VERGİ TEKNİĞİ SINAVI



Benzer belgeler
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

SİRKÜLER 2009 / 17. Alacak ve Borç Senetlerinin Reeskontunda Esas Alınacak Oranlar Yeniden Belirlenmiştir. Genel Olarak KONU

369 Nolu, VUK Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Seri, Sıra Numarası, No : 369 Sayılı Tebliğ. 3 Nisan 2007 SALI. Sayı : TEBLİĞ

S İ R K Ü L E R : / 2 8

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

VADELİ ÇEKLER REESKONTA TABİ TUTULABİLECEKTİR

GECİKME FAİZİ, GECİKME ZAMMI UYGULAMASI VE KARŞILAŞTIRMASI

KİRACI AÇISINDAN FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİ

FİRMA YÖNETİCİLERİ VE MUHASEBE BİRİMLERİNİN DİKKATLERİNE, 2004 YILI GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 301) (Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi)

FİRMA YÖNETİCİLERİ VE MUHASEBE BİRİMLERİNİN DİKKATLERİNE, 2006 YILI GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

A) % 100 B) %75 C) %50 D) %40 E) %25

TEBLİĞ GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 301)

Kapsam Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti.

GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ TASLAĞI (SERİ NO: )

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFLERE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI.

FİNANSAL HESAPLAMALAR

VERGİLERİNİ ZAMANINDA ÖDEYEN MÜKELLEFLERE 1 OCAK 2018 TARİHİNDEN İTİBAREN VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI BAŞLIYOR

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. 2017/84

Sirküler, 2013/15. Sayın MeslektaĢımız; KONU: Vadeli Çekler de reeskonta tabi tutulabilir.

SİRKÜLER 2018/70. Taşınmazların Yeniden Değerlemeye Tabi Tutulabilmesine İlişkin VUK. Tebliği Yayımlanmıştır.

C) I-II-III D) IV-III

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/3

SİRKÜLER SAYI : 2013/35 İstanbul, KONU : Vadeli çekler reeskonta tabi tutulabilecektir.

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

USUL İNCELEMELERİ KİTABI (TEK DÜZEN HESAP PLANI ÇERCEVESİNDE) Doç. Dr. Özgür ÇATIKKAŞ

SİRKÜLER 2009 / 21. T.C. Merkez Bankası tarafından 1990 yılından bu güne kadar yayımlanan iskonto ve faiz oranları ise aşağıdaki gibidir.

VERGİYE UYUMLU BAZI MÜKELLEFLERE GELİR/KURUMLAR VERGİSİ İNDİRİMİ GETİRİLDİ:

FİRMA YÖNETİCİLERİ VE MUHASEBE BİRİMLERİNİN DİKKATLERİNE, 2005 YILI GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

İNDİRİMİ BAKIŞ MEVZUAT VERGİSİNİ ZAMANINDA ÖDEYEN MÜKELLEFLERE VERGİ BAŞLIK. Sayı 2017/39

Yaklaşım Dergisinin 236 Sayısında Yayınlanmıştır.

301 SERİ NO LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ 2017 / 122

VERGİ AFFI TAKVİMİ sayılı Askerlik Kanunu, - Mülga 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve

SİRKÜLER 2017/73. Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi Uygulamasına İlişkin Gelir Vergisi Genel Tebliği Resmi Gazete de Yayımlandı.

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2013/120 Ref: 4/120

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

KATMA DEĞER VERGİSİ KISMİ TEVKİFAT UYGULAMASINDA KDV İNDİRİMİ VE KARŞILAŞILAN SORUNLAR

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,

GELĠR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ TASLAĞI (SERĠ NO: )

BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN

TEBLİĞ. ÖTV tevkifatı uygulaması ihtiyari bir uygulama olmayıp, imalatçılar tarafından tevkifat yapılması zorunludur.

SİRKÜLER 2011 / 01. Gelir Vergisi Kanununun 2011 Yılı Uygulamasına Yönelik Tarifeler, İstisna/İndirim Hadleri, Tutarları ve Oranları

D önemsellik kavramı, iflletmelerin sınırsız kabul edilen yaflam sürelerinin

SİRKÜLER ( ) 1- Yeniden Değerleme Oranında Artırılan Had ve Tutarlar:

Özelge: Şirket hissedarlarına ait arsanın kiralanarak arsa üzerine yapılacak binanın inşaasına ilişkin harcamaların GV ve KDV karşısındaki durumu.

SİRKÜLER 2019/01. KONU : 7143 Sayılı Yapılandırma Kanunu ndan Yararlanma Hakkını Kaybedenlere Yeni İmkan Sağlanmıştır.

VERGİ MÜKELLEFLERİNE YENİ BİR TEŞVİK UNSURU: GİRİŞİM SERMAYESİ FONU

tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.

