Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi ve Doðal Ortam Deðiþmelerine Etkileri



Benzer belgeler
KIZILCAHAMAM BÖLGESÝNÝN YERBÝLÝMSEL ÖZELLÝKLERÝ Arazi yapýsý ve yerþekilleri Soðuksu Milli Parký ve civarý, az engebeli

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Simge Özer Pýnarbaþý

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

Mercan (Munzur) Daðlarý

Saman-i Viran-i Evvel Camii (Çukur Çeþme Camii)

Aksaray Ýline Ýçme Suyu Saðlayan Bazý Kaynaklarda Su Kalite Paremetrelerinin Ýncelenmesi Ali ALAÞ

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

Bolkar Daðlarý. AKD054 Acil Gerileme (-1)

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Batý Karadeniz Bölgesindeki 1998 Yýlý Sel Felaketinin Orman Yollarý ve Ürün Transportu Üzerindeki Etkileri

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

MENEMEN (ÝZMÝR) OVASI SU VE TOPRAKLARINDA RADYOAKTÝVÝTE ARAÞTIRMASI VE AÐIR METAL KÝRLÝLÝÐÝ

Serdar VARDAR * Celal Bayar Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Demirci- MANİSA

Jeoarkeoloji. Prof.Dr. Atike NAZİK


Kanguru Matematik Türkiye 2017

Palinolojik Verilerin Paleocoğrafya Rekonstrüksiyonlarında Kullanılması: Bornova Örneği

TOPOÐRAFYA ve KAYAÇLAR

01 Kasým 2018


ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

Karasu Nehri Vadisinin Morfotektonik Gelişiminde Tiltlenme Etkisi


ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

KIRINTILI KAYAÇLAR SEDÝMANTOLOJÝSÝ

MEKÂNSAL BÝR SENTEZ: TÜRKÝYE

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora


MENDERES GRABENİNDE JEOFİZİK REZİSTİVİTE YÖNTEMİYLE JEOTERMAL ENERJİ ARAMALARI

TEST. 8 Ünite Sonu Testi m/s kaç km/h'tir? A) 72 B) 144 C) 216 D) 288 K 25 6 L 30 5 M 20 7

m3/saat AISI

Dedegöl Daðlarý. AKD034 Ýzlenmesi Gerekli Ayný (0)

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü. Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN

Kanguru Matematik Türkiye 2017

GÝRÝÞ. Bu anlamda, özellikle az geliþmiþ toplumlarda sanayi çaðýndan bilgi

Kentlerde Yapýsal ve Yeþil Alanlardaki Hava ve Yüzey Sýcaklýklarýnýn Ýrdelenmesi: Ankara Örneði

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi

MCBÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ Cilt:14, Sayı:3, Eylül Geliş Tarihi: Doi: /cbusos Kabul Tarihi:20.10.

Türkiye'de Ekolojik Fýndýk Tarýmýnýn Baþlamasý ve Etkileri Üzerine Bir Örnek: Çamlýca Köyü (Samsun)


Yıl: 4, Sayı: 18, Aralık 2017, s

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA BÖLÜM

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)


GÖRÜÞLER ve DÜÞÜNCELER 1

Küçük Menderes Havzasý Tarým Topraklarýnda Doðal Radyonüklit Seviyesinin Belirlenmesi

Çöp Sýzýntý Sularýndaki Muhtelif Bazý Kirleticilerin Toprak ile Etkileþimi: Sinop Örneði


BURDUR HAVZASI NDA BULUNAN EN YAŞLI GÖLSEL İZ

FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ EĞİTİM KURUMLARI ANADOLU LİSESİ 10. SINIFLAR COĞRAFYA İZLEME SINAVI

Tarým Arazilerinin Amaç Dýþý Kullanýmý; Erzurum Örneði

Nerelerde Yaþýyoruz? Çözüm. Örnek 16. Soruda verilen bilgide anlatýldýðý gibi bir yerde bir yýl içinde doðanlarla ölenler


OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

TÜRKİYENİN JEOMORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ. Türkiye'nin jeomorfolojik Gelişimi (Yer şekillerinin Ana Hatları)

Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel)

Mersin Ýlinde Tarýmsal Alanlarda Kullanýlan Kimyasallarýn Su Kalitesi Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi

Geometriye Y olculuk. E Kare, Dikdörtgen ve Üçgen E Açýlar E Açýlarý Ölçme E E E E E. Çevremizdeki Geometri. Geometrik Þekilleri Ýnceleyelim

ANADOLU'DA MADENCÝLÝÐÝN TARÝHÇESÝ; KÜTAHYA-GÜMÜÞKÖY'DE 3500 YILDIR SÜREN MADENCÝLÝK ÇALIÞMALARI

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ


Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

SINIF ÖÐRETMENLÝÐÝ ÖÐRETMEN ADAYLARININ BÝLGÝ OKUR-YAZARLIÐI BECERÝLERÝ ÜZERÝNE BÝR DURUM ÇALIÞMASI

ݺletmelerin Rekabet Gücünün Artýrýlmasý. Dýºa Açýlmalarýna Mali Destek Programý


Türkiye de Mezuniyet Öncesi ve/veya Sonrasý Psikiyatri Eðitimi ve Hizmeti Veren Kurumlarýn Özellikleri

Bir Hastane Bilgi Sistemi Çaðrý Merkezine Gelen Ýsteklerin Türkiye deki Hastane Bilgi Sistemi Profili Açýsýndan Analizi

..T.C. DANýÞTAY SEKiziNCi DAiRE Esas No : 2005/1614 Karar No : 2006/1140

OTOMATÝK KAPI SÝSTEMLERÝ

Yönergeyi dikkatlice oku. Gözden hiçbir þeyi kaçýrmamaya dikkat et. Þifrenin birini testin iþaretlenen yerine ( Adayýn Þifresi ), diðer þifreyi de

GLOBAL GAP STANDARTLARINDA ÜRETÝM YAPIYORUZ.

Bursa Ýlinde Nilüfer-Ayvalý Deresiyle Sulanan ve Sulanmayan Tarým Topraklarýnýn Bazý Kimyasal Özellikleri

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet

Gediz Nehri Aþaðý Gediz Havzasý'ndan Alýnan Su ve Sediment Örneklerinde Bazý Kirlilik Parametrelerinin Ýncelenmesi

BANKA MERKEZÝ VE ERGONOMÝ. Ergonomik Ýncelenmesi. Genel Bilgiler. Teknolojik geliþmenin sosyo-ekonomik sonuçlarý


Ýnsan Saçýnda Bulunan (Manisa Ýlinin Üç Farklý Yerleþim Bölgesinde) Bazý Aðýr Metallerin ICP-OES Yöntemi ile Tayini

Güncel: Eðirdir Gölü nün Geçmiþi Üzerine Bir Yorum

SIGARA VE SAÐLIK ULUSAL KONGRESÝ

TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kamu Ýhalelerine Katýlacak Olan Mükelleflere Verilecek Vergi Borcu Olmadýðýna Dair Belge Ýle Ýlgili Cuma, 31 Aðustos 2007

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir.

