MEDYA OKULU 2012. 31 Mart - 12 Mayıs 2012 MEDYA OKULU 2012. Medya Derneği ve İstanbul Şehir Üniversitesi işbirliği ile



Benzer belgeler
yılları arasında Yeni Şafak Gazetesinin İnternet Yayın Yönetmenliği görevini üstlendi.

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR?

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

MEDYA DERNEĞİ ve İSTANBUL ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ KATKILARIYLA MEDYA OKULU

Haziran 25. Medya ve Güven. Gündem. Tüm hakları gizlidir.

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

Bu deneyime sahip danışmanlar tarafından "size özel" hazırlanacak MEDYAFOBİ eğitimleri için bize adresinden ulaşabilirsiniz.

Bu deneyime sahip danışmanlar tarafından "size özel" hazırlanacak MEDYAFOBİ eğitimleri için bize adresinden ulaşabilirsiniz.

Yaz l Bas n n Gelece i

Standart Eurobarometer 76. AVRUPA BİRLİĞİ NDE KAMUOYU Sonbahar 2011 ULUSAL RAPOR TÜRKİYE

HÜRRİYET GAZETESİ OKUR PROFİLİ

4. SİHİRLİ MİKROFON RADYO ÖDÜLLERİ

İ.Ü. AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ Tanıtım Faaliyetleri Standartları Standardı

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

Gençlerin Doğu Ekspresi keyfinde usulsüzlük iddiası

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ VE STK LARIN DURUMUNU TARTIŞTI!

İletişim Fakültesi(İ.Ö.) Radyo-Televizyon ve Sinema Lisans 2011 Yılı Müfredatı

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ NE HOŞGELDİNİZ

ÇapulTV Direnişin MEDYASI

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller

İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

İletişim Fakültesi Radyo - Televizyon ve Sinema Lisans 2011 Yılı Müfredatı (Radyo - Televizyon ve Sinema B)

İnteraktif Türkler 2009 İnteraktif Mecra Kullanım Araştırması

Eğitimde Bilişim Teknolojilerinin Yeri Ve Önemi

Türkiye nin Teknoloji Kültürü Dergisi!

MEDYA EKONOMİSİ VE İŞLETMECİLİĞİ

Digital Age. Yeni Nesil Mutluluk Araştırması. Nisan, ZENNA Digital Age Yeni Nesil Mutluluk Araştırması Nisan, 2017

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Neden Sosyal Medyanın Geleceği Reklam Değil, Yayıncılık?

ÖZGEÇMİŞ (YÖK FORMATINDA)

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

-SOSYAL MEDYA ARAŞTIRMASI-

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

Online Kriz Yönetimi. Samet Ensar SARI 03/03/12. Sunum notları

Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI. 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4.


Sütlüce YERLEŞKESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ. Halkla İlİşkİler Bölümü Görsel İletİşİm Tasarımı Bölümü Medya ve İletİşİm Sİstemlerİ Bölümü Reklamcılık Bölümü

Müşteri taleplerini genişletir ve projenin her aşamasında hem müşteriye hem de kullanıcıya fayda getirecek yenilikleri kurgular ve uygular.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Mobil İnternet Kullanımı ve 3G Araştırması Temmuz 2009

HP, Y Kuşağına Ulaşmak için İlgi Çekici YouTube Reklamları Kullanıyor

Mark Zuckerberg, Facebook ve Aldatıcı Reklamlar. Mark Zuckerberg, Facebook adlı sosyal medya sitesinin kurucularından biridir.

SPİKER TANIM A- GÖREVLER. Spikerleri, radyoda ve televizyonda görev yapanlar olarak iki gruba ayırabiliriz.

YAZILI VE GÖRSEL BASINA YANSIYANLARDAN ÖRNEKLER

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi: 07/12/ Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu:

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

Çocuk Dergiciliği Alanında Türkiye den İki Örnek Bilim Çocuk ve Meraklı Minik

KIRGIZİSTAN TÜRKİYE MANAS ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ HALKLA İLİŞKİLER VE REKLAMCILIK BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI BİRİNCİ YIL

2KiloMavi de. Misafir Yazarlık. Eylül kilomavi.wordpress.com

GAZETECİLİK ALANI. Bu faaliyet sonucunda gazetecilik alanındaki meslekleri tanıyabileceksiniz.

Dünyanın en büyük sosyal dil öğrenme ağı busuu şimdi Türkiye de!

Cumhuriyet Halk Partisi

İş Arama Sürecinde # Sosyal Medya Kullanımına Dikkat!#

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

AGRT DEN TARİHİMİ ÖĞRENİYOR, TABİATI SEVİYORUM SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Fotoğraf Sevdalısı Bir Doktor:

Türkiye nin İlk Usta Kulübü

Birinci Medya Reklam. Markanıza Değer KATALIM. Yeni Nesil TV - GençTVExpress Apple Ipad Online SMS EXPRESS CEP ABONE 2399

GalataMOON Neler Yapar?


REKABET. Tüketicinin rekabetteki kaldıraç etkisi. Fulya DURMUŞ, GfK Türkiye

Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

NAZMİ OKBAZ Creative Director

HAKKIMIZDA. Sizin Hayalleriniz. Bizim İşimiz. Neden Bizi Tercih Etmelisiniz? İşimizde Uzmanız. Kalite Politikamız. Yenilikçi ve Üretkeniz

TÜRKİYE'NİN EN KAPSAMLI GENÇLİK ARAŞTIRMA RAPORU YÜZLERCE GENCİN ÖNÜNDE AÇIKLANDI

TOBB, SELİMİYE Yİ KORUYUP YAŞATMAK İÇİN VAKIF KURDU

Yaza Merhaba Araştırması

KAMU DİPLOMASİSİNDE KİTLE İLETİŞİM ARAÇLARININ VE MEDYANIN ROLÜ

İhtiyaç ve Tutum Analizi Anketi. Sevgili Öğrenciler,

herkesin bir reklamı olmalı

Yeme Davranışlarının SAĞLIK ETKİLERİ. Ziyneti Kocabıyık Türkiye Gazetesi Sağlık Editörü

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

Seyfi Teoman Kısa film çekmeyi düşünmüyorum, çünkü maliyeti çok yüksek, geri dönüşü yok.