Değişiklik Yapılması İle Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanuna ilişkin 1

2014/2.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI VERGİ MEVZUATI VE UYGULAMASI 28 Haziran 2014-Cumartesi 14:30-16:00

SİRKÜLER: 2014/002 Bursa,

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

K KANIT YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

ELEKTRONİK BEYANNAME, Bu makale Şubat 2009 E-Yaklaşım da yayınlanmıştır. PİŞMANLIK, TECİL EDİLEN KDV VE AY KESRİ I. GİRİŞ

İstanbul, SİRKÜLER ( )

Bazı Malların Teslimine ÖTV Tevkifatı Uygulması Getirildi

Konu: 301 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği, 24 Aralık 2017 Tarihli ve Sayılı Resmî Gazete`de yayımlanmıştır.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü. Sayı : [I

Kabul Tarihi: 31/12/2004 Resmi Gazete Tarihi : 31/12/2004

6736 Sayılı Kanun Kapsamında Kasa Mevcudu ve Ortaklardan Alacakların Beyanı Sirküler

GELĠR VE GĠDER TAHAKKUKLARININ VERGĠ UYGULAMASI VE TEK DÜZEN HESAP PLANI YÖNÜNDEN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

GVK nun Geçici 67. Maddesi Kapsamında Elde Edilen Gelirlere İlişkin GVK Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2007/12 İstanbul,

2010/1.DÖNEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK MAZERET SINAVLARI SORU VE CEVAPLARI GELİR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLER 23 Temmuz 2010-Cuma 16:00

1.1. Satıcı ÖTV Mükelleflerinin ÖTV Tevkifatına Tabi Mal Teslimlerinin Beyanı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

6111 SAYILI KANUN İLE YAPILAN DÜZENLEMELER (2) (Madde 6-9)

Sirkülerimizin konusunu 6824 Sayılı Vergi Kanunlarında Gerçekleştirilen Düzenlemeler oluşturmaktadır.

YENİLEME FONUNA ALINAN SATIŞ KARLARI FİNANSAL KİRALAMALARA AİT AMORTİSMANLARDAN MAHSUP EDİLEBİLİR Mİ?

6736 SAYILI KANUN RESMİ GAZETE Tarih : 19/8/2106 Sayı : 29806

MENKUL SERMAYE İRATLARI İLE MENKUL KIYMET ALIM SATIM KAZANÇLARININ VERGİLENDİRİLMESİ

Sirküler No: 2017 / 89 Tarih:

VERGİ AFFI TAKVİMİ. Bildirme/ Beyan Tarihi. Konu

Konu : Yurt Dışından Getirilen Varlıklar ile Yurt İçinde Bulunan Varlıklara İlişkin Uygulama Esasları

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 52 İST, MALİYE; VADELİ ÇEKLERDE REEKONTU KABUL ETMİYOR

Muhasebe Müdürlüğü ne

GEÇİCİ VERGİ BEYAN DÖNEMLERİ AZALTILMALI, ORANLARI YENİDEN BELİRLENMELİDİR

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/180 Ref: 4/180

VERGİ İNCELEMELERİ SONUCU TARH EDİLEN VERGİ İLE KESİLEN CEZALAR NASIL MUHASEBELEŞTİRİLİR?

SOSYAL GÜVENLİK PRİM ALACAKLARININ YENİDEN YAPILANDIRILMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

-Satış konusunun taşınmaz, iştirak hissesi, kurucu senetleri,intifa senetleri, rüçhan hakkı olması,

BİLGİ NOTU / Bu bilgi notumuzda anılan kanunun vergi alacakları ile ilgili düzenlemelerine yer verilecektir.

EKSPER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE DENETİM HİZMETLERİ A.Ş.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

ÇEKLERDE REESKONT UYGULANIP UYGULANMAYACAĞINA İLİŞKİN OLARAK VUK SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/25

SİRKÜLER NO: POZ-2008 / 61 İST,

SİRKÜLER 2018/66. c) Yurt dışından elde edilen bazı kazançların gelir veya kurumlar vergisinden istisna edilmesine

Matrah Ve Vergi Artırımı (Madde: 5)

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2018/66

Sirküler No: 133 İstanbul, 25 Aralık 2017

2014/1 SMMM VERGİ HUKUKU YETERLİLİK SORU VE CEVAPLARI 15 MART 2014

FİNANSAL KİRALAMA SÖZLEŞMESİNİN DEVRİ HALİNDE VERGİLENDİRME VE BELGE DÜZENİ 28 AĞUSTOS 2018

Sirküler no: 013 İstanbul, 3 Şubat 2009

SİRKÜLER. Çeklerde reeskont uygulamasına dair açıklamalar işbu Sirkülerin konusunu teşkil etmektedir.

