TAHSİN YÜCEL İN VATANDAŞ ROMANININ FRANSIZCA ÇEVİRİSİNDE EKİNSEL ÖĞELERİN AKTARIMI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TAHSİN YÜCEL İN VATANDAŞ ROMANININ FRANSIZCA ÇEVİRİSİNDE EKİNSEL ÖĞELERİN AKTARIMI"

Transkript

1 T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÇEVİRİBİLİM ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ TAHSİN YÜCEL İN VATANDAŞ ROMANININ FRANSIZCA ÇEVİRİSİNDE EKİNSEL ÖĞELERİN AKTARIMI ŞİLAN EVİRGEN Tez Danışmanı Prof. Dr. Emel ERGUN İstanbul

2 ÖZ Yazınsal çeviride ekin kavramının ele alındığı bu çalışmada, ekinsel öğelerin çeviride oluşturdukları güçlükler ve söz konusu güçlüklerin aşılması sırasında çevirmen kararları incelenmiştir. Çeviride sözcüklerin değil de, anlamın aktarıldığı görüşünden yola çıkılarak incelenen ekinsel öğelerin, çeşitli çeviri yöntemleri kullanılarak büyük ölçüde erek dile aktarılabileceği sonucuna varılmıştır. ABSTRACT This work focuses on the concept of culture in literary translation, and it analyzes the difficulties of translation stemming from cultural elements and the decisions of translators in order to overcome these difficulties. Setting out from the viewpoint that it is the meaning and not the words that is transmitted, it has been concluded that, by using various methods of translation, it is highly possible to transmit the cultural elements to the target language. iii

3 ÖNSÖZ Ayrı dilleri kullanan ve kendilerine özgü bir ekin evreninde yaşayan insanların iletişim kurma isteği ile başvurulan çeviride, söz konusu ekinsel ayrılıklar önemli bir güçlük kaynağı oluşturmaktadır. Dünyayı dilimizin çizdiği çerçeve içinde algıladığımızı savunan görüş doğrultusunda, ayrı dillerin konuşulmasının yanı sıra bu dillerin ayrı ekinsel dizgelerin taşıyıcılığını yapması çoğu kez çevrilemezlik nedeni olarak gösterilmektedir. Ekin kavramı ve ekinsel öğelerin inceleneceği bu çalışmada, özellikle yazınsal çeviride söz konusu ekinsel öğelerin oluşturduğu çeviri güçlükleri üzerinde durulacaktır. Çevirinin, düzgü değiştirerek sözcükleri aktarmak değil de, anlamın, bir başka deyişle yazarın iletisinin aktarılmasını amaçladığını savunan Yorumlayıcı Çeviri Kuramı temel alınarak, çeviride eşdeğerlik olgusu ve çevrilemezlik olgusu konusundaki görüşler karşılaştırmalı biçimde incelenecektir. Ekinsel ayrılığın, büyük ölçüde dış gerçekliğin ayrı biçimlerde algılanması ve aktarılmasından kaynaklandığı, buna bağlı olarak aynı sözcüklerle olmasa da aynı gerçekliğin öteki dillerde de dile getirilebileceği üzerinde durulacak, ekinsel öğelerin aktarımında çevirmen kararları incelenecektir. iv

4 İÇİNDEKİLER ÖZ... iii ÖNSÖZ... iv İÇİNDEKİLER... v GİRİŞ... 1 I. BÖLÜM ÇEVİRİDE EKİN KAVRAMI 1.1. EKİN TANIMLARI Ekin ve Dil Ekinlerarası İlişkiler EKİNSEL ÖĞELER VE ÇEVİRİ SORUNLARI YAZINSAL ÇEVİRİ II. BÖLÜM ÇEVİRİ SORUNLARINA KURAMSAL YAKLAŞIMLAR 2.1. YORUMLAYICI ÇEVİRİ KURAMI ÇEVİRİDE EŞDEĞERLİK OLGUSUNA KURAMSAL YAKLAŞIMLAR ÇEVRİLEMEZLİK OLGUSUNA KURAMSAL YAKLAŞIMLAR Ekinsel Ayrılık ve Çevrilemezlik v

5 2.4. EKİNSEL ÖĞELERİN AKTARIMI YANANLAM VE ÇEVİRİ DIŞ GERÇEKLİĞİN AYRI DİLSEL BİÇİMLERİ VE AKTARIMI 58 III. BÖLÜM: UYGULAMA EKİNSEL ÖĞELER VE ÇEVİRMEN KARARLARI 3.1. METİNİÇİ AÇIKLAMA YOLUYLA EŞDEĞERLİK OLUŞUMU Atasözleri Deyimler Dinsel İçerikli Sözcükler ve Kalıplar Argo Sözcükler AYNI GÖNDERGENİN İKİ DİLDE AYRI DİLSEL BİÇİMLERLE AKTARIMI YAZARA ÖZGÜ DİL KULLANIMLARI SONUÇ. 95 KAYNAKÇA vi

6 GİRİŞ Bilindiği gibi hiçbir dil yalnızca sözcüklerden ve dilbilgisi kurallarından oluşmaz. Bu öğelerin yanı sıra, her dil onu konuşan toplumun ekinsel öğelerinin de taşıyıcılığını yapmaktadır. Burada söz konusu olan, en geniş anlamdaki ekin olgusu ve onun içinde yer alan öğelerdir. Tarihten sanata, gündelik yaşamdan dinsel ve töresel alışkanlıklara değin birçok etken oluşturur bu öğeleri. Hiç kuşkusuz, çeviri etkinliği söz konusu olduğunda, gerek çevirmen, gerekse erek dildeki okur açısından karşılaşılan temel sorunlar arasında ekinsel öğelerin payı büyüktür. Bu açıdan bakıldığında, çeviri eyleminde ekinlerarası ilişkiler ve ekinlerarası etkileşim önemli bir yer tutmaktadır. Belli bir dili konuşan uluslara, toplumlara özgü ekinsel öğelerin aktarımında çevirmen kararlarının incelendiği bu çalışmada, ekinsel ayrılığın çeviride ne tür sorunlara yol açabileceği örnek bir uygulamadan yararlanılarak gösterilmeye çalışılmıştır. Çeviride, kaynak metin ve erek metin arasında, dilsel düzlemde değil de, anlamsal düzlemde eşdeğerlik sağlanabileceği görüşünden yola çıkılarak, çevirinin düzgü değiştirmek anlamına gelmediği ve buna bağlı olarak da, kaynak metindeki sözcüklerin erek dildeki karşılıklarını bulmaya çalışmak yerine, kaynak metnin iletisinin anlaşılması durumunda, söz konusu iletinin erek metne aktarılabileceği, böylece ekinsel öğelerin aktarımının da büyük ölçüde sağlandığı sorunsalı üzerinde durulmuştur. Üç bölümden oluşan çalışmanın birinci bölümünde, ekin kavramı ele alınmış, ekin ve dil ilişkisi, ekinlerarası ilişkilerde çevirinin yeri, ekinsel öğelerin çeviride ve özellikle de yazınsal çeviride oluşturabileceği güçlükler incelenmiştir. 1

7 İkinci bölümde, çeviride eşdeğerlik olgusu, çevrilemezlik olgusu ve ekinsel farklılıktan kaynaklanan çevrilemezlik, ekinsel öğelerin çeviride ne biçimde aktarılabilecekleri konusundaki görüşler, yananlam ve çeviri ilişkisi ele alınmıştır. Bu bölümde son olarak, bir dilin, konuşanların dünya görüşünü koşullandırdığı gerçeğinden yola çıkılarak, aynı dış gerçekliğin ayrı biçimlerde dile getirilebileceği konusundaki görüşlere yer verilmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümde ise Tahsin Yücel in Vatandaş romanının Fransızcaya çevirisinde, atasözleri, deyimler, dinsel içerikli sözcükler, argo sözcükler gibi ekinsel öğelerin ve yazara özgü dil kullanımlarının çevirmen tarafından erek metne ne biçimde aktarıldıkları incelenmiştir. 2

8 I. BÖLÜM ÇEVİRİDE EKİN KAVRAMI 1.1. EKİN TANIMLARI Dilimizde ekin kavramı, tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, ya da bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü 1 biçiminde tanımlanmaktadır. Fransızcada ise ekin kavramı eleştirel bakış açısının, zevklerin ve yargıların oluşmasını sağlayan edinilmiş bilgilerin bütünü 2 anlamına gelmektedir. Ekin kavramına ilişkin birbirinden ayrı tanımlar yer almaktadır. Marianne Lederer e göre ekin, Fransızlar için sanat, yazın, müzik, bilim anlamına gelir. İngilizler için ise yiyecekler, giysiler, barınma biçimleri, gelenek ve görenekler gibi unsurlara gönderme yapar. 3 M. Lederer, dilin ötesinde, yabancı 'ekini' tanımak, olayları, tarihsel olguları, yemek alışkanlıklarını, toplumsal tutumları, yazınsal yapıtları, önyargıları, kısacası sözcüklerin arkasında saklanan ve dilsel olmayan her şeyi bilmektir 4 görüşünü savunmaktadır. Emile Benveniste in deyimiyle, insan ortamıdır ekin, dirimbilimsel edimlerin ötesinde, insan yaşayışına, eylemlerine biçim, öz veren şeylerin tümüdür. 5 Toplumların, ulusların ekinlerinin birbirinden ayrı oldukları bilinse de, ancak, ayrı bir ekinle karşı karşıya kalındığında söz konusu ayrımların farkına varılır. Ekinsel 1 TDK, Türkçe Sözlük, 10. Baskı, Ankara, Türk Dil Kurumu, 2005, s Paul Robert, Dictionnaire Le Petit Robert 1, Paris, 1989, s Marianne Lederer, La traduction aujourd hui: le modèle interprétatif, Paris, Hachette, 1994, s a.e., s Tahsin Yücel, Yazın ve Yaşam, 2. Baskı, İstanbul, Yol Yayınları, 1983, s

9 unsurlardan biri olan akrabalık ilişkilerini ele aldığımızda, örneğin, Fransız bir çocuğun kendisinden yaşça büyük aile bireylerine, annesine, babasına, amcasına ya da teyzesine doğrudan ismiyle seslenmesi yadırgatıcı bir durum değildir. Ancak Türk ekininde bu, alışılmadık bir durumdur. Dahası saygısızlık olarak nitelendirilebilmektedir. André Malraux ya göre bütün insanlar yer, içer, uyur, çiftleşir, kuşkusuz; ama aynı şeyleri yemezler, aynı şeyleri içmezler, aynı şeyleri düşlemezler. Topu topu uyumaktır ortak yanları, o da düş görmeden uyurlarsa; bir de ölmek. 6 Tahsin Yücel e göre ekin gelenektir, alışkanlıktır, çevrenin, koşulların verdiğidir ve kişi çoğu zaman ekinin bilincinde değildir. Ekin, istemimiz dışında kalan verilerden oluştuğu için, daha çok bilinçsizdir, bireysel biçimlere de girse, kişisellikten yoksundur. Ama bireyin benliğinde kendini bilmeyen bir bilinç olarak yaşadığı için, çoğunlukla hem kişisel, hem de evrensel görünür ona Ekin ve Dil Dil, hem gösterenlerle gösterilenlerin birleşmesiyle oluşan bir dizge, hem de bu birleşimin ürünü olan göstergelerle bunları oluşturan ve bunların oluşturduğu öğelerin işleyiş kurallarını içeren bir düzenektir. 8 Dilin temel işlevleri konusunda ayrı görüşler ileri sürülmüştür. Akşit Göktürk bu konuda, Çeviri: Dillerin Dili başlıklı yapıtında, Karl Bühler ve M. A. K. Halliday in görüşlerine yer vermiştir. Karl Bühler dilin üç işlevi olduğu görüşündedir. K. Bühler dilin birinci işlevini betimleme işlevi (Darstellungsfunktion), ikincisini anlatım işlevi (Ausdrucksfunktion), üçüncüsünü ise seslenme işlevi (Appellfunktion) biçiminde adlandırmaktadır. K. Bühler e göre, bu betimleme, tanımlama, gösterme işlevi, birkaç ünlem sözü dışında, her iletinin temelinde vardır. Anlatım işlevi ise doğrudan doğruya iletinin göndericisiyle, yazarla ilgilidir. Onun duyguları ile düşüncelerinin dışavurumu olduğundan, öznel bir damga taşır. Seslenme işlevi, 6 Tahsin Yücel, Yazın ve Yaşam, 2. Baskı, İstanbul, Yol Yayınları, 1983, s a.e., s Berke Vardar, Açıklamalı Dilbilim Terimleri Sözlüğü, 2. Baskı, İstanbul, ABC Kitabevi, 1998, s.75. 4