SOSYAL MEDYA YÖNETİMİ ve SOSYAL MEDYADA REKLAM UYGULAMALARI

Çocukların Medya Tüketimleri ve Yaşam Tarzları. Nobody s Unpredictable

EDEBİYAT. Edebiyat okumak bakmak ve görmek arasındaki hassas çizgiyi anlamayı sağlayan bir yolculuğa çıkmaktır. (By Oleg Shuplyak)

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

HALKLA İLİŞKİLER I-II

2-Hafta Temel İşlemler

Kitap Okuma Alışkanlığı ve Tercihleri Araştırması

Halkla İlişkiler, Danışmanlık, Yaratıcı Çözümler, Proje Geliştirme ve Satış Danışmanlığı

Renkli Bir Yazarın Kitabı: Renkli Masallar. Bazı insanlar gezi yazısı okumanın sadece daha önce gitmedikleri ya da hayatlarının

Dijital pazarlama bir satış yöntemi değil; ulaşılan sonuçları sayesinde satış artışı sağlayan, bir ilişkilendirme ve iletişim sürecidir.

ARAŞTIRMANIN KAPSAMI. Saha Tarihi: 9-10 Nisan ilçe. 35 il. 200 mahalle/ köy görüşme

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. İletişim Bilimleri/Radyo Marmara Üniversitesi 2010

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

GELECEGIN MUCITLERI ROBOT YAPMAYI ÖGRENIYOR

Hürriyet Ege 31 Ağustos 2013

Bir yalanı kaç kere tekrarlarsak gerçek olur?

1 ÇALIŞMANIN NASIL SUNULACAĞINI İŞARETLEYİNİZ

Mirac Türker. Kişisel Bilgiler. Eğitim Bilgileri 1 / 5. Adres Bilgileri

TELEVIDYON.COM. Medya Kiti

HANGİ MAKALE HANGİ DERGİYE?

Transkript:

31 Mart - 12 Mayıs 2012 MEDYA OKULU 2012 Medya Derneği ve İstanbul Şehir Üniversitesi işbirliği ile MEDYA OKULU 2012 06

31 Mart - 12 Mayıs 2012 Medya Derneği ve İstanbul Şehir Üniversitesi işbirliği ile MEDYA OKULU 2012 Medya Derneği İstiklal Caddesi No:86 Kat:6 Beyoğlu, İstanbul Tel: +90 212 243 70 02 Faks: +90 212 243 70 03 www.medyadernegi.org Facebook: facebook.com/medyadernegi Twitter: twitter.com/medyadernegi YouTube: youtube.com/medyadernegi Flickr: flickr.com/medyadernegi SlideShare: slideshare.net/medyadernegi Proje Koordinatörleri Deniz Ergürel Medya Derneği Genel Sekreteri Rana Şenol Medya Derneği Proje Direktörü Erge Özcan Medya Derneği Proje Direktörü Yrd. Doç. Dr. Aslı Telli Aydemir İstanbul Şehir Üni. Öğretim Üyesi Turgay Oğur İstanbul Şehir Üniversitesi Kurumsal İletişim Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka İstanbul Bilgi Üni. Öğretim Üyesi Projeye Katkı Sağlayanlar Arzu Taygar YASAL UYARI Medya Derneği 2012 Çağrı Ayaz Medya Okulu na katılan eğitmenlerin yaptıkları Dilara Merve Öztürk konuşmalar eğitmenlerin kişisel görüşlerinin ifadesidir. Bu görüşler, Medya Derneği nin kurumsal görüş, Eda Ağgül ilke ve değerlerini yansıtmayabilir. Bu kitabın yayın Eray Usta hakları CC Attribution-NonCommercial 3.0 Unported Eylül Okur License altındadır. Kitapta yer alan notların kaynak Gülin Karaca gösterilmek kaydıyla, ticari olmayan faaliyetlerde Hayrunnisa Atabey kullanılmasında, paylaşılmasında ve alıntılanmasında sakınca bulunmamaktadır. Aksi durumlarda Medya Hilal Turan Derneği nin yazılı onayının alınması gerekmektedir. Ilgaz Ulusoy 06 Necla Yılmaz Serap Saraçlı Talha Tolunalp Zeynep Yavuz MEDYA OKULU 2012 Medya Derneği ve İstanbul Şehir Üniversitesi İletişim Fakültesi işbirliği ile ilki geçtiğimiz yıl düzenlenen Medya Okulu sertifika programı, 31 Mart 2012-12 Mayıs 2012 tarihleri arasında İstanbul Şehir Üniversitesi Altunizade kampüsünde gerçekleştirildi. Medya Okulu sertifika programına, aralarında üniversite öğrencisi, yeni mezun, profesyonel gazetecilik yapan veya medya ile ilişkili bir işte çalışan toplam 90 kişi katıldı. Amacımız, katılımcılara medya sektörü hakkında genel bir bakış açısı sağlamak, uzmanlaşmalarına yardımcı olmak ve medya sektörüne kalifiye eleman kazandırmaktı. Ayrıca, Medya Okulu nun uygulamalı eğitimi kapsamında, deneyimli editör ve tasarımcıların danışmanlığında bir de gazete çıkarıldı. Katılımcıların gazetecilik kariyerlerine olumlu katkı yaptığına inandığımız bu eğitim projesinde ders veren farklı ekollerden gazetecilerin anlattıklarını bu kitapta derledik. Burada bulacağınız notlar, 6 hafta boyunca eğitmenlerin anlattıkları derslerin birer özeti niteliğindedir.

