Göç ve Kadın Sağlığı



Benzer belgeler
GÖÇ VE GEBELİK DOÇ. DR. NİDA BAYIK BAHÇEŞEHİR ÜNIVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM A.D 10/10/2017

TÜRKİYE DE GÖÇ BOYUTU, NEDENLERİ ve GÖÇÜN SAĞLIKLA İLİŞKİSİ

Yrd.Doç.Dr. AYLA TUZCU

TABLOLAR VE ŞEKİLLER LİSTESİ

FETAL HAYATTAN ÇOCUKLUĞA ĠLK 1000 GÜNDE BESLENME VE AĠLE HEKĠMLĠĞĠ SĠSTEMĠNDE HEMŞĠRENĠN ROLÜ

HEMŞİRELERDE ÇALIŞMA ORTAMI UZM. HEM. HANDAN ALAN HEMŞİRELİKTE YÖNETİM AD DOKTORA ÖĞRENCİSİ

Mirbad Kent Toplum Bilim Ve Tarih Araştırmaları Enstitüsü. Kadına Şiddet Raporu

M2 S1. Üreme Sağlığı. Tanım, Üreme Hakları, Bütüncül Yaklaşım. Doç. Dr. Günay SAKA 12 Mayıs 2011

Göçün Kadın Ruh Sağlığı Üzerine Etkileri

TOPLUMSAL CĠNSĠYET GEBELĠK DOĞUM SÜRECĠ

KADINLAR AÇISINDAN SAVUNMASIZLIK/ÖRSELENEBİLİRLİK. Prof. Dr. Şevkat BAHAR ÖZVARIŞ

SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU

BEBEK ve ÇOCUK ÖLÜMLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: TÜRKİYE NÜFUS ve SAĞLIK ARAŞTIRMASI, 1993 ve 1998

Yrd.Doç.Dr. RAHŞAN ÇAM

Suriye'den Göç Eden Kadınlar ve Üreme Sağlığı Sorunları

ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA KADıN SAĞLıĞı. Araş. Gör. Kevser Özdemir

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti?

Ana Sağlığını Etkileyen Faktörler ve Alınacak Önlemler

Erken Yaşlardaki Evlilikler ve Gebelikler

ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞININ ÖNEMİ. Sağlık; bireyin beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir iyilik durumunda olmasıdır.

DÜŞÜKLER VE ÖLÜ DOĞUMLAR 6

Yrd.Doç.Dr. BELGİN YILDIRIM

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÇALIŞMA KONULARI (BÖLÜM ADI ALFABETİK) (2-27 NİSAN 2018)

İsyanım. Suskunluğumda. Şiddetin. Başucumda ŞİDDET VERİLERİ

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

PERİNATOLOJİ ve ÖNLENEBİLİR ANNE ÖLÜMLERİ. Dr. Şevki ÇELEN ZTB Kadın Sağlığı EAH Perinatoloji Kliniği

YAŞAM BOYU DÖNEMLERİNE GÖRE KADIN CİNSİYETİNİN KARŞILAŞTIĞI SORUNLAR / OLAYLAR

Dünya Sağlık Durumu Yılı Verileri Üzerinden Değerlendirmeler

Diyarbakırda Erken Yaş Evlilikleri

Halk Sağlığı-Ders 8 Sağlık Düzeyinin Ölçülmesi ve Epidemiyoloji

Halk Sağlığı-Ders 6 Aşırı Doğurganlığın Kontrolü ve İlaçla Koruma

Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin Kadın Sağlığına Etkileri. Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesi

Ünvanı, Adı Soyadı: Öğretim Görevlisi Dr. Semra AY

TAF Preventive Medicine Bulletin, 2008: 7(3)

ALMANYA DA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ SEÇKİN KESGİN

DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7

Proje. Yardım Operasyonları Proje Ortakları: Birleşmiş Milletler Dünya Nüfus Fonu (UNFPA), Ankara İl Halk Sağlığı Müdürlüğü

Mevsimlik Tarım İşçilerinin ve Ailelerinin İhtiyaçlarının Belirlenmesi Araştırması 2011 Harran Üniversitesi-UNFPA

Doç.Dr. AYTEN TAŞPINAR

TOPLUM TANILAMA SÜRECİ. Prof. Dr. Ayfer TEZEL

ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hemşirelik Hacettepe Üniversitesi 1998 Yüksek Lisans Psikiyatri Hem.

