ELMA İÇKURDU (Cydia pomonella Lep.: Tortricidae) NUN FARKLI ELMA ÇEŞİTLERİNDEKİ ZARAR ORANLARININ BELİRLENMESİ



Benzer belgeler
Elma kış dinlenmesine ihtiyaç duyan meyve türü olup, soğuklama gereksinimi diğer meyvelere göre uzundur.

zeytinist

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ

zeytinist

zeytinist

Dryocosmus kuriphilus(kestane gal arısı)sürvey Talimatı. Dryocosmuskuriphilus(Yasumatsu) (Kestane gal arısı)

Tarım Bilimleri Dergisi Tar. Bil. Der. Dergi web sayfası:

zeytinist

Taban suyunun yüksek olduğu yerlerde, su tutan ağır (killi) topraklarda dikimden evvel drenaj problemi halledilmelidir.

Prof. Dr. Nurgül TÜREMİŞ

Önceden Tahmin ve Erken Uyarı

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

Domates Yaprak Galeri Güvesi Tuta absoluta

Bazı Ceviz (Juglans regia L.) Çeşitlerinin Çimlenme ve Çöğür (Anaçlık) Gelişme Performanslarının Belirlenmesi

KURU İNCİR DÜNYA ÜRETİMİ TÜRKİYE ÜRETİMİ

8. Familya: Curculionidae. Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti)

BAZI ÇEŞİTLERİN SOĞUKLAMA İSTEKLERİ. 1 Starking Delicious saat. 2 Golden Delicious saat. 3 StarkSpur golden saat

Türk Tarım - Gıda Bilim ve Teknoloji Dergisi

KAPLAN86 CEVİZİ. Kaplan 86 Cevizi

Türkiye Elma Yetiştiriciliği ve Geleceği. Türkiye Elma Yetiştiriciliği Ve Geleceği Niğde-2013

FARKLI SICAKLIKLARIN AVCI BÖCEK SCYMNUS SUBVILLOSUS (GOEZE) (COLEOPTERA: COCCINELLIDAE) UN ERGİN ÖNCESİ DÖNEMLERİNİN ÖLÜM ORANLARINA ETKİLERİ *

Budama, seyreltme, gübreleme gibi bahçe işleri daha kolay ve ekonomik olarak yapılabilir.

FARKLI GÜBRE KOMPOZİSYONLARININ ÇAYIN VERİM VE KALİTESİNE ETKİSİ. Dr. GÜLEN ÖZYAZICI Dr. OSMAN ÖZDEMİR Dr. MEHMET ARİF ÖZYAZICI PINAR ÖZER

Bu anaçlar tohumla üretilir. Yabani elmaların tohumundan elde edilen bitkilere çöğür, kültür çeşitlerinin tohumdan elde edilenlere ise yoz denir.

KURU İNCİR. Hazırlayan Çağatay ÖZDEN T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

Ç.Ü Fen Bilimleri Enstitüsü Yıl:2008 Cilt:17-3

kalkerli-kumlu, besin maddelerince zengin, PH sı 6-8

Yarı bodur çeşitlerin gelişmeleri ve yetiştirilmeleri diğerlerinden farklılık göstermektedir. Bu farklı özellikleri şöylece sıralayabiliriz;

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK

YURTİÇİ DENEME RAPORU

Meyva Bahçesi Tesisi

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ

Sıcaklık. 40 dereceden daha yüksek sıcaklarda yanma görülür. Yıllık sıcaklık ortalaması 14 dereceden aşağı olmamalıdır.

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

3.5. TARIM MAKİNALARI BÖLÜMÜ

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

SARI ÇAY AKARININ ÇAY BİTKİSİ ÜZERİNDE OLUŞTURDUĞU ZARARLANMALAR. RAPOR

PESTİSİT UYGULAMA TEKNİKLERİ. ARŞ. GÖR. EMRE İNAK ANKARA ÜNİVERSİTESİ/ ZİRAAT FAKÜLTESİ/ BİTKİ KORUMA BÖLÜMÜ

Bazı Elma Çeşitlerinin Marmara Bölgesinde Yapılan Adaptasyon Çalışmaları. Adaptation Studies of Some Apple Varieties at Marmara Region

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

NOHUT HASTALIKLARI VE ZARARLILARI

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

Yaklaşık ton üretimle

Patates te Çözümlerimiz

Sakarya İli Fındık Alanlarındaki Bitki Sağlığı Sorunları Çalıştayı Raporu

BİYOTEKNİK YÖNTEMLER

Yeni Bir Elma Anaç Aday Tipinin Ara Anaç Özelliklerinin Belirlenmesi

MEYVE AĞAÇLARINDA GÖZLER MEYVE AĞAÇLARINDA DALLAR

F. Takım: Coleoptera

Gemlik Zeytini. Gemlik

Dr.Adem ATASAY Görevi

Modern (Bodur) ve Geleneksel Meyve Yetiştiriciliği. 04 Şubat 2014 İzmir

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Japon Erik Fidanı -Japon Erik Ağacı ve

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

Anoplophora chinensis(turunçgil uzun antenli böceği) Sürvey Talimatı

Elmada Acı Benek (bitter pit)

zeytinist

ELMA İÇ KURDU. Elma iç kurdu larvası

ANTEP FISTIĞI DÜNYA ÜRETİMİ

Dünya nüfusunun hızla artması sonucu ortaya çıkan dünyanın artan besin ihtiyacını karşılamak ve birim alandan daha fazla ürün almak amacı ile

KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST

Fen ve Mühendislik Dergisi 2000, Cilt 3, Sayı KAHRAMANMARAŞ BÖLGESİNDE TRABZONHURMASI (Diospyros kaki) SELEKSİYONU

Serin ve nemli bölgelerde elmanın en tahripkar hastalıklarından biri, belki de birincisi karalekedir.

İLAÇ, ALET VE TOKSİKOLOJİ ARAŞTIRMALARI ÇALIŞMA GRUBU. Dr. A. Alev BURÇAK Bitki Sağlığı Araştırmaları Daire Başkanlığı

zeytinist

Çizelge yılında patlıcan ve 1999 yılında domates serasına ait bilgiler.

ÖNEMLİ ZARARLILARI. Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) yumurta

Prof. Dr. Nuray Mücellâ Müftüoğlu ÇOMÜ, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü Çanakkale. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Rize

Eskişehir Koşullarında Bazı Elma Çeşit/Anaç Kombinasyonlarına ait Verim ve Meyve Özelliklerinin Belirlenmesi

ERİK YETİŞTİRİCİLİĞİ ERİK FİDANI VE AĞACI İKLİM İSTEKLERİ

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara

Teknik Uyarlama: Zeynel Cebeci Taslak Sürüm , ( )

BAHÇE ÜRÜNLERİNDE HASAT & DERİM PROF.DR.NURDAN TUNA GÜNEŞ

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI YAŞ MEYVE VE SEBZE SEKTÖR RAPORU

İKLİM VE TOPRAK ÖZELLİKLERİ

Elma Çeşitleri ELMA ÇEŞİTLERİ

Yağ Gülü Yetiştiriciliği

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

Anadolu Tarım Bilimleri Dergisi Anadolu Journal of Agricultural Sciences

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.)

Tescil No : 203 Koruma Tarihi : Başvuru No : C2013/023 Başvuru Sahibi

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR

Vitroplant Anatolia Tarımsal Faaliyetler Fidancılık Tohum San.

BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica)

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

RUS BUĞDAY AFİTLERİNE KARŞI BİYOLOJİK KORUMA

MEYVE SULARI DÜNYA TİCARETİ. Dünya İhracatı. Tablo 1. Meyve Suyunun Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonları

6. Familya: Tenebrionidae

Çayın Bitkisel Özellikleri

BAZI LİMON ÇEŞİTLERİNİN YILLARI ARASINDA ANTALYA EKOLOJİK KOŞULLARINDA GÖSTERDİKLERİ VERİM VE POMOLOJİK ÖZELLİKLER

ÖZET. Yüksek Lisans Tezi. Đmge Đ. TOKBAY. Adnan Menderes Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı

Türkiye de yeni bir sedir zararlısı Dichelia cedricola (Diakonoff) 1974 (Lep.: Tortricidae) nın biyolojisi, zararı ve doğal düşmanları

Badem Yetiştiriciliğinde Genel Bahçe İlaçlama Programı Nasıl Olmalıdır?