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 1) nde Değişiklik Tebliğ Adı. Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 14)

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2016/076

VERGİ VE DİĞER BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA İLİŞKİN 7143 SAYILI KANUN GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 2)

İNDİRİMLİ GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ UYGULAMASI. Ali ÇAKMAKCI. Yeminli Mali Müşavir- Bağımsız Denetçi. TaxAuditing Yeminli Mali Müşavirlik Kurucu Ortak

Transkript:

2013/1.DÖNEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI VERGİ TEKNİĞİ SINAVI 7 Nisan 2013-Pazar 17:00 SORULAR SORU 1: Aşağıdaki vergi hukuku kavramlarını kısaca açıklayınız. a-girişim sermayesi fonu b-finansal kiralama c-reel olmayan finansman maliyeti ç-haksız çıkma tazminatı SORU 2: Çankaya Vergi Dairesi nin mükellefi (A) Anonim Şirketinin Kasım 2010 vergilendirme dönemi hesapları risk analizi verileri nedeniyle Katma Değer Vergisi yönünden 2011 yılında incelenmiş ve yapılan vergi incelemesi sonucunda 01.10.2011 tarihli ve (Y) sayılı vergi inceleme raporu düzenlenmiştir. Vergi inceleme raporunda; re sen 200.000,00 TL Katma Değer Vergisi tarh edilmesi, 200.000,00 TL vergi ziyaı cezası ve 15.000,00 TL özel usulsüzlük cezası kesilmesi önerilmiştir. Söz konusu vergi inceleme raporunda tarhı istenen vergi ve kesilmesi istenen cezalara ilişkin olarak düzenlenen ihbarnameler mükellefe 15.10.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mükellef, kendisine tebliğ edilen vergi ve cezalara karşı 25.10.2011 tarihinde Ankara Vergi Mahkemesinde dava açmıştır. Ankara Vergi Mahkemesi, dava konusu edilen vergi ve cezaları tasdik etmiştir ve mahkeme kararı mükellefe ve vergi dairesine 10.03.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Vergi mahkemesi kararına istinaden, Vergi Dairesi tarafından düzenlenen ihbarnameler mükellefe 02.04.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mükellef, vergi mahkemesinin tasdik kararını, yürütmeyi durdurma talepli olarak 25.04.2012 tarihinde Danıştay da temyiz etmiştir. Danıştay, mükellefin yürütmeyi durdurma talebini 05.05.2012 tarihinde kabul etmiş; ancak, 15.10.2012 tarihli kararı ile vergi mahkemesi kararını tasdik etmiştir. Danıştay kararı, mükellefe ve vergi dairesine 15.11.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Vergi Dairesince, Danıştay kararına istinaden, düzenlenen bildirim mükellefe 10.12.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir Mükellef, vergi ve cezalar ile gecikme faizi ve gecikme zammının tamamını 20.03.2013 tarihinde ödemiştir. Veriler: a) 19.10.2010 tarih ve 2010/965 sayılı BKK na göre gecikme zammı oranı aylık % 1,40 dır. b)hesaplamalarda verilen tüm tarihler iş günü olarak kabul edilecektir. İstenen: Mükellefin, Vergi Usul Kanunu ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödemiş olduğu gecikme faizi ve gecikme zammı tutarını hesaplayınız.

SORU 3: Ulus Vergi Dairesi nin mükellefi (B) Anonim Şirketinin hesap dönemi sonunda 31.12.2012 tarihinde hizmet satışı nedeniyle 90 gün vadeli olarak aldığı 180.000,00 TL ve vadeli satış kampanyası kapsamında 2013 yılında teslim edilecek emtiaya ilişkin olarak aldığı 01.03.2013 vadeli 100.000,00 TL olmak üzere toplam 280.000,00 TL nominal değerli alacak senedi bulunmaktadır. Mükellefin 31.12.2012 tarihinde emtia alışı nedeniyle 90 gün vadeli olarak verdiği 100.000,00 TL nominal değerli borç senedi mevcuttur. Veriler: a) Şirket yetkilileri aldıkları alacak senetlerine bağlı alacaklarını değerleme gününün kıymetine irca etmeye karar vermişlerdir. b) Mükellefin alacak ve borç senetlerinde faiz oranı belirtilmemiştir. T.C. Merkez Bankasının 2012 itibariyle reeskont işlemlerinde uyguladığı faiz oranı % 13,50 ve kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranı % 13,75 dir. İstenen: Mükellefin, Vergi Usul Kanununa göre 2012 yılı için ayrılması gereken reeskont faiz tutarlarını, gerekçelerini açıklayarak, hesaplayınız. SORU 4: Başkent Vergi Dairesi nin mükellefi (C) Anonim Şirketi Ocak-Mart 2011 ve Nisan-Haziran 2011 vergilendirme dönemi Geçici Vergi beyannamesini vermemiş, Temmuz-Eylül 2011 vergilendirme dönemi Geçici Vergi beyannamesini matrahsız (0 matrahlı) olarak vermiş ve Ekim-Aralık 2011 vergilendirme dönemi Geçici Vergi beyannamesi ile 60.000,00 TL Geçici Vergi matrahı beyan etmiştir. Mükellefin 2011 yılı hesapları risk analizi verileri nedeniyle 2012 yılında incelenmiş ve yapılan vergi incelemesi sonucunda bazı emtia satış faturalarının hasılat kaydedilmemesi nedeniyle vergilendirme dönemleri itibariyle sırasıyla 20.000,00 TL, 30.000,00 TL, 40.000,00 TL ve 50.000,00 TL olmak üzere toplam 140.000,00 TL matrah farkı tespit edilmiştir. Mükellefin Geçici Vergiye tabi kazançlarla ilgili olarak vergilendirme dönemleri itibariyle sırasıyla 2.000,00 TL, 3.000,00 TL, 4.000,00 TL ve 5.000,00 TL olmak üzere, toplam 14.000,00 TL tevkifat suretiyle ödenmiş vergisi bulunmaktadır. Veriler: a) Kurumlar Vergisi Kanunu nun 32 nci maddesine göre Kurumlar Vergisi oranı % 20 dir. İstenen: Mükellef adına vergilendirme dönemleri itibariyle tarh edilmesi gereken Geçici Vergiyi ve vergi ziyaı cezasını hesaplayınız ve tarhiyatın şeklini belirleyiniz.