10 iletinin alıcısına yöneliktir, alıcıyı belli bir edime, tepkiye, davranışa dürtmeyi amaçlar. 9 M. A. K. Halliday dilde üç ana işlevden söz etmektedir. Bunlar: kavramsal (ideational), kişilerarası (interpersonal) ve metinsel (textual) işlevlerdir. Birincide dil, dış ya da iç dünyayla ilgili bilgi aktarır; ikinci işlev kişilerarası iletişim konumlarını düzenlemeye yarar; üçüncü işlev ise dilin kendi öğelerinin bir metin oluşturmak üzere eklemlenmesini sağlar. 10 Kimi kuramcılar Sapir-Whorf Varsayımı na 11 katılmakta, dil ve dünya görüşü arasında önemli bir bağ bulunduğu görüşünü savunmaktadırlar. Berke Vardar a göre dış dünyayı, toplumsal, ruhsal, fiziksel gerçekliği her dil kendine özgü biçimde yoğurur ve yorumlar, kavramlaştırır ve yapılaştırır; bir dünya görüşü, dünyaya bakış açısı getirir. 12 B. Vardar, dil konusunda şu görüşü savunur: 13 dil belli bir toplumda yaşayan bireylerin gördüklerini, duyduklarını, duygularını, gözlem, istek ve buyruklarını, kısacası var olan ve düşlenen her şeyi belirtmekle kalmaz; gerçekliğin, kendine özgü bir görünüm almasını sağlar, onu kendine göre çözümler, düzenler, yeniden biçimlendirir. Bu açıdan dil, dış dünyayı yorumlama yöntemidir. Benzer bir görüşte olan Akşit Göktürk e göre ise, dil, insanın bakışı ile düşüncesini, hem kendini hem de evreni kavrayışını biçimlendirir: bu ikisi birbirinden pek ayrı değildir gerçekte. 14 Ve yazar bu bağlamda Martin Heidegger ile izleyicisi Hans-Georg Gadamer in görüşünü aktarır: dil, içinde yaşadığımız, içinde kımıldadığımız, içinde varlık kazandığımız 'araçtır'. 15 Dil kimi durumlarda, hem belirli bir toplum içinde hem de toplumlar arasında iletişimi sağlayan bir araç olarak tanımlanmaktadır. Berke Vardar a göre, dil, bireyi 9 Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s a.e., s Bkz Çevrilemezlik Olgusuna Kuramsal Yaklaşımlar. 12 Berke Vardar, Dilbilimin Temel Kavram ve İlkeleri, İstanbul, Multilingual Yayınları, 1998, s a.e., s Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s a.e., s

11 toplumsallaştıran, dilsel topluluğu, birçok durumda ulusu oluşturan temel öğedir. 16 B. Vardar dilin birincil işlevinin iletişim olduğu ve dilin bunu toplumsal bağlamda yerine getirdiği görüşündedir. B. Vardar a göre dil, her şeyden önce anlaşma sağlayan bir düzen, bir araçtır. A. Meillet ye göre, dil, sözcüğün tam anlamıyla toplumsal bir olaydır. 17 Edmond Marc Lipiansky ye göre ise dil yalnızca bir iletişim aracı değildir. Toplumsal betimlemeler, değerler ve davranışların temelidir Toplumun, değerler ve betimlemeler aracılığıyla oluşturduğu dünya görüşü ve kimliğinin kaynağı özellikle dildir; dil böylece bireyin toplumsallaşmasını ve ekini özümlemesini sağlayan temel etkendir. 18 E.M. Lipiansky nin savunduğu görüşe göre, dil önceden var olan bir gerçekliği aktarmakla yetinmez, dil bu gerçekliğin oluştuğu alandır. 19 Jean-Louis Cordonnier de dillerin yalnızca iletişim ve bilgi aktarım araçları olmadığını vurgular. J.L.Cordonnier ye göre, zor yaşam koşullarının insanları bir arada yaşamaya yönelttiğini varsayabiliriz. Ancak bundan hareketle J.L.Cordonnier bir varsayımda daha bulunur. Buna göre, topluluk olarak kendilerini dış etkenlerden korurken, aynı topluluk içinde oluşan ayrı toplumsal gruplar da, kendilerini içinde rekabet ve düşmanlık barındıran Öteki nden, korumak amacıyla ayrıı bir dil geliştirirler, J.L.Cordonnier nin kendi deyimiyle dilsel bir bariyer oluştururlar. J.L.Cordonnier ye göre, dil bir anlaşmaya dayanır. Dili konuşanlar arasında bir uzlaşım vardır. Özellikle gerçek bir tehlike söz konusu olduğunda, kendini Öteki nden korumak gerektiğinde, bu uzlaşımın bir sırra yönelmesini hiçbir şey engelleyemez. 20 J.L.Cordonnier bu duruma toplumun belirli bir kesimine özgü olan argoyu ya da belirli bir uzmanlık alanındaki kişilerin kendilerine özgü dilini örnek vermektedir. Sır Öteki ile çatışmak, Öteki ne karşı direnmek anlamına gelir. Sır aynı zamanda Öteki nden kaçmak, onu reddetmektir. Öteki ne karşı, kendi içine 16 Berke Vardar, Dilbilimin Temel Kavram ve İlkeleri, İstanbul, Multilingual Yayınları, 1998, s a.e., s Jean-René Ladmiral, Edmond Marc Lipiansky, La communication interculturelle, Paris, Armand Colin, 1989, s a.e., s Jean-Louis Cordonnier, Traduction et culture, Paris, Hatier-Didier, 1995, s.30. 6

12 kapanmaktır. 21 J.L.Cordonnier şu görüşü savunmaktadır: Dil Öteki ne açılma aracı olabilir, ama aynı zamanda Öteki ne kapanma aracı da olabilir. 22 Bilindiği gibi, belirli bir toplumu oluşturan bireylerin konuştuğu dil, ulusal olması nedeniyle yazılı kurallarla biçimlense de, devingen yapısı nedeniyle zaman içinde değişim gösterebilmektedir. Örneğin bir yandan yeni buluşlarla ya da diller arası etkileşimle, dile yeni sözcükler eklenirken, kimi sözcükler de zamanla kullanılmamaktadır. Akşit Göktürk e göre, insanın anlama edimi dil içinde gerçekleşir, dil aracılığıyla etki kazanır. Tarih içinde değişen öznenin, hem kendini hem de değişen nesneler dünyasını anlama aracı olarak dil de bir noktaya çakılıp kalamaz. İnsanın varlık dünyasının sınırları, tarihsel değişmeyle nereye varmışsa, dil de oraya varmak zorundadır. 23 Yukarıda ele aldığımız dil tanımlarının ortak noktası, tümünün dilin toplumsallığından, toplumla olan bağından söz etmesidir. Bilindiği gibi, dilin varlığını sürdürebilmesi, yaşayan bir dil olmaya devam edebilmesi için, kullanılması, bir başka deyişle söze dönüşmesi gerekmektedir. Ferdinand de Saussure e göre, dil evrimini sağlayan sözdür; dilsel alışkanlıklarımızı değiştiren, başkalarını duyarak edindiğimiz izlenimdir. 24 Bu bağlamda dil ve söz arasında karşılıklı bir bağımlılık olduğunu savunan Saussure, dilin sözün hem aracı hem de ürünü olduğu görüşündedir. Doğan Aksan a göre, bir ulusun yaşayış biçimi, inançları, gelenekleri, dünya görüşü, çeşitli nitelikleri ve hatta tarih boyunca bu toplumda meydana gelen çeşitli olaylar üzerinde hiçbir bilgimiz olmasa, yalnızca dilbilim incelemeleriyle, bu dilin söz varlığının, söz hazinesinin derinliğine inerek bütün bu konularda çok değerli bilgiler ve güvenilir ipuçları edinebiliriz. 25 Bu bağlamda, içine bulunduğu toplumda konuşulan dil aracılığıyla iletişim kuran bireyin, aynı zamanda söz konusu dilin 21 Jean-Louis Cordonnier, Traduction et culture, Paris, Hatier-Didier, 1995, s a.e., s Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s Ferdinand de Saussure, Genel Dilbilim Dersleri, Çev. Berke Vardar, İstanbul, Multilingual Yayınları, 1998, s Berke Vardar, Dilbilimin Temel Kavram ve İlkeleri, İstanbul, Multilingual Yayınları, 1998, s.16. 7

13 betimlediği biçimde dünyayı algıladığı görüşü doğrultusunda, dilin belirli bir toplumu ve buna bağlı olarak da belirli bir ekini yansıttığı söylenebilir. Sonuç olarak, ekin ve dil arasında önemli bir bağ olduğu, biri bilinse de ötekinin bilinmemesi durumunda, özellikle de birbirinden uzak ekinler arasında kurulmaya çalışılan iletişimde güçlük yaşanabileceği savunulabilir Ekinlerarası İlişkiler Ayrı dillerin konuşulduğu toplumlar ya da uluslar arasında kurulmaya çalışılan ilişkide, karşılaşılan ilk güçlük dildir. Ancak dil engeli aşılsa da, iletişimde ekinin önemi göz önünde bulundurulmalıdır. Jean-René Ladmiral e göre ekinlerarası iletişim, öncelikle bir iletişim sorunudur Genel anlamda, ayrı ekinlere ve özellikle kendimizinkinden ayrı ekinsel kimliklere ulaşmamızı sağlayan dildir. 26 Bireyin düşüncelerini aktarmak amacıyla kullandığı dil, aynı zamanda belirli bir ekini de kapsamaktadır. Özellikle birbirinden uzak ekinler söz konusu olduğunda, ekin bilgisinin bir dili ve bu dili kullanan bireyi anlamanın ön koşullarından biri olduğu söylenebilir. Bilindiği gibi, ekinlerarası ayrılık çoğu kez çevrilemezlik nedeni olarak gösterilmektedir. Jean-René Ladmiral bu duruma mizahı örnek vermektedir. J.-R. Ladmiral insanları güldüren unsurların, bir dilsel topluluktan ötekine ayrılık gösterdiği görüşünü savunmaktadır. Kuramcıya göre mizahta, özellikle de gülmede, ulusal özellikler vardır ve buna bağlı olarak da yalnızca çevirmek değil aktarmak, ya da sıklıkla, bu aktarımı başaramamak söz konusu olmaktadır. 27 Umberto Eco ya göre çeviri yalnızca iki dil arasında değil, aynı zamanda iki ekin, iki ansiklopedi arasındaki geçiştir. 28 U. Eco çevirmenin dilsel kuralların yanı sıra, 26 Jean-René Ladmiral, Edmond Marc Lipiansky, La communication interculturelle, Paris, Armand Colin, 1989, s a.e., s Umberto Eco, Dire presque la même chose, Çev. Myriem Bousaher, Paris, Grasset &Fasquelle, 2006, s