KARAMAN İLİNDE ELMA BAHÇELERİNDE ELMA İÇKURDU İLE KİMYASAL MÜCADELEDE MÜCADELE ZAMANININ BELİRLENMESİNE YÖNELİK ÇALIŞMALAR Sinem YILDIZ BAYRAKTAR

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

Simental sığır ırkının anavatanı İsviçre dir. Simental hem süt ve hemde etçi olmalarından dolayı kombine bir sığır ırkıdır. Dünyada bir çok ülkede

Transkript:

ELMA İÇKURDU (Cydia pomonella Lep.: Tortricidae) NUN FARKLI ELMA ÇEŞİTLERİNDEKİ ZARAR ORANLARININ BELİRLENMESİ Mesut İŞCİ YÜKSEK LİSANS TEZİ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI Konya, 2008

T.C SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ELMA İÇKURDU (Cydia pomonella Lep.: Tortricidae) NUN FARKLI ELMA ÇEŞİTLERİNDEKİ ZARAR ORANLARININ BELİRLENMESİ MESUT İŞCİ YÜKSEK LİSANS TEZİ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI Bu tez 11.01.2008 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından oybirliği /oyçokluğu ile kabul edilmiştir. Prof. Dr. Celal TUNCER Prof. Dr. Özdemir ALAOĞLU Prof. Dr. Meryem UYSAL (Danışman) (Üye) (Üye)

ÖZET Yüksek Lisans Tezi ELMA İÇKURDU [Cydia pomonella (L.) Lep. : Tortricidae] NUN FARKLI ELMA ÇEŞİTLERİNDEKİ ZARAR ORANLARININ BELİRLENMESİ. Mesut İŞCİ Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Anabilim Dalı Danışman Jüri : Prof. Dr. Celal TUNCER 2008, 96 Sayfa : Prof. Dr. Celal TUNCER : Prof. Dr. Özdemir ALAOĞLU : Prof. Dr. Meryem UYSAL Bu çalışma, 2006 2007 yıllarında, Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü nün elma bahçesinde, MM 106 anacı üzerine aşılı 30 elma çeşidinde yapılmıştır. Çeşitler, elma içkurdunun zarar oranlarına göre karşılaştırılmıştır. Yere dökülen elmalar, Temmuz ayından hasat zamanına kadar kurtlu ve sağlam olarak sayılmıştır. Aynı işlem hasat edilen elmalarda da yapılmıştır. Zarar oranı her bir aşama için hem ayrı hem de birlikte hesaplanmıştır. Elma içkurdu populasyon dalgalanmaları feromon tuzaklarla izlenmiştir. Elma çeşitlerinin fenolojik gelişimleri, BBCH skalası esas alınarak, Nisan ayından Kasım ayına kadar on günlük aralıklarla gözlenmiştir. Elma içkurdunun ergin uçuş dönemleri ve elma çeşitlerindeki fenolojik gözlemler birlikte değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda, 2006 yılında kurtlanma oranı, erkenci elma çeşitlerinde % 6-38, orta mevsim elma çeşitlerinde % 13 74, geçci elma çeşitlerinde % 36 77 arasında olmuştur. Tüm çeşitler içinde en düşük kurtlanma % 6 oranında erkenci bir elma çeşidi olan Vista Bella çeşidinde görülmüştür. Tüm çeşitler içinde en yüksek kurtlanma ise % 77 oranında geçci bir çeşit olan Melrose çeşidinde olmuştur. 2007 yılındaki kurtlanma oranı, erkenci elma çeşitlerinde % 12 50, orta mevsim elma çeşitlerinde % 29 59, geçci elma çeşitlerinde % 25 73 arasında belirlenmiştir. Bu yılda da en düşük kurtlanma oranı % 12 ile Vista Bella çeşidinde olmuştur. 2007 yılında en yüksek kurtlanma ise % 73 ile Jonagold çeşidinde olmuştur. Anahtar kelimeler: Cydia pomonella, elma içkurdu, elma çeşitleri, zarar oranı, populasyon dalgalanmaları. iii

ABSTRACT Ms Thesis DETERMINING OF THE DAMAGE SEVERITY OF CODLING MOTH [ Cydia pomonella (L.) Lep.: Tortricidae ] ON DIFFERENT APPLE CULTIVARS. Mesut İŞCİ Selçuk University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Plant Protection Supervisor Jury : Prof. Dr. Celal TUNCER 2008, 96 Page : Prof. Dr. Celal TUNCER : Prof. Dr. Özdemir ALAOĞLU : Prof. Dr. Meryem UYSAL This study was carried out on 30 apple cultivars grafted on MM 106 rootstock in apple orchard of Eğirdir Horticultural Research Institute in 2006-2007. Cultivars were compared in respect with codling moth damage ratios. Apples fallen grounds were counted as infested and normal from July until harvest time. Same process was applied to harvested apples. Infestation ratios were calculated for each process separately and together. Fluctuations of codling moth population were monitored with pheromone traps. Phenological development of apple cultivars was followed based on BBCHscale from April to November by ten daily observations. Adult flight periods of codling moth and phenological observations were evaluated together. As a result of study; damage severity was 6-38 % for early apple cultivars, 13-74 % for mid-season season apple cultivars and 36-77 % for late season apple cultivars in 2006. As an early season cultivar, Vista Bella has 6 % damage ratio and showed least infestation among all cultivars. As a late season cultivar, with 77 % damage ratio Melrose has highest infestation among all cultivars. Damage severities were determined as 12-50 % for early season cultivars, 29-59 % for mid-season cultivars and 25-73 % for late season cultivars in 2007. Vista Bella cultivar has least damage ratio with 12 % in this year. Jonagold cultivar has highest infestation with 73 % damage ratio in all cultivars in 2007. Key words: Cydia pomonella, codling moth, apple cultivars, damage severity, population fluctuations. iv

ÖNSÖZ Yüksek lisans tez çalışmamda konunun belirlenmesinden sonuçlandırılmasına kadar olan her aşamada yakın ilgi ve desteğini gördüğüm danışman hocam Sayın Prof. Dr. Celal TUNCER e şükranlarımı sunarım. Ayrıca özellikle ders aşamasında ve seminerimin hazırlanmasında desteğini gördüğüm Sayın Prof. Dr. Meryem UYSAL teşekkür ederim. Enstitümüzde bu çalışmanın yapılmasına imkân veren Enstitü Müdürümüz Enver Murat DOLUNAY ve Müdür Yardımcımız Suat KAYMAK a teşekkür ederim. Yüksek lisans çalışmam süresince benden yardımlarını esirgemeyen değerli mesai arkadaşlarım; Adem ATASAY, Alamettin BAYAV, Mehmet AKSU, Hamza ŞENYURT, Rafet SARIBAŞ, Sinan BUTAR, Şerif ÖZONGUN ve Enstitümüzde staj yapan stajyer öğrencilere teşekkür ederim. Tezimin yazımında ve hazırlanmasında katkıda bulunan değerli arkadaşım Mustafa PEKTAŞ a teşekkür ederim. Ayrıca tez çalışmam süresince bana olan desteğinden ve anlayışından dolayı eşim Gülden İŞCİ ye şükranlarımı sunuyorum. v

İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖZET.. iii ABSTRACT. iv ÖNSÖZ.. v ÇİZELGELER DİZİNİ.. viii ŞEKİLLER DİZİNİ x 1. GİRİŞ. 1 2. KAYNAK ARAŞTIRMASI.. 6 2.1. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Sistematikteki Yeri. 6 2.2. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Yaşam Dönemleri Ve Biyolojisi.. 7 2.3. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Sebep Olduğu Zararlanma Oranı ve Çeşit Duyarlılığı. 12 3. MATERYAL VE METOT. 16 3.1. Materyal.. 16 3.1.1. Elma çeşitleri. 16 3.1.2. Elma içkurdu feromon tuzakları 23 3.1.3.Biyolojik özelliklerin belirlenmesinde kullanılan ekipman 24 3.1.3.1. Meyve eti sertliğinin ölçülmesi.. 24 3.1.3.2. İklim verilerinin alınması 24 3.1.3.3. Meyve kabuk renginin belirlenmesi... 24 3.1.3.4. Elma içkurdu larvasının açtığı galeri boyunun belirlenmesi.. 24 3.1.4. Deneme bahçesinde kullanılan pestisitler.. 24 3.1.5. Deneme yerinin özellikleri.. 25 3.2. Metot... 27 3.2.1. Elma içkurdunun deneme bahçesinde populasyonunun belirlenmesi 27 3.2.2. Elma içkurdu için etkili sıcaklık toplamının hesaplanması 28 3.2.3. Fenolojik gözlemler. 29 3.2.4. Elma içkurdu larvasının meyvede çıkış yerlerinin belirlenmesi. 31 3.2.5. Elma içkurdu larvasının açtığı galeri boyunun belirlenmesi.. 31 3.2.6. Kurtlu ve sağlam meyve oranlarının belirlenmesi 32 3.2.6.1. Yere dökülen meyvelerde kurtlanma oranlarının belirlenmesi 32 3.2.6.2. Hasat edilen meyvelerde kurtlanma oranlarının belirlenmesi 32 3.2.6.3. Meyvelerde genel kurtlanma oranlarının belirlenmesi. 33 3.2.7. Hasat zamanının tespiti.. 33 3.2.7.1. Tam çiçeklenmeden hasada kadar geçen gün sayısı 34 3.2.7.2. Nişasta miktarının tespit edilmesi 34 3.2.8. Meyve eti sertliği ve zarar ilişkisinin belirlenmesi. 34 3.2.9. Kabuk rengi ve kurtlanma oranı. 35 4. ARAŞTIRMA BULGULARI 37 4.1. Elma Ağaçlarında Fenolojik Gözlemler. 37 4.2. Elma Çeşitlerindeki Elma İçkurdunun Kurtlanma Oranları. 43 4.2.1. Elma çeşitlerindeki elma içkurdunun genel kurtlanma oranları. 43 4.2.2. Elma çeşitlerindeki elma içkurdu nun hasat edilen meyvelerdeki kurtlanma oranları.. 48 4.2.3. Elma çeşitlerinde elma içkurdundan kaynaklanan meyve dökümlerinin mevsimsel dağılımı ve kurtlanma oranları. 51 4.3. Feromon Tuzaklarda Yakalanan Elma İçkurdu Kelebek Sayıları 62 vi