CEVAP 1: CEVAPLAR a- Girişim sermayesi fonu: Sermaye Piyasası Kurulu nun düzenleme ve denetimine tabi olarak Türkiye'de kurulmuş veya kurulacak olan girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına sermaye olarak konulması veya girişim sermayesi yatırım fonu paylarının satın alınması amacıyla, ilgili dönem kazancından veya beyan edilen gelirden ayrılabilen, kurum kazancının veya beyan edilen gelirin %10'unu ve öz sermayenin %20'sini aşmayan fondur. (VUK. Md.325/A) Girişim sermayesi fonu olarak ayrılan tutarlar pasifte geçici bir hesapta tutulur. Mükelleflerce, fonun ayrıldığı yılın sonuna kadar girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına veya girişim sermayesi yatırım fonlarına yatırım yapılmaması halinde, zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir. (VUK. Md.325/A) Bu fon; amacı dışında herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden çekilmesi, ortaklara dağıtılması, dar mükelleflerce ana merkeze aktarılması veya işin terki, işletmenin tasfiyesi, devredilmesi, bölünmesi ya da girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinin veya girişim sermayesi yatırım fonu katılma paylarının elden çıkarılmasından itibaren altı ay içinde bu maddede belirtilen amaçla yeniden kullanılmaması halinde, bu işlemlerin yapıldığı veya sürenin dolduğu dönemde vergiye tabi tutulur. (VUK. Md.325/A) Girişim sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları Kurumlar Vergisinden müstesnadır. (KVK.Mad.5/d-3, 1 seri no.lu KV Genel Tebliğ) Girişim sermayesi fonu olarak ayrılan tutarların beyan edilen gelirin % 10 unu aşmayan kısmı Gelir Vergisi matrahının tespitinde Gelir Vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden ve Kurumlar Vergisi matrahının tespitinde, Kurumlar Vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurum kazancından indirilir. (GVK. Md.89/12, KVK. Mad.10/g) Girişim sermayesi fonunun indirim konusu yapılabilmesi için; - İlgili yılda ayrılan fon tutarının beyan edilen gelirin %10'unu, toplam fon tutarının ise öz sermayenin %20'sini aşmaması (İki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.), - Fonun ayrıldığı yılın sonuna kadar Türkiye'de kurulmuş veya kurulacak olan ve Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına veya fonlarına yatırım yapılması, - Ayrılan fon tutarının ilgili yılın kurumlar vergisi beyannamesinde ayrıca gösterilmesi gerekmektedir. (7 seri no.lu KV Genel Tebliğ) İndirim tutarının tespitinde beyan edilen gelir olarak ticari bilanço kâr veya zararına kanunen kabul edilmeyen giderler eklenmek ve geçmiş yıl zararları ile varsa tüm indirim ve istisnalar düşülmek suretiyle bulunan tutar [Ticari bilanço kârı (zararı) + kanunen kabul edilmeyen giderler - geçmiş yıl zararları - tüm indirim ve istisnalar] dikkate alınacaktır. (7 seri no.lu KV Genel Tebliğ) b- Finansal Kiralama: Kira süresi sonunda mülkiyet hakkının kiracıya devredilip devredilmediğine bakılmaksızın, bir iktisadî kıymetin mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan tüm riskler ile yararların kiracıya bırakılması sonucunu doğuran kiralamalardır.