14 ekinsel unsurları da göz önünde bulundurması gerektiği görüşünü savunmaktadır. U. Eco ya göre ekinsel ayrılıklar, çeviride güçlük oluşturmayacağı düşünülen sözcüklerde bile söz konusu olabilmektedir. U. Eco bu duruma İngilizce coffee, Fransızca café, İtalyanca caffé sözcüklerini örnek vermekte ve tümü kahve anlamına gelen bu sözcüklerin, ekinsel olarak eşdeğer olmadıklarını belirtmektedir. Ayrı ülkelerde kullanılan bu sözcükler, ayrı etkiler yaratır ve ayrı alışkanlıklara gönderme yaparlar. Ayrı öyküler oluştururlar. 29 U. Eco İtalyan ve Amerikan anlatılarında yer alabilecek iki tümceyi örnek vermektedir: Ordinai un caffé, lo buttai giù in un seconde e uscii dal bar. (Bir kahve sipariş ettim, aşağı yukarı bir saniyede içtim ve bardan çıktım.) He spent half an hour with the cup in his hands sipping his coffee and thinking of Mary. (Elinde fincanı kahvesini yudumlarken Mary yi düşünerek yarım saat geçirdi.) U. Eco ya göre, birinci tümcede söz konusu olan bir İtalyan kahvesi ve İtalyan barıdır, çünkü miktarı ve sıcaklığı nedeniyle Amerikan kahvesi bir saniyede içilemez. İkinci tümcedeki şahıs ise İtalya da yaşayan ve espresso içen biri olamaz, çünkü içinde espressoya oranla on kat fazla miktarda sıvı bulunduran büyük ve derin bir fincanın varlığı söz konusudur. 30 Jean-Louis Cordonnier ye göre, çeviri her zaman ekinlerarası etkileşimin temel çarklarından biri olmuştur Çeviri kesişme noktasıdır. İnsanda ve insanlar arasındaki kesişme noktası. Buna bağlı olarak çeviri, ekinler arasındaki kesişme noktasıdır. 31 Ayrı diller ve buna bağlı olarak da ayrı ekinler arasında bir anlamda iletişim kurulmasını sağlayan çeviri, tarihte egemenlik kurmak amacıyla da kullanılmıştır. Jean-Louis Cordonnier bu duruma Avrupalıların yaptıkları fetihler sırasında 29 Umberto Eco, Dire presque la même chose, Çev. Myriem Bousaher, Paris, Grasset &Fasquelle, 2006, s a.e., s Jean-Louis Cordonnier, Traduction et culture, Paris, Hatier-Didier, 1995, ss

15 karşılaşılan yabancı dünya ile çeviri aracılığıyla kurdukları iletişimi örnek vermektedir. XVI. yüzyılda Meksika yı fetheden İspanyol Hernàn Cortès, iletişim sorununu herkesten iyi çözmüş ve amacına ulaşmak için çeviriyi ve çevirmenleri kullanmıştır. Ancak yalnızca çeviri ile yetinmemiş, ekinsel yorumlamaya da başvurmuştur. 32 J.L.Cordonnier ye göre Cortès antropolojiyi kullanmıştır. Ancak, Öteki nin varlığını kabul eden antropologların aksine Cortès, Kızılderili ekini ile zorunlu olarak ilgilenmiştir. Dil sırlarını bir anahtar olan ekinin aracılığı olmadan vermeyecektir. 33 Bilindiği gibi Cortès, Azteklerin Malinche, İspanyolların ise doña Marina adını verdikleri, Maya dilini ve Azteklerin dili Nahuvayı çok iyi bilen sevgilisini yerlilerle olan ilişkilerlinde danışman ve çevirmen olarak kullanmıştır. J.L. Cordonnier nin deyimiyle, çeviri ekinin içindedir. Çeviri ekindir. 34 Aynı ve Öteki nin söz konusu olduğu ekinlerarası ilişkilerde, çevirmen Öteki nin anlatmak istediğini aktaran kişi olmaktadır. Ancak bilindiği gibi, bu aktarım sırasında Öteki nin yabancılığını korumak ya da silmek kararı da bir anlamda çevirmen tarafından alınmaktadır. Söz konusu karar ise çevirinin erekliliğine, hedef aldığı okur topluluğuna göre değişmektedir. Çocuklara yönelik olarak yapılan çevirilerde kimi zaman uyarlama yapmak kaçınılmaz olmakta, ekinsel unsurlardan biri olan özel adlar değiştirilebilmektedir. Örneğin René Goscinny nin kaleme aldığı çocuk kitabı Le petit Nicolas (Küçük Nicolas) Türkçeye Vivet Kanetti tarafından Pıtırcık biçiminde aktarılmıştır. Sonuç olarak, yukarıda da belirttiğimiz gibi, ayrı uluslar arasında kurulmaya çalışılan iletişimde temel güçlük dillerin ayrılığından kaynaklansa da, yalnızca dilin bilinmesi bu güçlüğün aşılması için yeterli olmayacak, ekinin de bilinmesi gerekecektir. Bu bağlamda ekinlerarası ilişkilerde önemli bir işlevi olan, iki dilin yanı sıra iki ekine de egemen olan çevirmen, iki dil arasında değil, iki ekin arasında aktarım yaparak, Öteki nin anlaşılmasını sağlayacağı savunulabilir. 32 Jean-Louis Cordonnier, Traduction et culture, Paris, Hatier-Didier, 1995, s a.e., s a.e., s

16 1.2. EKİNSEL ÖĞELER VE ÇEVİRİ SORUNLARI Bilindiği gibi birçok çeviri kuramcısı tarafından çevirinin iletişim sağlama yönü üzerinde durulmaktadır. Georges Mounin e göre, iki dilli olan çevirmen, aynı kişi tarafından ard arda kullanılan iki ya da daha fazla dilin ilişki kurduğu yerdir. Çeviri ise: diller arasında bir ilişkidir ve bir ikidillilik olgusudur. 35 Jean-René Ladmiral her sözcenin konuşmacı ve dinleyici ya da yazar ve okur arasında bir iletişim durumu oluşturduğunu belirtmektedir. J.-R. Ladmiral e göre çeviri özel bir iletişim durumudur, çeviri bir üst-iletişimdir Çeviri kaynak dildeki iletişimi nesnelleştirir ve erek dile aktarılacak iletinin içeriğini oluşturmak amacıyla bir araya getirir. Çeviri üst-iletişimi, kaynak dilde, birinci derecedeki nesne-iletişimden, toplumbilimsel bir veri oluşturur. 36 Buna karşılık Antoine Berman, çevirinin bir iletişim süreci, kaynak dilden erek dile bir iletinin aktarılması olarak tanımlanamayacağı görüşündedir. A. Berman a göre, teknik metin kuşkusuz, belirli miktarda bilgiyi tekanlamlı biçimde aktarmayı amaçlayan bir iletidir; ancak, bir yapıt, bilgi içerse bile, bunu hiçbir biçimde aktarmaz; söz konusu bilgiyi dünyanın deneyimine açar. 37 A. Berman a göre iletişim kavramı, bir yapıtı ve çevirisini tanımlamak için fazla soyuttur. 38 Çevirmen kaynak metin okurları için anlaşılır olan bir iletiyi erek metin okurlarına aktarırken, belirli bir dilde oluşturulmuş iletinin yanı sıra, özellikle yazınsal metinlerde, farklı bir ekini de erek ekin okuyucularına iletmek durumunda kalmaktadır. Akşit Göktürk e göre, anlamın yabancı bir dilden tanıdık bir dile aktarılması değildir çeviri yalnız. Her dil, belli bir kültürün göstergeler dizgesiyle, belli uzlaşımlar, töreler, davranışlar, değer ölçüleriyle, kısacası somut insan yaşamıyla iç içedir. Her yazın metninde sunulan kurmaca dünyanın art-alanında da, bütün bu etkenler yürürlüktedir. Başka dillerin tanımladığı başka dünyaların tanıtılmasıdır çeviri bu yönüyle. 39 Bu bağlamda, farklı bir dille birlikte farklı bir ekinle de karşı karşıya kalan çevirmen, kimi durumlarda çeviride güçlükler 35 Georges Mounin, Les problèmes théoriques de la traduction, Paris, Editions Gallimard, 1963, s Jean-René Ladmiral, Traduire: théorèmes pour la traduction,.paris, Gallimard, 1994, s Antoine Berman, La traducrion et la lettre ou l auberge du lointain, Paris, Seuil, 1999, s a.e., s Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s

17 yaşamaktadır. Louis Hjemslev e göre aynı fiziki 'nesnenin', söz konusu uygarlığa göre farklı anlamsal betimlemeleri olabilir. Bu yalnızca 'iyi' ya da 'kötü' gibi beğeni dile getiren sözcükler ya da doğrudan uygarlık tarafından oluşturulmuş 'ev', 'sandalye', gibi nesneler için değil, doğa için de söz konusudur. 'Köpek', 'kedi', 'dağ', 'çam ağacı', vs. bunları tanıyan bir toplum tarafından yerli olarak kabul edilip, farklı tanımlanırlarken, bir başka toplum için yabancı olabilirler. 40 L. Hjemslev bunun, bilindiği gibi, sözcüğün başka bir dilde yer almasını engellemeyeceğini belirtmektedir. L. Hjemslev bu duruma fil sözcüğünü örnek vermektedir: Fransızca éléphant (fil) sözcüğü Rusça da slon (fil) sözcüğüyle karşılanmaktadır. Ancak fil onu yetiştiren, eğiten ve kullanan Afrikalılar ve Hintliler için farklı anlamlar taşır. Oysa Avrupalılar ya da Amerikalılar için fil merak uyandıran, hayvanat bahçesinde ya da sirkte görmeye alışık oldukları bir hayvandır. 41 L. Hyemslev e göre, köpeğin anlamsal betimlemesi Eskimolar için farklıdır çünkü köpekler arabalara koşulurlar, Persler için ise kutsaldırlar, Avrupa da ise evcil hayvanlardır. Louis Hyemslev in örneklerinde de görüldüğü gibi, sözcüğe ayrı ekinlerde ayrı değerler ve anlamlar yüklenmesi durumunda, kaynak dildeki sözcüğün erek dilde karşılığının olması, kimi zaman iletinin erek metne aktarımı için yeterli olmamaktadır. A. Göktürk e göre, her metin, yazarın kişisel kurmaca dünyasıyla birlikte, bütün bir dil kültür ortamının, yazın geleneğinin, yaşama biçiminin yankılarını taşır. Yazın çevirmeni kendi kişisel konumu içinde, dünya görüşü ile alılmama yetileri apayrı yönde gelişmiş bir okur kitlesi için, başka bir kültür ortamının, yazın geleneğinin, yaşama biçiminin diline çevirir bir yapıtı. 42 Peter Newmark a göre yazınsal yapıtlardaki ekinsel unsurlar şunlardır: 43 1) Çevresel unsurlar (iklim, mevsimler) 2) Maddesel kültür (yiyecek, giyecek, şehirler, köyler, ulaşım araçları ev eşyaları vb.) 40 Georges Mounin, Les problèmes théoriques de la traduction, Paris, Editions Gallimard, 1963, s a.e., s Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s N. Berrin Aksoy, Geçmişten Günümüze Yazın Çevirisi, Ankara, İmge Kitabevi, 2002, s

18 3) Sosyal kültür: iş yaşamı ve özel yaşam ile ilgili unsurlar, 4) Kuruluşlar, faaliyetler, süreçler, dini, siyasi, sanatsal ve idari kavramlar (Çocuk Esirgeme Kurumu, Demokrasi, Monarşi, Vergi sistemi vb.) 5) Davranışlar ve gelenek görenekler, 6) Deyimler ve ifade kalıpları Ekinler arasındaki ayrılığa bağlı olarak, çevirmen yazınsal yapıtlarda söz konusu ekinsel unsurlardan biri ya da birkaçı ile karşı karşıya kalabilmektedir: 1) Çevresel unsurlar, özellikle ayrı coğrafyalarda yaşayan toplumlar tarafından anlaşılamayabilir. Örneğin Bambu ve Tikağacı, Güneydoğu Asya daki muson ormanlarında bulunan ağaçlardır. Yazınsal yapıtta yer almaları ve erek okurlar tarafından bilinmemeleri durumunda çeviride güçlük oluşturabilirler. 2) Maddesel kültüre, ekinlere göre farklılık gösteren yiyecekler ya da barınma biçimleri örnek verilebilir. Örneğin Eskimolar yazın fok derisinden yapılan çadırlarda, kışın ise karın içine kazılmış ve birkaç ailenin paylaştığı igloo larda yaşarlar. Bazı yiyeceklerin, örneğin ördek kanadı nın kendilerine güç, sağlık ve şans getireceğine inanırlar. 3) Sosyal kültür, yaşam koşullarına göre ayrılık gösterir. Örneğin yaz aylarında tatlı su balıkçılığı ve kara avcılığı yapan Eskimolar kış aylarında ise fok ve mors avlayarak yaşamlarını sürdürürler. Kimi toplumlar için ise avcılık, yalnızca zevk için yapılan bir etkinlik olarak görülmektedir. 4) Dini kavramlar 44, inançları ayrı olan ekinlerde çeviride güçlük oluşturabilir. İnançları gereği kimi dinler için kutsal olan, ya da kurban edilen hayvanlar vardır. Örneğin İslam dininde koyunun kurban edilmesi Hıristiyanlar için yadırgatıcı bir durum olabilir. 5) Davranışlar ve gelenek görenekler, ekinler arasında önemli ayrılıklar oluşturur. Örneğin Batı toplumlarından farklı olarak, İslam inancı gereği sünnet olan erkek çocukları için, bir de sünnet düğünü yapılması geleneği vardır. 44 Bkz: III. Bölüm: Uygulama Ekinsel Öğeler ve Çevirmen Kararları. 13