4.4. Eğirdir Koşullarında Elma İçkurdu İçin Etkili Sıcaklık Toplamları Ve Döl Sayısı.. 73 4.5. Elma İçkurdu Larvasının Açtığı Galeri Boyu. 76 4.6. Elma İçkurdu Larvasının Meyvede Çıkış Yerlerinin Belirlenmesi 77 4.7. Elma Çeşitlerinin Renk Değerleri Ve Kurtlanma Oranı 80 4.8. Meyve Renk Değerleri İle Kurtluluk Oranı Arasındaki İlişki 81 4.8.1. Elma çeşitlerinin L renk değerleri ile kurtluluk oranı arasındaki ilişki 81 4.8.2. Elma çeşitlerinin hue değerleri ile kurtluluk oranı arasındaki ilişki... 81 4.8.3. Elma çeşitlerinin kroma değerleri ile kurtluluk oranı arasındaki ilişki 81 4.8.4. Meyve renk değerleri ve kurtlanma oranlarının çoklu regresyon ile karşılaştırılması. 81 4.9. Meyve Eti Sertlik Değerleri Ve Kurtlanma Oranı. 82 4.10. Elma Çeşitlerinin Meyve Eti Sertlik Değerleri ile Kurtluluk Oranı Arasındaki İlişki 84 5. TARTIŞMA... 85 6. SONUÇ VE ÖNERİLER... 92 7. KAYNAKLAR.. 94 vii

ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa No Çizelge 3.1. Çizelge 3.1. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan erkenci elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları 17 Çizelge 3.2. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan orta mevsim elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları.. 17 Çizelge 3.3. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan geçci elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları.. 18 Çizelge 3.4. Deneme parselinde kullanılan pestisitler.. 25 Çizelge 3.5. Yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında fenolojik dönemler 29 Çizelge 4.1. Elma çeşitlerinde 03.04.2006-13.08.2006 tarihleri arasındaki fenolojik veriler. 38 Çizelge 4.2. Elma çeşitlerinde 03.04.2007-13.08.2007 tarihleri arasındaki fenolojik veriler. 40 Çizelge 4.3. 2006-2007 Yıllarında erkenci elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları.. 43 Çizelge 4.4. 2006-2007 Yıllarında orta mevsim elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları.. 44 Çizelge 4.5. 2006-2007 Yıllarında geçci elma çeşitlerinde elma içkurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları. 45 Çizelge 4.6. 2006-2007 Yıllarında bütün elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları 46 Çizelge 4.7. Elma çeşitlerinde kurtlanma oranlarının yıllara göre dağılımı ve çeşitlerin kurtlanma oranlarına göre gruplandırılması.. 47 Çizelge 4.8. 2006-2007 Yıllarında hasat döneminde erkenci elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları.. 48 Çizelge 4.9. 2006-2007 Yıllarında hasat döneminde orta mevsim elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları 49 Çizelge 4.10. 2006-2007 Yıllarında hasat döneminde geçci elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları 49 Çizelge 4.11. 2006-2007 Yıllarında hasat döneminde bütün elma çeşitlerinde elma iç kurdunun sebep olduğu kurtlanma oranları 50 Çizelge 4.12. 2006 yılında erkenci elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları. 51 Çizelge 4.13. 2007 yılında erkenci elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları. 52 Çizelge 4.14. 2006 yılında orta mevsim elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları.. 54 Çizelge 4.15. 2007 yılında orta mevsim elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları. 56 Çizelge 4.16. 2006 yılında geçci elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları. 58 Çizelge 4.17. 2007 yılında geçci elma çeşitlerinde dökülen sağlam ve kurtlu meyveler ile % kurtlanma oranları 60 viii

Çizelge 4.18. 2006 Yılında feromon tuzaklarda elma içkurdu 1. dölünde yakalanan kelebek sayıları 62 Çizelge 4.19. 2006 Yılında feromon tuzaklarda elma iç kurdu 2. dölünde yakalanan kelebek sayıları. 63 Çizelge 4.20. 2007 Yılında feromon tuzaklarda elma iç kurdu 1. dölünde yakalanan kelebek sayıları. 67 Çizelge 4.21. 2007 Yılında feromon tuzaklarda elma iç kurdu 2. dölünde yakalanan kelebek sayıları. 68 Çizelge 4.22. Üç farklı formül kullanılarak hesaplanan 2006 ve 2007 yıllarına ait aylık etkili sıcaklıklar toplamı 74 Çizelge 4.23. Elma içkurdu larvasının hasat dönemine kadar açtığı galeri boyları 76 Çizelge 4.24. Elma çeşitlerine göre larvaların meyveden çıkış deliklerinin yerleri ve % oranları.. 79 Çizelge 4.25. 2006 yılında elma çeşitlerinin renk değerleri (l, hue ve kroma) ve 2006 yılındaki kurtlanma oranları (%).. 80 Çizelge 4.26. Meyve renk değerleri ve kurtlanma oranlarının çoklu regresyonun varyans analiz tablosu 82 Çizelge 4.27. 2006 Yılında elma çeşitlerinin sertlik değerleri (kg), ile 2006 yılındaki kurtlanma oranları (%).. 83 ix

ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa Şekil 1.1. 2005 Yılında ülkelere göre elma üretim miktarları.. 2 Şekil 3.1. Denemede kullanılan elma çeşitlerinin bahçedeki dağılımı.. 18 Şekil 3.2.Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan erkenci elma çeşitleri.. 20 Şekil 3.3.Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan orta mevsim elma çeşitleri.. 21 Şekil 3.4 Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan geçci elma çeşitleri 23 Şekil 3.5. Elma içkurdu feromon tuzağı. 23 Şekil 3.6. Boğazova vadisinin ve deneme alanının uzaktan görüntüsü. 26 Şekil 3.7. Deneme parselinden görünümler.. 26 Şekil 3.8. Elma içkurdu yumurtası. 27 Şekil 3.9. Elma içkurdu larvası (solda) ve zararı (sağda).. 27 Şekil 3.10. Elma içkurdu pupası (solda) ve meyvenin içinde (sağda).. 28 Şekil 3.11. Elma içkurdu ergini (solda) ve feromon tuzağında yakalanan erginler (sağda). 28 Şekil 3.12. Elma içkurdu larvasının açtığı galeri boyunun dijital kumpas kullanılarak ölçülmesi 31 Şekil 3.13. Yere dökülen meyvelerin kurtlu ve sağlam olarak sayılması.. 32 Şekil 3.14. Hasat edilen meyvelerin kurtlu ve sağlam olarak sayılması 33 Şekil 3.15. Meyve eti sertliğinin ölçülmesi 35 Şekil 3.16. Meye kabuk renginin ölçülmesi.. 35 Şekil 3.17. Renk skalası (L,a, b ve Hue o ). 36 Şekil 4.1. Elma ağaçlarında bazı fenolojik dönemler... 42 Şekil 4.2. 2006 Yılı bütün tuzaklarda yakalanan ortalama kelebek sayılarının tarihlere göre dağılımı 64 Şekil 4.3. 2006 Yılı 1.tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 65 Şekil 4.4. 2006 Yılı 2. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı 65 Şekil 4.5. 2006 Yılı 3. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 66 Şekil 4.6. 2006 Yılı 4. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 66 Şekil 4.7. 2006 Yılı 5. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 67 Şekil 4.8. 2007 Yılı bütün tuzaklarda yakalanan ortalama kelebek sayılarının tarihlere göre dağılımı 69 Şekil 4.9. 2007 Yılı 1.tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 70 Şekil 4.10. 2007 Yılı 2. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı.. 70 Şekil 4.11. 2007 Yılı 3. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı.. 71 Şekil 4.12. 2007 Yılı 4. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı.. 71 Şekil 4.13. 2007 Yılı 5. tuzakta yakalanan kelebeklerin tarihlere göre dağılımı. 72 Şekil 4.14. Deneme parselinde 2006-2007 yıllarında aylara göre ortalama sıcaklık.. 75 Şekil 4.15. Deneme parselinde 2006-2007 yıllarında aylara göre ortalama nisbi nem 75 Şekil 4.16. Erkenci redfree çeşidinde larvanın açtığı galeri boyu. 77 Şekil 4.17. Geçci granny smith çeşidinde larvanın açtığı galeri boyu. 77 Şekil 4.18. Elma içkurdu larvasının meyvenin yan kısmı (solda) ve meyve çiçek çukurundaki çıkış delikleri (sağda) 78 x

Şekil 4.19. Elma içkurdu larvasının meyve sap dibindeki çıkış deliği (solda) ve meyvenin yan kısmında kabukta oluşturduğu zarar (sağda).. 78 Şekil 4.20. Elma çeşitlerinin meyve eti sertliği ile kurtluluk oranı arasındaki ilişki 84 xi

