DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE TEKNOPARKLAR



Benzer belgeler
SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI ARAŞTIRMA, TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YENİLİK DESTEK PROGRAMLARI

KOSGEB Destekleri Yönetmeliği Resmi Gazete: tarih ve sayı

ÜSİMP TTO TECRÜBE PAYLAŞIMI. ÖMER BAYKAL, GAZİ TTO 26 Temmuz 2013, ASO

Üniversite ile Sanayi Arasındaki Köprüler: Teknoloji Transfer Arayüzleri. Mahmut Kiper TTGV, Başuzman

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI BİLİM VE TEKNOLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BAKANLIĞIMIZCA YÜRÜTÜLEN AR-GE VE YENİLİK DESTEK PROGRAMLARI

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

Araştırma Merkezlerinin Mevcut Durumu. Politika ve Uygulamalardaki Gelişmeler

Dr. Adem TUNCER KOSGEB İSTANBUL HALİÇ MERKEZİ MÜDÜRÜ

Sunum İçeriği TÜBİTAK

SAĞLIK ALANI AR-GE FAALİYETLERİ ÇALIŞTAYI 7-8 Mayıs 2015

Yenilik ve Girişimcilik Alanlarında Kapasite Arttırılmasına Yönelik Kamu Destekleri

AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE

ULUSLARARASI İŞGÜCÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ T.C. AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

GİRİŞ BİRİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL VE KURAMSAL ÇERÇEVE: İŞLETME KULUÇKASI KAVRAMI 1.1. İŞLETME KULUÇKALARININ TANIMI... 24

SANAYİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI

EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI. Faaliyet Programı

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

SUNUM PLANI. Araştırma-Geliştirme, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI OFFSET (SİP) UYGULAMALARI

Kadın İşletmelerine Finansman ve Danışmanlık Desteği Programı

ANKARA KALKINMA AJANSI.

EGE ÜNİVERSİTESİ - EBİLTEM TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

TÜBİTAK PROJE DESTEKLERİ

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Proje önerilen faaliyetler ön çalışma raporuna uygun mu, uygulanabilir mi, hedeflerle ve öngörülen sonuçlarla uyumlu mu?

KOSGEB ORGANİZASYONEL YAPISI. 75 Hizmet Merkezi Müdürlüğü 28 Teknoloji Geliştirme Merkezi (TEKMER) 16 İŞGEM

Üniversite-Sanayi İşbirliği: Politika Kararları ve Uygulamalar. Yasemin ASLAN BTYP Daire Başkanı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ PROJE VE TEKNOLOJİ OFİSİ GENEL KOORDİNATÖRLÜĞÜ ÇALIŞMA İLKE VE ESASLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ YÖNERGESİ

Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı

BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA PROJELERİ KOORDİNASYON OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar

Her şey bağlamında anlam kazanır...

TEKNOLOJİ OKURYAZARLIĞI ÜNİTE.1

SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM VE TTGV FİNANSMAN DESTEKLERİ

BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

İlaç Temel Araştırma Merkezi (İTAM) Projesi Toplantısı Türkiye nin İlaç Ar-Ge sinde İlerlemesi için Somut Hedefler "

Mühendislik Fakültelerinde Araştırma Süreçlerinin Teknoloji Transferi Ekosistemine Katkıları

AR-GE POLİTİKALARI VE ARAŞTIRMA ALTYAPI DESTEKLERİ. Özgür Kadir ÖZER

A.Kemal SARUHAN Selda ÖZCAN Ediz DELİHASANLAR

21- BÖLGESEL POLİTİKA VE YAPISAL ARAÇLARIN KOORDİNASYONU

F.Kemal ÖZTÜRK Daire Başkanı

Bakanlığımızca Yürütülen Ar-Ge ve Yenilik Programları

Kuruluş Amacı. 2 TEYDEB - Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ PROJE YÖNETİM VE DESTEK OFİSİ ÇALIŞMA İLKE VE ESASLARI YÖNERGESİ

TEKMER. KOSGEB, Üniversite ve Sanayi işbirliğinde Üçlü Sarmal Yapı (Triple Helix) TEKMER. Üniversite KOSGEB. Protokol

EGE ÜNİVERSİTESİ - EBİLTEM TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

AB Destekli Bölgesel Kalkınma Programları

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ

Müjgan Şan. Bilişim Enstitüleri, Ulusal Girişimler ve Proje Finansman Araçları

üniversite ile sanayi işbirlii birliğinin inin ığı,

KAMU POLİTİKASI BELGELERİ

Güncelleme: 15 Nisan 2012

TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNU

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

TÜRKİYE NİN ÜSİ ODAKLI SÜREÇLERİ (23.BTYK - 27.BTYK) 2014 ve Sonrası (27. BTYK - )

HT-TTM (Hacettepe Teknokent Teknoloji

MARMARA ÜNİVERSİTESİ İNOVASYON VE TEKNOLOJİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ- MİTTO KASIM 2017

TÜBİTAK DESTEKLERİ 1. SANAYİ AR-GE PROJELERİ DESTEKLEME PROGRAMI (1501) Bu destek programı kapsamında, yenilik tanımı çerçevesinde;

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK: YEŞİL BİNALAR & NANOTEKNOLOJİ STRATEJİLERİ. Muhammed Maraşlı İMSAD-UNG Çalışma Grubu Üyesi

TÜRKİYE İLAÇ SEKTÖRÜ NDE AR-GE

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Açısından İlaç AR-GE Faaliyetleri

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ LİDERLİK VE GİRİŞİMCİLİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Kuruluş 6 Mayıs 2000 ADANA ÜNİVERSİTE-SANAYİ ORTAK ARAŞTIRMA MERKEZİ

ÖNCELİKLİ TEKNOLOJİ ALANLARINDA TİCARİLEŞTİRME PROGRAMI EYLEM PLANI

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

İŞLETMENİN KURULUŞ ÇALIŞMALARI. Doç. Dr. Mahmut AKBOLAT

Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı

T.C. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı

18 Ekim 2012 AKDENİZ AVRUPASI NDA TEKNOLOJİ TRANSFERİ ÇALIŞTAYI

AR-GE POLİTİKALARI ve ARAŞTIRMA ALTYAPILARI

Bilginin Teknolojiye Dönüşümü. Teknoloji Transfer Ofisi. Teknoloji Transfer Ofisi.