19 6) Deyimler ve ifade kalıplarının 45, kimi durumlarda ayrı ekinlerde eşdeğerleri olsa da, belirli bir ekinin ürünü olduklarını ve çeviride güçlük oluşturabileceklerini söyleyebiliriz. Bilindiği gibi, deyim ve atasözlerinin çevirisinde kimi durumlarda erek dildeki eşdeğerleri kullanılmakta ya da erek metne sözcüğü sözcüğüne aktarılmaktadırlar. Antoine Berman a göre deyimlerin ve atasözlerinin neredeyse her zaman başka bir dilde eşdeğerleri vardır. A. Berman bu duruma birbirinin eşdeğeri olan Almanca Morgenstund hat Gold im Mund ve Fransızca Le monde appartient à ceux qui se lèvent tôt atasözlerini örnek vermektedir. Bu atasözlerinin Türkçedeki eşdeğeri ise Erken kalkan yol alır atasözüdür. Almanca Morgenstund hat Gold im Mund atasözünü sözcüğü sözcüğüne sabah saatleri ağzında altın taşır biçiminde, Fransızca Le monde appartient à ceux qui se lèvent tôt atasözü ise sözcüğü sözcüğüne dünya erken kalkanlarındır biçiminde aktarabiliriz. A. Berman a göre bir dildeki atasözünün öteki dildeki eşdeğerini aktarmak özgün atasözünün yabancılığını çeviri diline almamak 46 anlamına gelmektedir. Berman ın görüşüne göre, Almanca atasözünün eşdeğeri olan Fransızcasını kullanmak, Almanca atasözünü Fransızcalaştırmak anlamına gelmektedir. Çevirmen kaynak metnin dilini bilmenin ötesinde, metnin iletisini anlamak için kaynak ekini tanımak durumundadır. Ancak, bilindiği gibi, söz konusu iletiyi erek ekin okurları tarafından anlaşılacak biçimde aktarabilmek, bir başka deyişle kaynak ekine özgü unsurlar taşıması nedeniyle erek ekin okurları için örtük olabilecek anlamları erek metinde anlaşılır hale getirebilmek amacıyla çevirmen, erek ekine de egemen olmak durumundadır. Akşit Göktürk yazınsal çevirinin ilk aşamasında, hem metiniçi dilsel bağıntıların, hem de metindışı bağlamın önce çevirmen tarafından kavranması gerektiğini belirtmektedir. A. Göktürk e göre her yazar, belli bir çağda, toplumda, ekin ortamında, en başta da kendisiyle aynı dili konuşan okurlar için 45 Bkz: III. Bölüm: Uygulama Ekinsel Öğeler ve Çevirmen Kararları 46 Antoine Berman, La traduction et la lettre ou l auberge du lointain, Paris, Seuil, 1999, s

20 yapıtını oluşturur. Böylece metni kendi anadillerinde okuyan okurlar aynı zamanda yazarla aynı ekini de paylaştıklarından, metindeki örtük anlamları ya da metin ötesi anlam boyutlarını bilinçlerinde taşırlar. A. Göktürk e göre çevirmen ise, yazarın metnine yabancı bir tarihsel, toplumsal ve ekinsel ortamdan gelen kişidir. A. Göktürk çeviride metindışı bağlamın anlaşılmasının ve kaynak dilin ekininin bilinmesinin önemini şöyle bir örnekle açıklamaktadır 47 : Sedirde al yeşil, dal dal Bursa ipeklisi, duvarda mavi bir bahçe gibi Kütahyalı çiniler, gümüş ibriklerde şarap, bakır lengerlerde kızarmış kuzular nar idi. Yazar bu dizeleri anadili Türkçe olan bir kimsenin okuyuşunu, bir de bunları kendi diline çevirecek bir yabancının okuyuşunu karşılaştırmaktadır. A. Göktürk e göre, yabancı, Bursa ipeklisi için kullanılan dal dal nitelemesinin buradaki anlamını hiçbir sözlükte bulamayacaktır. Mavi bir bahçe ile çinilerin, çinilerle Kütahya nın ilişkisiniibriklerle lengerleri, kuzu ile narın ne bakımdan özdeşleştiğini- ancak bir ekinin biçimlerini, törelerini, ürünlerini bildiği ölçüde anlamlandırabilecektir, metindışı bağlamla. 48 Bilindiği gibi, ekinsel unsurların aktarılmasındaki güçlük çoğunlukla, bir sözcüğün öteki dilde olmamasından değil, yukarıda da belirttiğimiz biçimde, sözcüklere yüklenen anlam ve değerlerin ekinlere göre ayrılık göstermesinden kaynaklanmaktadır. Antoine Berman a göre, çeviri bir aracılıktan ibaret değildir: Öteki ile tüm ilişkimizin söz konusu olduğu bir süreçtir. 49 Bu bağlamda, Öteki nin erek ekin okurları tarafından ne oranda anlaşılacağı ise bir anlamda çevirmenin ekinsel öğeleri ne biçimde aktaracağına bağlı olacaktır diyebiliriz. 47 Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s a.e., s Antoine Berman, L épreuve de l étranger: Culture et traduction dans l Allemagne romantique, Paris, Gallimard, 1984,s

21 1.3. YAZINSAL ÇEVİRİ Roman, öykü, düzyazı, şiir ve tiyatro oyunlarından oluşan yazınsal metinler, belirli bir dilde, ancak yazarın kişisel dil özelliklerinden, biçeminden de izler taşıyarak, kimi durumlarda belirli bir ekinsel ortamı paylaşan okur topluluğunu hedef alarak oluşturulmuş ve iletisi olan metinlerdir. Akşit Göktürk e göre, yazın metni dilden oluşur, ama bu dil bir bakıma onun kendine özgü dilidir. 50 N. Berrin Aksoy ise yazın metinlerini diğer metin türlerinden farklı olarak yazarın kendi seçimi ve birikimi doğrultusunda oluşturduğu, olağan dışı ve alışılmamış sözcük ve anlatımların belirli bir etki uyandırmak amacıyla kullanıldığı bir ortam 51 olarak tanımlamaktadır. Bilindiği gibi, yazın metinlerinde oluşturulmuş kurmaca bir dünya vardır. Umberto Eco ya göre anlatı, bizi bir dünyanın sınırları içine kapatır ve bir biçimde bizi onu ciddiye almaya yöneltir. 52 Eco bu durma Kafka nın roman kişisini bir böceğe dönüştürdüğü Değişim adlı romanını örnek vermektedir. Yazmanın bir iletişim etkinliği olduğu görüşündeki Akşit Göktürk, yazarı, başkalarına, okurlara iletilecek bir sözü olan kişi 53 olarak tanımlamaktadır. Bilindiği gibi yazar belirli bir ortamda, belirli bir ekindeki okurlar için de yazmakta, anlatı metnini öngördüğü okur kitlesi için oluşturmaktadır. Buna bağlı olarak yazın metinlerinde okurun anlayacağı düşünülen örtük anlamlar, göndermeler de bulunmaktadır. Umberto Eco ya göre, kurmaca bir metin, okurun sahip olması gereken bazı bilgilere işaret eder, bazılarını kendisi kurar, kalanı da belirsizdir, ancak elbette metin bize Dev Ansiklopedi nin tümünü keşfetme görevini yüklemez. 54 Aynı görüşü paylaşan A.Göktürk e göre, yazınsal metinde bulunan birtakım anlam 50 Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s N. Berrin Aksoy, Geçmişten Günümüze Yazın Çevirisi, Ankara, İmge Kitabevi, 2002, s Umberto Eco, Anlatı Ormanlarında Altı Gezinti, Çev. Kemal Atakay, 3. Baskı, İstanbul, Can Yayınları, 1996, s Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s Umberto Eco, Anlatı Ormanlarında Altı Gezinti, Çev. Kemal Atakay, 3. Baskı, İstanbul, Can Yayınları, 1996, s

22 boşluklarını okurun doldurması, söylenenlerden söylenmeyeni de çıkarması gerekir. Bu boşlukların temel nedeni, yazınsal metnin kurmaca dünyası ile okurun deneyleriyle tanıdığı gerçek yaşam dünyası arasındaki karşıtlık, benzeşmezliktir. Bu karşıtlığın dengelenmesi, anlambilimsel boşluğun doldurulması için, metin okura birtakım ipuçları sunar. Bir metnin gereçlerinden olan, tarihsel-toplumsal-ekinsel dizgeler bu ipuçlarının en belli başlılarını sağlar. 55 A.Göktürk bu duruma Köroğlu ya da Pir Sultan Abdal şiirini örnek verir. Yazara göre iletiyi kavramak ve anlam göndergesini oluşturabilmek için bu şiirlerin nasıl bir tarihsel bağlamda, hangi toplumsal güçler karmaşasında, hangi sorulara yanıt olarak ve hangi dilsel gelenekte söylenmiş olduklarını bilmek gerekmektedir. A.Göktürk e göre yazınsal metinler, içinde oluştukları toplumsal-ekinsel ilişkiler bağlamında görülebilmelidir. Kimi zaman yazar ve okurlar arasında hem tarihi hem de coğrafi anlamda belirli bir uzaklık olabilmektedir. Bu durum özellikle geçmiş bir tarihte kaleme alınmış ya da bilinmeyen bir coğrafyaya ilişkin yapıtlar için söz konusudur. Akşit Göktürk e göre yazınsal iletişimde önemli güçlüklerden biri, yazar ile okurun, gönderici ile alıcının, çoğunlukla, gerek zaman gerekse uzam yönünden, birbirlerinden çok uzak olmalarıdır. Bu yönüyle yazınsal iletişim, yüz yüze bir iletişim konumunun bütün kestirme kolaylıklarından yoksundur: Geçmiş bir dönemin ya da başka bir ülkenin yazarı ile bir söyleşiye girmemizi gerektirir sık sık. Araya giren yüzyıllar ya da coğrafi uzaklık yüzünden bize yabancı görünen birçok öğeyi, metni kavramak için aydınlığa kavuşturmak zorunda kalırız ilkin. 56 Yazınsal çeviri, yukarıdaki yazınsal metin tanımında da belirtildiği gibi, ayrı bir dilde, belirli bir ekinsel ortamda ve belirli bir zaman diliminde, çoğu durumda belirli bir okuyucu kitlesi hedef alınarak oluşturulmuş bir yapıtın başka bir dile, başka bir ekine aktarılması olarak tanımlanabilir. Akşit Göktürk e göre yazınsal çevirinin önemli bir işlevi, daha önce çok işitmiş bile olsak, iyice tanımadığımız bir düşsel kurmaca dünyayı açabilmesidir bize. Hem de, algısı kendi alışılmış dünyasıyla körelmiş olanların şaşkın bakışları arasında. Başka bir deyişle, daha önce 55 Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s a.e., s