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

TÜRKİYE DE SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ

Bosna Kurbanlarına Yardım - Bosna ve Kosova dan Gelen Mültecilere Destek

Türkiye de Kadınların Sağlığı

Dünyada ve Türkiye de çocuk sağlığının durumu ( ) Prof. Dr. Betül Ulukol Sosyal Pediatri Bilim Dalı

Cinsel haklar / üreme hakları insan haklarıdır.

Aşırı doğurganlığın anne ve çocuk sağlığına etkileri İstenmeyen gebelikler ve isteyerek düşükler

Türkiye de Doğurganlık Tercihleri

HEMŞİRELİK BÖLÜM DERS LİSTESİ

Sağlık Göstergeleri II.1. ÜREME SAĞLIĞI II.2. AŞILAMA II.3. MORTALİTE II.4. MORBİDİTE

HEMŞİRELİK BÖLÜM DERS LİSTESİ

SKY 329 KARŞILAŞTIRMALI SAĞLIK SİSTEMLERİ. 10. Hafta

1992 Hemşirelik Yüksekokulu Y. Lisans Hemşirelikte Öğretim Ege Üniversitesi

TÜRKIYE NIN EN BÜYÜK KULLANıLMAYAN

T.C. Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü

SURİYELİ KADIN ve KIZ ÇOCUKLARI İÇİN GÜVENLİ ALANLAR PROJESİ Merkezlerimize ve etkinliklerimize ilişkin bazı fotoğraflar

HIV/AIDS EPİDEMİYOLOJİSİ. Dr. Yasemin HEPER Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dal

Ayşe Devrim Başterzi. Son iki senedir ilaç endüstrisi ve STO ile araştırmacı, danışman ya da konuşmacı olarak herhangi bir çıkar çatışmam yoktur.

Şanlıurfa il merkezinde Suriyeli mülteci kadınların üreme ve ruh sağlığı ihtiyaçları; Suriyeli mültecilerin sağlığını geliştirme modeli

NÜFUS SAYIMLARI NÜFUS VE SAĞLIK Birleşmiş Milletlerin Tanımına Göre Demografi (Nüfusbilim)

Gelişimsel Endişeler ve Kaçırılmış Fırsatlar. Tuba Çelen Yoldaş, Elif Nursel Özmert, Yıldırım Beyazıt, Bilge Tanrıkulu, Hasan Yetim, Banu Çakır

Çalışma Hayatının İki Büyük Korkusu: İşsizlik ve İş Güvencesizliği Two Big Fear of Working Life: Unemployment and Job Insecurity

Toros Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu. Hemşirelik ve Sağlık Hizmetleri-3. Sınıf

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU. Edirne Bölge Müdürlüğü

Gebelik İzleminde Maternal Mortalite ve Morbiditeyi Azaltacak Yaklaşımların Geliştirilmesi

Yrd.Doç.Dr. YAŞAR KUZUCU

ÖZGEÇMİŞ. : Derece Alan Üniversite Yıl. Çalışılan Kurum Atanılan Görev Çalışma Tarihleri

GÖÇMEN/MÜLTECİLERLE ÇALIŞMAK

Erkan KÜÇÜKKILINÇ SAĞLIK HİZMETLERİNDE ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ NİN SAĞLANMASINDA, KESİCİ DELİCİ ALET YARALANMASINA KARŞI ÖNLEM ALMANIN ÖNEMİ

ÖZGEÇMİŞ. 1. Korkmaz,Y.,N: İlaçsız Ağrı Kontrol Yöntemlerinden Tens in Doğum Ağrısını Algılamaya Etkisi, 2003.

TÜRKİYE DE DOĞUM ve DOĞUM SONU HİZMETLERDEN YARARLANMA. Prof. Dr. Ayşe Akın Doç. Dr. Şevkat Bahar Özvarış

Türkiye de Çocuk Sağlığının Durumu

Yrd.Doç.Dr. SAFİYE ÖZVURMAZ

Doğurganlık ve Aile Planlaması. İsmet Koç - Turgay Ünalan

6.1. Yüksek Lisans Tezi: 1-Hemşirelerde Rol Çatışmasını Belirleyen Örgütsel Etmenler Üzerine Sektörel Bir Çalışma, Yüksek Lisans Tezi, 1994

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ SAĞLIK SEKTÖRÜ

Afrika da nüfusun dönüşümü ve nüfus politikaları

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

TIPTA HALK SAĞLIĞI UZMANLIĞI GÜNCEL DURUM

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Lisans Hemşirelik Hacettepe Üniversitesi 2013

ÜNİTE II- KADIN GENİTAL ORGANLARININ ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

Sağlık İstatistikleri Yıllığı 2012

Türkiye de Uluslararası Koruma Arayan Kişiler İçin SAĞLIK HİZMETLERİ

Türkiye de Kadınların İç Göç Örüntüsü ve İç Göç Nedenleri

tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Mayıs2016 N201619

Düz anlatım ve interaktif eğitim yöntemleri (soru-cevap, beyin fırtınası, video)

HARRAN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hemşirelik Hacettepe Üniversitesi Öğr. Gör. Kastamonu Sağlık Yüksekokulu Gazi Üniv.