1 1. GİRİŞ Elma (Malus communis L.) Rosales takımı, Rosaceae familyası, Pomodiae alt familyasının Malus cinsine girmektedir. Ilıman iklim meyve türleri içerisinde elma, kültürü milattan öncesine dayanan bir meyve olarak karşımıza çıkmaktadır. Orijini, Anadolu da dahil olmak üzere Güney Kafkasya ya kadar uzanan bir coğrafyayı içeren elma, çok değişik ekolojilerde yetiştirilebilmektedir. Şu anda dünya üzerinde pek çok bölgede geniş plantasyonları bulunmaktadır (Özongun ve ark. 2004). Dünya üzerinde çok geniş alanlara yayılmış olan elma, pek çok bölgeye en kolay adapte olabilen bir meyve türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünya üzerinde 6000 çeşidi bulunan elmanın Türkiye de ise 450-500 çeşidinin olduğu bilinmektedir (Özbek 1978). Yetiştiriciliği çok geniş alanlara yayılmış olan ve kültürü milattan öncesi dönemlere dayanan elma; taze sofralık olarak tüketilmekle birlikte püre, cips, sirke, çay, reçel, marmelat, tıbbi bitki ve meyve suyu olarak ta kullanılmaktadır. Meyve ve meyve suları; A, C, E vitaminleri, karatenoid ve flavonoidler gibi birçok çeşit antioksidan bulundururlar. Ayrıca antioksidan özellik gösteren provitamin A (beta-karoten) ve selenyum da meyve ve meyve sularında değişik miktarlarda bulunmaktadır. Elma, armut, ayva ve bunların suyunda bulunan kuersetin ise kansere karşı etkilidir; kılcal damarların, mide sağlığının ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar; alerjilere ve katarakta karşı etkilidir (Ekşi ve Akdağ 2005). Türkiye pek çok meyve türünün anavatanı, pek çoğunun da doğal yetişme alanıdır. Bir çok meyve türünde de üretim miktarı itibariyle ilk sıralardadır. Ülkemizde tarım sektörünün önemli bir bölümünü meyvecilik oluşturmaktadır. 2004 yılı verilerine göre; ülkemizde 1.558.000 hektarlık meyve ağacı alanı toplam tarım arazileri içinde %5.86 lık bir paya sahiptir. 58.813.000 adet yumuşak çekirdekli meyve ağacının, 42.400.000 ini elma oluşturmaktadır (Anonymous 2005). Dünya elma üretimi yıllık 62 milyon tonun üzerindedir. Türkiye ise 2.55 milyon ton elma üretim miktarı ile dünya üretiminde 3. sırada bulunmaktadır

2 (Anonymous 2006). Şekil 1.1 de 2005 Yılı Ülkelere Göre Elma Üretim Miktarları gösterilmiştir. 30,0 25,0 20,0 15,0 10,0 5,0 0,0 Çin A.B.D. Türkiye İran Fransa Italya Polanya Rusya Hindistan Şili Üretim Miktarı(Milyon Ton) Ülke Adı 2006 ). Şekil 1.1. 2005 Yılında ülkelere göre elma üretim miktarları (Anonymous Isparta ilinde üretilen elma ülke ticaretine konu olan elmanın % 22 sini oluşturmaktadır. İldeki toplam meyve ağacı sayısı 4.9 milyon, elma ağacı sayısı ise 3.2 (%65) milyondur. 490.000 ton yumuşak çekirdekli meyve üretiminin % 99 unu, tüm meyve üretiminin ise % 82 sini elma üretimi oluşturmaktadır (Özongun ve ark. 2004). Ülkemiz elma yetiştiriciliği bakımından Dünya da ilk sıralarda bulunmasına rağmen üretilen elmanın uluslararası piyasalarda değerlendirilmesinin ise çok düşük seviyelerde kaldığı görülmektedir. Türkiye 2005 yılında yurtdışına 29.042 ton elma ihraç etmiş, buna karşılık 4.000 ton elma ithalatında bulunmuştur (Anonymous 2006) İhracat rakamlarında göze çarpan bu düşüklüğün sebepleri arasında; birim alandan elde edilen elma üretimimizin az olması, dolayısıyla girdi maliyetlerinin artması sonucunda dünya piyasalarında rekabet gücümüzün azalması ve özellikle Avrupa

3 pazarında tüketicilerin damak tadına hitap eden çeşitlerin yetiştiriciliğinin yapılmaması gelmektedir. Meyve suyu sektöründe elma başlıca hammadde olma konumunu korumaktadır. Meyve suyu sektöründe elma suyu % 37.9 ile birinci durumdadır. İhracatta elma suyu konsantresi ise 54.593 ton ile ilk sırayı almakta ve değer olarak 46.4 milyon dolar olan meyve suyu ihracatının % 50 sini oluşturmaktadır (Ekşi ve Akdağ 2005). Eğirdir yöresinde elma üreticileri ile yapılan bir anket çalışmasında, işletmecilerin yeni tesis edecekleri bahçelerde kullanmayı düşündükleri çeşitlerin başında halen geleneksel olarak üretimi yapılan Golden Delicious ve Starking Delicious çeşitleri gelmektedir. Bu çeşitlerden farklı olarak kullanımı düşünülen Starkrimson Delicious ve Starkspur Golden Delicious geleneksel üretimi yapılan bu çeşitlerin spur tipidir. Diğer çeşitlerin oranı ise oldukça düşüktür (Karamürsel ve ark. 2004). Bu çeşitler dünya üretiminde halen % 40 lık paya sahip (Anonymous 2001) olmasına rağmen pazar fiyatları düşük olan ve önümüzdeki yıllarda üretimdeki payları azalacağı düşünülen çeşitlerdir. 2001 Dünya Elma Raporu nda; başlıca elma çeşitlerinin pazar paylarının değişeceği belirtilmektedir. Tahminlerde özellikle Avrupa pazarı için yetiştirilen Jonagold, Gloster, Cox Orange, Elstar talep daralması yaşayacak çeşitler arasında bulunmuştur. Ayrıca Fuji, Gala, Braeburn ve Pink Lady gibi yeni çeşitlerde rekabetin kızışması beklenmektedir. Son yıllarda dünya üzerinde popüler olup, Türkiye de adaptasyon çalışmaları tamamlanmış bazı yeni çeşitler ile kapama bahçeler kurulmaya başlanmıştır (Bayav ve ark. 2005). Meyve yetiştiriciliğinin en önemli sorunları arasında değişik hastalık ve zararlılarla mücadele bulunmaktadır. Elma yetiştiriciliğinde ana zararlı olarak Elma içkurdu çok önemli bir yere sahiptir. Bu zararlı meyvenin satılamaz hale gelmesine neden olmaktadır. Elma içkurdu, elma ağaçlarının en önemli zararlısıdır. Doğrudan meyve zararlısı olan larvalar, meyveleri delerek içlerinde galeriler açmakta, etli kısmını ve çekirdek evini yiyerek pislikler bırakmaktadırlar. Bütün bunların sonucu olarak meyvelerin dökülmesine, dökülmeden ağaçta kalabilen meyvelerin ise nitelik ve niceliklerinin bozulmasına ve dolayısıyla elmanın piyasadaki değerinin düşmesine

4 neden olmaktadır. Mücadelesi yapılmayan bahçelerdeki zararı % 60 hatta % 100 e kadar çıkabilmektedir. Ülkemizde elma üretim bölgelerinin her yerinde bulunmaktadır (Anonymous 1995). Pedigo (1996), Elma içkurdunun Japonya ve Batı Avustralya hariç dünyanın bütün ülkelerinde bulunduğunu ve elmanın en önemli zararlısı olmakla beraber, ceviz, armut ve ayvada zararlı olduğunu, yılda 1-3 döl verdiğini, zarar oranının % 20-95 arasında değiştiğini belirtmektedir. Friedrich ve ark. (2005), Jonafree çeşidi elmalardaki elma içkurdu zararının Redfree çeşidine oranla önemli oranda yüksek olduğunu, bunun muhtemelen her iki çeşidin hasat zamanındaki farklılıktan kaynaklandığını, erken hasat edilen Redfree çeşidinin zararlının sonraki populasyonunun etkisine maruz kalmadığını saptamışlardır. Yine bu çalışmada daha geçci bir çeşit olan Liberty nin daha fazla elma içkurdu zararına maruz kalmasının muhtemel olduğu, özellikle organik tarım yapılan bir elma bahçesinde elma içkurdu zararı bakımından çeşitler arasında fark olacağı ve bunun dikkate alınması gerektiği belirtilmektedir. Ülkemizde özellikle son yıllarda yetiştiriciliğinde hızlı bir artış görülen tam bodur ve yarı bodur anaçlar üzerine aşılı yeni çeşitlerin avantajları arasında; ağaçların erken meyveye yatması, birim alandan elde edilen elma üretiminin fazla olması, bakım işlemlerinin (budama, ilaçlama vb.) ve hasadının daha kolay olması bulunmaktadır. Elma yetiştiriciliğinde, çöğür anaç üzerine aşılanmış elma çeşitlerinde çok büyük ağaç tacı oluşmaktadır. Bu durum ise ağaçların yüksek kısımlarına ilaçların ulaşamamasına bağlı olarak elma içkurdunun ilaçlanmayan meyvelere daha fazla girmesine neden olmakta dolayısıyla meyvenin pazar değerinin düşmesine sebep olmaktadır. Bodur anaçlar üzerine aşılı çeşitlerde ise ağaçların daha küçük taç oluşturmasına bağlı olarak ilaçlamalar meyvelerin bütün yüzeylerine değdiğinden daha sağlıklı olmaktadır. Bu tez çalışması, Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü nde bulunan MM 106 anacı üzerine aşılı 30 elma çeşidinin fenolojik gelişme, meyve sertliği, meyve rengi, hasat zamanı ile elma içkurdunun sebep olduğu zarar oranları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü nde bulunan MM 106 (yarı bodur) anacı üzerine aşılı 30 elma çeşidinde böyle bir çalışmanın yapılması yeni

5 elma çeşitlerinin yetiştiriciliğinin benimsenmesi bakımından meyve özelliklerine ilave olarak önem taşımaktadır. Bu çeşitlerin elma içkurduna karşı ortaya koyacağı duyarlılık veya dayanıklılık yetiştiricilerin tercihini belirleyecek önemli kriterlerden birisi olabilecektir.