Bölüm EKONOMÝ, GÖÇ VE YERLEÞME EKONOMÝK FAALÝYETLERÝN SOSYAL VE KÜLTÜREL ETKÝLERÝ ÞEHÝRLEÞME, SANAYÝ VE GÖÇ ÝLÝÞKÝSÝ

Türkiye de Özel Hastanelerin Web Sitelerinin Deðerlendirilmesi

Kanguru Matematik Türkiye 2018


Yasemin Taþ**, Dr. Dilek Aslan***, Dr. Ýskender Sayek****

Transkript:

Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi ve Doðal Ortam Deðiþmelerine Etkileri Ekoloji 15, 60, 55-64 2006 Serdar VARDAR, Ergün SARIÖZ Celal Bayar Üniversitesi Eðitim Fakültesi, 45900 Demirci-MANÝSA Özet Bu çalýþma, Metropolis antik kentinin doðusunda, kuzey-güney doðrultusunda uzanan Torbalý Ovasý'ndaki alüvyal geliþim ile deðiþen coðrafi çevrenin ve tarihsel süreçteki çevresel etkilerinin bir ölçüde aydýnlatýlmasý amacýyla yapýlmýþtýr. Bu amaçla ilk olarak bölgedeki sondajlarýn verileri toplanmýþ, sondaj örneklerinin analizleri yapýlmýþ ve makro-mikro biyolojik unsurlar ile fosiller farklý yaþama ortamlarýnýn göstergesi olarak ele alýnmýþtýr. Çalýþma sonucu Holosen öncesi temelden günümüzdeki ova yüzeyine kadar üç temel alüvyal birim ayrýlmýþtýr. Bu birimler kuzey ve güney ovalarýna ait farklý doðal çevre þartlarýnýn etkisi ile birbirinden farklý ortamlarý yansýtmaktadýr. Torbalý Ovasý'nýn kuzey kesiminde belirlenen birimler, Holosen öncesi temel dolgular, gölbataklýk dolgularý ve Fetrek çayýnýn taþkýn dolgularýdýr. Bundan farklý olarak, Torbalý Ovasý'nýn güney kesiminde, temelde Holosen öncesi ova yüzeyine ait dolgular, üzerinde gölsel-sýð denizel-azmak (su ortamý) ortam sedimanlarý ve nihayetinde bugünkü ova yüzeyine kadar Küçük Menderes ýrmaðýnýn taþkýn ovasý sedimanlarýnýn bulunduðu belirlenmiþtir. Taban suyu seviyesinin yüksek olduðu ve ovanýn göllerle ve bataklýklarla kaplý olduðu antik dönemde, bundan etkilenen yakýn çevredeki kültürlerin (Metropolis örneðinde olduðu gibi) yamaçlara ve etek bölümlerine yerleþtiði ve daha sonralarý, deðiþen ortamýn etkisiyle, yerleþimlerin ova ortasýnda kurulduðu ve geliþtiði anlaþýlmaktadýr. Anahtar Kelimeler: Alüvyal jeomorfoloji, Metropolis, ortam deðiþimi, Torbalý Ovasý. The Alluvial Evolution of the Northern and Southern Part of the Torbalý Plain and Its Effects on the Environmental Changes Abstract The purpose of the study is to illuminate the alluvial morphological evolution with respect to changing Geographical surroundings and environmental effects through the historical progression in the Torbalý Plain. For that reason, first of all, data from drills in the region were collected, the alluvial materials obtained from the drill-bore holes have been analysed and then micro and macro biologic remains, and fossils were used as good indicators reflecting different environments. As a result of the investigations, from the pre-holocene base to the present plain surface three different alluvial units were determined. These units have different habitats and reflect different geographical environments. These three units in the northern part of the Torbalý Plain from the base to the surface are as follows: Pre-Holocene basement deposits, lacustrine-swamp fills and Fetrek stream flood fillings. Contrary to these layers, the units in the southern part of the plain from bottom to surface are as follows; Pre-Holocene fillings, marsh, lacustrineshallow marine sediments, and Kucuk Menderes river flood filling sediments. From these findings, it is estimated that ancient settlements such as Metropolis was set up at the edge of the plain or on the slopes of the mountains because of the negative environmental effects of lakes and swampy fields in the flood plain. By the changing of the environmental conditions in the region, the findings implicated that new settlements started to develop towards the central parts of the Torbalý Plain. Keywords: Alluvial geomorphology, environmental changes, Metropolis, Torbalý Plain. GÝRÝÞ Torbalý ve yakýn çevresi tarih öncesi çaðlardan günümüze insanlarýn yerleþtiði ve kullandýðý bir alan olmuþtur. Buralarda yaþayan kültürlerin deðiþen çevre þartlarýndan etkilenerek, yerleþim alanlarýný ve faaliyetlerini nasýl deðiþtirdikleri bölgedeki kalýntýlardan anlaþýlmaktadýr. Torbalý Ovasý, Batý Anadolu'nun kýyý Ege Bölümü'nde, Küçük Menderes vadisinin batý kýsmýnda yer almaktadýr (Þekil 1). Batý Anadolu'nun önemli akarsularýndan biri olan Küçük Menderes ýrmaðýnýn ve kuzeyden Fetrek Deresi'nin taþýdýðý alüvyonlarýn birikmesi ile vadinin batýsýnda No: 60, 2006 55

