir. İstişarî raporlar, bağımsız uzmanlarca AB Komisyonu adına düzenlenmekle birlikte, adı üstünde istişarî nitelikli raporlardır. AB Komisyonu dahi bu raporlarda ileri sürülen fikirleri kendisi açısından bağlayıcı kabul etmemektedir. Katılım Ortaklığı Belgesi ve ilerleme raporları ise Avrupa Birliğinin bizatihi kendi organları tarafından oluşturulan belgeler olup, Avrupa Birliğinin resmî tutumunu yansıtmaktadır. Bu bağlamda, Avrupa Birliğinin Adalet Bakanı ve Müsteşarının HSYK daki konumuna ilişkin tutumunu anlamak bakımından, Katılım Ortaklığı Belgesi ile ilerleme raporları ve özellikle 2009 yılı İlerleme Raporu önemlidir. Şöyle ki, Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kurulda kalmasını öngören Yargı Reformu Stratejisi Eylül 2009 ayında Avrupa Komisyonuna iletilmiş olup, bu belgenin Komisyon tarafından incelenmesinden sonra 14 Ekim 2009 tarihinde yayımlanan İlerleme Raporunda Yargı Reformu Stratejisinin içeriği ile ilgili olarak, reformlar için izlenmesi gereken doğru yolu açıkça gösterdiği değerlendirmesi yapılmıştır. 12

Venedik Komisyonunun yukarıda anılan 2007 tarihli Adli Atamalar Raporu nda, yürütme temsilcilerinin yargı kurullarında yer almaları konusu ile ilgili, ülkemizdeki mevcut durum örnek olarak gösterilmiş ve Türkiye de Adalet Bakanı ve Müsteşarı HSYK üyesidir. Bu durum tek başına, Venedik Komisyonu na göre Kurul un bağımsızlığını zayıflatmaz. ifadesine yer verilmiştir. Yeni önerilen yapıda ise; Kurulun üye sayısının mevcuda göre oldukça artırılması; Kurulun daireler halinde yapılandırılması ve Adalet Bakanının dairelerin çalışmalarına katılmayıp sadece Genel Kurula başkanlık etmesi, Halen Adalet Bakanlığınca kullanılmakta olan bir kısım yetkilerin Kurula devredilecek olması, Kurul için güçlü bir Genel Sekreterlik oluşturulması, Kurul için bağımsız bir bina ve bütçe öngörülmesi, Hâkim ve savcıların denetimi ve soruşturma izinlerinin Kurula bırakılması, gibi hususlar dikkate alındığında Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kuruldaki varlığı şu andakinden daha sembolik bir durum olacaktır. 6. Cumhurbaşkanı nın HSYK ya Üye Seçmesi: Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun sadece hâkimlerden oluşması, iç kamuoyunda ve uluslararası belgelerde eleştiri konusu olmakta; Demokratik meşruiyetin güçlendirilmesi, Yargının dışarıya karşı verdiği kendi içine kapalı görüntünün giderilmesi, Kamuoyu nezdinde şeffaflık ve hesap verebilirliğin güçlendirilmesi gibi amaçlarla yargı mensubu olmayan üyelerin de katılımıyla karma bir Kurul yapısı oluşturulması tavsiye edilmektedir. Bu eleştiri ve tavsiyeler dikkate alınarak, Kurula üniversite öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri ve avukatlar arasından sembolik sayıda üye seçilmesi öngörülmüştür. 21 üyeli Kurula belirtilen kaynaklardan seçilecek üye sayısı dört olup, 15 üye bizzat yargı mensuplarınca kendi aralarından seçilecektir. Doğal üye olan Adalet Bakanlığı Müsteşarının da birinci sınıf hakim olduğu dikkate alınmasa bile, Kurulun önemli bir çoğunluğunun, uluslararası belgelerde öngörüldüğü şekilde yargı mensuplarından oluştuğu görülmektedir. Mevcut HSYK yapısında Adalet Bakanı ve Müsteşarı dışında Yargıtay ve Danıştay dan gelen üyelerin tamamı Cumhurbaşkanınca seçilmektedir. Konu ile ilgili uluslararası belgelerde Kurulun yargıdan gelen üyelerinin yargı mensuplarınca seçilmesi tavsiye