23 tanınmayanın kavranışı, çeviride en can alıcı etkidir. Çevirmen için de böyledir bu, çeviri okuru için de. 57 Çevirinin iki dil, iki ekin arasında iletişim kurma isteğinden ya da belirli bir nedenle iletişim kurma gereksiniminden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Yorumlayıcı Çeviri Kuramı nın 58 oluşturucularından Marianne Lederer e göre, iletişim amacı olmadan konuşmayız, bunun yanı sıra anlamadan, başka bir deyişle yorumlamadan, bir şeyi duyamaz ya da okuyamayız. Çevirmen bir yandan anlamak için 'okur' olur, bir yandan da kaynak metin yazarının söylemek istediğini aktarmak için 'yazar' olur. Çevirmen bir dili başka bir dile çevirmediğini, ancak bir sözü anladığını ve onu anlaşılacak biçimde aktardığını çok iyi bilir. 59 Çevirmeni öncelikle kaynak metni ve metnin yazarını, onun iletisini anlamaya çalışan bir okur olarak tanımlarsak, anlamak söz konusu olunca yorum da söz konusu olmaktadır. Jean-René Ladmiral e göre de çeviri işlemi: okumak, yorumlamak ve yeniden yazmaktır. 60 J.-R. Ladmiral çeviride yorum yapmanın kaçınılmaz olduğunu belirtmektedir. Ancak, bu yorumun özel bir niteliği vardır ve asgari düzeyde yorum söz konusudur. Ladmiral e göre yorum olgusu çevirinin ayrılmaz bir parçasıdır çünkü çeviride yoruma yer vermemek dilleri düzgü nitelikleriyle sınırlandırmaktır. Ladmiral in sözünü ettiği yorum yapıtın tümünü yorumlamak ve çıkarımlarda bulunmak anlamına gelmemektedir. Çevirmen bağlam içinde sözcüklerin anlamlarını erek dilde yeniden oluştururken yorum yapacaktır. Yorum, yazarın yaptığı göndermeleri, metin içindeki örtük anlamları kavramak ve erek dile aktarmak için gerekli olmaktadır. Çevirmen yorum yaparken dildışı bilgilerini kullanmaktadır. Bunlar örneğin, metnin yazarı, yapıtın oluşturulduğu tarih, o dönemin toplumsal koşulları, yazarın öteki yapıtları gibi bilgiler ve kaynak ekin 57 Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s Bkz: 2.1. Yorumlayıcı Çeviri Kuramı. 59 Danica Seleskovitch, Marianne Lederer, Interpréter pour traduire, 4.Baskı, Paris, Didier Erudition, 2001,s Jean-René Ladmiral, Traduire: théorèmes pour la traduction, Paris, Gallimard, 1994, ss

24 bilgisi olabilmektedir. Buna bağlı olarak da çevirmen, metni erek ekin okurları için anlaşılır duruma getirmek amacıyla, nesnel gerçeklere dayanan bir yorum yapacaktır. Çeviri etkinliğinin anlama, anlatma, anlaşılanı başkalarının anlayabileceği biçimde yorumlama süreci olduğu görüşündeki Akşit Göktürk 61, Martin Heideger ve Hans-Georg Gadamer in bir dilden bir dile çevirinin yorumbilimsel bir iş olduğunu, gerçekte en geniş anlamıyla anlama olgusunun da bir çeviri etkinliğiyle büyük benzerlikler taşıdığı görüşünde olduklarını belirtir. A. Göktürk Gadamer in şu sözüne yer verir: Her çeviri bir yorumlamadır, evet, denilebilir ki çevirmenin, karşısındaki söze yönelttiği bir yorumun bütünlenmesidir. 62 A. Göktürk e göre yazınsal yorumun görevi, yabancı, uzak, karanlık anlamlı bir iletiyi gerçek, yakın, kavranır kılmaktır. 63 Akşit Göktürk okurun her yazın yapıtının ortağı bir başka deyişle ortak yazarı olduğunu belirtmekte ve artık yazmayan bir yazarı da ancak okurun yaşatacağını ileri sürmektedir. 64 Bu görüşten yola çıkarak, çevirinin de bir yazarı ve yapıtlarını yaşatma işlevi olduğunu söyleyebiliriz. Voltaire: çevrildiğimiz sürece yakılmayız demiştir. 65 Voltaire e göre dini ya da politik nedenlerle yakılan, satılmadığı için yayıncı tarafından basılmama kararı alınan kitapların ya da fareler tarafından yenilen ve kaybolan elyazmalarının, özgünleri olmasa da başka dillere aktarıldıkları için en azından bir çevirilerinin kalması ve böylece yok olmaktan kurtulmaları olanaklıdır. Yazınsal çeviride, özgün metnin erek dile aktarımında çevirmen birçok güçlükle karşı karşıya kalmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi çevirmen öncelikle farklı bir ekin ve o ekinin ürünü olan farklı bir dilde oluşturulmuş iletiyi olabildiğince eksiksiz ve anlaşılır biçimde erek metin okurlarına aktarmakla yükümlüdür. Bu aktarım sırasında ise bilindiği gibi çevirmen kimi güçlüklerle karşı karşıya kalmaktadır. N. Berrin Aksoy yazınsal çeviride karşılaşılan güçlükleri şu biçimde sınıflandırmıştır 66 : 61 Akşit Göktürk, Sözün Ötesi, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2002, s a.e., s a.e., s a.e., s Jean-René Ladmiral, Traduire: théorèmes pour la traduction, Paris, Gallimard, 1994, s N. Berrin Aksoy, Geçmişten Günümüze Yazın Çevirisi, Ankara, İmge Kitabevi, 2002, s

25 1) Sanatsal dil kullanımı ile ilgili sorunlar 2) Dilbilgisel sorunlar 3) Kültürel sözcükler ve kavramlar 4) Zamansal farklılıklarla ilgili sorunlar 5) Yazınsal türler ve teknikler ile ilgili sorunlar 1) Sanatsal dil kullanımı ile ilgili sorunlar: Yazarının kendine özgü diliyle oluşturduğu kaynak metin karşısında çevirmen öncelikle yazarın biçemini çözümlemeli, örneğin yazarın imgeleri, simgeleri, benzetmeleri kullanma biçimini bunların bağlam içindeki yerlerini incelemeli ve bunları erek dile nasıl aktaracağını, bir başka deyişle hangi çeviri yöntemine başvuracağını belirlemelidir. Örneğin çevirmen erek dilde var olan eşdeğer bir söz sanatı kullanmaya, anlamı aktarmaya ya da sözcüğü sözcüğüne çeviri yapmaya karar verebilir. Tahsin Yücel e göre herhangi bir dilde üretilmiş bir söylemin anlamsal içeriğinin bir başka dile olabildiğince eksiksiz bir biçimde aktarılabileceğini söyleyebilsek bile, aynı söylemin biçemini yalnızca bir dilin değil, bir özdilin de damgasını taşıyan tüm yazınsal ya da biçemsel özelliklerini de tam olarak aktarabileceğini savunmak zordur. 67 T. Yücel bu duruma kendi çeviri deneyiminden bir örnek vermektedir 68. T. Yücel tarafından Türkçeye çevrilen Raymond Queneau nun 1959 yılında yayımlanmış Zazie Metroda (Zazie dans le métro) adlı romanı Paris ve çevresinde kullanılan birçok argo sözcük ve deyimin yanı sıra yazar tarafından üretilmiş çeşitli sözcükler de içermektedir. Örneğin R. Queneau Fransızca responsabilité (sorumluluk) yerine responsabilitas, coca-cola (koka kola) yerine cacocalo, homosexuel (eşcinsel) yerine homosessuel demektedir. Bunun yanı sıra yazar roman kişilerini konuştururken Fransızca yazım ve dilbilgisi kurallarına uymayan, kaynaştırılarak yazılmış sözcükler, tümceler de kullanmaktadır. Örneğin seslerin kaynaştırılmasıyla quelque chose (birşey) yerine kèkchose, ce que tu as dit tout à l heure (az önce söylediğin) yerine skeutadittaleur biçiminde kullanımlar yer 67 Tahsin Yücel, Çeviri Deneyimi, Bellek, Mekân, İmge, Haz. Mahmut Karakuş, Meral Oraliş, İstanbul, Multilingual Yayınları, 2006, s a.e., s

26 almaktadır. T. Yücel ise yazarın biçemini aktarmak amacıyla çeşitli çözüm yollarına başvurmuştur. Örneğin argo sözcükler söz konusu olduğunda, T. Yücel iki dildeki argo sözcüklerin kavram alanlarının örtüşmediğini belirtir. Örneğin Türk argosunda erkek sevgiliyi belirten pek çok sözcük vardır, ama kadın sevgiliyi belirten argo sözcük yok denecek kadar azdır. Buna göre T. Yücel Fransızca argo sözcük ve deyimlere Türkçede karşılık bulamadığı durumlarda bunları halk ağzına olabildiğince yakın sözcük ve deyimlerle karşılamış ve kendi deyimiyle görece de olsa bir 'hava' denkliğine ulaşmak, bir de belirli bir oranı korumak kaygısıyla yer yer özgün metinde bulunmayan argo sözcükler kullanmıştır. Queneau nun kaynaştırılmış biçimde kullandığı sözcükleri çevirirken ise kimi durumlarda aynı yolu izlemiş, örneğin skeutadittaleur sözcüğünü demindedini biçiminde çevirmiş, dakika yerine dakka, öğretmen yerine örtmen kullanımlarını tercih etmiştir. Homosessuel ya da responsabilitas gibi bozulmuş ya da yarı yabancı sözcükleri çevirirken ise T. Yücel kendi deyimiyle eşcissel, sorumiyet gibi sözcükler uydurmuştur. 2) Dilbilgisel sorunlar: Kaynak dile özgü dilbilgisel yapıların, örneğin sözdiziminin ya da zamanların erek dildeki yapılardan farklı olması durumunda karşılaşılan bir güçlüktür. N.Berrin Aksoy bu duruma Türkçede karşılığı olmayan, İngilizcedeki past perfect i örnek vermektedir. Bu durum Fransızcadaki passé composé zamanı için de geçerlidir. Bu zaman özgün metindeki bağlamsal özelliklere göre Türkçeye kimi yerde di li geçmiş, kimi yerdeyse miş li geçmiş biçimleriyle aktarılmaktadır. Örneğin Albert Camus nun L étranger adlı romanının ilk tümcesi Aujourd hui, maman est morte 69 Türkçeye Anam ölmüş bugün 70 biçiminde aktarılmıştır. Roman kişisine, annesinin öldüğü telefonla bildirilmiştir. Ölüm haberinin bir başkasından duyulduğu anlamını aktarmak amacıyla ölmüş fiilinde miş li geçmiş zaman kullanılmıştır. 69 Albert Camus, L étranger, Paris, Gallimard, 1942, s Albert Camus, Yabancı, Çev. Vedat Günyol, 26. Baskı, İstanbul, Can Yayınları, 2008, s

27 3) Kültürel sözcükler ve kavramlar: Belirli bir topluma özgü sözcük ya da kavramların erek dilde olmaması durumunda çeviride güçlük yaşanır. Bu durumda çevirmen çeviri amacına uygun kararlar alır. 71 Çevirmen özgün metnin yabancılığını korumak amacıyla erek ekin okurları için anlamı olmayan bir sözcüğü kullanabilir. Erek ekinde anlaşılmayacağını düşündüğü bir sözcüğü metinden tümüyle çıkarabilir ya da erek ekin okurlarının anlayacağı eşdeğer bir sözcükle değiştirebilir. Örneğin farklı ekinler tarafından da anlaşılabilmesi amacıyla günümüzde farklı Kutsal Kitap çevirileri yapıldığı bilinmektedir. Akşit Göktürk bu duruma Meksika yaylalarındaki Kızılderililer için yapılmış Kutsal Kitap çevirisinden bir örnek vermektedir. Çeviri okurlarının denizi tanımayacakları düşüncesiyle, İsa nın yürüyerek deniz üzerinden değil, bir bataklık üzerinden geçtiğini söylemek gerekmiştir. 72 4) Zamansal farklılıklarla ilgili sorunlar: Aynı dil içinde geçmiş dönemde yazılmış bir yapıt, dilin zaman içinde değişmesi ya da okurda o döneme ilişkin tarihi bilginin eksik olması gibi nedenlerle anlaşılamayabilmektedir. Zaman farklılığının çeviride yarattığı güçlük ise özgün metnin yazıldığı dönemin ve ortamın toplumsal koşullarının erek metin okuyucuları tarafından bilinmemesi durumunda söz konusu olmaktadır. Bu koşullarda çevirmen, yapıtın tarihselliğini korumayı ya da yapıtı güncelleştirmeyi tercih edebilecektir. Bu duruma 1842 yılında Fransa da yayımlanan ve Tahsin Yücel tarafından Türkçeye aktarılan Balzac ın Yaşamda Bir Başlangıç (Un début dans la vie) adlı romanını örnek verebiliriz. T. Yücel, Yaşamda Bir Başlangıç adlı roman karşısında, Türk okur ve Fransız okurun aynı konumda olmadıklarını belirtir: Fransız okur kendi dilinde bir buçuk yüzyılı aşkın bir süre önce yazılmış bir roman okuduğunun bilincindedir, ama aradan geçen bunca zamana karşın, Balzac ın dilini rahatlıkla anlar, anlatımının tadına varır, yazarın gerçek dünyaya 71 Bkz: 2.4. Ekinsel Öğelerin Aktarımı. 72 Akşit Göktürk, Çeviri: Dillerin Dili, 3. Baskı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2000, s