Ekoloji S. VARDAR, E. SARIÖZ Torbalý Ovasý meydana gelmiþtir. Kuzeyde Bozdaðlar ile güneyde Aydýn Daðlarý arasýnda, oluþturduðu doðu-batý doðrultulu alüvyal düzlüðü kat eden ýrmak, batýda, Torbalý yakýnýnda güneye yönelip Belevi Boðazý'ný geçerek, Selçuk batýsýndaki kýyý-delta ovasýna ve oradan denize ulaþmaktadýr. Küçük Menderes vadisi bu görünümüyle iki bölümden oluþmaktadýr. Torbalý-Ödemiþ arasýnda uzanan batý-doðu doðrultulu ana vadi adeta kapalý bir depresyon gibi görünmektedir (Þekil 1). Güneybatýda Belevi Boðazý ile ana vadiye baðlanan Selçuk Ovasý ise akarsuyun delta ovasýdýr. Þekil bakýmýndan farklýlýk gösteren bu iki bölüm jeolojik ve jeomorfolojik özellikleri bakýmýndan da farklýdýr. Küçük Menderes vadisinde bulunan Torbalý Ovasý'nýn jeomorfolojik özelliklerini deðerlendirirken konunun iki farklý yönde ayrý ayrý ele alýnmasý gerekmektedir. Bunlardan biri Fetrek ve Küçük Menderes Irmaklarýnýn içine yerleþtiði diðer bir deðiþle içinden geçtiði çukurluklarýn oluþumudur. Bu doðrudan yer kabuðu hareketlerine baðlý jeolojik (yapýsal jeomorfolojik) bir geliþmenin sonucudur. Ýkincisi ise bu çöküntü çukurluklarý (graben) içinde akarsularýn yaptýðý þekillenmedir. Bu alüvyal þekillenme ve deðiþen coðrafi çevrenin etkilerinin belirlenmesi çalýþmanýn ana çerçevesini oluþturmaktadýr. Torbalý Ovasý'nýn Jeolojik-Yapýsal Jeomorfolojik Özellikleri Küçük Menderes vadisi, Batý Anadolu'da Menderes masifinin orta bölümündeki doðu-batý doðrultulu bir çöküntü oluðu (graben) içinde þekillenmiþtir (Þekil 1). Küçük Menderes grabeni tabanýndaki Kiraz, Ödemiþ, Tire ovalarýnýn batýsýnda bulunan Torbalý Ovasý içinde bulunduðu tektonik sistemin kontrolünde geliþmiþtir. Anadolu genç tektonik hareketlerle (neotektonik hareketler) bütünüyle yükselirken ortaya çýkan gerilme kuvvetlerinin etkisi ile doðu-batý doðrultulu bloklar halinde parçalanmýþtýr. Bu sýrada Masifin çevresindeki Paleozoik-Mesozoik çerçevede, masifteki kubbe þeklindeki yükselmeye baðlý olarak deðiþik doðrultuda kýrýlmalar meydana gelmiþtir (Ýzdar 1971, Ercan 1982). Küçük Menderes çukurluðunun batýsýnda yer alan Kemalpaþa-Torbalý- Selçuk çizgisi Menderes Masifinin yüzeyde görünen batý kenarýdýr (Þekil 1). Bu hattýn batýsýnda Ege Denizi'ne kadar uzanan kuþakta, arýzalý yapý üzerindeki þekiller, çerçeve yapýlarýn üzerinde þekillenmiþtir. Bu nedenle burada doðrultular karýþýk, fakat genellikle KD-GB yönündedir. Bu yapýsal özellikler masif yüzeyindeki K-G doðrultulu 56 çizgilerin en eski unsurlar olduðunu, bunu kesen D-B doðrultulu çizgilerin ise daha genç olduðunu düþündürmektedir (Kayan 1999) (Þekil 1). Torbalý Ovasý, Küçük Menderes vadisinin batýsýndaki bu karýþýk sistem içinden beliren, Torbalý-Selçuk tektonik kuþaðýnýn etkisiyle þekillenmiþtir. Bu bölümdeki tektonik hareketler Torbalý Ovasý'ný batýdan sýnýrlandýran yükseltilerin belirginleþmesine neden olmuþtur. Diðer bir deyiþle Torbalý Ovasý'nýn ve yakýn çevresinin ana þekil birimleri bu kesimdeki tektonik rejimin kontrolünde þekillenmiþtir. Bu sistem içinde belirginleþen graben çukurluðundaki (Torbalý Ovasý) alüvyal birikim ve deðiþmeler günümüzdeki ova dolgularýnýn oluþmasýný saðlamýþtýr. MATERYAL VE METOT Materyal Alüvyal alanlar tarih öncesi çaðlardan beri insanlarýn arazi kullanýmýnda en çok ilgilendikleri alanlardýr. Ayrýca bu yerlerdeki alüvyon birikimi çevrenin iklim, bitki örtüsü, toprak örtüsü özellikleri gibi fiziksel özelliklerindeki deðiþmelerden hemen etkilenip bunu yüzey þekillerine yansýtýr. Bu nedenle insan-çevre etkileþimini alüvyon katmanlarýnýn incelenmesiyle deðerlendirmek mümkün olmaktadýr. Daha önce belirtildiði gibi Torbalý Ovasý, Küçük Menderes Ovasý'nýn batý kesiminde bulunmaktadýr. Torbalý ve yakýn çevresi tarih öncesi çaðlardan günümüze insanlarýn yerleþtiði ve kullandýðý bir alan olmuþtur. Ödemiþ güneyinde, Bademli Çayý vadisindeki kaya resimleriyle baþlayan ve günümüze kadar, birçok döneme ait izleri taþýyan Küçük Menderes Vadisi'nin, insan yaþamýna uygun alanlar oluþturduðu dikkati çekmektedir. Buralarda yaþayan kültürlerin deðiþen çevre þartlarýndan etkilenerek, yerleþim alanlarýný ve faaliyetlerini nasýl deðiþtirdikleri bölgedeki kalýntýlardan anlaþýlmaktadýr. Böyle bir yaklaþýmla alüvyal dolguda ve yüzeyindeki deðiþmeleri ortaya koyabilmek ve çevre-insan etkileþimini geniþ bir çerçevede açýklayabilmek için Torbalý Ovasý'nda yapýlan sondajlar deðerlendirilmiþtir. Devlet Su Ýþleri (D.S.Ý.) ve özel sondaj þirketleri bölgede birçok sondaj yapmýþlardýr. Ancak bunlarýn içinden kayýtlarý dikkatli gözlemlerle ayrýntýlý ve güvenilir bir þekilde tutulmuþ olan 15 sondaj seçilmiþtir. Ayrýca D.S.Ý. ekibinin bölgede devam ettiði üç sondaja katýlarak, alüvyon örnekleri yerinde incelenmiþtir. Ayrýca bölgenin çeþitli amaçlara uygun haritalarý, kesitleri hazýrlanmýþ, veriler sondaj loglarý üzerine iþlenmiþtir. No: 60, 2006

Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi... Ekoloji Metot Sondajlardan alýnan alüvyon örnekleri laboratuarda çeþitli analizlerle deðerlendirilmiþtir (Celal Bayar Üniversitesi, Eðitim Fakültesi, Kimya Laboratuvarý). Örneklerin tane boyu analizleri, kalsiyum miktarlarý, ph deðerleri elde edilerek, sedimanlarýn kimyasal ve fiziksel özellikleri deðerlendirilmiþtir. Ayrýca bazý örneklerde bulunan makro-mikro fosiller ve organik kalýntýlar incelenmiþtir. Bu analizlerin sonuçlarý, Torbalý ve yakýn çevresindeki alüvyal geliþimin ve ana alüvyal dolgu birimlerinin bir ölçüde açýklanmasýna yardýmcý olmaktadýr. Birbirinden farklý özelliklere sahip alüvyon katmanlarý ayýrt edilmekte ve eldeki verilerin ýþýðýnda temel alüvyal birimler ve doðal çevre deðiþmeleri açýklanabilmektedir. BULGULAR VE TARTIÞMA Küçük Menderes Ovasýnýn bir kesimi olan Torbalý Ovasý, ana þekil birimleri olan Bozdaðlar ve Aydýn Daðlarý arasýndaki graben içine yerleþen akarsular tarafýndan þekillendirilmiþtir. Bu açýdan bölge tektoniðinin karakteristik sonucu olan Belevi Boðazýnýn alüvyal þekillenme üzerindeki kontrol etkisi oldukça belirgindir (Brinkmann 1971, Ýzdar 1971, Savaþçýn 1982, Kayan 1999). Tmolos depolarýnýn Küçük Menderes Ovasý'nda bulunmamasý grabenin oluþumu ve tarihlendirilmesi konusunda önemli bilgiler vermektedir. Bu bilgilere göre Küçük Menderes Grabeni'nin, Büyük Menderes ve Gediz çukurluklarýndan daha sonra oluþup þekillendiði, diðer bir anlatýmla daha genç olduðu belirtilmektedir (Brinkmann 1971, Ýzdar 1971, Ercan 1982, Koçman 1989). Küçük Menderes çukurluðunun batýsýnda yer alan Torbalý Ovasý'nda yapýlmýþ jeomorfoloji çalýþmalarýndan en kapsamlýsý "Maden Tetkik Arama 80008" nolu proje olmuþtur (Bozbay ve ark. 1986). Bu çalýþmada Küçük Menderes Havzasý'nýn orta ve batý bölümünün yapýsal birimleri üzerinde durulmuþ ve alüvyal jeomorfoloji konusunda, Torbalý Ovasý'ndaki aktüel göl ve bataklýklarýn konumu ile tasvirsel özellikler vurgulanmýþtýr (Bozbay ve ark. 1986). Çalýþmalarda belirtilen Belevi Boðazý'nýn açýlmasý ve morfolojik geliþimi ile ilgili bilgiler günümüzde dahi henüz yeterince güvenilir verilere dayanmamaktadýr. Buna karþýn, Torbalý Ovasý'nýn alüvyal geliþiminin Belevi boðazýnýn açýlmasýndan sonra Küçük Menderes'in kaide seviyesine göre olduðu ifade edilebilir (Koçman 1989, Gökçen ve ark. 1990, Kayan 1999). Bozbay ve ark. (1986) yaptýklarý çalýþmada ova yüzeyi daha çok aktüel geliþim açýsýndan ele alýnmýþ, alüvyon katmanlarýnýn Holosen öncesinden baþlayarak deðerlendirilmesi yapýlmamýþ ve bu nedenle de alüvyal jeomorfoloji konusundaki veriler tatmin edici olmamýþtýr. Çalýþmamýzda ise bölgenin jeomorfolojisi üzerinde ayrýntý ile durmak yerine alüvyal geliþimin gerçekleþtiði Holosen dönemine ait katmanlardaki göl, bataklýk, akarsu sedimanlarý ve ortamlarý incelenmiþ ve tüm araþtýrmalar D.S.Ý. sondajlarý ve örnekleri alýnan özel sondajlarýn verilerine dayanarak yapýlmýþtýr. Alandaki diðer bir araþtýrma Küçük Menderes Havzasýnýn arazi kullanýmýný ele almaktadýr (Gözenç 1978). Çalýþmada, alüvyal örtünün yüzeyindeki eðim deðerleri incelenmiþ ve aktüel yüzeyin rölyef analizi yapýlmýþtýr. Ancak bu analiz alüvyal geliþimi açýklamak için yeterli görülmemektedir. Kayan (1988)'ýn Efes antik kenti yakýn çevresinde ve delta ovasýnda yaptýðý araþtýrmalarda Holosen ve Geç Holosen deniz seviyesi deðiþmelerine ait önemli verilere ulaþýlmýþtýr. Bu bilgiler Torbalý Ovasý için de önemlidir. Bilindiði gibi deniz seviyesi temel kaide seviyesi olup, tüm alüvyal þekillenmeyi denetlemektedir. Nitekim Metropolis antik kentinin yamaçlara kurulu olmasýyla Efes antik kenti çevresindeki doðal çevre deðiþmeleri arasýnda bir iliþki bulunmaktadýr. Deniz seviyesi son 6000 yýlda hýzla yükselerek günümüzdeki seviyeye ulaþmýþ ve bu kez Küçük Menderes iç kesimlere Belevi Boðazý kuzeyine doðru sokulan sýð denizi hýzla doldurmuþtur (Gökçen ve ark. 1990, Kayan 1999). Diðer bir deðiþle son 6000 yýlda Efes-Metropolis antik kentleri ve yakýn çevresinde doðal çevre hýzla deðiþmiþ ve bunu deniz seviyesi kontrol etmiþtir. Bu süreç içinde eþ zamanlý olarak Torbalý Taþkýn Ovasý geliþmiþtir. Þüphesiz tüm bu deðiþikliklerin temel kaynaðý olarak iklim görülmektedir. Nitekim tüm bu paleocoðrafik koþullarýn Anadolu'nun Erken ve Geç Holosen boyunca etkisinde kaldýðý iklim deðiþmelerinin kontrolünde olduðu ifade edilmektedir (Atalay 1988). Yapýlan çalýþmalarda denizin Belevi Boðazý'na güneyden hafifçe sokulduðu ifade edilmiþ ancak boðaz'ýn kuzeyine kadar sokulup sokulmadýðý konusunda kesin veriler elde edilememiþtir. Bu durum ancak, Boðaz boyunca yapýlacak seri sondajlarla anlaþýlabilecektir. Çalýþmamýzda, bu aþamada, bölgede yapýlmýþ çalýþmalardan farklý olarak, öncelikle Torbalý Ovasý'ndaki sondaj örneklerini deðerlendirerek hangi ortamlarý yansýttýklarý tespit edilmiþtir. Böylece Torbalý Ovasý'nýn kuzeyinin Fetrek ve Pancar Ovalarý olarak ayrýlan iki bölümünde birbirinden farklý birim ve sedimanlara ulaþýlmýþtýr. Aþaðýdaki bölümde yapýlan deðerlendirmelerde bu özellikler vurgulanmakta ve Holosen No: 60, 2006 57