SANGEM nedir ve nasıl bir oluşumdur?

TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI

TÜBİTAK ın Teknoloji Transfer Ofisleri Desteği

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

İhtiyaç Analizi Uygulama Süreci ve Yöntemi

Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri ve Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ AV. SAFİYE SOYUPAK FSMH BİRİMİ YÖNETİCİSİ

TÜBİTAK TÜBİTAK GİRİŞİMCİLİK PROGRAMLARI

KIRIKKALE YATIRIM DESTEK OFİSİ

AB Entegrasyonunda Büyüme Fırsatları Ulusal Destekler ve AB Fonları Eskişehir 9 Ekim 2008

KTÜ STRATEJİK PLAN KALKINMA PLANI

Kalkınma Bakanlığı Sanayi Dairesi Başkanlığına, Kalkınma Bakanlığı Ankara. İstanbul, 21 Ocak 2013 Ref: HA/gu/13-87

TUBİTAK DESTEKLER NEVŞEHİR TİCARET VE SANAYİ ODASI

KAMU ALIMLARI YOLUYLA TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YERLİ ÜRETİM PROGRAMI EYLEM PLANI

KOSGEB Dernekler. Buluşması. 5 Ekim 2011 Yapı Endüstri Merkezi / İstanbul

ÜSİMP UNİVERSİTE SANAYİ İŞBİRLİĞİ DENEYİMLERİ ÇALIŞTAYI, 9-10 Ocak 2013, Ankara

SİNOP ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SWOT Analizi. Umut Al BBY 401, 31 Aralık 2013

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

Sürdürülebilir Enerji Teknolojileri Girişim Sermayesi Fonu (SETF)

SUNGURLU TİCARET BORSASI 2015 YILI İŞ PLANI

2.3. Hibe Projeleri Geliştirme Faaliyetleri: Proje içeriklerinin oluşturulması, değerlendirilmesi ve başvuru aşamalarının tamamlanması.

AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM DANIŞMA VE YÖNLENDİRME KURULU 2015 YILI 1. TOPLANTISI 11 MART 2015

Tarımın Anayasası Çıktı

AR& GE BÜLTEN ARAŞTIRMA VE MESLEKLERİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ

Transkript:

DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE TEKNOPARKLAR Melih TÖRELt ÖZET Teknopark kavramı üniversite - sanayi ilişkilerinin özgün bir biçimi olarak ortaya çıkmıştır. Teknoparklarm temel amacı, araştırma - geliştirme çalışmalarının sonuçlarını teknoloji tabanlı küçük girişimler aracılığı ile uygulamaya geçirmektedir. Bu alanda ortaya çıkan kavram ve terminolojinin çeşitliliği nedeniyle, ilk olarak teknoparklar konusunda genel tanımlar ve dünyadaki gelişmeler üzerinde durmak zorunlu olmuştur. Daha sonra, dünyada bu alanda sağlanan ilerleme ve Türkiye'de teknoparklarla ilgili olarak sürmekte olan çalışmalar gözden geçirilmiştir. Teknopark projelerinin başlatılması konusunda ilgili tüm tarafların çok istekli olmasına karşın, uygulamaya geçme konusunda halen eksikliklerin olduğu görülmektedir. SUMMARY Technopark concept has emerged as a new form of university - industry interaction in developed countries. The main objective of technoparks is to help commercialization of the results of research and development activities through technology based small enterprises. Because of the wide diversity of concepts and nomenclature regarding technoparks, it was essential to start with defining terms and describing international developments. Then an attempt has been made to review the progress achieved world-wide in this field with a special emphasis on the programme initiated in Turkey. Despite the enthusiasm expressed by all the parties concerned, still there are a number of deficiencies which should be tackled before the full fledged operation of the exisitng technopark projects in Turkey. 236