31 Mart - 12 Mayıs 2012 MEDYA OKULU 2012 Medya Derneği ve İstanbul Şehir Üniversitesi işbirliği ile MEDYA OKULU 2012 06

Salih Memecan Medya Derneği 14 18 24 30 Hasan Bülent Kahraman Sabah Eyüp Can Sağlık Radikal Yonca Poyraz Doğan Today s Zaman MEDYA OKULU 2012 31 MART - 12 MAYIS 2012 MEDYA OKULU EĞİTMENLER

Osman Ateşli Haber 7 36 42 46 50 Murat Erdin Karadeniz FM Ergun Babahan Star Akif Beki Kanal 24 54 Erhan Sevenler Anadolu Ajansı Metehan Demir Hürriyet 58 64 Cemil Akın Emre Karagülle Samanyolu Ertem Star 70 MEDYA OKULU 2012 31 MART - 12 MAYIS 2012 MEDYA OKULU EĞİTMENLER

74 Betül Kabahasanoğlu Posta 80 Önder Deligöz Yeni Şafak Savaş Çorlu Fotomaç 84 86 Deniz Ergürel Adem Medya Derneği 90 Yavuz Arslan Bugün Samet Ensar Sarı Dekatlon Buzz 96 96 100 Vadi Efe Dekatlon Buzz Erkan Saka Bilgi Üniversitesi MEDYA OKULU 2012 31 MART - 12 MAYIS 2012 MEDYA OKULU EĞİTMENLER

100 104 108 110 114 118 118 Hıdır Geviş A Haber Bilal Özcan Bugün Murat Azkeskin Cihan Levent Güneş Star Okan Can Yantır Esquire Selahattin Sevi Zaman Ercan Arslan Milliyet MEDYA OKULU 2012 31 MART - 12 MAYIS 2012 MEDYA OKULU EĞİTMENLER

İlk haftanın açılış konuşmasını Medya Derneği Başkanı Salih Memecan yaptı. Medya ve gazetecilik hakkında konuşan Memecan, karikatüristlikte kurşun matbaadan ipad e uzanan deneyimlerini paylaştı. 31 MART 2012 Medya ve gazetecilik Salih Memecan Karikatürist / Sabah Medya Derneği Başkanı Medya teknolojisi çok hızlı değişiyor ve bu da bir sürü fırsata yol açıyor Kırk yıldır karikatür yapıyorum. Harflerin kurşunlara döküldüğü zamanlarda çalışmaya başladım. O zamanlar karikatürlerimin çıktığı Barış Gazetesi ndeki en büyük sıkıntı elektrik kesintileriydi. Elektrik kesilince kurşun donuyor, tekrar erimesi epey vakit alıyor, gazete gecikiyordu. Sonra ofsete geçildi. Gazete renkli çıkmaya başladı; karikatürlerim çok garip renklerle çıkıyordu. Sebebini bulmam epey vakit aldı. Meğerse matbaacı çırağının işgüzarlığıymış. Sonraları renk ayrımı yaygınlaşınca, Nokta Dergisi ne çizerken, karikatürlerimi suluboyayla boyamaya başladım. 1980 lerin sonunda ilk Macintosh bilgisayarımı aldım. Siyah-beyaz çizip taratarak ekranda boyamaya başladım. Bu önemli bir değişimdi. 1990 ların başında televizyonlar özelleşmeye başladı. Köşe yazarları televizyoncu olmaya, karikatüristler amiga, pc, flash animasyon kullanmaya başladılar. Ben de siyasi karikatürlerimi çizgi film olarak hazırladım. ATV deki Bizimcity öyle çıktı. 1990 ların sonu, 1997-98 yıllarında 28 Şubat süreciyle keyifler kaçtı. Ama aynı yıllarda internet başladı. 1998 de ailecek Amerika ya taşındık. Karikatürlerimi Amerika dan yapıp internet üzerinden göndermeye başladım. Amerika daydım ama hala evimdeki masaüstü bilgisayarımdan çizmek zorundaydım. Laptopların çıkmasıyla artık internet olan her yerde çalışmaya başladım. Vınn ve akıllı telefonlarla ise artık nerde olsam internete ulaşabiliyorum. Bu tabii büyük bir kolaylık, ama aynı zamanda sürekli çalışabilir durumda olmanın getirdiği rahatsızlıklar da var. Amerika dayken editörlüğün önemini fark ettim İnternetten haber okumaya başlayınca, sırf istediğiniz haberleri, köşe yazarlarını okuyorsunuz. Bu da kendi düşüncelerinizde radikalleşmeye yol açıyor, marjinalleşi-

Bizim için haberleri ve yorumları seçip sunan editörlerin bu seçimlerinde hayatın tüm renklerini sunmaları çok önemli bir görev. yorsunuz. Amerika dayken Türkiye deki sıkıntılı gündemi takip etmekten moralim bozuluyordu. Ama Türkiye ye döndüğümde buradaki hayatın o kadar da sıkıntılı olmadığını fark ediyordum. Çünkü, ben Amerika dan sırf ciddi haber ve yorumları okuyordum; halbuki gerçekte hayat çok daha renkliydi. O yüzden, bizim için haberleri ve yorumları seçip sunan editörlerin bu seçimlerinde hayatın tüm renklerini suınmaları çok önemli bir görev. Amerika da karikatüristlik bitiyor Amerika da kadrolu karikatürist sayısı 1000 den 40 a düştü. Dünya genelinde böyle bir eğilim var. Bunu aşmak için, öncelikle marka olmak ve karikatürleri çizgi film şeklinde de hazırlayabiliyor olmak gerekiyor. Salih Memecan kimdir? Lisans ve yüksek lisansını Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi nde tamamladı. Daha sonra Fulbright bursuyla gittiği ABD de Pennsylvania Üniversitesi nde doktora yaptı. Sabah Gazetesi karikatüristi Memecan, Bizimcity ve Sizinkiler karikatürleri ile tanınmaktadır. Bizimcity çizgi filmleri ATV ana haber bültenlerinde yer almaktadır. Karikatürleri yurtdışında çeşitli dergi ve gazetelerde de yayınlanan Salih Memecan ın yayınlanmış 100 den fazla karikatür kitabı bulunmaktadır. Salih Memecan, 2010 yılından beri Medya Derneği nin başkanlığını yürütmektedir.