28 yaptığı göndermeler de ona bizlere çağrıştırdığından çok daha fazlasını çağrıştırır. Buna karşılık Yaşamda Bir Başlangıç ı benim çevirimden okuyacak olan okur ona yirmi birinci yüzyılın Türkçesinden ulaşacak, ama dönemler arasında olanaksız bir dilsel denklik arayışına girişilmemiş olmakla birlikte, Türkçenin sözcük dağarcığının sunduğu olanaklar ve çevirmenin yeteneği ölçüsünde bir anlam denkliği bulabilecektir. 73 T. Yücel e göre değişik bir amaç güdülmüyorsa, çevirmenin görevi yabancı bir dilde, yabancı bir ekin içinde üretilmiş bir yapıtı, üretim tarihi ne olursa, kendi döneminin diline çevirmektir. 74 5) Yazınsal türler ve teknikler ile ilgili sorunlar Erek dilin yazın geleneğinde yer almayan bir yazınsal tür ve teknik karşısında çevirmen güçlük yaşayabilmektedir. Örneğin ülkemizde Tanzimat döneminde Fransızcadan yapılan çevirilerle roman ve tiyatro gibi türlerin yazınımıza girdiği bilinmektedir. Ancak, erek yazında olmayan bu türlerin erek okurlara tanıtılması amacıyla çevirmenler farklı yöntemlere başvurmuş, kimi zaman bunları erek ekinde var olan yazınsal türlere benzetmeye çalışmışlardır. N. Berrin Aksoy Victor Hugo nun Les Misérables (Sefiller) adlı yapıtının Tanzimat döneminde Munif Paşa tarafından yapılan çevirisini örnek vermektedir: Les Misérables, Ceride-i Havadis gazetesinde Mağdurin Hikâyesi adıyla çevrilerek yayımlanmış, çeviri kısaltılmış, dizi haline sokulmuş ve basit bir suç öyküsüne dönüştürülmüştü. 75 N. Berrin Aksoy erek dilin yazınsal dizgesinde yer almayan ve bu nedenle de çeviride güçlük oluşturabilecek yazınsal teknik olarak ise toplam 17 heceden oluşan ve hece düzeniyle yazılan Japon haiku şiirini örnek vermektedir. Aksoy a göre dilimizde bu teknikle şiir yazılmadığından, çevirisi de güç olacaktır. 73 Tahsin Yücel, Çeviri Deneyimi, Bellek, Mekân, İmge, Haz. Mahmut Karakuş, Meral Oraliş, İstanbul, Multilingual Yayınları, s a.e., s N. Berrin Aksoy, Geçmişten Günümüze Yazın Çevirisi, Ankara, İmge Kitabevi, 2002, s

Çoğuldizge Kuramı. Ünal Yoldaş* Giriş

Çoğuldizge Kuramı. Ünal Yoldaş* Giriş Çoğuldizge Kuramı Ünal Yoldaş* Giriş Kuram, çeviribilimin en temel unsurlarındandır. Dünyada çeviribilim üzerine çalışan birçok insan mutlak suretle ortaya konulan temel çeviribilim kuramlarından faydalanmakta,

Detaylı

ÜNİTE:1. Dil Nedir? ÜNİTE:2. Dil Kültür İlişkisi ÜNİTE:3. Türk Dilinin Gelişimi ve Tarihsel Dönemleri ÜNİTE:4. Ses Bilgisi ÜNİTE:5

ÜNİTE:1. Dil Nedir? ÜNİTE:2. Dil Kültür İlişkisi ÜNİTE:3. Türk Dilinin Gelişimi ve Tarihsel Dönemleri ÜNİTE:4. Ses Bilgisi ÜNİTE:5 ÜNİTE:1 Dil Nedir? ÜNİTE:2 Dil Kültür İlişkisi ÜNİTE:3 Türk Dilinin Gelişimi ve Tarihsel Dönemleri ÜNİTE:4 Ses Bilgisi ÜNİTE:5 1 Yapı Bilgisi: Biçim Bilgisi ve Söz Dizimi ÜNİTE:6 Türkçenin Söz Varlığı

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

1. Uluslararası Karadeniz Dil ve Dil Eğitimi Konferansı, Eylül 2017, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, SAMSUN

1. Uluslararası Karadeniz Dil ve Dil Eğitimi Konferansı, Eylül 2017, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, SAMSUN 1. Uluslararası Karadeniz Dil ve Dil Eğitimi Konferansı, 22-23 Eylül 2017, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, SAMSUN ARAPÇA ÇEVİRİ DERSİNDE KARŞILAŞILAN SORUNLARA YÖNELİK ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ Musa YILDIZ * Meryem

Detaylı

ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel;

ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel; TASARIM ve ESTETİK ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel; Plato( İ.Ö. 427-347) her alanda kusursuzu arayan düşünce biçimi içersinde nesnel olan mutlak güzeli aramıştır. Buna karşın, Aristoteles in (İ.Ö.

Detaylı

T.C. HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü

T.C. HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü GENEL BĐLGĐLER T.C. HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü Mütercim-Tercümanlık Anabilim Dalı Đngilizce Mütercim-Tercümanlık Bilim Dalı YÜKSEK LĐSANS PROGRAMI Mütercim-Tercümanlık Bölümü, Edebiyat

Detaylı

İnsanlar, tarihin her döneminde olduğu gibi bundan sonra da varlıklarını sürdürmek, haberleşmek, paylaşmak, etkilemek, yönlendirmek, mutlu olmak gibi

İnsanlar, tarihin her döneminde olduğu gibi bundan sonra da varlıklarını sürdürmek, haberleşmek, paylaşmak, etkilemek, yönlendirmek, mutlu olmak gibi İLETİŞİMLETİŞİİŞİM İnsanlar, tarihin her döneminde olduğu gibi bundan sonra da varlıklarını sürdürmek, haberleşmek, paylaşmak, etkilemek, yönlendirmek, mutlu olmak gibi amaçlarla iletişim kurmaya devam

Detaylı

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE? ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? Prof. Dr. Mukim SAĞIR ÖZET Bu makalede ana dil ve ana dili terimlerinin kullanımları üzerinde durulacaktır. Aralarında nüans olan bu iki terimin Türkçe ve Türk Dili öğretiminde

Detaylı

Çeviri Eleştirisi (ETI402) Ders Detayları

Çeviri Eleştirisi (ETI402) Ders Detayları Çeviri Eleştirisi (ETI402) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Çeviri Eleştirisi ETI402 Bahar 2 0 0 2 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin

Detaylı

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız Disiplinlerüstü Temalar Kim Olduğumuz Bulunduğumuz mekan ve zaman Kendimizi ifade etme Kendimizi Gezegeni paylaşmak Bireyin kendi doğasını sorgulaması, inançlar ve değerler, kişisel, fiziksel, zihinsel,

Detaylı

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz. 2018-2019 Eğitim- Öğretim Yılı Özel Ümraniye Gökkuşağı İlkokulu Sorgulama Programı Kim Olduğumuz Bireyin kendi doğasını sorgulaması, inançlar ve değerler, kişisel, fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

İNGİLİZCE HAZIRLIK PROGRAMI SEVİYE 2 DERS MÜFREDATI

İNGİLİZCE HAZIRLIK PROGRAMI SEVİYE 2 DERS MÜFREDATI İNGİLİZCE HAZIRLIK PROGRAMI SEVİYE 2 DERS MÜFREDATI 2017-2018 CEFR seviyesi: A2 Ders Programı: Dersler 8 hafta sürmektedir. Öğrenciler, her gün 4 saat olmak üzere haftanın beş günü İngilizce eğitimi almaktadırlar.

Detaylı

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4 ÜNİTE:1 Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2 Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3 Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4 Aile ve Toplumsal Gruplar ÜNİTE:5 1 Küreselleşme ve Ekonomi

Detaylı

Fransızca-Türkçe Çeviri I (ETI471) Ders Detayları

Fransızca-Türkçe Çeviri I (ETI471) Ders Detayları Fransızca-Türkçe Çeviri I (ETI471) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Fransızca-Türkçe Çeviri I ETI471 Güz 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i Fransızca-Türkçe

Detaylı

İLETİŞİM BECERİLERİ. Doç. Dr. Bahar Baştuğ

İLETİŞİM BECERİLERİ. Doç. Dr. Bahar Baştuğ İLETİŞİM BECERİLERİ Doç. Dr. Bahar Baştuğ AMAÇ VE HEDEFLER Hasta ve hasta yakınları, çalışma arkadaşları ile iletişimi ve ilişkileri geliştirmek için iletişim adına temel bilgileri vermek Hedef, etkin

Detaylı

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı BİÇİM BİLGİSİ (Kök, Ek ve

Detaylı

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ OKUMA KÜLTÜRÜ (5 EYLÜL - 21 EKİM) - Konuşmacının sözünü kesmeden sabır ve saygıyla dinler. - Başkalarını rahatsız etmeden dinler/izler. - Dinleme/izleme yöntem ve tekniklerini

Detaylı

7. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

7. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 7. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ ATATÜRKÇÜLÜK (5 EYLÜL-27 EKİM) - Konuşmacının sözünü kesmeden sabır ve saygıyla dinler. - Başkalarını rahatsız etmeden dinler/izler. - Dinlenenle ilgili soru sormak, görüş

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM KURAMSAL ÇEVİRİ YAKLAŞIMLARI

BİRİNCİ BÖLÜM KURAMSAL ÇEVİRİ YAKLAŞIMLARI İÇİNDEKİLER Tablolar ve Şekiller Cetveli...10 Kısaltmalar...12 Transkripsiyon Sistemi...13 Giriş...19 BİRİNCİ BÖLÜM KURAMSAL ÇEVİRİ YAKLAŞIMLARI 1.1 Çeviribilim Neyin Bilimidir?...25 1.2 Dil Odaklı Yaklaşımlar...28

Detaylı

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Aralık 2014 23 Ocak 2015 )

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Aralık 2014 23 Ocak 2015 ) 1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Aralık 2014 23 Ocak 2015 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

İletişimin Sınıflandırılması

İletişimin Sınıflandırılması İletişimin Sınıflandırılması Toplumsal ilişkiler sistemi olarak Kişiler arası Grup i Örgüt i Toplumsal Grup ilişkilerinin yapısına göre Biçimsel olmayan (informel) / yatay Biçimsel / Formel) /dikey Kullanılan

Detaylı

DİL VE İLETİŞİM. Prof. Dr. V. Doğan GÜNAY

DİL VE İLETİŞİM. Prof. Dr. V. Doğan GÜNAY DİL VE İLETİŞİM Prof. Dr. V. Doğan GÜNAY DİL VE İLETİŞİM Prof. Dr. V. Doğan GÜNAY PAPATYA YAYINCILIK EĞİTİM Bilgisayar Sis. San. ve Tic. A.Ş. Ankara Caddesi, Prof. Fahreddin Kerim Gökay Vakfı İşhanı Girişi,

Detaylı

Temel Kavramlar Bilgi :

Temel Kavramlar Bilgi : Temel Kavramlar Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilgi : 1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar 225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar Bilgi Nedir? Bilme edimi, bilinen şey, bilme edimi sonunda ulaşılan şey (Akarsu, 1988). Yeterince doğrulanmış olgusal bir önermenin dile getirdiği

Detaylı

SANAT EĞİTİMİ ÜZERİNE. Doç. Dr. Mutlu ERBAY

SANAT EĞİTİMİ ÜZERİNE. Doç. Dr. Mutlu ERBAY SANAT EĞİTİMİ ÜZERİNE Doç. Dr. Mutlu ERBAY İstanbul 2013 Yay n No : 2834 İletişim Dizisi : 97 1. Baskı - Şubat 2013 İSTANBUL ISBN 978-605 - 377-858 - 5 Copyright Bu kitab n bu bas s n n Türkiye deki yay