6 2. KAYNAK ARAŞTIRMASI Elma (Malus communis L.) ülkemizde uzun yıllardan beri yetiştiriciliği yapılan, üretim miktarı ve alan bakımından diğer ılıman iklim meyvelerinin başında gelen bir türdür (Küden ve ark. 1997). 2.1. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Sistematikteki Yeri Şube: Arthropoda Sınıf: İnsecta Takım: Lepidoptera Familya: Tortricidae Alt familya: Grapholitini Cins: Cydia Tür: Cydia pomonella (L.) Tortricidae familyası, Lepidoptera takımının en geniş familyalarından biridir. Bu familyaya ait dünya üzerinde 5000 den fazla tanımlanmış tür vardır ve özellikle tropik bölgelerde bu familyaya ait yeni kayıtlar devam etmektedir. Bu familya türleri dünyada sıcak ve tropikal dağlık bölgelerde tropikal ovalardan yani yüksekliği düşük bölgelerden daha yaygın olmasına rağmen, tropikal enlemlerdeki yağmur ormanlarında tür çeşitliliği daha fazladır (Horak ve ark. 1991). Grapholitini alt familyası; Collicularia Obraztsov, Cydia, Gephyroneura Obraztsov, Grapholita Treitschke, Pammene Hübner, Selania Stephens cinslerini içerir. Cydia cinsleri bütün dünyaya yayılmıştır fakat bu cinsin üyelerinin % 70 inden daha fazlası Holarctic bölgelerde tanımlanmıştır. Çoğu türleri monofagdır, meyvelerde ve uç sürgünlerde beslenirler. Bunların beslendiği bitki türlerinin familyaları arasında Rosaceae, Pinaceae, Leguminosae ve Fagaceae familyaları bulunmaktadır (Horak ve ark. 1991).

7 Biyolojisi 2.2. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Yaşam Dönemleri Ve Elma içkurdu yumurtası, başlangıçta süt beyazı renginde ve mumsu görünümdedir. Şekli oval ve 1.0-1.2 mm çapındadır. Yumurta gelişirken ortasında kırmızımsı bir halka görülmekte, açılmadan hemen önce ise gelişmiş larva yumurtanın içinde açıklıkla izlenebilmektedir. Yumurta açıldıktan sonra kabuğu konulduğu yere yapışır ve güneşte sedef gibi parladığı görülür (Anonymous 1995). Wyniger (1956), düşük sıcaklığın yumurta gelişimini etkileyeceğini, yağmurun ise yumurta gelişimine etkisinin olmayacağını bildirmiştir. Yağmur bazen açıkta kalan korunmasız yumurtaları etkiler. Nemin % 40-50 nin altında olması ve sıcaklığında 25 0 C nin üzerinde olması yumurta ölümlerinde artışa neden olduğunu belirtmektedir (Howell, 1991). Hathaway ve ark. na (1971) göre, Kuzey Amerika da yumurtaların % 12-62 si ölmektedir. Çünkü bu yumurtalar ya kısırdır, ya da abiotik faktörlerin etkisiyle ölmektedir. Wood (1965) ise, Yeni Zelenda da yumurtaların sadece % 4-7 sinin açıldığını bildirmektedir. Yumurta ölümleri yüksek oranda değişkendir ve nesiller arasında bunu belirlemek oldukça zordur (Howell, 1991). Yumurtadan yeni çıkan larva 2-3 mm boyundadır. Larvanın başı siyah, vücudu kremsi beyaz renktedir. Gelişmesini tamamlayan larvalar 12-20 mm büyüklüğe ulaşırlar. Vücut genellikle kremsi beyaz renkte olmakla birlikte olgun larvalarda hafifçe pembeye yaklaşır (Beers ve ark.1993). Olgun larva elipsoid şekilde ve kirli beyaz renkte koza örerek içinde pupa olmaktadır. Açık kahverengi olan pupa, ortalama 10 mm boyunda ve 2.5-3 mm enindedir (Anonymous 1995). Ergin gri renkli, vücut boyu yaklaşık 10 mm uzunluğunda ve ön kanatların uçlarında üçgen şeklinde çikolata renginde birer leke bulunur (Anonymous 1995). Erginlerin kanatlarında ilk bakışta fark edilmeyen fakat dikkatli incelendiğinde görülebilen, ince dalgalı gri ve beyaz renkli çapraz bantlar bulunur (Beers ve ark. 1993). Erkeklerde abdomen sonunda dıştan genital organlarını örten iki kapakçık ve bu kapakçıklarda ekseriya pulcuklar olduğu halde; dişilerde abdomenin sonunda,

8 ventralde kenarları ince tüylerle çevrili bir göçük bulunmaktadır. Erginlerin kanat açıklığı 18-20 mm dir (Anonymous 1995). Newcomer ve Whitcomb (1924) ile Putman ın (1963) bildirdiğine göre; dişiler öncelikle öğleden sonra geç saatlerde yumurtlarlar ve yumurtlamalar akşam üzeri 18-21 saatleri arasında en üst seviyeye ulaşır. Rield ve Loher in (1980) bildirdiğine göre de; ortalama yumurtlama akşam karanlığından 2,5 saat kadar önce gerçekleşir. Wildbolz (1958) ise yumurtlamanın günün herhangi bir saatte olabileceğini bildirmektedir (Howell, 1991). Mani ve ark. ın (1974) bildirdiğine göre, günün erken saatlerinde havanın bulutlarla kapalı olması sıcaklığın ve ışık yoğunluğunun düşmesine sebep olmakta, bu durum uçuş ve çiftleşmeyi azaltmaktadır (Howell, 1991). Klinger ve ark. (1958), yumurtlamanın sadece 12-30 0 C ler arasında olduğunu belirtmektedir (Howell, 1991). Parker a (1959) göre, yumurtlamayı, 107 m/dakika nın üzerindeki rüzgar ya da yağmur engelleyebilir (Howell, 1991). Elma içkurdu dişisinin koymuş olduğu yumurta sayısı 100 e kadar çıkabilmektedir. Böylece bir dişi böcek nedeniyle 100 kadar meyve kurtlanmaktadır (Anonymous 1995). Jackson a (1979) göre, elma ağaçlarındaki her meyvede elma içkurdu yumurtaları doğal bir şekilde dağılım gösterdiği için maksimum düzeyde meyve zarar görmektedir ( Barnes 1991). Wildbolz (1958), elma kokularının ergin dişinin yumurtlaması üzerinde uyarıcı etkisi olduğunu bildirmiştir. Elma kabuğunun içeriğinde bulunan E,E α ve Z,E α- farnesenelerin Elma İçkurdu için kairomonelara benzer fonksiyonları vardır ( Barnes 1991). Sutherland (1973), kabukta bulunan bu farnesenlerin yeni çıkan larvalar üzerinde güçlü bir cazibe özelliği olduğunu bildirmiştir. Charmillot ve ark. na (1973) göre, elmadaki bu kokular çiftleşmemiş dişileri kendilerine çekmektedir. Wearing ve ark. na (1973) göre ise bu kokular aynı zamanda çiftleşmiş dişilerin sayısını da artırmaktadır ( Barnes 1991). Sutherland ve ark. (1977), meyve büyüklüğü ile toplam farnesene miktarının birbiriyle ilişkili olduğunu bildirmektedir. MacLellan (1962), yumurtlamanın her ağaçtaki meyve sayısı ile orantılı olduğunu belirtmektedir ( Barnes 1991).