Ekoloji S. VARDAR, E. SARIÖZ öncesi dolgulardan günümüze deðin deðiþen ortamlar karþýlaþtýrýlarak ele alýnmaktadýr. Ancak alanýn paleocoðrafya haritalarýnýn hazýrlanmasý oldukça uzun soluklu bir çalýþmayý gerektirmekte olup, bunun için henüz yeterli veri ve tarihlendirme de bulunmamaktadýr. Bu nedenle ortamlar ve bulunduklarý alanlarýn çok genel hatlarýyla paleocoðrafya haritalarý çizilmiþ, sondaj profilleri ve kesit üzerinde deðerlendirme yapýlmýþtýr. Torbalý Ovasý'nýn Kuzey Kesiminin (Fetrek- Pancar) Sondajlarý, Bulgularý ve Deðerlendirilmesi Torbalý Ovasý, sondaj verilerine dayanarak kuzey ve güney kesimler olarak iki bölümde ele alýnmýþtýr. Bu ayýrým, her iki kesimin birbirinden farklý geliþimlerini vurgulamak amacýyla tercih edilmiþtir. Torbalý Ovasý'nýn kuzeyi ise Fetrek ve Pancar Ovalarý þeklinde ikiye ayrýlarak deðerlendirilmiþtir. Fetrek Ovasý Sondajlarý Torbalý Ovasý'nýn güneyi ve kuzeyi birbirinden farklý jeolojik birimleri geçerek bu alanlara ulaþan akarsular tarafýndan doldurulmuþ ve birbirinden farklý zemin özellikleri kazanarak þekillenmiþtir. Cellat Gölü kuzeyi ve kuzeybatýsý Fetrek Çayý'nýn getirdiði sedimanlarla þekillenen bir alüvyal alan olmuþtur. Badem Gediði Tepe ve Belevi Boðazý arasýnda alýnýn kesitte Torbalý çevresindeki D.S.Ý. sondajlarýnýn daha kaba tane boyutunda olduklarý ve çok farklý litolojik birimlere ait sedimanlarý içerdikleri dikkati çekmektedir (Þekil 1, 3, 4). D.S.Ý. 73 ve 90 nolu sondajlarda yüzeyden 10 m derine kadar olan üst bölümde Fetrek çayýnýn taþkýn sedimanlarýna ulaþýlmýþtýr. Kaba kumlu küçük çakýllý bu bölümün altýnda 10-20 m'ler arasýnda büyük çakýllý kumlu gevþek akarsu sedimanlarýna geçilmektedir. 20 m'nin altýnda kalan bölümde ise her iki sondajda da kýzýlýmsý kahve renkli kaba kumlu çakýllý sert çamura geçilmektedir. Bu iki sondajýn yakýn çevresinde, yamaçlara yakýn bölümlerde gözlenen etek dolgularý ile sondajlardaki bu çamurlar arasýnda benzerlik olduðu görülmektedir. Hem sondajdan hem de yamaçlardan alýnan sedimanlar üzerinde yapýlan laboratuar analizlerinde her iki sediman örneðinin fiziksel açýdan benzerlik gösterdiði tesbit edilmiþtir. Tane boyu analizleri birbirine yakýn sonuçlar vermiþtir. Bu durumda, sondajlardaki benzer sedimanlar, Holosen öncesinde etekten ovaya doðru uzanan kýzýlýmsý kahve renkli dolgularýn muhtemelen, Torbalý'ya kadar uzandýðýný iþaret etmektedir. Nitekim Bozbay ve arkadaþlarý ile Gözenç çalýþmalarýnda Cumaovasý'ndan Torbalý'ya doðru bu dolgularý tanýmlamýþlardýr (Gözenç 1978, Bozbay ve ark. 1986). 58 Jeologlar genel bir yaklaþýmla bu sedimanlarýn Pliyosen'e ait olduðunu ifade etmektedirler. Oysa coðrafi açýdan, bu dolgularý kesin olarak Pliyosen ya da Pleistosen þeklinde ayýrmak için yeterince net veri bulunmamaktadýr. Bu nedenle bu dolgularý, Kayan (1999)'ýn ifade ettiði gibi, Plio-Kuaterner olarak daha geniþ bir çerçevede deðerlendirmenin coðrafi açýdan uygun olacaðýný düþünmekteyiz. Ýfade edilen bu temel dolgunun üzerinde ise günümüze kadar birçok taþkýnla bu bölümü dolduran Fetrek Çayý sedimanlarý yer almaktadýr (Þekil 3). Pancar Ovasý Sondajlarý Badem Gediði Tepesi'nin batýsý Küçük Menderes Havzasý ile Tahtalý Çayý Havzasýný birbirinden ayýrmaktadýr. Yeraltý sularý bakýmýndan zengin olan Tahtalý Havzasý Badem Gediði Tepesi batýsýnda, Pancar kasabasýnýn batýsý boyunca Küçük Menderes havzasýndan ayrýlmaktadýr. Badem Gediði Tepesi'nin batý bölümü Torbalý Ovasý'ndan farklý özelliklere sahip olduðu için Pancar Ovasý adýyla ayrý bir bölümde ele alýnmaktadýr. Tepenin batýsýnda Kaplancýk ve Hasan Gölleri, Cellat Gölünde olduðu gibi 1960 sonrasý açýlan kurutma kanallarý ile hýzla ortadan kalkmýþlardýr (Gözenç 1978). Bu iki gölün bulunduðu mevkide yapýlan D.S.Ý. 88, 89, 90 nolu sondajlarda yüzeydeki 20-30 cm'lik topraðýn altýnda 15 m derinliðe kadar gölsel çamur katmaný geçilmiþtir. Bunun altýnda ise Torbalý Ovasý ve çevresini Holosen öncesinde kaplayan kýrmýzýmsý kahve renkli, sert çamurlu sedimanlara ulaþýlmýþtýr. Yapýlan diðer çalýþmalarda bu sedimanlarýn Plio- Kuaternere (Koçman 1989, Kayan 1999) ait olduðu ifade edilmiþtir. Bunun yanýnda dolgularýn Ýzmir güneyinde Miyosen sedimanlarý üzerinde geniþ alanlarda gözlenebildiði ifade edilmektedir (Kayan 2004). Badem Gediði Tepesi, Menderes Masifi'nin Paleozoik ve daha yaþlý metamorfik kayaçlarý ile Mesozoik ve Miyosen'e ait kayaçlarýn dokunaðýnda geliþen tektonik lineasyonun üzerinde bulunmaktadýr (Bozbay ve ark. 1986). Bu nedenle, badem gediði tepenin eteklerindeki lineasyonlarda kireçtaþlarýnda düdenler geliþmiþtir. Kurutma kanallarýnýn yapýmýndan önce düdenler, tepenin batýsýndaki göllerin su seviyesini kontrol eden unsurlar olarak belirmektedir. Düdenlerin içinde tespit edilen gölsel çamurlar bu yaklaþýmý doðrulamaktadýr. Badem Gediði Tepesi batýsýnda kalan Kaplancýk, Hasan, Kürt Bucaðý ve Pancar Gölleri, Küçük Menderes Havzasý'nýn en batýsýnda kalan ve Tahtalý Havzasý'ndan silik bir su bölümüyle ayrýlan Pancar Ovasý'nýn alüvyal geliþimi açýsýndan önemli bir No: 60, 2006

Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi... Ekoloji göstergedir. Kuzey Torbalý Ovasý'nýn Alüvyal Birimleri ve Geliþimi (Fetrek ve Pancar Ovalarý) Sondaj verilerine dayanarak Fetrek ve Pancar Ovalarý þeklinde ikiye ayrýlan Torbalý Ovasý'nýn kuzey kesiminde, her iki ovadaki alüvyon katmanlarý incelendiðinde Holosen öncesi temelden günümüzdeki ova yüzeyine kadar üç temel birim ayrýlmýþtýr. Bunlar Holosen öncesi temel dolgular, göl ve bataklýk dolgularý, Fetrek Çayý'nýn taþkýn dolgularýdýr. Torbalý ve Pancar ovalarýnda Holosen öncesi dolgularýn daðýlýþý Küçük Menderes Vadisi'nin jeomorfolojisi için dikkate deðer sonuçlar vermiþtir. Pancar ve Fetrek Ovalarý'ndaki sondajlarda her iki ovanýn orta bölümünde 20-25 m derinlikte ulaþýlan Holosen öncesi temel dolgular ovayý çevreleyen yükseltilerin etek bölümlerinde yüzeye çýkmaktadýr. Buna göre, tüm yamaçlar boyunca kýrmýzýmsý kahve renkli sert bir çamur niteliðinde gözlenen bu temel dolgular hafif bir eðimle ovalarýn ortasýna kadar ulaþmaktadýr. Dolgular Holosen öncesinde Pancar ve Fetrek Ovalarý'ný kaplayan yüzeyi temsil etmektedir (Kayan 1999) (Þekil 3, 4). Pancar ovasý güneyinde karasal dolgularýn üzerine göl sedimanlarý gelmektedir. Bu dolgular, Pancar, Kaplancýk, Hasan ve Kürt Bucaðý Gölü mevkilerinde Holosen boyunca var olan göllere aittirler. Göller, Pancar ovasýnýn güneyinde toplanmýþtýr. Bunun nedeni ovanýn doðusu akarsular tarafýndan daha hýzlý doldurulurken, batýdaki zayýf derelerin kireçtaþlarý üzerinden daha az fiziksel malzeme taþýmalarýdýr. Bu durumda ova güneyi kuzeyine göre çukurda kalmýþtýr. Taban suyunun yüksek olduðu güneyde göller var olmuþtur. Fetrek ve Pancar Ovalarý'nda göl-bataklýk dolgularýnýn üzeri Fetrek Çayý ve kollarýnýn taþkýn sedimanlarý ile örtülmüþ ve geniþ bir taþkýn ovasý oluþmuþtur. Ovanýn batýsýnda kalan göller taþkýnlarýn ulaþamadýðý alanlarda belirginleþen çukurluklarda diðer ova göllerinde olduðu gibi 1960 yýlýna kadar varlýðýný sürdürmüþtür. Daha sonraki tarihlerde bu alanlar tarým arazileri olarak kullanýlmaya baþlanmýþtýr. Günümüzde, kurutma kananlarýna raðmen, bol yaðýþlý bir periyodun arkasýndan bu alanlarda küçük bataklýklarýn oluþtuðu görülmektedir. Torbalý Ovasý'nýn Güney Kesiminin Sondajlarý, Bulgularý ve Deðerlendirilmesi Torbalý çevresinde gözlenen bu özelliklerden farklý olarak Cellat Gölü doðusu ve güneyi Küçük Menderes Nehri'nin taþýdýðý sedimanlarla dolmuþ ve geniþçe bir ova düzlüðü oluþmuþtur. Küçük Menderes Irmaðý, Menderes masifine ait bol mikalý þist ve gnays yamaçlardan taþýdýðý sedimanlarla kalýnlýðý 100 m'yi bulan bir dolgu meydana getirmiþtir. Bu nedenle Cellat Gölü doðusu ve güneyi daha çok siltli taþkýn sedimanlarýyla dolarak þekillenmiþtir. Bu bölümde gevþek bol mikalý sedimanlar yüzeyden derine doðru metrelerce çok büyük deðiþiklikler göstermemektedir. Ancak 65, 66, 67, 68, 77 ve 78 nolu D.S.Ý. sondajlarýnda 10-15. m'ler arasýnda sedimanlarýn tane boyu özellikleri, rengi ve dokusu hýzla deðiþmektedir. Bu metrelerde grimsi-siyahýmsý kohesif çamurlara geçilmektedir (Þekil 2, 3, 4). Siyahýmsý renkteki çamur katmanýnýn da yüzey sedimanlarý gibi siltçe zengin olduðu gözlemlenmiþtir. Buna karþýn özellikle 18-20 m'ler arasýnda kil miktarý artmakta ve daha kohesif ve organik katkýnýn arttýðý bir katmana geçilmektedir. Bu katman içinde yer yer turbamsý tabakalar bulunmaktadýr (Þekil 2). 65 nolu sondaj noktasýndan Belevi Boðazý'na doðru gidildikçe bu alandaki özel sondajlarda, 10-15 m derinlikte daha kohesif sert çamura geçilmektedir. Organik katkýnýn zengin olduðu bu katman Belevi Boðazý otoyol kavþaðý mevkiinde deniz-kýyý canlýlarýna ait buluntular içermektedir. Buradaki sedimanlarda Cardium kavkýlarý, lagün-azmak ortamýnda yaþayan bir takým Foraminifer ve Ostracod'lar bulunmaktadýr. Bu buluntular sadece Tulum yakýnýndaki 65 nolu sondajda 16-18 m'lerde benzerlik göstermektedir. Tulum sondajý sedimanlarýnda daha çok karasal nitelikli canlýlarýn fosilleri tesbit edilmekte ancak Belevi Boðazý sondajlarýnýn ayný seviyelerdeki sedimanlarýyla benzerlik göstermektedir. 65, 66, 77 nolu sondajlarýn yüzey kodlarýnýn 12-14 m civarýnda olduðu dikkate alýnýrsa 10-11 m kodundaki Belevi Boðazý sondajlarýndaki belirtilen sedimanlarla benzerliklerin çevre þartlarýnýn belirlenmesinde önemli olduðu dikkati çekmektedir (Þekil 1). Her iki bölgedeki sondajlarda ulaþýlan bu katmanlarýn kotlarýnýn ayný olmasý bu alanlarý kaplayan bir su ortamýnýn varlýðýný düþündürmektedir. Bu durumda, Tulum çevresindeki sondajlarda Holosen transgresyonuyla iliþkili olabilecek sedimanlara ulaþýldýðýný söylemek mümkündür. Özellikle Batý Anadolu deltalarýnda genel olarak ova yüzeyinden bugünkü deniz seviyesinin koduna inildiðinde deniz ya da kýyý sedimanlarýna ulaþýldýðý gözlenmiþtir (Kayan 1997, 1999). Ancak bu sedimanlar için saðlýklý bir C14 tarihlemesi ve iyi bir kronostragrafik çalýþma yapýlmadýðý sürece katmanýn kesinlikle Holosen kýyý ya da sýðý deniz ortamýna ait olduðunu ayýrt etmek mümkün olmayacaktýr. Ancak No: 60, 2006 59

Ekoloji S. VARDAR, E. SARIÖZ Þekil 1. Torbalý Ovasý ve yakýn çevresinin jeolojik özellikleri ve sondaj yerleri. bu sedimanlarýn denizel-lagüner-azmak ortamlarýna ait mikro fosiller ve fiziksel unsurlar taþýdýklarý ve eldeki verilere dayanarak bir deniz baðlantýsýnýn Belevi Boðazý'ndan Tulum civarýna kadar ulaþtýðý düþünülebilir. Yüzey kodlarýnýn 10-13 m arasýnda bulunduðu bu bölümde ilk buluntu ve gözlemlere dayanan böyle bir iddiayý kanýtlayabilmek için daha çok sayýda ve hassas sondajlarýn yapýlmasýna ihtiyaç bulunmaktadýr. Siyahýmsý çamur katmanýn atlýnda 35-40 m arasýnda tekrar karasal siltli sedimanlara geçilmektedir. Az sayýdaki ve ne derece güvenilir olduðu tartýþýlabilecek sondajlara dayanarak, 10-12 ile 35 m arasýndaki bu katmanýnýn tümünün denizel olduðunu söylemenin doðru olmayacaðý kesindir. Buna raðmen kalýn çamur katmanýnýn kendi içinde çok farklýlýk göstermediði ve yer yer su ortamýnda yaþayan türlere ait buluntular içerdiði dikkate alýnýrsa genel bir yaklaþýmla Holosen baþlarýnda Tulum-Saðlýk-Belevi çevresinde bir su ortamý bulunduðunu söylemek mümkündür. Burada sondajlarýn yüzey kodlarý ve buluntularý bu iliþkiyi doðrulamaktadýr. Küçük Menderes Irmaðý'nýn taþýdýðý siltli taþkýn sedimanlarý bu ortamý hýzla doldurmuþtur. Böylece su ortamý giderek sýðlaþmýþ ve Menderes Irmaðý'nýn taþýdýðý alüvyonlarla dolarak ortadan kalkmýþtýr. Ancak, Cellat, Tulum ve Göllüce Gölleri çevresine yeterince sediman gelmediði için bu bölümler nispeten çukur kalmýþ ve Cumhuriyetin ilk yýllarýna kadar buralarda devamlý göller 60 No: 60, 2006

Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi... Ekoloji Þekil 2. Kaplancýk Gölü-Bademgediði Tepe-Belevi Boðazý (Torbalý Ovasý) kesiti, DSÝ sondajlarýnýn sadeleþtirilmiþ loglarýnýn korelasyonu. bulunmuþtur. Bunlar özellikle 1960 sonrasýnda açýlan kurutma kanallarý ile sularý tahliye edilerek kurutulmuþtur (Bozbay ve ark. 1986). Ovanýn taban suyu seviyesini de düþüren bu kanallar sayesinde güney Torbalý Ovasý'nda geniþ tarým arazileri açýlmýþtýr (Gözenç 1978). Torbalý Ovasý ve Pancar Ovasý'ndaki sondajlarýn sediman örnekleri üzerinde yapýlan tane boyu analizlerinde, bu alanlardaki sedimanlarýn tane boyu özelliklerinin birbirinden farklý olduðu anlaþýlmýþtýr. Badem gediði tepe batýsýndaki sedimanlar, Torbalý Ovasý'nýn kuzeyindeki Fetrek Çayý'na ait taþkýn dolgularýna göre daha çok kil içermektedirler. Torbalý Ovasý'nýn güneyi ise kuzeyine göre daha çok silt içermektedir (Þekil 3). Bu farklýlýklarýn çevredeki kayaçlarýn yapýsýna ve taþýnan alüvyal malzemenin fiziksel özelliklerine baðlý olduðu, Bozbay ve ark. (1986) tarafýndan da ifade edilmiþtir. Torbalý Ovasý'nýn Güney Kesiminin Alüvyal Birimleri ve Geliþimi Torbalý Ovasý'nýn güney ve güney doðusu, kuzeyindeki Fetrek ve Pancar Ovalarý'ndan farklý bir geliþime sahiptir. Torbalý Ovasý güneyi Küçük Menderes Irmaðý'nýn alüvyonlarýyla dolarak þekillenmiþtir (Þekil 2). Torbalý ovasýnýn güney kesiminin batý bölümünde Küçük Menderes Irmaðý'nýn alüvyonlarýnýn ulaþmadýðý Saðlýk Köyü ve Yeniköy arasýnda Cellat Gölü oluþmuþtur. Batý yamaçlardan eteklere ulaþan derelerin zayýf olmasý ve yamaçlardaki kireçtaþlarýndan taþýdýklarý fiziksel malzemenin az olmasý bu bölümün doðudaki Tulum-Çaybaþý çevresine göre çukur kalmasýna yol açmýþtýr. Çukur alandaki sondajlarda göl sedimanlarý 20 m kalýnlýða ulaþmaktadýr. Bu gölün güneydoðusunda kalan Tulum ve Saðlýk Köyleri arasýnda Belevi Boðazý'na yaklaþtýkça ovadaki alüvyon katmanlarýn yansýttýðý ortamlarýn farklýlaþmaya baþladýðý dikkati çekmektedir. Subaþý, No: 60, 2006 61

Ekoloji S. VARDAR, E. SARIÖZ Þekil 3. Kaplancýk Gölü-Bademgediði Tepe-Belevi Boðazý kesiti (Torbalý/Ýzmir). Þekil 4. Torbalý Ovasýnýn paleocoðrafyasý. Tulum, Göllüce Köyleri ve Belevi Boðazý'nýn kuzey kesimi civarýnda üç farklý ortamý temsil eden üç birim dikkati çekmektedir (Þekil 3). Temelde 35 m ve daha derindeki katmanlar Holosen öncesi ova yüzeyini temsil etmektedir. Bunun üzerinde 12-15 m'lerde baþlayan ve 35 m derinliðe kadar devam eden gölsel-sýð denizel-azmak (Su ortamý) ortam sedimanlarýna ulaþýlmaktadýr. Yüzeye kadar 12-15 62 m'lik en üstteki katman ise Küçük Menderes taþkýn ovasý sedimanlarýndan oluþmaktadýr. Günümüzde bu bölümde Küçük Menderes Irmaðý'nýn taþkýn ovasý bulunmaktadýr. SONUÇ Sonuç olarak Torbalý Ovasý'ndaki alüvyal geliþim ovanýn kuzeyinde ve güneyinde farklý akarsularýn ve yapýsal birimlerin kontrolünde olmuþtur. Bu nedenle ova kuzey ve güney kesimleri olarak iki bölümde deðerlendirilmiþtir. Her iki ovadaki alüvyon katmanlarý incelendiðinde Holosen öncesi temelden günümüzdeki ova yüzeyine kadar üç temel birim ayrýlmýþtýr. Bu birimler, Torbalý Ovasý'nýn kuzey ve güney kesimlerinde farklý coðrafi çevre þartlarýnýn etkisi ile birbirinden farklý ortamlarý yansýtmaktadýr. Torbalý Ovasý'nýn kuzey kesiminde belirlenen birimler, Holosen öncesi temel dolgular, göl-bataklýk dolgularý ve Fetrek Çayý'nýn taþkýn dolgularýdýr (Þekil 3). Torbalý Ovasý'nýn güney kesiminde, Subaþý, Tulum, Göllüce Köyleri ve Belevi Boðazý'nýn kuzey kesimi civarýnda yine üç farklý ortamý temsil eden üç birim dikkati çekmekte, ancak dolgular kuzeydekilerden farklý ortamlarý iþaret etmektedir. Temelde 35 m ve daha derinde Holosen öncesi ova yüzeyine ait dolgular, üzerinde gölsel-sýð denizel-azmak (su ortamý) ortam sedimanlarý ve nihayetinde bugünkü ova yüzeyine kadar Küçük Menderes Irmaðý'nýn taþkýn ovasý sedimanlarý bulunmaktadýr (Þekil 3, 4). Torbalý Ovasý'nýn kuzey kesiminde, temelde bulunan, Holosen öncesine ait dolgularýn güney kesiminde bulunmadýðý, bunun yerine, ayný dönemde taþkýn ovasý þartlarýnýn var olduðu anlaþýlmaktadýr. Bunun No: 60, 2006