edildiğinden Cumhurbaşkanı nın bu yetkisi kaldırılmakta, buna karşılık yargı dışından gelecek az sayıda üyenin seçimi Cumhurbaşkanı na bırakılmaktadır. Venedik Komisyonunca, yargı dışından gelen üyelerin seçiminde özellikle demokratik meşruiyet açısından parlamentolara rol verilmesi tavsiye edilmekte ve Avrupa ülkelerinde bu yönde yaygın bir uygulama bulunmaktadır. Ülkemiz açısından ise, Cumhurbaşkanının halk tarafından seçileceği de dikkate alındığında yargı dışından gelen üyelerin seçiminin Cumhurbaşkanı tarafından yapılmasının demokratik meşruiyete katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir. 13

7. Yargı Teşkilâtında Seçim Atmosferi Oluşup Oluşmayacağı: Özellikle birinci sınıf hâkim ve savcılar arasından seçilmesi öngörülen üyelerin belirlenmesi sürecinde, yargı camiasında bir seçim atmosferi oluşabileceği ve bu durumun arzu edilmeyen gruplaşmalara neden olabileceği yönünde haklı eleştirilere rastlanmaktadır. Bahse konu seçimlerin Yüksek Seçim Kurulu nun gözetiminde yapılması öngörülmekte olup, Yargıtay Kanununun 38 inci maddesindekine benzer bir propaganda yasağı getirilmesi düşünülmektedir. Bu çerçevede; adaylar, HSYK nın internet sitesinde veya seçim için oluşturulacak özel bir sitede, standart bir formda özgeçmişlerini yayımlayarak tanıtımlarını gerçekleştirecekler; bunun dışında propaganda amaçlı açık ya da kapalı salon toplantıları yapılamayacak; vaatte bulunulamayacak, broşür veya promosyon dağıtılamayacaktır. Yargı teşkilatının sürekli bir seçim atmosferi içerisinde olacağı yolundaki endişeler de yersizdir. Zira, Kurul üyelerinin görev süreleri dört yıl olarak öngörülmüş olup, birinci sınıf hâkim ve savcılar arasından seçilecek on asıl ve altı yedek üyenin tamamı dört yılda bir yapılacak seçimle belirlenecek, iki seçim arasında değişik nedenlerle boşalma olması durumunda yedekler devreye girecektir. Yeni kurulun çalışma usulünde, tam sayıyla toplanma zorunluluğu kaldırılıp, toplantı ve karar yeter sayıları belirlenecek; yedek üyelerin fonksiyonu da şu anda olduğu gibi asıl üyelerden mazereti nedeniyle toplantıya katılamayanların yerini doldurmak ve İtirazları İnceleme Kuruluna katılmak değil, üyeliklerde kalıcı bir boşalma olması durumunda asıl üye gibi sürekli görev yapmak olacaktır. 8. 1961 Anayasasına Göre Kurulun Yapısı: HSYK nın yeniden yapılandırılması tartışmaları sırasında zaman zaman 1961 Anayasasının öngördüğü Kurul yapılanması da gündeme gelmektedir. Kurulun o zamanki yapısı ve zaman içerisinde geçirdiği değişim hakkında bilgi vermek ve kıyaslama imkânı sağlamak bakımından 1961 Anayasasının öngördüğü yapı ve 1971 yılında getirilen değişiklik aşağıdaki tablolarda gösterilmiştir. 1961 Anayasası (Yüksek Hâkimler Kurulu) (18 Asıl, 5 Yedek Üye) Kurul üyeleri Arasından seçilir. Yargıtay Genel Kurulunca seçilen 6 asıl, 2 yedek üye 1nci Sınıf hakimler arasından seçilen 6 asıl, 1 yedek üye Yüksek yargı üyeleri veya üye olma şartı taşıyanlar arasından TBMM ce seçilen 3 asıl, 1 yedek üye Yüksek Yargı üyeleri veya üye olma şartı taşıyanlar arasından Cumhuriyet Senatosunca seçilen 3 asıl, 1 yedek üye Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında önerilen Kurul yapısının ana hatları itibarıyla 1961 Anayasası modeline benziyor olmasından hareketle, bu sistemin denendiği ve işletilemediği eleştirisi ileri sürülmektedir. O zamanki temel sorunun, değişik kaynaklardan gelen üyelerin hepsinin aynı zamanda göreve başlaması 14