1. GÎRÎŞ Üniversite ve araştırma kuruluşlarının hizmetlerinden yararlanan kuruluşlar genellikle büyük firmalar ile Bakanlıklar, Belediyeler ve benzer kamu kuruluşlarıdır. Bu tür ilişkiler, amacı, çerçeveci, süresi açıklıkla belirlenmiş sözleşmelerle yürütülürler. Küçük ve orta ölçekli sanayi işletmelerinin, benzeri ilişkilere girerek üniversitelerin araştırma potansiyelinden yararlanma şansları oldukça zayıftır. Türkiye'de sanayi kuruluşlarının teknolojiye ulaşım kanalları içinde teknoloji transferi en önde gelmektedir. Lisans, patent ve know-how anlaşmaları, anahtar teslimi fabrika anlaşmaları, yabancı sermaye ile ortak yatırımlar (joint venture), makina ve teçhizat ithalatı bunun belli başlı yollarıdır. Genellikle yerli ya da kullanılmış yabancı ekipmanla çalışan küçük firmaların bu kanallardan teknoloji transfer etme olanakları da sınırlıdır. Teknopark, üniversite ve araştırma kuruluşları ile sanayi arasındaki ilişkilerin özgün bir biçimidir. Teknoparklar, bir üniversite ya da araştırma kuruluşu yakınında tahsis edilmiş alanlarda, içinde yeni teknolojilere ulaşma isteğinde olan ve bu tür teknolojileri özümseme yeteneği olan küçüak firmaların yer aldığı kuruluşlardır. Bu niteliği ile, Teknoparklar, yeni teknolojilerin geliştirilmesinde ve üretim sürecinde kullanılmasında, küçük girişimlerin yetenek ve dinamizmlerini harekete geçiren bir yapıya sahiptir. 2. TANIM Teknoparklar, örgütlenişleri, amaçları, çalışma biçimleri, idari yapıları bakımından birbirlerinden oldukça farklı bir yapı gösterirler. Bu nedenle, teknoparklar için tek ve kapsayıcı bir tanım yapmak oldukça zordur. Bu kuruluşlar arasındaki en belirgin ortak özellik bir üniversite ya da araştırma kuruluşu ile bir grup gönüllü ya da seçilmiş firma arasında oluşturulmuş yakınlaşma ve etkileşimdir. İngiltere Teknoparklar Birliği (UKSPA) tanımlamasına göre teknopark: - Bir üniversite ya da yüksek öğrenim kurumu ya da bir araştırma merkezi ile resmi ilişkiler kurmuş, - İçinde, teknoloji kökenli firma ve işletmelerin oluşmasını özendirecek ve büyüyüp gelişmelerine destek verecek biçimde tasarımlanmış, - Yönetiminin, ilgili firmalara teknoloji ve işletmecilik becerilerinin transferi konusunda etkin uğraş verdiği bir girişimdir (Başer, 1991). Burada, Bilim Parkı (Science Park) ile Teknoloji Parkı (Technology Park) arasında bir ayırım yapmak gerekecektir. Birleşmiş Milletler Bilim ve Teknoloji Geliştirme Fonu (UNFSTD) bu konuda şu tanımları geliştirmiştir (Lalkaka, 1990). Bilim Parkları, genellikle temel bilimler alanında geniş araştırma kapasitesi olan güçlü teknik üniversitelerle yakın ilişki içinde çalışan araştırma ağırlıklı kuruluşlardır. Teknoloji Parkları da üniversite ya da fakültelerle bağlantılı kuruluşlar olabilirler, ancak, bu kuruluşlarda teknoloji geliştirme ve uygulama (ticarileşme) daha fazla önem ve öncelik taşır. Amaç, uluslararası rekabet olanaklarının artırılması için ürün kalitesinin iyileştirilmesi, yeni ürün ve üretim süreçlerinin geliştirilmesidir. UNFSTD bunlara ek olarak iki tanım daha kullanmaktadır: İş İnkübatörleri (Business Incrubaters): Belirli destek mekanizmaları yardımıyla, yeni kurulan ya da oluşum aşamasındaki yeni-teknoloji bazlı küçük girişimlere, işlerini geliştirmeleri konusunda rehberlik yapan parklardır. Bu tür parklarda yer alan girişimciler ticari üretime hazır duruma geldiklerinde kendi binalarına taşınırlar ve yerlerini yeni bir girişimciye bırakırlar. Etkinliklerini herhangi bir altyapı olmaksızın sürdüren inkübatörlere duvarsız inkübatör (inerubater without a wall) denir. Bu tür bir yapılanma için kuvöz benzetmesini yapan tanımlar da vardır (MPM, 1987, s. 67): "Teknoloji merkezleri (teknoparklar), elinde piyasa değeri olan bir ürünü geliştirme becerisi bulunan 237

insanlara ürününü geliştirmek için teknik hizmet, bir şirket kurması için gerekli mekân, sekreterya vb. hizmetleri ve çok önemli olan yönetim ve işletme becerisini belli bir kira karşılığı sağlarlar. Böylelikle küçük teşebbüs için, deyim yerindeyse, bir kuvöz görevini üstlenerek... küçük teşebbüsün yaşama şansını yükseltmeyi amaçlarlar". Her iki tanımda vurgulanmak istenen, küçük girişimciye oluşturulmuş çok özel koşullarda ve çevrede yaşama ve gelişme olanağı sağlanamak ve belirli bir süre içinde yeterli beceriyi gösteren girişimcinin arlık doğal koşullarda yaşamını sürdürmesini sağlamaktır. Teknoloji Geliştirme Merkezleri (Technology Innovation Centres / Technology Development Centres): Teknoloji geliştirme ağırlık ve öncelik veren inkübalör tipi yapılanmalardır. Araştırma * Bilim Parkı * Teknoloji Parkı * Teknoloji Geliştirme Merkezi * îş İnkübalörü îş Geliştirme Bu dört grup yapılanma, araştırmaya ve yeni teknoloji alanlarında iş geliştirmeye verdikleri görece öneme göre yukarıdaki şekilde görüldüğü biçimde sıralanabilirler. Seçilen model ne olursa olsun leknoparkların iki temel ve değişmez amacı (i) yeni buluşlar ile yeni ürünler arasındaki zaman açığını azaltarak teknoloji transferini hızlandırmak, (ii) çevresinde refah ve istihdamın artırılması için üstün teknoloji kullanan sanayilerin kurulmasını özendirecek mekanizmaları geliştirmek olmuştur (Wray, 1990: s. 14). 4. TEKNOPARKLARIN TARİHÇESİ Bilim ve teknoloji parklarının hızla gelişimi 1970'lcrdc ortaya çıkan bir olgudur. Bu kuruluşlar ilk olarak 1970'lerin başında İngiltere'de ortaya çıkmışlardır. Bu gelişmede, aşağı yukarı eşzamanlı iki etken önemli rol oynamıştır, birincisi, bazı homojen grupları (esnaf ve sanatkârlar, küçük işletmeler vb.) için uygun bir çalışma ortamı yaratmaya yönelik girişimlerdir. İkincisi ise, İngiltere'de o dönemde yoğun olarak ortaya çıkan fabrika kapanmaları karşısında, ortak bir kullanım alanında düşük bir maliyetle destek hizmetleri sağlayarak istihdam yaratmayı teşvik edici çabalardır. A.B.D.'dc bilim parkları 1950'lcrin başında ortaya çıkmışlardır (Wray, 1990: s. 12). 1950'lcrin başında Stanford'da kurulan bilim parkı, Kaliforniya'da Silikon Vadisi'ıiilı kurulmasına yol açtı. 1980'c kadar çoğunluğu üstün teknoloji alanında faaliyet gösteren yaklaşık 26000 kişi istihdam eden 80 firma ortaya çıktı. 1959'da Kuzey Karolina'da kurulan Araştırma Parkı üç önemli üniversitenin oluşturduğu üçgenin ortasında yeraldı. Tütün ürünleri sanayiinde ortaya çıkan gerilemeden etkilenen bu yörede devlet yeni sanayi işletmelerinin kurulmasını ödendirmek için vergi oranlarını düşürdü. Başvuran firmalar ayrıca, oldukça cazip koşullarda sağlanan risk sermayesinden de yararlandılar. A.B.D.'de inkübatör türü kuruluşların ortaya çıkışındaki itici, güç, küçük işletmelerin istihdam yaratma konusundaki potansiyeli olmuştur (Lalkaka, 1990: s. 8). 1971'dc Federal Hükümet'in özel girişimcilik eğitimi ve buluşların desteklenmesi konusunda dokuz üniversitede başlattığı program, üniversitelere bağlı birçok inkübatörün kurulması ile sonuçlandı. Elde edilen başarılar sonucu devlet ve yerel yönetimler, bu 238