ÖZGEÇMİŞ DİL ADI SINAV ADI PUAN SEVİYE YIL DÖNEM. İngilizce ÜDS ORTA 2004 Güz

JİNEKOLOJİK KANSERİ OLAN KADINLARIN BİLGİ GEREKSİNİMLERİ: LİTERATÜR İNCELEMESİ

HARRAN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ. Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi AKTS Üreme Sağlığı ve Aile V

Arş. Gör. Dr. Mücahit KÖSE

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HALK SAĞLIĞI ANABİLİM DALI GİRİŞ KAT KÜTÜPHANE RAPOR LİSTESİ KONU TÜRÜ SIRA NO

TNSA-2003 ÖNEMLİ SONUÇLARI HİZMET ALANLARI

Yrd.Doç.Dr. NURDAN GEZER

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Y. Lisans Tıp Fakültesi Mersin Üniversitesi Tıpta Uzmanlık Halk Sağlığı Harran Üniversitesi 2015

Göçün Psikososyal Boyutu

Transkript:

Göç ve Kadın Sağlığı Hilmiye AKSU *, Ümran SEVİL ** ÖZET Göç her zaman önemli bir toplumsal değişim nedenidir. Ülke içinde kırsal alandan kentsel alana göç, daha iyi iş bulma ve ekonomik koşullarını iyileştirme için yapılır. Aynı şekilde düşük gelir düzeyine sahip ülkelerden, geliri daha iyi ülkelere de dış göç olabilmektedir. Bireylerin iç göç ve dış göç yaşamalarında birçok neden ileri sürülmektedir. Kadınlara özgü göç nedenleri arasında sıklıkla ailenin göç etmesi yer almaktadır. Kadını göçe zorlayan bir diğer önemli neden de evliliktir. Göçün kadın sağlığına etkileri çeşitli olabilmektedir. Çoğunlukla göç, kadınların sağlığını olumsuz etkilemektedir. Pek çok dünya ülkesinde göç eden kadınların statüsü düşüktür ve göç kadının statüsünü erkeğe göre iki kat daha olumsuz yapabilmektedir. Göçmen kadınlar hem kadın oldukları, hem de göçmen oldukları için cinsel taciz, tecavüz ve şiddet benzeri sorunlarla karşılaşabilmektedirler. Göçmen kadınların karşılaştıkları bir diğer sorun da fuhşa zorlanmalarıdır. Bu durum aynı zamanda kadınları cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve HIV enfeksiyonu açısından da risk grubuna sokmaktadır. Göçmen kadınların sağlığının korunması ve geliştirilmesinde sağlık personelinin ve özellikle hemşirelerin görev ve sorumlulukları vardır. Sağlık bakımı sunanların bölgelerinde yaşayan göçmenlerin özelliklerini bilmeleri, kadınların sağlık gereksinimlerini belirlemede ve bakım hizmetini sunmada kolaylık sağlayacaktır. Bu makalede, göç çeşitleri, nedenleri, göçün kadın sağlığı üzerine etkileri ve kadın sağlığının iyileştirilmesinde sağlık çalışanlarının rolü ele alınmıştır. Anahtar kelimeler: Göç, Kadın sağlığı, Hemşirelik ABSTRACT Migration And Women s Health Migration is always a significant reason for societal change. Internal migration from rural to urban areas stems from the aim of finding a better job and improving economic conditions. Similarly, emigration can also be observed from countries with a low standard of living to countries providing a higher level of income. Various justifications are put forth for the internal and external migration experiences of individuals. The most common among the reasons specific to the migration experiences of women is migration in accompaniment to their families. Another important reason that forces women to migration is marriage. Migration has various effects on women s health. Migration mostly creates adverse effects on women s health. In many countries of the world, women have a lower status and being a female migrant potentially doubles the negativity of the situation. A female migrant can be subject to sexual abuse, rape and violence by reason of being both a woman and a migrant. Another problem faced by female migrants is being forced to prostitution, which also places them into a risk group in terms of sexually transmitted diseases and HIV infection. Healthcare professionals, especially nurses, have duties and responsibilities in the protection and improvement of female migrants health. For providers of healthcare, being aware of the specificities of the migrants living in their local area of service will facilitate the determination of women s health needs and the provision of the necessary care services thereto. * * Yrd.Doç.Dr.Adnan Menderes Üniversitesi, Aydın Sağlık Yüksekokulu, Doğum-Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği A.D. ** Prof.Dr Ege Üniversitesi, Hemşirelik Yüksekokulu, Doğum-Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği A.D.