Medya Okulu nda ilk dersi Sabah Gazetesi Köşe Yazarı Hasan Bülent Kahraman verdi. Kahraman, Türkiye de gazetelere haberden ziyade yorumun hakim olduğunu söyledi. İnternetin malumat içerdiğini ve gazetelerin bu malumatın işlenerek bilgiye dönüştürülmesinde kritik önemde olduğunu vurguladı. 31 MART 2012 Gazeteciliğe giriş Hasan Bülent Kahraman Sabah Türkiye de gazetelerde haberden ziyade yorum hakim Bütün gazetelerde editöryal veya opinion denen ve üzerinde tartışılan konunun arka planını deşifre eden köşe yazıları yayınlanır; ama gazeteciliğin temelinde muhabirlik, haber unsuru barındıran yazılar yer alır. Buna karşın bizde haberden ziyade yorumun hakim olduğu bir anlatım tarzı var. Bizde gazetecilik mesleği toplumu değiştirmeyi amaçlayan insanlar tarafından başlatıldı. Şinasi yi, Namık Kemal i, Ahmet Rıza yı buna örnek verebiliriz. Gazeteler haber üzerine değil toplumu değiştirme amaçlıydı. Biz de bu geleneği devam ettiriyoruz. Ama yavaş yavaş gazeteciliğin özünde haber almaya dayalı olduğu alana geliyoruz. Haber almak söz konusu olduğunda tehlikeli sulara yelken açarsınız. Özgür basının olmadığı bir toplumda demokrasi olamaz Bir etik anlayış etrafında hareket etmeyen gazete olamaz. Bu anlamda gazeteleri üçe ayırmak gerekir: 1. Bulvar gazeteleri: popüler olma amaçlı çalışan gazeteler 2. Belli etik çerçeve içinde haber vermeye çalışan gazeteler 3. Yoruma dayalı gazeteler. Gazete, özel hayatın toplumsal hale getirilmesidir. Özel hayatta ortaya çıkan olayları toplumsal alana taşırken belli etik anlayışları ortaya çıkarmak gerekir. Bir gazete bir hükümete taraf olabilir. Bu eleştirelliğin bittiği anlamına gelmez. Belki bu gazetelerin eleştirelliği taraf olmayan bir gazeteninkinden daha sınırlıdır. Dolayısıyla önemli olan gazetenin taraf olup olmaması değil, eleştirel olup olmamasıdır. Eleştiri yaparken de belli etik kurallar olması gerekir. Özgür basının olmadığı, eleştirelliğin söz konusu edilmediği toplumda demokrasi olmaz.

Bir toplumun ne kadar demokratik olduğunu o toplumun gazetesine bakarak öğrenebilir ve irdeleyebiliriz. Gazete esas itibarı ile bir toplumun kendi yüzüne tuttuğu aynadır. Aynı zamanda bir toplumun kendini dönüştürebilmesinin en önemli araçlarından biridir. Gazete toplumun yüzüne tutulan bir aynadır Teknolojinin gelişmesi, gazetecilik tekniklerini ve haber alma yöntemlerini değiştirdi. Kendi hayatımdan örnek vereyim: Kars ta doğdum. Kars ta gazeteler bir sonraki gün akşamüstü gelirdi. İnsanlar o haberleri parazit yapan radyolardan öğrenmedilerse bir gün sonra öğrenirlerdi. Gazete normalde sabah okunan bir şeydir. Kars ta akşam okunurdu. Bugün ise Facebook un, Twitter ın olduğu, cep telefonuyla herkesin haber yaptığı bir dünyaya geldik. Bununla birlikte sanal dünya tümüyle gazetenin yerini alamaz. Bu tarz bir dünyada, hele Türkiye gibi henüz yazılı kültür tamamlanamadan sanal dünyaya geçilen, felsefe derslerinin bulunmadığı, ezberci sistemin hakim olduğu toplumlarda insanlardan kendi fikrinde olmayan kişileri okumaları beklenemez. Bir toplumun ne kadar demokratik olduğunu o toplumun gazetesine bakarak öğrenebilir ve irdeleyebiliriz. Gazete esas itibarı ile bir toplumun kendi yüzüne tuttuğu aynadır. Aynı zamanda bir toplumun kendini dönüştürebilmesinin en önemli araçlarından biridir. Sermayenin olmadığı bir basını düşünmek zor Kapitalizmin olmadığı bir dünya ütopyası bitti artık. Basın dünyasında da sermaye illaki olacaktır ama bu ilişkinin sınırının belirlenmesi gerekiyor. Basın-sermaye ilişkisinde, sermayenin basına nereye kadar hakim olacağı, günümüzde giderek daha fazla tartışılıyor. Avrupa buna belli yanıtlar üretmiş durumda. Sermayenin basın dünyasını monopolize etmesine önlem almak konusu artık gündemde. Yapılan bir araştırma Oğul Bush un ikinci defa seçimlere girdiği dönemde -bundan 8 sene önce- bağımsız radyoların olduğu hiçbir eyalette seçilemediğini gösteriyor. Bu bağımsızlığın ne kadar önemli olduğunu gösteren bir örnek. Sanal ortamda bağımsız adacıklar oluşuyor. Bu durum basın-sermaye ilişkisinde yeni bir alternatif oluşturabilir. Gazetede yazan kişinin kendini kanıtlamış olduğu gerçeğine rağmen, bloglarda ve benzeri sosyal mecralarda yazan insanlar henüz aynı meşruiyete sahip değiller. Yine de bu zamanla mümkün olacaktır. Basının genel olarak sermaye-iktidarla