kuruluşları ekonomik gelişme programları içinde önemli bir araç olarak değerlendirmeye başladılar. 1980'lerin sonunda, faaliyet gösteren parkların toplamı 400'ü buldu. Bu tür yapılanmaların ek istihdam yaratmaya katkıları yanında, küçük işletmeler aracılığı ile teknolojik yeniliklerin uygulamaya konması yönünde önemli bir potansiyel taşıdıkları daha sonraları ortaya çıkmış ve Avrupa'da hızla yayılmaya başlamışlardır. Bugün çeşitli Avrupa ülkelerinde 200'den fazla merkez faaliyet göstermektedir. UNDP, UNFSTD, UNIDO, ILO gibi uluslararası örgütlerin de katkılarıyla son yıllarda birçok gelişmekte olan ülkede teknopark projeleri uygulanmaya başlamıştır. Bu ülkeler arasında Çin, Hindistan, Şili, Meksika, Filipinler, Gabon, Nijerya, Zimbabwe ve Karayip Ülkeleri (Jamaika, Guyana, Barbados) sayılabilir. Çin'de uygulanmakta olan teknopark programı, gelişmekte olan ülkelerde uygulanan programlar içinde en başarılı örneklerden biridir. UNDP, UNFSTD gibi uluslararası kuruluşların katkılarıyla başlatılan ve Devlet Bilim ve Teknoloji Komisyonu (SSTC) ie işbirliği içinde yürütülen program Çin'in değişik bölgelerinde 12 tenoparkın kurulması ile sonuçlanmıştır. Bu program, kısaca TORCH olarak bilinen ve ileri teknolojileri alanında 2.000 yeni girişimci ve 20.000 iş idarecisini yetiştirmeyi amaçlayan proramın bir parçasıdır (UNDP, 1989). Teknopark yönetimleri, lazer ile kaynak, otomatik kontrol, bilgisayar yazılımı ve benzeri yeni teknoloji alanlarında kendi küçük firmalarını kurmak, geliştirmek isteyen kamu personelini belirli stratejiler doğrultusunda yönlendirmek için çaba göstermektedir. Firma seçiminde oldukça selektif davranılmakta, buna karşılık, kabul edilen firmalardan çok düşük bir kira ve servis ücreti alınmaktadır. Polonya'da 1989'da başlatılan çalışmalar, 1990'da Wielkapolska Yenilik Merkezi'nin kurulması ile sonuçlandı. Merkez, yerel yönetim, sana.i ticaret ve esnaf odaları ve Wielpalska Ekonomi Derneği tarafından desteklenmektedir. Çeşitli sektörlerden girişimcilere açık olan bu parkı, belirli alanlarda ihtisaslaşmış merkezlerin izlemesi beklenmektedir. (UNDP, 1989). Teknoparkları, ülkenin gelişme önceliklerini destekleyecek bir mekanizma olarak kabul eden ülkelerden birisi de Nijerya'dır. Nijerya Teknoloji Geliştirme Merkezi, ülkedeki genel kalkınma hedefleriyle uyum sağlamak için aşağıdaki öncelikleri benimsemiştir (Enrnsiq& Young, 1989): - Küçük işletmelerin kurulmasını hızlandırarak, ülkede bir yerel sanayi tabanı oluşturmak; - Ar-Ge çalışmalarının sonuçlarının ticarileştirilmesini hızlandırmak; - Nijerya'nın petrol sanayiine aşırı bağımlılığını azaltabilmek için sanayi ürünlerinin çeşitlendirilmesini sağlayacak dinamik işletmelerin yaratılması; - Büyük işletmelere güvenilir yan sanayi desteği sağlayacak ve böylece döviz tasarrufu sağlayacak işletmelerin desteklenmesi. Çizelge l'de çeşitli ülkelerde kurulu teknoparklarda yer alan firmaların ve çalışanların sayıları verilmiştir. Firma başına ortalama çalışan kişi sayısı bölgeden bölgeye büyük değişiklikler göstermektedir. Avrupa Topluluğu'nda 7.5, Kanada'da 31, İskandinav ülkelerinde 88 gibi makul düzeyde olan ortalama çalışan sayısı, Asya Ülkeleri'nde 232 gibi oldukça yüksek bir düzeydedir. Bu teknoparklarda orta ve büyük ölçekli firmaların da yer aldığı anlaşılmaktadır. Aynı oran A.B.D.'deki beş önemli bilim parkı (Pensilvanya, Stanford, NC research Triangle, Forrestal ve Utah) için 230'dur. 4. TÜRKİYE'DE TEKNOPARKLAR 4.1. TÜRKİYE'DE TEKNOPARKLARIN GELİŞİMİ Türkiye'de teknoparklar kurulması düşüncesi oldukça yenidir. Yaklaşık dört yıl önce birbirinden bağımsız beş proje aşağı yukarı aynı zamanda ortaya çıkmıştır. 240