Torbalý Ovasýnýn Kuzey ve Güney Kesimlerinin Alüvyal Geliþimi... Ekoloji yanýnda, kuzeyde bulunan gölsel ortamlarýn özelliklerinin güneydeki gölsel sedimanlardan farklý olduðu, özellikle Tulum-Belevi köyleri civarýnda denizle baðlantýlý bir bataklýk-azmak sistemini andýran sedimanlarýn bulunduðu belirlenmiþtir. Oysa kuzeydeki göl ortamlarý tamamýyla tatlý su þartlarýný yansýtmakta ve denizle baðlantýlarýnýn bulunmadýðý anlaþýlmaktadýr. Taban suyu seviyesinin yüksek olduðu ve ovanýn göllerle ve bataklýklarla kaplý olduðu antik dönemde, bundan etkilenen yakýn çevredeki kültürlerinin yerleþimlerini (Metropolis örneðinde olduðu gibi) yamaçlara ve etek bölümlerine kurulduðu anlaþýlmaktadýr (Þekil 1 ve 4). Alanýn kapsamlý bir paleocoðrafya haritasýnýn hazýrlanabilmesi için daha çok sayýda sondaja, tarihlendirmeye ve analize ihtiyaç bulunmaktadýr. Çalýþmanýn geliþtirilerek sürdürülmesi saðlandýðýnda, belirli dönemleri ifade eden haritalar oluþturmak mümkün olacaktýr. Bu aþamada ancak çok genel hatlarýyla sade bir harita hazýrlanabilmiþtir (Þekil 4). Kurutma kanallarýnýn açýlmaya baþladýðý 1960'tan günümüze Torbalý Ovasý'nýn taban suyu seviyesinin hýzla düþmesi sonucunda bölgedeki göller kuruyarak ortadan kalkmýþtýr. Daha önceleri göllerle kaplý olan bu alanlarda, günümüzde, (Belevi çevresi örneðinde gözlendiði gibi) zaman zaman su birikebilmekte ve bataklýklar oluþabilmektedir. TEÞEKKÜR Alandaki çalýþmalarýmýza tavsiyeleri ve görüþleriyle katkýda bulunan sayýn Prof. Dr. Ýlhan KAYAN'a þükranlarýmýzý sunarýz. Bölge sondajlarýna ait verilere ulaþýlmasýnda yardýmcý olan D.S.Ý. Ýzmir Bölge Müdürlüðü mühendislerinden Cafer CIKCIK ve Mümin COÞAN'a, Metropolis antik kenti kazýlarýnda çalýþan arkadaþlarýmýza ve çalýþmalar sýrasýndaki yardýmlarý için Prof. Dr. Recep MERÝÇ'e teþekkür ederiz. KAYNAKLAR Atalay Ý (1992) Paleogeography of the Near East from Late Pleistocene to Early Holocene and Human Impact. Ege University Press, Ýzmir. Atalay Ý (1998) Paleoenvironmental conditions of the Late Pleistocene and Early Holocene in Anatolia, Turkey. In: Alsharhan AS, Glennie KW, Whittle GL, Kendall CGSC (eds), Quaternary Deserts and Climatic Change, A. A. Balkema Publication, Rotterdam, Brookfield, 227-238. Atalay Ý (2002) Effects of the tectonic movements in the shaping of the Western Anatolia. Turkey- Romania Geographica Academic Seminar on the Geographical Potential, Problem and Sustainable Development. In: Proc. of the First Turkish-Romania Colloquim, Dokuz Eylül Üniversitesi Yay., Ýzmir, 19-36. Bozbay E, Kozan AT, Biran A, Öðdüm F (1986) Küçük Menderes havzasýnýn (batý ve orta bölümü) jeomorfolojisi. Maden Tetkik Arama Raporu 80008, Ankara. Brinkmann R (1971) The Geology of Western Anatolia. In: Campbell AS (ed) Geology and History of Turkey, Petrol Exploration Society Publications, Tripoli, 171-189. Buldan Ý (1996) Ýzmir-Bayýndýr arasýndaki sahanýn jeomorfolojisi. Doktora Tezi. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ýzmir. Dora OÖ, Candan O, Dürr S, Oberhanslý R, (1995) New evidance on the geotectonic evolution of the Menderes Massif. In: Piþkin Ö, Ergün M, Savaþçýn MY, Tarcan G (eds), International Earth Sciences Colloquýum on the Aegean Region (IESCA), 9 October 1995, Ýzmir, 53-72. Ercan T (1982) Batý Anadolu'nun Genç Tektoniði ve Volkanizmasý. In: Erol O, Oygür V (eds), Batý Anadolu'nun Genç Tektoniði ve Volkanizmasý Paneli, Türkiye Jeoloji Kurultayý, 13 Mayýs 1982, Ankara, 5-14. Gökçen S, Kazancý N, Yaþar D, Gökçen N, Bayhan E (1990) Küçük Menderes Delta Kompleksi ve Geliþiminde Aktif Tektonizma Etkileri. Türkiye Jeoloji Bülteni 33, 15-29. Gözenç S (1978) Küçük Menderes Havzasýnda Arazi Kullanýþý ve Sýnýflandýrmasý. Ýstanbul Üniversitesi Yayýnlarý, No: 2396, Ýstanbul. Ýzdar E (1971) Introduction to geology and metamorphism of Menderes Massif of Western Turkey. In: Campbell A S (Ed), Geology and History of Turkey, Petrol Exploration Society Publications, Tripoli, 495-500. KayanÝ, Öner E, Uncu L, Vardar S, Hocaoðlu B (2003) Geoarcheological Interpretations of the Troian Bay. In: Wagner GA, Pernicka E, Uerpmann HP (eds), Troia and the Troad, Springer Verlag, Berlin, Heidelberg, 379-401. No: 60, 2006 63

Ekoloji S. VARDAR, E. SARIÖZ Kayan Ý (1988) Late Holocene sea-level changes on the Western Anatolian coast. Paleogeography- Paleoclimatology-Paleoecology 68, 205-218. Kayan Ý (1997) Bronze Age Regression and Change of Sedimentation On The Aegean Coastal Plain of Anatolia (Turkey). Third Millenium BC Climate Change and Old World Collapse. NATO ASI Series Vol: 149, Springer Verlag, Berlin, Heidelberg. Kayan Ý (1999) Alluvial Geomorphology of the Küçük Menderes plains and geo-archaeological interpretations on sites of Ephesos. Atken des Symposium, Archaologische Forschungen Band 1, Verlag der Osterreichischen Akademie der Wissenchafen, 14 April 1995, Wien, 373-379. Koçman A (1989) Uygulamalý Fiziki Coðrafya Araþtýrmalarý ve Ýzmir-Bozdaðlar Yöresi Üzerine Araþtýrmalar. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayýnlarý No: 49, Ýzmir. Lambrianides K, Spencer N, Vardar S, Gümüþ H (1996) The Madra Çay Delta Archaeological Project, First Preliminary Report. Anatolian Studies 46,167-200. Meriç R (1988) Antik dönemde Küçük Menderes havzasýnýn tarihsel coðrafyasýna genel bakýþ. Ege Coðrafya Dergisi 4, 202-211. Öner E, Uncu L, Vardar S, Hocaoðlu B (2000) Troya'dan Didi Gora'ya. Ege Coðrafya Dergisi 11, 147-160. Savaþçýn Y (1982) Batý Anadolu'nun Genç Tektoniðinin Jeomorfolojik Sonuçlarý. In: Erol O, Oygür V (eds), Batý Anadolu'nun Genç Tektoniði ve Volkanizmasý Paneli, Türkiye Jeoloji Kurultayý, 13 Mayýs 1982, Ankara, 22-38. 64 No: 60, 2006