ilişkisi, lobicilik denen faaliyetle iç içe olarak haber yapmasıyla kirlenmesine karşın, dünyada, etik sınırlarını koruyabilen saygın gazeteler mevcut. Kağıda basılı gazetecilik ortadan kalkacak Henüz bilgisayarlar çağının mağara devrindeyiz, ileride kağıda basılı gazetecilik ortadan kalkacak. Ama gazetecilik temel bir meslek; formunun değişmesi gazetecilik gerçeğini değiştiremeyecektir. Gazetecinin kağıda koyduğu mürekkep artık toplumundur. Eleştirellik ve demokratik tepkinin özünde yatan, gerçeğe ulaşmak söz konusu olduğunda gazetecilik temel bir noktadır ve hiçbir zaman ortadan kalkmayacaktır. İnternetteki bilgi malumattır, işlenmeye ihtiyaç duyar Eleştirellik ve gerçeği aramak kişiyi muhalif olma noktasına getirir. Eleştirelseniz kendi inandığınız konuda dahi muhalifsinizdir. Teslim olmamışsınızdır. Muhalif olmak daha zor bir şeydir. Eleştirellik, analitik olmayı, kendinizi sürüden ayırmayı gerektirir. Dolayısıyla basın bir gerçeğe ulaşmak ve muhalif olmak anlamında daimi olacaktır. Sanal ortam alanına geçmek, gerçeğin yaygınlaşması anlamına geliyor. Artık önemli olayları, gazetelerin gönderdiği muhabirlerin değil olay yerinde bulunup telefonuyla çekim yapan kişilerin videolarından izliyoruz. Bilgi ile malumat arasında ciddi anlamda bir fark vardır. Bilgi işlenmiş malumattır, Internet bilgisi de işlenmeye ihtiyaç duyar: İyi basın malumat üzerine değil, bilgi üzerine çalışandır. Türkiye deki basını çok perişan bir vaziyette görüyorum Türkiye de şimdi gazete satışlarıyla, siyasal perspektif kaymalarıyla ne yapacağını büsbütün şaşırmış bir gazetecilik mevcut. Türkiye, 1839 dan beri basından demokrasiye gitme yolu arıyordu; ama artık demokrasiden basına giden yeni bir güzergaha geçildi. Merkez medya algımız da dünyadakinden oldukça farklı. Biz merkez medya deyince Aydın Doğan medyasını kastediyoruz. Merkez medya buraya kadar indirgenmişse durum vahim demektir. Hasan Bülent Kahraman kimdir? Lisansını Gazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği nde, yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi Ekonomi de, doktorasını ise Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi nde yaptı. Hacettepe, ODTÜ ve Bilkent Üniversiteleri nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Kültür Bakanlığı Başdanışmanı ve Kültür Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanı olarak görev yaptı. Uzun yıllar Radikal gazetesinde de yazan Kahraman, şu an Sabah gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi İletişim Tasarımı Bölüm Başkanı, Contemporary İstanbul Genel Koordinatörüdür.

Habercilikte tekniklere inanan biri olmadığını söyleyen Eyüp Can Sağlık, gazeteciliğin teknikten çok yaratıcılıkla ilgili olduğunu vurguladı. Sağlık, gazetecilikte kendini yenileyen ve değer yaratan markaların ayakta kalacağını ifade etti. 31 MART 2012 Haber yazma teknikleri Eyüp Can Sağlık Radikal Gazetecilik mühendislikten çok mimarlığa benzer Tekniklere inanan bir insan değilim. İletişim fakültelerinin eğitimi eksik kalıyor. Farklı ilgi alanlarından gazeteciliğe yönelenler uzmanlık eksiğini tamamlıyor. Gazetecilikte işin içine hayallerin girer. Bu iş teknikten ziyade yaratıcılıkla ilgilidir. Gazetecilik mühendislikten çok mimarlığa benzer. Roman yazarlığı da gazeteciliğe benzer. İki tür roman vardır: Birincisi mühendislik eseridir (Orhan Pamuk gibi). Bu tarzda yazan yazarlar ilk sayfayı yazarken son sayfa kafalarında bellidir. Bir de bilinçaltıyla, tutkuyla, nereye gideceğini bilmeden yazanlar vardır. Nasıl romanda iki tarzda da yazanlar varsa, gazetecilik için de iki tür geçerli. Bazı haberlerde her şeyi planlamak mümkün değildir, bazen de gitmeden önce plan yapmak gerekir. Haberde en önemli şey giriş Karşılaşılan her olayı aynı şekilde anlatma imkanı yoktur, her haber farklı anlatımlar gerektirir. Haberde en önemli şey giriştir. Haberin girişini nasıl yapacağım? sorusunu canlı bir şekilde sürekli zihinde tutmak gerekir. Örneğin bir felaket haberini vermenin bin tane yolu vardır. Vurucu Giriş: Çarpıcı ve direkt anlatım. 5N-1K önemli ama haberi yazarken bunlar düşünülmüyor. Zaten bir olayı anlatıyorsanız o sorulara cevap vermek zorundasınız. Yumuşak Giriş: Su yok, telefon kesik İnsanların gündelik yaşamını nasıl etkilediği üzerinden bir anlatım var. Birincisi gibi teknik değil. Bu giriş daha insani ve okuyucuyu orada olanlarla hemen irtibata geçiren bir giriş. Öykülü Giriş: Sahildeki otelinde Kasırganın etkisiyle odanın ne hale geldiğini bir kişinin gözünden anlatan haber. Bunların arasında geçişler olabiliyor.