9 Elma içkurdu kışı daha ziyade ağaç gövdesinin çatlamış kabukları arasında, kısmen de yere dökülmüş toprakta bulunan kalıntılar arasında, ambalaj ve depolama yerlerinde ördükleri kokon içinde olgun larva döneminde geçirmektedir. Kışlama döneminde doğal düşmanları ve kötü hava koşulları nedeniyle % 30-40 civarında ölüm olabilmektedir (Anonymous 1995). Kışlayan larva mayıs başlarına doğru pupa dönemine girer. İlkbahar ergin çıkışları genellikle mayıs ayından (bazı yıllar nisan ortalarında) başlamakta ve bazen temmuz ortalarına kadar devam etmektedir (Anonymous 1995). Beers ve ark. (1993), ABD de Kuzeybatı Pasifik Bölgesinde zararlının ilk erginlerinin Red Delicious çeşidinde tam çiçeklenme döneminde çıktığını bildirmişlerdir. Sıcaklığa bağlı olarak ergin çıkışlarının zirveye ulaştığı nokta 17-21 gün kadar sonra olur. Erginlerin çıkışı 6-7 hafta devam eder ve erginler genellikle akşam alacakaranlık sıcaklığının 15 0 C nin üzerindeki sıcaklıklarda daha aktif olurlar (Beers ve ark. 1993). Erginlerin yumurta bırakışı kısa preovipozisyon döneminden sonra başlamakta, ancak bunun için akşam alacakaranlık sıcaklığının üst üste iki akşam 15 0 C nin üzerinde olması gerekmektedir. Yumurtalar önceleri yapraklara, ince dallara daha sonra meyvelere teker teker bırakılmaktadır (Anonymous 1995). Putman ın (1963) bildirdiğine göre, yumurtaların çoğu elmalara yakın yaprakların pürüzsüz üst yüzeyine bırakılır. Daha düşük oranda yumurtalar meyveye bırakılır ( Barnes 1991). Beers ve ark. (1993), ilk dölün yumurtalarının yapraklara bırakıldığını, buna rağmen meyvelerde de bulunabileceğini bildirmişlerdir. Yumurta açılışından sonra, ilk dönem larvalar kendilerine hemen girmek için uygun bir meyve araştırmaktadırlar. İlk larvaların çıkışı ile meyveye girişi arasındaki süre, birçok etkenlere bağlı olmak üzere genellikle 4-8 saat arasında değişmektedir. Meyveye giriş öncesi larva çok hassas olduğundan; rüzgar, yağmur ve avcı türlerden dolayı yüksek oranda ölüm olabilmektedir (Anonymous 1995). Bırakılan yumurtalar 8-14 gün içinde açılmakta, çıkan larva meyveye calyx (çiçek çukuru), ya da meyvenin yan tarafından girmektedir (Beers ve ark. 1993). Chugunin (1929), Plourde ve ark. na (1985) göre, yeni çıkan larvalar meyveye genellikle (% 60-91) meyvenin direk ışık almayan korunaklı yan

10 kısımlarından, % 3-15 oranında ise çiçek çukuru ve sap dibinden girdiğini bildirmişlerdir. Fisher-Colbrie ve ark. (1976) ise, çiçek çukuru ve sap dibinden girişin armutta daha yaygın olduğunu belirtmişlerdir (Howell, 1991). Larva, meyveye elmanın çiçek çukurundan, veya meyvenin yan tarafı ile sapa yakın kısmından girer. Elma içkurdu larvası, meyveye girdikten sonra meyvenin merkezine doğru tünel açmaya ve oradaki çekirdekler üzerinde beslenmeye meyillidir. Bu özellik Elma içkurdu larvalarını, daha ziyade çekirdekler üzerinde beslenmeyen fakat meyve içinde zararlı diğer Tortricidae familyasına ait üyelerden ayırır (Anonymous 1995). Larvaların çekirdekle beslenmesi elma, armut ve cevizde belirgin bir özelliktir. Heriot ve Waddell (1942), olgunlaşmamış meyve çekirdeği yerine meyve pulpuyla beslenen larvalarda diyapoza girme oranının daha yüksek olduğunu bildirmektedir ( Barnes 1991). Goonewardene ve ark. nın (1984) bildirdiğine göre, bitki büyüme düzenleyicilerinin kullanılmasıyla oluşan çekirdeksiz meyveler ile çekirdekli meyveler kıyaslandığında elma içkurdu zararı çekirdekli meyvelerde daha yüksektir. Söz konusu zarar çeşide ve meyve büyüklüğüne göre de değişmektedir. Speyer (1932) gibi bazı araştırıcılar, yaprakla beslenen larvaların hayatta kalıp kalamayacağını araştırdı. Yaprakla beslenen larvalarda ölümün yüksek, gelişmenin düşük seviyede kaldığı, hayatta kalan dişilerde de gelişimin düşük ve üreme gücünün azaldığı bildirilmektedir ( Barnes 1991). Jackson (1982), yeni çıkan larvaların öncelikle daha önce larva girişi olmayan meyveleri % 66 oranında tercih ettiğini, ancak % 33 oranında da larva girişi olan meyveye de tekrar girebildiğini, bir meyvede 2-5 adet giriş deliğinin bulunabileceğini belirtmiştir. Larvalar meyvede beslenerek zarara sebep olurlar. İki türlü zarar şekli vardır. İlk zarar şeklinde derin giriş delikleri açarak meyvenin çekirdeğine doğru ilerler, ikinci zarar şeklinde ise meyvede yüzeysel delikler açması ve bu deliklerin ilerlememesi şeklindedir. İlk zarar şeklinde larva meyvenin merkezine doğru delik açarak ilerler ve çekirdeklerde beslenir. Kahverengi dışkılarını giriş deliğinden ya da yeni bir delik açıp oradan meyvenin dışına çıkarır. Armutlarda bu tip zarar öncelikle çiçek çukurunda görülür. Olgun meyvelerde sıklıkla girişin etrafı kırmızı bir halka ile çevrilmiştir. İkinci tip zararda ise yüzeysel girişler olur, larva ölür ya da oradan

11 girmekten vazgeçip başka bir yerden girmeyi dener. Larvanın meyvenin içine girdiği durumlarda buralarda oluşan bakteri ve mantarlar sebebiyle meyveyi çürütür. Her iki tip zarar şeklinde de meyveler pazar değerini kaybeder. (Beers ve ark. 1993). Meyve içinde 30-40 gün beslenerek olgunlaşan larva ağaç gövdesinin çatlamış kabukları arasında veya toprakta bulunan kalıntılar arasında kokon örmek üzere meyveyi terk etmektedir. Bunlar daha sonra pupa olarak, ya aynı yılın yaz erginleri şeklinde veya pupa olmayıp da diyapoza geçmeleri halinde ertesi ilkbaharda ilkbahar erginlerinin bir bölümü olarak çıkmaktadırlar (Anonymous 1995). Larvanın dönemi 3-4 hafta alır ve daha sonra larva kokon örmek için meyveden ayrılarak kendine korunaklı bir yer arar. Larva pupa olabilir ve ikinci dölün erginleri çıkar ya da takip eden ilkbahara kadar larva olarak kalır. Her yıl bazı birinci döl larvaları diyapoza girer, gelişme ertelenir ve inaktif duruma geçerler. Kokon halinde olanlardan 2-3 hafta sonra erginler çıkar (Beers ve ark. 1993). İkinci dölün erginleri temmuzun başında çıkmaya başlarlar. Ergin aktivitesinin en yüksek noktası temmuz ortası ağustos başlarıdır. Bu aktivite eylül başlarına kadar devam eder. İkinci dölün larvaları temmuz ortasından eylül sonlarına kadar meyvede bulunur. İkinci dölün olgun larvaları ağustos başından ortasına kadarki dönemde elmalardan ayrılarak kışı geçirecek yer ararlar (Beers ve ark. 1993). Shel deshova (1967), ekolojik faktörlerin, Elma içkurdunun Kuzey ve Güney Yarımkürede yayılmasında etkili olduğunu ve 25. paralele kadar bulunduğunu, Kuzey Yarımkürede gelişimini tamamlayabilmesi için 10 0 C nin üzerinde 600 gün dereceye ihtiyaç duyduğunu bildirmiştir ( Barnes 1991). Croft (1982), Elma içkurdunun [Cydia pomonella (L.)] nun bütün dünyada elmanın en önemli zararlısı olduğunu, yılda 2 veya daha fazla nesil verdiğini, mücadele yapılmayan bahçelerde elma kurtlanma oranlarının % 25 in üzerinde olduğunu belirtmektedir. ABD Idaho da yetiştirilen tüm elma çeşitlerinin elma içkurduna karşı hassas olduğu, bu zararlının eyaletteki en önemli elma zararlısı olduğu bildirilmektedir (Anonymous 2005 a). Beers ve ark. (1993), Elma içkurdunun Kuzey Amerika da yılda 2 döl verdiğini sıcak geçen yıllarda ise kısmi bir 3.döl verdiğini ancak bu durumun istisnai olduğunu, 3. dölün erginlerinin ağustos sonu eylül başında görüldüğünü bildirmektedirler.