134 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:2,Sayı:3.2010 The present paper aims to address types and reasons of migration, the effects of migration on women s health and the relevant role of healthcare professionals in the improvement of women s health. Keywords: Migration, Women s health, Nursing GĠRĠġ Göç, insanlık tarihinin bütün dönemleri boyunca var olan bir olgudur. Göç kavramı bireylerin veya toplulukların bir bölgeden başka bir bölgeye taşınması olarak tanımlanabilir. Sonuçları itibariyle sosyal, ekonomik, kültürel ve psikolojik birçok öğeyi içinde barındırır (Sağlam 2006). Göç her zaman önemli bir toplumsal değişim nedenidir. Ülke içinde kırsal alandan kentsel alana göç, daha iyi iş bulma ve ekonomik koşullarını iyileştirme için yapılır. Aynı şekilde düşük gelir düzeyine sahip ülkelerden, geliri daha iyi ülkelere de dış göç olabilmektedir. Burada da göçün ana nedeni ekonomidir (Adanu and Johnson 2009). Göçler genel olarak iç ve dış göçler şeklinde ele alınmaktadır. İç göç, bir ülkenin kendi sınırları içerisinde belirli bir bölgeden bir başka bölgeye gerçekleştirilen göç hareketidir. Dış göçten ise bir ülkeden başka bir ülkeye yapılan göç anlaşılmaktadır (Sağlam 2006; Topcu ve Başer 2006; Çelik 2007). 1.GÖÇ NEDENLERĠ Bireylerin iç göç ve dış göç yaşamalarında birçok neden ileri sürülmektedir. Bu nedenler işsizlik, yoksulluk, toprak bölünmesi, kan davası, deprem, kuraklık çevre felaketleri, terör, insan hakları intihalleri, din veya etnik ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, tarımda mekanizasyon, aile birleşmesi, evlilik, istihdam olanakları, kentin sunduğu hizmetlerdir( Sağlam 2006; Tılıç 2010; Topcu ve Başer 2006). Kadınların göç etme nedenleri arasında en sık bağlantılı göçe rastlanmaktadır. Bağlantılı göç ailenin herhangi bir nedenle (iş bulma veya iş tayini) göç eden erkek üyelerini takip eden kadınların hareketini tanımlayan bir olgudur. Burada kadının bağımsız bir göç kararından ziyade aile içindeki konumuna bağlı olarak göç etmesi söz konusudur. Kadına özgü göç nedenlerinden biri de ise evliliktir (İlkkaracan ve İlkkaracan 1998). Amerika Birleşik Devletleri nde iş bulma amacı ile göç etmede, erkeklerin kadınlardan daha çok göç etmeye gönüllü olduğuna inanılmasına rağmen, son kırk yılda iş nedeni ile göçte kadınlar ile erkeklerin aynı oranda olduğu belirtilmektedir (Adanu and Johnson 2009). Türkiye geneline bakıldığında, göçlerde evlilik, eğitim, iş değişikliği, tayin, memlekete geri dönüş ve emeklilik gibi nedenlerden oluşan bireysel nedenler ile yapılan göçlerin en yüksek paya (%47,1) sahip olduğu görülmektedir. Ebeveynin yanına gitmek, ebeveynin iş değişikliği/tayini, ebeveynin iş araması, eşinin iş değişikliği/tayini, eşinin iş araması gibi ailevi nedenlerin ikinci sırada (%28,3), iş bulamama, işinden kazandığı paranın yetmemesi, iş arama, para biriktirme, daha iyi bir yaşam isteme gibi ekonomik nedenlerin ise üçüncü sırayı (%18,1) aldığı görülmektedir. Güvenlik nedenleriyle yapılan göçlerin son yirmi yılda yapılan göçler içindeki payı %2,8dir. Güvenlik nedenleriyle gerçekleştirilen göçler sonrasında göç edilen yerleşim yerine geri dönmek için yapılan göçlerin payı ise %0,2 dir. Güvenlik nedenleriyle yapılan göçlerin yüzdesinin erkekler arasında kadınlardan daha yüksek olduğu görülmektedir (Türkiye Göç ve Yerinden Olmuş Nüfus Araştırması 2006). Ülke genelinde güvenlik nedeni ile göç etmenin oranı çok düşük olmasına rağmen Deveci ve arkadaşlarının Elazığ da yaptığı çalışmada (2010) kadınlar göç nedeni olarak ilk sırada terör olaylarını (%38.6) ikinci sırada ekonomik sıkıntıyı (%30.7) belirtmişlerdir (Deveci, Açık ve Rahman 2010). Diğer nedenlerle (deprem, sel gibi çevresel nedenler, kan davası, töre/namus cinayeti, sağlık nedenleri) yapılan göçlerin toplam göçler içindeki payı ise %3,4 tür. Ülkemizde son yirmi yılda erkeklerin gerçekleştirdikleri göçlerde birinci sırayı ekonomik nedenler almaktadır. Erkek göçlerinin %59 u ekonomik nedenlerle gerçekleştirilmiştir. Kadınlarda ise, göçlerin daha çok bireysel ve ailevi