Haberi arkadaşınıza nasıl anlatıyorsanız öyle yazın. Önce hiyerarşik yapıyı kırın, sonra haberi hissettirin. Ayrıca haberde kısa cümleleri tercih edin. Kısa cümlelerle yazmak dünyanın en zor işidir. Öykülü anlatış ikinci ve üçüncü günlerde olur genelde. Ama Türk basını bu anlatıyı o kadar kullanmıyor. Hiyerarşik yapı Türk medyasının hastalığı Hiyerarşik yapı haberciliğimizi esir almış durumda. Haberi yazarken de bir rütbeye göre yazma alışkanlığı hissediyoruz. Birinci sayfalarda kimin rütbesi yüksekse onun sesinin çıktığı gazetecilik anlayışı var. İlk iktidar, sonra ana muhalefet, sonra muhalefet gibi... Bu Türk medyasının hastalığı. Bunu aşmak için haberi arkadaşınıza nasıl anlatıyorsanız öyle yazın. Önce hiyerarşik yapıyı kırın, sonra haberi hissettirin. Ayrıca haberde kısa cümleleri tercih edin. Kısa cümlelerle yazmak dünyanın en zor işidir. Bir kişi bir şeyi ne kadar kısa yazıyorsa o kadar iyi anlamıştır. Devlet dairesine resmi evrak yazıyor gibi yazmamalıyız. Medya form değiştiriyor İnsan beyniyle ilgili yapılan çalışmalar, en zorlandığımız aktivitenin okumak, en kolayının işitmek olduğunu ortaya koyuyor. Dijital medya bu üçünü (okumak, görmek, işitmek) bir araya getirme imkânı sunuyor. Günümüzde yazılı medya ölüyor mu? gibi sorular soruluyor. Yazılı basın ölmüyor, sadece form değiştiriyor. Gazetecilik haber alma ihtiyacını karşıladığı sürece kağıt ya da tablet olması fark etmeyecektir. Content provider a doğru gidiyoruz diyenler var. Ama bu da çok doğru değil. Biz değeri o içerikle sunuyoruz. Dünyanın her yerinde bu dönüşümde sıkıntılar, zorluklar yaşanıyor. Ama akıllı insanlar bu süreçte markalarını dönüştürme peşindeler. Örneğin New York Times ın reklam gelirleri azalıyor; gazete, dijital medyaya kayıyor. Ürünü herkes çıkarır, ama bunu insanların hayatına dokunan bir değere dönüştürürseniz marka olur. Yaratıcı bakış açısıyla üretilen gazetelerin öleceğini düşünmüyorum ben. Haberi hızla verme özelliği, dijital medya tarafından yazılı basından kapıldı. Bu anlamda gazetecilikte haber vermeye yaslanmak yerine öykülü anlatıma dönüşüm olacaktır. Haberi yaparken okurun gözünde en kolay

Teknik şeyler değil, esas kapasiteniz sizin yaratıcılığınız. İletişim fakülteleri o kadar işe yaramaz derken bunu kastediyordum. Creative writing, art of storytelling gibi dersler var Avrupa da. Ama Türkiye de iletişim fakültelerinde bu tarz dersler verilmez. nasıl canlandıracağıma odaklanırım. Habere giderken kendi kapasitenizi sonuna kadar kullanın. Teknik şeyler değil, esas kapasiteniz sizin yaratıcılığınız. İletişim fakülteleri o kadar işe yaramaz derken bunu kastediyordum. Creative writing, art of storytelling gibi dersler var Avrupa da. Ama Türkiye de iletişim fakültelerinde bu tarz dersler verilmez. Gazete modern insanın sabah duasıdır diyor Hegel. Gazete okumak, evrenle ilişki kurma biçimimizdir. Gazetede eğer bir fark yaratıyorsanız, kendinizi yeniliyorsanız önünüzde kimse duramaz. Kendini yenileyen ve değer yaratan markalar ayakta kalır. Böyle gazetelerin öleceğini düşünmüyorum. Eyüp Can Sağlık kimdir? İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu. Lisansüstü eğitimini Harvard Üniversitesi Center for Middle Eastern Studies de Amerikan Dış Politikası ve Ortadoğu ilişkileri üzerine yapmıştır. 2004 te Referans Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevine başlamıştır. Hürriyet Gazetesi nde ekonomi sayfalarında köşe yazarlığı ve haber koordinatörlüğü de yapan Eyüp Can, Eylül 2010 tarihi itibari ile Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olarak görevine devam etmektedir.

Söyleşi ve Röportaj arasındaki farkları anlatan Yonca Poyraz Doğan, iyi bir söyleşi ve röportaj yapmanın ipuçlarını verdi. Poyraz Doğan, mekan ve kişi hakkında detaylı anlatımın röportajı daha başarılı kıldığını vurguladı. 31 MART 2012 Söyleşi/Röportaj teknikleri Yonca Poyraz Doğan Today s Zaman Röportajda gözlem ve aktarım çok önemli Röportaj ve söyleşi, birbirinden çok farklı yöntemler içeren yazı çeşitleri. Röportaj Latince bir kelime olan reportare den taşımak anlamına geliyor. Muhabir de olayları görüp izleyiciye, okuyucuya aktaran kişidir. Söyleşi ise geçmişte Arapça bir kelime olan mülakat olarak adlandırılıyordu. Görsel medyanın devreye girmesiyle röportaj yazıları arka planda kaldı, hatta mülakatlara yani söyleşilere yanlış da olsa röportaj denmeye başlandı. Artık röportajlar detaylı anlatımların daha önemli olduğu haftalık veya aylık dergi gibi mecralarda kullanılıyor. Röportajda detaylar, gazetecinin tanık olduğu her şey, kısaca gözlemcilik çok önemli. Mekandaki duyguyu da anlatabildiğiniz zaman röportaj daha başarılı oluyor. Gazeteci ve edebiyatçı Röportajda aktarım kadar üslup da önemli. Röportaj bu anlamda gazetecilik ile edebiyat arasında bir köprü kurar çünkü öyküsel bir anlatım tarzı vardır. Gazeteci ve edebiyatçı isimlere Türkiye den Yaşar Kemal örnek verilebilir. Yaşar Kemal gittiği maden ocaklarında sadece işçilerin çalışma şartlarından bahsetmeyip, madenlerle veya aileleriyle ilgili betimlemeler de yapmıştır. Neşe Düzel iyi bir söyleşi ustasıdır; soruyanıta dayanan mülakatlar yapar. Söyleşide sorular, röportajda tanıklık var Söyleşide gazeteci geri planda kalır. Söyleşiler bir kişi ile röportaj ise birden fazla kişi ile hatta sadece mekanla ilgili olarak yapılabilir. Söyleşiler genellikle pazar ve pazartesi günleri çıkar, kamuoyunda merak edilen ünlü kişileri konu alan söyleşiler pazar, gündemdeki haberlere değinen söyleşiler ise pazartesi günleri yayınlanır.