12 Elma içkurdu ülkemizde genellikle yılda 2 döl, bazı yer ve yıllarda kısmi bir 3. dölde verebilmektedir (Anonymous 1995). Kovancı ve ark.(2000), 1998-1999 yıllarında Bursa ilinde yaptıkları çalışmada elma içkurdunun yılda 3 döl verdiğini tespit etmişlerdir. Özbek ve ark. (1995), Elma içkurdunun ülkemizdeki en önemli elma zararlısı olduğunu, yılda bölgelere göre değişmek üzere 2-3 döl verdiğini, zarar oranının bazı yıllarda % 100 e ulaştığını, elma dışında ayva, şeftali,ceviz, erik, armut ve kayısıda da zarar yaptığını belirtmektedirler. Pedigo (1996), elma içkurdunun Japonya ve Batı Avustralya hariç dünyanın bütün ülkelerinde bulunduğunu ve elmaların en önemli zararlısı olmakla beraber, ceviz, armut ve ayva da da zararlı olduğunu, yılda 1-3 döl verdiğini, zarar oranının %20-95 arasında değiştiğini bildirmektedir. Beers ve ark. (2000), elma içkurdunun Japonya, Tayvan, Kore ve Çin in Doğu Bölgeleri hariç dünyanın bütün ülkelerinde bulunduğunu, iklime bağlı olarak yılda 1-4 döl verdiğini rapor etmişlerdir. Beers ve ark. (2000), Elma içkurdunun konukçuları arasında Avrupa ve Asya armutları, ayva, ceviz, erik, şeftali, nektarin ve kayısı olduğunu, bu meyvelerden ceviz ve erikte devamlı görülebilirken diğerlerinde bazı durumlarda zarar yaptığını belirtmişlerdir. Barnes e (1991) göre zararlının farklı konukçuları tercih etmesi; gelişmeye, diyapoza, fenolojiye ve populasyon dinamiğine göre değişmektedir (Beers ve ark. 2000) 2.3. Elma İçkurdunun [Cydia pomonella (L.)] Sebep Olduğu Zararlanma Oranı Ve Çeşit Duyarlılığı Isley (1943), zararlının ikinci dölünden önce olgunlaşan erkenci çeşitlerde daha az zarar görüldüğünü, daha geç olgunlaşan çeşitlerin yetiştirilmesinden kaçınılarak zararın önemli ölçüde azaltılabileceğini bildirmiştir (Barnes 1991). Geier (1964), Avustralya da elma meyvelerinde elma içkurdunun sebep olduğu zarar oranının % 65-100 arasında olduğunu belirtmektedir (Barnes 1991). Glass ve Lienk (1971), zararlının yılda bir döl verdiği ve kısmi olarak ikinci dölünün oluştuğu New York ta Ontario Gölü yakınlarında yapılan bir çalışmada, on

13 yıl boyunca insektisit kullanılmayan bahçelerde yapılan gözlemlerde, meyvelerde zararlanma oranının % 7-35 arasında değiştiğini bildirmektedir (Barnes 1991). MacLellan (1977), zararlının yılda bir döl verdiği, Nova Scotia şartlarında yapılan bir çalışmada, on iki yıl boyunca insektisit kullanılmayan bahçelerde yapılan gözlemlerde, çeşide bağlı olmakla birlikte meyvelerde zararlanma oranının % 6-10 arasında değiştiğini bildirmektedir (Barnes 1991). Riedl ve Croft (1978), elma içkurdundan dolayı zarar gören meyvelerin güneydeki Illionis te zararlının ikinci ve kısmi olarak ta üçüncü dölünün zararına maruz kalmasından dolayı daha fazla olduğunu, Georgia da ise dört ve kısmi olarak ta beş döl verdiğini bildirmektedirler (Barnes 1991). Tanskii ve Bulgak (1981), elma yetiştiriciliği yapılan, elma içkurdu zararlısının iki ya da daha fazla döl verdiği yerlerde örneğin Kırım Yarımadasında meyvelerdeki zararlanma oranının % 84 ten daha fazla olabildiğini bildirmişlerdir (Barnes 1991). Painter (1951), elmanın farklı çeşitlerinin elma içkurduna karşı farklı seviyede hassasiyet gösterdiğini, Jonathan ında içinde bulunduğu grubun daha az hassas olduğunu bildirmektedir ( Barnes 1991). Putman (1963), depodan alınmış Jonathan çeşidinin meyvelerinin üzerindeki mumsu tabakanın yeni çıkan elma içkurdu larvaları üzerinde toksik etki oluşturduğunu bildirmiştir. Dayanıklılık çalışmalarında, dayanıklı olarak seçilmiş çeşitlerin % 10 u kontrol çeşidi olan Jonathan çeşidinden daha az zarar görmüştür ve bu % 10 luk gruba giren çeşitler dayanıklılık kaynağı olarak tanımlanabilir (Barnes 1991). Cossentine ve Madsen (1980), ilaç kullanılmayan 87 yabani elma çeşidinde yaptıkları çalışmada, Elma içkurdunun birinci dölünün larvalarının bütün elmalara girmediğini, fakat Ağustos ayındaki ikinci dölün zararının bütün elmalarda görüldüğünü bildirmişlerdir. Zaki (1999), farklı elma varyetelerine elma içkurdu tarafından değişen oranlarda zarar verildiğini, bazı yerli varyetelerin zararlı tarafından daha az oranda tercih edildiğini saptamıştır. Bezemer ve Mills (2001), elma içkurdunun cevizdeki zarar oranının erkenci ve geçci olma durumuna göre değişim gösterdiğini, zarar oranının erkenci çeşitlerde

14 daha yüksek olduğunu ve bunun bitki fenolojisindeki farklılıktan kaynaklandığını bildirmektedirler. Dwivedi ve ark. (2005), denemede kullandıkları 11 yerel elma varyetesinde elma içkurdunun zararlı olduğunu, ancak diğer elma bahçelerinde zararlının sorun oluşturmadığını belirtmektedirler. Thomas (2005), organik elma yetiştiriciliğinde zararlılarla mücadele etmek amacıyla Kaolin i denedikleri araştırmasında, kullandığı elma varyeteleri arasında elma içkurdunun zararı bakımından önemli fark elde ettiğini belirtmektedir. Elma içkurduna karşı mücadelede erkenci ve dayanıklı varyete kullanmanın mücadele yöntemlerinden birisi olduğu belirtilmektedir ( Anonymous 2005 b), Friedrich ve ark. (2005), Jonafree çeşidi elmalardaki elma içkurdu zararının Redfree çeşidine oranla önemli oranda yüksek olduğunu, bunun muhtemelen her iki çeşidin hasat zamanındaki farklılıktan kaynaklandığını, erken hasat edilen Redfree çeşidinin zararlının sonraki populasyonlarının etkisine maruz kalmadığını saptamışlardır. Yine bu çalışmada daha geçci bir çeşit olan Liberty nin daha fazla elma içkurdu zararına maruz kalmasının muhtemel olduğu, özellikle organik tarım yapılan bir elma bahçesinde elma içkurdu zararı bakımından çeşitler arasında fark olacağı ve bunun dikkate alınması gerektiği belirtilmektedir. Aydar ve ark. (2007), Isparta (Eğirdir) koşullarında, çöğür anaçlı Starking Delicious ve Golden Delicious çeşitlerinde yaptıkları bir çalışmada ilaç kullanılmayan kontrol parselinde kurtlanma oranının % 74.15 oranı ile bölgedeki Elma İçkurdu populasyon yoğunluğunun çok yüksek olduğunu bildirmektedirler. Ferro ve ark nın (1974) bildirdiğine göre, zararlının ikinci dölü için gıda kaynağı azaldığında zararlının birinci dölünden diyapoza giren fert sayısı artmıştır (Barnes 1991). Böcekler ışığın belirli dalga boyuna yani rengine tepki gösterirler. Bu, onlara beslenme ve yumurtlama yönünden de yararlı olmaktadır. Örneğin, kelebekler sarı, kırmızı ve mavi rengi yeşilden ayırt edebilirler. Besin alacakları çiçekleri, böylece bulabildikleri gibi, aynı kelebeklerin çoğu yumurtalarını yeşil renkli yapraklara koyarlar (Kansu 1988). Witzgall ve ark. (1999), elma içkurdu ergin dişilerinin yeşil renkli meyveleri taşıyan dallar tarafından cezbedildiklerini saptamışlardır.

15 Dandekar ve ark. (1994) ve Clark ve ark.( 2004) nın elma içkurduna karşı dayanıklı varyeteler geliştirme konusunda önemli aşamalar kaydettikleri bildirilmektedir (Andreev ve Kutinkova, 2005).

16 3. MATERYAL VE METOT 3.1. Materyal 3.1.1. Elma çeşitleri Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü deneme bahçesindeki MM106 anacı üzerine aşılanmış, standart çeşitlerde 4x3 m aralık ve mesafede dikilmiş erkenci, orta mevsim ve geç mevsim olmak üzere toplam 30 elma çeşidi denemenin materyalini oluşturmaktadır. Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre kurulmuş olan 10 da. büyüklüğündeki bahçe tam verim çağındaki 10 yaşındaki ağaçlardan oluşmaktadır. Denemede kullanılan MM106 anacı; Northen Spy ile M1 in çaprazlanmasından elde edilen bir anaçtır. Erkencilik özelliği sebebiyle bu anaç tanıtımından sonra çok hızlı bir şekilde ün kazanmıştır. Elma çöğür anaçlarının % 60-75 i büyüklüğünde ağaç üretirler ve çok verimlidirler. MM106 üzerindeki çeşitler toprağa iyi tutunur. Kök sürgünü oluşturmaz ve yarı bodurdurlar (Akça 2000). Denemede kullanılan elma çeşitleri şunlardır: Astramel, Vista Bella, Jerseymac, Summer Regent, Discovery, Delprim, Fiesta, Beacon, Williams Pride, Redfree, Anna, Mondial Gala, Jonafree, Jonathan, Cooper 39, Ozark Gold, Melrose, Priscilla, Champion, Jonagold, Jonagold Highwood, Priam, Arapkızı, Pilot, Enter Prise, Hüryemez, Cooper 41, Mutsu, Red Braeburn, Granny Smith. Çeşitlerin Erkenci, Orta Mevsim ve Geçci olarak sınıflandırılması Özongun ve ark. nın (2004) belirlemiş oldukları aşağıdaki kriterlere göre yapılmıştır. Erkenci Çeşitler : 15 Ağustos a kadar olgunlaşan çeşitler Orta Mevsim Çeşitler : 15 Eylül e kadar olgunlaşan çeşitler Geçci Çeşitler : 15 Eylül den sonra olgunlaşan çeşitler Bitki materyali olarak kullanılan elma çeşitleri olgunlaşma dönemlerine göre Çizelge 3.1., 3.2., 3.3. de verilmiştir.