Türkiye'de küçük sanayi işletmelerini güçlendirmeye yönelik temel politika 1960'lardan buyana, küçük sanayi sitelerinin sayısını artırmak olmuştur. Bunun başlıca amacı, bu kuruluşların belirli merkezlerde toplulaştırılmasını ve bu yolla üretim ve pazar potansiyellerinin geliştirilmesini sağlamaktır. Buna paralel olarak yan sanayi ilişkilerinin geliştirilmesi ve küçük ölçekli işletme' u üyük işletmeler arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi de amaçlanmakla beraber bu alandaki ge!', ^ıct daha çok tesadüfi ilişkiler ile sınırlı kalmıştır. Çizelge 2'den izlenebileceği gibi 1965-1990 yılları arasında 57.473 işyerini kapsayan toplam 211 küçük sanayi sitesi kurulmuştur. 1991 yılı sonuna kadar tamamlanacak sitelerle toplam site sayısı 2364ya ve işyeri yası 62.360'a ulaşacaktır (Sanöz, 1991). Bu sitelerde yerleşen firmalar genellikle eski yerlerinden yeni binalara taşman kuruluşlar olduğu için, bu sürecin net istihdam artışına katkısını çıkarmak mümkün değildir. Ayrıca, bu sürecin, küçük işletmelerin teknolojik yapısında ne tür değişikliklere yol açtığı da bilinmemektedir. DPT'in V. Beş Yıllık K.P. Küçük Sanayi Ö.I.K. Raporu'nda da belirtildiği gibi küçük sanayide makina parkı genellikle ekonomik ömrünü doldurmuş, özellikle talaşlı imalatta hassas toleransların elde edilmesine olanak vermeyen tezgâhlardan meydana gelmektedir. Tezgâh yetersizliği yanında işlemlerin uygun yapılmaması da imal edilen parçaların yüksek oranda geri çevrilmesine, dolayısıyla büyük malzeme ve işçilik kayıplarına neden olmaktadır (DPT, 1989: s. 149). Çizelge 2:1965-1991 Yılları Arasında Küçük Sanayi Sitelerinin Gelişimi Dönem Adet İşyeri Sayısı işçi Sayısı 1965-1983 1984-1990 Toplam 1991'de Tamamlanacak TOPLAM 90 121 211 25 236 24.744 32.729 57.473 4.887 62.360 149.000 196.000 345.000 29.200 374.200 Kaynak: Sarıöz, İşveren, Mayıs 1991 Küçük işletmelerin daha elverişli bir altyapıya kavuşturulmalarına paralel olarak teknolojik düzeylerinin iyileştirilmesi ya da yeni teknolojileri tanımalarını, uyarmalarını sağlayacak yönde çalışmalar çok yetersiz kalmıştır. Gene Ö.l.K. Raporu'nda belirtildiği gibi, küçük sanayi işletmelerinin know-how, patent, lisans elde etmelerini, modern teknolojinin olanaklarını tanımalarını sağlayacak desteğe ve örgütlere kuvvetle gereksinimleri vardır. Ayrıca, test kalite kontrol ve kalibrasyon konularında laboratuvar ve destek hizmetlerine gereksinimleri vardır. Özetlemek gerekirse, "küçük sanayi sitelerinin sadece bina olarak yapılması yeterli değildir; çağın gereklerine uygun olarak yeni teknolojiyle donatılmalıdırlar" (DPT, 1989: s. 177). KÜSGET'in değişik bölgelerde kurduğu Küçük Sanayi Geliştirme Merkezleri ise daha çok günlük teknik sorunların çözümü, malzeme seçimi, tasarım, kalite kontrol vb. alanlara yönelmiştir. Bu merkezlerin yeni teknolojilerin tanıtılması ve uygulanması konusundaki katkıları sınırlı olmuştur. Diğer yabancı teknik yardım kuruluşları ve vakıflar tarafından yürütülen küçük sanayi projeleri de ağırlıklı olarak ortak kullanım atelyelerinin kurulmasına ye kalite kontrol hizmetlerinin sağlanmasına yönelmişlerdir. Öte yandan, ülkemizde en gelişkin teknik üniversitelerin bile sanayi kuruluşları için yürüttükleri araştırma projelerinin sayısı son derece düşüktür. Bu konuda, sanayiden gelen fiili talep çok azdır. Çizelge 3'de, ODTÜ'nin dışarıya sağladığı araştırmalardan elde ettiği gelir, öğrenci sayısı, araştırma potansiyeli (Doktoro Programı veren Fakülte/Bölüm sayısı) bakımından benzer düzeydeki bazı A.B.D. üni- 241

versiteleri iie karşıîaştmlmıştır. ODTÜ için verilen rakamın yalnız sanayiden değil, daha çok kamu kuru- Juşlan için yapılan projelerden eîde edi'en geliri yansıttığı düşünülürse sonuç görünenden de daha çarpıcıdır. Çizelge 3: Bazı A.B.D. Üniversitelerinde ve ODTÜ'de Dışarıdan Finanse Edilen Araştırmaların Düzeyi Ph. D Prog Öğrenci Dışarıdan Alınan Araştırma (Mil. $) Stanford Üniversitesi Georgia Teknoloji Enstitüsü Massachusetts Teknoloji Ens. Michigan Üniversitesi Purdue Üniversitesi Rensselaer Politeknik Ens. Wisconsin Üniversitesi ODTÜ 11 14 9 11 9 14 11 15 3.600 7.650 5.850 6.000 7,900 3.400 4.500 8.000 91,5 124,2 266,7 44,2 33,4 27,0 32,1 0,5* Kaynak: Lalkaka/Schiff, Establishment of Technoparks in Turkey, s.23 1988 Verileri (* ) Tahmini TeknoparkJar konusu ilk kez ayrıntılı biçimde UNDP ve UNIDO tarafından desteklenen ve Devlet Planlama Teşkilatı tarafından yürütülen Üniversite-Sanayi ilişkilerini Geliştirme Projesi'nin sonuç raporunda ela alınmış ve tartışmaya açılmıştır. Rapor, teknoparklarm kuruluş ve işleyişinde şu konulara önem verilmesini önermektedir (DPT, 1989: s. 66). - Deneyimli akademisyen ve sanayicilerden oluşan uyumlu bir yönetim kurulu, - Yenilikleri izleyebilen etkin bir entellektüel çevre, - Küçük ve orta ölçekli firmalara çalışma alanı sağlayabilecek altyapı, - İlgili üniversite ya da A+G kuruluşunun elinde bulunan kütüphane, laboratuvar, bilgisayar ve diğer gerekli donanımın ve hizmetlerin teknoparkm yararlanmasına açık olması, - Bölgedeki yenilikçi sanayi kuruluşlarıyla yakm ilişki, - Araştırmacıların, çeşitli teşvik, destek ve kolaylıklar ile Teknopark atmosferine çekilmesi, - Devletin ve yerel yönetimlerin özellikle altyapı çalışmalarındaki katkıları. Mart 1990'da Türkiye'de hazırlıkları yapılan beş Teknopark projesini yerinde inceleyen UNFSTD misyonu bir teknoparkm işleyişinde üç temel özeliğin (i) tüm ilgili taraflarca kabul edilmiş ve açıklıkla tanımlanmış amaçlar, (ii) yetki dağılımını ve ilgili taraflar arasındaki sorumluluk ve ilişkileri açıklıkla ortaya koyan bir organizasyon yapısı, (îii) sistemin başarısını izleyecek ve değerlendirecek mekanizmaların oluşturulması olduğunu vurgulamaktadır. UNFSTD uzmanları kuruluş aşamasındaki teknoparklardan bu üç temel unsurun mutlaka varolması gerektiğini belirtmektedirler (Lalkaka, 1990). Türkiye'de kurulacak teknoparklarla ilgili raporların hemen tümünde, yukarıdakilere ek olarak aşağıdaki üç unsurun gerekliliği özellikle vurgulanmaktadır: - Teknopark'm bir işletme olarak Fizibile Çalışması, - Ayrıntılı bir İş Planı (business plan), - Uzun vadede, danışmanlık ve eğitim hizmetleri, know-how sağlanması, ayrıca işbirliği olanaklarının araştırılması için yurt dışındaki kuruluşlarla işbirliğine gidilmesi. Bu kuruluşların düzenlediği konferansla- 242