Ünlü kişilerle daha önceden de söyleşiler yapılmış olabilir. Yeni bir söyleşi yaparken yeni bakış açısı yaratmak, bilinen şeylerin tekrarından uzak durmak gerekir. Gazetecilik etiği açısından, kişiye odaklı söyleşilerde kaynakla kurulan ilişkide, doğru bilgi aktarımı, sorularda nesnellik; ne fazla övgüye kaçıcı, ne de yüz kızartıcı soruların olması, aşırıya kaçmamak konusunda dikkat gösterilmesi gerekir. Yüz yüze yapılan söyleşiler daha avantajlı Söyleşinin birden fazla çeşidi vardır. Bunların avantaj ve dezavantajları bulunur. Yüz yüze yapılan söyleşiler, mimikler, ses tonu, vücut dili, aktarım tarzından yakalanabilecek ipuçları açısından önemli ve tercih edilir söyleşilerdir. Telefon söyleşilerinin dezavantajı ise bunları göremiyor olmaktır. Telefon söyleşilerinin, kaynak kişinin telefonda görüşünü bildirmemesi ya da kısa kesmesi gibi dezavantajları olabilir. İnternet söyleşileri ise çok sıklıkla başvurulan bir söyleşi türü değildir, çünkü Acaba soruları gerçekten muhatap olunan kişi mi yanıtlıyor? gibi sorular gündeme gelir. Bu konuda güveni tam olarak sağlamadıkça pek tercih edilmemesi gereken bir yöntemdir. Paneller de biçim bakımından söyleşi çeşitleri arasında yer alır. Basın toplantısında ise kontrol toplantıyı yapanın elindedir, gazetecide değildir. Sokak söyleşileri de popüler bir konuda nabız tutma, sokaktaki insanın ne düşündüğünü öğrenme anlamında önemli bir söyleşi türüdür. Portre, cesaret isteyen bir röportaj türü Portre olarak nitelenen röportaj çeşidi cesaret isteyen bir türdür. Portreler, görüşülen kimsenin kişiliğiyle ilgili önemli ipuçları edindiğiniz yazılardır. Bu alanda başarılı isimlere Yıldırım Türker ve Alper Görmüş örnek verilebilir. Ayrıca konu-haber odaklı röportaj çeşitleri de vardır. Yeni bir söyleşide yeni bakış açısı beklenir Söyleşi öncesinde hazırlık yapmak çok önemli. Bu ayrıca söyleşi yapılan kişiyle arada bir güven de oluşturur. Ünlü kişilerle daha önceden de söyleşiler yapılmış olabilir. Yeni bir söyleşi yaparken yeni bakış açısı yaratmak, bilinen şeylerin tekrarından uzak durmak gerekir. Söyleşide gazeteci yanıtlarını kendisinin bildiği soruları sorulabilir, çünkü okuyucu cevabı bilmiyor olabilir. Söyleşide fikri takip etmek önemlidir. Söyleşi yaptığınız kişiyi iyi dinlemeniz gerekir. Aynı zaman-

da kişinin söylediklerine kendinizi açık tutmalısınız. Doğru soruların üzerine giderseniz çok daha farklı bilgiler edinebilirsiniz. Notların ve soru listesinin esiri olmamalısınız. Söyleşide soru sorma şekli de çok önemlidir. Özellikle kişisel sorularda dikkatli bir üslup kullanmak gerekir. Söyleşi yapılan mekana zamanında gitmek önemlidir. Eğer söyleşi yapılacak kişinin hoşuna gitmeyecek sorular sorulacaksa, bu kişi söyleşi öncesinde sizi bekleterek psikolojik üstünlük kurmaya çalışabilir. Ekranda söyleşi yaparken giyim tarzınız önemlidir. Profesyonel, sade bir giyim tarzı, izleyicinin size değil söyleşiye odaklanmasını sağlar. Söyleşide hiyerarşi kurmamalı Söyleşide Sayın Paşam, Bakanım gibi hitaplar kullanılması, muhabirin en baştan karşı tarafa göre kendini birkaç basamak aşağıda konumlandırması anlamına gelir. Oysa söyleşiyi yapan kişinin kamu adına sorgulayıcı olması gerekmektedir. Söyleşide gazeteci söyleşinin rotasını elinde tutmalıdır. Türkiye deki gazetecilik tarzında genellikle kamu görevlilerinin insanların gözünde yüceltilmesi gibi bir tutum var; bu tavır da karşı tarafa Buyur istediğin gibi konuş mesajı veriyor. Söyleşilerde gazetecinin sözcükleri seçimi de önemlidir. Herkesin bir fikri, ideolojisi olabilir ama yargılayıcı ve etiketleyici olmamalıdır. Söyleşinin sonunda muhataba Sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı? diye sorarak söyleşi yapılan kişiye, atlanmış olabilecek bir konuyu anlatma fırsatı vermek yerinde olur. Yonca Poyraz Doğan kimdir? İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü mezunu. Houston Üniversitesi nde lisans ve lisans üstü dersleri aldı. Kitle İletişimi yüksek lisansını 1996 da Texas Tech Üniversitesi nde tamamladı. ABD de çeşitli eyalet gazetelerine haberler yazdı. Washington, D.C. de Amerika nın Sesi Radyosu nda çalıştı. Radikal 2, Yeni Harman, Cumhuriyet Dergi gibi haftalık yayınlarda makaleleri çıktı. Washington, D.C. ve Brüksel merkezli haber sitelerinde düzenli köşe yazıları yazdı. 2005 sonlarında ABD den İstanbul a döndü. Today s Zaman ın yayın hayatına başladığı 2007 den beri Monday Talk sayfasında iç ve dış politika söyleşileri yapıyor.