zorunluluğu getirilmesi, ilk derece mahkemelerinin temsilcilerinin zamanında seçilmelerine rağmen iki kanatlı Yasama Meclisi ile Yargıtay Genel Kurulunun seçimleri zamanında yapıp üyeleri belirleyememesinden kaynaklandığı bilinmektedir. Ülkemizin o zamandan bu yana geldiği demokratik olgunluk seviyesi dikkate alındığında bu tür bir aksaklığın meydana gelmesi beklenmemekle birlikte, küçük bir ihtimal de olsa aksi durumda da; Kurul üye sayısının artırılması, Üye kaynaklarının çeşitlendirilmesi, Daireler şeklinde çalışma öngörülmesi ve Üye tam sayısı ile toplanma zorunluluğunun kaldırılması karşısında bir kısım üyelerin belirlenmesinde meydana gelebilecek muhtemel bir gecikmenin bir sakınca oluşturmayacağı düşünülmektedir. 1971 yılında yapılan değişiklikle, yukarıda sözü edilen sorun gerekçe gösterilerek Yüksek Hâkimler Kurulu aşağıdaki tabloda gösterildiği gibi bütün üyeleri Yargıtay üyelerinden oluşacak şekilde yeniden yapılandırılmıştır. 1971 Değişikliği (Yüksek Hâkimler Kurulu) (11 Asıl, 3 Yedek Üye) Kurul Üyeleri arasından seçilir. (Adalet Bakanı gerekli görürse başkanlık eder ve oy kullanır.) Tüm üyeler Yargıtay tarafından seçilir. 1971 yılında yapılan değişiklik 1982 Anayasasına kadar yürürlükte kalmış, 80 li yıllara gelindiğinde Kurul, dönemin başkanının ismi ile anılır bir hale gelmiş ve sadece hâkimlerden oluşan bu Kurulun ortaya çıkardığı sakıncaları gidermek amacıyla Bakan ve Müsteşarın da katılımıyla mevcut Kurul yapısı oluşturulmuştur. 9. Genel Değerlendirme: Yukarıda; HSYK nın mevcut yapısı ve bu yapıya yöneltilen eleştiriler, 15

HSYK benzeri yargı kurullarının yapısına ilişkin olarak uluslararası belgelerde yer alan öneriler, HSYK benzeri yargı kurullarının Avrupa ülkelerindeki yapısı ve Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı çerçevesinde öngörülen yeni HSYK yapılanması hakkında özet bilgiler verilmiş ve öngörülen yapının daha iyi anlaşılabilmesi amacıyla bazı konularda açıklamalar yapılmıştır. Bu açıklamalar göstermektedir ki, HSYK nın yeniden yapılandırılmasına ilişkin öneri; Mevcut yapıya yönelik hemen hemen bütün eleştirileri karşılamaktadır. (Eleştirilerin aksine Adalet Bakanı ve Müsteşarının Kurulda yer alması önerilmekle birlikte, bunun gerekçeleri de detaylı olarak açıklanmıştır.) Konuya ilişkin uluslararası belgelerdeki ilkelerle büyük ölçüde uyumludur. ( Büyük ölçüde diyoruz, çünkü bu belgeler de tek bir ideal model ortaya koymamakta, duruma göre bir çok istisnalar içeren genel ilkeler belirlemektedir.) Avrupa ülkelerindeki benzer kurul yapıları ile, yaklaşık üye sayıları, üye kaynakları, üyelerin seçimi gibi kriterler bakımından uyumludur. Bazı çevrelerce dayanaksız olarak ileri sürüldüğünün aksine, yargı mensuplarının pozisyonlarını değiştirecek, hâkimlik teminatını zedeleyecek herhangi bir unsur içermemektedir. Mevcut HSYK üyelerinin görev sürelerinin sonuna kadar görevlerine devam etmelerini öngörmektedir. Cumhurbaşkanı nın seçmesi öngörülen üyeler sembolik sayıda olup, Kurulun büyük çoğunluğu yargı mensuplarından oluşacaktır. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu nun yeni yapılanmasına ilişkin düşüncelerin paylaşıldığı bu kitapçığı, kamuoyundaki bilgi eksikliklerini gidereceği ve yersiz tartışmaları azaltacağı ümidiyle kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. 16