Göç ve Kadın Sağlığı 135 nedenlere bağlı olduğu gözlenmektedir. Bu göçlerin oldukça önemli bir bölümünü evlilik veya kocaya ve ebeveyne bağlı göçler oluşturmaktadır (Türkiye Göç ve Yerinden Olmuş Nüfus Araştırması 2006). Türkiye de yaşanan göç olgusu çoğunlukla ekonomik nedenlerle kırsal alandan kentsel alana ve doğu illerden batı illere doğru yapılmaktadır. Son yıllarda ekonomik nedenli göçe ilave olarak güvenlik nedeni ile de göç durumu yaşanmaktadır. Ülkenin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin kırsal alanlarından bu bölgelerin kent merkezleri ile batıdaki büyük kentlere doğru gerçeklesen bir hareket yaşanmaktadır. Terör ortamı, can ve mal güvenliğinin olmaması, geçim kaynaklarının daralması, sivil halkın bölgeden hızlı bir şekilde uzaklaşmasına yol açmaktadır (İlkkaracan ve İlkkaracan 1998; Sağlam 2006; Yılmaz 2005). 2.GÖÇ SONUÇLARI Göç sonuçları olarak; göçmenlerin konut ve barınma, işsiz kalma, yoksulluk sınırının altında hayatını devam ettirme, yoksulluk nedeniyle çocukların çalışması ya da dilendirilmesini karşımıza çıkarmaktadır. Bu durum aynı zamanda başta zorunlu temel eğitim olmak üzere, çocukların okula devam etmesine ve eğitimlerini tamamlamalarına da engel olmaktadır. Göçmenlerin oldukça sağlıksız koşullarda yaşıyor olmaları, dengesiz ve yetersiz beslenmeleri ciddi sağlık problemleri yasamalarına neden olmaktadır. Dil problemi ve yoksulluk nedeni ile sağlık ve diğer kamu hizmetlerinden yararlanamama olumsuz göç sonuçları olarak belirtilmektedir. Bununla beraber göç edilen yerde de olumsuz göç sonuçları görülmektedir. Öncelikli olarak göç edilen yerlerin nüfusunda ciddi artışlar meydana gelmiştir. Ülkemizin hemen her yerinde yaygın olan issizlik sorunu göç edilen bölgelerdeki işsizliğin daha da çok artmasına neden olmuştur. Şehirlerde hızlı ve çok çarpık bir yapılaşma ve gecekondulaşma ortaya çıkarken, şehirlerin zaten yetersiz olan alt ve üstyapı sorunları daha da artmaktadır (Kentsel Yoksulluk, Göç ve Sosyal Politikalar 2009; Topcu ve Başer 2006; Yılmaz 2005) 3.GÖÇ VE KADIN SAĞLIĞI Göçün kadın sağlığına etkileri kötüleşme ya da iyileşme yönünde olabilmektedir. Kadının düşük gelir düzeyine sahip bir ülkeden yüksek gelire sahip bir ülkeye göç ettiği durumlarda sağlık hizmetleri açısından kadının durumu iyileşecektir. Ancak kadının sağlık hizmetinden yararlanabilmesi için o ülkenin dilini bilmesi ve iş sahibi olması gerekmektedir. Pek çok dünya ülkesinde kadının statüsü düşüktür, düşük statüye kadının göçmen olma durumunun eklenmesi sorunları daha da arttırabilmektedir. Göçmen kadınlar hem kadın oldukları hem de göçmen oldukları için cinsel taciz, tecavüz ve şiddette maruz kalabilmektedirler (Adanu ve Johnson 2009). Göçmen kadınların karşılaştıkları bir diğer sorun da fuhuşa zorlanmalarıdır. Bu durum aynı zamanda kadınları istenmeyen gebelikler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve HIV enfeksiyonu açısından risk grubuna sokmaktadır (Miller, Decker, Silverman ve Raj 2007). Göçün ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğini belirten birçok çalışma vardır (Sır, Bayram ve Özkan 1998; Akdeniz ve Öz 2009). Özellikle zorunlu göçün ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediği ve kadın göçmenlerin erkek göçmenlere göre daha fazla duygusal zorlanma yaşadığı belirtilmektedir (Sır, Bayram ve Özkan 1998; Akdeniz ve Öz 2009). Bir diğer çalışmada göç eden kadınların stresle baş etmede diğer bireylere göre daha yetersiz olduğu belirtilmektedir (Topcu ve Başer 2006). Rio Sanchez ve arkadaşlarının (2009) çalışmasında İspanya da yaşayan Doğu Avrupa ve Afrikalı göçmen kadınlarda perinatal mortalitenin, İspanyol kadınlara göre daha fazla olduğu belirtilmiştir. Loeber (2008) Hollanda da yaşayan Türk göçmen kadınlarda kontraseptif kullanım oranın düşük olduğunu ve adolesan gebeliklerin de yüksek olduğunu bildirmektedir. Loeber bu durumu Hollanda ya gelen Türk lerin daha çok Türkiye nin Doğu ve Güneydoğu sundan geldiklerini ve bu bölgeleri de gelişmemiş alan ve burada yaşayan halkın da çok fazla geleneksel özellikleri olması dolayısı ile Hollandalı kadınlardan üreme davranışları açısından oldukça farklılık gösterdikleri şeklinde açıklamıştır.