ra katılım, önde gelen yabancı kuruluşlar arasında şunlar sayılabilir: - EBN- Avrupa iş tnkübatörleri Ağı (European Business Incbation Network), Brüksel: - ADT, Alman Teknopark Derneği (German Association of Technoparks), Berlin; - NBIA, Ulusal îş Inkübatörleri Demeği (The National Eu^atcss Incubation Association) A.B.D.; - UKSPA, İngiltere Bilim Parkları Derneği (THE UK Science Park Association). 4.2. MEVCUT TEKNOPARK PROJELERİ Türkiye'de hazırlık çalışmaları sürdürülen beş teknopark projesi bulunmaktadır. Aşağıda bu teknopark projeleri kısaca ele alınmıştır. 4.2.1. İTÜ - KOSGEB Teknoloji Geliştirme Merkezi İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Kampüsü'nde 20,000 metrekarelik bir alan üzerinde kurulu teknopark İTÜ ve KOSGEB arasında imzalanan bir anlaşma uyarınca Teknoloji Geliştirme Merkezi olarak faaliyet göstermektedir. Merkez özellikle elektronik, bilgisayar donanım ve yazılımı ile robot teknolojisi alanında faaliyet gösteren firmalar tarafından paylaşılacaktır. Ancak, illeride başta makina imalat ve malzeme araştırma/imalat olmak üzere diğer alanlarda etkinlik gösteren firmalar da Merkez'de yer alabileceklerdir. Merkezde yer alacak potansiyel adaylardan birisi de beş büyük elektronik şirketinin (Teletaş, Netaş, Vestel, Beko ve Siemens) kurdukları İTÜ-lleri Teknolojiler Vakfı'nın Temel Tasarım Merkezi'dir. İmzalanan işbirliği protokülüne göre Merkez, İTÜ ile mutabakat sağlayacağı bir yönetim modeline göre KOSGEB elemanları tarafından çalıştırılacaktır. Teknopark'ta yeralacak firmaların seçiminde ve bunlara ilişkin projelerin değerlendirilmesinde İTÜ ve KOSGEB'in mutabakatı sağlanacak ve nihai karar birlikte alınacaktır. Merkez, ileri teknolojik araştırmalara dayalı projeler için büyük firmalara da açık olacaktır. 4.2.2. İZMİR TEKNOPARK A.Ş. (ÎTAŞ) Ege Bölgesi Sanayi Odası ile İzmir'de kurulu iki üniversite arasında ilişkileri güçlendirmek için 1986 yılında başlatılan yoğun çalışmalar, Oda ile Ege Üniversitesi arasında ÜSlGEM'in ve 9 Eylül Üniversitesi'nde BlMER'in kurulması ile noktalanmıştı. Bu denemelerden elde edilen başarılı sonuçlar üzerine 1988 yılı başında, iki üniversitenin, Oda'nın, Belediye'nin, TÜBiTAK'ın ve bölgedeki belli başlı kamu kuruluşlarının katılımıyla İT AŞ kuruldu. İTAŞ'm başlıca maaçlan şöyle özetlenebilir (İTAŞ, 1990: s. 3): i) Sanayinin karşılaştığı darboğazlara, işletme sorunlarına etkin ve ekonomik çözümler bulmak, ii) Sanayide uygulanma şansı olan araştırma projelerini destekleyerek, yeni teknolojileri sanayinin hizmetine sunmak, iii) Ulusal ve uluslararası bilim ve teknoloji kuruluşları ile ilişkiler kurarak ve bunların oluşturduğu enformasyon kanallarına bağlanarak, araştırmacıları en son bilimsel ve teknolojik gelişmeler konusunda bilgilendirmek; iv) A + G çalışmalarının sonuçlarından yararlanmak isteyen küçük ve orta ölçekli firmalara özel destek vermek. Yukarıdaki amaçları gerçekleştirmek için İTAŞ çatısı altında bir Teknoloji Geliştirme Merkezi, bir Yönetim Geliştirme Merkezi ve bir Teknik Danışmanlık Servisi kurulması planlanmaktadır. İlk aşamada bir inkübatör olarak faaliyete geçmesi önerilen kuruluş öncelik sırasına göre şu alanlara 243