Medya Okulu nda 2. hafta Osman Ateşli nin İnternet Haberciliği dersiyle başladı. Geleceğin haberciliğinin internette yapılacağını söyleyen Ateşli, internet gazeteciliğinde başarılı olmak için neler yapılması gerektiği konusunda katılımcıları bilgilendirdi. 7 NİSAN 2012 İnternet haberciliği Osman Ateşli Haber 7 Basılı gazete devri kapanıyor. Geleceğin gazeteciliği internette yapılacak İnternet haberciliği yepyeni bir alan. Batı bu yöndeki değişimi bizden çok daha önce fark etti. Yaşanılan hızlı teknolojik gelişim sonucu gazetecilik çok daha farklı bir yere gidiyor. Bu gelişmelere rağmen ülkemizde internet gazeteciliği hep geri planda... Global anlamda baktığımızda ciddi bir değişim yaşanıyor ve bu devam edecek. Batı da kağıt gazete devrinin kapanmasının beklendiği yönünde ciddi öngörüler var. Bu öngörülere göre kağıda basılı gazeteler yalnızca hafta sonları çıkan ve sadece haftayla ilgili değerlendirme ve yorumların yer aldığı mecralara dönüşecek. Bugün gelinen noktada haber bir cep telefonu kadar yakınımızda Dijital ortamda çok ciddi bir değişim söz konusu ve siz günü yakalamak zorundasınız. Geleceğin gazeteciliği internette yapılacak. Bu bir gerçek ve kağıdı bırakmayan gazeteciler de buna inanmak, bunu kabul etmek zorunda. Devrime ayak uydurmak zorundayız; teknoloji trenini kaçırdığınız zaman yakalamak çok zor. Günümüzde artık internet haber siteleri vasıtasıyla her türlü habere anında ulaşılabiliyor. Bu bilgi ve haberler her zaman yanımızda taşıdığımız cep telefonlarımız, tablet bilgisayarlarımız vasıtasıyla çok yakınımızda İnternetin ruhu da kullanım alanı da özgür Bunun yanında internet haberciliği kağıt gazeteye göre daha özgür bir alan. Haberinize istediğiniz kadar metin, resim ve video ekleyebilirsiniz. Bu anlamda sınırsız bir alan internet gazeteciliği Görsel ve içerik olarak kısıtlı sayfa sayısıyla yayın yapmak durumunda olan gazetelerden çok daha fazla bilgiyi haber sitelerinde ve çeşitli portallarda bulabiliyorsunuz. Bunun yanında sürekli bilgi ve görsel akışı olan sosyal medya ve video paylaşım siteleri var.

Görsel ve içerik olarak kısıtlı sayfa sayısıyla yayın yapmak durumunda olan gazetelerden çok daha fazla bilgiyi haber sitelerinde ve çeşitli portallarda bulabiliyorsunuz. Bunun yanında sürekli bilgi ve görsel akışı olan sosyal medya ve video paylaşım siteleri var. Gazete icabında sadece silik renksiz bir fotoğrafla haberi okuyucuya sunarken siz yüzlerce fotoğraf karesiyle, video görüntü zenginliğiyle haberleri okuyucuya sunuyorsunuz. Bunun yanında girilen o haber internet ortamında kalıcı hale geliyor. İstediğiniz zaman o habere ulaşabiliyorsunuz. Başka bir yönü; bir gelişme ile ilgili bağlantılı haberlere de aynı haberin altında ulaşmanız mümkün. Bu kadar zengin bir kaynak varken bir sıcak gelişmeyi ve son dakika haberini bir gün sonra gazeteden okumanın bir mantığı olabilir mi? Dünyada bugün internet gazeteciliği hakkında çok ciddi bir yapılandırma var. Büyük gazeteler artık basılı gazeteciliği kapatmayı düşünüyorlar. Dünyanın büyük gazeteleri artık milyarlarca okuyucuya internet üzerinden ulaşıyor. Amerika nın en büyük gazetesi günlük 35 milyon okuyucusuna bu yolla ulaşıyor. İnternet haberciliğinde en önemli unsur: Hız İnternet gazeteciliği yapanlar dakikalar hatta saniyelerle yarışmak durumunda. Bu da ciddi bir rekabet ortamını beraberinde getiriyor. Hızlı olmanız gerekir. Burada haberin sitede yer almasına karar verecek olan editörün bir yazı işleri müdürü gibi hareket edecek kapasitede ve bilgide olması gerekir. Altyapınızın çok sağlam olması gerekiyor Eğer fark yaratmak ve okuyucu çekmek istiyorsanız, alt yapınızın çok sağlam olması gerekiyor. İnternet gazetecilerinin donanımı ve alt yapısı sağlam olmalı. Siz bir yayını yaparken o anda karar vermek zorundasınız. Dolayısıyla bu işi yapacak arkadaşların mutlaka eğitimli olması gerekiyor. Çünkü internet gazeteciliğinde haber basılı gazetedeki gibi çok sayıda merciden geçmiyor; habercinin o anda karar vermesi gerekiyor. Bununla birlikte internetten yaydığınız bir haberi istediğiniz zaman düzeltebilirsiniz. Ancak basılı gazetede ok yaydan bir kere çıkıyor ve geri dönüşü yok. İnternet gazetecilerine yönelik kopyalayapıştır eleştirisi Basılı gazetelerin internet medyasına yönelik kopyala-yapıştır eleştirilerine katılmak mümkün değil. Bu alanda kimsenin kimseden haber çalma gibi bir durumu yok. Hatta asıl gazeteler internetteki haberlerden alıntılar yapıyor bile diyebiliriz. Çünkü internet haber sitelerine o haber ne-