Detaylı

DİL ÜRETİMİ ve BEYİN

DİL ÜRETİMİ ve BEYİN DİL ÜRETİMİ ve BEYİN Prof. Dr. İclâl Ergenç Ankara Üniversitesi DTCF Dilbilim Bölümü Beyin Lobları ve Dil Sistemi 1. Alın Lobu (Frontal Lobe) Üstbilişsel Yorumlama-Algılama Süreci Konuşmanın motor kontrolü

Detaylı

Ek 1. Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR) ve Europass Dil Pasaportu:

Ek 1. Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR) ve Europass Dil Pasaportu: Ek 1. Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR) ve Europass Dil Pasaportu: Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR) dil öğrencilerinin bilgi beceri ve yeterlilik düzeylerinin belirlenmesinde standart

Detaylı

Prof. Dr. Mirjana Teodosiyeviç, Turski Jezik u Svakodnevnoj Komunikatsiji, Beograd, 2004, 327 s. Günlük Konuşmada Türkçe

Prof. Dr. Mirjana Teodosiyeviç, Turski Jezik u Svakodnevnoj Komunikatsiji, Beograd, 2004, 327 s. Günlük Konuşmada Türkçe 1 Prof. Dr. Mirjana Teodosiyeviç, Turski Jezik u Svakodnevnoj Komunikatsiji, Beograd, 2004, 327 s. Günlük Konuşmada Türkçe Yurt dışındaki Üniversitelerin Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde son yıllarda

Detaylı

İletişim kavramı ve tanımı

İletişim kavramı ve tanımı İletişim kavramı ve tanımı Fransızca dan communication (haberleşme) İletişim haberleşmeyi de içeren daha geniş kapsamlı ileti alışverişi, toplumsal nitelikli bir etkileşim, paylaşım.. İletişim kavramının

Detaylı

TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir)

TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir) TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir) GİRİŞ Ana dili, bir toplumun en küçük birimi olan aile içerisinde filizlenmeye başlar. Çevresiyle

Detaylı

1) Okuma 1.1. Okumanın Öğeleri:

1) Okuma 1.1. Okumanın Öğeleri: Rızzaa FFi ilizzookk O K U M A S Ü R E C İ k, sanıldığı kadar kolay bir iş değildir. Aslında o, bir metnin anlamını yeniden inşa etme sürecidir. Yapılan araştırmalar göstermiştir ki bu süreç hakkında sağlam

Detaylı

İçindekiler. Değişim. Toplumsal Değişim. Değişim Eğitim ilişkisi. Çok kültürlülük. Çok kültürlü eğitim. Çok kültürlü eğitim ilkeleri

İçindekiler. Değişim. Toplumsal Değişim. Değişim Eğitim ilişkisi. Çok kültürlülük. Çok kültürlü eğitim. Çok kültürlü eğitim ilkeleri İçindekiler Değişim Toplumsal Değişim Değişim Eğitim ilişkisi Çok kültürlülük Çok kültürlü eğitim Çok kültürlü eğitim ilkeleri Değişim Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde; bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ DERS SAATİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ DERS SAATİ AY HAFTA 016-017 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE DERS SAATİ KONU ADI 1 FİİLİMSİLER SÖZCÜKTE ANLAM KAZANIMLAR Fiilimsiyle, fiil ve isim soylu kelimeler arasındaki farkları kavrar.

Detaylı

İDV ÖZEL BİLKENT ORTAOKULU SINIFLARINA KONTENJAN DAHİLİNDE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR.

İDV ÖZEL BİLKENT ORTAOKULU SINIFLARINA KONTENJAN DAHİLİNDE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR. İDV ÖZEL BİLKENT ORTAOKULU 5-6-7-8.SINIFLARINA KONTENJAN DAHİLİNDE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR. ORTAOKUL 5.6.7.8.SINIFLAR Kontenjan İlanı : 07.06.2018 Başvuru Tarihleri : 07-11 Haziran 2018 Başvuru Evrakları :

Detaylı

Yapılandırmacı anlayışta bilgi, sadece dış dünyanın bir kopyası ya da bir kişiden diğerine geçen edilgen bir emilim değildir.

Yapılandırmacı anlayışta bilgi, sadece dış dünyanın bir kopyası ya da bir kişiden diğerine geçen edilgen bir emilim değildir. Yapılandırmacılık, pozitivist geleneği reddetmekte; bilgi ve öğrenmeyi Kant ve Wittgeinstein'nın savunduğu tezlerde olduğu gibi özneler arası kabul etmektedir. Bu bakış açısından yapılandırıcı öğrenme,

Detaylı

YARATICI ÖĞRENCİ GÜNLERİ Her Öğrenci Yaratıcıdır

YARATICI ÖĞRENCİ GÜNLERİ Her Öğrenci Yaratıcıdır YARATICI ÖĞRENCİ GÜNLERİ Her Öğrenci Yaratıcıdır Öğrencinin ilgi alanları, becerileri ve yetenekleri düşünüldüğü zaman kendi öğrenme yöntemlerine göre akademik ve/veya kültürel alanda başarılı olabilir.

Detaylı

İLETİŞİM VE İLETİŞİM SÜRECİ PSİKOLOG PSİKOTERAPİST AİLE DANIŞMANI SİBEL CESUR AKYUNAK

İLETİŞİM VE İLETİŞİM SÜRECİ PSİKOLOG PSİKOTERAPİST AİLE DANIŞMANI SİBEL CESUR AKYUNAK İLETİŞİM VE İLETİŞİM SÜRECİ PSİKOLOG PSİKOTERAPİST AİLE DANIŞMANI SİBEL CESUR AKYUNAK Ne şekilde iletişim kurarız? Genel olarak ne tür iletişimlerden söz edilebilir? İLETİŞİM Sözlü Sözsüz Sözlü iletişimde

Detaylı

Söylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları

Söylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları Söylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Söylem Çözümlemesi ETI205 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin

Detaylı

ULS344 - Milliyetçilik ve Azınlıklar. İlkçi Yaklaşımlar - Primordializm

ULS344 - Milliyetçilik ve Azınlıklar. İlkçi Yaklaşımlar - Primordializm ULS344 - Milliyetçilik ve Azınlıklar İlkçi Yaklaşımlar - Primordializm İlkçi ve Eskilci Yaklaşım Milliyetçilikten önce milletler İlkçilik (Primordialism) bir milliyetçilik kuram olmaktan ziyade milletlerin

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TÜRK DİLİ II TRD103 2 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

I. YARIYIL. IDE121 İleri Okuma ve Yazma I Bu ders kapsamında öğrenciler ileri düzeyde okuma yazma becerilerini geliştirme olanağını bulacaklardır.

I. YARIYIL. IDE121 İleri Okuma ve Yazma I Bu ders kapsamında öğrenciler ileri düzeyde okuma yazma becerilerini geliştirme olanağını bulacaklardır. I. YARIYIL İDE111 Bağlamsal Dilbilgisi I İleri seviyedeki dil ve tümce yapıları, bu yapılar ile sözcükler arasındaki ilişki, bu dil yapıları aracılığıyla öğrencileri anlam yaratma, biçim ile metin türü

Detaylı

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER TÜRK DİLİ ÜZERİNE BİRKAÇ NOT Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Doç. Dr. S. EKER 1 Millî his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir Dilin millî ve zengin olması millî

Detaylı

1.Bireyden Kitleye. 2.Habere İlk Adım: Gazete. 3.Her Yerdeki Ses: Radyo. 4.Düş mü, Gerçek mi?: Sinema. 5.Evdeki Dünya Televizyon

1.Bireyden Kitleye. 2.Habere İlk Adım: Gazete. 3.Her Yerdeki Ses: Radyo. 4.Düş mü, Gerçek mi?: Sinema. 5.Evdeki Dünya Televizyon 1.Bireyden Kitleye 2.Habere İlk Adım: Gazete 3.Her Yerdeki Ses: Radyo 4.Düş mü, Gerçek mi?: Sinema 5.Evdeki Dünya Televizyon 1 6.Becerikli F@reyle Uzaklara: İnternet 7.Markalar ve İmajlar: Reklam ve Halkla

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Uluslararası Almanca İşletme İngilizce III AFEC 363 1 0 + 6 3 5. Ön Koşul Dersleri AFEC 362

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Uluslararası Almanca İşletme İngilizce III AFEC 363 1 0 + 6 3 5. Ön Koşul Dersleri AFEC 362 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS Uluslararası Almanca İşletme İngilizce III AFEC 363 1 0 + 6 3 5 Ön Koşul Dersleri AFEC 362 Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü

Detaylı

DERS BİLGİLERİ TÜRK DİLİ-I TRD101 1 2 + 0 2 2

DERS BİLGİLERİ TÜRK DİLİ-I TRD101 1 2 + 0 2 2 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRK DİLİ-I TRD101 1 2 + 0 2 2 Dersin Dili Türkçe Dersin Seviyesi Önlisans Dersin Türü Zorunlu Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin Yardımcıları

Detaylı

T.C. DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİMDALI İLKÖĞRETİM PROGRAM SINIF ÖĞRETMENLİĞİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR

T.C. DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİMDALI İLKÖĞRETİM PROGRAM SINIF ÖĞRETMENLİĞİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR T.C. DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİMDALI İLKÖĞRETİM PROGRAM SINIF ÖĞRETMENLİĞİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR HAZIRLAYAN KEMAL ÖZDEMİR 201291321308 KÜTAHYA@2012 Konu: Türkçe

Detaylı

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 6. SINIF TÜRKÇE İ KURS I VE LERİ AY 1 Biçim Bilgisi Biçim Bilgisi Biçim Bilgisi 4 5 Çok anlamlılık (temel, yan, mecaz ve terim anlam) Çok anlamlılık (temel, yan, mecaz ve terim anlam) Kök ve eki kavrar.

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ Kod Dersin Adı Yıl/Yarıyıl Dersin İçeriği DBB119 Dilbilime Giriş I. Yıl I. Yarıyıl DBB121 Dilbilgisi Kavramları

Detaylı

MARMARA ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ İNGİLİZCE MÜTERCİM TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ

MARMARA ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ İNGİLİZCE MÜTERCİM TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ MARMARA ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ İNGİLİZCE MÜTERCİM TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ DERS KODU DERS ADI DERS İÇERİĞİ IMT 101-102 İngilizce Dilbilgisi I - II Bu dersin amacı, öğrencilere daha

Detaylı

Genel Çeviri I (ETI419) Ders Detayları

Genel Çeviri I (ETI419) Ders Detayları Genel Çeviri I (ETI419) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Genel Çeviri I ETI419 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin

Detaylı

Fransızca-Türkçe Çeviri II (ETI472) Ders Detayları

Fransızca-Türkçe Çeviri II (ETI472) Ders Detayları Fransızca-Türkçe Çeviri II (ETI472) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Fransızca-Türkçe Çeviri II ETI472 Bahar 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ Dilin Tanımı 2 Türkçe Sözlükte; İnsanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan. (1998/I:

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT)

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) HAZIRLAYAN: MERYEM KAYA İlköğretim 6.sınıf öğrencilerine yönelik bir çalışma. NURAY GEDİK BİLGİSAYAR 1 DERSİ 07.12.2012 İÇİNDEKİLER KONU SAYFA NUMARASI Sözcükte Anlam

Detaylı

YÖNLENDİRİLMİŞ ÇALIŞMA I DERS NOTLARI

YÖNLENDİRİLMİŞ ÇALIŞMA I DERS NOTLARI KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ BEŞİKDÜZÜ MESLEK YÜKSEKOKULU YÖNLENDİRİLMİŞ ÇALIŞMA I DERS NOTLARI ÖĞR. GÖR. COŞKUN ALİYAZICIOĞLU EYLÜL 2017 - TRABZON SLAYT 4 2. Raporlarda Etkinlik Faktörleri Etkin yazım,

Detaylı

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ 7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ Estetik ve Sanat Felsefesi Estetiğin Temel Soruları Felsefe Açısından Sanat Sanat Eseri Estetiğin Temel Kavramları Estetiğin Temel Sorunlarına Yaklaşımlar Ortak Estetik