ağırlık verecektir: (i) Gıda, (ii) Tekstil, (iii) Metalürji, (iv) Kimya sanayii, (v) Elektroik (Saygın, 1989). ÎT AŞ altyapısını büyük ölçüde tamamlamış bulunmaktadır. 4.2.3. ANADOLU TEKNOLOJİ ARAŞTIRMA PARKI (ATAP) ATAP 1990 yılında Eskişehir Saayi Odası, Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü, Üniversiteye bağlı iki vakıf ile 13 firmanın ortak oldukları bir Anonim Şirket olarak kurulmuştur. ATAP başlıca amaçlarım şöyle belirlemiştir (ATAP, 1991 ): i) Girişimciliği özendirmek, ii) Yeni teknoloji kökenli firmalar oluşturmak ve büyütmek, iii) AR-GE çalışmalarını yatırıma dönüştürmek, iv) Yörenin ekonomik faaliyetlerini çeşitlendirmek için bölgedeki; Araştırmacı/uzman potansiyelinin araştırılması Geliştirilen ya da geliştirilmeye çalışılan teknolojilerin araştırılması Şirketlerin teknolojiye ilişkin sorunlarının araştırılması. ATAP yukarıda dördüncü maddede,yer alan araştırmaları başlatmıştır. Toplanan anket formlarının değerlendirmesi halen sürmekledir. Hazırlanan fizibilete raporuna göre şirketin Kâr Sıfır noktasına gelmesi 4-5 yılda gerekleşeceklir. ATAP'ın malzeme teknolojisi üzerinde yoğunlaşması planlanmaktadır. Henüz bîr binaya ve gerekli altyapıya sahip olmayan ATAP, firmalara danışmanlık ve eğitim hizmetleri veren bir "duvarsız inkübatör" olarak çalışmaya başlamıştır (UNFSDT/UNIDO, 1991 : s. 8). Bölgede gelişmekte olan havacılık sanayii, sivil havacılık eğitim merkezi, Anadolu Üniversitesi'ne bağlı Metalürji Araştırma Enstitüsü, Tıbbi, Bitkiler Araştırma Merkezi (TBAM) ve bu Merkez tarafından yürütülen Tıbbî Bitkilerden İlaç Üretimi Projesi, biyoseramikler konusunda yürütülen çalışmalar gelcekte teknoparka yön verecek çalışma alanları konusunda ipuçları vermektedir. 4.2.4. ODTÜ TEKNOPARKI Gelişkin mühendislik fakültelerine ve araştırma altyapısına sahip olan ODTÜ, Teknoparklar konusunda Türkiye'd ilk girişimde bulunan kuruluşlardan biridir. Ayrıca, Üniversite içinde kurulu çeşitli vakıf ve enstitüler, Üniversite dışına araştırma hizmeti verebilecek önemli bir potansiyele sahiptir. ODTÜ, Teknopark için Üniversite içinde arazi tahsis eden ve inşaata başlayan ilk kuruluş olmuştur. Ünivresite'nin, Ankara Beledîyesi'nin, bazı kamu ve özel sektör kuruluşlarının katkısı ile bir şirket kurulmuş, Üniversite yetkilileri A.B.D. ve İngiltere'deki çeşitli teknoparkları ziyaret ederek kurulması düşünülen teknopark için bir model geliştirmek üzere hazırlıklar yapmışlardır. Teknopark hem bölgedeki sanayilerden hem üniversite içinden (özellikle lisansüstü öğrencilerinden) gelecek taleplere açık olacaktır. İ.T.Ü.'dekine benzer bir işbirliği için, ODTÜ Teknoparkı da KOSGEB ile bir Protokol imzalamıştır. Kurulacak park muhtemelen bir yenilk merkezi (innovation centre) ya da teknoloji geliştirme merkezi olarak görev yapacaktır. Teknoparkın amaçlan arasında şunlar yer almaktadır (ODTÜ, 1990): - Geleceğin teknolojilerine yönelik girişimcilere yardımcı olmak, - Üniversite-sanayi işbirliğinin gerçekleştirilmesi için etkin araçlar geliştirmek (örneğin, Üniversite personelinin de Teknoparkta yer alması), 244 - En yeni teknolojilerin uyulanması ile geleceğe yönelik ürünler geliştirmek ve imal etmek,