Kiralama işleminde; iktisadî kıymetin mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi, kiracıya kira süresi sonunda iktisadî kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması, kiralama süresinin iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün % 80' inden daha büyük bir bölümünü kapsaması veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadî kıymetin rayiç bedelinin % 90' ından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinden herhangi birinin varlığı durumunda kiralama işlemi finansal kiralama kabul edilir. (VUK. Mük.Mad.290) 1-Finansal Kiralama: Kira süresi sonunda mülkiyet hakkının kiracıya devredilip devredilmediğine bakılmaksızın, bir iktisadi kıymetin mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan riskler ile yararların tamamının veya tamamına yakınının belli bir dönemde bedel karşılığı kiracıya bırakılması sonucunu doğuran kiralamalardır. Aynı iktisadi kıymete ilişkin birden fazla sözleşme, ilave, tadil ve diğer sözleşmelerin yapılması halinde tüm anlaşmalar bir arada değerlendirilmelidir. Aşağıda belirtilen kriterlerden birini veya daha fazlasını karşılayan kiralamalar finansal kiralama olarak kabul edilecektir. a)-iktisadî kıymetin mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi: b)-kiracıya kira süresi sonunda iktisadi kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması: c)-kiralama süresinin iktisadi kıymetin ekonomik ömrünün % 80'inden daha büyük bir bölümünü kapsaması: d)-sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadi kıymetin rayiç bedelinin % 90'ından daha büyük bir değeri oluşturması: 2-4842 sayılı Kanunla Vergi Usul Kanununda yapılan düzenlemede 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununa bir atıfta bulunulmamıştır. Dolayısıyla, Finansal Kiralama Kanunu kapsamında yapılan bir kiralama işlemi, yapılacak inceleme sonucunda kiralama işleminin bu madde hükümleri gereğince finansal kiralama olarak kabul edilmemesini gerektirmesi halinde vergi uygulamaları açısından finansal kiralama olarak kabul edilmeyecek veya tam tersi durumda Finansal Kiralama Kanunu kapsamında yapılmayan bir kiralama işleminin yapılacak inceleme sonucunda bu madde hükümleri gereğince finansal kiralama şartlarını sağladığının anlaşılması halinde vergi uygulamaları açısından finansal kiralama olarak kabul edilecektir. 3-Arazi, arsa ve binalarla ilgili kiralama sözleşmelerinde, sadece sözleşmede kira süresi sonunda mülkiyet hakkının kiracıya devri öngörülmüşse veya kiracıya kira süresi sonunda kiralama konusu gayrimenkulü düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınmışsa finansal kiralama olarak kabul edilecektir. 4-Doğal kaynakların araştırılması veya kullanılmasına yönelik kiralama sözleşmeleri ile sinema filmleri, video kayıtları, patentler, kopyalama hakları gibi kıymetlerle ilgili lisans sözleşmeleri Mükerrer 290 ıncı madde kapsamında değerlendirilemez. (319 seri no.lu VUK Genel Tebliğ) c- Reel olmayan finansman maliyeti: Her türlü borçlanmada, borç tutarlarına (yabancı para üzerinden borçlanmalarda borcun alındığı tarihteki Türk Lirası karşılıklarına), borcun kullanıldığı döneme ait TEFE artış oranının uygulanması suretiyle hesaplanan tutardır. (VUK. Mük.Mad.298) Reel olmayan finansman maliyeti (ROFM); her türlü borçlanmada, borç tutarlarına borcun kullanıldığı döneme ait TEFE artış oranının uygulanması suretiyle bulunan tutarı ifade etmektedir. Yabancı para üzerinden borçlanmalarda borcun kullanıldığı döneme ait TEFE artış oranı, borcun kapatıldığı hesap dönemi sonundaki Türk Lirası karşılıklarına uygulanacaktır.