17 Çizelge 3.1. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan erkenci elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları. Sıra No Erkenci Çeşit Adı Ağaç Sayısı 2006 2007 1 Astramel 5 7 2 Vista Bella 7 7 3 Jerseymac 3 5 4 Summer Regent 6 6 5 Discovery 4 5 6 Delprim 7 7 7 Fiesta 6 6 8 Beacon 6 6 9 Williams Pride 6 6 10 Redfree 5 6 Çizelge 3.2. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan orta mevsim elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları. Sıra No Orta Mevsim Çeşit Adı Ağaç Sayısı 2006 2007 11 Anna 7 7 12 Mondial Gala 6 6 13 Jonafree 6 7 14 Jonathan 6 6 15 Cooper 39 6 6 16 Ozark Gold 6 6

18 Çizelge 3.3. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan geçci elma çeşitleri ve çalışmada yıllara göre kullanılan ağaç sayıları. Sıra No Geçci Çeşit Adı Ağaç Sayısı 2006 2007 17 Melrose 7 7 18 Priscilla 6 6 19 Champion 6 6 20 Jonagold 7 7 21 Jonagold Highwood 7 7 22 Priam 7 7 23 Arapkızı 7 4 24 Pilot 5 5 25 Enter Prise 7 7 26 Hüryemez 6 6 27 Cooper 41 6 6 28 Mutsu 6 4 29 Granny Smith 3 5 30 Red Braeburn 6 6 Denemedeki elma çeşitlerinin bahçedeki dağılımı Şekil 3.1. de gösterilmiştir. Şekil 3.1. Denemede kullanılan elma çeşitlerinin bahçedeki dağılımı

19 Şekil 3.2. a. Astramel Çeşidi Şekil 3.2. b. Vista Bella Çeşidi Şekil 3.2.c. Jerseymac Çeşidi Şekil 3.2.d. Summer Regent Çeşidi Şekil 3.2.e. Discovery Çeşidi Şekil 3.2.f. Delprim Çeşidi Şekil 3.2.g. Fiesta Çeşidi Şekil 3.2.h. Beacon Çeşidi

20 Şekil 3.2.i. Williams Pride Çeşidi Şekil 3.2.j. Redfree Çeşidi Şekil 3.2.Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan erkenci elma çeşitleri (Orijinal 2007). Şekil 3.3.a. Anna Çeşidi Şekil 3.3.b. Mondial Gala Çesidi Şekil 3.3.c. Jonafree Çeşidi Şekil 3.3.d. Jonathan Çeşidi

21 Şekil 3.3.e. Cooper 39 Çeşidi Şekil 3.3.f. Ozark Gold Çeşidi Şekil 3.3. Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan orta mevsim elma çeşitleri (Orijinal 2007). Şekil 3.4.a. Melrose Çeşidi Şekil 3.4.b. Priscilla Çeşidi Şekil 3.4.c. Champion Çeşidi Şekil 3.4.d. Jonagold Çeşidi

22 Şekil 3.4.e. J. Highwood Çeşidi Şekil 3.4.f. Priam Çeşidi Şekil 3.4.g. Arapkızı Çeşidi Şekil 3.4.h. Pilot Çeşidi Şekil 3.4.i. Enter Prise Çeşidi Şekil 3.4.j. Hüryemez Çeşidi Şekil 3.4.k. Cooper 41 Çeşidi Şekil 3.4.l. Mutsu Çeşidi

23 Şekil 3.4.m. Granny Smith Çeşidi Şekil 3.4.n. Red Braeburn Çeşidi Şekil 3.4 Elma içkurdu [Cydia pomonella (L.)] nun farklı elma çeşitlerindeki zarar oranlarının belirlenmesinde kullanılan geçci elma çeşitleri (Orijinal 2007). 3.1.2. Elma içkurdu feromon tuzakları Bahçedeki elma içkurdu populasyonunun izlenmesinde elma içkurdu feromon tuzaklarından (Pherocon) tipi (Pherocon Insect Monitoring Kit) tuzaklar kullanılmıştır. Feromon kapsülleri, 1 miligram (E,E)-8,10-Dodacadien-1-ol, Codlemone içermektedir. Feromon Tuzakları, Trece Incorporated, Adair, Oklahoma isim ve adresli firmadan temin edilerek kullanılmıştır. Şekil 3.5. de Feromon Tuzağı görülmektedir. Şekil 3.5. Elma içkurdu feromon tuzağı

24 3.1.3. Biyolojik özelliklerin belirlenmesinde kullanılan ekipman 3.1.3.1. Meyve eti sertliğinin ölçülmesi Elmaların meyve eti sertliği Penetrometre (Fruit Pressure Tester, Model FT 327) nin 11.1 mm lik ucu ile ölçülmüş ve değerler (kg) olarak belirlenmiştir. 3.1.3.2. İklim verilerinin alınması İklim verileri alınması bahçede kurulu bulunan iklim istasyonundan elde edilmiştir. İklim verilerini kaydetmek için Sıcaklık/Nem/2 dış giriş kaydedici (Hobo, Onset Computer Corporation RH Temp 2x External ) kullanılmıştır. 3.1.3.3. Meyve kabuk renginin belirlenmesi Meyvelerin kabuk rengi MİNOLTA CR-400 marka renk ölçme cihazı ile belirlenmiştir. 3.1.3.4. Elma içkurdu larvasının açtığı galeri boyunun belirlenmesi Elma içkurdu larvasının açtığı galeri boyunu ölçmek için % 1 hassasiyet derecesindeki dijital kumpas (Mitutoyo Corporation, Model: CD-S15M, Serial No: 0008069, Code No: 500-404) kullanılmıştır. 3.1.4. Deneme bahçesinde kullanılan pestisitler Bahçede gerekli olduğu hallerde Elma Karalekesi ve Elma Küllemesi hastalığı için ruhsatlı fungusitler ile populasyonun aşırı yükseldiği tarihlerde kırmızı örümcekler için ruhsatlı akarisitler ve yaprak bitleri için ruhsatlı insektisit kullanılmıştır. Kullanılan bu pestisitler ile ilgili bilgiler Çizelge 3.4. de verilmiştir.

25 Çizelge 3.4. Deneme parselinde kullanılan pestisitler Etkili Madde Ticari Adı Firması Doz (100lt) İlaçlama Tarihi Bakır Kalsiyum B.Bordo Cerexagri 1500 g 10.04.2006 Sülfat Disperss 27.03.2007 Cyprodinil Chorus Syngenta 40 g 17.04.2006 11.04.2007 Trifloxystrobin Flint Bayer 15 g 02.05.2006 16.05.2007 İmidacloprid Confidor Bayer 20 ml 02.06.2006 05.06.2007 Spirodiclopen Envidor Bayer 30 ml 02.06.2006 05.06.2007 Propargite Omite Hektaş 100 ml 13.07.2006 11.07.2007 Kullanılma Amacı Elma Karalekesi Elma Karalekesi Elma Karalekesi Elma Küllemesi Yaprak bitleri Kırmızı örümcekler Kırmızı örümcekler 3.1.5. Deneme yerinin özellikleri Çalışma 2006-2007 yıllarında Isparta ili Eğirdir ilçesi koşullarında Enstitü bahçesinde yürütülmüştür. Eğirdir ilçesi 37-38 0 doğu meridyenleri ile 30-31 0 kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Rakımı 970 m dir. Eğirdir ilçesi kuzeyden Yalvaç ve Gelendost ilçeleri, doğudan Şarkikaraağaç ve Aksu ilçeleri, güneyden Sütçüler ilçesi, güneybatıdan Burdur ili, Batıdan Isparta Merkez ve Atabey ilçeleri, kuzey batıdan Senirkent ilçeleri ile komşudur. İlçenin kuzey kesiminde oldukça geniş bir alanı kaplayan Eğirdir Gölü vardır. Çalışma yeri Eğirdir ilçe merkezine yaklaşık 5 km mesafede, Eğirdir ve Kovada gölleri arasında 2-3 km genişliğinde ve yaklaşık 20 km uzunluğundaki Boğazova vadisinin kuzeyinde bulunmaktadır. Deneme parseli : 37 0 49 ı Kuzey, 30 0 52 ı Doğu koordinatlarında olup, rakım 918 m dir. Şekil 3.6 da Boğazova vadisinin ve deneme alanının uzaydan çekilmiş bir görüntüsü bulunmaktadır.