- Kurulmasına yardımcı olunacak firmalarda ileri teknolojilere yönelik iş olanakları yaratmak. Henüz kesin firma seçimi yapılmamış olmakla birlikte Teknopark'ta yer alacak firmaların, elektronik, bilgisayar (donanım / yazılım), CAD/CAM, malzeme konularında yoğunlaşacakları sanılmaktadır. 4.2.5 TÜBİTAK TEKNOPARKI Oldukça gelişkin bir altyapıya ve elektronik, malzeme araştırma, biyoteknoloji, gıda teknolojisi v.b. alanlarda önemli bir potansiyele ve yetkinliğe sahip olan TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nde kurulması planlanan teknopark, Merkez'in sanayi ile ilişkilerini geliştirmek için bir araç olarak düşünülmektedir. Kurulacak olan Teknoparkla ilgili olarak fiziksel ve işlevsel bir modelin geliştirilmesi için halen UNFSTD ve UNIDO ile işbirliği yapılmakladır. Bu proje kapsamında yapılan bir ön değerlendirmede, Merkez'de halen yürütülmekte olan 2-3 araştırmanın sonuçlarının ticari ölçekte geliştirilmesi ile işe başlanması önerilmekedir. Bu çalışmanın TÜBİTAK içinden oluşturulacak ekiplerle sürdürülmesi ve başarı sağlanırsa "inkübatör" tipi bir parkın kurulmasının yararlı olacağı belirtilmekledir (UNFSTD / UNIDO, 1990). 4.3. GİRİŞİM (RİSK) SERMAYESİ Teknopark programları içinde en önemli konulardan birisi de bu alana yeni giren firmaların finansmanıdır. Gelişmiş ülkelerde başarı ile uygulanan girişim sermayesi ya da risk sermayesi olarak adlandırılan finansman sisteminin Türkiye'de de kurulması konusu, Dünya Bankası ile imzalanan Teknoloi Geliştirme Projesi'nin kredi anlaşması içinde yeralmaktadır. Toplam 100 Milyon Dolar tutarındaki proje TSE ve TÜ- BiTAK'ın yürütecekleri iki proje yanında, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı'nın ve bir Girişim Sermayesi Kuruluşu'nun kurulmasını da öngörmektedir. Dünya Bankası'nın bu konuda hazırladığı bir raporda, Türkiye'de bir girişim sermayesi kuruluşunun etkinlik göstermesi için önemli bir potansiyel bulunduğu belirtilmektedir (Dünya Bankası, 1991). Birincisi, küçük firmaların kurulması ve geliştirilmesi ile ilgili mevzuatta önemli kolaylıklar getirilmiştir, ikincisi yeni kurulan firmaların sayısı 1981'de 6.340 iken, 1989'da 14.882ye yükselmiştir. Bu alanda en çarpıcı gelişme imalat sanayiinde olmuştur (1981'de 1.275, 1989'da 3.871). Üçüncüsü, pazar araştırmaları bazı alt sektörlerde önemli bir döviz kazanma potansiyelinin olduğunu göstermekledir (özellikle, elektronik, yazılım, kontrol ve ölçüm cihazları, televizyon ve bilgisayar komponenüeri, danışmanlık hizmetleri.) 5. SONUÇ Üniversiteler ve araştırma kuruluşları ile sanayi arasındaki ilişkilerin yelerince güçlü olmadığı Türkiye'de, Teknoparklar konusu da gecikmeli olarak gündeme gelmiştir. Teknopark şirketlerinin kurulması ile ilgili olarak ilk adımların atılması için ilgili tüm tarafların çok istekli olmasına karşın, uygulamaya geçme konusunda halen önemli eksiklikler vardır. Bunların başında, stratejik hedeflerin yeterince belirgin olmaması gelmektedir. Yeni teknolojilerin tanıtılması ve uygulamaya konması dışında somut bir hedef belirlenmemiştir. Teknopark' projeleri arasında eşgüdümün nasıl sağlanacağı da belirsizdir. Halen iki proje (İTÜ ve OD- TÜ) KOSGEB tarafından desteklenmektedir. İki diğer proje (İTAŞ ve ATAP) arasındaki eşgüdüm ile UNFSTD/UNDP/UNIDO tarafından yürütülen teknik yardım projesi ile sağlanmaya çalışılmaktadır. DPT ise teknopark projelerine para desteği sağlayark katkıda bulunmaktadır. Teknopark kurucularının çoğu diğer ülkelerdeki, özellikle A.B.D. ve ingiltere'deki parkları yerinde incelemişlerdir. Bu alanda faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlarla ilişkileri güçlendirme konusunda da girişimler vardır. 245

Teknoparklarm tam olarak faaliyete geçmesi önündeki diğer eksiklikleri şöyle sıralayabiliriz: -İş planlarının ve çalışma prosedürünün belirlenmiş olması, - Firmalara sağlanacak olanak ve hizmetlerin yeterince açık olmaması, - Finansal planlamadan yoksunluk, - Teknoparklarm hiç birinde yeterli bir fizibilite çalışmasının hazırlanmamış olması. Eldeki fiziki altyapı, deneyim ve birikim dikkate alındığında, Türkiye'de kurulmakta olan parkların başlangıçta, içlerinde yaklaşık 20 dolayında küçük firmanın yer alacağı, yakınında kuruldukları üniversite ile yakın ilişki içinde çalışan "Teknoloji Geliştirme Merkezleri" olacakları anlaşılmaktadır. Kazanılacak deneyim ile zaman içinde bunların, çok sayıda firmaya yer ve hizmet sağlayan teknoparklara dönüşmeleri mümkündür. KAYNAKÇA ATAP Haberler, Anadolu Üniversitesi Araştırma Parkı A.Ş. Yayını, Eskişehir, Eskişehir, Nisan 1991. Baser, H.C, Study Tour to Science Parks In U.K., Yayınlanmamış Rapor, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir, 1990. DPT, VI. Beş Yıllık Kalkınma Planı, Küçük Sanayi Ö.I.K. Raporu, Ankara, 1989 DPT, Sanayi ve Üniversite, Sosyal Planlama Başkanlığı, Ankara, Eylül, 1989 Ernst & Young, Nigeria Technology Incubatot Centre, Yayınlanmamış Rapor, Ağustos, 1989 İTAŞ, izmir Teknopark A.Ş. Üze -ne bir Not, İzmir, 1990. Lalkaka, R., Schiff, N., Establishment of Technolparks in Turkey, UNFSTD, New York, Mart, 1990 Sarıöz, Deniz. Planlı Kalkınma Döneminde Küçük Sanayi Siteleri. İşveren, Mayıs 1991 Tomak, M. İşler, N., Küçük ve Orta Boy Sanayi Teşebbüslerinde Araştırma Geliştirme Faaliyetlerinin Yetersizliği ve Çözüm Yolları: TeknoparWar". Küçük ve Orta Boy Sanayi Teşebbüslerinin Sorunları, Çözüm Yolları ve Geliştirilmesi Semineri, MPM, Ankara, 1987. / UNDP, Incubation Centres in Developing Countries, New York, 1989 UNFSTD, Turkey Technopark Development Programme, Report of the Monitoring mission, New York, 1991 Wray, G.R., State - University Industry Linkages, Engineering Design Institute, Loughborough universty of Technology. 1990. World Bank, Venture Capital Component of Technology Development Project, Washington, 1991. ÖZGEÇMİŞ ODTÜ Metalürji Mühendisliği Bölümü'nü 1971 yılında bitirdi. Finansman yönetimi konusunda Yüksek Lisans çalışması yaptı. 1972-1982 yılları arasında Seydişehir Alüminyum Tesisleri, Etibank Proje Tesis Dairesi, DPT Koordinasyon Dairesi'nde görev yaptı. Bir özel kuruluşta proje koordinatörü olarak çalıştı. 1983'ten buyana Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Teşkilatı (UNIDO)'nda çalışmaktadır. 246