Örnek Kurumlar vergisi mükellefi olan, bilanço esasına göre defter tutan ve hesap dönemi takvim yılı olan (D) işletmesi, 15 Şubat 2003 tarihinde 30 milyar TL. banka kredisi kullanarak, işletme faaliyetlerinde kullanmak üzere bir taşıt satın almıştır. Altı ay sonra kredi kapatılmış ve 5 milyar TL. faiz ödenmiştir. Ödenen faiz 163 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca söz konusu taşıtın maliyet bedeline ilave edilmiştir. Buna göre 31/12/2003 tarihli dönem sonu bilançosunda taşıtın maliyet bedeli 35 milyar TL. olarak görünecektir. Söz konusu taşıtın düzeltmeye esas tutarı da 35 milyar TL. olacak, ancak taşıtın maliyet bedeli içerisinde yer alan reel olmayan finansman maliyeti düşüldükten sonra kalan kısım düzeltmeye tabi tutulacaktır. Borcun kullanıldığı döneme ait TEFE artış oranı %1,6 olarak hesaplanmıştır. Buna göre maliyet bedeli içerisinde yer alan reel olmayan finansman maliyeti aşağıdaki şekilde bulunacaktır. Borcun Kapatıldığı Aya Ait TEFE _ Borcun Alındığı Aya Ait TEFE ROFM = Borç Tutarı X Borcun Alındığı Aya Ait TEFE ROFM = 30.000.000.000 X 0,016 ROFM = 480.000.000 TL. Söz konusu 480 milyon TL., taşıtın 31/12/2003 tarihli bilançoda görünen değerinden düşülecek ve taşıtın enflasyon düzeltmesine esas tutulacak nihai tutarı bulunacaktır: Enflasyon düzeltmesinde dikkate alınacak = 35.000.000.000 _ 480.000.000 tutar = 34.520.000.000 TL.dır. (328 seri no.lu VUK Genel Tebliğ) ç - Haksız çıkma tazminatı: Borçlu, elinde bulunan bir malı üçüncü şahsın mülkü veya rehni olarak gösterdiği yahut üçüncü bir şahıs tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiği takdirde, haczi yapan memur bunu haciz zaptına geçirir. İstihkak iddiası tahsil dairesince kabul edilmez veya borçlu tarafından istihkak iddiasına itiraz edilirse, 7 gün içinde istihkak davası açılabilir. (AATUHK. Mad. 66) Haczedilen mal borçlunun elinde olmayıp da; mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia eden üçüncü bir şahıs elinde ise keyfiyet, haczi yapan memur tarafından haciz zaptına geçirilir. Alacaklı amme idaresi bildirme tarihinden itibaren 15 gün içinde dava açabilir. (AATUHK. Mad. 67) Davacı takibin tehirini istediği takdirde kendisinde mevcut delillerin mahiyetine göre ve muhtemel zarara karşı kafi teminat alınmak suretiyle takibin tehirine mahkemece karar verilebilir. (AATUHK. Mad.68)

Haksız çıkma tazminatı; amme borçlusunun, elinde bulunan bir malı üçüncü şahsın mülkü veya rehni olarak göstermesi yahut üçüncü bir şahıs tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edilmesi ve borçlu veya üçüncü şahıs tarafından istihkak davası açılması halinde, istihkak davası üzerine takibin tehirine karar verilir ve neticede dava reddolunursa, dava mevzuunu teşkil eden mahcuz malın değerinin % 10 u tutarında hükmolunan tazminattır. (AATUHK, Md. 66,67,68) CEVAP 2: a) Gecikme Faizi Tutarının Hesaplanması: Vergi Usul Kanunu nun 112 nci maddesine göre, ikmalen, re sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına, kendi vergi kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden itibaren, yargı organı kararının tebliği tarihine kadar geçen süreler için gecikme zammı oranında gecikme faizi hesaplanır. Gecikme faizinin hesaplanmasında ay kesirleri dikkate alınmaz. Vergi ziyaı cezası ve özel usulsüzlük cezası için gecikme faizi hesaplanmaz. (VUK. Md.112/3-b, KDVK. Md.46/1) Tarh edilen vergi ve kesilen cezalar vergi mahkemesi tarafından tasdik edilmesine rağmen, mükellefin bu tasdik kararını Danıştay da temyiz etmesi ve yürütmeyi durdurma kararı alması sebebiyle; gecikme faizinin, Kasım/2010 vergilendirme dönemine ait Katma Değer Vergisinin normal vade tarihi olan 26.12.2010 tarihinden Danıştay ın tasdik kararının vergi dairesine tebliğ tarihi olan 15.11.2012 tarihine kadar geçen süre için hesaplanması gerekmektedir. Buna göre, Katma Değer Vergisine 26.12.2010 15.11.2012 tarihleri arasında geçen 22 aylık süre için gecikme faizi hesaplanması gerektiğinden, mükellef tarafından ödenen gecikme faizi tutarı: [200.000 X (22 X % 1,40 = ) % 30,8=] 61.600,00 TL dır. b) Gecikme Zammı Tutarının Hesaplanması: Amme Alacaklarının Tahsil usulü Hakkında Kanun un 51 inci maddesine göre, amme alacağının ödeme müddeti içinde ödenmeyen kısmına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı % 1,40 oranında gecikme zammı tatbik olunur. Ay kesirlerine isabet eden gecikme zammı günlük olarak hesaplanır. Gecikme zammı, Vergi Usul Kanununa göre uygulanan vergi ziyaı cezalarında bu madde uyarınca belirlenen oranda uygulanır. Gecikme faizi ve özel usulsüzlük cezası için gecikme zammı hesaplanmaz. (AATUHK. Mad.51) Vergi Dairesince, Danıştay kararına istinaden düzenlenen vergi ve cezalara ait bildirim, mükellefe 10.12.2012 tarihinde tebliğ edildiğinden, söz konusu vergi ve cezaların vade tarihi 10.01.2013 dür. Mükellef, vergi ve cezaları 20.03.2013 tarihinde ödediğinden, vade tarihi ile ödeme tarihi (20.03.2013-10.01.2013) arasında geçen 2 ay 10 günlük süre için gecikme zammı hesaplanması gerekmektedir. Katma Değer Vergisi ve vergi ziyaı cezasının toplam tutarı (200.000 + 200.000=) 400.000,00 TL olduğundan, 2 aylık gecikme zammı tutarı [(% 1,40x 2 x 400.000)=] 11.200,00 TL; 10 günlük gecikme zammı tutarı [(1,40 / 100 / 30 =) 0,000467 x 10 x 400.000=)1.868,00 TL dır. Buna göre, mükellef tarafından ödenen gecikme zammının toplam tutarı (11.200,00 + 1.868,00)=13.068,00 TL dır.