136 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:2,Sayı:3.2010 Bazı araştırmalarda göçmenlerin sağlık bakımı hizmetlerinden yararlanmalarını ve sağlık bakımı almalarını etkileyen önemli faktörlerden birinin dil problemi olduğu belirtilmektedir (Fassaert, Hesselink ve Verhoeff 2009). Sağlık bakımını almayı etkileyen bir diğer faktör de sosyal güvencenin olmasıdır. Göçmen kadınların %40 ı sigortasız olduğu ve sigortası olmayan kadınların koruyucu sağlık hizmeti, diş ve acil bakım hizmetlerini en az oranda kullandıkları belirtilmektedir. Devlet sigortası olanlarında özel sigortası olanlara göre yine sağlık bakımından daha az yararlandıkları bildirilmektedir (Fuentes-Afflick ve Hessol 2009). Bir diğer çalışmada göçmen kadınların % 65 i sağlık durumlarını zayıf-kötü olarak belirtmiş ve en sık görülen sağlık sorunları olarak da psikolojik ve jinekolojik yakınmalar olduğunu ifade etmişlerdir (Schoevers, Muijsenberg ve Largo-Janssen 2009). Domingo Puiggros ve arkadaşlarının (2008) çalışmasında göçmen kadınların daha çok multipar ve daha az doğum kontrolü uyguladıkları belirtilmektedir (Domingo Puiggros, Figora Volta, Loverdas Eseverri, Costa Colomer, Badia Barnusell 2008). İsveç te göçmen kadınlarla yapılan bir çalışmada 35-49 yaş grubu Polonyalı ve Bosnalı, 50 yaş üstü Güney Amerikalı kadınlarında serviks kanseri riski yükselmektedir. İran ve Iraklı kadınlarında serviks kanseri riski düşük bulunmuştur. Sağlık personeli riskli gruplara karşı uyanık olmalı özellikle ileri yaşta göç eden kadınlara karşı dikkatli olunmalıdır. Diğer yandan over ve endometrium kanserinde göçün bir rolü olmadığı görülmüştür (Beiki, Allebeck, Nordqvist, Moradi 2008). Göçmen kadın alan Avrupa ülkelerinde yapılan pek çok epidemiyolojik çalışmada gebelik sonuçları çelişkili olarak verilmektedir. Gelişmiş ülkelerde, göçmen annelerin gebelik sonuçlarının yerli annelere göre daha kötü olduğu belirtilmektedir. Bollini, Pampallona, Wanner ve kupelnick (2009), 1966-2004 yıllarında 12 ülkeden 65 çalışmayı inceleyerek yaptıkları çalışmada göçmen kadınların %43 ünün Düşük Doğum Ağırlıklı Bebek (DDAB) doğurma, %24 ünün preterm doğum, %50 sinin perinatal mortalite, %61 inin konjenital anomali risklerine sahip olduğunu ifade etmişlerdir. Göçmen kadınlar ülkenin toplumuna dahil edilmeli kadın ve bebeklerin sağlıklarının iyileştirilmeye ve geliştirilmeye ihtiyaçları vardır. Bu riskler ulusal politikalar ile azaltılabilir. Özetle göç alan bölgelerde yeterli sağlık kuruluşu olmaması, göç edenlerin gelir düzeylerinin düşük olması, dil engeli, sağlık sigortalarının olmaması, geleneksel yaşam kalıplarına sahip olmaları göç edenlerin sağlık koşullarını olumsuz etkilemektedir. Ülkemizde göçmen kadınlarda en sık karşımıza çıkan sağlık sorunları ise; bulaşıcı hastalıklar, aile planlaması hizmetlerinden yararlanamama, doğum öncesi bakım hizmetlerinden yararlanamama, hastanede yapılan doğumların düşük, evde sağlık personeli olmaksızın yapılan doğumların yüksek olması, düzensiz adet kanamaları, kimi zaman kendiliğinden olan düşükler, çok sayıda ve kısa aralıklarla olan gebelikler şeklinde özetlenebilir (Topcu ve Başer 2006). 4.GÖÇMEN KADINLARIN SAĞLIĞINI ĠYĠLEġTĠRME VE KORUMA Göçmen kadınların sağlığının korunması ve geliştirilmesinde sağlık personelinin ve özellikle hemşirelerin görev ve sorumlulukları vardır. Sağlık bakımı sunanların bölgelerinde yaşayan göçmenlerin özelliklerini bilmeleri, kadınların gereksinimlerini belirlemede ve bakım hizmetini sunmada kolaylık sağlayacaktır. Göçmen kadınların sağlığını koruma ve geliştirmede uygulanabilecek girişimler şu şekilde özetlenebilir. *Sağlık personeli seks ticareti içinde olan kadını tanımlama ve desteklemede eşsiz bir pozisyona sahiptir. Bu konularda sağlık personelinin eğitilmesi ve bilgilendirilmesi gerekmektedir (Miller, Decker, Silverman ve Raj 2007). * Klinikler ve politikalar sağlık bakımı kullanımındaki engelleri ortadan kaldırmalı özellikle göçmen bürosuna kayıtlı olmayan kadınlara yardım edilmelidir (Fuentes-Afflick ve Hessol 2009). *Sağlık personeli kayıtsız göçmen kadınların sağlık problemleri konusunda bilgilenmelidir (Schoevers, Muijsenberg ve Largo-Janssen 2009).