Detaylı

1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ

1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ 1. DÜNYADAKİ BAŞLICA DİL AİLELERİ Kaynak bakımından birbirine yakın olan diller bir aile teşkil ederler. Dünya dilleri bu şekilde çeşitli dil ailelerine ayrılırlar. Bir dil ailesi tarihin bilinmeyen devirlerinde

Detaylı

elif bengü Bölüm 4 İLETİŞİM VE EĞİTİM

elif bengü Bölüm 4 İLETİŞİM VE EĞİTİM Bölüm 4 İLETİŞİM VE EĞİTİM İletişim Nedir? Birey veya bireylerin karşılıklı bilgi, duygu ve düşüncelerini paylaşma süreci iki birim arasındaki mesaj alış-verişi Öğretim Teknolojisinde İletişim Çağdaş eğitim

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

DİLİN KAZANIMI VE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ Kâmil İŞERİ

DİLİN KAZANIMI VE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ Kâmil İŞERİ DİLİN KAZANIMI VE YABANCI DİL ÖĞRETİMİ Kâmil İŞERİ "Bilim, bir bakıma üzerinde işlem yaptıgı gerçeği keşfetmektedir". O. Paz GİRİŞ Dil öğretiminde karşılaşılan güçlükler geçmişte olduğu gibi günümüzde

Detaylı

TÜRK DİLİ II KISA ÖZET TÜR202U

TÜRK DİLİ II KISA ÖZET TÜR202U TÜRK DİLİ II KISA ÖZET TÜR202U 2 Sayfa 2 1. Ünite Kompozisyon Bilgileri KOMPOZİSYONLA İLGİLİ GENEL BİLGİLER Kompozisyonun iki türü vardır: Yazılı kompozisyon ve sözlü kompozisyon. Yazılı kompozisyon yazılı

Detaylı

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD 101 1 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri Yok Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Dersin

Detaylı

Çeviri Kuramı (ETI319) Ders Detayları

Çeviri Kuramı (ETI319) Ders Detayları Çeviri Kuramı (ETI319) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Çeviri Kuramı ETI319 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı FİİLLER (Anlam-Kip-Kişi- Anlam

Detaylı

Metin İncelemeleri I (ETI103) Ders Detayları

Metin İncelemeleri I (ETI103) Ders Detayları Metin İncelemeleri I (ETI103) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Saati Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Metin İncelemeleri I ETI103 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i - Dersin Dili

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı ÖZELLİKLERİ ÖZELLİKLERİ

Detaylı

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni SANAT FELSEFESİ Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni Estetik güzel üzerine düşünme, onun ne olduğunu araştırma sanatıdır. A.G. Baumgarten SANATA FELSEFE İLE BAKMAK ESTETİK Estetik; güzelin ne olduğunu sorgulayan

Detaylı

bilgilerle feminizm hakkında kesin yargılara varıp, yanlış fikirler üretmişlerdir. Feminizm ya da

bilgilerle feminizm hakkında kesin yargılara varıp, yanlış fikirler üretmişlerdir. Feminizm ya da YANLIŞ ALGILANAN FİKİR HAREKETİ: FEMİNİZM Feminizm kelimesi, insanlarda farklı algıların oluşmasına sebep olmuştur. Kelimenin anlamını tam olarak bilmeyen, merak edip araştırmayan günümüzün insanları,

Detaylı

DERS KODU DERS ADI DERS İÇERİĞİ

DERS KODU DERS ADI DERS İÇERİĞİ DERS KODU DERS ADI DERS İÇERİĞİ IMT 101-102 İngilizce Dilbilgisi I - II Bu dersin amacı, öğrencilere daha önceden öğrenmiş oldukları İngilizce dil bilgisi yapılarını tekrar gözden geçirerek hatırlatmak

Detaylı

Öğretim Üyeleri-Öğretim Görevlileri

Öğretim Üyeleri-Öğretim Görevlileri DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS TÜRKÇE II TKL 202 2 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Zorunlu Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Öğretim

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1 2

Detaylı

Öğrenciler 2 yıllık çalışma sürecinde;

Öğrenciler 2 yıllık çalışma sürecinde; Diploma Programı Çerçevesi Diploma programı her kültürün kendisine adapte edebileceği esnek bir program sunarak kendi değerlerini yitirmeyen uluslararası farkındalığa ulaşmış bireyler yetiştirmeyi hedefler.

Detaylı

Öğrenme nedir? Büyüme ve yaşa atfedilmeyecek yaşantılar sonucunda davranış ve tutumlarda meydana gelen nispeten kalıcı etkisi uzun süre

Öğrenme nedir? Büyüme ve yaşa atfedilmeyecek yaşantılar sonucunda davranış ve tutumlarda meydana gelen nispeten kalıcı etkisi uzun süre Öğrenme nedir? Büyüme ve yaşa atfedilmeyecek yaşantılar sonucunda davranış ve tutumlarda meydana gelen nispeten kalıcı etkisi uzun süre değişimlerdir. Öğrenmede değişen ne???? İnsan ve hayvan arasında

Detaylı

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI. :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI. :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No. ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI 1.KURUMUN ADI 2.KURUMUN ADRESİ 3.KURUCU TEMSİLCİSİ ADI :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA :ARTI ÖZEL

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY EKİM HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDEBİYATININ OLUŞUMU ÖĞRETİCİ METİNLER 2 KAZANIMLAR 1. Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini belirler.

Detaylı

TÜRK DİLİ II KISA ÖZET KOLAYAOF

TÜRK DİLİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. TÜRK DİLİ II KISA ÖZET KOLAYAOF 2 Kolayaof.com

Detaylı

TÜRKÇE haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati

TÜRKÇE haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati TÜRKÇE haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati GİRİŞ Üçüncü Sınıf Türkçe Dersi Plan ve Programı nın yapısı hedefler, genel hedefler, kategoriler, özel hedefler, kazanımlar, öğretim yöntemleri,

Detaylı

ÜNİTE:1. Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2. Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3. Sosyal Biliş ÜNİTE:4. Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5

ÜNİTE:1. Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2. Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3. Sosyal Biliş ÜNİTE:4. Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5 ÜNİTE:1 Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2 Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3 Sosyal Biliş ÜNİTE:4 Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5 1 Tutum ve Tutum Değişimi ÜNİTE:6 Kişilerarası Çekicilik ve Yakın İlişkiler

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ ÖĞRETİM PROGRAMI

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ ÖĞRETİM PROGRAMI Uzun Dönemli Amaç : İLK OKUMA-YAZMA Tümceyi sözcüklere ayırır. 1. Tümcenin kaç sözcüklü olduğunu söyler. 2. Tümcenin sözcüklerinin altlarını çizerek gösterir. 3. Tümce kartını sözcüklerinden keserek ayırır.

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Jeopolitik POLS

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Jeopolitik POLS DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS Jeopolitik POLS 411 7-8 3 + 0 3 5 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü İngilizce Lisans Seçmeli Dersin Koordinatörü Dersi Verenler

Detaylı

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık Ocak 2016)

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık Ocak 2016) 1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık 2015-15 Ocak 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı HİKÂYE Edebiyat

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM 6. SINIFLAR FEN BİLİMLERİ DERSİ İL GENELİ I. ORTAK YAZILI SINAVI BELİRTKE TABLOSU

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM 6. SINIFLAR FEN BİLİMLERİ DERSİ İL GENELİ I. ORTAK YAZILI SINAVI BELİRTKE TABLOSU 6. SINIFLAR FEN BİLİMLERİ DERSİ İL GENELİ I. ORTAK YAZILI SINAVI Güneş Sistemi F.6... Güneş sistemindeki gezegenleri birbirleri ile karşılaştırır. F.6... Güneş sistemindeki gezegenleri, Güneş e yakınlıklarına

Detaylı

Ağ Temelleri 6.Hafta. Öğr.Gör.Volkan ALTINTAŞ

Ağ Temelleri 6.Hafta. Öğr.Gör.Volkan ALTINTAŞ Ağ Temelleri 6.Hafta Öğr.Gör.Volkan ALTINTAŞ www.volkanaltintas.com Kaynak, Kanal Ve Hedef Tüm ağların birincil amacı, bilgiyi iletme yöntemi sağlamaktır. Bütün iletişimler, bir kişi veya cihazdan diğerine

Detaylı

Etkili Konuşmanın Özellikleri

Etkili Konuşmanın Özellikleri Etkili Konuşmanın Özellikleri Yalın bir tanımla konuşma, duygu ve düşüncelerimizi, görüp yaşadıklarımızı karşımızdakilere sözle iletme işidir. Konuşma günlük yaşamımızın bir parçası gibidir. Tıpkı soluk

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Gelişim Kuramları 22 Eylem Kuramı ve Toplumsal Yapılandırmacılık 28

İÇİNDEKİLER. Gelişim Kuramları 22 Eylem Kuramı ve Toplumsal Yapılandırmacılık 28 İÇİNDEKİLER Önsöz/ Ahmet Yıldız 5 Giriş 11 Psikoloji kökenli modeller 15 Davranışçılık 15 Bilişselcilik 17 Bilişsel Yapılandırmacılık 20 Gelişim Kuramları 22 Eylem Kuramı ve Toplumsal Yapılandırmacılık

Detaylı

Hedef Davranışlar. Eğitim Programının birinci boyutudur. Öğrencilere kazandırılması planlanan niteliklerdir (davranışlar).

Hedef Davranışlar. Eğitim Programının birinci boyutudur. Öğrencilere kazandırılması planlanan niteliklerdir (davranışlar). Hedef Davranışlar Eğitim Programının birinci boyutudur. Öğrencilere kazandırılması planlanan niteliklerdir (davranışlar). Bu nitelikler bilişsel, duyuşsal ve psikomotordur. 2 aşamada ele alınmaktadır.

Detaylı

10/22/2015. Kültürün Tanımı. Kültürel Ürünler, Kurallar ve Davranışları. Kültürün Tanımı

10/22/2015. Kültürün Tanımı. Kültürel Ürünler, Kurallar ve Davranışları. Kültürün Tanımı Ders 4 KÜLTÜR Yrd. Doç. Dr. SERAP TORUN Kültürün tanımının çok fazla olması ve bilim insanlarının belli bir tanım üzerinde anlaşamamaları kültür sözcüğünün çok anlamlı olmasından kaynaklanmaktadır. Antropolojide

Detaylı

Genel Çeviri II (ETI420) Ders Detayları

Genel Çeviri II (ETI420) Ders Detayları Genel Çeviri II (ETI420) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Genel Çeviri II ETI420 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

Prof. Şazi SİREL 13.12.2005 2 / 6

Prof. Şazi SİREL 13.12.2005 2 / 6 AYDINLATMA Aydınlatma konularında bir yazı dizisine başlarken, önce, bu sözcükten ve aydınlatma tekniği kavramından, bu gün ve en azından altmış yıldır, ne anlaşıldığını ve ne anlaşılması gerektiğini açıklığa

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Arnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2)

Arnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2) Arnavutça () Programın amacı, Arnavut dili, kültürü, tarihi ve edebiyatını tanıyan bu alanda çalışma yapacak nitelikte bireyler yetiştirmektir Metinlerinden yola çıkarak Arnavut dilinde metin okur ve yazar,

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM PDR BÜLTENİ Bülten Tarihi: Aralık 2016 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Psikolojik Danışma ve

Detaylı

BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ

BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ Aylin YAZICIOĞLU Afyon Kocatepe Üniversitesi,Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı ÖZET: Eğitim,bireylerde istendik davranışları

Detaylı

İÇİNDEKİLER 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ...

İÇİNDEKİLER 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ... 1 1.1. Bir İleti Kodu Olarak Dil... 1 1.1.1. Dilin Bireysel ve Toplumsal Yönü / Uzlaşımsal Niteliği... 4 1.1.2. Dilin Yapısal Yönü / Dizge Olma

Detaylı

haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati

haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati TÜRKÇE haftalık ders sayısı 7, yıllık toplam 126 ders saati GİRİŞ Üçüncü Sınıf Türkçe Dersi Plan ve Programı nın yapısı hedefler, genel hedefler, kategoriler, özel hedefler, kazanımlar, öğretim yöntemleri,

Detaylı