CEVAP 3: -Gerekçe: Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır. Vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacaklar değerleme gününün kıymetine irca olunabilir. Bu takdirde, senette faiz nispeti açıklanmış ise bu nispet, açıklanmamışsa Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto haddi uygulanır. Bankalar ve bankerler ile sigorta şirketleri alacaklarını ya Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto haddi veya muamelelerinde uyguladıkları faiz haddi ile değerleme günü kıymetine irca ederler. (VUK. Md.281) Borçlar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit borçlar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır. Vadesi gelmemiş olan senede bağlı borçlar değerleme günü kıymetine irca olunabilir. Bu takdirde senette faiz nispeti açıklanmışsa bu nispet, açıklanmamışsa Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto haddinde bir faiz uygulanır. Banka ve bankerler ile sigorta şirketleri borçlarını, Cumhuriyet Merkez Bankasına resmi iskonto haddi veya muamelelerinde uyguladıkları faiz haddiyle, değerleme günü kıymetine irca ederler. Alacak senetlerini değerleme gününün kıymetine irca eden mükellefler, borç senetlerini de aynı şekilde işleme tabi tutmak zorundadırlar. (VUK.Md.285) Mükelleflerin hesap dönemi sonu itibariyle senede bağlı borç ve alacaklarının değerleme gününde haiz olacakları kıymetleri F = A - [A x 360 / (360 + m x t)] formülüne uygun olarak iç iskonto yöntemine göre hesaplanacaktır. Bu hesaplamada; faiz oranı olarak reeskont işlemlerinde uygulanan faiz oranının değil, kısa vadeli avans işlemlerinde uygulanan faiz oranının esas alınması gerekmektedir. (238 seri no.lu VUK Genel Tebliğ) 1 Vadeli satış kampanyalarında satışa konu mal veya hizmet bedeline ait belge düzenlenmeksizin senede bağlanan alacak tutarlarından, sipariş avansı mahiyetinde bulunması, tahakkuk esası gereği fatura düzenlenmemesi nedeniyle hasılat kaydedilmemesi ve işletme için gerçek bir alacak mahiyetini kazanmaması nedeniyle, vadesi gelmemiş alacak senetleri dönem sonlarında reeskonta tabi tutulamaz. (1993/1 sıra no.lu VUK İç Genelgesi) -Hesaplama: 1-Alacak senetleri reeskont faiz tutarı F = A - [A x 360 / (360 + m x t)] F=180.000 [180.000x360/(360+90x0,1375)] F=180.000 [180.000x360/(360+12,375)] F=180.000 [180.000x360/372,375)] F=180.000 [64.800.000/372,375] F=180.000 174.018,12 F=5.981,88 TL 1 Reeskont faizi farklı iç iskonto formülü ile de hesaplanmakta ve aynı sonuç bulunmaktadır.