Göç ve Kadın Sağlığı 137 * Göç ile oluşan bu yeni toplulukların özellikleri sağlık personeli tarafından bilinmesi ve ihtiyaçları olan sağlık bakım desteklerinin sağlanması gereklidir (Domingo Puiggros, Figora Volta, Loverdas Eseverri, Costa Colomer, Badia Barnusell 2008). * Göçmen kadınların dil problemi çözümlenmeli, en kısa zamanda ülkede konuşulan dili öğrenmeleri konusunda desteklenmeleri gerekir. * Sosyal güvencelerinin olması sağlanmalıdır. * Ülkemizdeki göçmen kadınlar çoğunlukla Doğu, Güneydoğu Anadolu dan ve kırsal alandan kentsel alana göç etmektedirler. Bu bölgelerde yaşayan kadınların çoğunlukla multipar, kontraseptif yöntem kullanmama, adolesan gebelik vb içeren üreme sağlığı konularında desteklenmeye ve yardıma gereksinimleri olduğu bilinmektedir ve sağlık personeli bu konularda göçmen kadınlara yardım etmelidir. SONUÇ Sonuç olarak; göç büyük bir problem olarak tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşanmaktadır. Göçün sağlığa olumsuz etkisi, erkeklere oranla kadınları daha çok etkilemektedir. Kadınların sağlığını iyileştirme ile tüm göçmenlerin sağlığı korunmuş olacaktır. Sağlık personeli içinde hemşireler eşsiz bir pozisyona sahiptir. Birinci basamak sağlık hizmetlerinde çalışan ebe ve hemşireler, göçmen kadınların doğurganlıkla ilgili sorunlarını çözmede, kontreseptif kullanmalarında ve perinatal mortaliteyi azaltmada önemli rolünün olduğunu bilmeli ve kadınlara yardım edebilmelidir. Ebe ve hemşirelerin de sağlık sistemi tarafından desteklenmeye, bilgilendirilmeye ve eğitim gereksinimlerinin karşılanmasına ihtiyaçları vardır. KAYNAKLAR Adanu RMK, Johnson TRB (2009). Migration and women s health. Iİnternational Journal of Gynecology and Obstetrics, 106: 179-181. Akdeniz EB, Öz F (2009). Koruyucu ruh sağlığı açısından göç ve kadın. Kriz Dergisi, 17 (1): 27-36. Beiki O, allebeck P, Nordqvist T, Moradi T (2009). Cervical, endometrial and ovarian cancers among immigranst in Sweden: importance of age at migration and duration of residence. Eur J Cancer, 45 (1): 107-118. Bollini P, Pampallona S, Wanner P, Kupelnick B (2009). Pregnancy outcome of migrant women and integration policy: a systematic review of the international literature. Soc Sci Med, 68 (3): 452-461. Çelik F (2007) Türkiye de İç Göçler: 1980-2000. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 22 (1): 87-109. Deveci SE, Açık Y, Rahman S (2010). Elazığ ın kenar semtlerinde yaşayan kadınların yaşam koşulları ve sağlık riskleri. TAF Preventive Medicine Bulletin, 9 (1): 45-50. Domingo Puiggros M, Figaro Volta C, Loverdos Eseverri I, Costa Colomer J, Badia Barnusell J (2008). Immigrant pregnancy and neonatal morbidity. An Pediatr (Barc), 68 (6): 596-601. Fassaert T, Hesselink AE; Verhoeff AP (2009). Acculturation and use of health care services by Turkish and Moroccan migrants: a cross-sectional population based study. BMC Public Health, 10 (9):332. Fuantes-Afflick E, Hessol NA (2009). Immigration status and use of health sevices among Latina Women inthe San Francisco Bay Area. J Womens Health (Larchmt), 18 (8): 1275-1280. İlkkaracan P, İlkkaracan İ (1998). 1990 lar Türkiye sinde kadın ve göç. Bilanço 98: 75 yılda köylerden şehirlere kitabı. İstanbul: Tarih Vakfı Yayınları, 305-322. Kentsel Yoksulluk, Göç ve Sosyal Politikalar (2009). TC Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Kentleşme Şurası. Ankara.