2-Borç senetleri reeskont faiz tutarı F = A - [A x 360 / (360 + m x t)] F=100.000 [100.000x360/(360+90x0,1375)] F=100.000 [100.000x360/(360+12,375)] F=100.000 [100.000x360/372,375)] F=100.000 [36.000.000/372,375] F= 100.000 96.676,73 F=3.323,27 TL CEVAP 4: Kurumlar Vergisi Kanunu nun 32 nci maddesinin (1) no.lu fıkrasına göre, Kurumlar vergisi, kurum kazancı üzerinden % 20 oranında alınır. ve (2) no.lu fıkrasına göre, Kurumlar vergisi mükelleflerince, (dar mükellefiyete tâbi kurumlarda ticarî ve ziraî kazançlarla sınırlı olarak) câri vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre ve câri dönemin kurumlar vergisi oranında geçici vergi ödenir. Tam mükellef kurumlar için geçerli olan esaslar, dar mükellef kurumlara da aynen uygulanır. Geçici Vergi ile ilgili esaslar Gelir Vergisi Kanunu nun mükerrer 120 nci maddesinde düzenlenmiştir. Dönem içinde tevkif edilmiş bulunan gelir vergisi (42 nci maddede belirtilen kazançlardan yapılan tevkifat hariç) hesaplanan geçici vergiden mahsup edilir. (GVK. Mad.120/3) Yapılan incelemeler sonucunda, geçmiş dönemlere ait geçici verginin % 10'u aşan tutarda eksik beyan edildiğinin tespiti halinde, eksik beyan edilen bu kısım için re'sen veya ikmalen geçici vergi tarh edilir. Mahsup süresi geçtikten sonra, kesinleşen geçici vergiler terkin edilir, ancak gecikme faizi ve ceza tahsil edilir. (GVK. Mad.120/4) Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinin sözü edilen dördüncü fıkrası ile mükelleflerin hesap hataları sonucu yanılma halini düzenlemiş olup, geçici vergi beyannamelerinde matrah beyan etmeyen mükellefler için beyan edilmesi gereken vergi matrahının %10'u kadar bir yanılma payı söz konusu olacak, geçici vergi beyannamesi vermeyen mükellefler için ise yanılma payı uygulanmayacaktır. (25 sıra no.lu Gelir Vergisi Sirküleri) Hesaplanan geçici vergiden varsa o hesap dönemi ile ilgili olarak daha önce ödenmiş geçici vergi ve geçici vergiye tabi kazançlarla ilgili olarak tevkif edilmiş vergiler mahsup edilecektir. Mahsuptan sonra kalan tutar o dönem için ödenmesi gereken geçici vergi olacaktır. (217 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğ) Mükellef Ocak-Mart 2011 ve Nisan-Haziran 2011 vergilendirme döneminde Geçici Vergi beyannamesi vermemiş ve Temmuz-Eylül 2011 vergilendirme döneminde (0) matrahlı Geçici Vergi beyannamesi vermiş olduğundan ve hesaplanan Geçici Vergi bulunmadığından tevkifat suretiyle ödenen vergiler mahsup edilememiştir. Ekim-Aralık 2011 vergilendirme döneminde ise, hesaplanan Geçici Vergi 12.000,00 TL olduğundan ve tevkifat suretiyle ödenmiş olan mahsup edilecek vergi toplam 14.000,00 TL olduğundan, mahsup sonrası tevkifat suretiyle ödenmiş olan 2.000,00 TL mahsup edilememiştir.

Mükellef adına, vergilendirme dönemleri itibariyle tarh edilmesi gereken Geçici Vergi ve vergi ziyaı cezası aşağıdaki gibidir. 2 O-M 2011(1) N-H 2011 (2) T-E 2011(3) E-A 2011(4) (1-3. Ay ) (1-6. Ay) (1-9.Ay) (1-12.Ay) Beyan Edilen Geçici Vergi Matrahı - - 0 60.000,00 Noksan Beyan Edilen Geçici Vergi Matrahı 20.000,00 50.000,00 90.000,00 140.000,00 Beyan Edilmesi Gereken Geçici Vergi Matrahı 20.000,00 50.000,00 90.000,00 200.000,00 % 10 Yanılma Payı - - 9.000,00 20.000,00 Geçici Vergi matrahı 20.000,00 50.000,00 81.000,00 180.000,00 Hesaplanan Geçici Vergi 4.000,00 10.000,00 16.200,00 36.000,00 Önceki Dönem Hesaplanan Geçici Vergi - 4.000,00 10.000,00 16.200,00 Ödenmesi Gereken Geçici Vergi 4.000,00 6.000,00 6.200,00 19.800,00 Mahsup Edilecek Tevkifat Tutarı 2.000,00 3.000,00 4.000,00 5.000,00 Tarh Edilmesi Gereken Geçici Vergi Tutarı 2.000,00 3.000,00 2.200,00 14.800,00 Vergi ziyaı cezası 2.000,00 3.000,00 2.200,00 14.800,00 Mükellef adına, vergilendirme dönemleri itibariyle, tarh edilecek Geçici Vergi için Vergi Usul Kanunu nun 344/1 üncü maddesine göre bir kat vergi ziyaı cezası kesilir. Tarhiyat şekli; Ocak-Mart 2011 ve Nisan-Haziran 2011 vergilendirme dönemi için, vergi beyannamelerinin kanuni süresi geçtiği halde verilmemesi nedeniyle, Vergi Usul Kanunu nun 30/1 ve defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması nedeniyle, 30/4 üncü maddesine göre re sen ve Temmuz-Eylül 2011 ve Ekim-Aralık 2011 vergilendirme dönemi için Vergi Usul Kanunu nun 30/4 üncü maddesine göre re sendir. 2 Geçici Vergi, bazı hallerde, örneğin burada I. veya II. vergilendirme döneminde olduğu gibi, kümülatif olmaksızın da hesaplanabilir