138 Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Cilt:2,Sayı:3.2010 Loeber O (2008). Sexual and reproductive health issues of Turkish immigrants in the Netherlands. Eur J Contracept Reprod Health Care, 13 (4): 330-338. Miller E, Decker MR, Silverman JG, Raj A (2007). Migration, sexual axploitation and women s health: a case report from a community health center. Violence against Women, 13 (5): 486-497. Rio Sanchez I, Bosch Sanchez S, Castello Pastor A, Lopez-Masida A, Garcia Senchermes C, Zurriaga LIorrens O, Juarez S, Rebagliato Ruso M, Bolumar Montrull F (2009). Perinatal mortality assessment in native and immigrant women: influence of exhaustiveness and quality of the registries. Gac Sanit, 23 (5): 403-409. Sağlam S (2006). Türkiye de iç göç olgusu ve kentleşme. Türkiyat araştırmaları, 5: 33-44. Schovers MA, Muijsenbergh ME, Largo-Janssen AL (2009). Self-rated health and health problems of undocumented immigrant women in the Netherland: a descriptive study. J Public Health policy, 30 (4): 409-422. Sır A, Bayram Y, Özkan M (1998). Zoraki iç göçün ruh sağlığına etkileri üzerine bir ön çalışma. Klinik Psikiyatri Dergisi, 1 (2): 83-88. Topcu S, Başer A (2006). Göç ve sağlık. C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 10 (3): 37-41. Tılıç RH (2010). Göç dinamikleri ve kadın. Göç ve Kadın Sempozyumu, Ankara http://www.huksam.hacettepe.edu.tr/turkce/default.php Erişim: 16 Nisan 2010. Türkiye Göç ve Yerinden Olmuş Nüfus Araştırması (2006). Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Ankara. http://www.huksam.hacettepe.edu.tr/turkce/default.php Erişim: 16 Nisan 2010. Yılmaz TT (2005). Göçün kadın yaşamı üzerindeki etkileri. Sosyoloji AD Yüksek Lisans tezi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Van. ĠletiĢim adresi: Hilmiye AKSU Adnan Menderes Üniversitesi Aydın Sağlık Yüksekokulu, AYDIN (Yrd.Doç.Dr) Tel:02562148041, 05396440693 Fax: 02562124219 hilmiyeaksu@yahoo.com